AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI Günlük Gündem Çalışması Dr. Fatma Betül SAYAN KAYA Genel Başkan Yardımcısı Dış İlişkiler Başkanı AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI İÇİNDEKİLER TÜRKİYE GÜNDEMİ ............................................................................................................ 3 "Terör örgütleri arasında hiçbir fark yoktur" ...................................................................... 3 ‘Desteğin garantisini kim verecek?’ .......................................................................................... 4 "AP Türkiye Raportörü tarafsızlığını yitirmiştir" ............................................................... 4 Kurtulmuş: “Ümit ederiz ki bu ateşkes olumlu bir şekilde devam eder” ........................ 5 ASYA GÜNDEMİ .................................................................................................................... 6 Rusya BMGK'dan istediğini alamadı ..................................................................................... 6 Kuzey Kore'nin barış teklifini ABD reddetti ...................................................................... 6 Fiji’de Winston kasırgası 29 can aldı .................................................................................... 7 Hindistan’da Jat toplumu geri adım atmıyor ..................................................................... 7 ASYA - YORUMLAR/ANALİZLER ..................................................................................... 8 Rus destekli Esed'in gözü Lazkiye kırsalında ......................................................................... 8 YPG/PKK Kimin Müttefiki? ...................................................................................................... 9 AFRİKA GÜNDEMİ ............................................................................................................ 11 ‘Libya’da petrol tesisleri tehlikede’ ........................................................................................11 Etiyopya'daki arazi protestoları HRW'nin raporuna girdi ..............................................11 AMERİKA GÜNDEMİ ........................................................................................................ 12 Mark Toner: Suriye'deki anlaşmaya tüm taraflar uymalı. ...............................................12 ABD ve Rusya Suriye'de ateşkes tarihi için anlaştı .............................................................13 Obama Zika virüsü için Kongre’den 1,9 milyar dolar istedi ............................................14 ABD, Kuzey Kore'nin barış teklifini reddetti .......................................................................14 Brezilyalı ‘Başkan yapan adam’ yolsuzlukla suçlanıyor .............................................14 Bolivya'da 'dördüncü dönem devlet başkanlığına ret' ................................................15 AMERİKA – YORUMLAR/ANALİZLER ........................................................................ 15 Seçmenlerin Bernie Sanders’dan Yana Olmalarının 10 Sebebi .......................................15 AVRUPA ve BALKANLAR GÜNDEMİ ........................................................................... 19 Sterlin Son 7 Yılın En Düşüğüne Doğru İlerliyor ............................................................19 200 İşadamı Brexit’in İş dünyasını tehlikeye soktuğunu söylüyor .........................20 Boris Johnson AB Bütünleşmesiyle ilgili gerçekten ne düşünüyor? .......................20 İnsan Kaçakçıları Bir Yılda 4 Milyar Avro Kazandı .......................................................20 Almanya'da mülteci yurdunu yakanlara alkışla destek .....................................................20 Renzi: 3 milyar avro mülteci sorununu çözmez ...................................................................21 Almanya'daki ırkçı saldırının suçlusu mültecilermiş .........................................................21 Almanya'da İnsan Hakları Sorumlusu istifa etti .................................................................22 Fitch'ten İngiltere'ye 'AB' uyarısı ...........................................................................................22 Makedonya mültecileri şartlarına göre alacak .....................................................................22 Afgan mültecilere geçiş izni yok ...............................................................................................22 İtalya Başbakanı Renzi'den Clinton'a destek .......................................................................23 Öcalan'ın Atina'daki davası görüldü ......................................................................................23 Almanya'da PKK'dan Türk derneğine saldırı .....................................................................23 BM’den ‘vekalet savaşı’ suçlaması ..........................................................................................23 Dünya silah pazarının en iyi müşterileri ................................................................................24 Kaçakçılar cebini dolduruyor ...................................................................................................24 Londra Belediye Başkanı'ndan AB çıkışı ..............................................................................24 Alman İçişleri Bakanı'ndan ültimatom ..................................................................................25 Stuttgarter Zeitung’ ....................................................................................................................25 Süddeutsche Zeitung ...................................................................................................................25 2 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI Süddeutsche Zeitung ...................................................................................................................26 Slovenya ordusu mültecilere karşı sınırda ............................................................................26 NSA'nın kulakları Merkel'de ...................................................................................................26 AB Bakanı Volkan Bozkır AB ülkelerinden gazetecilerle buluştu ..................................27 Suriye'de 13 Nisan'da parlamento seçimi yapılacak ...........................................................27 Almanya'dan IŞİD'e katılanların sayısı 800'e ulaştı ...........................................................27 Bulgaristan Başbakanı Borisov’a ölüm tehdidi ....................................................................28 Yunanistan'dan Kırım'a; 'Boğaz'a gitme bana gel'! .......................................................28 ORTADOĞU GÜNDEMİ .................................................................................................... 29 Suriye hükümeti ateşkesi kabul etti ...................................................................................29 Esed'den seçim tarihi ...............................................................................................................29 Sudan, Suriye'ye kara harekatına mesafeli ......................................................................29 Lübnan'dan S.Arabistan'a silah çağrısı ..............................................................................30 ORTADOĞU YORUM/ANALİZ ....................................................................................... 30 Işid Bombalı Araç Saldırısıyla 130 Kişiyi Katletti ..........................................................30 6 soru ve yanıtta Suriye'de 'ateşkes' ..................................................................................31 TÜRKİYE GÜNDEMİ "Terör örgütleri arasında hiçbir fark yoktur" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Somali Forumu’nda bir konuşma yaptı. Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şöyle; -"Suriye'de yaşanan iç savaş 5. yılına girdi. Şu ana kadar 400 bini aşkın insan hayatını kaybetti, 12 milyon insan yerini yurdunu terk etti. Bunların kimi kendi ülkesinde, kimi başka ülkelerde mülteci durumuna düştü. Türkiye olarak komşumuzda yaşanan bu drama sessiz kalamazdık. Bugün ülkemiz dinine, diline, etnik kimliğine bakmadan hiçbir ayrım yapmadan 3 milyonu aşkın sığınmacıya ev sahipliği yapıyor. Türkiye aynı zamanda dünyada milli gelirine oranla insani kalkınma yardımlarını en fazla artıran ülke olmuştur. Her zaman ifade ettiğim hususun altını tekrar çizmek istiyorum; Türkiye, Suriye meselesindeki bu duruşuyla küresel vicdanın sesi olmuş, insanlığın onurunu kurtarmıştır." -"Suriye'deki kaos DAEŞ, El Nusra, PYD, YPG gibi terör örgütleri için büyüyüp serpilecekleri ortam sağladı. Nitekim Suriye şu an terör ihraç eden bir ülke konumuna gelmiştir. Türkiye, Suriye kaynaklı tehditlerin acısını en fazla hisseden, terör saldırılarından en çok etkilenen bir ülkedir" -"Teröre ve terörü destekleyen ülkelere karşı artık tüm devletlerin ortak ve ilkeli bir duruş sergilemesi gerekiyor. Bu konuda 'ama'lı, 'fakat'lı ifadeler kullanmak, 'iyi terörist, kötü terörist' ayrımına gitmek, daha önce gördüğü irtibatı şimdi yok saymak, teröre destek olmaktır." -"Biz Türkiye olarak 30 yıldır ülkemizde bölücü terör örgütüyle mücadele ediyoruz. 3 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI Bizim nazarımızda terör örgütleri arasında hiçbir fark yoktur. Eş-Şebab ile DAEŞ veya El-Nusra ya da PKK, PYD, YPG arasında bir ayrım gözetmedik, gözetmiyoruz. Terör, dünyanın her yerinde kim tarafından yapılırsa yapılsın terördür ve bu tehdide karşı kararlı bir şekilde mücadele edilmelidir. Temennimiz, bu anlayışın istisna olmaktan çıkıp, tüm ülkeler nezdinde ortak bir hareket tarzına dönüşmesidir" 23 Şubat 2016 Salı http://www.trthaber.com/haber/gundem/teror-orgutleri-arasinda-hicbir-fark-yoktur236602.html ‘Desteğin garantisini kim verecek?’ Başbakan Davutoğlu Al Jazeera’ye konuştu. Suriye’ye askeri müdahale sorusuna “Arap ülkelerinin bizi destekleyeceğinin garantisini kim verecek?” yanıtını verdi, "Türkiye’yi tehdit eden bir durum olursa kimsenin iznini ve yardımını istemeden gereğinin yapılacağını" söyledi. Suriyeli muhaliflerin Türkiye’nin desteği sayesinde Rusya, İran, Hizbullah ve rejim saldırıları karşısında hâlâ ayakta durduğunu belirten Davutoğlu, “Eğer bugün rejim ülkenin tüm topraklarını kontrol edemiyorsa bu Türkiye’nin sayesindedir. Bu desteği sürdüreceğiz” dedi. Suriye’ye askeri müdahale sorusunu yanıtlarken ise Başika krizinde Türkiye’yi kınayan Arap ülkelerini eleştirdi. “Eğer Suriye’ye askeri müdahalede bulunursak Arap ülkelerinin bizi savunacağının ve destekleyeceğinin garantisini bize kim verecek?” diye soran Davutoğlu, Türkiye’yi tehdit eden bir durum olursa kimsenin iznini ve yardımını istemeden gereğinin yapılacağını söyledi. Davutoğlu’na göre 25 Şubat’ta yeniden başlaması planlanan Cenevre görüşmeleri için Ankara ‘iyimser değil’. Ateşkes görüşmelerinin rejim ve Rusya tarafından suiistimal edildiğini belirten Başbakan, Rusya ile ilişkilerin normalleşmesinin ise Rusya'nın elinde olduğunu söyledi. Rusya’nın hava saldırılarıyla Suriye’nin kuzeyinde etnik temizlik yapmayı amaçladığını dile getiren Başbakan, Türkiye’nin bu sebeple sınıra akın eden Suriyelileri sınırın diğer tarafında tuttuğunu, ancak hayati risk olursa sığınmacıların Türkiye’ye alınacağını belirtti. 