76. CİHANDA SULH Sulh barış demek olduğuna göre bunu sosyal

advertisement
76. CİHANDA SULH
Sulh barış demek olduğuna göre bunu sosyal birimlerin
her birinde görmek arzusu vardır kişilerde ama bunu
başarmak zordur. Zira barışı kişi önce kendi içinde
yaşamalıdır. Kendi içinde bir barışçı tutumu olmayanın
cihanda barış sağlaması imkansızdır. İçi rahat olmayan,
olaylardan gereksiz yere etkilenir. Her şeyi sorun yapar,
kanaatkar olmayıp tüm varlıkları kendinde görmek
isteyen, kendinden kötü durumda olanlarla ilgilenmeyip
onlara yardım elini uzatmayan kişi barıştan habersizdir ve
barış sağlamak değil barışı bozma yolunda atılımlar da
bulunur. Bu nedenle insanın kendisi ile barışıklığı, yurtta
ve tüm toplumlar içinde sulhu sağlamasına yarar kişinin.
Barış önce kişinin içinde başlar ve bunu en yakın olduğu
birime aksettirir. Böylece o birimde barış sağlanmış olur.
Bu küçük birimler barış içinde olunca tüm toplumda barış kendiliğinden sağlanır. Onun için cihanda
barış, cihanda sulhu büyük bir sorun olarak görmemek gerekir. Sulh sağlanır yeter ki bireyler kendi
içleri ile barışık olsunlar. Ne yazık ki kişisel özgürlük ön
plana konulmuş ve bu konu saptırılmış ve özgürlük kavramı
kişide geliştirildikçe kişiyi bencil, yardım sever olmayan,
etrafın ihtiyaçlarından habersiz bir varlık olarak yetişmesine
yol açmıştır. Sonuç olarak sorumsuz bir gençlik yetişmiştir.
Özgürlük sorumsuzluk demek değildir. Özgürlük kendi
haklarına sahip çıkmak ve kendi haklarını başkalarına
ezdirmemektir fakat özgürlük hiçbir zaman başkalarının
haklarını çiğneyerek menfaat sağlamak değildir. Başkalarının
haklarını çiğneyerek elde edilen menfaatler hiçbir zaman hak
olarak kabul edilmemelidir.
Bu konu din yolu ile gençlere ve herkese aşlanmaya
çalışılmıştır. Ne yazık ki din içinde yanlış yorumlanan bu olgu diğer tarafta bunun tam zıttı bir
yönde yorumlanan bir özgürlük olgusunu yaratmıştır. Her iki konunun da tam anlamıyla
yorumlanması arzulanan şeylerdir. Yani kişi barışçı
olduğu kadar özgür de olmalıdır. Ama özgürlüğün sınırı
ile barışçı anlayışın sınırları çok iyi çizilmelidir. O
çizilmediği an özgürlük için yapılan hamleler
başkalarının haklarının yenmesine yol açar. Aynı
şekilde barışçı olmak için yapılan özveriler kişinin
kendi maddi olanaklarından tamamen mahrum
olmasına yol açar ki bu da istenilen durum değildir.
Kişi kendini ezdirmediği gibi başkalarının ezileceği
duruma da yol açmamalıdır. Zaten dünya devamlı
olarak bu hassas denge üzerinde kurulmuştur. Bu denge
temin edildiğinde dünyada sulh, huzur sağlanmış olur.
Allah hepimize yurtta ve cihanda sulh içinde yaşamak
uğruna vereceğimiz çabalarımızda yardımcı olsun.
Amin.
31 Temmuz 1991
Download