Ocak 1990 KOMŞULARIMIZA GÖREVLERİMİZ KARŞI Hayati Otyakmaz ٰ َوا ْعبُ ُدوا ه ً ّللاَ َو ََل تُ ْش ِر ُكوا بِ ۪ه َشيْـٔا َوبِ ْال َوالِ َدي ِْن اِحْ َسانا ً َوبِ ِذي ْالقُرْ هبى َو ْاليَتَامه ى ار ِ َو ْال َم َس ۪اك ِ ار ِذي ْالقُرْ هبى َو ْال َج ِ ين َو ْال َج يل ِ ب بِ ْال َج ْن ِ َّاح ِ ب َوالص ِ ُْال ُجن ِ ِۙ ب َواب ِْن الس َّ۪ب ٰ ت اَ ْي َمانُ ُك ْۜ ْم اِ َّن ه ْ َو َما َملَ َك ان َ ّللاَ ََل ي ُِحبُّ َم ْن َك ًُم ْختَاَلً فَ ُخور ِۙا Muhterem Müminler, Allah'u Teala'nın inzal buyurduğu son ve kurtarıcı din olan İslam, komşu haklarına büyük önem vermiştir. İslam'ın komşu hakları hususunda koyduğu emir ve yasaklara, başka hiçbir sistemde rastlamak mümkün değildir. İslam, tencereden çıkan yemek kokusuyla bile, komşunun rahatsız edilmesine razı olmamıştır. (2) Komşu ile iyi geçinmek, müslüman olmanın alameti olarak bildirilmiştir. (3) Bu sebeple, kalbi İslam'la yoğrulmuş, gönlüne İslam'ın inceliğini yerleştirmiş her müslüman, yakından uzağa doğru, komşularına iyilik etmek ve onlara hayırlı bir komşu olmak mecburiyetindedir. Aile fertlerinden sonra, insanın en yakın çevresi komşularıdır. Müslüman, komşularıyla güzel geçinen, seven, sevilen, aranan ve etrafına güven veren insandır. Çevresine güven veremeyen bir insan, olgun Mümin olamaz. Aziz Müminler! Yüce dinimiz İslam, komşu hakkına çok önem vermiş ve onu kutsal saymıştır. Okuduğum ayeti kerimede, Cenabı Hak, şöyle buyurmuştur: "Allah'a ibadet edin ve Ona hiçbir şeyi ortak koşmayın. Anaya, babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara, yakın komşuya, uzak komşuya, yanınızdaki arkadaşa, yolcuya ve eliniz altında bulunan kimselere iyilik edin..." (4) Peygamberimiz (s.a.s.) de, hadisi şeriflerinde şöyle buyurmuşlardır. "Allah'a ve ahiret gününe iman eden kimse, komşusuna iyilik etsin" (5) "Allah katında dostların en iyisini, arkadaşına iyi davranan; Komşuların en iyiside, komşusuna en iyi davranandır". (6) "Cebrail (a.s.) bana komşuyu o kadar tavsiye etti ki, onu bana mirasçı yapacak zannettim". (7) Görülüyor ki, komşu hakları dinimizin üzerinde titizlikle durduğu bir konudur. Bu itibarla, komşularımıza iyilik ve ikramda bulunmak, onlarla selamlaşmak, ziyaretlerine gitmek, yardımlarına koşmak, sevinçli ve kederli anlarını paylaşmak, güler yüzlü davranmak, hediyeleşmek, düğün ve derneklerine katılmak, cenazelerine iştirak etmek, başsağlığı dilemek, zarar ve kötülüğü dokunacak hareketlerden sakınmak, ayıp ve kusurlarını araştırmamak, ırz ve namuslarına göz dikmemek, dini ve dünyevi işlerinde yol göstermek, komşularımıza karşı başlıca görevlerimizdir. Aziz Müminler, Kapı komşumuzdan başlamak suretiyle evimizin (ve iş yerimizin) etrafında bulunan herkes, komşuluk haklarına sahiptir. Hadisi şerif de: "Bilmiş olun ki, kırk ev komşudur" (8) buyurulmuştur. Komşu ifadesi, inansın, inanmasın bütün komşuları içine almaktadır. Hz. Aişe validemiz ve başka sahabiler, evin, sağından, solundan, önünden ve arkasından kırkar evin komşu olduğunu bildirmişlerdir. Bu açıklama, müslümanın evine daha uzak komşusuyla ilgilenmesine mani değildir. Müslüman, yakından başlamak şartıyla, elinden geldiği kadar bütün komşularıyla ilgilenecektir. Bütün insanlık bilmelidir ki: "Yanındaki komşusu açken tok olarak yatan kimse olgun Mümin değildir" (9) diyen İslam, "Komşusu, kötülüklerinden emin olmayan kimse, cennet e giremez"'(10) diye ferman eden İslam; boşluğa değil, insanlığa gönderilmiştir. O, insanı insan yapan bütün emir ve yasakları koymuştur. İnsanlık İslam'dadır. Komşu hak ve hukukunun incelikleri de İslam'dadır. İnsanlık, hak, adalet, huzur ve saadet istiyorsa İslam'a koşmalıdır. Feza çağını, füzeler, uydular çağını yaşayan insanlık, İslam'dan uzak kaldığı sürece, hak ve adalete, huzur ve saadete hasret kalacak; açlık ve sefaletle yüzyüze kalmaya devam edecektir. Afrika, Asya, Güney Amerika ve daha dünyanın pek çok yerinde açlıktan milyonlarca insan ölürken, dünya servetinin % 80'ini elinde tutan batılı sanayileşmiş ülkeler, fiatların düşmemesi için fazla gıda maddelerinin imhasına, senede yüz milyon dolar civarında para harcamaktadırlar. Bu hatayı, ancak İslam'dan uzak olanlar işleyebilir. Yemek kokusundan, komşusunun etkilenmesine razı olmayan İslam ile, İslam dışı düşüncesi arasındaki büyük fark da budur. O halde, Müminler Kendiniz için istediğinizi komşularınız için de isteyiniz. Müslüman olmayan komşularınızı da gözetiniz. Komşularınızla güzel geçininiz. Onları hiçbir şekilde rahatsız etmeyiniz. Ayıp ve kusurlarını araştırmayınız. Sevinçlerine ve üzüntülerine ortak olunuz. Her hususta yardımlarına koşunuz. Unutmayınız ki, olgun müslüman, çevresine güven veren ve daima iyilik eden müslümandır. *** 1) En-Nisa,36, 2) ihya Tere. (A. Serdaroğlu) C.2, Sh.539, 3) A.g.e., C.2, S/ı.535, 4) En-NIsâ, 36, 5) Buharl ve Müslim, 6) Et-Tâc, C.S, 7) Buharl ve Müslim, 8) İhya Tere. C.2, Sh.537, 9) Buharl, 10) Müslim.