Mitral Kapak Sarkması (Prolapsus'u) Nedir? Bornova - İZMİR EGE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ HALK KİTAPLARI SAĞLIK SERİSİ 16 Mitral Kapak Sarkması (Prolapsus'u) Nedir? Prof. Dr. İnan SOYDAN Koroner Arter Baypas Ameliyatınız Prof. Dr. İnan SOYDAN Prof. Dr. Tanzer ÇALKAVUR Kalp Kapağı Ameliyatınız Prof. Dr. İnan SOYDAN Prof. Dr. Tahir YAĞDI Nisan 2012, Birinci baskı ISBN: 978-975-483-909-8 © Bu kitabın tüm yayın hakları Ege Üniversitesi’ne aittir. Kitabın tamamı ya da hiçbir bölümü yazarının önceden yazılı izni olmadan elektronik, optik, mekanik ya da diğer yollarla kaydedilemez, basılamaz, çoğaltılamaz. Ancak kaynak olarak gösterilebilir. Proje Üst Yöneticileri Ege Üniversitesi Rektörü: Prof. Dr. Candeğer Yılmaz EÜ Tıp Fakültesi Dekanı: Prof. Dr. Kamil Kumanlıoğlu Yayın Yönetmenleri: Prof. Dr. Ayşenur Oktay, Prof. Dr. Tahir Yağdı Yayın Alt Kurulu Başkanı: Prof. Dr. Ufuk Çağırıcı Sağlık Kitapları Serisi Çalışma Grubu: Prof. Dr. Elvan Erhan, Prof. Dr. Mehtap Çınar, Prof. Dr. Alpaslan Çakan Koordinasyon: EÜ Tıp Fakültesi Yayın Bürosu Kapak İllüstrasyonu: Merve Evren Sayfa Tasarım: Hülya Sezgin Fotoğraf: BİTAM Basım Yeri: Ege Üniversitesi Basımevi Bornova, İZMİR Tel: 0 232 388 10 22 e-posta: [email protected] Değerli Okuyucumuz; Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi; 2011 yılının sonu itibariyle 472 öğretim üyesi, 582 araştırma görevlisi, 1970 tıp öğrencisi ile yaklaşık 2000 yataklı hastanede eğitim, öğretim ve araştırma yapmakta ve sağlık hizmeti vermektedir. Bu dönemde yaklaşık 950.000 ayaktan ve 54.000 yatan hasta, 2300 doğum 80.000 acil servis hizmeti vermesi onu ülkemizin en büyük sağlık kurumlarından birisi yapmaktadır. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin en önemli vizyon ve misyonunu toplumsal sorumluluk bilinci oluşturmaktadır. Bu bilinçle çalışan Ege Tıp topluma nitelikli ve kaliteli sağlık hizmeti vermekte; “Toplum Sağlığı Hizmeti”ni diğer tüm görevlerinin üzerinde tutmaktadır. Ege Tıp Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bilim Dalı, Türkiye’de bir ilk olarak ve 10 yıldır “Sağlık Halk Kongresi” düzenleyerek toplum sağlığı için hizmet anlayışını gerçek bir bilgilendirme, uygulama ve deneyim paylaşımı şeklinde sürdürmektedir. Bilimsel araştırmalarla elde edilen bilgilerin kalıcılığı ve yaşama geçirilmesi; bunların başvuru kaynağı belgelere dönüştürülmesi ile sağlanır. “Ege Tıp Halk Kitapları Sağlık Serisi” bu anlayışımızın bir ürünüdür. Bu seride yayınlanan kitaplarımızın önemi ve farkındalık yaratacak temel özelliği; ülkemizin önceliğinde olan güncel sağlık konuları yanında; güncelliğini yitirmiş olsalar bile, ciddi bir sağlık sorunu olduğunu düşündüğümüz konuları da ele almış olmalarındadır. “Ege Tıp Halk Kitapları Sağlık Serisi” yazarlarının tümü Ege Tıp Fakültesi’nde görev yapan ve konusunda III uzman öğretim üyeleridir. Serideki kitapların konu seçimleri ve içeriklerinin hazırlanmasında birden çok bilim insanının görüşlerinin yansıtılması sağlanmıştır. Seride yayınlanan kitaplardaki grafik ve fotoğraflar çoğunlukla kurumumuzun ürünüdür. Serimizin dil editörü her kitabı sadelik ve anlaşılabilirlik yönünden incelemektedir. Neden böyle bir seriye gereksinim duyulmuştur? Sağlık konularında dolaşımda olan, kolay ulaşılan ve günlük yaşamda kullanılan bilgilerin çoğunun gerçek bilimsel bilgi olup olmadığı kaygısı, bilim insanları olarak bizleri daha da sorumlu davranmaya ve güven sarsılmasına neden olan özensizliklerden uzak durmaya sevk etmektedir. Birçok konuda doğru ve güvenilir bilginin üretimi ve yayılması üniversitelerin öncelikli görevleri arasındadır. Bu anlayıştan hareketle, “Ege Tıp Halk Kitapları Sağlık Serisi” yazarı olan her öğretim üyemiz, sadece uzmanı olduğu konuda kitap yazmıştır. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi bu kitaplara adını, deneyimini ve saygınlığını koymuştur. Her bir yayın özenle gözden geçirilmiştir. Ülkemiz için özgün sayılabilecek böylesine kapsamlı bir seride, yine de gözden kaçırdığımız hata ve eksiklikler olabilir. Bunlar için, her zaman olduğu gibi, okuyucumuzun engin hoşgörüsüne sığınıyoruz. Katkıda bulunanlara minnet duygularımızı sunuyoruz. Saygılarımızla... Prof. Dr. Kamil Kumanlıoğlu Prof. Dr. Candeğer YILMAZ Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı IV Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İnan SOYDAN Tıp eğitimini, 1962-1968 yıllarında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde görmüş, 1977 yılında doçent, 1988 yılında ise profesör olmuştur. Kliniksel Vektörkardiyografi, Klinikte Aritmiler ve Tedavileri, Klinikte Elektrokardiyografi gibi kitapları, birçok bilimsel kitapta yazdığı bölümler ve 150’nin üzerinde bilimsel makalesi vardır. Özellikle "Hipertansiyon" ve "Kan Yağları" alanında çalışan Prof. Dr. İnan Soydan; Türk Kardiyoloji Derneği’nin Lipid Çalışma Grubu 1990’lı yıllarda ilk kurulduğunda, önce başkan yardımcısı daha sonra başkan olarak görev yapmıştır. 2000 ile 2008 yılları arasında Dahili Bilimler Bölüm Başkanı olarak çalışan Prof. Dr. Soydan, halen EÜ Kardiyoloji Anabilim Dalı Başkanı olup, 2005-2011 yılları arasında Tıp Fakültemizi Ege Üniversitesi senatosunda temsil etmiştir. Prof. Dr. Tanzer ÇALKAVUR 1965 yılında Erzurum’da doğmuştur. 1990 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesini bitirmiş ve aynı yıl Tıpta Uzmanlık Sınavını kazanarak Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp-Damar Cerrahisi Anabilim Dalında ihtisasa başlamıştır. 1996 yılında Kalp-Damar cerrahisi uzmanı olarak ihtisasını tamamlamış, 2000 yılında Yardımcı Doçent; 2003 yılında Doçent; 2010 yılında Kalp Damar Cerrahisinde Profesör kadrosuna atanmıştır. 2007 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Fakülte Yönetim Kuruluna Doçent temsilcisi, 2008 haziran ayında da Ulusal Damar V Cerrahisi Derneğinin yönetim kuruluna seçilmiş ve halen derneğin Başkan Yardımcısı olarak görev yapmaktadır. Evli ve 2 çocuk babasıdır. Prof. Dr. Tahir YAĞDI 1966 yılında Aydın’ın Koçarlı ilçesinde doğmuştur. 1989 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun olarak tıp doktoru ünvanını almıştır. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp-Damar Cerrahisi kliniğinde Kasım 1991-Şubat 1998 tarihleri arasında ihtisas yapmış Kalp ve Damar cerrahi ünvanı almıştır. Aynı yıl Üniversitemizde başlatılan Kalp Transplantasyonu programında aktif rol almış, Kasım 2000 yılında aynı klinikte Yardımcı Doçent ünvanı almıştır. Ekim 2002 ile Nisan 2003 tarihleri arasında İngiltere'deki Cambridge University- Papworth Hospital’de Kalp ve Akciğer Transplantasyonu ile ECMO konusunda araştırma ve öğretim faaliyetlerinde bulunmuştur.Nisan 2004 yılında doçent ünvanı almıştır. Erişkin Kalp Cerrahisi, Aort Cerrahisi, Periferik Vasküler Cerrahi yanında Kalp ve Akciğer Transplantasyonu ile Mekanik Dolaşım Desteği alanında çalışmalarda bulunmaktadır. 2007 yılında Üniversitemizde Yapay Kalp Destek Cihazları Uygulaması programının başlatılmasında ve uygulamasında aktif olarak yer almış, Mart 2011 tarihinde Profesör ünvanı almıştır. Kasım 2011 tarihinden itibaren Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekan Yardımcılığı görevini yürütmektedir. İngilizce bilmektedir. Evli ve üç çocuk babasıdır. VI İÇİNDEKİLER Mitral Kapak Sarkması (Prolapsus'u) Nedir? Giriş 1 1. Kalbimiz ve Kalp Kapaklarımız Nasıl Çalışır?.....................3 2. Mitral Kapağımız Nasıl Çalışır?...........................................4 3. Mitral Kapak Sarkması “Prolapsus”u Nedir?......................5 4. Mitral Kapak Sarkmasının Nedeni Nedir?...........................6 5. Mitral Kapak Sarkması Nasıl Tanınır?................................6 6. Mitral Kapak Sarkması Ciddi Bir Durum Mudur?...............7 7. Mitral Kapak Sarkması Nasıl Tedavi Edilir?.......................8 Koroner Arter Baypas Ameliyatınız Giriş 13 1. Niçin Bana Koroner Arter Baypas Ameliyatı Yapılacak?.. 15 2. Koroner Arter Hastalığı Nedir?......................................... 15 3. Koroner Arter Hastalığının Etkileri Nelerdir?.................... 16 4. Koroner Arterlerdeki Tıkanıklıkları Gidermek İçin Ne Yapılabilir?............................................................ 18 5. Koroner Arter Baypas Ameliyatı Nedir?........................... 19 6. Ameliyata Hazırlık............................................................ 