HAKAN UĞURLU HALKLA İLİŞKİLER VE TANITIM ANABİLİM DALI HALKLA İLİŞKİLER VE TANITIM BİLİM DALI T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ DEVLET İNŞASINDA HALKLA İLİŞKİLER: BİRLEŞMİŞ MİLLETLER DOĞU TİMOR ÖRNEĞİ HAKAN UĞURLU TEMMUZ 2015 HALKLA İLİŞKİLER VE TANITIM ANABİLİM DALI HALKLA İLİŞKİLER VE TANITIM BİLİM DALI TEMMUZ 2015 DEVLET İNŞASINDA HALKLA İLİŞKİLER: BİRLEŞMİŞ MİLLETLER DOĞU TİMOR ÖRNEĞİ Hakan UĞURLU YÜKSEK LİSANS TEZİ HALKLA İLİŞKİLER VE TANITIM ANABİLİM DALI HALKLA İLİŞKİLER VE TANITIM BİLİM DALI GAZİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TEMMUZ 2015 iv DEVLET İNŞASINDA HALKLA İLİŞKİLER: BİRLEŞMİŞ MİLLETLER DOĞU TİMOR ÖRNEĞİ Yüksek Lisans Tezi Hakan UĞURLU GAZİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ Temmuz 2015 ÖZET Birleşmiş Milletler 2. Dünya Savaşı sonrasında yaşanılan büyük yıkımdan alınan dersler ve ülkeler anlaşmazlıkların bu boyutlara gelmeden önce çözüme kavuşturulması zarureti ile kurulmuştur. Barış Misyonları sayesinde de toplumlara ulus ve devlet çatısı altında birlikte yaşamanın nedenini anlatma becerisine sahip bir organizasyon haline gelmiştir. İmparatorluklar döneminin ve sömürgelerin sona ermesiyle Birleşmiş Milletler sadece çatışmaları önleyen bir organizasyon olmaktan çıkararak bir devletin bütün kurumlarını kuran ve bu konuda kararlar alan bir yapıya dönüşmüştür. Bu tarihsel süreç; bir arada yaşamak gayesiyle ortak dil, din, ırk, bayrak ülkü, gelenek – görenek ve kültür paylaşımları sonunda ortak bir çatı altında bir araya gelmiş insanların ve ulusların devletler kurmasına sebep olmuştur. Sürekli dış müdahaleler altında kalan ve çatışmalarla karmaşaya sürüklenen coğrafya da yaşayan insanlar, BM serasında var olandan daha kısa sürede demokrasilerini olgunlaştırma ve sosyo-kültürel meselelerini çözme ve devlet sistemlerini kurma gayreti içerisine girmişlerdir. Bu durum ise Birleşmiş Milletlerin mümkün olan en kısa sürede ve maliyette küresel barışın tesisini sağlayacak yeni yollar aramasına sebep olmuştur. Doğu Timor ölçeğinde incelenen halkla ilişkiler kampanyalarının bu anlamdaki rolü ise ülke sınırları içerisindeki silahlı kuvvetlerin mevcudiyetinin kabulünü ve düzgün bir devlet sistemini inşa ederek tüm toplumun buna entegre olmasını sağlamaya çalışmak olmuştur. Bilim Kodu : 2.050 Anahtar Kelimeler : Devlet inşa, Ulus İnşa, Birleşmiş Milletler, Halkla İlişkiler Kampanyaları, Doğu Timor, Sayfa Adedi : 69 Tez Danışmanı : Prof. Dr. Zakir AVŞAR v PUBLIC RELATIONS IN STATE BUILDING UNITED NATIONS CASE STUDY: EAST TIMOR (M.S. Thesis) Hakan UĞURLU GAZİ UNIVERSITY GRADUATE SCHOOL OF EDUCATIONAL SCIENCES July 2015 ABSTRACT The United Nations was founded in 1945 after the devistated World War II along with the lessons learned from the necessity to solve the problems of the countries before it becomes bigger. Also with the help of its peace keeping missions, it also converted to an institution and built capacity to persuade people that they can live together as a nation and a state. By the end of the empires age and the colonialism, UN has converted itself from being not only an institution to prevent clashes but the one to shape a state and a decision maker. This historical process gathered the people and nations under the formed states by the intention of living together, sharing the common language, religion, race, flag, ideals and traditions. Although they had difficulties with the constant external interventions, people had the intention of building their own states and democrasies under the leadership of the UN. UN is forced to seach and invent different intervention methods to ensure the global peace in the shortest period of time and the cheapest way. In East Timor’s case study; the intensive public relations campaigns served to get the acceptance of people for the presence of the armed forces and get the support for a democratic institutional structure of the country through the whole community’s integration. Science Code Key Words : 2.050 : State building, Nation Building, United Nations, Public Relations Campaigns, East Timor Page Number Supervisor : 69 :Prof. Dr. Zakir AVŞAR vi TEŞEKKÜR Devletlerin kurulup yıkıldığı ve dünya coğrafyasındaki siyasi sınırların sürekli olarak yer ve el değiştirdiği günümüzde yapılanların meşruiyetini açıklamak her zaman gerek şart olmuştur. Devletlerin inşasında meşruiyet aracı olarak kullanılan halkla ilişkilerin bu boyutuyla ulusal ve milletlerarası düzeyde yeterince incelenmediğinden hareketle hazırlanan bu çalışma günümüz yerel problemlerine de bir çözüm olması amacıyla kaleme alınmıştır. Bu tezin hazırlanması sırasında değerli görüşleri ve yönlendirmeleri ile emeği ve desteğini esirgemeyen danışmanım Prof. Dr. Zakir AVŞAR’a; teşvik ve destekleri ile tezimi bitirmemde manevi katkılarını benden esirgemeyen eşime, oğluma ve anneme teşekkür ederim. vii İÇİNDEKİLER Sayfa ÖZET ................................................................................................................................ iv ABSTRACT ....................................................................................................................... v TEŞEKKÜR ........................................................................................................................ vi İÇİNDEKİLER .................................................................................................................... vii ÇİZELGELERİN LİSTESİ ...................................................................................................... vii ŞEKİLLERİN LİSTESİ .......................................................................................................... ix RESİMLERİN LİSTESİ......................................................................................................... x HARİTALARIN LİSTESİ ...................................................................................................... xi SİMGELER VE KISALTMALAR ........................................................................................... xii 1. GİRİŞ ..................................................................................................... 1 2. DEVLET İNŞASINDA HALKLA İLİŞKİLER ............................................................... 7 2.1. Tanımlar ............................................................................................................... 7 2.1.1 Ulus ve devlet inşası ................................................................................... 7 2.1.2. Yeniden yapılanma ve kalkınma ................................................................ 9 2.1.3. Self determinasyon ve dekolonizasyon..................................................... 9 2.2. Devlet İnşasında Halkla İlişkilerin Katkısı ............................................................... 11 2.2.1. Milli kimlik inşası ....................................................................................... 11 2.2.2. Milli birlik inşası ......................................................................................... 12 2.2.3. Meşruiyet ve kamuoyu desteği. ................................................................ 13 2.3. Devlet İnşasında Halkla İlişkilerin Tarihsel Boyutu ................................................. 14 2.3.1. Litvanya ..................................................................................................... 15 viii Sayfa 2.3.2. İsrail ........................................................................................................... 16 2.3.3. A.B.D. ......................................................................................................... 18 3. BİRLEŞMİŞ MİLLETLER .......................................................................................... 21 3.1. Kuruluş ve Teşkilat Yapısı ..................................................................................... 21 3.2. Birleşmiş Milletlerde Devlet İnşası ...................................................................... 22 3.3. Devlet İnşasında Etkin Organlar .......................................................................... 24 3.3.1. Genel kurul ................................................................................................ 24 3.3.2. Güvenlik konseyi ....................................................................................... 25 3.3.3. Genel sekreterlik ....................................................................................... 26 4. BİRLEŞMİŞ MİLLETLERDE HALKLA İLİŞKİLER ........................................... 27 4.1. Kamusal İletişim Dairesi (DPI) .............................................................................. 27 4.1.1. Stratejik iletişim birimi .............................................................................. 28 4.1.2. Haber ve medya birimi .............................................................................. 29 4.1.3. Halkla ilişkiler birimi .................................................................................. 29 4.1.4. Genel sekreterlik basın sözcüsü ................................................................ 29 4.2. Enformasyon Komitesi .......................................................................................... 30 4.3. BM Enformasyon Merkezleri (UNIC) ...................................................................... 31 4.4. BM Basın – Halkla İlişkiler Büroları .......................................................................... 31 5. BİRLEŞMİŞ MİLLETLER DOĞU TİMOR MİSYONU ....................................... 35 5.1. Doğu Timor .......................................................................................................... 35 5.2. Birleşmiş Milletler Misyonları ve Halkla İlişkiler Uygulamaları ............................ 37 6.3.1. UNAMET - United nations mission in East Timor...................................... 39 ix Sayfa 6.3.2. UNTAET - United nations transitional administration in East Timor ........ 40 6.3.3. UNMISET - United nations mission of support in East Timor ................... 43 6.3.4. UNOTIL - United nations office in Timor Leste ......................................... 44 6.3.5. UNMIT - United nations integrated mission in Timor Leste ..................... 46 6. SONUÇ VE ÖNERİLER ............................................................................... 