Türkiye’de Yüksek Risk Grubundaki Gezici Çalışanların HIV Bilgisi, Tutumu ve Davranışları Bulgular ve Yorumlar 1. HIV Risk Faktörleri A. Riskli cinsel davranış 1. Çok sayıda cinsel partner 2. Seks işçileriyle cinsel ilişki 3. Eşzamanlı çokeşlilik B. Damariçi madde kullanımı C. Evden uzakta geçirilen zaman D. Alkol kullanımı 2. HIV Bilgisi ve Farkındalığı 3. Riskli Cinsel İlişkiyle İlgili Faktörler HIV Risk Faktörleri HIV Risk Faktörleri Bu araştırmada gezici çalışanlarda HIV enfeksiyonu bulaşma ve yayılımını artırması olası görülen dört potansiyel faktöre odaklanılmaktadır. Bunlar; Riskli cinsel davranış Damar içi madde kullanımı Evden uzakta geçirilen zaman Alkol kullanımı HIV Risk Faktörleri İlk iki faktör (riskli cinsel davranış ve damariçi madde kullanımı) HIV’in bulaşmasıyla ve yayılmasıyla doğrudan ilgilidir. Diğer iki faktör ise (evden uzakta geçirilen zaman ve alkol kullanımı) riskli cinsel davranışların olasılığını ve elverişliliğini artırması olası görülen faktörlerdir. A. Riskli Cinsel Davranış 1. Çok Sayıda Cinsel Partner Türkiye’de başlıca HIV yayılım yolunun karşı cinsle korunmasız cinsel birliktelik olduğu düşünülmektedir. Çalışanların yüzde 35’i, son 3 ayda 2 ya da daha fazla cinsel partnerle ilişkiye girdiklerini belirtmiştir. Tablo 1. Çalışan Tipine Göre Son 3 Ayda İlişkiye Girilen Cinsel Partner Sayısı Dağılımı Partner Sayısı Denizciler Kamyon Şoförleri İnşaat Turizm Tümü 0 %42,6 %42,8 %53,5 %54,5 %48,2 1 %13,1 %15,2 %23,6 %15,9 %16,9 2 %16,4 %12,5 %12,9 %17,3 %14,7 3 %8,5 %10,4 %4,9 %7,2 %7,8 4 %7,2 %9,4 %3,5 %2,2 %5,7 5 %4,6 %5,1 %1,4 %1,8 %3,3 6+ %7,6 %4,7 %0,4 %1,1 %3,5 Tabloya göre, birden fazla partnerle cinsel ilişkiye giren çalışanların çoğunluğunun bekar olduğu görülmektedir. Ancak, evli çalışanların da önemli oranda başka partnerlerle cinsel ilişkiye girdiği görülmektedir. Şekil 1: Çalışan Türüne ve Medeni Duruma Göre Birden Fazla Eşle Cinsel İlişkiye Girme Dağılımı Şekil 1’de, evli çalışanların yüzde 20’sinin başka partnerlerle de cinsel ilişkiye girdiğini göstermektedir. Özellikle (sırasıyla %38 ve %37 oranlarında başka partnerlerle cinsel ilişkiye girdiği görülen) denizciler ve kamyon şoförlerinin durumu özellikle endişe vericidir. Evli çalışanlarda başka partnerle cinsel ilişkiye girme oranı daha düşük olsa bile çalışanın evli olduğu eşinin bu cinsel etkinlikten haberi olmaması durumunda potansiyel HIV yayılımı riski daha da artabilmektedir. Şekil 2: Son 3 Ayda Evli Olunan Eş Dışında Cinsel İlişkiye Girilen Partnerle Prezervatif Kullanım Sıklığı Eşi dışında başkalarıyla cinsel ilişkiye girdiğinde prezarvatif kullanma olasılığı en düşük görünen grup inşaat sektöründe çalışanlar, en yüksek görünen grup ise kamyon şoförleridir. Turizm sektöründe çalışanların %24’ü, denizcilerin ise yalnızca %15’i herzaman prezervatif kullandığını belirtmektedir. Şekil 3: Medeni Duruma Göre Son 3 Ayda Evli Olunan Eş Dışında Cinsel İlişkiye Girilen Partnerle Prezervatif Kullanım Sıklığı Şekilde görüldüğü gibi evli çalışanların farklı partnerlerle cinsel ilişkiye girme durumunda, prezervatif kullanım oranı daha düşüktür. 