AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER

advertisement
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER
BAŞKANLIĞI
Günlük Gündem Çalışması
Dr. Fatma Betül SAYAN KAYA
Genel Başkan Yardımcısı
Dış İlişkiler Başkanı
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
İÇİNDEKİLER
TÜRKİYE GÜNDEMİ ............................................................................................................ 3
"Terör örgütleri arasında hiçbir fark yoktur" ...................................................................... 3
‘Desteğin garantisini kim verecek?’ .......................................................................................... 4
"AP Türkiye Raportörü tarafsızlığını yitirmiştir" ............................................................... 4
Kurtulmuş: “Ümit ederiz ki bu ateşkes olumlu bir şekilde devam eder” ........................ 5
ASYA GÜNDEMİ .................................................................................................................... 6
Rusya BMGK'dan istediğini alamadı ..................................................................................... 6
Kuzey Kore'nin barış teklifini ABD reddetti ...................................................................... 6
Fiji’de Winston kasırgası 29 can aldı .................................................................................... 7
Hindistan’da Jat toplumu geri adım atmıyor ..................................................................... 7
ASYA - YORUMLAR/ANALİZLER ..................................................................................... 8
Rus destekli Esed'in gözü Lazkiye kırsalında ......................................................................... 8
YPG/PKK Kimin Müttefiki? ...................................................................................................... 9
AFRİKA GÜNDEMİ ............................................................................................................ 11
‘Libya’da petrol tesisleri tehlikede’ ........................................................................................11
Etiyopya'daki arazi protestoları HRW'nin raporuna girdi ..............................................11
AMERİKA GÜNDEMİ ........................................................................................................ 12
Mark Toner: Suriye'deki anlaşmaya tüm taraflar uymalı. ...............................................12
ABD ve Rusya Suriye'de ateşkes tarihi için anlaştı .............................................................13
Obama Zika virüsü için Kongre’den 1,9 milyar dolar istedi ............................................14
ABD, Kuzey Kore'nin barış teklifini reddetti .......................................................................14
Brezilyalı ‘Başkan yapan adam’ yolsuzlukla suçlanıyor .............................................14
Bolivya'da 'dördüncü dönem devlet başkanlığına ret' ................................................15
AMERİKA – YORUMLAR/ANALİZLER ........................................................................ 15
Seçmenlerin Bernie Sanders’dan Yana Olmalarının 10 Sebebi .......................................15
AVRUPA ve BALKANLAR GÜNDEMİ ........................................................................... 19
Sterlin Son 7 Yılın En Düşüğüne Doğru İlerliyor ............................................................19
200 İşadamı Brexit’in İş dünyasını tehlikeye soktuğunu söylüyor .........................20
Boris Johnson AB Bütünleşmesiyle ilgili gerçekten ne düşünüyor? .......................20
İnsan Kaçakçıları Bir Yılda 4 Milyar Avro Kazandı .......................................................20
Almanya'da mülteci yurdunu yakanlara alkışla destek .....................................................20
Renzi: 3 milyar avro mülteci sorununu çözmez ...................................................................21
Almanya'daki ırkçı saldırının suçlusu mültecilermiş .........................................................21
Almanya'da İnsan Hakları Sorumlusu istifa etti .................................................................22
Fitch'ten İngiltere'ye 'AB' uyarısı ...........................................................................................22
Makedonya mültecileri şartlarına göre alacak .....................................................................22
Afgan mültecilere geçiş izni yok ...............................................................................................22
İtalya Başbakanı Renzi'den Clinton'a destek .......................................................................23
Öcalan'ın Atina'daki davası görüldü ......................................................................................23
Almanya'da PKK'dan Türk derneğine saldırı .....................................................................23
BM’den ‘vekalet savaşı’ suçlaması ..........................................................................................23
Dünya silah pazarının en iyi müşterileri ................................................................................24
Kaçakçılar cebini dolduruyor ...................................................................................................24
Londra Belediye Başkanı'ndan AB çıkışı ..............................................................................24
Alman İçişleri Bakanı'ndan ültimatom ..................................................................................25
Stuttgarter Zeitung’ ....................................................................................................................25
Süddeutsche Zeitung ...................................................................................................................25
2
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
Süddeutsche Zeitung ...................................................................................................................26
Slovenya ordusu mültecilere karşı sınırda ............................................................................26
NSA'nın kulakları Merkel'de ...................................................................................................26
AB Bakanı Volkan Bozkır AB ülkelerinden gazetecilerle buluştu ..................................27
Suriye'de 13 Nisan'da parlamento seçimi yapılacak ...........................................................27
Almanya'dan IŞİD'e katılanların sayısı 800'e ulaştı ...........................................................27
Bulgaristan Başbakanı Borisov’a ölüm tehdidi ....................................................................28
Yunanistan'dan Kırım'a; 'Boğaz'a gitme bana gel'! .......................................................28
ORTADOĞU GÜNDEMİ .................................................................................................... 29
Suriye hükümeti ateşkesi kabul etti ...................................................................................29
Esed'den seçim tarihi ...............................................................................................................29
Sudan, Suriye'ye kara harekatına mesafeli ......................................................................29
Lübnan'dan S.Arabistan'a silah çağrısı ..............................................................................30
ORTADOĞU YORUM/ANALİZ ....................................................................................... 30
Işid Bombalı Araç Saldırısıyla 130 Kişiyi Katletti ..........................................................30
6 soru ve yanıtta Suriye'de 'ateşkes' ..................................................................................31
TÜRKİYE GÜNDEMİ
"Terör örgütleri arasında hiçbir fark yoktur"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Somali Forumu’nda bir konuşma yaptı.
Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şöyle;
-"Suriye'de yaşanan iç savaş 5. yılına girdi. Şu ana kadar 400 bini aşkın insan
hayatını kaybetti, 12 milyon insan yerini yurdunu terk etti. Bunların kimi kendi
ülkesinde, kimi başka ülkelerde mülteci durumuna düştü. Türkiye olarak
komşumuzda yaşanan bu drama sessiz kalamazdık. Bugün ülkemiz dinine, diline,
etnik kimliğine bakmadan hiçbir ayrım yapmadan 3 milyonu aşkın sığınmacıya ev
sahipliği yapıyor. Türkiye aynı zamanda dünyada milli gelirine oranla insani
kalkınma yardımlarını en fazla artıran ülke olmuştur. Her zaman ifade ettiğim
hususun altını tekrar çizmek istiyorum; Türkiye, Suriye meselesindeki bu duruşuyla
küresel vicdanın sesi olmuş, insanlığın onurunu kurtarmıştır."
-"Suriye'deki kaos DAEŞ, El Nusra, PYD, YPG gibi terör örgütleri için büyüyüp
serpilecekleri ortam sağladı. Nitekim Suriye şu an terör ihraç eden bir ülke konumuna
gelmiştir. Türkiye, Suriye kaynaklı tehditlerin acısını en fazla hisseden, terör
saldırılarından en çok etkilenen bir ülkedir"
-"Teröre ve terörü destekleyen ülkelere karşı artık tüm devletlerin ortak ve ilkeli bir
duruş sergilemesi gerekiyor. Bu konuda 'ama'lı, 'fakat'lı ifadeler kullanmak, 'iyi
terörist, kötü terörist' ayrımına gitmek, daha önce gördüğü irtibatı şimdi yok saymak,
teröre destek olmaktır."
-"Biz Türkiye olarak 30 yıldır ülkemizde bölücü terör örgütüyle mücadele ediyoruz.
3
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
Bizim nazarımızda terör örgütleri arasında hiçbir fark yoktur. Eş-Şebab ile DAEŞ
veya El-Nusra ya da PKK, PYD, YPG arasında bir ayrım gözetmedik, gözetmiyoruz.
Terör, dünyanın her yerinde kim tarafından yapılırsa yapılsın terördür ve bu tehdide
karşı kararlı bir şekilde mücadele edilmelidir. Temennimiz, bu anlayışın istisna
olmaktan çıkıp, tüm ülkeler nezdinde ortak bir hareket tarzına dönüşmesidir"
23 Şubat 2016 Salı
http://www.trthaber.com/haber/gundem/teror-orgutleri-arasinda-hicbir-fark-yoktur236602.html
‘Desteğin garantisini kim verecek?’
Başbakan Davutoğlu Al Jazeera’ye konuştu. Suriye’ye askeri müdahale sorusuna
“Arap ülkelerinin bizi destekleyeceğinin garantisini kim verecek?” yanıtını verdi,
"Türkiye’yi tehdit eden bir durum olursa kimsenin iznini ve yardımını istemeden
gereğinin yapılacağını" söyledi. Suriyeli muhaliflerin Türkiye’nin desteği sayesinde
Rusya, İran, Hizbullah ve rejim saldırıları karşısında hâlâ ayakta durduğunu belirten
Davutoğlu, “Eğer bugün rejim ülkenin tüm topraklarını kontrol edemiyorsa bu
Türkiye’nin sayesindedir. Bu desteği sürdüreceğiz” dedi. Suriye’ye askeri müdahale
sorusunu yanıtlarken ise Başika krizinde Türkiye’yi kınayan Arap ülkelerini eleştirdi.
“Eğer Suriye’ye askeri müdahalede bulunursak Arap ülkelerinin bizi savunacağının
ve destekleyeceğinin garantisini bize kim verecek?” diye soran Davutoğlu, Türkiye’yi
tehdit eden bir durum olursa kimsenin iznini ve yardımını istemeden gereğinin
yapılacağını söyledi. Davutoğlu’na göre 25 Şubat’ta yeniden başlaması planlanan
Cenevre görüşmeleri için Ankara ‘iyimser değil’. Ateşkes görüşmelerinin rejim ve
Rusya tarafından suiistimal edildiğini belirten Başbakan, Rusya ile ilişkilerin
normalleşmesinin ise Rusya'nın elinde olduğunu söyledi. Rusya’nın hava
saldırılarıyla Suriye’nin kuzeyinde etnik temizlik yapmayı amaçladığını dile getiren
Başbakan, Türkiye’nin bu sebeple sınıra akın eden Suriyelileri sınırın diğer tarafında
tuttuğunu, ancak hayati risk olursa sığınmacıların Türkiye’ye alınacağını belirtti.
23 Şubat 2016 Salı
http://www.aljazeera.com.tr/al-jazeera-ozel/destegin-garantisini-kim-verecek
"AP Türkiye Raportörü tarafsızlığını yitirmiştir"
Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, yaptığı yazılı
açıklamada, Avrupa Parlamentosu (AP) Türkiye Raportörü Kati Piri'nin,
beraberindeki heyetle geçen hafta gerçekleştirdiği Diyarbakır ziyaretinin ardından
kendisine ait web sitesinde yayımladığı metinde PKK için "terör örgütü" ifadesi
kullanmadığını belirtti.
Piri’nin, "Ankara’daki terörist saldırıda hayatını kaybeden vatandaşların cenaze
töreninin ertesi günü, Sur’da 7 şehidin verildiği günü PKK destekçileriyle
geçirmesini, Türkiye’nin acısına ve can kayıplarına saygısızlık" olarak nitelendiren
4
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
Bozkır, açıklamasında şunları kaydetti: "Geçtiğimiz yıl, Avrupa Parlamentosu’nun
Türkiye kararında 1915 olayları 'soykırım' olarak nitelendirildiği için raporu iade
edilen ve Türkiye’nin bugün karşı karşıya olduğu en hayati meseleyi dahi
anlayamamış olduğu aşikar olan Türkiye Raportörü Kati Piri, Türkiye’nin meseleleri
hakkında tarafsızlığını yitirmiştir. Türkiye’yi anlamaktan uzak olan ve bu derece
tarafgir davranan bir raportörün Türkiye hakkında hazırladığı ve Avrupa
Parlamentosu'nda görüşülmeye başlanmış raporun ne kadar sağlıklı olabileceğini
AB’deki (Avrupa Birliği) dostlarımızın takdirlerine bırakıyoruz. AB ülkelerinde bir
terör eylemi olduğunda acıları paylaşan ve terörü kınayan, ancak Türkiye’de her gün
terörist saldırılarla canlarımız giderken bunu iç savaş gibi göstermeye çalışan hiçbir
anlayışı kabul etmemiz, hoş görmemiz mümkün değildir. Bu yaklaşımında ısrarcı
olması halinde Türkiye Raportörü Kati Piri’nin Türkiye’de kendine bundan sonra
Diyarbakır’da ziyaret ettiği örgütler dışında muhatap bulması da çok zor olacaktır."
22 Şubat 2016 Pazartesi
http://www.trthaber.com/haber/gundem/ap-turkiye-raportoru-tarafsizligini-yitirmistir236562.html
Kurtulmuş: “Ümit ederiz ki bu ateşkes olumlu bir şekilde devam eder”
Suriye’de çatışmaların durdurulması yönünde Rusya ve ABD’nin anlaştığını
açıklaması, 5 yıldan bu yana süren iç karışıklığın çözümü açısından bir umut oldu.
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-mun, taraflara güçlü bir şekilde
anlaşmanın kurallarına uyma çağrısı yaparken, BM’nin Suriye Özel Temsilcisi
Staffan de Mistura en önemli konulardan birinin insani yardımlar olduğunun altını
çizdi. Üç unsurun hayata geçirilmesini umduklarını belirten Mistura, “Bizim için
bunlar, kuşatılmış bölgelerde insani yardıma erişilmesi, kadın ve aynı zamanda
çocuklar gibi gözaltında tutulanların serbest bırakılması. Bu unsurların koşulları
yoktur. Bunların şartları olmamalıdır ve kuşatılmış alanlara ulaşılmasının yanı sıra
kadın, çocuk ve yaşlıların serbest bırakılması hemen hayata geçirilmelidir” şeklinde
konuştu.
