T.C. DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ÜRETİM YÖNETİMİ VE ENDÜSTRİ İŞLETMECİLİĞİ ANABİLİM DALI YÜKSEKLİSANS TEZİ BELİRSİZLİK ORTAMINDA ÜRETİM PLANLAMA VE KONTROL SİSTEMİNİN TASARIMLANMASI, GELİŞTİRİLMESİ VE BOYA SANAYİNDE BİR UYGULAMA Hazırlayan: Güçlü DORA İzmir, 1997 ÖZET Günümüzde endüstri işletmelerinin karşılaşmakta olduğu yoğun rekabet koşulları ve bunun beraberinde getirdiği müşteri odaklı yönetim zorunluluğu işletme kaynaklarının kullanımında en etkin mekanizmaların geliştirilip uygulanmasını gerekli kılmaktadır.Yöneylem araştırması bu alanda ürettiği çözümler ile karşılaşılan sorunlara belirli yaklaşımlar getirmektedir. Üretim planlaması ve kontrolü işletmenin müşterilerine sunduğu hizmet kalitesinin ve mali tablonun temel belirleyicilerinden birisidir.Konunun önemini kavrayan çağdaş işletmeler, yöneylem araştırmasının bu alanda sağladığı zengin bilgi birikiminden faydalanmak için çaba sarfetmektedirler.Özellikle çok fazla sayıda ürün, birden fazla üretim tesisi ve depolama alanları, üretim parametrelerinde belirsizlik ve karmaşık kapasite yapılarına sahip işletmeler üretim planlamasında güçlük çekmektedir. Bu tezde yukarıda tanımlanan yapıya sahip işletmeler için karar destek sistemleri geliştirmek amacıyla son derece faydalı olabilecek “Hiyerarşik Üretim Planlama Süreci” tanıtılmış, literatürdeki modeller sunulmuş ve boya sanayi için bir uygulama yapılmıştır.Klasik hiyerarşik üretim planlama modellerinin bir geliştirimi olarak üç aşamalı yerine dört aşamalı bir hiyerarşi tanımlanmıştır.Ayrıca, parti büyüklüğünden bağımsız kesikli fiziki kapasite kullanımının klasik modellerde yaratabileceği olursuzluk durumlarının çözümlenmesi için bir algoritma geliştirilmiştir. T.C. DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ÜRETİM YÖNETİMİ VE ENDÜSTRİ İŞLETMECİLİĞİ ANABİLİM DALI YÜKSEKLİSANS TEZİ ELEKTRONİK SEKTÖRÜNDE AR-GE BÖLÜMLERİNDE PROJE YÖNETİMİNE ALTERNATİF BİR YAKLAŞIM VE BİR UYGULAMA Hazırlayan: Uğur SAVAŞ İzmir, 2000 ÖZET Hızla gelişen teknolojinin bir sonucu olarak dünya değişmekte ve buna bağlı olarak klasik teknoloji ve iş anlayışı değişmektedir.Elektronik sektöründe son 15 senedir görülen analog ürünlerden dijital ürünlere geçiş, bilgisayarın çok hızlı gelişmesi ve İnternet gibi faktörler elektronik sektöründe değişimi hızlandırmaktadır.Bu sayılanların etkisiyle donanımların bir ürün ve proje içindeki oranı azalmakta ve yazılımına buna bağlı olarak artmaktadır.Donanımlardaki sadeleşme ve ürünlerin daha basit ve pahalı donanımla yapılması eğilimi ortaya yeni bir yazılım yapısı çıkarmıştır.Bu yazılım yapısı karışık, uzun koda sahip ve uzmanlık gerektirmektedir.Bugün yazılım sektörü en büyük sektörlerden biridir.Bütün bunların sonucunda yazılım odaklı projelerde hızlı ve etkin ürün ortaya çıkarmak için proje yönetiminin önemi artmıştır.Klasik proje yönetimi yanında yeni bazı proje yönetimi teknikleri de bu konuda sektörde başarılı olmuş firmalar tarafından geliştirilmiştir.Bu tezde de değişen dünyanın bir sonucu olarak elektronik sektöründe değişen ürün, proje ve ARGE yapıları incelenmiştir. Bu değişen yapının bir sonucu olarak ürün kavramında değişiklikler olmuştur.Yeni ürün piyasaya sürme hızı oldukça artmış ve bazı ürünler