Sosyoloji Nedir? Sosyolojik düşünce Toplumsal olaylara dönük ilgi insanlık tarihi kadar eskidir. Ancak, “toplumu doğrudan bir inceleme nesnesi sayarak inceleme yapmanın yaygınlaşması”na 19. yüzyılda rastlıyoruz. Bu çağda, toplumu kendisine inceleme nesnesi olarak alan ve bilimsellik iddiasında bulunan bir bilimin adı ilk kez telaffuz edilmektedir: Sosyoloji. Terimi ilk kullanan kişi Auguste Comte’dur. -Neden insanlar bireyler halinde değil de toplumlar halinde yaşarlar? -Toplum nedir? Toplum nedir? • İnsan – insan etkileşiminin örgütlenmiş bir düzenidir. • Salt kendisini oluşturan bireylerin toplamı değildir • Kendini devam ettiren belli bir fiziksel yeri olan varlığını uzun süre sürdüren bir hayat biçimini sürdüren insan topluğudur. • İnsan ömründen uzun yaşayan, göreli bir kararlılığa sahip olan ve ve kendini devam ettiren insan topluluğudur (Kongar, 1981,s.31). • Her birey yalnız yaşayabilir mi? Toplum • İnsan ömründen uzun yaşayan • Kendini devam ettiren • Kendini koruyan • Ortak bir yaşam tarzı ve kültüre sahip olan • Ortak çıkarları olan ve bunları gerçekleştiren • İşbirliği ve işbölümü yapan • Belli bir fiziksel mekanı olan • Kurumsallaşmış ilişkilere sahip olan insan topluluğudur. Toplumun Öğeleri: • Temel öğesi insan ve doğadır.İnsanın ve doğanın etkileşiminin ortak bir ürünüdür. • Toplumlar içinde bulundukları coğrafyadan etkilenir Sosyoloji • Sosyolojinin farklı kılan özelliği; insan eylemlerini geniş çaplı oluşumların öğeleri olarak görme alışkanlığıdır. • Temelinde karşılıklı insan ilişkileri var.Sosyoloji bu ilişkilerin sonuçlarına bakar.Olaylar ne olursa olsun neden ve sonuçlarına bakar. • Doğa bilimlerine benzemez. Gözlemlenebilir konularla ilgilenir. Ampirik araştırmaya dayanır.Olgulara anlam kazandıracak kuramları formüle eder. Sosyoloji Nedir? • Toplumları inceleyen bilim dalı… • İnsanların sosyal ilişkilerini ve toplumsal kurumları ve ilişkilerini inceler. • İnsan davranışının nedenlerini ve sonuçlarını, sosyal değişmeyi, sosyal yaşamı inceler. • Anthony Giddens ise şöyle tanımlamaktadır: “Sosyoloji, insanın toplum yaşamının, insan grupları ile toplumlarının bilimsel incelemesidir. • Olaylar göründükleri gibi değildirler. Altında çok farklı nedenler barındırırlar. • Sosyoloji ilişkilerin altında yatan sosyal olguları araştırır. • Bu sayede sosyal yaşamın çerçevesini çiziyoruz. • Sizi çevreleyen sosyal güçleri düşünün. Sizden beklenen roller nelerdir? • Olgusal araştırmalar şeylerin nasıl ortaya çıktıklarını gösterir, ancak sosyoloji, ne kadar önemli ve ilginç olurlarsa olsunlar, yalnızca olguları toplamaktan ibaret değildir. Aynı zamanda şeylerin niçin/neden ortaya çıktıklarını da bilmek isteriz; bunu yapmak için de açıklayıcı kuramları oluşturmayı öğrenmek zorundayız. • Örneğin, sanayileşmenin modern toplumların ortaya çıkışlarında önemli bir etkiye sahip olduklarını biliyoruz; ancak sanayileşmenin kökenleri ve önkoşulları nelerdir? Farklı inceleme boyutları • Kişisel: Cinsiyet, aile • Toplumsal: Suç, Hukuk, Eğitim, Fakirlik • Küresel: Savaş, Göç Sosyoloji, sosyal varlıklar olarak bizim davranışımızı ele aldığından, baş döndürücü ve zorlayıcı bir girişimdir. Sosyoloji aile ilişkilerinden küresel olaylara kadar her türlü soruna, ilişkiye bakar. Yaşam döngümüzü belirleyen tarihsel ve toplumsal öğeleri anlamamıza yol açar. Olaylara farklı açılardan yaklaşmak gerekiyor. Büyük organizasyonlar, Üniversiteler Fabrikalar Sapkın grup davranışı, Çeteler Aile Topluluk ve toplumlar Din grupları Sosyoloji; aile, din grupları, sapkın grup davranışı, çeteler, büyük organizasyonlar, fabrika, üniversiteler vb. topluluk