ülkemizde nüfus

advertisement
DERSALANI.COM
ÜLKEMİZDE NÜFUS
[Belgeden bir alıntı veya ilginç bir noktanın özetini yazın.
Metin kutusunu belgede istediğiniz yere yerleştirebilirsiniz.
Kısa alıntı metin kutusunun biçimlendirmesini değiştirmek
için Çizim Araçları sekmesini kullanın.]
1-NERELERDE YAŞIYORUZ
NÜFUS: Belli bir alanda yaşayan toplam insan sayısına nüfus denir.
NÜFUS ARTIŞI: Sınırları belli bir alanda, belirli bir süre içerisinde insan sayısında meydana gelen
artıştır.
DOĞAL NÜFUS ARTIŞI: Doğum oranının ölümden fazla olması nedeniyle nüfus artar. Buna doğal
nüfus artışı denir.
Nüfus artışını Doğuran en önemli etkenler :
Doğumlar
Göçler
NÜFUS ARTIŞININ NEDENLERİ:
Ekonomik nedenler
Siyasi nedenler
Doğal afetler
Dini ve sosyal nedenler
Sağlık nedenleri
Nüfus(Aile) Planlaması
DERSALANI.COM
NÜFUS ARTIŞININ SONUÇLARI:
İşsizlik sorunu artar: Genç nüfusun artması ile İşsizlik oranı artar.
Tüketim miktarı artar: Çalışmayan nüfus tüketicidir.
Kalkınma hızı düşer: Ülkede her alanda gelişme yavaşlar.
Kişi başına düşen milli gelir azalır: genç nüfusun fazlalığı bu geliri azaltır.
İhracat azalır: Ülkenin fazla nüfusunun ihtiyaçları artacağından dışa satış (İhracat) azalır.
İç ve dış göçler artar: Ülke içinde yâda ülkeler arasında nüfus hareketlenmelerine neden olur.
Konut sıkıntısı yaşanır: Gecekondulaşma artar. Düzensiz Şehirleşme ve alt yapı sorunları başlar.
Eğitim, sağlık, trafik sorunları artar.
NOT: Nüfus artışının olumsuz sonuçları olduğu gibi olumlu sonuçları da vardır. Bu olumlu sonuçlar:
Üretim artar
İhracatta rekabet kolaylaşır.
Vergi gelirleri artar
Mal ve hizmetlere talepler artar
Yeni sanayi dalları ortaya çıkar.
NÜFUS KAYBI VE NEDENLERİ:
Bir ülkede nüfusun çeşitli nedenlerle azalmasına Nüfus kaybı(azalması) denir.
NEDENLERİ:
Dış Göçler
Savaşlar
Doğal afetler
Salgın Hastalıklar
Trafik kazaları
TÜRKİYE’DE NÜFUS DAĞILIŞI:
Türkiye’de nüfus dağılışının en belirgin özelliği, nüfusun DAĞINIK ve DÜZENSİZ olmasıdır.
Türkiye’de nüfus, Bölge ve bölümler arasında farklılık gösterir.
NÜFUS DAĞILIŞINI ETKİLEYEN FAKTÖRLER:
1-İKLİM: Ülkemizde nüfus, ılıman iklimin görüldüğü kıyı bölgelerimizde yoğunlaşır. Kışların sert, uzun
ve yağışın az olduğu karasal iklim şartlarının olduğu yerlerde ise nüfus tenhadır.
Türkiye’de denizin ılımanlaştırıcı etkisinden dolayı nüfusun büyük kısmı Marmara, Ege, Karadeniz,
Akdeniz kıyılarında toplanmıştır.
2-YER ŞEKİLLERİ: Dağlık ve engebeli alanlarda nüfus yoğunluğu seyrek, ovalarda ve toprak türünün
tarıma uygun olduğu alanlarda nüfus yoğundur.
Yer Şekillerine göre tenha yerler:
Yıldız Dağları Bölümü
Biga Yarımadası
İç Batı Anadolu
Sinop Çevresi
Tuz Gölü ve çevresi
Doğu Anadolu’nun yüksek kesimleri
Taşeli Platosu
Teke Yarımadası
Menteşe Yöresi
Hakkâri Bölümü
DERSALANI.COM
3-SANAYİ: Sanayinin geliştiği yerlerde iş olanaklarının fazla olması, bu alanlarda nüfusun artmasını
sağlar. Bu artış göçlerle meydana gelmektedir.