geliştirme aşamasında hızla gelişen teknolojinin bir sonucu olarak yok olmuşlardır.Tezde bu yeni ürün kavramı ve yeni ürünün bu yeni yapıda nasıl geliştirileceği de incelenmiştir. Böyle bir yeni ürün geliştirmek için gereken AR-GE ve proje yapısı incelenmiş.Ayrıca böyle bir ürünün ortaya çıkmasında kullanılacak yeni proje yönetim yapısı hem genel hatlarıyla hem de dünyanın en büyük ve en yaygın yazılım firması olan Microsoft Firmasının uyguladığı şekliyle incelenmiştir.Microsoft firmasının proje yönetim tarzı SDD (Çözüm Geliştirme Disiplini) Microsoft firmasının piyasaya yeni ürün sürmede ve mevcut ürünleri geliştirmede kullandığı yönetim yapısıdır. T.C. DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ÜRETİM YÖNETİMİ VE ENDÜSTRİ İŞLETMECİLİĞİ ANABİLİM DALI YÜKSEKLİSANS TEZİ ALÜMİNYUM ALAŞIMLI PARÇALARIN DÖKÜMÜNÜN VERİMLİLİĞİNİ ARTIRMA AMAÇLI OTOMASYONA YÖNELİK BİR ARAŞTIRMA GELİŞTİRME PROJESİ YÖNETİMİ Hazırlayan: Argun BAŞER İzmir, 1999 ÖZET Küreselleşen dünyadaki hızlı değişimler ve artan rekabet işletmelerin değişen koşullara hızla adapte olmaları ve yeni ürün geliştirme sürecinin çok hızlı geliştirilmesini zorunlu kılmıştır. Böylece proje yönetimi yüksek yatırım gerektiren Ar-Ge projelerinde bütçe ve zaman programına uymak için mutlak kullanılması gereken bir yönetim tekniği olarak kendini kabul ettirmiştir. “Proje Yönetimi” teknolojik kaynakların, finansal kaynakların ve insan kaynaklarının belirli amaç ve hedeflerin gerçekleştirilmesi için sistematik bir biçimde entegre edilmesidir. Bu çalışma üç bölümden oluşmuştur. Birinci bölüm teknoloji yönetimi, Ar-Ge yaklaşımlarını açıklığa kavuşturmaktadır. İkinci bölümde proje yönetiminin teorisi açıklanmıştır. Üçüncü bölümde ise bir alüminyum döküm işletmesinde uygulanan Ar-Ge projesinin fizibilitesinin nasıl yağıldığı ve proje yönetimi uygulamalarının nasıl olduğu gösterilmektedir. T.C. DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ÜRETİM YÖNETİMİ VE ENDÜSTRİ İŞLETMECİLİĞİ ANABİLİM DALI YÜKSEKLİSANS TEZİ YETKİNLİK BAZLI İNSAN KAYNAKLARI YÖNETİMİ VE UYGULAMALARI Hazırlayan: Bülent BERKTAŞ İzmir, 2001 ÖZET Bir şirkette çalışanların, şirketin finansal kaynakları veya üretim kaynakları kadar yaşamsal olduğu düşüncesi bugüne kadar çeşitli şekillerde dile getirilmiştir. “İnsan kaynaklarımız – çalışanlarımız – en önemli varlığımızdır.”sözü, bu düşünceyi kuvvetle destekleyen ifadelerden biri olarak şirket üst düzey yöneticilerinin konuşmalarında, şirket misyonlarında, politika ve prensiplerinde sık sık karşımıza çıkmaktadır. Bu derece önem verilen insan kaynaklarının sağlanması, geliştirmesi ve elde tutulması; onlardan yararlanılmasını içeren insan kaynakları yönetimi, organizasyonların ve iş dünyasının 1990’lı yıllarda odaklandığı alanlardan birisi olmuştur. İnsan kaynakları yönetiminde yetkinlik yaklaşımı, insan kaynakları düşüncesi tarihi gelişimi içerisinde endüstri psikolojisi ve örgüt psikolojisi çalışmaları sırasında 1960’lı yılların sonlarında ve 1970’li yılların başlarında ortaya konmuştur. Ancak tarihi gelişime paralel olarak diğer insan kaynakları uygulamaları gibi 1990’lı yıllarda kullanım alanını ve etkinliğini arttırmıştır. Bu çalışmada yetkinlik bazlı insan kaynakları yönetimi ayrıntılı olarak ele alınmadan