Untitled - pamukkale turizm

advertisement
İçindekiler
Gezi
Moda
Sosyal Medya 12-14
Teknoloji
2
26-27
Biyografi
Kaybettiklerimiz
46-47
36-38
Kadınlar Günü
16-17
06-08
32-34
50-51
Müzik
Künye
Pamukkale Turizm Adına
İmtiyaz Sahibi
C.Sadık Bababalım
Genel Yayın Yönetmeni
Müge Bababalım Başkan
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü
Ahmet Bababalım
54-55
Oscar Ödülleri
Yayın Danışma Kurulu
Sadık Bababalım
Mustafa Özdalgıç
Hakan Özder
Av. Uğur Burak Duru
Dr. Jale Akın Denizci
Editör
Alper Şahin
Grafik Tasarım Sorumlusu
Levent İnanç
58-59
62
76-77
Sinema
Spor
Teknoloji
Reklam Sorumluları
Suat Erol
İletişim
[email protected]
0530 201 58 16
Baskı: Barış Ofset
Matbaacılık & Kağıtçılık
San. ve Tic.Ltd.Şti.
Tel:0:(258) 371 23 45 (pbx)
Yayın Türü : Ulusal, süreli
Baskı Tarihi : Mart 2012
72-73
Dizi
Pamukkale Dergi, Pamukkale
Turizm’in lisanslı yayınıdır ve TC
yasalarına uygun olarak
yayımlanmaktadır. Pamukkale
Dergi’de yayınlanan yazı,
fotoğraf ve illüstrasyonların her
haklı saklıdır. Dergimizde
yayınlanan yazı ve makaleler
kaynak göstermek kaydıyla
kullanılabilir. Dergimizde
yayınlanan ilanların sorumluluğu
ilan sahibine aittir.
3
Başyazı
Sadık Bababalım
Pamukkale Turizm Yönetim Kurulu Üyesi
Son yıllarda bu kadar çetin geçen bir kış yaşamamıştık. Cemre geç de olsa
düştü ve nihayet güne biraz da olsa yüzünü göstermeye başladı. Malum işimiz
yollarda, dolayısıyla bizlere emanet olan sizlerin zamanında, güvenli ve en
mutlu şekilde seyahatini sağlamak en temel amaçlarımız. Geçtiğimiz
haftalarda yoğun kar yağışı altında, en zor şartlar altında büyük gayret
göstererek sizlere hizmet eden tüm Pamukkale Ailesi’nin bireylerine en samimi
hislerimle teşekkürlerimi paylaşmak istiyorum. Türkiye gelişiyor, medenileşiyor,
bununla beraber metropollerle hatta başkentimizle bağlantılı yollarımızda bir
kar yağışı sebebiyle binlerce aracın ve insanın mahsur kalıyor olması son
derece üzücü ve bir o kadar da düşündürücü. Sürekli tekerrür eden bu
durumla ilgili yetkili mercilerin bir an önce aksiyonlar alması gerektiğini
düşünüyorum.
Ülkemizin geleceğiyle ilgili çizilen kötü senaryolara yaşadığım süre boyunca
tanık oldum. Bununla beraber bir Türk genci olarak geleceğe hep umutla
baktım/bakacağım. Vatan müdafaasında düşmanla 8 ay boyunca çatışmış,
300.000 askerini şehit etmiş bir ecdadın evlatlarıyız ne de olsa. Kudretimiz
damarlarımızdaki asil kanda mevcut… Çanakkale Zaferimizi kutluyor;
atalarımızın önünde bir kez daha saygıyla eğiliyoruz.
Suudi Arabistan’da kadınların oy kullanma hakları yok ve araç kullanmaları
yasak. İran’da boşanma yasak. ABD’ de her 90 saniyede bir kadın şiddete
maruz kalmakta. Ülkemizde ise kadınların %75’i çalışmıyor; %42’si fiziksel ve
cinsel şiddete maruz bırakılıyor. Ülkemizin ve dünyamızın gerçekleri ortada.
Kadın hakları savunma mücadelesine hepimiz sahip çıkmalıyız. En başta da
biz erkekler! 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun…
Gelişen teknolojiyle fotoğrafa, fotoğrafçılığa olan merak gün geçtikçe artıyor.
Anı ölümsüzleştirebilmek cep telefonu mesafesinde artık. Bugüne kadar sosyal
medya aracılığıyla yolcularımızdan Pamukkale Turizm ile ilgili yüzlerce fotoğraf
paylaşıldı. Her gördüğümüzde yüzümüzde tebessüm oluşturan bu fotoğrafları,
daha çok görmeyi arzuladık ve Facebook üzerinden “PAMUKKARE” adlı
fotoğraf yarışmamızı hayata geçirdik. Herhangi bir kısıtlama da getirmedik.
İster amatör olun, ister profesyonel içerisinde bizimle ilgili herhangi bir unsuru
bizimle paylaşarak ödüllü yarışmamıza katılmanızı heyecanla bekliyoruz.
Sosyal bir marka olan Pamukkale, bu unvanını yeni sosyal sorumluluk
projeleriyle pekiştirecek. Toplumumuzun sorunlularına olan sorumluluğumuz
yükselen bir ivmeyle devam edecek. Mart ayı içerisinde hayata geçirmeyi
planladığımız yeni sosyal sorumluluk projemizi yakın zaman içerisinde sizinle
paylaşacağız. Biz şimdiden çok heyecanlıyız.
Herkese güzel bir Mart ayı diliyorum.
5
T
Moda İFW 2012
Moda
ürk moda endüstrisinin dünyaya açılan penceresi İstanbul Fashion
Week, çarpıcı tasarımların beğeniye sunulduğu renkli defilelerle sona
erdi.Bir çok ünlü modacı dört gün boyunca tasarımlarını segiledi ve
moda dünyası gözlerini Odakule'deki TRT Binası'nın önündeki alana çevirdi.
06
İstanbul Fashion Week 2012, 8 Şubat çarşamba günü start aldı. 2009
yılından bu yana her yıl iki kere düzenlenen İstanbul Fashion Week'in ilk
günü Gamze Saraçoğlu, Berinza, Tuvana Büyükçınar ve Atıl Kutoğlu
defilelerine ev sahipliği yaptı. İkinci gün ise Nihan Peker, Beste Gürel, Tuba
Benian'nın Karma defilesi ile başladı daha sonra Simay Bülbül, Özlem
Kaya, Niyazi Erdoğan'nın defileleri ile İFW ikinci gün son buldu.
Moda haftasının üçüncü günü Erol Albayrak, Studio Kaprol, Cengiz
Abazoğlu; dördüncü günü de Şafak Tokur-Çiğdem Akın-İpek Arnas, Nejla
Güvenç, Avva, Mehtap Elaidi ve Giovane G. Desingers defilelerine ev
sahipliği yaptı.
Giovane G. Desingers defilesinde " Öyle Bir Geçer Zaman ki" dizisinin
minik oyuncusu Emir Berke Zincidi'nin babası Berkant Zincidi ve dayısı Kadir
Korkmaz da podyuma çıktı.
Moda
Istanbul Fashion Week, Türk tasarımcı ve markaların yerli ve uluslararası
platformda tanınması için oluşturulmuş bir platformdur. İstanbul Fashion
Week’in amacı moda endüstrisindeki tasarım gücünü artırmak ve
sektörde ekonomik büyümenin sağlanmasına destek olmaktır. Tasarımcı
ve markalara yeni sezon koleksiyonlarını tanıtma imkanı veren bu dev
organizasyonla hedefimiz; Türkiye ve çevre ülkelerdeki tüm yeteneklerin
dünyaya açıldığı bir köprü olmaktır.
08
Eğitim
BU PEK ÇOK AÇIDAN BİR İLKDİR:
-Türkiye’de ilk kez bir Felsefe-Psikoterapi ve Kişisel Gelişim Modeli geliştirilmiştir.
-Bu eğitim dünyanın en büyük psikoterapi duayenlerinden birisiyle beraber yapılmaktadır.
-Jeffrey Zeig dünyada ilk kez halka açık ve ortak bir eğitimi Türkiye’de verecektir.
-Eğitim sonunda katılım belgesi verilecektir.
HAYATA BAKIŞINI DEĞİŞTİRMEK VE DENGELERİNİ KAZANMAK İSTEYEN HERKESİ BEKLERİZ...
Türkiye’de ilk kez NLP Practitioener, Master
practitioner ve Advanced eğitimleri vermiştir.
1999’da Türkiye’den NLP ve Sibernetik
Uygulamaları kitabı yayınlanmıştır.
Pek çok kitap ve dergi editörlüğü yapmıştır.
2004-2008 yıllarında Yeditepe
Üniversitesi Davranış Bilimleri ve NLP
araştırma ve Uygulama biriminin
yöneticiliğini yapmıştır.
2004’de arkadaşlarıyla birlikte Erickson
Vakfı’nın Türkiye ayağı olan Erickson Institute
of İstanbul’u kurmuş ve Jeffrey Zeig’la birlikte
her yıl Türkiye’deki psikolog ve doktorlara
eğitim vermiştir.
2003 yılında 3.5 ayda dil öğreten NeuroLinguistic English sistemini kurmuş ve sistemi
10 kes iyileştirmiştir. Sistemin etkinliğini
öğrencilerin Cambridge Üniversitesinin IELTS
sınavlarına sokarak kanıtlamıştır.
2004 yılında Optimum Denge Modeli’ni
yaratmıştır. ODM felsefe, psikoterapi ve
kişisel gelişimi birleştiren ilk model olmuştur.
2011 yılında modeli tamamlamış ve
eğitimlere başlamıştır.
Jeffrey Zeig Ph.D
Tarihler : 9-10-11 Mart ve 16-17-18 Mart (Semineri ilk 3 gün Tamer Dövücü yalnız verecek, 16-17-18 Mart
tarihlerinde Jeffrey Zeig ve Tamer Dövücü birlikte vericeklerdir) Seminer saat 10:00 - 17:00 aralığındadır.
Yer : Mart ayında duyurulacaktır.
www.optimumdengemodeli.com
Not: Simultane tercime yapılacaktır.
Tamer Dövücü
Optimum Denge Modeli
10
Mart ayındaki eğitim dünyanın en büyük psikoterapi
enstitüsü başkanı Jeffrey Zeig’la birlikte veriliyor
Efsanevi Psikoterapist Milton H. Erickson’un öğrencisidir.
birlikte Erickson Vakfı’nı kurmuşlardır ve 1980’de Erickson
öldüğünden beri vakfın başkanlığını yürütmektedir. Vakfın
dünyada 140 Enstitüsü bulunmaktadır.
Editörlük, ortak editörlük ve yazarlık yapmış, 18
profesyonel kitap ve Ericksoncu psikoterapi, hipnoz, kısa
terapi ve eklektik psikoterapiyi kapsayan 5 monografi
yazmıştır.
Dr Zeig, Kısa Terapi Kongresi, Çiftler Kongresi, Erickson
Kongresi ve Psikoterapinin Evrimi Kongrelerinin mimarisidir.
Örneğin Psikoterapinin Evrimi Kongresine 8.000-10.000
psikoterapist katılmaktadır.
Dr Zeig, birkaç gazetenin yazı kurulunda yer almaktadır
ve Amerikan Psikoloji Cemiyeti’nin (American Psychological
Association) üyesidir. Amerikan Klinik Hipnoz Cemiyeti’nin
(American Society of Clinical Hypnosis) seçkin danışmanı ve
Amerikan Cemiyeti’nin Evlilik ve Aile Terapisi için seçkin
denetmendir.
Uluslar arası seminerler yürütmektedir (30’dan fazla
ülkede) ve esas olarak Ericksoncu yaklaşamları
öğretmektedir.
Son yıllarda “Duygusal Etki” (Emotional Impact) adlı bir
proje geliştirmiştir. Dünyanın her alandan en büyük
sanatçılarının eserlerini psikoterapi açısından incelemektedir.
Evden e-posta yanıtlamak Apple ve Samsung'un
mesaiye girecek
“Liquipel” savaşı
12
Teknoloji
E
zeli rakipler Samsung ve Apple arasındaki mücadele yeni bir alana taşındı: Liquipel teknolojisi.
Tablet bilgisayar piyasasında patent kavgasına tutuşan elektronik üreticileri Samsung ve Apple,
akıllı telefon pazarındaki mücadelelerine de kaldığı yerden devam ediyor. Teknoloji dünyasındaki
spekülasyonlara göre, Samsung ve Apple, piyasaya sürecekleri yeni akıllı telefonlarında Liquipel,
yani “su geçirmezlik” teknolojisi bulunduracak. Today’s iPhone sitesinin iddiasına göre, Galaxy S
III ve iPhone 5, suya yüzde 100 dirençli olacak. Siteye bu konu hakkında bilgi veren kaynak,
“Hem Galaxy S III hemde iPhone 5 liquipel teknolojisine sahip olacak. Her iki şirket de bu ürünleri
için garanti şartlarını yeniden düzenleyecek” dedi.
BUHAR HALİNDE UYGULANIYOR
Site, liquipel teknolojisi hakkında bilgi veren kaynağın, geçmişte
kendilerine iPhone 4 ve iPhone4S’in piyasaya sürülme tarihlerini kesin
olarak ilettiğine dikkat çekti. Bu kişinin, İngiltere’deki büyük bağımsız
telefon perakendecilerinden birinde çalıştığı ifade edildi. Liquipel
teknolojisi, cep telefonunu su geçirmez hale getirmek için yüzeyinin
özel bir maddeyle kaplanması anlamına geliyor. Bu teknoloji
kapsamında, kaplama, su geçirmeme özelliği kazandıran madde
buhar halindeyken yapılıyor. Bu şekilde, madde hem cep telefonunun
dışını, hem de içindeki parçalarını su geçirmeyecek şekilde kaplıyor.
B
rezilya’da çalışma saatlari dışında e-postalarını yanıtlayan çalışanlara mesai ücreti verilecek.
Mobil cihazlar bilgi akışını kolaylaştırdı ancak bu durum özellikle beyaz yakalı çalışanların işini
zorlaştırdı. Telefondan e-posta yanıtlayan çalışanlar, mesaiyi böylelikle eve de taşımaya mecbur
kaldılar. Bilgi Çağı'nın haberine göre Brezilya’da artık, çalışma saatleri dışında e-postalarını
yanıtlayan çalışanlara ek mesai ücreti verilecek. Böylece çalışanlar da mobil mesainin hakkını
alacak.
DİĞER ÜLKELERE ÖRNEK OLACAK
Geçtiğimiz aylarda hayata geçen çalışan dostu uygulamanın dünya çapında hızla artan mobil
mesaiye dikkat çekeceği ve çalışanlar nezdinde de bu durumun fark edilmesini sağlayacağı
düşünülüyor. Çalışanları işkolik olmaya sürükleyen mobil iş kavramının etkilerinin daha iyi
görülmesi için Brezilya’da uygulanan bu politikanın diğer ülkelere örnek olması bekleniyor.
