5. Tarihi Eserlerin Güçlendirilmesi ve Geleceğe Güvenle Devredilmesi Sempozyumu Gerede Yukarı Hamam Restorasyonuna İlişkin Değerlendirmeler 1 Çiğdem Belgin DİKMEN1, Ferruh TORUK2 Yrd. Doç. Dr. Bozok Üniversitesi Mühendislik Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü, Divanlı Yolu, 66100, YOZGAT, [email protected] 2 Öğr. Gör. Bozok Üniversitesi Mühendislik Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü, Divanlı Yolu, 66100, YOZGAT, [email protected] Özet İç Anadolu Bölgesi’ni Batı Karadeniz Bölgesine bağlayan geçiş alanı üzerinde yer alan Gerede coğrafi ve topoğrafik yapısı ve iklimi nedeniyle ilkçağlardan günümüze yerleşim alanı olarak kullanılmıştır. M.Ö. 3. yüzyılda Paphlagonnia’nın bir kenti olarak bilinen yerleşiminin Gerede Ovası’nın kuzeyinde Esentepe eteklerinde kurulduğu tahmin edilmektedir. Cressa, Krateia olarak da anılan Gerede sırasıyla Bithynia Devleti, Flaviuslar hanedanı ile Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı İmparatorluğu hakimiyetine girmiş, Cumhuriyet döneminde de kullanım sürekliliği göstererek Bolu ilinin bir ilçesi olmuştur. Gerede’de günümüze ulaşabilmiş hamam kalıntısı olabileceğini düşündüğümüz temel izleri ve farklı tarihlerde yerleşimi ziyaret eden gezginlerin notları yerleşimde bulunan hamamlara vurgu yapmaktadır. Gerede’yi 1624 yılında ziyaret eden Katip Çelebi isim belirtmeksizin yerleşimde 1 hamamın, 17. yüzyılda ziyaret eden Evliya Çelebi ise 3 hamamın varlığından söz etmektedir. 1871 tarihli Kastamonu Salnamesinde de Gerede ilçe merkezinde 2 adet hamamın olduğu ifade edilmektedir. Bu çalışmada günümüzde Kitirler Mahallesi Atatürk Bulvarı yakınında yer alan, kim tarafından ve ne zaman yapıldığı bilinmemekle birlikte 1875 yılına tarihlenen, uzun dönem kullanılmamasına karşın gerçekleştirilen restorasyonla yeniden hamam olarak işletilmek üzere kiraya verilen Yukarı Hamam’ın restorasyonuna ilişkin değerlendirmeler yapılmıştır. Anahtar kelimeler: Gerede, hamam mimarisi, Aşağı Hamam, Yukarı Hamam, restorasyon. Giriş İç Anadolu bölgesini Batı Karadeniz bölgesine bağlayan geçiş alanı üzerinde, Ankara ve İstanbul arasında orta nokta olarak tanımlanabilecek bir konumda olan Gerede yerleşimi Bolu ilinin en büyük ilçesidir. Gerede güneydoğuda Ankara’nın Kızılcahamam ve Çamlıdere, kuzeydoğuda Çankırı’nın Çerkeş ve Karabük’ün Eskipazar, güneybatıda Bolu’nun Dörtdivan, kuzeyde Bolu’nun Mengen, batıda ise yine Bolu’nun Yeniçağa ilçeleriyle çevrilmiştir. Ormanlık bir kuşak ile çevrelenen yerleşim dağlık alanlarla sınırlanmakta ve coğrafi bir eşik oluşturmaktadır (Resim 1), (www.googleearth.com). Gerede coğrafi, topoğrafik yapısı ve iklimi nedeniyle ilkçağlardan günümüze yerleşim alanı olarak tercih edilmiş ve süreklilik gösteren bir şekilde kullanılmıştır. Tarihsel süreçte çeşitli uygarlıklara ev sahipliği etmiş ve İpek Yolu üzerinde bir konaklama 1 431 5. Tarihi Eserlerin Güçlendirilmesi ve Geleceğe Güvenle Devredilmesi Sempozyumu merkezi olarak konumlanmış Gerede; Osmanlı döneminde (18-19. yüzyıl) debbağlık, tarakçılık, tiftik ipliği üreticiliği ve dericilik gibi mesleklerin yaygın olduğu, MüslümanGayrimüslim nüfusun birlikte yaşadığı ve kapalı ekonomiye sahip (Şahin, 2000; Özkaya, 2000) bir yerleşimdir. Bu yüzyılda Gerede kent merkezinin arasta dükkânları ve hanlar ile bölgenin en kalabalık ve aktif ticari yerleşim alanlarından biri olduğu görülmektedir. Günümüzde kentleşme, gelişen teknoloji, değişen yaşam biçimi ve artan göç olgusu (Demirci, 2000) bu zanaat kollarının sürdürülmesini olanaksız hale getirmiş ve