Sosyal Diyalog

advertisement
AVRUPA BİRLİĞİ SOSYAL
POLİTİKALARI
1-YASİN YAVUZ
2-NEÇİRVAN YAZGAN
3-MELİKE YILDIRIM
4-GÖZDE YALÇIN
5-MEHMET YALAP
SOSYAL POLİTİKA KAVRAMI
Sosyal Politika kavramı, ilk olarak 19.yüzyılda
Almanya’da, endüstrileşme ve kentleşme nedeniyle
ortaya çıkan tehlikelere ve sefalete karşı işçileri
korumak ve onlar için bazı önlemleri hayata geçirmek
amacıyla kullanılmıştır.
Devletin toplumun düzenini ve refahını
maksimuma çıkarması için yapması gereken en önemli
çalışma alanı olarak gösterebiliriz.
Her konuda olduğu gibi sosyal politika kavramındada
dönemin önde gelenlerin farklı görüşleri olmuştur . Bunlardan ilk
göze çarpanları sıralayacak olursak ;
Gerhard Kessler’e göre; sosyal politika sosyal sınıfların
eylemleri çelişkileri ve mücadeleleri karşısında devleti ve hukuk
düzenini ayakta tutmaya ve sürdürmeye yönelik bir politika
olarak tanımlanmıştır.
Sosyal politika biliminin klasiklerinden kabul edilen
Marshall'a göre sosyal politika, sadece tam ve sınırlı bir kelime
anlamı olan teknik bir terim değil , toplumdaki kişilere hizmet ve
gelir sağlayarak kişilerin refahı üzerine direkt olarak etki
sağlamayı amaçlayan devlet tarafından yürütülen politikaya
dayanmaktadır . Sosyal sigorta, milli sosyal yardım, sağlık ve
sosyal yardım hizmetleri ve barınma politikası esas alınan
konulardır.
Sosyal politika alanında saygın bir isim olan Titmuss
'a göre "sosyal politika,çalışan sınıflar, emekliler, kadın ve
çocuklar gibi zayıf gruplar için, fayda veya refaha maçlı bir
yaklaşımla, daha fazla refahın ve daha fazla faydanın
sağlanmasında bir araçtır." Bu anlayışta sosyal politika
zenginden fakire bir gelir transferi görevini üstlenmekte ve
kaynakların yeniden dağıtıcısı olarak görülmektedir.
SOSYAL POLİTİKANIN KAPSAMI
Günümüzde sosyal politika , toplum açısından en
geniş kapsamı içermekte . Eskiden sadece işçi
sınıfı ile sermaye sınıfı arasındaki sosyal sınıf
dengesini kurmaya çalışırken günümüzde bu
toplumun her türlü bağımlı sınıfın hakları
dengesini korumaya çalışan bir genel politika
halini almıştır .
AB Sosyal Politikasının Hedefleri
Genel olarak hedeflerini sıralayacak olursak ;
 istihdamı geliştirme
 Yaşam ve çalışma koşullarını iyileştirme
 Yeterli sosyal koruma
 Sosyal diyalog
 Sürekli ve yüksek bir istihdam düzeyine erişme olanağı
veren insan kaynaklarını geliştirme
 Ayrımcılığa karşı savaş ,
Olarak sıralayabiliriz…
Günümüz AB’sinde en az dört yada beş farklı
refah rejimi olduğu yaygın olarak kabul edilmektedir.
Bu farklı modeller Avrupa Sosyal Modelinide
şekillendirmiştir.
-Liberal refah rejimi (ingiltere) piyasaların rolünün ağırlıkta olduğu
, devletin yalnızca yoksulluğunu kanıtlatayabilen yurttaşlar için
sosyal destek ve hizmetler sağladığı modeldir.
-Muhafazakar Rejim (Kıta Avrupası) , sosyal korumanın
istihdam piyasasındaki konumla ilişkili olduğu devletin
bireylerine bakmak üzere aileyi desteklediği modeldir.