23 Şubat 2016 Salı http://www.aljazeera.com.tr/al-jazeera-ozel/destegin-garantisini-kim-verecek "AP Türkiye Raportörü tarafsızlığını yitirmiştir" Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, yaptığı yazılı açıklamada, Avrupa Parlamentosu (AP) Türkiye Raportörü Kati Piri'nin, beraberindeki heyetle geçen hafta gerçekleştirdiği Diyarbakır ziyaretinin ardından kendisine ait web sitesinde yayımladığı metinde PKK için "terör örgütü" ifadesi kullanmadığını belirtti. Piri’nin, "Ankara’daki terörist saldırıda hayatını kaybeden vatandaşların cenaze töreninin ertesi günü, Sur’da 7 şehidin verildiği günü PKK destekçileriyle geçirmesini, Türkiye’nin acısına ve can kayıplarına saygısızlık" olarak nitelendiren 4 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI Bozkır, açıklamasında şunları kaydetti: "Geçtiğimiz yıl, Avrupa Parlamentosu’nun Türkiye kararında 1915 olayları 'soykırım' olarak nitelendirildiği için raporu iade edilen ve Türkiye’nin bugün karşı karşıya olduğu en hayati meseleyi dahi anlayamamış olduğu aşikar olan Türkiye Raportörü Kati Piri, Türkiye’nin meseleleri hakkında tarafsızlığını yitirmiştir. Türkiye’yi anlamaktan uzak olan ve bu derece tarafgir davranan bir raportörün Türkiye hakkında hazırladığı ve Avrupa Parlamentosu'nda görüşülmeye başlanmış raporun ne kadar sağlıklı olabileceğini AB’deki (Avrupa Birliği) dostlarımızın takdirlerine bırakıyoruz. AB ülkelerinde bir terör eylemi olduğunda acıları paylaşan ve terörü kınayan, ancak Türkiye’de her gün terörist saldırılarla canlarımız giderken bunu iç savaş gibi göstermeye çalışan hiçbir anlayışı kabul etmemiz, hoş görmemiz mümkün değildir. Bu yaklaşımında ısrarcı olması halinde Türkiye Raportörü Kati Piri’nin Türkiye’de kendine bundan sonra Diyarbakır’da ziyaret ettiği örgütler dışında muhatap bulması da çok zor olacaktır." 22 Şubat 2016 Pazartesi http://www.trthaber.com/haber/gundem/ap-turkiye-raportoru-tarafsizligini-yitirmistir236562.html Kurtulmuş: “Ümit ederiz ki bu ateşkes olumlu bir şekilde devam eder” Suriye’de çatışmaların durdurulması yönünde Rusya ve ABD’nin anlaştığını açıklaması, 5 yıldan bu yana süren iç karışıklığın çözümü açısından bir umut oldu. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-mun, taraflara güçlü bir şekilde anlaşmanın kurallarına uyma çağrısı yaparken, BM’nin Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura en önemli konulardan birinin insani yardımlar olduğunun altını çizdi. Üç unsurun hayata geçirilmesini umduklarını belirten Mistura, “Bizim için bunlar, kuşatılmış bölgelerde insani yardıma erişilmesi, kadın ve aynı zamanda çocuklar gibi gözaltında tutulanların serbest bırakılması. Bu unsurların koşulları yoktur. Bunların şartları olmamalıdır ve kuşatılmış alanlara ulaşılmasının yanı sıra kadın, çocuk ve yaşlıların serbest bırakılması hemen hayata geçirilmelidir” şeklinde konuştu. Türkiye adına açıklamayı ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanan bakanlar kurulunun ardından Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş yaptı. Kurtulmuş Rusya’nın düzenlediği hava saldırılarına göndermede bulunarak, “Ümit ederiz ki bu ateşkes olumlu bir şekilde devam eder, ateşkes devam ederken, birileri uçaklarını kaldırarak, sivil, masum insanları vurmaya kalkmaz. İnşallah bu 6 aylık müzakereler sonucunda da Suriye’deki bütün ilgili unsurlar, Suriye’nin bütün muhalif unsurları, bütün ılımlı muhalefet de dahil, Suriye’nin yeniden inşası sürecinde yer alır” dedi. Anlaşma 300 binden fazla kişinin yaşamını yitirdiği, milyonlarca kişinin evlerinden olduğu 5 yıldır süren iç savaş süresinde atılmış önemli bir diplomatik adım olarak görülüyor. Ancak anlaşmanın 27 Şubat gece yarısından itibaren hayata geçirilebilmesi için tüm muhalif guruplar Rusya veya ABD tarafına ateşkes 5 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI koşullarını kabul ettiklerini ve uyacaklarını bildirmeleri gerekiyor. 23 Şubat 2016 Salı http://tr.euronews.com/2016/02/23/kurtulmus-umit-ederiz-ki-bu-ateskes-olumlu-birsekilde-devam-eder/ ASYA GÜNDEMİ Rusya BMGK'dan istediğini alamadı Rusya'nın BM Güvenlik Konseyi (BMGK) üyelerine cuma günü dağıttığı ve Suriye rejiminin egemenliğinin gözetilmesi çağrısı yapan karar tasarısı, konsey üyelerinden destek görmedi. Veto yetkisine sahip BMGK üyelerinden Fransa'nın BM Daimi Temsilciliği Basın Sözcüsü Thierry Caboche, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Rusya'nın konseye getirdiği tasarıyı "ölü" olarak niteleyerek, "Tasarının bir geleceği yok" ifadesini kullandı. Caboche, tasarının BMGK'nın gün içinde yaptığı Suriye konulu kapalı toplantıda gündeme dahi gelmediğini belirtti. İngiltere'nin BM Daimi Temsilciliği de AA'ya benzer bir yorumda bulunarak, Daimi Temsilci Matthew Rycroft'un söz konusu tasarıyı "dikkat dağıtma" yöntemi olarak gördüğünü ifade etti. Konseyin daimi olmayan üyelerinden Yeni Zelanda'nın BM Daimi Temsilciliği'nden AA'ya yapılan açıklamada da tasarının konseyden güçlü bir destek almadığı vurgulandı. Açıklamada, "Yeni Zelanda olarak, Güvenlik Konseyi'nin mevcut kararlarının uygulanmasına odaklanmanın daha doğru olduğunu düşünüyoruz" ifadesi kullanıldı. Rusya'nın BMGK'ya cuma günü dağıttığı tasarıda, Esed rejiminin egemenliğinin gözetilmesi çağrısı yapılarak, "Suriye Arap Cumhuriyeti topraklarına yönelik devam eden sınır ötesi top atışlarını güçlü bir şekilde kınıyoruz" ifadesi yer alıyor. Tasarıya karşı çıkan Fransa, İngiltere ve ABD'nin BMGK'da karar tasarılarını veto etme yetkisi olduğu için, Rusya'nın hazırladığı karar tasarısının kabul edilme ihtimali bulunmuyor. Öte yandan, konuyla ilgili çıkan bazı haberlerde, konseyin daimi olmayan üyelerinden Ukrayna ve İspanya'nın da tasarıya karşı çıktığı ifade edildi. 23 Şubat 2016 Salı http://www.trthaber.com/haber/dunya/rusya-bmgkdan-istedigini-alamadi-236565.html Kuzey Kore'nin barış teklifini ABD reddetti Beyaz Saray'dan, Kuzey Kore’nin, Kore yarımadası savaşına son verilmesine yönelik barış teklifinde bulunduğu ancak ABD’nin, nükleer silah stoku konusunun görüşülmesi ısrarı üzerine girişimin sonuçsuz kaldığı bildirildi. Beyaz Saray Sözcüsü Josh Earnest, günlük basın toplantısında, Pyongyang yönetiminin yarımadadaki savaşın sona erdirilmesine yönelik teklifine ilişkin sorular üzerine, böyle bir teklifte bulunulduğunu doğruladı. ABD yönetiminin öneriyi 6 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI değerlendirdiğini ifade eden Earnest, Kuzey Kore’nin nükleer stokunun kontrol altına alınmasının bu görüşmelerin parçası olması ısrarlarına Pyongyang’ın karşı çıktığını, girişimin de sonuçsuz kaldığını kaydetti. Earnest, “Gerçek şu ki Kuzey Koreliler bunu reddetti” ifadesini kullandı. 23 Şubat 2016 Salı http://www.trthaber.com/haber/dunya/kuzey-korenin-baris-teklifini-abd-reddetti236591.html Fiji’de Winston kasırgası 29 can aldı Fiji’de hafta sonu etkili olan Winston kasırgasında 29 kişinin hayatını kaybettiği bildirildi. Hükümet Sözcüsü Ewan Perrin, Koro Adası'nda 9 kişinin daha yaşamını yitirmesi sonucu ölü sayısının yükseldiğini açıkladı. Koro Adası'ndaki ev ve iş yerlerinin büyük bir kısmının yerle bir olduğuna işaret eden Perrin, 30 kişilik bir ekibin ada halkına yiyecek ve içme suyu götürdüğünü belirtti. Perrin, adada evsiz kalan 4 bin 500 kişi için geçici barınak yapılacağını kaydetti. Fiji, hafta sonu son yılların en şiddetli kasırgasını yaşamıştı. Saatteki hızı 285 kilometreyi bulan kasırga, büyük hasara yol açmıştı. 23 Şubat 2016 Salı http://aa.com.tr/tr/dunya/fiji-de-winston-kasirgasi-29-can-aldi/525691 Hindistan’da Jat toplumu geri adım atmıyor Hindistan’da dördüncü gününe giren kast sistemi gösterileri hükümetle varılan anlaşmaya rağmen devam ediyor. Sistemin üst katmanlarında yer alan Jat toplumu, daha düşük kastlar için ayrılan kamuda istihdam ve eğitim kotalarına dahil edilmeyi istiyor. İçişleri Bakanlığı, bu talebin kısmen karşılanacağını duyurmuştu. Ancak geçtiğimiz Cuma gününden beri bir kargo trenini ateşe veren, bazı caddeleri ve başkent Delhi’nin ana su kaynağını kapatan Jat toplumundan eylemciler, geri adım atmıyor: “Jat toplumunun gençleri bir kayıp nesil olma tehlikesiyle karşı karşıya. Gelecek nesiller için talepte bulunuyoruz. Hükümet derhal bizlere istihdamda eşit fırsatlar sağlamalı. Bu hakkı alana kadar protestolarımız devam edecek.” Ordu, göstericilerin ele geçirdiği su kanalında kontrolü sağladı. Fakat Delhi’de 10 milyondan fazla kişi hala şebeke suyu alamıyor. Dağıtımın normale dönmesinin haftasonunu bulacağı belirtiliyor. Şiddet eylemine dönüşen gösteriler sırasında 16 kişi hayatını kaybetti, yüzlerce kişi de yaralandı. Hint hükümetinin Jatların talepleriyle ilgili bir yasal düzenleme hazırlığı yaptığı belirtiliyor. 23 Şubat 2016 Salı http://tr.euronews.com/2016/02/23/hindistan-da-jat-toplumu-geri-adim-atmiyor/ 7 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI ASYA - YORUMLAR/ANALİZLER Rus destekli Esed'in gözü Lazkiye kırsalında Anadolu Ajansı-23 Şubat 2016/ Erdal Türkoğlu Rejim güçleri, Rusya'nın Suriye'ye geldiği 30 Eylül tarihinden bu yana, "Esed'in kalesi" olarak adlandırılan Lazkiye kentine en yakın bölge olma özelliği taşıyan Türkmendağı ve Cebel Ekrad'a aralıksız saldırı gerçekleştiriyor. Suriye'de 5 yıldır aralıksız devam eden iç savaş, Rusya'nın savaşa dahil olmasıyla daha da şiddetlendi. Rusların başta hava olmak üzere kara ve deniz gücünden destek alan rejim, en yoğun saldırılarından birini, ülkenin stratejik bölgelerinden Lazkiye'nin doğusundaki Türkmendağı ve Cebel Ekrad'a gerçekleştirdi. Bölgede birçok stratejik noktayı elinde bulunduran ve Lazkiye merkeziyle sahile doğru ilerlemek isteyen muhalifler, Rusya'nın teknolojik silahlarıyla yaptığı saldırılar sonrası bölgedeki üstünlüğünü önemli oranda kaybetti. Halk göçe zorlandı Rus jetleri ve rejim, ilk saldırılarını sivillerin yaşadığı köylerle mevzilere yoğunlaştırdı. Hava, kara ve denizden yoğun bombardımana dayanamayan halk, evlerini terk etmeye başladı. Binlerce kişi, ülke içerisindeki güvenli noktalarla Türkiye'ye göç etti. Ardından birkaç noktadan kara hareketi başlatan rejim, ilk olarak Türkmendağı'nın güneyindeki Gimam köyü ile Cebel Ekrad'daki Durin köyüne girmeye çalıştı. İlk kayıp; Gimam ve Durin Birbirine komşu olan Türkmendağı ve Cebel Ekrad'a eş zamanlı saldırılar düzenleyen rejim ve Rus jetleri, böylelikle iki dağın birbirine yapacağı desteği yok etmeye çalıştı. Yoğun saldırılara 1 aydan fazla direnen muhalifler, bu iki stratejik noktayı kaybetti. Köyler defalarca el değiştirse de rejim buraları almayı başardı. Bu mevzilerde 100'e yakın muhalif hayatını kaybetti. Bombardımanı hiç kesmeyen Esed güçleri, Ruslarla geliştirdiği yeni stratejilerle, bölgedeki önemli tepelere gözünü dikti. Türkmendağı'nın kuzeyindeki en yüksek nokta olan Kızıldağ'a yönelen rejim güçleri, günler süren hava destekli saldırılar sonrası burada da hakimiyeti sağladı. Alınan her tepeyle bölgedeki etkinliğini arttırarak atış üstünlüğü sağlayan Esed ordusu, yaklaşık 45 gün önce de güneydeki en yüksek tepe olan Burc el Kasab'ı ele geçirdi. 