Sanayiye göre nüfusun yoğun olduğu yerler:
Çatalca –Kocaeli Bölümü
Bursa çevresi
İzmir
Zonguldak
Eskişehir-Ankara
Çukurova-Adana
İskenderun
4-TARIM: Tarımın yoğun olarak yapıldığı alanların nüfusları artmıştır. Tarım genellikle ovalarda yapılır.
ÖRNEĞİN: Kıyı ovaları: Bafra ovası, Çarşamba Ovası, Gediz Ovası, Çukurova,
İç ovalar: Konya Ovası, Harran Ovası, Adapazarı Ovası, Bursa Ovası
5-YER ALTI KAYNAKLARI(Madencilik):Madenlerin veya enerji kaynaklarının işletilmesinde yoğun
nüfusa ihtiyaç vardır. Bu alanlarda nüfus fazladır.
Taşkömürünün çıkarıldığı Zonguldak, linyit kömürünün çıkarıldığı Manisa (Soma),petrolü
çıkarıldığı Batman nüfusun yoğun olduğu yerlerdir.
6-TURİZM: Turizmin yoğunlaştığı yerlerde yerleşme ve nüfus artmıştır.
Ülkemizde Ege ve Akdeniz kıyılarındaki merkezlerde turizmden dolayı nüfus yoğunlaşmıştır
7-ULAŞIM: Ulaşımın zor sağlandığı yerler tenha, Ulaşım kavşağında olan illerimizin nüfusu fazladır.
Eskişehir, Ankara, Gaziantep, Kayseri’de ulaşımın rahatlığı ticaretin gelişmesini sağlamış
böylece nüfusun yoğunlaşmasına neden olmuştur.
Türkiye’de İllerin Nüfus Miktarları ve Aritmetik Nüfus Yoğunlukları
NÜFUS YOĞUNLUĞU: Bir ülke veya bölgedeki toplam nüfusun o ülke veya bölgenin yüz ölçümüne
oranına NÜFUS YOĞUNLUĞU denir.
DERSALANI.COM
NÜFUS YOĞUNLUĞU = TOPLAM NÜFUS / TOPLAM YÜZ ÖLÇÜMÜ
Bu yoğunlu km²’ye düşen kişi sayısını ifade eder. Türkiye’nin 2000 yılı sayımına göre ortalama
nüfus yoğunluğu yaklaşık olarak 83 kişidir.
DİKKAT: Ülkelerin veya bölgelerin nüfus sayısı az, yüz ölçümü geniş olursa nüfus
yoğunluğu azalır. Mesela yüzölçümü en büyük olan bölgemiz Doğu Anadolu
Bölgesinde nüfus yoğunluğu azdır. Eğer yüz ölçümü küçük, yaşayan insan sayısı
fazla olursa nüfus yoğunluğu fazla olur.
Örneğin Marmara Bölgesi gibi.
2000 yılına göre coğrafi bölgelerin nüfus miktarları ile nüfus yoğunlukları:
Coğrafi Bölge
Nüfus
Gerçek Yüzölçümü
(km²)
Nüfus Yoğunluğu
(kişi/km²)
Doğu Anadolu
İç Anadolu
6.137.414
11.608.868
171.000
162.000
35,9
71,3
Karadeniz
Akdeniz
Ege
8.439.213
8.706.005
8.938.781
146.178
122.100
85.000
57,7
71,3
105,2
Marmara
Güneydoğu Anadolu
Türkiye
17.365.027
6.608.619
67.803.927
67.300
61.000
814.578
258
108,3
83,2
Türkiye’nin Kalabalık nüfuslu illeri:
İstanbul, İzmir, İzmit, Adapazarı, Bursa, Aydın, Adana, Hatay, Mersin, Ankara, Trabzon, Samsun,
Zonguldak, Gaziantep’tir.
Türkiye’nin Seyrek nüfuslu illeri:
Artvin, Ardahan, Sinop, Kastamonu, Gümüşhane, Kırklareli, Çanakkale, Muğla, Kütahya, Burdur, Sivas,
Bitlis, Hakkâri’dir.
