Konumuz “CÜMLENİN ÖĞELERİ” çocuklar.

advertisement
Konumuz “CÜMLENİN ÖĞELERİ” çocuklar.
Mustafa Öğretmenim, cümlenin asıl öğeleri
“Yüklem ve Özne” dir.
Öğretmenim, Zarf Tümleci, Dolaylı Tümleç ve
Nesne (Belirtili Nesne – Belirtisiz Nesne) de yardımcı
öğeleridir.
Bunlar da ne ya? Yenilir mi,
içilir mi? En iyisi Mustafa
Öğretmenimi can kulağıyla dinleyeyim.
CÜMLENİN ÖĞELERİ
YÜKLEM VE ÖZELLİKLERİ


Cümlenin oluşumunda temel görevi üstlenen öğedir.
Cümlede iş, oluş, hareket ve yargı bildiren öğedir.
Örnek: Ali camı kırdı. (Yüklem)

İsim soylu kelimeler de ekfiil alarak yüklem olabilir.
Örnek: Ceren’in en sevdiği çiçek, güldür. (“Gül“ kelimesi ekfiil almış ve yüklem görevinde…)
 Yüklemsiz cümle olmaz. (Eksiltili cümleler hariç.)
Örnek: - Nereye gidiyorsun Harun?
- Babamın yanına…
(“Babamın yanına gidiyorum.” Anlamını veriyor. )

Bir cümlede bir yüklem olabileceği gibi birden fazla da olabilir.
Örnek: Ali geldi, bekledi ve gitti.

Tek bir kelime yüklem olabileceği gibi kelime grubu da yüklem olabilir.
Örnek1: İbrahim kitap okuyor.
Örnek2: Havva, Cansu’nun arkadaşıdır. (İsim Tamlaması yüklem görevinde kullanılmış.)
Örnek3: Reşat’ın gözleri ışıl ışıldır. (İkileme yüklem görevinde kullanılmış.)

Yüklem cümlenin sonunda bulunur; ancak devrik cümlelerde cümlenin başında veya ortasında yer
alabilir.
Örnek1: Atakan maça gidiyor. (Cümlenin sonunda)
Örnek2: Atakan gidiyor maça. (Cümlenin ortasında)
Örnek3: Gidiyor Atakan maça. (Cümlenin başında)

Cümlenin yüklemi fiil soylu bir kelimeyse “ Fiil Cümlesi” ; isim soylu bir kelimeyse “İsim Cümlesi” dir.
Örnek1: Sebahat yapılan espriye gülüyor. (Gül- fiil olduğu için cümle fiil cümlesidir.)
Örnek2: Türkiye’nin başkenti Ankara’dır. (Ankara isim olduğu için cümle isim cümlesidir.)

Yüklem cümlenin en önemli öğesidir. Fiil cümlelerinde vurgulanmak istenen kelime ya da kelime grubu
yüklemden hemen önce gelir. İsim cümlelerinde ise vurgulanmak istenen kelime yüklemin kendisidir.
Örnek1: Yarın tatile gidiyoruz. (“Tatile” kelimesi vurgulanmış.)
Örnek2: Tatile yarın gidiyoruz. (“Yarın” kelimesi vurgulanmış.)
Örnek3: Gülleri ve halısıyla ünlü şehrimiz, Isparta’dır. (“Isparta” kelimesi vurgulanmıştır. İsim cümlesi
olduğu için. İsim cümlesi olmasaydı, “Yüklemden bir önceki öğe vurgulanmıştır.” derdik.)
Ne yüklemmiş ya, kafayı yemek üzereyim.
ÖZNE, ÖZNE ÇEŞİTLERİ VE ÖZELLİKLERİ



Yüklemden sonra cümlenin en önemli öğesidir.
Cümlede yüklemin bildirdiği işi, oluşu, hareketi yapan öğedir.
Özneyi bulabilmek için yükleme “Ne? , Kim?” soruları yöneltilir.
Örnek1: Araba duvara çarptı. (Duvara çarpan ne? —Araba)
Örnek2: Sevim İstanbul’da geziyor. (İstanbul’da gezen kim? -Sevim)

Cümlede birden fazla özne olabilir.
Örnek: Yaşar, Ünal ve Talip gezmeye gitti. (Gezmeye giden kim? –Yaşar, Ünal ve Talip)

Özne tek bir kelime olabileceği gibi kelime grubu da olabilir.
Örnek: Uzun boylu çocuk, Nesrin’i sordu? (Nesrin’i soran kim? –Uzun boylu çocuk)

Birden çok yüklemi olan cümlelerde ortak özne olabilir.
Örnek: Ahmet geldi, baktı ve gitti.

