ogmsfmedu - Orman Genel Müdürlüğü

advertisement
Sürdürülebilir Orman Yönetimi, Stratejik Planlama, Standart Dosya Planı
ve Resmi Yazışma Kuralları Hizmet İçi Eğitim Semineri 6-8 Ekim 2009
Antalya
SÜRDÜRÜLEBİLİR
KALKINMA VE ORMANCILIK
Dr. Tuncay PORSUK
İç Anadolu Ormancılık Araştırma Müdürlüğü
Orman Amenajmanı ve Hasılat Bölüm Başmühendisliği
[email protected]
2009/Antalya
Sunumun İçeriği
•
•
•
•
Sürdürülebilir Kalkınmaya(SK) Yönelişin Nedenleri!
Sürdürülebilir Kalkınmanın Tarihsel Gelişim Süreci!
Sürdürülebilir Kalkınma ve İlkeleri!
Ormancılık - Sürdürülebilir Kalkınma İlişkisi ve
Ormancılığın Sürdürülebilir Kalkınmaya Uyarlanma
İsteği!
• Sürdürülebilir Orman Yönetimi(SOY) Nedir? Ne Değildir?
• SOY Araçlarının Karar Destek Sistemlerinde
Kullanılması(Örnek Çalışma)
Eğitimin Amacı
• SOY’un Temelini Oluşturan SK
Yaklaşımını ve Felsefesini Anlamak.
• SK ile SOY Arasındaki Sistemik İlişkiyi
Kavramak.
• SOY’un Araçlarını Tanımak.
Sürdürülebilir Kalkınmaya
Geçişin Gerekçesi
1950’li yılların sonlarına doğru ekonomik
büyümenin çevre üzerine etkileri ve güneyin
kırsal yoksulluğu, global krizlerle ilgili ilk
olumsuz belirti olarak nitelendirilmektedir.
Kuzey ve güney ülkelerinde büyüme ya da
kalkınma, çevresel bozulma ile ortaya çıkmıştır.
1980’lerde devam eden krizler çevresel
bozulma, yoksulluk ve toplumsal çözülme
şeklindedir. Doğrudan doğruya kalkınmanın
başarısızlığıyla ilgili görünen bu krizler
toplumsal adalet, sürdürülebilirlik ve katılım
konularındaki eksiklikten kaynaklanmaktadır.
Klasik Kalkınma-Büyüme Modellerinin
Üretim Faktörlerini Kullanma Felsefesi
ve SK’nın Gelişim Süreci
• Kalkınma kavramlarının iki temel sorunu bulunmaktadır.
İlki kalkınmayı belirleyen faktörlerin neler olduğunun
saptanmasıdır. İkinci temel sorun ise mevcut üretim
faktörlerinin optimal dağılımının/kullanılacağının nasıl
sağlanacağıdır. Klasik anlamda ekonomi politikaları
yalnızca kişi başına reel milli gelirin yada ekonomik
girdinin artırılması amacına dayandırıldığından, bu amaç
doğal kaynak kullanımını gerektirdiğinden ekolojik
dengesizliklere neden olmaktadır.
• liberal ekonomik sistemde dünya politikası olarak
uygulanmakta olan klasik kalkınma modellerinin üretim
faktörleri ile olan bu ilişkisi kalkınmanın sağlıklı olup
olmadığı konusunda önemli bir göstergedir.
Üretim Faktörü Olarak Doğa!
• Üretim faaliyetlerinin yapılabilmesi için 4 tane üretim
faktörüne ihtiyaç olduğu bilinmektedir. Doğa, Emek,
Sermaye ve Girişim şeklinde sıralayabileceğimiz üretim
faktörleri, bir sistemin çalışmasını sağlayan ve sistemden
koptuğu an, sistemin çalışmasını engelleyecek sistem
elemanlarıdır. Ayrıca ormancılık gibi yapılan çalışmaların
sonucunun, yapılan kişilerce görülmeyeceği kadar uzun
bir üretim süreci gösteren sektörlerde, zamanda bir
üretim faktörü olarak görülebilmektedir. Bu bağlamda
ekonomik faaliyetlerde doğal kaynakların kullanımı
kaçınılmaz olmaktadır. Yani üretim bir sistemse, doğal
kaynaklarda bu sistemin bir parçasıdır.