21 7. Hastaneye Ne Zaman Yatırılacağım?............................... 22 8. Ameliyatımdan Önce Beni Kimler Ziyaret Edecek?.......... 22 9. Ameliyattan Önce Ne Yapılacak?..................................... 23 10. Ameliyat Ne Kadar Sürecek?.......................................... 24 11. Ameliyatım Sırasında Ailem İçin Ne Gibi Düzenlemeler Yapılabilir? ............................................. 24 12. Ameliyatınızdan Sonra................................................... 25 13. Eve Dönüş....................................................................... 32 14. Geleceğin Planlanması................................................... 39 Kalp Kapağı Ameliyatınız Giriş 45 1. Kalp Kapaklarını En Sık Etkileyen Hastalıklar................ 47 2. Kalp Kapağı Sorunlarının Düzeltilmesi............................. 48 3. Kalp Kapağı Onarımı Ameliyatları.................................... 49 4. Kalp Kapağının Yapay Bir Kapakla Değiştirildiği Ameliyatlar (Kapak Replasmanı Ameliyatları)................. 50 5. Kalp Kapağı Ameliyatına Hazırlık.................................... 53 6. Ameliyatınızdan Önce....................................................... 53 7. Ameliyatınızdan Sonra..................................................... 58 8. Hastanedeki Geri Kalan Günleriniz ................................. 62 9. Eve Dönüş......................................................................... 65 10. Yapay Kalp Kapağınızla Yaşamak................................. 72 11. İlaçlarınız........................................................................ 76 Bu kitabın hazırlanmasında Amerikan Kalp Derneği'nin ilgili kılavuzu temel alınmıştır. Mitral Kapak Sarkması (Prolapsus'u) Nedir?. GİRİŞ Mitral kapak sarkması en sık rastlanan kalp hastalığı olup genel popülasyonun ortalama %2 ila 4'ünde görülür. Kadınlarda erkeklere göre iki kat fazla saptanır. Buna karşılık, ciddi mitral yetersizliğine yol açan şekli 50 yaşın üzerindeki erkeklerde -genç kadınlara göre- daha sık görülür. “Mitral kapak sarkması” tanısı almış hastaların günlük meslek uygulamamızda karşılaştığımız büyük bir bölümü yanlış veya abartılı biçimde böyle değerlendirilmiş hastalardır. Ekokardiyografi alanında deneyimli bir hekimin yapacağı sağlıklı bir değerlendirme ile hem gerçek mitral kapak sarkması olan hastalar doğru biçimde saptamak hem de hafif hastalarla ciddi olanları ayırmak olanaklıdır. Muayenede mitral kapak sarkmasından kuşkulanılan hastaların hem kendilerinin hem de birinci dereceden yakınlarının ekokardiyografik yöntemle incelenmeleri gerekir. Hiç bir hastalık belirtisi taşımayan, ritim bozukluğu olmayan mitral yetersizliği kanıtı bulunmayan hastalarda (ki psikolojik sorunları olabilir) hastalığın gidişatı mükemmeldir, 3-5 yılda bir kontrol edilerek normal yaşamlarını sürdürebilirler. Ciddi mitral yetersizliği olanların ise yaklaşık 12 ayda bir kontrol edilmeleri gerekir. 1 EÜ Tıp Fakültesi Halk Kitapları Sağlık Serisi ~ 16 2 Mitral Kapak Sarkması (Prolapsus'u) Nedir?. 1. KALBIMIZ VE KALP KAPAKLARIMIZ NASIL ÇALIŞIR? Kalbimiz dört boşluklu bir pompadır. Bu boşluklardan ikisi (kulakçıklar ya da “atriyumlar”) kanın kalbe doluşuyla, diğer ikisi (karıncıklar ya da “ventriküller”) ise kanın kalpten pompalanmasıyla ilgilidirler (Şekil-1). Kalbe kirli kanı getiren Vena Kava 10. Aort 5. Sol pulmoner arter 5. Sağ pulmoner arter 4. Pulmoner Kapak 6. Sol Kulakçık 1. Sağ Kulakçık 7. Mitrak Kapak 2. Triküspid Kapağı 3. Sağ Karıncık 9. Aort Kapağı 8. Sol Karıncık Şekil-1. Damarlarınız aracılığıyla bedeninizin her yanını dolaşan kan, önce kalbinizin sağ kulakçığına (sağ “atriyum”a) ulaşır (1). Daha sonra, triküspid kapağı adı verilen bir kapak (2) aracılığıyla kalbinizin sağ karıncığına (sağ “ventrikül”üne) (3) geçer. Buradan, kan pulmoner kapak (4) içinden sol ve sağ pulmoner atardamarlarınıza (“arter”lerinize) (5) ve dolayısıyla akciğerlerinize pompalanır. Akciğerlerinize gelen kan karbondioksidini bırakıp oksijen alarak temizlenmiş olur. 3 EÜ Tıp Fakültesi Halk Kitapları Sağlık Serisi ~ 16 Böylece, akciğerlerinizde oksijenlenmiş olan kanınız tekrar kalbinize dönerek, bu kez, kalbinizin sol kulakçığına gelir (6). Daha sonra mitral kapaktan (7) geçerek sol karıncığı (8) doldurur. En sonunda, sol karıncıktan, aort kapağının (9) içinden geçerek fışkırtılan kan, aort (10) adı verilen büyük atardamar aracılığıyla tüm bedeninize pompalanır. 