irca ehline cevaplar

advertisement
İRCA EHLİNE CEVAPLAR
EBU SEYF
İRCA EHLİNE CEVAPLAR1
Hamd Allah subhanehu ve teala‟yadır.Salat ve selam ise
O‟nun Rasulü‟nedir.Bundan sonra:
Ey kardeşim!Allah subhanehu ve teala‟nın rahmet ettikleri
dışında birçok insanın günümüz yöneticilerini tekfir etme
hususunda ayakları kaydı.Allah‟tan bizi dosdoğru olan yola
iletmesini dilerim.Günümüz Mürciesi öyle şüpheler ortaya
attılar ki çoğu insanın zihinlerini bulandırdılar.Ben Allah‟ın
izniyle bazılarına Allah‟ın bana nasip ettiği kadar cevap
vermeye çalışacağım.Şüphesiz ki başarı Allah‟tandır.
Birinci şüphe:Günümüz yöneticilerini tekfir etsek elimize
ne geçecek ki?Biz çalışmamıza devam ederiz onlarda bizi
ilgilendirmez.
El cevab ve billahi Tevfik:Bu şüpheye Allah‟ın izniyle şöyle
cevap veririz:Evvela bu şüpheyi getiren insanlara
sorarız:Sen tağutu reddettin mi?Eğer reddetmiyorum derse
zaten kafirdir.Çünkü Allah subhanehu ve Teala şöyle
buyuruyor:‟‟Dinde zorlama yoktur.Gerçekten rüşd gayden
apaçık meydana çıkmıştır.Kim tağutu inkar eder ve Allah‟a
iman ederse o muhakkak kopması mümkün olmayan
sapasağlam bir kulpa yapışmış olur.Allah
işitendir,bilendir‟‟1
„‟ „‟Şeyh Muhammed Bin Abdulvehhab dedi ki: “Tağutu inkâr
etmenin sıfatı; Allah‟tan başkasına ibadetin batıllığına
itikat etmen,ondan başkasına ibadeti terk etmen, ondan
başkasına ibadete buğz etmen, ondan başkasına ibadet
1
Bakara 256
edenleri tekfir etmen ve onlara düşmanlık
etmendir.”Tağutu inkâr etmek demek budur.
Burada zikredilen beş esası yerine getirmeyen kişi tağutu
inkâr etmemiş demektir. Allah, Kur‟an‟ı Arapça indirendir
ve O, Bakara Suresi 256. ayette „enkere‟ fiilini değil „kufur‟
fiilini kullanmıştır.
Çünkü bu diğerinden daha genel bir manayı
kapsamaktadır; “Biz her kavme, Allah‟a kulluk edip
tağuttan sakının(ona ibadetin batıl
olduğuna inanın, ona ibadet etmeyin, ona buğz edin, onu
tekfir edin ve gücünüz oranında düşmanlık edin) diye bir
peygamber gönderdik.”
Bunu yerine getirmeyen biri tağutu inkâr etmemiş, Allah‟a
da iman etmemiştir.‟‟2
Buradan anlıyoruz ki tağutu reddetmeyen kişi
kafirdir.Tağutu reddettiğini söyleyip de ehlini tekfir
etmeyen de tağutu reddetmemiş demektir.O halde
günümüzde Allah‟ın şeriatını tamamen yürürlükten kaldıran
ve kendi nefislerine göre kanunlar koyanlar tağut
hükmündedirler.Bunların tağut hükmünde olmadığını ancak
aklında bir problem olan kişiden başkası söylemez.
Bunları tekfir etmemenin tehlikesine değinecek olursak
Allah subhanehu ve Teala şöyle buyuruyor:‟‟Kim Allah‟ın
indirdiği ile hükmetmezse işte onlar kafirlerin ta
kendileridir.‟‟3
„‟Hüküm ancak Allah‟ındır.‟‟4
„‟Hüküm ancak Allah‟ındır.‟‟5
2
EBU UBEYDE,FETVALAR
Maide 44
4
Yusuf 40
5
Yusuf 67
3
„‟Onlar hala cahiliye devrinin hükmünü mü istiyorlar?Kesin
hakka inanan bir toplum için kimin hükmü Allah‟ın
hükmünden daha güzel olabilir?‟‟6
Ben Allah‟ın basiretlerini körelttiği bu mürcie zihniyetli
insanlara derim ki Allah‟ın hüküm verme yetkisini
kendisinde gören insanın kafirliğinden nasıl şüphe
edersiniz?Bırakın bu yöneticilerin kafir olmasını onlara
kafir demeyen de kafirdir.
El Cami Fi Talebi‟l-İlmi‟ş-Şerif isimli değerli eserde
„‟Tağutlara yardım etmenin hükmü‟‟ başlığı altında şunlar
geçer:
„‟Bundan amaç,bugün çeşitli İslam ülkelerinde Allah‟ın
indirdiklerinden başkasıyla hükmeden mürted yöneticilerin
yardımcılarıdır.Bunlar tağutları indirmek isteyen mücahit
Müslümanlara karşı onları koruyan,savunan ve
destekleyenler,sözlü olarak ya da arkalarında silahla
savaşarak onları müdafaa edenlerdir.Daha önce de
açıklamış olduğumuz gibi,bu ülkelerde küfür hükümlerinin
devamlığını sağlayanlar bunlardır.
Bu tağutlara yardım edenlerin hükmü,tağutlar hakkındaki
hükmün bir parçasıdır.Allah‟ın indirdiklerinden başkasıyla
hükmeden bu yöneticilerin hükmü ise mürtedliktir.
Tağutların destekleyicileri olan sapık
alimler,yayıncılar,askerler ve diğerlerinin her birisi zahiri
hükme göre kafirdirler.‟‟7
6
7
Maide 50
EL CAMİ Fİ TALEBİ’L-İLMİ’Ş-ŞERİF,2.CİLT,SAYFA:421
„‟Onlar bizi ilgilendirmez.Biz cemaat çalışmamıza devam
ederiz demek ise tutarsızdır.Eğer bunu diyenler Allah
Rasulü‟nün izlediği metodu izleyerek davet çalışması
yaparlarsa bu tağutlar kesinlikle rahat
durmayacaklardır.Davetin önüne geçmek için lakaplar
bulacaklar,işkenceler yapacaklar,ellerinden gelen her türlü
yıldırma politikasını yapacaklardır.Nitekim bugün bunu
görmekteyiz.Bugün gerçekten davetinde nebevi yöntemi
izleyen insanlar hapislere doldurulurken,bu yöntemden
uzaklaşarak başka yöntemler deneyenlere ise tağutlar
fazla bulaşmamaktadır.Zaten bu şüpheyi ortaya atan
adamlarda Nebevi daveti terk etmiş olan insanlardır.Onlar
insanlar kendilerinden uzaklaşmasın diye davete tevhidden
değil de namazdan vs.başlayan insanlardır.Ama bu asla
İslami bir yöntem değildir.Bu toplum şirk koşan bir toplum
olmasına rağmen hala bu insanlara namazı,orucu
anlatıyorlar.Subhanallah!Bu nasıl bir metod!Hiç mi Allah
Rasulü‟nden ibret almıyor sunuz?
