Bilgi Teknolojileri, Terörizm ve Uluslararası İlişkiler Prof. Dr. Mehmet Seyfettin EROL Ahmet DOĞRU Giriş Bilgi teknolojilerinin bilgisayar, elektronik ve telekomünikasyon alanlarının birleşiminden oluşan “bilgi yoğun” platformlar bütünü olarak tanımlayabiliriz. Bilgi teknolojileri, üretimde otomasyonun, mühendislikte bilgisayar destekli tasarımın, yönetimde ise daha doğru kararlar ve tahminler yapılmasına yardımcı olur. Devletler, kamu kurumları, sivil toplum kuruluşları, şirketler yönetim yapıları açısından bilgi teknolojilerinden faydalanma hususunda benzer yapılardır diyebiliriz. Şu 5 husus, bilgi teknolojilerinin sunduğu imkanlar dahilinde, ayrıştırıcı katma değer sağlamaktadır. Karar Verme Süreci Veritabanı sistemleri, çalışma tablosu programları, veri madenciliği ve daha birçok yazılım sistemi, kurumsal verilerin değerlendirilmesinde ve yöneticilere sunulmasında önemli rol oynar. Maliyet Tasarrufu Bilgi teknolojileri ürün geliştirme, üretim, dağıtım ve müşteri ilişkileri bakımından maliyetleri büyük ölçüde azaltır ve zamandan tasarruf sağlar. Ayrıca, Internet ve diğer network olanakları ofis içinde ve ofisler arasındaki iletişim maliyetlerini önemli ölçüde azaltılabilir. Sürekli Bilgi Akışı Gazi Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı Öğretim Üyesi * Gazi Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı, Doktor Adayı 1 Her düzeyde gereken bilgi gereken noktaya hızlı biçimde akar ve ilgili yapıdaki çalışanlarının takım halinde (verimli) çalışması sağlanır. Dinamizm Çeviklik Pazar şartları ve yasalar değiştiğinde yönetim yapılarının hemen adapte olması gerekir. Bunun yanı sıra ürün ve sunulan hizmetlerin yaşam süreleri de gün geçtikçe kısalmaktadır. Bilgisayar sistemleri üzerinde geliştirilen doküman yönetimi ve iş akışı sistemleri yeni prosedürlerin hızla hayata geçmesine yardımcı olur. Rekabet Üstünlüğü Uluslararası rekabete, yönetimde esnekliğe, yeni ürün geliştirme gibi çalışmalara, yönetimlerin yeniden yapılanmalarına izin vermektedir. Bilgi teknolojisi ürünlerinin sağladığı imkanlar her türden organizasyonun etkinliğini ve verimliliğini takviye etmesi açısından vazgeçilmez noktadadır. Günümüz şartlarında en küçük bir işletmeden devletlere ve uluslararası örgütlere kadar bilgi teknolojisi ürünleri, yıkıcı tesirler yaratarak güvenlik, pazarlama, iletişim, tanıtım faaliyetleri, halkla ilişkiler vb. bir çok alanda işlerin süresinin kısalmasına ve etkinliğin artmasına katkı sağladı. Bilgi teknolojisi imkanlarının güvenlik alanındaki uygulamaları; devletlerin özellikle sınır güvenliği ve ülke içi tehdit unsurları olabilecek hareketlerin gözetlenmesinde oldukça faydalı olduğu söylenebilir. Terör örgütleri devletlerin uyguladığı sıkı güvenlik uygulamalarını yine bilgi teknolojisi alt yapılarını kullanarak çaresiz bırakma hedefinde oldukları görülmektedir. Şüphesiz, terör örgütlerinin hedeflerini gerçekleştirmekte aldıkları referans noktası devletlerde oluşan güvenlik zafiyetleridir. Devlet güvenlik boşluklarını kapatmak için bütün enstrümanlarını harekete geçirebilmesine rağmen, terör örgütleri boşluğu yakalamakta başarılı olmaktadır. Bunun örnekleri, birçok Avrupa ülkesi başkentlerinde gerçekleştirilen terör saldırılarıyla görülmüştür. İnternet mecrasının sunduğu imkanlar iyi niyetlilere sağladığı fayda kadar kötü niyetli oluşumların da işini kolaylaştırmaktadır. Bu bağlamda, devletler arası ilişkilerde ve özellikle terörle mücadele stratejilerinin yapılandırılmasında bilgi teknolojisi ürünlerinin etkisinin incelenmesi ve uygun politikalar üretilmesi bir zorunluluk olarak karşımıza çıkmaktadır. İnternet Kullanımı Bilgi teknolojisi ürünlerinin odağı üretim süreçlerindeki dinamik ve çevikliği arttırmak iken, tüketim sürecinde ise, olabildiğince çok sayıda kullanıcıya ulaşmayı hedeflemektedir. 