2. MITRAL KAPAĞIMIZ NASIL ÇALIŞIR? Mitral kapak iki yaprakçıktan oluşur. Biçimleri bakımından bir paraşüte benzetilebilecek bu yaprakçıklar, iplik şeklindeki oluşumlar (“korda”lar) aracılığıyla, kapağı destekleyen kaslara bağlıdırlar. Bu ipler yaprakçıkların düzgün bir biçimde kapanmasını sağlarlar. Kalbinizin sol kulakçığı ile sol karıncığı arasında yer alan mitral kapağınız açılıp kapanarak, kanınızın yalnızca sol kulakçıktan sol karıncığa yani ileriye doğru gitmesine izin verir, geriye kaçmasını ise engeller. Mitral kapağınız gerektiği biçimde kapanmazsa, kalbinizin sol karıncığı, içindeki kanı aort damarınıza fışkırtmak üzere kasıldığında, kanın en azından bir bölümü, geldiği yere (yani sol kulakçığa) geri kaçar. Mitral kapağınızın uygun biçimde kapanmasıyla bu durum önlenmiş ve sol karıncığınız içindeki kanın tamamının aorta atılması sağlanmış olur. 4 Mitral Kapak Sarkması (Prolapsus'u) Nedir?. 3. MITRAL KAPAK SARKMASI “PROLAPSUS”U NEDIR? Mitral kapak sarkmasında, mitral kapağı oluşturan yaprakçıklardan biri veya her ikisinin çok büyük veya kendilerini tutan iplerin çok uzun olması söz konusudur. Sonuçta, kalp pompaladığında (yani sol karıncık kasıldığında) mitral kapağı oluşturan yaprakçıklar düzgün biçimde kapanamaz ve biri veya her ikisi birlikte, normale göre daha fazla biçimde sol kulakçığa doğru sarkar (veya bel verir) ve kapak tam olarak kapanamaz. Bu durum, bazen az miktarda kanın mitral kapaktan geriye kaçmasına neden olur. Eğer mitral kapağınızda sarkma (“prolapsus”) varsa, bunun yalnızca sizin başınıza gelen bir olay olduğunu sanmayın. Araştırmalar, toplumun en az %1-2’sinde mitral kapak sarkmasının bulunduğunu ortaya koymuştur. Normal biçimde kapanmış mitral kapak; her iki yaprakçık kapalı Sarkmış mitral kapak; bir yaprakçık uygun şekilde kapanmıyor 5 Koroner Arter Baypas Ameliyatınız EÜ Tıp Fakültesi Halk Kitapları Sağlık Serisi ~ 16 12 Koroner Arter Baypas Ameliyatınız GİRİŞ Koroner damarlarınızın hastalandığı ve bu nedenle koroner baypas ameliyatı geçirmeniz gerektiği mi söylendi? Elbette sevinilecek bir durum değil, ama ruhsal bir çöküntü yaşamanıza da gerek yok! Öncelikle, “bu hastalık neden başkasını değil de beni buldu?” diye düşünmeyin, çünkü çok sık rastlanan bir hastalığa sahipsiniz. Amerika Birleşik Devletleri’nde beyaz ırktan kişilerin %6.6’sında koroner arter hastalığı olduğu saptanmıştır. Bu ülkede, 2005 yılında, 16 milyon kişinin koroner hastası olduğu belirlenmiştir. Koroner baypas ameliyatına gelince, kalbin kendisini kesip-biçmeye(!) gerek kalmadan, yalnızca dış yüzündeki koroner damarlara uygulanan cerrahi bir girişim olup, bir kalp cerrahının yaptığı diğer birçok operasyonun yanında görece basit bir ameliyattır. Dünyanın her yanında yaygın olarak uygulanmakta olan bu ameliyat, yalnızca 2005 yılında, Amerika Birleşik Devletleri’nde 469 bin kez yapılmıştır. Koroner baypas ameliyatları, Ege Üniversitesi Tıp Fakültemizin Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı’nda 1988 yılından bu yana yılda ortalama 700 hasta sayısı ile büyük bir başarı ile yapılmaktadır. (unutmayınız ki, günümüzde, kalp akciğer transplantasyonu adı verilen tek bir ameliyatla, bir hastanın hem akciğeri hem de kalbi değiştirilebilmektedir.) 13 EÜ Tıp Fakültesi Halk Kitapları Sağlık Serisi ~ 16 14 Koroner Arter Baypas Ameliyatınız 1. NİÇİN BANA KORONER ARTER BAYPAS AMELİYATI YAPILACAK? Kalp kasınızı kanla besleyen (dolayısıyla kalp kasınıza oksijen ve besleyici maddelerin taşınmasını sağlayan) atardamarlara koroner arter adı verilir. Eğer koroner arter hastalığınız varsa, bu, kalp kasınıza kan taşıyan bir ya da daha çok sayıdaki atardamarınızın tümüyle veya büyük ölçüde tıkandığı anlamına gelir. Doktorunuz, kalp kasınıza yönelik kan akımını iyileştirmek için, size, koroner arter baypas ameliyatı önerebilir. Böyle bir ameliyatla, tıkanan damarın, tıkalı bölgesinin altındaki bir bölümüne daha bol miktarda kan akımının sağlanmasıyla, koroner arter hastalığınıza bağlı göğüs ağrınız (angina pektoris) geçtiği gibi, halsizliğiniz ve ilaç gereksinmeniz azalabilir, fiziksel aktivite yeteneğiniz artabilir ve kendinizi sağlıklı zamanınızdaki gibi iyi hissetmeye başlarsınız. Bu ameliyat yaşam beklentinizi de yıllarca uzatabilir. *Lütfen, kitabın sonundaki notu okuyunuz. 