Nokia 808 PureView
Dünya 4G'ye koşuyor
Teknoloji
4
14
G hızıyla bağlantı hizmeti veren operatör sayısı 31'e yükseldi. 2012'de
patlama bekleniyor. Mobil iletişim için ticari 4G (LTE) hizmeti veren
operatör sayısı 31'e yükseldi. GSA'nın (Küresel Mobil Tedarikçiler Birliği)
raporundan derlenen bilgiye göre, 85 ülkeden 237 GSM operatörü şirket,
4G yatırımı yapıyor. Ayrıca 2012 sonu itibarıyla toplam 93 operatör, ticari
olarak 4G hizmeti verecek. Toplam 31 firmanın ticari olarak verdiği LTE
hizmetinin küresel ölçekte 2 milyon abonesi bulunuyor. Rapora göre, 45
üretici firmanın LTE destekleyen 161 modeli de piyasada satılıyor. Teorik
olarak WCDMA saniyede 384 kb, HSPA 14 MB ve LTE 100 MB hıza
ulaşabiliyor.
İndirme hızlarına örnek şu şekilde sıralanıyor:
I 5 dakikalık bir şarkıyı WCDMA 100 saniye, HSPA 10 saniyede ve LTE 0.38 saniyede sunuyor.
I 74 dakikalık bir albümü ise WCDMA 4 saat, HSPA 25 dakika ve LTE 54 saniyede indirebiliyor.
I 160 dakikalık bir DVD filmi WCDMA 21 saat, HSPA 2 saat ve LTE 4,8 dakikada getirebiliyor.
I HD kalitesindeki 1 saatlik film, WCDMA ile 3 gün, HSPA ile 8 saat ve LTE ile 17 dakikada
N
okia akıllı telefon görüntü kalitesinde yeni bir çağın
öncüsü oluyor. Nokia 808 PureView gelecek yıllarda
Nokia cihazlarında pek çok üstün görüntü deneyimine
olanak tanıyacak Nokia PureView görüntü teknolojisinin
yer aldığı ilk akıllı telefon.
Nokia 808 PureView yüksek çözünürlüklü 41 megapiksel
sensör, Carl Zeiss mercek ve Nokia’nın geliştirdiği oversampling teknolojisini bir araya getiriyor. Böylece
inanılmaz netlikte, detaylı görüntüler, düşük
aydınlatmada bile üstün performans ve e-posta, MMS ve
sosyal ağlarda paylaşmak için yoğun boyuttaki görüntü
dosyalarını kaydetmek mümkün.
Nokia 808 PureView aynı zamanda CD kalitesinde ses
kaydı, full HD 1080p video kaydetme ve oynatma için
Nokia Rich Recording ve herhangi bir stereo ses içeriğini
herhangi bir kulaklıkta surround ses deneyimine
dönüştüren özel Dolby Kulaklık teknolojisi sunuyor.
İ
İtalya Pisa
Gezi
talya ve Pisa denilince ilk akla gelen “Pisa kulesi” yani “eğik kule” dir.
Ama, Pisa şehrinde, bunun yanında, birkaç Ortaçağ dönemi yapısı daha
var. Hatta, bu şehre, küçük “Floransa” diyenler bile var. Yine de, siz bu
şehre yolunuz düşerse, bir gün içinde, şehrin güzelliklerini gezip
görebilecek şekilde, plan yapmalısınız. Peki gidilmeli mi, bence gidilmeli ve
görülmeli, özellikle İtalya gezisinde, Roma-Floransa gezisi yaparsanız,
küçük bir gayret ile, zaman ayırarak, mutlaka Pisa şehrini de görmelisiniz
16
ULAŞIM:
Floransa şehrine, 1 saat uzaklıktadır. Bu durum, şehrin ziyaret edilmesi
için en uygun nedendir. Trenle bu yolu alabilirsiniz. Tren istasyonuna
indiğinizde, Pisa kulesinin bulunduğu yere, 15 dakikalık bir yürüyüş ile
ulaşabilirsiniz. Hatta: kulenin bulunduğu yeri gösteren bolca tabela
olması, büyük avantajldır. Şehirde: “Gaileo Galilei” havaalanı
bulunmaktadır. Havaalanından, şehir merkezine 10 dakikada ulaşmak
mümkündür.
TARİH:
Ortaçağ dönemlerinde, şehir, önemli bir Akdeniz limanı olmuştur. Yani,
bir anlamda “İtalyan Denizcilik Cumhuriyeti” olmuştur. 12’nci yüzyılda:
Kuzey Afrika ve İspanya ile ticaret geliştirilmiş ve şehir zenginleşmiştir.
Ancak, Arno ırmağının alivyonlar ile dolması ve 1280 yılında, yüzyıllar
boyunca rekabet halinde bulundukları Cenovalılar ile yapılan savaşta
alınan yenilgi, Pisa şehrinin gelişimi ve zenginliğini engellemiştir. 1405
yılından sonra, şehir, Floransanın egemenliğine girer. II.Dünya
savaşında ise, şehirde, büyük tahribat olur.
GENEL:
Şehir, Orta İtalya’nın Toscana bölgesindedir. Arno nehrinin denize
dökülen ağzının, sağ kıyısındadır. Şehirde, 100 bin kişi yaşamaktadır.
Ancak, bu şehirden söz ederken: “Pisa Üniversite”sinden söz etmemek
olmaz. Çünkü: bu 100 bin nüfuslu şehirde, ilaveten 60 bin üniversite
öğrencisi barınmakta ve bunlar, şehrin kültürel hayatını etkilemektedirler.
Şehir merkezindeki sokaklar, sık sık üniversite öğrencileri tarafından
doldurulmaktadır. Şehirde: Akdeniz iklimi hakimdir. En sıcak ay: 28-29
derece ile, Temmuz ve Ağustos aylarıdır. En soğuk aylar ise: ortalama 2
derece ile, Aralık-Ocak-Şubat aylarıdır. Yağışlar, Ekim-Kasım aylarında
yoğunlaşır. Şehirde: gece hayatı denilince: bir çok kulüp ve canlı müzik
mekanı bulunduğunu bilmelisiniz. Özellikle: Borgo Stretto bölgesinde:
gerek bar ve gerekse restoranlar yoğun olarak bulunmaktadır. Üniversite
öğrencileri: Piazza Garibaldi ve Lungarni bölgelerinde dolaşmaktadırlar.
Turizm özellikleri incelendiğinde: günümüzde, şehirde: birkaç tarihi
saray, 20 civarında kilise ve Arno ırmağı boyunca sıralanmış tarihi
köprüler görülmektedir. Ayrıca, her yıl 16 Haziran tarihinde, şehrin
koruyucu azizi için “Luminara” festivali düzenlenmektedir. Bu festivalde,
dün batımında, binlerce mum yakılır, daha sonra çeşitli etkinlikler
düzenlenir, gece boyunca havai fişekler atılır.
17
Gezi
ALIŞVERİŞ:
18
Şehirde, birçok ürünün, özellikle
el sanatı ürünlerinin satıldığı bir
Pazar yeri olarak “Piazza di
Cavalieri” önem kazanıyor.
Ayrıca: Pisa kulesi çevresinde,
turistlere yönelik hediyelik
eşyaların satıldığı yerler,
tezgahlar görebilirsiniz. Ancak,
özellikle bu tezgahlardan alışveriş
yaparken, mutlaka pazarlık
yapmanızı öneririm. Diğer
bjelerin ise, orjinalliği şüphelidir,
sahte ürün satın almamaya
dikkat etmelisiniz. Özellikle,
güneş gözlüklerine dikkat. Ama,
şık mağazaların bulunduğu bir
yer düşünürseniz, bu kez “Borgo
Stretto” caddesine gitmeniz
gerekir. Peki, bu şehirden ne satın
alınır? Özellikle: Toscana ekmeği,
Pecorino peyniri, Monte Piano
zeytini düşünebilirsiniz.
Gezi
NE YENİR:
Pisa şehrine yolunuz düşer ve
yerel lezzetlerden tatmak
isterseniz, mutlaka “Biscotti”
yani “kurabiye/bisküvit”
denemelisiniz.
Bunun dışında, yemek yemek
için “Head” bölgesini
düşünün. Burada: çok iyi ve
uygun fiyatlı restoranlar
bulabilirsiniz.
Pisa kulesinin bulunduğu
yerde “Kinzica” isimli,
restoran-pizzacı önerebilirim.
Son olarak, burada mutlaka
dondurma yemelisiniz. Sadece
2-3 euro karşılığında,
muhteşem bir dondurma
yiyebilirsiniz.
20
GEZİLECEK YERLER:
Şehrin en ünlü anıtlarının
ve yapılarının bulunduğu
Piazza dei Miracoli
meydanı şehirde: turistlerin
en yoğun olarak ziyaret
ettikleri yerdir. Özellikle:
yaz döneminde,
meydandaki çimenlerin
üzerinde o kadar çok turist
bulunur ki, yürümekte
zorlanırsınız. Bu arada:
Pisa kulesinin eğriliğini
bilenler, ilginç fotoğraf
çektirme yarışına girerler,
elleriyle pisa kulesini
düzeltmeye çalışır şeklinde,
değişik fotoğraflar verirler.
PİAZZA DEİ MİRACOLİ-DUAMO
MEYDANI:
Katedral meydanı: şehrin kalbindedir ve
dünyada, Ortaçağ sanatının en güzel
örneklerinin bulunduğu bir yer olarak
dikkati çekmektedir. Meydan, öte
yandan “Piazza del Miracoli” yani
“Mucizeler Meydanı” olarak da bilinir.
Meydanın en büyük özelliği: 1987
yılında, UNESCO tarafından, Dünya
Kültür Mirası Listesine dahil edilerek
koruma altına alınmasıdır.
Meydanda: 4 büyük dini yapı görülür.
Bunlar:
1. Domo-Katedral
2. Campanile-Çan kulesi
3. Vaftizhane,
4. Camposanto
Serdar Kılıç
Biyografi
H
24
enüz 12 yaşında iken dedesi ile birlikte kurt izlerini takip etmeye başladı,
hikayelerini dinledi, nerede ve nasıl yaşadıklarını öğrenmeye başladı.
Kurtlar hakkında bir çok kitap ve makale okudu, belgesel ve filmler
izledi. Spor kariyeri devam ederken hep bir ayağı doğadaydı, hayatının
neredeyse üçte birini doğada geçirdi. Doğayı ve toprağı tanıdıkça onu daha da
sevdi. Üzerine basmaya bile kıyamadığını söyler. 20'li yaşların sonunda
"Wolftrack" şirketini kurdu, 2008 yılı sonuna kadar 8.000'in üzerinde orta ve üst
düzey çalışana; liderlik, grup dinamikleri, iletişim ve motivasyon ağırlıklı
eğitimler verdi. 2000 senesinde Türkiye'deki ilk 8-16 yaş çocuklar için 'Serüven
ve Doğa Sporları Kampı'nı kurdu.
Biyografi
BAŞARILARI
N Doğa sporları, Doğada Arama Kurtarma
ve Dağcılık eğitimlerini ve katıldığı sertifika
programlarını üstün başarı ile tamamladı.
Bunlardan en önemlisi, ilk defa bir Türk
katılımcıya verilen, "First Special Response
Group"tan aldığı sertifikadır (EK.1).
Eğitimden 1 yıl sonra, üstelik eğitmen olarak
bu gruba çağrıldı. Sonrasında 477 saatlik bir
arama kurtarma eğitimi daha aldı.
N Türk Spor tarihinde İlk defa yeni bir spor
branşında Türkiye'yi temsil eden kişi olarak
Türk spor tarihine geçti.
Doğa Sporları adı altında Dünyanın en zorlu
Serüven Yarışmaları;
(Dağcılık, Binicilik, tırmanma, rafting, dağ
bisikleti, kano, buzul tırmanışı vb.)
N Patagonya Arjantin 1999,
N Borneo Malezya 2000,
N Yeni Zelanda 2001,
N Fas 2003,
N Hırvatistan 2003
N Camel Trophy '98; İsveç Ostersund'da, 20
Ülke sporcuları arasında fiziksel etaplar ve
navigasyon şampiyonu oldu.
N 1994 senesinde Üniversitelerarası
Grekoromen Güreş Şampiyonası'nda +90
kiloda üçüncülük elde etti.
N 400m Sprint Koşu Türkiye 3.lüğü,
Basketbol Üniversite şampiyonlukları, salon
ergometre birincilikleri, kano ve rafting
şampiyonlukları bulunmakta.
N Kurum içi takım çalışması ve kurum
sadakati amaçlı ve 5 yıldır geniş katılımla
devam eden kurumsal basketbol ligi Business
League'yi kurdu.
N Gore-Tex Test ve ürün geliştirme maksatlı
Güney Kutup dairesinde 21 gün -60 C de
yaşadı.
N Gençlerin gelişimi ve sosyal sorumluluk
projeleri ile ilgilenmekte. Bunlardan biri;
Turkcell ile birlikte gerçekleştirilen, Afyon ili
İhsaniye ilçesi Yukarı Tandır köyünden 80
çocuğa (12-15 yaş) kampta özgüven eğitimi
verdi.
26
Halen Bolu'nun Mudurnu ilçesine bağlı
Bekdemirler köyünde, doğada hayatta kalma
ve özgüven eğitimi verilen campwolftrack
devam etmektedir.
Biyografi
Serdar Kılıç uzun yıllar boyunca elde ettiği deneyimi, doğa sever
herkesle paylaşmak için 2009/2010 sezonunda SKYTÜRK kanalında
İÇİMDEKİ DOĞA adlı tv programını yapmaya başladı. Türkiye' de ilk
defa yapılmış olan bu program doğaya olan düşkünlüğünü ortaya
çıkardı ve yüksek izlenme oranlarına ulaştı.
Serdar Kılıç, İÇİMDEKİ DOĞA 13 bölüm yayınlandıktan sonra yayın
hayatına NTV kanalında devam ediyor. DOĞADA TEK BAŞINA adı ile 8
bölüm olarak yayınlanan programın ilk sezonu tamamlandı. Şu an 2.
sezon çekimleri devam ediyor. Bu sezonda geçmişte yaşanan olayları ele
alıp, doğada yaşama becerilerini kullanarak nasıl hayatta
kalınabileceğini gösterecek.
Serdar Kılıç Esquire "Yılın Adamları" oylamasında aday gösterildi
Esquire Dergisi düzenlediği oylama ile yılın adamlarını seçiyor. 7
farklı kategoride düzenlenen oylamada Serdar Kılıç "En
Güvenilir Erkek" kategorisinde aday gösterildi. Ayrıca oylamaya
katılanlara esquire dergisinden ödül verilecek.
