GENEL KİMYA

advertisement
Atomlar
Eşya  malzeme  madde  element  atom 
Temel parçacıklar (lepton ve kuarklar)
2
Atomlar
 Maddelerin atom denen bölünemeyen çok küçük
parçacıklardan meydana geldiği fikri ilk kez M.Ö. 5.
asırda Demokritos tarafından ortaya atılmıştır. Bu fikir
o zamanlar fazla kabul görmemiştir.
 19. y.y. başlarında İngiliz bilim adamı John Dalton ilk
atom teorisini ortaya atan bilim adamıdır.
4
Dalton’un
atom teorisi
1.
Elementler atom denilen çok küçük parçacıklardan
2.
3.
4.
meydana gelmiştir. Bir elementin bütün atomları
büyüklük, kütle ve kimyasal özellikler bakımından
birbirinin aynıdır.
Bir elementin atomları, diğer bütün elementlerin
atomlarından farklıdır.
Bileşikler birden fazla elementin atomlarından meydana
gelmiştir. Herhangi bir bileşikte, herhangi iki elementin
atomlarının sayılarının birbirlerine oranı basit ve sabit
bir orandır.
Bir kimyasal reaksiyon sadece atomların birbirlerinden
ayrılmalarını, birleşmelerini veya yeniden
düzenlenmelerini içerir. Kimyasal reaksiyonlarda
atomların oluşmaları veya yok olmaları söz konusu
değildir.
İki elementin atomlarının birleşerek bir bileşik
oluşturduklarını gösteren bir kimyasal reaksiyonun
şematik gösterimi
Reaksiyondan önceki toplam atom sayısı reaksiyondan sonraki
toplam atom sayısına eşittir
Thomson’un atom modeli
Pozitif
Yüklü
çekirdek
Negatif yüklü
elektronlar
Rutherford’un atom modeli
Rutherford’un atom modeli
Atomun yapısı
Elektronlar: katot ışını tüpü ile Thomson’un yaptığı deneyler sonunda
keşfedilmiştir. Elektron ışını elektrik alanı uygulandığında (+) yüke doğru sapma
gösterir. Bu da elektronların (–) yüklü olduklarını gösterir.
Atomun yapısı
 Elektronlar atomun bir parçasıdır. Elektronlar (–)
yüklü parçacıklardır, atomlar ise nötrdür. Dolayısıyla
atomlarda elektronların yükünü dengeleyecek (+)
yüklü parçacıkların olması gerekir.
 Çekirdek atomun bir diğer parçası olup elektronlarla
eşit oranda fakat ters işaretli (+) yük taşırlar.
Nötron
ve
protonlar
 Rutherford’un atom modeline göre pozitif yüklü
atom çekirdeği atomun merkezinde, küçük bir
hacim kaplamıştır. Negatif yüklü elektronlar ise
atom çekirdeği etrafında belirli yörüngelerde
hareket etmektedirler.
 Bu modele göre çekirdeği +2 yüklü olan helyumun
kütlesi, çekirdeği +1 yüklü olan hidrojenin
kütlesinden iki kat fazla olmalıdır. Fakat gerçekte
helyumun kütlesi hidrojenin kütlesinin dört
katıdır.
 Bunun sebebi atom çekirdeğinin hem pozitif yüklü
protonlardan hem de elektrik yükü olmayan
nötronlardan oluşmasıdır.
Bohr Atom Modeli
 Rutherford atom modelinde, elektronların çekirdek
çevresinde ne şekilde bulundukları hakkında herhangi
bir bilgi bulunmamaktadır.
 Bir atomdaki elektronların, tıpkı bir gezegenin güneş
etrafındaki yörüngesel hareketi gibi, hareket halinde
oldukları düşünüldü.
13
Bohr Atom Modeli
 1913 yılında Hollandalı Fizikçi
Niels Bohr klasik fizik ve
kuantum kuramının ilginç bir
sentezini yaparak hidrojen
atomu için yeni bir model ileri
sürdü.
Niels Bohr
(1885-1962)
14
Bohr Atom Modeli
Bu modelde yer alan görüşler, şu şekilde özetlenebilir:
1. Elektron, çekirdek etrafında, dairesel yörüngelerde
hareket etmektedir.
2. Elektronun hareket edebildiği yörüngelerin belli
enerji değerleri vardır. Elektron, bu belli enerjiye sahip
yörüngelerde bulunduğu sürece enerji yaymaz.
15
Bohr
Atom
Modeli
3. Elektron bir üst enerji düzeyinden
(yörüngeden), alt enerji düzeylerine düştüğünde
ışıma şeklinde enerji yayar. Yayımlanan ışık
fotonunun enerjisi E = hn’dür.
16
Bohr Atom Modeli
 Hidrojen atomundaki enerji düzeyleri’nin
(yörüngeler) enerjisi, aşağıda verilen eşitlik ile
hesaplanır.
En =
A
n2
A = 2,179 x 10-18 J
n = 1, 2, 3,….
n sayısı, kuantum sayısı olarak adlandırılır.
17
Bohr Atom Modeli
 Bohr tarafından önerilen atom modeli, aşağıdaki
şekilde şematize edilebilir. n = 4
Enerji
Düzeyi
n=1
n=2
n=3
n=4
n=5
n=6
n=7
Kabuk
K
L
M
N
O
P
Q
n=3
N
n=2
M
n=1
L
K
e-
18
Bohr Atomu
19
Bohr Atom Modeli
 Hidrojen atomunda, yayılan bütün ışınların
frekansları aşağıdaki eşitlikten hesaplanabilir.
