Türk Kardiyol Dern Arş 23:82-85, 1995 Atriyum Fibrilasyonunda Sirkarliyen Ritm (*) Y. Doç. Dr. Ahmet ÜNALIR, Y. Doç. Dr. Necmi ATA, Dr. Bülent GÖRENEK, Dr. Sevda KESMEN, Prof. Dr. Bilgin TiMURALP Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı, Eskişehir ÖZET Bu çalışmada sinüs ritminde olduğu gibi atriyum fibrilasyonunda da gün içi kalp htzı değişimlerinin sirkodiyen bir özellik gösterip göstermediğini araştırdık. Bu amaçla, 24'ü kadın, 34 atriyumfibrilasyonlu olgu (ort . yaş 59±19) ve 4'ii kadın 10 sinüs ritminde kontrol grubu (ort. yaş 49±3) alındı. Hastaların büyük çoğunluğunda etyolojik neden belirlendi (kapak hastalığı, koroner arter hastaltğı, kardiyomyopati, hipertiroidi). Çalışma öncesi dijital dı­ şında tüm antim·itmik ilaçlar en az bir hafta önceden kesildi. Olgu/ara 24 saat süre ile anıbu/atuar elektrokardiyogram iziemi yapıldı. Ortalama kalp hızlan üçer saatlik periyodlar halinde değerlendirildi. Hasta ve kontrol gruplarımn ortalama kalp hızları birbirleriyle karşılaştırıldı. 3. 00 -6. 00 saatleri dışında iki gruba ait ortalama kalp hızlarının birbirlerine benzer olduğu görüldü. 3.""-6. 00 saatleri arasında ise atriyum jibrilasyonlu olguların ortalama kalp hızlannın kontrol grubuna göre bir miktar artmış olduğu izlendi. Ayrıca ortalama kalp htı­ tarının her iki grupta 6.""-9."" saatleri arasmda en yüksek olduğu dikkat çekti. Bu yükseklik 9.""-/2.00 saatleri hariç diğer tüm zaman dilinıle rinden anlamlı derecedefarklı idi. Sonuç olarak çalışmamızda atriyumfibrilasyonunda sinüs rit"!indekine benzer sirkodiyen kalp hızı değişimlerinin olduğu ve ortalama kalp hızlarımn literatür ile bir miktar farklılık göstererek sabah saatlerinde (6.""-9."") en fazla olduğu gösterildi. küler (SV) olayların da sabah saatlerinde artış gösterişi dikkat çekicidir <6 •7>. Araştırmalar devam etmekle beraber, muhtemelen sabah saatlerinde fibrinolitik aktivite azlı ğı (S), trombosit agregabilitesindeki artış (9) ve plazma fibri nojen konsantrasyonunda olan değişiklikler (10) bu KV ve SV olayların meydana gelmesini kolaylaştırmaktad ır. Atriyum fibrilasyonu (AF) sı ras ın da ciddi KV ve SV sorunlar ortaya çıkabilmektedir. Özellikle ventrikül hızının iyi kontrol altına a lı namadığı olgularda, ventrikül hızındaki artış ile birlikte, ventriküllerin diyastolik dolma süreleri belirgin olarak kı salmakta, atriyum sistolünde oluşan bozulma ile kardiyak output azalıp kalp yetmezliği bulguları ortaya çı­ kabi lmektedir (ll)_ Yine bu olgularda hızlı ventrikül yanı tı ile birlikte, miyokard iskemisi, serebral ve periferik tromboembolik olaylar gözlenebilmektedir_ Yavaş ventrikül yanıtlı AF o lgularında ise senkop s ık görülen bir bulguduL Bu bakı mdan sinüs ritminde o l duğu gibi AF'da da kalp hı zında gün içinde olan değişikliklerin ortaya çı karılması , özellikle tedavinin yönlendirilmesi açısından önemlidir. Anahtar kelimeler: Atriyumfibrilasyonu, s