Pediatrik Disfoni

advertisement
PEDİATRİK DİSFONİ
Giriş
Sesin üretiminde bireyin yaşına ve cinsiyetine uygun olmayan anormallikler ve/veya ses
kalitesinin bozulması, sesin perde, şiddet, rezonans ve süre gibi özelliklerinde bireyin
iletişimini sınırlayan değişimler meydana gelebilir ve bu durum kişide ses bozukluğuna neden
olabilir (1).Ses bozuklukları pediatrik popülasyonun % 6-25’ini etkilemektedir ve 4-12 yaş
arası erkek çocuklarda daha sık görülmektedir(2-4).
Ses bozuklukları inflamatuar, infeksiyöz, konjenital, travmatik, nörolojik, yatrojenik ve
fonksiyonel nedenlerle ortaya çıkabilir. Bu bozukluklar seste güçsüzlük, afoni, gergin ses,
düşük perde, ses şiddetinde değişiklikler ve konuşma sırasında boğazda hissedilen değişik
rahatsızlıklar şeklinde karşımıza çıkabilir(5).
Pediatrik Larenks Anatomisi
Çocukluk çağı ses bozuklukların anlamak için pediatrik larenksin yapısını anlamak gereklidir.
Pediatrik larenks erişkin larenksinin bir minyatürü değildir. İlk olarak pediatrik larenks C3-C4
vertebra hizasında yerleşmiştir(6,7).Bu yükseklik larenksin fonatuar özelliğinden çok
solunum özelliğini öne çıkarmaktadır. Yaşla birlikte C7 seviyesine kadar iner. Çocuklarda
larenks konik yapıdadır ve en dar yeri krikoid kıkırdak hizasıdır(8). Erişkinlerde ise silindir
şeklindedir ve en dar yeri vokal kord hizasıdır. Tiroid lamina arasındaki açı kız çocuklarında
120 derece, erkek çocuklarında 110 derecedir. İnfantta dil ve ona yapışık epiglot ile glottis
arasında belirgin bir açı vardır bu açı erişkinlerde daha azdır. Tiroid kıkırdak hyoide daha
yakındır. İnfantta epiglot daha uzundur ve larenks kıkırdak çatısı daha yumuşaktır. Taşıyıcı
ligamentler gevşektir. Bu yüzden internal negatif hava basıncında larenks kolay kollabe olur.
Submukozal daha az yoğun ve vasküler gevşek bağ doku yer aldığından enfeksiyon veya
küçük travmalarla kolaylıkla ödem oluşabilir. Yeni doğanda vokal kordların yarısı
membranöz yarısı kıkırdaktır. Büyüme ile membranöz parça daha uzar. Vokal kordlar (ses
kıvrımları, vokal kıvrımlar) çocuklarda kısa ve daha az kas kütlesine sahiptir. . Mukozal
tabakalar daha ince ve vokal ligaman yoktur (9) Okul öncesi yıllarda vokal ligaman
farklılaşmaya başlar ve ergenlik döneminde çift katmanlı yapısına kavuşur. Vokal kordların
uzunluğu erken çocukluk döneminde 6-8 mm’dir ve yapısı çocukluk döneminde yetişkinlikte
olduğundan daha basit ve daha düzenlidir (7,8). Tüm bu değişikliklerle birlikte sesin
frekansında da değişiklikler mevcuttur. Doğumda 429-500 Hz olan bağırma frekansı çocuk 8
yaşına geldiğinde 275 Hz e kadar düşer.
Çocuklarda ses bozukluklarının değerlendirilmesi
Çocuğun ebeveynlerinin ya da çocuğu tanıyan bir yetişkinin de bulunması, çocuğun ilgisini
çekecek bir oyuncağın ya da oyunun ortamda bulunması hastayı değerlendirmeyi
kolaylaştıracaktır.