8 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI Cebel Ekrad'da da kayıplar devam etti Dağlık ve ormanlık olan bölgede, birçok stratejik tepeyi ele geçiren Rusya destekli rejim, önemli sayıda asker ve mühimmat kaybına rağmen, Lazkiye kırsalından vazgeçmedi. Günlerce ve haftalarca süren çatışmalarda, Cebel Ekrad'daki stratejik noktalardan, EnNobe ile Cubbul Ahmar tepelerinde hakimiyet sağladı. Saldırıların şiddetini kamuoyuna anlatmaya çalışan muhalifler, bu sürede, tüm Suriye'ye gerçekleştirilen saldırılardan fazla, bu iki dağa saldırı yapıldığını belirtti. Bölgenin yüksek noktalarına hakim olan rejim, muhaliflerin hareket alanını da daraltmış oldu. Birçok bağlantı yoluna atış yapabilen rejim, muhalifleri adeta mevzilerinde kıstırdı. Bazı köyler yoğun bombardıman ve güvenlik gerekçesiyle çatışma olmadan teslim edilmek zorunda kalındı. Rejim böylelikle, yaklaşık 4 yılda kaybettiği 40'a yakın köy ve noktayı ele geçirerek, Lazkiye kırsalının yüzde 80'ine hakim oldu. Kapalı havada karşı saldırı Hava saldırıları ve teknolojik silahlara karşı kısıtlı asker ve mühimmatla köylerini korumak için mücadele eden muhalifler, saldırı için gece saatlerini, havaların yağışlı ve sisli olduğu zamanları seçiyor. Daha çok, jetlerin ve İHA'ların görev yapamadığı bu anlarda saldırıya geçen muhalifler, rejime önemli kayıplar verdirtti. Bölgeyi çok iyi bilmenin avantajını da kullanan muhalif güçler, zaman zaman düzenledikleri operasyonlarla, bazı noktalardan rejimi kovmayı başardı. Muhalifler, bu saldırılarda rejimden birçok askeri öldürürken, çok sayıda mühimmatı da ele geçirdi. Şu an Türkmendağı'nda 7 köy, birkaç çiftlik ile Cebel Ekrad'da 6 köy ve bazı çiftlikleri elinde bulunduran muhalifler, bölgelerini korumaya çalışıyor. Rejim ise, bölgeyi tamamen ele geçirerek, İdlib kenti kırsalı ile Cisr eş Şuğur ilçesine ve Gab ovasına yeniden hakim olmak istiyor. Ayrıca, muhalifleri, Lazkiye kent merkezinden, Akdeniz sahilinden ve sahildeki Rus üssünden uzakta tutmayı amaçlıyor. http://aa.com.tr/tr/dunya/rus-destekli-esedin-gozu-lazkiye-kirsalinda/525804 YPG/PKK Kimin Müttefiki? SETA-22 Şubat 2016/Ufuk Ulutaş YPG bir taraftan anti-emperyalist muhabbetler yapıp Marksist türküler yakarken diğer 9 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI taraftan da Kentucky’li bir redneck seviyesinde Amerika’yla yaptığı ittifakın verdiği dayanılmaz hafifliğin tadını çıkarıyor. Başınız dönüyor değil mi Suriye’deki ittifaklar algoritmasına bakınca? Bilgisayarlara mavi ekran verdirecek cinsten bir algoritma bu. Türkiye gibi bir veya iki aktörü hariç tutun, Suriye’de faaliyet gösteren aktörlerin içinde bulundukları ittifak ağı tabiri caizse artık içinden çıkılmaz bir hal aldı. Kimin kimi neden ve nasıl desteklediği birbirine girmişken ortaya aynı zamanda tutarsızlıklar manzumesi bir durum da çıkıyor. Tabii ki bu durumdan en çok YPG gibi terör odakları istifade ediyor. Yapıları gereği bir hamiden diğer hamiye atlayacak veya aynı zamanda yedi kocalı Hürmüz misali birçok hamiyle dans edecek kadar kaypak bir ideolojiye sahip olan YPG’nin asıl müttefiki kim sorusuna cevap vermek de doğal olarak neredeyse imkânsız hale geliyor. Şu ittifaklar manzumesine bir bakalım: ABD bazı Suriyeli muhalifleri destekliyor, aynı zamanda bu muhaliflere saldıran ve topraklarını kontrol etmeye çalışan YPG’yi de destekliyor. Suriyeli muhalifleri desteklerken, muhaliflere uçaklarla ölüm yağdıran Rusya’yla da aynı zeminde buluşmuş durumda. Bu da yetmiyor bir taraftan Esed’in meşruiyetini sorgularken Esed’in ‘bizim parçamız’ dediği YPG’yi işlediği tüm savaş suçlarına rağmen desteklemeye devam ediyor. DAİŞ’e karşı olduğunu söylüyor ama DAİŞ’le mücadele eden Suriyeli muhaliflerle savaşan YPG’ye verdiği destekle DAİŞ’le mücadeleye darbe vuruyor. Rusya Esed rejimini destekliyor ama ABD ile ‘al gülüm ver gülüm’ ilişkisine devam ediyor. DAİŞ’le mücadele bahanesiyle Suriye’ye girdi ama DAİŞ’le mücadele eden Suriyeli muhaliflere ölüm yağdırıyor. YPG’yi muhalif kontenjanından Cenevre’de masaya oturtmaya çalıştı ama an itibarıyla YPG’ye tonlarca silah akıtıyor ve DAİŞ’le savaşan Suriyeli muhaliflere karşı savaşlarında YPG’ye hava desteği veriyor. Esed rejimi tescilli bir Kürt düşmanı olmasına rağmen Suriye devriminin başından beri YPG’ye alan açıyor ve silah da dahil olmak üzere her türlü desteği veriyor. Bir taraftan kendisini ABD’ye karşı konumlandırsa da ABD’nin destek verdiği YPG’ye desteğini sürdürürken diğer taraftan da DAİŞ’le mücadele bahanesiyle ABD ile müttefik haline dönüşmeye can atar bir turum sergiliyor. YPG ise bir taraftan anti-emperyalist muhabbetler yapıp Marksist türküler yakarken diğer taraftan da Kentucky’li bir redneck seviyesinde Amerika’yla yaptığı ittifakın verdiği dayanılmaz hafifliğin tadını çıkarıyor. ABD’nin müttefiki YPG aynı zamanda en azından kâğıt üzerinde ABD’nin rakibi olan Rusya’yla stratejik ortaklık kurmuş ve bunu sahaya ABD’nin de çıkarlarına zarar verecek ölçüde yansıtmış durumda. Stockholm sendromundan mıdır kıblesizlikten midir bilinmez Suriye’deki Kürtlere zulmüyle nam salmış Esed rejiminin bir aparatı olmaktan o kadar memnun ki ‘Esed ordusuna katılabiliriz’ şeklinde kalpler ve akıllı çocuk emojilerini Şam’a doğru gönderiyor. Bu kafa karışıklığını etkin bir şekilde kullanan YPG, ABD ile Türkiye’nin arasında kriz çıkaracak bir zemini de elde etmiş durumda. ABD’li yetkililer açık bir şekilde ‘YPG’ye top atışını durdurun, onlar da bizim müttefikimiz’ diyebilirken YPG’ye 10 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI ‘Muhaliflere saldırılarını durdurun, onlar da bizim müttefikimiz’ diyemiyor. ABD muhaliflere yardım için şart koştukları onlarca maddeyi YPG’ye yardım için koşmadıklarından meydanı boş bulan YPG, DAİŞ’i bahane ederek önceliği olan sınır bölgesini ele geçirme hayalini köy köy gerçekleştirmeye çalışıyor. Şimdi siz karar verin YPG kimin müttefiki? ABD kimin müttefiki? Türkiye kimin müttefiki? http://setav.org/tr/ypgpkk-kimin-muttefiki/yorum/36837 AFRİKA GÜNDEMİ ‘Libya’da petrol tesisleri tehlikede’ Libya’da petrol üretim tesislerine dönük terör örgütü DEAŞ‘ın saldırılarının artmasından endişe ediliyor. Libya Ulusal Petrol Kurumu (NOC) buna ek olarak yaptığı açıklamada, perşembe ve cuma günleri militanların Fida petrol havzasında bir üretim tankını ateşe verdiğini bir diğerine ise zarar verdiğini kaydetti. Söz konusu alan Ras Lanuf yakınlarında, geçtiğimiz ay teröristlerin düzenlediği saldırı ile tesise büyük hasar verdiği bölgede bulunuyor. Öte yandan Libya ordusu ise Bingazi’nin kontrolünü ele geçirmek için düzenledikleri operasyonlara ağırlık verirken ilerleme sağladıkları bildiriliyor. Bingazi çevresinde şiddetli çatışmaların yaşandığı bildirilirken, 20’den fazla askerin hayatını kaybettiği iddia edildi. 22 Şubat 2016 Pazartesi http://tr.euronews.com/2016/02/22/libya-da-petrol-tesisleri-tehlikede/ Etiyopya'daki arazi protestoları HRW'nin raporuna girdi İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), Etiyopya'nın Orimiya eyaleti genelinde 4 aydır devam eden protestolarda güvenlik güçlerinin göstericilere şiddet uygulamayı sürdürdüğünü kaydetti. Kuruluşun internet sitesinden yapılan açıklamada, güvenlik kuvvetlerinin öğrencilerin başkent Addis Ababa'nın genişleme planına karşı düzenlediği gösterileri, orantısız güç uygulayarak bastırmaya çalıştığı belirtildi. Her gün insanların, aralarında askeri personelin de bulunduğu güvenlik güçlerince öldürüldüğü veya gelişigüzel gözaltına alındığı ifade edilen açıklamada, herhangi bir suçlama yöneltilmeyen binlerce kişinin hala gözaltında tutulduğuna işaret edildi. Açıklamada, protestocuların sıklığı azalsa da güvenlik güçlerinin, protestolar nedeniyle aralarında öğrenci, öğretmen, hükümet yetkilisi, iş adamı, muhalif politikacı ve sağlık personellerinin de bulunduğu birçok kişiyi tutukladığı bildirildi. Açıklamada ayrıca, örgütün görüştüğü 20 kişinin gözaltında oldukları süre boyuncu çeşitli işkencelere maruz kaldıklarını söylediği aktarıldı. HRW Afrika Direktör Yardımcısı Leslie Lefkow, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "Oromiya'nın yerel güvenlik güçleriyle dolup taşması, yetkililerin, öğrenci, çiftçi ve 11 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI diğer muhaliflerin barışçıl protestolarını genel olarak önemsemediğini gözler önüne seriyor. Hükümetin, güvenlik güçlerini dizginlemesi, haksız olarak gözaltında tutulanları serbest bırakması ve aşırı güç kullanan polis ile askerlere, yaptıklarının hesabını sorması gerekiyor" ifadesini kullandı. Etiyopya'ya bağışta bulunan ülkelerin, Oromiya'da birçok protestocunun öldürülmesine kayıtsız kaldığını belirten Lefkow, bu ülkelerin, "görmezden gelmeye ve bu hayrete düşüren barbarlığı önemsizmiş gibi göstermeye son vermeleri gerektiğini" vurguladı. Lefkow, bağışçı ülkelerin, ölümlerin ve diğer ihlallerin araştırılması yönünde bağımsız bir soruşturmayı desteklemesi için Etiyopya hükümetine çağrısı yapması gerektiğini bildirdi. Protestolar, başkent Addis Ababa ve çevresinin genişleme planında etnik Oromiya halkının yaşadığı eyaletten toprak alınacağının duyulmasının ardından patlak vermişti. Polis, eyaletteki birçok okulda düzenlenen gösterileri şiddete başvurarak bastırmaya çalışmıştı. Etiyopya hükümeti, 12 Ocak'ta plandan vazgeçtiklerini, bu tarihten sonra durumun kontrol altına alındığını öne sürmüştü. 22 Şubat 2016 Pazartesi http://www.dunyabulteni.net/afrika/355987/etiyopyadaki-arazi-protestolari-hrwninraporuna-girdi AMERİKA GÜNDEMİ Mark Toner: Suriye'deki anlaşmaya tüm taraflar uymalı. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Toner, ABD ile Rusya arasında Suriye'de çatışmaların 27 Şubat'ta durdurulmasına yönelik anlaşmaya herkesin uyması yönünde çağrı yaptıklarını bildirdi. Toner, bir soru üzerine Türkiye’ye de sınır ötesinden top atışlarını durdurmaları yönünde çağrıda bulunduklarını belirtti. "YPG ve PKK’nın bağlantısı olmadığını" iddia eden Toner, "Türkiye'nin PKK ve meşru müdafaası ile ilgili endişelerini anlıyoruz ama sınır üzerinden top atışlarını durdurması çağrısı yapıyoruz. YPG’ye de Halep ve civarındaki eylemlerinin açıkça durumu daha da kötüleştirdiği ve zarar verdiğini söyledik" dedi. Toplantıda Toner’e, "Beşşar Esed’in üst düzey danışmanlarından Buseyne Şaban'ın geçen hafta yaptığı bir konuşmada, rejimin PYD’yi müttefik olarak gördüğü" yönündeki ifadeleri hatırlatılarak, “PYD'nin rejimle işbirliği yaptığına inanıyor musunuz?” şeklinde bir soru da yöneltildi. Toner, “Açıkçası ben hüküm veremem. YPG’nin Halep civarında zarar veren ve toprak ele geçirmeye dönük bazı hareketliliğini gördük. Fakat YPG’nin bazı gruplarının, Suriye’nin kuzeydoğu bölgesinde DAEŞ’e karşı etkili bir biçimde savaştığını ve DAEŞ’in kontrol ettiği bölgeleri ele geçirdiği konusunda çok açık olduk” dedi. Toner, ABD hükümetinin terörle ilgili elde ettiği tüm istihbaratı bir araya getiren ve analiz eden ana kuruluşu Ulusal Terörle Mücadele Merkezi’nin (NCTC) 2014 yılına 12 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI ait bir belgede PYD’nin PKK'nın (KGK) kolu olduğunu fakat 2015'te bu ifadenin çıkarıldığına dair haberlere ilişkin soruya ise "Dışişleri Bakanlığında resmi olarak 'yabancı terör grubu' tanımlaması için bir süreç vardır. Bu, bizim bir grubu nasıl yabancı terör örgütü olarak tanımlamamız için altın standardımızdır. Bu internet sitesi ya da kurumun PYD’yi nasıl sınıflandırdığı konusunda konuşamam" değerlendirmesinde bulundu. http://www.state.gov/r/pa/prs/dpb/2016/02/253123.htm ABD ve Rusya Suriye'de ateşkes tarihi için anlaştı ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, ABD, Rusya ve diğer ülkelerin Suriye’de ateşkes için geçici anlaşmaya vardığını açıkladı. ABD ve Rusya, Suriye'deki ateşkesin 27 Şubat'ta başlaması konusunda anlaştı. Ateşkes IŞİD ve El Nusra'yı kapsamıyor. Açıklamada, BM nezaretinde oluşturulan Ateşkes Görev Gücü'nün "çatışmaların durdurulması" anlaşmasının etkin bir şekilde uygulanması için DAEŞ, Nusra Cephesi ve BM altındaki diğer terör örgütlerinin elindeki alanların belirlenmesi, anlaşmaya uyma ve gerilimin ivedi şekilde düşürülmesi için taraflar arasında iletişimin sağlanması, anlaşmanın ihlali iddialarının çözümlenmesi konularında sorumlu olacağı kaydedildi. Ayrıca Suriye rejimi ve kendilerini destekleyen gruplarla silahlı muhalifler arasında anlaşma şartlarının uygun şekilde yerine getirildiğini denetlemek için ABD ve Rusya'nın iletişim hattı oluşturacağı, gerekli ve uygun görülmesi halinde de anlaşmanın yürürlüğe girmesiyle gerekli bilgilerin paylaşılması amacıyla bir çalışma kurulunun hayata geçirileceği ifade edildi. ABD ile Rusya'nın ortak açıklamasına göre, Suriye genelinde uygulanacak "çatışmaların durdurulması", DAEŞ, Nusra Cephesi ve BM tarafından terör örgütü olarak kabul edilen diğer gruplara karşı düzenlenen askeri ve paramiliter saldırıları kapsamayacak. Açıklamada, Suriye muhalefeti ile rejimin sorumlulukları ayrı ayrı tanımlandı. Buna göre, Suriye muhalefeti ABD veya Rusya'ya BM Güvenlik Konseyi'nin 2254 numaralı kararının tam olarak uygulanacağını ve BM gözetimindeki siyasi müzakere sürecine katılacağını, Suriye ordusuna herhangi bir silahla saldırmayacağını, ateşkesin tarafı olan gruplardan toprak elde etmekten kaçınacağını, kontrol altında tuttukları yerlere hızlı şekilde insani yardımların ulaştırılmasına izin vereceklerini, kendini savunmak için karşılık verilmesi gerekirse orantılı güç kullanacağını 26 Şubat 12.00'ye kadar teyit edecek. Suriye ordusunun da yine aynı gün ve saate kadar Rusya'ya BM Güvenlik Konseyi'nin 2254 numaralı kararının tam olarak uygulanacağını ve BM gözetimindeki siyasi müzakere sürecine katılacağını, Suriye Hava Kuvvetleri ile Rusya Hava Kuvvetlerinin havadan bombardımanı dahil olmak üzere silahlı muhalif gruplara hiçbir silahla saldırmayacağını, ateşkesin tarafı olan gruplardan toprak elde etmekten kaçınacağını, kontrol altında tuttukları yerlere hızlı şekilde insani yardımların ulaştırılmasına izin vereceklerini, kendini savunmak için karşılık verilmesi gerekirse orantılı güç 13 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI kullanacağını teyit etmesi gerekiyor. http://time.com/4232839/syria-civil-war-ceasefire-russia-us-john-kerry/ http://www.usasabah.com/Guncel/2016/02/22/abd-ve-rusya-suriyede-ateskes-tarihiicin-anlasti-852125078068 Obama Zika virüsü için Kongre’den 1,9 milyar dolar istedi ABD Başkanı Obama, ülkesinde ve Latin Amerika’da Zika virüsüyle mücadele için 1,9 milyar dolar finansman sağlanmasına yönelik resmi talebini Kongre’ye iletti. Obama, Temsilciler Meclisi Başkanı Paul Ryan’a gönderdiği mektubunda, virüsle hem ülkesinde hem de uluslararası alanda baş edebilmek için bütçeden 1,9 milyar dolar finansman ayrılması talebinde bulunduğunu belirtti. Finansmanın, Sağlık ve İnsan Hizmetleri Bakanlığı ile Ulusal Kalkınma Ajansı’nın bu alandaki çabalarına hazır olmalarının yanı sıra kendilerine kaynak sunacağını da vurgulayan Obama, başkan olarak ilk önceliğinin Amerikan halkının sağlık ve güvenliğini temin etmek olduğunu kaydetti. Obama mektubunda, “Bu talep yerel sağlık sistemimizin güçlendirilmesi, Zika virüsünün saptanması ve ülkede potansiyel bir salgına yanıt verilmesi ile diğer ülkelerde yayılmasını önlemek için gerekli adımların atılmasını destekliyor” ifadesini kullandı.Obama, Kongre’nin talebini ivedilikle ele alması çağrısında bulundu. http://www.ajc.com/news/news/national/president-obama-asks-congress-19b-combatzika-viru/nqWTw/ ABD, Kuzey Kore'nin barış teklifini reddetti Beyaz Saray'dan, Kuzey Kore’nin, Kore yarımadası savaşına son verilmesine yönelik barış teklifinde bulunduğu ancak ABD’nin, nükleer silah stoku konusunun görüşülmesi ısrarı üzerine girişimin sonuçsuz kaldığı bildirildi. Beyaz Saray Sözcüsü Josh Earnest, günlük basın toplantısında, Pyongyang yönetiminin yarımadadaki savaşın sona erdirilmesine yönelik teklifine ilişkin sorular üzerine, böyle bir teklifte bulunulduğunu doğruladı. ABD yönetiminin öneriyi değerlendirdiğini ifade eden Earnest, Kuzey Kore’nin nükleer stokunun kontrol altına alınmasının bu görüşmelerin parçası olması ısrarlarına Pyongyang’ın karşı çıktığını, girişimin de sonuçsuz kaldığını kaydetti. Earnest, “Gerçek şu ki Kuzey Koreliler bunu reddetti” ifadesini kullandı. ABD yönetimi, Kuzey Kore ile barış görüşmelerini yapabileceklerini ancak Pyongyang’ın ilk önce nükleer programını sona erdirmesi gerektiğini daha önce de ifade etmişti. http://www.reuters.com/article/us-northkorea-nuclear-idUSKCN0VU0XE Brezilyalı ‘Başkan yapan adam’ yolsuzlukla suçlanıyor Brezilya’da yapılan yolsuzluk operasyonları Başkan Dilma Roussef’in seçim kampanyasını yöneten Joao Santana’ya uzandı. Başkentte farklı adreslerde arama yapan Brezilya polisi, hakkında tutuklama kararı çıkarılan Santana’yı bulamadı. Yürüttüğü başarılı seçim çalışmaları nedeniyle “Başkan yapan adam” olarak bilinen Sanatana’nın başka bir ülkede bulunduğu öne sürüldü. Operasyonun ikinci ayağında 14 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI ise ülkenin en büyük mühendislik şirketi hedef alındı. Üç ayrı kentte yapılan eş zamanlı baskınlarda şirkete ait çok sayıda evraka el konuldu. Polis hazırlık aşamasında olan soruşturma ile ilgili detaylı bilgi vermedi. Ancak suçlamaların yolsuzluk ve usulsüzlük olduğu öne sürülüyor. 22 Şubat 2016 Pazartesi http://tr.euronews.com/2016/02/22/brezilyali-baskan-yapan-adam-yolsuzluklasuclaniyor/ Bolivya'da 'dördüncü dönem devlet başkanlığına ret' Rerefandum, görevdeki üçüncü dönemi olan Devlet Başkanı Eva Morales'in isteği üzerine gerçekleştirildi. Anketler referanduma katılanların yaklaşık yüzde 52'sinin hayır oyu kullandığını gösteriyor. Ancak seçim görevlileri oy sayımının normalden yavaş ilerlediğini belirtiyor. Özellikle Morales'e desteğin yoğun olduğu kırsal bölgelerde, oy sayımının geciktiği haberleri geliyor. Morales, reformları tamamlamak için daha fazla süreye ihtiyaç duyduğunu savunuyor. Ancak muhalefet üst üste dört dönem başkanlığın demokratik olmadığını savunuyor. Bolivya'da 2013'te yapılan anayasa değişikliği ile, arka arkaya başkan seçilebilme hakkı üç döneme çıkarılmıştı. Anayasa değişikliği önerisi kabul edilseydi, Ocak 2006'dan bu yana görevde olan Eva Morales'in 2025 sonuna kadar görevde kalabilmesi mümkün olacaktı. Bolivya'nın yerli kökenli ilk devlet başkanı olan Morales 2014'teki seçimlerde yüzde 62 oyla üçüncü kez başkan seçilmişti. Morales'in görev süresi 2020'de sona erecek. Eski bir koka çiftçisi olan Morales göreve geldiğinden bu yana, ülke ekonomisi yıllık ortalama yüzde 5 büyüdü. 22 Şubat 2016 Pazartesi http://www.bbc.com/turkce/haberler/2016/02/160222_bolivya_baskanlik_referandum _ret AMERİKA – YORUMLAR/ANALİZLER Seçmenlerin Bernie Sanders’dan Yana Olmalarının 10 Sebebi ‘Demokrat Parti’nin adayı olarak kimi görmek istersiniz?’ sorumuza okurlarımızdan birçok yanıt aldık; ve bu cevapların çoğu da Bernie Sanders taraftarıydı. Henüz seçim döneminin başlarında olmamıza rağmen, ara seçimde Bernie Sanders’ın Hillary Clinton karşısında New Hampshire’da aldığı galibiyet, 2016 Kasım’ındaki başkanlık seçimlerinde Demokrat Parti adayının sosyalist demokrat olabileceği ihtimali parti içerisindeki taraftarlarının umutlarını arttırdı. 15 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI Geçtiğimiz hafta, Iowa’daki parti kurultayı sonrasında okurlarımıza Demokrat Parti adayı olarak kimi tercih edersiniz sorusunu sormuştuk. Bu soruya şaşırtıcı sayıda yanıt aldık: birkaç gün içinde tam 12binin üzerinde! Bunların ezici çoğunluğu da Sanders taraftarıydı. Belki de hiç şaşırtıcı değil bu. Okuyucu kitlemiz göz önünde bulundurulursa, Sanders’ın güçlü bir destek bulacağı beklenen bir şeydi. Ama bu kadar candan ve güçlü duygularla gelen yanıtlar bize önceden yine bizim tarafımızdan okurlarımıza Britanya İşçi Partisi’nin alışılmadık adayı Jeremy Corbyn hakkındaki benzer sorumuzu hatırlattı. Okurlarımız, Sanders’ın gelişmekte olan seçim kampanyası yarışını bizim mail gelen kutumuzda sürdürdüler. Birleşik Devletler’in çeşitli eyaletlerinden ve çeşitli yaş ve sosyal çevrelerden gelen binlerce mesajdan çoğu benzer argümanları tekrar ediyordu: ‘Sanders ülkemiz için son şans.’, ‘Bizim devrime ihtiyacımız var ve o da diğerlerinden farklı şeyler sunan tek kişi.’, ‘O özgün, dürüst ve Wall Street tarafından satın alınmamış biri.’ İşte Sanders’ın Clinton karşısında destek görmesinin 10 nedeni: 1- Statükoya meydan okuyan tek kişi… Ana akım Amerikan politikası hakkında açık bir şekilde kendini belli eden hiddet, Cumhuriyetçi kanadın Donald Trump’a olan popülist desteği olarak yansıyor. Bu noktada Sanders, Amerika’daki demokratik sistemin çöktüğünü düşünenleri kendisine çekiyor. “Sanders benim menfaatlerimi temsil ediyor. Yıllardır Amerikan siyaseti tiyatro oyunu halinde:seçimler kişisel çıkarlar için ve özel şirketler tarafından satın alınmış durumda. Bunlar çevreyi harap ettiler, tarihteki en büyük ekonomik krize sebep oldular ve zenginlikleri ve karları için insanların ihtiyaçlarını ötekileştirdiler.” Shaz Plunkett, Los Angeles CA 2- Clinton önceki halinden farksız olduğuna göre… Clinton kendini pragmatik ve işleri yoluna koyabilen biri olarak tanımlıyor. Ancak New Hampshire mağlubiyetinden sonra Sanders’ın önüne geçebilmek için bir takım yenilikçi güvenceler vermesi gerekiyor. “Hillary Clinton’a karşı bir garezim yok, ama kendisinin bundan sekiz sene önce de başkan adayı olabilmek için bir şansı vardı. Clinton’ın modası geçmiş ve tartışmalı birçok şeyi olan ve Cumhuriyetçilerin kendisine karşı oy vermesine neden olacak bir 16 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI mazisi var. ” Steve Guion, Fairfax, Virginia 3- Sanders’ın tutarlılığı fazilet olarak görülüyor. ‘Yanar dönerlik’ deyimi daha çok John Kerry’nin 2004’teki seçim kampanyası ile özdeşleşmiş olsa da, okurlarımız bunu Clinton ile ilişkilendirmişler. Oysa Sanders’ın tutarlılığı hanesine büyük bir artı olarak yazılıyor. “ Zengini daha da zengin etmekten ve aza kanaat etmekten yoruldum. Ailem Wall Street krizinde emeklilik paralarının çoğunu kaybetti, ve kimse onlara bu kayıpları için onlara bir ödeme yapmadı. Üniversite eğitimim beni daha iyi yapmadı ve halen öğrencilik kredilerimi ödemekle boğuşuyorum, piyasalardaki durgunluk yüzünden çocuklarımın hiçbiri üniversiteye gidemedi. Bizler bu ülkede bir değişimi hak ediyoruz, ve Sanders da bu değişim için sürekli mücadele etmekte olan biri. ”Danielle Banz, Monroe, Washington 4- Clinton’ın Wall Street ile bağı hakkında şüpheler var. Sanders birçok yerde Clinton’ın Wall Street ile sıkı ilişkisi hakkında yorumlarda bulundu. Bu yorumlar gelecek tartışmalarda da belirleyici olacak gibi duruyor. “Sanders seçim kampanyasında finansal bir reformu önceliği haline getirmiş tek aday. Hillary Clintonise bu bozulmuş düzenden faydalanan ve onu değiştirmeye çalışmayacak biri. Eğer Clinton kazanırsa bu, Wall Street’ten gelen paralar ile olacak. Böyle birine oy veremem.” Walker Bragman, East Hampton, New York 5- Devrim niteliğinde bir değişim bekliyorlar… Clinton Sanders’ın ülke için çizdiği yolu ‘ayakları yere basmayan’ olarak tasvir ediyor, ancak ortada ciddi anlamda bir bitkinlik ve artan değişim talebi var. “Sanders orta ve alt sınıf insanları temsil eden tek aday. Emeklilik maaşlarımıza, sağlık sigortamıza ve sendikalarımıza saldırıların arttığı bir dönemde, Bernie bizim için bir şeyler vaat eden biri: ücretsiz üniversite, öğrenci kredilerinde indirim, herkese sağlık sigortası yaptırılması vesaire. Ek olarak, o dürüst biri ve milyonerlerin veya şirketlerin kampanyasına maddi yardımda bulunmasına karşı çıkıyor. ” Jannike Johnsen, Washington 6-Bebek adımları atarak ilerlemek için geç kalındığı düşünülüyor. Her ne kadar farklı bir siyasi perspektiften gelse de, Trump’ın en tepede bir değişim gerektiği söylemini okuyucular büyük bir şans olarak görüyorlar. Bu sebeple seçmenler Sanders’ı Clinton’a nazaran Amerika’nın son şansı olarak görme eğilimindeler. “ Siyasete karışan para, gelir adaletsizliği, asgari ücretin 15 dolar olması, ücretsiz 17 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI üniversite eğitimi, bankalarla ile ilişkilerin bitirilmesi, Wall Street’i sorumlu tutma, ceza adaleti sisteminde reform önerisi: Açık olan şu ki Bernie Sanders bir vizyona sahip ve yenilikçi gündemi için bizlerde merak uyandıracak ve çalışma azmi aşılayacak biri. Clinton ise bizleri bu yeniliklerin imkansız olduğuna ikna etmeye uğraşıyor. Ancak biliyorum ki bizler bir araya gelirsek ve değişimi talep edersek bunların hiçbiri imkansız değil. Bernie bunu biliyor, bu yüzden şimdi her bir Amerikalının fayda göreceği bir gelecek için sosyalist demokratların zamanı. ” Tenaya Wallace, Los Angeles, California 7- İklim değişimi varoluşsal bir tehdit. Değişim ihtiyacı hakkındaki yorumların yanında, okuyucularımıza göre iklim değişimine nazaran hiçbir değişim kati değil ve bu noktada Sanders, bununla gerçek anlamda mücadele edecek tek aday olarak görülüyor. “ Bana göre iklim değişimi uzun vadede karşılaşacağımız en büyük problem ve bizler de alternatif enerji kaynakları kullanımını arttırarak bu tehditle mücadele etmeliyiz.” Sidney Bennett, Nashville Tennessee 8- Destek sadece ‘Y Kuşağı’ ile sınırlı değil. Gelen kutumuza gençlerden 80’lik yaşlılara kadar birçok kesimden mesaj geldi. Yaşlı seçmenler çoğunlukla Sanders’ın hitap ettiği yaş grubu yelpazesinin genişliğine vurgu yaptılar. “ Birçok kişi için Sanders siyasete ilk adımı ve ilk kez bir başkan adayının arkasında durmayı temsil ediyor. Bu kişiler fazlasıyla heyecanlı ve dehşete düşmüş haldeler. Onlara öğütler veren birçok kişi o yaşlardayken nasıl olduklarını ve onların hevesinin ve kararlılıklarının Vietnam Savaşı’nın sonunu getirdiğinin unutmuş durumdalar. Televizyonda ve gazetelerde gördüklerinizin aksine Bernie’yi destekleyenler yalnızca gençler değiller. Medya bunu böyle sunuyor, ancak durum sandığınızdan daha büyük. Ben de Bernie destekçilerinden biriyim ve inanın benim gibi bir sürü insan var. ” Laura Veralli, New York 9- Seçmenler Sanders’ı mucize yaratan birinden ziyade değişim için bir yol olarak görüyor. Okurlarımıza göre Sanders’ın başarıya ulaşabilmesi için geniş çapta bir demokratik hareket ve taban örgütlerinden destek almasına ihtiyacı var. Bu gereklilik seçim kampanyasına ivme kazandıracak birşey ve yakın bir zamanda olması gerekiyor. “Sanders insanlara katılım için gerekli olan enerjiyi veriyor. Seçimi kazandığında bir başkan olsa da eğer değişim talebine bu ülkenin insanları dahil olmazsa hiçbir şeyi değiştiremeyeceğini söylüyor.”Jill Kapson, Chicago, Illinois 18 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI 10- Ve çok öfkeliler. Sanders taraftarlarının daha iyi bir Amerika’nın yaratılabileceğine dair iyimser ve ümit dolu bakışlarına rağmen nesillerdir anlamlı değişikliklere ön ayak olamayan başkanlar –Obama da dahil olmak üzere- ve adaletsiz Amerikan yönetim sistemine karşı insanlar hayal kırıklıkları ile dolu. NSA gözetim programının yürürlüğe girmesinden bankaların mali desteklerle kurtarılmasına kadar birçok sebeplerle öfkeyle dolu kalabalıklar Sanders’ın saflarına katılmış durumdalar. “16 yaşımdayken Nixon’ın istifasını gördüğümden beri siyaset hakkında gerçekleri görmüş durumdayım. Hayatımın ilk oyunu kişisel dürüstlüğü her şeyin önüne geçen Jimmy Carter lehine vermiştim, ve onun bir sonraki seçimlerde yeniden seçilmemiş olması benim gençlik umutlarımın ve ideallerimin ölümü demekti. O günden beri defalarca iki şeytan arasından daha az kötüsünün seçilmesi için oy vermeye zorlandım. Ben aptal biri değilim. Sanders’ın sunmuş olduğu şeylerin gerçekleşmesinin gerçekten zor olduğunun farkındayım. Ancak yetişkinliğim süresince dürüst ve namuslu olduğuna inandığım bir başkan adayının gelmesini bekledim. ” Debra Vogel, Frederick, Maryland http://www.theguardian.com/us-news/2016/feb/12/bernie-sanders-voters-supporters10-reasons-why-us-election-2016?CMP=twt_gu AVRUPA ve BALKANLAR GÜNDEMİ Sterlin Son 7 Yılın En Düşüğüne Doğru İlerliyor George Parker ve Michael Hunter, 22 Şubat AB üyeliğinin oylanacağı referandumun ülke siyasetinde neden olduğu karmaşaya ve tartışmanın para birimi sterlin üzerindeki etkilerine yer veriliyor. Sterlin Amerikan doları karşısında son yedi yıldır kaydedilen en büyük düşüşü dün yaşadı. Fransız Societe Generale Bankası'ndan bir uzman, gazeteye yaptığı açıklamada "Tartışma daha da ateşlenip, belirsizlik güvene üstün gelirse, (Haziran ayındaki) referandum öncesinde sterlinin daha da çok değer kaybettiğini görebiliriz" diyor. Moody's kredi değerlendirme kuruluşu da İngiltere'nin olası bir AB'den ayrılma kararının ekonomik yarardan çok zarar getireceğini belirtiyor. Bir diğer kredi değerlendirme kuruluşu Fitch de AB'den çıkmanın İngiltere'deki birçok sektörde hızlı bir bozulmaya neden olacağını ve uzun dönemli ciddi riskleri beraberinde getireceğini savunuyor. AB'den çıkılması için kampanya yapanlardan biri de Londra Belediye Başkanı Boris Johnson. İngiltere Başbakanı David Cameron, Johnson'ın bu hareketini "Gelecekteki Muhafazakâr Parti liderliği yarışında AB karşıtlarının desteğini alma çabası" olarak yorumladı. http://www.ft.com/intl/cms/s/0/1a2b8332-d98a-11e5-a72f1e7744c66818.html#axzz40z5vspBn 19 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI 200 İşadamı Brexit’in İş dünyasını tehlikeye soktuğunu söylüyor Francis Elliott ve Philip Aldrick İngiltere iş dünyasının önde gelen 200 patronu tarafından gazeteye gönderilen bir mektuba yer veriyor. Toplamda 1.2 milyon kişiye istihdam sağlayan şirketlerin yöneticileri, Avrupa Birliği üyeliğinden ayrılmanın ileride işten çıkarmalara neden olabileceğini belirtiyor. Gazete Londra borsası FTSE 100'deki şirketlerden 36'sının Başbakan David Cameron'ın AB'de kalma politikasına destek verdiğine dikkat çekiyor. http://www.thetimes.co.uk/tto/news/politics/article4697031.ece Boris Johnson AB Bütünleşmesiyle ilgili gerçekten ne düşünüyor? Guardian da AB referandumu tartışmasında Muhafazakâr Parti içinde asıl tartışmanın Başbakan Cameron ile Londra Belediye Başkanı Johnson çevresinde şekillendiğini belirtiyor. Haberde 128 Muhafazakâr milletvekilinin Cameron'a destek vereceği belirtilirken, AB'den çıkmayı savunan Muhafazakâr milletvekillerinin sayısı ise 110 olarak veriliyor. http://www.theguardian.com/politics/2016/feb/22/what-does-boris-johnson-reallythink-of-european-integration İnsan Kaçakçıları Bir Yılda 4 Milyar Avro Kazandı Avrupa Polis Örgütü Europol'un Times gazetesinde yer alan insan kaçakçılığı raporuna göre, insan kaçakçısı çeteler sadece geçen yıl 4.6 milyar avro para kazandı. Europol yetkilileri mülteci akınının aynı şekilde devam etmesi halinde, bu yıl bu miktarın üç katına çıkabileceğini belirtiyor. Gazete 2016'da 100 binden fazla göçmenin yasadışı yollardan Avrupa'ya giriş yaptığını, yaklaşık 400'ünün de Avrupa'ya ulaşmaya çalışırken hayatını kaybettiğini ifade ediyor. Europol'a göre geçen yıl Avrupa'ya ulaşan göçmenlerin yüzde 90'ı insan kaçakçıları yoluyla geldi. Haberde kaçakçıların toplandığı paranın yarısından fazlasının nakit olmasının, kara para aklama faaliyetlerini de artırabileceği bildiriliyor. http://www.thetimes.co.uk/tto/news/world/europe/article4696836.ece Almanya'da mülteci yurdunu yakanlara alkışla destek Almanya'nın doğusundaki Saksonya Eyaletine bağlı Bautzen şehrinde inşaatı yeni tamamlanmış bir mülteci yurdu kundaklandı. Yangın sırasında yurt önüne toplanan ırkçılar, alkışlayarak tezahüratta bulundular ve itfaiyenin yangını söndürmesini engellediler. Saksonya Polis Teşkilatı 'Aşırılıkla Operatif Mücadele Merkezi' OAZ Başkanı Bernd Merbitz, mülteci yurdu olarak planlanan binanın kundaklama sonucu yakıldığını tahmin ettiklerini ve bu yönde inceleme başlattıklarını bildirdi. 