2016 2 Temmuz ayı verilerine göre, dünya nüfusunun 46 %’sı internet erişimine sahip ve kullanmaktadır1. Bu oran gün geçtikçe artmaktadır. İnternet dünyasına eklemlenen her kullanıcı hem tüketim, hem de daha fazla veri kaynağı anlamına gelmektedir. Bilgi teknolojisi çalışmaları, bireylerin internet ile aralarındaki engellerin kaldırılmasına büyük hizmet etmektedir. Geliştirilen mobil cihazlar artık havada, denizde, karada insanlara internet imkanı sunmaktadır. Yapılan bir araştırmada geleneksel masaüstü ve notebook aracılığı ile internet kullanımının, mobil cihazlar karşısında yenildiğini görmekteyiz. Mobil cihazların internete erişimde önde olması, internet ortamına salınan verinin nitelik ve nicelik olarak artmasını sağladı. Bu bağlamda büyük veri (Big Data) alanındaki çalışmalar oldukça dikkat çekici ve bilgi yoğun analizlerin yapılmasına katkı sağladığı görülmektedir. 46 54 Kullanan 1 Kullanmayan World Bank Fact Book, ITU 2015 3 Yıllara Göre 50% 46% 43% 45% 41% 38% 40% 35% 35% 32% 29% 30% 25% 20% 15% 10% 5% 0% 2016 2015 2014 2013 2012 2011 2010 Kullanım 2 Büyük Veri Büyük Veri terimi, çok karmaşık ve geniş veri ağının klasik veri işleme yöntemleriyle işlenemediği ya da daha doğru sonuçlar elde etmede yetersiz kaldığı veri havuzunu tanımlamak için kullanılır. Büyük veri terimi aynı zamanda tahmin analizleri, kullanıcı davranışları analizlerinin çok büyük kapasitedeki veri havuzundan sonuç elde etmeyi de ifade etmek için kullanılır.3 Dijital teknolojilerin yükselişi veri miktarında ve çeşitliliğinde yeni bir çığır açtı. Son derece geniş ve çeşitli veri havuzu bireylerin, şirketlerin ve devletlerin veriyi kullanım alanlarında değişikliğe neden oldu.4 Geleneksel veri toplama yönteminin gerekli gördüğü insan kaynağı ve zaman, dijital ağ teknolojilerinin ortaya koyduğu geniş ve çeşitli veri kaynağı ile 2 World Bank Fact Book ITU 2015. Jose Maria Cavanillas, Edward Curry, Wolfgang Wahlster, New Horizons for a Data-Driven Economy, A Roadmap for usage and exploitation of big data in Europe, Springer, Switzerland, 2016, p. 163. 4 Zeynep Tüfekçi, Engineering the Public: Big Data, Surveillence and Computational Politics, Forthcoming, July 2014, Vol. 19. No. 7, p. 11. 3 4 karşılaştırıldığında büyük veri çalışmalarının her yönüyle yıkıcı bir etki yarattığı söylenebilir. Internet World Stats 2016 Haziran5 verilerine göre dünya nüfusunun %49.2’si internet kullanmaktadır. İnternetin iş dünyasının ve hükümetlerin operasyon şeklini ve insanların hayatlarını derinden etkilediği su götürmez bir gerçektir. Ama dijital çağın önemli dönüştürücü etkiye sahip gelişmelerinden önemlilerinden birisi “büyük veri” çalışmalarıdır. Büyük veri internetten çok farklıdır. İletişimin çok ötesinde imkanlar sunmaktadır. İnternet insanların nasıl iletişim kuracağı konusunda çok yeni tasarımlar ortaya koyduğu gözlemlenmektedir. İnternetin sunduğu veri toplama imkanı ile elde toplanan yığın veri havuzu, öğrendiğimiz şeylerin çok daha büyük bir veri filtresinden geçirebilmemize imkan sağlamaktadır. İnsanlar önceleri veri toplama faaliyetine başlamadan evvel hangi başlangıç noktasından hareket edeceğinin belirlemek zorundaydı. Ancak, şimdi gelişen bilgi teknolojisi araçları ile erişilen “Büyük Veri” çalışması verinin çoklu boyutlarda kullanılmasına imkan sağlıyor. Bir başka deyişle, artık araştırmacılar araştırmalarına başlamadan önce veriyi nasıl kullanacağını ve toplama sürecinde nelere dikkat edilmesi gerektiğini geleneksel yöntemlerde olduğu gibi bilmelerine gerek duymuyor. 2000’li yılların başına kadar dünyadaki arşivlenmiş datanın yalnızca dörtte biri dijital ortamdaydı.6 Geri kalan kısmı ise daha çok kağıt ve analog araçlar vasıtasıyla saklanıyordu. Gün geçtikçe gelişen bilgi teknolojileri ürünleri artık arşivlemeyi daha kolay hale getirdi. Günümüzde tüm arşivlenen verinin yalnızca yüzde ikisi dijital olmayan ortamlarda saklanıyor. Verinin saklanma koşullarına ek olarak, verinin henüz bir girdi olarak alınmadan hangi parametrelere göre alınacağı, bir başka ifadeyle; girdinin ne amaca hizmet edeceğinin belli edilmesi de kolaylaştı. GPS yardımıyla yer bildirimleri, sosyal medya araçlarıyla insanların nelerden hoşlanıp hoşlanmadığı veri olarak kaydedilebiliyor. Hatta elde edilen datalar cinsiyet, yaş, yer, memleket, inanç vd. değişkenler ışığında işlenip ilgili alanlarda kullanılabiliyor. Büyük veri çağında ön plana çıkan iki önemli hususu burada dile getirebiliriz. Birincisi, doğru ve nitelikli bilgiye erişim önemli bir beceri haline geldi. Yığın veri havuzları araştırmak 5 Internet World Stats 2016, Usage and Population Statistics, http://www.internetworldstats.com/stats.htm, Erişim: 31 Ağustos 2016. 