DERSALANI.COM
NİÇİN SAYILIYORUZ?
NÜFUS SAYIMI: Sınırları belli bir alanda, belli aralıklarla o bölgede yaşayan insan sayısını tespit etmek
amacıyla yapılan işlemdir.
Ülkemizde ilk nüfus sayımı 1927, ikinci nüfus sayımı 1935 yılında yapılmıştır.1935 yılından
1990 yılına kadar her 5 yılda bir sayım yapılmış,1990 yılından sonra 10 yılda bir yapılmıştır.
Nüfus Sayımı ile Ülkemizdeki;
Nüfus yoğunluğu
Kadın-erkek sayısı
Nüfus artışı
Kent ve köy nüfusu
Medeni durum
Ailelerin çocuk sayısı ve iş durumları
Okur-yazarlık ve öğrenim durumu tespit edilmektedir.
Bütün illerden alınan bilgiler Ankara’da Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından
değerlendirilmektedir. Elde edilen bilgilere göre; halkın iş, sağlık, eğitim, konut, beslenme, gibi
alanlardaki ihtiyaçları belirlenir.
DERSALANI.COM
1927-1990 yılları arasında ülkemizdeki yapılan nüfus sayımı sonuçlarına göre:
Nüfusumuz sürekli artmaktadır.
Hatay’ın anavatana katılması ile 1939’dan sonra nüfusumuz artmıştır.
1939 yılında II. Dünya Savaşı’nın başlaması ile nüfus artış hızı azalmıştır. Çünkü genç nüfus
askere alınmıştır.
1945 yılından sonra savaşın bitmesi üzerine nüfus artış hızı artmıştır.
1960 yıllardan sonra Avrupa’ya olan işçi göçleri nüfus artış hızımızı azaltmıştır.
Balkanlarda yaşayan Türk vatandaşlarımızın Türkiye’ye göçleri Nüfusumuzu arttırmıştır.
Ayrıca sağlık koşullarının düzelmesi, salgın hastalıkların önlenmesi nüfus artış hızını
arttırmıştır.
TÜRKİYE’DE NÜFUSUN ÖZELLİKLERİ
1-Yaş Durumu: Nüfus yaş durumuna göre; Genç, Olgun ve Yaşlı olmak üzere 3 gruba ayrılır.
Yaş grubu
0-14
15-64
65+yaş
Toplam nüfus içindeki
oranı(%)
29,8
64,5
5,7
2-Cinsiyet Durumu: I.Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı nedeniyle 1945 yılına kadar kadın nüfus fazla
olmuştur. Günümüzde ise kadın-erkek nüfusu eşittir.
Türkiye’de dışarıdan göç alan İstanbul, Ankara, İzmir, Adana gibi merkezlerde erkek nüfus fazla
iken;
Dışarıya göç veren Trabzon, Tokat, Yozgat gibi merkezlerde ise kadın nüfus fazladır.
3-İş Kollarına Göre Durumu: Bir ülkede 20-65 yaş grubundaki insanların ne kadarının çalıştığı, o
ülkenin kalkınmışlığını gösterir.
Genellikle, sanayileşmiş ve buna bağlı olarak gelişmiş ülkelerde işsizlik az iken, az gelişmiş
ülkelerde işsizlik fazladır. Türkiye’de tüketici nüfusun fala olması ve orta yaş grubundaki işsizlik,
ülkemizin kalkınma hızını yavaşlatmaktadır.
Türkiye’de çalışan nüfusun;
%48’i Tarım
%14’ü sanayi
%38î hizmet sektöründe çalışmaktadır.
4-Eğitim Düzeyi: Türkiye’de okuryazar oranı % 90’dır.İlköğretimde yaklaşık 10 milyon, orta öğretimde
2 milyon öğrenci eğitim görmektedir. Nüfusun % 6’sı üniversite mezunudur.
5-Kırsal ve Kentsel durum: Toplam nüfusu 10.000’den az olan yerleşmelere “kırsal”; nüfusu
10.000’den çok olan yerleşmelere “kentsel” nüfus denmektedir.
Ülkemizde kentsel nüfus artmıştır.
DERSALANI.COM
Yıl
Kırsal(%)
Kentsel(%)
1927
72
28
2000
35
65
Az Gelişmiş Ülkelerde:
Doğum oranı ve nüfus artış oranı yüksektir.
