İlk Türkçe Piyes Nasıl Temsil Edildi?

advertisement
12Q9
M U H İ T
T iy a tro
T a rih im iz in
M ü h im
b ir
Faslı
İlk Türkçe Piyes Nasıl
Temsil Edildi?
Aptülmecit’in sarayındaki Tiyatro — DON GRİGORYO
ve ODUN
KILIÇ — Hasköy Tiyatrosu mahkeme karariyle kapattırılıyor —
Agop Vartovyan nasıl yetişti ?
Yazan: R E F İK AH M ET
A
ptülmecit’in Dolmabağçe sarayın­
daki tiyatroya ge-
tirtttiği Ecnebi
V.
Opera
gençlerinin gizli gizli
padişah aleyhinde bir
edilen haşahane
heyeti teşkil
ediyordu.
Hademei hassadan
suikast hazırlamakta o l­
dukları söylenmiye baş­
ladı. Saray muhafızları
bir
gençleri sıkı bir taras­
kısmı bilhassa bu iş için
sut altına aldılar.
hususî surette ve iyti-
İlk
günlerde şüpheler hemen
na ile yetiştirilmekte idi.
Garp musikîsini o za­
hemen teeyyüt etıniye
başlamıştı. Temsil bu­
man Avrupadan getirtil­
miş olan en yüksek üs­
lunmadığı bir a k ş a m
gençlerin toplu bir hal­
tatlardan öğrenen Türk
de tiyatro salonuna gir­
gençleri git gide ecnebi
dikleri görüldü. Mesele
sahne artistlerine
mü­
anlaşılmış, herşey mey­
kemmelen refakat
ede-
dana çıkm ıştı: Suikast­
bilmiye başlamışlardı.
.
bu
hassa sınıfının a m a t ö r
muzikasinı o zaman sa­
demei hassai
işidildi;
toplanmalar dikkati ca­
lip göründü . Hademei
ve Operet heyetlerinin
rayda teşkil
oldukları
çılar
son
tertibat
ve
Günün birinde sa­
hareket kararını almak
raydaki musikî teşkilâtı­
na mensup bâzı gençle-
üzere biri eşiyorlardı, iş­
te şimdi ciirmü meşhut
halinde yakalanabileçek*
lerd i.
rin aralarında gizli gizli
içtimalar tertip etmekte
Gedikpaşa Tiyatrosu Miidürii Agop Vartovyan
[Bu resim eski bir fotografiden’ Rfessam Miinif Fehim Bey
tarafındau istinsah edilmiştir |
M U H İ T
1300
Bu mütalâa ile silâhlarinı
ellerine
ahp
İstanbulun bu seneler zarfındaki tiyatro
gençleri tevkif etmek üzere içeriye girenler ga­
hayatını şöyle kısaca tesbit etmek kabildir : Za­
rip bir manzara karşısinda kaldılar... Hademei
man zaman ecnebi truplar gelip ecnebi lisan­
bassa amatörleri kendi kendilerine piyes tem­
larında temsiller veriyorlardı. Memlekette yerli
sil ediyorlardı.
ermeni gençlerinden de bâzı artistler yetişmekte,
Filvaki bu san’at heveslisi gençlerin sui­
ermenice temsiller vermekte idi. Bunların belli
kastla filân alâkalari yo k tu ; ecnebi tiyatro he­
başlıları
yetlerinin temsillerinde bazan figüranlık ta yap­
1858 senesinde Hasköyde ermeni mektebinde
makta olan bu gençler kimseye haber verme­
bunlardan ayrı olarak bir gençler gurupu er­
den, kendi kendilerine çalışmışlar, bir temsil
menice temsiller vermiye başladı. Hasköy Ner-
heyeti vücuda getirmişler, bir suflör ayırmış­
sisyan mektebi muallimlerinden Mardiros Mı-
lar, bir de tiırkçe piyes yapmışlardı, bu gece de
nakyan, Tomas Fasulyacıyan,
eserlerini gizlice prova ediyorlardı...
bentciyan bunların arasında idi.
Keyfiyetten derhal haberdar edilen Aptülmecit, gençlerin bu teşebbüslerinden çok mem­
yukarıda isimlerini saydıklarımizdl.
Nikogos TiilYedikule E r­
meni Hastanesinde doktor olan Karekin Çaprasyan da bu heyetin rejisörü idi.
«1859» da
nun olmuş, onları mükâfatlandırmış, teşvik et­ Altundüri Arakel isimli bir ermeninin teşebmiş, açıktan açığa çalışmalarını söylemişti, Ha­ büsiyle Hasköyde Ermeni mektebi civarında bir
demei hassa amatörlerinin hazırladıkları türkçe tiyatro binası yaptırıldı, burada henüz ilk tem­
piyes az bir zaman sonra saray tiyatrosunda
sil verilmişti ki Beyoğlundaki büyük tiyatro­
temsil edilmiş, muvaffakiyet kazanmıştı.
nun miıstâciri Naum efendi İstanbulda tiyatro
Otuz
sene evel Pariste Larevü Teatral
oynatmak imtiyazının kendisine verildiğini söy-
mecmuasının türk temaşa san’ atma tahsis et­
liyerek
miş olduğu hususî nüshayı yazmış olan Mösyö
Hasköy tij^atrosu «1860» senesi martında mah­
Adolf Talâsso, bu hadiseyi Türklerin tiyatro
keme karariyle kapatırıldı. Tiyatro hayatı tek­
sahasında attıkları ilk adını olarak gösteriyor,
rar Mişel Naum efendinin tiyatrosuna inhisar
fakat yazık ki ne bu ilk piyesin ismini, ne de
etmiş oluyordu. Bü sefer Hasköylü Ermeni sa-
bünu oynıyanların adlarını zikretmiyor.
n ’atkârları da Naumun tiyairosuna gelmişler,
Saray tiyatrosunda türkçe temsil edildiği
Hasköylüler aleyhine bir
dâva açtı,
burada ermenice temsiller vermiye başlamışlar­
dı. Motti’ nin Haçaturyan tarafından ermenieeye
terceme edilmiş olan Aristodem isimli dramı
bu gençler tarafından oynanmış, Aristodem’in
düşmüşlerdi. Bu arada Naum tiyatrosunda İs- kızı İksira rolünü oyniyacak kadın artist bulu­
tepan Kkşiyan’m idaresinde Bedros Mağakyan, namamış, genç muallim Mınakyan kız rolüne
Çamaşır çıyan, Matmazel Fani ve sairedeıı mü­ çıkarılarak temsil verilmişti. Bu oyun bilâhare
rekkep bir ermeni tiyatro heyeti İtalyancadan sahnede uzun müddet saltanat sürmüş olan
terceme edilmiş Don Grigoryo isimli üç per­ Mardiros Mınakyan’ m üzerine ilk defa dikkati
celbetmiş olması itilariyle ayrı bir ehemmiyeti
delik bir piyesle Odun— kılıç isimli bir kome­
haizdir.
diyi türkçe olarak temsil ettiler, Aptülmecit bu
Yine bu sene zarfında İzmirde bulunan Ertemsilde hazır bulundu.
meniler de orada bir tiyatro heyeti teşkil etti­
Sirapyon Hekimyan bu ermeni trupunun ler. Gerçi mahallî tiyatro hareketleri genişle­
reisi sayılıyor ve heyete eser hazırlıyordu. 1857 mekte idi, fakat türkçe temsiller kesilmişti,
haberi şehre 3^ayıldığı zaman san’ at muhipleri
büyük bir sevinç duymuşlar, büjmk ümitlere
M U H İ T
Hasköyde mahkeme karariyle seddedilen ti­
yatronun sahibi Altundüri ve kardeşleri Beyoğlunda Krmenî kilisesi emvalinden olan Kafe
Oriyantal’l kiralıyarak «Şark» tiyatrosu ismini
verdiler, burada muntazam temsiller vermek için
hükümetten izin aldılar, «1861» senesi Kânu­
nuevvelinin 14 üncü günü burada ilk temsili
verdiler. Mardiros Mmakyan, Tonıas Fasulyacıyan, Serope Benliyan, Agop Vartoviyan bu
tiyatroda şöhret ve kemal bulmuş sanatkârlar­
dır ki bilâhare her birinin memlekette yerli ti­
yatroya muhtelif sahalarda hizmet etmiş olduk­
larını görüyoruz. Kadın san’atkâr bulmak hu­
susunda hayli müşkilâtla karşılaşan bu tiyatro­
nun ilk rejisörü Bedros Mağakyan’dı; fakat
çok geçmeden sinyor Asti isimli ihtiyar ve
tecrübeli bir İtalyan rejisör seçilmiş ve bu kıy­
metli adamın memlekette tiyatro işlerini tesis
1301
ayri truplar teşkil etmişler, ekmek paralarını
çıkarmıya çalışıyorlardı. Yeni bir çalışma saha­
sı, yeni müşteri bulmak lâzımdı. Bu dağınık
heyetlerden Asya çemiyeti ismini taşıyan trupun
en göze çarpan san’ atkârı Agop Vartoviyan,
eski aktör Garabet Papazyan’ m tavsiyesi üze­
rine yeni bir tecrübeye girişti, «Sezar Borciya»
piyesini türkçeye çevirterek temsil etti, muvaf­
fak oldu. «1868».
