Sakkarinat Komplekslerinin Antikanser Etkilerinin

advertisement
zamanlı olarak takip edilmiştir. Bir apoptozis belirteci olan kaspazla kırılmış sitokeratin 18 miktarı
ELISA yöntemiyle çalışılmıştır; bunun yanında hücre ölüm modu floresans mikroskopta üçlü
boyama (Hoechst 33342, Calcein AM ve propidium iyodür) yöntemiyle değerlendirilmiştir.
Bulgular: Fenretinid tedavisinde MCF-7 için elde edilen GI50, TGI ve LC50 değerleri sırasıyla 3.33,
5.80, 8.19 µM, MDA-MB-231 için elde edilen GI50, TGI ve LC50 değerleri sırasıyla 4.12, 6.86, 8.89 µM
olarak bulunmuştur. TRAIL tedavisinde MCF-7 için elde edilen GI50, TGI ve LC50 değerleri sırasıyla
< 1.95, 4.00, 10.83ng/ml, MDA-MB-231 için elde edilen GI50, TGI ve LC50 değerleri sırasıyla 3.48,
9.38, 25.10 ng/ml olarak bulunmuştur. Fenretinid + TRAIL kombinasyonunun sitotoksik etkisi her
iki hücre soyunda da tek başına fenretinid ve TRAIL tedavisinden daha yüksek olarak bulunmuştur.
Bu sonuçlar MCF-7 hücreleri için gerçek zamanlı sitotoksisite analiz sistemiyle (Xcelligence)
doğrulanmıştır. Hücre ölüm modunu belirlemek amacıyla yapılan ELISA testiyle apoptozis yolağıyla
ölen hücrelerde oluşan kaspazla kırılmış sitokeratin 18 miktarının artmadığı görülmüştür. Üçlü
boyama verilerine göre her iki hücre soyunda apoptotik hücre ölüm morfolojisine rastlanmamıştır.
Sonuç ve Tartışma: Meme kanseri hücre soyları üzerinde gerçekleştirilen bu çalışmada fenretinid
+ TRAIL kombinasyonunun sitotoksik etkisinin fenretinid ve TRAIL’in tek başına oluşturduğu
sitotoksik etkiden daha yüksek olduğu gösterilmiştir. Dolayısıyla, bu kombinasyonun meme kanseri
tedavisinde ümit verici olduğu düşünülmektedir.
Anahtar Kelimeler: Fenretinid, TRAIL, sitotoksisite
PA–030
Yeni Sentezlenen Pd(II) Sakkarinat Komplekslerinin Antikanser
Etkilerinin ve Mekanizmalarının Araştırılması
Didem Karakaşa, Ferda Arıb, Nazlıhan Aztopala, Arzu Yılmaztepe Oralc, Mehmet Sarımahmutb,
Veysel Turan Yılmazd, Engin Ulukayac
a
Uludağ Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Biyoloji Bölümü, Bursa, [email protected]
b
Uludağ Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Bursa
c
Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi, Tıbbi Biyokimya Anabilim Dalı, Bursa
d
Uludağ Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Kimya Bölümü, Bursa
Amaç: Platin ve palladyum türevli antikanser ilaçların kanser tedavisinde etkili oldukları
bilindiğinden, bu gruptan yeni bileşiklerin sentezi ve sitotoksik etkilerinin değerlendi­rilmesi
giderek artmaktadır. Bu çalışmada Uludağ Üniversitesi Kimya Bölümü tarafından yeni sentez
edilen farklı karakterdeki platin (II) ve palladyum (II) komplekslerinin antikanser özellikleri ve etki
mekanizması araştırılmıştır.
Gereçler ve Yöntemler: Çalışmada yeni sentezlenen [Pd(hmpy)2(sac)2]·2H2O (A1),
[Pt(hmpy)2(sac)3]·3H2O (A2), [Pd(hmpy)2(sac)2 (A3) ve [Pt(hmpy)2(sac)2 (A4) (sac:sakkarinat ve
hmpy:2-hydroksi metil-pridin) komplekslerinin farklı konsantrasyonlarda (3.125-200 μM) insan
akciğer (A-549, PC-3), karaciğer (Hep-3B) ve sıçan beyin (C-6) kanser hücreleri üzerine sitotoksik
etkileri MTT ve ATP canlılık testleriyle belirlendi. Hücrelerde oluşabilecek apoptozis varlığı
kaspazla kırılmış sitokeratin 18 (M30-antijen) testi ile araştırıldı. Hücrelerdeki ölüm modu üçlü
boyama (Hoechst/Calcein-AM/ Propidyum iyodür) ile morfolojik olarak floresan mikroskobunda
değerlendirildi.