6 Kenneth Neil Cukier and Viktor Mayer-Schoenberger, The Rise of Big Data, Foreign Affairs, Issue May/June 2013. 5 istenilen hususlar hakkında son derece geniş ve detay veri portföyü sunmaktadır. Çok büyük veri havuzundan etkin bir şekilde faydalanmak doğru bilgiyi elde edebilmek için, doğru sorular sormayı ve uygun araçları kullanmayı gerekli kılmaktadır. İkincisi ise, çok geniş veri havuzundan yüksek doğruluk oranı yakalamak için bozulmamış tahrif olmamış veriye ulaşabilmek önem arz etmektedir. Zira, Büyük veri çalışmalarındaki elde edilen doğruluk daha etkin karar alma süreçlerinin ortaya çıkmasını sağlamaktadır. Büyük veri çalışmaları araştırmacıların, yöneticilerin probleme yaklaşımı şekillerini etkiledi. Şöyle ki; neden sonuç ilişkisinden ziyade değişkenler arasındaki korelasyona odaklanmak ve “neden” sorusundan çok “ne” sorusunu sormak önem kazandı. Çünkü, büyük veri halihazırda nedenselliğin cevabını büyük ölçüde veriyor. Yeniden nedenleri araştırmak yerine, sunulmuş olan veri havuzundan sorunun “ne” olduğuna yoğunlaşmak daha az maliyetli bir iş olduğu değerlendirilmektedir. Televizyon yayınlarından farklı olarak, internet vatandaşlara daha yaygın ve katılımcı bir iletişim imkanı sunmaktadır.7 Ayrıca, internet bilgiye erişimde hem maliyetleri azaltmakta hem de kullanıcıları kendisine bağımlı hale getirmektedir. İnternetin özellikle sosyal medya araçlarının “oyunlaştırma” (gamification) stratejisiyle insanların bu araçları kullanmalarını bir ihtiyaca dönüştürmesinde rolü büyüktür.8 Bireysel kullanıcılar internet mecrasında geliştirilen sosyal medya araçlarına olan bağlılığının temelinde oyunlaştırma stratejisinin yattığını görüyoruz. Örneğin, Facebook, Twitter, SnapChat ve Scorp gibi sosyal paylaşım uygulamaları kullanıcıların doğrudan herhangi bir reklam ya da tanıtım aracından etkilenmeden kullanıcılar tarafından talep edildiği görülmektedir. Bahsedilen sosyal paylaşım mecralarının odağında geniş halk kitlelerini doğal olarak kendi mecralarına çekmek vardır. Bunu yaparken insanları bağlayacak ve kullanırken zevk almasını sağlayacak formatta bir ürün geliştirmek derdindedirler. Sonuç olarak, çok yüksek sayıda kullanıcıya sahip olarak veri havuzunu sürekli olarak arttırmaktadırlar. Veri havuzu genişledikçe analiz türleri de çeşitliliğe kavuşmakta ve daha çeşitli kullanıcı kitlesine erişmeyi hedeflemektedirler. Son yıllarda Orta Doğu ve Avrupa’da artış gösteren aşırıcı terör örgütlerinin her geçen gün daha sofistike yöntemler geliştirmeleri karşısında, devlet kurumlarının nasıl karşılık vereceği önemli 7 Zeynep Tüfekçi, Engineering the Public: Big Data, Surveillence and Computational Politics, Forthcoming, July 2014, Vol. 19. No. 7, p. 1 8 Janna Quitney Anderson, Lee Rainie, Imagining the Internet, Pew Research Center, 6 bir tartışma konusu olarak öne çıkmaktadır. Devletlerin radikal terör örgütlerini anlamak ve daha detaylı çözümlemeler sunabilmeleri için Büyük Veri analiz çalışmalarının güvenlik güçlerinin terörle mücadelede kullanacağı önemli enstrümanlarından biri olacağı önemli bir husustur. 