Sanata Gönül Verenler Yaþam Sahnesinde Tiyatroya Sevdalý Bir Doktor Uzm.Dr. Sevinç ÜYE Bakýrköy Ruh ve Sinir Hastalýklarý Hastanesi-Emekli Aile Hekimi Özel Öðretmenler Polikliniði Sevinç ÜYE, tiyatro ile büyümüþ bir doktor. Öyle ki, bu sanat dalýna hayranlýðý ve sahne hayalleri daha küçük yaþlarda baþlamýþ, o çocuk kalbinde kendi kendine filizlenen tiyatro aþký zamanla bir tutkuya dönüþmüþ… Ýlerleyen yýllarda tiyatroyu meslek olarak seçmese bile, bu sevdanýn peþini hiç býrakmamýþ. Mesleðini yaparken her an insanlarla yakýn iliþki içinde olmasý sanatý adýna ona pek çok þey kazandýrýrken, tiyatrodan kazandýðý yetilerle de insanlarla daha kolay ve daha etkili iletiþim kurmasýna olanak saðlamýþ. Ülkemizde tiyatro adýna çizilen umutsuz tabloya karþýn, içinde hala umut taþýyan ve bilinçli seyirci kazandýrmayý bir görev olarak gören Dr. Sevinç ÜYE'den tiyatro aþký adýna birçok güçlüðe göðüs gererek sahneledikleri oyunlarý, yaptýklarý tiyatronun zor ve keyifli taraflarýný, mesleði ile iç içe geçmiþ sanat hayatýný dinledik… Röpor taj: Ha ti ce PA LA AC ME: Ýlk ola rak ti yat ro ile ta nýþ manýz ne za man ol du? Uzm.Dr. ÜYE: Ben Bulgaristan'da doðdum.15 yaþýma kadar orada yaþadým. Sosyalist bir ülke olduðu için (o zamanlar), kültür ve eðitim çok önemli idi. Ben ve ailem þehrimize gelen tüm tiyatro gösterilerini kaçýrmazdýk. Hayranlýðým, hayallerim daha küçücükken 4-5 yaþlarýnda baþladý. Oyuncular gibi hep sahnede olduðumu hayal ederdim. AC ME: Oyun cu lu ða karþý ye te ne ði niz ol du ðu nu nasýl an la dý nýz? Yok sa sa de ce ti yat ro sev gi si ile mi ŞUBAT 2007 ka rar ver di niz? Uzm.Dr.ÜYE: Oyunculuða yeteneðim olup olmadýðýna hala pek emin deðilim, ama tiyatroyu çok sevdiðime gayet eminim. Benim için tiyatro olumlu bir enerji kaynaðý. Düþünün; bambaþka bir insanýn kiþiliðine bürünüp, onun gibi düþünüp, onun gibi davranmaya çaba gösteriyorsunuz, çok heyecanlý deðil mi? AC ME: Oyun cu luk için ti yat ro eði ti mi aldýnýz mý? Ýyi bir oyun cu ol mak için eði ti min þart ol du ðu na inan lar dan mýsýnýz, yok sa "oyun cu luk in sanýn için de ya var dýr ya ACTUAL MEDICINE yok tur" di ye mi düþü nü yor su nuz? Uzm.Dr. ÜYE: Ciddi bir eðitim almadým. Eðitim gören kiþilere sonsuz saygým var, çünkü harfler öðrenilmeden okuma yazma öðrenilemediði gibi, tiyatronun temel kurallarý öðrenilmeden baþarý sýnýrlý olur, tabii ki bazý insanlarda ayrýca sahne büyüsüne inanýyorum. AC ME: Ülke miz de her ai le ço cu ðu nun dok tor, mühen dis, avu kat vs. ol masýný bek ler. Si zin kon ser va tu ar eði ti mi de ðil de, týp eði ti mi al manýzda ai le ni zin rolü var mý? Uzm.Dr. ÜYE: Ben memur bir ailenin çocuðuyum. O dönemde vizyon bu kadardý, çalýþkan olanlar doktor, mühendis olmalýydý baþka þansý yoktu. Oyunculuk yeni yeni bir meslek olarak algýlanmaya baþlandý. Tabii ki ailem ve ekonomik þartlar tercihimi yönlendirdi, neyse ki mesleðimi ve hatta Aile Hekimliði branþýný çok severek yapýyorum. 