370
21. Ulusal Biyoloji Kongresi, 03–07 Eylül 2012, Ege Üniversitesi, İzmir, Türkiye
http://www.ubk2012.ege.edu.tr
Bulgular: A2 kompleksinin A-549, PC-3, Hep-3B ve C-6 kanser hücrelerinde doza bağımlı
olarak hücre canlılığında azalmaya neden olmasına rağmen, diğer komplekslerin (A1, A3 ve A4)
herhangi bir etkiye neden olmadıkları MTT-canlılık testiyle belirlendi. Bu sonuçlar, ATP-canlılık
testiyle de doğrulandı. A2 kompleksinin A-549 akciğer kanser hücrelerinde 200 μM dozunda
apoptozis indüksiyonuna yol açtığı M30-antijen testiyle bulundu. A-549 hücrelerinde ki apoptozis
indüksiyonu floresans mikroskobuyla morfolojik olarak da doğrulandı. PC-3, Hep-3B ve C-6
kanser hücrelerinde ise A2 kompleksi uygulaması sonucunda M30-antijen artışına neden olmadığı
gibi apoptozise özgü morfolojilerde gözlenmedi.
Sonuç ve Tartışma: Bu sonuçlara göre, yeni sentezlenen [Pt(hmpy)2(sac)3]·3H2O kompleksinin
kanser hücreleri türüne bağlı olarak farklı etkiye neden olduğu ve ileri analizlerin yapılması
gerektiği sonucuna varıldı.
Anahtar Kelimeler: Platin (II) ve Palladyum(II) Kompleksleri, Sitotoksisite, Apoptozis
PA–031
Pelargonium quercetorum Ekstraktı Akciğer Kanseri Tedavisinde
Yeni Bir Ümit Olabilir mi?
Nazlıhan Aztopala, Buse Cevatemreb, Arzu Yılmaztepe Oralc, Egemen Dereb,
Serap Çeliklerb, Engin Ulukayac
a
Uludağ Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Biyoloji Bölümü, Bursa, [email protected]
b
Uludağ Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Bursa
c
Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi, Tıbbi Biyokimya Anabilim Dalı, Bursa
Amaç: Günümüzde kanser tedavisinde kullanıma giren birçok yeni ilaca rağmen kanser tedavisinde
halen tam bir başarı elde edilememiştir. Bitkilerin; antimikrobiyal, antiviral, antioksidan, antidiabetik,
antiproliferatif ve antikanser aktivitelerinin olduğu bilgisinden yola çıkarak bu çalışmada Geranicea
familyasından Pelargonium quercetorum Agnew türünün sitotoksik aktivitesinin değerlendi­rilmesi
amaçlanmıştır.
Gereçler ve Yöntemler: Mardin civarından toplanan Pelargonium quercetorum Agnew’un gövde,
yaprak ve çiçek kısımlarını içeren karışımın metanol ekstraktı (PQE) hazırlandıktan sonra liyofilize
edildi. PQE’nin farklı konsantrasyonları (3,125-100 µg/ml) insan akciğer kanseri hücre soyları (A549, PC-3) ile 48 saat süreyle muamele edildi. Hücrelerdeki sitotoksik aktivite gerçek zamanlı
sitotoksisite analiz sistemi (x-CELLigence) kullanılarak analiz edildi. Hücrelerdeki sitotoksik
aktivite MTT ve ATP canlılık testleriyle, apoptozis ise kaspazla kırılmış sitokeratin 18 (M30
antijen) yöntemiyle araştırıldı. Ayrıca hücrelerin ölüm modu (apoptotik veya nekrotik) üçlü boyama
(Hoechst/ Calcein-AM/ Propidyum iyodür) ile floresan mikroskobunda değerlendirildi.
Bulgular: PQE’nin doza bağımlı olarak A-549 ve PC-3 hücrelerinde canlılığı azalttığı MTT
canlılık testiyle belirlendi. MTT testiyle alınan sonuçlar ATP canlılık testiyle bir kez daha
doğrulandı. Hücrelerde oluşabilecek apoptozis mekanizmasını belirlemek amacıyla yapılan M30
testi sonucunda, A-549 ve PC-3 hücrelerinin M30 düzeylerinde kontrole göre anlamlı artışlar
belirlenmedi. Buna rağmen floresan mikroskobu ile morfolojik değerlendirmeler sonucunda
A-549 hücrelerinde 100µg/ml PQE’nin apoptozise özgü tipik nüklear fragmentasyonlara neden
olduğu gözlendi. Bu durumda A-549 hücrelerinde PQE’nin farklı bir mekanizma yoluyla erken
21. Ulusal Biyoloji Kongresi, 03–07 Eylül 2012, Ege Üniversitesi, İzmir, Türkiye
http://www.ubk2012.ege.edu.tr
371
Download