Türkiye adına açıklamayı ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında
toplanan bakanlar kurulunun ardından Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş yaptı.
Kurtulmuş Rusya’nın düzenlediği hava saldırılarına göndermede bulunarak, “Ümit
ederiz ki bu ateşkes olumlu bir şekilde devam eder, ateşkes devam ederken, birileri
uçaklarını kaldırarak, sivil, masum insanları vurmaya kalkmaz. İnşallah bu 6 aylık
müzakereler sonucunda da Suriye’deki bütün ilgili unsurlar, Suriye’nin bütün muhalif
unsurları, bütün ılımlı muhalefet de dahil, Suriye’nin yeniden inşası sürecinde yer
alır” dedi. Anlaşma 300 binden fazla kişinin yaşamını yitirdiği, milyonlarca kişinin
evlerinden olduğu 5 yıldır süren iç savaş süresinde atılmış önemli bir diplomatik adım
olarak görülüyor. Ancak anlaşmanın 27 Şubat gece yarısından itibaren hayata
geçirilebilmesi için tüm muhalif guruplar Rusya veya ABD tarafına ateşkes
5
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
koşullarını kabul ettiklerini ve uyacaklarını bildirmeleri gerekiyor.
23 Şubat 2016 Salı
http://tr.euronews.com/2016/02/23/kurtulmus-umit-ederiz-ki-bu-ateskes-olumlu-birsekilde-devam-eder/
ASYA GÜNDEMİ
Rusya BMGK'dan istediğini alamadı
Rusya'nın BM Güvenlik Konseyi (BMGK) üyelerine cuma günü dağıttığı ve Suriye
rejiminin egemenliğinin gözetilmesi çağrısı yapan karar tasarısı, konsey üyelerinden
destek görmedi. Veto yetkisine sahip BMGK üyelerinden Fransa'nın BM Daimi
Temsilciliği Basın Sözcüsü Thierry Caboche, AA muhabirine yaptığı açıklamada,
Rusya'nın konseye getirdiği tasarıyı "ölü" olarak niteleyerek, "Tasarının bir geleceği
yok" ifadesini kullandı. Caboche, tasarının BMGK'nın gün içinde yaptığı Suriye
konulu kapalı toplantıda gündeme dahi gelmediğini belirtti. İngiltere'nin BM Daimi
Temsilciliği de AA'ya benzer bir yorumda bulunarak, Daimi Temsilci Matthew
Rycroft'un söz konusu tasarıyı "dikkat dağıtma" yöntemi olarak gördüğünü ifade etti.
Konseyin daimi olmayan üyelerinden Yeni Zelanda'nın BM Daimi Temsilciliği'nden
AA'ya yapılan açıklamada da tasarının konseyden güçlü bir destek almadığı
vurgulandı. Açıklamada, "Yeni Zelanda olarak, Güvenlik Konseyi'nin mevcut
kararlarının uygulanmasına odaklanmanın daha doğru olduğunu düşünüyoruz" ifadesi
kullanıldı. Rusya'nın BMGK'ya cuma günü dağıttığı tasarıda, Esed rejiminin
egemenliğinin gözetilmesi çağrısı yapılarak, "Suriye Arap Cumhuriyeti topraklarına
yönelik devam eden sınır ötesi top atışlarını güçlü bir şekilde kınıyoruz" ifadesi yer
alıyor. Tasarıya karşı çıkan Fransa, İngiltere ve ABD'nin BMGK'da karar tasarılarını
veto etme yetkisi olduğu için, Rusya'nın hazırladığı karar tasarısının kabul edilme
ihtimali bulunmuyor. Öte yandan, konuyla ilgili çıkan bazı haberlerde, konseyin
daimi olmayan üyelerinden Ukrayna ve İspanya'nın da tasarıya karşı çıktığı ifade
edildi.
23 Şubat 2016 Salı
http://www.trthaber.com/haber/dunya/rusya-bmgkdan-istedigini-alamadi-236565.html
Kuzey Kore'nin barış teklifini ABD reddetti
Beyaz Saray'dan, Kuzey Kore’nin, Kore yarımadası savaşına son verilmesine yönelik
barış teklifinde bulunduğu ancak ABD’nin, nükleer silah stoku konusunun
görüşülmesi ısrarı üzerine girişimin sonuçsuz kaldığı bildirildi.
Beyaz Saray Sözcüsü Josh Earnest, günlük basın toplantısında, Pyongyang
yönetiminin yarımadadaki savaşın sona erdirilmesine yönelik teklifine ilişkin sorular
üzerine, böyle bir teklifte bulunulduğunu doğruladı. ABD yönetiminin öneriyi
6
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
değerlendirdiğini ifade eden Earnest, Kuzey Kore’nin nükleer stokunun kontrol altına
alınmasının bu görüşmelerin parçası olması ısrarlarına Pyongyang’ın karşı çıktığını,
girişimin de sonuçsuz kaldığını kaydetti. Earnest, “Gerçek şu ki Kuzey Koreliler bunu
reddetti” ifadesini kullandı.
23 Şubat 2016 Salı
http://www.trthaber.com/haber/dunya/kuzey-korenin-baris-teklifini-abd-reddetti236591.html
Fiji’de Winston kasırgası 29 can aldı
Fiji’de hafta sonu etkili olan Winston kasırgasında 29 kişinin hayatını kaybettiği
bildirildi. Hükümet Sözcüsü Ewan Perrin, Koro Adası'nda 9 kişinin daha yaşamını
yitirmesi sonucu ölü sayısının yükseldiğini açıkladı. Koro Adası'ndaki ev ve iş
yerlerinin büyük bir kısmının yerle bir olduğuna işaret eden Perrin, 30 kişilik bir
ekibin ada halkına yiyecek ve içme suyu götürdüğünü belirtti. Perrin, adada evsiz
kalan 4 bin 500 kişi için geçici barınak yapılacağını kaydetti. Fiji, hafta sonu son
yılların en şiddetli kasırgasını yaşamıştı. Saatteki hızı 285 kilometreyi bulan kasırga,
büyük hasara yol açmıştı.
23 Şubat 2016 Salı
http://aa.com.tr/tr/dunya/fiji-de-winston-kasirgasi-29-can-aldi/525691
Hindistan’da Jat toplumu geri adım atmıyor
Hindistan’da dördüncü gününe giren kast sistemi gösterileri hükümetle varılan
anlaşmaya rağmen devam ediyor. Sistemin üst katmanlarında yer alan Jat toplumu,
daha düşük kastlar için ayrılan kamuda istihdam ve eğitim kotalarına dahil edilmeyi
istiyor. İçişleri Bakanlığı, bu talebin kısmen karşılanacağını duyurmuştu. Ancak
geçtiğimiz Cuma gününden beri bir kargo trenini ateşe veren, bazı caddeleri ve
başkent Delhi’nin ana su kaynağını kapatan Jat toplumundan eylemciler, geri adım
atmıyor: “Jat toplumunun gençleri bir kayıp nesil olma tehlikesiyle karşı karşıya.
Gelecek nesiller için talepte bulunuyoruz. Hükümet derhal bizlere istihdamda eşit
fırsatlar sağlamalı. Bu hakkı alana kadar protestolarımız devam edecek.”
Ordu, göstericilerin ele geçirdiği su kanalında kontrolü sağladı. Fakat Delhi’de 10
milyondan fazla kişi hala şebeke suyu alamıyor. Dağıtımın normale dönmesinin
haftasonunu bulacağı belirtiliyor. Şiddet eylemine dönüşen gösteriler sırasında 16 kişi
hayatını kaybetti, yüzlerce kişi de yaralandı. Hint hükümetinin Jatların talepleriyle
ilgili bir yasal düzenleme hazırlığı yaptığı belirtiliyor.
23 Şubat 2016 Salı
http://tr.euronews.com/2016/02/23/hindistan-da-jat-toplumu-geri-adim-atmiyor/
7
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
ASYA - YORUMLAR/ANALİZLER
Rus destekli Esed'in gözü Lazkiye kırsalında
Anadolu Ajansı-23 Şubat 2016/ Erdal Türkoğlu
Rejim güçleri, Rusya'nın Suriye'ye geldiği 30 Eylül tarihinden bu yana, "Esed'in
kalesi" olarak adlandırılan Lazkiye kentine en yakın bölge olma özelliği taşıyan
Türkmendağı ve Cebel Ekrad'a aralıksız saldırı gerçekleştiriyor.
Suriye'de 5 yıldır aralıksız devam eden iç savaş, Rusya'nın savaşa dahil olmasıyla
daha da şiddetlendi. Rusların başta hava olmak üzere kara ve deniz gücünden destek
alan rejim, en yoğun saldırılarından birini, ülkenin stratejik bölgelerinden Lazkiye'nin
doğusundaki Türkmendağı ve Cebel Ekrad'a gerçekleştirdi.
Bölgede birçok stratejik noktayı elinde bulunduran ve Lazkiye merkeziyle sahile
doğru ilerlemek isteyen muhalifler, Rusya'nın teknolojik silahlarıyla yaptığı saldırılar
sonrası bölgedeki üstünlüğünü önemli oranda kaybetti.
Halk göçe zorlandı
Rus jetleri ve rejim, ilk saldırılarını sivillerin yaşadığı köylerle mevzilere
yoğunlaştırdı. Hava, kara ve denizden yoğun bombardımana dayanamayan halk,
evlerini terk etmeye başladı.
Binlerce kişi, ülke içerisindeki güvenli noktalarla Türkiye'ye göç etti. Ardından birkaç
noktadan kara hareketi başlatan rejim, ilk olarak Türkmendağı'nın güneyindeki
Gimam köyü ile Cebel Ekrad'daki Durin köyüne girmeye çalıştı.
İlk kayıp; Gimam ve Durin
Birbirine komşu olan Türkmendağı ve Cebel Ekrad'a eş zamanlı saldırılar düzenleyen
rejim ve Rus jetleri, böylelikle iki dağın birbirine yapacağı desteği yok etmeye çalıştı.
Yoğun saldırılara 1 aydan fazla direnen muhalifler, bu iki stratejik noktayı kaybetti.
Köyler defalarca el değiştirse de rejim buraları almayı başardı. Bu mevzilerde 100'e
yakın muhalif hayatını kaybetti.
Bombardımanı hiç kesmeyen Esed güçleri, Ruslarla geliştirdiği yeni stratejilerle,
bölgedeki önemli tepelere gözünü dikti. Türkmendağı'nın kuzeyindeki en yüksek
nokta olan Kızıldağ'a yönelen rejim güçleri, günler süren hava destekli saldırılar
sonrası burada da hakimiyeti sağladı.
Alınan her tepeyle bölgedeki etkinliğini arttırarak atış üstünlüğü sağlayan Esed
ordusu, yaklaşık 45 gün önce de güneydeki en yüksek tepe olan Burc el Kasab'ı ele
geçirdi.
8
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
Cebel Ekrad'da da kayıplar devam etti
Dağlık ve ormanlık olan bölgede, birçok stratejik tepeyi ele geçiren Rusya destekli
rejim, önemli sayıda asker ve mühimmat kaybına rağmen, Lazkiye kırsalından
vazgeçmedi.
Günlerce ve haftalarca süren çatışmalarda, Cebel Ekrad'daki stratejik noktalardan, EnNobe ile Cubbul Ahmar tepelerinde hakimiyet sağladı.
Saldırıların şiddetini kamuoyuna anlatmaya çalışan muhalifler, bu sürede, tüm
Suriye'ye gerçekleştirilen saldırılardan fazla, bu iki dağa saldırı yapıldığını belirtti.
Bölgenin yüksek noktalarına hakim olan rejim, muhaliflerin hareket alanını da
daraltmış oldu. Birçok bağlantı yoluna atış yapabilen rejim, muhalifleri adeta
mevzilerinde kıstırdı. Bazı köyler yoğun bombardıman ve güvenlik gerekçesiyle
çatışma olmadan teslim edilmek zorunda kalındı.
Rejim böylelikle, yaklaşık 4 yılda kaybettiği 40'a yakın köy ve noktayı ele geçirerek,
Lazkiye kırsalının yüzde 80'ine hakim oldu.
Kapalı havada karşı saldırı
Hava saldırıları ve teknolojik silahlara karşı kısıtlı asker ve mühimmatla köylerini
korumak için mücadele eden muhalifler, saldırı için gece saatlerini, havaların yağışlı
ve sisli olduğu zamanları seçiyor.
Daha çok, jetlerin ve İHA'ların görev yapamadığı bu anlarda saldırıya geçen
muhalifler, rejime önemli kayıplar verdirtti. Bölgeyi çok iyi bilmenin avantajını da
kullanan muhalif güçler, zaman zaman düzenledikleri operasyonlarla, bazı
noktalardan rejimi kovmayı başardı. Muhalifler, bu saldırılarda rejimden birçok askeri
öldürürken, çok sayıda mühimmatı da ele geçirdi.
Şu an Türkmendağı'nda 7 köy, birkaç çiftlik ile Cebel Ekrad'da 6 köy ve bazı
çiftlikleri elinde bulunduran muhalifler, bölgelerini korumaya çalışıyor.
Rejim ise, bölgeyi tamamen ele geçirerek, İdlib kenti kırsalı ile Cisr eş Şuğur ilçesine
ve Gab ovasına yeniden hakim olmak istiyor. Ayrıca, muhalifleri, Lazkiye kent
merkezinden, Akdeniz sahilinden ve sahildeki Rus üssünden uzakta tutmayı
amaçlıyor.
http://aa.com.tr/tr/dunya/rus-destekli-esedin-gozu-lazkiye-kirsalinda/525804
YPG/PKK Kimin Müttefiki?
