Şubat 1989 ALKOLLÜ İÇKİLER UYUŞTURUCULAR VE Mustafa Varlı َّ ِانَّمَّ ا ي ُ۪ري ُد الش ْي َّطا ُن اَ ْن ي ُو ِق َّع بَّي َّْن كُ ُم َٓ الْ َّع َّدا َّو َّة وَّالْ َّبغ ْضا َّء ِفي الْخَّمْ ِر وَّالْمَّ ي ِْس ِر َّ اّلل َّوع َِّن ِ َّويَّصُ َّدكُ ْم عَّنْ ِذ ْك ِر ه الص هلو ِ ِۚة َّفه َّْل اَنْت ُ ْم ُم ْنتَّهُو َّن Muhterem Müslümanlar! İçki, vücudun denge mihveri sayılan beyni, görev yapamaz hale getiren, bütün alkollü içeceklerdir. Zehirleyip öldürme kuvveti olan ve kullanıldığında, zihinleri ve solunum yollarını tahrip edip vücudu uyuşturan morfin, kokain, eroin gibi keyif verici maddelere ise "uyuşturucu" diyoruz. Emir ve tavsiyelerinde insan sağlığını korumayı hedef alan İslam dini, bu menfi etkilerinden dolayı içkiyi ve uyuşturucuyu yasaklamıştır. Şüphesiz insana bahşedilen nimetlerin başında akıl, sağlık, servet ve hayat gelir. İslam bunların korunması için azami gayret gösterilmesini emretmiş, insan şuurunu ve akli dengeyi bozan içkiyi ve diğer uyuşturucuları kesin ve yorumsuz ifadelerle nehyetmiştir. Çünkü aklın ve vücudun çarpıklığı, var olan servetin kısa bir sürede yok olması, şeref ve haysiyetin ayaklar altına alınması, cemiyetteki ahlaki çöküntünün yaygın hale gelmesi; hep içki ve uyuşturucunun hemen her zaman görülen sonuçlarıdır. Bunun için Hz. Osman (r.a), içki ve uyuşturucuyu, her kötülüğün başı kabul etmiş, Hz. Peygamber (s.a.s) de, az veya çok, sarhoş eden her şeyi kesin dille haram kılmış, "Allah’a ve ahiret gününe inanan kimse, katiyyen içki kullanmasın" buyurmuştur. Zira içki ve uyuşturucu, insan hayatında nice derin yaralar açmış, nice aile ocaklarını söndürmüş, nicelerini ihtiyaç içinde kıvrandırmış, sokaklara düşürmüş, perişan etmiştir. İçki ve uyuşturucu etkisi altında iken; en çok sevdiği arkadaşı veya komşusuyla bozuşan, hatta onu yaralayan, bazen da öldüren, böylece mahkeme ve hapishanelere düşen kişilerin hemen her gün gördüğümüz ve duyduğumuz acıklı halleri, bizleri Allah'ın ve Resulullah'ın nehyettiği bu genel felaketten uyarmaya yetmez mi? Şu Halde Aziz Müslümanlar! Allah'a, Peygambere, dine ve ilahi emirlere saygısı olan, sağlığını korumak isteyen, milletini ve neslini düşünen bir kimse; asla içki ve uyuşturucu kullanamaz, kullanmamalıdır! Zira Yüce Rabbimiz şöyle buyurmaktadır: "Ey iman edenler! İçki, kumar, tapınmak için konulan dikili taşlar ve fal okları şeytanın işidir. Bunlardan kaçınıp sakının ki kurtuluşa eresiniz. Şeytan içki ve kumarla ancak aranıza düşmanlık ve kin sokmak ve Allah'ı anmaktan, namaz kılmaktan sizi alıkoymak ister. Hala ondan vaz geçmez misiniz? Allah'a itaat edin, Peygambere itaat edin ve (içki ile uyuşturucu gibi zararlı şeylerden) sakının".1 Peygamberimiz (s.a.s.) de: "Allah, içkiye lanet etmiştir, onu içene lanet etmiştir, sunana lanet etmiştir, alım satımını yapana, imal edene, taşıyana ve kendisi için taşınana lanet etmiştir" buyurarak Müslümanı, lanetli olmaktan sakındırmıştır. Muhterem Müslümanlar! İçki ve uyuşturucuya müptela olanlar bilmeli ki içki ve uyuşturucu kullanmakla sadece kendilerine kötülük etmemekte, aynı zamanda çocuklarına, ailelerine, komşularına, milletlerine de kötülük etmektedirler. Bunun için hiç bir kimse "Zararlı ise zararı banadır. Kim ne karışır" diyemez! Önce insanı belli bir gaye için yaratan Allah karışır. Peygamber karışır. Millet karışır, Evlat ve iyal karışır. Eş dost karışır. Kısaca iyilik isteyen ve zarar gören herkes karışır, hatta ıslah için karışmalıdır! Şu Halde Aziz Müslümanlar! Nefse uymaktan sakınalım. Allah'ın ve Peygamberin emirlerine uyalım. Emirleri ışığında dünyamıza renk katalım. İçki ve uyuşturucu gibi zararlı şeyleri kullanmamakla birlikte kullananları da uyaralım. Kötülükten uzak, haramlardan arınmış tertemiz, örnek bir cemiyet oluşturalım. *** 1 Maide, 5/90-91.