Bu Kitap Nurettin Topçu İçin

advertisement
On5yirmi5.com
Bu Kitap Nurettin Topçu İçin
Büyük düşünür Nureddin Topçu'yu tüm yönleriyle aydınlatan bir kitap çıktı Kaynak
Yayınları'ndan... Kitap, "Nureddin Topçu" ismini taşıyor... Nice okumalar...
Yayın Tarihi : 6 Nisan 2010 Salı (oluşturma : 10/20/2017)
Ahlak felsefesi çalışmalarıyla düşünce dünyamıza önemli bir açılım sağlayan Nurettin Topçu
"Zalimin zulmü olmasaydı, mazluma ilahi merhamet olmazdı" derken mazlumun, zalime karşı
borcunu arıyor.
Bu toprakların yetiştirdiği nadir münevverlerden olan Nurettin Topçu'yu hiç bilinmeyen yönleriyle
ortaya koyan yepyeni bir kitap okura ulaştı. Felsefe ve özellikle de ahlak felsefesi alanında yaptığı
çalışmalarla, Türk entelijansiyası arasında saygın bir yeri olan Topçu'nun hayatı, fikirleri ve anıları
Hüseyin Karaman tarafından yapılan detaylı bir inceleme-araştırma çalışması sonucu, geniş hacimli
bir biyografi ile sunuldu. Kaynak Yayınları arasından çıkan "Nurettin Topçu" isimli kitap, Nurettin
Topçu'nun hayatı, eserleri, ahlakı, şahsiyeti ve düşünceleri, eserlerinden seçmeler, hatıraları ve
hakkında yapılan çalışmaları kapsayan altı bölümden mürekkep.
CONFİRMİST ET DEVOLVE
Tek derdi bu topraklarda münevver bir zümre oluşturmak olan Topçu, hayatı boyunca "Türk
Rönesansı"nı gerçekleştirmek için çaba sarfetti. Sorbonne Üniversitesi'nde doktora yapan ilk Türk
öğrenci olan Topçu'nun doktora çalışması "Confirmismi et Revolte/ İsyan Ahlakı" idi.
Anadolucu, İslamcı ve sosyalist fikir hareketleri konusunda da çalışmalar yapan mütefekkir, Varoluş
Felsefesi ve Hareket Felsefesi çevirileriyle de adından söz ettirdi. Sadece felsefe değil, sanat, din,
ekonomi ve siyaset alanında önemli tahlilleri vardı Topçu'nun. Tasavvufi birikimi ise O'nun düşünce
dünyasının temellerini oluşturuyordu. Blondel, Bergson ve Massignon'un yorumları ile Abdülaziz
Bekine, Hallac-ı Mansur, Yunus Emre ve Mevlana tefsiri en önemli referanslarıydı.
İKİ BÜYÜK ÂLEM: GÖKYÜZÜ VE VİCDAN
Nurettin Topçu biyografisi ilgiyle okunmayı hak eden bir çalışma. Fakat bu çalışmanın en dikkat
çekici bölümleri kuşkusuz anılar merkezinde toplananlar. Topçu, Orhan Okay'ın Vefa Lisesi'ndeki
felsefe derslerine hoca olarak girmiş. Okay'ın o yıllara dair anıları okurda tatlı bir tebessüm bırakıyor:
"Bir mabede girer gibi sınıfa girer, bir mihrap önünde hissedilecek vecdi, kürsüde yaşardı. Cemiyetin
başıboşluğundan doğan ıstıraplarını, kürsüde bir anda unutuverdiğini defalarca söylemiştir. Bir gün
hangi vesileyle hatırlamıyorum, derste söylediği şu sözleri unutamıyorum: 'Keşke hep derslerimi
dikkatle dinleyeceğinize, zaman zaman pencerenin dışında bir böceğin kımıldanışına, bir yaprağın
rüzgardan sallanışına dalsanız. Hatta arada bir derslerden kaçıp kırlara dalsanız' demişti. O Kant'ın
şu cümlesini ders kitaplarında ve yazılarında birkaç defa kullanmıştı: 'İki büyük âlem beni kendine
hayran bırakıyor: Üstümdeki yıldızlı kainat ve içimdeki vicdan."
KENDİMİ BU TOPLUMDAN KOPMUŞ HİSSEDİYORUM
Sebahattin Zaim'in anıları arasında 1975'te kaybettiğimiz Nurettin Topçu'nun kardeşi tarafından
kendilerine iletilen vasiyeti de var: "Artık bu insanlardan kopmuş vaziyetteyim. Bu şehirler, iktisadi
yapılar bana uzaktan bakınca, çocukların oyuncakları gibi geliyor ve beni hiç ilgilendirmiyor. Kendimi
bu toplumdan tamamen kopmuş hissediyorum. Mevlana'nın kıymetini daha iyi idrak ediyorum. O
Descartes'ler, Kant'lar, Mevlana'nın yanında küçücük birer cüce gibi kalıyorlarmış, çok iyi anlıyorum."
Mısırlı Türkolog Ahmet Said Süleyman, onun evinde asılı olan Hitler fotoğrafını gördüğünde
şaşırdığını dile getiriyor: "Kendimi alamadım, sebebini sordum. Uzun uzadıya Hitler'in yapacaklarını
anlattı hayranlıkla. O dönemde İslam dünyasında yaygın bir Hitler sevgisi vardı. Çünkü İngilizler ve
Fransızlar İslam ülkelerini sömürüyorlardı, Hitler bunların hesabını görecekti şeklinde bir kanaat
vardı. Nurettin Bey, ayrıca bir tür İslam sosyalizminden yana idi."
Ferruh Bozbeyli'nin aktardıklarında ise büyük ahlakçının ahlak anlayışına dair ince detaylar göze
çarpıyor: "Alacak peşinde koştuğunu hatırlamıyorum. Ama borcunu, kılı kırk yararcasına hesap
ederdi. "Zalimin zulmü olmasaydı, mazluma ilahi merhamet olmazdı" derken mazlumun, zalime karşı
borcunu aramaya çalışmıştı."
Bu dökümanı orjinal adreste göster
Bu Kitap Nurettin Topçu İçin
Download