SETA-22 Şubat 2016/Ufuk Ulutaş
YPG bir taraftan anti-emperyalist muhabbetler yapıp Marksist türküler yakarken diğer
9
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
taraftan da Kentucky’li bir redneck seviyesinde Amerika’yla yaptığı ittifakın verdiği
dayanılmaz hafifliğin tadını çıkarıyor.
Başınız dönüyor değil mi Suriye’deki ittifaklar algoritmasına bakınca? Bilgisayarlara
mavi ekran verdirecek cinsten bir algoritma bu. Türkiye gibi bir veya iki aktörü hariç
tutun, Suriye’de faaliyet gösteren aktörlerin içinde bulundukları ittifak ağı tabiri
caizse artık içinden çıkılmaz bir hal aldı. Kimin kimi neden ve nasıl desteklediği
birbirine girmişken ortaya aynı zamanda tutarsızlıklar manzumesi bir durum da
çıkıyor. Tabii ki bu durumdan en çok YPG gibi terör odakları istifade ediyor. Yapıları
gereği bir hamiden diğer hamiye atlayacak veya aynı zamanda yedi kocalı Hürmüz
misali birçok hamiyle dans edecek kadar kaypak bir ideolojiye sahip olan YPG’nin
asıl müttefiki kim sorusuna cevap vermek de doğal olarak neredeyse imkânsız hale
geliyor.
Şu ittifaklar manzumesine bir bakalım: ABD bazı Suriyeli muhalifleri destekliyor,
aynı zamanda bu muhaliflere saldıran ve topraklarını kontrol etmeye çalışan YPG’yi
de destekliyor. Suriyeli muhalifleri desteklerken, muhaliflere uçaklarla ölüm yağdıran
Rusya’yla da aynı zeminde buluşmuş durumda. Bu da yetmiyor bir taraftan Esed’in
meşruiyetini sorgularken Esed’in ‘bizim parçamız’ dediği YPG’yi işlediği tüm savaş
suçlarına rağmen desteklemeye devam ediyor. DAİŞ’e karşı olduğunu söylüyor ama
DAİŞ’le mücadele eden Suriyeli muhaliflerle savaşan YPG’ye verdiği destekle
DAİŞ’le mücadeleye darbe vuruyor.
Rusya Esed rejimini destekliyor ama ABD ile ‘al gülüm ver gülüm’ ilişkisine devam
ediyor. DAİŞ’le mücadele bahanesiyle Suriye’ye girdi ama DAİŞ’le mücadele eden
Suriyeli muhaliflere ölüm yağdırıyor. YPG’yi muhalif kontenjanından Cenevre’de
masaya oturtmaya çalıştı ama an itibarıyla YPG’ye tonlarca silah akıtıyor ve DAİŞ’le
savaşan Suriyeli muhaliflere karşı savaşlarında YPG’ye hava desteği veriyor.
Esed rejimi tescilli bir Kürt düşmanı olmasına rağmen Suriye devriminin başından
beri YPG’ye alan açıyor ve silah da dahil olmak üzere her türlü desteği veriyor. Bir
taraftan kendisini ABD’ye karşı konumlandırsa da ABD’nin destek verdiği YPG’ye
desteğini sürdürürken diğer taraftan da DAİŞ’le mücadele bahanesiyle ABD ile
müttefik haline dönüşmeye can atar bir turum sergiliyor.
YPG ise bir taraftan anti-emperyalist muhabbetler yapıp Marksist türküler yakarken
diğer taraftan da Kentucky’li bir redneck seviyesinde Amerika’yla yaptığı ittifakın
verdiği dayanılmaz hafifliğin tadını çıkarıyor. ABD’nin müttefiki YPG aynı zamanda
en azından kâğıt üzerinde ABD’nin rakibi olan Rusya’yla stratejik ortaklık kurmuş ve
bunu sahaya ABD’nin de çıkarlarına zarar verecek ölçüde yansıtmış durumda.
Stockholm sendromundan mıdır kıblesizlikten midir bilinmez Suriye’deki Kürtlere
zulmüyle nam salmış Esed rejiminin bir aparatı olmaktan o kadar memnun ki ‘Esed
ordusuna katılabiliriz’ şeklinde kalpler ve akıllı çocuk emojilerini Şam’a doğru
gönderiyor.
Bu kafa karışıklığını etkin bir şekilde kullanan YPG, ABD ile Türkiye’nin arasında
kriz çıkaracak bir zemini de elde etmiş durumda. ABD’li yetkililer açık bir şekilde
‘YPG’ye top atışını durdurun, onlar da bizim müttefikimiz’ diyebilirken YPG’ye
10
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
‘Muhaliflere saldırılarını durdurun, onlar da bizim müttefikimiz’ diyemiyor. ABD
muhaliflere yardım için şart koştukları onlarca maddeyi YPG’ye yardım için
koşmadıklarından meydanı boş bulan YPG, DAİŞ’i bahane ederek önceliği olan sınır
bölgesini ele geçirme hayalini köy köy gerçekleştirmeye çalışıyor.
Şimdi siz karar verin YPG kimin müttefiki? ABD kimin müttefiki? Türkiye kimin
müttefiki?
http://setav.org/tr/ypgpkk-kimin-muttefiki/yorum/36837
AFRİKA GÜNDEMİ
‘Libya’da petrol tesisleri tehlikede’
Libya’da petrol üretim tesislerine dönük terör örgütü DEAŞ‘ın saldırılarının
artmasından endişe ediliyor. Libya Ulusal Petrol Kurumu (NOC) buna ek olarak
yaptığı açıklamada, perşembe ve cuma günleri militanların Fida petrol havzasında bir
üretim tankını ateşe verdiğini bir diğerine ise zarar verdiğini kaydetti. Söz konusu
alan Ras Lanuf yakınlarında, geçtiğimiz ay teröristlerin düzenlediği saldırı ile tesise
büyük hasar verdiği bölgede bulunuyor. Öte yandan Libya ordusu ise Bingazi’nin
kontrolünü ele geçirmek için düzenledikleri operasyonlara ağırlık verirken ilerleme
sağladıkları bildiriliyor. Bingazi çevresinde şiddetli çatışmaların yaşandığı
bildirilirken, 20’den fazla askerin hayatını kaybettiği iddia edildi.
22 Şubat 2016 Pazartesi
http://tr.euronews.com/2016/02/22/libya-da-petrol-tesisleri-tehlikede/
Etiyopya'daki arazi protestoları HRW'nin raporuna girdi
İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), Etiyopya'nın Orimiya eyaleti genelinde 4 aydır
devam eden protestolarda güvenlik güçlerinin göstericilere şiddet uygulamayı
sürdürdüğünü kaydetti. Kuruluşun internet sitesinden yapılan açıklamada, güvenlik
kuvvetlerinin öğrencilerin başkent Addis Ababa'nın genişleme planına karşı
düzenlediği gösterileri, orantısız güç uygulayarak bastırmaya çalıştığı belirtildi.
Her gün insanların, aralarında askeri personelin de bulunduğu güvenlik güçlerince
öldürüldüğü veya gelişigüzel gözaltına alındığı ifade edilen açıklamada, herhangi bir
suçlama yöneltilmeyen binlerce kişinin hala gözaltında tutulduğuna işaret edildi.
Açıklamada, protestocuların sıklığı azalsa da güvenlik güçlerinin, protestolar
nedeniyle aralarında öğrenci, öğretmen, hükümet yetkilisi, iş adamı, muhalif
politikacı ve sağlık personellerinin de bulunduğu birçok kişiyi tutukladığı bildirildi.
Açıklamada ayrıca, örgütün görüştüğü 20 kişinin gözaltında oldukları süre boyuncu
çeşitli işkencelere maruz kaldıklarını söylediği aktarıldı.
HRW Afrika Direktör Yardımcısı Leslie Lefkow, konuyla ilgili yaptığı açıklamada,
"Oromiya'nın yerel güvenlik güçleriyle dolup taşması, yetkililerin, öğrenci, çiftçi ve
11
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
diğer muhaliflerin barışçıl protestolarını genel olarak önemsemediğini gözler önüne
seriyor. Hükümetin, güvenlik güçlerini dizginlemesi, haksız olarak gözaltında
tutulanları serbest bırakması ve aşırı güç kullanan polis ile askerlere, yaptıklarının
hesabını sorması gerekiyor" ifadesini kullandı.
Etiyopya'ya bağışta bulunan ülkelerin, Oromiya'da birçok protestocunun
öldürülmesine kayıtsız kaldığını belirten Lefkow, bu ülkelerin, "görmezden gelmeye
ve bu hayrete düşüren barbarlığı önemsizmiş gibi göstermeye son vermeleri
gerektiğini" vurguladı. Lefkow, bağışçı ülkelerin, ölümlerin ve diğer ihlallerin
araştırılması yönünde bağımsız bir soruşturmayı desteklemesi için Etiyopya
hükümetine çağrısı yapması gerektiğini bildirdi.
Protestolar, başkent Addis Ababa ve çevresinin genişleme planında etnik Oromiya
halkının yaşadığı eyaletten toprak alınacağının duyulmasının ardından patlak vermişti.
Polis, eyaletteki birçok okulda düzenlenen gösterileri şiddete başvurarak bastırmaya
çalışmıştı. Etiyopya hükümeti, 12 Ocak'ta plandan vazgeçtiklerini, bu tarihten sonra
durumun kontrol altına alındığını öne sürmüştü.
22 Şubat 2016 Pazartesi
http://www.dunyabulteni.net/afrika/355987/etiyopyadaki-arazi-protestolari-hrwninraporuna-girdi
AMERİKA GÜNDEMİ
Mark Toner: Suriye'deki anlaşmaya tüm taraflar uymalı.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Toner, ABD ile Rusya arasında Suriye'de
çatışmaların 27 Şubat'ta durdurulmasına yönelik anlaşmaya herkesin uyması yönünde
çağrı yaptıklarını bildirdi. Toner, bir soru üzerine Türkiye’ye de sınır ötesinden top
atışlarını durdurmaları yönünde çağrıda bulunduklarını belirtti.
"YPG ve PKK’nın bağlantısı olmadığını" iddia eden Toner, "Türkiye'nin PKK ve
meşru müdafaası ile ilgili endişelerini anlıyoruz ama sınır üzerinden top atışlarını
durdurması çağrısı yapıyoruz. YPG’ye de Halep ve civarındaki eylemlerinin açıkça
durumu daha da kötüleştirdiği ve zarar verdiğini söyledik" dedi.
Toplantıda Toner’e, "Beşşar Esed’in üst düzey danışmanlarından Buseyne Şaban'ın
geçen hafta yaptığı bir konuşmada, rejimin PYD’yi müttefik olarak gördüğü"
yönündeki ifadeleri hatırlatılarak, “PYD'nin rejimle işbirliği yaptığına inanıyor
musunuz?” şeklinde bir soru da yöneltildi. Toner, “Açıkçası ben hüküm veremem.
YPG’nin Halep civarında zarar veren ve toprak ele geçirmeye dönük bazı
hareketliliğini gördük. Fakat YPG’nin bazı gruplarının, Suriye’nin kuzeydoğu
bölgesinde DAEŞ’e karşı etkili bir biçimde savaştığını ve DAEŞ’in kontrol ettiği
bölgeleri ele geçirdiği konusunda çok açık olduk” dedi.
Toner, ABD hükümetinin terörle ilgili elde ettiği tüm istihbaratı bir araya getiren ve
analiz eden ana kuruluşu Ulusal Terörle Mücadele Merkezi’nin (NCTC) 2014 yılına
12
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
ait bir belgede PYD’nin PKK'nın (KGK) kolu olduğunu fakat 2015'te bu ifadenin
çıkarıldığına dair haberlere ilişkin soruya ise "Dışişleri Bakanlığında resmi olarak
'yabancı terör grubu' tanımlaması için bir süreç vardır. Bu, bizim bir grubu nasıl
yabancı terör örgütü olarak tanımlamamız için altın standardımızdır. Bu internet sitesi
ya da kurumun PYD’yi nasıl sınıflandırdığı konusunda konuşamam"
değerlendirmesinde bulundu.
http://www.state.gov/r/pa/prs/dpb/2016/02/253123.htm
ABD ve Rusya Suriye'de ateşkes tarihi için anlaştı
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, ABD, Rusya ve diğer ülkelerin Suriye’de ateşkes
için geçici anlaşmaya vardığını açıkladı. ABD ve Rusya, Suriye'deki ateşkesin 27
Şubat'ta başlaması konusunda anlaştı. Ateşkes IŞİD ve El Nusra'yı kapsamıyor.
Açıklamada, BM nezaretinde oluşturulan Ateşkes Görev Gücü'nün "çatışmaların
durdurulması" anlaşmasının etkin bir şekilde uygulanması için DAEŞ, Nusra Cephesi
ve BM altındaki diğer terör örgütlerinin elindeki alanların belirlenmesi, anlaşmaya
uyma ve gerilimin ivedi şekilde düşürülmesi için taraflar arasında iletişimin
sağlanması, anlaşmanın ihlali iddialarının çözümlenmesi konularında sorumlu olacağı
kaydedildi. Ayrıca Suriye rejimi ve kendilerini destekleyen gruplarla silahlı
muhalifler arasında anlaşma şartlarının uygun şekilde yerine getirildiğini denetlemek
için ABD ve Rusya'nın iletişim hattı oluşturacağı, gerekli ve uygun görülmesi halinde
de anlaşmanın yürürlüğe girmesiyle gerekli bilgilerin paylaşılması amacıyla bir
çalışma kurulunun hayata geçirileceği ifade edildi.