23 yýldan beri hiç piþman olmadým, ama tiyatro eðitimi alabilmeyi çok isterdim. AC ME: Ti yat ro cu luk ge lir du ru mu ol duk ça kýsýtlý bir mes lek. Özel lik le Tür ki ye'de ti yat ro dan pa ra ka zan mak çok zor. Siz bugün bir ter cih yap mak du ru mun da kal say dý nýz; yi ne dok tor ol mayý mý se çer di niz yok sa her türlü zor lu ðu göze alýp pro fes yo nel bir ti yat ro oyun cu su ol mayý mý? Uzm.Dr. ÜYE: Çok zor bir soru. Cevabý daha da zor, bir yaným tiyatro bir ya- 81 ným doktorluk diyor. Þimdiki düþüncelerim olsaydý tiyatroyu seçip, her türlü zorluðu, heyecaný göze alýrdým. AC ME: Ýlk oyu nu nu zu ha týr lýyor mu su nuz? Sah ne ye ilk çýktýðýnýzda ne ler his set ti ði ni zi... Uzm.Dr. ÜYE: Ýlk oyunumuzun adý "Kurþun Zehirlenmesi" idi. Cerrahpaþa Týp Fakültesi ve Ýstanbul Týp Fakültesi 34 sýnýf öðrencilerinin yazdýðý bir oyundu. Kendimiz doðaçlama yazdýk ve yönettik. Ýlk oyunumuzu Harbiye Muhsin Ertuðrul sahnesinde oynadýk. Provalar sýrasýnda sanki bir oyun gibi geliyor insana, sahneye çýktýðým ilk anda kendimi küçücük hissettim, korktum, heyecanlandým, nutkum tutuldu. Rolüm çok küçüktü ama ben yürek çarpýntýsýndan ölüyordum az daha. Bu heyecan hemen hemen hiç yok olmadý, sahneye her çýkýþýmda kulaklarým kýzarýr, kalbim çarpar, sanki repliklerimin tümünü unutmuþum gibi yüreðim aðzýma gelir. AC ME: Ti yat ro yaptýðýnýz ekip nasýl bi ra ra ya gel di? Kad ro nuz da ki oyun cu larýn ta mamý dok tor mu? Uzm.Dr. ÜYE: Ýnsanlarýn olduðu her yerde tiyatro severler mutlaka bulunur. Ýþte bizim buluþmamýz da böyle oldu. Bakýrköy Ruh ve Sinir Hastalýklarý Hastanesi'nde çoðunluðu hemþirelerden kurulu bir grubun varlýðýný duydum, iz sürdüm ve buldum. "Ben de tiyatro yapmak istiyorum" diyerek aralarýna katýldým. Baþýmýzda yönetmen Serdar Eðitim ile 3-4 yýl temel eðitim, diksiyon, beden dili, iletiþim gibi özgüven geliþtirici eðitimler aldýk. Bu arada oyunlar da prova ettik. Grubumuzda doktorlar, hemþireler, yardýmcý personel ve hatta birkaç dönem hastanemizde tedavi gören hasta da vardý. Kiþi sayýsý her yýl deðiþmekle beraber sabit olarak 7-8 kiþiyiz. Grubumuzun adý "Ruh Sinir Ti- 82 yatro Topluluðu". bazen 4-5 kiþi ile oyun hazýrladýk. AC ME: Bugüne ka dar oy na dý ðý nýz oyun lar dan bah se der mi si niz bi raz? Uzm.Dr. ÜYE: Bu grubun ilk oyunu; Yýlmaz Erdoðan'ýn "Kadýnlýk Bizde Kalsýn" isimli komedisiydi ve iki yýl üst üste, 8 oyun kapalý giþe oynadýk. Turgut Özakman'ýn "Kanaviçe" isimli komedisi ile 8 gösteri, yine Turgut Özakman'ýn "Töre" isimli dramýný da 8 kez yine deyim yerindeyse kapalý giþe oynadýk. AC ME: Bir ro le hazýrlanýrken iz le di ði niz yol ne dir? Siz ce bir o yun cu ne tür özel lik le ri bünye sin de taþýmalý? Uzm.Dr. ÜYE: Role hazýrlanýrken; o tiplemenin hayalini canlandýrýp, ezber çalýþýrken kiþilik tipini yaratmaya çalýþýyorum. Tabii ki bu matematiksel bir olay deðil, çünkü hem provalarda deðiþiklik yapabiliyorsunuz hatta oyun sahnedeyken bile insan yeni pozisyonlar