bunun doğal sonucu olarak Osmanlı döneminde Gerede kent merkezinde bulunan arasta dükkânları, hanlar, hamamlar gibi tarihi yapılar (Erkoçoğlu, 2000) işlevlerini kaybetmiş ve kullanım dışı kalmanın doğal sonucu olarak yıpranmış veya yıkılmıştır. Gerede kentini farklı dönemlerde ziyaret eden gezginlerin aktarımlarından ve günümüze ulaşan yapılardan edinilen bilgiler yerleşimdeki hamamlara vurgu yapmaktadır (Ainsworth, 1842; Özkaya, 2000; Şahin, 2000). Resim 1 Gerede Yerleşimi (www.googleearth.com). Bu çalışmanın amacı günümüzde kentsel sit alanı olarak ilan edilen Gerede kent merkezinde Kitirler Mahallesi Atatürk Bulvarı yakınında yer alan, kim tarafından ve ne zaman yapıldığı bilinmemekle birlikte 1875 yılına tarihlenen, uzun dönem kullanılmamasına karşın gerçekleştirilen restorasyonla yeniden hamam olarak işletilmek üzere kiraya verilen Yukarı Hamam’ın restorasyonuna ilişkin değerlendirmeler yapmaktır. Bildiri kapsamında Gerede’nin tarihsel gelişim sürecine, Gerede’de günümüze ulaşabilmiş veya varlığı bilinen hamamlara ilişkin araştırmalar yapılmış, Yukarı Hamam’ın rölöve, restitüsyon ve restorasyon projeleri ile belgelenmesine çalışılmıştır. Tarihsel Süreçte Gerede M.Ö. 3. yüzyılda Paphlagonnia’nın bir kenti olan ve ilk adının Cressa olduğu tahmin edilen veya bazı kaynaklarda geçtiği şekliyle Krateia (Gerede) yerleşiminin kurulduğu yer henüz tespit edilememişse de sürdürülen kazı çalışmaları ilk yerleşimin Gerede Ovası’nın kuzeyinde Esentepe eteklerinde kurulduğunu düşündürmektedir. Gerede sırasıyla Bithynia Devleti (Aycan, 2000; Aydınalp, 2012), Flaviuslar hanedanı ile Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı İmparatorluğu hakimiyetine girmiş ve Cumhuriyet döneminde de kullanım sürekliliği göstererek Bolu ilinin bir ilçesi olmuştur. 2 432 5. Tarihi Eserlerin Güçlendirilmesi ve Geleceğe Güvenle Devredilmesi Sempozyumu Paphlagonia devleti döneminde doğu ticaret yolu üzerinde bulunan bir sınır kenti olan yerleşimin Bithynia devletinin önemli kentlerinden biri olduğu bilinmektedir. Kaynaklar Roma döneminde imarına önem verilen yerleşimin adının Flavius hanedanına atfen bir süre Flaviopolis olarak değiştirildiği, ancak bu adın Krateia halkı tarafından benimsenmediğini aktarmaktadır. Roma İmparatorluğu’nun son döneminde ve Hıristiyanlığın ilk evresinde önemini koruyan yerleşimin bir piskoposluk merkezi konumuna getirilerek İstanbul Patrikhanesi’ne bağlandığı bilinmektedir. Bizans İmparatorluğu döneminde Gerede’nin de içinde bulunduğu bölge “thema” denilen askeri valilerle yönetilmiştir. Bu dönemde kentin sanayi ve ticaretinin ve özellikle tabakçılığın gelişmiş olduğu bilinmektedir (Aycan, 2000). Türklerin Anadolu’ya girmesinden sonra Selçuklular ile Bizans arasında sınır kenti, Bizans garnizon kenti ve hatta askeri üs olarak kullanılan yerleşim, Osmanlı hakimiyetine girene kadar (1354) Anadolu’daki önemli beylikler arasında yer almıştır. Kimi araştırmacılar bu dönemde Bolu’nun doğusunda küçük bir Türk beyliği olan Geredebolu (Gerede) Beyliği’nin Osmanlı hakimiyetine giren ilk beyliklerden olduğunu aktarmaktadır (Aycan, 2000). Gerede’nin ilk kez Osman Gazi döneminde (1354) Osmanlı topraklarına katıldığı, Gerede ve çevresinin Osmanlılar ve Candarlılar arasında sıkça el değiştirdiği ve yerleşimin 1392’de Yıldırım Beyazıt, 1421’de Çelebi Mehmet tarafından tekrar Osmanlı egemenliğine katıldığı bilinmektedir. 1566-1568 yıllarına ait Gerede ve köylerindeki vakıflarla ilgili bilgilerden Gerede başta olmak üzere Bolu ve Safranbolu’nun zaman zaman Osmanlı ve Candaroğulları arasında yer değiştirdiği anlaşılmaktadır (Aycan, 2000; Kastamonu Salnamesi). 