Word`e Aktar

advertisement
Türkiye'yi kuşatıyor, İran'ın önünü açıyorlar! Neden?
Açıklama: Yusuf Kaplan'ın web sitemizin uhtevasına da uygun güzel bir köşe yazısı..
Kategori: İran Analiz
Eklenme Tarihi: 30 Kasım 2015
Geçerli Tarih: 19 Temmuz 2017, 07:15
Site: İran ve Şia Gerçeklerini Bu Sitede Göreceksiniz...
URL: http://www.irangercegi.com/detay.asp?haberID=110
Biz gelince, onlar gidecekler. Biz gelince İngilizler gidecekler nihâî
olarak. Avrupalılar da, Amerikalılar da.Neden, diye soruyorsunuz, değil
mi -haklı olarak.
BİZ GELİNCE, ONLAR GİDECEKLER
Birkaç nedenden: Öncelikle, bizi tarihten sildikleri için İngilizler geldiler,
bizim coğrafyamıza yerleştiler, bizim coğrafyamızı hem enlemesine
(sınırlarımızı cetvelle çizerek) hem de boylamasına (zihnimize prangalar
yerleştirerek) dışardan ve içerden delik deşik ettiler, lime lime ettiler,
böylelikle kolayca güdülecek hâle getirerek köleleştirdiler.
Biz gidince, bölgemizde bir vakum oluştu; bu vakum'u / boşluğu
doldurmak için başta İngilizler olmak üzere bütün Avrupalı emperyalist
güçler, buraya üşüştüler. Sonuç ne peki? Cehennem! Sadece bir asırda
bölgemizi yangın yerine çevirdiler!
Oysa biz yalnızca Ortadoğu'yu değil, aynı zamanda Balkanlar, Kafkaslar
ve Kuzey Afrika'yı tam 4-5 asır darüsselam / barış yurdu yaptık. Tarihte
bizden önce de bizden sonra da hiçbir gücün yapamadığı, bundan sonra
da yapamayacağı -yaşananlardan açıkça anlaşılan- muazzam, aşılamamış
bir küresel medeniyet tecrübesi hediye ettik insanlığa.
İşte bu nedenledir ki, biz gelince, onlar gidecekler. Bunu bizden daha iyi
biliyor İngilizler de, diğer emperyalist güçler de.
O yüzden Batılı güçler, biz gelmeyelim diye etrafımızı kuşatıyor, yangın
yerine dönüştürüyorlar.
Eğer biz gelirsek yeniden Batılılar yalnızca buradan gitmek zorunda
kalmayacaklar; aynı zamanda dünya üzerindeki hegemonyalarını da
yitirecekler. Zira Batılılar, dünya üzerindeki hegemonyalarını, bizim
coğrafyamızı kontrol ve kolonize etmelerine borçlular.
Özetle biz gelmeyelim diye “İslâm'a Karşı İslâm” savaşı başlattılar.
Dünkü yazımda vurguladığım gibi bu savaşın şu an üçüncü ayağını
devreye sokmuş durumdalar: Yapay bir Sünnî-Şiî çatışması icat ederek
bu çatışmayı adım adım gerçeğe dönüştürmeye çalışıyorlar.
O yüzden İran'ın önünü açıyor, Türkiye'yi kuşatıyorlar. Nasıl mı?
İRAN, 10 YILDA DÜNYANIN GELECEĞİNİ BELİRLEYECEK
(?)
Dünyanın elitlerinin okuduğu, dünyayı yöneten kremayı yönlendiren üç
önemli haftalık dergi var: TIME, Newsweek ve The Economist.
TIME dergisi, geçen haftaki sayısında İran'ı kapak yaptı. Atılan başlık
ilginç: “Iran 2025”. Bu size bir şey çağrıştırıyor, değil mi?
''Iran 2025” kapak başlığının içi de şöyle doldurulmuş: “How its next
decade will change the world?” Türkçesi: “İran'ın gelecek on yılı,
dünyanın geleceğini nasıl değiştirecek?”
İnsan, bir anda şok yaşıyor: Nasıl yani? Daha düne kadar, İran, ABD'nin
“terör devletleri” listesinde değil miydi? Ne oldu da, nasıl oldu da, ne
değişti de, İran, 10 yılda, dünyanın geleceğini değiştirecek bir ülke
konumuna “yükseltildi”?
Bu soru önemli.
Bu soruya bir soru daha ilâve edelim: Neden İran'ın önünü açıyor,
Türkiye'yi kuşatıyorlar, peki?
