Tabakalaşma: Temel Kavramlar, Tipler ve Teoriler Lütfi Sunar Sosyal Tabakalaşma – 1. Ders Tabakalaşma • Tabakalaşma, toplumu oluşturan bireylerin hiyerarşik sıralamasını ifade etmektedir. • Her toplumun nüfusu hiyerarşik bir şekilde üst üste tabakalar halinde dizilmiş durumdadır. Toplumu oluşturan tüm bireylerin eşit olduğu ve aynı imkanlara sahip olduğu bir toplum örneği mevcut değildir. Tabakalaşma • Ekonomik (toprak, servet, para, mal, mülk), sosyal (statü, mevki, makam, şan, şöhret), siyasal (iktidar, araçları) ve bilgi (bilimsel bilgi, felsefe, sanat bilgisi, teknik bilgi ve her türlü enformasyon) kaynaklarının paylaşımında eşitsizlik olgusu söz konusudur. • Eşitsizlik sadece somut olgular etrafında gerçekleşmemektedir. Mesela insanların derilerinin renginin farklılığı da bazı toplumlarda bir eşitsizlik kaynağı olabilmektedir. Sosyal Tabakalaşma Nedir? • Bireyler veya gruplar toplumda sosyo-ekonomik etkenlere bağlı olarak eşit olmayan konumlara sahipse bu sosyal tabakalaşma olarak adlandırılır. • Toplumsal tabaka (social stratum), yaşamda benzer avantaj ve dezavantajları paylaşan insan grubudur. • Tabakaların üyeleri, toplumsal ilişkiler ve etkileşim yoluyla birbirlerine bağlıdırlar. Sosyal Tabakalaşma Nedir? • Tüm tabakalaşma sistemleri üç ortak niteliğe sahiptir: – Bir kategorideki insanlar birbirlerini tanımak veya iletişim içinde olmak zorunda değildirler; ancak ortak bir karekteristiği paylaşırlar. – Yaşam tecrübeleri ve fırsatlar sosyal kategorinin derecelendirilmesine bağlıdır. – Farklı sosyal kategorilerin dereceleri zamanla yavaş bir biçimde değişir. Sosyal Farklılaşmanın Biçimleri • Sosyal ilişkilerin eşitsizlik üzerine kurulu olmasının temelinde, sosyal farklılaşma vardır. • Farklılaşma belirli bir toplum içerisindeki karşılıklı sosyal etkileşim sürecinden kaynaklanan, fertler, sosyal kurumlar ve sosyal gruplar arasındaki her türlü farklılığı ifade edebilmek için kullanılmaktadır. • Sosyal farklılaşmanın dört büyük biçiminden söz etmek mümkündür. • fonksiyonel farklılaşma • geleneksel farklılaşma • kurumsallaşmış farklılaşma • rekabetçi farklılaşma Toplumsal Tabakalaşmanın İlkeleri Toplumsal tabakalaşmanın dört temel ilkesi vardır: – Toplumsal tabakalaşma, bireysel farklılıkların basit bir yansıması değil, toplumun bir özelliğidir – Toplumsal tabakalaşma kuşaklar arasında devam eder – Toplumsal tabakalaşma olgusu evrenseldir, fakat toplumlar arasında değişebilir – Toplumsal tabakalaşma sadece eşitsizlikleri değil, inançları da ihtiva eder Sosyal Tabakalaşma Tipleri Tarih boyunca ortaya çıkan dört temel tabakalaşma tipi mevcuttur: – Kölelik – Kast – Zümre – Sınıf Kölelik • Kölelik ve kast hukuki ve dini bakımdan oluşturulmuş eşitsizliklere dayanırken • Tabakalaşmanın en uç biçimidir. • Köleliğin sebepleri: Borç, kanunların ihlali, savaş ve fetih • Bazı insanlar diğerlerinin mülkiyetindedir. • Doğu’da ve Batı’da kölelik farklıdır. • Köle emeği istikrarlı ve verimli değildir; modern sanayi toplumuna uygun değildir. Kast • İnsanların kendi seçimlerine değil, doğumlarında içinde yer aldıkları guruba göre tabakalandırılmasıdır. • Irk, ailenin dini, ailenin kastı gibi kişinin kendisine bağlı olmayan kişisel özelliklere göre aldıkları sosyal statüdür. • Kastın «saflığı» gelenek ve hukuk tarafından önerilen evlilik kurallarıyla sürdürülür. • Hindistan’daki kast sistemi en belirgin örneğidir. • Güney Afrika’daki apartheid sistemi de bir kast sistemidir. Hindistan’da Kast Sisteminin Oluşumu • Kast terimi, Portekizce ve İspanyolcada casta ırk, soy; Latincede