Sosyal – Demokratik rejim ( iskandinav ülkeleri) devletin
rolünün ağırlıklı olduğu , refah hizmetlerinin vatandaşlık
temelinde evrensel olarak sağladığı modeldir.
Güney Avrupa rejimi , muhafazakar rejimle benzerlik
göstermesine rağmen , ailenin ağırlıklı olduğu , sosyal
harcamaların düşüklüğü ve işgücü piyasasındaki ikili
yapıyla öne çıkan modeldir.
Sosyal Politikalar Neden AB
Düzeyinde Önem Kazandı ?
Bunun nedenlerinden başta geleni , kurulan
Komisyon , Konsey ve Adalet Divanının çalışmaları
olmuştur. Bu çalışmalar zamanla sosyal hukukun
genişlemesine olanak sağlamıştır .
ikinci bir neden siyasilerin toplumun desteğini
almak amacıyla yaptıkları sosyal çalışmalardır .
üçüncü neden ; ekonomik birleşmede ortak Pazar
ve parasal birlik çalışmaları sosyal anlamda
genişlenmeye neden olmuştur . Diye sıralayabiliriz .
AB KÖMÜR VE ÇELİK TOPLULUĞU SOSYAL
HÜKÜMLERİ
Avrupa bütünleşmesini getiren süreçte ilk adım,
1951 yılında kurulan Avrupa Kömür ve Çelik
Topluluğu’dur (AKÇT).
Topluluğun kurucu antlaşması olan Roma
antlaşmasının ‘Sosyal Hükümler ‘ kısmında şu maddeler
yer almaktadır .
 Sosyal güvenlik haklarının transfer edilebilir olması
hükmünü de kapsamak üzere işçilerin serbest
dolaşımının sağlanması
 Genç işçilerin değişiminin teşvik edilmesi (50. madde)
 Serbest yerleşme hakkı (52. ve 58. maddeler)
 Sosyal konularda üye ülkeler arasında yakın işbirliği
sağlanması(117. ve 118. maddeler)
 Kadın ve erkek ücretlerinin eşitlenmesi (119. madde)
 Çalışanlara ücretli izin hakkının tanınması (120. madde)
 İşçilerin istihdamını ve coğrafi ve profesyonel
mobilitelerini sağlamak üzere Avrupa Sosyal Fonu’nun
kurulması ı (123-127. maddeler)
 Mesleki eğitimde ortak bir politika oluşturulması için
genel ilkeler belirlenmesi (128. madde)
AVRUPA ATOM ENERJİSİ
TOPLULUĞU SOSYAL HÜKÜMLERİ
Antlaşmada sosyal politika, iş sağlığı ve güvenliği ve
halk sağlığı konuları sınırlı biçimde ele alınmıştır. İlgili
hükümlerde daha çok sektördeki işçi sağlığı ve iş güvenliği
önlemleri ve sektörün halk sağlığına ilişkin etkileriyle ilgili
düzenlemeler yapılmıştır.
Sınırlı sayılı düzenlemeler arasında 2 madde
sayılabilir. Birincisi halkın ve ilgili sektörde çalışan işçilerin
sağlığını koruyucu ortak güvenlik standartlarının
oluşturulmasını ve denetlenmesini, İkincisi topluluk içinde
konunun uzman kişilerin serbestçe istihdamının
gerçekleştirilmesi konuları hükme bağlanmıştır.
 Ayrıca antlaşma şu konulara düzenleme getirmişti ;
 İşçilerin serbest dolaşımını gerçekleştirmesi ve
sosyal güvenlik haklırından faydalanmaları hakkına
somut olmaları
 Ortak programlar altında genç işçilerin değişimini
garanti edilmesi
 Sosyal politika konularında üye olabilmesi ve
karşılıklı uyumun sağlanması
 .Aynı işi yapmakta olan kadın ve erkek için eşit
ödeme bulunması ilkesi
AVRUPA TEK SENEDİ SOSYAL
HÜKÜMLERİ
Toplulukta sosyal boyuta ilişkin mevzuatı
oluşturan önemli belge AT çalışanları temel sosyal
haklar şartıdır . Bu belge topluluğun kurucu
antlaşmalarına paralel olarak bazı düzenlemeler
getirmiştir .Sosyal şartın içerdiği konular ana başlıkları
ile aşağıdaki gibidir .