Sınırsız Üretim - Sınırsız Tüketim - Kar
Maksimizasyonu Üçgeni
•
•
Tarım alanlarının bozulması, su ve
deniz kaynaklarının kirlenmesi, orman
ekosistemlerinin tahrip edilmesi,
biyolojik çeşitliliğin azalması, ozon
tabakasının incelmesi ve bütün
bunların nedeni olarak; global ısınma
gibi çevresel değişimlerle birlikte,
yoksulluk ve açlık gibi sorunlarında
ortaya çıktığı gözlemlenmiştir. Bu
sorunların nedeninin de bütün bu
olumsuzluklara ivme kazandıran
ekonomik büyüme modellerinden
olduğu anlaşılmıştır.
Klasik kalkınma modellerinde üretim
faktörü olarak doğa; hiç bitmeyecek bir
üretim faktörü olarak düşünülmüş,
daha fazla üretim, daha fazla tüketim,
daha fazla büyüme ve kar
maksimizasyonu (Sınırsız Üretim Sınırsız Tüketim - Kar Maksimizasyonu
Üçgeni) hedeflenmiştir.
Daha fazla
Üretim
Daha Fazla
Tüketim
Kar Maksimizasyonu
Baskı ve Tahribat
Sistem Sorgulanıyor
• Klasik anlamda kalkınma ve büyüme
modellerinin üretim faktörlerini kullanma
konusundaki bu yaklaşımı doğal kaynaklar
üzerindeki baskıları artmıştır.
• Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerce, doğal
kaynaklar adeta hiç bitmeyecek bir kaynak
mantığında kullanılmıştır. Bu durum dünya doğal
kaynak tabanlarında onarılması güç hasarlar
açmış, günümüze kadar orman ekosistemleri de
bu tahribattan payını almıştır.
• Sistemin sorgulanması ihtiyacını doğurmuştur.
SK’ya Yönelim Süreci
Büyümenin Sınırları(1972)
• Bu alanda ilk sorgulama; Roma kulübünün 1972 yılının
başında duyurduğu ‘’Büyümenin sınırları’’ adlı rapordur.
Rapor, nüfus, sanayi üretimi, gıda, yenilenemeyen
kaynaklar ve çevre kirliliği gibi beş temel değişken
arasındaki etkileşimi açıklamaya yöneliktir. Söz konusu
değişkenler, bir taraftan büyümenin nedenini
oluştururken, diğer yandan da büyümenin devamında
yada sınırlarına ulaşmasında etken olmaktadır. Raporda
ulaşılan sonuca göre dünya sistemi kaynak krizi sonucu
çökecektir. Büyümeyi durduran temel neden olarak,
çevresel taşıma kapasitesinin aşılmasıyla ortaya çıkan
çevre kirlenmesindeki hızlı artış gösterilmektedir.
SK’ya Yönelim Süreci
Stockholm Konferansı(1972)
• Dünyanın ve ülkemizin bugün yaşadığı çevre krizi
ışığında, esasen çok boyutlu olan kalkınma kavramının,
çevre boyutunu ve sürdürülebilirlik boyutunu da içerecek
biçimde genişletilmesi zorunluluğu ortaya çıkmaktadır.