17. yüzyılda Gerede Bolu, Çerkeş, Mudurnu, Göynük, Taraklı ve Geyve ile birlikte önemli merkez konumundadır. Bu yüzyılda Bolu ile birlikte Gerede’yi de ziyaret eden Evliya Çelebi ve Katip Çelebi, Bolu Sancağı’na bağlı bir subaşılık olan yerleşimi mahalleleri, cami, tekke, hamam, hanları, çok sayıda dükkânı ile tanımlamakta ve bıçakçılık ile debbâğlığın yaygın olduğunu ifade etmektedir (Ainsworth, 1842, Ramsey, 1960; Faroqhi, 1993; Dikmen ve Toruk; 2015). 19. Yüzyılda kente gelen İngiliz kökenli Morier ise Gerede’nin çok miktarda deri fabrikalarına sahip dükkânlar ve pazarları ile iyi görünümlü büyük bir Türk yerleşimi olduğunu aktarmaktadır (Ainsworth, 1842; Kaşmer, 2000). 1923 yılında Cumhuriyetin ilanı ile birlikte Bolu vilayet, Gerede de Bolu iline bağlı bir ilçe konumuna gelmiştir. Gerede Yukarı Hamam Günümüzde 7 mahalleye ayrılmış Gerede’de yerleşiminin en eski mahallelerinden Kitirler, Kabiller, Seviller ve Demirciler mahallelerini kapsayan alan, yerleşimin tarihi dokusunu oluşturmaktadır. Homojen bir yapıya sahip olan Gerede kent merkezinde tarihi doku içinde korunacak anıtsal yapılar da bu dört tarihi mahallede (Kitirler, Kabiller Seviller ve Demirciler) bulunmaktadır. Ankara 1 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu tarafından 14.02.2013 tarih ve 484 sayılı kararı doğrultusunda Gerede Merkezi’nin ada bazında Kentsel Sit olarak ilanına ve bu adalar içerisinden bazı parsellerde yer alan yapıların tesciline karar verilmiştir. Aralarında bu bildiriye konu olan Yukarı Hamam’ın da yer aldığı anıtsal yapıların çoğu Gerede Kentsel Sit Alanı olarak ilan edilen alan veya etkilenme alanı içinde yer almaktadır. Gerede’de kentsel sit alanı olarak tanımlanan alanı içerisinde yer alan tescilli 13 yapı Ankara 1 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu tarafından 14.02.2013 tarih ve 484 sayılı karar ile tescillenen anıtsal yapılar turuncu, konutlar ise 3 433 5. Tarihi Eserlerin Güçlendirilmesi ve Geleceğe Güvenle Devredilmesi Sempozyumu mavi renk lejant ile gösterilmiştir. ATN İmar A.Ş. tarafından gerçekleştirilen Koruma İmar plan sınırları içerisinde kalan tescilli yapılar Şekil 1’de gösterilmektedir. Şekil 1 Gerede Kentsel Koruma Plan Sınırları (ATN İmar A.Ş.). Gerede’de günümüze ulaşabilmiş hamam kalıntısı olabileceğini düşündüğümüz temel izleri ile farklı tarihlerde yerleşimi ziyaret eden gezginlerin notları yerleşimde bulunan hamamlara vurgu yapmaktadır. 1624 yılında Gerede’yi ziyaret eden Katip Çelebi isim belirtmeksizin yerleşimde 1 hamamın, 17. yüzyılda Gerede’yi ziyaret eden Evliya Çelebi ise Gerede’de 3 hamamın varlığından söz etmekte, 1871 tarihli Kastamonu Salnamesinde Gerede ilçe merkezinde 2 adet hamamın olduğu ifade edilmektedir (Ainsworth, 1842; Kastamonu Salnamesi). Yerleşimi farklı tarihlerde ziyaret eden gezginlerin aktardığı hamamların sayısında tutarlılık bulunmamakla birlikte, kaynaklardan yerleşimde en az iki hamamın olduğu anlaşılmaktadır. Yerleşimde günümüze ulaşabilen iki hamam bulunmaktadır. Bu hamamlardan birinin günümüzde Kitirler Mahallesi Atatürk Bulvarı üzerinde yer aldığı ve 1395 yılında Yıldırım Beyazıt’ın yerleşimde çalışan deri ustaları için yaptırdığı kendi adını taşıyan caminin kuzeyinde olduğu bilinen, 14. yüzyıl sonlarına tarihlenmesine karşın (1399) günümüze ulaşamamış Aşağı Hamam olarak anılan hamam olduğuna ilişkin yazılı ve sözlü kaynaklar bulunmaktadır (http://www.gerede.bel.tr/tr/genel.asp?islem=incele&LID=17, Gerede Belediye Arşivi, http://www.gerede.net/Default.aspx?Sayfa=bolumler&BolumNo=002-005-004). 