'Dresdner Morgenpost' isimli gazetenin konuyla ilgili haberinde kalabalık arasında çocukların da bulunduğu kaydedildi. Yangını söndürmek için olay mahalline gelen 70 kadar itfaiyeci, burada bulunan kalabalık tarafından engellendi. Bu nedenle polis, 3 kişiyi 20 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI buradan uzaklaştırdı. Gitmek istemeyen iki kişiyi gözaltına aldı. 22.02.2016 https://mopo24.de/nachrichten/trotz-brand-fluechtlinge-sollen-in-bautzner-heimziehen-49916 Renzi: 3 milyar avro mülteci sorununu çözmez İtalya Başbakanı Matteo Renzi, Avrupa Birliği'nden (AB) Türkiye'ye, Suriyeli sığınmacılar yararına kullanılması için verilecek 3 milyar euroluk yardımın iyi olduğunu ancak sorunu çözmek için yeterli olmadığını söyledi. Renzi, İtalya Başbakanı olarak geçirdiği iki yılın değerlendirmesini yapmak üzere Roma’daki Yabancı Basın Birliği’nde düzenlediği basın toplantısında farklı ülkelerden dış haberler muhabirlerinin sorularını yanıtladı. İtalya Başbakanı, ülkesinin son bir yıldır Avrupa’nın göçmen sorunuyla karşı karşıya olduğunu sürekli gündeme getirdiğini belirterek, “Her şeyin başında otobanda herkesin gittiği yönün tersine giden deli gibiydik. Malta ile biz bunun Avrupa’nın sorunu olduğunu söyledik. O zaman bize verilen cevap; ‘Hayır, Dublin anlaşması var’ idi” dedi. Türkiye’yle AB’nin yaptığı 3 milyar euroluk anlaşmanın sorulması üzerine Renzi, “Türkiye’ye yönelik atılan bu adım, benim yargıma göre doğru bir adım. Bu yardım iyi ama belirleyici değil. Bununla bütün sorunu çözemezsiniz” yanıtını verdi. Türkiye’yi Aralık 2014’te ziyaret ettiğini bunun devamında İçişleri Bakanı Angelino Alfano’nun Ocak 2015’te Türkiye'ye gittiğini anımsatan ve bu ziyarette Türkiye ile İtalya’nın anlaşmaya vardığını ifade eden Renzi, “Bu anlaşmayla, 2014’te Türkiye üzerinden bize gelen Suriyeli sığınmacı sayısı 42 bin iken, bu sayı 2015’te 6 bine geriledi. İtalya tarafından bakılacak olursa problemle yüzleşilmiş durumda ama Avrupa tarafından bakınca problem oldukça büyük” dedi. 23 Şubat 2016 http://www.dunyabulteni.net/ortadogu/356066/renzi-3-milyar-euro-multeci-sorununucozmez Almanya'daki ırkçı saldırının suçlusu mültecilermiş Almanya İçin Alternatif (AfD) Partisi Başkanı Frauke Petry, Saksonya eyaletinin Clausnitz kentinde yaşanan olaylarla ilgili sığınmacıların da sorumluluğu olduğunu söyledi. Yabancı Gazeteciler Cemiyetinin düzenlediği etkinlikte konuşan Petry, Clausnitz'te yaşananların partileriyle bir ilgisinin olmadığını belirterek, “AfD olarak her türlü aşırı tutumlara karşıyız. Bir grup otobüsü durduruyor ancak otobüs içerisindekiler de provakatif el hareketleri yapıyorlar” diye konuştu. Petry, olayların güvenlik birimleri tarafından incelenip eğer suçlu varsa yasalara göre cezalandırılması gerektiğini de ifade etti. 22.02.2016 https://mopo24.de/nachrichten/frauke-petry-afd-mitglieder-in-clausnitz-beteiligt50054 21 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI Almanya'da İnsan Hakları Sorumlusu istifa etti Almanya hükümetinin İnsan Hakları ve İnsani Yardımlar Sorumlusu Christoph Straesser görevinden istifa etti. Sosyal Demokrat Partiden (SPD) Federal Meclis üyesi de olan Straesser, sosyal paylaşım sitesinde istifasına ilişkin yaptığı açıklamada ay sonundan itibaren daha çok milletvekili görevine odaklanmak ve meclis çalışmalarına yoğunlaşmak istediğini belirtti. Dışişleri Bakanı Frank Walter Steinmeier de Straesser'in istifasını üzülerek kabul ettiğini açıkladı. 22.02.2016 http://www.tagesspiegel.de/politik/spd-politiker-christoph-straessermenschenrechtsbeauftragter-tritt-zurueck-auch-wegen-asylpaket-ii/13001466.html Fitch'ten İngiltere'ye 'AB' uyarısı Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden (AB) ayrılmasının kısa vadede ülkedeki çoğu sektörde bozulmaya neden olabileceği uyarısında bulundu. Kredi derecelendirme kuruluşundan yapılan açıklamada, İngiltere’nin AB’den ayrılmasının (Brexit) kısa vadede birçok sektörde bozulmaya neden olabileceği, uzun vadede ise ülke ekonomisinde dikkate değer riskleri ortaya çıkarabileceği vurgulandı. Fitch’in açıklamasında, “Brexit sonrası İngiliz firmalarının AB piyasalarına erişimi konusunda oluşacak belirsizlik ve uzun süreli müzakereler, güven ortamı üzerinde baskı unsuru oluşturabilir, yatırımların ertelenmesine neden olabilir” ifadesi kullanıldı. 22.02.2016 http://www.reuters.com/article/idUSFit950003 Makedonya mültecileri şartlarına göre alacak Makedonya Dışişleri Bakanı Nikola Poposki, Yunanistan-Makedonya sınırında bekletilen sığınmacılarla ilgili bilgilerin doğrulanmasını beklediklerini, gelecek bilgilere göre ne yapacaklarına karar vereceklerini ifade etti. Makedonya'nın sınırlarını kapatmak istemediğini aktaran Poposki, krize kapsamlı bir çözüm bulunması için çalışmaya devam edeceklerini söyledi. Afgan mültecilere geçiş izni yok Avrupalı ülkeler mülteci akınıyla baş etmeye çalışırken her yeni gün yeni kararlar alıyor. Makedonya, sınır komşusu Yunanistan’dan gelenler arasından yalnızca üzerlerinde pasaport bulunan Irak ve Suriyeli göçmenlerin geçişine izin vermeye başladı. Yüzlerce Afgan mülteci iki ülke arasında ortada kaldı. Her gün 100-200 Suriye ve Iraklı sınırdan geçiyor. Ancak geçiş izni Afganistan'dan gelenlere verilmiyor. Afgan mültecileri geri çeviren Makedonyalı yetkililer, göç yolunda bir sonraki durak olan Sırbistan’ın sadece Suriye ve Irak’tan gelenleri kabul etmesi nedeniyle böyle bir karar alındığını açıkladı. Daha önce İsveç, Danimarka ve Avusturya savaş olmayan topraklardan gelen 22 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI sığınmacıları kabul etmeyeceğini duyurmuştu. 22.02.2016 http://www.zeit.de/gesellschaft/zeitgeschehen/2016-02/balkanroute-fluechtlingemazedonien-grenze-ungarn-grenzzaun İtalya Başbakanı Renzi'den Clinton'a destek İtalya Başbakanı Matteo Renzi, ABD seçimlerinde Hillary Clinton'ın kazanmasını istediğini ifade etti. Reuters'in haberine göre, bir vatandaş ve İtalyan Demokratik Parti lideri olarak gönlünün Clinton'un seçilmesinden yana olduğunu belirten Renzi, büyük Amerikan demokrasisine saygı duyduklarını da ekledi. Renzi, Hillary Clinton'un eşi ve eski Amerikan Başkanı Bill Clinton'a hayranlık duyduğunu da ifade etti. 22.02.2016 http://abcnews.go.com/International/wireStory/italys-renzi-rooting-hillary-clinton37107820 Öcalan'ın Atina'daki davası görüldü Abdullah Öcalan'ın, yakalanmasıyla ilgili Yunanistan'a açtığı davanın duruşması yapıldı. Atina İlk Derece İdari Mahkemesi'nde görülen davada, kararın başka duruşma gerçekleşmeden üç ay ile bir yıl arası bir sürede açıklanacağını bildirildi. Öcalan'ın avukatı Yannis Rahiotis mahkeme sonrası yaptığı açıklamada, 8 yıl sonra davanın görüşülmeye başlandığına dikkati çekerek, olumlu bir sonuç almayı beklediklerini söyledi. Öcalan, 2008 yılında avukatları aracılığıyla Yunan devletini "yasa dışı muamele yapmak ve temel insan haklarını ihlal etmekle" suçlayarak, 20 bin 100 avro tazminat talebinde bulunmuştu. 22.02.2016 http://www.dunyabulteni.net/avrupa/355953/ocalanin-atinadaki-davasi-goruldu Almanya'da PKK'dan Türk derneğine saldırı Almanya'nın güneyindeki Bavyera Eyaleti başkenti Münih'te, 'Avrupalı Türk Demokratlar Birliği' UETD'nin şubesine PKK tarafından saldırı yapıldı. PKK'lıların şube binasına taş attıkları, binanın pencerelerinin kırıldığı ve PKK'lılar tarafından duvarlarına da 'Kürdistan faşizme mezar olacak' sloganı yazıldığı bildirildi. PKK'nın Almanya'da cami ve Türk derneklerine yaptığı saldırılarda son günlerde bir artış gözlemleniyor. 22.02.2016 http://www.dunyabulteni.net/avrupa/355924/almanyada-pkkdan-turk-derneginesaldiri BM’den ‘vekalet savaşı’ suçlaması BM’ye bağlı Suriye araştırma komisyonu, uluslararası güçler ve bölge ülkelerini barışçı çözüm için çabalar görünüp, diğer yanda askeri gerilimi tırmandırmakla suçladı. BM'ye bağlı Suriye Uluslararası Bağımsız Araştırma Komisyonu'nun raporunda, Suriye'deki savaşla ilgili sert uyarılar yer aldı. Bağımsız araştırmacıların 23 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI hazırladığı raporda, Suriye'de savaş suçlarının giderek yayıldığı ve iç savaşın ‘çok taraflı, dışarıdan karmaşık bir ittifaklar ağı tarafından yönlendirilen bir vekalet savaşı haline geldiği' belirtiliyor. ABD, Rusya ve müttefiklerine de sert eleştiride bulunulan raporda, ‘sözde barışçı bir çözüm için bastıran uluslararası güçler ve bölge ülkelerinin, aynı zamanda tırmanan askeri gerilimi besleyen ülkeler olduğu' ifadesine de yer verildi. BM raporu, kırılmalar yaşayan Suriye devletinin çöküşün eşiğinde olduğu ve anlaşmazlığın uluslararasılarsa riskinin arttığı uyarısında da bulunuyor. Raporda, ‘hiçbir taraf zafer kazanmaya muktedir görünmese de hepsinin öngörülebilir gelecekte faaliyetlerini devam ettirecek yeterli kapasiteye sahip olduğu anlaşılıyor' ifadesi yer alıyor. 22.02.2016 http://www.ohchr.org/Documents/HRBodies/HRCouncil/CoISyria/A-HRC-31-68.pdf Dünya silah pazarının en iyi müşterileri Dünya genelindeki artan terör tehdidi ve bölgesel çatışmalar silah satışlarına da yansıdı. Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü (SIPRI), silah pazarının en iyi müşteri ve ihracatçı ülkelerini açıkladı. Dünya çapındaki gerginlik silah satışlarına da yansıyor. Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü'nün (SIPRI) açıkladığı son veriler de bu gelişmeyi doğruluyor. Dünya genelindeki silah satışlarını 5 yıllık dönemler halinde inceleyen SIPRI, son 5 yıl içinde silah ihracatında yüzde 14'lük artış kaydedildiğini bildirdi. Dünya genelinde silah ithalatının büyük kısmı Asya ve Ortadoğu ülkelerine yapıldı. Türkiye ile İran arasındaki bölgede ağır silah satışı yüzde 61 oranında arttı. Silah ithalatçısı ülkeler listesinde 5 milyon nüfuslu Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ise 4'üncü sırada yer alıyor. BAE'yi 6'ncı sırada Türkiye izliyor. 22.02.2016 http://www.sipri.org/media/pressreleases/2016/at-feb-2016 Kaçakçılar cebini dolduruyor Europol raporuna göre, insan kaçakçıları 2015 yılında yaklaşık 6 milyar euro kazanç elde etti. Kaçakçıların en aktif olduğu noktalar arasında İstanbul ve İzmir de bulunuyor. Avrupa Polis Teşkilatı Europol'ün raporuna göre, “Avrupa’nın en hızlı büyüyen suç sektörü” insan kaçakçılığı. Europol Başkanı Rob Wainwright’ın pazartesi günü kamuoyuna sunduğu raporda insan kaçakçılarının 2015 yılında yaklaşık 6 milyar euro kazanç elde ettiği belirtildi. Bu miktarın büyük bir kısmını, yasa dışı yollardan Avrupa’ya taşınan sığınmacılardan alınan paranın oluşturduğu kaydedildi. Raporda sığınmacı krizinin devam etmesi halinde insan kaçakçılarının kazançlarının iki ya da üçe katlanacağının tahmin edildiği bildirildi. 22.02.2016 https://www.europol.europa.eu/content/EMSC_launch Londra Belediye Başkanı'ndan AB çıkışı Londra Belediye Başkanı Boris Johnson, ülkesinin Avrupa Birliği'nden ayrılması için çaba göstereceğini açıkladı. Londra'nın popüler Belediye Başkanı Boris Johnson, 23 24 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI Haziran'daki halk oylamasında Büyük Britanya'nın Avrupa Birliği'nden ayrılması için kampanya yapacağını açıkladı. Johnson medyaya yaptığı açıklamada, Büyük Britanya'nın egemenliğinin korunması gerektiğini ve Avrupa'daki siyasi birlik projesinin ‘kontrolden çıkma tehlikesiyle karşı karşıya bulunduğunu' söyledi. 22.02.2016 http://www.dw.com/tr/londra-belediye-ba%C5%9Fkan%C4%B1ndan-ab%C3%A7%C4%B1k%C4%B1%C5%9F%C4%B1/a-19064747 Alman İçişleri Bakanı'ndan ültimatom Almanya İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere, sığınması akınına karşı Türkiye ile ortaklaşa alınan önlemlerin etkili olup olmadığının anlaşılması için iki haftalık bir süre kaldığını söyledi. Almanya İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere, Alman birinci kanalı ARD'de katıldığı bir programda yaptığı açıklamada, sığınmacı krizine karşı Türkiye ile işbirliği halinde hayata geçirilen önlemlerin etkili olup olmadığının anlaşılması için 14 günlük süre kaldığını belirtti. Bakan, gelecek iki haftanın belirleyici olduğunu kaydetti. Bakan, bütün AB üyesi ülkelerin AB'nin dış sınırlarının korunmasında Türkiye ile işbirliğinin öncelikli olduğu konusunda hemfikir olduğunu söyledi. Bakan bu işbirliğinin, AB sınır koruma ajansı Frontex, Ege sularında NATO misyonu ve Türkiye'den geldiği tespit edilen sığınmacıların geri gönderilmesi gibi önlemleri kapsadığını ifade etti. 22.02.2016 http://www.dw.com/de/de-maizi%C3%A8re-macht-eu-partnern-imfl%C3%BCchtlingsstreit-druck/a-19064631 Stuttgarter Zeitung’ “Siyasi terbiye bir kez bozuldu mu eylemler için tepki alanları oluşuyor. Kimse geçen yıl mülteci yurtları ve barınaklarını ateşe veren 200’den fazla kişinin tek başına hareket ettiğini söylemesin. Bunların çoğu kendilerinde bu hakkı görüyor, devlete karşı direndiğini sanıyor. Almanya’nın her yerinde medenileştirici sınırlar yıkılıyor, ahlaki inançlar değerini kaybediyor. Hepimizin demokratik uzlaşmayı savunmamız gerekiyor, hem de her durumda. Sadece siyasi terbiyeyi muhafaza edenler, demokrasimizin değerlerini inandırıcı bir biçimde temsil edebilirler.” 