28
Biyografi
AKADEMİK VE SPORTİF EĞİTİMLER
ODTÜ Jeoloji Mühendisliği'nde eğitimine devam
ederken Beden Eğitimi ve Spor Bölümüne
geçerek 1995 yılında mezun oldu. Spor
Organizasyonu ve Yönetimi üzerine yüksek
lisans yaptı.Egzersiz Fizyolojisi, Sporcu
Beslenmesi ve Sağlığı konularında eğitim ve
sertifikalı eğitimlerini tamamladı.
1976-1979 Mukavemet kayağı "Cross
Country" kayak eğitimi aldı ve hala ilgilenmekte.
1980-1989 Temel Hayatta Kalma Eğitimleri,
Kampçılık ve İzcilik Faaliyetlerinde bulundu.
1990-1991 Temel Dağcılık Eğitimleri gördü
Türkiye' de; Kaçkarlar (Rize-Artvin-Erzurum)
birçok kez yaz-kış tırmanışı, Demirkazık, Kaldı,
Alaca (Niğde), Medetsiz (Tarsus), Ilgaz
(Kastamonu), Ağrı (D.Beyazıt), Erciyes (Kayseri),
Sultandağı (Afyon), Dedegöl (Isparta) Işık Dağı
(Çerkeş-Çankırı), Köroğlu (Bolu), Soğanlı
dağları (Bayburt), Spil dağı (Manisa), Mercan
Dağları (Erzincan-Tunceli)
Yurt Dışında; Mt. Kinabalu (Borneo), Mt Cook
(Southern Alps-New Zealand), Mt Tronador
(Patagonia-Argentina), Mt Tubkal (Atlas
Morocco), Elbruz (Georgia), Alpamayo (Peru,
Tien Shan (Kırgızistan-Tacikistan), Fitz Roy
(Patagonia Argentina), Denali (Alaska).
Akıntılı ve Durgun Su Kanosu, Rafting,
Kayaking Eğitimi (Dalaman, Çoruh Nehirleri)
Navigasyon ve Orienteering Eğitimleri.
Dağ Bisikleti (MTB), Heli-Kayak, Kaya ve Buz
Tırmanışı, Mukavement Binicilik, İz Takibi
konularında eğitimli ve deneyimli.
Bröveli İlk Yardım ve Cankurtarma Eğitimi.
Altın Eğitmen Cankurtaran (Sualtı Sporları, Su
Kayağı ve Paletli Su Sporları Federasyonu)
Arama ve Kurtarma Eğitimi
30
Sosyal Medya
S
Pinterest
osyal ağların popülaritesi arttıkça
her geçen gün bir yenisi daha
karşımıza geliyor. Özellikle de
kullanıcı davranışlarına göre kendilerini
şekillendiren sosyal ağların kısa sürede
popüler bir hale geldiğini görüyoruz.
Bugün siz değerli okuyucularıma bir
süredir gündemi meşgul eden Pinterest
isimli sosyal ağdan bahsetmek
istiyorum.
Büyük ilgi gören Pinterest, sosyal ağlara
yeni bir bakış açısı getirdi. Pin ve
interest (iğne ve ilgi) kelimelerinin
birleşiminden oluşan Pinterest sosyal
ağı, fotoğraf ve video paylaşımına da
imkan vermekte. Aslında en önemli
özelliği fotoğraf paylaşmak olan
Pinterest, tasarımı ve işlevi ile
kullanıcıların ilgisini çekiyor.
Aynı zamanda bu ağ üzerindeki
paylaşımların Like (beğeni) ve
yorumlanma özelliği de var. En çok
hoşuma giden tarafı ise paylaşımın
bulunduğu sayfa üzerinde Facebook
beğen butonu, Twitter paylaş butonu,
Embed kodu ve e-mail ile paylaşımı bir
arkadaşınıza pini gönderebilmeniz.
Bir sosyal ağ üzerinde paylaşımı başka
bir sosyal ağa iletme fikri…
32
İlk başlarda Google Plus gibi bir
mantıkta olduğunu düşünmüştüm, içine
girdikçe ve özelliklerini keşfettikçe daha
çok hoşuma gitmeye başladı. Pinterest
üzerinde paylaşımlarınız URL adresi ile
başlıyor. URL adresini girdiğiniz kaynak
üzerindeki fotoğraflar ve videolar
otomatik olarak çekilmekte ve
duvarınıza Pin (iğneleme) edilmekte. Bu
fotoğraf ya da videoyu tıklayan kişiler
ise paylaşımın kaynağına rahatlıkla
gidebiliyor. Doğal olarak orjinal
kaynağın kullanıcı alması da mümkün
kılınmış. Aynı zamanda URL adresi
olmadan sadece foto veya video
upload yapabilme imkanı da var.
Pinterest’in en önemli özelliği
paylaşımların görsel ağırlıklı olarak
karşımıza gelmesi. Her kullanıcının
birden fazla (fotoğraf albümü gibi)
kategorileri oluşturulabiliyor. Bu
kategoriler içerisinde pinlerinizi
saklayabilmektesiniz. Donanım,
yazılım, haberler, teknoloji tarzında
duvarınızda kategoriler
oluşturabiliyorsunuz. Ya da karikatür,
aşk, hayat, sevgi gibi aklınıza
gelebilecek her türlü şekilde
kategorilendirme imkanına sahipsiniz.
Birkaç moda yazarında kırmızı, mavi,
pembe şeklinde kategorilendirmeler de
gördüm. Aslında çok mantıklı kırmızı
ayakkabılar bir kategoride, mavi
elbiseler bir kategoride….
Paylaşımların yapıldığı Board (ben
duvar diyorum ama doğrusu Pano
diyebiliriz) olarak isimlendirilmiş. Bu
pano üzerinde resim ve videolarınızı
paylaşmakta ve
kategorilendirebilmektesiniz. Dilerseniz
başkalarının panolarındaki paylaşımları
alarak kendi panonuz üzerine de
iğneleyebiliyorsunuz. (Pin’lemek)
Pinterest paylaşımlarında Facebook,
Embled ve Twitter paylaşım butonları
olduğu gibi yorum kutucukları da
Sosyal Medya
unutulmamış. Aynen Facebook ve Google Plus
mantığında Like yapıp yorum yapılabiliyor. Repin
işlevini ise Twitter’daki ReTweet mantığı olarak
görüyorum. Nasıl ki Twitter üzerinde bir paylaşımı RT
yapıyorsak Pinterest üzerinde de bir paylaşımı RePin
yapabilmekteyiz.
Bir diğer dikkatimi çeken özelliği ise Pinterest’in bir nevi
e-ticaret sektörüne hitap etmesi
oldu. Berkan Bağcı’nın yazısında
da belirttiği gibi çok güzel bir
affilite ve ürün tanıtımı hizmeti
de verebilmesi. Affilite
bağlantılarınızı resimlerle ve
açıklamalarla sergileyen
Pinterest, resimlerin altındaki
ürün açıklamalarından (Fiyatı
$49) fiyatını çekerek resmin sol
üst kısmına bir bant ekleyip fiyatı
belirtebiliyor.
Aslında e-ticaret sektöründeki firmalar için bulunmaz
bir nimet diyebilirim. Kadınların özellikle de internet
üzerinden alışverişe meraklı bir kesime bir kurumsal
hesap üzerinden Mavi Şapkalar, Kırmızı Ayakkabılar,
Turuncu fular… tarzında kategoriler oluşturup bu
şekilde fiyatlandırarak bilgi sunmak rakiplerinize göre
büyük bir avantaj sağlayacağına eminim.
34
Şimdilik açıklama kısmında TL desteği yok yine de bu
pek bir dezavantaj olarak görülmemeli. Pinlerin içine
resim upload ederken birkaç resim birden upload
edemiyoruz. Bir diğer aklımda kalan sorun bu olmuştu.
Bir ürün hakkında bir den fazla resim eklemek, pin
içerisine girdiğimizde bu resimleri bir galeri halinde
görebilmek çok daha mantıklı olacağını düşünüyorum.
Bunların yanı sıra bazı ürün linklerini hatalı olarak
görmekte, bazı eklediğimiz pinler tıklandığı zaman da
URL adresine hatalı gitmesi gibi birkaç problem
karşıma çıktı. Sonuçta
yeni bir sistem ve
geliştirilmekte olduğunu
düşünüyorum. Bir süre
sonra bu tarz hatalar
düzeltilerek çok daha iyi
bir şekle getirilebilir.
Sonuç olarak birkaç hata
görsem de kısa sürede
giderileceğine eminim.
Görsel ağırlıklı yeni
sosyal ağımız
popülaritesini hak ediyor. Hele ki hızla yükselen
kullanıcı sayısı gelecekte Facebook ve Twitter’a kafa
tutabileceğini hissettiriyor. Kişisel görüşüm ise eğer
kullanıcılar yeni içerikleri pinlemeye devam ederse iyi
bir yer edinebilir. Şimdilik ortalıkta dolaşan
fotoğrafların ve videoların elden ele geçip Repin
edilmesi bir süre sonra sıkılmanıza yol açabilir. Yorum
ve Like kısımları ise pek aktif değil gibi… Bakalım
Pinterest sosyal ağlar arasında nasıl bir yer edinecek?
Kaynak : infografya
Kadınlar Günü
8
8 Mart Dünya
Kadınlar Günü
Mart günü Dünya Kadınlar
Günü olarak kutlanır. Bu gün
kadınlar tarafından ve / ya da
kadınlar için konferans, gösteri ve
eğlence gibi çeşitli etkinlikler
düzenlenir. Kadınlar arası
dayanışma ve kadınların toplumdan
beklentileri vurgulanır. Kadınlara
özgü bir günün var olması
düşüncesi ilk kez, 26-27 Ağustos
1910’da Kopenhag’da düzenlenen
Uluslararası Sosyalist Kadınlar
Konferansında ortaya atıldı ve kabul
edildi. Bir çok ülkede her yıl
kutlanmaya başladı. İsveç’te ise
1912 yılından itibaren kutlanmaya
başladı. Ancak ilk yıllarda belli bir
tarih saptanmamıştı ve değişen
tarihlerde ama her zaman
ilkbaharda kutlanıyordu. Tarihin 8
Mart olarak saptanışı 1921’de
Moskova’da gerçekleştirilen 3.
Uluslararası Kadınlar Konferansı
tarafından olmuştur. İki dünya
savaşı yılları arasında bazı ülkelerde
kutlanması yasaklanan Kadınlar
Günü, 1960’lı yılların sonunda
Amerika Birleşik Devletleri’nde de
kutlanılmaya başlamasıyla daha
güçlü bir şekilde gündeme geldi.
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu,
1977 yılında 8 Mart’ın Dünya
Kadınlar Günü olarak kutlanmasını
kabul etti.
DÜNDEN BUGÜNE "KADINLAR
GÜNÜ"
36
Dünya Kadınlar Günü ilk kez
1800'lü yıllarda bir tekstil
fabrikasında daha iyi çalışma
koşulları için greve giden kadın
işçilerin fabrikaya kilitlenmesi,
arkasından da çıkan yangında
fabrika önünde kurulan
barikatlardan kaçamayarak
ölmeleriyle gündeme geldi Kadınlar
tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde
de 8 Mart'ta eşitlik isteklerini daha
yüksek sesle dile getiriyorlar.
8 Mart'ın Dünya Kadınlar Günü
olarak kutlanması, uluslararası
düzeyde kabul gören bir hal alması
1970'lere rastlasa da, bu tarihe
kaynaklık eden olay ve dünya
kadınlarının ortak bir gün kutlama
isteğinin gündeme gelişi 1800'lerin
ortasını bulur. ABD'nin New York
kentindeki Cotton tekstil
fabrikasında çalışan işçi kadınlar,
1800'lü yılların ortalarından beri
daha iyi çalışma koşulları,
emeklerinin karşılığında hak ettikleri
ücret ve daha iyi yaşam için
mücadele vermektedir. Ama bunca
yıllık mücadeleye karşın elde
edebildikleri pek bir hak yoktur. En
sonunda, 8 Mart 1908 günü,
haklarını alabilmek için son çare
olarak greve giderler. Ancak
patronlar bu greve zalim bir şekilde
müdahale ederler. Greve giden
kadınlar fabrika binasına
kilitlenirler. Patronlar bu yolla grevin
başka fabrikalara sıçramasını
engellemek isterler. Ancak
beklenmedik bir şey olur ve fabrika
yanmaya başlar. Ne yazık ki
yangından fabrikada bulunan kadın
işçilerden çok azı kaçarak
kurtulmayı başarır Yanan
Kadınlar Günü
fabrikadan kaçmayı ve fabrikanın çevresine kurulmuş olan barikatları
aşmayı başaramayan 129 kadın işçi yanarak ölür.
Aynı yıl diğer endüstri kollarındaki kadınlar da mücadeleye devam
ederler. Kadınların yürüttükleri mücadelenin temelinde seçme ve seçilme
hakkı, günlük çalışma saatlerinin, koşullarının ve ücretlendirmenin
yeniden düzenlenmesi gibi konular bulunmaktadır. Dünya Kadınlar
Gününde bugün de ilk başlarda yapıldığı gibi eşitlik için, bağımsızlık
için, politik haksızlıkların ortadan kalkması için, daha iyi yaşama ve
çalışma koşulları elde edebilmek için çalışılıyor.
TÜRKİYE'DE 8 MART KADINLAR GÜNÜ
İlk kez 1921 yılında "Emekçi Kadınlar Günü" olarak kutlanmaya
başlayan 8 Mart, 1975 yılında daha yaygın olarak kutlandı ve sokağa
taşındı. "Birleşmiş Milletler Kadınlar On Yılı" programında Türkiye de
etkilenmiş, 1975 yılında "Türkiye 1975 Kadın Yılı" kongresi yapılmıştır.
1980 askeri darbesinden sonra dört yıl anılmadı 8 Mart 1984'ten
itibaren her yıl çeşitli kadın örgütleri tarafından Dünya Kadınlar Günü
kutlanmaya başlandı.
38
Kadınlar 80'li yıllarda 8 Mart'ı izinli yürüyüş ve şenliklerle
kutlayamamışlarsa da, küçük gruplar mütevazi kutlamalarını
sürdürdüler. 90'lı yıllarda kadın kuruluşlarının sayı ve çeşitliliğinin
artması ile beraber 8 Mart daha geniş bir katılımla kutlanılır oldu.
18 Mart Çanakkale
1
Gelibolu
57. Alay'ın Kahramanlık Hİkayesi
Ağustos 1914 Almanya'nın Rusya'ya harp ilânı ile
I. Dünya Savaşı başlamış; Almanya, AvusturyaMacaristan ve sonrada İtalya’nın katılımıyla
oluşan üçlü İttifak Devletleri, bir yanda da İngiltere,
Fransa ve Rusya’dan oluşan Üçlü İtilaf Devletleri olarak
ikiye bölünmüştü.