Gerçek (Açık) Özne: Eylem veya durum bildiren kelime cümle için yer alıyorsa “gerçek özne” adını alır.
Örnek: Nebihan top oynuyor. (Oynayan kim? –Nebihan gerçek özne)

Gizli Özne: Özne cümlede açıkça görünmüyorsa; ancak yükleme sorulan “Ne? , Kim?” soruları ile varlığı
anlaşılıyorsa bu tür öznelere “gizli özne” denir.
Örnek: Top oynuyor. (Oynayan kim? –O gizli özne)

Sözde Özne: Gerçekte nesne olan; ancak cümle içinde özneymiş görünen öğeye “sözde özne” denir.
Sözde özne olabilmesi için yüklemde “–l ve –n” eklerinin bulunması gerekir.
Örnek: Sınıf boyandı. (Boyanan ne? –Sınıf. Peki, sınıf kendi kendine boyanabilir mi?)

Örtülü Özne: Yüklemi edilen çatılı cümlelerde bazen “—ce ve tarafından...”gibi sözcükler kullanılarak işi
bizzat yapan varlığa da yer verilebilir. Bu tür öznelere “örtülü özne” denir.
Örnek1: Meclisçe karar alındı. (Kim tarafından alındı? –Meclisçe.)
Örnek2: Yarışma, halk tarafından beğenildi. (Kim tarafından beğenildi? –Halk tarafından.)
Örnek3: Yolcu otobüsleri, belediyemizce hizmete açıldı. (Kim tarafından hizmete açıldı? -Belediyemizce)
Not: Geçişsiz-Edilgen çatılı meçhul fillerde özne yoktur.
Örnek: Yarın Ankara’ya gidilecek.
Zarf
Dolaylı
Yüklem
Tümleci Tümleç
NESNE VE NESNE ÇEŞİTLERİ
Cümlede öznenin yaptığı işten etkilenen varlığa “nesne” denir.
Örnek: Ahmet kediyi sevdi. (Ahmet’in sevme eyleminden etkilenen ne? -Kedi)
Belirtili ve Belirsiz olmak üzere iki çeşit nesne vardır.
Belirtili Nesne: Adın belirtme durum ekini (-i,-ı,-u,-ü) alan nesnelerdir. Belirtili nesneyi bulabilmek
için özneyi bulduktan sonra yükleme “Neyi? , Kimi?”soruları sorulur. Alınan cevap bize belirtili
nesneyi verir.
Örnek: Tarkan camı kırdı. (Tarkan neyi kırdı? -Camı)
Belirtisiz Nesne: Özneyi bulduktan sonra yükleme sorulan “Ne?” sorusunun cevabı belirtisiz nesneyi
verir. İsmin hâl eklerinden hiçbirini almaz, yalın hâldedir.
Örnek: Tarkan cam kırdı.(Tarkan ne kırdı? -Cam)
Nesneler de diğer öğeler gibi cümle içinde farklı görevlerde kullanılabilirler.
Örnek: Şehrinizi çok beğendim. (Ad nesne görevinde)
Sizi ilk defa görüyorum. (Zamir nesne görevinde)
Halk, sevilen birini her zaman destekler. (Sıfat tamlaması nesne görevinde)
Cümle içinde birden fazla nesne olabilir.
Örnek: Seni, sesini, gözlerinin rengini hiç unutamam. (Neyi unutamam? Seni, sesini, gözlerinin rengini)
Adam karısını dövdü.
Bakın çocuklar dayak
atma eyleminden kim
etkileniyor?
Dövdü: Yüklem
Döven Kim: Adam (Özne)
Adam kimi dövüyor?Karısını (Belirtili Nesne)
Bu adamın “Aile İçi
Şiddet” konulu bir
seminere gitmesi iyi olur.
Yeter artık! Nesne
olmak istemiyorum.
ZARF TÜMLECİ
 Cümlede yüklemi yer, zaman, durum, yön, tarz, miktar, sebep, vasıta ve şart bildirerek yüklemi
tamamlayan öğedir.
 Özneyi bulduktan sonra yükleme sorulan “Nasıl? , Ne zaman? , Niçin? , Neden? , Ne kadar? Ne
şekilde? , Nereye? …” sorularının cevabı zarf tümlecini verir.
Örnek:
Abdullah akşam gelecekmiş. (Abdullah ne zaman gelecekmiş? —Akşam)
Örnek:
Konuşarak anlaşabiliriz?
(Biz nasıl anlaşabiliriz? –Konuşarak)
UYARI: “Nereye?” sorusunun cevabı olan kelime –a,
-e eklerini almazsa zarf tümleci olur.
Örnek: Ali yukarı çıktı. (Ali nereye çıktı? Yukarı)
DOLAYLI TÜMLEÇ