2. Seks İşçileriyle Cinsel İlişki Dünyanın diğer ülkelerinde yapılan çalışmalarda, elde edilen bulgulara dayanarak, gezici çalışanlar açısından, seks işçileriyle girilen cinsel ilişkinin en büyük HIV risk faktörlerinden biri olduğu görülmektedir. Başka eşlerle girilen cinsel ilişkiye ek olarak, çalışanlara özellikle seks işçileriyle girilen cinsel ilişki hakkında sorular yöneltilmiştir. Şekil 4. Seks İşçileriyle Cinsel İlişkinin Sıklığı Çalışanların seks işçileriyle cinsel ilişkiye girme oranlarının aşırı yüksek olduğu görülmektedir. Bu oran %49 ile turizm çalışanları arasında en düşük, %73 ile denizciler arasında en yüksektir. Genel olarak bakıldığında, çalışanların arada bir ya da daha sık aralıklarla seks işçileriyle cinsel ilişkiye girmesi (bütün çalışanlar içinde %35 oranında) endişe verici boyuttadır. Şekil 5. Seks işçisiyle girilen son cinsel ilişki esnasında prezervatif kullanımı Seks işçileriyle girilen cinsel ilişki sırasında prezervatif kullanımı sorulduğunda, çalışanların %45,1’i son cinsel ilişkilerinde prezervatif kullandığını belirtmiştir. Bu oldukça düşük bir orandır. Çalışan türüne bağlı herhangi bir istatistiki farklılık bulunmamaktadır. Şekil 6. Medeni Duruma Göre Seks İşçileriyle Cinsel İlişkiye Girme Sıklığı Evli çalışanların seks işçileriyle cinsel ilişkiye girme oranı, bekarlara göre daha düşüktür. Ancak, seks işçileriyle cinsel ilişkiye giren evli çalışanların prezervatif kullanma eğilimi daha düşüktür. Şekil 7. Medeni duruma göre seks işçisiyle girilen son cinsel ilişki esnasında prezervatif kullanımı Şekil 8. Çalışan Türüne Göre Seyahat ve Seks İşçileriyle Girilen Cinsel İlişki Bulgular, seks işçileriyle cinsel ilişkinin ağırlıkla; Türkiye’de, Kişinin memleketinde, Türkiye içinde seyahat sırasında, gerçekleştiğini göstermektedir Denizcilerin ve kamyon şoförlerinin %30’dan fazlası seks işçileriyle yurtdışında ilişkiye girdiklerini ifade ederken, bu oran inşaat işçilerinde %3, turizm sektöründe çalışanlarda %0,3’tür. Gerek denizciler, gerek kamyon şoförleri, seks işçileriyle kaydadeğer bir oranda Türkiye’de cinsel ilişkiye girdiklerini ifade etseler de, kamyon şoförlerinin Türkiye’de seks işçileriyle cinsel ilişkiye girme oranı (%38), yurtdışına kıyasla daha fazladır (%30). Seks işçileriyle evlerinde cinsel ilişkiye girme oranı en yüksek olanlar, inşaat (%29) ve turizm sektöründe (%21) çalışanlardır. Tablo 2. Çalışan Tipine Göre Seks İşçilerine Ulaşılan