29 Ekim 1914 Osmanlı Devleti de bu savaş da
Almanya’nın yanında yer aldı.
Çanakkale cephesindeki muharebeler, önce İngiliz ve
Fransız deniz kuvvetlerinin boğazı zorlamasıyla; sonra
da, karada devam etmişti.
23 Mart 1915 Gelibolu'da 5. Ordu kuruldu,
komutanlığına Alman Generali Liman von Sanders
atandı.26 Mart 1915 günü Gelibolu'ya geldi.
18 Nisan 1915 Atatürk'ün komutasındaki 19. Tümenin,
5. Ordu'nun genel ihtiyatini oluşturmak üzere Bigali'ye
gönderildi.
Kara harekatına hazırlık için kıyılar dikenli tellerle
çevriliyor, birlikler önemli yerlere yerleştiriliyor,
düşmanın her hareketi gözleniyordu. Müttefik
çıkarmasını bekleyen bir başka kişi ise 19. İhtiyat
Tümeni’nin başında bulunan Kurmay Yarbay Mustafa
40
Kemal’di.
Çanakkale'yi denizden geçemeyen İtilaf Devletleri'nin
25 Nisan 1915 günü Gelibolu Yarımadası'na ve
Kumkale'ye asker çıkarmalarıyla Çanakkale'de
İngilizlerin Seddülbahir ve Arıburnu bölgesinde çıkarma
harekatı ile kara savaşları başlamış oldu.
Düşman durmadan saldırıyordu. Anafartalar ve
Arıburnu cephelerinde emir komuta karmaşası vardı.
Bu durum çok tehlikeliydi.Yarbay Mustafa Kemal, Ordu
Komutanı Alman General Liman Von Sanders’ e bütün
mevcut kuvvetlerin emrine verilmesinin ve bundan
başka çare kalmadığını bildirdi. Alman General “Çok
gelmez mi ?“ diye sorduğunda Mustafa Kemal “ Az bile
gelir “ diye cevap verdi.
Düşman çıkarması 26 ve 27 Nisan günleri de devam
etti. Ancak, Bigali'den gelen Atatürk komutasındaki 19.
Tümen kuvvetlerinin kahramanca savunması karşısında
düşman geri çekilmeye mecbur edildi.
25-26 Nisan 1915 tarihlerinde Arıburnu'nda karaya
çıkıp Conkbayırı Kocaçimen tepelerini almak üzere
olan Anzak Kolordusunu Türk birliklerinin yaptığı
devamlı süngü hücumları ile 20 bin kişilik Anzak
birlikleri denize kadar sürüldü.
Anafartalar muharebeleri süresince çok kanlı taarruz ve
hücumlarla cokbayırının, Kocaçimentepe mevziinin
Anzaklar eline geçmesine mani olunarak, bütün cephe
korundu.
Çanakkale Muharebelerinde, dillere destan olan Türk
birliklerimizin gösterdiği kahramanlık hikayesinde bir
Alayımızın ayrı bir yeri vardır.
Bu Alay; 19. Tümen’in 57.nci Alayı olup Atatürk’ün
Büyük Nutkunda sözünü ettiği, Arıburnu
Muharebelerinde tümü Şehit düşen ünlü Şehitler
Alayıdır.
25 Nisan 1915 günü saat 02:45'de muharebe
gemilerinin ve muhriplerin korunmasında Türk
kıyılarına yaklaşan Avusturalya Tümeni'nin bir tugayını
taşıyan çıkarma araçları, hesapta olmayan bir akıntı
nedeniyle kuzeye sürüklenerek saat 04:30'da kumluk
bir kıyı (Kabatepe Bölgesi) yerine, sarp bir kıyı olan
Arıburnu Bölgesine çıkarma yaptı.
Bu bölgede 27 nci Türk Alayının 2 nci Taburu vardı;
çıkan kuvvetlerin karşısındaysa, bu taburun yalnız bir
bölüğü bulunuyordu.
Durumu haber alan ve izlemeye başlayan 5.nci Ordu
19.ncu İhtiyat Tümeni Komutanı Kurmay Yarbay
Mustafa Kemal, herhangi bir emir almadığı halde,
57.nci Alayı bir dağ bataryasıyla takviye ederek karşı
taarruz için Arıburun Bölgesine yöneltti; Eceabat
Bölgesinde bulunan 27.nci Alayın büyük kısmını da,
çıkarma bölgesine yanaştırdı. Bu tedbirleri yerinde
bulan 5.nci Ordu Komutanı, 19.ncu Tümenin diğer
alaylarının da müteakip karşı taarruzlara katılmasını
kabul etti. Kıyıya çıkan İngiliz ve Fransız kuvvetleri,
yapılan karşı taarruz sonucu çekilmeye başlayarak;
geriden gelen kuvvetlerin yardımı ve deniz kuvvetlerinin
etkili ateş desteğiyle, Kanlısırt batısı -Sivritepe Merkeztepe Yükseksırt hattında tutunabildi.
Donanmanın büyük ateş desteğiyle 25 Nisan 1915
saat 05.30'da Seddülbahir'e çıkarmaya başlandı. İlk
hedef olarak Alçıtepe ele geçirilecekti.
Mehmetçiğin ölüm pahasına savunduğu SERÇETEPE,
KANLISIRT ile tek ikmal yolu olan ŞARAPNEL Vadisinde
tamamen hakim olmak Türkler ve İngilizler için önemli
idi. Her iki taraf da elinde bulundurmayı istiyordu.
Bundan dolayı burada çok kanlı çarpışmalar
oluyordu.Bu savaşlarda her iki taraf da birbirlerine
birkaç metre mesafeye kadar yaklaşıyordu. En kanlı
savaş İlk çıkarma günü 25 NİSAN 1915 günü oldu.
Çıkarma bölgesinde 26.ncı Türk Alayının bir taburu
bulunuyordu. Seddülbahir kesimini ay biçiminde
çevreleyen yüzlerce geminin yakın mesafeden Türk
siperlerine yönelttiği gemi toplarının korkunç ateşine
karşın direnmesini pervasızca sürdüren bir avuç Türk
eri, göz açtırmıyor, ateşleriyle çıkarmaya yeltenen
birliklere ağır zayiat verdiriyor, kıyıya ayak basabilenler
de, kuytu yerlere sığınarak kıyıda tutunabilme olanağını
bulabiliyordu.
İngiliz ve Fransız zayiatı, yeni takviyeler gelmezse
tutunamayacağız diye komutanları feryat ettirecek
kadar ağırdı.
27 Nisan 1915 günü saat 16.00 sıralarında,
donanmanın ateş desteğiyle başlayan İngiliz taarruzu,
Türk savunma mevziilerinin 700-800 metre ilersinde
Zığındere-Eskihisarlık hattında durduruldu.
Çıkarma kuvvetleri Komutanlığı, Türklerin güçsüz
olduğu önyargısıyla, taarruz etmeye kararında, hedefi;
Kirte'nin ele geçirilmesiydi.
33.ncü ve 64.ncü Alayların da emrine verilmesiyle altı
alaylık bir güce ulaşan Arıburun Kesimindeki Türk
birlikleri, Anafarta Bölgesine çıkan İngilizleri denize
dökmek maksadıyla, 27 Nisan 1915 sabahı taarruza
geçti.
28 Nisan 1915 sabahı saat 08.00'de donanmanın
desteği altında başlayan İngiliz-Fransız birliklerinin
taarruzu, akşama kadar sürdü. İngiliz ve Fransızlar,
yapılan Türk karşı taarruzları nedeniyle, geri çekilmek
zorunda kaldı. Bu muharebedeki İngiliz ve Fransız
kuvvetlerinin zayiatı, 3.000’i buldu.
41
18 Mart Çanakkale
19.Tümen Komutanı Kurmay Yarbay Mustafa Kemal'in
25 Nisan günü verdiği “Ben size taarruz
emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye
kadar geçecek zaman zarfında yerimize başka
kuvvetler ve komutanlar geçebilir” emrini uygulayan
Türk birliklerince durduruldu.Yarbay Hüseyin Avni
Bey'in komutasındaki 57. Alay'ın başta komutanları
olmak üzere 628 kişilik mevcudunun tamamı 25-28
Nisan 1915 tarihleri arasında şehit oldular.
1915 Ekim'i sonlarında ve Kasım ayı başlarında İtilaf
Devletleri, Çanakkale harekatını yarıda kesmek ve
Gelibolu yarımadasındaki birliklerini tümüyle geri
çekmek zorunda kaldılar. Orduların tahliyesi bir
sonraki yılın Ocak ayında bitirildi. Böylece Türk
komutası, o güne değin Çanakkale Boğazı'nı koruyan
ordularını başka cephelere aktarma olanağı bulmuş
oldu. Zira, o tarihlerde Osmanlı Ordusu, birkaç
cephede birden çarpışıyordu.
Bu, Çanakkale’ de tarihin kaydettiği en büyük ve en
kanlı savunma savaşlarıydı.Bu savaşlar Mustafa Kemal
gibi bir askeri dehanın Türk ve dünya kamuoyu
tarafından tanınmasının sağlanması açısından son
derece önem taşımaktadır.
Şimdi Tarihi Milli Park olan Gelibolu Yarımadası
Kanlısırt'ta 57.Alay için yaptırılan şehitlik; Mehmetçik
Anıtı, Gazi Hüseyin Kaçmaz Anıtı ile donatılmıştır.
Heykeltıraş tarafından yapılan bir rölyef de şehitliğin
ihtişamını artırmıştır.
57. Alay Şehitliği 10 Aralık 1992 tarihinde düzenlenen
bir törenle halkın ziyaretine açılmış, 25 Temmuz 1994
tarihindeki orman yangınında hasar görmüş,
onarılarak 11 Kasım 1994'te tekrar hizmete
sunulmuştur.Geçte olsa Milli park olarak
değerlendirilen Gelibolu Yarımadası tüm canlılığıyla
aziz şehitlerimizin izlerini taşıyor.Anıt, şehitlik, müze gibi
savaştan kalanları ve bu toprakları gezerken yere
basmaya kıyamıyorsunuz.
Mustafa Kemal’in Ruşen Eşref’e anlattığı meşhur bir
Çanakkale hâtırası vardır. Düşmanın mevki kazandığını
fark eden Mustafa Kemal Bey, emrindeki askere
hitaben, “Ben size taarruzu emretmiyorum, ölmeyi
emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman
zarfında yerimize başka kuvvetler ve kumandanlar
kaim olabilir.” emrini verir. Emri harfiyyen yerine
getiren 57. Alay, Mustafa Kemâl’in has tâbiriyle
“kâmilen şehid” olur. 57. Alay’ın sancağı
Avustralya’nın Melbourne şehrindeki müzede
sergilenmekteymiş bugün; altındaki levhada ise şu bilgi
yer almaktaymış.
42
“Bu alay sancağı Gelibolu savaş alanından getirilmiştir
ama tutsak edilememiştir, çünkü Türk ordusunun milli
geleneklerine göre bir alayın sancağı, alayın sonuncu
eri ölmeden teslim edilemez. Bu sancak, sonuncu
muhafızının da altında ölü olarak yattığı bir ağacın
dalına asılı olarak bulunmuştur. Kahramanlık timsali
olarak karşınızda duran bu Türk Alay Sancağı’nı
selamlamadan geçmeyiniz.”
18 Mart Çanakkale
İNSANLIK DERSİ :
Çanakkale Savaşlar'ında savaşıp, bir kolu ile bir
ayağını kaybeden Fransız Generali Bridges, yurduna
döndükten sonra anlattığı bir savaş hatırasında şöyle
diyor:
"Fransızlar, Türkler gibi mert bir milletle savaştıkları için
daima iftihar edebilirsiniz.Hiç unutmam.Savaş
44
sahasında döğüş bitmişti.Yaralı ve ölülerin arasında
dolaşıyorduk az evvel, Türk ve Fransız askerleri süngü
süngüye gelip ağır zaliyat vermişlerdi.Bu sırada
gördüğüm bir hadiseyi ömrüm boyunca
unutamayacağım.Yerde bir Fransız askeri yatıyor, bir
Türk askeride kendi göleğini yırtmış onun yaralarını
sarıyor, kanlarını temizliyordu.Tercüma n vasıtası ile
şöyle bir konuşma yaptık:
- Niçin öldürmek istediğin askere yardım ediyorsun?
Mecalsiz haldeki Türk askeri şu karşılığı verdi:
"Bu Fransız yaralanınca cebinden yaşlı bir kadın resmi
çıkardı.Birşeyler söyledi, anlamadım ama herhalde
annesi olacaktı.Benim ise kimsem yok.İstedim ki, o
kurtulsun, anasının yanına dönsün". Bu asil ve alicenap
duygu karşısında hüngür hüngür ağlamaya
başladım.Bu sırada, emir subayım Türk askerinin
yakasını açtı.O anda gördüğüm manzaradan
yanaklarımdan sızan yaşlarımı dondurduğunu
hissettim.Çünkü, Türk askerinin göğsünde bizim
askerinkinden çok ağır bir süngü yarası vardı ve bu
yaraya bir tutan ot tıkamıştı.Az sonra ikisi de öldüler..."
Fransız Generali BRIDGES
Çanakkale Savaşları komutanı.
Süleyman MERDANOĞLU
Kaybettiklerimiz
Whitney Houston
46
Ü
nlü şarkıcı ve aktris Whitney Houston’un ani
ölümü tüm Amerika’da şok yarattı. Ünlü
şarkıcı Tony Bennett, Houston için”Bugüne
kadar duyduğum en büyük ses idi”derken bir
diğer tanınmış sanatçı Smokey Robinson “Ağzını
açar açmaz büyüleyen ender şarkıcılarından
biriydi”şeklinde konuştu. 48 yaşındaki Houston 11
Şubat Cumartesi akşamı Los Angeles’te Beverly
Hilton otelinin dördüncü katındaki odasında ölü
bulundu.
Whitney Houston'ın Rekorları
Whitney Houston, Guinness Rekorlar
Kitabına göre tarihte en çok ödül
kazanan bayan sanatçı.
170 Milyon Albüm, Dünya çapında
411 Toplam ödül kazandı (2006)
2 Emmy Ödülü
6 Grammy Ödülü
16 Billboard Muzik Ödülü
23 Amerikan Muzik Ödülü
17 Platin Kayıt
Ayrıca dünya çapında 44 milyon satan
“The Bodyguard”ın film müziği tüm
zamanların en çok satan film müziği
olmayı başardı.