önce Birinci Bölüm’de genel anlamda insan kaynakları yönetimine yer verilmiştir. Böylece yetkinlik yaklaşımının bir insan kaynakları yönetimi anlayışı olarak özellikleri ve işleyişinin daha iyi anlaşılması amaçlanmıştır. Çalışmanın İkinci Bölümü’nde kavramsal olarak ortaya konan insan kaynakları yönetiminde yetkinlik yaklaşımı, Üçüncü Bölüm’de insan kaynakları fonksiyonlarına yönelik uygulamalar ile desteklenmiştir. Bu bölüm aynı zamanda yetkinlik yaklaşımının insan kaynakları yönetimi ile bağdaşabilme olanaklarının analiz edildiği bölümdür. T.C. DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ÜRETİM YÖNETİMİ VE ENDÜSTRİ İŞLETMECİLİĞİ ANABİLİM DALI YÜKSEKLİSANS TEZİ MATERYAL GEREKSİNİMLERİNİN PLANLANMASININ BİR SİSTEM OLARAK TASARIMLANMASINDA WAGNER – WHITIN ALGORİTMASI Hazırlayan: Zufar RAHİMOV İzmir, 1995 ÖZET Üretim sanayii işletmelerinde envanter yönetiminde malzeme ihtiyaç planlaması olarak adlandırılan teknik 1970’li yıllarda kuzey Avrupa’da ortaya atılmıştır. Son yıllarda ise ABD ve Japonya’da dikkati çeken bir yaklaşım olmuştur. Malzeme ihtiyaç planlamasının tüm hedefi envanter yatırımlarını minimize etmek, üretim ve etkinlik artırması, malzeme ve parçalarının yokluğunun azaltılması, daha güvenli teslim programlarının başarılması ve müşteriye yapılan hizmeti geliştirmek amacıyla kullanılan bir yönetim çizelgeleme ve kontrol tekniğidir. Malzeme ihtiyaç planlama sisteminin üç ana girdisi; ana üretim planı, ürün yapıları (son ürün için gerekli olan tüm malzemeleri, parçalar, alt montajlar’ın bilgileri...), tüm envanter birimlerini içeren envanter durumu bilgileridir. Sonuçta üretim yöneticisinin karar vermesine yönelik cevapladığı sorular da kısaca şunlardır: 1) Ne sipariş edilecek? 2) Ne kadar sipariş edilecek? 3) Ne zaman sipariş edilecek? 4) Ne zaman teslim edilebilir? Malzeme ihtiyaç planlama sisteminin çalışma mantığı şöyledir; ana üretim planı ve ürün yapısı kaydından brüt ihtiyacı belirler, brüt ihtiyaçtan envanter kaydındaki kullanılabilir envanter (eldeki miktar artı sipariş edilen miktar) düşünülerek net ihtiyaç miktarları hesaplanır. Sipariş miktarı hesaplanırken güvenlik stokları, planlanan siparişler, siparişlerin temin süreleri (ya da üretim süreleri), parti büyüklüğü, parçaların son üründe ortak kullanılması gibi kavramlar dikkate alınmaktadır. Sistem de, her planlama dönemi için bir defa değerlendirme yapılan bir süreç olarak düşünülebilir. Ancak bazı girdi değerleri dönem içinde değişebilirler. Bu değişmeler sisteme, çizelge yenileme yaklaşımı ya da net değişme yaklaşımı ile yansıtılır. Malzeme ihtiyaç planlama sisteminin bir parçası olan kapasite ihtiyaç planlaması ise, kısa veya orta dönemde üretim amaçlarına ulaşabilmek için dönemler itibariyle üretim merkezlerinin ihtiyaç duyduğu kapasiteleri belirten bir fonksiyondur. Sipariş miktarı hesaplanırken toplam envanter maliyetinin minimize edebilmek için sabit sipariş miktarı, ekonomik sipariş miktarı, sabit dönem sipariş miktarı, kısmi dönem dengeleme, parça dönem, en düşük toplam maliyeti, en düşük birim maliyeti, Silver-Meal ve Wagner-Whitin algoritmalar kullanılabilir. Bu algoritmalar karşılaştırıldığında tüm durum için en iyi sonuç veren Wagner-Whitin algoritmasıdır. Wagner-Whitin