D Ş ÇÜRÜMES VE M KROORGAN ZMALAR

advertisement
DİŞ ÇÜRÜMESİ VE
MİKROORGANİZMALAR
Hazırlayanlar:
Ayçin NEŞELİLER
Derya CEYLAN
Feride ERŞAHİN
Prof. Dr. Figen ERKOÇ
Gazi Eğitim Fakültesi
AĞIZIN NORMAL FLORASI
Doğumdan 4-12 saat sonra ağız içinde flora meydana gelir.
Yeni doğanlarda ve yetişkinlerde farklıdır.
Bu flora dişler çıktıktan sonra da değişiklik gösterir.
Dişler çıkmadan önce:
Staphylococci, Neisseria, Corynebacteria, Lactobacilli
bulunur.
Streptococcus viridans dişler çıktıktan sonra hayat boyu
ağızda kalır.
Dişler çıktıktan sonra: Anaerob Spiroketler, fuziform
bakteriler,Laktobasiller ve Aktinomyces bulunur.
AĞIZIN NORMAL FLORASI
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Staphylococcus epidermidis
Staphylococcus aureus
Streptococcus mitis
Streptococcus salivarius
Peptostreptococcus
Veillonella alcalescens
Lactobasiller
Actinomyches israelii
Enterobakterler
Haemophilus influenza
Bactoroides fragilis
Bactoroides porforimonas
Bactoroides provatella
Fusobacterium nucleatum
Candica albicans
Treponema dentium
Bornella refringens
• Ağızda bulunan bakterilerin çoğu hastalık
yapmayan mukoza (saprofit) türdendir.
Ancak vücudun direnci kırılınca bu
bakteriler hastalık etkeni olabilir.
• Normal florada bulunan bazı bakteriler
uygun
şartlara
ulaşınca
dişlerde
çürümeye neden olabilir.
• Tıbbî araştırmalar, dişlerde oluşan
enfeksiyonlar ile ciddi kronik hastalıklar
arasında bağlantı olduğunu göstermiştir
(Helicobacter pylorii).
ÇÜRÜK OLUŞUMUNDA EN
ETKİLİ MOKROORGANİZMALAR
•
•
•
•
STREPTOKOKLAR*** (En önemlisi)
LAKTOBASİLLER*(İkinci en önemli)
AKTİNOMİÇES
MAYA VE MANTARLAR
ÇÜRÜKTE ROL OYNAYAN
BAKTERİLER
1- VİRİDAN STREPKOKLAR:
Asidik ortamda ürerler, Gram (+)
• Streptococcus mutans
• Streptococcus mitis
• Streptococcus sanguis
• Streptococcus salivarius
• Streptococcus intermedius
• Streptococcus milleri
• Streptococcus anginousus
Streptococcus mutans oluşturduğu dekstran
sayesinde diş plaklarına girer. Şekerlerden asit
oluşturarak diş çürümelerinde rol alır.
Dekstranı sadece sükroz varlığında üretir.
(sükroz)n [glukozn + fruktozn] → dekstran (polimer)
Sükrozu, glukoz ve fruktoza parçalar. Fruktoz laktik
aside fermente edilir. Glukozdan ise dekstran
sentezlenir. Birikmiş bakteriler dekstranla diş
yüzeyine tutunarak plağı meydana getirirler. Plakta
toplanan laktik asit mineyi yumuşatmaya başlar.
2- LAKTOBASİLLER: Asidik ortam üremelerini
kolaylaştırır. Gram (+). Anaerob ve aerotoleran.
Plak mikroflorasının çok az bir kısmını
oluştururlar. Ancak çürükte etkilidirler.
•Lactobacillus casei
•Lactobacillus acidophilus
3- ACTİNOMYCES: Gram (+)
•Actinomyces viscosis
•Actinomyces naesfundi
•Actinomyces israelii
4- VEİLLONELLA: Gram (-). Neisseria’nın
anaerob eşdeğeridir. Hareketsiz, diplokok.
Ağızda normal flora üyesi. Fermentasyon
ile enerji sağlar.Organik asit üretir.
•Veillonella parvula
İnsanda nadiren hastalık yapar. Ancak
endokardit gözlenmiştir.