Polis, telefonla yapılan acil yardım çağrısı üzerine
sağlık görevlilerinin hızla otele ulaştığını ancak
Houston’u yaşama döndürme çabalarının sonuç
vermediğini bildirdi. Ölüm nedeninin henüz
belirlenmediğini belirten polis, ancak bir cinayet
belirtisi görülmediğini açıkladı. Whitney Houston,
son yıllarda alkol ve uyuşturucu sorunları
yaşıyordu. Houston, 1992’den 2007 ‘e kadar
şarkıcı Bobby Brown ile sarsıntılı bir evlilik
geçirmiş, 1993 yılında eşi hakkında aile içi şiddet
davası açmıştı.
Houston ‘un 1985 yılındaki ilk albümü 25 milyon
satmıştı. Ünlü şarkıcının bugüne kadar 170
milyonun üzerinde albüm sattığı bildiriliyor.
Houston, şarkıcılığının yanısıra oyunculuk da
yapmış, “Bodyguard” ve “Waiting to Exhale” gibi
büyük gişe geliri getiren filmler çevirmişti. Whitney
Houston, Grammy müzik ödüllerini dağıtılacağı
törenden bir gün önce hayatını kaybetti.
Kaybettiklerimiz
Kırık Kalpler Oteli
48
N
e tuhaf ki, milyonlarca insanın
sevgisine rağmen, o pırıl pırıl
yeteneğine, başarılarına, ışığına
rağmen, ona bir hediye gibi sunulmuş o güzel
sesine rağmen, kendine hep zarar verdi.
Kimbilir ne büyük yalnızlıkları vardı ki, kendi
değerine hoyratça bu kadar kolay yazık etti.
Sevdiği adamın şiddetine, onu sürüklediği
uçurumlara rağmen, 2003’te komşularının
şikayeti üzerine boynunda çürükle karakola
geldiğinde bile sevdiğinin yanındaydı üstelik.
Oysa artık mutlu etmediğinde ve üzdüğünde
aşk , “aşk” olmaktan çıkmıyor muydu? , ne
var ki kişi zayıfsa, zarar veren aşka daha da
çok saplanıyordu ve kimbilir hangi
nedenlerden zayıflıklarını yenemedi Whitney.
1989 yılında tüm dünyanın en çok kazanan
süperstarlarından biri olarak yükselirken, Soul
Train Ödül gecesinde tanıştığı Bobby Brown’ı
kimbilir ne kadar çok sevdi ama bir yandan
da ona bu kadar zarar veren birine
teslimiyetiyle, ne üzücü ki çok zayıftı aslında
Whitney, kırılgandı ve belli ki yalnızdı. Şimdi o
tek başına bu dünyayı terk ettiği otel, tıpkı
şarkısı gibi Heartbreak Hotel…
Velhasıl 30 Billboard ödülü, toplam 200
milyondan fazla albüm ve single satışı, 6
grammy ödülü ile Whitney 48 yaşında gitti,
Whitney de sessizce çekip gitti. 2007 yılında
boşanıp, nihayet hayatından çıkardı Bobby
Brown’ı ama 14 yıl evli kaldığı Brown’la
kendini değersiz hissettiren bir aşkla perişan
gitti erkenden. Üstelik güzel bir melodi daha
eksildi, aşk azaldı yine şarkılardan. 1985
yılında daha ilk albümüyle 25 milyondan
fazla satarak, tüm zamanların en çok satan
kadın sanatçısı olmuştu o dönemde. 1987
yılında ikinci albümü Whitney, Billboard
listelerine 1 numaradan giriş yapan ilk kadın
sanatçı albümü olmuş ve onu bir süperstar
haline getirmişti. Bazılarının sanki ilk şöhret
getiren şarkısıymış gibi yazıp çizdiği, “I will
always love you” şarkısına gelene kadar, ilk 1
numarası ve ilk grammy’sini aldığı “Saving all
my love for you”, ya da ilk albümünün son
single’ı “Greatest love of all” ile Whitney
zaten tüm dünyanın sesinden o güzel aşk
şarkılarını dinlemeye bayıldığı genç bir
süperstar değil miydi? “How Will I know” ya
da “I wanna dance with somebody” 80’lerin
pop efsaneleri olmuştu bile. Hatta , meşhur
aşk şarkılarından “Where do broken hearts
go” , Yalan Rüzgarı dizisi de dahil olmak
üzere, dizilerde, ekranlarda kimbilir kaç tane
aşk acısını anlatan , kırık kalpler sahnelerine
eşlik eden şarkılardan oldu. 90’lar boyunca
da ben de dahil radyocular , hem teyzesinin
efsane bir başka isim Dionne Warwick
olduğunu evvel ezel çok iyi bilirdik, hem de o
güçlü sesinin New Jersey’de 11 yaşında kilise
korolarında şarkı söylediği çocukluğundan
beri ışık saçtığını anlatırdık. Öyle çok
şarkısıyla hatırası var ki bazılarımız için, hem
çocukluğumuz ve hem de üniversite yılları
demek, bir parçamız demek kimimiz için.
Belki bütün dünya onu Bodyguard’la iyice
ezberledi ve kalbine yazdı, ama Whitney
çoktan ilk iki albümüyle tüm dünyada
yükselen bir süperstardı zaten. 1990 yılında
R&B marketini daha çok mutlu eden albümü
“I’m your baby tonight”’ ile çıkışında da , “My
name is not susan” gibi yine dans ettiren
harika pop şarkıları da söylemeye devam
ediyordu, ya da misal büyük aşk şarkısı, “All
the man that i need” daha 90’ların başında
Bodyguard hiç ortada yokken, kimbilir ne
dolu anılar bırakmıştır benim gibi milyonlarca
dinleyiciye.
Elbette, pop müziği takip eden etmeyen
herkes en çok Bodyguard ve şarkılarını
öğrendi, hem 44 milyondan fazla
satan Bodyguard, aynı zamanda 3
grammy ve 8 Amerikan ödülü de
getirdi Whitney’e, o ayrı. Ama
1998 yılında “My love is your love”,
“Heartbreak Hotel” ve “It’s not
right, but it’s ok” şarkılarıyla
ortalığı yıktığı dönemi de kim
unutabilir ki? Nitekim, 1999’da da
“Yüzyılın en çok satan R&B kadın
şarkıcısı” ve “Bodyguard” ile
“Yüzyılın en çok satan soundtrack
albümü” ödüllerini armağan etti,
Amerikan Müzik Yapımcıları
Derneği. Bundan tam 10 yıl sonra
da, 2009 yılında Guiness Rekorlar
Kitabı, 415 ödülle, “Tüm
zamanların en çok ödül kazanan
kadın sanatçısı” rekorunu kırdığını
açıklıyordu, Whitney Houston’ın.
Ancak 2000 yılında, İngiltere’de
satış 1 numarası olan ve 10
milyondan fazla satan Greatest
Hits” albümünden sonra, özel
hayatı ve maalesef pençesine
düştüğü kokain ve alkol
bağımlılığıyla gittikçe gözden
düşüp, kendine de zarar vermeye
başlamıştı Whitney. Özellikle ,
2000 yılında Hawaii’de
havaalanınında eşi Bobby Brown’la
uyuşturucuyla yakalandıktan sonra
büyük hitler çıkaran Whitney, yavaş
yavaş yok oluyordu sanki.
Konserlerini iptal ediyor, söz verdiği
gecelere son anda çıkmıyor, hatta
Amerikan Müzik Akademisi
ödüllerinden son anda çıkarılacak
kadar, hayatının kontrolünü
kaybediyordu. 2002’de Diane
Sawyer ile röportajı rating rekorları
kırdı,çünkü kokain kullandığını ilk
kez itiraf ediyordu. “Just Whitney”
albümü döneminde öyle
zayıflamıştı ki, uyuşturucudan
gittikçe eriyip kayboluyor
dedikoduları ayyuka çıkıyordu.
Sesini de kaybetmeye başlamıştı
Whitney. 2007de resmi olarak
eşinden nihayet boşandı, artık
kendine çeki düzen vermeye
başladı ve 2009 yılında bizde de
Sony Music etiketiyle yayınlanan “I
look to you” albümüyle geri döndü.
Albümü listelere direkt 1
numaradan girdiği halde, hatta
kariyerinin en yüksek ilk hafta
satışını da getirmesine rağmen ,
ilerleyen günlerde hiç te eskisi gibi
olamamıştı Whitney. Oysa ki
videosuyla ödül bile kazanan RKelly
şarkısı, “I look to you” belki de tüm
zamanların en güzel aşk
şarkılarından biri, ve Whitney de
hayatını aşkla perişan etti aslında,
kurban etti. Son turnesinin adı bu
gerçeği çok iyi özetliyordu: “Aşktan
başka bir şey değil”- Nothing but
love. Değişmek istiyor, eski gücünü
tekrar kazanmak istiyordu ama
tıpkı Amy Winehouse’ı güçlükle
çıktığı sahnede yuhalayanlar gibi,
basında acımasızca yargılayıp,
başarısızlıklarından haz alırcasına
haberler yaparak linç edenler gibi,
bu dünyanın hesabını kitabını
bilemeyen, gözü dönmüş bir müzik
makinesi olup, hırsını gözünden
taşıranlara benzemeyen Whitney’i
de harcadılar, yalnız bıraktılar.
Whitney , Aşktan başka bir şey
değildi. Whitney aşk demekti ve
aşka pek yeri kalmayan dünyadan
gitti. O çok güzel söylediği
şarkısındaki Kırık Kalpler Oteli’nde
sessizce. Cenk Erdem.
49
Müzik
Grammy 2012
50
M
üzik dünyasının önemli ödülleri arasında yer alan Grammy Ödülleri‘nin 54.'sü,
ABD’nin Los Angeles kentindeki Staples Center’de düzenlen törenle sahiplerini
buldu. Pazar akşam düzenlenen geceye en iyi album, en iyi şarkı ve en iyi kayıt
dalları da dahil, aday olduğu 6 dalda da Grammy kazanan Adele damga vurdu.
Adele’yi unutulmaz keyifli anlar yaşatan organizasyon, Whitney Houston'un ailesi, dostları
ve hayranları için de unutulmaz ama melesef hüzün dolu oldu. Müzik dünyası, onu ne
kadar özleyeceğini ilk günden gösterdi. Cumartesi akşamı, Grammy Ödülleri Töreninden
sadece 24 saat önce 48 yaşında hayata veda eden Amerikalı şarkıcı Whitney Houston,
Grammy ödülleri töreninde anıldı. Los Angeles'taki gecenin sunucusu LL Cool J töreni,
Houston için bir dua okuyarak açtı. Gecede Chris Brown, Paul McCartney ve Bruce
Springsteen sahne aldı. Whitney Houston'ı "ilham kaynağı ve en büyük idollerinden biri"
olarak tanımlayan siyahlar içindeki Jennifer Hudson, Houston'ın "I Will Always Love You"
şarkısını seslendirdi.Hudson, şarkıyı söylerken gözyaşlarına zor hakim oldu. Gecenın
damgasını vuran 23 yaşındaki yıldız Adele, müzik dünyasını adeta bir fırtına gibi sarstı.
Geçen sene ses telleri üzerinde ameliyat geçiren şarkıcı, doktorların kontrolü altında
aylardır süren dinleme sürecini geçirip müzik sektörün en önemli gecesine hazırlk
yapıyordu. Ameliyattan sonra ilk kez sahneye çıkan genç şarkıcı ayakta alkışlandı. Adele
en iyi albüm ödülünü alırken gözyaşlarını tutamadı ve konuşmasında “Bu albümümü
gerçekten çok sıradan bir şeyden esinleyerek hazırladım, çoğu insanın hayatta yaşadığı
şeyden, saçma bir ilişkiden. Şu an kendimi nasıl hissettiğimi size anlatamam, bu yıl
hayatımın en önemli yılı oldu.” dedi.
51
Müzik
Album of the Year – Adele, 21
Record of the Year – Adele, “Rolling in the Deep”
Song of the Year – Adele, “Rolling in the Deep”
Best New Artist – Bon Iver
Best Pop Solo Performance – Adele, “Someone Like
You”
Best Pop Duo/Group Performance – Tony Bennett &
Amy Winehouse, “Body and Soul”
Best Pop Instrumental Album – Booker T. Jones, The
Road From Memphis
Best Pop Vocal Album – Adele, 21
Best Dance Recording – Skrillex, “Scary Monsters and
Nice Sprites”
Best Dance/Electronica Album – Skrillex, Scary Monsters
and Nice Sprites
Best Traditional Pop Vocal Album – Tony Bennett &
Various Artists, Duets II
Best Rock Performance – Foo Fighters, “Walk”
Best Hard Rock/Metal Performance – Foo Fighters,
“White Limo”
Best Rock Song – Foo Fighters, “Walk”
Best Rock Album – Foo Fighters, Wasting Light
Best Alternative Music Album – Bon Iver, Bon Iver
Best R&B Performance – Corinne Bailey Rae, “In This
Love”
Best Traditional R&B Performance – Cee Lo Green &
Melanie Fiona, “Fool For You”
Best R&B Song – “Fool For You” (Performed by Cee Lo
Green & Melanie Fiona)
52
Best R&B Album – Chris Brown, F.A.M.E.
Best Rap Performance – Kanye West & Jay-Z, “Otis”
Best Rap/Sung Collaboration – Kanye West, Rihanna,
Kid Cudi & Fergie, “All Of The Lights”
Best Rap Song – “All Of The Lights” (Performed by
Kanye West, Rihanna, Kid Cudi & Fergie)
Best Rap Album – Kanye West, My Beautiful Dark
Twisted Fantasy
Best Country Solo Performance – Taylor Swift, “Mean”
Best Country Duo/Group Performance – The Civil Wars,
“Barton Hollow”
Best Country Song – Taylor Swift, “Mean”
Best Country Album – Lady Antebellum, Own The Night
Best Spoken Word Album – Betty White, If You Ask Me
(And Of Course You Won’t)
Best Comedy Album – Louis C.K., Hilarious
Best Musical Theater Album – The Book of Mormon
Best Compilation Soundtrack for Visual Media –
Boardwalk Empire: Volume 1
Best Score Soundtrack for Visual Media – Alexandre
Desplat, The King’s Speech
Best Song Written For Visual Media – Tangled, “I See
The Light”
Best Historical Album – Paul McCartney, Band On The
Run
Best Short Form Music Video – Adele, “Rolling in the
Deep”
Best Long Form Music Video – Foo Fighters, Foo
Fighters: Back And Forth
Grammy Ödülleri, (Gramafon ödüllerinden ismi gelmektedir) Amerika kökenli müzik
ödülleridir. Amerikan müzik endüstrisinde büyük bir öneme sahip Grammy Ödülleri,
1957’den bu yana tertip ediliyor. Ödülleri veren kurum ise NARAS (the recording
academy) adlı bir akademi. Sinema dünyasının ilgisinin toplandığı Oscar Ödülleri
kalibresinde bir öneme sahip olan Grammy Ödülleri 108'den farklı kategoriyi ve 30
farklı müzik türünü kapsamaktadır. Grammy'yi en çok kazanan ünlülerin başında 22
Grammy ödülü ile U2 18 Gramy Ödülü İle Michael Jackson gelir. Beyonce, Alicia
Keys, LeAnn Rimes, Norah Jones gibi ünlüler Grammy rekorcularından birkaçıdır.
