TRANZİSTORLU KUVVETLENDİRİCİ DEVRELER Bu deneyde tranzistorlu kuvvetlendirici devrelerin incelenmesi amacıyla uygulamalar yapılmıştır. İlk olarak, deney föyünde Şekil 2-a’da verilen BJT’li kuvvetlendirici devresi kurulmuştur. Ancak, devreye Rg, Ry dirençleri, Vg ile c1, c2, c3 dahil edilmemiştir. Çünkü, buradaki amaç tranzistorun kutuplanması ve DC özelliğinin incelenmesidir. Vcc gerilimi 15 Volt’a getirilerek voltmetre yardımıyla baz, emetör ve kolektör DC gerilimleri ölçülmüştür. Sonuçlar aşağıdaki gibidir: VB VE VC 1,874 Volt 1,260 Volt 6,054 Volt Yukarıdaki ölçümler yapıldıktan sonra kolektör akımının DC değeri aşağıdaki gibi hesaplanmıştır: Kolektör akımı = Ic = ( Vcc - Vc ) / Rc = (15 Volt – 6,054 Volt) / 8,2 kΩ = 1,0909 mA = 0,0010909 A olarak bulunur. Daha sonra, devreye c1, c2, c3, Rg, Ry ve Vg eklenerek Vg girişine 1 kHz’lik sinüzoidal bir işaret uygulanmıştır. Devrenin çıkışında düzgün bir sinüs işareti elde edilinceye kadar girişin genliği değiştirilmiş ve çıkışta düzgün bir sinüs işareti oluşturulmuştur. Elde edilen durum için baz, kolektör ve emetör gerilimlerinin zamanla değişimi osiloskop yardımıyla gözlenmiştir. Buna göre, VB ve VE gerilimleri -0,1 V ile +0,1 V arasında değişim gösterirken VC gerilimi -0,5 V ile +0,5 V arasında değişim göstermektedir. Elde edilen sonuca göre, tranzistorun ileri yönde çalışma şartı VBE > 0 ve VCB > 0 sağlanmaktadır. Elde edilen dalga şekilleri raporun sonuna eklenmiştir. Daha sonra, giriş genliği çok arttırılarak çıkıştaki işaretin her iki tepede de kırpılması sağlanmıştır. Kırpılmanın sınırını VCC besleme gerilimi ve RC direnci belirlemektedir. Çünkü, çıkıştaki gerilim değeri (RC direncinin değeri 0 alındığında) en fazla VCC gerilimine eşit olabilir. Buna ilişkin dalga çizimleri raporun sonuna eklenmiştir. c3 devreden kaldırılarak bir önceki bölümde yapılanlar tekrarlanmıştır. Girişe sinüzoidal bir işaret uygulandığından devre için AC analizi yapılır. AC analizde kondansatörler kısa devre alındığından c3 kondansatörü RE direncini kısa devre yapmaktadır. c3’ü devreden kaldırdığımızda emetör direnci arttırılmış olduğundan ortak emetörlü kuvvetlendiricinin kazanç bağıntısı (Kv = -Ry’ / (re + Re)) na göre kazanç azalır.Deneyde VB, VC ve VE gerilimlerinin zamana göre değişimleri elde edilmiştir. VC ile VE arasında faz farkı bulunduğu gözlenmiştir. Bunun sebebi, c3 kaldırıldığından dolayı emetörde kondansatör elemanı bulunmazken, kolektörde bir kondansatörün bulunmasıdır. Kondansatör elemanı bu gecikmenin sebebidir. Sonuçlara ait dalga çizimleri raporun sonuna eklenmiştir. Devrede gerekli değişiklikler yapılarak deney föyünde Şekil 2-b ile verilen devre kurulmuştur. Daha önce yapıldığı gibi burada da girişe değişik genlikte sinüzoidal işaretler uygulanarak çıkışta düzgün bir sinüs işareti elde edilmiştir. Bu durum için VB, VE ve VC gerilimlerinin zamanla değişimi incelenmiştir. Buna göre, VB ile VE gerilimlerinin değerleri 0,1 V ile +0,1 V arasında değişmektedir. VC gerilimi ise -0,5 V ile +0,5 V arasında değişen bir sinüzoidal işaret olarak gözlenmektedir. Osiloskoptan elde edilen deney sonuçlarına ilişkin dalga çizimleri raporun sonuna eklenmiştir. Bu devrede c1 kondansatörü devreden kaldırılarak devrenin davranışı tekrar incelenmiştir. Vg girişinden sinüzoidal bir işaret uygulandığına göre devre için AC analizi yapılabilir. AC analizinde kondansatörler kısa devre alındığından c1 kondansatörü R2 direncini kısa devre yapmaktadır. c1’i kaldırdığımızda bu durum ortadan kalkar ve R2 direnci R1 direncine paralel hale gelir. İncelediğimiz devre ortak bazlı bir kuvvetlendiricidir. Kazanç bağıntısı ise KV = Ry’ / (re + (Rb / hfe)) ‘dir. Buna göre, R2’nin devreye dahil olmasıyla Rb eşdeğer direncinin değeri azalmaktadır. Demek ki bu durumda kazanç artacaktır. Deney sırasında VB, VC ve VE gerilimlerinin zamanla değişimi osiloskop yardımıyla incelenmiştir; VC ile VE arasında faz farkı olmadığı görülmüştür. Bunun sebebi, hem emetörde hem de kolektörde kondansatör bulunmasıdır. Böylece, her iki kondansatör de aynı anda geciktirmeye sebep vereceğinden faz fark ı gözlenmez. Sonuçlara ilişkin dalga şekilleri raporun sonuna eklenmiştir. RAPORDA İSTENİLENLER BJT ve MOSFET arasındaki farklar nelerdir? MOSFET’ler çıkış büyüklüğü (ID akımı) gerilim ile kontrol edilen yapılardır. BJT’ler ise çıkış büyüklüğü (IC akımı) akım ile kontrol edilen yapılardır. BJT’de çıkış büyüklüğü akımla kontrol edildiğinden her zaman belli bir miktarda akım sarfiyatı olacaktır. MOSFET’de ise girişte akım olmasa bile gerilimi değiştirerek akım sarfiyatı yapmaksızın çıkış büyüklüğü değiştirilebilir. BJT’lerin kapladığı alan MOSFET’lerin kapladığı alandan daha büyüktür. FET’lerde ise giriş direnci büyüktür, buna bağlı olarak giriş kazancı küçüktür. BJT’lerde ise giriş direnci küçüktür; IC / IB oranı yüksektir