Diş plağı florasını oluşturan mikroorganizmalar
Mikroorganizma grubu/cinsi
Fakültatif streptokoklar
Fakültatif difteroidler
Anaerob difteroidler
Peptostreptokoklar-Peptokoklar
Veillonella
Bacteroides
Fusobacterium
Neisseria
Vibrio/Campylobacter
Fusobacteria
Tanımlanamayan Gram (-) basiller
Tenımlanamayan Gram(-) koklar
(Erganiş O, Öztürk A 2003)
İzolasyon
oranı (%)
27
23
18
13
6
4
4
3
2
0,8
3,2
2,6
Ağız florasındaki bakteriler, enzimleri ve etkilenen madde
Bakteri
Bakteri enzimleri
Etkilenen madde
Streptokoklar
Hiyalüronidaz, streptokinaz,
streptodornaz (jelatinaz),
hemolizinler, proteazlar,
beta-glukuronidaz
Hiyolüronik asit, fibrinojenfibrin, nukleoprotein,
eritrosit, glukuronidik asit,
proteinler
Stafilokoklar
Hiyalüronidaz, koagülaz,
jelatinaz, hemolizinler
Hiyaluronik asit, plazma,
jelatin, eritrosit,
Difteroidler
Hiyolüronidaz, kondroitin
sülfataz
Bacteroidesler
Kollagenaz, jelatinaz,
proteazlar
Fusobacteriler
Proteazlar, sülfatazlar
Gram (-) koklar
Proteazlar, noraminidaz
Hiyaluronik asit, kondroitin
sülfürik asit,
Kollagen, jelatin, proteinler
Proteinler, arilsülfatlar
Proteinler, sialik asit
Kaynak: Erganiş, O., Öztürk, A. (2003)
TÜKÜRÜĞÜN GÖREVLERİ
KORUYUCU
ÇÜRÜK ÖNLEYİCİ
ÇÜRÜK OLUŞTURUCU
• pH=6.7-7.4
• %99‘u su
• %1 protein ve
küçük organik
moleküller,
elektrolitler
Tükürüğün içinde bulunan fosfat ve bikarbonat iyonları,
özellikle
asit
ortamın
tamponlanmasında
ve
remineralizasyonda önemli rol oynar. Akışkanlık az
olursa plaklar ve fissürlerin üzerlerini bir musin
tabakası örterek, altta kalan besin artıklarının yine aynı
tabaka
altında
korunan
m.o.
tarafından
parçalanmasına ve asit üretimine imkân sağlamış olur.
Ancak H+ iyonları uzaklaştırılıp ortam nötr ya da alkali
duruma getirilirse, dişten çözünmekte olan iyonlar
tükürüğe karışıp ortamdan uzaklaşmamakta; sert
dokulara tuz kompleksleri oluşturarak çökelmektedir.
Bunun yanı sıra; ortam alkali olduğunda tükürükte
bulunan kalsiyum ve karbonat iyonları da tuz kompleksleri
oluşturarak
dişin
sert
dokularına
çökelmektedir:
demineralizasyon
ve
remineralizasyon
denir.
Demineralizasyon çürük başlangıcı diye isimlendirilen bir
yıkım ortaya çıkarmaktadır.
Diş sert doku yüzeyi ile tükürük arasındaki iyon alış
verişinin dengesi; diş yüzeyinde bakteri plağı oluştuğunda
bozulabilmektedir.
Bazı bakterilerin oluşturduğu hidrojen sülfür zehirli bir gaz
olduğu gibi hem kötü kokuya hem de dokularda tahribata
yol açar. Kimi bakterilerin ürettiği mukolitik enzimler de
tükürükteki musinleri hidrolize ederek sialik asiti
oluştururlar. Bu asit, plak oluşumunu stimule eder.
Bakteri plağı dişlerin dil, dudak, yanak ve
çiğneme sırasında besinler tarafından
kolayca temizlenemeyen yerlerinde biriken
beyaz-gri ya da beyaz-sarı renkli organik
birikimdir. Bu birikinti alanlarında içinde ağız
mikroflorası
kökenli;
ancak
ağız
mikroflorasına benzemeyen, denge içinde
yaşayan m.o.lar vardır. Bu m.o.ların belirli
bazı türleri ağız ortamındaki ufak moleküllü
karbohidratları organik asitlere parçalar.
Plak m.o.’larının bazik ortam oluşturabilmeleri
için gereken maddelerin büyük bir kısmı
tükürükten sağlanmaktadır. Asit ortam için de
büyük ölçüde diyetten gelir. Bu iki kaynaktan
madde sağlanmasında çok hassas bir denge
vardır.
Bu dengenin değişmesi, asit ya da bazik ortam
oluşumuna ve plağın pH’ının değişimine yol
açar. Böylece, aynı plak düşük pH’a ve minenin
çözünmesine yol açabildiği gibi yüksek pH,
tükürükteki kalsiyum ve fosforun birikimine ve
plakta diş taşı oluşumuna neden olabilir.
Bakteri plağı dişlerin dil, dudak, yanak ve çiğneme sırasında
besinler tarafından kolayca temizlenemeyen yerlerinde biriken
beyaz-gri ya da beyaz-sarı renkli organik birikimdir. Bu birikinti
alanlarında içinde ağız mikroflorası kökenli; ancak ağız
mikroflorasına benzemeyen, denge içinde yaşayan m.o.lar
vardır. Bu m.o.ların belirli bazı türleri ağız ortamındaki ufak
moleküllü karbohidratları organik asitlere parçalar.
