Ç›karken Mazlum DOĞAN İlk Serxwebûn / 1982 Ocak üzlerce y›ll›k sömürgeci egemenli¤in, sürekli bask› alt›nda tuttu¤u, ba¤r›nda, tarihin en ilerici ve en gerici ögelerini içiçe tafl›yan Kürdistan’daki toplumsal birikim, 1960’lara gelindi¤inde dünya çap›nda tasfiye olan sömürgeler sorununun, Ekim sosyalist devrimi ile proletarya devrimlerine ba¤lanmas›, 1960’lardan sona Kürdistan’a giren kapitalizmle birlikte, nihai kurtuluflunun objektif temellerinin de oluflmaya bafllamas›; 1975’lerden sonra kendi ad›na örgütlenebilecek duruma gelen Kürdistan proletaryas›n›n, mücadelenin bafl›na geçerek, ulusal kurtulufl sürecini bafllatmas›n›n etkileri ile birleflince; adeta bir sel gibi, bu gidifle ayak uyduramayan en iyi niyetli çabalar dahil olmak üzere, mücadelenin do¤as› ile çeliflen ilkel ve gerici ne varsa önüne katarak, büyük bir h›zla dünya proletarya hareketinin engin denizine do¤ru akmaya bafllad›. Ne varki böylesine zengin bir içeri¤e sahip olan Kürdistan Devriminin, dayand›¤›, tarihi, sosyal ve siyasal gerçekler bugüne kadar PKK program› ve Kürdistan Devriminin yolu adl› Manifesto’da yap›lan genel ve özlü belirlemeler d›fl›nda, ciddi bilimsel inceleme ve de¤erlendirmelere konu olmam›flt›r. Yüzeysel yaklafl›mlar veya onu kendi s›n›f ç›karlar›na uydurmak için yap›lan yorumlar, ya Kürdistan’›n tarihi ve toplumsal gerçeklerini çarp›tma ve onu zengin içeri¤inden boflaltmayla sonuçlanm›fl veya toplumsal mücadelede en ufak bir iz b›rakmadan, silik çabalar olarak kalm›fllard›. Nitekim özellikle 1975’lerden sonra burjuva milleytçi k›l›flara s›¤mayacak, sosyal-flovenizmin i¤reti tezlerine tak›l›p kalmayacak, k›saca sömürgecilikten kaynaklanan gerici düflüncelerin, dar kal›plar›n› çatlatacak kadar güçlenmifl bulunan Kürdistan Devriminin do¤as›n› kavramayan sosyal-flovenler ve yerel burjuva milliyetçileri karfl›s›nda, dehflete kap›ld›ktan bu devrimin engin gücünü kendi arabalar›na koflmak için, onun dayand›¤› temelleri, keni s›n›f ç›karlar›na göre yorumlayan, ciltler dolusu incelemeler ve tezler yazm›fllard›r. Ama çok de¤il, 1975’lerden sonra bu çizgiler taraf›ndan yay›nlanan dergiler ve broflürler incelendi¤inde dahi görülecektir ki, son alt› y›lda yaflanan prati¤in, gerçekleri karfl›s›nda, ileri sürülmüfl bulunan sözde görüfllerin önemli bir kesimi, belki bugün yaz›lar› bile flafl›rtacak kadar aç›k saçmal›klar durumuna düflmüfltür. Daha dün bu ak›mlar›n temsilcileri ve özellikle de Kürt küçük-burjuva milleyetçiler dergilerinin bir sayfas›nda sömürgecili¤i ve sömürge Kürdistan’› tarif ederken, di¤er sayfas›nda “Kürdistan’da parlemento seçimlerinde taktik ne olmal›d›r” sorununu inceliyorlard›. Türk burjuvazisine olan s›k› ba¤l›l›klar› nedeni ile, kendi s›n›f ç›karlar› için dahi ciddi bir mücadeleye at›lmayan bu ak›mlardan, Kürdistan Ba¤›ms›zl›k Hareketinin sorunlar›na sapih ç›kmalar›n› ve bu hareketi savunmalar›n› beklemek kendi kendini aldatmak veya mücadeleden vazgeçmek olurdu. Özellikle reformist yerel burjuva milliyetçili¤inin varl›k gösterebildi¤i tek alan olan yay›n faaliyetleri incelendi¤inde, görülecektirki s›rf kendi örgütsüzlüklerini, programs›zl›k ve eylemsizliklerini gizlemek için dünya sosyal ve ulusal kurtulufl pratiklerinin ortaya ç›kard›¤› somut gerçekleri bile ustaca çarp›t›p, bunlar›n kendilerine