Yerler Denizciler Kamyon Şoförleri İnşaat Turizm Tümü İnternet %10 %4 %9 %7 %8 Bar/gece kulübü %47 %20 %31 %27 %31 Geçici/ kiralık mesken %25 %36 %15 %10 %22 Yolda %11 %33 %4 %3 %13 Diğer %10 %9 %17 %9 %11 Özellikle denizciler (%47), inşaat işçileri (%31) ve turizm çalışanları (%27) açısından, bar ve gece kulüpleri seks işçileriyle buluşma anlamında popüler mekanlar olarak görünmektedir. Kamyon sürücülerinin %36’sı, denizcilerin geçici/kiralık meskenlerde birlikte olmaktadır. %25’i seks işçileriyle Çalışanların seks işçilerine diğer ulaşma yolları arasında, telefon, randevuevleri ve arkadaşlar olarak sayılabilir. Tablo 3. Son 3 Ay İçinde Seks İşçileriyle Cinsel İlişkiye Girilen Ortamlar Denizciler Kamyon Şoförleri İnşaat Turizm Tümü Ev %18 %10 %21 %17 %16 Genelev %8 %6 %13 %4 %8 Buluşma evi %13 %6 %6 %4 %7 Taşıt /Gemi %12 %39 %3 %3 %14 Otel %29 %21 %7 %21 %20 Dış mekan %2 %6 %3 %1 %3 Denizciler (%29), kamyon şoförleri ve turizm sektöründe çalışanlar için (%21) için oteller seks işçileriyle cinsel ilişkiye girmede elverişli ortamlar olarak görülmektedir. İnşaat işçileri ise genellikle seks işçileriyle evlerinde (%21) cinsel ilişkiye girmektedir. Denizciler (%18) ve turizm sektöründe çalışanlar (%17) içinde bu oran yüksektir. Kamyon şoförlerinin %37’si ise seks işçileriyle araçlarında cinsel ilişkiye girmektedir. 3. Eşzamanlı Çokeşlilik Bu araştırma, Türkiye’de dört sektörde çalışanlar arasında eşzamanlı çokeşliliğe ilişkin verileri biraraya toplamıştır. Bu araştırma, Türkiye’de zaman içinde yapılacak olan (bu çalışmada ele alınan ve ele alınmayan diğer risk grupları) araştırmaların verileriyle karşılaştırılmasında önemli bir başvuru kaynağı oluşturacaktır. Tablo 4. Eşzamanlı Çokeşlilik İlişkisi İçinde Olan Çalışanlar Eşzamanlı Çokeşlilik Oranı Düzensiz prezervatif kullanımı ve Eşzamanlı Çokeşlilik Denizciler Kamyon Şoförleri İnşaat Turizm Tümü %13,3 %9,5 %10,8 %7,8 %10,5 %10,6 %7,6 %8,0 %6,6 %8,3 %13,3 ile denizciler ve %10,8 ile inşaat işçileri, daha yüksek oranlarda eşzamanlı çokeşlilik içinde cinsel ilişkiye girdiğini ifade etmektedir. En düşük dağılım oranı turizm sektöründe çalışanlar (%7,8) arasındadır. Denizciler ise, %10,6 ile düzensiz prezervatif kullanımı ve çokeşli cinsel birliktelik içinde olduğu bilgisini vermektedir. B. Madde Kullanımı Tablo 5. Damariçi Madde Kullandığını Söyleyen Çalışanlar Denizciler Kamyon Şoförleri İnşaat Turizm Tümü %2,6 %0,3 %0,7 %0,7 %1,1 Çalışanlar alkol ve sigara da kullanıyor olsa da, farklı tipte madde kullanan (örneğin, marihuana, kokain, ecstasy vb.) çalışan sayısı son derece azdır. Aslında, anketi yanıtlayan çalışanların neredeyse %90’ı, alkol ve sigara dışında asla başka bir madde kullanmadığını ifade etmektedir. Odak grubu görüşmelerinde, bazı çalışanlar, sık