„‟ „Abdullah ibni „Abbas radiyallahu „anhuma şöyle
anlatmıştır:Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem Muaz‟ı
yemene göndereceği zaman,ona şunları
söyledi:<<Muhakkak ki sen,Ehl-i Kitab‟tan olan bir kavme
gidiyorsun.Onları kendisine davet edeceğin şeylerin ilki,La
ilahe illallah‟a şehadet etmek –bir rivayette:Allah‟ı tevhid
etmek,diğer bir rivayette:Allah azze ve celle‟ye ibadet
etmek- olsun.Eğer bu hususta sana itaat ederlerse,Allah‟ın
üzerlerine her bir gün ve gecede beş vakit namazı farz
kıldığını bildir.Bu hususta da sana itaat ederlerse,Allah‟ın
onlara,zenginlerinden alınıp fakirlerine verilmek üzere
zekatı farz kıldığını bildir.Eğer bu hususta da sana itaat
ederlerse,mallarının en değerlilerini almaktan sakın.Zulme
uğramış kimsenin bedduasından da korun.Çünkü onun
duası ile Allah arasında hicab yoktur.>>(Bu hadisi Buhari
ve Müslim rivayet etmişlerdir.)8
„‟Eş‟as ibni Yuslim yoluyla şöyle rivayet edilmiştir:Eş‟as
dedi ki:Bana Malik ibni Kinane kabilesinden yaşlı bir adam
şöyle anlattı:Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem‟i Zi‟lMecaz panayırında görmüştüm.İnsanların arasında
dolaşıyor ve şöyle diyordu:<<La ilahe illallah deyin,başarı
ve mutluluğa erin.>>(Bu hadisi İmam Ahmed rivayet
etmiş,Heysemi:Ravileri,Sahih‟in ravileridir,demiştir.)9
„‟Ebu Hurayra radiyallahu „anh, Rasulullah sallallahu aleyhi
ve sellem‟in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:<<La ilahe
ilallah deyinceye kadar,insanlarla savaşmam emredildi.Her
kim,La ilahe illallah derse –onun hakkı müstesna olmak
üzere-,malını ve canını benden korumuş olur.Hesabı Allah‟a
kalır.>>(Bu hadisi Müslim rivayet etmiştir.)10 Allah
subhanehu ve teala‟da şöyle buyuruyor:
„‟Andolsun ki Nuh‟u kavmine gönderdik.Dedi
ki:Kavmim,Allah‟a ibadet edin,sizin O‟ndan başka ilahınız
yoktur.Hiç sakınmaz mısınız?‟‟11
„‟Semud (kavmin)e de kardeşleri Salih‟i (gönderdik):Ey
kavmim,Allah‟a ibadet edin.Sizin O‟ndan başka ilahınız
yoktur.Size Rabbinizden apaçık bir mucize gelmiş
bulunuyor.İşte size bir ayet olmak üzere Allah‟ın dişi
8
MUHAMMED B.MEZRUK ED-Dİ’CANİ,KIRK HADİSTE LA İLAHE İLLALLAHIN FAZİLETİ VE HAKİKATI
MUHAMMED B.MEZRUK ED-Dİ’CANİ,KIRK HADİSTE LA İLAHE İLLALLAHIN FAZİLETİ VE HAKİKATI
10
MUHAMMED B.MEZRUK ED-Dİ’CANİ,KIRK HADİSTE LA İLAHE İLLALLAHIN FAZİLETİ VE HAKİKATI
11
Mu’minun 23
9
devesi.Onu bırakın,Allah‟ın arzında otlasın.Ona kötülükle
dokunmayın,sonra sizi acıklı bir azab yakalar,dedi.‟‟12
„‟Andolsun ki Biz her ümmet arasında:Allah‟a ibadet edin ve
tağuttan kaçının,diye bir peygamber göndermişizdir.Allah
içlerinden kimine hidayet verdi,kiminin aleyhine olmak
üzere sapıklık hak oldu.Şimdi yeryüzünde gezin de
yalanlayanların sonu nasıl oldu,bir görün.‟‟13
Sonuç olarak Allah subhanehu ve teala‟nın izniyle deriz ki
biz günümüzde ki bu yöneticilere kafir demiyoruz diyen
insanlar tağutu reddetmemiş ve sapasağlam kulpa da
yapışmamışlardır.Biz bu insanlardan beriyiz onlar da bizden
beri olsunlar.Bu konuda sevdiğim bir ilim talebesinin güzel
bir sözü vardır:‟‟Meseleler konusunda net tavrı olmayan
insanlar daha sonra o meselelere düşen
insanlardır.‟‟Gerçekten de bu sözü söyleyen ne kadar da
isabet etmiş.Meseleler hakkında net tavrı olmayanlar
derler ki bu küfürdür biz kafir demeyelim,şu şirktir biz
müşrik demeyelim diyen insanlardır.Allah‟a sığınırız.
ALLAHU ALEM
İRCA EHLİNE CEVAPLAR 2
Hamd Allah subhanehu ve teala‟yadır.Salat ve selam ise
O‟nun rasulü‟nedir.Bundan sonra:
Allah subhanehu ve teala‟nın izniyle irca ehlinin getirdiği
bazı şüpheleri Allah‟ın bana verdiği imkan dahilinde
anlatmaya devam ediyorum.Başarı Allah‟tandır.
12
13
A’raf 73
Nahl 36
İkinci şüphe:Yusuf aleyhisselam da kafir olan kralın
yanında çalıştı deyip de şirklerine bu şekilde delil
getirenlerin şüphesi.
El cevab ve billahi Tevfik:Allah subhanehu ve Teala şöyle
buyuruyor:
„‟Ey zindan arkadaşlarım!Darmadağınık birçok Rabbler mi
hayırlıdır yoksa bir tek olan kahhar Allah mı?Sizin onu
bırakıp da taptıklarınız kendinizin ve babanızın adlandırdığı
bir takım isimlerden başkası değildir.Allah bunlara dair
hiçbir sultan indirmemiştir.Hüküm ancak
Allah‟ındır.O,kendisinden başkasına ibadet etmemenizi
emretmiştir.Dosdoğru din işte budur.Fakat insanların çoğu
bilmezler.‟‟14
Bu şüpheyi getiren beyinsizlere sormak lazım hapiste dahi
insanları tevhide davet eden,hükmün yalnızca Allah‟a ait
olduğunu söyleyen bir peygamber nasıl olur da hapisten
çıkıp rahata kavuşunca nasıl olur da başka türlü
davranır.Subhanallah!Allah subhanehu ve Teala şöyle
buyurmuyor mu?
„‟Andolsun ki Biz her ümmet arasında:Allah‟a ibadet edin ve
tağuttan kaçının,diye bir peygamber göndermişizdir.Allah
içlerinden kimine hidayet verdi,kiminin aleyhine olmak
üzere sapıklık hak oldu.Şimdi yeryüzün de gezin de
yalanlayanların sonu nasıl oldu,bir görün.‟‟15
Yusuf aleyhisselam da Allah‟a ibadete etmeye ve tağuttan
kaçınmaya çağıran bir peygamberdi.
14
15
YUSUF 40
NAHL 36
El Cami fi Talebi‟l-İlmi‟ş-Şerif de şöyle bir ibare
geçer:‟‟Yusuf‟un Aleyhisselam Mısır kralı yanında
çalışmasını küfre düşürücü şeylerin caiz olduğuna delil
gösterenlerin tevbeye çağrılmaları gerekir.‟‟16
„‟Hükümdar:Onu bana getirin.Onu kendime en yakınlardan
kılayım,dedi.Onunla konuşunca da şöyle dedi:Sen bugün
bizim nezdimiz de önemli bir mevki sahibisin,eminsin.Dedi
ki:Beni ülkenin hazineleri üzerine tayin et.Çünkü ben iyice
koruyanım,bilenim.İşte böylece o yerde Yusuf‟a iktidar
verdik.O,orada dilediği yerde konaklardı.Rahmetimizi
dilediğimize veririz.İyi hareket edenlerin de yaptıklarını
boşa çıkarmayız.‟‟17
İbni Kesirin tefsirin de Yusuf suresi 56.ayetin „‟O,orada
dilediği yerde konaklardı‟‟ayetiyle ilgili olarak şunlar
geçer:‟‟Süddi ile Abdurrahman bin Zeyd bin Eslem:İstediği
gibi davranır,demişlerdir.
İbn Cerir de:O kadar darlık,hapis ve esaretten sonra
istediği yerde konut edebilir,demiştir.‟‟18
„‟Şevkani der ki:‟‟Allahu Teala‟nın „‟Onda dilediği yerde
konaklar‟‟ sözü „‟dilediği yere yerleşir‟‟ anlamında gücünün
tam olduğunu ifade eden bir tabirdir.‟‟19
Buradan anlıyoruz ki Yusuf aleyhisselam güç sahibiydi
dilediği gibi hareket ediyordu ama günümüzün
parlamenterleri dilediği gibi hareket edebiliyor
16
17
El cami fi talebi’l-ilmi’ş-şerif,2.cilt,sayfa:521
YUSUF 54-55-56
Tefsir’ül-kur’an’il-azim,5.cilt,sayfa:197,kahraman yayınları
19
el cami fi talebi’l-ilmi’Ş-şerif,2.cilt,sayfa:526
18
mu?Günümüz irca ehli bunu Allah için bir düşünsün.Bugün
daha meclise girerken insanlar kafir olmak zorundalar.O
alçakça yemini yapıyorlar.Bu nasıl bir kıyastır?Hiç mi
kafanızı kullanmıyorsunuz?