Bu zorunluluk bu alanda uluslar arası politikaların
gelişimini sağlamış, 1972 yılında Stockholm Konferansı,
çevre konusunu ilk olarak dünya gündemine getirerek,
gezegenimizin ekolojik açıdan duyarlı bir şekilde
yönetimi için bir dizi ilkeler üretmiştir. Dünya liderlerinin
çevre ile uyumlu ekonomik kalkınma konusunu
tartıştıkları ilk forum olan Stockholm konferansı
sonucunda çevre konularındaki uluslararası çalışmalarda
katalist rolünü üstlenen Birleşmiş Milletler Çevre
Programı (UNEP) kurulmuştur.
SK’ya Yönelim Süreci
Ortak Geleceğimiz(Brundland )
Raporu(1987)
• Birleşmiş Milletler Dünya Çevre ve Kalkınma Komisyonu,
ortak geleceğimiz adlı bu raporda “sürdürülebilir
kalkınma kavramını yeni bir kalkınma modeli olarak
tartışmaya açmıştır.
• Rapor işaret ettiği bir çok kararın yanı sıra, global
düzeyde çevre ve ekonomik kalkınmanın
entegrasyonunu sağlamak için uluslararası işbirliğinin
önemine bir kez daha değinerek, bu amaçla bölgesel ve
global toplantılar düzenlenmesi çağrısında bulunmuştur.
• Bu çağrı kapsamında 1992 Rio Konferansı
gerçekleşmiştir. Konferans; “tüm ülkelerde sürdürülebilir
ve çevre ile uyumlu ekonomik kalkınmayı geliştirmek
üzere yürütülen ulusal ve uluslararası çalışmalar
kapsamında, çevre bozulmasını durdurmak , geri
çevirmek ve bu amaçla strateji ve tedbirler
hazırlamayı” amaçlamıştır.
SK’ya Yönelim Süreci
Rio Konferansı (1992)
• 1992 BM Rio Konferansı sonucu 5 temel belge ortaya
çıkmıştır.
• Rio deklarasyonu
• Gündem 21
• Orman prensipleri
• İklim değişikliği sözleşmesi
• Biyolojik çeşitlilik sözleşmesi
• Bu belgeler; SK’nın gelişimi ve uygulanması için uluslar
arası düzeyde kabul edilmiş ilk politik dokümanlardır.
• Bu gelişmeler SK’nın uluslar arası bir politika olarak
benimsenmesini sağlamıştır.
SK Tanımlanıyor!
• Sürdürülebilir kalkınmanın ekolojik olarak mümkün olan ve herkesin
mantıksal olarak umabileceği sınırlar içindeki tüketim standartlarını
teşvik edecek değerleri işlemeyi ve yaymayı gerektirdiği,
• Sürdürülebilir kalkınmanın çevrenin taşıma potansiyelini aşmadan
optimum kaynak dağılımını ve büyümeyi amaçladığı,
• Sürdürülebilir kalkınmanın, bir değişim süreci olduğu, bu değişme
süreci içerisinde kaynakların kullanımı, yatırımların yönlendirilmesi,
teknolojik gelişmenin yönünün tayin edilmesi ve kurumsal
değişiklikler hep uyum içinde ve insanlığın bugünkü ve gelecekteki
ihtiyaç ve beklentilerini karşılama potansiyelini zenginleştirici yönde
olması gerektiği,
• Sürdürülebilir kalkınmanın, ekonomik faaliyetlerin çevresel etkilerinin
geri dönüşlerini dikkate aldığı,
• Sürdürülebilir kalkınmanın, kaynak kullanım yoğunluğunu azaltarak,
bugünkü kuşakların yaşam kalitesini iyileştirirken gelecek nesillerin
doğal kaynak stokları ve çevresel değerlerinde bir azalmaya yol
açmamayı amaçladığı SK nın gelişim sürecinde ifade edilmiştir.
SK
• Dünya Çevre ve Kalkınma Komisyonuna göre SK; ‘’bugünün
ihtiyaçlarını, gelecek kuşakların kendi ihtiyaçlarını karşılayabilme
yeteneğinden ödün vermeksizin karşılamaktır’’ şeklinde
tanımlanmıştır.