Serberst dolaşım hakkı
İsdihdam ve ücretler
Yaşama ve çalışma şartlarının iyileştirilmesi hakkı
Sosyal güvenlik hakkı
Örgütlenme ( Sendikalaşma ) ve toplu pazarlık hakkı
Mesleki eğitim hakkı
Kadın ve erkeklere eşit muamele hakkı
İşçilere bilgi verme .danışma ve yönelime katılma
hakkı
İş yerinde , sağlık ve güvenliğin sağlanması hakkı
Çocukların ve yetişkinlerin korunması hakkı
Yaşlıların korunması hakkı
Özürlülerin korunması hakkı
Maastricht Antlaşması Sosyal Politika
Protokolü ve Anlaşması (11’ler Anlaşması)
Sosyal politika alanında sadece “yaşam
düzeyinin hızlandırılmış ilerlemesi” görevi veren
2.maddesinde değişiklikler yaparak topluluğun
görevlerini arttırmıştır.
Antlaşma, bundan böyle topluluğun faaliyetine
ilişkin 3.maddede yer alan, sosyal alandaki bazı
yetkileri tanımlayarak yinelemiş ve Topluluğun eylem
olanakları genişletilmiştir.
 Bu yetkiler;
• Sosyal alanda bir Avrupa Sosyal Fonu içeren bir
politika
• Ekonomik ve sosyal bütünleşmenin güçlendirilmesi
• Yüksek bir sağlık koruma seviyesinin
gerçekleştirilmesine katkı
• Üye ülkelerin kültürel hayatının gelişimine katkının
yanı sıra düzeyli bir genel ve mesleki eğitime katkı
sağlanması olarak sıralanabilir.
Sosyal Politika Protokolü ve Anlaşması
Sosyal Politikayla ilgili ek protokol ve Anlaşma
nitelikli çoğunlukla alınacak kararların kapsamını
genişletmiştir. Topluluğun nitelikli çoğunlukla karar
alacağı alanlar şu şekilde belirlenmiştir:
• İşçilerin sağlık ve güvenliğini korumak için, çalışma
çevresinin iyileştirilmesi
• Çalışma koşulları
• İşçilerin bilgilendirilmesi ve onlara danışılması
• Emek piyasası dışında kalan kişilerin entegrasyonu
(emek piyasasıyla yeniden bütünleşmesi)
• Emek piyasasında fırsat eşitliği; kadın ve erkekler
arasında ücret ve fırsat eşitliği.
“Daha çok sayıda, daha iyi iş ve daha büyük bir toplumsal uzlaşmayla
sürdürülebilir ekonomik büyümeyi gerçekleştirebilecek, bilgiye dayalı
dünyanın en rekabetçi ve dinamik ekonomisi durumuna gelmek” Avrupa
İstihdam Stratejisinin temel hedefi olarak tanımlanmıştır.
LİZBON ZİRVESİ’NDE SOSYAL
POLİTİKA
Lizbon Stratejisi'nin ara dönem değerlendirmesinden
hareketle, Avrupa Komisyonu da 2005-2010 dönemi için yeni bir
"Sosyal Gündem" açıklanarak iki temel öncelikli alan
belirlenmiştir. Bunlardan biri "istihdam", diğeri ise "yoksullukla
mücadele ve eşit fırsatlar yaratma" dır.
Lizbon Antlaşması çerçevesinde ;
 Karar almada nitelikli çoğunluk oylaması yöntemi,
 Çalışanların sağlık ve güvenlik hususlarında çalışma
şartlarını iyileştirme,
 Sosyal dışlanma ile mücadele ve sosyal koruma
sistemlerinin modernizasyonu konularını kapsayacak
şekilde genişletilmiştir.