algoritması çok sayıda hesaplamaya bakmaksızın tüm seçenekleri inceler ve bu seçeneklerden en küçük maliyetli seçeneği bulur. Çalışmada belirtilen özelliği ispatlamak için bir örnek oluşturulmuş ve literatürde yer alan diğer algoritmalar da kullanılmıştır. Sonuçta en düşük toplam maliyeti Wagner-Whitin algoritması vermiştir. T.C. DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ÜRETİM YÖNETİMİ VE ENDÜSTRİ İŞLETMECİLİĞİ ANABİLİM DALI YÜKSEKLİSANS TEZİ ENDÜSTRİ İŞLETMELERİNDE SÜREÇ TASARIMI VE PLANLAMASI; BİR UYGULAMA Hazırlayan: Utku Cem ERGÜR İzmir, 2002 ÖZET Bu tezde, süreç tasarımının değişen Pazar koşullarında gerekli ve planlı bir dizi faaliyetten oluştuğu, süreç planlamasını uygulayan bir firma ile desteklenerek açıklanmıştır. Üretim ilkelerinden birisi, belki de en önemlisi, çalışmanın temel konusu olan üretim sürecinin ayarlanmasıdır. Bu bağlamda süreç tasarımının tanımı, aşamaları, gerekliliği, çeşitleri, seçim kararları, analizi ve stratejisi açıklanmıştır. Yeni ürün üretme kararı açısından önemli etkenlerden maliyet ve teknoloji ile süreç tasarımı arasındaki ilişki ve teknolojinin sektör, üretim ve işgücü üzerine etkisi belirtilerek kuruluş yeri seçimi ile işyeri düzeninin süreç tasarımına bağlılığı ikinci bölümde değerlendirilmiştir. Üçüncü bölümde ise, süreç planlamasından bir firmanın nasıl etkilendiği oluşturulan teorik yapı doğrultusunda örnek bir firmayla incelenmiştir. Son bölümde de, süreç tasarımı ve planlamasını uygulamakla incelenen firmanın ne gibi avantajlar sağladığı ve neden uyguladığı sonuç olarak belirtilmektedir. Bu doğrultuda firmaların kendi sektörlerinde devamlılığını sağlamaları açısından süreç tasarımının ve planlamasının yapılması gerekliliği nedenleriyle ortaya konulmaya çalışılarak, uygulamayla desteklenmiştir. T.C. DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ÜRETİM YÖNETİMİ VE ENDÜSTRİ İŞLETMECİLİĞİ ANABİLİM DALI YÜKSEKLİSANS TEZİ BİLGİSAYARA DAYALI MRPII (İMALAT KAYNAK PLANLAMASI) SİSTEMİ VE BU SİSTEMİN GEREKTİRDİĞİ VERİTABANI YAPISININ ANALİZ EDİLMESİ Hazırlayan: Sabri ERDEM İzmir, 2000 ÖZET MRPII Sistemi işletme imalat ortamındaki tüm planlama faaliyetlerinin ilişkili biçimde bütünleştirilmiş halidir. MRPII Sistemi bilgisayar destekli modüler bir yapı içerisinde uygulanmaktadır. MRPII Sistemi bir işletmeye uygulanmadan önce hem işletme ortamı hem de MRPII Sistemi iyi bir şekilde analiz edilmeli ve sistemin, işletmenin yapısına uygun olup olmadığı, yapılacak olan alt yapı yatırımı da göz önünde bulundurularak araştırılmalıdır. Bu tez çalışması, MRPII sisteminin modüllerini, modüller arası ilişkilerini, her modülün sisteme sağladığı çıktıları, kısacası MRPII’nin neyi başarıp başaramayacağını analiz ederek MRPII sisteminin bir işletmeye sağlayacağı katkıları ortaya koymayı amaçlar. Yapılan tez çalışması MRPII bilgisayar yazılımları için bir temel oluşturacak olan sisteme ait veritabanı yapısını da analiz ederek, modüllerin kullandıkları ortak ve ayrı veri tablolarını, tablolar arası ilişkileri, ve tabloların kayıt alanlarını özellikleriyle ortaya koymaktadır. Burada yazılım geliştiricilere yol gösterecek bir analiz amaçlanmıştır. T.C. DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ÜRETİM YÖNETİMİ VE ENDÜSTRİ İŞLETMECİLİĞİ ANABİLİM DALI YÜKSEKLİSANS TEZİ İŞLETMELERDE ETKİNLİĞİN VE VERİMLİLİĞİN BİR ANAHTARI OLARAK SİSTEM ANALİZİ, BİLGİ SİSTEMLERİNİN OLUŞTURULMASI VE BİR UYGULAMA Hazırlayan: Mustafa ÜNİVAR İzmir, 1998 ÖZET Bilgi sistemlerinin, insanlar, organizasyonlar, çalışma yöntemleri ve işletmenin ürettiği ürün ve hizmetler üzerinde çeşitli etkileri vardır. İyi ayarlanmış ve etkin bir şekilde çalışan bilgi sistemleri işletmelerin etkinliğinde ve verimliliğinde önemli bir rol oynamaktadır. Bilgi sistemleri, yöneticilere ve çalışanlara işlerini yapmak için gerekli bilgileri içerik ve biçim olarak kullanışlı ve hızlı bir şekilde temin ederek ve çalışanların daha önceleri daha fazla çabayla gerçekleştirdikleri işlemleri, hesaplamaları kolaylaştıran araçlar sağlayarak işletmelerin verimliliğini ve etkinliğini arttırır. Bu nedenle, işletmelerde ortaya çıkan problemlere çözüm getirecek ve işletmelere stratejik avantaj kazandıracak noktaları destekleyecek bilgi sistemlerinin geliştirilmesi yöneticilerin öncelikli görevlerinden biri olmalıdır. D.E.Ü. İşletme Fakültesi Öğrenci İşleri Bilgi Sisteminde yapılan incelemelerde sistemde kullanılan programda, sistem analizi ve dizayn çalışmalarının yeterli düzeyde yapılmayışından, sistem analizi ve dizayn çalışmalarında kullanıcıların görüşlerinin alınmayışından ve uygulama sonrası değerlendirme ve destek çalışmalarının yapılmayışından kaynaklanan bazı fonksiyonel yetersizlikler, kullanım güçlükleri olduğu belirlenmiş ve programın ürettiği bazı dokümanların içeriğinde ve biçiminde de tasarım hataları olduğu tespit edilmiştir. Tespit edilen problemler çerçevesinde bilgi sisteminin verimliliğini ve etkinliğini arttıracak bazı iyileştirmeler tasarlanmıştır. Uygulama çalışması sonunda, işletmelerde ortaya çıkan problemlere çözüm getirecek ve işletmelere stratejik avantaj kazandıracak noktaları destekleyecek bilgi sistemlerinin geliştirilmesi sürecinin en önemli safhalarının sistem analizi ve dizayn safhaları olduğu sonucuna varılmıştır. T.C. DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ÜRETİM YÖNETİMİ VE ENDÜSTRİ İŞLETMECİLİĞİ ANABİLİM DALI YÜKSEKLİSANS TEZİ TOPLAM VERİMLİ BAKIM (TPM) VE ENDÜSTRİ İŞLETMELERİNDE BİR UYGULAMA Hazırlayan: İbrahim Afşin AKSU İzmir, 2003 ÖZET Yalın üretimin sisteminin ve sürekli iyileştirme felsefesinin tesis ve bakım ile ilgili ayağı olan Toplam Verimli Bakım (TVB), 1960’ların başında Japonya’da geliştirilmiştir. Toplam Verimli Bakım, çalışanların kullandıkları ekipman hakkındaki bilgilerini arttırma, düzenli bakım, düzenli atölye ve problemlerin kökenine inip bir daha tekrarlanmayacak şekilde çözme yöntemleri ile önce sıfır duruşu; sonra sıfır hatayı hedefler. Bu çalışmada Toplam Verimli Bakım sistemi detaylı olarak açıklanmakta, BMC A.