Grammy'yide Bir Rekorda Michael Jackson'a Aittir Jackson Thriller Albümü İle Bir
Gecede 8 Ödül Alarak Daha Sonra Kimsenin Başaramadığı Bir Başarıya İmza Atmıştır
Kültür - Sanat
S
Oscar 2012
inema dünyasının en prestijli ödülleri
Oscarlar, ABD’nin Los Angeles
kentindeki Kodak Tiyatrosu’nda
sahiplerini buldu. NTV ve CNBC-e’den
canlı olarak yayınlanan gece her zamanki
gibi Kırmızı Halı seremonisiyle başladı.
George Clooney, Brad Pitt, Angelina Jolie,
Jean Dujardin, Natalie Portman, Glenn
Close, Michelle Williams, Glenn Close gibi
birçok yıldızın şıklık yarışına girdiği törenin
sunuculuğunu Billy Crystal yaptı.
Gecenin kazananı The Artist oldu. Siyahbeyaz, sessiz film olan ‘The Artist’ En İyi
Film ödülünü kazanırken, yönetmeni
Michel Hazanavicius ve başrol oyuncusu
Jean Dujardin’e de Oscar kazandırdı.
Böylece 10 dalda aday gösterilen ‘The
Artist’ 5 dalda Oscar kazanırken, En İyi
Film Ödülü’ne layık görülen ikinci sessiz
54
film oldu. 1929′da yapılan ilk Oscar Ödül
Töreni’nde ”Wings” adlı sessiz film, En İyi
Film seçilmişti.
Filmin Altın Tasma ödüllü dört ayaklı
oyuncusu Uggie, En İyi Film ödülünü almak
için yönetmen Michel Hazanavicius ile
sahneye çıktı ve büyük alkış aldı.
En İyi Kadın Oyuncu ödülünü daha önce 2
defa altın heykelciği evine götüren Meryl
Streep kazanırken, Yardımcı Oyuncu
dalında Oscar ödülleri de ‘Beginners’ ile
Christopher Plummer ve ‘The Help’ ile
Octavia Spencer’ın oldu.
Bir diğer favori Martin Scorsese imzalı
‘Hugo’ ise sadece teknik dallarda başarılı
oldu. ‘Hugo’ Görüntü Yönetimi, Sanat
Yönetimi, Görsel Efekt, Ses Kurgusu ve Ses
Miksajı dallarında Oscar kazandı.
Yabancı Film dalında Oscar’a beklendiği gibi İran yapımı
‘A Separation’ ulaşırken, filmin yönetmeni Farhadi, ödül töreninde
yaptığı konuşmada ”Bugün bizi dünyanın dört bir yanında
milyonlarca İranlı seyrediyor. Eminim hepsi çok mutlular. İran haklı
mutlu çünkü siyasetçilerin savaş, tehdit ve saldırıdan söz ettiği bir
dönemde ülkelerinin ismi, siyasetin tozu altında saklanan zengin,
köklü bir tarihe sahip ve muhteşem kültürü ile anılıyor” dedi.
En İyi Orijinal Senaryo Oscar’ını Midnight in Paris ile Woody Allen,
Uyarlama Senaryo Oscar’ını ise The Descendants ile Alexander
Payne kazandı.
Gecenin sunuculuğunu Billy Crystal yaptı. Her sene olduğu gibi 84.
Oscar töreninde de 2011′de hayatını kaybeden sinema dünyasının
önemli isimleri anıldı.
55
Kültür - Sanat
İşte kategoriler ve kazananlar:
En İyi Film: The Artist
En İyi Yönetmen: Michel Hazanavicius – The Artist
En İyi Erkek Oyuncu: Jean Dujardin – The Artist
En İyi Kadın Oyuncu: Meryl Streep – The Iron Lady
En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu: Christopher Plummer – Beginners
En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu: Octavia Spencer – The Help
En İyi Uyarlama Senaryo: A.Payne ve Nat Faxon & Jim Rash – The Descendants
En İyi Orijinal Senaryo: Woody Allen – Midnight in Paris
En İyi Yabancı Film: A Separation (İran)
En İyi Görüntü Yönetimi: Robert Richardson – Hugo
En İyi Sanat Yönetmeni: Dante Ferreti, Francesca Lo Schiavo – Hugo
En İyi Animasyon: Rango (Gore Verbinski)
En İyi Belgesel: Undefeated (TJ Martin, Dan Lindsay, Rich Middlemas)
En İyi Animasyon (Kısa Metraj): The Fantastic Flying Books of Mr. Morris Lessmore
En İyi Belgesel (Kısa): Saving Face (Daniel Junge, Sharmeen Obaid-Chinoy)
En İyi Kısa Film: The Shore (Terry George, Oorlagh George)
En İyi Müzik: Ludovic Bource – The Artist
En İyi Şarkı: Bret McKenzie – Man or Muppet (The Muppets)
En İyi Görsel Efekt: Rob Legato, Joss Williams, Ben Grossman, Alez Henning – Hugo
En İyi Kurgu: Kirk Baxter, Angus Wall – The Girl With The Dragon Tattoo
En İyi Ses Miksajı: Tom Fleischman, John Midgley – Hugo
En İyi Ses Kurgusu: Philip Stockton, Eugene Gearty – Hugo
En İyi Makyaj: Mark Coulier, J. Roy Helland – The Iron Lady
En İyi Kostüm: Mark Bridges – The Artist
56
Laureus Spor Ödülleri
Sporun oscarları sahiplerini buldu
Spor
D
58
ünyanın en prestijli spor ödülleri arasında gösterilen Laureus Ödülleri sahiplerini
buldu. Sporun Oscarları olarak kabul edilen Laureus Spor Ödülleri, spor ve sanat
dünyasından çok sayıda kişinin katılımıyla Londra Queen Elizabeth II Center’da
yapıldı. Olimpiyat oyunları için geri sayıma başlayan Londra’da dünyanın en iyi
sporcularından oluşan 47 kişilik akademik kurul, 2011′in altın sporcularını ödüllendirmek
için bir araya gelirken, geceye dünya tenis sıralamasının 1 numarası Novak Djokoviç
damga vurdu. Barcelona’nın yıldız futbolcusu Lionel Messi ve dünyaca ünlü rekortmen
sprinter Usain Bolt’u geride bırakan Djokoviç “yılın en iyi erkek sporcusu” seçildi. 2011′de
kariyerinin zirvesine çıkan Novak Djokoviç, Avustralya Açık, Wimbledon ve Amerika Açık’ı
kazanarak, dünya sıralamasının 1 numarasını Rafael Nadal’dan devralmıştı.
7 dalda verilen ödüllerin kategorileri arasında En İyi
Sporcu Erkek, En İyi Sporcu Kadın, En Büyük Gelişme,
En İyi Takım, En İyi Geri Dönüş, En iyi Engelli Spor
Adamı, En İyi Spor Adamı yer alıyor.
Güney Kore’nin Daegu kentinde düzenlenen dünya
şampiyonasında 5 bin ve 10 binde altın madalyaya
ulaşan Kenyalı kadın atlet Vivian Cheruiyot 2011 yılının
kadın sporcusu seçildi.
Yılın takımı ise La Liga ve Şampiyonlar Ligi
şampiyonluğunu kazanan Joseph Guardiola
yönetimindeki Barcelona oldu.
Yılın çıkışı ödülünü ise golfçü Rory Mcllroy elde etti. 22
yaşındaki Kuzey İrlandalı sporcu, kariyerinde katıldığı
ilk büyük şampiyona olan Amerika Açık’ı kazandığı için
bu ünvana layık görüldü.
Yılın geri dönüşüne ise yine bir golfçü Darren Clarke
imza attı. 42 yaşında, 20. denemesinde Royal St.
George Açık’ı kazanan Clarke, ödüle layık görüldü.
Yılın engelli sporcusu ise protez bacaklarıyla dünya
şampiyonasında 4 çarpı 400′de gümüş madalyaya
uzanan Güney Afrikalı Oscar Pistorius oldu. Pistouriu,
bunu başaran ilk sporcu olarak tarihe geçmişti.
İngilizler’in 1966 dünya kupasını kazanan kadrosunda
yer alan Bobby Charlton ömür boyu başarı, eski
Brezilyalı Milli Futbolcu Rai de “iyilik için spor”
dallarında başarı ödülüne layık görüldü.
59
Tutku & Macera
“O sadece motorsiklet değil; bir yaşam biçimi”
Harley Davidson
60
H
arley-Davidson Motor Company, bir
Amerikan motor şirketidir. Marka adı, şirketin
kurucusu olan William Harley ve Arthur
Davidson'ın soyadlarından gelir. Merkezi Milwaukee,
Wisconsin bulunmaktadır. Amerika'nın ve dünyanın
en büyük motor üreticisidir. Şirket, hızları nedeni ile
çoğunlukla polis merkezlerine üretim yapmaktadır.
Wiiliam S. Harley, 1901 yılında motor eklenmiş
bisiklet fikrinin ilk taslaklarını çizmeye başladı.
Wiliam S.Harley ve Arthur Davidson kardeşler, 1903
yılında bu fikri hayata geçirdi ve ilk Harley Davidson
motorsikleti üretildi. Küçük fabrikalarının kapısında
ise "Harley Davidson Motor Company" yazıyordu.
1962 Model
2007 Model
61
NIGHT ROD® SPECIAL 2012
62
Tutku & Macera
İ
lk yıllarda nakliye aracı olarak
kullanılan Harley'ler Birinci
Dünya Savaşı sırasında
keşfedildi. 1920 yılında ise
Harley Davidson dünyanın en
büyük motorsiklet üreticisi haline
geldi. Harley Davidson'ın ilk
yıllarında "Wrecking Crew"
adında bir yarış takımı da
kuruldu. Ayrıca İkinci Dünya
Savaşı'nda ise üretilen her 10
Harley'den 9'u orduya temin
edilir ve savaşın en önemli
araçları arasında yerini alırmış.
1950'li yılların ilk yarısında
Harley Davidson motorları
Hollywood'un da dikkatini çekti.
1960'lı yıllarda çekilen "Easy
Rider" filmi Harley'lere olan ilgiyi
daha da arttırır. Otobüslerin,
hatta canlı köpekbalıklarının
üzerinden atlamasıyla ünlenen
motosikletçi Evel Kneivel tüm
gösterilerinde Harley Davidson
kullanıyordu.
1970'li yılların sonunda ise
Japonlar'ın motosiklet
piyasasında güçlenmeleriyle
birlikte Harley Davidson krizle
karşı karşıya gelir. Şirket sahipleri
Harley'i kapatma kararı aldıkları
sırada ise birkaç Harley Davidson
tutkunu bu şirketi satın almak
ister ve bankadan kredi çekerek
Harley Davidson Motor
Company'nin kapanmasını son
anda önlerler. Günümüzde ise
Sturgis kasabası ve çevresi Harley
tutkunları için adeta kutsal
topraklar. Her yıl Ağustos ayında
düzenlenen Harley Festivali için
bölgeye binlerce motorcu geliyor.
Sia Furler
64
Müzik
S
ia Kate Isobelle Furler, aslen Güney Avustralyalı
bir acid jazz sanatçısı. Kendi ülkesinde kurduğu
Crisp adlı toplulukla “Word and the Deal” ve
“Delirium” isimlerini taşıyan 2 albüm kaydeden Sia,
çok gecikmeden ilk solo albümü “OnlySee”yi 1997’de
bağımsız bir plak şirketinden yayımladı. Bu albümle
herhangi bir ticari başarı yakalayamayınca solo
kariyerinde sağlam bir noktaya gelebilmek için
Avustralya’yı bırakıp soluğu İngiltere’de aldı.
İngiltere’de Sony ile anlaşma imzalayan sanatçı, 2000
senesinde bu plak şirketi bünyesinde kaydedilen ilk
albümü “Healing Is Difficult”ı piyasaya sürdü. R&b-jazz
etkileşimli bu albümde yer alan “Drink To Get Drunk”
ve “Little Man” parçalarının remixleri underground
müzik kulüplerinde sıkça çalındı. Aynı albümden çıkan
“Taken For Granted” single’ı İngiltere listelerinde ilk
10’a girdi. Bu sayede kısa sürede üne kavuşan sanatçı,
Lauryn Hill ve Nelly Furtado ile sıkça karşılaştırılır oldu.
Anlaşmazlıklar nedeniyle Sony’den ayrılıp Universal’ın
alt şirketi Go! Beat Records’a geçtiğinde Sia, en başarılı
albümünü hazırlamak üzereydi.
Sanatçının 2003 senesinde çıkarttığı “Don’t Bring Me
Down” ep’sini “Colour The Small One” adını taşıyan
yeni bir albüm izledi. Öncelikle Avustralya’da
Avrupa’da piyasaya sürülen bu albüm, hafif bir
elektronik altyapının üzerine çalınmış akustik
enstrümanlardan oluşuyordu. Bu nedenle Dido ve
Sarah McLachlan ile aynı kulvarda yer almaya
başlayan Sia, albümden çıkan “Breathe Me” single’ı ile
dünya çapında ün kazandı. Ününü Spider-Man 2
filminin soundtrack’inde yer alacak “Where I Belong”
parçasıyla pekiştirmek isteyen sanatçı, plak şirketiyle
yaşanan sorunlar yüzünden bu parçayı ayrı bir single
olarak çıkartmak zorunda kaldı. Single’ın kapağında
ise, Spider-Man 2 ile ilgili yaşananlara bir gönderme
yapmak amacıyla, sanatçının Spider Man kostümüyle
çekilmiş bir fotoğrafı bulunuyordu.
2005 senesine geldiğimizde, Sia’nın albümü hala
Amerika’da yayımlanmamıştı. Albüm tanıtımındaki
eksiklikler nedeniyle Go! Beat Records’dan ayrılan
müzisyen, 2006’da Astralwerks ile anlaştı ve bu sayede
albümü Amerika’da yayımlama şansını elde etti.
Orada da kısa sürede ünlenen “Breathe Me” parçası,
Six Feet Under dizisinde ve 2006 Victoria’s Secret
moda gösterisinde yer aldı. “Exit Music: Songs with
Raido Heads” albümü için coverladığı Radiohead’in
“Paranoid Android” şarkısı ise The O.C. dizisinin bir
bölümünde çalındı.