2. KORONER ARTER HASTALIĞI NEDİR? Koroner arterler kalp kasınıza kan taşıyan büyük damarlardır. Oksijenlenmiş temiz kan taşıdıkları için atardamar (arter) grubuna girerler [Kirli kan taşıyan damarlara ise “toplardamar” (ven) adını veriyoruz]. Koroner arter hastalığı (ya da kısaca, koroner hastalığı), bu atardamarların, plak adı verilen yağ birikimlerinin yol açtığı çıkıntılar nedeniyle daralmasıdır. Bu birikintiler damarın iç duvarında oluşur ve damar boşluğuna doğru büyüyerek kan akımını kısıtlayabilir. Damarın içindeki bu plağın yırtılması da mümkündür, böyle bir durumda, plağın tepesindeki yırtıktan, patlayan bir yanardağdan 15 EÜ Tıp Fakültesi Halk Kitapları Sağlık Serisi ~ 16 püsküren lavlar gibi çıkan kan pıhtılaşarak, koroner arterin tam olarak tıkanmasına ve buna bağlı olarak kalp krizine neden olabilir (Şekil-1). Şekil-1. 3. KORONER ARTER HASTALIĞININ ETKİLERİ NELERDİR? Koroner arterler plak nedeniyle daralınca kalp kasına ulaşan kan miktarı azalır. Egzersiz ve ruhsal zorlanma (stres) sırasında kalbin kan gereksinimi artar. Kalp, ihtiyacı olan kanı sağlayamadığı zaman, halsizlik, göğüste gerginlik hissi veya angina pektoris adı verilen ezici tipte özel bir göğüs ağrısı gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Bu belirtiler dinlenmekle geçebilirse de, burada tanımladığımız göğüs ağrısı ciddi bir sağlık sorununun varlığını gösterir ve bir doktor tarafından değerlendirilmesi gerekir. 16 Koroner Arter Baypas Ameliyatınız Koroner arter hastalığı ameliyat veya diğer yöntemlerle tedavi edilmediğinde ölümle sonuçlanabilir. Koroner arterden geçen kan akımı birdenbire durursa (ki bunun nedeni, çoğu kez, yırtılan bir plağın üzerinde oluşan kan pıhtısıdır), kalp kasının bir bölümü kalıcı bir biçimde hasara uğrayabilir. Bu bir kalp krizidir (Şekil-2). Kalp krizine sıklıkla şiddetli ve kısa zamanda geçmeyen bir göğüs ağrısı eşlik eder, bazı hastalarda ise bu ağrının yatışıp tekrar ortaya çıktığı (yani gidip geldiği) görülür (Bu konuda daha ayrıntılı bilgi edinmeniz için “Göğüs Ağrısı” ve “Kalp Krizi” başlıklı kitabımızı okumanızı öneririz). Tıkanan Yer Hasara Uğrayan Kalp Kası Şekil-2. 17 EÜ Tıp Fakültesi Halk Kitapları Sağlık Serisi ~ 16 4. KORONER ARTERLERDEKİ TIKANIKLIKLARI GİDERMEK İÇİN NE YAPILABİLİR? Koroner arterleri tıkayan plaklar genellikle bu damarların yalnızca iç yüzünde oluşur. Damarın, daralan veya tam olarak tıkanan bölgesinin aşağısındaki bölümü sıklıkla açıktır. Hastalık yalnızca bir veya iki arteri tuttuğunda, bu arterin genişletilmesi veya gerilmesiyle, bazen darlık veya tıkanıklık ortadan kalkar. Deriyi delip, damar içinden geçirilen özel bir aygıtla (Balon kateter koroner arterin yeniden biçimlendirilmesi veya onarılması anlamına gelen “Percutaneous transluminal coronary angioplasty=PTCA) adı verilen girişimle yapılan budur. Bu girişim sırasında, ucunda sönük bir balon bulunan bir kateter koroner arterin daralmış olan bölümüne yerleştirilir. Daha sonra balon şişirilerek daralan bölge genişletilir ve darlık açılır (Bu konuda ayrıntılı bilgi edinmek isteyenlere “Kalp Hastalığında Cinsel Yaşam/Şeker Hastalığı/İnme Teşhis ve Ameliyatsız Tedavi” başlıklı kitabımızı okumalarını öneririz) (Şekil-3). Şekil-3. Üstte, koroner arterin daralan bölgesine yerleştirilen balon kateter, altta ise, balonun şişirilmesiyle açılan darlık görülmektedir. 18 Koroner Arter Baypas Ameliyatınız Ancak, darlıklar daha karmaşık olduğunda ve çok sayıda koroner arterde görüldüğünde, doktor, genellikle koroner arter baypas ameliyatını önerecektir. Bu ameliyat, kanın, damarın tıkalı bölgesinden öteye gitmesini sağlamak için yeni yollar sağlayacaktır. 