Ş.’deki uygulaması anlatılmakta, uygulamada karşılaşılan zorlukları açıklanmakta, bunlara BMC’ de bulunan çözümler verilmektedir. Pratik uygulamaya örnek olarak 1870 numaralı tezgah üzerinde yapılan çalışmalar yazılmıştır. Edinilen tecrübeler, personel katılımı, üst yönetimin tam desteği, etkin mühendislik desteği ve kararlı çalışmanın TVB’nin etkin olarak kurulması için temel şartlar olduğunu göstermiştir. Ayrıca TVB uygulamalarına ekipman güvenliğini arttıracak ve iş kazalarını önleyecek önlemlerle başlanmasının işgücünün katılımı üzerinde olumlu etkisi olduğu bulunmuştur. TVB uygulaması sonucunda, örnek tezgahta toplam ekipman verimliliğinin 6 ay içinde %65.83’den %82.91’e çıktığı ölçülmüştür. Elde edilen sonuçlar, Arçelik, KORDSA, Pirelli gibi firmalardaki TVB uygulamaları sonucunda elde edilen verimlilik artışlarıyla benzerlik göstermektedir. Bu da TVB’nin Türk Sanayinde uygulanabilirliğini göstermektedir. T.C. DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TOPLAM KALİTE YÖNETİMİ ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS TEZİ ISO 14000 ÇEVRE YÖNETİM SİSTEMİ VE AVRUPA BİRLİĞİ – TÜRKİYE KARŞILAŞTIRMASI Hazırlayan: Volkan SAH İzmir, 2003 ÖZET Günümüzde pek çok ülkede, özellikle de sanayileşmiş ülkelerde kalite ve çevre konuları gittikçe daha çok önem kazanmış, toplumların dolayısıyla işletmelerin, hükümetlerin bu konulardaki duyarlılığı daha da çok artmıştır. Anayasamızın 56. maddesi “Herkes, sağlıklı ve dengeli çevrede yaşama hakkına sahiptir” demektedir. Avrupa Ekonomik Topluluğu sözcüğünden “ekonomik” sözü kaldırılmış, Avrupa Ekonomik Topluluğu, “Avrupa Topluluğu” olarak anılmaya başlanmıştır. Bu düşünce değişimi, özellikle çevresel korumanın yararınadır. Kalite ve çevre alanlarında yaşanan gelişmelerin birer sonucu olarak, pek çok düzenleme ve yasa uygulamaya konmuştur. İşletmelerin herhangi bir zorlama olmadan gönüllülük esasına dayanarak kurdukları, ISO 14000 Çevre Yönetim Sistemi Standartları, gerek işletmeler gerek ürünler için, çevre faaliyetlerinin analiz edilmesi, denetlenmesi, etiketlenmesi, yönetme sistem ve araçlarının bir bütünlük içinde ele alınmasını sağlar. Bu çalışmada, ISO 14000 Çevre Yönetim Sistemi tüm ayrıntıları ile incelenmiş, örnek teşkil etmesi amacı ile hem Avrupa Birliği ülkeleri hem de Türkiye’den işletme uygulamalarına yer verilmiştir. Sistemlerin yasalara dayandırıldığını göstermek amacıyla, ülkelerin çevre politikası örnekleri verilerek, çevre politikasına uymanın sistemi kurmada sağladığı kolaylıklara işaret edilmiştir. Çalışmada ayrıca; sürdürülebilir kalkınma, atık yönetimi, çevresel etki değerlendirme konuları da ele alınmıştır. T.C. DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ İŞLETME ANABİLİM DALI ÜRETİM YÖNETİMİ VE ENDÜSTRİ İŞLETMECİLİĞİ YÜKSEKLİSANS TEZİ SÜREÇLERLE YÖNETİM SİSTEMİ VE KÜÇÜK ORTA ÖLÇEKLİ BİR İŞLETMEDE UYGULANMASI Hazırlayan: Hasan Emre ÖZAY İzmir, 2003 ÖZET Giderek küreselleşen ve rekabetin her alanda çok yoğun olduğu dünyamızda, müşteri memnuniyetini sağlamanın ve sadık müşteriler yaratmanın önemi herkesçe bilinmektedir. Müşteriye sunulan her mal veya hizmet bir sürecin çıktısı olduğuna göre, bu ürün veya hizmete müşteri istek ve beklentilerine uygun ve firma için en az maliyetle üretmek için, süreci ayrıntılarıyla inceleyerek, müşteri memnuniyeti bakış açısıyla ele almak gerekmektedir. Günümüzde firmaların pazar değerlerini belirleyen etmenler değişime uğramıştır. Artık aktif büyüklüğü, sermaye yapısı, cirosu ile dikkat çekmeyen firmalar, pazarda olağanüstü başarılar elde edebilmektedir. Elle tutulamayan bir faktör olan ve entelektüel kapital olarak adlandırılan bu yeni sermayenin önemli bileşenlerinden biri de süreçlerdir. Hayatta kalmak ve rekabette