Günümüz müşrikleri kendi şirklerini meşrulaştırmak için bir
peygambere iftira attılar.O peygamber ki insanları şirkten
sakındırıyordu.Ben bu alçaklara diyorum ki Yusuf
aleyhisselam da sizin gibi meclise girerken Allah‟ın
şeriatına savaş açmış kafir bir devletin kanunlarına bağlı
kalacağına yemin etti mi?Siz o kadar aşırı gittiniz ki
Allah‟ın peygamberine alçakça iftirada bulundunuz.Allah
size hidayet versin.
„‟Mısır kralının bir Müslüman olduğunu ya da Yusuf‟un
Aleyhisselam eliyle İslam‟a girdiğini söyleyenler de
olmuştur.‟‟20
Burası bizim için çok önemli.Çünkü biz kralın kesin
Müslüman ya da kesin kafir olduğunu bilmiyoruz.Yani
ortada bir ihtimal var.‟‟İhtimal olan bir yerde de istidlal
batıl olur‟‟ kaidesinden hareketle buradan kral kesin kafirdi
o zaman parlamentoya girmek caizdir diye bir hüküm
çıkarılamaz.
„‟Yoksa o hükümdarın dinine göre kardeşini alıkoyabilecek
değildi.Bu ancak Allah‟ın dilemesi ile oldu.Biz dilediğimizi
derecelerle yükseltiriz.Her ilim sahibi üstünde daha iyi bir
bilen vardır.‟‟21
20
el cami fi talebi’l-ilmi’ş-şerif,2.cilt ,sayfa:523
21
YUSUF 76
Tefsiru‟s-Sadi‟de şunlar geçer:‟‟Çünkü hükümdarın dininde
hırsızlık yapanın mülkiyet altına alınması diye bir hüküm
yoktu.Onlar hırsıza başka bir ceza uyguluyorlardı.Eğer bu
konuda hüküm vermek hükümdarın dinine havale edilmiş
olsaydı,Yusuf,kardeşini yanında alıkoyma imkanını
bulamayacaktı.Ancak Yusuf,isteğinin gerçekleşmesi için
konuyla ilgili onların hüküm vermelerini istemişti.‟‟22
Tefsir‟ül-Kur‟an‟il-Azim‟de ise şunlar geçer:‟‟ „‟Yoksa kralın
dininde kardeşini alacak değildi‟‟yani Mısır kralının
kanunlarına göre bu hakkı yoktu.Bunu Dahhak ve başkası
söylemiştir.‟‟23
Buradan anlıyoruz ki Yusuf aleyhisselam Yakub‟un
şeriatına göre hareket ediyordu.Kendisi şöyle
diyordu:‟‟Atalarım İbrahim,İshak ve Yakub‟un dinine
uydum.Allah‟a herhangi bir şeyi ortak koşmamız
yapabileceğimiz bir iş değildir.Bu hem bize hem insanlara
Allah‟ın lütuf ve keremindendir.Fakat insanların çoğu
şükretmezler.‟‟24
Şeyh Abdulkadir bin Abdulaziz şöyle der:‟‟Böylece Yusuf‟un
Aleyhisselam üstlendiği görev ile,günümüzde kafir
yöneticiler yanında bakanlık görevi üstlenme arasındaki
fark açığa çıkmaktadır.Kafirlerin şeriatı olduğu
halde,anayasa ve kanunlarına saygılı olacağına ve onlara
göre amel edeceğine yemin ederek bakanlık görevini
üstlenen kimse kafirdir.Ayrıca onların bu
anayasaları,devletin genel politikasını uygulamada
22
tefsirus-sadi,2.cilt,sayfa:553,guraba yayınları
23
Tefsir’ül-kur’an’il-azim,5.cilt,sayfa:206,kahraman yayınları
YUSUF 38
24
bakanlığın bir dayanışma sorumluluğu olmasını öngörür.Bu
politika ise,ülkede küfrü tam olarak yerleştirme,İslam‟ın
ise kökünü kazıma politikasıdır.Bu dayanışma
yükümlülüğü,kendisi doğrudan yapmasa da her bakanın bu
uygulamadan sorumlu olduğu anlamındadır.
Şayet Allahu Teala‟nın Yusuf‟tan Aleyhisselam
bahsederken „‟Kral‟ın dinine göre kardeşini
alıkoyamazdı.Ancak Allah‟ın dilemesi başka…‟‟(12 elYusuf/76) demesi ne anlama gelmektedir?Diye soracak
olursa,şöyle deriz:Burada kralın dininden kastedilen onun
otoritesidir;yoksa küfür dini değildir.Aksi taktirde Yusuf
Aleyhisselam ne tağuttan sakınmış ve ne de İbrahim‟in
Aleyhisselam dinine uymuş olurdu.Bu ise
imkansızdır.Öyleyse doğru olan birincisidir.‟‟25
Sonuç olarak deriz ki bugün meclise girerek yemin eden
adamlar hangi niyetle girerse girsin isterse Müslümanlara
yararlı olmak için girsin kafirdir.Burada niyete itibar
edilmez.Örnekle açıklayacak olursak „‟O ki yarattığı her
şeyi güzel yapmıştır.İnsanı yaratmaya da çamurdan
başlamıştır.‟‟26
Biz anlıyoruz ki yaratmak Allah subhanehu ve teala‟nın
özelliğidir.Bir kimse çıksa dese ki ben de Allah‟ın yarattığı
gibi yaratırım.Biz bu insanın kafir olduğuna itikat
ederiz.Bunu helal görerek mi söyledi yoksa haram görerek
mi söyledi?Bu bizi ilgilendirmez.Zaten burada istihlal şartı
da aranmaz.Hatta içinde yaşadığımız toplumun çoğu böyle
25
el cami fi talebi’l-ilmi’ş-şerif,2.cilt,sayfa:527
26
Secde 7
diyen bir adamın kafir olduğunu söyler.Pe ki aynı Allah
şöyle buyurmuyor mu:‟‟Hüküm ancak Allah‟ındır.‟‟27
Birisi çıksa ve dese ki ben de hükmederim ben de helal ve
haram koyarım bu insan da anı şekilde kafirdir.Hüküm
vermek de Allah‟a hastır yaratmak da.Araların da ne tür bir
fark var?Neden biri kafir oluyor da diğerinin kafirliğinden
şüphe ediliyor?Allah‟a sığınırız.
Allahım seni hamdinle tesbih ederim.Senden başka ilah
olmadığına ancak senin gerçek ilah olduğuna şahitlik
ederim.Senden bağışlanmayı ister tevbe eder sana
yönelirim.‟‟
İRCA EHLİNE CEVAPLAR 3
Hamd Allah subhanehu ve teala‟yadır.Salat ve selam ise
O‟nun Rasulü‟nedir.Bundan sonra:
Burada Allah‟ın izniyle irca ehlinin bir başka şüphesine
cevab vermeye çalışacağım.Allah‟tan faydalı ilmi diler
faydasız ilimden O‟na sığınırım.
Üçüncü şüphe:Bu insanlar la ilahe illallah derken,bizim
kıblemize yönelirken ,ben de Müslümanlardanım derken bu
insanlara nasıl kafir dersiniz?
El cevab ve billahi Tevfik:‟‟Ebu Malik babasından şöyle
dediğini nakletmiştir:Rasulullah sallallahu aleyhi ve
sellem‟i şöyle buyururken işittim:<<Her kim La ilahe illallah
27
Yusuf 40
der ve Allah‟tan başka tüm ibadet edilenleri
reddederse,onun malı ve kanı dokunulmazdır.Hesabı ise
Allah‟a kalmıştır.>>(Bu hadisi Müslim rivayet etmiştir.)28
„‟Mu‟az b.Cebel radiyallahu „anh‟den,Nebi sallallahu aleyhi
ve sellem şöyle buyurmuştur: <<Kalbinden sıdk ile La ilahe
illallah Muhammedu‟r-Rasulullah‟a şehadet eden hiç kimse
yoktur ki,Allah onu ,cehenneme haram kılmasın.>>(Bu
hadisi,Buhari ve Müslim rivayet etmiştir.)29
„‟Enes b.Malik radiyallahu „anh şöyle anlatır:Nebi sallallahu
aleyhi ve sellem bir müezzini „‟Eşhedu en la ilahe
illallah‟‟derken işitti ve şöyle buyurdu:<<Cehennemden
çıktın.>>(Bu hadisi Müslim rivayet etmiştir.)30
„‟Usman radiyallahu anh şöyle anlatır:Rasulullah sallallahu
aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:<<Her kim La ilahe
illallah‟ın anlamını bilerek ölürse,cennete girer.>>(Bu
hadisi,Müslim rivayet etmiştir.)31
„‟Abdullah b.Umer radiyallahu anhuma Nebi sallallahu
aleyhi ve sellem‟den şöyle buyurduğunu anlatır:<<La ilahe
illallah‟a şehadet eden cennete girer.>>(Bu hadisi,Bezzar
rivayet etmiş;el-Elbani sahih olduğunu belirtmiştir.)32
Bilinmesi gerekir ki La ilahe illallah‟ın bazı şartları
vardır.Bu şartlar yerine gelmeden la ilahe illallah sahih
28
MUHAMMED B.MERZUK ED-Dİ’CANİ,KIRK HADİSTE LA İLAHE İLLALLAH HAKİKATİ VE FAZİLETİ
29
MUHAMMED B.MERZUK ED-Dİ’CANİ,KIRK HADİSTE LA İLAHE İLLALLAH HAKİKATİ VE FAZİLETİ
30
MUHAMMED B.MERZUK ED-Dİ’CANİ,KIRK HADİSTE LA İLAHE İLLALLAH HAKİKATİ VE FAZİLETİ
31
MUHAMMED B.MERZUK ED-Dİ’CANİ,KIRK HADİSTE LA İLAHE İLLALLAH HAKİKATİ VE FAZİLETİ
32
MUHAMMED B.MERZUK ED-Dİ’CANİ,KIRK HADİSTE LA İLAHE İLLALLAH HAKİKATİ VE FAZİLETİ
olmaz.Bu şartları açıklamadan önce şartın ne olduğunu
bilmek gerekir.
„‟Şart,öyle bir şeydir ki,hükmün varlığı ona dayanır;onun
bulunmaması hükmün de bulunmamasını gerektirir;fakat
şartın bulunması hükmün bulunmasını gerektirmez.‟‟33
„‟Örneğin ,abdest namazın şartıdır.Kişi abdestsiz namaz
kılarsa,görüntü olarak namaz kılmıştır.Fakat bu namazın
Allah katında hiçbir faydası yoktur.Dünya hükmünde ise,bu
adamın abdestsiz namaz kıldığı anlaşıldığı anda,namazı
terk eden muamelesi görür.Kelime-i tevhid de
böyledir.Kişiye dünyada ve ahrette fayda vermesi için
şartlarının yerine gelmesi ve onu bozan unsurlardan
kaçınılması gerekir.Aksi halde nutkedilen bu
kelime,papağının nutkundan öteye geçmez.‟‟34
Bu şartlara kısaca değinecek olursak:
„‟1.Şart:Dil ile söylemek
2.Şart:Tağutu inkar etmek
3.Şart:İlim ile söylemek
4.Şart:Şek ve şüpheye düşmeden yakin üzere bu kelimeyi
söylemek
5.Şart:Bu kelimeyi ihlas üzere söylemek
6.Şart:Bu kelimenin gerekleri ile amel etmek
7.Şart:Bu kelime üzere vefat etmek‟‟35
33
34
35
FIKIH USULÜ,PROF.MUHAMMED EBU ZEHRA,S:62,FECR YAYINLARI
AKAİD DERSLERİ,EBU HANZALA,S:23,FURKAN YAYINLARI
:DAHA GENİŞ BİLGİ İÇİN EBU HANZALA,AKAİD DERSLERİ
Bunlar la ilahe ilallahın şartlarıdır.Bu kelimenin sahih
olabilmesi için bu şartların gerçekleşmesi gerekir.Eğer bu
şartlar gerçekleşmezse şartın tarifinde de geçtiği gibi bu
kelime sahibine fayda vermez.
„‟İbn Ömer radiyallahu anh „den rivayet edildiğine göre
Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:
„‟Allah‟tan başka ilah olmadığına ve Muhammed‟in Allah‟ın
elçisi olduğuna şahitlik edinceye,namaz kılıncaya ve zekat
verinceye kadar insanlarla savaşmakla emrolundum.Şayet
bunu yaparlarsa –İslam‟ın hakkı hariç- kanlarını ve
mallarını benden korumuş olurlar,hesaplarını görmek ise
Allah‟a aittir.‟‟
Ebu Hureyre radiyallahu anh „den nakledilen diğer bir
rivayette ise şöyle geçer:
„‟Bana „La ilahe illallah‟ deyinceye kadar insanlarla
savaşmak emredildi.Artık her kim „La ilahe illallah‟ derse –
İslam‟ın hakkı müstesna- malını ve canını benden korumuş
olur.Artık onun hesabı Allah‟a aittir.‟‟
İmam Nesai‟nin Sünen‟inde ise şöyle bir farklılık vardır:
„‟Bana Allah‟tan başka (hak) bir ilahın olmadığına ve
Muhammed‟in Allah‟ın kulu ve Rasulü olduğuna şehadet
edene kadar müşriklerle savaşmak emredildi…‟‟36
„‟İmam Hattabi der ki:‟‟Malumdur ki bununla ehli kitap değil
putperestler kastedilmiştir.Çünkü ehli kitap olanlar
Allah‟tan başka ilah yoktur derler de yine de onlarla
savaşılır ve tepelerinden kılıç inmez.‟‟
36
TEKFİR MESELESİ,FARUK FURKAN,S:26,NEDAYAYINLARI
Kadı Iyaz der ki:‟‟Mal ve can dokunulmazlığının ‟‟La ilahe
illallah‟‟ diyenlere mahsus oluşu imana icabetin
ifadesidir.Bu sözle kasdedilenler Arap müşrikleri olan
putperestler ve Allah‟ı bir tanımayanlardır.İlk defa İslam‟a
davet olunanlar ve bu uğurda kendileri ile harb edilenler
bunlardır.La ilahe illallah kelimesini telaffuz edenlere
gelince onların dokunulmazlığı için yalnız „‟La ilahe illallah‟‟
demeleri kafi değildir.Çünkü onlar bu kelimeyi küfür
halinde iken söylemektedirler.Zaten Allah‟ı birlemek
onların itikatları cümlesindendir.‟‟37
„‟…İmam Muhammed 4519. bentte de şöyle der:
„‟Bu gün Müslümanlar arasında yaşayan Yahudi ve
Hıristiyanlardan biri „‟La ilahe illallah Muhammedün
Rasulullah‟‟diyecek olsa,o bu sözü ile Müslüman olmaz.‟‟
Kitabı şerh eden büyük Hanefi alimi İmam Serahsi ise bu
metni şöyle açıklar:
„‟Çünkü herkes biliyor ki aramızda yaşayan her Yahudi ve
Hıristiyan bunu söylemektedir.Kendisinden bu söz ile ilgili
açıklama istediğimiz zaman: „Muhammed Allah‟ın size
gönderilmiş Rasulü‟dür,İsrailoğullarına değil‟derler…‟‟ „‟…O
halde onlardan birinin Müslüman olduğuna
hükmedebilmemiz için bu söze ilave olarak kendi dininden
teberi ettiğini (beri olduğunu) da ifade etmesi
gerekir.Mesela Hıristiyan ise „ben Hıristiyanlıktan
beriyim‟,Yahudi ise „ben Yahudilikten beriyim‟demesi
37
TEKFİR MESELESİ,FARUK FURKAN,S:28,NEDA YAYINLARI
gerekir.Kendi inancına muhalif olan bu sözü ilave ettiği
zaman ancak Müslüman olduğuna hükmedebiliriz.‟‟38
Bugün içinde yaşadığımız topluma baktığımızda insanların
çoğu bu kelimeyi söylüyorlar ama içine düştükleri şirkten
teberri etmiyorlar.Allah‟ın hükümleriyle hüküm vermeyen
yöneticilere itaat ediyorlar,Kendi nefislerine göre haram ve
helal belirleyen milletvekillerini destekliyorlar,kendi
küfürlerini kusan ve insanları kendi itikatlarına çeken
kafirlerin okullarına çocuklarını gönderiyorlar,Allah‟ın
şeriatına düşman olan mahkemelere başvuruyorlar,
,Allah‟ın şeriatı gelmesin diye oluşturulan askeriyeye
çocuklarını gönderiyorlar.Allah‟tan onlara hidayet
vermesini dilerim.Bu insanlar daha tağutu
reddetmemişlerken bu insanlara nasıl Müslüman deriz.Bu
insanlara Müslüman diyenlere derim ki;elinizi vicdanınıza
koyun ,Allah için adaletli olun,sonra da hakkı açıklayın…
Allahım seni hamdinle tesbih ederim.Senden başka ilah
olmadığına ancak senin gerçek ilah olduğuna şahitlik
ederim.Senden bağışlanmayı ister tevbe eder sana
yönelirim.‟‟
İRCA EHLİNE CEVAPLAR 4
Hamd Allah subhanehu ve teala‟yadır.Salat ve selam ise
O‟nun Rasulü‟nedir.Bundan sonra:
Dördüncü şüphe:Günümüz yöneticilerinin Allah‟ın
hükümleriyle hüküm vermediklerini biz de kabul ediyoruz
38
TEKFİR MESELESİ,FARUK FURKAN,S:29-30,NEDA YAYINLARI
ama eğer onlar bunu helal kabul ederlerse o zaman kafir
olurlar.Aksi halde sadece günahkar olurlar.Onlara oy veren
bazı insanlarda sırf İslam‟a hizmet etmek için oy
veriyor.Biz bu insanlara nasıl kafir ve müşrik deriz?
El cevab ve billahi Tevfik:Muhezzebu Şerhi‟l-Akideti‟tTahaviyye isimli eser de şöyle geçer:‟‟Kıble ehlinden hiç
kimseyi –helal kabul etmediği sürece- herhangi bir günah
sebebiyle tekfir etmeyiz.İmanı olan kimseye işlediği günah
zarar vermez de demeyiz.‟‟39
Allah subhanehu ve Teala şöyle
buyuruyor:‟‟Andolsun,onlara soracak olsan,elbette:Biz
sadece eğlenip şakalaşıyorduk diyeceklerdir.De ki:Allah
ile,O‟nun ayetleriyle ve Resulü ile mi eğleniyordunuz?Özür
dilemeyin.Siz iman ettikten sonra gerçekten kafir
oldunuz.İçinizden bir grubu affetsek bile,günahkar kimseler
oldukları için diğer bir grubu azablandıracağız.‟‟40
„‟İbn Teymiyye bu ayetler hakkında şöyle der:
„‟Allah Subhanehu ve Teala onların;‟‟Biz kalben
inanmaksızın küfür sözünü söyledik yalnızca dalmış
eğleniyorduk‟‟ demelerine rağmen onların imanlarından
sonra kafir olduklarını bildirmekte ve Allah‟ın ayetleriyle
alay etmenin küfür olduğunu açıklamaktadır.Bu alay etme
işi ancak küfre göğüs açan kimselerde olur.Eğer kalbinde
iman varsa onu bu sözü söylemekten alıkoyar.‟‟41
Şeyh Abdulkadir bin Abdulaziz şöyle der:‟‟Özetleyecek
olursak;Tekfirde muteber olan kasıt küfre götürücü olan
39
:muhezzebu şerhi’l-akitedi’t-tahaviyye ,s:361,guraba yayınları
TEVBE 65-66
41
el cami fi talebi’l-ilmi’ş-şerif,2.cilt,s:249
40
ameli kast etmek yani ameli bilinçli olarak yapmaktır,bu
amelle küfür kastetmek değildir.Bu ikisi arasındaki farkı
İbn Teymiyye kısaca şöyle açıklamıştır:‟‟Kısacası,kim küfür
olan bir söz ya da fiilde bulunursa,bununla kafir olmayı
kastetmemiş olsa da kafir olur.Çünkü –Allah‟ın dilediği
hariç- kimse küfrü kastetmez.‟‟42
Bu açıklamalardan sonra günümüz yöneticileri Allah‟ın
indirdikleriyle hüküm vermeyerek kafir olmuşlardır.Nitekim
Hüküm Allah‟a aittir.‟‟Hüküm ancak Allah‟ındır.‟‟43
„‟Kim Allah‟ın indirdiği ile hükmetmezse işte onlar kafirlerin
ta kendileridir.‟‟44
Bu yöneticiler ve kendi heva ve heveslerine göre
haram,helal belirleyen milletvekilleri bu amelleriyle küfrü
kastetmeseler dahi kafir olurlar.Aynı şekilde bunlara oy
veren insanlar da kafir olmayı kastetmeseler dahi,Allah‟ın
rızasını kazanmak için oy verseler dahi kafirdirler.Doğrusu
bu insanlar oy verip de kafir olmayı kastetmezler.Zaten
kim kafir olmayı kasteder ki?!
El Cami Fi Talebi‟l-İlmi‟ş-Şerif‟te şöyle
geçer:‟‟Özetle;Allah‟ın indirdikleri ile hükmetmeyi kasten
sadece terk etmek büyük küfürdür.Öyleyse hükmetmeyi
terk etmek –Aynen namazın terki yahut Allah Rasulü‟ne
hakaret etmek gibi- küfre düşürücü günahtır.Bunlar
işleyenin sırf işleme sebebi ile kafir olduğu
günahlardır.Kim bu tür küfre düşürücü günahlarla tekfir
etmek için inkar yahut helal saymayı şart koşarsa,bilerek
42
el cami fi talebi’l-ilmi’ş-şerif,2.cilt,s:251-252
43
YUSUF 40
MAİDE 44
44
ya da bilmeyerek selefin tekfir etmiş olduğu aşırı
Mürcie‟nin söylediği şeyi söylemiş olur.‟‟45
Bazı günahlar vardır ki helal kabul edilmediği ya da inkar
edilmediği sürece sahibi tekfir edilmez.Nitekim Allah
subhanehu ve Teala şöyle buyuruyor:‟‟Zinaya
yaklaşmayın.O cidden hayasızlıktır,kötü bir yoldur.‟‟46
Ehli sünnet zina eden bir müslümanı sırf zina ettiği için
tekfir etmez.Çünkü zina büyük günahtır fakat küfür
değildir.Bir zinakar Müslüman öldüğünde eğer kalbinde
hardal tanesi kadar iman varsa sonunda mutlaka cennete
girecektir.Bu konuda hariciler ehli sünnete muhalefet
ettiler ve büyük günah işleyenin ebedi cehennemde
kalacağını iddia ettiler bu konu da mutezilede büyük günah
işleyenin ebedi cehennemde kalacağını savunurken dünya
hükmünde haricilerle mutezile arasında ihtilaf vardır.Büyük
günah işleyene hariciler dünya hükmünde „‟kafir‟‟ derken
,mutezile ise ne kafir der ne de Müslüman „‟el menziletü
beynel menzileteyn‟‟ der.Fakat ebedi cehennemde
olacağını savunur.
Aynı şekilde hırsızlık yapmak,içki içmek,faiz yemek vs.bu
türden günahlardır.
Bazı ameller vardır ki bunlarda helal görme şartı
aranmaz,Allah‟a sövmek gibi,Rasulullah‟a sövmek gibi ya
da Kuranı pisliğe atmak gibi yahut Allah‟ın hükümleriyle
hüküm vermemek gibi.Bunlar da helal görme,ya da kalben
inkar etme şartları aranmaz.Ehli sünnetin mezhebi budur.
45
el cami fi talebi’l-ilmi’ş-şerif,2.cilt,s:278
46
İSRA 32
Şeyh Abdulkadir b.Abdulaziz tekfir konusunda yaygın olan
en önemli hataları sıraladıktan sonra şöyle der:‟‟Belki de
bu hataların en tehlikelisi,irca bid‟atinin etkisiyle ortaya
çıkmış olan,tekfir için kalbin inkar,helal sayma yahut
herhangi bir itikat şeklinde ki inkarını başlı başına bir şart
olarak kabul etme ve „‟Ameli küfür‟‟ ile „‟Küfür ameli‟ni
birbirine karıştırmadır.Bu hatalarla amel etmek,İslam
ümmetini yıkan bir bid‟at olmuştur.Çünkü bu,kafirle
Müslüman‟ın arasını ayırmama,kafirlerin bir çoğunu din
dahiline sokma ve onları Müslümanlar‟ın saflarında kabul
etme sonucunu doğurmuştur.Buna bağlı olarak meydana
gelen fesat ortadadır.Özellikle de bu kafirler Müslüman
ülkelerde makam ve iktidar sahibi olup,önderlik eden ve
insanları yönlendiren kimseler olunca…‟‟47
İrca ehlinin bu sapık anlayışından Allah‟a sığınırım.Çünkü
onlar öyle fikirler ortaya atıyorlar ki örümcek ağı gibi
insanları sarıyor.Gerçekten günümüz ğulatı mürciesi
şeytanın işini ne kadar da kolaylaştırıyor.
Allahım seni hamdinle tesbih ederim.Senden başka ilah
olmadığına ancak senin gerçek ilah olduğuna şahitlik
ederim.Senden bağışlanmayı ister tevbe eder sana
yönelirim.‟‟
İRCA EHLİNE CEVAPLAR 5
Hamd Allah subhanehu ve telala'yadır.Salat ve selam ise
O'nun rasulü'ne olsun.Bundan sonra:
47
: el cami fi talebi’l-ilmi’ş-şerif,2.cilt,s:280
Beşinci şüphe:Biz bu insanlara kafir diyoruz ama ya onlar
kafir değilse,o zaman biz kafir oluruz diyenlerin şüphesi.
El cevab ve billahi tevfik:Şerh-i Riyazu's-Salihin de şunlar
geçer:
İbn Ömer radiyallahu anhuma'dan rivayet edildiğine göre
Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:
''Bir kişi,din kardeşine, 'Ey kafir' derse bu söz,ikisinden
birine döner.Eğer dediği gibiyse (sorun yok); aksi takdirde
o söz söyleyene geri döner.''
Ebu Zer radiyallahu anh'tan rivayet edildiğine göre
Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:
''Kim bir adamı 'kafir' diye çağırır veya ona 'Ey Allah'ın
düşmanı!' derse ve o adam da öyle değilse,bu söz
söyleyene geri döner.''48
El Metalibul Aliye'de ''Ehli Kıbleyi Tekfir'den Sakınmak''
babında şöyle geçer:
Ebu Süfyan demiştir ki:Mekkeyi ziyaret edip Fehr
oğullarına konuk olan Cabir'e sordum.Sonra bir adam
kendisine:''Sizler ehl-i kıbleden hiç kimseyi müşrik olarak
itham eder miydiniz?'' diye sordu.''Allah korusun.(Böyle bir
şeyi nasıl yaparız)'' dedi.Adam bu cevaptan ürktü,sonra
''Onlardan hiç kimseye ''kafir'' diye hitap eder miydiniz?''
diye sordu.''Hayır'' dedi.Hadis sahihtir.(Ebu ya'la)''49
Cem'ul-Fevaid'de de şu hadis geçer:
48
49
ŞERH-İ RİYAZU'S-SALİHİN,5.CİLT,S:401,GURABA YAYINLARI
EL METALİBUL ALİYE,NO:2976,OCAK YAYINCILIK
Ebu Zer, Peygamberimizden sallallahu aleyhi ve sellem şu
sözünü bildiriyor:''Kimse kimseyi fasıklık veya kafirlikle
suçlamasın!Zira bu vasıflar suçladığı kişide yoksa geri
kendisine döner!''Buhari50
Ebu Ubeyde'nin Fetvalar isimli kitabında şunlar geçer:
''SORU 9:
''Kim mümin bir kardeşine 'Ey kafir!' derse kafirlik
ikisinden birine döner.'' hadisi hakkında ''Siz Müslümanları
tekfir ediyorsunuz,Müslümanı tekfir etmek büyük küfürdür
ve bu sebeple siz kafir oluyorsunuz.'' diyorlar.Bu hadisi
nasıl anlamalıyız?
CEVAP:
Birçok Ehli Sünnet alimi bu hadisin şerhi ile alakalı izahlar
yapmıştır.Ancak biz İbnu Abdilber'in izahının yeterli
olacağını düşünerek bunu nakletmek ile yetineceğiz.
''Malik,Abdullah İbnu Dinar'dan rivayet etti:Nebi ‫ ﷺ‬dedi
ki:''Her kim kardeşine 'Ey kafir!' derse ikisinden birine
döner.''Bunun manası Ehli sünnetin,fıkıh ehlinin ve eser
ehlinin yanında Müslümanı günah sebebi ile ya da kendisini
dinden çıkarmayan bir tevil sebebi ile tekfir etmenin
nehyedilmiş olmasıdır.Müslümanı tekfir etmekten
nehyedilme,bu hadiste ve başka hadislerde olduğu gibi
Kur'an ve sünnette maruf olan bir şeydir.Malik'e bu
hadisten soruldu,dedi ki:''Ben bunun Hariciler hakkında
olduğunu biliyorum.''Denildi ki:''Bunun ile onların küfrünü
görüyor musun?Dedi ki:''Böyle olduğunu bilmiyorum.''
50
CEM'UL-FEVAİD,NO:8029,OCAK YAYINCILIK
Nebi'nin ‫ ﷺ‬şu sözleri de böyledir:''Müslüman'a sövmek
fısk,onunla savaşmak küfürdür.''Şu sözü de
böyledir:''Benden sonra birbirinizin başlarını vuran kafirler
olarak dönmeyin.''Şu sözünde olduğu gibi:''Babanızı inkar
etmeyin.Kendinizi babanızdan başkaSına nispet etmeniz
küfürdür.''Bunun gibi birçok hadiste sakındırmak için katı
ifadeler sabit olmuştur.İlim ve hak ehlinin yanında bunlar
zahir manasına göre değildir.''
İmam Nevevi de rahimehullah Müslim Şerhi'nde bu hadise
birçok tevil getirerek şöyle söylemiştir:
.Birinci tevili;küfür kişinin kendisine döner.
.İkinci tevili;kişinin tekfirinin günahı ve kardeşine yaptığı
noksanlık geri döner.
.Üçüncü tevili;bu hadisin Haricilere hamledilmesidir.
Kadı İyad, İmam Malik'teen bunu rivayet etmiştir.Ancak bu
zayıf bir tevildir.Çünkü racih olan sahih mezhebin
muhakkiklerine göre Hariciler diğer bidat ehli gibi tekfir
edilmezler.
.Dördüncü tevil ise;bunun insanı küfre yavaş yavaş
ulaştırmasıdır.
Yani kim bu fiili çoğaltır ise onun küfre düşmesinden
korkulur.Çünkü masiyetler küfrün postacısıdır.Bu manayı
Ebu Avane'nin rivayetinde İsfiraniy,Müslim'e yaptığı
muharreclerden çıkarmıştır.Eğer söylediği gibi ise ancak
ikisinden birine döner.Başka bir rivayette;kişi kardeşine
kafir der ise ikisinden birine küfür vacip olur.
.Beşincisi;burada küfrün dönmesi hakiki manadaki küfrün
dönmesi değildir.Bilakis kişi,mümin kardeşini tekfir etmek
ile sanki bizzat kendi nefsini tekfir etmiş gibidir.
Hafız İbn Hacer bu konuda uzun uzadıya dokuz tane tevil
getirmiştir.Aynı şekilde Buhari'nin şarihlerinden İbnu
Battal da bu hadisi haramlığa hamletmiş,küfrün hakiki
mana da döneceğini kabul etmemiştir.Bu hadisleri anlattığı
babtan sonra gelen ilk hadisler Hatib İbn Ebi Belta
kıssasıdır.Burada da kişi teville bir Müslümana kafir dese
bile bırakın küfrün dönmesini,kişinin haram bile
kazanmadığından ve tevili sebebi ile de mazur olduğundan
bahseder.İbnul Kayyum El-Cevziyye,Hatib İbn Ebi Belta
kıssası için Zadul Mead'da der ki:''Bunda şunun delili
vardır;eğer bir Müslüman bir Müslümanı teville,Allah için
kızarak,Rasul'ü ‫ ﷺ‬için kızarak,Allah'ın gönderdiği dini
için kızarak -hevası için değil- küfre veya nifaka nispet
ederse bununla küfre girmez.Yani Ömer bununla küfre
girmedi,bilakis günah bile kazanmadı.Niyeti ve kastı
üzerine ecir bile kazandı.''
Asrımızın bazı inatçı kafirleri her meselede sapık teviller
yaparak şirki İslam yapanların tekfirine 'onların tevilleri
var' şüphesini getirirler ancak Müslümanların müşrikleri
tekfiri meselesine gelince,Müslümanlar hakkında hiç de
tevil gibi bir özrü kabul etmezler.Ümmetin üzerinde icma
ettiği bu kadar şirki işleyen kafirleri tekfir etmezler fakat
anlamadıkları bir hadisin zahiri ile Müslümanları kolayca
tekfir ederler.Onlara diyorum ki:Size de Allah'tan başka
taptıklarınıza da yazıklar olsun...''
Ben de derim ki;günümüz yöneticilerinin kafirliği apaçık
ortadadır.Bu yöneticilerin kafirliğinde akılsız olan insandan
başkası şüphe edemez.Bu yöneticileri destekleyen
insanlarda aynı şekilde kafirdir.Bunların kafir olduklarına
dair Allah'a hamd olsun delillerimiz de var.Velev ki bizim
tekfir ettiğimiz insanlar müslüman olsa ki -kesinlikle
değiller- tevilimizden dolayı mazur sayılırız.İrca ehli bir
hadise dayanarak kafir olanlara bile kafir demekten
çekindiler.Bu irca ehli nedense hep müslümana kafir
demenin tehlikesine değiniyorlar ama kafire müslüman
demenin tehlikesine hiç değinmezler.Ben de onlara
diyorum ki bu yöneticiler kafirdir ve siz de Allah subhanehu
ve teala'nın kafir dediğine kafir demiyorsunuz.O zaman
sizin halinizi nice olur!!!?
ALLAHU ALEM
İRCA EHLİNE CEVAPLAR 6
Hamd Allah Subhanehu ve Teala'yadır.Salat ve selam ise
O'nun Rasulü'nedir.Bundan sonra:
Altıncı şüphe(oy verenlerle ilgili):Siz nasıl oy verenleri
niyetlerine göre ayırmadan tekfir edersiniz?Bazı insanlar
var ki sırf islam şeriatı gelmesin diye oy verirken,bazıları
ise baştaki yönetici, müslümanları biraz daha rahatlatsın
diye oy veriyor.Bunları nasıl aynı kefeye koyarsınız?
El cevab ve billahi tevfik:Allah'ın izniyle derim ki:Bu şüphe
çok yersizdir.Birazcık aklını kullanan insan bunu kolayca
anlar.Öncelikle bu oy veren insanlara deriz ki:Siz bu oy
verdiğiniz insanların tağut olduklarını kabul ediyor
musunuz?Eğer hayır kabul etmiyoruz derslerse zaten
müslüman olamazlar.Çünkü Allah subhanehu ve teala
şöyle buyuruyor:''Dinde zorlama yoktur.Gerçekten rüşd
gayden apaçık meydana çıkmıştır.Kim tağutu inkar eder ve
Allah'a iman ederse o muhakkak kopması mümkün
olmayan sapasağlam bir kulpa yapışmış olur.Allah
işitendir,bilendir.''51
''Tağutlar çoktur başlıcaları beştir;
Birincisi;Allah'tan başkasına ibadete çağıran
şeytandır.Delili de Allah'ın şu sözüdür; ''Ey ademoğlu!Ben
size şeytana tapmayın demedim mi?O sizin apaçık
düşmanınızdır.''
İkincisi;Allah'ın ahkamını değiştiren zorba
yöneticidir.Bunun delili şudur; ''O sana ve senden önce
indirilenlere iman ettiklerini zannedenleri görmedin
mi?Onlar tağuta muhakeme olmak istiyorlar.Oysa onu
reddetmekle emrolunmuşlardı.Şeytan onları apaçık
sapıklık ile saptırmak istiyor.''
Üçüncüsü;Allah'ın indirdiği ile hükmetmeyen
hakimdir.Bunun delili de ''Her kim Allah'ın indirdiği ile
hükmetmezse işte onlar kafirlerin ta kendileridir.''
Dördüncüsü;Allah'tan başka gaybı bildiğini iddia
edendir.Bunun delili de şudur; ''Gaybı bilendir.Gaybını
kimseye açmaz.Ancak resullerinden dilediğine dilediği
kadarını açar.Çünkü o peygamberin önünden ve
arkasından koruyucular koymuştur..'' ''gaybın anahtarları
onun yanındadır.Onu ondan başkası bilmez.Denizde ve
51
BAKARA 256
karada olan her şey ve düşen hiçbir yaprak yok ki o onu
bilir.Karanlıklardaki canlıları,yerdekileri,kuru veya yaş ne
varsa hepsi açık bir kitabın içindedir.''
Beşincisi;Allah'tan başka ibadet edilenler ve bu ibadetten
razı olanlardır.Bunu delili şu ayettir; ''Onlardan kim derse
ki ben ondan başka ilahım; onun cezası cehennemdir.Biz
zalimleri böyle cezalandırırız.''52
Allah subhanehu ve teala'nın izniyle buradan anlıyoruz ki
günümüz hakimleri ve yöneticileri tağutturlar.Günümüzde
ki anayasada zaten küfür anayasasıdır.Bunun için İbn
Kesir'in Cengiz Han'ın hazırladığı anayasaya dair sözlerine
bakılabilir.(Bunun için Fethul mecid isimli esere
bakılabilir.)
Eğer bu oy veren insanlar (Allah onlara hidayet versin)
derseler ki biz bunların tağut olduklarını biliyoruz ama
zararı az olan tağutu zararı çok olan tağuta tercih
ediyoruz.Ben de Allah'ın izniyle derim ki;Bu nasıl bir
mantıktır.Siz hiç mi aklınızı kullanmıyorsunuz?Sonuçta her
ikisi de tağut değil mi?İkisini de reddetmeniz size farz
kılınmadı mı?Hiç mi ilimden nasibinizi almadınız?
Bu insanlara müslümanları biraz rahatlattı diye oy veren
insanlarda kafirdir.Çünkü oy vermek şirktir.Zaten
muvvahidler arasında bunda ihtilaf yok.O halde derim ki bir
insan putlara taparak Allah'a yakınlaşmaya çalışsa bu
adamın niyeti ne olursa olsun bu adam kafirdir.Çünkü
şirkle Allah'a yaklaşmaya çalışıyor.Allah ise şöyle
buyuruyor:''Doğrusu Allah kendisine şirk koşulmasını
52
GENİŞ BİLGİ İÇİN BAKINIZ:EBU UBEYDE,TAĞUT
mağrifet etmez.O'ndan başkasını da dilediğine
bağışlar.Allah'a ortak koşan kimse şüphesiz büyük bir
günahla iftira etmiş olur.''53
O halde Allah'ın asla bağışlamayacağı bir şeyle Allah'a
yaklaşmakta nedir?!Günümüz yöneticilerine müslümanları
biraz rahatlattılar diye oy verenlere derim ki;siz Allah'ın
asla affetmeyeceği şirki işliyorsunuz.Burada niyyete itibar
edilmez.Niyyet iyi olsa bile amelin de Kuran ve sünnete
uygun olması gerekir.Oysa sizin ameliniz en büyük zulüm
olan şirk.
Abdullah ibnu Mesud -Allah O'ndan razı olsun- şöyle dedi:
Ben Allah Rasulü (sallallahu aleyhi ve sellem)'e:
-Ey Allah'ın Rasulü!En büyük günah nedir? diye
sordum.Allah Rasulü (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle
buyurdu:
-''Seni yarattığı halde Allah'a ortak koşmandır.''54
Bende bu insanlara diyorum ki gelin yol yakınken tevbe
edin Allah'tan bağışlanma dileyin.Oradan buradan zorlama
teviller getirmeyi bırakın.Vallahi eğer şirk üzere ölürseniz
ebedi cehennem de kalıcaksınız.Allah'tan dileğimiz
canımızı müslüman olarak almasıdır.Allah kime dilerse ona
hidayet verir.Kimin de sapmasını dilerse onu
saptırır.Allah'tan ayaklarımızı sabit kılmasını dilerim.
ALLAHUALEM!!!
53
54
NİSA 48
AKAİD HADİSLERİ,NO:119,POLEN YAYINLARI
İRCA EHLİNE CEVAPLAR 7
Hamd Allah subhanehu ve Teala'yadır.Salat ve selam ise
O'nun Rasulü'nedir.Bundan sonra:
Burada irca ehlinin getirmiş olduğu bir başka şüpheye
değineceğim Allah subhanehu ve teala'nın izniyle.Nitekim
onların ''askerlik'' noktasında getirdikleri şöyle bir şüphe
var:
Yedinci Şüphe:Biz askerliğin küfür olduğuna
inanıyoruz.Fakat gönülsüz olarak askere gidenlere kafir
diyemeyiz.Çünkü o bunu kalben inkar ederek ve nasıl olsa
beni yakalayıp götürecekler en iyisi ben şimdi gidiyim de
kurtulayım diyerek yapıyor, diyenlerin şüphesi.
El Cevab ve billahi tevfik:Allah subhanehu şöyle
buyuruyor:''İman edenler Allah yolunda savaşırlar.Kafir
olanlar da tağut yolunda savaşırlar.O halde şeytanın
velileri ile savaşın.Şüphesiz şeytanın hilesi zayıftır.''55
Bu şüpheyi getiren insanlar da tağuta askerliğin küfür
olduğunu kabul ederler fakat gönülsüz gidenleri tekfir
etmezler.O halde tağuta askerliğin küfür olduğuna
değinmeye de gerek yok.Çünkü bu şüpheyi getirenler zaten
bunun küfür olduğunu söylüyorlar.O halde bu meselede
kalben inkar ederek tağuta askerlik yapanın hükmü
nedir?Buna değinirsek şüphesiz bu da küfürdür.Bu
meselede bazı şeyleri ayırt edemeyen insanlar bazı
şüpheler getirirler.Örneğin;''Muhezzebu Şerhi'l-Akideti'tTahaviyye isimli kitabda şunlar geçer:''Kıble ehlinden hiç
kimseyi -helal kabul etmediği sürece- herhangi bir günah
55
NİSA 76
sebebiyle tekfir etmeyiz.İmanı olan kimseye işlediği günah
zarar vermez de demeyiz.''56
Usulu'd-Din İnde'l-İmam Ebi Hanife isimli eserde Ebu
Hanife rahimehullah'ın şu sözü geçer:''Hiçbir
müslümanı,helal saymadığı müddetçe -büyük günah dahi
işlemiş olsa- herhangi bir günahından dolayı tekfir etmeyiz;
ondan iman ismini silmeyiz,onu gerçek mü'min olarak
isimlendiririz.Bir kişinin kafir olmadan fasık bir mü'min
olması mümkündür.''57
Yukarıdaki bu sözlerin hepsi haktır.Ehli Sünnetin görüşü de
bu yöndedir.Allah bütün ehli sünnet alimlerimize rahmet
etsin.Fakat günümüzdeki mürcie zihniyetli insanlar bu
sözleri yanlış anladılar ve bu konuda hikmetli
davranamadılar.Biz deriz ki helal görme şartı aslül imana
dahil olmayan meselelerdedir.Mesela bir kişi içki içse ehli
sünnete göre bu işi helal saymadığı sürece kafir
olmaz.Eğer helal sayarsa içmese dahi kafir olur.Aynı
şekilde faiz,zina,kumar vs.Bir insan ömrünün sonuna kadar
da içki içse eğer bunu helal saymazsa bu kişi kafir
olmaz.Fakat imanın aslına taalluk eden meselelerde bu
böyle değildir.Bu meselelerde kişi ister helal kabul ederek
bu işi yapsın isterse de haram kabul ederek yapsın kafir
olur.Örneğin;Kur'an'ı pisliğe atmak küfürdür.Kur'an'ı pisliğe
atan bir kişi ister bunu helal kabul ederek yapsın isterse
de haram kabul ederek yapsın fark etmez kafirdir.Bir şey
zatında küfürse onda helal kabul etme şartı aranmaz.
56
:muhezzebu şerhi'l-akideti't-tahaviyye ,S:361,guraba yayınları
57
USULU'D-DİN İNDE'L-İMAM EBİ HANİFE,S:415,GURABA YAYINLARI
Bizim konumuz olan askerlik meselesine gelirsek bunun
zatında küfür olduğu açıktır.O halde bunda istihlal şartı
aranmaz.
Askerlik noktasında bir ikinci şüphe de bu insanların ikrah
altında oldukları şüphesi.Bu şüpheye şöyle cevab
verilir.Allah subhanehu ve Teala şöyle buyuruyor:
''Kalbi imanla dolu olduğu halde zorlanan müstesna olmak
üzere,kim imanından sonra Allah'ı tanımaz ve fakat küfre
göğüs açarsa,işte Allah'ın gazabı onların üzerinedir ve
onlar için çok büyük bir azap da vardır.''58
Tefsiru'l-Veciz'de şunlar geçer:
''Bir mü'minin küfre zorlanması:İkrah'a/zorlanmaya maruz
kalan kişinin,dövülme,işkence edilme ve öldürülme
şeklinde ciddi olarak tehdide maruz kalmasıyla olur.Bu
ikraha maruz kalan şahıs,ister sözlü olarak küfri kelime
söylemeye zorlansın,isterse de Allah'tan başkasına secde
etmeye zorlanması şeklinde fiili olarak gerçekleşsin fark
etmez!Her iki durumda da eğer ciddi bir eziyet ve
işkenceye tabi tutulmuşsa,kendisi için dini ruhsat
vardır.Ancak İmam-ı Şafii ve bir grup alime göre ise ruhsat,
''yalnız sözle küfri bir kelime söylemek için geçerlidir,
fiiliyat için geçerli değildir!''
AYETİN NÜZUL SEBEBİ:Bu ayeti kerime,müşrikler
tarafından Resulullah'a küfretmeye ve onların ilahlarını da
iyilikle anmaya zorlanan Ammar b.Yasir'in durumu
hakkında nazil oldu.Daha sonra Ammar(r.a.), Resulullah'ın
58
NAHL 106
huzurunda kalbinin imanla dopdolu ve mutmain olduğunu
ikrar etmiştir.''59
Günümüz de çantasını sırtına alıp da nasıl olsa beni birgün
yakalayacaklar deyip de askere giden insanlar nasıl
kendilerinin ikrah altında olduklarını
söylerler?Subhanallah!
''İslam alimleri ikrahın geçerli bir mazeret olup sahibini
küfre sokmaması için bazı şartlar zikretmişlerdir.Bu
şartların bazıları ihtilaf konusu olsa da genelin üzerinde
ittifak ettikleri şartlar şunlardır:
.İkrah yapan (insanı küfre zorlayan) kudret sahibi olacaktır.
.İkrah altında olan kişinin hiçbir şekilde kaçmaya imkanı
olmayacaktır.
.İkrahı yapan,istediği şey yapılmadığı takdirde cana
kast,bir uzvun koparılması,çok uzun süre hapis vb. şeylerle
tehdit edecektir.Ve bu tehdit ettiği şeye de her halükarda
güç yetirebilmelidir.
.Tehdit edilen şey o anda yerine getirilmelidir.Mesela,
'Şunu yapmazsan bir sene sonra şunu şunu yaparım' derse
ikrah olmaz.
.İkrah altında olan,kendisine söylenenin sadece istenilen
kadarını yapacaktır.Mesela adam, Allah'a küfretmesini
isterse (ikrah altında) o da hem Allah'a,hem Rasulü'ne hem
de dine söverse,bu sözleri ikrah kapsamında
değerlendirilmez.''60
59
60
TEFSİRU'L-VECİZ,2.CİLT,S:492,DUA YAYINCILIK
EBU HANZALA,AKAİD DERSLERİ,S:106
Bütün bu açıklamalardan sonra bu şüpheleri getirenlere
şunu söylemek isterim.Elinizi vicdanınıza koyun ve artık
hak olana teslim olun.!!!
Allahım seni hamdinle tesbih ederim.Senden başka ilah
olmadığına ancak senin gerçek ilah olduğuna şahitlik
ederim.Senden bağışlanmayı ister tevbe eder sana
yönelirim.‟‟
Download