1
1
E  218
. x 1018 J  2  2   4.09 x 1019 J
2 
4
15
-1
n3,289 x 10 sn
1
2
ni
1
2
nd
ni = iç yörünge (düsük enerji düzeyi)
nd = dis yörünge (yüksek enerji düzeyi)
20
Dalga-Tanecik İkiliği
 1924 yılında Louis de Broglie, hareket eden
küçük taneciklerin de dalga özelliği
gösterebileceğini ileri sürdü.
L. de Broglie
(1892-1987)
21
Dalga-Tanecik İkiliği
 De Broglie, elektronun tanecik özelliğinden başka
dalga özelliğine de sahip olduğunu düşündü.
 De Broglie bu düşüncesini, bir elektron demetini
kristal üzerine gönderdiğinde tıpkı X-ışınlarında
olduğu gibi kırınıma uğraması ile deneysel olarak
kanıtladı.
22
Dalga-Tanecik İkiliği
 Elektronların dalga özelliğinin keşfi ile, elektron
mikroskobunun yapılabilirliği gerçekleşti.
 Elektron mikroskobu bilimde devrim yaptı.
 Günümüzde, modern elektron mikroskopları
sayesinde biyolojik dev moleküller gerektiği gibi
incelenebilmektedir.
23
Dalga-Tanecik İkiliği
 De Broglie’ye göre bir elektronun dalga boyu
aşağıdaki eşitlikle ifade edilir.
h

mv

h
p
m: elektronun kütlesi
v: elektronun hizi
p: elektronun momentumu
24
Heisenberg’in Belirsizlik İlkesi
 Heisenberg’e göre, elektron gibi çok küçük
taneciklerin yeri ve momentumu (hızı) aynı anda
hassas bir şekilde belirlenemez.
 Yeri hassas olarak belirlenmeye çalışıldığında,
momentumunda belirsizlik artar.
25
Heisenberg’in
Belirsizlik
İlkesi
 Momentumu hassas olarak belirlenmeye
çalışıldığında ise yerindeki belirsizlik artar.
 Bu durum, matematiksel olarak şöyle ifade edilir.
h
x.p 
4
x : taneciğin yerindeki belirsizlik
p : taneciğin momentumundaki
belirsizlik
h : Planck sabiti
26
Bohr Atom Modelindeki Yanlışlıklar
 De Brogli’ye göre, elektron dalga özelliğine de sahiptir.
 Heisenberg ise elektronun yerinin hassas bir şekilde
belirlenemeyeceğini ileri sürmektedir.
 Bu görüşlerin ışığında, Bohr atom modeline yeniden
bakıldığında, bu modelin kısmen yanlış olduğu
görülmektedir.
27
Bohr Atom Modelindeki Yanlışlıklar
 De Broglie ve Heisenberg’in görüşleri doğru ise
(doğruluğu kabul edilmektedir) atomda elektronların
kesin yörüngeler üzerinde hareket ettiğini söylemek
yanlıştır.
 Yani, elektronun çekirdek etrafında dairesel
yörüngelerde hareket ettiği görüşü günümüzde geçerli
değildir (Bohr atom modelindeki 1. madde).
28
Dalga Mekaniği Atom Modeli (Modern
Atom Kuramı)
 1927 yılında Erwin
Schrödinger, elektronların
dalga özelliğine sahip
olduğu gerçeğinden
hareket ederek, elektron
gibi çok küçük taneciklerin
üç boyutlu uzaydaki
hareketini tanımlayan bir
denklem ileri sürdü.
29
Modern
Atom
Kuramı
Schrödinger Denklemi :

2

2

2
8m
2





E

V


0
2
2
2
2
x
y
z
h
Y (psi) : dalga fonksiyonu
E : toplam enerji
x, y, z : uzay koordinatları
V : potansiyel enerji
m : elektronun kütlesi
30
Modern Atom Kuramı
 Schrödinger denkleminin çözümünden, n, l, ml
şeklinde üç kuantum sayısı bulunur.
 Bu kuantum sayılarının üçünün belli değerleri,
elektronların bulunma ihtimalinin yüksek olduğu
yerlere karşılık gelir.
 Elektronun bulunma ihtimalinin yüksek olduğu
yerlere “orbital” denir.
31
Modern Atom Kuramı
 Orbitallerin kesin sınırları
olmamakla beraber,
elektronun zamanının
%90-95’ini geçirdiği
bölgeye orbital
denmektedir.
32
Modern Atom Kuramı
 Schrödinger denkleminin çözümüyle elde edilen
hidrojen atomuna ait bilgilerde artık yörünge kavramı
tamamen çürütülmüştür.
 Yeni atom modelinde, elektron, kesin yörüngeler
üzerinde değil, orbital adı verilen uzay parçalarında
hareket etmektedir.
33
Kuantum teorisine göre atom
 Atomun kuantum modelini Bohr, De Broglie,
Heisenberg ve Schrödinger gibi bilim adamları
atomun bugün kabul edilen modelinin
gelişmesinde rol oynadılar.
 Bu teoriye göre proton ve nötronlardan oluşan
atom çekirdeği atomun merkezinde bulunur.
Elektronlar ise varlıkları ve şekilleri matematiksel
olarak hesaplanan orbitallerde atom çekirdeğinin
etrafında dalga karakterinde bir hareketle
dolaşırlar.
Hidrojenin atom çekirdeği (proton)
Çekirdeğin etrafında elektronun bulunduğu bölgenin kesiti
Hidrojenin atom çekirdeği ve çevresindeki elektron yörüngesi
Orbital
Elektronların var
olma ihtimalinin
yüksek olduğu
bölgelere orbital
(yörünge) denir.