Cümlede yaklaşma, bulunma, uzaklaşma, yönelme bildiren, yüklemi yer anlamıyla tamamlayan öğedir.
Özneyi bulduktan sonra yükleme sorulan “Kime? , Kimde? , Kimden? , Neye? , Neyde? , Neyden? ,
Nereye? , Nerede? , Nereden?” sorularının cevabı dolaylı tümleci verir. (Soru köklerine dikkat
ederseniz –e, -de, -den eklerini aldıklarını görürsünüz.)
Örnek: Mehtap okuldan geliyor. (Mehtap nereden geliyor? —Okuldan)
O ZAMAN: “Nereye?” sorusunun cevabı olan kelime –a,
-e eklerini alırsa dolaylı tümleç olur.
Örnek: Ali yukarıya çıktı. (Ali nereye çıktı? Yukarıya)
Demek ki biraz kendimizi derslere verirsek
kavrayamayacağımız konu yokmuş. Aferin 
CÜMLENİN ÖĞELERİ BULUNURKEN DİKKAT
EDİLMESİ GEREKEN DURUMLAR

Her zaman önce yüklem sonra özne bulunur. Bu iki öğeyi bulduktan sonra diğer öğelere
geçebilirsiniz.

Bulunan öğeler birbirlerine ulanacak.
Örnek: Ali seni dün sinemada görmüş.
Görmüş: Yüklem, Gören kim? –Ali (Özne), Ali kimi görmüş? –Seni (Belirtili Nesne), Ali seni ne
zaman görmüş? –Dün (Zarf Tümleci) Ali dün seni nerede görmüş? –Sinemada (Dolaylı Tümleç)

Herhangi bir öğe bir tek sözcükten oluşabileceği gibi birden çok sözcükten, sözcük gruplarından
da oluşabilir.
Örnek: Yaşam denizinde uzun uzun kulaç atmış bir insanın yalın ve sıcak anlatımıydı bizi etkileyen.
Yüklem Grubu
Özne
 Sözcük grupları (tamlamalar, deyimler, birleşik sözcükler, eylemsi grupları, sayı grupları...)
öğeler bulunurken parçalanamaz.
Örnek: Hüsem burnundan soluyordu. (Deyimden oluşan bir yüklem)

Devrik cümlelerin öğelerini bulmak için öncelikle kurallı cümle haline getirmemiz gerekir.
Örnek: Akşam geliyorum yanına. Akşam yanına geliyorum.
ZT
DT
Y
 Soru cümlelerinin öğelerini bulmakta zorlanırsanız, soruya cevap vererek öğelerini bulmayı
deneyin.
Örnek: Ayşe buraya nasıl gelmiş?
-
Ayşe buraya yürüyerek gelmiş.
Ö
DT
ZT
Y
 Hitaplar, ünlemler ve bağlaçlar; öğe dışı sözcüklerdir.
Örnek: Dostlarım,
(Siz)
beni
dinleyiniz.
Cümle Dışı Unsur - Gizli Ö.- B.li N. Y
NOT: Cümlede vurgulanmak istenen öğe her zaman yüklemden önce getirilir; ancak –mi? soru
edatının kullanıldığı cümlelerde vurgu –mi? soru edatından önceki öğededir.
Örnek1: Yarın Isparta’ya gideceğiz. (DT görevindeki “Isparta’ya” kelimesi vurgulanmış.)
Örnek2: Yarın mı Isparta’ya gideceğiz? (Vurgu ZT görevindeki “Yarın” kelimesine kaymıştır.)

Cümlede öğeler açıklayıcısıyla birlikte kullanılabilir.
Örnek: Sözü edilen kitabı, Yaban’ı, okumalısın.
B.li N
Açıklayıcısı
Ödev: Bir hafta içinde bu konu ile ilgili iki yüz
soru çözün.
Download