4 434 5. Tarihi Eserlerin Güçlendirilmesi ve Geleceğe Güvenle Devredilmesi Sempozyumu Bu bildiri kapsamında değerlendirilen diğer hamam ise Kitirler Mahallesi Atatürk Bulvarı yakınında yer alan, kim tarafından ve ne zaman yapıldığı bilinmemekle birlikte 1875 yılına tarihlenen, uzun dönem kullanılmamasına karşın 1989 yılında gerçekleştirildiği ifade edilen restorasyonla yeniden hamam olarak işletilmek üzere kiraya verilen (http://www.gerede.bel.tr/tr/genel.asp?islem=incele&LID=17) ve Yukarı Hamam olarak anılan hamamdır. Ada 65 Parsel 4’te yer alan Yukarı Hamam’ın kim tarafından ve ne zaman yapıldığı bilinmemektedir. Ancak, hamamın banisi bilinmemekle birlikte 1875 tarihinde yapılmış olabileceği, bu tarihe ait bir şer-i sicilinin bulunmasına bağlanmaktadır. Uzun dönem kullanılmamasına karşın gerçekleştirilen restorasyonla yeniden hamam olarak işletilmek üzere kiraya verilen Yukarı Hamam günümüze dek farklı dönemlerde yapılan eklentiler ve tadilatlarla büyük ölçüde kullanım sürekliliği olan bir yapıdır. Buna karşın yapı restorasyon sonrası henüz aktif kullanıma geçmemiştir. Fotoğraf 1’de Yukarı Hamam’ın fotoğrafları, Fotoğraf 2 ve Fotoğraf 3’te ise yapının restorasyon öncesi ve sonrası fotoğrafları görülmektedir. Fotoğraf 1 Gerede Yukarı Hamam Eski Fotoğraflar (Gerede Belediye Arşivi). Fotoğraf 2 Gerede Yukarı Hamam (Restorasyon Öncesi) (Gerede Belediye Arşivi). 5 435 5. Tarihi Eserlerin Güçlendirilmesi ve Geleceğe Güvenle Devredilmesi Sempozyumu Fotoğraf 3 Gerede Yukarı Hamam (Restorasyon Sonrası) Ç.B. Dikmen ve F. Toruk Arşivi, (2014). Yukarı Hamam’a ilişkin verilerin yetersizliği, hamamın eski durumunu bilen tanıkların yeterli bilgiye sahip olmaması ve yapıya ait eski fotoğraf, çizim benzeri dokümanların olmaması nedeniyle yapının rölöve projelerinin hazırlanmasından sonra restitüsyon ve restorasyonuna ilişkin kararlar Gerede-Bolu yakın çevresinde yer alan ve aynı dönemde inşa edilmiş hamam yapılarından Bolu Merkez Tabaklar Hamamı (16. yüzyılda Tavil Mehmed Paşa tarafından yaptırılmıştır), Orta Hamam (1389 yılında Yıldırım Beyazıt tarafından yaptırılmıştır) ve Sapanca Rüstem Paşa Hamamı dikkate alınarak değerlendirilmiştir. Şekil 2’de Yukarı Hamam’ın rölöve, Şekil 3 ve Şekil 4’te ise yapının restitüsyon ve restorasyon planları görülmektedir. Şekil 2 Gerede Yukarı Hamam Rölöve Plan (Gerede Belediye Arşivi). Şekil 3 Gerede Yukarı Hamam Restitüsyon Plan (Gerede Belediye Arşivi). 6 436 5. Tarihi Eserlerin Güçlendirilmesi ve Geleceğe Güvenle Devredilmesi Sempozyumu Şekil 4 Gerede Yukarı Hamam Restorasyon Plan (Gerede Belediye Arşivi). Yukarı Hamam iki ana kısımdan oluşmaktadır. Günümüzde yıkanma, dinlenme, sauna ve ocaklı odunluk kısımları (sıcaklık ve ılıklık) ile kullanılan ve moloz taş örgüsü duvarları ve kubbesi ile oluşan 1463 yapım yıllı hamam kısmı 21.00 m. x 12.00 m. civarındadır. Yapının doğu kısmında yer alan soyunma mekânları kuzeyde ve doğu kısmının kuzey tarafında moloz taş örgüsü ile doğu kısmının güney tarafı ile güneyde halen briket tuğla ile batı cephesinde hamamın moloz taş örgülü duvarı ile 12.00 m. x 11,70 m. civarındadır. Bu kısmın üst örtüsü ahşap tavanlı ve alaturka kiremit dokulu ahşap kırma çatıdır. Soyunma mekânının çatı örtüsü 15. yüzyılda yapılmış olan ve yakın çevrede yer alan Sapanca Rüstem Paşa Hamamı ile gabari olarak örtüşmektedir. Aynı dönemde yapılan bu iki yapı incelendiğinde gerek yapım tekniği gerekse plan şeması olarak benzerlikler göstermektedir. Örnek yapıdaki verilere dayanarak Gerede Yukarı Hamam’ın soyunmalık mekanının özgün halinde ahşap çatı ile ve yüksek gabarili (sıcaklık kısmından daha yüksek) yapılmış olduğu düşünülebilir. Hamam’ın Şekil 5 ve 8’de rölöve, Şekil 6 ve 9’da ve Şekil 7 ila 10’da restitüsyon ve restorasyon projelerine ilişkin kesitler görülmektedir. Şekil 5 Gerede Yukarı Hamam Rölöve A-A Kesiti (Gerede Belediye Arşivi). Şekil 6 Gerede Yukarı Hamam Restitüsyon A-A Kesiti (Gerede Belediye Arşivi). 