ve toplumları inceler. İnsanlarının birbirleriyle olan etkileşimine ve sonuçlarına bakar. Başlıca sosyoloji dalları • • • • • • • • • • • • • Bilgi sosyolojisi Ekonomik sosyoloji Sanayi sosyolojisi Kent sosyolojisi Köy sosyolojisi Din sosyolojisi Ahlak sosyolojisi Hukuk sosyolojisi Siyaset sosyolojisi Eğitim sosyolojisi Uygulamalı ve klinik sosyoloji Feminist Sosyoloji Sağlık Sosyolojisi Toplumsal Kurum da ne? • Kurumlar aslında başkalarıyla olan ilişkilerimizin sonucudur. Sosyal hayatı mümkün kılarlar. • Sosyal yaşam bizi kısıtlar. Kültürel normlar üzerimize örülmüş ilişkiler bütünüdür. • Sosyal dünyaya dair algılarımız var.Yaşanılan koşulların farkındayız ve ona göre seçin yaparız. Bizi kendimizi içinde bulunduğumuz sosyal ilişkiler içerisinde, karşılıklı alışveriş sonucunda anlam üretiriz. • Toplumsal rollerimizin bu ilişkiler sonucunda anlamlı bir hal alır. • • • • • • • • Suç Devlet Aile Din Sınıf Çalışma Kültür Dil: Kimse onu yaratmadı. Nesiller boyu varlığını sürdürdü. Kurumlar uzun zaman ve mekan dilimlerinde farklı bireyler tarafından benzer bir şekilde sürekli olarak tekrarlanan ve ya toplumsal olarak yeniden üretilen davranış biçimleridir. Diğer bilim dallarından farkı nedir? • • • • • • Tarih Hukuk Ekonomi Siyaset Psikoloji Sosyoloji Hepsi de insan ürünü dünyayla, dünyanın insan etkinliklerinin izlerini taşıyan, insanların eylemleri olmaksızın var olması düşünülmeyen bilgi kümeleridir. • Bilgi kümeleri arasındaki bölünme, inceledikleri dünyadaki bölünmüşlüğü yansıtmalıdır. Onları birbirinden farklılaştıran insan eylemleri ya da insan eylemlerinin özellikleridir ve bilgi kümeleri arasındaki bölünme bu olgunun bilincine varılmasından başka bir şey değildir. Bundan dolayı deriz ki, sosyoloji halihazırda süregelen ya da zamanla değişmeyen genel nitelikli eylemler üzerinde yoğunlaşırken, tarih, geçmişte gerçekleşmiş ve bugün artık olmayan eylemlerle ilgilidir; sosyoloji dikkatini bizim toplumumuzda gerçekleşen eylemlere ya da bir toplumdan ötekine değişmeyen eylem türlerine verirken, antropoloji, bizimkinden uzak ve farklı toplumlardaki insan eylemlerini anlatır. Sorumuza geri dönelim… Diğer bilimlerden ne farkı var? • Her bilim dalının farklı soruları var. Yeni bilgiler üretirken kullanılan ilkelerden farklılıklar doğar. • Sosyolojinin de kendine özgü perspektif ve soru kalıpları var. • Sosyolojiyi farklı kılan karakteristik; insan eylemlerini geniş çaplı oluşumların öğeleri olarak görme alışkanlığıdır. • Sosyolojinin temelinde karşılıklılık var. • Bilgi kümeleri arasındaki bölünme, inceledikleri dünyadaki bölünmüşlüğü yansıtmalıdır. Onları birbirinden farklılaştıran insan eylemleri ya da insan eylemlerinin özellikleridir ve bilgi kümeleri arasındaki bölünme bu olgunun bilincine varılmasından başka bir şey değildir. • Sosyolojinin öteki yakın akrabalarına gelince ‘kesin’ yanıt vermek biraz zor olacaktır ancak yine de şunları söyleyebiliriz: siyasal bilimler, ağırlıklı olarak iktidar ve yönetimle ilgili eylemleri tartışır; ekonomi, mal ve hizmetlerin üretilmesi ve dağıtılması kadar kaynakların kullanılması ile ilgili eylemleri ele alır; hukuk, insan davranışını düzenleyen normlar ve bu normların/kuralların nasıl ifade edildiği, yükümlülükler getirdiği ve uygulandığı ile ilgilidir. • Sosyolojiye gelince işler farklıdır. Sosyolojinin çalışma alanında dev hızlandırıcılara ya da radyoteleskoplara benzer bir şey yoktur. • Sosyolojik bulgu için hammadde sağlayan bütün deneyimler, sosyolojik bilgiyi oluşturan hemen her şey sıradan insanların normal günlük hayatlarında yaşadıkları şeylerdir; deneyim, bazen pratikte