Öykü
Çocuktan yada ailesinden ayrıntılı bir anamnez ve çocuğun doğumundan itibaren iyi alınacak
bir hikaye ses bozukluklarının tanısında yardımcı olabilir. Çocuğun doğum şekli, entübe olup
olmadığı, yoğun bakımda kalıp kalmadığı, geçirdiği enfeksiyonlar ve hastalıklar, kullandığı
ilaçlar, uygulanan girişimler ve geçirdiği ameliyatlar sorgulanmalıdır(10,11). Ses
bozukluğunun ne zaman başladığı, ne kadar sürdüğü, artıran ve azaltan faktörler, allerji ve
reflü semptomları, çocuğun konuşma alışkanlığı, hiperaktivitesi olup olmadığı sorgulanacak
diğer unsurlardır.
Algısal Analiz
Klinisyenin hastanın sesini değerlendirdiği perseptüel(algısal) analiz yapılarak sesin perdesi,
sesin yüksekliği, sesin kalitesi ve fonatuar olmayan alışkanlıklar(diplofoni, tremor)
değerlendirilmelidir. Bu analiz için Consensus Auditory Perceptual Evaluation of Voice
(CAPE-V), GRBAS skorlama sistemi kullanılmaktadır(12,13)
Hastanın ve ailesinin hastanın sesini değerlendirmesi
Hastanın kendisini yada ailesinin hastayı değerlendirdiği pediatrik Voice Handikap
Indekslerde (pVHI) hastayı değerlendirmekte kullanılan bir diğer parametredir.2014 yılında
Özkan ve arkadaşları pVHI’i Türkçeye çevirmişler gerçekliğini ve güvenilirliğini
kanıtlamışlardır(14). Bunun dışında pediatric voice symptom questionnaire, the pediatric
voice outcome survey, the pediatric voice-related quality of life gibi indexlerde
kullanılmaktadır.
Larengeal Görüntüleme
Flexible fiberoptik endoskop(2.2 veya 2.4 mm çaplı), distal çipli flexible fiberoptik
endoskopi(3.1-3.2 mm), pediatrik rijit stroboskop larenksi görüntülemek için kullanılırlar.
Burada kordların görünümü, simetrisi, hareketi, glottik açıklığın kapanma derecesi
değerlendirilir. Bunların dışında kord paralizilerinin tanısını koymada ultrasonografide yararlı
bir yöntemdir(15,16).
Akustik ve Aerodinamik Analiz
Hastanın sesi analiz edilerek temel frekans, pertübasyon ölçümleri (jitter,shimmer),
Harmonik\gürültü oranı, frekans değişkenliği, fonasyon aralığı, maksimum fonasyon zamanı,
amplitüd ölçülerek kaydedilir.
Çocuklarda ses bozukluklarının sınıflandırılması
Çocuklarda ses bozukluğu yapan hastalıklar organik ve fonksiyonel olarak ikiye
ayrılır(Tablo.1).