olmamakla birlikte madde kullanıldığını ifade etmiştir. C. Evden Ayrı Geçirilen Zaman Gezici çalışanları, HIV enfeksiyonu kapma açısından daha zayıf kılan birincil faktörlerden biri de evden uzun süre ayrı kalmalarıdır. Tablo 6. Çalışan Türüne Göre Son 12 Ayda Evden Uzakta Geçirilen Ay Ortalaması Denizciler Kamyon Şoförleri İnşaat Turizm Tümü 6,8 5,2 5,0 5,7 5,7 Denizciler, ortalama 6,8 ayla diğer çalışanların 5,0 ila 5,7 aylık ortalamaları ile kıyaslandığında, evden en uzun süre ayrı kalanlardır. Evden uzakta olunan dönem, yılın neredeyse yarısını kapsadığından önem taşımaktadır. Şekil 9. Çalışanların Geçtiğimiz Yıl Evden Uzakta Geçirdikleri Ay Sayısı Denizciler genelde evden 6 aydan fazla uzakta kalma eğiliminde iken kamyon şoförlerinde durum tam tersidir. Şoförlerin çoğu, göstermektedir. 2-6 ay arasında evden uzak kalma eğilimi İnşaat işçileri ise normal bir dağılım göstermektedir. Turizm sektöründe çalışan birçok kişi 1-3 ayı evden uzakta geçirirken, pek çok çalışan da 9-12 ay arasında evden uzak kalmaktadır. Şekil 10. İş İçin Yurtiçi ve Yurtdışı Seyahat Eden Çalışanlar Çalışanların, gerek yurtiçinde gerekse yurtdışında oldukça sık seyahate çıktıkları görülmektedir. Bu durum, evden uzakta riskli davranışa bağlı olasılıkların daha çok ortaya çıkabileceğini göstermesi açısından önem taşımaktadır. Ayrıca çalışanlar genellikle İstanbul, İzmir, Antalya ve Ankara gibi büyük kentler ya da turistik bölgelere seyahat ettiklerini bildirmektedir. Tablo 7. Son 12 Ay İçinde Bir Ülkeyi Ziyaret Eden Çalışanlar Ülke Tüm çalışanlar Denizciler Kamyon şoförleri Rusya %34,7 %40,1 %29,7 İtalya %18,0 %24,6 %12,2 Romanya %16,8 %16,2 %19,8 Almanya %12,6 %8,1 %15,3 Ukrayna %11,7 %16,2 %7,7 Gürcistan %11,3 %3,0 %24,8 Bulgaristan %9,2 %4,7 %17,1 Libya %8,4 %14,8 %1,4 Yunanistan %6,5 %6,7 %7,7 Portekiz %4,2 %6,7 %1,8 Yurtdışına çıkan çalışanlar ağırlıkla, bütün Avrupa, Asya, Afrika ve Amerika’da farklı ülkelere seyahat eden denizciler ve kamyon şoförleridir. Geçtiğimiz yıl boyunca bu çalışanların seyahat ettiği ülkeler, İspanya’dan Japonya’ya, Kongo’dan, Suudi Arabistan’a uzanan bir çeşitlilik göstermektedir. Şekil 11. Çalışanların Dışarıda Geçirilen Aylara Göre Geri Birikimli Dağılımı Seyahat sonuçları bütün olarak, çalışanların hayli gezgin olduğuna işaret etmektedir. Geçen yıl boyunca, bütün çalışanların %97’si en az 1 ay, %87’si en az 2 ay evden uzakta zaman geçirmiştir. D. Alkol Kullanımı Şekil 12. Alkol Kullanımı Sıklığı Çalışanlar arasında alkol tüketiminin oldukça yaygın olduğu görülmektedir. Çalışanların %44,4’ü en azından “arada bir alkol tükettiklerini” belirtmektedir. Dikkate değer sayıda çalışan ise “asla alkol kullanmadığını” söylemektedir. Bu oran denizcilerde %27’den, inşaat işçilerinde %37’ye kadar çeşitlilik