nasıl yazılır? - İSAM Kütüphanesi

advertisement
YAZ!
NASIL YAZILIR?
(1)
Daha evvel neşredilen seri makalelerde, eski san'at yazılarımızm vücude getirilmesi için lüzumlu malzemeden - bu sahifelerin imldnı nisbe ·
tinde - bahsolunmuşdu.
Unu, yağı ve şekeri olanın niçin helva yapıp yemediğini soran Nas-,
reddin Hocamızı ralı­
ınetle amp, biz de,
san'at helvamızın yapılmasına,
yani bu
yazıların nasıl yazıl ·
dığı hususuna gelelim. Ancak, mevzua
intibak edebilmek için, evvelce neşredi .
len «Mürekkeb-Ka·
lem--Kağıd»
bahislerinin, meraklı okuyucularımızca tekra c
gözden
geçirilmesi,
muhakkak ki yerinde olacaktır.
«Kıt'a» ismini verdiğimiz normal eb'addaki yuzıları, eski
üstadlar, alışilagelen
şekliyle diz üstünde
yazarlardı. (Resim I)
de görüldiiğü vechile,
yerde, sedir veya
minder üstünde oturulduğ·u
vakıt,
sol
ayak kaidenin altın­
da kalır, sağ bacak
ise; diz, göğüs hizası- Resim: ı - Bir ilattat, tarz-ı kadim üzere, sağ dizi üstünna gelecek şekilde de yazı yazarken. Fotcğı·afta görülen, Neomeddin Okyay
dikilir.
üst.adımızdu:.
Y AZI N ASIL YAZILIR?
506
Iksim: Z -XIII.
asrın yazı üstadlarından
(Topkapı Sarayı
Yakut ül Musta'sami'nin bir min:}·atürü
Kütüphanesi, Hazine - 2158, varak: 18)
Yazının,
diz üzerinde mükemmelen yazılabilmesi için, kağıdı düzgün
bir halde tutmak ve yazdığım da, muntazam bir şekilde görmek lüzıl­
mundan, bir altlığa ihtiyaç vardır ki, sağ el yazmakla meşgul olurken,
yazı altlığı sayesinde, sol el de, kağıda istediği şekil ve istikameti verebilir.
Bu, diz üzerinde yazma, dolayısiyle altlık kul·
lanma keyfiyetinin, asırlar evvelindenberi, usul it·
tihaz edildiğine misal olarak, XIII. asrın en büyük
''"'~
~o
...,,
yazı üstadı Y 21kut ül M usta' sami'nin bir minya·
türünü gösterebiliriz. Burada, Yakut, sağ dizi
üzerinde yazı tarif ederken, bir talebesi de bakmaktadır. (Resim 2)
Altlık yardımıyla, diz üzerinde yazarken haolan bu tabii ve portatif masa, ayni zamanda
görüş zaviyesine de uygun geldiğinden tercih edilmiştir. Zira, yazma esnasında, kağıdı tam dik açı­
dan (90°) görmek, estetiği sağlamak cihetinden olduğu kadar, gözün sağlığı için dı> elzemdir.
(Resim 3)
sıl
Resim :
rinde
zün
~
-
Diz üze-
yazılırken,
yazıyı görüş
:resi.
gözavi-
M.
Uğur
DERMAN
50L
YAZI ALTLIGI
Eskilerin «Zir-i meşk» ( =meşk altı) dedikleri yazı
ve müzehhibler tarafından, sülüs- nesih v.s. yazılar için
alar için ayrı olmak üzere iki tarzda hazırlanırdı.
Resim: 4 kaplı
Hattat Sami Efendi'nin
olup, A) Birbirlerine
durmasını sağlayan
sülüs-•ıesib altlığı. İki
yapıştınlmayan kağıt katları,
deri band görülüyor. (26,5X18,3 cm
altlığı,
ayrı,
mücellid
ta'lik kıt'­
yüzü, ebri (ebru)
B)
kağıdı
Kağıtların dağ·ılmada!J
eb'adında
olup U. Derman
Kolieksiyon un dadır.)
Üzerine sülüs-nesih kıt'aların rahatlıkla sığabiieceği tahminen 18X
26 cm. eb'adında (bu ölçüler, her altlıkda ayni olmaz, birkaç cm. değ·i­
şeblir) 20-30 kabaca ldğıd, 3-5 mm. kadar kalınlığı sağlay8cak şekilde,
üstüste konanik, kenarları tesviye edi 1ir. Bunların sadece iki uzun kenan.
deY'İdEn ince bir band yardımıyle, köşelere: yakın yerinden birbirint tutturulmaklıi «altlık» ın esası hazırlanmış olur (Resim: 4) Kağitların böyle
biribirine yapıştınlmadan üstüste tutturulmasının sebebi, onların yumuşaklığmdan ve istenilen şeklin verilıobilmesinden istifade etmek içindir.