ABD ile Rusya'nın ortak açıklamasına göre, Suriye genelinde uygulanacak
"çatışmaların durdurulması", DAEŞ, Nusra Cephesi ve BM tarafından terör örgütü
olarak kabul edilen diğer gruplara karşı düzenlenen askeri ve paramiliter saldırıları
kapsamayacak. Açıklamada, Suriye muhalefeti ile rejimin sorumlulukları ayrı ayrı
tanımlandı. Buna göre, Suriye muhalefeti ABD veya Rusya'ya BM Güvenlik
Konseyi'nin 2254 numaralı kararının tam olarak uygulanacağını ve BM gözetimindeki
siyasi müzakere sürecine katılacağını, Suriye ordusuna herhangi bir silahla
saldırmayacağını, ateşkesin tarafı olan gruplardan toprak elde etmekten kaçınacağını,
kontrol altında tuttukları yerlere hızlı şekilde insani yardımların ulaştırılmasına izin
vereceklerini, kendini savunmak için karşılık verilmesi gerekirse orantılı güç
kullanacağını 26 Şubat 12.00'ye kadar teyit edecek.
Suriye ordusunun da yine aynı gün ve saate kadar Rusya'ya BM Güvenlik Konseyi'nin
2254 numaralı kararının tam olarak uygulanacağını ve BM gözetimindeki siyasi
müzakere sürecine katılacağını, Suriye Hava Kuvvetleri ile Rusya Hava Kuvvetlerinin
havadan bombardımanı dahil olmak üzere silahlı muhalif gruplara hiçbir silahla
saldırmayacağını, ateşkesin tarafı olan gruplardan toprak elde etmekten kaçınacağını,
kontrol altında tuttukları yerlere hızlı şekilde insani yardımların ulaştırılmasına izin
vereceklerini, kendini savunmak için karşılık verilmesi gerekirse orantılı güç
13
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
kullanacağını teyit etmesi gerekiyor.
http://time.com/4232839/syria-civil-war-ceasefire-russia-us-john-kerry/
http://www.usasabah.com/Guncel/2016/02/22/abd-ve-rusya-suriyede-ateskes-tarihiicin-anlasti-852125078068
Obama Zika virüsü için Kongre’den 1,9 milyar dolar istedi
ABD Başkanı Obama, ülkesinde ve Latin Amerika’da Zika virüsüyle mücadele için
1,9 milyar dolar finansman sağlanmasına yönelik resmi talebini Kongre’ye iletti.
Obama, Temsilciler Meclisi Başkanı Paul Ryan’a gönderdiği mektubunda, virüsle
hem ülkesinde hem de uluslararası alanda baş edebilmek için bütçeden 1,9 milyar
dolar finansman ayrılması talebinde bulunduğunu belirtti. Finansmanın, Sağlık ve
İnsan Hizmetleri Bakanlığı ile Ulusal Kalkınma Ajansı’nın bu alandaki çabalarına
hazır olmalarının yanı sıra kendilerine kaynak sunacağını da vurgulayan Obama,
başkan olarak ilk önceliğinin Amerikan halkının sağlık ve güvenliğini temin etmek
olduğunu kaydetti. Obama mektubunda, “Bu talep yerel sağlık sistemimizin
güçlendirilmesi, Zika virüsünün saptanması ve ülkede potansiyel bir salgına yanıt
verilmesi ile diğer ülkelerde yayılmasını önlemek için gerekli adımların atılmasını
destekliyor” ifadesini kullandı.Obama, Kongre’nin talebini ivedilikle ele alması
çağrısında bulundu.
http://www.ajc.com/news/news/national/president-obama-asks-congress-19b-combatzika-viru/nqWTw/
ABD, Kuzey Kore'nin barış teklifini reddetti
Beyaz Saray'dan, Kuzey Kore’nin, Kore yarımadası savaşına son verilmesine yönelik
barış teklifinde bulunduğu ancak ABD’nin, nükleer silah stoku konusunun
görüşülmesi ısrarı üzerine girişimin sonuçsuz kaldığı bildirildi. Beyaz Saray Sözcüsü
Josh Earnest, günlük basın toplantısında, Pyongyang yönetiminin yarımadadaki
savaşın sona erdirilmesine yönelik teklifine ilişkin sorular üzerine, böyle bir teklifte
bulunulduğunu doğruladı.
ABD yönetiminin öneriyi değerlendirdiğini ifade eden Earnest, Kuzey Kore’nin
nükleer stokunun kontrol altına alınmasının bu görüşmelerin parçası olması ısrarlarına
Pyongyang’ın karşı çıktığını, girişimin de sonuçsuz kaldığını kaydetti. Earnest,
“Gerçek şu ki Kuzey Koreliler bunu reddetti” ifadesini kullandı. ABD yönetimi,
Kuzey Kore ile barış görüşmelerini yapabileceklerini ancak Pyongyang’ın ilk önce
nükleer programını sona erdirmesi gerektiğini daha önce de ifade etmişti.
http://www.reuters.com/article/us-northkorea-nuclear-idUSKCN0VU0XE
Brezilyalı ‘Başkan yapan adam’ yolsuzlukla suçlanıyor
Brezilya’da yapılan yolsuzluk operasyonları Başkan Dilma Roussef’in seçim
kampanyasını yöneten Joao Santana’ya uzandı. Başkentte farklı adreslerde arama
yapan Brezilya polisi, hakkında tutuklama kararı çıkarılan Santana’yı bulamadı.
Yürüttüğü başarılı seçim çalışmaları nedeniyle “Başkan yapan adam” olarak bilinen
Sanatana’nın başka bir ülkede bulunduğu öne sürüldü. Operasyonun ikinci ayağında
14
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
ise ülkenin en büyük mühendislik şirketi hedef alındı. Üç ayrı kentte yapılan eş
zamanlı baskınlarda şirkete ait çok sayıda evraka el konuldu. Polis hazırlık
aşamasında olan soruşturma ile ilgili detaylı bilgi vermedi. Ancak suçlamaların
yolsuzluk ve usulsüzlük olduğu öne sürülüyor.
22 Şubat 2016 Pazartesi
http://tr.euronews.com/2016/02/22/brezilyali-baskan-yapan-adam-yolsuzluklasuclaniyor/
Bolivya'da 'dördüncü dönem devlet başkanlığına ret'
Rerefandum, görevdeki üçüncü dönemi olan Devlet Başkanı Eva Morales'in isteği
üzerine gerçekleştirildi. Anketler referanduma katılanların yaklaşık yüzde 52'sinin
hayır oyu kullandığını gösteriyor. Ancak seçim görevlileri oy sayımının normalden
yavaş ilerlediğini belirtiyor. Özellikle Morales'e desteğin yoğun olduğu kırsal
bölgelerde, oy sayımının geciktiği haberleri geliyor. Morales, reformları tamamlamak
için daha fazla süreye ihtiyaç duyduğunu savunuyor. Ancak muhalefet üst üste dört
dönem başkanlığın demokratik olmadığını savunuyor.
Bolivya'da 2013'te yapılan anayasa değişikliği ile, arka arkaya başkan seçilebilme
hakkı üç döneme çıkarılmıştı. Anayasa değişikliği önerisi kabul edilseydi, Ocak
2006'dan bu yana görevde olan Eva Morales'in 2025 sonuna kadar görevde
kalabilmesi mümkün olacaktı. Bolivya'nın yerli kökenli ilk devlet başkanı olan
Morales 2014'teki seçimlerde yüzde 62 oyla üçüncü kez başkan seçilmişti. Morales'in
görev süresi 2020'de sona erecek. Eski bir koka çiftçisi olan Morales göreve
geldiğinden bu yana, ülke ekonomisi yıllık ortalama yüzde 5 büyüdü.
22 Şubat 2016 Pazartesi
http://www.bbc.com/turkce/haberler/2016/02/160222_bolivya_baskanlik_referandum
_ret
AMERİKA – YORUMLAR/ANALİZLER
Seçmenlerin Bernie Sanders’dan Yana Olmalarının 10 Sebebi
‘Demokrat Parti’nin adayı olarak kimi görmek istersiniz?’ sorumuza okurlarımızdan
birçok yanıt aldık; ve bu cevapların çoğu da Bernie Sanders taraftarıydı.
Henüz seçim döneminin başlarında olmamıza rağmen, ara seçimde Bernie Sanders’ın
Hillary Clinton karşısında New Hampshire’da aldığı galibiyet, 2016 Kasım’ındaki
başkanlık seçimlerinde Demokrat Parti adayının sosyalist demokrat olabileceği
ihtimali parti içerisindeki taraftarlarının umutlarını arttırdı.
15
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
Geçtiğimiz hafta, Iowa’daki parti kurultayı sonrasında okurlarımıza Demokrat Parti
adayı olarak kimi tercih edersiniz sorusunu sormuştuk. Bu soruya şaşırtıcı sayıda
yanıt aldık: birkaç gün içinde tam 12binin üzerinde! Bunların ezici çoğunluğu da
Sanders taraftarıydı.
Belki de hiç şaşırtıcı değil bu. Okuyucu kitlemiz göz önünde bulundurulursa,
Sanders’ın güçlü bir destek bulacağı beklenen bir şeydi. Ama bu kadar candan ve
güçlü duygularla gelen yanıtlar bize önceden yine bizim tarafımızdan okurlarımıza
Britanya İşçi Partisi’nin alışılmadık adayı Jeremy Corbyn hakkındaki benzer
sorumuzu hatırlattı.
Okurlarımız, Sanders’ın gelişmekte olan seçim kampanyası yarışını bizim mail gelen
kutumuzda sürdürdüler. Birleşik Devletler’in çeşitli eyaletlerinden ve çeşitli yaş ve
sosyal çevrelerden gelen binlerce mesajdan çoğu benzer argümanları tekrar ediyordu:
‘Sanders ülkemiz için son şans.’, ‘Bizim devrime ihtiyacımız var ve o da
diğerlerinden farklı şeyler sunan tek kişi.’, ‘O özgün, dürüst ve Wall Street tarafından
satın alınmamış biri.’
İşte Sanders’ın Clinton karşısında destek görmesinin 10 nedeni:
1- Statükoya meydan okuyan tek kişi…
Ana akım Amerikan politikası hakkında açık bir şekilde kendini belli eden hiddet,
Cumhuriyetçi kanadın Donald Trump’a olan popülist desteği olarak yansıyor. Bu
noktada Sanders, Amerika’daki demokratik sistemin çöktüğünü düşünenleri kendisine
çekiyor.
“Sanders benim menfaatlerimi temsil ediyor. Yıllardır Amerikan siyaseti tiyatro
oyunu halinde:seçimler kişisel çıkarlar için ve özel şirketler tarafından satın alınmış
durumda. Bunlar çevreyi harap ettiler, tarihteki en büyük ekonomik krize sebep
oldular ve zenginlikleri ve karları için insanların ihtiyaçlarını ötekileştirdiler.” Shaz
Plunkett, Los Angeles CA
2- Clinton önceki halinden farksız olduğuna göre…
Clinton kendini pragmatik ve işleri yoluna koyabilen biri olarak tanımlıyor. Ancak
New Hampshire mağlubiyetinden sonra Sanders’ın önüne geçebilmek için bir takım
yenilikçi güvenceler vermesi gerekiyor.
“Hillary Clinton’a karşı bir garezim yok, ama kendisinin bundan sekiz sene önce de
başkan adayı olabilmek için bir şansı vardı. Clinton’ın modası geçmiş ve tartışmalı
birçok şeyi olan ve Cumhuriyetçilerin kendisine karşı oy vermesine neden olacak bir
16
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
mazisi var. ” Steve Guion, Fairfax, Virginia
3- Sanders’ın tutarlılığı fazilet olarak görülüyor.
‘Yanar dönerlik’ deyimi daha çok John Kerry’nin 2004’teki seçim kampanyası ile
özdeşleşmiş olsa da, okurlarımız bunu Clinton ile ilişkilendirmişler. Oysa Sanders’ın
tutarlılığı hanesine büyük bir artı olarak yazılıyor.
“ Zengini daha da zengin etmekten ve aza kanaat etmekten yoruldum. Ailem Wall
Street krizinde emeklilik paralarının çoğunu kaybetti, ve kimse onlara bu kayıpları
için onlara bir ödeme yapmadı. Üniversite eğitimim beni daha iyi yapmadı ve halen
öğrencilik kredilerimi ödemekle boğuşuyorum, piyasalardaki durgunluk yüzünden
çocuklarımın hiçbiri üniversiteye gidemedi. Bizler bu ülkede bir değişimi hak
ediyoruz, ve Sanders da bu değişim için sürekli mücadele etmekte olan biri. ”Danielle
Banz, Monroe, Washington
4- Clinton’ın Wall Street ile bağı hakkında şüpheler var.
Sanders birçok yerde Clinton’ın Wall Street ile sıkı ilişkisi hakkında yorumlarda
bulundu. Bu yorumlar gelecek tartışmalarda da belirleyici olacak gibi duruyor.
“Sanders seçim kampanyasında finansal bir reformu önceliği haline getirmiş tek aday.
Hillary Clintonise bu bozulmuş düzenden faydalanan ve onu değiştirmeye
çalışmayacak biri. Eğer Clinton kazanırsa bu, Wall Street’ten gelen paralar ile olacak.
Böyle birine oy veremem.” Walker Bragman, East Hampton, New York
5- Devrim niteliğinde bir değişim bekliyorlar…
Clinton Sanders’ın ülke için çizdiği yolu ‘ayakları yere basmayan’ olarak tasvir
ediyor, ancak ortada ciddi anlamda bir bitkinlik ve artan değişim talebi var.
“Sanders orta ve alt sınıf insanları temsil eden tek aday. Emeklilik maaşlarımıza,
sağlık sigortamıza ve sendikalarımıza saldırıların arttığı bir dönemde, Bernie bizim
için bir şeyler vaat eden biri: ücretsiz üniversite, öğrenci kredilerinde indirim, herkese
sağlık sigortası yaptırılması vesaire. Ek olarak, o dürüst biri ve milyonerlerin veya
şirketlerin kampanyasına maddi yardımda bulunmasına karşı çıkıyor. ” Jannike
Johnsen, Washington
6-Bebek adımları atarak ilerlemek için geç kalındığı düşünülüyor.