 Ayrıca Antlaşma ile Konseyin,
 İş akitleri feshedilen çalışanların korunmasına
yönelik olarak üye devletler arasındaki işbirliğinin
artırılmasını amaçlayan önlemlerin alınması,
 Çalışanların ve işverenlerin çıkarlarını gözetmek
üzere toplu temsil ve savunma haklarının
geliştirilmesi,
 Birlik içerisinde yasal olarak çalışan üçüncü ülke
vatandaşlarının istihdam koşullarının belirlenmesi
konularında nitelikli çoğunluk oylamasına karar
verme yetkisi belirtilmiştir.
AB SOSYAL POLİTİKASINDA KADIN
AB’de fırsat eşitliğinin başlangıç noktası 1957 Roma
Anlaşması’dır. Bu Anlaşma, üye devletlerde kadın ve
erkeklerin eşit iş için eşit ücret almaları gerektiğini
belirtmektedir.
Aslında, eşitlik bir ilke olarak bütün
demokratik kapitalist toplumların siyasal İdeolojisinin
temel parçalarından birini oluşturmuş ancak iş
uygulamaya - özellikle de kadınlar veya bastırılmış
gruplar söz konusu olunca- gelince fazlaca bir gelişme
sağlanamamıştır.
Biçimsel olmaktan öteye gidemeyen bu eşitlik
anlayışı farklı eşitlik sağlama politikalarının
geliştirilmesini meşrulaştırmış ve kadın ve erkekler
arasında gerçek anlamda eşitlik sağlamaya yönelik politik
açılımların üretilmesine zemin sağlamıştır.
Avrupa Birliği düzeyinde eşitlik politikalarının
oluşturulmasında topluluk organlarını etkileme gücüne
sahip Avrupa Kadın Lobisi Avrupa Birliği çapında da en
büyük örgütlü sivil yapılardan biridir.
Kadın Lobisi’nin “2006–2010 Avrupa Topluluğu için
Yol Haritası nı çizecek olursak .
-- Cinsiyet Boyutunun Entegrasyonu ve Kadın Erkek
Eşitliğinin
--Gerçekleştirilmesi İçin Eğitsel Mekanizmalar
-- Kadınlar için Ekonomik ve Sosyal Adaleti
Gerçekleştirmek
-- Karar Alma Mekanizmalarında Kadının Konumunu
Güçlendirmek
--Kadınlara Karşı Şiddete Son Vermek ve Kadının İnsan
Haklarını İşleme Koymak gibi maddeler sıralanabilir.
AB SOSYAL POLİTİKASINDA EĞİTİM
Avrupa Birliği eğitim alanında tek bir politikanın
olmadığı, ülkeler arasında görüş alışverişinde bulunulduğu
bir forum niteliğindedir. Üye ülkeler eğitimin içeriği ve
organizasyonu açısından özgür olup Avrupa Birliği nezdinde
işbirliği yapabilmektedirler. Avrupa Birliği'nin eğitim
alanında sunduğu olanaklar.
• Uluslararası eğitim, mesleki eğitim ve gençlik ortaklıkları,
• Değişim programları ve yurtdışında eğitim olanakları,
• Yenilikçi öğretim ve eğitim programları,
• Eğitimde yeni teknolojilerin kullanılması ve diplomaların
karşılıklı tanınması,
• Akademisyenler ağı ve mesleki uzmanlık,
• Karşılaştırma ve politika üretme amaçlı danışma
platformudur.
Avrupa birliğinde eğitim amaçlara giden bir araç
olarak görülmekte . AB ülkeleri eğitim sistemleri arasında
yakınlaşma yaratma izlenimi sürmektedir .