Organik Ses Hastalıkları
Vokal kord nodülü
Tek taraflı yada bilateral
paralizisi
vokal
Fonksiyonel Ses Hastalıkları
Fonksiyonel Falsetto
kord Puberfoni
Rekürren respiratuar papillomatozis
Paradoksik vokal kord disfonksiyonu
Larengeal kleft
Konversiyon tipi disfoni
Glottik web
Larengeal travma
Subglottik stenoz
Laringomalazi
İatrojenik
Tablo 1. Ses Bozukluğu Yapan Hastalıkların Sınıflandırılması
ORGANİK SES HASTALIKLARI
Vokal Kord Nodülleri
Çocukluk dönemindeki ses bozukluklarının %45-80’ini oluşturur. 3-10 yaş arası erkek
çocuklarda daha sık görülür. Genellikle yumuşak, ödemli ve nadiren fibrotiktir. Vokal
kordların ön 1/3 ile arka 2/3 birleşim kısmında görülmektedir (17). Kuruluk, havadaki tahriş
edici maddeler, alleji, psikososyal faktörler, velofaringeal yetmezlik, laringofarengeal reflü
(LFR) ve larenjit nodül gelişimini kolaylaştırmaktadır. Ayrıca solunum ve fonasyon
sistemlerin uyumsuzluğu, yüksek subglottik basınç, tam olmayan glottik kapanma, artan
laringeal çaba ve solunum çabasında artış ile ilişkisi olmayan gerilim ve vokalis kasındaki
gerilimin artması da nodül oluşumuna öncü olan diğer unsurlardır. Vokal kord nodülü
bulunan erkek çocuklar çoğunlukla saldırgan/ agresif, olgunlaşmamış, dikkat dağınıklığı,
bozulmuş akran ilişkilerine sahip ve dikkati üstünde toplayan çocuklar olarak
tanımlanmaktadır(18) .Vokal kord nodülü olan çocuklar, boğuk ses, sert ses, periyodik afoni,
ses yükseldikçe artan ses kalitesi, yetersiz solunum özellikleri, kısa soluk verme süresi,
yetersiz solunum desteği, boğaz temizleme, sert glottal ataklar, gözlenebilir gerilim, sesin
kötü ve yanlış kullanımı, hava yolunun kuruması belirtilerini göstermektedir. Ayrıca nodülü
bulunan çocukların vokal kordlarında nodüllerden kaynaklanan düzensizliği telafi etmek için
ses tellerini daha sıkı kapattıkları gözlenmektedir(17). Bu durum bant ventriküllerin
titreşimine neden olabilmektedir. Tedavide davranış değişiklikleri, aile ve hasta eğitimi, ses
terapileri, LFR ve allerji tedavileri tüm bunlara yanıt alınamazsa cerrahi tedavi
uygulanabilir(19).
Vokal Kord Polibi
Okul çağı çocuklarında görülen bir başka vokal kord lezyonu olan polip, çoğunlukla tek
taraflı ve benigndir. Zayıf ses kullanım alışkanlığı ve ses travması nedenleri arasındadır.
Yaygın tedavi şekli ses terapisi ve cerrahi eksizyondur.
Tek Taraflı Vokal Kord Paralizileri
Yeni doğan ve erken çocuklukta stridor, beslenme güçlüğü, zayıf ağlama, siyanoz, aspirasyon
nedeni iken geç çocuklukta ve adolesanlarda ses bozukluğu nedenidir. Konjenital ve akkiz
olabilir(Tablo 2) Tanısı flexible fiberoptik endoskopi, USG ve larengeal EMG ile koyulur.
Tedavi hastanın yaşına ve semptomlarına ya da cerrahın beceri ve deneyimlerine göre seçilir.
İlk seçenek genellikle enjeksiyon laringoplasti olmakla birlikte yaşı büyük çocuklarda
tiroplasti yapılabilir. Ansa-Rekürren laringeal sinir anastomozu bir başka tedavi
seçeneğidir(7,20,21).
Tek Taraflı Vokal kord Paralizileri
Konjenital
Akkiz
Uzamış doğum travmasına bağlı servikal Patent Duktus Arteriyozus (PDA) Ligasyonu
travma
Arnold Chiari
Pediatrik kardiyovasküler girişimler
Torasik
vasküler
yada
kardiyak Trakeoözofageal fistül yada özofageal atrezi
anomaliler(Torakovokal Sendrom)
onarımları
İnfeksiyonlar(EBV; Polio,Lyme)
Malignensiler
ve
kemoterapötiklerin(Özellikle
Vincristin)
yaptığı nöropatiler
Tablo 2. Tek Taraflı Vokal Kord Paralizi Nedenleri
Bilateral Vokal Kord Paralizileri
Etyolojide genellikle santral sinir sistemi patolojileri(İntraserebral kanama, serebral agenezi,
hidrosefali, Arnold Chiari Malformasyonu) vardır. Yüksek perde, inspiratuar stridor, akut
hava yolu obstrüksiyonu vardır. Ses normale yakındır. Tedavide tek taraflı lazer
aritenoidektomi, kordotomi veya vokal kord lateralizasyonu uygulanır(22).