Bu asit ortam, plak içinde ve plağın dişe bakan derin
tabakasında oluştuğundan, tükürük tarafından tamponlanamaz
ve H+ iyonları, kalsiyum fosfat kristallerini iyonize etmeye
başlar. Ancak bu demineralizasyonun gerçekleşebilmesi için
H+ iyonlarının belirli bir süre (en az 30 dak.) etkili olması
gerekir.
Çürümenin özeti aşağıda verilmiştir:
Plak x Karbohidrat x süre = ÇÜRÜK
Bakteri plağı metabolizması:
DİŞ ÇÜRÜĞÜ NEDİR?
• Ağızda gıda artıklarının ve m.o. faaliyetleri sonucu dişin
sert dokularının yıkımıdır.
• Normalde diş sert dokuları ile tükürük arasında sürekli bir
iyon alış verişi olmaktadır. Ortam pH’sının aside
kayması, ve artan + iyonların dişin sert dokularına
geçmesi sonucu; dişin sert dokularındaki kalsiyum tuzları
iyonize olup dişten uzaklaşabilir.
• İlerleyici bir hastalıktır. Genel sağlığı etkiler.
• Tedavi edilmezse kalp hastalıkları gibi sistemik
hastalıklara sebep olur.
• Çürüklü ağızlarda en sık rastlanan m.o. streptokoklar ve
laktobasillerdir.
• Ağızda bulunan m.o. türleri ile çürük oluşumu arasında
dolaylı bir etkileşim vardır.
Çürüğün Tanımı:
Diş sert dokularını oluşturan inorganik
kalsiyum fosfat kristalleri ile organik matriks
arasındaki elektrostatik bağlantının, H iyonları
tarafından fizikokimyasal olarak bozulması ve
kalsiyum fosfat kristallerinin yıkımı büyük bir
olasılıkla iyonizasyonu ile başlayan, sonra
dokuda submikroskobik, mikroskobik ve onun
ardından da makroskobik madde kaybına
neden olan olaylar dizisine diş çürümesi
denir.
Dişin çukur ve çatlak kısımlarına asidik
bakteriler daha iyi tutunduklarından çürük
daha “iyi” oluşur. Diş çürüğü mine
yüzeyinin tahrip olmuş hassas kısımlarında
görülür. Yavaş ilerler. Çürük dentine
yayıldığında çürük oluşumu hızlanır. Asidik
pH yarı kapalı ortamda dokuyu denatüre
eder ve kollagen hidroksiapatit tuzları
tutunarak kolayca erimesine imkân tanır.
ÇÜRÜK OLUŞTURAN FAKTÖRLER
• MİKROORGANİZMALAR
•
•
•
•
•
•
•
•
•
TÜKÜRÜK ve DİŞİN YAPISI
DİYET
ZARARLI YİYECEKLERİN AĞIZDA KALIŞ SÜRESİ
MEDENİYET
YAŞ
İMÜNOLOJİK FAKTÖRLER
HORMONAL DURUM ve VİTAMİNLER
GENETİK ÖZELLİKLER ve IRK
CİNSİYET
PLAK NEDİR?
• Bakteri plağı dişe sıkıca tutunan, yapışkan saydam bir tabakadır
(BİYOFİLM).
• Tırnağınızla dişinizin üzerini kazıyarak plağı fark edebilirsiniz.
Ağızı çalkalamakla plak tabakası uzaklaştırılamaz.
• BAKTERİ+DEKSTRAN+TÜKÜRÜK=PLAK
• Plağın içeriğinde büyük oranda su, proteinler, karbohidratlar, lipidler
ve Ca, F gibi mineraller bulunur. Böylece bakteriler için besin
sağlanmış olur.
• Streotococcus mutans, sükraz enzimi üreterek, diyetteki sükrozdan
ekstrasellüler glukanlar (dekstran) oluşturur. Glukan, dental plak
oluşumuna neden olur. Dental plak, karışık mikrobiyal floranın
dekstran matriks içinde hapsolması ile ortaya çıkar. Plaktaki başlıca
bakteriler Streptokoklar ve Laktobasillerdir. Bu mikroorganizmalar da
karbohidratları fermente ederek laktik asit oluşturur. Bu asit üreten
topluluk dekstranlar ile diş yüzeyine sıkıca tutundurulur ve diş
matriksinin çürümesine neden olur.
Plağın bir miligramında 200 ile 500 milyon
arasında bakteri bulunur ve plak bakteriler
tarafından üretilir.
