TÜRKİYE` DE ÇEVRE SORUNLARI Muharrem Arif AKINCI

advertisement
TÜRKİYE’ DE
ÇEVRE
SORUNLARI
Muharrem Arif AKINCI
13041310001
Organik Kimya Anabilim Dalı
TÜRKİYE’ DE ÇEVRE SORUNLARI
İnsanın yaşadığı çevre ile ilişkisi yaratılışının en öncelikli ilişkisidir. İnsanın
çevresiyle olan ilişkisinin temel nedeni onun doğaya muhtaç bir varlık olmasıdır. İnsan
doğada yaşama alanı bulan, yaşamını doğa içindeki şartların etkisiyle oluşturan ve zorunlu
olarak da bir şekilde doğayla ilişki içinde bulunan bir varlıktır.
Yaşayan bir varlık olan doğa ve yaşayan bir varlık olan insanla hayatı boyunca sürekli
birlikte olması gerekmektedir. Bundan dolayı doğal sistemin bir parçası olan insan, bununla
beraber doğal yaşamın da bir parçası olarak doğal işleyişe katılır. Doğanın sahibini insan
olarak gören düşünce sahipleri bütün insanlığı çevre sorunlarıyla baş başa bırakmıştır.
Çevre, en genel anlamıyla, bir canlının yaşam ortamı olarak tanımlanmaktadır. Ekolojik
anlamda, bireyle ilişkili canlı-cansız her şeyi kapsayan bir terimdir (Berkes ve Kışlalıoğlu,
1993, 42). Bu tanım doğal ve yapay çevreyi içermektedir.
Doğal çevre, içinde doğa etkinliklerinin ve doğa güçlerinin oluştuğu, insan etkisinin
görülmediği veya önemli ölçüde değiştirilemeyen çevredir. İnsan ve doğa arasındaki
etkileşim, insanın yeryüzünde yaşamaya ve kendisine ait yapay çevre oluşturmaya
başlamasından bu yana sürekli doğa aleyhine gelişmektedir. Doğal çevre ve yapay çevre
arasında adeta bir savaş yaşanmaktadır. Bir yandan doğal çevre daralmakta, diğer yandan
yapay çevre büyümektedir (Ertan, 1991, 66-68).
Çevre sorunları, yaşamla ilgili gereksinimlerin karşılanmasını güçleştiren veya
olanaksızlaştıran engellere ilişkin sorunlardır. Bu engellere çevre kirliliği denilmektedir
(Çevre Bakanlığı, 1991, 47).
Çevre sorunları yaşamlarını devam ettirmek için bu çevreye muhtaç olan insanlar
tarafından tahrip edilmektedir. Tahribat yaşamın yoğun olduğu yerlerde daha fazla diğer
yerlerde daha azdır. Bu nedenle doğal çevrede yaşayan diğer tüm canlılar da bu durumdan
olumsuz etkilenmektedir. İnsanlar daha rahat bir yaşam için çevreye zarar vererek ne kadar
büyük bir yanlışın içinde olduğunun farkında bile değildir.
Günümüz dünyasında çevre sorunları ile insan sorunlarını birbirinden ayırmak
neredeyse imkansız hale gelmiştir. Hızla artan dünya nüfusu, plansız sanayileşme ve sağlıksız
kentleşme, nükleer denemeler, bölgesel savaşlar, verimi artırmak amacıyla kullanılan tarım
ilaçları, yapay gübreler ve deterjan gibi kimyasal maddeler yoluyla çevre kirliliği giderek
artmaktadır. Bunun sonucu olarak büyük oranda kirlenen hava, su ve toprak, canlılar için
zararlı olabilecek boyutlara ulaşmıştır (Çevre Bakanlığı, 1998, 60).
Ülkemizdeki Başlıca Çevre Sorunları
Dünya Doğayı Koruma Vakfının (WWF) yaptığı araştırmaya göre çevre kirliliğinin
%50 si son 35 yılda oluşmuştur. Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) ülkeleri
arasında ülkemiz en yüksek nüfus artış oranına sahip ülkedir ve nüfusunun 2025’ te 91 milyon
olması beklenmektedir.
Dolayısıyla ülkemizin hali hazırda devam eden çevre sorunları ileride daha da
büyüyerek devam edecektir. Bu durumun en büyük göstergesi ortaya çıkan plansız
kentleşmedir. Büyüyen nüfus rakamları kaliteli yaşam alanı gereksiniminin giderilmesi için
yapılan evler kentsel sorunların ortaya çıkmasına sebep olmaktadır. Bunun sonucu olarak da
plansız sanayileşme ortaya çıkacaktır.