Rekürren Larengeal Papillamatozis
Human Papilloma Virüs Tip 6, 11,16 etkendir. Hava yolu obstrüksiyonu, distal havayollarına
yayılım, yassı hücreli kanser gelişmesi gibi riskleri mevcuttur. Tedavisinde CO2 laser, soğuk
bıçak eksizyonu, cidofovir injeksiyonu, IFN vb.uygulanmasına rağmen rekürrensi sıktır(23).
Laringeal ve Trakeal Kleft (Yarık)
Çok nadir görülür.Trakeoözefagial septumun inkomplet gelişimi ile karakterizedir. Posterior
larinks ve özefagus arasında geçiş vardır. Diğer anomalilerle birlikteliği sıktır(Pallister-Hall
send.,Opitz-Frias send,,en sık trakeoözefagial fistül (TÖF))Tedavisinde kord seviyesinin
üzerinde ise konservatif yaklaşım (yutma terapisi ile aspirasyonu önlenmesi,GERD
önlenmesi) yada cerrahi(endoskopik veya açık cerrahi); kord seviyesinin altında ise cerrahi
olarak trakeoözofagoplasti uygulanır.
Glottik Web
Tüm konjenital anomalilerin % 5 ini oluşturur. Glottisin %35-90 ına kadar kapatabilir.
Tedavisinde balon dilatasyon, laserle ya da soğuk bıçakla web eksizyonu yapılabilir(24).
Doğumsal Subglottik Stenoz
3. sıklıkta görülen larinks anomalisidir. Laringeal lümenin inkomplet rekanalizasyonu
sözkonusudur. Yenidoğanda < 4 mm , prematurelerde < 3mm olası subglottik stenoz olarak
tanımlanır. İzole ya da diğer doğumsal anomalilerle birlikte (Down Sendromu) olabilir.
Subglottik bölgedeki darlığa göre %50’nin altında ise 1. derece , %50-%70 arasında ise
2.derece, %71-% 99 arasında ise 3. Derece, %100 (Laringeal atrezi) ise 4. Derece olarak
sınıflanır. Grade 1 lere takip; grade 2 lere membranöz ise balon dilatasyon veya laserle
eksizyon; grade 2 kartilaj olanlara ve grade 3 lere anterior krikoid splint, grade 4 lere parsiyel
krikotrakeal rezeksiyon operasyonları uygulanır.
Laringomalazi
En sık görülen doğumsal laringeal anomalidir. İnfantlardaki en sık stridor nedenidir. Erkek,
term infantlarda ve ilk bebeklerde daha sıktır (E/K=2) Yenidoğanda larinks çatısını oluşturan
kıkırdakların daha yumuşak olması sonucu supraglottik larinks yapılarının inspiryumda
lümene kollapsıyla karakterizedir. Tedavisinde hastada beslenme ve ciddi solunum güçlüğüne
yol açmıyorsa takip önerilir. Semptomatik hastalarda supraglottoplasti, epiglottopeksi gibi
cerrahi işlemler uygulanabilir.
İatrojenik Disfoni
Laringotrakeal rezeksiyon sonrası da anterior komissür travması ,kord paralizisi , glottik
yetersizlik ve kompensatuar supraglottik fonasyon gerçekleşebilir(25).
Aritenoid Dislokasyonu; en sık nedeni entübasyon travması olmasına rağmen eksternal künt
travma da tanımlanmıştır. Semptomları disfoni, vokal yetersizlik, vokal kontrolün
kaybolması, nefeslilik, odinofaji, disfaji, dispne ve öksürüktür. Mallon ve arkadaşları 11
aritenoid dislokasyon vakasının 6 tanesine cerrahi uygulanmış, 1 ine sadece ses terapisi
uygulanmış tedaviyi kabul etmeyen 4 vakadan 2 tanesi spontan düzelmiştir. Cerrahi
uygulanan 1 hasta normal sesine kavuşmuş, 4 hasta kabul edilebilir sese sahip olmuş, 1
hastada çok hafif bir düzelme olmuştur(26).
