kış hastalıkları,enfeksiyon hastalıkları,koah,arter kan gazı,alfa 1 anti

advertisement
KIŞ HASTALIKLARI
Çocuklarda sık görülen kış hastalıkları
Kış hastalıkları denilince bu mevsimle ilgili olarak ortaya
çıkan iklimsel, fiziksel, sosyal ve yaşamsal değişikliklerin
tetiklediği hastalıklar aklımıza gelir. Kışın ortaya çıkan
yada sıklığı artan hastalıkların başında enfeksiyon
hastalıkları ve bulaşıcı hastalıklar gelir. Kış aylarında
havaların soğuması, hava kirliliğinin artması, toplu ve
kalabalık ortamlarda geçirilen sürelerin uzaması, havanın
kuruması bulaşıcı hastalıkların bu dönemde sık görülmesine
neden olur.
Kışın
çocuklarda
vücut
direncinin
kırılmasına ve sık enfeksiyona yol açan
faktörler nelerdir?
• Özellikle havanın soğuk yani kuru olması burun ve
mukozaların kurumasına ve enfeksiyonlara daha uygun hale
gelmesine yol açar, ayrıca radyatörler nedeniyle evlerin kuru
olması bu durumu dahada arttırır,
• Okulların açılması ve kalabalık ortamlar mikropların daha
kolay ve hızla yayılmaları için uygun zemin sağlar,
• Ayrıca hareketsizliğin artması, daha az güneş görme kış
aylarında enfeksiyona zemin hazırlayan faktörlerdir.
Çocuğunuzu kış hastalıklarından korumanın
6 yolu
Bebekler 6 aydan itibaren anneden gelen koruyucu etkiyi
kaybeder ve mikrobik hastalıklara açık hale gelirler. Birçok
aile çocuklarının sürekli hasta olduğundan şikayet eder ancak
süt çocuğu döneminden itibaren okul çağına dek okul öncesi
çocukların yılda 6 – 8 soğuk algınlığı – nezle atağı geçirmesi
normaldir. Evde okula giden bir çocuk var ise bu sayı daha da
artar. Okulla birlikte soğuk algınlığı nezle salgınları olur,
okula çocuklarında yılda 8 – 10 atak normaldir, yaş
ilerledikçe bu sayı giderek azalır ve erişkin yaşta yılda 2-4
soğuk algınlığı atağı normal kabul edilir.
Peki çocuklarımızı nasıl koruyacağız?
1- Korunmanın en temel noktası önemli hastalıklara karşı
aşılı olmaktır.
2- Ayrıca devlet aşıları dışında çocukların
a. Zatürre ( pnemokok )
b. Grip ( influenza )
c. Menenjit ( meningokok )
d. Sinüzit ve otit’e ( Hemophilus ) karşıda aşılanması
önerilir.
3- Çocuklara küçük yaşta kişisel hijyen, el yıkama ve
bakımın öğretilmesi bulaşıcı hastalıklardan korunmada çok
etkilidir. Hapşırma, öksürme ve mendil kullanımının küçük
yaşta öğrenilmesi hastalıklardan korunmada en temel
adımlardır.
4- Bol sıvı tüketilmesi ve dengeli beslenme de immün
sistemimizi güçlü tutar, spor yapmak immün sistemi
güçlendiren en önemli faktörlerden biridir,
5- Hasta çocukların okula gönderilmemesi hem diğer
öğrencileri korumak hem de istirahat ve iyileşmenin
hızlanası için gereklidir.
6- Sınıfların her teneffüste havalandırılması gereklidir,
özellikle yakın temas ile oyunlar oynayan küçük çocuklarda
hastalıkların bulaşı daha sık ve kolay olur, ağıza sürülen
cisimlerin paylaşılması engellenmeli ortak alanlar sıkça
temizlenmelidir.
Kış aylarında en çok görülen hastalıklar
nelerdir?