irkadiyen ritm MATERYEL ve METOD Çal ışma ·ı 993- 1994 yı llarında Eskişeh ir Osmangazi Üni- Birçok kardiyovasküler (KV) olayın sirkadiyen ritm gösterdiği bilinmektedir_ Örneğin akut miyokard enfarktüs üne sabah erken saatlerde daha sık olarak rastlanılmaktadır ( 1,2)_ Yine bu saatlerde ani kardiyak ölümler (3.4), ventrikül aritmiler (4) ve ınİ­ yokard iskemiler (S) günün diğer saatlerine göre· daha fazla görülmektedir. Benzer olarak serebrovas(*) X. Ulusal Kardiyoloji Kongresi'nde (Ekim 1994, İzmir) kıs­ men tebl iğ ed ilm iştir. Alındığı tarih: 24 Ekim 1994 . Yazı şma adresi: Y. Doç. Dr. Ahmet Ünalır, Osmangazi Üniv. Tı p Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Da lı , Meşel ik-Eskişeh ir 82 Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Da lı polikl ihastalarda gerçek l eşt i rild i. Elektrokard iyografilerinde (EKG) AF tespit edilen ortalama yaşları 59± 19 olan 24'ü kadın 34 olgu hasta grubunu ol uşturur­ ken , ortalama yaşları 49±3 olan sinüs ritm inde 4'ü kadın 10 olgu kontrol grubuna a l ındı . versitesi Tıp niği n e başvuran Anamnez ve fizik incelerneyi takiben rutin kan sayımları , tam b iyokimyasal anal izler, idrar tetkiki, tiroid fonksiyo n testleri, telekardiyogram, oniki derivasyon EKG , MMode, iki boyutlu ve renkli Doppler ekokardiyografi incelemeleri yapıldı. Anemisi, ateşi olanlar, EKG'de dal bloğu ya da ari tınis i tespit edilenler ça lı şm aya a lı nınad ı (hasta grubunda AF hariç). Mevcut karel iyak soru nları nedeni ile daha önceden dijital başlanmış o lan olguların kardiyak performans l arını olumsuz yönde etkilememek için A. Ünalır ve ark.: Atriyum Fibrilasyonunda Sirkodiyen Ritm Tablo ı. Hasta ve kontrol gru p ların ın k linik özellikleri Hasta grubu (n=34) Kontrol gru bu (n= l O) ------------------ ------------------- Kapak hastalığı Koroner arter hastalı ğı Kardiyomiyopati Hiperüroidi 16 6 8 3 4 Diğer 3* ı ı 2** * Atriyumfibrilasyonu etyolojisi tespit edilmeyen/er,** Sağitk/ı olgular. Olguların tümüne 24 saat s üre ile 3 kana ll ı ambulatuar elektrokardiyogram (hol ter) ile ritm iz iem i yap ı ld ı. Normal günlük aktiv iteler sı rasında maksim um, o rtalama ve m inimum kalp h ızları birer saatlik per iyotlar hal inde kay ı : edildi. Değerlend i rmel ere kol aylık sağlayabil mek için ortalama kalp hızl arı (OKH) üçer saatlik periyotlar halinde incelendi. Veri a nalizle rinde Student's-t testi ku ll anıld ı. 0.05'den küçük p değerlerinin a nl am lı olduğu kabul edild i. Tablo 2'de olgul arı n üçer saatlik zaman dilim leri nde tespit edilen OKH görülmektedir. BULGULAR bu ilaç kesilmedi. Bunun d ı şındaki tüm antiaritmik ilaçlar en az bir hafta önceden kesildi. Amiodaron g ib i uzun etkili bir antiaritmik kullanan hastam ı z yoktu. Tablo I 'de hasta ve kontrol grupl arının klinik özellikleri gösteril miştir. çalı şma baş lamadan Üçer saatlik zaman d ilimle r i h a linde h er iki g rup karşılaştırıldığında OKH'nın b i rbirlerin e olarak anlamlı derecede be n zer olduğu gözlendi. Tablo 2. O l gu l arın * üçer saatlik zaman dilimleri halinde tespit edilen ortalama kalp Olgu ı 2 3 4 5 6 7 8 9 lO ll 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 istatistiki hı zl arı 00.00-03.00 03.00-06.00 06.00-09.00 09.00-12.00 12.00-15. 