Orbitaller üç
boyutlu yüzeylerle
gösterilirler.
s orbitalleri
p orbitalleri
d orbitalleri
Hidrojen atomunun kuantum modeli
Enerji
Orbitallerin enerji düzeylerinin
sıralaması.
Elektronlar orbitallere en düşük
enerji düzeyinden başlayarak
sırayla yerleşirler.
Orbitaller
Orbitallerin enerji sıralaması
1s
2s
2p
3s
3p
3d
4s
4p
4d
4f
5s
5p
5d
5f
6s
6p
6d
7s
7p
Elektronların orbitallere yerleşme sırası
1s2 2s2 2p6 3s2 3p6 4s2 3d10 4p6 5s2 4d10 5p6 6s2…
Atom numarası, kütle numarası, izotoplar
 Atom numarası herhangi bir elementin atom
çekirdeğindeki proton sayısıdır, Z ile gösterilir.
 Kütle numarası herhangi bir elementin atom
çekirdeğindeki proton sayıları ile nötron
sayılarının toplamıdır, A ile gösterilir.
Nötron sayısı = A – Z
 Atom numaraları (proton sayıları) aynı olan, kütle
numaraları farklı olan atomlara izotop denir. Bir
elementin farklı izotopları olabilir. Yani izotoplar
aynı elementleri ifade ederler, fakat nötron
sayılarının farklılığından dolayı izotop olan
atomların kütleleri farklıdır.
Atom numarası, kütle numarası, izotoplar
Bir elementin atom ve kütle
numaralarının yazılışı genelde şu
şekildedir (farklı da olabilir):
Örnek:
HİDROJEN
Örnek:
DÖTORYUM
TİRİTYUM
Kuantum Sayıları
 Baş kuantum sayısı (n): Enerji düzeylerini ve
elektronun çekirdeğe olan ortalama uzaklığını gösterir.
 n = 1, 2, 3, 4, …… kadar pozitif tamsayılı değerler alır.
48
Kuantum Sayıları
 Açısal kuantum sayısı (l): Bu sayı, orbital türünü
belirler.
 Alabildiği değerler; l = 0, 1, 2, 3, ….(n-1).




n = 1 l = 0 haline karşılık gelen orbital s
n = 2 l = 1 haline karşılık gelen orbital p
n = 3 l = 2 haline karşılık gelen orbital d
n = 4 l = 3 haline karşılık gelen orbital f
49
Kuantum Sayıları
 Magnetik kuantum sayısı (ml): Magnetik kuantum
sayısı, orbitallerin sayısı ve uzaydaki yönelişlerini
belirler.
 ml = -l, …., 0, …., +l
kadar değer alır.
 Örneğin:
 l = 1 ise ml = -1, 0, +1
50
Kuantum Sayıları
 Kuantum sayılarının takımı, orbitalleri nasıl etkiler?
 Her 3 kuantum sayısının bir setine, 1 orbital karşılık
gelmektedir.
Örneğin:
n = 1 ise l = 0 ve ml = 0 1s orbitali
51
Kuantum Sayıları
 Soru: n = 2 ve n = 3 enerji düzeylerini, kuantum
sayıları ve orbitaller açısından tanımlayınız.
 Soru: n = 4, l = 2 ve ml = 0 kuantum sayılarına karşılık
gelen orbital hangisidir?
52
Kuantum Sayıları
 Baş kuantum sayısı n’ye kabuk, açısal kuantum sayısı
l’ye ise alt kabuk da denir.
 Her bir kabukta (yani enerji düzeyinde) n2 tane orbital
vardır.
 Her bir alt kabuk (2l + 1) tane orbital içerir.
53
Atomik Orbitaller
 Atomik orbitaller; s, p, d ve f notasyonları
kullanılarak gösterilir.
 Bütün s-orbitalleri küresel yapılıdır.
54
Atomik Orbitaller
 p-Orbitalleri üç tane olup eş enerjilidir. Bu orbitaller;
x, y ve z eksenleri üzerinde yer alıp, ikişer lob’a sahiptir.
 x-Ekseni üzerinde yer alan orbitale px, y-ekseni
üzerinde bulunan orbitale py ve z-ekseni üzerinde
bulunan orbitale ise pz orbitali denir.
55
p-Atomik Orbitalleri
(a) px, (b) pz, (c) py
56
d-Atomik Orbitalleri
 d-Orbitalleri dörder lob’lu olup, eksenler üzerinde ve
eksenler arası bölgelerde bulunurlar.
 dx2-y2 ve dz2 exenler boyunca; dxy, dyz ve dzx orbitalleri
ise eksenler arası bölgelerde yönlenirler.
57
d-Atomik
Orbitalleri
d-Orbitalleri
58
f-Atomik Orbitalleri
 7 tane f-orbitali olup, bunlar altışar lob’lu dur.
 Dışardan herhangi bir magnetik etki olmadıkça, bütün
f-orbitalleri eş enerjilidir.
59
Spin Kuantum Sayısı (ms)
 Elektronun çekirdek çevresinde yaptığı hareketten
başka, bir de kendi ekseni etrafında yaptığı dönme
hareketi vardır.
 Kendi ekseni etrafındaki bu dönme hareketine, spin
hareketi denir.
 Bu spin hareketi de kuantlaşmış olup, spin kuantum
sayısı (ms) ile tanımlanmaktadır.