Altlığın iki yüzüne gelmek üzere, en alt ve en üste konan kağıdlar, elı·
rili, tezhibli yahut resimli olur, bazen deriden de yapılır. (Resim: 5,6,7,
ve 8).
Y AZI N ASIL YAZILIR?
508
Ta'lik
kıt'aları,
daha küçük formadaki (tahminen 21X12 cm. eb'·
enine olarak yazıldığ·ı için, altlığı da o nisbete uygundur. (Mesela: 14X23 cm.) Murakka' germek usulüyle (1) hazır·
lanan «Ta'llk altlığı» diğerinin aksine sert ve ince bir plaka halinde olur. İki yüzü umumiyetle deri kaplıdır. (Resim: 9). Tarz-ı kadim
üzere, bez veya kadife kaplı olanı da görülmüşdür.
adında)
kağıdıara
Resim: 5 -
Uzerinde esi"i bir Sarayburnu
maıızarası
olan bu
yazı altlığı,
25,3Xl7, ı
cm eb'adında olup Ord. Prof. D:r. SühPyl Ünver Rolleksiyonıındadır.
enine ve bazen mail olarak yazılması sebebiyle-elin dokunmasıyla yağlanıp kirlenme ihtimali fazla olduğundan, ta'lik
yazı altlığında, bu teması önlemek üzere, yandan merbut bir yarım
kapak vardır (Resim: 9 A). Ta'lik kağıdı (2) altlıkla bu k;;ı_pak arasına
minştırılır ve satır bittikçe yukarıy:ı çekilerek yazmağa devam edilir
(Resim: 10). Meşhur ta'Eknüvis Hulfısi Efendi (1869-1940) gibi, kapaksız ta'lik altlığı kullananlar da vardır. (Resim 9 B).
Ta'lik
kağıdının
-
( 1) N emlendlrilerek gev:ıemesi
te' min edilen kağıdıarın üstüste y apı§tırılması
gerilmesiyle ince ve sağlam bir mukavva husüle gelir. Kağıd­
ıarın biri ötekinden, her tarafıyla bir kaç cm. büyük olduğu için, bu kenar
fazlalıkları yapı§tırıldığı yere merbut olur. Kuruyunca kavis yapmaz. Bu
usule «murakka' germek» denir.
(2) Ta'l1k kağıdı için lütfen İslam Dü::şiincesi, Sayı: 5, ;;al1ife 'H4- 345'e bakınız.
ve
kuruduğunda
Re'iim: 6 reıoımi
iizerinde, Sultan H. l\iahmud ctevrindeki ilk buharlı geıwierdeıı birinin
olan bu yazı altlığı, 25,3Xl7,1 cm. eb'wlında olup, Ord. Prof. Dr. Süheyı Vnver
Kolleksiyo:ııwı.darur.
Re!>im; 7 -
Üzerinde, geçen
asrın
«buket» resimlerinden olan bir
altlığın
iki yii.z\1.
\25,3Xl7,1 cm. eb'adında olup, Ord. Prof. Dr. Süheyl Ünver Rolleksiyoııundadır.)
510
YAZI NASIL YAZILffi?
San'at yazılarını bir mai:iada da yazmak kaabildir.
Ancak, bu takdirde görüş
açısını
(90°) bozmamak
için üstü yazandan tarafa
meyilli veya gözün tepeden - kuş bakışı - göre
bileceği alçak irtifalı bir
masa lazımdır. Nitekim,
zamanımızın Hat Üstadı
Hamid Bey, böyle bir ma·
s ada yazmaktadır.
Celi yazıların, yukarıda
bahsedilen normal altlık­
larda yazılmasına imkan
yoktur. Sığabilecek eb'ad··
da bir yazı için, büyükçe
bir mukavva veya tahtadan, b ağdaş kurarak isti'
fade edilebilir. Meşhur
Sami Efendi'nin (1838-1912) cell altlığı, böyle bir
mukavva olup bizde mahfuzdur. Hatta üstünde de
merhumun istif tecrübeleri
vardır.
Daha büyük celi'lerin,
Resim: 8 - l\iüzehhib Aliyy ül üsküdari'nin, bordo geniş bir oda veya sofada
zemine, nefis buket ve halkari ile işlediği, kullan- yazılmak zarureti vardır.
maya kıyılanuyacak bir yazı altlığı ki (1171 H.-1758) Hatta geçen asrın celi hattatlarından · Abdülfettah
tarihlidir. (20,5X32,5 eb'adında olup Topkapı S. K.
Efendi
(1815-1896) Sul413 dedir.)
tan Abdülmecid devrinde
Süleymaniye camiinin celilerini yenideı1 yazarken, bu büyük ;yazıların yazılmasında, yer cihetinden sıkıntı çektiğini padişaha arzetmiş, Rünkar
d}c Abdülfettah Efendiye, rahatlıkla yazahileceği sof.aların bulunduğu
bir konak - ki Veznecilerle Bozdoğan Kemeri arasında imiş ~ İhsanın­
da bulunmuştur.
Böyle bir hadise, daha eskiden de cereyan
etmiştir:
XVIII.
asrın
M.