En sık görülen soğuk algınlığı ve solunum yollarının viral
hastalıklarıdır. Soğuk algınlığı süt çocukluğu çağından
başlamak üzere okul çağına kadar artarak devam eder. Soğuk
algınlığı dışında diğer üst solunum yolu hastalıkarı yani
tonsillit ( bademcik enfeksiyonu), nezle, krup, larenjit, orta
kulak iltihabı, bronşit ve pnemoni en sık görülen kış
hastalıklarıdır.
Bunlar içerisinde sadece soğuk algınlığımnın 300 den fazla
viral etkeni vardır ve tek başına en çok doktor ziyaretine
sebep olan hastalıktır.
Soğuk algınlığı:
Solunum yollarının viral bulaşıcı hastalığıdır. Hastalık ateş,
öksürük, burun akıntısı, halsizlik ile seyreder. Salgınlar
halinde seyreder. Orta kulak iltihabına, sinüzite, bronşite ve
zatürreye yol açabilir.
Nezle:
Burun mukozasının bulaşıcı viral hastalığıdır. Birçok virüs
tarafından meydana gelebilir. Hastada burun akıntısı ( ilk
başta şeffaf daha sonra iltihaplı), hapşırık, hafif öksürük,
ateş, burun tıkanıklığı olur. Genellikle 3 günde iyileşir.
Grip:
İnfluenza virüsü ile meydana gelen , solunum yolu ile bulaşan
ancak tüm vüccudu etkileyen sistemik bir hastalıktır. Şiddetli
kas eklem ağrıları, yüksek ateş, başağrısı olur. Ateş mutlaka
yüksektir. Ağır bir hastalıktır ve çiddi komplikasyonlara yol
açabilir. Hamileler, diyabet hastaları, kemoterapi alanlar
gibi immün sistemi bozuk hastaların mutlaka aşı ile korunması
gerekir.
Beta enfeksiyonu:
Bademcik, tonsillit, boğaz enfeksiyonu da denir. Beta
mikrobunun bademciklere yerleşmesi sonucu ortaya çıkan
enfeksiyondur. Süt çocukluğu döneminden itibaren sık görülür.
Kışın okulların açılması ile birlikte sıklığı artar. Zamanında
tedavi edilmez ise ciddi yan etkilere yol açabilir. Romatizmal
ateş, kalp kapak hastalıkları, ağır böbrek hastalıkları ile
sonuçlanabilir bu nedenle ateşi ve boğaz ağrısı olan her çocuk
beta açısından her seferinde ve mutlaka test edilmelidir. Beta
değil ise boşuna antibiyotik kullanmamak gerekir.
Zatürre (pnömoni):
Akciğerin iltihaplanmasıdır. Riskli hastalar için tehlikeli
bir hastalıktır. Grip gibi sistemik enfeksiyonun bir parçası
olarak yada mikropların direk akciğere yerleşmesi sonucu
ortaya çıkabilir. Akciğerin iltihaplanması nefes almayı
zorlaştırır. Genellikle gripal şikayetleri basit solunum
yolları hastalıklarını takiben başlayan yüksek ateş, öksürük,
kanlı – paslı balgam ile karakterizedir. Diyabet hastaları,
KOAH hastaları, kronik kalp ve böbrek hastaları, yaşlılar ve
bebekler için zatürre ölüm riski yüksek bir hastalıktır. Bu
nedenle riskli hastaların zatürre ye karşı korunmaları, grip
aşısı, zatürre aşısı olmaları önerilir.
Bronşit:
Akciğerin bronş adı verilen dallarının bulaşıcı mikrobik
hastalığıdır. Çocukluk çağında bronşitlerin çoğu viral
sebeplere bağlıdır. Kronik iltihabına kronik bronşit denir,
alerji yada sigara gibi maddelere bağlı olabilir. Viral üst
solunum yolu enfeksiyonları sırasında hastalığın akciğere
ilerlemesi ile bronşit tablosu gelişir. Hastada öksürük,
hırıltılı solunum ve balgam çıkarma başlar.