mümkün olmasa da, ilke olarak herkese açıktır; ve deneyim bir sosyoloğun büyüteci altına girmeden önce zaten herkes tarafından, sosyolog olmayan, sosyolojik dili kullanma ve olayları sosyolojik görüş açısından görme eğitimi almamış bir kişi tarafından yaşanmıştır. Sosyolojik Bakış Açısı • Her bireyin kendine has özellikleri vardır. Ancak toplum onları belirli kategorilere/rollere ayırır. • Çocuk/erişkin • Kadın/erkek • Zengin/fakir sosyolojik bakış açısı bu kategorilerin ve atfedilen rollerin bizi nasıl şekillendirdiklerini bakar. Yeni bir soru: Toplum mu bireyi etkiler, birey mi toplumu? Sosyolojik Bakış Açısı • Sosyoloji doğal, kaçınılmaz, iyi ya da doğru diye gördüklerimizin böyle olmayabileceklerini ve yaşamımızın ‘verilerinin’ tarihsel ve toplumsal güçler tarafından büyük ölçüde belirlendiklerini öğretir. • Bireysel yaşamlarımızın, toplumsal yaşantılarımızın bağlamlarını yansıttığı o ince, ancak karmaşık ve esaslı yolları anlamak, sosyolojik bakış açısı için temeldir. • Günlük rutinlerin içine iyice daldığımızda, olup bitenlerin anlamı üzerinde pek düşünmeyiz; hatta özel deneyimimizi başkalarının başına gelenlerle karşılaştırmaya, bireysel olandaki sosyal olanı, tikel olandaki genel olanı görmeye fırsatımız hiç olmaz; sosyologların bizim yerimize yaptıkları tam da budur. • Biz onlardan kişisel hayat hikayemizin başka insanlarla paylaştığımız tarih ile nasıl örüldüğünü bize göstermelerini bekleriz. Ne var ki, sosyologlar bu kadar derine insinler ya da inmesinler, yola çıkmak için seninle ve benimle paylaştıkları gündelik hayat deneyiminden, her birimizin günlük hayatına girmiş ham bilgiden başka bir hareket noktaları yoktur. Sosyolojik düşünce • Her konuda aslında bir fikir yürütebiliriz. Ancak günlük rutin koşturmacaya daldığımızda olup bitenlerin derin anlamları üzerine pek düşünmeyiz. • Özel deneyimlerimizi başkaları ile karşılaştırma işine girmeyiz. Bireyin hareketlerinde sosyali göremeyiz. Sosyolog bunu görür. Soru: Sosyolog yorumlamaya çalıştığı bilginin hem içindedir hem de dışındadır. • Yalnızca bu nedenden dolayı sosyologlar, fizikçilerin ve çalışmalarının konusuna ne kadar uzak dururlarsa dursunlar kavramaya çalıştıkları deneyimin iç bilgisinden tamamen kopamazlar. Ne kadar çabalarlarsa çabalasınlar, sosyologlar yorumlamaya çalıştıkları deneyimin iki yanında da aynı zamanda hem iç hem de dış yüzünde de kalmaya mecburdurlar. • Kurumlar her insan için geçerlidir. Ancak farklı oranlarda. O nedenle insanları değerlendirirken kendi açından değil, onların yaşadıkları ortamlarla değerlendirmek gerek. Onları ancak bu şekilde anlayabiliriz. Günlük ham bilgiden ne farkı var? 1- Konuşma 2- Alanın büyüklüğü 3-Anlam verme 4- Bilindik olana farklı bakmak • Sosyoloji, yaşamın görünüşte bildik olan yanlarının nasıl başka bir gözle görülebileceğini ve yorumlanabileceğini gösterir. Sosyologlar, insanların yaşadığı bireysel olayların daha geniş olguların yansıması olduğunu gösterir ve insanların deneyimleri arasındaki benzerlikleri ve bu benzerlikler arasındaki farklılıkları ortaya koyarlar. • Sosyolojik düşünmenin bireye sağladığı en önemli fayda, şimdiye kadar düşünmediği farklı şekilde düşünmeye başlamasını ve böylece o güne kadar tanıdığı, düşündüğü dünyanın şimdi olduğundan daha farklı bir dünya olabileceğini keşfetmesini sağlamasıdır. Sosyolojik bakış açısı, toplumsal koşulların bireylerin yaşamlarını nasıl etkilediğini ve belirlediğini görmeyi sağlar. Başka bir deyişle, bireysel sorunların ardındaki toplumsal nedenleri, yani özel olanın içinde genel olanı görmemize yardımcı olur. • Bir sosyolog, kişisel koşulların