• E.B. Barbier’e göre; ‘’sürdürülebilir kalkınma toplumun top yekün
kalkınmasından ayrı düşünülemez ve bütünü ile ayrı bir biçimde
incelenemez. Çünkü sürdürülebilirlik ekonomik değişikliklerle sosyal,
kültürel, ekolojik dönüşümler arasındaki ilişkilere bağlıdır. Ekonomik
değişikliklerle daha ziyade insanların en temel ihtiyaçlarının (Gıda,
barınma, giyim vb.) karşılanması, eşitliğin sağlanması
kastedilmektedir. Sosyal, kültürel ve ekolojik dönüşümlerle ise
eğitim, güvenlik, hürriyet, istihdam, eğlence gibi ihtiyaçların, doğanın
taşıma kapasitesi aşılmaksızın bütün insanların bekası ve mutluluğu
için sunulmasına yönelik gayretler ifade edilmektedir.
Sürdürülebilir Kalkınma
İlkeleri
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Çevrenin korunması ilkesi
Sosyal hakkaniyet ilkesi
Ekonomik kalkınma ilkesi
Temel haklar ilkesi
Nesiller-arası eşitlik ilkesi
Açık ve demokratik toplum ilkesi
Katılımcılık İlkesi
Özel sektör ve diğer toplumsal paydaşların katılımı ilkesi
Yönetişim ilkesi
Bütünsel politikalar ilkesi
Mevcut en iyi bilgilerin kullanılması ilkesi
Önleyici tedbirler ilkesi
Kirleten öder ilkesi
SK Stratejisi
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Büyümeyi canlandırmak,
Büyümenin kalitesini değiştirmek,
Temel ihtiyaçları karşılamak ,
Sürdürülebilir bir nüfus düzeyini garanti altına almak,
Kaynak tabanını korumak ve zenginleştirmek,
Teknolojiyi yeniden yönlendirmek ve riski yönetmek,
Karar vermede çevre ve ekonomiyi birleştirmek,
Karar Süreçlerinde Katılımcılığı Sağlamak,
Uluslar arası ekonomik İlişkileri Yeniden
Yönlendirilmek,
SK’nın Uygulanması İçin
Gerekli Koşullar
•
•
•
•
•
•
•
Karar alınmasında vatandaşların etkin katılımını
sağlayacak bir siyasal sistem.
Kendi çabasıyla ve sürdürülebilir biçimde üretim fazlası
ve teknik bilgi sağlayabilecek bir ekonomik sistem.
Olumsuz gelişmelerden doğan gerilimlere çözüm
bulabilen bir sosyal sistem.
Gelişmek için gerekli olan ve ekolojik tabanı korumaya
saygı gösteren bir üretim sistemi.
Yeni bir teknolojik sistem.
Ticaret ve finansmanda sürdürülebilir düzenleri
destekleyen bir uluslararası sistem.
Esnekliğe, kendini düzeltme yeteneğine sahip bir
yönetim sistemi gereklidir.
SK – Ormancılık İlişkisi
Sektörel Bileşenler
Sürdürülebilir Kalkınma
Ormancılık
Tarım
Madencilik
Turizm
Gıda
Diğer Sektörler…..
•Sürdürülebilir kalkınma sistemi içersinde ormancılığında bulunduğu çok
Sayıda alt sistemden(sektör) oluşmaktadır.
SK - Ormancılık İlişkisi
SK İçersinde Farklı Bir Rol
Orman Ekosistemi kendine has özellikleri
(yenilenebilir bir doğal kaynak olması gibi) ile bir
yandan insanların maddi ve manevi ihtiyaçlarını
somut biçimde ve doğrudan gidererek sosyoekonomik hayata olumlu etki yaparken, diğer
yandan da adeta “görünmeyen bir el” olarak tüm
doğal sistemlerin dengelerinin korunmasını
ve/veya geliştirilmesini güven altına almakta,
yani dolaylı bir fayda sağlayarak SK sistemin
kararlı ve dinamik en önemli bileşenini
oluşturmaktadır.