9 Elbette ki, Büyük Veri çalışmalarının terörle mücadelede etkin kullanımı terörü tamamen bitireceği iddia edilmemektedir. Ancak, bilgi teknolojileri ürünlerini kullanmada bir hayli yetenek kazanan terör örgütleri, devletlerin güvenlik açıklarını tespit etmede ve kendi amaçları doğrultusunda kullanabilmelerinde internet ortamının sağlamış olduğu imkanları göz ardı etmemektedir. Bu durumda devletler tıpkı geleneksel savunma karşı terör operasyonları gibi internet mecrasında da bir takım önlemler almak durumunda olduğu her geçen gün yaşanan talihsiz terör saldırılarıyla ortaya çıkmaktadır. Sosyal Medya Araçları ve Oyunlaştırma Stratejileri Geliştirilen sosyal medya araçları, insanları adeta bağımlı hale getirdi. Facebook, Twitter, Instagram gibi mecralar, insanların mobil cihazlarında olmazsa olmazlar arasına girdi. Bu mecraların son derece yaygın olarak kullanılmasında sosyal medya araçları geliştiricilerin odaklarına aldığı “oyunlaştırma” stratejisi yatmaktadır. Nedir oyunlaştırma stratejisi? Oyun dinamiklerini markaya, işletmeye yada spesifik bir ürüne entegre ederek interaktif bir ortam yaratma temeline dayanan bir kavramdır. Bir başka ifadeyle, oyun ile ilgili olmayan bir alanda veya direkt olarak iş yaptığınız sahada oyun dinamiklerinden faydalanarak, uygulama geliştirme olarak tanımlanabilir. Bu stratejiyle, geliştiriciler en düşük maliyetle, en yaygın kullanıcı kitlesini elde etmeyi hedeflemektedir. Bunun ötesinde, oyunlaştırmadan nasibini alan özellikle sosyal medya mecraları “kendiliğinden” oluşan bir kullanıcı kitlesine erişebilmelerinde oyunlaştırma stratejisinin rolü büyüktür. Facebook, Twitter, Instagram, SnapChat gibi platformlar güzel örneklerdir. Bu tür mecraları kullanan kişiler, kişisel verilerini paylaşmak durumunda kalmaktadır. Gün geçtikçe facebook ve twitter fake kullanıcı oranlarında azaltmaya giderek, kullanıcıların gerçek kimliklerini vermeye zorlamaktadır. Bu veriler de özellikle big data çalışmalarına konu olmaktadır. Büyük veri çalışmalarının sunduğu imkanlar neticesinde rafine edilmiş veriler istihbarat bilgisi olarak bile kullanılabilmektedir. Bilgi teknolojisi imkanları, devletler ve özel sektör için çok faydalar sağlarken, terörist gruplar 9 Anno Bunnik, Terrorism, Extremism, and Radicalization in a Big Data Age, in (Eds.) Anno Bunnik, Anthony Cawley, Michael Mulqueen, and Andrej Zwitter, Big Data Challenges, Palgrave Macmillian, 2016, p. 85 7 da bu imkanlardan yararlanmaktadır. Bilgi teknolojisi araçları, terörle mücadelede etkinliğin arttırılmasında önem kazanmaktadır. Terör Örgütleri ve Veri Toplama Veri ve bilgi toplanması hem terörist gruplar için hem devletler için önemlidir. Bir terör eyleminin ne zaman, nerede ve nasıl gerçekleşeceğini öngörmek oldukça zor bir meseledir. Nitekim terör örgütlerinin başlıca stratejileri bu öngörülemezlikten yararlanma ve güvenlik güçlerini ve toplumu hazırlıksız yakalamaktır. Bu bakımdan terör örgütü bir alan üstünlüğüne sahiptir. Dolayısıyla terörle mücadele bir alan kazanma mücadelesi olarak da görülebilir. Terör örgütü hakkında toplanacak istihbarat, bilgi ve her türlü veri bu mücadelede güvenlik güçlerine yardımcı olacaktır. Sistemli bir şekilde elde edilen ve doğru bir şekilde değerlendirilen bu veriler terör eylemlerinin öngörülemezlik sorunsalının azaltılmasına katkı sağlayacaktır. Terör örgütlerinin eylem yeri, zamanı ve biçimi konusunda karar verme üstünlüğü, güvenlik güçlerinin harekât üstünlüğüne dönüşebilir. Bilgi teknolojisi unsurlarının teröristlerin faaliyetlerini gözetlemede yaygın olarak kullanıldığını görmekteyiz. Teröristlerin internet üzerindeki aktivitelerinin takibi de devletlerin mücadele unsurları haline gelmiştir. Terör örgütleri, gruplarına savaşçı kazandırmak için bilgi teknolojisi imkanlarını kullanmaktadır. Alexander Melegrou ve Ranj Alaaddin’in Irak’ta yaptığı saha görüşmelerinde görüştüğü Araz ve Ali’nin Daeş örgütüne katılım süreci son derece ilginçtir.10 Elbette onların terör örgütüne katılımında ideolojik sebepler olabilir. Ancak, çalışmada dikkat çektiğimiz nokta katılım sürecinde etkin olarak kullanılan bilgi teknolojisi ürünlerinin rolüdür. Örgüte katılımı gerçekleşmeden 2 hafta önce, Araz Facebook kullanmaya başlamıştır. Araz acemi-çaylak bir facebook kullanıcısıdır. Daeş’in tam da hedefine uygun bir profil olduğu saha araştırmacıları tarafından söylenmektedir. Araz, facebook’ta profil resmi olarak Kudüs Mescidi Aksa’nın fotosunu koymuş ve islami sembol ve figürleri paylaşımları arasına koymuştur. Daeş militanlarının facebook Messenger üzerinden diyaloğa