60
Spin Kuantum sayısı (ms)
 Spin hareketi, saatin dönme yönünde ve tersi
yönünde olmak üzere iki türlüdür.
 Bu nedenle, spin kuantum sayısı ms = ± ½
şeklinde iki değer almaktadır.
ms =
1
2
ms = +
1
2
61
Orbitallerin enerji Sırası
 Çok elektronlu atomlarda orbitallerin enerjisi, baş
kuantum sayısı (n) ve açısal kuantum sayısı (l)’ye göre
tespit edilir.
 Orbitallerin enerjisi (n + l) toplamına göre düzenlenir.
 (n + l) toplamı büyük olan orbitalin enerjisi büyük,
küçük olanının enerjisi küçüktür.
62
Orbitallerin enerji Sırası
 (n + l) toplamı eşit olan atomik orbitallerin enerjisi,
baş kuantum sayısı n’ye göre belirlenir.
 n’si küçük olan atomik orbitalin enerjisi küçük, n’si
büyük olan orbitalin enerjisi büyüktür.
63
Orbitallerin enerji Sırası
Orbital
1s
2s
2p
3s
3p
3d
4s
4p
4d
4f
n
1
2
2
3
3
3
4
4
4
4
l
0
0
1
0
1
2
0
1
2
3
n+l
1
2
3
3
4
5
4
5
6
7
64
Orbitallerin enerji Sırası
 Orbitallerin enerji sırasını bulmada kullanılan pratik
bir yol çapraz tarama olarak bilinen yoldur.
 Bu yöntemde, sol üst orbitalden başlayıp hiçbir orbital
atlamadan çapraz olarak tüm orbitaller taranır.
65
Orbitallerin enerji Sırası
1s < 2s < 2p < 3s < 3p < 4s < 3d < 4p < 5s <
4d < 5p <6s < 4f < 5d < 6p < 7s < 5f < 6d < 7p
66
Elementlerin Elektronik Yapıları
 Bir atomda elektronların düzenlenme şekline atomun
elektronik yapısı denir.
 Elektronlar, orbitalleri üç kurala uyarak doldururlar.
Bunlar:
 Elektronlar, orbitalleri en az enerjili orbitalden
başlayarak doldururlar. Düşük enerji seviyeli bir
orbital tamamen dolmadan, bir üst seviyedeki orbitale
elektron giremez (Aufbau İlkesi).
67
Elementlerin Elektronik Yapıları
 Bir orbitale en fazla ters spinli iki elektron girebilir
(Pauli İlkesi).
 Atom içerisinde elektronların girebileceği aynı (eş)
enerjili birden fazla boş orbital varsa, elektronlar bu
orbitallere önce paralel spinlerle tek tek girerler.
68
Elementlerin Elektronik Yapıları
 Böylece, eş enerjili orbitallerin tamamı yarı dolmuş
(yani tek elektronlu) duruma geldikten sonra, gelen
elektronlar, zıt spinlerle bu yarı dolmuş orbitalleri
doldururlar (Hund Kuralı)
69
Elementlerin Elektron Konfigurasyonları
(Dağılımları)
 Atomik orbitaller, çoğu zaman bir kare, daire
yada yatay bir çizgi ile gösterilirler.
 Elektronlar ise çift çengelli oklar ile temsil
edilirler.
Orbital gösterimleri
Elektron gösterimi
70
Atom
H
He
Li
Be
B
C
N
O
F
Ne
Na
Z
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
Temel hal elektron konfigürasyonu
1s1
1s2
1s2 2s1
1s2 2s2
1s2 2s2 2p1
1s2 2s2 2p2
1s2 2s2 2p3
1s2 2s2 2p4
1s2 2s2 2p5
1s2 2s2 2p6
71
2
2
6
1
1s 2s 2p 3s
Bazı Elementlerin Orbital Diyagramları
atom
5B
6C
7N
8O
9F
17Cl
Orbital Diyagramı
1s2
2s2
2p1
1s2
2s2
2p2
1s2
2s2
2p3
1s2
2s2
2p4
1s2
2s2
2p5
1s2
2s2
2p6
3s2
3p5
72
Aufbau İlkesinden Sapmalar
 Çoğu element için Aufbau Yöntemine göre öngörülen
elektron dağılımları deneysel olarak da doğrulanmıştır.
 Birkaç elementin elektron dağılımı, bazı ufak sapmalar
gösterir.
 Bu değişiklikler, dolu ve yarı dolu orbitallerin
kararlılığı ile açıklanır (küresel simetri).
73
Aufbau İlkesinden Sapmalar
Atom
Öngörülen Elektron
Dağılımı
Deneysel Elektron
Dağılımı
24Cr
1s2 2s2 2p6 3s2 3p6
4s2 3d4
1s2 2s2 2p6 3s2 3p6
4s1 3d5
29Cu
1s2 2s2 2p6 3s2 3p6
4s2 3d9
1s2 2s2 2p6 3s2 3p6
4s1 3d10
74
Magnetik Özellikler
 Atomlar, iyonlar ve moleküller; magnetik alanda farklı
davranış gösterirler.
 Eşleşmemiş elektronlar içeren maddeler,
paramağnetik özellik gösterirler.
 Paramağnetik maddeler, mağnetik alan tarafından
kuvvetle çekilirler.
 Na atomu, hidrojen atomu veya oksijen molekülü (O2)
paramanyetik özellik gösterir.
75
Magnetik Özellikler
 Bir maddenin bütün elektronları eşleşmişse, o madde
diamagnetik özellik gösterir.
 Diamagnetik maddeler, magnetik alan tarafından zayıf
bir kuvvetle itilirler.