Resim: 9 -
A)
Kapağı
Uğur
kaldırılmış
(1891-1961) aiddir. (14,7X22,2 cm.
DERMAN
deri bir ta'lik
eb'adında
511
altlığı.
Hattat M.acid Ayral'a
olup U. Derman
kolleksiyonundadır)
..
B) Hattat Hulfisi Efendi'nin kapa!{SIZ ve ebru yüzlü yazı altlığı. Üzerinde Hattat Halim Efendi'nin (1898-1964) nefis ta'Iikı ile şunlar yazılıdır: «Hocam merhum Hattat Hafız l\'Iehmed Hulfisi Efendi'nin ta'lik yazı altlığıdır. TiLmiz üi
merhum Mustafa Halim gufire lehuma, sene: 1361» (14,5X25,5 cm. eb'adında
olup U. Derman
>ı:oleksiyonmıdadır.)
muteber hat üstadlarından Yahya Fahreddin Efendi (3) (vefatı: 1169 H.
- 1756), Nuruosmaniye Camiinin celilerini hazırlarken «Vüs'atli celi yaz·
mak, humbara atmağı meşk eylemek gibidir ki, Kağıthanede meşk olunur. Kağıdın vüs'atı, bizim duahanelerimizin arsaları kadar ve belki
daha vüs'atli olmağla, ana göre bir menzile muhtacız ki, hatta murad üzere yazıla» demesi üzerine, bu söz Yirmiı:ıekiz zade Mehmet Said Paşa ta(3) Bu
ziHın,
bir hattat kabrinde
bulduğu
kalemden
sardığını okuyucularımiz hatırlayacaklardır. Bakınız:
sahife: 259, Kalem.
aldığı şevkle yazıya
merak
i,
İslam DÜE~Jrıcesi, sayı:
YAZI N ASIL Y AZILİR'!
512
rafından
duyulur ve
1755 de
sadrazam olunca, hemen böyle geniş bir
ev alıp, Yahya li'ahreddin'e hediye edel'.
Caminin
yazıların­
dan iki satırını bu
yeni evde yazdığım
«Tuhfe» kaydediyor.
(sahife: 581)
beğenilir.
Bir
memleketde,
san'atm ileri gitmesi
için, devlet ricali tarafından, san'atkarlara, ma'nen ve mad '
deten alaka gösterilmesinin şart olduğu- u=····.., ·•.
·
e'S'm:ı: 1 0 'l'a'hk yazı altlıgına, bir ta'lik kagıdı sunşna şu ıkı hadıse,· en t , ma-u ( - ') b" t a 'l'k kıt' a, d' .. · d e
1n· k en.
iyi misaldir.
·
Kalemle yazılmasına imkan olmayan büyük celilerin önce küçük
yazılıp, sonradan «Santraş= kareleme» u5ulü ile büyütüldüğünden, evvelce bahsolunmuştu. ( 4)
./-tltlık bahsine şu hazin hadise yi naklederek son verelim:
İran ta'llkine en mükemmel şiveyi veren ve bizim ta'lik hattatlarının şeceresinin kendisine kadar dayandığı meşhur İmad ül Haseni (vefatı: 1618 -1027 H.) nin «Buhara'lı Derviş Abdiyy-i Mevlevi» (vefatı:
1057 H.- 1647) namı ile ma'ruf bir talebesi vardır. Ta'lik hattını İsfahan'da,
İmad'dan öğrenip İstanbul'a gelir ve Yenikapı Mevlevihanesine yerleşir.
Bir zaman sonra, hocasını görmek a.rzusuna düşer ve İsfahan'a gittiğinde, onun şehid edildiğini öğrenir, evini bulur. Yakınları, bu vefakar
talebesi için; merhum un bir yazı altlığı vasiyyeti olduğunu söyleyip,
bunu kendisine verirler. Teberrüken saklamayı düşünürse de, altlığın
fazlaca kaba oluşundan kuşkulanır ve iki yüzünü biribirinden ayırd edince görür ki, merhum üstadın en güzel ta'llk kıt'alarından on tanesi yazı
altlıgınm arasına yerleştirilmişdir! (5)
Hocasına büsbütün yanan Derviş Abdi, İstanbul'a döner. Bu kıt'­
alarm zamanında «Altlık kıt'alan» diye şöhret bulduğunu Necmeddin
Okyay üstadımız nakletmişlerdir. Tabi!, bugün müzelerimizde ve kollek·
siyonlarda mevcud İmad kıt'alarından hangisinin, mezkur kıt'alar olduğunu tefrike imkan yoktur. (Resim: 11)
(Devamı var)
•
•
A
•
. ....
ıırı.ıp,
egrı
ır
ı
ız
uzerın
yazı
( 4) Kalem, İslam Düşüncesi, Sayı: 3, sahife: 168 - 169
(5) Tuhfe-i Hattatin, Müstakim zade Süleyman Sa'deddin Efendi, sahife 681.
Download