İL : OSMANİYE TARİH : 25.07.2014 ِ ﺒِﺴِم ِ اﻝر ْﺤ ◌ِ اﻝرِﺤ ِﻴم ﻤن اﷲ ْ ِ َ ﻰ ﻴﺄْﺘِﻴك ﺤﺘ {99} ﻴن ْ َو َ َ َ َ ﺒاﻋ ُﺒ ْد َر ُ ك ا ْﻝَﻴﻘ RAMAZANDA KAZANDIKLARIMIZI KORUYALIM Muhterem Müslümanlar! Manevi kirlenmenin önlenmesi ve ahlaki eksikliklerin giderilmesi, dengeli ve huzurlu bir hayatın yaşanması bakımından hayatımızda ibadetlerin büyük bir önemi vardır. Dini hayatımızda önemli bir yeri olan, gelişi ile gönüllerimizi ferahlatan, bizleri gündelik hayatın bunaltıcı atmosferinden rahmetiyle çekip alan, orucuyla, teravihiyle, sahur ve iftarıyla, zekât ve sadakasıyla ibadet ve rahmet ayı olan Ramazan-ı şerife veda etmeye hazırlanıyoruz. Muhterem Müminler! Mümin ibadetlerle, Allah’a karşı tam bir teslimiyet içinde, iyi bir kul, örnek bir insan olma imkânını elde eder. Ramazan ayı bu ibadet yoğunluğuyla, Müslüman’ın tüm kötülüklerden ve hatalı davranışlardan arınıp iyiliklerle ve güzelliklerle donatılmasına imkân sağlayan mübarek bir zaman dilimidir. Ramazan boyunca Yüce Allah’ın emirleri doğrultusunda bir ay geçirdik. Bu mübarek ayı fırsat bilen biz Mü’minler Allah’a karşı tam bir teslimiyet içinde yapmış olduğumuz ibadet ve itaatlerle, iyi bir kul, örnek bir insan olma imkanı elde etmeye çalıştık. Allah rızasını kazanmak için namaz kıldık, oruç tuttuk, sofralarımıza kardeşlerimizle beraber oturduk, ihtiyaç sahiplerine infakta bulunduk, kötülüklerden ve kötü sözlerden uzak durarak büyük bir nefis mücadelesi verdik. Okuduğumuz ve dinlediğimiz Kur’an-ı Kerimlerle gönül dünyamızı aydınlatmaya çalıştık. Allah’a karşı kulluk görevimizi yerine getirmenin ve nefsanî arzularımıza gem vurarak manevi bir zafer kazanmanın sevincini yaşadık. Öyle ise; Ramazan ayında kazandığımız güzel hasletleri ve yerine getirmeye çalıştığımız ibadetleri Ramazandan sonra da devam ettirelim. Müslüman’ın ibadet ve iyiliği belirli bir zaman ve mekânla sınırlı kalmayıp süreklilik arz eder. “Sana ölüm gelinceye kadar ibadet et”(1) ayeti bu gerçeğe işaret etmektedir. İslam’da dünya hayatı için ahiret, ahiret hayatı için dünya hayatı feda edilmeyerek ikisi arasında bir denge kurulmuş.(2) hem dünya hem de ahiret mutluluğu esas alınmıştır.(3) Nitekim Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.) " Allah’ın en çok sevdiği (nafile) ibadet, az da olsa devamlı olanıdır” (4) buyurmuştur. Kıymetli Kardeşler! Bizleri daima görüp gözeten Allah’ın huzurunda yaptıklarımızdan dolayı hesap vereceğimizi unutmayalım. Kulluğumuzu bir takım aylara hasretmeyelim. Ramazandan sonra nefsimizin isteklerine kanıp gafil olmayalım. İbadet, sadaka, güzel davranışlar ve tövbe ile arındırdığımız gönüllerimizi tekrar günahlarla kirletmeyelim. Zira Ramazan’a veda etmek ibadete, iyiliğe, kardeşliğe ve yardımlaşmaya veda etmek olmadığı gibi nefsin isteklerine yönelmek hiç değildir. Ayet-i kerime’de şöyle buyruluyor: “Allah doğru yola gidenlerin hidayetini arttırır. Sürekli olan iyi davranışlar, Rabbinin katında hem mükâfat bakımından daha hayırlı, hem de netice olarak daha iyidir.( ״5) Unutmayalım ki, ömrü ramazan olanın, ahireti bayram olur. Yaklaşan Ramazan Bayramı tüm İslam âlemine hayırlar, bereketler, rahmetler getirsin. Bayramınız mübarek olsun. ________________________________________ 1. 2. 3. 4. 5. Hicr 14/99 Nur 24/38; Kasas 28/77 Bakara 2/200-202 Buhari, Rikak 18 Meryem 19/76 Hazırlayan: Özer GILÇIK Toprakkale Tüysüz Beldesi Fatih C. M-K Redaksiyon: İl İrşat Kurulu