ise castus saf soy anlamına gelmektedir. • Kast, Hindistan’la ilişkili olarak düşünülmektedir. Hindistan’da uygulanan bir sistemdir. • Kast’ın, MÖ 2500–1500 yıllarında Hindistan topraklarını işgal eden Aryanlardan kalan bir sosyal ayrım sistemi olduğu düşünülmektedir. • Aryanlar, Hindu medeniyetini oluştururken Hindular arasında yerleşik olan kölelik sisteminin devamını sağlamak için bu sosyal hiyerarşi sistemini kurdular. Böylece beyaz tenli, uzun boylu ve kalkık burunlu olan kendi topluluklarını yerli siyah halktan (Munda, Dasyu ve Dravidler) ayırıp, Hindistan'da asırlardır devam eden ırkçı düzenin temelini attılar. Hindistan’da Kast Sisteminin Oluşumu • Varna Sanskritçe bir kelimedir. “Sınıf, statü, renk” anlamlarına gelmektedir. • Kast sisteminde Belli başlı dört ana tabaka (Varna) vardır. • Brahmanlar (Entelektüel bir tabakadır. Kutsal yazıları (Veda) yorumlayan kişilerdir. Bilginler ve rahipler bu tabakada yer alır.) • Kshatriyalar (Askerler, prensler ve üst düzey memurların oluşturduğu bir tabakadır.) • Vaişyalar (Tüccarlar, toprak sahipleri ve çiftçiler) • Şudralar (İşçiler ve köleler) • Bunların dışında bir de kast sistemine dâhil edilmeyen Paryalar (dokunulmazlar) vardır. • Bu tabakalar da kendi aralarında alt tabakalara (Jatiler) ayrılır. • Bu sistemde bir kişi ne kadar açık renkliyse o kadar üst tabakada yer alır. Zümre: Avrupa Feodalitesi (Estates) • Zümreler sisteminde tabakalaşma, üyesi olunan ailenin toplumsal statüsüne bağlıdır. • Modernite öncesindeki Avrupa’da feodal dönemde toplumsal tabakalaşma zümreler etrafında gerçekleşir: – Din adamları – Aristokrasi – Köylüler – Burjuvalar Zümre: Osmanlı Zümre Sistemi • Osmanlı’da Avrupa’da olduğu gibi sınırları hukuki olarak keskin bir şekilde belirlenmiş zümreler sistemi yoktur • Temel Ayrım: Yönetici-Yönetilen – Yöneticiler sivil-askeri bürokrasiden oluşur – Yönetilenler ise bunlar dışında kalan köylü, zanaatkar, esnaf ve diğer üreticilerdir. Zümre: Osmanlı Zümre Sistemi • Dini ve etnik sınırları aşan dört tabakalı hiyerarşik bir toplumsal düzen – askerler – bürokratlar – zanaatkar ve tüccarlar – Reaye (Köylüler) • Osmanlı klasik toplumsal tabakalaşması onyedinci yüzyılın başından itibaren bir değişim içerisine girmiştir. Bu dönemde ortaya çıkan yeni değişim güçleri ile birlikte üçüncü (tüccarlar ve zanaatkarlar) ve dördüncü (köylüler ve çobanlar) zümrenin sosyal işlevlerinde farklılaşmalar meydana gelmeye başlamıştır. Sınıf Sistemleri • Sınıf “resmi” olarak tanınan ve uygulanan bir sistem değil, iktisadi etkenlerce şekillendirilen bir tabakalaşmadır. • Sınıf sisteminde bireylerin konumu büyük ölçüde bireysel özellikle de ekonomik başarıya göre belirlenir. • Endüstriyel toplumlarda tabakalaşma sınıflar etrafında gerçekleşir. • Sınıflar arasında evlilik, kast ve feodal zümre sisteminden daha yaygındır. • Modern dönemle birlikte sınıflaşma ortaya çıkmıştır: – Burjuvazi – Proleterya Sınıf Sistemleri Sınıf sistemleri kölelik ve kasttan dört biçimde ayrılır: – Sınıf sistemleri hareketli sınırlara sahiptir—Sınıflar birbirinden kesin sınırlarla ayrılmazlar. – Sınıf konumları bazı kısımlarıyla elde edilmiştir — bu sistemde sosyal hareketliliğe daha çok rastlanır – Sınıf ekonomi temellidir – Sınıf sistemleri büyük ölçekli ve gayrişahsidir. Burjuvazi Burjuvazi (Fransızca: bourgeoisie), kent soyluluk, sosyal ve politik fikirleri, başlıca mülkiyet değerleri ve servetin kişisel yansıyışı ile şekillenen insan grubu. Bu fransız terim, Yunanca pyrgos kelimesinden türeyen İtalyanca borghesia (borgo = köy kökünden) kelimesinden