FONKSİYONEL SES HASTALIKLARI
Fonksiyonel Falsetto
Larinkste mukozal ya da nörolojik bozuklukların olmadığı durumlarda ses üretiminde görülen
bozukluklardır. Sesin fazla kullanımı, yanlış solunum ve fonasyon, boyun kaslarının aşırı
gerginliği buna yol açar. Literatüre göre çocuklardaki ses bozuklukları post mutasyonel
periyoddan sonra regrese olur. Yapılan bir çalışmada işlevsel ses bozuklukları ( örneğin
hiperfonksiyonel disfoni) % 24 ünde sadece kızlarda kalıcı olmuştur(27). Literatürde ise bu
oran erkeklerde % 8 kızlarda % 37 olarak tespit eden çalışmalar mevcuttur(28). Bu çocukların
büyüdüklerinde 1/3 ünün sesini kullanarak çalışacağı göz önünde bulundurulduğunda tedavi
edilmeleri zorunluluk olduğu görülür. Yapılan bir çok çalışmada ise ses bozukluğunun
çocukları yaşam kalitesini ciddi olarak bozduğu bildirilmiştir(29). Ses bozukluğu yaşayan
çocuklara ilaç tedavisi (özellikle astım ve alerjiye bağlı ise), vokal hijyen eğitim programları
ve ses terapisi önerilmektedir(30). Video oyunu ile yapılan rezonans ses terapiside oldukça
faydalıdır. Rameau ve arkadaşları yaptıkları bir çalışmada vokal kord disfonksiyonu saptadığı
22 hastada multidispliner yaklaşım hasta eğitimi ve davranış değişikliği tedavisi ile tek
seansta % 86 başarı sağlandığını bildirmişlerdir(31).
Puberfoni(Mutasyonel Falsetto)
Puberfoni, preadölesan dönemdeki yüksek perdeli (ince) sesi adölesan ve erişkin dönemde
alçak perdeli (kalın) sese çevirmede yetersizlik ile karakterize bir ses bozukluğudur. Perde
bozukluğunun üç özelliği vardır: (i) Ses perdesi istenmeyen düzeyde incedir; (ii) hastalar tek
perdeden konuşurlar ve (iii) perde kırılmaları vardır. Erişkin erkekte yaklaşık 125 Hz
civarında olması gereken temel frekans (F0) ses falsetto fonasyonda 200-220 Hz düzeyinde,
hatta daha yüksektir. Tedavisinde ses terapisi ,dirençli olgularda Tip 3 tiroplasti uygulanır.
Paradoksik vokal kord
Genellikle inspiryumda vokal kordların epizodik uygun olmayan addüksiyonu olarak
tanımlanır. Genellikle altta yatan psikolojik bir rahatsızlıkta mevcuttur. Reisner and Borish
dirençli astım olgularının % 10’unun paradoksik vokal kord olduğunu bildirmişlerdir(32).
Paradoksik vokal kordu artıran diğer hastalıklar LFR, nörolojik, hareket hastalıkları,
somatizasyon ve konversiyon bozukluğudur(33,34). Maturo ve arkadaşları yaşları 8 ile 18
arasında değişen 59 çocuk hastaya ses terapisi vermişler ve % 63 başarı tespit etmişlerdir ve
bu antireflü tedaviden daha başarılı bulunmuştur. % 30 una psikiyatrik tanı konmuştur(35).
Tedavide ses terapisinin yanında botulinum toksin enjeksiyonu da kullanılmaktadır(36).