7 437 5. Tarihi Eserlerin Güçlendirilmesi ve Geleceğe Güvenle Devredilmesi Sempozyumu Şekil 7 Gerede Yukarı Hamam Restorasyon A-A Kesiti (Gerede Belediye Arşivi). Şekil 8 Gerede Yukarı Hamam Rölöve B-B, C-C, D-D Kesitleri (Gerede Belediye Arşivi). Şekil 9 Gerede Yukarı Hamam Restitüsyon B-B, C-C, D-D Kesitleri (Gerede Belediye Arşivi). Şekil 10 Gerede Yukarı Hamam Restorasyon B-B, C-C, D-D Kesitleri (Gerede Belediye Arşivi). Yaklaşık 12 m. genişliğinde ve 34 m. uzunluğunda olan Yukarı Hamam’a giriş sağlayan doğu cephesinin güney ve kuzey yönleri arasında oldukça fazla kot farkı bulunmaktadır. Giriş kapısı çift kanatlı, ahşap ve üzeri kafeslidir. Doğu cephesinin güney ucunda bahçeye açılan bir kapı yer almaktadır. Cephe üzerinde biri bu kapının sağında, diğeri cephenin kuzey yönünde olmak üzere iki adet kareye yakın formda, giyotin, üzeri kafesli pencere bulunmaktadır. Cephenin kuzeyinde yer alan pencere hamam giriş holünde ve giriş kotundan iki basamak yukarıda yer alan soyunma odalarından birisine aittir. Giriş holü mermer, soyunma odaları ahşap doğramalıdır. Giriş holünde soyunma odalarının üzerinde basık tavanlı bir galeri oluşturulmuştur. Yapının güney cephesi 8 438 5. Tarihi Eserlerin Güçlendirilmesi ve Geleceğe Güvenle Devredilmesi Sempozyumu Gerede Kültür ve Sanat Merkezi olarak kullanılan yapıdan kot olarak yukarıdadır ve bir duvar ile ayrılmaktadır. Kot nedeniyle yapı güney cephesinden iki katlı olarak algılanmaktadır. Altta ve üstte yer alan pencereler birbiri ile aynı biçim ve ölçüde, dikdörtgen, taş söveli ve ahşap doğramalıdır. Şekil 11-13’te Yukarı Hamam’ın rölöve, restitüsyon ve restorasyon projeleri görünüşleri görülmektedir. Şekil 11 Gerede Yukarı Hamam Rölöve Ön, Arka ve Sol Yan Görünüşler (Gerede Belediye Arşivi). Şekil 12 Gerede Yukarı Hamam Restitüsyon Ön, Arka ve Sol Yan Görünüşler (Gerede Belediye Arşivi). Şekil 13 Gerede Yukarı Hamam Restorasyon Ön, Arka ve Sol Yan Görünüşler (Gerede Belediye Arşivi). 9 439 5. Tarihi Eserlerin Güçlendirilmesi ve Geleceğe Güvenle Devredilmesi Sempozyumu Doğu cephesinde ortada yer alan giriş kapısı doğrudan soğukluk mekânına açılmaktadır. Yaklaşık 3 m. x 5 m. ölçülerinde kubbeli olan bu mekanda kubbe yanları tonozlarla kapatılmıştır. Zemini mermer, tavanı ahşap kaplamalı soğukluk kısmının orta yerinde son yıllarda yapılmış özgün halinde var olup olmadığı bilinmeyen, altıgen mermer kaideli fıskiyeli bir havuz bulunmaktadır. Bu bölümün sağı kış soyunma yeri, solu ise hela olarak kullanılmaktadır. Soğukluk kısmından yaklaşık kare mekânlı üzeri kubbeli ılıklık kısmına geçilebilmektedir. Ilıklık kısmında yer alan kurnalar yekpare mermer, zemin mermer kaplamadır. Yaklaşık 9 m. x 5 m. boyutlarında olan sıcaklık mekânı ortasında düzgün olmayan sekizgen formda mermer göbek taşı bulunan mekânın üzeri kubbe, yanları ise tonoz örtülüdür. Sıcaklık kısmı iki halvetli bir plan özelliği göstermektedir. Külhan bölümü sıcaklığın arkasında (batı yönünde) hamamın batı cephesi boyunca uzanmaktadır (Gerede Belediye Arşivi). Yukarı Hamam’ın restorasyon öncesi ve sonrası iç mekan fotoğrafları Fotoğraf 4-8’de görülmektedir. Fotoğraf 4 Gerede Yukarı Hamam İç Mekân Restorasyon Öncesi (Soyunmalık) (Gerede Belediye Arşivi). Fotoğraf 5 Gerede Yukarı Hamam İç Mekân Restorasyon Sonrası (Soyunmalık) Ç.B. Dikmen ve F. Toruk Arşivi, (2014). Fotoğraf 6 Gerede Yukarı Hamam İç Mekân Restorasyon Öncesi (Ilıklık) (Gerede Belediye Arşivi). 