SK – Ormancılık İlişkisi
Yeni Politikalar
• Sürdürülebilir kalkınma, ormanların ve diğer
doğal kaynakların yönetiminde bir kavram ve bir
hedef olarak yaygın bir biçimde kabul edilmiştir.
Ormancılıkta bu kabul’’baskın ürünlerin,özellikle
de odunun’’ sürekli üretimi üzerinde yoğunlaşan
bir ormancılık politikasından,ormanı’’doğal ve
karmaşık bir kaynak sistemi’’ olarak yönetmekle
ilgilenen, yeni bir ormancılık politikasına geçişe
destek olmuştur.
SK – Ormancılık İlişkisi
Dümen Suyu Teorisini Çöküşü
• Klasik orta ve batı Avrupa ormancılığında ormanlar,
yalnızca odun hammaddesi deposu olarak görülmüş, en
fazla odun hammaddesi elde etme amacı ile entansif
olarak işletilen bir ormancılık işletmesinin aynı zamanda
ülke kültürü için hizmet fonksiyonlarını da yerine
getireceği varsayımından hareket edilmiştir. ‘’Dümen
Suyu Teorisi ‘’olarak ta bilinen bu teori ile en yüksek
miktarda kerestelik odun üretmek üzere işletilen bir
ormanda, aynı zamanda su bütçesinin düzenlenmesi,
havanın temizlenmesi vb. diğer işlevlerin kendiliğinden
gerçekleşeceği bu nedenle bu hizmetlerin işletme
amaçlarına dahil edilmesinin gerekli olmadığı
varsayımından hareket edilmiştir.
Orman Kaynaklarına Yönelik Talep
ve Beklentilerin Değişimi
•
•
•
•
•
Hızlı nüfus artışı
Teknolojik gelişmeler
Gelir düzeyinin Yükselmesi
Çevresel Kaygılar
Toplumun Değer Yargılarındaki Değişim
Çok Yönlü Faydalanma İlkesinin
Doğuşu
• Odun hammaddesi üretimi dışında kalan, daha
çok hizmet ve/veya koruma yönü ağır basan, su
kalitesini iyileştirme, karbon tutma, toprak
koruma, yaban hayatını ve biyolojik çeşitliliği
koruma, rekreasyonel fırsatlar sağlama, estetik
gibi işlevlerinin önemini artırmış’’ bu gelişmeler
ormancılığa ‘’Çok Yönlü Faydalanma’’ilkesini
kazandırmıştır
SOY’un Tanımı
• Sürdürülebilir orman yönetimi; “Ormanların
ve orman alanlarının biyolojik çeşitliliğini,
verimliliğini, gençleşme kapasitesi ve
canlılığını yerel,ulusal ve küresel
düzeylerde koruyarak günümüzde ve
gelecekte kendilerinden beklenen ekolojik,
ekonomik ve sosyal fonksiyonları yerine
getirebilecek ve diğer ekosistemlere zarar
vermeyecek biçimde ve yoğunlukta
işletilmesi ve kullanılmasıdır.
SOY-Uluslar arası Politikalar
İlişkisi
• Sürdürülebilir Orman Yönetiminin Dayandığı Temel
Felsefe, sürdürülebilir kalkınma felsefesi ve Politikasıdır.
Bu bağlamda ormancılığın sürdürülebilir kalkınma
ilkeleri, stratejileri ve uygulama araçları ile entegrasyonu
sürdürülebilir orman yönetimini oluşturmaktadır. Uluslar
arası anlamada SOY’un referans aldığı spesifik belge ise
orman prensipleri belgesidir.
• Orman prensipleri belgesi; hem doğal, hem sonradan
yetiştirilen olmak üzere tüm coğrafik bölgelerdeki ve iklim
kuşaklarındaki ormanların tamamının yönetimine,
korunmasına ve geliştirilmesine ilişkin ilkeleri
içermektedir.