geçmesi henüz birkaç arkadaşa sahip olan Araz’ı heyecanlandırmıştır. Cihat odaklı söylemler Araz’ın dikkatini çekmiş. Messenger konuşmaları sonrası Musul’daki Daeş kampına gitmek için yola çıkar. Eleman devşirmeden sorumlu şahsın kendisine kendi şehirlerinde kalması karşılığında kendisine bir statü ve Allah için savaşma şansının verileceğini söyler. Uzunca yapılan Facebook sohbetleri sonrasında Alexander Melegrou ve Ranj Alaaddin Foreign Affairs, 8 Ağustos, 2016, https://www.foreignaffairs.com/articles/syria/2016-08-08/kurds-isis 10 8 Musul’a gidip Daeş’e katılmak için yola çıkar. Ancak, Kürt otoritesi tarafından yakalanarak hapse atılır. Kürt yönetimi Araz’ın Facebook yazışmalarını ve online aktivitelerini takip etmiştir. Facebook’tan farklı olarak WhatsApp ve Telegram gibi programlar sayesinde terör örgütü eleman devşirme sistemlerini işletmektedirler. Çünkü, bu tarz programlar sıfır maliyetle eleman devşirme kanalları olarak kullanılmaktadır. Diğer Daeş katılımıcısı olan Ali’nin anlattıkları Daeş’in uzak mekanlardaki elemanlarını online olarak etki altında tutması açısından önemlidir. Ali de Facebook üzerinden ulaşılmış ve gruba dahil edilmiş biridir. İslam hakkında bilgisi son derece zayıf olmasına rağmen çok sevdiği arkadaşının Daeş saflarında sözde halifeyi korumak için şehit oldu yazılı Facebook gönderisini görünce din adına savaşın gerekli olduğu kanısına varır. Eleman devşirme görevlisi ile buluşup Musul’a gitmek istendiğinde, kendisi ailesini çocuğunu geride bırakıp gitmek istemediğini söyler. Daeş, kendisinin uzakta olarak da hizmet edebileceğini söyler. Yetkili, evinde kalmasını ve kendisinden gelecek bilgiyi beklemesini söyler. Yetkili Ali’ye para da verir. Bir Şii camisini bombalamak üzere görevlendirilmiştir. Bombayı patlatmadan Kürt istihbarat servisi tarafından yakalanmıştır. Özetle, Daeş devşirdiği elemanları mutlak manada merkez yönetimi lokasyonunda olmasını zorlamıyor. Bilgi teknolojisi imkanları kullanarak kilometrelerce uzaktaki elemanlarını harekete geçirebilmektedir. Facebook, Whatsapp, Telegram vb. uygulamalar ile eleman devşirme ve yönlendirmeler yapabilmektedir. Hibrit Savaş Unsuru Olarak Bilgi Teknolojileri Bilgi teknolojileri hibrit savaş unsurları arasında da önemli bir role sahiptir. Siber alan saldırıları, bilgi savaşları, propaganda, yerelde isyanı teşvik ve ayaklanmaların sosyal konsolide edilmesinde bilgi teknolojisi unsurları aktif olarak kullanılmaktadır. Özellikle Ortadoğu ülkelerindeki ayaklanmaların organize edilmesinde Twitter ve Facebook gibi mecraların kullanıldığına şahit olduk. Devletler arası ilişkilerde yeni bir mücadele alanı olarak siber alan savaşları sıklıkla gündeme gelmeye başladı. Bilgi teknolojisi alt yapıları çok düşük maliyetler ile hedef devlete büyük zararlar verebilmektedir. Siber Alan Siber alan da bilgi teknolojisi sayesinde devletlerin güvenliğini hatırı sayılır bir şekilde tehdit eden bir unsur haline gelmiştir. Siber alanı, tarihsel seyri içerisinde kara ve denizle başlayan, sonrasında hava ve uzayın da eklenmesiyle genişleyen saldırı mecralarının beşincisi olarak nitelemek yanlış olmayacaktır. Siber alan dışındaki diğer dört mecrada niteleme, saldırının 9 yapıldığı/etki ettiği mekana bağlı olarak yapılmaktadır. Oysa siber alan için bu şekilde mekânsal bir sınır çizmek mümkün değildir. Bu imkansızlık, siber alanın sınırlarının belirlenmesini ve netleştirilmesini zorlaştırmıştır. Siber alanın maddesel bir varlığı yoktur, son tahlilde bilgiler bütünüdür. Siber alanı, bilgisayar teknolojisinin ortaya çıkmasından evvel eşyanın kendisinden ayırt etmek mümkün değildi. Bilgisayar teknolojisi ile birlikte donanım – yazılım ayrımının oluşması ve bilgilerin dijital ortamda saklanabilmesi, siber alanın, eşyanın kendisinden ayırt edilebilmesini sağlamıştır. Siber saldırılar kendine has özellikleri: Siber saldırının kendine has niteliği, saldırıyı gerçekleştiren ile saldırı arasında kesin bir ilişki kurmayı zorlaştırmaktadır. Siber saldırıda bulunabilmek için gereken teknik altyapının