10 440 5. Tarihi Eserlerin Güçlendirilmesi ve Geleceğe Güvenle Devredilmesi Sempozyumu Fotoğraf 7 Gerede Yukarı Hamam İç Mekân Restorasyon Öncesi (Sıcaklık) (Gerede Belediye Arşivi). Fotoğraf 8 Gerede Yukarı Hamam İç Mekân Restorasyon Sonrası (Sıcaklık) Ç.B. Dikmen ve F. Toruk Arşivi, (2014), (Gerede Belediye Arşivi). Yukarı Hamam’ın yapım tekniğinin aynı dönem inşa edilen ve yukarıda anılan diğer hamamlarda olduğu gibi moloz taş örgülü duvar üzeri ahşap çatı örtüsü kullanıldığı düşünülebilir. Yapı moloz taş olup üzeri son yıllarda sıvanmış ve beyaz boyanmıştır. Kubbelerin kasnakları sekizgen iken Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından 1989 yılında yapılan onarımlarda olmalı ki kubbeler kaldırılarak çatı kırma ve alaturka kiremit ile kapatılmıştır. Uzun dönem kullanılmayan hamam son günlerde hamam olarak işletilmek üzere kiraya verilmiştir (Gerede Belediye Arşivi). Yukarı Hamam’ın 1453 yılında inşa edilen hamam kısmı batı yönünde ocak, yakıt ve su depolarının bulunduğu kısımlar ile sıcaklık ve ılıklık mekânlarından oluşmuştur. Yapının hamam kısmına doğu cephesinde bulunan ılıklık mekânından ulaşılmaktadır. Ilıklık kuzey ve güney yönünde bulunan tonoz, orta kısım ise 5 adet fil gözünün yer aldığı bir kubbe ile örtülüdür. Hamamın aydınlatma sisteminin kubbelerdeki ışıklık, fil gözleri, ahşap çatı üzerine ışıklık ve moloz taş duvar örgüsü içinde bulunan pencereler ile sağlandığı söylenebilir. Ilıklığın batısında yer alan sıcaklık mekânına kemerli bir kapı ile girilir. Sıcaklık kısmı kuzey, güney ve batıda üç eyvanlı olup kuzeybatı ve güneybatıda 1’er adet halvet hücresinden oluşur. Bu kısım kuzey güney ve batı cephesinde bulunan eyvanların tonozları ile ortada bir kubbe ile buluşur. Bu kubbe yine 5 adet fil gözü ile mekânı aydınlatılmaktadır. Rölöve çalışmasında bu duvarın kalınlığı itibari ile yapıya sonradan eklendiği anlaşılmıştır. Ocak ve ısıtma deposu, su depoları, sıcaklık ve ılıklık mekânları düşeyde moloz taş örgüsüyle örülmüş, tavanlar ise moloz taş örgüsü ile oluşturulan öteleme yüzeyler ile oluşturulmuştur. Yapının özgün halinde çatının ahşap tavan üstüne alaturka kiremit örtüsü ile örtüldüğü düşünülmektedir. Dönem yapılarına bakılarak su depolarını içeren mekânların döşemelerinin moloz taş örgüsü ile oluşturulduğu söylenebilir. Hamamın sıcaklık ve ılıklık mekânlarının zemini mermer kaplama, duvar ve tavanları kireç boyalıdır. Dönem yapılarına bakılarak yapının özgün halinde girişte moloz taş duvarlar ile taşıtılan ahşap çatılı bir mekânın olduğu düşünülmekte ise de bu mekâna ilişkin bilgilere ulaşılamamıştır. Yine dönem yapılarında soyunmalık kısmının moloz taş 11 441 5. Tarihi Eserlerin Güçlendirilmesi ve Geleceğe Güvenle Devredilmesi Sempozyumu örgüsünde bulunan aydınlatma pencereleri ile aydınlatıldığı söylenebilir (Gerede Belediye Arşivi). Batı cephesinde hamamın ılıklık kısmının moloz taş duvarına dayanan soyuma kısmının güney ve güneydoğu cephesi duvarlarının hamamın özgün halinde taş duvar olduğu düşünülmektedir. Yapının bu kısmının 1942 yılında Bolu’da yaşanan deprem sırasında hasar görmüş olduğu ve yıkıldığı düşünülen batı ve güney cephesindeki bir kısım duvarlar