SOY K&G
• Asıl olarak sürdürülebilir orman Yönetimi;
dünyada farklı süreçler sonunda
belirlenmiş kriterler ve
göstergelerden(K&G) ibarettir. Yani
sürdürülebilir ormancılık bu kriterler ve
göstergeler ile karakterize edilmektedir.
SOY’da K&G Kavramları
• Kriterler; sürdürülebilir orman yönetimi kapsamında,
ormanların ekosistem olarak yönetilmesini sağlayan
araçlardır. Bu araçlar orman ekosisteminin hayati
fonksiyonlarını ve uzantılarını (Biyolojik çeşitlilik, orman
sağlığı vs.) ormanın çok yönlü ekolojik-çevresel,
ekonomik-finansal, sosyo-Kültürel faydalarını (Kereste,
rekreasyon, kültürel değerler) ve sürdürülebilir orman
yönetimini kolaylaştırmak için gereksinim duyulan politik
çerçeveleri içermektedir.
• Kriterler ormanların ürettiği toplumsal fayda akımlarını
temsil etmektedir.
• Bir kriter, değişiklikleri değerlendirmek amacıyla
periyodik olarak izlenen bir dizi ilgili göstergeler
içermektedir.
SOY da K&G Kavramları
• Göstergeler; bir kriteri ölçme ve tanımlamayı sağlayan
araçlardır. Belirli bir kriterle bütünleşen göstergeler,
kriterin ne olduğunu ve ne anlama geldiğini tanımlar(
örneğin gösterge olarak ekosistem ve tür çeşitliliği
biyolojik çeşitliliğin göstergeleridir).
• Sürdürülebilir orman yönetimine yönelişin eğilimini,
zaman içersindeki(belirli bir periyot) ölçümlerde resim
edilen farklı kriter ve göstergelerin birlikteliği ve sistemik
değerlendirmesi belirler.
• Kriter ve göstergeler sürdürülebilir orman yönetiminin ne
anlama geldiğine dair ortak bir anlayış sağlamaktadır. Bu
ortak anlayış her ülke için aynı olmamakta, çünkü
yetişme muhite faktörleri, sosyo-kültürel yapılar ve
kurumsal yapılar farklılık göstermektedir.
Kriterlerin Amacı
•
•
•
•
•
Sürdürülebilir orman yönetimini açıklamak ve tanım
için bir iskelet oluşturmak. Uluslararası düzeyde
birliktelik sağlamak.
Ormanların sürdürülebilir gelişmesi, yönetimi ve
korunmasında politikaların gelişimi için referans
noktaların belirlenmesini sağlamak.
Üretim sertifikalarını içeren, ticari ve çevresel ilişkilerin
ortaya çıkartılmasını sağlamak.
Sürdürülebilir orman yönetiminde gerek yurt içi
gerekse uluslararası kavramların teminini
kolaylaştırmak ve ortak bir dil oluşturmak.
Mevcut bilgileri, halkı ve karar vericileri bilgilendirerek
geliştirmek, olarak belirtilmiştir .
SOY Nedir? Ne Değildir?
Kaynakların Yönetimidir
Kaynak Yönetimi Değildir.(Salt odun hammaddesi
üretimi yönetimi değildir)
Çoklu Amaçların Uyumlaştırılmasıdır
Tekli Amaç Değildir,
Raporlama ve Raporlanan verinin Yorumlanmasıdır
Analitik - parçalı değerlendirme ve Orman
İşletmeciliği için ayrıştırılmış SOY değildir
Bağımsız Denetimdir
Stratejik Bir Yaklaşım ve Bütüncül (sistemik) Bir
Bakış açısıdır.
Sertifikalı Ürün ve Avantajlı Pazarlamadır
Monopolüm ne üretirsem satarım değildir
Karar Destek Sistemidir, Teknik ve Bilimsel Araçları
Kullanır
Keyfiyete dayalı karar süreçleri değildir.