5. KORONER ARTER BAYPAS AMELİYATI NEDİR? Bu ameliyat ile, bedeninizin başka yerlerinden alınan atar veya toplardamarlar (arter veya venler) kalbinizden aldığı temiz kanı tüm bedeninize taşıyan aort damarınız ile, kalbinizin dış yüzünde bulunan, hastalanmış koroner arterinizin arasına (daralmış veya tıkanmış bölgesinin altına kan getirecek biçimde) yerleştirilir. Bedeninizin başka yerinden alınıp kalbinize takılan bu damar parçasına “damar grefti” veya kısaca “greft” adı verilir. Böylece, daha önce, koroner arterinizin daralmış veya tıkanmış olan bölgesinden aşağıya yeterince akamayan kan, artık, bu greftin içinden akıp, koroner arterinizin sağlam olan alt bölümüne ulaşmak ve o damarınızın kanlandırması gereken kalp kasınızı beslemek şansını bulur (Şekil-4). Ameliyatta kullanılan atar ve toplardamarların yerlerinden çıkarılmaları, alındıkları yerdeki kan akımı üzerinde anlamlı bir etki yaratmaz. Bedeniniz, o bölgelerde, alınan damarların yokluğunu telafi edecek ayarlamaları kendiliğinden yapacak ve buna ilişkin bir sorun çıkmayacaktır. Greft olarak, genellikle, göğüs kafesinin içinde, göğüs kemiği (halk arasında “iman tahtası” adı verilen kemik, tıbbi adı “sternum”) boyunca uzanan atardamarlar (iç göğüs arteri=”internal thoracic artery”) kullanılır. Eğer bir toplardamar kullanılacaksa, en sık olarak, bacağın iç 19 EÜ Tıp Fakültesi Halk Kitapları Sağlık Serisi ~ 16 yüzünde, derinin hemen altında yer alan ve “safen ven” adı verilen damar çıkarılır (Şekil-5). Bazen bacak veya kolların arkasından alınan venler, bazen de karın boşluğundan alınan bazı arterler kullanılabilir. Nadiren başka bir kişi (verici)’den alınan bir ven’e veya yapay bir kan damarına gerek duyulabilir. Bu yola, yalnızca, hastanın kendi atar veya toplardamarları kullanılamadığında başvurulur. Koroner arter baypas ameliyatları bir “kalp akciğer makinesi” kullanılarak yapılır. Bu makine, ameliyat sırasında kalp atışlarının durdurulması olanağını sağlar. Böylece, duran bir kalpte, arter ve ven greftleri, koroner arterlere dikkatle ve tam olarak bağlanabilir. Şekil-4.Bir ucu aort damarının köküne, diğer ucu ise, hasta koroner arterin darlık bölgesinin altına bağlanmış olan “baypas greft”i görülmektedir. Böylece, daralan koroner arterden geçemeyen kan, takılan greft sayesinde, aort damarından gelip, hasta da marın darlık bölgesinin altındaki normal yanına geçerek o böl gedeki kalp kasına ulaşmış olur. 20 Kalp Kapağı Ameliyatınız Kalp Kapağı Ameliyatınız GİRİŞ Hastalanan kalp kapaklarının yeniden eski, normal görevini yapacak hale getirilmesini sağlayan kalp ameliyatları (operasyon) günümüzde oldukça sık yapılmaktadır. (Amerika Birleşik Devletlerinde yalnızca 2005 yılında 106.000 kalp kapağı ameliyatı yapılmıştır. Türkiyede ise yılda yaklaşık 10.000 hastaya kalp kapak ameliyatı yapılmaktadır.) Bu operasyonlar kalp kapağı hastalarının sağlığını ve iş gücünü iyileştirmektedir. Eğer böyle bir ameliyata alınacaksanız, bu konuya ilişkin soru ve endişelerinizi danışıp tartışmak için en uygun kişi operasyonu yapacak olan cerrahınızdır. Gerek ameliyatınızın gerekse ameliyat sonrası iyileşme döneminizin ayrıntılarını size en iyi o anlatabilir. Bu kitaptaki bilgiler, resim ve şekillerin de yardımıyla, hem konuyu daha iyi anlamanıza hem de doktorlarınızla (kalp cerrahınız, kardiyoloğunuz ve aile doktorunuz gibi) daha iyi tartışabilmenize yardımcı olacaktır. 45 EÜ Tıp Fakültesi Halk Kitapları Sağlık Serisi ~ 16 46 Kalp Kapağı Ameliyatınız 1. KALP KAPAKLARINI EN SIK ETKİLEYEN HASTALIKLAR Dört tane kalp kapağı vardır. Bu kapakların görevi, kalbiniz kasılıp gevşedikçe, kanın ileriye doğru akmasını, buna karşılık geriye kaçmamasını sağlamaktır. Bazen, kalp kapakları olması gerektiği gibi çalışmaz. Bu sorun çeşitli şekillerde ortaya çıkabilir. Örneğin, kalp kapağı doğuştan arızalı olabilir ve kalp kapağının hemen onarılması gerekebilir. Doğum sırasında var olan küçük bir bozukluk o sırada fark edilmeyebilir, fakat zaman içinde yavaş yavaş ilerleyebilir ve kalpteki kan akımını bozabilir. Sonuçta, başlangıçta önemsiz sayılabilecek, böyle bir hastanın kalp kapağı hastalığı da, yaşamının sonraki evrelerinde kötüleşebilecektir. Romatizmal ateş (diğer adıyla akut eklem romatizması) veya mikroorganizmaların (çeşitli mikroplar) neden olduğu infeksiyonlar (örneğin infeksiyöz endokardit=kalbin iç yüzünü döşeyen “endokart” tabakasının mikroplar tarafından