Orta kulak iltihabı (otit):
Genellikle gripal hastalıkları takiben ortaya çıkan bir
komplikasyondur. Östaki borusunun tıkanması sonucu orta
kulakta ödem şişme ve iltihap oluşur. Genetik olarak meyil
olduğu kabul edilir. Soğuk algınlığı yada gribal şikayetlerin
2- 4. Günlerinde ortaya çıkan kulak ağrısı, huzursuzluk, ateş
ile karakterizedir. Hastanın tekrar değerlendirlmesi gerekirse
antibiyotik başlanması gerekir.
Konjonktivit:
Gözü kaplayan zarların iltihabıdır. Göz kızarık hal alır,
çapaklanır, batma ve yanma olur. Genellikle virüsler ile
meydana gelir.
Döküntülü hastalıklar:
Kış aylarında artış gösteren hastalıkların en önemlileri
olanları bulaşıcı sistemik hastalıklardır. Bu hastalıklarda
kalabalık ortamlarda daha kolay yayılarak salgınlara yol
açarlar bu nedenle kızamık kızamıkçık, kabakulak, suçiçeği
gibi hastalıklar kış aylarında artış gösterir.
Kızamık:
Solunum yolu ile bulaşan viral sistemik bir hastalıktır. Aşı
ile korunulur. Ateş, burun akıntısı, halsizlik, konjonktivit,
kuru öksürük ile başlar daha sonra boyundan başlayarak tüm
vücuda yayılan döküntü olur.
Kızamıkçık:
Solunum ile bulaşan viral sistemik bir hastalıktır. Hafif
ateş, kırgınlık vardır boyun lenf bezleri şişer, yüz ve
boyundan başlayan pembe lekeler tarzındadır daha sonra tüm
vücuda yayılır. Hamileler için çok tehlikelidir. Aşı ile
korunulur.
Suçiçeği:
Solunum yoluyla bulaşan sistemik viral bir hastalıktır. Ateş
halsizlik, kaşıntılı ve içi su dolu kabarcıklar ile
karakterizedir. Kabarcıklar saçlı deri ve avuç içinde de
görülür. Döküntüler kaşınıp iltihaplanabilir. Hamileler için
tehlikelidir. Aşı ile korunulur.
Beşinci hastalık:
Solunum yoluyla bulaşan sistemik viral hastalıktır. Yüz göğüs
ve kollarda kızarıklık ve yüksek ateş ile seyreder. Genellikle
kısa sürede iyileşir ancak hamilelerde, immün sistemi
zayıflamış kişilerde, kansız kişilerde ve kan hastalığı
olanlarda ağır seyreder komplikasyonlara yol açar.
Kış hastalıkları en çok kimlerde görülür:
Kış aylarında görülen hastalıklar en sık :
• Okul – yuva çocuklarında,
• Kalabalık ortamlarda yaşayanlarda,
• Okula giden çocuğu olan ailelerde ve okula giden çocukları
olan ailelerin okula gitmeyen çocuklarında,
• Kışla, yuva ve toplu taşım araçları gibi kalabalık
ortamlarda bulunanlarda,
• Kalabalık ailelerde,
• Alerji, akciğer hastalığı, kalp hastalığı, kronik
hastalıkları olan , diyabetik hastaların olduğu aileler
özellikle risk altındadır.
Kış hastalıklarından korunma:
Kış hastalıklarının en önemli ortak özelliklerinden birisi
solunum yolu ile bulaşmaları dır. Bu nedenle evleri, okullarda
sınıfların sıklıkla havalandırılması, el teması olan kapı
tokmakları, sıralar ve trabzanların sıklıkla temizlenmesi,
küçük yaşta hijyen eğitiminin verilmesi, el yıkama
alışkanlığının kazandırılması, çocukluk aşılarının tam ve
zamanında yapılması gerekir.