Politikaların belirlenmesinde etkili olan unsurlar
şunlardır ;
 Bilgi Toplumuna Uyum
 Rekabet Gücünün Yükseltilmesi
 İnsan Gücünün Serbest Dolaşımı
 İstihdamın Artırılması
Avrupa Birliği'nin eğitim, öğretim ve gençlik
konusunda izlediği temel politikaların bazıları
şunlardır;
1- Her kademede eğitimin niteliğinin yükseltilmesi,
2- AB ülkeleri dillerinin öğretiminin nitelik ve nicelik
yönünden geliştirilmesi,
3- Eğitimde yeniliklerin, araştırmaların ve yeni
teknolojilerin kullanımının desteklenmesi,
4- Yaşam boyu öğrenme ve Avrupa'nın öğrenen toplum
olma yolunda desteklenmesi,
5- AB ülkeleri gençlik ağının kurulmasının ve
işletilmesinin teşvik edilmesidir.
Olarak kısaca sıralayabiliriz …
Avrupa Birliği Eğitim Programları
Avrupa Birliği Eğitim Programları kendi içinde;
• Sokrates Programı
• Leonardo da Vinci Programı
• Avrupa İçin Gençlik Programı
• Tempus olmak üzere dört programdan oluşmaktadır.
Kısaca ;
Sokrates Programı
Sokrates Programı her yaştaki ve düzeydeki
eğitimi kapsayan, eğitimde Avrupa Boyutu'nu getirmeyi,
katılımcı ülkeler arasındaki işbirliğini güçlendirerek
eğitimin kalitesini arttırmayı amaçlayan bir programdır.
Leonardo Da Vinci Programı (Mesleki Eğitim)
Leonardo da Vinci Programı, Avrupa Birliği'nde
mesleki eğitim alanında üye devletler tarafından
gerçekleştirilen faaliyetleri tamamlayan ve destekleyen
bir eylem programıdır.
Avrupa İçin Gençlik Programı
Bu eylem Avrupa Birliği içinde ve dışındaki
gençlerin değişimleriyle ilgilidir. İkili değişimler, daha az
fırsatlara sahip olan gençler (engelli olan veya
dezavantajlı kültürel, coğrafi ve sosyal geçmişlerden
gelen gençler) ve hiç uluslararası tecrübeye sahip
olmayan gruplar için tasarlanmıştır .
Tempus Programı
Program kısaca ;
Avrupa'da yüksek öğretim konusunda işbirliğini
geliştirmeyi amaçlayan bir programdır.
AB SOSYAL POLİTİKASINDA ÇOCUK
AB dünya genelinde çocuk haklarının
geliştirilmesi ve korunmasında aşağıdaki rehber İlkeleri
temel almayı kararlaştırmıştır.
AB, insan hakları dış politikasında çocukların, yani
18 yaşından küçük kişilerin, tüm haklarının, çocuğun
yüksek yararı ile ayrımcılıktan korunma ve karar alma
süreçlerine katılma hakları göz önünde bulundurularak,
gelişme hakkı da dahil olmak üzere tüm insan haklarının
korunması amacı güdülmüştür.
AB Hedefleri
 Çocuk haklarına dair sözleşme , ilke ve protokollerin
uluslararası ve bölgesel düzeyde daha anlaşılır hale
getirerek bu konudaki farkındalık düzeyini arttırmak ,
 Öncelikli alanlarda çocuk haklarının korunması ve
desteklenmesi açısından AB’nin üçüncü ülkelerle
ilişkilerinde verilen çabanın güçlendirilmesi ve
desteklenmesi ,
 Üye devetlerin yürüttüğü çocuk politikalarında AB ile
çalışmaları daha tutarlı hale getirmek .