Mösyö Söyle isimli bir fransız Gedik pa­
şada bir hipodrom yaptırmış, burada zaman za­
man temsiller, oyunlar gösterilmiş, M. Solye
burayı bırakıp kalkıp gitmişti. Agop Vartovi­
yan burasını tutarak faaliyete geçti, ikinci sı­
nıf saıı’ atkârlarla işe başladı, rağbet gördü, az
zamanda devrinin en tanınmış artistleri kendi­
sine iltihak ettiler.
Agop Vartoviyan önceleri
ve tanzimde emeği geçmiştir. Sinyor Asti Şark
Usküdarda Aziziye tiyatrosunda, Kadıköyüude,
tiyatrosunda heveslilere muntazam tiyatro ders­
Beyoğlunda, Gedikpaşada temsiller vermiş, hal­
leri verilmiş, memleketimizde tiyatro istilâhla-
kın ayağına gitmiş,
rinı tesbit etmiştir.
dirmişti ; şimdi artık Gedikpaşa tiyatrosunda yer­
Şark tiyatrosu
temsiller verdikten
«1863»e kadar
sonra
muntazam
kapanmış,
oldukça
meharet ve şöhret kazanan Ermeni artistler şu­
trupunu tanıtmış ve sev­
leşiyor, halkın kendi ayağına gelmesini bekli­
yordu; filvaki öyle oldu.
Muhtelif münevver Türklerin, bu arada bil­
«1866» da Simon
hassa Eehcetülhakayık müellifi Ali Beyin yal­
Tıngır isimli bir Ermeni Şark tiyatrosunu yeni­
nız tûrkçe piyes oynamak hususundaki teklifle­
den faaliyete geçirmiş, burada tekrar Ermenice
temsiller verilmiştir. Bu sırada Naumtı tiyatro­
ri Agop Vartovİ3ranâ pek mülâyim geliyordu.
Bu takdirde bir taraftan tiyatrosunu hükümetin
sunda da Ohanes Acemiyan’ m idaresinde başka
himayesi altına
bir Ermeni trupu kendi dillerinde temsil ver­
taraftan Türk halkını tiyatroya getfrecek fazla
mekte idi. Şark tiyatrosu «1868» de bir Y u ­
varidat temin edecekti.
nanlıya kiralanmış, tiyatroluktan çıkmış, Alka-
iki arzusunda da muvaffak oldu.
raya buraya dağılmışlardır.
zar dö Bizans ismi altında canbazhaneye tahvil
olunmuştur.
koyacak, yardım görecek, bir
Agop Vartoviyan bu
1870 senesi Mayısının 34 üncü günü çıkan
büyük Beyoğlu
yangınında
Naum tiyatrosu
Şark tiyatrosunun kapanması ermenice tem­
yanmış kül olmuştu. Istanbulun tiyatro hayatı
sillerin artık seyirci bulmamıya başlamasından
artık Gedikpaşa tiatrosurta, hurdaki tiirkçe tem­
ileri geliyordu. İş tavsamıştı. Tiyatro heyetleri
sillere inhisar ediyordu.
çoğalmıştı, fakat bunların hepsini doyurabilecek
Türk müelliflerin edebijrat eserlerinin sah­
bir seyirci kütlesi yoktu. Şark tiyatrosundan ye­
neye konulduğu bu parlak devir başlı
tişip te etrafa dağılan ermeni san’atkârlar ayrı
bir tarihtir, ayrıca tetkik edilecektir.
başına
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği
Taha Toros Arşivi
Download