Genç nüfus oranı fazla, yaşlı nüfus oranı azdır.
Nüfus grafiği; geniş tabanlı üçgene benzer. Ortalama yaşam süresi azdır.
Çalışan nüfusun yaş ortalaması düşük, bağımlı nüfus oranı faladır.
Tarım sektöründe çalışan nüfus fazla, hizmet ve sanayi sektöründe çalışan nüfus azdır.
Nüfusun eğitim seviyesi düşüktür.
Nüfusun yarıdan çoğu kırsal kesimde yaşar.
Gelişmiş Ülkelerde:
Doğum oranı ve nüfus artış oranı düşüktür.
Ortalama yaşam süresi fazladır.
Genç nüfus oranı az, orta ve yaşlı nüfus fazladır.
Nüfus grafiği, tabanı dar, orta kesimi şişkin bir üçgene benzer.
Çalışan nüfusun yaş ortalaması yüksek ve bağımlı nüfus oranı azdır.
Hizmet ve sanayi sektöründe çalışan nüfus, tarım sektöründe çalışan nüfustan fazladır.
Nüfusun eğitim seviyesi yüksektir.
Nüfusun yarıdan fazlası Kentte yaşar.
MERHABA, DOYDUĞUM TOPRAK
GÖÇ: İnsanların, toplumsal, ekonomik veya siyasi nedenlerle bir ülkeden
bir ülkeye, bir yerleşim yerinden başka bir yerleşim yerine gitmesine GÖÇ
denir.
Göç ikiye ayrılır:
İç Göç
ve
Dış Göç
1-İç Göç: Ülke içerisinde nüfusun yer değiştirmesi olayıdır. İç göçler Mevsimlik ve Sürekli olmak üzere
ikiye ayrılır.
a.Mevsimlik Göç: Genellikle yaz mevsiminde tarım alanlarında çalışmak, yaylacılık ve turizm
amaçlı olarak yapılan göçlere mevsimlik göç denir. ÖR: Akdeniz Bölgesi, Ege Böl.
b.Sürekli Göç: Yerleşmek amacıyla yapılan göçlere sürekli göç denir.
DERSALANI.COM
İç Göçlerin Nedenleri:
Kırsal alanda doğum oranının yüksek olması
Modern tarım yöntemlerinin kullanılması
İşsizlik oranının artması
Tarım alanlarının miras yoluyla parçalanması
Sağlık, eğitim ve iş imkânlarının kentlerde toplanması
İklim ver yer şekillerinin kırsal alanlardaki olumsuz etkileri
İç Göçlerin Sonuçları:
Ülke içerisindeki nüfus dengesiz dağılır.
Ekonomik yatırımlar dengesiz dağılır.
Çarpık kentleşme görülür.
Konut sıkıntısı ortaya çıkar.
Sanayi tesisleri kent içinde kalır.
Çevre sorunları ortaya çıkar.
Alt yapı hizmetleri aksar(Su, yol, elektrik vb. )
En Fazla Göç Veren iller: Kars, Tunceli, Bitlis, Giresun, Rize, Sivas, Yozgat, Afyon, Kırşehir, Ağrı, Muş,
Bingöl ve Şırnak en çok göç veren illerdir.
En Fazla Göç Alan İller: İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Bursa, Şanlıurfa, Antalya, Mersin, Konya, İzmit,
Manisa, Aydın, Gaziantep en çok göç alan illerdir.
En Fazla Mevsimlik Göç Alan İller:Adana, Mersin, Aydın,
Antalya, Muğla, İstanbul, İzmir, Bursa, Nevşehir, Eskişehir,
Gaziantep en fazla mevsimlik göç alan illerdir.
İç Göçleri Önlemek İçin:
Sulamalı tarıma geçilmeli
Ahır ve besi hayvancılığı geliştirilmeli
Gelişmemiş olan kırsal alanlardaki eğitim, öğretim ve
sağlık hizmetlerinin kalitesi arttırılmalı
Küçük sanayi kolları geliştirilmeli.