ortaya çıkmıştır. Borghese kasabada ya da kazada ikamet eden özgür bir adamdı. Fransızca burgeis kelimesi İngilizceye burgess olarak geçmiştir. Ortaçağda İngilizce burgeis, burges ve borges, Flemenkçe burgerij ve Almanca Bürger kelimeleri bir şehrin ya da köyün sakini anlamına gelir. Fransız feodal (derebeyliği) düzeninde bourgeois toplumun ikamet süresi ve gelir kaynağı ile belirlenen resmi bir sınıfı Kelime ortaçağın sonlarında tüccar ve tacirler için kullanılmaya başlanmış ve 19. yüzyıla kadar orta sınıf (soylular ve köylüler arasındaki kişiler) anlamında kullanılmıştır. 19. yüzyılın ilk çeyreğinden itibaren soyluların güç ve serveti azaldıkça, burjuvazi yeni yöneten sınıf olarak ortaya çıkmıştır. Burjuvazi bir sınıfı, Burjuva ise bu sınıfa mensup kişileri ifade eder. Bu terim bazen soylu kesimin altında olan, güçleri paradan gelen insanları tanımlamak için alçaltıcı bir şekilde kullanılır. Marksist yazında da asalaklık anlamında kullanılmaktadır. Proletarya Proletarya Latince proles (döl) kelimesinden gelir ve alt sosyal sınıfı tanımlamak için kullanılan terimdir. Bu sınıfa mensup kişilere proleter denir. İlk olarak oğullarından başka malı olmayan insanları tanımlamak için kullanılan aşağılayıcı bir kelime iken, Karl Marx`tan sonra işçi sınıfını tanımlamak için kullanılan sosyolojik bir terim halini almıştır. Marksist teoride proletarya üretim araçlarına sahip olmayan sınıfın adıdır. Proleter ücretli işçidir. Proletarya, Feodalizmin çözülmesiyle mülksüzleşen insanların, emek gücünü belli bir ücret karşılığında satmaktan başka yaşam seçeneği kalmamasıyla ortaya çıkan, üretimdeki konumları itibariyle belirli bir grup oluşturan kesimin sınıfsal olarak tanımlanmasıdır. Proletaryanın bir alt bölümü de lümpenproletarya olarak tanımlanır. Aşırı derecede fakir ve işsiz ve evsizler ya da fahişelik yapanlar bu kategoriye dahildir. Başka bir tanım işçileri yaptığı işin niteliğine göre alt gruplara ayırır: beyaz yakalı/mavi yakalı veya yüksek nitelikli işçi, vasıfsız işçi. Kapitalizmin, bürokrasi ve teknolojinin artan etkisiyle birlikte bir kişiyi işçi sınıfına hangi kriterlerin üye yaptığı günümüzde de tartışılmaktadır. Sınıflar ve Toplumsal Hiyerarşi Bazı sosyal bilimciler meslek ve gelir ve toplumsal hiyerarşiyi üçe ayırırlar Üst tabaka Büyük mülk sahipleri Orta tabaka Profesyoneller ve beyaz yakalılar Alt tabaka düşük gelirli kol işçileri Sınıflar ve Toplumsal Hiyerarşi Bazı sosyal bilimciler de meslek ve gelir ve toplumsal hiyerarşiyi beşe ayırırlar. Üst sınıf En zenginler Üst-orta sınıf Yüksek maaş alan profesyoneller Alt-orta sınıf Eğitimli beyaz yakalı işçiler ve düşük maaş alan profesyoneller İşçi sınıfı Saat ücretiyle çalışan vasıflı mavi yakalı işçiler Alt sınıf Vasıfız işçiler ve işsizler Klasik Sosyoloji’de Tabakalaşmaya Yaklaşım • Tabakalaşmaya dair sistematik bir ölçümleme için evvela toplumsal yapı, sınıf ve hareketliliğe dair kuramsal bir yaklaşımın geliştirilmesi ve buna bağlı olarak da metodolojik bir zeminin oluşturulması gerekmektedir. • Sosyoloji literatürü içerisinde bugüne kadar tabakalaşma hususunda farklı kuramsal bakış açılarına bağlı olarak çok çeşitli çalışmalar yapılmıştır. • Bu bakımdan sosyolojinin üç klasik isminin, Marx, Weber ve Durkheim’in, diğer pek çok konuda olduğu gibi sınıf ve tabakalaşma konularında da belirleyici bir kuramsal perspektif sunmuşlardır Marx ve Toplumsal Sınıflar • Üretim araçlarının mülkiyeti temelinde yaşanan çatışma • Toplumsal sınıfların temeli, üretim araçlarının mülkiyetidir • Bireylerin sınıfsal konumlan