Türk Ticaret Kanunu İle Gelen Yenilikler Ve Olası Etkileri

advertisement
Türk Ticaret Kanunu İle Gelen
Yenilikler Ve Olası Etkileri - 1
Yönetim Kurulu ve Yönetim
Yeni Türk Ticaret Yasası ile yönetim kurullarına devredilemez görev ve yetkiler getirilmesi
yapısal değişikliklere yol açacak, böylelikle şirketlerde yönetim ve yönetim kurulu kavramları
farklılaşacaktır.
Yasa ile risk yönetimi, iç kontrol ve denetim, finansal planlama gibi modern işletme
kavramları hukukumuza girerek, risklerini yöneten şirket kavramı doğmaktadır.
Yönetim kuruluna murahhaslar ve genel kurul dahil hiçbir organa devredemeyeceği görev
ve yetkiler getirmekte olup bu görev ve yetkiler;
Şirketin üst düzeyde yönetimi, yönetim teşkilatının belirlenmesi, muhasebe, finans denetimi
(iç kontrol ve iç denetim) ve şirket yönetiminin gerektirdiği ölçüde finansal planlama için gerekli
düzenin kurulması, risk teşhisi ve yönetimi, finansal planlama gibi işletme ekonomisinin temel
konseptleri, imza yetkisine haiz bulunanların atanmaları ve görevden alınmaları, yönetimle görevli
kişilerin kanunlara ve iç yönetmeliklere uygun hareket edip etmediklerinin üst gözetimi, pay,
yönetim kurulu karar ve genel kurul toplantı ve müzakere defterlerinin tutulması, yıllık faaliyet
raporunun ve kurumsal yönetim açıklamasının düzenlenmesi ve genel kurula sunulması, genel kurul
toplantılarının hazırlanması ve genel kurul kararlarının yürütülmesi, borca batıklık durumunda
mahkemeye bildirimde bulunmak olarak sıralanabilir.
Neticede şirket yönetim kurullarının profesyonelleşmesinin yolu açılmış olup ve tek kişilik
şirketlere sıkça rastlanılacağı görülmektedir.
Profesyonel Yönetim Kuruluna Doğru
Diğer yandan Yönetim Kurulunun özen borcu konusunda “tedbirli yönetici” ölçüsü
getirilerek, basiretli iş adamı ölçüsünden vazgeçilmiştir. Tedbirli yönetici kavramı ile görevi yerine
getirebilmek için yetkin olma, ilgili bilgileri değerlendirebilme, uygulamayı ve gelişmeleri
izleyebilme ve denetleyebilmek için gereken yetenek ve öğrenime sahip olma anlaşılmaktadır.
Tedbirli yönetici ölçüsüne göre hareket eden yönetim kurulu üyesinin ekonomideki bütün
risklerden krizlerden, pazar şartlarındaki değişikliklerden ve belirsizliklerden doğan riskleri
önceden teşhis etmesi ve gerekli önlemleri alması, aksi halde sorumlu tutulması gerekecektir. Bu
haliyle getirilen sorumluluk önceki kanundaki sorumluktan daha gerçekçidir.
Bu durumda yeni TTK sermaye şirketlerinin yönetim fonksiyonuna getirdiği bu
değişikliklerle pay sahibi olma şartı bulunmayan “profesyonel yönetim kuruluna” atıf
yapılmaktadır. Yönetim kurulunu, hem yapısal hem de işlevsel yönden kurumsal yönetim
kurallarını da gözeterek, yeni hükümler çerçevesinde görevlerini yerine getirmesi profesyonel
Yönetim Kurulunu adeta zorunlu hale getirmektedir.
Gerektirdiği ölçüde sorumluluğunu yerine getirmeyen yönetim kurulu üyeleri hukuki ve
cezai sorumluluklarla karşılaşabileceklerdir.
Yönetim Kurulu Üyelerine Sorumluluk Sigortası
Yeni TTK Yönetim Kurulu üyelerinin görevlerini yaparken kusurlarıyla şirkete
verebilecekleri zararlarla ilgili olarak sigorta mekanizması öngörmüştür. İsteğe bağlı olan bu
mekanizma ile şirket sermayesinin % 25’ini aşan bir bedelle sigorta ettirilmiş ve bu suretle şirket
teminat altına alınmışsa, bu husus halka açık şirketlerde SPK’nın ve ayrıca pay senetleri borsada
işlem görüyorsa borsanın bülteninde duyurulacaktır. Ayrıca bu husus kurumsal yönetim ilkelerine
uygunluk değerlendirmesinde dikkate alınacaktır.