ENFEKSİYON HASTALIKLARI
dr aydoğan lermi, Enfeksiyon, enfeksiyon
hastalıkları, enfeksiyon uzmanı
Enfeksiyon, infectious, enfeksiyon hastalıkları, enfeksiyon
uzmanı, Enfeksiyonlu Yara, Nörolojik Hastalıklar, Kemik
İltihabı, Kronik Otit, Akciğer Hastalıkları, Orta kulak
İltihabı, Hepatit B, Hepatit C, KOAH – Kronik Obstrüktif
Akciğer Hastalığı, İdrar Yolu enfeksiyonu, Grip, Bruselloz,
Febril Nötropeni, Enfeksiyon Hastalıkları, Bulaşıcı
Hastalıklar, Anaerob Enfeksiyonlar, Aort Kapağı Hastalıkları,
Saman Nezlesi (Alerjik Rinit), Mide-Bağırsak enfeksiyonları,
HIV, AIDS, Viral Enfeksiyon, Üriner Enfeksiyon, Hepatit A,
Boğaz İltihabı, Grip, Halsizlik, İshal, Kalp Ağrısı, Göz
Ağrısı, Enterit, Bronşit, Ateş, Bakteriüri, Cilt Hastalıkları,
Karın Ağrısı, Kızamık, Tifo, Pnömoni, solunum yolu
enfeksiyonları, Beyin enfarktüsü, Sarılık, Menenjit, Kuduz
(hidrofobi), Kuduz, Lenfanjit, lenfadenit, sinüzit, Böbrek
İltihabı, nefrit, rinit, anjin, akıntı, döküntü, kaşıntı,
bulantı, kusma, ishal, kanlı ishal, kist, karaciğerde kist,
köpek kisti, kediden bulaşan, köpekten bulaşan, evcil
hayvanlardan bulaşan, yemekten bulaşan, sulardan bulaşan,
havuzdan bulaşan, cinsel yolla bulaşan, temasla bulaşan,
terlikten bulaşan, keneyle bulaşan, kene ile bulaşan, fareyle
bulaşan, kanalizasyon, fosseptik, havludan bulaşan, tuvaletten
bulaşan, kirli su, kirli sularla bulaşan, baş ağrısı, burun
akıntısı, nezle, mayasıl, hemoroit, sifiliz, bel soğukluğu,
şankr, şankroid, frengi, konjonktivit, sivilce, apse, kabuk,
içi cerahatli, irin, irinli, apse boşaltma, düşük, doğumsal,
genetik, idrarda yanma, kokulu akıntı, koyu akıntı, beyaz
akıntı, akıntı ve kaşıntı, akıntı ve yanma, akıntı ve kanama,
akıntı ve ateş, peniste akıntı, penis ucunda kaşıntı, peniste
yanma, peniste yara, vajinada yara, kanlı idrar, kanlı akıntı,
cerahatli akıntı, kanlı dışkılama, yeşil dışkılama, sulu
dışkılama, makatta yara, anüste akıntı, makatta kanama, tırnak
kırılması, tırnaklarda bozulma, mantar, mantar enfeksiyonu,
tırnak mantarı, cilt mantarı, mantar tedavisi, akıntı
tedavisi, tırnak tedavisi, adet kesilmesi, gebelik
enfeksiyonu, bebek enfeksiyonu, çocuk enfeksiyonu, cilt
enfeksiyonu, tırnak enfeksiyonu, karaciğer hastalıkları,
karaciğer enfeksiyonu, safra kesesi enfeksiyonu, kemik
enfeksiyonu, dalak enfeksiyonu, göz enfeksiyonları, göz kapağı
enfeksiyonu, cilt enfeksiyonları, döküntülü enfeksiyonlar,
tırnak enfeksiyonları, sinüzit, sinüs, göz, konjonktivit,
otit, kulak zarı, zatürre, zatürre, pnömoni, pnömoni, akciğer
enfeksiyonu, ince hastalık, tüberküloz, toplumdan bulaşan,
havadan bulaşan, öksürükle bulaşan, nefesle bulaşan, okuldan
bulaşan, parazit, bağırsak paraziti, solucan, solucan
tedavisi, parazit tedavisi, kurt tedavisi, dışkıda solucan,
dışkıda kurt, dışkıda parazit, kilo kaybı, kilo alamama,
