İLİ TARİH : BİNGÖL : 22.09.2017 HAYAT VEREN DİN: İSLÂM Aziz Müminler! Okuduğum ayeti kerimede yüce Allah şöyle buyurmaktadır: “Her kim İslam’dan başka din ararsa, asla kabul edilmeyecektir. O kimse ahirette hüsrana uğrayanlardan olacaktır.”1 Okuduğumuz hadisi şerifte Efendimiz (s.a.v) “Benden önceki peygamberlerin her biri yalnız kendi kavimlerine gönderilirken, ben bütün insanlığa gönderildim”2 buyurarak evrensel çağrısının çağlar üstü olduğunu bize bildirmektedir. Değerli Kardeşlerim! Hz. Muhammed (s.a.v) Mekke’de yaptığı evrensel çağrısına cevap bulmuş, birçok yeni Müslüman etrafında toplanmıştı. Mekkeli müşrikler yeni dinin yükselmesini engellemek için Müminlere olmadık işkenceler ediyorlardı. İşkencelere maruz kalan Müslümanlar Habeşistan’a hicret etmişlerdi. Mekkeli müşriklerden iki elçi Habeşistan’a hicret eden müminleri geri getirmek için Habeşistan kralı Necaşi’ye hediyelerle gidip onları geri yollamaları için ricada bulunmuşlardı. Kral Necaşi Müslümanları dinlemeden geri iade etmeyeceğini belirtip onları dinlemek üzere huzuruna davet ettiğinde, Müslümanlar adına sözü Peygamber Efendimizin amcasının oğlu Cafer-i Tayyar alarak şu evrensel gerçeği bildirdi: “Ey hükümdar! Biz cahiliye zihniyetine sahip bir kavimdik. Ağaçtan ve taştan yapılmış putlara tapar, kendiliğinden ölmüş hayvanların etlerini yer, kız çocuklarını diri diri toprağa gömer, insanlık dışı bütün kötülükleri yapardık. Akrabalarımızla ilgilenmez, komşu hakkı tanımazdık. Kuvvetli olanlarımız zayıflarımızı ezer, zenginlerimiz fakirlerin sırtından geçinirdi. Hak hukuk nedir bilinmezdik.” “Biz bu halde iken Allah azze ve celle, bizim içimizden asil soylu, doğru, güvenilir, iffetli olarak bildiğimiz birini peygamber olarak gönderdi. O bizi bir olan Allah'a inanmaya ve yalnızca O’na ibadet etmeye çağırdı. Atalarımızdan miras kalan putlara tapmaktan bizleri kurtardı. Doğru söylemeyi, emanete riayet etmeyi, akrabalarla iyi geçinmeyi, komşuları gözetmeyi emretti. Bütün kötülük ve günahları, kan dökmeyi, yalancı şahitlik yapmayı, yetim malı yemeyi ve namuslu kadınlara iftira etmeyi ise yasakladı.”3 Kardeşlerim! İslam şanı yüce Allah’ ın inzal buyurduğu bir kutlu din-hayat tarzıdır. Rahmeti sonsuz, sınırsız Rabbimizin rahmetinin bir tecellisidir. İslam insana merhameti, şefkati öğreten, acımayı, acıları paylaşmayı öğreten şefkat, merhamet dinidir İslâm’ın gayesi, ferdi ve toplumu her türlü kötülük ve fenalıktan sakındırmak, iyilik ve güzelliklere yöneltmek, onların dünyada ve ahirette rahat ve mesut olmalarını sağlamaktır. İslâm, evladın, ailenin ve milletlerin hak ve vazifelerini öğretir. Her cihetten iffeti ve hayâyı emreder. Çalışmayı önerir; tembelliği, boş vakit geçirmeyi menn eder. Ziraat ve sanatı, ticaret ve çalışmayı teşvik eder. İlim ve fenne önem verir. İslâm, nefis terbiye ve tezkiyesiyle insanın içindeki karanlık tarafını dizginler. Kötü huyları bıraktırır, iyi huylarla donatır. İyi huylu, güzel ahlâklı olmayı emreder ve kötü huyları şiddetle yasaklar. İslâm, hangi kesimden olursa olsun, insanlar arasında net bir hukuk tesis eder. Böylece vahşetin yerine medeniyeti ikame eder. Bütün yaratılmışlara karşı şefkat ve merhameti sağlar. Kardeşlerim! İslam, tüm emir ve yasaklarıyla, kur’an ve sünnet ile cehalet ufuklarının oluşturdukları yaşam tarzlarını, ahlak dışı davranışları yasaklayarak, insanlığa iffet, ahlak, vefa, emanet, diğergamlık, dürüstlük, adalet, meyvelerini vermekle hayata hayat katar. Rabbim bizler için razı olduğu yaşama yaşam katan hayat tarzı İslam’ı, yaşamakla tüm batılın silip yok edecek tevhidi yaşamayı nasip etsin. Hutbemi rabbimizin bir ayeti ile bitiriyorum ‘’Deki hak geldi batıl yıkılıp gitti zaten batıl yıkılmaya mahkûmdur.4 1 Ali İmran, 85. Buhari, Teyemmüm 3, Salât 56,l Humus 8; Müslim, Mesâcid 3, (521); Nesâî, Gusl 26, (1, 210-211). 3 Musned 1740. 4 İsra, 81. Hazırlayan: Fatih ASLAN /BİNGÖL İl Vaizi Redaksiyon: İl İrşat Kurulu 2