Word`e Aktar

advertisement
TOPLUMUN YARISI KADIN
Açıklama: SES BERGAMA İLÇE TEMSİLCİLİĞİ KADIN KOMİSYONU: TOPLUMUN YARISI
KADIN
Kategori: TEMSİLCİLİK HABERLERİ
Eklenme Tarihi: 23 Ekim 2014
Geçerli Tarih: 19 Temmuz 2017, 04:39
Site: SES İZMİR Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendi
URL: http://www.sesizmir.org.tr/haber_detay.asp?haberID=817
TOPLUMUN YARISI KADIN
SES Bergama ilçe temsilciliği olarak kurduğumuz kadın komisyonumuz yeni icat ettiğimiz bir şey
değil. Zaten SES bünyesinde var olan ve Bergama özelindeki bir eksikliğinin giderilmesidir.
Günümüz toplumsal yaşamına hakim olan ataerkil aile yapısı nedeniyle sayısal olarak içinde
yaşadığımız toplumun yarısını oluşturan kadın salt cinsiyeti yüzünden ayrımcılığa maruz
kalmakta ve çalışma hayatında kadın emeği en ucuz emek olarak görülüp katmerli olarak
sömürülmektedir. Kadınlarımızın eşitlik temelindeki mücadelesinin içinde yer almak, emek
sermaye çelişkisinde emek taraflı kararlı duruşu olan sendikamızın öncelikli mücadele
alanlarından biridir. Biz Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası ( S E S ) olarak
Demokratik bir toplumu ancak özgür bireylerin meydana getireceğini , demokratik olmayan
toplumlarda emek mücadelesinin verilemeyeceğini çok iyi biliyoruz. Kadın sorunu , insan hakları
sorunu , demokrasi ve özgürlük sorunu gibi sorunlar biri birinden ayrı düşünülemez. Sendikamız
kadın sorununu da bu kapsamda görmektedir. Erkek egemen kapitalist sistemin içeriğini
eşitsizliğin ve ayırımcılığın oluşturduğu cinsiyetçi iş bölümü ; kadının en ezilen ve en sömürülen
konumunu kalıcılaştırmaktadır. Bu sistemin krizlerinde en başta kadınlar işten çıkarılmakta ve
sosyal refah seviyesinin düşmesinde en çok kadınlar etkilenmektedir. Kadınların yaptığı pek çok
iş iş sayılmamakta , iş kazaları ve iş cinayetleri de istatistiklere dahi kaydedilmemektedir. Kadın
hiyerarşik sınıf sınıflamasında emekçi sınıfının da altında yer almaktadır. Yeni muhafazakar
ideolojiyle de sosyal devletin çekildiği alanları dinsel kurumlar ile yerel ve geleneksel değerlere
bağlı kurumlar doldurmakta , böylece kadın kutsal aile tezi ile eve hapsedilmekte , ikincil
konumu pekiştirilmekte , kadının kimliği , bedeni ve emeği üzerinde egemenlik kurulmaktadır.
Mevcut siyasal iktidarın övünerek ve gururla adeta bahşeder gibi çıkarttığı 657 sayılı dev. me.
kanunun 101,104,188,191,202 ve 207. maddelerindeki haklar kadın olmaktan ziyade anne
olmak ve hamilelikle ilgili hakları düzenlemektedir. Bu durum iktidarın muhafazakar demokrat
çizgisine uygundur. Daha çok çocuk doğurmaya yönelik teşvikler kadını daha çok aile kavramı
içinde ele almak isteyen bir siyasi yaklaşımdır. Memurlara verilen bu hakların işçi kadınlara
verilmemesi ise oldukça büyük bir ayrımcılıktır. Kadın kıyafeti üzerinden yıllarca mücadele
verilmiş olması ülkemizde kadına bakış açısını gösteren ibret verici bir durumdur. Avrupa Sosyal
Şartı EK 12 protokolü Türkiye tarafından yürürlüğü konmamıştır. Bu protokol genel olarak
ayrımcılığı kesin bir dille yasaklamaktadır. Türkiye bu protokolü yürürlüğe koyarsa diğer
ayrımcılığı yasaklayan maddelere gerek kalmadan ayrımcılık konusunda AİHM ‘e (Avrupa İnsan
Hakları Mahkemesi ) baş vuru hakkı doğacaktır. Böylece kadına yönelik her türlü ayrımcılık
dava konusu olacaktır. Ülkemizde her gün -kadınlar- tacize uğramakta, parayla terbiye edilmeye
çalışılmakta, iş yerlerinde patronları tarafından , sokakta serseriler tarafından ve evde kocası ve
yahut ağabeyi tarafından ezilmekte hatta öldürülmektedir. Bu ölümleri durdurmak için bir sürü
sivil toplum kuruluşu bulunmasına rağmen ölümler devam etmekte ve artan nüfusla birlikte ölüm
oranı da artmaya devam etmektedir. Hak arayan kadınlara karşı yürütülen ezmeye dayalı dayalı
politikalar devam etmektedir. Hak arayan kadınlar devletin kolluk kuvvetleri tarafından
tartaklanırken kadın bedenin meta olarak alınıp satılmasına göz yumulmaktadır. Kadınlar; çocuk
üreten makineler haline getirilmeye çalışılırken , Kürtajı yasaklanmaya çalışan Devlet ,
kadınların bedeni üzerinde kendini hak sahibi olarak görmektedir. Devlet kadınların kaç çocuk
yapması gerektiğine karar verir duruma getirilmiş durumdadır. SES Bergama ilçe temsilciliği
olarak kadın üyelerimizden oluşturulan kadın komisyonumuz gerek çalışma hayatında ve
gerekse sosyal hayatta kadının maruz kaldığı her türlü fiziksel , duygusal , ekonomik şiddet
veya cinsel şiddet , Tehdit veya İzole edilmek , psikolojik baskı altına alınmak , İşyerinde işveren
veya şef veya amirler veya diğer personel tarafından uygulanan her türlü taciz ve mobing
uygulamaları karşısında mağdur olan kadının yanında yer alacak. Bu gibi durumlarda Üyesi
bulunduğumuz KESK’e (Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonunu ) bağlı sendikaların
kadın komisyonları ve diğer sivil toplum kuruluşları ile iş birliği yaparak mücadele edecektir.
Kadın sorununa karşı her birey kendini sorumlu hissetmeli ve insanım diyen herkes toplumsal
alanda yaşanan bu vahşiliğe karşı bir dur demelidir.
SES BERGAMA İLÇE TEMSİLCİLİĞİ KADIN KOMİSYONU
Download