65
Müzik
Sia
Sia, solo kariyerine ek olarak Zero 7
grubunun “Simple Things” albümündeki
‘Destiny’ ve ‘Distractions’ ile “When It Falls”
albümündeki ‘Somersault’ ve ‘Speed Dial
No. 2.’ parçalarına vokaliyle eşlik ederken,
üçüncü Zero 7 albümü “The Garden”a ise 6
şarkıda konuk oldu.
Nisan 2007’de Sia’nın 3. LP’si “Lady
Croissant” yayımlandı. Albüm, 8 canlı
versiyon ve 1 yeni stüdyo kaydını içeriyordu.
Kasım 2007’de yayımlanan “Day Too Soon”
ep’si ise sadece iTunes’dan satışa sunuldu.
Sanatçının “Some People Have Real
Problems” ismini taşıyan 4. albümü 2008’in
Ocak ayında piyasaya sürüldü. Albümden ilk
single ise “Day Too Soon” parçasına seçildi.
66
Kate
Isobelle
Furler
Diskografi:
OnlySee (1997)
Healing Is Difficult (2000)
Don’t Bring Me Down EP (2003)+++
Colour the Small One (2004, 2006)
Lady Croissant - Live LP (2007)+++
Day Too Soon EP (2007)+++
Some People Have Real Problems (2008)
We Are Born (2010)
Reklam Sanatı
En İyi Gerilla Reklamlar
68
G
erilla Reklam: İlk olarak, dünyada reklam sektörünün geliştiği
cadde olarak kabul edilen Madison Avenue’deki ajanslar
tarafından uygulanan bu pazarlama-reklam tekniği, reklamcılığın
gelişimiyle beraber çok farklı noktalara gelebildi. Düşük maliyetle büyük
etki yaratmayı amaçlayan reklam anlamına “gerilla reklam” kavramı,
güçlü bir fikir, yaratıcılık ve ustalığı gerektiriyor. Bu reklam tekniğinin dünya
üzerindeki dahice örneklerini Pamukkale Dergisi olarak mercek altına
alıyoruz. Vay canına seslerini şimdiden duyar gibiyiz.
69
Müzik
B
Metro Cazcıları
oğaziçi Caz Korosu, İstanbul
Metrosu'nun içinde şarkı söylerken
çektikleri videoyla, izleyen herkesin
ilgisini ve takdirini toplamıştı. Türkiye'nin en
tanınan caz topluluğu olmayı başaran
Boğaziçi Caz Korosu, Avusturya'nın Graz
kentinde düzenlenen Dünya Koro
Yarışması'nda da birinci oldu. Sosyal medya
ve paylaşım sitelerinde yayılan metro
performansı videosu büyük ilgi toplayınca,
Koro çeşitli televizyon programlarına
katılarak, yaptıklarını daha geniş bir kitleyle
paylaşma şansı bulmuştu. Bu esnada,
Dünya Koro Yarışması'na
katılmak için sponsor arayışında
olan grup, sponsorlarını
metroda çektikleri bu video
sayesinde buldu. Bir hafta
boyunca süren ve üç kategoride
düzenlenen Dünya Koro
Yarışması'nın iki kategorisinde
altın madalya kazanan koronun
şefi Masis Aram Gözbek: "Şu
an hâlâ ne yapmış
olduğumuzun farkında değiliz.
İki defa altın madalya aldık, iki
defa Türk bayrağı göndere
çekildi ve İstiklal Marşı okundu.
İnsanların gözleri doldu. Çok
70
emek verdik, çok zor geldik buraya. Ama
geldiğimize değdi. Grandprix'ye katılma
hakkı kazandık" diye konuştu. Yarışmada
Türkiye'yi temsil eden Boğaziçi Caz Korosu,
"Çağdaş müzik" ve "Folklor" kategorilerinde
dünya birincisi, "Karma Korolar"
kategorisinde ise dünya ikincisi oldu.
Boğaziçi Caz Korosu, 2010'da Çin'de
düzenlenen Dünya Koro Olimpiyatları'na da
katılmış ve derece kazanmıştı. 1994 yılında
kurulan topluluk, hedeflerinin çok sesli
müziği daha geniş kesimlere tanıtmak
olduğunu söylüyor.
The Big Bang Theory
Dizi
T
72
he Big Bang Theory (kısa olarak TBBT)
Chuck Lorre ve Bill Prady tarafından
yaratılan Amerikan durum komedisidir.
Dizi, kuantum fiziğine kafa yoran üstün zekalı
iki arkadaş ve karşı dairelerinde garson olarak
çalışan sarışın komşuları arasındaki olayları
konu almaktadır. Dizinin prodüksiyonu Warner
Bros. Television ve Chuck Lorre Productions
tarafından gerçekleştiridi.
İMAJ HİÇBİR ŞEYDİR ZEKA HERŞEY
Bir apartman dairesini paylaşan üstün zekalı iki
arkadaşın karşı dairesine oyuncu olma
sevdasıyla büyük şehre gelmiş ancak bir
garson olmaktan öteye geçememiş, üstelik
sevgilisinden ayrılmış çok güzel bir sarışın
taşınır. Üstün zakalı iki arkadaşa günlük
yaşamda zekaları yardımcı olmaktan ziyade
köstek olur ve güzel sarışına da güzelliği
mutluluk yerine hep mutsuzluk getirir. Bunların
üzerine bir de iki dahinin işyerinde birlikte
çalıştıkları birkaç dahi arkadaşı daha eklenir.
The Big Bang Theory’nin altında imzası
bulunan iki isimden ilki; Chuck Lorre. ‘Dharma
& Greg’ ve ‘Two and a Half Men’ dizilerinden
tanınıyor. Dizinin altındaki ikinci imza ise Bill
Prady’ye ait. O da daha önce ‘Married With
Children’, ‘Dharma & Greg’ ve ‘Gilmore Girls’
dizilerinin yapımında yer aldı. Ortaklaşa imza
attıkları ‘The Big Bang Theory’nin önceki
işlerini aratmadığı söyleniyor. Eleştirmenlerin
beğendiği ‘Big Bang Theory’nin izlenme
oranları da yapımcıları mutlu etti.
Otomobil
Aston Martin V12 Zagato
74
H
er birinin yapılması yaklaşık 2000 adam-saat alan otomobilin kaputu, tavanı ve
kapıları alüminyumdan imal edilmiş. Çamurluklar, kapı eşikleri ve bagaj
kapağının çevresi karbon fiberden yapılmış. İç kısımda, kabin yarı anilin deri
koltuklar, karbon fiber trim ve parlak siyah kaplamalar barındırıyor. Ayrıca koltuklar,
kapılar ve tavan döşemesinde Zagato armaları ve elle dikilmiş bir örgü deseni
bulunuyor. Modelin 6,0 litrelik V12 motoru 517 beygir güç ve 570 Nm tork üretiyor.
Motora bağlı altı vitesli mekanik şanzıman 1680 kilogram ağırlığındaki otomobilin
0’dan 100 km/s’ye 4,2 saniyede çıkmasına ve 305 km/s azami hıza ulaşmasına imkan
tanıyor. V12 Zagato’nun vergiler hariç satış fiyatı 330.000 sterlinden (920.000 Lira)
başlıyor. Üretim 150 adetle sınırlı tutulacak ve ilk teslimatlar bu yıl içinde yapılacak.
Şirketin “Vantage yelpazesinin
doruk noktası” olarak tanımladığı
spor otomobil, V12 Vantage’ı
temel alıyor ve DB4GT Zagato’nun
50. Yıldönümünü kutluyor.
75
Sinema
Apollo 18
Vizyon tarihi: 23 Mart 2012
Yönetmen: Gonzalo Lopez-Gallego
Oyuncular: Ryan Robbins, Lloyd Owen,
Andrew Airlie
Özet: 17 Aralık 1972'de Apollo17 adlı uzay aracı
aya insanlı son seyahatini gerçekleştirir. Fakat
iddialara göre bundan tam bir yıl sonra, Amerika
Savunma Bakanlığı tarafından görevlendirilen iki
astronot gizli bir görev için Apollo 18 uzay aracı ile
yeniden aya gönderilir; ve bu bilgi herkesten
gizlenir. NASA'ya ait neredeyse 40 yıllık bir video
kaydı ortaya çıkınca bu iki astronotun yaşadıkları
da gün yüzüne çıkacaktır. Yönetmenliğini İspanyol
sinemacı Gonzalo López-Gallego'nun üstlendiği
bilim-kurgu türündeki yapımın senaryosu ise
sinemadaki ilk işine imza atan Brian Miller'a ait.
Yurtdışındaki eleştirmenlerde ve seyircilerde büyük
hayal kırıklığı yaratan filmin oyuncuları ise Warren
Christie, Lloyd Owen ve Ryan Robbins...
76
Son Vurgun
Vizyon tarihi: 16 Mart 2012
Yönetmen: Baltasar Kormakur
Oyuncular: Mark Wahlberg, Kate Beckinsale,
Ben Foster
Özet: Eski bir suçlu olan Chris Farraday
(Wahlberg) uzun zamandır belaya
bulaşmadan, kendisine yeni bir hayat kurmuş,
evlenmiş ve çocuk sahibi olmuştur. Fakat güzel
karısının erkek kardeşi bir uyuşturucu çetesinin
işlerini eline yüzüne bulaştırınca Chris,
Andy’nin hayatını kurtarmak ve borcunu
ödemek için yeniden kaçakçılık planlarına
dahil olur. Eski kaçakçılık ününü kullanarak,
eski arkadaşlarına ve sağlam bir ekibe ulaşan
Chris, zekice bir planla sahte bankonotlarla
milyonlarca dolara ulaşmayı hedefler. Fakat
planın polislere ve uyuşturucu baronlarına
rağmen başarıyla tamamlanmasına saatler
kala ailesi de tehdit altındadır...
Bir Ses Böler Geceyi
Vizyon tarihi: 23 Mart 2012
Yönetmen: Ersan Arsever
Oyuncular: Cem Davran, Merve Dizdar, İpek
Tenolcay
Özet: Süha üniversitede çalışan bir araştırma
görevlisidir. Şiddetli yağmur yağan bir gece
arabasını bir mezarlık duvarına çarparak kaza
geçiren Süha, mezar taşlarının arasında uyanarak
kendisine gelir. Önündeki boş bir mezardan, kendi
geçmişine doğru gizemli ve gerilim dolu bir
yolculuğa çıkacaktır... Boş mezarın sahibi olması
gereken Alevi genci İsmayil, bu yolculukta Süha’nın
yol göstericisi olacaktır. Süha İsmayil'in kendisine
ayna olmasına izin verir ve kendi gençliğinin geçtiği
Türkiye’nin yakın tarihine, 1970 sonu ve 12 Eylül
Darbesi sonrasına geri döner... Roman yazarı Ahmet
Ümit'in aynı adlı eserinden Ersan Arsever tarafından
senaryolaştırılıp çekilen filmin başrollerini ise Cem
Davran, Merve Dizdar, Ali Sürmeli paylaşıyor...
Titanların Öfkesi
Vizyon tarihi: 30 Mart 2012
Yönetmen: Jonathan Liebesman
Oyuncular: Sam Worthington, Liam Neeson,
Ralph Fiennes
Özet: Zeus yarı insan yarı tanrı oğlu Perseus,
canavar Kraken'i destansı bir şekilde alt ettikten 10
yıl sonra daha sakin bir hayat sürdürmek ve 10
yaşındaki oğlu Helius'a bakmak için bir balıkçı
kasabasına yerleşir. Fakat bu arada Tanrılar ve
Titanlar arasındaki güç yarışı gittikçe kızışmaktadır.
Tanrılar Zeus, Hades ve Poseidon, vahşi ve zalim
Titan babaları Kronos'u yıllar önce Tartarus'un
bekçiliğini yaptığı yer altına göndermişlerdi. Fakat
şimdi Tanrılar Zeus'a karşı Kronos ile birleşerek
onun yenilmez ve sonsuz güçlerine meydan
okumaya hazırlanıyorlar... Perseus şimdi kendi
oğlu Ares ve kardeşi yeraltı Tanrısı Hades'in
kurduğu oyunla tuzağa düşen Zeus'u kurtarmak
için yeniden sahnede...
77
in
Bir
kez daha pamukkale
turizmi tercih etmenin ne
kadar doğru bir karar olduğunun
farkına vardım bugün. Bu kadar
özenli iş yaptığınız için öncelikle çok
teşekkür ederim Pamukkale ailesine...
Aile diyorum çünkü gerçekten kendi ailesi gibi
özenli çalışan personeliniz var.
• Denizli otogarından ali beye ve
• İzmir otogarı halkla ilişkilerden Serdar beye
çok teşekkür ediyorum
• Sorunları çözmede bu kadar seri ve
pratik oldukları için...
Her zaman ve her yerde
Pamukkale turizm
diyorum!!!
@
fo
@Pamukkale
takdire şayan ve
turizmler içinde ilk
tercihimdir. Seninle seyahat
etmek ayrıcalıktır bu arada
pizzapizza kampanyasını
asla kaçırmam
Önemli
ve zengin
kişilerin Villa
, Dublex, yalı veya yazlık
vs vs tarzında evleri varsa
bizimde Pamukev ' imiz
var ... Bize her yer
Pamukkale ;)
.tr
78
Bursa'ya
Pamukkale ile
gidip geldim. Servis
güzel. Özellikle koltuk
arkalarındaki ekranlarda
film ve mp3 arşivi
şaşırtıcı. Sağol
@pamukkale
m
son on yılda
kendisini bir kaç adım
öteye taşımayı başaran nadir
ulaşım firmalarından. başka var mı
aklıma gelmiyor zaten. funtoro ekranlı
araçları denk gelirse usbden cep
telefonunuzu şarj edebilir, flash bellekteki
müzik ve film dosyalarınıza ulaşabilirsiniz.
dardanel sandviçler aç çıkılan yolculuklarda
can kurtarır. bence hiç bozmadan daha
da geliştirerek devam etmeleri müşteri
memnuniyetini katlamaya devam
edecek gibi gözüküyor.
co
e.
ekşisözlük
l
ka
Yolculuk
bitmek üzere...