22.02.2016 http://www.stuttgarter-zeitung.de/inhalt.auslaenderfeindlichkeit-in-sachsen-politikund-polizei-selbst-sind-das-problem.fb445e68-64d5-4762-aacb-9224de42ce87.html Süddeutsche Zeitung, yorumunda Londra Belediye Başkanı Boris Johnson'un ülkesinin Avrupa Birliği'nden ayrılması için çaba göstereceği yönündeki çıkışını değerlendiriyor: “Johnson’un AB karşıtlarının tarafında yer alması, Cameron için ağır bir darbe. Şimdiye dek AB’den gerçekten çıkılmasını savunanların başında, bir düzine silik muhafazakâr milletvekili ile elinde birası ve yüzüne yayılmış gülümsemesi ile poz vermeye bayılan Birleşik Krallık Bağımsızlık Partisi Genel Başkanı Nigel Farage gibi 25 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI geleneksel politikacılar geliyordu. Cameron politikasını, bu gurubun yeterince ciddiye alınmayacağına ve zaten İngilizlerin çoğunluğunun popülizme prim vermeyeceği üzerine öreceğine inanıyordu. Oysa durum şimdi çok daha farklı görünüyor.” 22.02.2016 http://www.sueddeutsche.de/politik/grossbritannien-der-mann-der-fuer-den-brexitsorgen-koennte-1.2874892 Brüksel’de geçen hafta perşembe ve cuma günü düzenlenen AB Zirvesi'ne sığınmacı krizi ve İngiltere tartışmaları damgasını vurdu. İngiltere Başbakanı Cameron, AB'nin sosyal yardımlar konusunda İngiltere'ye taviz vermesi sonrasında, ülkesinin AB'de kalmasından yana olduğunu açıklamıştı. Cameron, ülkesinin Avrupa Birliği üyeliğiyle ilgili referandumun 23 Haziran’da yapılacağını duyurdu. Süddeutsche Zeitung'da İngiltere ile ilgili bir yorum dikkat çekiyor: "İngiltere artık AB sözleşmesinin en yüce amaçlarından biri olan 'Avrupa halklarının daha yakın bir birlik etrafında birleşmesi' hedefine bağlı kalmak zorunda değil. Geriye kalan 27 AB üyesi ülke, pastanın kırıntıları ile yetinirken, İngiltere'ye kremayı yeme ayrıcalığı tanındı. Bu utanmazlık, bu adaletsizlik, bu İngiltere kültürünün temel taşlarından biri olan 'adalet' ilkesine aykırı. Peki, diğer ülkelerin Cameron ile böyle ayrıcalıklı bir anlaşmaya varılmasına onay vermesi yanlış mıydı? Avrupa'ya inanan bir Avrupalının bunu kabul etmesi zor olsa da bu doğru bir karardı. Zira bu zirvede geriye kurtarılabilecek ne kaldıysa o kurtarıldı. AB hayati tehlike içinde." 22.02.2016 http://www.sueddeutsche.de/news/politik/eu-debatte-um-eu-mitgliedschaft-ingrossbritannien-nimmt-fahrt-auf-dpa.urn-newsml-dpa-com-20090101-160222-99941697 Slovenya ordusu mültecilere karşı sınırda Avrupa'nın kuzeyine geçmek isteyen mültecilerin Slovenya'ya yönelmesi üzerine hükümet sınır güvenliğini sağlamak üzere orduyu harekete geçirdi. Mülteci konvoylarının güzergahı üzerindeki Slovenya, Hırvatistan sınırındaki güvenlik önlemlerine yardımcı olması için silahlı kuvvetleri harekete geçirdi. 23.02.2016 https://www.tagesschau.de/ausland/slowenien-fluechtlinge-115.html NSA'nın kulakları Merkel'de Wikileaks, ABD'nin istihbarat kurumu NSA'in dinleme faaliyetlerine ilişkin yeni bilgiler ifşa etti. Buna göre NSA'in Almanya Başbakanı Merkel'i yakından takip ettiği görülüyor. Amerikan Ulusal Güvenlik Kurumu'nun (NSA) Almanya Başbakanı Angela Merkel'in Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Ban Ki Moon ile yaptığı konuşmayı dinlediği ortaya çıktı. Gizli bilgileri ifşa eden internet sitesi Wikileaks'in yayınladığı gizli belgelerde, Merkel'in eski Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy 26 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI ve eski İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi ile yaptığı ‘gergin' görüşmelerin de NSA tarafından kaydedildiği belirtiliyor. 23.02.2016 http://www.spiegel.de/netzwelt/web/wikileaks-ueber-nsa-angela-merkel-ban-kimoon-silvio-berlusconi-abgehoert-a-1078769.html AB Bakanı Volkan Bozkır AB ülkelerinden gazetecilerle buluştu Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, AB ülkelerinden Türkiye'ye temaslarda bulunmak için gelen gazetecileri kabul etti. Bakanlıktaki kabul öncesi konuşan Bozkır, konuk gazetecilerle bölgedeki gelişmeleri ve Türkiye’nin AB sürecinde attığı adımları görüşeceklerini belirtti. Bakan Bozkır, “Basın ile ilişkilerimize önem veriyoruz. Basın mensupları hem ülkemizin AB ülkelerindeki imajıyla ilgili olarak doğru bilgiler aktarıldığı takdirde Türkiye’nin imajının doğru şekilde yansıtılmasına katkıda bulunacaklardır” dedi. 23.02.2016 http://www.cnnturk.com/dunya/ab-bakani-volkan-bozkir-ab-ulkelerindengazetecilerle-bulustu Suriye'de 13 Nisan'da parlamento seçimi yapılacak Suriye'de iç savaşı sona erdirmek ve barış sürecini başlatmak için yeniden umut belirdi. ABD ile Rusya ateşkes üzerinde anlaşmaya vardı. Devlet Başkanı Beşar Esad seçim çağrısı yaptı. Suriye başkanlık sarayından yapılan açıklamada, Beşar Esad'ın onayladığı karar uyarınca parlamento seçimlerinin 13 Nisan'da yapılacağı bildirildi. Suriye'de parlamento seçimleri 4 yılda bir yapılıyor. En son 2012 yılında parlamento üyelerini belirlemek için sandığa gidilmişti. BM Güvenlik Konseyi aralık ayında aldığı bir kararla, Suriye'de yeni bir anayasa temelinde 18 ay içinde parlamento seçimlerine gidilmesi çağrısında bulunmuştu. Seçimlerin BM gözlemcilerinin denetiminde yapılması kararlaştırılmıştı. 23.02.2016 http://www.zeit.de/politik/ausland/2016-02/syrisches-regime-akzeptiertwaffenstillstand Almanya'dan IŞİD'e katılanların sayısı 800'e ulaştı Federal Asayiş Dairesi BKA'nın verilerine göre, Almanya'dan IŞİD saflarına katılmak için Suriye ve Irak'a gidenlerin sayısı 800'ü buldu. Geçtiğimiz yıl Temmuz ayında 720 olarak açıklanan sayının yıl sonunda 780 olduğu duyurulmuştu. Die Welt gazetesinin BKA yetkililerine dayanarak verdiği haberde, IŞİD'e katılanlardan 20si intihar eylemi olmak üzere, 130 kişi çatışmalarda hayatını kaybetti. 2015 yılı Haziran ayına kadar Suriye ve Irak'a giden 677 IŞİD militanlarının profilini inceleyen BKA, ilginç sonuçlara ulaştı. Buna göre, Almanya'dan IŞİD'e katılanların büyük bir çoğunluğunu 22-25 yaş aralığındaki erkekler oluşturuyor. Militanların yüzde 60ının Alman pasaportu bulunuyor. IŞİD'e katılan her altı kişiden biri ise sonradan İslam dinine geçenlerden oluşuyor. Örgüte katılanların yaklaşık yüzde 10'u, katılış tarihinde okul 27 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI çağındaydı. Üçte ikisinin ise daha önceden bir suça karıştığı tespit edildi. 23.02.2016 http://www.cnnturk.com/dunya/almanyadan-iside-katilanlarin-sayisi-800e-ulasti Bulgaristan Başbakanı Borisov’a ölüm tehdidi Başbakanlıktaki çalışma masasında bir mermi ve ölüm tehdidi içeren mektup bulan Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov, tehdidin sebebinin ülkede kaçakçılığa karşı verdiği mücadele olduğunu belirtti. Borisov, “Birilerin kaçakçılık yapma girişimlerini engelleyerek hazineye 1,5 milyar avro ek gelir sağladıktan sonra, altyapı imtiyaz uygulamaları ile ilgili engelleyici girişimlerde bulunduktan sonra böyle tehditlerin gelmesi normal sayılır” dedi. Tehdidin bir ilk olmadığı gibi, sonuncusu da olmayacağını dile getiren Borisov, “Çocukları korkutmayalım, hayatımda aldığım en ciddi ölüm tehdidi bu değil. Böyle şeylerden korkmak bir başbakana yakışmaz” ifadesini kullandı. Kaçakçılık kanalları işleten yeraltı dünyasının en az 2,5 milyar avro zarar gördüğünü aktaran Borisov, “Beni korkutup da cirit atmalarına izin vereceğimi düşünenler yanılıyor” diye konuştu. Borisov, Balkanlar’da benzer olayların yaşandığını, Bulgaristan’da 1996 yılında eski başbakanlardan Andrey Lukanov’un öldürüldüğünü anımsattı. 23 Şubat 2016 Salı http://aa.com.tr/tr/dunya/bulgaristan-basbakani-borisov-a-olum-tehdidi/525824 Yunanistan'dan Kırım'a; 'Boğaz'a gitme bana gel'! Yunanistan’daki Evros Ticaret Odası ve Rusya’ya bağlı Kırım Cumhuriyeti, iki ülke arasındaki sosyo-ekonomik ve ticari ilişkilerin geliştirilmesi amacıyla bir işbirliği anlaşması imzaladı. Azınlıkça'da yer alan haberde, Yunanistan’ın Doğu Makedonya ve Trakya bölgesindeki Evros'a bağlı Aleksandroupoli (Dedeağaç) kentinin Belediye Başkanı Evangelos Lambakis, Yunanistan ve Kırım’ın işbirliği anlaşması imzaladığını duyurdu. “Kentimizde, Çanakkale ve İstanbul boğazlarını bypass edilerek ticaret yapma imkanı veren bir limanın olduğunu göz önünde bulundurarak, Kırım ile birçok alanda işbirliği yapmak isteriz” diyen Lambakis, Aleksandroupoli’nin üç petrol ve bir gaz sıvılaştırma tesisinin bulunduğu bir ‘enerji zinciri’ olduğunun altını çizdi.Lambakis, “Bölgemiz rüzgâr enerjisinin en çok üretildiği yerlerden biri. Bu teknolokileri Kırım’la paylaşabiliriz. Aynı zamanda Evros, çok gelişmiş tarım ve hayvancılık sisteminin bulunduğu ve neredeyse Yunanistan’ın tamamını doyuran bir bölge. Her iki tarafa da gerekli olanları gözlemleyip gerekli paylaşımlarda bulunabiliriz” diye konuştu. Diğer taraftan Rossiya Sevodnya (Rusya Bugün) radyosuna konuşan Rusya'nın Doğu Makedonya Fahri Konsolosu Konstantin Gabaeridis, Simferopol (Akmescit) ve Aleksandroupoli'nin 'kardeş şehir' olacağını söyledi. 'Kardeş şehir' anlaşmasının tam olarak ne zaman imzalanacağını belirtmeyen Gabaeridis, bu anlaşmanın iki kent 28 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI arasında eğitim ve turizm alanında işbirliğinin derinleşmesine yardımcı olacağını söyledi. 23 Şubat 2016 Salı http://www.dunyabulteni.net/balkanlar/356039/yunanistandan-kirima-bogaza-gitmebana-gel ORTADOĞU GÜNDEMİ Suriye hükümeti ateşkesi kabul etti Suriye hükümeti, Rusya ve ABD arasında varılan ateşkes anlaşması kapsamında operasyonları durdurmayı kabul etti. Suriye Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada IŞİD, El Nusra ve bunlarla bağlantılı diğer terör örgütlerine yönelik operasyonların durdurulmayacağı açıklandı. Terör örgütlerinin ateşkesten faydalanarak güçlenmemesi gerektiğine dikkat çeken Suriye, böyle bir durumda ateşkesin zarar göreceğini vurguladı. Açıklamada, silahlı grupların askerlere ya da sivillere yönelik her türlü saldırısına karşılık verileceği ifade edildi. Ayrıca, ateşkes sırasında silahlı örgütlere dışarıdan yapılan yardımların durdurulması ve sınırlarda militan geçişinin durdurulması gerektiği kaydedildi. 23 Şubat 2016 SALI http://tr.sputniknews.com/ortadogu/20160223/1021058119/suriye-ateskes-isidnusra.html Esed'den seçim tarihi ABD ve Rusya'nın Suriye'de ateşkes için tarih belirlemesinin hemen ardından Suriye rejimi lideri Esed, 13 Nisan'da parlamento seçimlerinin yapılmasını öngören bir kararname imzaladı. Suriye Devlet Başkanı Beşar Esed, ülkesinde 13 Nisan tarihinde parlamento seçimleri yapılmasını öngören bir kararname yayınladı. Kararnamede Suriye'nin her vilayeti için milletvekili dağılımları da belirlendi. Esed'in kararı, ABD ve Rusya'nın ateşkes anlaşması için 27 Şubat'ı tarih belirlediklerini açıklamasının hemen ardından geldi. Suriye'de son parlamento seçimi Mayıs 2012'deydi. 