Yapılan araştırmalara göre birkaç gün
fırçalanmayan dişte, plağın 1 cm³’ünde 1.7 x
10¹¹ m.o. bulunur. Bu m.o.ların diş
plağındaki
yoğunluğu
ile
kalın
bağırsağımızın anus ismi verilen son
kısmındaki mukoza hücrelerinde bulunan
m.o. sayısı birbirine denktir.
PLAK OLUŞUMU
1. Glikoproteinler çöker.
2. Streptococcus sangius ve Actinomyces viscosis kümelenir.
3. Başlangıç kolonizasyonu oluşur.
4. Üzerine Streptokoklar yerleşir.
5. Actinomyces ve Veillonella yerleşir.
6. Nocardia ve Bacterionema yerleşir.
7. Laktobasiller ürerler. Asit üretirler ve pH düşer.
8. Oksijen konsantrasyonu düşer.
9. Anaerob olan Spiroketler yerleşir.
10. Plak olgunlaşır. Climax community oluşur.
11. Bakteriler plağa sıkıca tutunur, tolere edilemez, çürük
oluşur.
DİYET
ÇÜRÜK
YAĞLAR
VE
PROTEİNLER:
Çürük
oluşturmazlar
hatta
yağlar
besin
maddelerine
kayganlık
kazandırarak,
proteinler de bazik ortam yaratarak çürük
oluşumunu önleyebilirler.
KARBOHİDRATLAR
Bakteriler tarafından fermente edilerek asit
oluşturmaları ve dişe yapışma özellikleri nedeniyle
çürük oluşumunda en etkili besin grubudur.
Streptococcus mutans’ın bazı enzimleri sadece
sükrozu fermente eder bu nedenle sükroz çürük
oluşumunda glukoz ve fruktozdan daha etkilidir.
Karbohidratların alınma sıklığı da çürükte
önemlidir.
STEPHAN EĞRİSİ
Ağız sükroz
solüsyonuyla
çalkalandıktan sonra
2-4 dakika içinde, pH
6.5’dan 5.0’e
düşmekedir.
Sükroz
ve
benzeri
düşük
molekül
ağırlıklı karbohidratlar plak
mikroflorası tarafından kısa
sürede parçalanarak enerji
kaynağı olarak kullanılırlar.
DİŞLERİMİZ ÇÜRÜMESİN
• Altı ayda bir düzenli olarak diş hekimine gidilmsi ve dişlerin sağlık
kontrolunun yapılması gereklidir.
• Karbohidratlı gıdalar azaltılmalı ya da kısa süre içinde ağızdan
uzaklaştırılmalıdır.
• Ağız bakımı ve hijyeni iyi olmalıdır.
• İçme suları, sütler, yemek tuzu florlanabilir.
• Gelişme çağındaki çocuklara florlu tabletler verilebilir, florlu diş
macunları kullanılabilir; diş hekimi tarafından flor tedavisi
uygulanabilir.
• Yetişkinlerde her yemekten sonra dişlerin fırçalanması yanında, diş
ipi gibi mekanik yollar da uygulanabilir.
• Dişler sert cisimlerle karıştırılmamalıdır.
• Fındık, ceviz vb. kabuklu yiyecekler dişlerle kırılmamalıdır. Bunlar diş
minesinin çatlamasına ve bakterilerin etkisinin artmasına neden olur.
Diş minesinin koruyucu etkisi ortadan kalkar.
• Diş parlatma tozları diş hekimi önerisi olmadıkça kullanılmamalıdır.
Aşırı kullanımlar diş sağlığı açısından zararlıdır.
FLORUN ETKİSİ
Flor proflaksisi dişin sert dokularından
minede, flor oranını yükselterek; çürük
yaptırıcı etkenlere karşı doku direncini
arttırma amacını güder. Flor ile yapılan
proflakside ; flor elementinin apatit kristalinin
yapısına girdiğinde kristalin H iyonları
tarafından kolay iyonize edilememesinden
yani kristalin asitler tarafından kolay
çözündürülememesinden yararlanılır.
ASİDİK YİYECEKLER İÇECEKLER
ve pH
•
•
•
•
•
•
KOLA
: 2.5
PORTAKAL SUYU: 2.9
LİMON SUYU
: 2.5
ELMA
: 4.3
KURU ÜZÜM
: 3.4
KURU KAYISI
: 3.5
GÜVENLİ YİYECEKLER
•
•
•
•
Fındık, ceviz gibi sert kabuklu yiyecekler
Ekmek ve şekersiz bisküviler
Havuç ve domates gibi çiğ sebzeler
Şekersiz süt ve şekersiz çay
• YENİLEN
ŞEKERLİ
BESİNLERDEN
SONRA
PEYNİR,
FINDIK
GİBİ
YİYECEKLERİN TÜKETİLMESİ PLAĞI
NÖTRE
YAKLAŞTIRIR (KORUYUCU
ETKİ).
• FRANSIZLAR X TÜRKLER
Download