GEÇiRiLMESI` {13 KAsiM 2006

advertisement
D02533s8y2006.pdf 13.02.2010 17:33:30 Page 208 (1, 2)
islam Hukuku Araştırmaları-Dergisi, sy.8, 2006, s.413-415
SEYYiD MUHAMMED HATEMi, islAM DÜNYASINDA
TARiH VE YENiLEŞME ANLAYlŞlNlN YENiDEN GÖZDEN
GEÇiRiLMESI' {13 KAsiM 2006-TüRKiYE DiYANET VAKFI
· isLAM ARAşTtRrvWARt MERKEZi) isrANBUL
ll
Necmettin KIZILKAYA*
Eski İran Devlet Başkanı Hatemi. bağrında sonı taşımayan, sonı sorbilmeyen bir toplumun düşüncesi de olmaz, tefekkürden malımın
olan. kimsenin hayatı, sürekli kendisinin dışındaki dalgalanmaların ve değiş­
kenierin etkisi altında olacaktır diyerek konuşmasına başladı. Müslümanların medeniyeti ile bugünkü yaşantıları arasına Batı medeniyeti diye .anılan
fenomenin girmesi olumlu kazanımlara yol açınakla birlikte olumsuz etkileri
de çokça olmuştur. Batı düşüncesinin ve uygarlığının temellerini ve sonuçlarını adil bir şekilde tanımak ve islam dünyasının kapasitesinden haberdar
olmak için çareler aranması gerekir. Ancak bu şekilde içinde yaşadığımız
zamandan ve onun gereklerinden haberdar olup geleeckle ilgili seçim yapabilme gücüne ulaşabiliriz. Hatemi konuşmasında bu zonınluluğun iki farklı
yüzüne değindi.
masını
Birincisi: Müslümanların kendi geçmişlerine ve dünyalarına ilişkin yeni
ve eleştirel bir anlayışa ihtiyaçları vardır ve bu anlayış öyle -olmalı ki hem
islam dünyasının bugünkü hem de yarınki yaşantısı için yol açabilmelidir.
Doğu ve Batı tarih boyunca sayısız temaslar ve çatışmalar içinde olmuştur.
Doğu ile Batı kültürleri arasındaki alışveriş için gerekli ortamı siyasi, askeri
ve iktisadi ilişkilerin bizzat kendisi sağlamıştır.· Batının dünyaya ilişkin
etnosentrik yonımıarı geçmişin doğnı bir şekilde algılanmasının önündeki en
büyük engeli oluşturmaktadır. Onları bu bakış açısı neticesinde dünya, Batılı
dünya ve Batılı olmayan geri kalmış dünya olarak bölündü. Bu da batılı politikacıya kendi egemenliğini her ne pahasına olursa olsun başkasına dayatma
hakkını veriyordu. Sömürgecilik fenarneni de buradan kaynaklandı ve bu
bağlamda gelişme kaydetti. Batının endüstriyel ve bilimsel gelişimi de bu
yaklaşımı hızlandırdı. Bu bakış açısına göre Batı mükemmel bir tarihe ve
liberal demokrasiye sahiptir, bunun en seçkin merkezi de Amerika'dır öyleyse
Selçuk Ünv. Sosyal Bil. Enst. İslam Hukuku Doktora Öğrencisi, [email protected].
D02533s8y2006.pdf 13.02.2010 17:33:30 Page 209 (1, 1)
414
Necmettin KIZILKAYA
insanlığın Amerikan yaşam kriterlerine boyun eğmekten başka bir çaresi
yoktur. Bu da özgürlüğü savunma bahanesiyle başka toplurnlara saldırmaya .
zemin hazırlamıştır.
İkincisi: Biz bugün günümüz sorunlan için yeni bir anlayışa ve modern
dünyada yeni temellere ve yöntemlere ulaşmak zorundayız. islam dünyası,
bir taraftan geleneği olumsuzlayan ve Batı'ya yüzeysel bakan kesimle modernliği mutlak bir biçimde olumsuzlayan ve donukluğa eğilimli iki bağnaz·
kutup yerine kendi tarihsel durumuyla uyumlu bir modernliğe gereksinim
duymaktadır. Ancak .bu şekilde geleneğin asil· kaynaklanna bağlı kalarak ·
ilerleme ve terakkiden yararlanabiliriz. İslam dünyası ancak bu bakış açısıyla
ruh iklimini yadsıyan ve beden iklimine dalan Batı uygarlığının eksikliklerinden ve olumsuz yönlerinden kendini koruyabilir. İslam'ın manevi ve irfani
değerlerine dayanarak Modern dünyada da Hz. Peygamber'in buyurduğu
"İslam üstündür ona üstün gelinmez" hakikatini hayata geçirebiliriz.