göstermektedir. En fazla revaçta olan alkollü içecekler, anket ve grup tartışmaları temele alındığında, (sırasıyla) bira, rakı ve votkadır. HIV Bilgisi ve Farkındalığı Şekil 13. HIV Bilgi Sorularına Verilen Doğru Yanıtlara Göre Sonuçlar Çalışanların sıkça riskli cinsel ilişkiye girmeleri, HIV’e ilişkin bilgilerinin ne düzeyde olduğu sorusunu akla getirmektedir? Dağılıma göre, çalışanların çoğunluğunun, HIV’in geçişi ve HIV’den korunma yollarıyla ilgili bilgilerinin temel düzeyde olduğu söylenebilir. Belirli HIV bilgi sorularına verilen yanıtlar incelendiğinde aynı sonucun ortaya çıktığı görülmektedir. Şekil 14. HIV Farkındalığı ve Bilgi Sorularına Verilen Doğru Yanıtlar Çalışanlar HIV ve AIDS konusunda yaşamsal önem taşıyan söylentiler ve yanlış kanılara inanmaktadır. Soruları yanıtlayanların sanmaktadır. yarısı HIV/AIDS’in tedavi edilebildiğini Yarısından fazlası, hastalığın, HIV kapmış bir kişinin yemeği ya da içeceğini paylaşılmasıyla yayılacağını düşünürken, yalnızca %37’si cinsel ilişkiden kaçınmanın HIV’in bulaşmasına karşı koruyucu olabileceğini bilmektedir. Çalışanların yalnızca %39’u HIV’in sivrisinek ısırmasıyla geçmediğini bilmektedir. Şekil 15. Çalışanlardan HIV Testi Yaptırdığını Bildirenler Çalışanların gönüllü ve zorunlu HIV testi yaptıranların yüzdesi son derece düşüktür. %27 ile HIV testi yaptıran denizciler bu konuda ayrıcalıklı kalmaktadırlar. Yaptırmayanların yüzdesi ise ürkütücü görünmektedir. Riskli Cinsel İlişki İle İlgili Faktörler Şu ana kadar elde edilen sonuçlar, Türkiye’de söz konusu gezici çalışanların, Riskli cinsel davranışlar gösterdiğini, Evden uzakta uzun zaman geçirdiğini, Alkol kullandığını Temel düzeyde HIV bilgisine sahip olduğunu göstermektedir. Bu bölümde ise, riskli cinsel davranış ile öznel risk faktörleri arasındaki ilişkiler ele alınacaktır. Tablo 8. Farklı Çalışan Özelliklerine Göre Riskli Cinsel İlişki Yaygınlığı Denizciler Kamyon şoförleri İnşaat Turizm Toplam Riskli cinsel ilişki Riskli cinsel ilişkiye girme %53,0 %48,6 %38,5 %34,0 %44,0 Arada bir ya da daha fazla %60,7 %61,1 %57,7 %52,9 %58,6 Çok az ya da asla %42,9 %37,8 %26,3 %21,2 %31,6 Alkol Kullanımı Sıklığı Son 12 ayda evden uzakta kalınan zaman En az 5 ay %55,3 %56,7 %48,4 %50,0 %53,4 5 aydan daha az %50,0 %44,0 %32,2 %40,0 %41,0 Yurtdışına çıkmış %53,1 %53,6 %48,6 %50,0 %52,9 Yurtdışına çıkmamış %46,2 %35,4 %36,8 %32,9 %35,5 Yüzde 70’ten fazla doğru yanıt %51,9 %44,8 %34,6 %26,8 %40,4 Yüzde 70’ten az doğru yanıt %53,8 %51,5 %41,7 %38,5 %46,6 HIV testi olmuş %54,7 %41,0 %35,7 %46,4 %48,6 HIV testi yapılmamış %51,9 %49,8 %39,1 %32,6 %43,0 Son 12 ayda yurtdışına seyahat HIV Bilgisi HIV testi Tabloya göre, riskli cinsel ilişkiye giren çalışan oranı bir hayli yüksek görünmektedir. Bu oranlar, denizciler