Ege Cansen Bir iktisat efsanesi

advertisement
20.09.2017
B r kt sat efsanes - Ege CANSEN
Hürriyet > Yazarlar > Ege CANSEN > Bir iktisat efsanesi
Ege Cansen
Bir iktisat efsanesi
16 Ocak 2010
MODERN iktisat nedir diye bir soru sorulsa, birçok kişi gibi
benim de cevabım “parasal iktisat” olur.
Para, metal olmaktan çıkıp önce “kâğıt” sonra “kayıt” haline
geldiğinden beri, iktisadi hayatın baş oyuncusu olmuştur.
Para, ulusal veya Euro’da olduğu gibi uluslar arası bir merkez
bankası tarafından “üretilen” sanal bir metadır. Paranın
piyasa fiyatı yoktur. Çünkü “piyasa fiyatı” denilen şey, ancak
üretimi ve tüketimi/kullanımı üstünde herhangi bir kısıt
olmayan, mesela telefon, gömlek, pantolon, gözlük, tarak gibi
mallar için geçerlidir. Hâlbuki para üretmek merkez
bankalarının tekelindedir. Üretiminde tekel olan bir malın
piyasa fiyatından bahsedilemez. Bunun için önce “piyasada
gördüğün her fiyat, piyasa fiyatı değildir” kuralı
hatırlanmalıdır.�
***
Para (birimi yani TL, Dolar veya Euro v.s.) alış veriş aracı
olarak kullanılacaksa bir maldır. Yok, yatırım aracı olarak
kullanılacaksa bir mülktür. Dolayısıyla paranın bir “fiyatı” bir
de “kirası” vardır. Paranın fiyatı, onu diğer paralara
değiştirme oranıdır. Buna “kambiyo kuru” veya kısaca “kur”
denir. Para kirasının adı da “faiz”dir. Para, yatırım aracı olarak
kullanılacaksa, bu mülkün amortismanı yani aşınma payı
vardır. Buna “paranın satın alma gücünün azalması” veya
kısaca enflasyon denir. Paranın net kirasına da (nominal faiz
eksi enflasyon) “reel faiz” denir. �
***
Efsaneye göre paranın faizi yükselince, enflasyon düşermiş.
Faizi belirleyen de onu piyasaya arz eden merkez bankasıdır.
http://www.hurr yet.com.tr/b r- kt sat-efsanes -13491378
1/2
20.09.2017
B r kt sat efsanes - Ege CANSEN
Bu sebeple efsanenin devamı şöyle gelir. Görevi fiyat
istikrarını sağlamak (enflasyona izin vermemek veya yüksekse
düşürmek) olan merkez bankaları, “enflasyonun başını,
görüldüğü yerde ezmek için” faiz silahını çeker. Vay be!
***
Faizle enflasyon arasındaki ilişki bir “döngüdür”. Yani
enflasyon arttıkça, faizler yükselir; faiz yükseldikçe enflasyon
artar. Faizleri arttırarak enflasyonu düşürmek çok özel bir
haldir. Yani genel teori değildir. Ampirik kanıtlar ise çoğu kez
bunun tersini gösterir. Mesela faizlerin uzun yıllardır çok
düşük olduğu Japonya ve İsviçre’de enflasyon da düşüktür.
Hatta Japonya’da eksidir. Bunun sebebi “düşük faiz, tüketimi
arttır” önermesinin tamamen yanlış olmasıdır. Faizle ulusal
tasarruf oranı arasında güvenilir bir korelâsyon yoktur. Olan
da ters yöndedir. Yüksek faiz, tüketimi arttırır.
***
Türk ekonomisinin sağlığı, yani enflasyonun tekrar
yükselmemesi ve makro dengelerin sürdürülebilir hale
gelmesi için faizlerin daha düşük olması gereklidir. Hatta
oranlar bir süre negatif reel faiz bandında dolaşabilir.
Son Söz: Kısır döngü kırılmışsa, yeniden başlatma.
http://www.hurr yet.com.tr/b r- kt sat-efsanes -13491378
2/2
Download