NEDEN İRAN'IN ÖNÜNÜ AÇIYOR, TÜRKİYE'Yİ
KUŞATIYORLAR PEKİ?
Bunun nedeni şu: Bin yıldır, İslâm dünyasını biz yönetiyor, biz
şekillendiriyoruz. Bin yıl önce Haçlı ve Moğol saldırılarını biz
püskürttük; İslam dünyasını akide, fikir ve siyaset sütunları üzerinden
biz birleştirdik, binyıl süren İslâm'ın küresel düzenini -bütün diğer
Müslüman etnik unsurlarla birlikte- biz inşa ettik.
Oysa biz Haçlı ve moğollarla kıran kırana ölüm-kalım savaşı verirken,
Farslar, bize omuz vermediler hem Haçlı hem de Moğollarla işbirliği
yaparak bizi / Müslümanları arkadan hançerlediler.
Burada bir mezhep düşmanlığı yapmıyorum. Karşılaştırmalı bir tarih
okuması yaparak dünden bugüne, bugünden yarına bakıyorum.
Moğol ve Haçlı saldırıları sonucunda birinci medeniyet krizi sırasında
yaşadıklarımıza paralel hâdiseleri şimdi de yaşıyoruz: Biz İsIâm
dünyasının makus talihini yenmek için çırpınıp dururken ve mazlum
halkların umudu hâline geldiğimiz bir sırada bir kez daha Türkiye
kuşatılıyor, bir kez daha İran bu kuşatmaya hem aktif olarak Batılıların
safında yer alarak yardımcı oluyor hem bütün bir Arabistan
Yarımadasına yerleşerek güneye doğru bilfiil bir Şii Hilali çekiyor hem de
Türk cumhuriyetlerine kültürel olarak yerleşerek kuzeye doğru bilkuvve
bir Şii Hilali çekiyor.
Bütün bunları, bizzat Batılıların gizli-açık desteğiyle adım adım
gerçekleştiriyor İran.
Batılılar, Türkiye'yi kuşatırken İran'ın önünü inanılmaz bir şekilde
açıyorlar. Batılıların dünya üzerindeki hegemonyalarının sigortası,
İran'dır: İran, bölgeye enlemesine ve boylamasına yerleştirilecek, hâkim
hale getirilecek böylelikle bizim kurduğumuz bin yıl süren Ehl-i Sünnet
Omurga'nın oluşturduğu İslam dünyasının halklarını birleştiren genetik
İslâmî kodlar çökertilecek.
O yüzden TIME dergisi “Iran 2025” diye bir kapak yapıyor, İran'da 10
yılda yaşanacak gelişmeler, dünyanın geleceğini belirleyecek, diyor;
böylelikle İslâm dünyasının tam ortadan ikiye yarılacağına, Türkiye'nin
durdurularak İslâm dünyasının toparlanmasının imkansız hâle
geleceğine, böylelikle küresel sistemin çatırdamak şöyle dursun
hegemonyasının ancak İran'ın önünün açılmasıyla güçleneceğine dikkat
çekiyor.
Şunu söylemekle yetiniyorum: İran, böyle davranmakla ateşle oynuyor
ve İslâm dünyasının ayağa kalkma, Batılıları bölgeden kovma
yolculuğuna çomak sokuyor. İslâm dünyasının ölüm-kalım savaşı verdiği
bir zaman diliminde İran, bin yıl önceki gibi Müslümanları arkadan
hançerliyor bir kez daha!
Oysa İslâm dünyasının Batılıları bölgeden defetmelerinin İslam
dünyasında bütün çatışmaları yoketmenin en kalıcı yolu Mısır, Türkiye
ve İran'ın her alanda hedeflerini birleştirmelerinden geçiyor. İran'ın
Batılılar tarafından ayartılmasını önlemenin yolu da bu.
Eğer Batılılar tarafından ayartılmayı tercih ederse, uzun vadede
Batılıların İran'ın da kuyusunu kazacaklarını, bölgenin kaynaklarını
İran'a yedirmeyeceklerini görmek için kâhin olmak gerekmiyor. Tarih
bilmek gerekiyor.
Sözün özü: İslâm dünyasının iki asırdır Batılılar tarafından cehenneme
çevrildiği bir sırada, Müslümanlar yalnızca Batılı emperyalistleri
defetmekle değil İran fitnesini defetmekle de uğraşacaklar.
Yusuf Kaplan / 30 Kasım 2015
Download