oluşturulması, diğer saldırı türleriyle kıyaslandığında, oldukça kolaydır. Hukuki yaptırıma maruz bırakması düşük ihtimaldir. Siber Saldırı Örnekleri Estonya 2007 DDoS saldırısı, Estonya Hükümetinin İkinci dünya savaşı sırasında hayatını Estonya'da kaybeden Rus askerleri için dikilen anıtın yerinin değiştirilmesi için aldığı karar sonrası ülkenin internet altyapısını felç eden DDoS saldırıları başlamıştır. Saldırılarla Rus Hükümeti arasında doğrudan bir bağlantının varlığına ilişkin bir kanıt olmasa da saldırıların Rus Hükümetinin emriyle gerçekleştirildiğine dair yorumlar yapılmıştır. Yoğun saldırı ile ülkede bankacılık işlemleri, devlete ait internet siteleri haber portalları gibi başlıca internet hizmetleri kullanılamaz hale gelmiştir. Gelen yoğun DDoS (sistemleri çalışamaz hale getiren dağıtık yapıdaki saldırılar) bankaları yeterince sıkıntıya sokmazmış gibi kredi kartı veren kuruluşlar panik sonucu verdikleri kararla kendi sistemlerini kapatmıştır. Saldırganlar, Distributed Denial of Service (DDos) olarak bilinen siber saldırı yöntemini kullanıyordu. Yani ilk aşamada pek çok sayıda bilgisayar ele geçiriliyor ve zombi bilgisayar hâline getiriliyordu. Çoğu zaman kullanıcıların, bilgisayarlarının ele geçirildiğinden dahi haberi olmuyordu. İkinci aşamada ele geçirilen bu zombi bilgisayarlardan Botnet adı verilen bir ağ oluşturuluyor ve belirlenen web sayfalarına sistematik olarak saldırmaları sağlanıyordu. 85000 bilgisayarın 178 farklı ülkeden düzenlediği saldırı olan Estonya siber saldırısı bilgi teknolojilerinin devletler arası ilişkilerde önemli bir etkiye neden oldu. 10 Stuxnet Saldırısı İran’ın Natanz nükleer tesisine uranyum zenginleştirme faaliyetlerini sekteye uğratmayı amaçlayan bir siber saldırısıdır. İranlı yetkililer Natanz nükleer tesisinde Stuxnet virüsünü tespit ettiler. Stuxnet virüsü, aktif olduğu süre boyunca, nükleer tesiste içinde uranyum zenginleştirilen santrifüjlerin dönüş hızlarını etkileyerek kullanım ömürlerini azaltmak suretiyle zenginleştirme sürecine zarar vermeyi hedeflemiştir. Bunu yapmaya başlamadan önce, SCADA (Supervisory Control and Data Acquisition) ekranlarında, daha önceden almış olduğu 21 saniyelik ekran görüntüsünü defalarca döndürerek kontrol mühendislerini yanıltmayı başarmıştır. Arka planda, santrifüjlerin dönüş hızlarını artırıp azaltarak ömürlerini azaltmıştır. Kırılan veya parçalanan santrifüjlerin yerine yenilerinin takılması gerekmektedir. Bu şekilde, nükleer zenginleştirme süreci tamamen sekteye uğramasa da, İran uranyum zenginleştirme planlarında en azından 2 yıllık bir üretim aksaması olduğu düşünülmektedir. Stuxnet’in neden bu şekilde bir eylem planı izlediği konusunda çeşitli tahminler bulunmaktadır. Stuxnet, bir anda tüm sistemi parçalayacak, tüm santrifüjleri kıracak şekilde değil de, uzun vadede gizli şekilde bu parçaların kullanım ömürlerini azaltacak şekilde dizayn edilmiştir. İran ise ömrü biten santrifüjleri, yenileriyle değiştirmesine imkan verecek sayıda santrifüjü üretip yedekte beklettiğinden, nükleer geliştirmede ciddi bir zarar görülmemiştir. Yine de Stuxnet, tüm bunlara rağmen, kamuya açıklanan ilk siber silah olarak tarihe geçmiştir. Virüs bir USB bellek aracılığıyla Natanz sistemine yüklenmiştir. İran bu saldırının arkasında ABD ve İsrail olduğunu iddia etmiş olsa da, somut bir delil ortaya sunamamıştır. Uluslararası hukuk düzenlemelerinin bu türden saldırılar karşısındaki yaptırımların tanzimine yönelik hukuki düzenlemelerin yetersizliği uluslararası ilişkileri de etkilemektedir. Bilgi Teknolojisi Çağı ve Uluslararası İlişkiler Dijital dünyadaki gelişmelerin toplumsal ve siyasal hareketlerin üzerinde yarattığı etkiden bir adım ötede küresel politikada da bir takım etkilerinin olduğunu söylemek yanlış olmaz. Dijital dünyanın sunduğu imkanlar toplumları birbiriyle daha sıkı ilişkiye girmesini sağlarken, uluslararası güvenlik, küresel ekonomi, siyasal ve toplumsal organizasyonlar, fikirlerin ileri düzeyde küresel ölçekte mobilize olmasıyla bir dönüşüm süreci