Her ne kadar farklı bir siyasi perspektiften gelse de, Trump’ın en tepede bir değişim
gerektiği söylemini okuyucular büyük bir şans olarak görüyorlar. Bu sebeple
seçmenler Sanders’ı Clinton’a nazaran Amerika’nın son şansı olarak görme
eğilimindeler.
“ Siyasete karışan para, gelir adaletsizliği, asgari ücretin 15 dolar olması, ücretsiz
17
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
üniversite eğitimi, bankalarla ile ilişkilerin bitirilmesi, Wall Street’i sorumlu tutma,
ceza adaleti sisteminde reform önerisi: Açık olan şu ki Bernie Sanders bir vizyona
sahip ve yenilikçi gündemi için bizlerde merak uyandıracak ve çalışma azmi
aşılayacak biri. Clinton ise bizleri bu yeniliklerin imkansız olduğuna ikna etmeye
uğraşıyor. Ancak biliyorum ki bizler bir araya gelirsek ve değişimi talep edersek
bunların hiçbiri imkansız değil. Bernie bunu biliyor, bu yüzden şimdi her bir
Amerikalının fayda göreceği bir gelecek için sosyalist demokratların zamanı. ”
Tenaya Wallace, Los Angeles, California
7- İklim değişimi varoluşsal bir tehdit.
Değişim ihtiyacı hakkındaki yorumların yanında, okuyucularımıza göre iklim
değişimine nazaran hiçbir değişim kati değil ve bu noktada Sanders, bununla gerçek
anlamda mücadele edecek tek aday olarak görülüyor.
“ Bana göre iklim değişimi uzun vadede karşılaşacağımız en büyük problem ve bizler
de alternatif enerji kaynakları kullanımını arttırarak bu tehditle mücadele etmeliyiz.”
Sidney Bennett, Nashville Tennessee
8- Destek sadece ‘Y Kuşağı’ ile sınırlı değil.
Gelen kutumuza gençlerden 80’lik yaşlılara kadar birçok kesimden mesaj geldi. Yaşlı
seçmenler çoğunlukla Sanders’ın hitap ettiği yaş grubu yelpazesinin genişliğine vurgu
yaptılar.
“ Birçok kişi için Sanders siyasete ilk adımı ve ilk kez bir başkan adayının arkasında
durmayı temsil ediyor. Bu kişiler fazlasıyla heyecanlı ve dehşete düşmüş haldeler.
Onlara öğütler veren birçok kişi o yaşlardayken nasıl olduklarını ve onların hevesinin
ve kararlılıklarının Vietnam Savaşı’nın sonunu getirdiğinin unutmuş durumdalar.
Televizyonda ve gazetelerde gördüklerinizin aksine Bernie’yi destekleyenler yalnızca
gençler değiller. Medya bunu böyle sunuyor, ancak durum sandığınızdan daha büyük.
Ben de Bernie destekçilerinden biriyim ve inanın benim gibi bir sürü insan var. ”
Laura Veralli, New York
9- Seçmenler Sanders’ı mucize yaratan birinden ziyade değişim için bir yol olarak
görüyor.
Okurlarımıza göre Sanders’ın başarıya ulaşabilmesi için geniş çapta bir demokratik
hareket ve taban örgütlerinden destek almasına ihtiyacı var. Bu gereklilik seçim
kampanyasına ivme kazandıracak birşey ve yakın bir zamanda olması gerekiyor.
“Sanders insanlara katılım için gerekli olan enerjiyi veriyor. Seçimi kazandığında bir
başkan olsa da eğer değişim talebine bu ülkenin insanları dahil olmazsa hiçbir şeyi
değiştiremeyeceğini söylüyor.”Jill Kapson, Chicago, Illinois
18
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
10- Ve çok öfkeliler.
Sanders taraftarlarının daha iyi bir Amerika’nın yaratılabileceğine dair iyimser ve
ümit dolu bakışlarına rağmen nesillerdir anlamlı değişikliklere ön ayak olamayan
başkanlar –Obama da dahil olmak üzere- ve adaletsiz Amerikan yönetim sistemine
karşı insanlar hayal kırıklıkları ile dolu. NSA gözetim programının yürürlüğe
girmesinden bankaların mali desteklerle kurtarılmasına kadar birçok sebeplerle
öfkeyle dolu kalabalıklar Sanders’ın saflarına katılmış durumdalar.
“16 yaşımdayken Nixon’ın istifasını gördüğümden beri siyaset hakkında gerçekleri
görmüş durumdayım. Hayatımın ilk oyunu kişisel dürüstlüğü her şeyin önüne geçen
Jimmy Carter lehine vermiştim, ve onun bir sonraki seçimlerde yeniden seçilmemiş
olması benim gençlik umutlarımın ve ideallerimin ölümü demekti. O günden beri
defalarca iki şeytan arasından daha az kötüsünün seçilmesi için oy vermeye
zorlandım. Ben aptal biri değilim. Sanders’ın sunmuş olduğu şeylerin
gerçekleşmesinin gerçekten zor olduğunun farkındayım. Ancak yetişkinliğim
süresince dürüst ve namuslu olduğuna inandığım bir başkan adayının gelmesini
bekledim. ” Debra Vogel, Frederick, Maryland
http://www.theguardian.com/us-news/2016/feb/12/bernie-sanders-voters-supporters10-reasons-why-us-election-2016?CMP=twt_gu
AVRUPA ve BALKANLAR GÜNDEMİ
Sterlin Son 7 Yılın En Düşüğüne Doğru İlerliyor
George Parker ve Michael Hunter, 22 Şubat
AB üyeliğinin oylanacağı referandumun ülke siyasetinde neden olduğu karmaşaya ve
tartışmanın para birimi sterlin üzerindeki etkilerine yer veriliyor. Sterlin Amerikan
doları karşısında son yedi yıldır kaydedilen en büyük düşüşü dün yaşadı. Fransız
Societe Generale Bankası'ndan bir uzman, gazeteye yaptığı açıklamada "Tartışma
daha da ateşlenip, belirsizlik güvene üstün gelirse, (Haziran ayındaki) referandum
öncesinde sterlinin daha da çok değer kaybettiğini görebiliriz" diyor. Moody's kredi
değerlendirme kuruluşu da İngiltere'nin olası bir AB'den ayrılma kararının ekonomik
yarardan çok zarar getireceğini belirtiyor. Bir diğer kredi değerlendirme kuruluşu
Fitch de AB'den çıkmanın İngiltere'deki birçok sektörde hızlı bir bozulmaya neden
olacağını ve uzun dönemli ciddi riskleri beraberinde getireceğini savunuyor. AB'den
çıkılması için kampanya yapanlardan biri de Londra Belediye Başkanı Boris Johnson.
İngiltere Başbakanı David Cameron, Johnson'ın bu hareketini "Gelecekteki
Muhafazakâr Parti liderliği yarışında AB karşıtlarının desteğini alma çabası" olarak
yorumladı.
http://www.ft.com/intl/cms/s/0/1a2b8332-d98a-11e5-a72f1e7744c66818.html#axzz40z5vspBn
19
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
200 İşadamı Brexit’in İş dünyasını tehlikeye soktuğunu söylüyor
Francis Elliott ve Philip Aldrick
İngiltere iş dünyasının önde gelen 200 patronu tarafından gazeteye gönderilen bir
mektuba yer veriyor. Toplamda 1.2 milyon kişiye istihdam sağlayan şirketlerin
yöneticileri, Avrupa Birliği üyeliğinden ayrılmanın ileride işten çıkarmalara neden
olabileceğini belirtiyor. Gazete Londra borsası FTSE 100'deki şirketlerden 36'sının
Başbakan David Cameron'ın AB'de kalma politikasına destek verdiğine dikkat
çekiyor.
http://www.thetimes.co.uk/tto/news/politics/article4697031.ece
Boris Johnson AB Bütünleşmesiyle ilgili gerçekten ne düşünüyor?
Guardian da AB referandumu tartışmasında Muhafazakâr Parti içinde asıl tartışmanın
Başbakan Cameron ile Londra Belediye Başkanı Johnson çevresinde şekillendiğini
belirtiyor. Haberde 128 Muhafazakâr milletvekilinin Cameron'a destek vereceği
belirtilirken, AB'den çıkmayı savunan Muhafazakâr milletvekillerinin sayısı ise 110
olarak veriliyor.
http://www.theguardian.com/politics/2016/feb/22/what-does-boris-johnson-reallythink-of-european-integration
İnsan Kaçakçıları Bir Yılda 4 Milyar Avro Kazandı
Avrupa Polis Örgütü Europol'un Times gazetesinde yer alan insan kaçakçılığı
raporuna göre, insan kaçakçısı çeteler sadece geçen yıl 4.6 milyar avro para kazandı.
Europol yetkilileri mülteci akınının aynı şekilde devam etmesi halinde, bu yıl bu
miktarın üç katına çıkabileceğini belirtiyor. Gazete 2016'da 100 binden fazla
göçmenin yasadışı yollardan Avrupa'ya giriş yaptığını, yaklaşık 400'ünün de
Avrupa'ya ulaşmaya çalışırken hayatını kaybettiğini ifade ediyor. Europol'a göre
geçen yıl Avrupa'ya ulaşan göçmenlerin yüzde 90'ı insan kaçakçıları yoluyla geldi.
Haberde kaçakçıların toplandığı paranın yarısından fazlasının nakit olmasının, kara
para aklama faaliyetlerini de artırabileceği bildiriliyor.
http://www.thetimes.co.uk/tto/news/world/europe/article4696836.ece
Almanya'da mülteci yurdunu yakanlara alkışla destek
Almanya'nın doğusundaki Saksonya Eyaletine bağlı Bautzen şehrinde inşaatı yeni
tamamlanmış bir mülteci yurdu kundaklandı. Yangın sırasında yurt önüne toplanan
ırkçılar, alkışlayarak tezahüratta bulundular ve itfaiyenin yangını söndürmesini
engellediler. Saksonya Polis Teşkilatı 'Aşırılıkla Operatif Mücadele Merkezi' OAZ
Başkanı Bernd Merbitz, mülteci yurdu olarak planlanan binanın kundaklama sonucu
yakıldığını tahmin ettiklerini ve bu yönde inceleme başlattıklarını bildirdi. 'Dresdner
Morgenpost' isimli gazetenin konuyla ilgili haberinde kalabalık arasında çocukların
da bulunduğu kaydedildi. Yangını söndürmek için olay mahalline gelen 70 kadar
itfaiyeci, burada bulunan kalabalık tarafından engellendi. Bu nedenle polis, 3 kişiyi
20
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
buradan uzaklaştırdı. Gitmek istemeyen iki kişiyi gözaltına aldı.
22.02.2016
https://mopo24.de/nachrichten/trotz-brand-fluechtlinge-sollen-in-bautzner-heimziehen-49916
Renzi: 3 milyar avro mülteci sorununu çözmez
İtalya Başbakanı Matteo Renzi, Avrupa Birliği'nden (AB) Türkiye'ye, Suriyeli
sığınmacılar yararına kullanılması için verilecek 3 milyar euroluk yardımın iyi
olduğunu ancak sorunu çözmek için yeterli olmadığını söyledi. Renzi, İtalya
Başbakanı olarak geçirdiği iki yılın değerlendirmesini yapmak üzere Roma’daki
Yabancı Basın Birliği’nde düzenlediği basın toplantısında farklı ülkelerden dış
haberler muhabirlerinin sorularını yanıtladı. İtalya Başbakanı, ülkesinin son bir yıldır
Avrupa’nın göçmen sorunuyla karşı karşıya olduğunu sürekli gündeme getirdiğini
belirterek, “Her şeyin başında otobanda herkesin gittiği yönün tersine giden deli
gibiydik. Malta ile biz bunun Avrupa’nın sorunu olduğunu söyledik. O zaman bize
verilen cevap; ‘Hayır, Dublin anlaşması var’ idi” dedi.
Türkiye’yle AB’nin yaptığı 3 milyar euroluk anlaşmanın sorulması üzerine Renzi,
“Türkiye’ye yönelik atılan bu adım, benim yargıma göre doğru bir adım. Bu yardım
iyi ama belirleyici değil. Bununla bütün sorunu çözemezsiniz” yanıtını verdi.
Türkiye’yi Aralık 2014’te ziyaret ettiğini bunun devamında İçişleri Bakanı Angelino
Alfano’nun Ocak 2015’te Türkiye'ye gittiğini anımsatan ve bu ziyarette Türkiye ile
İtalya’nın anlaşmaya vardığını ifade eden Renzi, “Bu anlaşmayla, 2014’te Türkiye
üzerinden bize gelen Suriyeli sığınmacı sayısı 42 bin iken, bu sayı 2015’te 6 bine
geriledi. İtalya tarafından bakılacak olursa problemle yüzleşilmiş durumda ama
Avrupa tarafından bakınca problem oldukça büyük” dedi.
23 Şubat 2016
http://www.dunyabulteni.net/ortadogu/356066/renzi-3-milyar-euro-multeci-sorununucozmez
Almanya'daki ırkçı saldırının suçlusu mültecilermiş
Almanya İçin Alternatif (AfD) Partisi Başkanı Frauke Petry, Saksonya eyaletinin
Clausnitz kentinde yaşanan olaylarla ilgili sığınmacıların da sorumluluğu olduğunu
söyledi. Yabancı Gazeteciler Cemiyetinin düzenlediği etkinlikte konuşan Petry,
Clausnitz'te yaşananların partileriyle bir ilgisinin olmadığını belirterek, “AfD olarak
her türlü aşırı tutumlara karşıyız. Bir grup otobüsü durduruyor ancak otobüs
içerisindekiler de provakatif el hareketleri yapıyorlar” diye konuştu. Petry, olayların
güvenlik birimleri tarafından incelenip eğer suçlu varsa yasalara göre cezalandırılması
gerektiğini de ifade etti.