yaratabiliyor. AC ME: Bazý oyun larýn se nar yo su nu ekip ola rak yazdýðýnýzdan bah set miþ ti niz. Bel li bir tarzýnýz var mý, oyun larýnýzda ne yi an lat ma ya Bir oyuncu nasýl olmalý bilemiyorum, benim þahsi fikrim önce insan olmalý, anlaþýlýr konuþmalý, doðal olmalý, alçak gönüllü olmalý ve de rol ile gerçek hayatý asla birbirine karýþtýrmamalý. Mesela; ben çalýþmada ne kadýným, ne doktorum, ne eþim, ne anneyim, ne kýz kardeþim sadece bir canlýyým, konuþan, hareket eden bir canlý. ça lýþýyor su nuz? Uzm.Dr. ÜYE: Oyun yazdýðýmýz ekip üniversite yýllarýnda kaldý, çünkü þimdi o kadar çok boþ zamanýmýz ne yazýk ki yok. Yazdýðýmýz oyun "Kurþun Zehirlenmesi" isimli oyundu. Akü fabrikasýnda çalýþan bir iþçinin yavaþ yavaþ kurþundan zehirlenerek ölümünün dramýydý. Bu grupla çok klasik ve aðýr oyunlarý tercih etmiyoruz, çünkü oyunu ezberleyebilmek oldukça zor ve meþakkatli bir süreç. Ayrýca, ben her oyunun kendine göre bir mesajý olduðunu düþünüyorum. Komedilerde de ne güzel taþlamalar var. Bizim oyun seçme kriterimiz ne yazýk ki oyuncu sayýmýza baðlý, bazen 10-15 kiþi iken, ACTUAL MEDICINE AC ME: Ti yat ro oyun cu lu ðu gözle me da ya nan bir iþ. Si zin in san lar la, has ta larý nýz la sürek li iç içe ol manýz bu an lam da iþi ni zi ko lay laþ tý rý yor mu? He kim li ði niz den ge len göz lem gücü sa na tý ný za ne de re ce yansýyor? Uzm.Dr. ÜYE: Evet, oyunculukta gözlem ve kompozisyon çok deðerli. Tabii ki mesleðimin olaðanüstü katkýsý var çünkü her gün yüzlerce denilebilecek sayýda insan tipi ile yüzyüzeyim. Aslýnda bence Türk insaný çok renkli ve þaþýrtan davranýþ özelliklerine sahip, yani sokaktaki insan da çok ilginç olabiliyor bu açýdan. Ben aslýnda tiyatrodan kazandýðým yetilerle insanlarla daha doðru, daha kolay ve hatta daha etkili iletiþim kurabiliyorum. AC ME: Bugüne ka dar sah ne le di ði niz oyun lar da da ha çok han gi ka rak ter le ri can landýrdýnýz? Sah ne de dok tor rolü yaptýðýnýz bir ŞUBAT 2007 oyu nu nuz ol du mu? Uzm.Dr. ÜYE: Hayallerin sonu yoktur, bence dolayýsýyla rollerinde... Bu konuda doyuma ulaþmak zor diye düþünüyorum. Ben neler mi canlandýrdým; sokak kadýný, pinpirik bir teyze, kýzýný evlendiren köy-kadýný, aðaç bile oldum sahnede. Böyle sahnede kollar açýk kýpýrdamadan duruyorsun ve kendini aðaç gibi hissetmeye çalýþýyorsun. Doktor rolü oynamadým, oynamak arzusu da yok, bu gerçek hayattaki rolüm bana yeterince yük bindiriyor. Tiyatro benim için günlük hayatýn ötesinde bir aþama ve pozisyon, ben öyle yaþýyorum. AC ME: En çok han gi tür oyun lar da oy nar ken ra hat his se di yor su nuz ken di ni zi? Uzm.Dr. ÜYE: Komedi hazýrlamak, oynamak çok zevkli ve eðlenceli. Günlük hayatta yeterince üzüntü, sýkýntý yaþýyoruz. Birincil olarak komedi tercih ediyoruz, iki oyun dram oynadýk töre ile ilgili provalar da hepimiz çok duygulandýk. Gösterinin sonunda bizim gibi amatör bir grup bile seyircilerin boðazýný buruklaþtýrdý. AC ME: Sa lon bul mak ve yer