içerindedirler.11 11 Robert Reardon and Nazli Choucri, The Role of Cyberspace in International Relations: A view of the 11 Devletler uluslararası ilişkilerde temelde ulusal çıkar, güvenlik ve egemenlik unsurlarını hayati parametreler olarak değerlendirir.12 Realist teori bakış açısına göre, devletlerin hayatiyetlerini sürdürebilmeleri için bu unsurlar çok önemlidir. Küreselleşme süreciyle birlikte devlet merkezli uluslararası ilişkiler anlayışını artık çok aktörlü bir anlayışa evrildiği bazı teorisyenler tarafından dile getirilmiştir. Gillian Youngs “Küresel Çağda Uluslararası İlişkiler” (International Relations in a Global Age) adlı kitabında devlet merkezli bakışı olan uluslararası ilişkiler anlayışının küreselleşmenin hız kazanmasıyla eleştirildiğini iddia ederek uluslararası ilişkiler disiplininin küreselleşme çağında değişik formlara girdiğini ileri sürmektedir. Uluslararası ilişkiler disiplininin devlet merkezli realist yaklaşımlarla dar bir kapsama sokulduğunu bu sıkışmışlığın açılması için küreselleşmenin hız kazandırdığı çok boyutlu gelişmelerin devlet merkezli disiplin anlayışının değişik formlarda algılanması ve çalışılması için önemli görmektedir.13 Küreselleşmeyle birlikte ekonomi alanında bilgiye dayalı büyüme modeli gelişmiş ülkelerce benimsenmiştir. Küreselleşme çağında üretime en çok katkı sağlayan unsurun “bilgi” olduğu görülmektedir. Geçmiş toplumlarda ön plana çıkmış ve çıkar grupları arasındaki çatışmaların nedeni olmuş nitelikli üretim mekanizmaları o dönemin toplumsal sistemini nitelemekte önemli bir faktör olmuştur.14 Gelişmiş ülkelerin üretim modellerinde teknolojiye dayalı bir yapının olduğunu görmekteyiz. “Bilgi Toplumu” tanımlamasını, eriştiği üretim ve pazarlama modeliyle ortaya koyan devlet sisteminin odağında bilgiye dayalı teknolojik üretim modelinin olduğu görülmektedir. Danniel Bell "The Coming of Industrial Society: A Venture in Social Forecasting" adlı eserinde bilgi toplumunu; dinamizmini kol gücü veya enerjiden ziyade, bilgiden elde eden, ihtiyaç duyulan insan kaynağını, toplumun yeni değerleriyle biçimlenmiş veya belirlenmiş, yetenekli uzmanların oluşturduğu bir toplum olarak tanımlar.15 Bilgi teknolojisi ürünlerinin hayatın her alanında kullanılması ve sağladığı iş gücü, zaman ve etkinlik ekonomik büyümenin geometrik olarak büyümesine katkı sağlamaktadır. Bilgi üretimi literature, ISA Annual Convention April 2012, San Diego, CA, p. 2. 12 Sheila Nair, Sovereignity, Security, and Migrants Making Bear Life, in (eds.) Shampa Biswas and Sheila Nair, International Relations and State of Exception, Routledge, London & New York, 2010, p. 98. 13 Gillian Youngs, International Relations in a Global Age, Polity Press, Cambridge, 1999, s. 2-5 14 Mehmet Dikkaya, Deniz Özyakışır, Küreselleşme ve Bilgi Toplumu: Eğitimin Küreselleşmesi ve NeoLiberal Politikaların Etkileri, Uluslararası İlişkiler Cilt 3, Sayı 9, Bahar 2006, s. 152. 15 Cihan Dura, Bilgi Toplumu, Ankara, Kültür Bakanlığı, 1990, s. 4. 12 ve bilgiyi kullanabilme becerisini merkeze alan üretim anlayışı devletlerin özellikle ekonomi alanında olumlu yönde farklılaşmasını sağlamıştır. ABD, Japonya, Güney Kore ve Batı Avrupa ülkelerinin ekonomik gelişim süreçlerine bakıldığında göze çarpan ortak özellik; bilgi teknolojisi çalışmalarıyla elde edilen ürünlerin tarım, sanayi, sağlık, eğitim, iletişim ve genel hizmet sektörlerinde de uygulanabilmiş olmasıdır.16 Teknolojik gelişme temelinde şekillenen bilgi toplumunun en önemli temel taşı bilgi ve bilgiyi işleyebilen bilgisayar teknolojisidir.17 Bilgisayar teknolojisinin yardımıyla; bilgilerin istenildiği kadar depolanabilmesi, işlenmesi ve buradan yeni bilgiler üretilmesiyle18 “bilişim teknolojileri” hayatın birçok alanında önemli hale geldi. Bilgi toplumu olmanın çizdiği çerçeve küreselleşmenin etkisiyle özellikle bilişim teknolojileri alanında çok farklı yenilikçi girişimleri insanlığın hizmetine sunmaktadır. Devletler, bilgi çağında bilgi teknolojisi ürünlerinin sağlamış olduğu imkanlar karşısında özellikle