Denizli'ye vardım
sayılır. Yollar kötü, şoför
iyi :) @pamukkale'nin
ekşisözlük special list'i
ise inanılmazdı...
uk
Ben
bir markayı
kolay kolay
övmem. Pamukkale
Turizm; harikanın
ötesi.
m
Sizden Gelenler
pa
pamukkale bu
işte hizmette
sınır yok
@Pamukkale
Şuan yolda
değilde odamdayım
sanki o kadar rahat 5
no lu koltuk :) sen
hep bizi taşı
pamukkale :)
@Pamukkale
50dk109 ile ank-ist
yolculuğu. otoban karla
kaplı ama kaptanımız
gayet iyi. kar yağarken
kahve keyfi yapıyorum.
teşekkürler PK...
ekşisözlük
8 yıl aradan
sonra ilk otobüs
yolculuğumu
gerçekleştirdiğim seyahat
firması. neler dönmüş burada
demek istiyorum. müzik
seçeneklerinin güzelliği, teknobüş
adını verdikleri araçların şıklığı,
host'un içten davranışları ve
ikram kalitesi. hepsi ayrı ayrı
entry konusun olabilecek
kadar güzeldi. helal
olsun sadece.
in
iyi
çalışmalar dileklerimle;
edindiğim
İstanbul Esenlerden İzmir'e
tecrübelere göre, en
firmanızla seyahat ettim.
iyisi Pamukkale. 2+1
• transfer saatinden İzmir’e inene kadar
koltuklu otobüslerinde
tüm çalışanlar kıyafetlerinden davranışlarına,
yolculuk etmek gerçekten
• konuşmalarından temizliklerine kadar çok titizler.
konforlu. :)
• hiçbir yolcunun isteklerini geri çevirmiyor host
arkadaşlar. Manisa'nın garajı haricinde inmek isteyen bir
yolcuya bunun imkansız olduğunu öyle kibar ve beyefendi bir
dille anlattılar ki,
• hatta kaptan koltuğundan kalkarak özür diledi.
• uzun süredir firmanızla seyahat etmiyordum.
• ancak yaşadıklarımı herkese anlatıyorum
[email protected]
• başka firmalar suyu bile kıskanırken, firmanız
18.02.2012
molaya 10 dk. kala ikram servisi bile yapıyor pes
günü 19:00 saatinde
doğrusu.
ZONGULDAK'tan ANTALYA'ya sefer
bir müşteri bu kadar düşünülebilir.
yapmakta olan aracınızla eşimi
Hepinize çok teşekkürler ederim.
ANTALYA'ya göndermiştim. Yolculuk esnasında
Saygılarımla,
eşimin rahatsızlanması sonucu muavinlerin onunla
ilgilenmesi ve ambulans çağırıp hastaneye
göndermeleri ve muavinin bagajımızı alıp ona sahip
Otobuste
çıkması ve daha sonra eşimi arayıp sağlık durumunu
priz var,daha
sormaları hiçbir turizm firması tarafından yapılmayan
ne diyeyim ben
takdire şayan bir olaydır. Eşime yaptıkları yardımdan
simdi
dolayı PAMUKKALE TURİZM EKİBİNE SONSUZ
@pamukkale
TEŞEKKÜRLER VE ŞÜKRANLARIMI SUNARIM... İYİ Kİ
SİZ VARSINIZ... YOLUNUZ HER ZAMAN AÇIK
Servislerde
OLSUN... ALLAH'A EMANET OLUN... (ayrıca
Dardanel
20 PK 107 PLAKALI ARAÇ SÜRÜCÜSÜNE
sandviç dağıtan
DE AYRICA TEŞEKKÜR ETMEK
Pamukkale;
İSTİYORUM SAYGILAR..)
helal sana :)
vayy
@
fo
pa
m
uk
l
ka
co
e.
m
.tr
[email protected]
18,02,2012 tarihinde
23:00 Ankara bucak seferinde
seyahat ettim araç çok rahattı ve o
soğuk havada host bol bol sıcak
ikramlarda bulundu ve bende bir
otobüste ilk kez Türk kahvesi içmiş
bulundum çok güzel olmuştu. başta
Pamukkale’ye sonra araç host'u Kıyas
Bilgi’ye güler yüzlü ve ikramlarından
dolayı teşekkür ederim... tekrar
görüşmek üzere Pamukkale
teşekkürler...
be
Pamukkale’de
bildiğin lig tv var
her koltukta. bilsem
daha sık gider
gelirdim Denizli’ye
ekşisözlük
5 saat süren
istanbul ankara seferinde
2 kez ikram, 2 kez içecek
servisi yapıp, üstüne 1 tur da her
yolcuya "bir arzunuz var mı?" diye
sorarak dolaşan, uyuyanların kafasının
altına yastık sıkıştırmaya çalışan ve
ankara'ya varışta otobüsten inerken hala
gülümsemeyi başaran bir muavine
sahiptir bu firma.
kendisinden öğreneceğim çok
şey var, tebrik ve takdir
ediyorum.
79
Bilet Satış Noktaları
Nerede olursanız olun:
AFYON
Otogar
Ataköy
Park
Sandıklı
Dazkırı
Dinar
Kolaylı Tesis
Eski Otogar
Yeşilyol
AKÇAKOCA
Otogar
Merkez
ANKARA
AŞTİ
KIZILAY
KÜÇÜKESAT
ULUS HEYKEL
BAHÇELİEVLER
AYDINLIKEVLER
K.ÖREN TEPEBAŞI
K.ÖREN DUTLUK
ETLİK
CEBECİ
TUZLUÇAYIR
ODTÜ KAMPÜS
YÜZÜNCÜYIL
ÇANKAYA
ÇAYYOLU
YENİMAHALLE
DEMETEVLER
BATIKENT
ERYAMAN
SİNCAN
POLATLI
ELVANKENT
ETİMESGUT
AYDIN
Nazilli Otogar
Çine Otogar
Aydın Otogar
Aydın Otogar II
Ş.içi Terminal
Söke Otogar
Kuşadası Otogar
Belediye
Çevreyolu
Güzelçamlı
Akbük
Altınkum
Didim Otogar
Mavişehir
Yunusemre
AYVALIK
Otogar
Altınova Merkez
Sarımsaklı
Ayvalık Merkez
Altınova Çarşı
BALIKESİR
Otogar
T.Taşıma Merkezi
Çardaklı
Çarşı Terminal
BODRUM
Otogar
Yalıkavak
80
0.272
2299999
2174141
2153334
5151250
4213004
3534100
2299012
2151866
2121199
0.380
6187595
6117485
0.312
224 00 24
419 09 25
417 93 38
312 16 96
222 09 94
317 84 83
358 92 62
381 06 35
321 78 79
319 40 04
365 35 20
210 10 62
286 35 99
442 55 63
235 97 99
315 22 68
334 52 12
385 11 20
283 49 75
268 24 44
623 14 74
261 09 99
245 35 06
0.258
3131665
7116340
2251328
2132035
2251236
2150852
2254639
5184646
6141497
6120938
6149571
6142126
6127199
6463111
8564436
8131145
8113334
8112221
8257022
8113711
0.266
3313112
3381972
3242238
3121969
3382227
0.266
2466120
2466130
2433629
2411121
2443535
0.252
3161369
3160650
3852166
Turgutreis
Gündoğan
Güvercinlik
Güllük
Milas Üçyol
Milas Otogar
3823085
3879609
3746048
5223888
5151015
5124835
5130330
BURDUR
0.248
Otogar
2333500
2335169
Ş.içi Terminal
2333526
Çavdır
4271011
Gölhisar Otogar
4115535
Bucak
3251174
BURSA
0.224
OTOGAR
2615171
2615200
ALTIPARMAK
2241535
BEŞEVLER
4521612
ÇARŞAMBA
2552616
DİKKALDIRIM
2398988
ESKİ FAKÜLTE
3661662
FSM BULVARI
2401625
GÖRÜKLE
4837130
GÜRSU
3713235
HEYKEL
2252002
HÜRRİYET
2473916
KENT MEYDANI
2501613
KORUPARK
2421624
KÜKÜRTLÜ
2348990
NİLÜFER BLD T.
2400033
SETBAŞI
3260500
KAMPÜS
4428988
YEŞİLYAYLA
3610186
GEMLİK-OTOGAR 5120025
GEMLİK-ÇARŞI
5120083
GEMLİK-MERKEZ 5120082
İNEGÖL
7134775
DALAMAN
0.252
Dalaman Otogar 6923939
DATÇA
0.252
Otogar
7124148
Merkez
7123101
Aktur
7246242
DENİZLİ
0.258
Acıpayam
5182122
Buldan
4313604
Çivril Otogar
7139940
Çivril Şehiriçi
7139930
Otogar ( 3 Hat )
2424000
Honaz
8113577
Kale
6711313
Karahayıt
2714973
Pamukkale Kasaba 2722458
Sarayköy
4156020
Tavas
6131911
Bağbaşı
2662089
Çamlık
2110491
Kampüs
2117177
Pamukkale Petrol 2424000
Tedaş
3610110
Yenişehir
3738106
DİKİLİ
0.232
Salihleraltı
6765080
Dikili Otogar
6710074
6715588
Dikili Çarşı
6713142
6713242
Çandarlı
6731112
6730555
EDREMİT
0.266
Otogar
3730071
Edremit Çarşı
3742712
Akçay Otogar
3847853
Altınoluk Otogar
Küçükkuyu Otogar
ESKİŞEHİR
Otogar
3967373
7521080
0.222
2271020
2271314
Bağlar
3239543
Kızılay
2212535
Osman Gazi Üniv. 2399595
Kızılcıklı
2343823
Sedef Turizm
2331497
FETHİYE
0.252
Otogar
6141451
6141919
Çarşı Terminal
6142437
Günlükbaşı Term. 6137110
Göcek Terminal
6452647
ISPARTA
0.246
Otogar
2273434
2273535
2273636
Mimar Sinan
2330376
Aksu
2187701
Tural
2181568
Köy Yazıhanesi
2186262
Senirkent
5113050
Uluborlu
5313207
Gelendost
3812828
İSTANBUL (AVRUPA) 0.212
Esenler Otogar (9ht) 6582222
Alibeyköy
6273535
Avcılar
6763266
Bağcılar
6346020
Bakırköy
5703654
Balat
5232623
Beşiktaş
2584854
Beşyüzevler
5377729
Beylikdüzü
8722562
Büyükçekmece
8820488
Camlıkahve
6431900
Cennet
5403103
Esenyurt
4501754
Gaziosmanpaşa
6152366
Gültepe
2812733
İkitelli
4701375
İstinye
2772281
KocaMustafaPaşa 5879777
Levent
2783535
Mecidiyeköy
2743536
Okmeydanı
2211120
Sefaköy
5800391
Sirkeci
5271250
Şehremini
5852674
Şişli
2300015
Taksim
2452946
Yayla
5075377
Yenibosna
5512434
Yeşilpınar
6500550
Zeytinburnu Adliye 6659878
İSTANBUL (ANADOLU) 0.216
Ataşehir
3800929
Kavacık
5371823
Harem
3340998
Bostancı
5770250
Cevizli
4414930
Çekmeköy-Çamlık 3149555
Çekmeköy- Şahinbey 6428954
Çiftehavuzlar
3508812
Kadıköy
3365413
Kartal
4884255
Kaynarca
3907267
Kozyatağı
3857192
Kuyubaşı
4189092
Maltepe
3839961
Pendik
3900788
444 35 35‘i arayın biletinizi alın.
Sancaktepe
Sarıgazi
Soğanlık
Sultanbeyli
Tepeüstü
Tuzla
Uğur Mumcu
Ümraniye Çarşı
Ümraniye Sondurak
Ümraniye Meydan
Üsküdar
İZMİR
İzmir Otogar
Atakent
Balçova
Bornova Park
Bornova Stad
Bostanlı
Buca Heykel
Buca Üçkuyular
Çiğli
Dokuzeylül
Ege Üniv.Hastanesi
Efes
F.Altay
Gaziemir
Girne
KSK Yalı
KSK Çarşı
Kolej
Narlıdere
Nokta
Özkanlar
Şirinyer
Üçyol
Yeni Girne
Yeşilyurt
Aliağa
Menemen
Yeni Şakran
Selçuk
KOCAELİ
Çarşı
Darıca
Gebze Otogar
İzmit Otogar
KÖYCEĞİZ
Otogar
Köyceğiz Terminal
KÜTAHYA
Otogar
Müftülük
Vazo
Yoncalı
Altıntaş
Simav
MARMARİS
Marmaris Otogar
Marmaris Merkez
İçmeler
MUĞLA
Otogar
Kurşunlu
Kötekli
Akyaka
ORTACA
Otogar
UŞAK
Otogar
5611357
6211393
4515061
6691131
6140190
7011066
4761835
3292184
5238746
3168689
3433805
0.232
4720313
3305201
2784838
3733131
3887272
3305201
4407576
4420442
3764554
2788638
3736767
4454360
2477799
2513323
3644618
3644673
3237373
2470555
2390440
2446449
3426797
4391346
2618980
3636693
2271422
6161913
6160009
8321285
6289285
8923961
0.262
3220711
6557770
6443956
6443957
3113034
3115551
0.252
2624164
2623066
0.274
2251135
2251235
3330073
2740022
2494099
3112772
5131276
0.252
4125586
4131369
4553535
0.252
2141692
2141596
2130813
2239119
2435518
0.252
2825264
0.276
2230064
Otogar
Cadde
Dörtyol
Banaz
Sarayaltı
Sivaslı
Devlet Hastanesi
Eşme
Şekerevleri
YALOVA
Otogar
Cumhuriyet
Çiftlik Köy
YATAĞAN
Otogar
ZONGULDAK
Otogar
Çarşı Yazıhane
Kozlu
KDZ.Ereğli Otogar
Kilimli Yazıhane
Demirpark AVM
Çatalağzı
Alaplı
MANİSA
Manisa Otogar
ANTALYA
100.YIL
Alanya
Alanya Şehiriçi
Altınkum
Antalya Otogar
Avsallar
Burhanettin Onat
Kolej
Çalkaya
Çallı
Çimtur
Doğu Garajı II
Dokuma
Düden
Faysal
Fener ( Astur )
Işıklar
Kalekapı
Kalkan
Kampüs
Kemer
Konaklı
Korkuteli
Liman
Mahmutlar
Meltem
Metropol
Meydan
Muratpaş
Örnekköy
Plaza 2000
Serik
Şirinyalı
Tekirova
TRT
Uncalı
Yenigün
Finike
Kumluca
Serik Otogar
Manavgat
Kalkan Otogar
Kaş Otogar
2247800
2156008
2245044
3156406
2235070
6182020
2273780
4143468
2317522
0.226
8128400
8133939
3520505
0.252
5722272
0.372
2910167
2910267
2010167
2661198
3220202
2656253
2578807
2641011
3785592
0.236
2320626
0.242
2410643
5133606
5123566
2295585
3311020
3311021
5173536
3119736
2427776
4631246
3441070
5274646
3110517
3451765
3610466
3391645
3234732
2420858
2449614
8442777
2261045
8142600
5653001
6430090
2262923
5280801
2375900
3217271
3223595
2471600
3492431
3210804
7224495
3168262
8215093
2420857
2262923
3225656
8552900
8874161
7224495
7461914
8442777
8443756
8361310
[email protected]
köftezade
iyifikir 0 258 242 05 65
'HQL]OLnQLQ
\ H Q L E X O X í P D merkezi
Download