tan›k olarak göstermifl olan bu ak›mlar›n temsilcileri, böylece, Kürdistan ba¤›ms›zl›k mücadelesinin ülkemizi ve halk›m›z› nihai kurtulufla götürecek olan, canl› özünü boflaltmaya çal›flm›fl, hareketimizin özgül prati¤inden söz etmek gerekti¤inde ise, ba¤›ms›zl›k mücadelemizin önderlerine ve onlar›n tarihi eylemlerine, hiç de sömürgecilerden afla¤› kalmayan küfür ve karalamalar yöneltmeyi, sürekli bir yöntem haline getirmifllerdir. Kürdistan devriminin önderlerini, tarihin onlara yükledi¤i görevleri gerçeklefltirmek için, gerekli temel ad›mlar› atmak yönünde yürüttükleri yo¤un çabalar› f›rsat bilen yerel burjuva milliyetçileri, kökleri çok eskilere dayanan cemiyetçilik ve dergicilik tecrübelerine dayanarak, belki tarihte çok ender rastlanabilecek bir tarzda bu mücadeleye sald›rmaya bafllam›fllard›r. Ortaya ç›kt›¤› ve geliflmeye bafllad›¤› dönemden bu yana, gerek sömürgeciler ve gerekse sosyal-flovenlerle yerel burjuva milliyetçiler taraf›ndan, Kürdistan ba¤›ms›zl›k mücadelesi ve O’nun önderi PKK hakk›nda çok fley söylenmifl çok fley yaz›l›p çizilmifltir. Denebilirki bu güçlerin hemen hepsi, politikalar›n›n ve eylemlerinin amaçlar›n› gerçeklefltirmek için, her yolu denemifllerdir. Özellikle son y›llarda, gösterdi¤i h›zl› geliflme nedeniyle, gerek sömürgecilerin, gerekse sosyal-flovenler ve yerel burjuva reformistlerinin manfletlerinden inmez olan ba¤›ms›zl›k hareketimiz ve PKK, sömürgecilerin gündeminde devletin yap›s›n› de¤ifltirecek bir tehlike olma düzeyine yükselirken; di¤er ak›mlar›n gündemlerinde ise “anti-PKK’cilik”! ilkesi gibi biçimlere bürünerek bafl hedef durumuna gelmiflti. Y Enver POLAT (Selçuk Şahan ) Hasan AĞDAŞ (Proleter Celal) Halil İMRAZ (Zafer) Levent ÇELİK (Cıwan) Bu aradan hemen flunu belirtelimki, dönemin zorluklar› ve gerçeklefltirilmesi gereken görevlerin a¤›rl›¤› ne olursa olsun, kendi zengin pratiklerinin sonuçlar›n› kitlelere mal etmek, Kürdistan devrimin dayand›¤ temelleri, siyasal hedeflerini ve düflman›n durumunu aç›klamak, sömürgecili¤in emperyalist dayanaklar›n›n özünü teflhir etmek, ülkemizdeki tarihi ve toplumsal geliflmeleri tahlil ederek, halk›m›za do¤ru bilinçi götürmek ve gerek sömürgecilerin gerekse yanl›fl ak›mlar›n tahribat yapmalar›n› engellemek için, Kürdistan Ba¤›ms›zl›k hareketi ve PKK’nin önderleri, yay›n alan›nda da uygun araçlar gelifltirerek onlar›n gerçekleri çarp›tarak kitleleri yan›ltmas›na f›rsat vermemeliydiler. Ama PKK, yayg›n ve sürekli bir faaliyet haline getiremese de bu alanda da üzerine düfleni temel olarak yapm›flt›r. 1975 sonlar›ndan bafllayarak bir çoklar›n›n alelacele, kulaktan duyma ve derme çatma düflüncelerle yay›n malzemesi haline getirdikleri Kürdistan devrimine ait tezler, esas olarak Kürdistan devrimcileri tarf›ndan ve 1973’lerden itibaren sistemli bir biçimde gelifltirilmifl, önce ideolojik bir grubun dayand›¤› ortak ilkeler, daha sona da parti program› ve Manifesto düzeyine yükseltilip formüllendirilerek, mücadelesine yol gösteren canl› bir rehber haline getirilmifltir. Örgütlenme ve mücadele alan›nda da öncelikle, Kürdistan devrimini yönetecek temel birimleri yaratmakla u¤raflan Kürdistan devrimcileri, yeri geldi¤inde sendikalara ve derneklerden de esas amaca hizmet edecek tarzda yararlanm›fllard›r. Bu nedenle günümüz siyasal