00 15.00-18.00 18.00-21. 00 21 ·""-24."" 64 63 77 81 63 83 82 67 56 58 50 70 67 55 50 53 74 66 56 103 42 67 62 56 60 98 84 60 75 71 79 51 79 36 62 63 62 11 5 59 56 68 58 66 61 77 76 89 81 65 87 82 65 63 56 65 72 66 56 50 79 70 66 60 99 47 70 74 56 60 97 81 60 70 69 86 55 86 60 113 94 68 110 77 130 90 85 92 97 75 85 76 91 92 75 68 95 97 106 78 75 82 67 79 102 107 84 81 112 132 86 89 84 80 78 90 11 6 75 92 89 95 85 87 80 123 102 97 73 123 84 76 76 100 85 85 10 1 60 66 58 66 94 97 99 60 77 74 65 79 95 128 85 96 110 92 84 87 77 88 75 82 ll ı 73 91 83 98 82 86 73 73 99 92 73 122 89 71 71 87 72 80 87 72 65 61 70 76 75 106 55 67 68 54 65 96 130 82 90 109 86 76 83 67 80 76 76 ı lO 76 81 74 93 78 85 77 78 85 90 68 137 91 68 68 81 63 80 94. 72 61 66 62 71 74 0 12 52 63 83 77 92 86 63 100 87 82 73 88 60 82 90 74 58 64 72 72 65 85 84 64 89 81 76 66 62 57 83 78 62 52 51 68 68 65 88 49 47 62 57 62 ll l ll 5 62 79 80 78 61 83 67 63 67 63 112 64 73 58 63 72 73 72 62 61 114 62 so 64 62 62 70 72 54 52 102 124 80 93 90 82 72 71 106 52 49 68 55 50 11 5 112 82 91 83 78 72 72 82 74 76 71 75 110 75 62 78 91 85 82 81 76 68 68 73 lll 74 79 68 64 82 78 *ilk 34 olgu hasta grubunda , diğer 10 olgu ise kontrol grubunda yera/maktadu·. 83 Türk Kardiyol Dem Arş 23:82-85, 1995 -twu ~ - - - Kontrol grWu J HnlJ I 00.00 03.00 06.00 09.00 12.00 15.00 18.00 21.00 o3.oo 06.00 09.00 12.00 1s.oo 1e.oo 21.00 2•.oo grubo 5ttl'ldırl ~'ı Kontrol (lnltxl st.endlı't sarımtsı Şekil 1. Hasta ve kontrol gruplarının ortalama kalp saatlik periyodlar halinde dağılımı. hızlarının liçer Yalnız 3.00-6.00 saatlerinde AF'lu olguların OKH (70.4) ile aynı saatlerdeki sinüs ritmindeki olguların OKH (67.9) arasında farklılık görüldü (p<0.05). AF'Iu hastalarda en yüksek OKH (90.2) 6. 00 -9.00 saatleri arasında tespit edildi. Bu değer 12.00-15.00 saatleri arasındaki OKH'dan (80.5, p<0.05) ve 9. 0012.00 saatleri hariç tüm diğer zaman dilimlerine ait OKH'dan anlamlı derecede yüksek idi (p<O.OOl). 6. 00-9. 00 saatleri arasında maksimum olan OKH'nı sıras ı ile 9.00 -12.00 saatlerindeki OKH (86.7) ve 12. 00-15. 00 saatlerindeki OKH'nın (80.5) izlediği görüldü. En düşük OKH'nın üçer saatlik periyotlar halinde karşılaştırılması görülmektedir. Sonuç olarak AF'Iu olgularda sinüs ritmindeki gibi sirkadİyen kalp hızı değişimlerinin olduğu gözIendi.Bu değişikliklerin ortaya çıkartılmas ı özellikle tedavinin yönlendirilmesi açısından yol gösterici olacaktır. TARTIŞMA Birçok fizyolojik olayda olduğu gibi kalp hızında da gün boyunca sirkad İyen