 Mg ve Ca atomları, diamagnetik özellik gösterip,
magnetik alan tarafından zayıf bir kuvvetle itilirler.
76
Magnetik Özellikler
 Bazı maddeler de magnetik alan tarafından kuvvetle
itilirler.
 Bu tür maddelere, ferromagnetik maddeler denir.
 Fe, Co ve Ni, bu özelliğe sahip maddelere örnek teşkil
eder.
77
Grup ve Peryot Bulunması
 Atom numarası verilen elementin elektron dağılımı
yapılır.
 Orbital katsayısı en yüksek olan sayı, elementin
periyot numarasını verir.
 Son elektron s veya p orbitalinde bitmişse, element A
grubundadır.
 s-Orbitali üzerindeki sayı doğrudan A grubunun
numarasını verir.
78
Grup ve Peryot Bulunması
 Elementin elektron dağılımı p orbiatli ile bitmişse,
p’nin üzerindeki sayıya 2 ilave edilerek grup numarası
bulunur.
Örnekler:
 11Na: 1s2 2s2 2p6 3s1
3. Peryot, 1A Grubu
 17Cl: 1s2 2s2 2p6 3s2 3p5 3. Peryot, 7A Grubu
79
Grup ve Peryot Bulunması
 En son elektron d orbitalinde bitmişse, element
B grubundadır.
d
1+2 = 3 B
d9
d2
2+2 = 4 B
d10
d6
6+2 = 8 B
d7
7+2 = 8 B
d8
8+2 = 8 B
1
9+2 = 1 B
10+2 = 2 B
80
Grup ve Peryot Bulunması
Örnek:
2 2s2 2p6 3s2 3p6 4s2 3d5
Mn:
1s
25
4. Periyot, 7B Grubu
 Elektron dağılımı yapılan elementin en son elektronu
4f orbitalinde bitmişse Lantanitler, 5f de bitmişse
Aktinitler serisinin bir üyesidir.
81
d10
d5
d1
82
ns2np6
ns2np5
ns2np4
ns2np3
ns2np2
ns2np1
ns2
ns1
Elementlerin Elektron Konfigurasyonları
4f
5f
8.2
Periyodik Tablo (Çizelge)
 Periyodik tablonun temel özelliği, elementleri artan
atom numaralarına göre yan yana ve benzer
özelliklerine göre de alt alta toplamasıdır.
 Periyodik tabloda yatay sütunlara peryot, dikey
sütunlara da grup denir.
 Perydik tablo, 8 tane A ve 8 tane de B grubundan
oluşmaktadır.
83
Periyodik Tablo
 Periyodik tabloda grup sayısı artmaz ama sonsuz
sayıda peryot olabilir.
 Her peryot s ile başlar, p ile biter.
 Birinci peryot 2 (H ve He), ikinci ve üçüncü peryotlar
8, dördüncü ve beşinci peryotlar 18 element
bulundururlar.
84
Baş grup elementleri
s-bloku
1
2
p-bloku
Geçiş elementleri
d-bloku
3
4
5
6
7
f-bloku
İçgeçiş elementleri
85
Periyodik Tablo
 Periyodik tabloda, bazı elementlerin özel adları vardır.
 1A grubu elementlerine alkali metaller, 2A grubu
elementlerine toprak alkali metaller, 7A grubu
elementlerine halojenler ve 8A grubu elementlerine de
soygazlar denir.
86
Periyodik Tablo
Alkali Metaller
 Lityum
 Sodyum
 Potasyum K
 Rubityum Rb
 Sezyum
 Fransiyum Fr
Li
Na
Cs
Toprak Alkali Metaller
 Berilyum
Be
 Magnezyum
Mg
 Kalsiyum
Ca
 Stronsiyum
Sr
 Baryum
Ba
 Radyum
Ra
87
Periyodik Tablo
Halojenler
 Flor F
 KlorCl
 Brom
Br
 İyot I
 Astatin
At
Soygazlar
 Helyum
 Neon
 Argon
 Kripton
 Ksenon
 Radon
He
Ne
Ar
Kr
Xe
Rn
88
Periyodik Tablo
 Elementler, fiziksel özelliklerine göre metaller ve
ametaller olmak üzere iki şekilde sınıflandırılır.
Elementlerin çoğu metaldir ve metaller;
 Elektrik ve ısıyı iyi iletirler,
 Cıva hariç oda sıcaklığında katıdırlar ve taze kesilmiş
yüzeyleri parlaktır,
 Dövülerek levha haline gelebilirler,
89
Periyodik Tablo
 Çekilerek tel haline gelebilirler,
 Yüksek erime ve kaynama noktalarına sahiptirler,
 Bileşiklerinde daima pozitif (+) yükseltgenme
basamaklarına sahiptirler,
gibi özellikleri vardır.
90
Periyodik Tablo
 Periyodik tablonun sağ üst tarafında bulunan çok az
element, metallerden farklı özelliklere sahiptir ve
bunlara ametaller denir.
 Azot, oksijen, klor ve neon gibi bazı ametaller oda
sıcaklığında gazdır.
 Brom sıvıdır.
 Karbon, fosfor ve kükürt gibi bazı ametaller katı olup
kırılgandırlar.
91
Periyodik Tablo
 Metallerle ametaller arasında bulunan bazı elementler,
hem metalik hem de ametalik özellikler gösterir ve
bunlara yarımetaller veya metaloidler denir.