Nörit, Nöritis, Nevrit, Nevritis, Nevralji, meningoensefalit,
ensefalo myelitler, düşük araştırması, torch, toksoplazma,
rubella, rubeola, 5. Hastalık, 6. Hastalık, kızamıkçık,
antibiyotikler, anti viraller, virüs, virus, barsak
enfeksiyonu, ishal, dizanteri, kolera, amipli dizanteri,
basili dizanteri, rota, adeno, rota virüs, adeno virüs, viral
enfeksiyonlar, mantar enfeksiyonları, memede apse, vajinada
kaşıntı akıntı, vajinada kanlı akıntı, hpv, aids nedir,
hepatit nedir, zatüre nedir, menenjit nedir, enfeksiyon nedir,
enfeksiyonu ne demek, osteomyelit, osteokondrit, zona, hsv,
zona zoster, abdomen, periton, peritonit, apandisit, nefrit,
piyelonefrit, sistit, üretrit, üretero vesikal reflu, hepato
renal sendrom, salpenjit, salpingo ooforit, pid, pelvik
inflamatuar hastalık, pelvis enfeksiyonları, jinjivit, diş
apsesi, diş enfeksiyonları, parotit, kaba kulak, rinit, rektal
apse, peri anal enfeksiyon, kemik eklem enfeksiyonları,
artrit, kemik enfeksiyonu, eklem enfeksiyonu, kronik
osteomyelit, perianal apse, ülseratif kolit, crohn, kron,
çölyak, divertikül, divertikülit, balık zehirlenmesi, gıda
intoks, gıda zehirlenmesi, gıdalar ile bulaşan enfeksiyonlar,
sulardan bulaşan enfeksiyonlar, epiglottit, özefajit, gastrit,
helikobakter pilori ,hpv aşısı, aşılar, zatüre aşısı, grip
aşısı, influenza aşısı, menenjit aşısı, çocukluk aşıları,
evlilik testleri, çocukluk çağı hastalıkları, döküntülü
enfeksiyonlar, bulaşıcı enfeksiyonlar, tatilde oluşacak
enfeksiyonlar, seyahat hastalıkları, sıtma, sivrisinekler ile
bulaşan enfeksiyonlar, kenelerden bulaşan enfeksiyonlar, kene,
sivrisinek, farelerden bulaşan enfeksiyonlar, kırım Kongo
kanamalı ateşi, ebola, ebola enfeksiyonu, ebola nedir, ebola
tedavisi, kkka, döküntü, kaşıntı, koma, yoğun bakım, yoğun
bakım enfeksiyonları, ventilatör ilişkili pnemoni, hastane
enfeksiyonları, vektör, trikomonas vajinalis, gardnerella
vajinalis, giyardiya, trişinella, e. Coli, pseudomonas, beta,
beta enfeksiyonu, boğaz enfeksiyonu, yüksek ateş boğaz ağrısı,
üşüme titreme, titreme terleme, döküntü kaşıntı, idrarda
yanma, idrar yolu enfeksiyonu, peniste yanma, idrar yaparken
yanma sızlama, idrarda koyulaşma, idrarda koku, dışkıda kötü
koku, kötü kokulu akıntı, cerahatli akıntı, şant, şant
enfeksiyonu, anal yolla bulaşan, oral yolla bulaşan, sex ile
bulaşan, sex, anal sex ile bulaşan, seks, seks ile bulaşan,
anal seks ile bulaşan, anal seks, oral seks ile bulaşan
enfeksiyon, meni ile bulaşan, vajinal salgılar ile bulaşan,
tükürükten bulaşan, kondom, kondom kullanımı, dildo ile
bulaşan enfeksiyon, dövme ile bulaşan enfeksiyonlar, vücut
deldirme, piercing, steril, steril olmayan, dezenfeksiyon,
pansuman,
KOAH
Kronik Obstruktif Akciğer Hastalığı; COPD; Kronik
Bronşit; Astım; Amfizem.