değişiklikl er görülmektedir. Kalp hızında olan bu değişiklikler, otonom sinir sisteminin (OSS) sinüs düğümü üzerinde olan düzenleyici etkisi ile meydana gelmektedir. Aynı şeki lde atriyoventriküler düğüm de (AVD) OSS'nin kontrolü altındadır. A VD refraktörlüğünün OSS tarafın­ dan etkilenmesi dolayısıyla, AF'da da tıpkı sinüs ritminde olduğu gibi kalp hızında gün içinde belli değişiklikler olmaktadır ( l 2)_ Bu çalışmamızda, AF'lu hastalarda OKH'nda gün boyunca meydana gelen değişiklikler araştırıldı. AF ve sinüs ritmindeki grupların OKH'ı üçer saatlik 84 zaman dilimleri halinde karş ılaştırıldığında, aralarında belirgin bir benzerlik dikkat çekti. Her ne kadar 3. 00-6. 00 saatlerinde iki grubun OKH birbirlerinden farklı bulunduysa da bu fark istatistiki olarak hafif derecede anlamlı idi (p<0.05). Raeder benzer bir araştırmasında Cl2), 63 kronik AF'lu hastada ventrikül hızında gün boyunca olan değişikliklerin bir sirkadiyen ritm gösterdiğini vurgulamıştır. Ayrıca bu sirkadİyen ritmin sinüs ritmindeki olgularda gözlenen kalp hızı değişim leri ile paralellik gösterdiğini belirtmiş tir. Yine bu ça lı şma­ sında AF'Iu olgularda sabah saatlerinde ve öğleden sonra kalp hızlarının zirve yaptığını gözlemiştir. Bu olguların maksimum kalp hızları saat 13.01'de kayıt edilmiştir. Bizim çalışmamızda maksimum OKH değerlerinin 6. 00-9. 00 saatlerine doğru kaymış olmasın­ da muhtemelen hastaların bu saatlerde erken uyanınalannın ve Rolter ci hazının bu saatler arasında takılıp çıkarılmasının önemli olduğ unu düşünınek­ teyiz. Yal nız AF'da değil, paroksiınal olarak oluşan supraventriküler taşikardilerin (SVT) ortaya çıkışında da sirkadİyen ritm sözkonusudur. James M. Irwin ve ark. 52 hastada yaptıkları araştırmalarında( l3), SVT ataklarının en sık 0. 00-6. 00 (% 30) ve 16. 00-0. 00 (% 30) saatleri arasında meydana geldiğini göstermiş­ lerdir. Çalışmamıza dahi l edilen olgular incelend i ğind e, kapak hastalıkları, koroner arter hastalıkları ve kardiyomyopatilerin her iki grupta da önemli yer tuttuğu görülmektedir. Çoğunluğu yı ll ardır dijital alan has taların hemodinamik özelliklerini olumsuz yönde etkileyebileceği düşüncesi ile bu ilaç ça lış ına süresince kesilınedi. Kaldı ki dijitalİn kalp hı z ındaki si rkadİyen değişikliklere etkisinin önemli düzeyde olmadığı bilinmektedir. Angel ve ark. xaınetro l , digoksin ve plasebo kullanarak yaptıkları araştırınada (14), xametrolün aksine digoksinin AF'nda kalp hı­ zındaki sirkadİyen değişiklikleri belirgin olarak etkilemediğini göstermiş lerdir. Araştırmaya aldığımız olguların hastanede monitörizasyonu yerine, normal günlük aktiviteleri s ıras ın­ da Rolter monitör ile izlemleri tercih edildi. Böylece hastane ortamının uyku düzeni ve diğer birçok fizyolojik olaylar üzerinde yarattığı olumsuz etkilerden A. Ün(t/Jr ve ark.: Atriyunı Fibri/asyammda Sirkodiyen Ritm ( 12) kaçınılmış oldu. Çalışmaı:a