leþ mek amatör ti yat ro top lu luk larý için ge nel de so run oluþ tu ru yor. Pro va larýnýzý ya pa bi le ce ði niz ve oyun larýnýzý sah ne le ye bi le ce ði niz ye ri nasýl ayarlýyor su nuz? Uzm.Dr. ÜYE: Bakýrköy Ruh ve Sinir Hastalýklarý hastane yönetimi her zaman sosyal, kültürel aktivitelere sýcak bakar ve destekler. Bu yüzden salon sýkýntýsý hiç çekmedik. Hastanenin Çok Amaçlý Salonunda çalýþýyoruz. Her yýl Bakýrköy Yunus Emre Belediye Tiyatrosu'nda oyunlarýmýzý sergiliyoruz. AC ME: Oyun larýnýzýn sürek li li ði ne du rum da, her yýl kaç oyun sah ne le ye bi li yor su nuz? Uzm.Dr. ÜYE: Her yýl ancak bir oyun hazýrlayabiliyoruz çünkü tümümüz gün içinde asýl mesleðimizle geniþ bir zaman ŞUBAT 2007 geçiriyoruz. Eh ailelerimiz de var, onlara da zaman ayýrmamýz gerekiyor. Gerçi ben 3-4 yýldan beri eþimi de gruba dahil ettiðim için çok þanslýyým ama gösteriye yakýn 1 ay eve en erken 23.00-24.00 arasý gibi gidebiliyoruz. Ýki kýzýmýza anlayýþlarý ve bizi destekleyip alkýþladýklarý için eþim ve ben çok minnettarýz. AC ME: Ken di ni ze bir se yir ci kit le si oluþ tu ra bil di niz mi? Se yir ciy le bu luþ mak için ne ler yapýyor su nuz? Uzm.Dr. ÜYE: Çok güzel, ilgili bir seyirci topluluðumuz var. Hemen hemen full oynuyoruz, olumlu yorumlar alýyoruz, her yýl heyecanla oyunumuzu bekliyorlar. Ayrýca 1-2 gösteriyi bazý dernekler adýna oynuyoruz, bir de mutlaka bir oyunu akýl hastalarýna oynuyoruz. AC ME: Se yir ci de miþ ken, iyi bir ti yat ro se yir ci si ol du ðu nuzu söyle miþ ti niz. Pe ki, ti yat ro sa lo nun da iz le yi ci ola rak yer al mak mý, yok sa oyun cu ola rak bu lun mak mý si ze da ha çok ke yif ve ri yor? Uzm.Dr. ÜYE: Elbette oyuncu olmak büyüleyici, ama profesyonel oyuncular çok ama çok baþarýlýlar. Biz ses, ýþýk, dekor her þeyimizi kendimiz yapýyoruz. Onlar bu anlamda çok saðlam destek ve kuvvete sahipler. Üzerine rol baþarýsý da eklenince ortaya mükemmel bir sonuç çýkýyor, tabii ki ayakta alkýþlýyorum büyük bir keyifle. Tiyatro oynamak, tiyatro seyretmek benim için gerçek dýþý bir boyut. AC ME: Te le viz yon top lu mu muz da in san larýn ne re dey se tek eð len ce aracý ha li ne gel di. Ti yat ro bu an lam da ikin ci pla na atýlýyor mu, ne düþünüyor su nuz ti yat ro se yir ci si hakkýnda. Uzm.Dr.ÜYE: Toplumda bir duyarsýzlaþma, düþünmeme, okumama, üretmeme, emeðe deðer vermemek giderek yerleþiyor. Tiyatro da nasibine düþeni alýyor. Tiyatroya gitmek için plan gerekiyor, bilet almak gerekiyor yani emek, zaman, organizasyon gerektiriyor, çok meþakkatli ACTUAL MEDICINE iþler ama tüm olumsuzluklara raðmen istikrarlý ve kaliteli tiyatro seyircisi olduðuna inanýyor ve gözlemliyorum. Ben genellikle 50-100 kiþilik gruplarý organize ediyorum çünkü Ýstanbul'da daha da zor. Düþünün; bir kiþi tiyatro seviyor, Maltepe'de oturuyor, Beyoðlu'na gelecek, çok zor. Yer, zaman, oyun belli olunca insanlar koþa koþa geliyor. Ne yazýk ki bu zümre reytingleri belirlemiyor. Salonlar