Fonksiyonel Planlamadır
İzlenen Göstergelere Göre Yeni Stratejiler ve
politikalar Geliştirmeyi Sağlayan Dinamik Bir
Süreçtir
Kamu Yararıdır
Çevresel Etki Değerlendirmesidir(ÇED)
Katılımcılıktır
Statik ve değişmeyen bir süreç değildir
Bireysel çıkarları red eden bir süreçtir.
Dışsallıkları ve toplumsal maliyetleri karar
süreçlerinde kullanmayan bir sistem değildir.
Karar süreçlerine kamu ve çıkar baskı gruplarını dahil
(SOY’un Ormancılık Yönetsel Süreçlerinde Karar Destek
Sistemi Olarak Kullanılabilirliği)
Yönetsel Karar Süreçleri
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Planlama
Bütçeleme
Pazarlama
Silvikültür
Kadastro ve Mülkiyet
Orman Zararlıları ile Mücadele
Makine İkmal
Denetim
Eğitim
(SOY’un Ormancılık Yönetsel Süreçlerinde Karar Destek
Sistemi Olarak Kullanılabilirliği)
Bir Model Çalışması
• Problemin Tanımı: Orman Kaynaklarının
Turizme Tahsisi Sorunu
• Modelin Amacı: Problemi SOY araçlarını
kullanarak Çözümlemek
(SOY’un Ormancılık Yönetsel Süreçlerinde Karar Destek
Sistemi Olarak Kullanılabilirliği)
SOY Araçları
• SK/SOY ilkeleri kapsamında Sorun
Çözümüne Yönelik Kurumsal Politikaların
ve Hukuki Araçların Varlığı.
• Sorun Çözümünü Yönetecek Kurumsal
Yönetim Biriminin Varlığı.
• SOY K&G Kullanarak SK/SOY İlkeleri
Kapsamında Sorun Çözümünü
Gerçekleştirecek Karar Destek Sisteminin
Varlığı.
(SOY’un Ormancılık Yönetsel Süreçlerinde Karar Destek
Sistemi Olarak Kullanılabilirliği)
Hukuki Araç
• T.C. Anayasasının 169. Maddesi; ‘’…Devlet
ormanlarının mülkiyeti devrolunamaz. Devlet
ormanları kanuna göre, Devletçe yönetilir ve
işletilir. Bu ormanlar zamanaşımı ile mülk
edinilemez ve kamu yararı dışında irtifak
hakkına konu olamaz….’’
• Kamu Yararı Şartının Sağlanması Durumunda
Ormanlar Turizme Tahsis Edilebilir.
• Kamu Yararının Sağlanıp Sağlanmadığını Nasıl
Tespit Edeceğiz? Nasıl Karar Vereceğiz?
İlkelere Göre Model Şekilleniyor!
• SOY = Kamu Yararıdır
• SOY K&G = SOY dur
• Geliştirilecek Karar Destek Sistemi SOY
K&G leri kullanacak,
• Kamu ve Çıkar Baskı Gruplarını Karar
Sürecinin İçersine Katacak
• ÇED’i Sağlayacak(seçenekleri
değerlendirecek)
• Bağımsız Denetim
Karar Sürecini Etkileyen Sektörler
Sektörlerin Entegrasyonu
Karar Süreci
Ormancılık
Turizm
Kamu Yararı= SOY ve Sürdürülebilir Turizm (ST) şartlarının sağlanmasıdır.