Plansız sanayileşme önemli çevre sıkıntılarının yaşanmasına sebep olmaktadır. Bütün
alt yapı sistemleriyle donatılmış organize sanayi bölgelerinin bulunmaması çevrenin
kirlenmesinde sanayinin payını artırmaktadır. Sanayi çevrelerinden oluşan atıkların sağlıklı
imha ve kontrol edilmemesi çevresel problemlerin daha da büyümesine ve önlenemez bir hal
almasına neden olmaktadır. Kalitesiz yakıt kullanımı da bu konuya tuz biber olmaktadır,
ancak doğalgaz kullanımının yaygınlığı bu durumu biraz olsun hafifletmiştir.
Türkiye’ deki tehlikeli artık oranı hakkında bir bilgi yoktur. Endüstride kullanılan
kimyasal maddeler ve atıklarıyla ilgili miktar bilinmemektedir. Bu durum tehlike hakkında
fikir sahibi olunmasını engellemektedir.
Ülkemizde su kaynakları konusunda da sıkıntı yaşanmaktadır. Bundan 15 yıl öncesinde
kişi başına 3 bin metreküp su düşerken bugün bin metreküp su düşmektedir. Günümüzde
ülkemiz ‘su yoksulu’ ülkeler içinde nitelenmektedir.
Ülkemizdeki başlıca çevre sorunlarını açıklayalım:
,
Hava Kirliliği
Bütün canlıların yaşamını devam ettirebilmesi için havaya ihtiyacı vardır. Bu hava
atmosferi oluşturan gazların karışımıdır. Canlılar için çok önemli olan hava çevrenin
kirletilmesi ve daha birçok nedenden ötürü kirlenmektedir. Sanayinin özellikle bazı yörelerde
artması ve bununla beraber nüfus artışı hava kirliliğinin ortaya çıkmasına neden olmuştur.
Yukarıda da bahsedildiği üzere şehirlerdeki ısınma sistemleri, arabalar bu problemin
katlanarak büyümesine neden olmaktadır. Ülkemizde çarpık kentleşme sorunu devam ettiği
sürece hava kirliliği sorunu da devam edecektir. Özellikle fabrikaların ve diğer üretim
yerlerinin şehre yakın yerlerde kurulması ve atık olan gazların önlem alınıp kontrol edilmeden
doğal ortama bırakılması hava kirliliğinin bir diğer sebebidir.
Hava kirliliği problemi tüm doğayı tehdit eden bir tehlikedir. Gerek canlıların yaşam
alanı gerekse sağılığı ve devamı açısından bu konuya yeterli önem verilmelidir.
Aşağıda Türkiye’ de hava kirliliği problemi olan iller ve oranları verilmiştir.
TABLO: 1. HAVA KİRLİLİĞİNİN ÖNCELİKLİ SORUN OLDUĞU İLLERİN DAĞILIMI
Hava Kirliliğinin 1. Öncelikli
Sorun Olduğu İller
ADIYAMAN
AĞRI
ANKARA
BALIKESİR
BATMAN
ÇORUM
DENİZLİ
DİYARBAKIR
ELAZIĞ
ERZURUM
GAZİANTEP
HATAY
IĞDIR
KAHRAMANMARAŞ
KARABÜK
KARS
KAYSERİ
KIRIKKALE
KONYA
KÜTAHYA
SİVAS
YOZGAT
Hava Kirliliğinin 2. Öncelikli
Sorun Olduğu İller
AFYONKARAHİSAR
BARTIN
BAYBURT
BİNGÖL
BİTLİS
BURSA
ÇANAKKALE
GÜMÜŞHANE
ISPARTA
İSTANBUL
KIRIKKALE
MANİSA
MARDİN
OSMANİYE
RİZE
SAKARYA
SAMSUN
ŞANLIURFA
TEKİRDAĞ
TARBZON
UŞAK
ZONDULDAK
(Çevre ve Orman Bakanlığı, 2010, 9).
Hava Kirliliğinin 3. Öncelikli
Sorun Olduğu İller
AMASYA
BİLECİK
BOLU
BURDUR
ÇANKIRI
DÜZCE
ERZİNCAN
GİRESUN
HAKKARİ
KARAMAN
KIRŞEHİR
KOCAELİ
MALATYA
MERSİN
MUĞLA
NEVŞEHİR
NİĞDE
SİİRT
ŞIRNAK
TOKAT
GRAFİK: 1. HAVA KİRLİLİĞİNİN ÖNCELİKLİ SORUN OLDUĞU İLLERİN SAYISI VE ORANI (%)
%27
%27
%25
(Çevre ve Orman Bakanlığı, 2010, 9).