dahil edilen olguları etyolojik nedenlere göre subgruplara ayırıp, sirkadİ­ yen ritmin her altgrup için değişimini ineeleyememek araştırmamızın sınırlandığı bir noktadır. İle­ ride daha fazla sayıda hasta ile altgruplar oluşturulup yeni araştırmalar planlanabilir. Sonuç olarak, bu çalışmamızda AF'da sinüs ritmine benzer sirkadİyen kalp hızı değişikliklerinin olduğu gözlendi. OSS pekçok fizyolojik olayı olduğu gibi, muhtemelen AVD fonksiyonlarını da etkileyerek bu sirkadiyen değişikliklere neden olmaktadır. Bu değişikliklerin ortaya çıkarılması özellikle tedavinin yönlendirilmesi açısından önemlidir. KAYNAKLAR 1. Muller JE, Stone PH, Turi ZG, et al : Circadian variation in the frequency of onset of acute myocardial infarction. N Engl J Med I 985; 3 I 3: I 3 I 5 2. Ünah r A, Ata N, Görenek B, Timuralp B: Bölgemizde akut miyokard infarktüsünün sirkadiyen dağılımı var m ı? IX. Ulusal Kardiyo loji Kongresi, Bursa 1994 3. Muller JE, Ludmer PL, Willich SN, et al: Circadian variation in the ine idence of sudden cardiac death. Circulation 1987; 75:13 I 4. Willich SN, Levy D, Rocco MB, et al: Circadian variation in the ineidence of sudden cardiac death in the Framingham heart study population. Am J Cardiol I987; 60:801 S. Rocco MB, Barry S, Campbell S, et al: C ircadian variation of transient myocardial ischemia i.n patients with coronary artery disease, Circulation 1987; 79:395 6. Torun Ş, Ozdemir G: Very early morning increase in onset of ischemic stroke. Stroke Ann Sau Med 1994; 14:199 7. Hearler JR, Price TR, Clark GL, et al: Morning increase in onset of ischemic stroke. Stroke 1989; 20:473 8. Rosing DR, Brakman P, Redwood DR, et al: Blood fibrinolytic activity in man: Diurnal variation anel the response to varying intensities of exercise. C irc Res 1970; 27:171 9. Tofler GH, Brezinski D, Schafer AL, et al: Cancurrent morning increase in platelet aggregabi lity anel the risk of myocardial infaretion and sudele n card iac deatlı. N Engl J Med 1987; 3 16:15 14 10. Petralito A, Mangiafico RO, Gibilino S, et al: Daily modifications of plasma fibrinogen, platelet aggregation, Howel l's time, PTT, TT and antithrombin lll in normal subjects and in patients with vascul ar disease. Chronobiologia ı 982; 9: 195 ll. Myerburg RJ, Castellanos A, Kessler KM: Recognition, elinical assessment and management of arrlıy­ thmias and conduction disturbances. Hurst's The Heart, New York, McGraw-Hill Ine, p.725, 1994 . 12. Raeder EA: Ciread ian fluctuatio ns in ventricu lar response to atrial fibri llation. Am J Cardio l 1990; 15: 1O13 13. Irwin J , McCarthy EA, Wilkinson WE, et al: Circadian occurrence of symptomatic paroxymal supraventricular taehycardia in untreateel patients. C irculation 1988; 2:298 14. Ang EL, Chan WL, C leland JG, et al: Placebocontrolled trial of xameterol versus d igoxin in chronic atrial fibri llation. Br Heart J 1990; 64:256 85