doluyor, oyunlar etkileyici, oyuncular baþarýlý, özverili, istekli, seyirciler sabýrlý, bilinçli; Türk Tiyatrosunu güzel günler bekliyor. AC ME: Türki ye'de ti yat ro üze ri ne yapýlan soh bet le re bakýlýrsa, sü rek li bir kriz ya þandýðýndan, ti yat ro nun kan kay bet ti ðin den bah se di li yor. Siz ce ti yat ro nun saðlýk du ru mu nasýl, ti yat ro ölüyor mu ne düþünüyor su nuz? Uzm.Dr. ÜYE: Hayýr, tiyatro ölmüyor aksine 15 yýl öncesine göre çok baþarýlý oyunlar ve oyuncular var. Bizim de görevimiz var, bilinçli seyirci kazandýrmak gerekli. Bir anýmý anlatmak istiyorum; bizim oyunun gösteri zamaný. Üniversite mezunu bir gence "tiyatro sever misin" diye sordum. "Ah, evet dün gece gittim" cevabýna "hangisine" diye sordum. Cevap "Cem Yýlmaz"dý. Tiyatronun ne olduðunu anlatmak gerekiyor. AC ME: Türki ye'de ti yat ro yu ya þa ta cak se yir ci var mý, te le viz yon se yir ci si ile ti yat ro se yir ci si ayrýlýyor mu bu nok ta da? Uzm.Dr. ÜYE: Türkiye'de tiyatroyu yaþatacak seyirci çok, onlarý tiyatro ile buluþturmak gerekiyor. Anadolu'nun bu topraklarýndan ne medeniyetler, ne kültürler geçti. Hayal edebiliyor musunuz, insanlar 2000 yýl önce her yerleþim bölgesinin yanýna amfi tiyatro kurmuþlar, atalarýmýzý örnek almalýyýz, özellikle gençlere okullarda tiyatro gezileri düzenlenebilir. TV seyircisini konuþmak istemiyorum, onlar sadece nefes alýp veren, 83 yemek yiyen, tembel insan grubu diye düþünüyorum, aaa bir de onlarýn galiba çok boþ zamaný var. AC ME: Özel ka nal lar da ki di zi fur yasý ile si zin aranýz nasýl, ta kip edi yor mu su nuz di zi le ri? Uzm.Dr. ÜYE: TV seyredecek zamaným hemen hemen hiç yok, ayrýca seyredilecek pek bir þey de yok. Uygun olduðumda iki diziyi izlemeye çalýþýyorum, "Yabancý Damat" ve "Avrupa Yakasý". Çok deðerli oyuncularýmýz çok baþarýlý oyunlar sergiliyorlar, ama ben isterdim ki halkýmýz onlarýn tiyatro oyunlarýný izlesin, onlarý yýllarca verilen emeklerinden tanýsýn, onlarý salonlarda yüzyüze alkýþlasýn, evinde koltukta oturarak deðil. Bir þey daha eklemek istiyorum, bazý programlarý izlerken kendimin bir izleyici olarak aptal bir pozisyona düþürüldüðümü düþünüyorum. TV'de keyifle izlediðim sadece belgeseller artýk, haber bile izlemiyorum. Gündemi radyo haberlerinden takip ediyorum. Yazýlý basýnýn bir kýsmýna da tepkiliyim ayrýca, Türk insanýný bu kadar aptal duruma düþürmeye kimsenin hakký olmadýðýný düþünüyorum. AC ME: Popüler TV di zi le rin de maf ya ba basýndan sav cýya ka dar kah ra man bol lu ðun dan ge çil mi yor. Ne arar sanýz var, fa kat dok tor kah ra man yok. Siz bu nu ne ye bað lýyor su nuz? Uzm.Dr. ÜYE: Doktor kahraman olmaz çünkü onlar hep günah keçisi olmuþtur, yani eskiden bu mesleðin saygýnlýðý vardý toplum içinde. Þimdi o da ayak altýna alýndý, saðlýktaki bir olumsuz olay ikiyüz bin hekime mal ediliyor, ben de dahil olarak herkesin bir hekimle olumsuz anýsý vardýr, ama her nedense bu olay bir trajedi haline getiriliyor. Oysa