dolaysızlığından kurtulabilen ve şeyleri daha geniş bir bağlam içerisine yerleştirebilen birisidir. • Sosyolojik inceleme, her şeyden önce C. Wright Mills’in ifadesiyle ‘sosyolojik tahayyül/toplumbilimsel düşün’e bağımlıdır. • Sosyolojik tahayyül, bireyin görünüşte özel olan problemleri ile önemli toplumsal meseleler arasındaki bağlantıları yakalamaya uğraşan bir yaklaşımdır. • Meydana gelen bireysel ya da toplumsal olayları en geniş biçimde anlamayı, geçmiş, bugün ve gelecek perspektif içerisinde ve başka toplumsal olaylar ve süreçlerle ilişkili olarak değerlendirmeyi salık verir. • Kazandığı bilgileri sosyal yaşama katmaya çalışır. Toplumsal işleyişi kimse planlamaz. İktidarlar oldukça etkilerler. • Sosyolojik imgelem, bireyin görünüşte özel olan problemleri ile önemli toplumsal meseleler arasındaki bağlantıları yakalamaya uğraşan bir yaklaşımdır. Meydana gelen bireysel ya da toplumsal olayları en geniş biçimde anlamayı, geçmiş, bugün ve gelecek perspektif içerisinde ve başka toplumsal olaylar ve süreçlerle ilişkili olarak değerlendirmeyi salık verir. • Sosyolojik imgelem, yalnızca bireyi ilgilendirir görünen pek çok olayın gerçekte daha geniş sorunları yansıttığını görebilmemizi sağlar. Boşanma, örneğin, ilk başlangıçta bireysel/kişisel bir sorun/durum olarak görülebilir. Ancak, bütün evliliklerin üçte birinden fazlasının ilk 10 yıl içinde bozulduğu herhangi bir ülkede, boşanma aynı zamanda bir toplumsal sorundur da. Sosyolojik perspektifin faydaları 1-Farklı bir bilinç kazandırır. Olaylara farklı açılardan bakmayı öğrenirsiniz. Eleştirel olursunuz. 2- Hayatımızda karşımıza çıkabilecek fırsatları ya da sınırları görebilmemizi ve ona göre tavır alabilmemizi sağlar. 3-Toplumsal etkileşime daha fazla katılmamızı sağlar. 4- İnsan farklılıklarını görmemizi sağlar ve mücadele etme yetisini arttırır. Herkesin kendine göre doğalı, kendine göre yaşam tarzı var. Sosyoloji hepsinin artılarını ve eksilerini görmemizi sağlar. • Sosyolojik düşünme (toplumsal imgelem); etrafımızdakilere karşı bizi daha duyarlı hale getirir, duygularımızı keskinleştirir, olan bitenin daha fazla farkına varmamızı sağlayabilir, gündelik hayatımızda mevcut ancak –belki de bakmayı bilemediğimiz için- bize görünmez olan insanlık durumlarını keşfetmemize hizmet edebilir. Sıkıntılı noktalar • Sürekli değişen dünya; toplumsal sistemler sürekli güncellen yazılım gibidir. Bu nedenler sosyolojik analizin sonu gelmez. • Toplumun parçası bir bilim adamı. • Faydalı olma zorunluluğu. • Sosyolojiyle uğraşmaya yeni başlayan pek çok kişinin, karşılarına çıkan yaklaşımların çeşitliliğinden kafaları karışır. Ancak, sosyolojinin hiç bir zaman herkesin geçerli olarak kabul ettiği düşünceler bütününe sahip bir disiplin olmadığının bilinmesi elzemdir. Sosyologlar çoğu zaman kendi aralarında, insan davranışının, toplumsal ilişkilerinin, toplumsal eylemin ve özetle toplumun nasıl incelenmesi gerektiği konusunda tartıştılar, tartışmaya da devam etmektedirler. • Bu kafa karıştırıcı gibi duran ve kimilerince kesinlikten uzak olması itibariyle bir zayıflık olarak görülebilecek ve hatta bilim olarak adlandırılmayan sosyolojinin bu özelliği, onun inceleme nesnesinin özelliklerinden kaynaklanmaktadır. Sosyoloji bizim kendi hayatımız ve davranışımız hakkındadır, kendimizle uğraşmak da yapabileceğimiz en karmaşık ve zor işlerden bir tanesidir. Son Soru • Son dönemde medyada sıklıkla karşılaştığımız okullarda yaşanan şiddetin artışı, uyuşturucu kullanımının yaygınlaşması ve cinsel saldırılar vb. gibi haberleri, ‘sosyolojik imgelem’ yaklaşımını göz önünde bulundurarak değerlendiriniz.