92
Periyodik Tablo
Yarımetaller (Metaloidler)
 Bor
B
 Silisyum
Si
 Germanyum
Ge
 Arsenik
As
 Antimon
Sb
 Tellur
Te
 Astatin
At
93
Atomlar ve İyonların Büyüklüğü
Atom yarıçapları
 Atomlar, küresel yapılı tanecikler olarak kabul edilir.
 Atom yarıçapı, çekirdeğin merkezi ile en dış kabukta
bulunan elektronlar arasındaki uzaklık olarak
tanımlanır.
 Atomlar tek tek izole edilemediğinden, yarıçaplarının
doğrudan ölçülmesi zordur.
94
Atomlar ve İyonların Büyüklüğü
 Atom yarıçapları, daha çok dolaylı yollardan
bulunur.
 Örneğin, birbirine kovalent bağla bağlı iki atomun
çekirdekleri arasındaki uzaklık (bağ uzunluğu)
deneysel olarak ölçülebilir. Bu değerin uygun
şekilde ikiye bölünmesi ile, atom yarıçapı bulunur.
 Bu şekilde bulunan yarıçapa “Kovalent yarıçap”
denir.
95
Atomlar ve İyonların Büyüklüğü
 Metaller için “Metalik yarıçap”, kristal hallerdeki katı
metalde yan yana bulunan iki atomun çekirdekleri
arasındaki uzaklığın yarısı olarak belirlenir.
 Atom yarıçapları, daha çok pikometre (pm) cinsinden
verilir.
 1 pm = 10-12 m
96
Atomlar ve İyonların
Büyüklüğü
Sodyum (Na)
Klor (Cl)
Kovalent
Yarıçap
(pm)
157
Metalik
Yarıçap
(pm)
İyonik
Yarıçap
(pm)
186
95
99
-
181
97
Atomlar ve İyonların Büyüklüğü
 Periyodik çizelgede bir periyot boyunca soldan sağa
doğru gidildiğinde, genel olarak atom yarıçapları
küçülür.
 Bir grup boyunca yukardan aşağıya doğru inildiğinde
ise, genel olarak atom yarıçaplarında artış olur.
98
99
8.3
Atom yarıçaplarının atom numaralarına göre değişimi
100
8.3
Atomlar ve İyonların Büyüklüğü
 İyon yarıçapları, iyonik bağla bağlanmış iyonların
çekirdekleri arasındaki uzaklık deneysel olarak
ölçülüp, katyon ve anyon arasında uygun bir şekilde
bölüştürülmesi ile bulunur.
 Her hangi bir atomdan türetilen pozitif iyon, daima o
atomdan daha küçüktür.
101
Atomlar ve İyonların Büyüklüğü
 Bir atomun +2 yüklü iyonu +3 yüklü iyonundan daha
büyüktür.
Örneğin;
 Fe
117 pm
 Fe+2 75 pm
 Fe+3 60 pm
102
Atomlar ve İyonların Büyüklüğü
 Buna karşılık, negatif bir iyonun yarıçapı daima
türediği atomunkinden daha büyüktür.
Örneğin;
 Cl
99 pm
 Cl181 pm
103
Katyon türediği nötr atomdan daima daha
küçüktür
Anyon türediği nötr atomdan daima daha
büyüktür
104
8.3
Atomlar ve İyonların Büyüklüğü
 Soru: Periyodik çizelgeden yararlanarak, parantez
içerisinde verilen atom ve iyonları büyüklüklerine göre
sıralayınız (Ar, K+, Cl-, S2-, Ca2+)
105
İyonlaşma Enerjisi
 Gaz halindeki izole bir atomdan, bir elektron
uzaklaştırarak yine gaz halinde izole bir iyon
oluşturmak için gerekli olan minimum enerjiye
“iyonlaşma enerjisi” denir.
A (g)
+
-
A (g) + e
IE
106
İyonlaşma Enerjisi
 İyonlaşma enerjisi, tanımından da anlaşılacağı
gibi, bir atomdaki elektronların çekirdek
tarafından ne kadar bir kuvvetle çekildiğinin bir
ölçüsüdür.
 Aynı zamanda iyonlaşma enerjisi, elektronları
çekirdeğe bağlayan kuvveti yenmek için gerekli
olup, bir atomun elektronik yapısının ne kadar
kararlı olduğunun da bir ölçüsüdür.
107
İyonlaşma Enerjisi
 Bir elektronu uzaklaştırılmış bir iyondan, ikinci bir
elektronu uzaklaştırmak için gerekli olan enerjiye de
“ikinci iyonlaşma enerjisi” denir.
 Aynı şekilde, üçüncü, dördüncü ve daha büyük
iyonlaşma enerjileri de tanımlanır.
 Bir sonraki iyonlaşma enerjisi, daima bir önceki
iyonlaşma enerjisinden daha büyüktür.
108
İyonlaşma Enerjisi
A (g)
A+(g) + e-
IE1 (birinci iyonlaşma enerjisi)
A+(g)
A2+(g) + e-
IE2 (ikinci iyonlaşma enerjisi)
A2+(g)
A3+(g) + e-
IE3 (üçüncü iyonlaşma enerjisi)
IE1 < IE2 < IE3 < ….< IEn
109
İyonlaşma Enerjisi
 Periyodik çizelgede bir grup boyunca, yukardan
aşağıya inildikçe elementlerin birinci iyonlaşma
enerjileri genel olarak azalır.
Element Atom yarıçapı(pm)
Li
152
Na
186
K
227
Rb
248
Cs
265
IE1(kj/mol)
520,2
495,8
418,8
403,0
375,7
110
İyonlaşma Enerjisi
 Periyodik çizelgede bir periyot boyunca, soldan sağa
doğru gidildiğinde elementlerin birinci iyonlaşma
enerjileri genel olarak artar.