Tek Kişilik Şirketler
Yeni TTK’nın getirdiği önemli yeniliklerden biri tek pay sahipli Anonim Şirket ve tek
ortaklı Limited Şirkettir. Tek kişilik şirket kavramına paralel olarak yönetim kurulunun tek kişiden
oluşması sağlanmış ve yönetim kurulu üyelerinin pay sahibi olmaları zorunluluğu ortadan
kaldırılmıştır. Tüzel kişilere de yönetim kurulu üyesi olma imkanı getirilmiştir.
Belirli Büyüklükteki Şirketlerde Bağımsız Dış Denetim
Önceki yasada anonim şirketlerde şirketin bir organı olan herhangi bir mesleki bilgi
yeterlilik veya bir şart gerektirmeyen ve büyük küçük tüm anonim şirketlerde zorunlu olan
denetçilik müessesesi şirketin bir organı olmaktan çıkarılarak, Şirketlerin ve şirketler topluluğunun
(Anonim ve Limited ) ölçekleri ile paralel olarak, bağımsız denetim kuruluşlarına veya en az bir
SMMM veya YMM’ye bırakılmıştır.
Bağımsız denetime tabi olacak şirketleri belirleme konusunda Bakanlar Kuruluna yetki
verilmiş, Bakanlar Kurulunun belirleyeceği şirketler için geçerli olacak bağımsız denetimi yapmaya
yetkili olacak bağımsız denetim kuruluşları, YMM ve SMMM’ler Kamu Gözetim, Muhasebe ve
Denetim Standartları Üst Kurulu tarafından belirlenerek yetkilendirilecektir.
Yasanın getirdiği bu yeni sistemde, denetimin daha işlevsel bir hale getirildiği söylenebilir.
Bağımsız denetim görevi yapan; şirketin ve şirketler topluluğunun yılsonu ve konsolide finansal
tablolarını, faaliyet raporlarını, finansal tabloları ile yönetim kurulunun yıllık faaliyet raporunun
denetimi; envanterin, muhasebenin ve Türkiye Denetim Standartlarının öngördüğü ölçüde iç
denetimin, yönetim kurulunun yıllık faaliyet raporunun denetimini yapan hesaplarını denetleyen
denetçi; her faaliyet dönemi ve her hâlde görevini yerine getireceği faaliyet dönemi bitmeden şirket
genel kurulunca seçilecek olup yukarıda bahsedildiği üzere Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim
Standartları Kurumu tarafından yetkilendirilmiş bağımsız denetim kuruluşu olmak veya Yine Kamu
Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu tarafından yetkilendirilmiş en az bir SMMM
veya YMM olmak zorundadır. Seçimden sonra, yönetim kurulu, gecikmeksizin denetleme görevini
hangi denetçiye verdiğini ticaret siciline tescil ettirir ve Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi ile internet
sitesinde ilan edecektir.
İnternet Sitesi Zorunluluğu
Bakanlar Kurulunca belirlenen bağımsız denetime tabi olacak olan şirketler mevcut veya
yeni edinecekleri internet sitelerini bilgi toplumu hizmetlerine adamak zorundadırlar. Şirketler,
internet sitelerini düzenlerken kanunen yapmaları gereken ilânlara, pay sahipleri veya ortakları
açısından önem taşıyan açıklamalara; Yönetim ve Müdürler Kurulu ile Genel Kurul toplantılarının
hazırlıklarına; anılan Kurulların yapılmasına ilişkin bilgilere; ortaklara ve pay sahiplerine sunulması
gereken belgelerin yayımlanmasına; bu kurullara ait olanlar da dahil olmak üzere her türlü çağrıya;
oy vermeye, kamuyu aydınlatma hükmü çerçevesinde çeşitli bilgilerin sunulmasına; pay
sahiplerinin veya ortakların aydınlatılmasının öngörüldüğü konulara değinmek zorundadırlar.