Kronik Obstruktif Akciğer hastalıklarında akciğere dolan
havanın dışarı atılması zorlaşır. Akciğerler oksijeni azalmış
hava ile doludur, kirli hava dışarı atılamadığından taze hava
da akciğere giremez. Hasta yavaş yavaş boğulur.
Kronik Obstruktif Akciğer Hastalıkları birkaç çeşittir.
Amfizem: akciğerdeki hava kesecikleri ( alveoller)
hasar görür ve birleşerek genişler,
Kronik bronşit: akciğerin hava yolları gevşer ve
balonlaşır, hava içinde hapis kalır.
Astım: hava yolarlının daralmasına bağlı olarak hava
akciğerde hapis kalır.
Hepsinde akciğer harabiyet farklı olsa da sonuç aynıdır.
Akciğer içindeki havayı boşaltamaz, içeride sürekli kirli hava
kalır ve hasta yavaş yavaş boğulur.
KOAH dünyada dördüncü, ülkemizde üçüncü en büyük ölüm
sebebidir.
KOAH Neden olur?
Kronik Obstruktif Akciğer Hastalıklarının en büyük sebepleri:
Sigara,
Toksik, kirli ve kimyasal maddelerin sürekli solunması
ve
Genetik olarak bu hastalıklara meyil ( alfa 1antitirpsin eksikliği ) olarak sayılabilir.
KOAH Kimlerde görülür?
Sigara içenlerde,
Sigara içmese de sigara dumanına maruz kalan kişilerde,
Ailesinde KOAH hastası olan kişilerde,
Toksin ve kimyasal maddelere sürekli maruz kalan
kişilerde,
Çocukluğunda sık akciğer hastalığı geçiren kişilerde,
50 yaş üstü kişilerde sık görülür.
KOAH belirtileri nelerdir?
Kronik Obstruktif Akciğer Hastalığı uzun süreli bir
hastalıktır. Hastalık şikayetleri başlangıçta hafiftir ve
hastalar bu hafif şikayetleri pek dikkate almazlar. En sık
görülen erken dönem şikayetleri:
Sabah öksürüğü,
Sık balgam çıkarma,
Hırıltılı nefes alma,
Çabuk yorulma ve nefes nefese kalma dır.
Hastalık ilerledikçe hastanın şikayetleri de artar. İleri
dönemde görülen şikayetler:
Nefes darlığında artma,
En ufak egzersizle ortaya çıka nefes darlığı,
Düz yatamama; Düz yatınca boğulma hissi,
Sürekli halsizlik, yorgunluk,
Konsantrasyon güçlüğü,
Üfler gibi nefes alma,
Öne eğilme isteği; öne eğilince daha iyi nefes alma
olarak sayılabilir
Hastalık ataklar halinde seyreder. Şikayetlerin arttığı atak
dönemleri olur bunlara KOAH aktivasyonları denir. Her atakta
akciğer fonksiyonları giderek azalır. Bir süre sonra hasta
tuvalete dahi gidemeyecek derecede nefessiz kalır, yatağa
bağımlı hale gelir.
KOAH teşhisi nasıl konur?
Kronik Obstruktif Akciğer Hastalığı akciğer kapasitesini
bozan, kronik olarak ilerleyen bir hastalıktır. Hastanın
şikayetleri ve muayene bulguları teşhise çok yardımcı olur.
Teşhiste;
Akciğer filmi: diğer akciğer hastalıkları, tümör ve
iltihapları ayırmak için,
Akciğer tomografisi: akciğer harabiyetini görmek için,
Akciğer fonksiyon testleri: akciğer kapasitesini ölçmek
için ve
Kan testleri: kandaki oksijen ve karbondioksit
miktarını görmek için istenir.
KOAH tedavisi:
Kronik Obstruktif Akciğer hastalığını ortadan kaldırabilecek
bir tedavi yoktur. Tedavide amaç akciğerdeki harabiyetin
durdurulması ve şikayetlerin azaltılarak yaşam kalitesinin
düzeltilmesidir. Bu amaçla ilk yapılacak işlem
Sigaranın bırakılması dır,
Sigaranın bırakılması tedavinin en önemli
basamağıdır.