22 Şubat 2016 Pazartesi http://www.aljazeera.com.tr/haber/esedden-secim-tarihi Sudan, Suriye'ye kara harekatına mesafeli Sudan Dışişleri Bakanı İbrahim Gandur, ülkesinin Suriye'ye kara güçlerini göndermesinin gündemlerinde olmadığını belirtti. Resmi temaslarda bulunmak üzere ülkeyi ziyaret eden Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Adil el-Cubeyr, Sudan Devlet Başkanı Ömer el-Beşir tarafından başkent Hartum'da kabul edildi. Görüşme sonrası Cubeyr ile ortak basın toplantısı düzenleyen Gandur, gazetecilerin Suriye'ye bir kara operasyonunun olması durumunda ülkesinin tutumuna ilişkin sorusunu, "Sudan kara güçlerinin Suriye'ye gönderilmesi meselesi gündemimizde değil" şeklinde yanıtladı. 29 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI Cubeyr de Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz Al Suud'un Beşir'e selamlarını görüşme sırasından ilettiğini aktararak, "Filistin meselesi, Suriye, Yemen ve Somali ile Arap dünyasında yaşanan gelişmeleri ele aldık. İki kardeş ülke arasında bölgedeki meydan okumalar konusunda görüş birliği var" ifadesini kullandı. 22 Şubat 2016 Pazartesi http://www.dunyabulteni.net/ortadogu/356014/sudan-suriyeye-kara-harekatinamesafeli Lübnan'dan S.Arabistan'a silah çağrısı Lübnan'a Fransa üzerinden yapacağı silah yardımını iptal ettiğini duyuran Suudi Arabistan'a Lübnan'dan yardımdan vazgeçmeyin çağrısı yapıldı. Lübnan'da dün sabah başlayan bakanlar kurulu akşam 17.00'ye kadar devam etti. Kritik toplantının ardından kameraların karşısına geçen Başbakan Tammam Selam, dört maddeden oluşan bildiriyi okudu. Lübnanın Arap kimliğinin vurgulandığı bildiride ülkenin dış politikasınında arap birliğinin hemfikir olduğu konularla paralel olduğunun altı çizildi. Fransa'dan Suudi Arabistan'ın iptal ettiği Lübnan ordusu silah yardımı programına yönelik açıklamalar geliyor. 4 Mart'ta Fransa'ya gidecek olan Suudi Arabistan İçişleri bakanının gündeminde bu konunun da olacağı, Fransızların yardım planını tekrar aktif hala getirmek için baskı yaptığı belirtiliyor. Lübnan televizyonuna konuşan ülkenin en önemli Sünni liderlerinden El Hariri, Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz’e seslenerek, ‘Lübnan’dan vazgeçmemesini, desteklemeye devam etmesini ve ona bağrına basmasını’ istedi. Söz konusu 3 milyar dolarlık silah yardımı Fransa aracılığıyla Lübnan'a ulaştırılacaktı. 23 Şubat 2016 Salı http://www.dunyabulteni.net/ortadogu/356043/lubnandan-sarabistana-silah-cagrisi ORTADOĞU YORUM/ANALİZ Işid Bombalı Araç Saldırısıyla 130 Kişiyi Katletti The Times-22 Şubat 2016/ Tom Coghlan İslam Devleti kuvvetleri birçok cephede kayıplar vermiş olabilir, ama Suriye’deki bombalı araç saldırılarıyla en az 130 kişiyi öldürerek misillemede bulundu. ABD uçaklarının desteğini alan Kürt YPG savaşçıları, cihatçıların başkenti Rakka’yı almaya çalışıyorlar. Rus savaş uçaklarının desteğini alan Suriyeli hükümet güçleri de aynı amacı taşıyor. Kürt yetkililer, YPG askerlerinin hafta sonu ele geçirdiği Şadadi’nin kontrolünü bir bütün olarak sağladıklarını söylediler. Kürt sözcüsü Talal Sello “Şadadi’yi kurtararak, Musul’dan Rakka’ya teröristlerin tedarik yollarını kestik ve önemli bir gelir kaynağı olan petrol ve doğalgaz sahalarını kontrol etmeye başladık.” dedi. 30 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI Devlet Başkanı Esad’a bağlı kuvvetler ise Halep’in doğu bölgesinde 18 köy ve bir benzin istasyonunun yanı sıra Rakka’ya 25 mil mesafede bulunan bir otoyolu da ele geçirdiler. Ancak IŞİD dün gece, Humus ve Şam’da Şiilerin yoğunlukta yaşadığı semtlere bir dizi bombalı saldırılarda bulundu. Şam dolaylarında Seyyide Zeynep Türbesi yakınlarında dört bomba patladı. Burası Şii Müslümanlar için önemli bir yer. Suriye Devlet televizyonu saldırılarda çocukların da öldüğünü kaydetti. Sana Haber Ajansı’na göre saldırılarda 83 kişi hayatını kaybetti. Humus’taki saldırılarda ise 57 kişi öldü. Irak Felluce’deki Sünni aşiret ağaları geçen cuma günü IŞİD kuvvetlerine karşı ayaklandılar. Ancak cihatçıların yüzden fazla bölge halkını rehin almasıyla söz konusu savaş durdu. Anbar İl Konseyi üyesi Raja Bereket “ IŞİD’in kentte bir katliam düzenleyeceğinden korkuyoruz.” dedi. Suriye’de, her ne kadar ABD ve Rusya arasında yeni müzakereler olsa da ateşkesin başlaması hususunda herhangi bir emare yok. Ürdün’de konuşan ABD Dışişleri Bakanı Kerry, Rus mevkidaşı Lavrov ile prensipte bir anlaşmaya vardıklarını söyledi. Uluslararası toplumun kabul ettiği ateşkesin cuma günü başlaması gerekiyordu. Rusya, isyancılara yönelik yoğun hava saldırılarını durduracak gibi değil. Bu isyancıların büyük çoğunluğu Batı tarafından desteklenmekte ve Esad rejimine karşı savaşmaktadır. Kremlin, hava saldırılarının IŞİD ve El-Nusra Cephesi’ni hedef aldığını söylese de Batılı hükümetler, saldırıların çoğunlukla ılımlı isyancı grupları hedef aldığını düşünüyor. Türkiye ise dün Suriye sınırında Kürt mevzilerini vurmaya devam etti. Ancak ABD, Rusya ve Fransa, Türkiye’ye saldırılarını durdurması telkininde bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan ülkesinin “meşru müdafaa” hakkının olduğunu savundu. YPG’nin Türkiye’deki terör saldırılarından da sorumlu olduğunu ileri süren Ankara hükümeti, ABD’nin IŞİD’le savaşan Kürt milislere destek vermekten vazgeçmesini talep etti. http://www.thetimes.co.uk/tto/news/world/middleeast/article4696026.ece 6 soru ve yanıtta Suriye'de 'ateşkes' AL JAZEERA- 23 Şubat 2016 SALI, Ayşe Karabat ABD ve Rusya Suriye’de hasmâne tutumların 27 Şubat’ta gece yarısı bitirilmesi konusunda anlaştı. Bu anlaşmaya taraf olmak isteyenler 26 Şubat ogle 12’ye kadar bu niyetlerini beyan edecekler. Hasmâne tutumların sonlandırılması işe yararsa, bir hafta sonra da Cenevre’de soruna siyasal çözüm bulma iddiasındaki görüşmelerin kaldığı 31 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI yerden başlaması bekleniyor. Ancak hasmâne tutumların sonlandırılması, ateşkes anlamına gelmiyor. Bu silahların susacağı anlamına da gelmiyor. Rusya’ya yönelik güvensizlik, rejimin nasıl bir tutum takınacağı ve muhaliflerin tavrı da bu anlaşmanın gerçekten yürürlüğe girip girmeyeceğini belirleyecek. 1- Bu neden ateşkes değil de ‘hasmâne tutumların sonlandırılması’ olarak adlandırılıyor ve bunun bir önemi var mı? Aralarında ABD, Rusya, İran, Suudi Arabistan ve Türkiye’nin yanı sıra Arap Ligi gibi kurumların da yer aldığı Uluslararası Suriye Destek Grubu (USDG) 12 Şubat 2016’da Münih’teki toplantısında Suriye için iki önemli karar almıştı; kuşatma altındaki bölgelere ve acil ihtiyaç duyulan yerlere insani yardım ulaştırılması ve hasmâne tutumların sonlandırılması. Geçen hafta insani yardımlar BM denetiminde yola çıktı. Hasmâne tutumlar eğer sonlandırılabilirse, insani yardımların ulaştırılmasına hız verilecek. Pazartesi günü de ABD ve Rusya, hasmâne tutumların sonlandırılmasına ilişkin detayları da içeren anlaşmayı duyurdu. Buna hasmâne tutumların sonlandırılması deniliyor çünkü ateşkes daha bağlayıcı bir tanım. USGD içindeki ülkeler arasında da bağlayıcılığı daha fazla olan ateşkes teriminin kullanılması konusunda görüş ayrılıkları var. Ateşkes yapıldığında, uymayan tarafa yönelik yaptırımlar olduğu gibi, ateşkese uyulup uyulmadığını izleyecek mekanizmalar da devreye sokuluyor. Ancak Münih Belgesi, hasmâne tutumu bitirmeyen tarafa ne yapılacağını tanımlamıyor. USGD içinde de sahadaki grupları etkileme kapasitesine sahip ülkelerin temsilcileriyle askeri uzmanlardan oluşan ABD ve Rusya Başkanlığındaki ‘görev gücü’ kurulmasından söz ediyor ancak bu yetkisi olan bir izleme grubu değil. 2- Hasmâne tutumların sonlandırılması silahların susacağı anlamına mı geliyor? Hayır. IŞİD, Nusra Cephesi ve BM Güvenlik Konseyi tarafından terörist ilan edilen yapılara karşı operasyonların devam edeceğini açık bir biçimde anlaşmada belirtiyor. Rusya, bugüne kadar özellikle Halep ve civarındaki operasyonlarında Nusra Cephesi ve IŞİD’i hedeflediğini öne sürerek, Suriye muhalif silahlı örgütlerine yönelik bombalamalar gerçekleştirmeye devam ediyor. 3- Hasmâne tutumların sonlandırılmasını izleyecek bir mekanizma var mı? Münih Belgesi’nde ve ateşkes metninde USGD’nin oluşturduğu görev gücüne verilen dört iş var; IŞİD, Nusra Cephesi ve BMGK’nın terörist ilan ettiği yapıların nerelerde olduklarının belirlenmesi, taraflar arasında oluşabilecek gerginliklerin hemen yatıştırılması için iletişim kanallarının kurulması, hasmâne tutumların sonlandırılması gerekliliğine uyulmamasıyla ilgili iddiaları analiz etmek ve son olarak da uymayan tarafları USGD’ye bildirmek. 32 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI Buradan da anlaşılacağı gibi şu aşamada, hasmâne tutumu bitirmeyen tarafa karşı yalnızca diplomatik baskı yapılabilmesinin yolu açık. Başka bir bağlayıcılık henüz bulunmuyor. 4- Rejim hasmâne tutumların sonlandırılmasıyla ilgili ne diyor? Beşşar Esed, 20 Şubat’ta El Pais gazetesine verdiği demeçte, ‘terörist’ olarak tanımladığı muhalifler tarafından güç toplamak için kullanılmadığı sürece, savaşa ara vermeye hazır olduklarını söylemişti. Ayrıca muhaliflere Türkiye’den gelen desteğin kesilmesini de istemişti. Esed ayrıca geçen hafta avukat temsilcileriyle yaptığı bir konuşmada da "Batı sadece militanlar kayıp vermeye başladığında ateşkesten söz ediyor. Ateşkes sadece ordular veya devletler arasında olur. Teröristlerle devletler arasında değil" demişti. 5- Muhalifler hasmâne tutumların sonlandırılmasıyla ilgili ne diyor? Muhalifler anlaşma metni yayınlanmadan önce, hasmâne tutumların bitirilmesi için üç şartları olduğunu söylemişlerdi: Rusya ve rejimin saldırılarının duracağına dair uluslararası garantiler, yardım koridorlarının açılması ve rejim hapishanelerindeki tutukluların serbest bırakılması. Oysa anlaşma metni, tutukluların bir an önce salıverilmesi için tarafların gerekli çalışmaları yapacağı taahüdünde bulunuyor. Anlaşma metninin açıklanmasından sonra Suriyeli muhaliflerin Yüksek Müzakere Komitesi uluslararası çabalara olumlu yanıt verme niyetinde olduklarını belirtti ancak taleplerini yeniledi. Muhalifleri düşündüren başka bir nokta da Rusya’nın bugüne kadar yaptığı saldırılarda Nusra Cephesi ve IŞİD bahanesini kullanarak kendilerine saldırıyor olması. Muhaliflerin bir kısmı bu nedenle Nusra Cephesi’nin de hasmâne tutumların sonlandırılması anlaşmasına katılmasını istemişti. 6- Hasmâne tutumları gerçekten bitirmek mümkün mü? Tarafların özelikle Rusya’nın bu karara uyup uymayacağı tartışma konusu. Geçen yıl da Şubat 2015’de Ukrayna’da hasmâne tutumların sonlandırılmasını öngören Minsk 2 anlaşması yapılmıştı. Ancak Rusya’ya bağlı gruplar, düşmanlıklarına devam etmiş, Ukrayna güçleri de karşılık verince Rusya, Ukrayna’yı suçlamıştı. http://www.aljazeera.com.tr/al-jazeera-ozel/6-soru-ve-yanitta-suriyede-ateskes 33 AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI 34