Konversiyon Tipi Disfoni
Psişik nedenli veya kandırma (kazanç) amaçlı ortaya çıkan ses bozukluğudur. Organik bir
neden yoktur. Sıklıkla çevresel stres yada kişiler arası çatışmalar sonucunda ortaya çıkan akut
bir psişik travmayı izler. Hasta ani gelişen ses kaybından şikayetçidir. Stroboskopik
muayenede ses tellerinde organik bir patolojiye rastlanmaz. Hastalar genellikle afoniktir fakat
fısıltı ile konuşma yetenekleri genellikle korunur. Öksürük, gülme gibi vejetatif seslerde ses
tamamen normaldir, ancak istemli kullanım anında vokal kordlar arasında kapanma
gerçekleşmez ve hava kaçaklı, zayıf, fısıltı şeklinde bir ses oluşur. Tedavide ses kısıklığının
bir hastalığa bağlı olmadığı ve psikolojik olduğu konusunda hasta ikna edilmelidir. Çünkü
hasta bunun organik bir nedeni olduğuna inanmaktadır. Ses terapisinde ise öksürük, boğaz
temizleme gibi vegetatif sesler kullanarak çıkarılabilen ses ile başlanır ve bu sesler giderek
konuşma sesine taşınır.
Okul çağı çocuklarında ayrıca ventriküler fonasyon, hiperfonksiyon, hipofonksiyon,
psikososyal nedenlere bağlı, metabolik, genetik ya da sistemik bozukluklara bağlı olan ses
bozukluklarına da sıklıkla rastlanmaktadır(37). Ses bozukluğu yaşayan okul çağı çocuklarında
ses bozukluğuna ek olarak konuşma sesi bozuklukları, gecikmiş dil, işitme problemleri ya da
öğrenme güçlüğü görülebilir (7).
KAYNAKLAR
1. Topbaş S. ICF ve ICF-CY Bağlamında İletişim Bozuklukları ve Dil-Konuşma Terapisi/
Patolojisi Mesleği. KBB-BBC ve SKYB Derneği Videolarengostroboskopik Muayene ve Ses
Terapisi 1. Kongresi Seçilmiş Makaleler Kitabı. İÜ Tıp Fak, İstanbul 2009.
2. Carding PN, Roulstone S, Northstone K. The prevalence of childhood dysphonia:a crosssectional study. J Voice. 2006;20:623–630.
3. Fuchs M, Meuret S, Stuhrmann NC, Schade G. Dysphonia in children and adolescents.
HNO. 2009;57:603–614.
4. Tavares ELM, Brasolotto A, Santana MF, Padovan CA, Martins RHG. Epidemiological
study of dysphonia in 4–12 year-old children. Braz J Otorhinolaryngol. 2011;77:736–746.
5. Özkan ET, Demirhan E. Pediatric voice disorders and the efficiency of voice therapy.
Medical Journal of Kocaeli 2014; 2:27-33.
6.Gray SD, Smith ME, Schneider H. Voice Disorders in Children. Pediatr Clin North Am
1996; 43;1357-84.
7. Hersan R, Behlau M. Behavioral Management of Pediatric Dysphonia. Otolaryngol Clin
North Am 2000; 33;1097-109.
8. Peter K. Der Kehlkopf des Kindes (The larynx of the child). In: Peter K, Wetzel G,
Heiderich F, eds. Handbuch der Anatomie des Kindes (Handbook of the Anatomy of the
Child). Berlin: Springer, 1936: 530– 559.
9. Aslan T, Yılmaz T. Çocuklarda Ses Problemleri ve Tedavisi. Curr Pract ORL 2000; 6: 34252
10. Walz PC, Hubbell MP, Elmaraghy CA. Voice related quality of life in pediatric patients
with a history of prematurity. Int J Pediatr Otorhinolaryngol. 2014 Jul;78(7):1010-4.
11. Reynolds V, Meldrum S, Simmer K, Vijayasekaran S, French N. Dysphonia in extremely
preterm children: A longitudinal observation. Logoped Phoniatr Vocol. 2015 Jun 30:1-5.