Üçüncü Ülkelerle İlişkilerde AB Eylemleri için Operasyonel
Faaliyetler
Saydığımız hedeflere ulaşmak için AB’nin özellikle
kullandığı eylem araçlarından bazıları ;
• Çocuk hakları ile bunların geliştirilmesi ve korunmasına
ilişkin uluslararası norm ve standartlar konusundaki
farkındalık düzeyinin yükseltilmesi;
• Çocuk hakları konusundaki ilgili uluslararası belgelerin
onaylanmasının ve etkili uygulamasının desteklenmesi;
• Ulusal kanunların çocuk hakları konusundaki uluslararası
norm ve standartlara uygun hale getirilmesine yönelik yasal
reformlara destek verilmesi;
• Paris İlkeleri'ne uygun biçimde çocuk hakları konusunda
bağımsız ulusal kurumların oluşturulmasına destek verilmesi;
Öncelikli Alanlarda Çocuk Haklarını Güçlendirmeye
Yönelik Eylemler
AB’nin farklı çocuk hakları gruplarını zaman
içinde daha iyi bir biçimde ele alabilmesi için, İnsan
Hakları Çalışma Grubu (COHOM) tarafından iki yıllık bir
dönem için bir öncelikli alan seçilecek ve buna göre bir
Uygulama Stratejisi geliştirilecektir.
Konsey Çalışma Gruplarının Rolü
İnsan Hakları Çalışma Grubu (COHOM) , görevi
çerçevesinde ve ilgili diğer Konsey Çalışma Gruplarıyla
yakın koordinasyon ve işbirliği içerisinde çocuk
haklarının geliştirilmesi ve korunması amaçlı Rehber
İlkeler'in tatbiki ve takibini sürekli değerlendirme altında
bulunduracaktır. Bu görev aşağıdaki hususları içerir:
 Çocuk haklarının geliştirilmesi ve korunması
konusunun ilgili AB politikaları ve projeleri ile
bütünleştirilmesinin teşvik edilmesi;
 Uygun aralıklarla ve muvakkat toplantılar yoluyla
Rehber İlkeler'in tatbikinin gözden geçirilmesi;
AB İSTİHDAM ALANINDA SOSYAL
POLİTİKASI
Avrupa Sosyal modelini yeniden şekillendiren Sosyal
Gündem (2005–2010) AB istihdam ve sosyal
politikalarının genel çerçevesini belirlemektedir.
Bu gündem doğrultusunda AB İstihdam ve Sosyal
Politikasında ;
İş hukuku:
Temel hedef olarak ; ortak Pazar oluşturulurken işçilerin
hak ve standartlarının korunması ve iyileştirilmesi temel
alınmıştır .
Sosyal Diyalog:
Sosyal diyalog , sosyal tarafların katıldığı
tartışmaları, istişareleri, müzakereleri ve ortak eylemleri
içermektedir. Sosyal diyalog kapsamında Uluslararası
Çalışma Örgütü’nün (ILO) sözleşmeleri çerçevesinde
belirlenen standartlar da Avrupa’da sosyal diyalog
açısından önemli yapı taşlarından birini teşkil
etmektedir.
Avrupa İstihdam Stratejisi
20-21 Kasım 1997’de Lüksemburg’da
gerçekleştirilen İstihdam Zirvesi ve Mart 2000 tarihinde
yapılan Lizbon Zirvesi, Stratejinin en önemli tarihlerini
oluşturur.
Avrupa İstihdam Stratejisi dört ana başlık
çerçevesinde geliştirilmiştir.
• İstihdam edilebilirliği arttırmak
• İşçilerin ve işletmelerin değişen şartlara uyumunun
sağlanması
• Girişimciliğe özendirmek ve teşvik etmek
•Fırsat eşitliği sağlamak ve her türlü ayrımcılığı önlemek
İş Sağlığı ve Güvenliği
Topluluk iş sağlığı ve güvenliği hakkında
belirlenen yönergeler ile , üye devletlerce uygulanacak
asgari koşulları belirlemektedir. Üye devletler için ise
bahse konu olan koşulları kendi istekleri durumunda
daha üst düzeye çıkarma olanağı sağlanmaktadır .