22.02.2016
https://mopo24.de/nachrichten/frauke-petry-afd-mitglieder-in-clausnitz-beteiligt50054
21
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
Almanya'da İnsan Hakları Sorumlusu istifa etti
Almanya hükümetinin İnsan Hakları ve İnsani Yardımlar Sorumlusu Christoph
Straesser görevinden istifa etti. Sosyal Demokrat Partiden (SPD) Federal Meclis üyesi
de olan Straesser, sosyal paylaşım sitesinde istifasına ilişkin yaptığı açıklamada ay
sonundan itibaren daha çok milletvekili görevine odaklanmak ve meclis çalışmalarına
yoğunlaşmak istediğini belirtti. Dışişleri Bakanı Frank Walter Steinmeier de
Straesser'in istifasını üzülerek kabul ettiğini açıkladı.
22.02.2016
http://www.tagesspiegel.de/politik/spd-politiker-christoph-straessermenschenrechtsbeauftragter-tritt-zurueck-auch-wegen-asylpaket-ii/13001466.html
Fitch'ten İngiltere'ye 'AB' uyarısı
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, İngiltere’nin Avrupa
Birliği’nden (AB) ayrılmasının kısa vadede ülkedeki çoğu sektörde bozulmaya neden
olabileceği uyarısında bulundu. Kredi derecelendirme kuruluşundan yapılan
açıklamada, İngiltere’nin AB’den ayrılmasının (Brexit) kısa vadede birçok sektörde
bozulmaya neden olabileceği, uzun vadede ise ülke ekonomisinde dikkate değer
riskleri ortaya çıkarabileceği vurgulandı. Fitch’in açıklamasında, “Brexit sonrası
İngiliz firmalarının AB piyasalarına erişimi konusunda oluşacak belirsizlik ve uzun
süreli müzakereler, güven ortamı üzerinde baskı unsuru oluşturabilir, yatırımların
ertelenmesine neden olabilir” ifadesi kullanıldı.
22.02.2016
http://www.reuters.com/article/idUSFit950003
Makedonya mültecileri şartlarına göre alacak
Makedonya Dışişleri Bakanı Nikola Poposki, Yunanistan-Makedonya sınırında
bekletilen sığınmacılarla ilgili bilgilerin doğrulanmasını beklediklerini, gelecek
bilgilere göre ne yapacaklarına karar vereceklerini ifade etti. Makedonya'nın
sınırlarını kapatmak istemediğini aktaran Poposki, krize kapsamlı bir çözüm
bulunması için çalışmaya devam edeceklerini söyledi.
Afgan mültecilere geçiş izni yok
Avrupalı ülkeler mülteci akınıyla baş etmeye çalışırken her yeni gün yeni kararlar
alıyor. Makedonya, sınır komşusu Yunanistan’dan gelenler arasından yalnızca
üzerlerinde pasaport bulunan Irak ve Suriyeli göçmenlerin geçişine izin vermeye
başladı. Yüzlerce Afgan mülteci iki ülke arasında ortada kaldı. Her gün 100-200
Suriye ve Iraklı sınırdan geçiyor. Ancak geçiş izni Afganistan'dan gelenlere
verilmiyor. Afgan mültecileri geri çeviren Makedonyalı yetkililer, göç yolunda bir
sonraki durak olan Sırbistan’ın sadece Suriye ve Irak’tan gelenleri kabul etmesi
nedeniyle böyle bir karar alındığını açıkladı.
Daha önce İsveç, Danimarka ve Avusturya savaş olmayan topraklardan gelen
22
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
sığınmacıları kabul etmeyeceğini duyurmuştu.
22.02.2016
http://www.zeit.de/gesellschaft/zeitgeschehen/2016-02/balkanroute-fluechtlingemazedonien-grenze-ungarn-grenzzaun
İtalya Başbakanı Renzi'den Clinton'a destek
İtalya Başbakanı Matteo Renzi, ABD seçimlerinde Hillary Clinton'ın kazanmasını
istediğini ifade etti. Reuters'in haberine göre, bir vatandaş ve İtalyan Demokratik Parti
lideri olarak gönlünün Clinton'un seçilmesinden yana olduğunu belirten Renzi, büyük
Amerikan demokrasisine saygı duyduklarını da ekledi. Renzi, Hillary Clinton'un eşi
ve eski Amerikan Başkanı Bill Clinton'a hayranlık duyduğunu da ifade etti.
22.02.2016
http://abcnews.go.com/International/wireStory/italys-renzi-rooting-hillary-clinton37107820
Öcalan'ın Atina'daki davası görüldü
Abdullah Öcalan'ın, yakalanmasıyla ilgili Yunanistan'a açtığı davanın duruşması
yapıldı. Atina İlk Derece İdari Mahkemesi'nde görülen davada, kararın başka duruşma
gerçekleşmeden üç ay ile bir yıl arası bir sürede açıklanacağını bildirildi. Öcalan'ın
avukatı Yannis Rahiotis mahkeme sonrası yaptığı açıklamada, 8 yıl sonra davanın
görüşülmeye başlandığına dikkati çekerek, olumlu bir sonuç almayı beklediklerini
söyledi. Öcalan, 2008 yılında avukatları aracılığıyla Yunan devletini "yasa dışı
muamele yapmak ve temel insan haklarını ihlal etmekle" suçlayarak, 20 bin 100 avro
tazminat talebinde bulunmuştu.
22.02.2016
http://www.dunyabulteni.net/avrupa/355953/ocalanin-atinadaki-davasi-goruldu
Almanya'da PKK'dan Türk derneğine saldırı
Almanya'nın güneyindeki Bavyera Eyaleti başkenti Münih'te, 'Avrupalı Türk
Demokratlar Birliği' UETD'nin şubesine PKK tarafından saldırı yapıldı. PKK'lıların
şube binasına taş attıkları, binanın pencerelerinin kırıldığı ve PKK'lılar tarafından
duvarlarına da 'Kürdistan faşizme mezar olacak' sloganı yazıldığı bildirildi. PKK'nın
Almanya'da cami ve Türk derneklerine yaptığı saldırılarda son günlerde bir artış
gözlemleniyor.
22.02.2016
http://www.dunyabulteni.net/avrupa/355924/almanyada-pkkdan-turk-derneginesaldiri
BM’den ‘vekalet savaşı’ suçlaması
BM’ye bağlı Suriye araştırma komisyonu, uluslararası güçler ve bölge ülkelerini
barışçı çözüm için çabalar görünüp, diğer yanda askeri gerilimi tırmandırmakla
suçladı. BM'ye bağlı Suriye Uluslararası Bağımsız Araştırma Komisyonu'nun
raporunda, Suriye'deki savaşla ilgili sert uyarılar yer aldı. Bağımsız araştırmacıların
23
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
hazırladığı raporda, Suriye'de savaş suçlarının giderek yayıldığı ve iç savaşın ‘çok
taraflı, dışarıdan karmaşık bir ittifaklar ağı tarafından yönlendirilen bir vekalet savaşı
haline geldiği' belirtiliyor. ABD, Rusya ve müttefiklerine de sert eleştiride bulunulan
raporda, ‘sözde barışçı bir çözüm için bastıran uluslararası güçler ve bölge
ülkelerinin, aynı zamanda tırmanan askeri gerilimi besleyen ülkeler olduğu' ifadesine
de yer verildi. BM raporu, kırılmalar yaşayan Suriye devletinin çöküşün eşiğinde
olduğu ve anlaşmazlığın uluslararasılarsa riskinin arttığı uyarısında da bulunuyor.
Raporda, ‘hiçbir taraf zafer kazanmaya muktedir görünmese de hepsinin öngörülebilir
gelecekte faaliyetlerini devam ettirecek yeterli kapasiteye sahip olduğu anlaşılıyor'
ifadesi yer alıyor.
22.02.2016
http://www.ohchr.org/Documents/HRBodies/HRCouncil/CoISyria/A-HRC-31-68.pdf
Dünya silah pazarının en iyi müşterileri
Dünya genelindeki artan terör tehdidi ve bölgesel çatışmalar silah satışlarına da
yansıdı. Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü (SIPRI), silah pazarının
en iyi müşteri ve ihracatçı ülkelerini açıkladı. Dünya çapındaki gerginlik silah
satışlarına da yansıyor. Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü'nün
(SIPRI) açıkladığı son veriler de bu gelişmeyi doğruluyor. Dünya genelindeki silah
satışlarını 5 yıllık dönemler halinde inceleyen SIPRI, son 5 yıl içinde silah ihracatında
yüzde 14'lük artış kaydedildiğini bildirdi. Dünya genelinde silah ithalatının büyük
kısmı Asya ve Ortadoğu ülkelerine yapıldı. Türkiye ile İran arasındaki bölgede
ağır silah satışı yüzde 61 oranında arttı. Silah ithalatçısı ülkeler listesinde 5 milyon
nüfuslu Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ise 4'üncü sırada yer alıyor. BAE'yi 6'ncı
sırada Türkiye izliyor.
22.02.2016
http://www.sipri.org/media/pressreleases/2016/at-feb-2016
Kaçakçılar cebini dolduruyor
Europol raporuna göre, insan kaçakçıları 2015 yılında yaklaşık 6 milyar euro kazanç
elde etti. Kaçakçıların en aktif olduğu noktalar arasında İstanbul ve İzmir de
bulunuyor. Avrupa Polis Teşkilatı Europol'ün raporuna göre, “Avrupa’nın en hızlı
büyüyen suç sektörü” insan kaçakçılığı. Europol Başkanı Rob Wainwright’ın
pazartesi günü kamuoyuna sunduğu raporda insan kaçakçılarının 2015 yılında
yaklaşık 6 milyar euro kazanç elde ettiği belirtildi. Bu miktarın büyük bir kısmını,
yasa dışı yollardan Avrupa’ya taşınan sığınmacılardan alınan paranın oluşturduğu
kaydedildi. Raporda sığınmacı krizinin devam etmesi halinde insan kaçakçılarının
kazançlarının iki ya da üçe katlanacağının tahmin edildiği bildirildi.
22.02.2016
https://www.europol.europa.eu/content/EMSC_launch
Londra Belediye Başkanı'ndan AB çıkışı
Londra Belediye Başkanı Boris Johnson, ülkesinin Avrupa Birliği'nden ayrılması için
çaba göstereceğini açıkladı. Londra'nın popüler Belediye Başkanı Boris Johnson, 23
24
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
Haziran'daki halk oylamasında Büyük Britanya'nın Avrupa Birliği'nden ayrılması için
kampanya yapacağını açıkladı. Johnson medyaya yaptığı açıklamada, Büyük
Britanya'nın egemenliğinin korunması gerektiğini ve Avrupa'daki siyasi birlik
projesinin ‘kontrolden çıkma tehlikesiyle karşı karşıya bulunduğunu' söyledi.
22.02.2016
http://www.dw.com/tr/londra-belediye-ba%C5%9Fkan%C4%B1ndan-ab%C3%A7%C4%B1k%C4%B1%C5%9F%C4%B1/a-19064747
Alman İçişleri Bakanı'ndan ültimatom
Almanya İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere, sığınması akınına karşı Türkiye ile
ortaklaşa alınan önlemlerin etkili olup olmadığının anlaşılması için iki haftalık bir
süre kaldığını söyledi. Almanya İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere, Alman birinci
kanalı ARD'de katıldığı bir programda yaptığı açıklamada, sığınmacı krizine karşı
Türkiye ile işbirliği halinde hayata geçirilen önlemlerin etkili olup olmadığının
anlaşılması için 14 günlük süre kaldığını belirtti. Bakan, gelecek iki haftanın
belirleyici olduğunu kaydetti. Bakan, bütün AB üyesi ülkelerin AB'nin dış sınırlarının
korunmasında Türkiye ile işbirliğinin öncelikli olduğu konusunda hemfikir olduğunu
söyledi. Bakan bu işbirliğinin, AB sınır koruma ajansı Frontex, Ege sularında NATO
misyonu ve Türkiye'den geldiği tespit edilen sığınmacıların geri gönderilmesi gibi
önlemleri kapsadığını ifade etti.
22.02.2016
http://www.dw.com/de/de-maizi%C3%A8re-macht-eu-partnern-imfl%C3%BCchtlingsstreit-druck/a-19064631
Stuttgarter Zeitung’
“Siyasi terbiye bir kez bozuldu mu eylemler için tepki alanları oluşuyor. Kimse geçen
yıl mülteci yurtları ve barınaklarını ateşe veren 200’den fazla kişinin tek başına
hareket ettiğini söylemesin. Bunların çoğu kendilerinde bu hakkı görüyor, devlete
karşı direndiğini sanıyor. Almanya’nın her yerinde medenileştirici sınırlar yıkılıyor,
ahlaki inançlar değerini kaybediyor. Hepimizin demokratik uzlaşmayı savunmamız
gerekiyor, hem de her durumda. Sadece siyasi terbiyeyi muhafaza edenler,
demokrasimizin değerlerini inandırıcı bir biçimde temsil edebilirler.”
22.02.2016
http://www.stuttgarter-zeitung.de/inhalt.auslaenderfeindlichkeit-in-sachsen-politikund-polizei-selbst-sind-das-problem.fb445e68-64d5-4762-aacb-9224de42ce87.html
Süddeutsche Zeitung, yorumunda Londra Belediye Başkanı Boris Johnson'un
ülkesinin Avrupa Birliği'nden ayrılması için çaba göstereceği yönündeki çıkışını
değerlendiriyor:
“Johnson’un AB karşıtlarının tarafında yer alması, Cameron için ağır bir darbe.