12. Hirano M. Clinical Examination of Voice. New York: Springer-Verlag; 1981.
13. ASHA: American Speech-Language-Hearing Association. Consensus auditory-perceptual
evaluation of voice (CAPE-V). ASHA Special Interest Division 3, Voice and Voice
Disorders. Available at: http://www .asha.org/uploadedFiles/ASHA/SIG/03/affiliate/CAPEV-Purpose -Applications.pdf. Accessed August 6, 2015
14. Özkan ET, Tüzüner A, Demirhan E, Topbaş S. Reliability and validity of the Turkish
pediatric Voice Handicap index. Int J Pediatr Otorhinolaryngol. 2015 May;79(5):680-4.
15. Bisetti MS, Segala F, Zappia F, et al. Noninvasive assessment of benign vocal folds
lesions in children by means of ultrasonography. Int J Pediatr Otorhinolaryngol 2009;
73:1160–1162.
16. Wang LM, Zhu Q, Ma J, et al. Value of ultrasonography in diagnosis of pediatric vocal
fold paralysis. Int J Pediatr Otorhinolaryngol 2011; 75:1186–1190.
17 . Kılıç MA, Okur E, Yıldırım İ, et al. The Prevalance of Vocal Fold Nodules in School Age
Children. Int J Pediatr Otorhinolaryngol 2004; 68:409-12.
18. Tezcaner CZ, Karatayli Ozgursoy S, Sati I, Dursun G. Changes after voice therapy in
objective and subjective voice measurements of pediatric patients with vocal nodules. Eur
Arch Otorhinolaryngol. 2009 Dec;266(12):1923-7.
19. Cohen MS, Mehta DK, Maguire RC, Simons JP. Injection medialization laryngoplasty in
children. Arch Otolaryngol Head Neck Surg 2011; 137:264–268.
20. Smith ME, Roy N, Stoddard K. Ansa-RLN reinnervation for unilateral vocal fold
paralysis in adolescents and young adults. Int J Pediatr Otorhinolaryngol 2008; 72:1311–
1316.
21. Zur KB, Carroll LM. Recurrent laryngeal nerve reinnervation in children:Acoustic and
endoscopic characteristics pre-intervention and post-intervention. A comparison of treatment
options. Laryngoscope. 2015 Dec;125 Suppl 11:S1-S15.
22. Lidia ZG, Magdalena F, Mieczyslaw C. Endoscopic laterofixation in bilateral vocal cords
paralysis in children. Int J Pediatr Otorhinolaryngol. 2010 Jun;74(6):601-3.
23. Dursun G, Gökcan K,Kemal Ö. Adjuvant Cidofovir Injection for Laryngeal
Papillomatosis KBB ve BBC Dergisi 15 (2):91-95, 2007.
24. Shah J, White K, Dohar J. Vocal characteristics of congenital anterior glottic webs in
children: A case report. Int J Pediatr Otorhinolaryngol. 2015 Jun;79(6):941-5.
25. Bliss M, Houtz D, Smith ME. Cricoid reduction laryngoplasty for treatment of dysphonia
after pediatric laryngotracheal reconstruction. Int J Pediatr Otorhinolaryngol. 2015
Jan;79(1):80-2.
26. Mallon AS, Portnoy JE, Landrum T, Sataloff RT. Pediatric arytenoid dislocation:
diagnosis and treatment. J Voice. 2014 Jan;28(1):115-22.
27. Mackiewicz-Nartowicz H, Sinkiewicz A, Bielecka A, Owczarzak H, MackiewiczMilewska M, Winiarski P. Long term results of childhood dysphonia treatment. Int J Pediatr
Otorhinolaryngol. 2014 May;78(5):753-5.
28. J. Hirschberg, P.H. Dejonckere, M. Hirano, K. Mori, H.J. Schultz-Coulon, K. Vrticka,
Voice disorders in children, Int. J. Pediatr. Otorhinolaryngol. 32 (1995) 109–125.
29. Verduyckt I, Remacle M, Jamart J, Benderitter C, Morsomme D. Voice-related
complaints in the pediatric population. J Voice. 2011 May;25(3):373-80.