2-Dış Göç: Nüfusun bir ülkeden başka ülkelere yerleşmesine dış göç denir. Ülkenin nüfus miktarını
azaltır yâda arttırır. ÖRNEK: İşçi göçü
#Beyin Göçü: Yetiştirilmesi için büyük kaynak gerektiren veya yetiştiği halde
ilgisizlik ve olanaksızlık nedeniyle bilim insanı, hekim, mühendis vb. gibi vasıflı
(nitelikli) insan gücünün daha gelişmiş bir ülkeye göç etmesi.
Dış Göçlerin Nedenleri:
Ekonomik nedenler
Doğal afetler
Savaşlar
Etnik nedenler
Sınırların değişmesi ve antlaşmalarla yapılan nüfus değişimleri.
DERSALANI.COM
Balkan ülkelerinden ülkemize 1995 yılında göç yaşanmıştır. 1950’den sonra Almanya başta olmak
üzere Avrupa ülkelerine ülkemizden işçi göçü yaşanmıştır. Günümüzde yurt dışında 4 milyon civarında
Türk yaşamaktadır.
Dış Göçlerin Sonuçları:
İşsizlik azalmıştır.
Dış ticaret gelişmiştir.
Turizm gelişmiştir.
Ülkeye döviz girdisi sağlanmıştır.
YURDUMUZDA YERLEŞME
Yurdumuzda yeryüzü koşullarına göre bazı yerleşmeler dağınık, bazı yerleşmeler ise topludur.
Türkiye’de DAĞINIK YERLEŞME’NİN en fazla olduğu bölge, Karadeniz Bölgesi’dir. Bunun yanında
Akdeniz ve Doğu Anadolu Bölgesi’nde de bu yerleşme tipi yaygındır. Bunun nedeni, bu bölgelerin
yeryüzü şeklinin genelde dağlık olmasıdır.
Türkiye’de TOPLU YERLEŞME’NİN en fazla olduğu bölge İç Anadolu Bölgesi’dir.
Bunun nedeni, bu bölgenin genelinin alçak ve yüksek düzlüklerle kaplı olması ve su ihtiyacının belirli
yerlerden temin edilmesidir.
Yurdumuzun üzerinde yer aldığı Anadolu ve Trakya Yarımadası, tarih boyunca çok çeşitli milletlerin bir
yerleşme alanı olmuştur. Bunun en önemli nedenleri;
Çok çeşitli iklimlerin görülmesi ve genel olarak ılıman bir iklime sahip olması
Topraklarının büyük bir bölümünün tarım yapmaya elverişli olması
Yer altı ve Yer üstü Kaynakları bakımından zengin olması
Önemli bir Coğrafi Konum’da bulunması
Yerleşmeler genelde iki kısımda toplanır; Bunlar;
Kırsal Yerleşmeler
Kentsel Yerleşmeler
A)KIRSAL YERLEŞMELER
Kırsal Yerleşmeler deyince aklımıza hemen köyler gelir. Köylerde nüfus,2.000’den azdır. Yurdumuzda
yaklaşık 35.000 civarında köy bulunmaktadır. Tabi ki bu köyler, yeryüzü şartlarına bağlı olarak genelde
dağınık olarak kurulmuşlardır.
Türkiye’de Kırsal (Köy) Nüfusunun en fazla bulunduğu bölge, Karadeniz Bölgesi’dir. Bunun nedeni,
yeryüzü şeklinin genelde dağlık olmasıdır.
Köylerimizin en önemli geçim kaynakları Tarım ve Hayvancılıktır. Yine bunun yanında bazı
köylerimizde, meyvecilik, sebzecilik, balıkçılık, el sanatları ve bahçecilik faaliyetleri de yaygındır.
Ayrıca, ormanların geniş yer kapladığı alanlarda ormancılık faaliyeti ön plana çıkmıştır.
DERSALANI.COM
Köylerimizde yaşayan insanlar, ihtiyaçlarını genelde kendi yetiştirdikleri ürünlerden sağlarlar. Üretim
fazlası olan ürünleri de satarak, ekonomilerine canlılık kazandırırlar. Kısacası, köy nüfusu üreticidir.
Köylerimizin bir takım sorunları vardır. Bunlar;
Sağlık Sorunları, Eğitim Sorunları, Ulaşım Sorunları, Isınma Sorunları, Aydınlanma Sorunları, İletişim
Sorunları
B)KENTSEL YERLEŞMELER
Nüfusu 10.000’den fazla olan yerleşim alanlarıdır. Kentler, nüfuslarına bir takım gruplara ayrılırlar.