herkes hata yapabilir kimse kusursuz deðildir, 84 polis de hata yapýyor, hakim de hata yapýyor, öðretmen de hata yapýyor ama bunlar hiç konuþulmuyor. Hal böyleyken doktor kahraman tutar mý, dizi yapýmcýlarý çok zeki bence riske girmezler. AC ME: Pe ki, te le viz yon da son yýl lar da yaygýnla þan güldürü, taþ la ma türü prog ram lar da dok tor-has ta-has ta ne iliþ ki si sýkça ele alý ný yor ve saðlýk per so ne li nin il gi siz li ði, dok tor larýn bez gin li ði, ye ter siz im kan lar sürek li eleþ ti ri li yor. Bu tür prog ram larý iz ler ken ne ler düþünüyor su nuz, ya þa nan çe liþ ki le ri nasýl de ðer len di ri yor su nuz? Uzm.Dr. ÜYE: Doktor parodilerini ö- zellikle izlemeye çalýþýyorum, ne yazýk ki doðru tespitleri var. Saðlýk personelinin ilgisizliði, doktorlarýn bezginliði doðru ama bunlarýn suçlusu doktor deðil, saðlýk düzenidir. Eðer siz bir insaný tam gün çalýþtýrýp (en az 70-80 hastaya bakarak), ayný günün devamýnda gece nöbetinde hiç uyumadan (bir o kadar veya daha fazla hasta muayene ederek), ertesi gün hiç dinlenmeden (70-80 daha hasta muayenesi) çalýþtýrýrsanýz ve bu da ayda 5-6 kez tekrar ediyorsa ne kadar verim alýrsýnýz? Bence tüm kademelerdeki saðlýk personeli inanýlmaz özveri ve sevgi ile çalýþýyor ve de ayrýca çok komik ücrete çalýþýyorlar. Tüm elemanlar olaðanüstü gayretle sabýrla çalýþýyor. Tabii kötüler de var ama ara- ACTUAL MEDICINE da iyileri de alkýþlamak gerekmiyor mu? AC ME: Þu an ye ni bir oyun çalýþ masý var mý? Uzm.Dr. ÜYE: Bu sezonda Müjdat Gezen'in "Ýstanbul Ýstanbul" isimli oyununu sahneye koymaya baþladýk. Müzikal komedi, bölge bölge Ýstanbul hiciv ediliyor oyunda. Mayýs ayý sonunda sanýrým sahnede olacaðýz, umarým bir terslik olmazsa. Onbir kiþilik grubumuz canla baþla çalýþýyor. AC ME: Önümüzde ki dönem için ne gi bi pro je le ri niz var? Uzm.Dr. ÜYE: Önümüzdeki dönem için uzun vadeli projeler yapamýyoruz, tiyatro ekip iþi ve katýlýmcý sayýmýz çok deðiþken olduðundan ancak 2007 Eylül ayýnda toplanýp ne yapabileceðimize karar verebiliyoruz, yazýn 2 ay biz de tiyatro çalýþmýyoruz. Önümüzdeki yýl için oldukça zor bir oyun olan "Soðan"ý denemeyi düþünüyoruz (Ýtalyan bir yazarýn yabancýlaþtýrma efektlerinin fazlaca olduğu bir oyun) AC ME: Ti yat ro se ver le re, bu sa nat dalýyla il gi le nen her ke se ne ler söyle mek is ter si niz? Uzm.Dr. ÜYE: Tiyatro hayatýn aynasýdýr. Tiyatro; insaný insana insanla anlatan tek sanat dalýdýr. Sloganým "TÝYATROYA GÝTMEYEN ÝNSAN KALMASIN" bu bir insanlýk görevidir. Her fýrsatta tiyatroya gidelim, orada mutlaka kendinizden bir þeyler bulacaksýnýz, oyuncularý da ellerimiz patlayýncaya kadar alkýþlayalým, onlar bizi bize göstermek için oradalar. Tiyatro için emek veren herkesin (oyuncu, ýþýkçý, sesçi, dekorcu tüm emekçileri için) önünde saygý ile eðiliyorum ve hiçbir þeyin onlarý yýldýrmamasýný diliyorum. Türkiye'nin aydýnlara çok ihtiyacý var. Herkese bol tiyatrolu günler diliyorum. Sevgilerimle. ŞUBAT 2007