Su Kirliliği
Büyük bir bölümünün sularla kaplı olduğu dünyada suyun ne kadar önemli olduğu çok
ortadadır. Yeryüzündeki suların %97 si tuzlu sulardır, tatlı sular ise genel olarak kutuplarda
bulunmaktadır.
Su kirliliği denince akla suyun kullanılmayacak derecede bozulması gelir. Yani
bununla suya inorganik, organik, radyoaktif maddelerin karışması söylenmektedir. Su büyük
olmayan kirlenmeler karşısında kendini yenileyebilmektedir, ancak kirlenmeler büyük olunca
bu yenilenme kendini devasa kirlenmelere bırakmaktadır. Bunların yanı sıra hava ve
topraktaki kirlenmeler de suyun kirlenmesini doğrudan etkilemektedir. Bu nedenle su kirliliği
sadece kirleticilerin doğrudan su kaynaklarına ulaşmasından değil, hidrolojik süreçler yolu ile
dolaylı bir biçimde de oluşabilmektedir (Türküm,2003,10).
Ülkemiz diğer birçok alanda olduğu gibi su kaynakları açısından da oldukça verimli bir
ülkedir. Anacak yukarıda da bahsedildiği üzere diğer çeşitli çevre problemleri su kirliliğini de
tetiklemektedir. Su kirliliğiyle ilgili çok önemli çalışmalar yapılmaktadır, hatta 2013 yılı
Birleşmiş milletler tarafından ‘Su yılı’ ilan edilmiştir.
Aşağıda Türkiye’ de su kirliliği problemi olan iller ve oranları verilmiştir.
Su Kirliliğinin 1. Öncelikli
Sorun Olduğu İller
AKSARAY
AMASYA
AYDIN
BAYBURT
BİLECİK
Su Kirliliğinin 1. Öncelikli
Sorun Olduğu İller
ANKARA
ANTALYA
ARDAHAN
ARTVİN
BALIKESİR
Su Kirliliğinin 1. Öncelikli
Sorun Olduğu İller
ADIYAMAN
BARTIN
BİNGÖL
BİTLİS
HATAY
BURSA
ÇANAKKALE
ÇANKIRI
EDİRNE
ERZİNCAN
ESKİŞEHİR
GÜMÜŞHANE
İSTANBUL
KASTAMONU
KIRKLARELİ
MANİSA
MARDİN
NİĞDE
RİZE
SAKARYA
SAMSUN
ŞANLIURFA
TEKİRDAĞ
TARBZON
UŞAK
VAN
YALOVA
ZONGULDAK
BATMAN
BOLU
BURDUR
ÇORUM
DENİZLİ
DÜZCE
ELAZIĞ
ERZURUM
GAZİANTEP
GİRESUN
HAKKARI
İZMİR
KAHRAMANMARAŞ
KARABÜK
KARS
KIRIKKALE
KIRŞEHİR
KİLİS
KOCAELİ
KÜTAHYA
MALATYA
MERSİN
MUŞ
NEVŞEHİR
ORDU
SİNOP
ŞIRNAK
TOKAT
TUNCELİ
YOZGAT
ISPARTA
KONYA
OSMANİYE
TABLO: 2. SU KİRLİLİĞİNİN ÖNCELİKLİ SORUN OLDUĞU İLLERİN DAĞILIMI
(Çevre ve Orman Bakanlığı, 2010, 9).
GRAFİK: 2. SU KİRLİLİĞİNİN ÖNCELİKLİ SORUN OLDUĞU İLLERİN SAYISI VE ORANI (%)
%43.2
%34.6
%9.9
(Çevre ve Orman Bakanlığı, 2010, 9).
Toprak Kirliliği
Toprak; canlı doğal kaynakların varlıklarını sürdürebilmeleri için hava ve su ile birlikte
vazgeçilmez, bir doğal kaynaktır. Toprak kirliliği, insan etkinlikleri sonucunda, toprağın
fiziksel, kimyasal, biyolojik ve jeolojik yapısının bozulmasıdır. Söz konusu kirliliğin, toprakta
yanlış tarım teknikleri, yanlış ve fazla gübre ile tarımsal mücadele ilaçları kullanma, atık ve
artıkları, zehirli ve tehlikeli maddeleri toprağa bırakma sonucunda ortaya çıktığı
belirtilmektedir (Türküm,2003,10).