Sigaranın bırakılması hastalığın ilerlemesini
yavaşlatır,
Çevrenin düzenlenmesi,
Etrafta solunumu zorlayan gaz, toz, kimyasal
madde, buhar, alerjen madde var ise bunların
uzaklaştırılması, evde – iş yerinde sigara içen
var ise kapalı ortamda sigara içilmesinin
engellenmesi,
İlaç tedavisi:
KOAH tedavisinde solunum yollarını açan,
Solunum yolarlında mukus salgısını azaltan,
Mukus atılımını arttıran,
Solunum yollarındaki iltihaplanmayı azaltan,
Enfeksiyonlar ile savaşan ( antibiyotikler )
ilaçlar kullanılır.
Aşılar:
KOAH
hastalarının
her
türlü
akciğer
enfeksiyonundan korunması şarttır. Her akciğer
enfeksiyonu
zaten
azalmış
olan
akciğer
kapasitesine ciddi hasarlar verir ve hastanın
nefes kapasitesini ciddi şekilde bozar. Her
akciğer enfeksiyonu mutlaka kalıcı bir zarar
verir. KOAH hastalarının
Yıllık Grip aşılarını,
Pnemokok zatüre aşılarını olması gerekir.
Oksijen:
Bu
tedavilerin
yeterli
olmadığı
durumlarda
hastaya daha iyi nefes alabilmesi için ekstra
oksijen verilir. Ekstra oksijen nefes almak için
harcanan çabayı azaltarak kalp ve beyin
fonksiyonlarını arttırır, yaşam kalitesini bir
miktar düzeltir.
Egzersiz:
Özel egzersizler göğüs kaslarını güçlendirerek
daha iyi nefes almayı sağlar. Böylece hastanın
fiziksel kapasitesi ve yaşam kalitesi yükseltilir.
Beslenme:
KOAH hastalarında beslenme çok önemlidir: kilo
almak akciğerin yükünü de arttıracağı için KOAH
şikayetlerini arttırır, yaşam kalitesini bozar.
Dengeli, az yağlı, bol lifli, sebze ve meyveden
zengin beslenmek gerekir,
Sık aralıklarla az yemek nefes almayı zorlamaz,
öğünlerde fazla yemek nefes almayı zorlaştırır.
Gaz yapan gıdalardan kaçınmak gerekir, gaz nefes
almayı zorlaştırır,
Bol su mukus salgısının atılması için gereklidir.
Yaşam tarzı değişiklikleri:
Yapılabildiği
kadar
fiziksel
aktivite
yapılmalıdır,
Şikayetlerin artması fiziksel kapasiteyi hızla
düşürür,
Anksiyete ve heyecandan uzak olmak gerekir:
Anksiyete şikayetleri hızla alevlendirir,
Cerrahi tedavi:
Az bir hasta gurubu cerrahi tedaviden fayda
görebilmektedir,
KOAH dan korunma:
Kronik Obstruktif Akciğer hastalıklarından korunmanın temel
yolu akciğerlerimizi korumaktır.
Sigara içmemek,
Sigara içilen yerde durmamak,
Kirli havaya maruz kalmamak,
Kirli, tozlu, toksik, pis, gazlı havalarda çalışmak
zorunda isek gerekli koruyucu maskeleri kullanmak,
Zatüre aşıların yaptırmak ( pnemokok aşısı ),
Yıllık Grip aşısını yaptırmak
KOAH dan korunmanın temel yoludur.
Referanslar:
1. American Lung Association
http://www.lungusa.org/
2. National Lung Health Education Program
http://www.nlhep.org/
3. The Canadian Lung Association
http://www.lung.ca/
4. Health Canada
http://www.hc-sc.gc.ca/
5. COPD fact sheet. American Lung Association website. at:
http://www.lungusa.org/site/c.dvLUK9O0E/b.4061173/apps/s/conte
nt.asp?ct=3052283 . July 15, 2008.