Şimdiye dek AB’den gerçekten çıkılmasını savunanların başında, bir düzine silik
muhafazakâr milletvekili ile elinde birası ve yüzüne yayılmış gülümsemesi ile poz
vermeye bayılan Birleşik Krallık Bağımsızlık Partisi Genel Başkanı Nigel Farage gibi
25
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
geleneksel politikacılar geliyordu. Cameron politikasını, bu gurubun yeterince
ciddiye alınmayacağına ve zaten İngilizlerin çoğunluğunun popülizme prim
vermeyeceği üzerine öreceğine inanıyordu. Oysa durum şimdi çok daha farklı
görünüyor.”
22.02.2016
http://www.sueddeutsche.de/politik/grossbritannien-der-mann-der-fuer-den-brexitsorgen-koennte-1.2874892
Brüksel’de geçen hafta perşembe ve cuma günü düzenlenen AB Zirvesi'ne sığınmacı
krizi ve İngiltere tartışmaları damgasını vurdu. İngiltere Başbakanı Cameron, AB'nin
sosyal yardımlar konusunda İngiltere'ye taviz vermesi sonrasında, ülkesinin AB'de
kalmasından yana olduğunu açıklamıştı. Cameron, ülkesinin Avrupa Birliği üyeliğiyle
ilgili referandumun 23 Haziran’da yapılacağını duyurdu.
Süddeutsche Zeitung'da İngiltere ile ilgili bir yorum dikkat çekiyor:
"İngiltere artık AB sözleşmesinin en yüce amaçlarından biri olan 'Avrupa halklarının
daha yakın bir birlik etrafında birleşmesi' hedefine bağlı kalmak zorunda değil.
Geriye kalan 27 AB üyesi ülke, pastanın kırıntıları ile yetinirken, İngiltere'ye kremayı
yeme ayrıcalığı tanındı. Bu utanmazlık, bu adaletsizlik, bu İngiltere kültürünün temel
taşlarından biri olan 'adalet' ilkesine aykırı. Peki, diğer ülkelerin Cameron ile böyle
ayrıcalıklı bir anlaşmaya varılmasına onay vermesi yanlış mıydı? Avrupa'ya inanan
bir Avrupalının bunu kabul etmesi zor olsa da bu doğru bir karardı. Zira bu zirvede
geriye kurtarılabilecek ne kaldıysa o kurtarıldı. AB hayati tehlike içinde."
22.02.2016
http://www.sueddeutsche.de/news/politik/eu-debatte-um-eu-mitgliedschaft-ingrossbritannien-nimmt-fahrt-auf-dpa.urn-newsml-dpa-com-20090101-160222-99941697
Slovenya ordusu mültecilere karşı sınırda
Avrupa'nın kuzeyine geçmek isteyen mültecilerin Slovenya'ya yönelmesi üzerine
hükümet sınır güvenliğini sağlamak üzere orduyu harekete geçirdi. Mülteci
konvoylarının güzergahı üzerindeki Slovenya, Hırvatistan sınırındaki güvenlik
önlemlerine yardımcı olması için silahlı kuvvetleri harekete geçirdi.
23.02.2016
https://www.tagesschau.de/ausland/slowenien-fluechtlinge-115.html
NSA'nın kulakları Merkel'de
Wikileaks, ABD'nin istihbarat kurumu NSA'in dinleme faaliyetlerine ilişkin yeni
bilgiler ifşa etti. Buna göre NSA'in Almanya Başbakanı Merkel'i yakından takip ettiği
görülüyor. Amerikan Ulusal Güvenlik Kurumu'nun (NSA) Almanya Başbakanı
Angela Merkel'in Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Ban Ki Moon ile yaptığı
konuşmayı dinlediği ortaya çıktı. Gizli bilgileri ifşa eden internet sitesi Wikileaks'in
yayınladığı gizli belgelerde, Merkel'in eski Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy
26
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
ve eski İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi ile yaptığı ‘gergin' görüşmelerin de NSA
tarafından kaydedildiği belirtiliyor.
23.02.2016
http://www.spiegel.de/netzwelt/web/wikileaks-ueber-nsa-angela-merkel-ban-kimoon-silvio-berlusconi-abgehoert-a-1078769.html
AB Bakanı Volkan Bozkır AB ülkelerinden gazetecilerle buluştu
Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, AB ülkelerinden
Türkiye'ye temaslarda bulunmak için gelen gazetecileri kabul etti. Bakanlıktaki kabul
öncesi konuşan Bozkır, konuk gazetecilerle bölgedeki gelişmeleri ve Türkiye’nin AB
sürecinde attığı adımları görüşeceklerini belirtti. Bakan Bozkır, “Basın ile
ilişkilerimize önem veriyoruz. Basın mensupları hem ülkemizin AB ülkelerindeki
imajıyla ilgili olarak doğru bilgiler aktarıldığı takdirde Türkiye’nin imajının doğru
şekilde yansıtılmasına katkıda bulunacaklardır” dedi.
23.02.2016
http://www.cnnturk.com/dunya/ab-bakani-volkan-bozkir-ab-ulkelerindengazetecilerle-bulustu
Suriye'de 13 Nisan'da parlamento seçimi yapılacak
Suriye'de iç savaşı sona erdirmek ve barış sürecini başlatmak için yeniden umut
belirdi. ABD ile Rusya ateşkes üzerinde anlaşmaya vardı. Devlet Başkanı Beşar Esad
seçim çağrısı yaptı. Suriye başkanlık sarayından yapılan açıklamada, Beşar Esad'ın
onayladığı karar uyarınca parlamento seçimlerinin 13 Nisan'da yapılacağı bildirildi.
Suriye'de parlamento seçimleri 4 yılda bir yapılıyor. En son 2012 yılında parlamento
üyelerini belirlemek için sandığa gidilmişti. BM Güvenlik Konseyi aralık ayında
aldığı bir kararla, Suriye'de yeni bir anayasa temelinde 18 ay içinde parlamento
seçimlerine gidilmesi çağrısında bulunmuştu. Seçimlerin BM gözlemcilerinin
denetiminde yapılması kararlaştırılmıştı.
23.02.2016
http://www.zeit.de/politik/ausland/2016-02/syrisches-regime-akzeptiertwaffenstillstand
Almanya'dan IŞİD'e katılanların sayısı 800'e ulaştı
Federal Asayiş Dairesi BKA'nın verilerine göre, Almanya'dan IŞİD saflarına katılmak
için Suriye ve Irak'a gidenlerin sayısı 800'ü buldu. Geçtiğimiz yıl Temmuz ayında 720
olarak açıklanan sayının yıl sonunda 780 olduğu duyurulmuştu. Die Welt gazetesinin
BKA yetkililerine dayanarak verdiği haberde, IŞİD'e katılanlardan 20si intihar eylemi
olmak üzere, 130 kişi çatışmalarda hayatını kaybetti. 2015 yılı Haziran ayına kadar
Suriye ve Irak'a giden 677 IŞİD militanlarının profilini inceleyen BKA, ilginç
sonuçlara ulaştı. Buna göre, Almanya'dan IŞİD'e katılanların büyük bir çoğunluğunu
22-25 yaş aralığındaki erkekler oluşturuyor. Militanların yüzde 60ının Alman
pasaportu bulunuyor. IŞİD'e katılan her altı kişiden biri ise sonradan İslam dinine
geçenlerden oluşuyor. Örgüte katılanların yaklaşık yüzde 10'u, katılış tarihinde okul
27
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
çağındaydı. Üçte ikisinin ise daha önceden bir suça karıştığı tespit edildi.
23.02.2016
http://www.cnnturk.com/dunya/almanyadan-iside-katilanlarin-sayisi-800e-ulasti
Bulgaristan Başbakanı Borisov’a ölüm tehdidi
Başbakanlıktaki çalışma masasında bir mermi ve ölüm tehdidi içeren mektup
bulan Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov, tehdidin sebebinin ülkede kaçakçılığa
karşı verdiği mücadele olduğunu belirtti. Borisov, “Birilerin kaçakçılık yapma
girişimlerini engelleyerek hazineye 1,5 milyar avro ek gelir sağladıktan sonra, altyapı
imtiyaz uygulamaları ile ilgili engelleyici girişimlerde bulunduktan sonra böyle
tehditlerin gelmesi normal sayılır” dedi. Tehdidin bir ilk olmadığı gibi, sonuncusu da
olmayacağını dile getiren Borisov, “Çocukları korkutmayalım, hayatımda aldığım en
ciddi ölüm tehdidi bu değil. Böyle şeylerden korkmak bir başbakana yakışmaz”
ifadesini kullandı. Kaçakçılık kanalları işleten yeraltı dünyasının en az 2,5 milyar avro
zarar gördüğünü aktaran Borisov, “Beni korkutup da cirit atmalarına izin vereceğimi
düşünenler yanılıyor” diye konuştu. Borisov, Balkanlar’da benzer olayların
yaşandığını, Bulgaristan’da 1996 yılında eski başbakanlardan Andrey Lukanov’un
öldürüldüğünü anımsattı.
23 Şubat 2016 Salı
http://aa.com.tr/tr/dunya/bulgaristan-basbakani-borisov-a-olum-tehdidi/525824
Yunanistan'dan Kırım'a; 'Boğaz'a gitme bana gel'!
Yunanistan’daki Evros Ticaret Odası ve Rusya’ya bağlı Kırım Cumhuriyeti, iki ülke
arasındaki sosyo-ekonomik ve ticari ilişkilerin geliştirilmesi amacıyla bir işbirliği
anlaşması imzaladı. Azınlıkça'da yer alan haberde, Yunanistan’ın Doğu Makedonya
ve Trakya bölgesindeki Evros'a bağlı Aleksandroupoli (Dedeağaç) kentinin Belediye
Başkanı Evangelos Lambakis, Yunanistan ve Kırım’ın işbirliği anlaşması
imzaladığını duyurdu. “Kentimizde, Çanakkale ve İstanbul boğazlarını bypass
edilerek ticaret yapma imkanı veren bir limanın olduğunu göz önünde bulundurarak,
Kırım ile birçok alanda işbirliği yapmak isteriz” diyen Lambakis,
Aleksandroupoli’nin üç petrol ve bir gaz sıvılaştırma tesisinin bulunduğu bir ‘enerji
zinciri’ olduğunun altını çizdi.Lambakis, “Bölgemiz rüzgâr enerjisinin en çok
üretildiği yerlerden biri. Bu teknolokileri Kırım’la paylaşabiliriz. Aynı zamanda
Evros, çok gelişmiş tarım ve hayvancılık sisteminin bulunduğu ve neredeyse
Yunanistan’ın tamamını doyuran bir bölge. Her iki tarafa da gerekli olanları
gözlemleyip gerekli paylaşımlarda bulunabiliriz” diye konuştu.
Diğer taraftan Rossiya Sevodnya (Rusya Bugün) radyosuna konuşan Rusya'nın Doğu
Makedonya Fahri Konsolosu Konstantin Gabaeridis, Simferopol (Akmescit) ve
Aleksandroupoli'nin 'kardeş şehir' olacağını söyledi. 'Kardeş şehir' anlaşmasının tam
olarak ne zaman imzalanacağını belirtmeyen Gabaeridis, bu anlaşmanın iki kent
28
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
arasında eğitim ve turizm alanında işbirliğinin derinleşmesine yardımcı olacağını
söyledi.
23 Şubat 2016 Salı
http://www.dunyabulteni.net/balkanlar/356039/yunanistandan-kirima-bogaza-gitmebana-gel
ORTADOĞU GÜNDEMİ
Suriye hükümeti ateşkesi kabul etti
Suriye hükümeti, Rusya ve ABD arasında varılan ateşkes anlaşması kapsamında
operasyonları durdurmayı kabul etti. Suriye Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan
açıklamada IŞİD, El Nusra ve bunlarla bağlantılı diğer terör örgütlerine yönelik
operasyonların durdurulmayacağı açıklandı. Terör örgütlerinin ateşkesten
faydalanarak güçlenmemesi gerektiğine dikkat çeken Suriye, böyle bir durumda
ateşkesin zarar göreceğini vurguladı. Açıklamada, silahlı grupların askerlere ya da
sivillere yönelik her türlü saldırısına karşılık verileceği ifade edildi. Ayrıca, ateşkes
sırasında silahlı örgütlere dışarıdan yapılan yardımların durdurulması ve sınırlarda
militan geçişinin durdurulması gerektiği kaydedildi.
23 Şubat 2016 SALI
http://tr.sputniknews.com/ortadogu/20160223/1021058119/suriye-ateskes-isidnusra.html
Esed'den seçim tarihi
ABD ve Rusya'nın Suriye'de ateşkes için tarih belirlemesinin hemen ardından Suriye
rejimi lideri Esed, 13 Nisan'da parlamento seçimlerinin yapılmasını öngören bir
kararname imzaladı. Suriye Devlet Başkanı Beşar Esed, ülkesinde 13 Nisan tarihinde
parlamento seçimleri yapılmasını öngören bir kararname yayınladı. Kararnamede
Suriye'nin her vilayeti için milletvekili dağılımları da belirlendi. Esed'in kararı, ABD
ve Rusya'nın ateşkes anlaşması için 27 Şubat'ı tarih belirlediklerini açıklamasının
hemen ardından geldi. Suriye'de son parlamento seçimi Mayıs 2012'deydi.