güvenlik alanında bir takım zorluklarla karşı karşıya kalmaktadır. Özellikle siber alanda geliştirilen faaliyetler tehdit oluşturmaktadır. Bilişim teknolojilerinin yardımıyla siber tehditin geri planında kimlerin olduğunu tespit edebilmek bir hayli zordur. Örneğin, Estonya 2007 yılında DDOS siber saldırısı ülkenin birçok hizmetinin bloke olmasına neden olmuştur. Estonya saldırıdan Rusya’yı sorumlu tutmuş olsa da Rusya bunu net bir dille reddetmiştir. Yine 20** yılında İran’ın Natanz’da bulunan nükleer tesisine “stuxnet” isimli virüs ile siber saldırı düzenlenmiştir.19 Santrifüj, içerisine konulan elementi belirlenmiş bir hızda, basınçta ve sıcaklıkta döndürür ve ayrışmasını sağlar. Sisteme giriş yapan Stuxnet virüsü, santrifüjlerin dönme hızının dengesini bozmak üzere tasarlanmış ve başarılı olmuştur. Virüsün başarılı olmasındaki sebep ise, sistem içinde çalışırken santrifüjlerin çalışmasını engelleyen herhangi bir işaretin ana sistemi uyarmak üzere gönderilememesidir. Santrifüjlerin ısınması sonucu yıkıcı neticeler verebilme tehlikesi olan “stuxnet” virüsünün kimler tarafından gönderildiği hala netlik kazanmadı. İran yönetimi ABD ve İsrail’i suçlasa da onları işaret eden somut bir delil de ortaya konamadı. İran hükümeti, siber saldırının çok zarar vermeden önlendiğini söylemiştir. 23 Kasım 2011’de, İran Atom Enerjisi Örgütü’nün başkanı Ali Akbar Salehi şöyle Mehmet Dikkaya, Deniz Özyakışır, a.g.m., s. 156 Andrew S. Targowski, The Taxonomy of Information Societies, (Ed.) Yi-Chen Lan, Global Information Society: Operating Information Systems in a Dynamic Business Environment, IGP, London, 2005, p. 4. 18 Yoneji Masuda, The Information Society as Post-Industrial Society, World Future Society, Washington D.C., 1983, p. 52. 19 Buchan, Russell., Cyber Attacks: Unlawful Uses of Force or Prohibited Interventions?, Journal of Conflict & Security Law, Oxford University Press 2012, Vol. 17, Sayı.2, s.219 16 17 13 konuşmuştur: “Virüsü tam olarak keşfettik ve sistemimizin dikkatli ve ihtiyatlı oluşuyla virüsü ekipmanlara zarar vermeden bertaraf ettik.”20 Bilim ve Uluslararası Güvenlik Enstitüsü, santrifüjlerin çalışmalarında dalgalanmalara sebep olan Stuxnet virüsü, santrifüjlerin infilak etmelerine sebep olabilirdi diyerek, saldırının ciddiyetine dikkat çekmiştir.21 Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı uzmanları Stuxnet siber saldırısının İran’ın nükleer programını 2 yıl geriye götürdüğünü ifade etmişlerdir. Sonuç Bilgi teknolojilerinin hayatın birçok alanında etkisi olduğu gibi, terörle mücadelede ve uluslararası ilişkilerin tanziminde de önemli etkileri vardır. Bilgi teknolojisi araçlarının hızlı bir şekilde çeşitlenmesi ve kolay erişilebilir olması avantajlar sağladığı kadar bazı dezavantajlar da üretmektedir. Kuşkusuz bunların başında güvenliği tehdit eden unsurlar gelmektedir. Teknolojik gelişmeler terör örgütlerine, elaman devşirme, örgütsel iletişim ağı kurma ve yönetme gibi devletlerin denetim ve kontrol mekanizmalarını çaresiz bırakabilecek imkanlar sunmaktadır. Sosyal medya mecralarının gün geçtikçe daha çok insanı içine çekmesi, veri havuzunun bir hayli genişlemesine neden olmaktadır. Büyük veri marifetiyle işlenen verilerden elde edilen bilgiler devletler ve büyük şirketler için çok geniş spektrumda değerlendirmeler yapmalarına imkan sağlamaktadır. Yine internet teknolojisi ile siber alan uygulamaları devletlerin güvenliklerini tehdit eden unsurların başında gelmektedir. Bilgi teknolojisi ürünleri, hibrit savaş unsurlarının etkili bir şekilde kullanılmasına da imkan tanımaktadır. Teknolojik alt yapılar devletlere kolaylıklar sağladığı kadar terör örgütleri için de bir takım avantajlar sunmaktadır. Devletler gerek uluslararası ilişkilerinde gerekse de terörle mücadelede bilgi teknolojisi alt yapılarını etkin bir şekilde kullanmasında azim fayda vardır. AlJazeera web sitesinden alıntılandı., http://www.aljazeera.com/news/middleeast/2010/11/201011231936673748.html (Erişim: 29.12.2013) 21 Buchan, Russell., a.g.m., s.220 20 14