6. Eisner MD, Balmes J, Katz PP, et al. Lifetime environmental
tobacco smoke exposure and the risk of chronic obstructive
pulmonary disease. Environmental Health: A Global Access
Science Source . 2005;4:7.
7. It has a name: COPD. National Heart, Lung, and Blood
Institute
website.
at:
http://www.nhlbi.nih.gov/health/public/lung/copd/ . July 15,
2008.
8. Spirometry. National Lung Health Education Program website.
at: http://www.nlhep.org/ . July 15, 2008.
9. 6/4/2008 DynaMeds Systematic Literature Surveillance
DynaMeds Systematic Literature Surveillance : El Moussaoui R,
Roede BM, Speelman P, Bresser P, Prins JM, Bossuyt PM.
Abstract Short-course antibiotic treatment in acute
exacerbations of chronic bronchitis and COPD: a meta-analysis
of double-blind studies. Thorax . 2008;63:415-422.
10. 11/6/2009 DynaMeds Systematic Literature Surveillance
DynaMeds Systematic Literature Surveillance : Poole P, Chacko
E, Wood-Baker R, Cates CJ. Influenza vaccine for patients with
chronic obstructive pulmonary disease. Cochrane Database Syst
Rev . 2009;(4):CD002733.
11. 12/14/2009 DynaMeds Systematic Literature Surveillance
DynaMeds Systematic Literature Surveillance : Donesky-Cuenco
D, Nguyen HQ, Paul S, Carrieri-Kohlman V. Yoga therapy
decreases dyspnea-related distress and improves functional
performance in people with chronic obstructive pulmonary
disease: a pilot study. J Altern Complement Med .
2009;15:225-234
ARTER KAN GAZI
Kan Gazı; AKG; ABG;
Arter kanında bulunan oksijen, karbon dioksit ve asiditeyi (pH
miktarını) ölçen laboratuar testidir.
Test arter kanından alınan kan ile çalışılır.
Solunum sistemini değerlendirmek amacıyla yapılır. Verilen
oksijenin yada yapılan müdahalenin işe yarayıp yaramadığını
test etmek için yapılır. Vücudun asit / baz dengesini görmek
akciğer – böbrek fonksiyonlarını değerlendirmek genel
metabolik durumu anlamak amacıyla yapılır.
Arter kan gazı için normal değerler:
•
•
•
•
•
Parsiyel oksijen basıncı ( PaO2): 75-100 mmHg,
Parsiyel karbondioksit basıncı ( PaCO2): 38-42 mmHg,
Arteriyel kan pH:7,38-7,42,
Oksijen satürasyonu ( SaO2):94-100%
Bikarbonat (HCO3):22-28 mEq/L
Anormal değerler akciğer, böbrek ve metabolik bozukluklara
işaret eder.
Referanslar:
Seifter JL. Acid-base disorders. In: Goldman L, Ausiello D,
eds. Cecil Medicine. 23rd ed. Philadelphia, Pa: Saunders
Elsevier; 2007:chap 119
ALFA 1 ANTİ TRİPSİN
Alpha-1 antitrypsin; A1AT test;
Kanda bulunan alfa-1 antitripsin miktarının ölçüldüğü
laboratuvar testidir. Alfa-1 antitripsin karaciğerde yapılır
ve akciğer ile karaciğeri korur. Alfa-1 antitripsin eksikliği
amfizem ve nadir karaciğer hastalıklarına ( siroz ) neden
olur. Eksikliği genetiktir aileden gelir.
Alfa 1 anti tripsin için normal değerler: Bu
laboratuvarlar arasında değişiklik gösterir.
değer
Alfa – 1 antitripsin seviyesini düşüren sebepler.
Siroz,
Amfizem,
Karaciğer tümörü,
Tıkanma sarılığı,
Portal hipertansiyon .
Referanslar:
1. Anthonisen N. Chronic obstructive pulmonary disease. In:
Goldman L, Ausiello D, eds. Cecil Medicine. 23rd ed.
Philadelphia, Pa: Saunders Elsevier; 2007:chap 88.
Download