onların düşünce ve davranışlarını belirler • Sınıf Bilinci: kendinde sınıftan kendisi için sınıfa • Proleterleşme: Marx için burjuvazi ve proletarya şeklinde iki temel sınıf vardır. Diğer ara sınıflar zaman içinde ortadan kalkacaktır. Bunlardan küçük bir kısmı burjuvaziye, diğerleri proletaryaya katılacaklardır. Kapitalist Toplumda Sınıflar • Ana sınıflar – Burjuvazi: Üretim araçlarının mülkiyetine sahip sınıf – Proletarya: Üretim araçlarının mülkiyetine sahip olmayan kol gücüyle çalışan üretici sınıf • Ara sınıflar – Küçük (Petite) Burjuva: Gelişen sanayi ile rekabet edemeyerek ortadan kalkacak ve gittikçe proleterleşecek küçük sanatkârlar ile memur-entelektüel tabaka – Lümpen Proletarya: "proletarya yığını"; "pejmürde proletarya" -- "Bütün sınıflar tarafından istenmeyenler tanımına dolandırıcılar, itimat hilebazları, genelev sahipleri, çaput ve kemik tüccarları, laternacılar, dilenciler ve toplumun diğer kimsesizler…" Marx lümpen proleteryayı devrim karşıtı bir güç olarak görüyordu • Arkaik sınıflar – Aristokrasi: Toprak ve unvan sahibi eski soylular. Gelecekte büyük oranda burjuvazi içinde eriyecektir. – Köylülük: Halen toprağa bağlı tarımsal faaliyet yapan sınıf. Gelecekte büyük oranda proleterya içinde eriyecektir. Weber: Sınıf, Statü, Parti • Mülkiyet (zenginlik), iktidarın en önemli belirleyicilerinden birisidir. • Weber’e göre tabakalaşmayı, en iyi ekonomik eşitsizliklere, toplumsal hiyerarşilerine ve siyasal eşitsizliklere bakarak anlayabiliriz. • Weber’e göre sınıftan söz edilebilmesi için, • Bir grup insanın yaşam olanaklarının belli bir nedensel öğesinin ortaklığı • bu ortak öğeyi, mal sahibi olmak ve gelir ağlamak gibi salt ekonomik çıkarların temsil etmesi, • Bu öğenin meta ve işgücü piyasalarının koşullarında temsil edilmesi Weber: Sınıf, Statü, Parti • Ekonomik Düzen – Sosyal Düzen ayrımı • Gücün ve iktidarın kaynaklarının belirlenmesi • Ekonomi ve Toplum’un “Sınıf, statü ve parti” isimli kısmında ekonomik düzen ve sosyal düzen ayrımını baştan belirtir: • Tabakalaşma, iktidar/otorite (parti), iktisadi güç (Sınıf) ve itibar/prestij (statü) boyutları olan sınıftan daha kapsamlı bir kavramdır. • Sınıf konumu, kişilerin mal, yaşam koşulları ve kişisel yaşantılar için sahip oldukları tipik olanaklardır. • Statü (ya da prestij), insanlara diğerleri tarafından yüklenen olumlu ya da olumsuz anlamlardır. Emile Durkheim’in Tabakalaşma Analizi • Durkheim yapısal farklılaşmanın sosyal gelişmenin temel süreci olduğunu ileri sürmektedir. • Zaman içerisinde homojen topluluklar ve örgütler değişik işlerde odaklanan uzmanların uzmanlaşmış heterojen yapıları ile yer değiştirmiştir. • İktisadi üretim, sağlık veya eğitim gibi akrabalık yapıları tarafından yerine getirilen işler uzmanlaşmış örgütler tarafından yapılmaya başlandı. • Bu değişim biyolojideki omurgazıslardan omurgalılara doğru olan değişim gibidir. • Durkheim bunun toplumun temel normatif ilkelerinde bir değişim gerektirdiğini ileri sürer. Emile Durkheim’in Tabakalaşma Analizi • Sınıfların toplumsal yaşam içerisinde oynadıkları bir rol vardır. • Her bir sınıf bireyin toplumsallaşması, kişisel değerlerinin oluşması ve yaşam tarzlarının biçimlenmesini sağlar. • Mesleki örgütlenmeler / meslek ahlakı tabakalaşmanın önemli unsurlarındadır. • Marx’ın sömürü anlayışının veya Weber’deki bireysel farklılıklara bağlı ayrışmaların aksine; Durkheim’ın tabakalaşma modelinde, toplumun farklı katmanları toplumsal düzenin oluşması için elzemdir ve her bir birey veya grup, toplumun gövdesini oluşturan parçalardan ibarettir.