iltihaplanması) bir kalp kapağını etkileyebilir ve onun eskarlaşmasına (yani, aynı, bir yaranın iyileşirken arkasında bir iz bırakması gibi, iyileşirken biçimsel ve dolayısıyla işlevsel bozukluğa uğramasına) ve hatta bütünüyle tahrip olmasına neden olabilir. Kalp kapakları yaşlanmakla da zayıflayabilir (yani, zorlanmaya karşı direncini yitirebilir) veya sertleşebilir. Bunun nedeni, çok narin yapıdaki kalp kapağının yıllar boyunca çok aşırı sayıda eğilip bükülerek hareket etmek zorunda olmasıdır. Buradaki şekilde dört kalp kapağı (pulmoner, aort, mitral ve triküspit kapakları) görülmektedir. Hastalık sonucunda kalp kapağı kalınlaşıp sertleşince kapak uygun şekilde açılamaz. Buna bağlı olarak, kan akımına 47 EÜ Tıp Fakültesi Halk Kitapları Sağlık Serisi ~ 16 izin vermez ya da güçlük çıkarır. Bu engelleme durumuna kapağın “darlığı”(stenozu) adı verilir. Bir kalp kapağı zayıfladığı veya gerildiğinde uygun biçimde kapanamayabilir. Böyle bir durum oluşursa, kan, kapağın deliğinden geriye kaçar. Bu duruma kapağın “yetersizliği” (veya kaçağı) adı verilir. Kalp kapağınızdaki herhangi bir sorun kalbinizin yükünü büyük çapta arttırır. Bu, kalbinizin, bu durumu aşırı çalışarak telafi edebilmesi için büyümesine neden olabilir. Eğer kalp çok büyürse, kalp kası kalıcı biçimde hasara uğradığı için, kalp yetersizliği ortaya çıkar (Şekil-1). Şekil-1. Kalp boşlukları ve kalp kapakları 2. KALP KAPAĞI SORUNLARININ DÜZELTİLMESİ Kalp kapağı hasta olan bazı kişiler, düzenli bir biçimde tıbbi kontrollarını yaptırdıkları ve kendilerine yapılan önerileri uyguladıkları sürece, normal yaşantılarını sürdürebilir. Ancak, kalp kapağınızda daha ağır bir hasar varsa ameliyat olmanız gerekebilir. 48 Kalp Kapağı Ameliyatınız Bazı olgularda, hasta kapağın onarılmasıyla darlık ya da yetersizliğin yok edilmesi mümkün olabilir. Bazılarında ise, kapak o kadar kötü hasarlanmıştır ki onarılmasının olanağı yoktur ve kapağın yeni bir kapakla değiştirilmesi gerekir. 3. KALP KAPAĞI ONARIMI AMELİYATLARI Kapağın daralmasının nedeni, sıklıkla, kapağın hareketli yaprakçıklarının eskarlaşması (yani geçirdikleri yangısal ve dejeneratif süreç sonucunda deforme olması) veya komşuluk nedeniyle birbirlerine değen kenarlarının yapışarak birleşmesidir. Kapağın uygun biçimde açılamaması sonucunda ortaya çıkan darlık (engelleme) özel bir cerrahi bıçakla kesilerek giderilebilir. Böylece, kapağın birbirine yapışıp birleşmiş olan parçaları, ayrılarak kapak daha serbest biçimde hareket etme olanağını bulur. Kapak yetersizliği'nin (veya kaçağı) nedeni ise, sıklıkla, kapağın, yukarıda sözü edilen yaprakçıklarının veya kapağı tutan destek mekanizmalarının uzaması ve kan basıncına karşı direncinin zayıflaması(bir çeşit yumuşaması) sonucunda ortaya çıkar. Kapağı kapalı tutmak için normal olarak birbirlerine değmesi gereken kenarları, kanın basıncına direnemeyerek kayar ve deliğin açılmasına, dolayısıyla kanın geriye doğru kaçmasına neden olur. Geriye kaçan kanın miktarı arttıkça tüm kapak genişleyebilir. Böyle bir kapağın düzgün bir biçimde iş görebilmesi için de, yine, hasta kapak dokularının onarılması gerekir. Kapak onarımı ameliyatlarının bir avantajı, hastalanmış olan kapağın tümüyle yerinden çıkarılıp yapay bir 49 EÜ Tıp Fakültesi Halk Kitapları Sağlık Serisi ~ 16 kapakla değiştirilmesi yerine, hasta kapağın yerinde bırakılıp, yalnızca şekil ve dolayısıyla işlev bozukluğunun düzeltilmesidir. 4. KALP KAPAĞININ YAPAY BİR KAPAKLA DEĞİŞTİRİLDİĞİ AMELİYATLAR (KAPAK REPLASMANI AMELİYATLARI) Bazen, kalp kapakları o kadar ciddi biçimde şekil bozukluğuna uğrar veya yırtılır ki, onarılmaları olanaklı değildir. Böyle durumlarda, hasara uğramış olan eski kapağın çıkarılıp yeni bir yapay kapakla değiştirilmesi gerekir. Değiştirilecek olan hasta kapak yerinden çıkarılırken, kalbe tutunduğu alan, çepeçevre yerinde bırakılır ve aynı yere yeni (yapay) kapak sıkı ve sağlam biçimde dikilir. Yapay kapakların değişik tipleri olmakla birlikte başlıca iki gruba ayrılırlar; 1. Doku (biyolojik) kapaklar: Kapağın hareketli parçalarına yönelik kimyasal bir işlemden geçirilmiş hayvan kapaklarıdır. Hayvanlardan elde edilmiş bu kapaklar özel bir kumaşla kaplı metal veya plastik bir çerçeveye takılır (monte edilir). Böylece, hastanın kalbine yerleştirilmeleri daha kolaylaşır Doku kapakların başka bir tipinde ise başka bir insandan elde edilen aort kapağı kullanılır. Böyle bir kapak, yerinden çıkarıldıktan sonra dikkatle dondurularak korunur. Bu kapaklar herhangi bir çerçeveye takılmaksızın doğrudan doğruya hastanın aortuna yerleştirilir. Son yıllarda hayvanlardan elde edilen kapakların da çerçevesiz tipleri geliştirilmiştir. 