 Pasif önlemlerden aktif önlemlere geçmek
 İş organizasyonu modernize etmek
 Çalışma ve aile yaşamını bağdaştırmak
 Engellilerin çalışma yaşamıyla uyumunu
desteklemek
Eşit haklar:
Kadın ve erkek çalışanlar için ücret eşitliği; kadın
ve erkeklere istihdam ve mesleki eğitim imkanlarına
erişim için fırsat eşitliği, terfi ve çalışma koşullarında eşit
muamele, yasal ve mesleki sosyal güvenlik planlarında,
serbest meslek faaliyetlerinde fırsat eşitliği; aile ve iş
yaşamlarını bir arada yürütme gibi konuları ele
almaktadır.
Pratikte fırsat eşitliğinin yetersizliğinin farkına
varan Avrupa Komisyonu bu alanda özel önlemleri
kapsayan ve eylem planlarıyla daha fazla çaba
göstermiştir.
Kadın ve erkek ücretlerinin eşitlenmesi (119. madde)
(AKÇT)
AB SOSYAL POLİTİKASINDA YAŞLILIK
Emeklilik Sistemleri:
Yaşlılara dönük sosyal politika uygulamasının en
yaygın olanı yaşlılık (emeklilik) sigortasıdır.
Yaşlılık sigortasının iki temel amacı
bulunmaktadır. Birincisi hayat süreci içinde bireylerin
tüketimini kolaylaştırmak, ikincisi ise güvenliktir.
Birincisinde ,yani yaşlı birinin çalışması artık
zorlaştığından gelirini sürekli kılmak , ikincisi ise uzun
ömürlülük durumunda kişiyi güvence altına almak .
Çalışma Hayatında Koruma, Ayrımcılık ve Sosyal
Dışlanma
Yaşlılara yönelik sosyal politika bağlamında diğer
bir konu, yaşlıların çalışma hayatında güvence altına
alınmaları, ayrımcılığa maruz kalmalarının önlenmesi ve
sosyal dışlanma yaşamalarına mani olunmasıdır.
Yani her yaşlı insan iş yapamaz hale gelmediğinden
bunlardan bazıları istekleri doğrultusunda iş hayatına
devamı düşünebilir . Bu politika çerçevesi bu insanların o
piyasaya bağını desteklemek ve korumaktır.
Yaşlıların iş hayatının korunması , toplumda
yaştan dolayı sosyal dışlanmaktan korumak sosyal
politikanın önemli yönlerindendir.
Sosyal Hizmetler (Sosyal Bakım) ve Sosyal Yardım
Sağlama
Yaşlılar ile ilgili önemli sosyal politikalar arasında
başlıcaları ; sosyal bakım , sosyal hizmet , sosyal
yardımlardır .
Yaşlılığa bağlı muhtaçlık, fizikî güçte gerileme ile
birlikte dokusal çözülme sürecinde ortaya çıkmaktadır.
Böylece yaşlılar ya devamlı ya da belirli süreli bakım
hizmetine muhtaç durumdadırlar (Seyyar, 2006: 202203). Dolayısıyla yaşlılar, engelli ve hastalarla birlikte
“bakıma muhtaç” kategorisinde yer almaktadır. Buna
göre, “(sadece) ileri yaşlılıkla direkt ilgisi olmayan
(fakat) fizyolojik kayıp veya fonksiyonel yetersizliklerden
dolayı bakıma muhtaç hale gelmiş insan”, bakıma
muhtaç yaşlı olarak telafuz edilmektedir.
Bu bağlamda, bakıma muhtaç olan yaşlılara
dönük bir uygulama olarak “evde bakım” hizmetleri
uygulanmaktadır. Bu hizmet kapsamındaki yaşlı grubu,
ağırlıklı olarak 65 yaş ve üstü kronik ve uzun süreli bakım
gerektiren yaşlılar olmaktadır.
Son olarak örneğin, evde
bakım hizmeti alanlar içinde,
65 yaş ve üstü yaşlıların oranı,
1998 yılında Avusturya’da %83’ü,
Almanya’da %78’i, ABD’de %63’ünü
oluşturmaktadır.
TEŞEKKÜRLERR…
Download