22 Şubat 2016 Pazartesi
http://www.aljazeera.com.tr/haber/esedden-secim-tarihi
Sudan, Suriye'ye kara harekatına mesafeli
Sudan Dışişleri Bakanı İbrahim Gandur, ülkesinin Suriye'ye kara güçlerini
göndermesinin gündemlerinde olmadığını belirtti. Resmi temaslarda bulunmak üzere
ülkeyi ziyaret eden Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Adil el-Cubeyr, Sudan Devlet
Başkanı Ömer el-Beşir tarafından başkent Hartum'da kabul edildi. Görüşme sonrası
Cubeyr ile ortak basın toplantısı düzenleyen Gandur, gazetecilerin Suriye'ye bir kara
operasyonunun olması durumunda ülkesinin tutumuna ilişkin sorusunu, "Sudan kara
güçlerinin Suriye'ye gönderilmesi meselesi gündemimizde değil" şeklinde yanıtladı.
29
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
Cubeyr de Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz Al Suud'un Beşir'e
selamlarını görüşme sırasından ilettiğini aktararak, "Filistin meselesi, Suriye, Yemen
ve Somali ile Arap dünyasında yaşanan gelişmeleri ele aldık. İki kardeş ülke arasında
bölgedeki meydan okumalar konusunda görüş birliği var" ifadesini kullandı.
22 Şubat 2016 Pazartesi
http://www.dunyabulteni.net/ortadogu/356014/sudan-suriyeye-kara-harekatinamesafeli
Lübnan'dan S.Arabistan'a silah çağrısı
Lübnan'a Fransa üzerinden yapacağı silah yardımını iptal ettiğini duyuran Suudi
Arabistan'a Lübnan'dan yardımdan vazgeçmeyin çağrısı yapıldı. Lübnan'da dün sabah
başlayan bakanlar kurulu akşam 17.00'ye kadar devam etti. Kritik toplantının
ardından kameraların karşısına geçen Başbakan Tammam Selam, dört maddeden
oluşan bildiriyi okudu. Lübnanın Arap kimliğinin vurgulandığı bildiride ülkenin dış
politikasınında arap birliğinin hemfikir olduğu konularla paralel olduğunun altı
çizildi. Fransa'dan Suudi Arabistan'ın iptal ettiği Lübnan ordusu silah yardımı
programına yönelik açıklamalar geliyor. 4 Mart'ta Fransa'ya gidecek olan Suudi
Arabistan İçişleri bakanının gündeminde bu konunun da olacağı, Fransızların yardım
planını tekrar aktif hala getirmek için baskı yaptığı belirtiliyor. Lübnan televizyonuna
konuşan ülkenin en önemli Sünni liderlerinden El Hariri, Suudi Arabistan Kralı
Selman bin Abdulaziz’e seslenerek, ‘Lübnan’dan vazgeçmemesini, desteklemeye
devam etmesini ve ona bağrına basmasını’ istedi. Söz konusu 3 milyar dolarlık silah
yardımı Fransa aracılığıyla Lübnan'a ulaştırılacaktı.
23 Şubat 2016 Salı
http://www.dunyabulteni.net/ortadogu/356043/lubnandan-sarabistana-silah-cagrisi
ORTADOĞU YORUM/ANALİZ
Işid Bombalı Araç Saldırısıyla 130 Kişiyi Katletti
The Times-22 Şubat 2016/ Tom Coghlan
İslam Devleti kuvvetleri birçok cephede kayıplar vermiş olabilir, ama Suriye’deki
bombalı araç saldırılarıyla en az 130 kişiyi öldürerek misillemede bulundu.
ABD uçaklarının desteğini alan Kürt YPG savaşçıları, cihatçıların başkenti Rakka’yı
almaya çalışıyorlar. Rus savaş uçaklarının desteğini alan Suriyeli hükümet güçleri de
aynı amacı taşıyor.
Kürt yetkililer, YPG askerlerinin hafta sonu ele geçirdiği Şadadi’nin kontrolünü bir
bütün olarak sağladıklarını söylediler. Kürt sözcüsü Talal Sello “Şadadi’yi kurtararak,
Musul’dan Rakka’ya teröristlerin tedarik yollarını kestik ve önemli bir gelir kaynağı
olan petrol ve doğalgaz sahalarını kontrol etmeye başladık.” dedi.
30
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
Devlet Başkanı Esad’a bağlı kuvvetler ise Halep’in doğu bölgesinde 18 köy ve bir
benzin istasyonunun yanı sıra Rakka’ya 25 mil mesafede bulunan bir otoyolu da ele
geçirdiler.
Ancak IŞİD dün gece, Humus ve Şam’da Şiilerin yoğunlukta yaşadığı semtlere bir
dizi bombalı saldırılarda bulundu. Şam dolaylarında Seyyide Zeynep Türbesi
yakınlarında dört bomba patladı. Burası Şii Müslümanlar için önemli bir yer. Suriye
Devlet televizyonu saldırılarda çocukların da öldüğünü kaydetti. Sana Haber
Ajansı’na göre saldırılarda 83 kişi hayatını kaybetti. Humus’taki saldırılarda ise 57
kişi öldü.
Irak Felluce’deki Sünni aşiret ağaları geçen cuma günü IŞİD kuvvetlerine karşı
ayaklandılar. Ancak cihatçıların yüzden fazla bölge halkını rehin almasıyla söz
konusu savaş durdu. Anbar İl Konseyi üyesi Raja Bereket “ IŞİD’in kentte bir katliam
düzenleyeceğinden korkuyoruz.” dedi.
Suriye’de, her ne kadar ABD ve Rusya arasında yeni müzakereler olsa da ateşkesin
başlaması hususunda herhangi bir emare yok. Ürdün’de konuşan ABD Dışişleri
Bakanı Kerry, Rus mevkidaşı Lavrov ile prensipte bir anlaşmaya vardıklarını söyledi.
Uluslararası toplumun kabul ettiği ateşkesin cuma günü başlaması gerekiyordu.
Rusya, isyancılara yönelik yoğun hava saldırılarını durduracak gibi değil. Bu
isyancıların büyük çoğunluğu Batı tarafından desteklenmekte ve Esad rejimine karşı
savaşmaktadır.
Kremlin, hava saldırılarının IŞİD ve El-Nusra Cephesi’ni hedef aldığını söylese de
Batılı hükümetler, saldırıların çoğunlukla ılımlı isyancı grupları hedef aldığını
düşünüyor.
Türkiye ise dün Suriye sınırında Kürt mevzilerini vurmaya devam etti. Ancak ABD,
Rusya ve Fransa, Türkiye’ye saldırılarını durdurması telkininde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ülkesinin “meşru müdafaa” hakkının olduğunu savundu.
YPG’nin Türkiye’deki terör saldırılarından da sorumlu olduğunu ileri süren Ankara
hükümeti, ABD’nin IŞİD’le savaşan Kürt milislere destek vermekten vazgeçmesini
talep etti.
http://www.thetimes.co.uk/tto/news/world/middleeast/article4696026.ece
6 soru ve yanıtta Suriye'de 'ateşkes'
AL JAZEERA- 23 Şubat 2016 SALI, Ayşe Karabat
ABD ve Rusya Suriye’de hasmâne tutumların 27 Şubat’ta gece yarısı bitirilmesi
konusunda anlaştı. Bu anlaşmaya taraf olmak isteyenler 26 Şubat ogle 12’ye kadar bu
niyetlerini beyan edecekler. Hasmâne tutumların sonlandırılması işe yararsa, bir hafta
sonra da Cenevre’de soruna siyasal çözüm bulma iddiasındaki görüşmelerin kaldığı
31
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
yerden başlaması bekleniyor.
Ancak hasmâne tutumların sonlandırılması, ateşkes anlamına gelmiyor. Bu silahların
susacağı anlamına da gelmiyor. Rusya’ya yönelik güvensizlik, rejimin nasıl bir tutum
takınacağı ve muhaliflerin tavrı da bu anlaşmanın gerçekten yürürlüğe girip
girmeyeceğini belirleyecek.
1- Bu neden ateşkes değil de ‘hasmâne tutumların sonlandırılması’ olarak
adlandırılıyor ve bunun bir önemi var mı?
Aralarında ABD, Rusya, İran, Suudi Arabistan ve Türkiye’nin yanı sıra Arap Ligi gibi
kurumların da yer aldığı Uluslararası Suriye Destek Grubu (USDG) 12 Şubat 2016’da
Münih’teki toplantısında Suriye için iki önemli karar almıştı; kuşatma altındaki
bölgelere ve acil ihtiyaç duyulan yerlere insani yardım ulaştırılması ve hasmâne
tutumların sonlandırılması.
Geçen hafta insani yardımlar BM denetiminde yola çıktı. Hasmâne tutumlar eğer
sonlandırılabilirse, insani yardımların ulaştırılmasına hız verilecek.
Pazartesi günü de ABD ve Rusya, hasmâne tutumların sonlandırılmasına ilişkin
detayları da içeren anlaşmayı duyurdu.
Buna hasmâne tutumların sonlandırılması deniliyor çünkü ateşkes daha bağlayıcı bir
tanım. USGD içindeki ülkeler arasında da bağlayıcılığı daha fazla olan ateşkes
teriminin kullanılması konusunda görüş ayrılıkları var.
Ateşkes yapıldığında, uymayan tarafa yönelik yaptırımlar olduğu gibi, ateşkese
uyulup uyulmadığını izleyecek mekanizmalar da devreye sokuluyor.
Ancak Münih Belgesi, hasmâne tutumu bitirmeyen tarafa ne yapılacağını
tanımlamıyor. USGD içinde de sahadaki grupları etkileme kapasitesine sahip
ülkelerin temsilcileriyle askeri uzmanlardan oluşan ABD ve Rusya Başkanlığındaki
‘görev gücü’ kurulmasından söz ediyor ancak bu yetkisi olan bir izleme grubu değil.
2- Hasmâne tutumların sonlandırılması silahların susacağı anlamına mı geliyor?
Hayır. IŞİD, Nusra Cephesi ve BM Güvenlik Konseyi tarafından terörist ilan edilen
yapılara karşı operasyonların devam edeceğini açık bir biçimde anlaşmada belirtiyor.
Rusya, bugüne kadar özellikle Halep ve civarındaki operasyonlarında Nusra Cephesi
ve IŞİD’i hedeflediğini öne sürerek, Suriye muhalif silahlı örgütlerine yönelik
bombalamalar gerçekleştirmeye devam ediyor.
3- Hasmâne tutumların sonlandırılmasını izleyecek bir mekanizma var mı?
Münih Belgesi’nde ve ateşkes metninde USGD’nin oluşturduğu görev gücüne verilen
dört iş var; IŞİD, Nusra Cephesi ve BMGK’nın terörist ilan ettiği yapıların nerelerde
olduklarının belirlenmesi, taraflar arasında oluşabilecek gerginliklerin hemen
yatıştırılması için iletişim kanallarının kurulması, hasmâne tutumların sonlandırılması
gerekliliğine uyulmamasıyla ilgili iddiaları analiz etmek ve son olarak da uymayan
tarafları USGD’ye bildirmek.
32
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
Buradan da anlaşılacağı gibi şu aşamada, hasmâne tutumu bitirmeyen tarafa karşı
yalnızca diplomatik baskı yapılabilmesinin yolu açık. Başka bir bağlayıcılık henüz
bulunmuyor.
4- Rejim hasmâne tutumların sonlandırılmasıyla ilgili ne diyor?
Beşşar Esed, 20 Şubat’ta El Pais gazetesine verdiği demeçte, ‘terörist’ olarak
tanımladığı muhalifler tarafından güç toplamak için kullanılmadığı sürece, savaşa ara
vermeye hazır olduklarını söylemişti. Ayrıca muhaliflere Türkiye’den gelen desteğin
kesilmesini de istemişti. Esed ayrıca geçen hafta avukat temsilcileriyle yaptığı bir
konuşmada da "Batı sadece militanlar kayıp vermeye başladığında ateşkesten söz
ediyor. Ateşkes sadece ordular veya devletler arasında olur. Teröristlerle devletler
arasında değil" demişti.
5- Muhalifler hasmâne tutumların sonlandırılmasıyla ilgili ne diyor?
Muhalifler anlaşma metni yayınlanmadan önce, hasmâne tutumların bitirilmesi için üç
şartları olduğunu söylemişlerdi: Rusya ve rejimin saldırılarının duracağına dair
uluslararası garantiler, yardım koridorlarının açılması ve rejim hapishanelerindeki
tutukluların serbest bırakılması.
Oysa anlaşma metni, tutukluların bir an önce salıverilmesi için tarafların gerekli
çalışmaları yapacağı taahüdünde bulunuyor.
Anlaşma metninin açıklanmasından sonra Suriyeli muhaliflerin Yüksek Müzakere
Komitesi uluslararası çabalara olumlu yanıt verme niyetinde olduklarını belirtti ancak
taleplerini yeniledi.
Muhalifleri düşündüren başka bir nokta da Rusya’nın bugüne kadar yaptığı
saldırılarda Nusra Cephesi ve IŞİD bahanesini kullanarak kendilerine saldırıyor
olması. Muhaliflerin bir kısmı bu nedenle Nusra Cephesi’nin de hasmâne tutumların
sonlandırılması anlaşmasına katılmasını istemişti.
6- Hasmâne tutumları gerçekten bitirmek mümkün mü?
Tarafların özelikle Rusya’nın bu karara uyup uymayacağı tartışma konusu. Geçen yıl
da Şubat 2015’de Ukrayna’da hasmâne tutumların sonlandırılmasını öngören Minsk 2
anlaşması yapılmıştı. Ancak Rusya’ya bağlı gruplar, düşmanlıklarına devam etmiş,
Ukrayna güçleri de karşılık verince Rusya, Ukrayna’yı suçlamıştı.
http://www.aljazeera.com.tr/al-jazeera-ozel/6-soru-ve-yanitta-suriyede-ateskes
33
AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI
34
Download