dönemin yapım tekniği ile briket duvar örülmüştür. Yapının eski fotoğraflarından hamama ve soyunma kısmına girilen doğu yönündeki giriş kapısının konum ve büyüklüğünün yapının özgün halinde de günümüzdeki gibi olduğu görülmektedir. Soyunma kısmında bulunan ahşap dikmeli sekizgen taşıyıcı sistem kurgusu yapının özgün halinde olmadığı ve sonradan eklendiği düşünülmektedir. Bu sekizgen ayaklar ve duvarlar arasında kalan kısım tarihlenemeyen bir dönemde ahşap soyunma kabinleri ile yeniden oluşturulmuştur. Soyunma kısmında bulunan ve hamam yapılarının karakteristiği olan süs havuzu bu yapıda da bulunmaktadır. Soyunma mekânının duvarları kireç boyalıdır. Yapının özgün halinde döşeme kaplamasına ilişkin veriye ulaşılamamış olmasına karşın zemin kaplamasının mermer olduğu tahmin edilmektedir. Yukarı Hamam’da sonradan gerçekleştirilen eklentiler ve tadilatlar değerlendirildiğinde; soyunma mekânında bulunan kabinlerin yakın tarihlerde sonradan eklendiği söylenebilir. Bu kısımda ahşap elemanların ağırlıklı olarak kullanıldığı görülmektedir. Soyunma kısmı bir dönem özeliği olarak kabul edilse de bu mekânların yapı cephesinde (özellikle soyunma kısmının güney ve güney doğu cephelerinde) ve soyunma odaları olarak inşa edilen soyunma kabinlerinde yapı bütünlüğünü bozduğu söylenebilir. Dönem yapılarına bakılarak hamamın çatısının soyunma mekânlarında alaturka kiremit olduğu düşünülmektedir (Gerede Belediye Arşivi). Sonuç ve Değerlendirme Günümüzde tarihi çevrelerin korunması duyarlılığı, toplumun gereksinmeleri doğrultusunda yaşayan kent dokuları olarak değerlendirilmesi, ülkelerin kültürel ve tarihi miraslarına, geçmişlerine verdikleri değerin en önemli göstergesidir. Tarihi çevrenin yok olması ve zarar görmesi sadece mimari ve estetik yönden değil, kültürel ve tarihi değerlerin de yok olması açısından önem taşımaktadır. Bu nedenle tarihi dokuların korunması gerekliliği, taşıdığı kültürel ve görsel özelliklerinin yanı sıra fiziki mekânda, mimaride belirginleşen bir olgu olarak karşımıza çıkmaktadır. Gerede Kentsel Sit Alanı sınırında bulunan Yukarı Hamam’a ilişkin yazılı ve görsel verilerin yetersizliği, hamamın özgün yapısının nasıl olduğunu bilen kişilerin sayısal yetersizliği nedeniyle Yukarı Hamam’ın restitüsyonuna ilişkin hazırlanan projede yakın çevrede inşa edilen hamam yapılarının plan şeması, yapım tekniği, kullanım şekli ve kullanılan yapı malzemeleri üzerinden çalışma yapılmış ve hamamın restorasyon projeleri hazırlanmıştır. Belediye kaynaklarında yapının restorasyonun 1989 yılında tamamlandığı ifade edilmekle birlikte Belediye Arşivi’nde yer alan 2008 yılı fotoğrafları ile tarafımızdan çekilen günümüz fotoğrafları karşılaştırıldığında yapının restorasyonunun 2008 yılından sonraki bir tarihte bitmiş olabileceği görülmektedir. Ancak yapının 1989 yılında Vakıflar tarafından gerçekleştirilen restorasyon sonrasında yeniden restore edilmiş olabileceği düşünülmektedir. Yapının restorasyonunun bitmiş 12 442 5. Tarihi Eserlerin Güçlendirilmesi ve Geleceğe Güvenle Devredilmesi Sempozyumu olmasına karşın, işletilmek üzere kiraya verildiği söylenen Yukarı Hamam’ın halen çalıştırılmamasının nedeni ise bilinmemektedir. Gerede’de ATN İmar A.