Toprak kirliliği büyük ölçüde insanlar nedeniyle oluşmaktadır. Toprakta kullanılan
yanlış tarımsal ilaçlar, sanayi atıkları, kimyasal maddelerin toprağa bırakılması vs. toprağı
olumsuz etkilemektedir. Bunların dışında kirlenen hava ve su da toprağın kirlenmesine sebep
olmaktadır.
Toprak kirliliği Türkiye’ nin en önemli çevre sorunlarından biridir. Bunun en başında
erozyon gelmektedir. Erozyon verimli olan toprakların yok olmasına, tarımsal verimin
düşmesine neden olur ve bundan dolayı da büyük bir sorun kaynağıdır.
Aşağıda Türkiye’ de toprak kirliliği problemi olan iller ve oranları verilmiştir.
TABLO: 2. SU KİRLİLİĞİNİN ÖNCELİKLİ SORUN OLDUĞU İLLERİN DAĞILIMI
Atıkların 1. Öncelikli Sorun
Olduğu İller
AFYONKARAHİSAR
ANTALYA
ARDAHA
ARTVİN
BİNGÖL
BİTLİS
BOLU
BURDUR
DÜZCE
GİRESUN
HAKKARİ
ISPARTA
İZMİR
KIRŞEHİR
KİLİS
MERSİN
MUŞ
NEVŞEHİR
ORDU
OSMANİYE
SİİRT
SİNOP
ŞIRNAK
TOKAT
TUNCELİ
Atıkların 2. Öncelikli Sorun
Olduğu İller
ADANA
AĞRI
AMASYA
BİLECİK
ÇANKIRI
ERZİNCAN
HATAY
KASTAMONU
KONYA
NİĞDE
VAN
YALOVA
Atıkların 3. Öncelikli Sorun
Olduğu İller
ANKARA
AYDIN
BALIKESİR
BURSA
ÇANAKKALE
ÇORUM
DENİZLİ
DİYARBAKIR
EDİRNE
ERZURUM
ESKİŞEHİR
GAZİANTEP
IĞDIR
İSTANBUL
KAHRAMANMARAŞ
KARABÜK
KARS
KAYSERİ
KIRIKKALE
KIRKLARELİ
MANİSA
MARDİN
RİZE
SAKARYA
SİVAS
ŞANLIURFA
TEKİRDAĞ
UŞAK
YOZGAT
ZONGULDAK
25
12
30
(Çevre ve Orman Bakanlığı, 2010, 9).
GRAFİK: 2.TOPRAK KİRLİLİĞİNİN ÖNCELİKLİ SORUN OLDUĞU İLLERİN SAYISI VE ORANI (%)
%37
%30
14.8
(Çevre ve Orman Bakanlığı, 2010, 9).
Sonuç olarak insanlar çevre sorunlarının oluşumuna imkân vermesinin karşılığı olarak
bugün bunun cezasını çekmektedir. Daha rahat bir yaşam sürme uğruna yapılan bu
sorumsuzluklar hem doğaya hem de gelecek nesillere yapılan bir haksızlıktır.
Çevre sorunları ve çevre kirliliği insanların tek güvencesi olan doğayı yok etmesidir ve
bu sadece kişisel değil küresel bir probleme dönüşmüştür. Bu problem ancak ve ancak
insanların bu konuda bilinçlenip duyarlı davrandıklarında çözüme kavuşacaktır.
KAYNAKÇA
Berkes F. ve Kışlalıoğlu M. (1993). Ekoloji ve Çevre bilimleri. Ankara: Türkiye Çevre
Sorunları Vakfı Yayınları.
Çevre Bakanlığı.(1991). 2000’li Yıllara Doğru Çevre. Ankara: Çevre Bakanlığı yayınları.
Çevre Bakanlığı. (1998). Çevre notları. Ankara: Çevre Bakanlığı Yayınları.
Çevre ve Orman Bakanlığı.(2010). Türkiye Çevre Sorunları Ve Öncelikleri Envanteri
Değerlendirme Raporu (2007-2008). Ankara.
Ertan, B. (1991). Türkiye'de Çevre Hakkının Gelişimi. Ankara Üniversitesi Sosyal
Bilimler Enstitüsü Yayınlanmamış Yüksek Lisans tezi, Ankara.
Türküm, S.A.(2003) Çağdaş Toplumda Çevre Sorunları ve Çevre Bilinci. Anadolu
üniversitesi.
Download