Bunlar;
Küçük Kentler: Nüfusu 10.000 ile 25.000 arasında olan yerleşim birimleridir.
Orta Büyüklükteki Kentler: Nüfusu,25.000 ile 100.000 arasında olan yerleşim birimleridir.
Büyük Kentler: Nüfusu,100.000 ile 500.000 arasında olan yerleşim birimleridir.
Çok Büyük (Metropol) Kentler: Nüfusu,500.000’den fazla olan yerleşim birimleridir.
Fonksiyonlarına (Özellikleri)Göre Kentlerimiz:
Tarım Şehirleri: Tarım Faaliyetlerinin yoğun olduğu şehirleridir. Örneğin; Rize (Çay Ekimi),Karaman,
Aydın (İncir Ekimi),vb…
Ticaret Şehirleri: Genellikle ulaşım yolları üzerinde bulunan ve ticaretin yoğun olduğu şehirlerdir.
Örneğin; İstanbul, İzmir, Kayseri, vb…
Sanayi Şehirleri: Fabrikaların yoğun olduğu şehirlerdir. Örneğin; İstanbul, İzmir, Bursa, İzmit, Kırıkkale,
vb…
Turizm Şehirleri: Gelirlerinin büyük bir bölümünü turizmden karşılayan şehirlerdir. Örneğin; İstanbul,
İzmir, Antalya, Muğla, Aydın, vb…
Madencilik Şehirleri: Yer altı kaynaklarının bulunması ve işletilmesiyle gelişen şehirlerdir. Örneğin;
Zonguldak (Taşkömürü), Batman (Petrol), Balıkesir (Bor),vb…
Kentlerimizin Başlıca Sorunları:
Hava Kirliliği
Kent içi ulaşım sonuçları
Çevre kirliliği ve temizlik sorunu
Gürültü
Konut yetersizliği, gecekondulaşma
Yeşil ve açık alanların yetersizliği
Sosyal ve kültürel gelişimin sağlanamaması
DEVLET VATANDAŞ EL ELE
Bir ülkede devlet ile vatandaş arasındaki ilişkiler çok önemlidir. Ülkede huzur ve güvenliğin
sağlaması için
Devletin vatandaşa olduğu gibi, vatandaşlarında devlete karşı görevleri vardır.
Devletin vatandaşa karşı görevlerinin başında vatandaşlık haklarını korumak ve
gereksinimlerini karşılamaktır. Vatandaşlık haklarının başında da SOSYAL HAKLAR gelmektedir.
DERSALANI.COM
SOSYAL HAKLAR
Ailenin Korunması
Hakkı
Eğitim ve Öğretim
Hakkı
Sağlık
Hakkı
Çevre ve Konut Hakkı
Sosyal Güvenlik Hakkı
ÇATOM (Çok Amaçlı Toplum Merkezi)
Başbakanlık GAP İdaresi tarafından ekonomik ve sosyal kalkınma ile
yoksulluğu azaltmak amacıyla kurulmuş olan merkezlerdir. Güneydoğu
Anadolu Bölgesi’ndeki 9 ilde 30 ÇATOM faaliyet göstermektedir.
ÇATOM’larda bölge halkı için değişik etkinlikler düzenlenmektedir.
SSK (Sosyal Sigortalar Kurumu)
Özel işletme, kuruluş ve fabrikalarda işçi olarak çalışanların ve bakmakla
yükümlü oldukları kişilerin sosyal güvenliklerini sağlayan bir kuruluştur.
EMEKLİ SANDIĞI
Devlet memurlarının ve onların bakmakla yükümlü oldukları kişilerin sosyal
güvenliğini sağlamakla görevli olan kuruluştur
BAĞ-KUR
Esnaf, sanatkâr ve onların bakmakla yükümlü olduğu kişilerin prim karşılığı
sosyal güvenliklerini sağlayan kuruluştur.
SGK (Sosyal Güvenlik Kurumu)
Günümüzde SSK, EMEKLİ SANDIĞI ve BAĞ-KUR tek bir çatı altında
birleşmiştir ve yeni adı SGK (Sosyal Güvenlik Kurumu) olmuştur.
Download