arasında görülen %53’ten, turizm çalışanları arasında görülen % 34'e kadar çeşitlilik göstermektedir. Denizciler ve kamyon şoförleri en fazla riskli cinsel ilişkiye girenleri oluşturmaktadır. Bu durum, daha önce elde edilen sonuçlarla tutarlılık göstermektedir. Araştırmada, 13 soruluk HIV Bilgisi Testi’ne %70’in altında ve üstünde doğru yanıt verenlerin sonuçları karşılaştırıldığında, bu grupların riskli cinsel ilişkiye girme yüzdeleri arasında oldukça küçük bir fark vardır. HIV testi olmuş kişilerin riskli cinsel ilişkiye girme olasılığı daha yüksek görünmekle birlikte çalışan gruplar arasında çeşitlilik söz konusudur. Her iki sonuç da, bilginin tek başına davranışsal değişime yol açmada yeterli olmadığını göstermektedir. Riskli cinsel ilişkiyle ilgili faktörleri derinlemesine incelemek için, yaş, gelir, eğitim vb. gibi sosyal değişkenlerin kontrol edilmesini sağlayan çok değişkenli lojistik regresyon yapılmıştır. Tablo 9, alkol kullanımı, evden uzakta geçirilen zaman, yurtdışına seyahat ve HIV bilgisini de kapsayan riskli cinsel ilişki belirleyicilerini inceleyen çoklu lojistik regresyon analizi sonuçlarını göstermektedir. Tablo 9. Riskli Cinsel İlişki Belirleyicileri (Göreceli Risk Oranları) (1) (2) (3) (4) (5) Tümü Denizciler Kamyon Şoförleri İnşaat Turizm En az arada bir alkol kullanımı 2,506*** 2,458*** 2,422*** 3,894*** 2,772** Evden ayrı geçirilen zaman 1,060** 1,114** 1,092* 1,074 1,059 Yurtdışına çıkmış 1,451* 1,250 1,594 0,616 1,692 HIV bilgisi sonuçları 0,995 1,006 0,998 0,996 0,974** Yaş 0,972*** 0,954** 0,964* 0,996 0,961 Evli 0,556*** 0,424** 0,340*** 0,429** 1,791 Gelir 500-1000 TL 1,148 1,470 0,744 0,533 2,369 Gelir 1001-2000 TL 1,300 1,312 0,860 0,580 2,575 Eğitim İlköğretim mezunu değil 1,638 27,55*** 4,083 Eğitim İlköğretim 1,525 2,289 7,345 0,874 0,577 Eğitim Ortaöğretim 1,120 1,510 6,951 0,730 0,397 Bölge kontrolleri E E E E E Sektör kontrolleri E H H H H 885 263 262 238 117 Gözlem Katsayılar göreceli risk oranlarını göstermektedir. *** p<0.01, ** p<0.05, * p<0. Öteki değişkenlerle doğrudaşlık sağlanabilmesi açısından, ilköğretim mezunu değil değişkeni, 4. ve 5. sütunlarda verilmemiştir. Analiz sonuçlarına göre; Evden uzakta geçirilen zaman, her bir artı aya istinaden riskli cinsel ilişki göreceli oranını 1,06 kez artıracak biçimde, riskli cinsel ilişki ile önemli bir ilişki taşımaktadır. 5 aydan daha fazla evden uzakta kalan bir çalışan, kalmayana göre, 1,34 kez daha büyük bir görece riskli cinsel ilişkiye girme oranı sergilemektedir. Riskli cinsel ilişki ile ilgisi olan diğer art yetişim özellikleri, yaş (daha yaşlı olanlar daha az riskli cinsel ilişkiye girme eğiliminde) ve medeni durumdur (evli erkekler yarı yarıya riskli cinsel ilişkiye girme göreceli risk oranı taşımaktadır).