gerçekleri karfl›s›nda fazla ileri süremeseler de yerel burjuva milliyetçilerinin “PKK bu tür faaliyetleri reddeden macerac› bir harekettir” biçimindeki, esasta kendi programs›zl›k ve eylemsizliklerini örtbas etme amac›na yönelik iddialar› tam bir sahtekarl›k örne¤idir. PKK’nin, Kürdistan ba¤›ms›zl›k mücadelesini sahte bir legalizmin bata¤›na çekmek isteyen bu ak›mlara duydu¤u devrimci tepkiyi istismar etmeye kalkan küçük-burjuva reformistlerinin, PKK’nin yürüttü¤ü mücadelenin taktik ve stratejilerinin do¤rulu¤unu kan›tlam›fl olan bugünkü gerçekler karfl›s›nda söyleyebilecekleri hiç bir fley kalmam›flt›r. Bugün söz söyleme hakk› her zamankinden daha fazla olarak Kürdistan ba¤›ms›zl›k mücadelesinin yükünü omuzlayanlar›n ve bu mücadeleyi bugün de en zor koflullar alt›nda, büyük kay›plar pahas›na azim ve kararl›l›kla sürdürenlerindir. Tarih, sömürgeciler ile Kürdistan proletaryas› önderli¤indeki ba¤›ms›zl›k mücadelesi aras›nda, sürmekte olan s›cak mücadelenin eritti¤i orta s›n›f ve tabakalar›n ölü do¤mufl hareketleri için hükmünü vermifltir ve bu mücadele PKK önderli¤indeki Kürdistan ulusal kurtulufl hareketinin, sömürgecili¤i layik oldu¤u yere kald›r›p ataca¤› noktaya do¤ru h›zla ilerlemektedir. O halde proletarya önderli¤indeki Kürdistan ba¤›ms›zl›k mücadelesini sonuna dek savunmay› ve zafere götürmeyi varl›k nedeni haline getirmifl olan bizlerin, k›sa fakat zengin deneylerle dolu mücadelemize, dünya halklar›n›n zaferle taçlanm›fl engin ulusal ve sosyal kurtulufl pratiklerin ve bunlar› temel alarak gelifltirdi¤imiz örgüt strateji ve taktiklerimize ve her alanda onurla yükseltti¤imiz direnifl ruhumuza dayanarak, baflta sömürgeciler ve uflaklar› olmak üzere, tarihin mahkum etti¤i tüm bu güçlere söylenecek çok sözümüz vard›r. Ayr›ca sömürgecilerin ve yerel gericilerin karanl›¤a itti¤i tarihi ve toplumsal gerçeklerimizi gün ›fl›¤›na ç›karmak için gerçeklefltirmemiz gereken görevlerimiz vard›r. Dayatan bu görevlerin üstesinden gelmek için yay›n hayat›na bafllayan SERXWEBÛN, üzerine düfleni yerine getirmek için elinden gelen herfleyi yapacakt›r. SERXWEBÛN, Kürdistan gerçe¤inin ve ba¤›ms›zl›k mücadelesinin sesini duyurmak, faflist Türk sömürgecili¤i ile ülkemizdeki dayanaklar›n› teflhir edip bunlara karfl› amans›z bir mücadele yürütmek, faflist Türk sömürgecili¤inin emperyalist dayanaklar›n›, emperyalizmin ülkemiz, bölge ve dünya halklar› üzerindeki planlar›n› teflhir edip, buna karfl› mücadeleden dünya devrimci güçleri ile dayan›flmay› güçlendirmek, sosyal-flovenizmi ve reformist yerel milliyetçili¤i teflhir ve tecrit etmek, gerek Kürdistan’da, gerekse Türkiye’de sömürgecili¤i ve sömürgeci faflist cuntaya karfl› mücadele etmekte olan güçlerin birli¤ini gerçeklefltirmek için, tüm imkanlar›n› seferber edecek ve bu u¤urda amans›z mücadele yürütecektir. Fakat aç›kt›r ki, SERXWEBÛN bu görevlerini ancak Kürdistanl› devrimcilerin, yurtseverlerin ve emekçilerin aktif deste¤i ile gerçeklefltirebilir. SERXWEBÛN yaz› kurulu olarak biz, gerek ülkemizde gerekse Avrupa’da Ba¤›ms›zl›k Mücadelemizin gür sesinin, bu alanda da duyurulmas›n›n özlemi içinde olan halk›m›z›n, ça¤r›m›za büyük bir içtenlikle cevap vereceklerin inan›yoruz. Ocak 1982 Emel ÇELEBİ (Mine) Zeynep ERDEM (Jiyan) Bedriye TAŞ (Ronahi) Hasan KIZILER (Mazlum)