Yetkili kurul ve bakanlıkların konulmasını istedikleri pay sahiplerini ve sermaye piyasasını
ilgilendiren konulara ilişkin olarak, şirketin cevapları ve bildirimleri ve diğer ilgili hususlar şirketin
internet sitesinde yayınlanacaktır.
Elektronik Ortamda Genel Kurul ve Yönetim Kurulu
Yeni TTK ile yönetim kurulları ve genel kurullar elektronik ortamda, yani on-line
yapılabilecek ve yönetim kurulu üyeleriyle pay sahipleri on-line oy kullanabileceklerdir. Genel
Kurulun online ortamda yapılması sayesinde toplantı nisabı açısından katılımın artması ve herkesin
katılımı ile gerçekleşen demokratik kararların çıkması sağlanacaktır. Söz konusu düzenleme ile
anonim şirketlerde Genel Kurul toplantılarının online olarak yapılabilmesi, özellikle yabancı
sermayeli şirketlerde önemli bir sorunu çözecektir. Getirilen bu düzenleme ile pay sahiplerinin
fiziken toplantıya katılmasalar bile haklarından haberdar olmaları ve oy kullanabilmeleri
sağlanacaktır.
Limited şirketler açısından Müdürler Kurulu ve anonim şirketler açısından Yönetim Kurulu
toplantılarının yapılmasını sağlamak mümkün olacaktır. Özellikle halka arz edilmiş şirketlerin
online genel kurullarının yapılması katılımı arttıracaktır ve yönetimin daha şeffaf hale gelmesi
sağlanacaktır.
Hukuki ve Cezai Sorumluluklar
Yönetim kurulu üyelerinin ve şirket ortaklarının kanundan kaynaklanan yükümlülükleri
yerine getirmediği takdirde hukuki ve cezai sorumlulukları olup Yeni Türk Ticaret Yasasındaki
idari ve adli para cezaları ile 7 ayrı eylemdeki hürriyeti bağlayıcı cezalar kişisel kimlik açısından
önem arz etmesi nedeniyle yasada önemli bir kısmı yeni olan hukuki ceza ve sorumlulukların tanımı
yapılmıştır.
Yeni TTK Şirketlerde Beklenenden Çok Daha Geniş ve Köklü Etkiler Yaratacaktır
Yeni yasanın yaratacağı değişimin etkisi mali işler birimi dışında insan kaynakları, bilgi
işlem, işletmenin faaliyetleri, menfaat sahipleri ile iletişim gibi birçok fonksiyon ve konuyu
etkileyecektir. Aynı zamanda bu değişim, şirketlerin halihazırda aldıkları bir çok inisiyatife farklı
açılımlar getirebilecek ve ERP sistemlerinin uygulanması, birleşme ve satın almalar, uluslararası
faaliyetlere girilmesi gibi yeni fırsatlar yaratabilecektir.
Yeni TTK Şirketlere Performans Yönetimi Konusunda Önemli Bir Fırsat Olacaktır
Yönetim kurulu ve üst düzey yöneticiler, değişimi yönetebilmek adına süreçler ve
teknolojiye ilişkin önemli yatırımlar yapacaktır. Yönetim kurulunun ve yönetimin etkin bir şekilde
yapılandırılması, yönetim raporlaması, yeni muhasebe sisteminin ve denetim mekanizmasının
yönetilmesi (iç ve dış denetim), finansal planlama ve bütçeleme gibi konular, değişimin iyi bir
şekilde yönetilebilmesi olmazsa olmaz yönetsel teknik ve araçlar olacaktır.
Yeni TTK Şirketlere Kurumsallaşma Olarak Tanımlanabilecek Yapısal Dönüşüm
Fırsatı Sunacaktır
Bu yapısal dönüşüm ile yasaya uyumun ötesinde şirketlere iktisadi faydalar sağlayacak bir
süreç yakalanacaktır. Şirketlerce yasanın getirdiği radikal değişiklikler - özellikle “sistemlerin”,
“süreçlerin” ve “mali işler fonksiyonunun” yapısal dönüşümünü bir şans olarak değerlendirerek bu
değişim rüzgarını günümüzün rekabetçi ortamında kendilerini rakiplerinden ayıran özellikleri
ortaya çıkarma konusunda bir fırsat olarak görülmesi gerekmektedir.
Download