30. Trani M, Ghidini A, Bergamini G, Presutti L. Voice therapy in pediatric functional
dysphonia: a prospective study. Int J Pediatr Otorhinolaryngol. 2007 Mar;71(3):379-84.
31. Rameau A, Foltz RS, Wagner K, Zur KB. Multidisciplinary approach to vocal cord
dysfunction diagnosis and treatment in one session: a single institutional outcome study. Int J
Pediatr Otorhinolaryngol. 2012 Jan;76(1):31-5.
32. C. Reisner, L. Borish, Heliox therapy for acute vocal cord dysfunction, Chest 108 (5)
(1995) 1477.
33. M. Weinberger, M. Abu-Hasan, Pseudo-asthma: when cough, wheezing, and dyspnea are
not asthma, Pediatrics 120 (4) (2007) 855–864.
34. L.A. Forrest, T. Husein, O. Husein, Paradoxical vocal cord motion: classification and
treatment, Laryngoscope 122 (4) (2012) 844–853.
35. Maturo S, Hill C, Bunting G, et al. Pediatric paradoxical vocal-fold motion: presentation
and natural history. Pediatrics 2011; 128:1443–1449.
36. Montojo J, González R, Hernández E, Zafra M, Plaza G. Office-based laryngeal injection
of botulinum toxin for paradoxical vocal fold motion in a child. Int J
Pediatr
Otorhinolaryngol. 2015 Jul;79(7):1161-3.
37. Andrews ML. Manual of Voice Treatment. Singular Publishing Group Inc, USA 1995.
11.Aslan T, Yılmaz T. Çocuklarda Ses Problemleri ve Tedavisi. Curr Pract ORL 2000;
6:342-52
12. Özkan ET, Tüzüner A, Demirhan E, Topbaş S. Reliability and validity of the
Turkish pediatric Voice Handicap index. Int J Pediatr Otorhinolaryngol. 2015
May;79(5):680-4. doi: 10.1016/j.ijporl.2015.02.014. Epub 2015 Feb 19
13.
doi:
10.1016/j.jvoice.2009.11.008. Epub 2010 Apr 1.
14.
doi:
10.1016/j.jvoice.2013.08.016. Epub 2013 Oct 8. PubMed PMID: 24119642.
15. Walz PC, Hubbell MP, Elmaraghy CA. Voice related quality of life in pediatric
patients with a history of prematurity. Int J Pediatr Otorhinolaryngol. 2014
Jul;78(7):1010-4. doi: 10.1016/j.ijporl.2014.03.023. Epub 2014 Mar 28. PubMed
PMID: 24768275; PubMed Central PMCID: PMC4166401.
16.
doi: 10.1016/j.ijporl.2014.10.030. Epub
2014 Nov 1. PubMed PMID: 25465446.
17.
doi: 10.1016/j.ijporl.2015.04.008. Epub 2015 Apr 14. PubMed
PMID: 25912682.
18.
doi:
10.1016/j.ijporl.2015.04.044. Epub 2015 May 8. PubMed PMID: 26032616.
19. Reynolds V, Meldrum S, Simmer K, Vijayasekaran S, French N. Dysphonia in
extremely preterm children: A longitudinal observation. Logoped Phoniatr Vocol.
2015 Jun 30:1-5. [Epub ahead of print] PubMed PMID: 26121123.
20. Tezcaner CZ, Karatayli Ozgursoy S, Sati I, Dursun G. Changes after voice
therapy in objective and subjective voice measurements of pediatric patients with
vocal nodules. Eur Arch Otorhinolaryngol. 2009 Dec;266(12):1923-7.
21.
22.
Epub 2006 Nov 29.
23. Hersan R, Behlau M. Behavioral Management of Pediatric Dysphonia. Otolaryngol Clin
North Am 2000; 33;1097-109.
24. Kılıç MA, Okur E, Yıldırım İ, et al. The Prevalance of Vocal Fold Nodules in School Age
Children. Int J Pediatr Otorhinolaryngol 2004; 68:409-12.
Download