Araçlar = SOY K&G ile ST K&G
Sorun Çözümüne Yönelik Fayda Ölçütlerinin ve
Göstergelerin Tanımlanması
SOY K&G ve ST K&G Kapsamında
• SOY ve ST İçin Ekolojik-Çevresel, EkonomikFinansal, Sosyo-Kültürel Eksenlerde Ölçütler ve
Gösterge Tanımlamaları,
• SOY Kapsamında 18 Ölçüt, 54 Gösterge,
• ST Kapsamında 18 Ölçüt, 54 Gösterge,
• SOY Kapsamındaki Ölçütlerin Tamamı Fayda
Ölçütleri,
• ST Kapsamındaki 12 Ölçüt Fayda, 6 Ölçüt ise
Zarar Ölçütü,
Ölçütler
Ormancılık
• Ölçüt: Ormanların, bünyesinde barındırdığı
zengin biyolojik çeşitlilik yönünden topluma
sağladığı yararlar
• Ölçüt: Ormanların su üretimi, su varlığını koruma
ve düzenleme, sel, taşkınlar ve çığ önleme
yönünden topluma sağladığı yararlar.
• Ölçüt: Ormanların erozyonu engelleme ve toprak
verimliliğini koruması yönünden topluma
sağladığı yararlar.
• Ölçüt: Kirli havayı ve gürültüyü emmesi
(süzmesi) yönünden topluma sağladığı
yararlar….
Ölçütler
Turizm
• Ölçüt: Turizme girdi sağlayan sektörleri geliştirme yönünden topluma
sağlayacağı yararlar.
• Ölçüt: Turizmin ödemeler dengesine olan etkisi bakımından topluma
sağlayacağı yararlar.
• Ölçüt: Turizmin gelir artışı ve yaşam kalitesini arttırması yönünden
topluma sağlayacağı yararlar.
• Ölçüt: Turizm etkinliklerinden dolayı, ağaç kesilmesi, doğa tahribatı
ve görsel değerlere zarar verilmesi nedeni ile topluma verilecek
zararlar.
• Ölçüt: Turizm etkinliklerinden kaynaklanan aşırı su kullanımından
dolayı topluma verilecek zararlar.
• Ölçüt: Turizm etkinliklerinden dolayı, halkın deniz kıyılarından ve
tahsis edilen alanlardan serbest faydalanmasını engelleme
bakımından topluma verilen zararlar
Kamu ve Çıkar Baskı Gruplarının Karar
Sürecine Katılımı
• Ormancılık ve turizmden sağlanan toplumsal
faydaların fayda düzeyini tespit edecek olan
hedef kitle, sağlanan bu faydalardan yararlanan
kamu ve çıkar baskı gruplarıdır.
• Kamu ve çıkar baskı grupları, geliştirilen değer
belirleme yöntemi ile ölçütlerin ve eksenlerin
toplumsal yarar düzeyini belirliyorlar.
• İlgili ölçüte ait alansal veya Proje bazındaki
gösterge değerleri konu uzmanları tarafından
belirleniyor.
Karar Verme!
• Her bir ölçüte ait alansal gösterge değerleri ile kamu ve
çıkar baskı gruplarının belirlediği değerler Doğrusal
Kombinasyon tekniği ile bütüncül olarak çözümleniyor.
• Bu çözümleme ile alanın güncelde sağladığı kamu yararı
hesaplanabiliyor.
• Tahsisi talep eden her proje için projenin uygulanması
sonrasında yaratacağı kamu yararı/zararı hesaplana
bilmekte,
• Tahsisin uygun olabilmesi için tahsis öncesi hesaplanan
kamu yararının tahsis sonrası hesaplanan kamu
yararından küçük olması gerekmektedir.(Üstün Kamu
Yararı)
Karar Verme!
• Tahsis isteyen her proje için bu hesaplamalar
ayrı ayrı yapılmakta üstün kamu yararı yaratan
projeler kendi içinde sıralamaya tabi tutularak en
yüksek değer üreten projeye alan tahsisi
gerçekleştirilmektedir.
• Alanda Turizm etkinliklerinin başlamasından
sonra SOY ve ST şartlarının süreç içersindeki
denetimi ise bağımsız kuruluşlarca yapılması
öngörülmektedir.
Teşekkürler…
Download