50 Kalp Kapağı Ameliyatınız Doku kapaklarının en büyük avantajı, yerine konuldukları doğal kalp kapaklarına çok benzemeleridir. Biyolojik materyal oldukları için kan hücreleri kapak dokusu üzerinde birikip pıhtı oluşturmazlar. Bu nedenle mekanik kalp kapaklarının pıhtı yapmaması için kullanılması zorunlu olan kan sulandırıcı ilaçların ömür boyu kullanılmasına ihtiyaç duymazlar. Buna karşılık, bunların doğal kapaklar kadar dayanıklı olmamaları ise dezavantajlarıdır. Korunmaları için yapılan işlemler bu kapaklarda kireçlenmeye veya dejenerasyona neden olabilir. 2. Mekanik (protez) kapaklar: Dayanıklı metaller, karbon, seramik ve plastikten yapılan yapay aygıtlardır. Hastanın kalp dokularına bağlamak için, fabrikasyon olarak üretilmiş dakron veya teflon bir halkaya takılırlar. Resim-1. Çeşitli kalp kapak protezleri. 51 EÜ Tıp Fakültesi Halk Kitapları Sağlık Serisi ~ 16 Mekanik kapakların dayanıklılıkları büyük bir avantaj sağlar. Bununla birlikte, bu kapakların yapımında kullanılan maddeler bedenin alışkın olduğu doğal maddeler olmadığı için, kan pıhtılarının oluşmasına neden olabilir. Bundan kaçınmak için, kanın pıhtılaşma yeteneğini azaltmak amacıyla; özel ilaçlar (kanı incelten ilaçlar, pıhtılaşmayı önleyen ilaçlar, antikoagülanlar) kullanılır (Kitabın son sayfalarında bu ilaçlara ilişkin daha ayrıntılı bilgiler verilmiştir). Mekanik kapak taşıyan hastaların çoğu, tüm yaşamları boyunca, her gün bu ilaçları almak ve bu tedavinin gerektirdiği test ve kontrolleri yaptırmak durumundadır. Metal yapıda oldukları için, çalışırken, özellikle sessiz ortamlarda, hastanın yanındaki kişiler tarafından bile duyulabilen bir ses çıkarırlar. Bu ses metal kapakçıkların her kalp atımında birbirlerine çarpması sonucu ortaya çıkar. Bu durum bazı hastalarda huzursuzluğa neden olabilir. Bir kalp kapağını değiştirirken, en iyi seçeneğin hangisi olduğuna karar verme aşamasında, hesaba katılması gereken birçok etmen (faktör) vardır. Sizin için en iyi kapağın hangisi olduğuna karar vermek için, cerrahınız, kendi deneyim ve bilgisini kullanacaktır. Bunu yaparken, cerrahınızın hesaba katacağı etmenler arasında yaşınız, kapak hastalığınızın şiddeti, kapağın büyüklüğü, kanı inceltici ilaçları (antikoagülanlar) kullanmaya karşı isteğiniz ve yatkınlığınız (koşullarınızın böyle bir tedaviyi yaşam boyu uygulamaya elverişli olup olmadığı) sayılabilir. Hastanın yaşı ve cinsiyeti kapak seçimi konusunda özel bir öneme sahiptir. Bebeklik veya çocukluk döneminde, henüz vücut gelişimini tamamlamış hastalarda, hasta ile birlikte büyüme özelliğine sahip olan biyolojik kapaklar tercih edilir. İleri yaştaki; hastalarda, kan sulandırıcı ilacın kanama oluşturma riski de hesaba katılarak, biyolojik 52 EÜ Tıp Fakültesi Halk Kitapları Sağlık Serisi ~ 16 Not: 80 Not: 81 EÜ Tıp Fakültesi Halk Kitapları Sağlık Serisi ~ 16 Not: 82 Yayımlanmış Kitaplarımız Hipertansiyon Osteoporoz (Kemik Erimesi) Düşmeler ve Önlenmesi Obezite Meme Kanseri Cerrahisine Bağlı Lenfödem Yayımlanmış Kitaplarımız Kan Yağları ve Kalbimiz Her Yaş İçin Spor ve Sağlık Diyabetik Ayak Sağlıklı Beslenme Varis Yayımlanmış Kitaplarımız Göğüs Ağrısı, Kalp Krizi, Aspirin Kullanımı Herediter Anjioödem Kanın Pıhtılaşmasını Önleyen İlaçlar ve Kalbiniz, Atriyal Fibrilasyonlu Yaşam Kalp Yetersizliği ile Yaşamak, Kalp Pili İle Yaşamak, Kalp İlaçlarını Nasıl Kullanalım Kalp Hastalığında Cinsel Yaşam/Şeker Hastalığı/ İnme Teşhis ve Ameliyatsız Tedavi Yayımlanmış Kitaplarımız Mitral Kapak Sarkması Nedir? Koroner Arter Baypas Ameliyatınız, Kalp Kapağı Ameliyatınız Guatr ve Tiroid Hastalıkları Yayıma Hazırlanan Kitaplarımız Damar Sertliği ve Risk Faktörleri Diyabetim ve Ben Çocuklarda Yanık ve Korunma Yolları