Ş. tarafından gerçekleştirilen Koruma Amaçlı İmar Planı ile koruma planına uygun olmayan çok katlı uygulamaların değerlendirilerek kent merkezinde olumsuz görüntünün ortadan kaldırılması, Gerede’de tarihsel süreçte sürekliliği olan dericilik gibi el sanatlarının canlandırılması ve yaşatılması, mutfak kültürü, doğal ve tarihi değerlerinin de katkısı ile yerleşime turizm potansiyeli kazandırılması amaçlanmaktadır. Yukarı Hamam örneğinde olduğu gibi sosyal yapının ve kültürel sürekliliğin sağlanması için gelecek kuşaklara aktarılması gereken bir değer olarak görülen yapıların özgün yapılarına uygun olarak restore edilmeleri ve kent belleğinde bir yer edinmeleri sağlanmalıdır. Genellikle tarihi yapıların bulunduğu tarihi kent dokusunun veya kentsel sit alanı içinde yapım izni bekleyen dokuya aykırı yapıların inşasının ivedilikle durdurulması, daha önce yapılmış olanların yıkılmaları/gabarilerinin yanında veya yakınındaki geleneksel yapı gabarisine düşürülmeleri/cephe, malzeme ve tekniğinin yine yakınındaki geleneksel yapının cephe, malzeme ve kullanım tekniğine uydurulmaları gerekmektedir. Kentin gelişimi ile yeni yapıların yapılmasının gerektiği durumlarda yeni yapılaşmanın Mardin, Kastamonu, Sinop, Ankara Kaleiçi vb. yerleşimlerde olduğu gibi tarihi doku alanı dışında inşasına izin verilebilir. Tarihi doku içinde yeni yapılaşmanın gerektiği durumlarda ise yukarıda aktarılan değerlendirmelere uygun olarak tarihi dokuya aykırılık oluşturmayacak biçimde yapılaşmaya izin verilebilir. Yapılaşmada Ankara 1 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun Gerede Kentsel Sit Alanı için vermiş olduğu geçiş dönemi yapılanma koşullarının dikkate alınması gerekmektedir. Kaynaklar Ainsworth, W. (1842) Travels and Researches in Asia Minor, Mesopotamia, Chaldea and Armenia, Cilt. II, London. ATN İmar A.Ş. Arşivi, (2014). Aycan, İ. (2000) Geçmişten Günümüze Tarih Boyunca Gerede, Osmanlı Devleti’nin Kuruluşunun 700. Yılında Geçmişten Günümüze Gerede, s. 11-16, Gerede. Aydınalp, H. (2012). Gerede’de Dini Hayat Din Kurumu Üzerine Sosyolojik Bir Araştırma, Gerede Belediyesi Kültür Yayınları no:9, s. 50-75, İstanbul. Dikmen Ç.B. ve Toruk F. Arşivi, (2014). Dikmen, Ç. B. ve Toruk, F. (2015) Sosyo-Kültürel Sürdürülebilirlik Kapsamında Gerede (Krateıa) Hanlar Bölgesi’nin Değerlendirilmesi, II. Ulusal Sürdürülebilir Yapılar Sempozyumu, Ankara. Demirci, A. (2000) Köyden Kente Göç ve Gerede Örneği, Osmanlı Devleti’nin Kuruluşunun 700. Yılında Geçmişten Günümüze Gerede, s. 273-282, Gerede. 13 443 5. Tarihi Eserlerin Güçlendirilmesi ve Geleceğe Güvenle Devredilmesi Sempozyumu Erkoçoğlu, F. (2000) Gerede’de Osmanlı’dan Kalma Vakıflar ve Tarihi Eserler, Osmanlı Devleti’nin Kuruluşunun 700. Yılında Geçmişten Günümüze Gerede, s. 82101, Gerede. Faroqhi, S. (1993) Osmanlı’da Kentler ve Kentliler, Tarih Vakfı Yayınları, İstanbul Gerede Belediye Arşivi, T.C Bolu İli Gerede Belediyesi Tarihi Yukarı Hamam Restütisyon ve Örneklendirmeli Karşılaştırma Araştırma Raporu, Haz. Mimar Uğur İlhan ve Mimar Cihan Tutal. Kastamonu Salnamesi, XVIII, 1312/1894, s. 274-275. Kaşmer, R. (2000) Gerede’de Dericilik ve Tarihi Seyri, Osmanlı Devleti’nin Kuruluşunun 700. Yılında Geçmişten Günümüze Gerede, s. 257-273, Gerede. Özkaya, Y. (2000) XIX. Yüzyıl Ortalarında Gerede’nin İdari ve Sosyal Durumu, Osmanlı Devleti’nin Kuruluşunun 700. Yılında Geçmişten Günümüze Gerede, s. 163169, Gerede. Ramsey, W.M. (1960) Anadolu’nun Tarihi Coğrafyası, (Çev. M. Pektaş), İstanbul. Şahin, K. (2000) Gerede’nin Demografik Yapısı Üzerine Bazı Gözlemler, Osmanlı Devleti’nin Kuruluşunun 700. Yılında Geçmişten Günümüze Gerede, s. 21-23, Gerede. www.googleearth.com (Erişim tarihi: 25.07.2015). http://www.gerede.net/Default.aspx?Sayfa=bolumler&BolumNo=002-005-004(Erişim Tarihi: 01.07.2014). http://www.gerede.bel.tr/tr/genel.asp?islem=incele&LID=17 03.07.2014). 14 444 (Erişim Tarihi: