ÖN SÖZ

advertisement
Ön Söz
İnsanı nitelemek için günlük hayatta sık kullandığımız bir
sözcük olan kişi, felsefede insanın belirli bir durumuna işaret etmektedir. Bize sıradan bir varlık olmaktan öte bir konum belirleyen ve bizi biz yaptığını kabul ettiğimiz kişiliğimizin ifadesi olan
bu durum, aslında insana özgü ayırıcı bir hâl olarak kabul edilir.
Bu anlamı sebebiyle de daha çok psikoloji ve sosyolojinin ilgi
alanında yer alıyor gibi düşündüğümüz kişi ve kişilik kavramı
felsefenin temel problemi olan insan probleminin içinde önemli
bir yer işgal etmektedir.
Felsefede ‘kişi olmak’ deyimi kişiliği merkeze alan düşünce
hareketinin temel kavramıdır. Kişi olmak insan olmaktan ayrı
ve farklı bir duruma işaret etmektedir. İnsanı insan yapan temel
özellikler bütün insanlarda ortaktır. Bu özelliklere sahip olmak
bakımından insanlar arasında fark da yoktur. Kişi olmak sahip
olunan bu ortak ve temel özelliklerin anlamlı bir şekilde gerçekleştirilip ayrı ve farklı bir bütünlük olarak ortaya konmasıdır.
İnsanın hayatının anlamının ve değerinin sorgulanması
ile bağlantılı ele alabileceğimiz kişilik probleminin günümüz
insanının en önemli problemlerinden biri olduğu da oldukça
açıktır. Günümüz insanı hayatının anlamını yakalayıp kendini
ve kişiliğini gerçekleştirmede eski zamanlara göre daha fazla
sıkıntı çekmektedir. Ama acaba bu problem gerçekten günümüze özgü bir problem midir? Yoksa insanlar çağlar boyunca
bu problemle hep karşı karşıya mı kalmıştır? Kavramın felsefi
serüveni ve gelişimi süresince arka planda bu soruların varlığı
hep hissedilmektedir.
vii
viii Felsefede Kişi ve Kişicilik
Kişi kavramından kişici doktrine geçişin öne çıkan temsilcilerinin görüşlerinden hareket ederek kaleme aldığım bu kitap,
bir felsefi doktrin olarak kişiliğin felsefe tarihindeki görünümünü, şekillenişini ve günümüze yansımasını okuyucuya sunma
amacındadır. Bu kitap aynı zamanda felsefe öz geçmişimin büyük bir kısmını işgal eden insan üzerine yaptığım çalışmalarımın
bir kısmından oluşmaktadır. Farklı kültürlere ait geniş bir literatüre dayanan bu çalışmanın felsefeye ve konuya ilgi duyanlara
konuyu bütüncül bir şekilde değerlendirme imkânı sunacağı ve
bir ufuk açacağı düşünülmektedir.
Nurten Gökalp
Kasım 2014
Download