 Metal atomları, ametal atomlarına kıyasla, daha düşük
iyonlaşma enerjisine sahiptirler.
111
Birinci İyonlaşma Enerjisi İçin Genel Eğilim
Birinci İ.E. Artar
Birinci İ.E. Artar
112
8.4
1. Peryot
2. Peryot
3. Peryot
4. Peryot
5. Peryot
113
8.4
3. Periyot Elementlerinin İyonlaşma Enerjileri (kj/mol)
Na
Mg
Al
Si
P
S
Cl
Ar
IE1
495,8
737,7
577,6
786,5
1012
999,6 1251,1 1520,5
IE2
4562
1451
1817
1577
1903
2251
2297
2666
7733
2745
3232
2912
3361
3822
3931
11580
4356
4957
4564
5158
5771
16090
6274
7013
6542
7238
21270
8496
9362
8781
27110
11020
12000
IE3
IE4
IE5
IE6
IE7
114
Elektron İlgisi
 İyonlaşma enerjisi elektron kaybı ile ilgilidir.
 Elektron ilgisi (EI) iyonlaşma enerjisinin tersi
olup, gaz halindeki nötr bir atoma elektron
katılarak yine gaz halindeki negatif bir iyon
oluşturma işlemidir.
-
A(g) + e
-
A (g)
115
Elektron İlgisi
 Bu tür işlemlerde her zaman olmamakla
beraber, enerji açığa çıkar.
 Bu nedenle, birinci elektron ilgilerinin (EI1)
büyük bir çoğunluğu, negatif işaretlidir.
-
-
F(g) + e
2
2
F (g) EI1 = -322,2 kj/mol
5
-
F (1s 2s 2p ) + e
F- (1s22s22p6)
116
Elektron İlgisi
 Kararlı elektronik yapıya sahip olan
elementlerin, bir elektron kazanması enerji
gerektirir.
 Yani olay endotermiktir ve elektron ilgisi
pozitif işaretlidir.
Ne(g) + e
2
2
-
-
Ne (g) EI1 = +29,0 kj/mol
6
Ne (1s 2s 2p ) + e
-
Ne- (1s22s22p63s1)
117
Elektron İlgisi
 Genel olarak, Periyodik çizelgede bir periyot boyunca
soldan sağa gidildiğinde elektron ilgisi artar.
 Bir grupta yukarıdan aşağıya doğru inildiğinde ise
elektron ilgisi azalır.
 Ametaller, metallere kıyasla daha yüksek elektron
ilgisine sahiptirler.
118
Elektron İlgisi
Bazı elementlerin birinci elektron
İlgileri (EI1) (kj/mol)
H
- 72,8
Li
-59,8
Na
-52,9
K
- 48,3
He
+ 21
Be
B
+241 -83
C
N
-122,5 0,0
O
F
-141,4 -322,2
Cl
-348,7
Br
-324,5
Rb
- 46,9
I
-295,3
Cs
- 45,5
At
-270
119
Elektron İlgisi
 Bazı elementler için ikinci elektron ilgisi (EI2)
değerleri de tayin edilmiştir.
 Negatif bir iyon ile bir elektron birbirlerini
iteceklerinden, negatif bir iyona bir elektron katılması
enerji gerektirir.
 Bu nedenle, bütün ikinci elektron ilgisi (EI2) değerleri,
pozitif işaretlidir.
120
Elektron İlgisi
O(g) + e-
O (g) + e
O-(g) EI1 = - 141,4 kj/mol
-
O2-(g) EI2 = + 880,0 kj/mol
121
Kimyasal Bağlar
 Atomları bir arada tutan kuvvete, kimya dilinde
kimyasal bağ denir.
 Kimyasal bağlar, aile içindeki yada akrabalar
arasındaki bağlara benzetilebilir.
122
Kimyasal Bağlar
 1916-1919 yılları
arasında Amerikalı
Kimyacı Gilbert
Newton Lewis ve
arkadaşları tarafından
Kimyasal bağlarla
ilgili önemli bir
kuram geliştirilmiştir.
123
Kimyasal Bağlar
 “Lewis Bağ Kuramı” olarak da bilinen bu kuram, şu
temel esasa dayanır.
 Soy gazların asallıkları (reaksiyon verme eğilimlerinin
olmayışı) elektron dağılımlarından dolayıdır ve diğer
elementlerin atomları, soy gaz atomlarının elektron
dağılımlarına benzemek amacıyla bir araya
gelmektedir.
124
Kimyasal Bağlar
Lewis Simgeleri ve Lewis Yapıları
 Lewis, kendi kuramı için özel bir gösterim
geliştirmiştir.
 Lewis simgesi, iç kabuk elektronları ve çekirdeği
gösteren bir simge ile dış kabuk (değerlik)
elektronlarını gösteren noktalardan oluşur.
125
Kimyasal Bağlar
Bazı Elementlerin Lewis Simgeleri
H
C
Al
N
O
F
Ne
126
Kimyasal Bağlar
 Soru: Parantez içerisinde verilen elementlerin Lewis
simgelerini yazınız (15P, 16S, 53I, 18Ar, 12Mg, 3Li).
127
Kimyasal Bağlar
Kimyasal Bağ Çeşitleri
 İyonik bağ
 Kovalent bağ
 Metalik bağ
128
İyonik Bağ
 Bir atomdan diğerine elektron aktarılması ile oluşan
bağlara iyonik bağ denir.