başarılı olmak isteyen firmalar süreçlerinin yönetimine gereken önemi vermeli, buna göre yeniden yapılanmanın yollarını aramalıdır. Bu çalışmada şirketlerin kalıcı olmak için uygulamaları gereken süreç yönetimi sisteminin yapı taşları, uygulama aşamaları, sağladığı avantajlar ve başarılı uygulama örnekleri genel olarak ele alınmıştır. Çalışmanın ana amacı Süreç Yönetim Sisteminin tanımlamak, bu sistemi kendi bünyesine uygulayarak kalıcılık sağlamayı düşünen ileri görüşlü şirketlere yol gösterici olmaktır. Bu amaçla öncelikle süreç yönetimi sistemi tanımlanarak, Yönetim Teorileri ile olan paralelliği ve tarihçesi ele alınmıştır. Daha sonra Süreç Yönetimine geçiş aşamaları, Süreç Yönetimi sistemini yeni kuracak işletmeler için modellenerek, açıklanmıştır. Bu sistematiğin 250 kişiden az çalışanıyla KOBİ ölçeğinde değerlendirilen MAKO, KORDSA ve ASELSAN şirketlerinin örnek fabrikalarındaki uygulamaları tanımlanarak, hazırlanan modelin başarılı uygulamaları aktarılmıştır. Geliştirilen model çerçevesinde uluslar arası uygulamalar ele alınmış ve paralelliklerle yurtdışı başarılı Süreç Yönetimi sistemlerinin detayları incelenmiştir. Bu modelin ülkemiz işletmeleri için uygulanma gerekliliği bu bakış açısı altında ele alınmıştır. T.C. DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ İŞLETME ANABİLİM DALI ÜRETİM YÖNETİMİ VE ENDÜSTRİ İŞLETMECİLİĞİ YÜKSEKLİSANS TEZİ MARKOV ANALİZİ İLE İŞLETMELERDEKİ TAHMİNLEME SORUNLARINI ÇÖZÜMÜ VE BİR UYGULAMA Hazırlayan: Aslı Yüksek Özdemir İzmir, 2004 ÖZET Global rekabetin artması ile işletmelerin karar verme sürecinde belirsizlik artmakta ve bu nedenle işletmelerin karar verme süreci stokastik bir yapıya sahip olmaktadır. İşletmelerin belirsizlik altında etkin kararlar verebilmeleri için en önemli unsurlardan biri, kararlara temel oluşturan ve planlama faaliyetlerinin ayrılmaz bir parçası olan tahminleme süreci olmaktadır. İşletmelerin geleceğe ilişkin yapmakta olduğu tahminler değişimlere ve sürekli artan rekabet ortamındaki risklere kendilerini hazırlamalarını sağlamaktadır. Karar vericiler, çevrenin değişen ve gelişen koşullarını deneyimleriyle birleştirerek önemli karar sorunlarını çözmeye çalışmaktadırlar. Karar verme sürecinde çoğunlukla, belirsizliğe sahip olgulara dayanan kararlar verme durumu ile karşı karşıya kalınmaktadır. Bu kararların verilmesinde risk unsurunu da ele alan çeşitli kantitatif teknikler kullanılabilmektedir. Belirsizlik altında karar verme sürecinde kullanılan stokastik modellerden biri olan Markov zincirleri, işletme biliminde ve diğer sosyal bilimlerde pekçok uygulama alanına sahiptir. Markov zincirleri analizi ile karar sorunlarının olası sonuçlarının farklı durumlar olarak sınıflandırılabilmesi halinde durumlar arası geçişlere ilişkin olasılık değerleri kullanılarak belirli bir sürecin veya sistemin gelecekteki durumuna ilişkin tahminler yapılabilmektedir. İşletmelerin karşılaştığı karar sorunlarının çoğu bu özelliği taşımakta ve bu nedenle Markov zincirleri ile modelize edilebilmektedir. İşletmelerin artan risk koşulları altında kararlar vermesinde geleceğe yönelik tahminler yapmak üzere kullanılan Markov zincirleri karar vericilere ele alınan sistem veya sürecin stokastik yapısı hakkında bilgiler vermektedir.