Daha sonra Hatemi günümüz dünyasının katedilen ileriemelere rağmen
verici bir durum içinde olduğunu, bunun da bütün iyilikseverlerin
zihinlerini meşgul ettiğini belirtti. İşte bu ortak endişe dünyanın doğusunu
ve batısını tehdit eden bu bulırandan çıkma yönünde diyalog ve karşılıklı
anlayış zeminini hazırlamıştır. . Böylesi bir atmosferde medeniyetler arası
diyalog günümüz insanı için yol gösterici olabilir. Medeniyetlerin savaşlarda
ve kanlı çatışmaların ortasında bile huzur ve sükunet içinde verimli mübadeleler gerçekleştirdiklerine tarih açık bir tanıktır.
endişe
Hiçbir din insanın entelektüalizmine, onuruna ve haklarına İslam kadar vurgu yapmamıştır. Medeniyet beşeri bir husus olduğu için ben İslam
medeniyetinden bahsederken İslam'ın bağrında gizlenmiş, zamanın ve mekanın üstünde olan değerleri kastediyorum diyen Hatemi, bu değerlerin yeniden tanınması ve tanıtılmasına vurguda bulundu. Çünkü bir zamanlar parlak
islam medeniyetinin ortaya çıkmasına kaynaklık eden o değerler bugün de
yüce bir medeniyetin ortaya çıkmasına kaynaklık edebilirler.
Hatemi konuşmasını şu şekilde bitirdi: insan dağuyu simgeleyen ruh
simgeleyen aklın buluştuğu yerdir. Ancak diyalogla bu buluşma
noktasını görebilir ve onu öne çıkarabilir ve Doğuyla Batının aynı ölçüde•
muzdarip olduğu halihazırdaki yıkıcı kabustan kurtarabiliriz. İslam dünyasında dinimiz ve kültürümüzle örtüşen bir .modernliği kuracak olan bu yakla-
ve
batıyı
şımdır.
Sorular kısmında ise üç soru soruldu: İran toplumunda ve batıda· İslam
ve 'demokrasi ile ilgili görüşlerine ne tür tepkiler aldığına dair soruya görüş­
lerinin gerek İslam dü~yasında gerekse Batıda fosilleşmemiş 'zihinler tarafın­
dan kabul gÇ>rdüğü şeklinde cevap verdi.
Demokrasi ile Şia'daki mehdi inancını nasıl bağdaştırdığına dair soruya ise şu şekilde cevap verdi: Demokrasi bir yaşam tarzıdır ve demokrasinin
D02533s8y2006.pdf 13.02.2010 17:33:30 Page 209 (1, 2)
. islam Dünyasında Tarih ve Yenileşme .... 415
birtakım temel taşıları vardır; bunlar varsa demokrasi var yoksa demokrasi
yoktur. Bu temel taşların birincisi iktidar halkın isteği ve iradesi üzerine kurulur. İkincisi toplum hükümeti ve iktidarı denetleme.yetkisine sahiptir. Tarih boyuncu İslam'ın asıl mecrasından sapmasından sonra Şii ekolünün de·mokrasiyle uyum içinde yaşayabileceği bir gerçektir. Mehdilik inancına gelince bu bir felsefedir. Bütün dinler (bütün Müslümanlar, Yahudiler ve Hıristi­
yanlar) ve İslam mezhepleri bu konuda ortak bir görüşe sahiptirler ve Mehdinin gelmediğine bundan .sonra geleceğine inanırlar. Mehdilik olmadan dinin
gerçekleşmesi de mümkün değildir. Ancak şu anda Mehdi aramızda olmadı­
ğına göre kendi başımızın çaresine bakmalı ve birbirimize yardımcı olmalıyız.
Son olarak Filistin meselesinin Doğu Batı ilişkilerindeki yeri ile ilgili
sorulunca Müslümanların antisemitist olmadığını, antisemitizmin
modem batı dünyasının bir fenarneni olduğunu kaydettikten sonra Filistin
meselesinin tamamen siyasi bir mesele olduğunu ve kökünün sömiirgeciliğe
dayandığını ifade etti. Bütün herkesin Filistin halkının kendi tercihine saygı
duyması gerektiğini ve Amerikan politikalarının dünyayı radikalizme doğru
itmekte olduğunu belirterek konuşmasına son verdi.
görüşü
Download