 İyonik bağ, daha çok metalik özellik gösteren
elementlerle ametaller arasında meydana gelir.
 Metaller, iyonlaşma enerjileri düşük olup elektron
vermeye ve pozitif iyonlar oluşturmaya eğilimlidirler.
129
İyonik Bağ
 Ametallerin ise elektron ilgileri yüksek olup, negatif
iyonlar oluşturmaya meyillidirler.
 Böylece elektron alışverişi sonucu oluşan bu küresel
yapılı pozitif ve negatif iyonlar, birbirlerini
elektrostatik çekim kuvvetleri ile çekerek iyonik bağı
oluştururlar.
130
İyonik Bağ
 İyonik Bağa ve İyonik Bileşiklerin Lewis
Yapılarına Örnekler:
 Sodyum klorürün (NaCl) Lewis yapısı
Na
+
Cl
Na
Cl
Lewis yapisi
131
İyonik Bağ
 Bu tepkimede yer alan atom ve iyonların tam
elektronik yapıları
8
Na (1s22s22p63s1)
Na+ (1s22s22p6) + e8
e- + Cl (1s22s22p63s23p5)
Cl- (1s22s22p63s23p6)
132
İyonik Bağ
Örnek: Magnezyum klorür’ün (MgCl2) Lewis
Yapısı
Cl
Mg
Cl
+
Cl
Mg
2
Cl
Lewis yapisi
133
İyonik Bağ
Örnek: Aluminyum oksit’in (Al2O3) Lewis
Yapısı
O
Al
+
Al
O
2 Al
3
3 O
Lewis yapisi
2
O
134
İyonik Bağ
 Soru: Aşağıda adları verilen bileşiklerin, Lewis
yapılarını yazınız.
a) kalsiyum klorür
c) baryum sülfür
b) lityum oksit
135
İyonik Bağ
İyonik Bileşiklerin Özellikleri
 İyonik bileşiklerin moleküler (kovalent)
bileşiklerden farklı birçok özellikleri olup, bu
özellikler şu şekilde sıralanabilir:
 İyonik bileşikler katı halde iken son derece düşük
elektriksel iletkenlik gösterirler. Oysa bu bileşikler
eritildiklerinde yada suda çözüldüklerinde,
oldukça iyi elektriksel iletkenlik gösterirler.
136
İyonik Bağ
 İyonik bileşikler, yüksek erime ve kaynama noktalarına
sahiptirler.
 İyonik bileşikler çok sert fakat kırılgandırlar.
 İyonik bileşikler, genellikle su gibi polar çözücüler
içerisinde çözünürler.
137
Kovalent Bağ
 Kovalent bağ, ametal atomları arasında meydana gelir.
 Ametal atomları, elektron ilgileri bakımından
birbirlerine benzediklerinden kovalent bağların
oluşumu esnasında elektron aktarımı olmaz.
 Bunun yerine, elektronlar ortaklaşa kullanılır.
138
Kovalent Bağ
 Bu şekilde, elektronların ortaklaşa kulanımına
dayalı bağ türüne “kovalent bağ” denir.
 Kovalent bağa ve kovalent moleküllerin Lewis
yapılarına örnekler:
139
 Örnek: H2
kovalent bag
H
+
H
H : H veya H
H
bag yapan (paylasilmis)
elektron çifti
140
Kovalent Bağ
 Örnek: Cl2
Cl
Cl
Cl : Cl
veya
Cl
Cl
bag yapmamis
(paylasilmamis)
elektron cifti
bag yapan
elektron cifti
141
Kovalent Bağ
 Örnek: HCl
H
Cl
H : Cl
veya H
Cl
Lewis yapisi
142
Kovalent Bağ
 Örnek: H2O
H
O
H
H : O : H veya H O H
Lewis yapisi
143
Katlı Kovalent Bağlar
 Örnek: O2
O
O
O : : O veya O
Lewis yapisi
O
144
Katlı Kovalent Bağlar
 Örnek: N2
N
N
N N
veya
N N
Lewis yapisi
145
Bağ Derecesi ve Bağ Uzunluğu
 Bağ derecesi; bir bağın tekli, ikili yada üçlü
olduğunu gösterir.
Bağ Türü
Tekli
İkili
Üçlü
Bağ Derecesi
1
2
3
146
Bağ Derecesi ve Bağ Uzunluğu
 Bağ Uzunluğu, birbirlerine kovalent bağla bağlı iki
atomun merkezleri arasındaki uzaklık olarak
tanımlanır.
147
Kovalent Bağ Teorileri
Valens bağ teorisine göre moleküllerin
oluşumunda çekirdek etrafında atomik
orbitallerdeki elektronların ortaklaşa
kullanılması halinde atomik orbitallerin
birbirine girişim yapması ile bağ açıklanır.
Molekül orbital teoride ise kovalent bağ
oluşumuna iştirak eden elektronlar artık
ortak bir molekül orbitalde bulunurlar. Atomik
orbital bulunmaz.
Hidrojen molekülünün
(a) molekül orbital teoriye göre,
(b) valens bağ teoriye göre oluşumu:
.
.
+
H
.
H
.
.
H2
H
+
. : .
.
H
H2
(a)
(Moleküler orbital
teoriye göre)
(b)
(Valens bağ
teoriye göre)
Çok Atomlu Moleküller
ve Hibridleşme
sp3 hibridleşmesi
sp2 hibridleşmesi
sp hibridleşmesi
Hibrid orbitallerinin özellikleri.
H2O molekülü bağ açıları 104.5
sp3 hibritleşmesine çok benzer bir yapıya sahiptir.
Download