49 KAYNAKLAR ..................................................................................................................... 53 EKLER ............................................................................................................................... 59 ÖZGEÇMİŞ ....................................................................................................................... 68 x ÇİZELGELERİN LİSTESİ Çizelge Sayfa Çizelge 2.1. 1900’den itibaren ABD önderliğinde yürütülen devlet inşa çalışmaları ...... 60 Çizelge 3.1. Birleşmiş Milletler Barışı Koruma Operasyonları (1948 – 2015).................. 61 Çizelge 4.1. Birleşmiş Milletler fon ajans ve programları................................................... 63 xi ŞEKİLLERİN LİSTESİ Şekil Sayfa Şekil 4.1. BM kamusal iletişim dairesi organizasyon şeması .......................................... 28 xii RESİMLERİN LİSTESİ Resim Sayfa Resim 2.1. Doğu Timor başkenti Dili’de Santa Cruz katliamı anısına dikilen heykel....... 13 Resim 5.1. UN will not leave Birleşmiş Milletlerin ayrılmayacağını beyan eden poster . 39 Resim 5.2. Birleşmiş Milletlerin ayrılmayacağını yerel dilde beyan eden poster ........... 40 Resim 5.3. Birleşmiş Milletlerin yerel halkı oy kullanmaya teşvik için hazırladığı poster 41 Resim 5.4. BM Doğu Timor insan hakları kampanyalarına dair poster ........................... 64 Resim 5.5. BM Kapasite Geliştirme ve meslek edindirme programlarına dair Halkla İlişkiler bürosunun haber ve poster .................................................. 65 Resim 5.6. BM Halkla İlişkiler bürosunun başkentteki devir teslim törenine ait düzenlediği haber ve poster……….……………………………………………………….………………. 66 Resim 5.7. 29 Mayıs BM Barış Gücü günü anma programına poster ............................. 67 xiii HARİTALARIN LİSTESİ Harita Sayfa Harita 5.1. Doğu Timor ve Okyanusya ............................................................................. 36 xiv KISALTMALAR Bu çalışmada kullanılmış kısaltmalar, açıklamaları ile birlikte aşağıda sunulmuştur. Kısaltmalar Açıklamalar ABD Amerika Birleşik Devletleri AGİT Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı BM Birleşmiş Milletler DPI Department of Public Information EULEX European Union Rule of Law Mission INTERFET International Force for East Timor NATO Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü PNTL Policia Nacional de Timor-Leste (Doğu Timor Polisi) TNI Tentara Nasional Indonesia (Endonezya Ordusu) UN United Nations UNAMET United Nations Mission in East Timor UNIC United Nations Information Center UNMISET United Nations Mission of Support in East Timor UNMIT United Nations Integrated Mission in Timor-Leste UNOTIL United Nations Office in East Timor UNRWA United Nations Relief and Works Agency UNSCOP United Nations Special Committee on Palestine UNTAET United Nations Transitional Administration in East Timor UNTSO United Nations Truce Supervision Organization 1 1. GİRİŞ 20. Yüzyıl, asırlar boyu süregelen sömürgecilik faaliyetlerine karşı verilen mücadelelere, I. ve II. Dünya savaşları ile insan hak ve hürriyetlerinin teste tabi tutulduğu yıllara tanıklık etmiştir. Dünya savaşları ve beraberinde yaşanan siyasi ve ekonomik buhranlar birçok imparatorluğun parçalanmasına ve kendi ayakları üzerlerinde durmaya çalışan onlarca ülkenin ortaya çıkarak bağımsızlıklarını ilan etmelerine sebep olmuştur. Bu süreç boyunca toplumlar ve onun bir parçası olarak bireyler, en temel insanı hak ve hürriyetlerinden mahrum kalmışlar. I. ve II. Dünya Savaşlarında propaganda tekniklerinin yoğun olarak kullanılması ve kitle iletişim araçlarındaki hızlı gelişmenin sonucunda yeniden şekillenen devlet-ulus-politik sistemler, halkın da yönetim tarafından ilişki kurması “gereken” kitleler olarak belirmiştir. Dolayısıyla Bernays’ın deyimiyle “rıza mühendisliği” (Bernays, 1947) yönetimin kamuoyunu şekillendirerek, yapılan her şeyi meşru kılacak bir açıklamayı üretme ihtiyacından doğan yeni bir profesyonel yöntemdir. I. ve II. Dünya Savaşları’nda her devlet, kendi kamuoylarının desteğini almak ve halkın birlik içinde davranmasını sağlamak amaçlı yapılan propaganda faaliyetleri yürütmüştür. Bu propaganda faaliyetleri dönemin mevcut iletişim araçları üzerinden yürütülmüştür. Devletlerin yıkıldığı, coğrafik sınırların sürekli değiştiği bu dönemlerde radyo ve basılı materyaller gibi iletişim araçları psikolojik savaşın ana silahları olarak kullanılmışlardır. Bu yıkımlardan çıkarılan en önemli ders; barış ve özgürlüğün korunması için yapılması gerekenlerin, ülkelerin-toplumların müstakilen altından kalkamayacakları ve ancak bir örgüt çatısı altında birleşilerek mümkün olabilecek zorlu bir süreç olduğunun anlaşılmasıdır. Bunun sonucu olarak da Birleşmiş Milletler, NATO, AGİT gibi kuruluşların çatısı altında toplanan dünya devletleri bu soruna birlikte çözüm bulma arayışı içerisine girmişlerdir. Çıkan çatışma ve beraberinde yapılan insan hakları ihlallerine karşı ortak irade ortaya koyma adına oluşturulan bu kurumlar, savaş sonrası bozulan ekonomik ve siyasi yapı ve savaşın yıkıcı etkisiyle ile alt yapıları tamamen yerle bir olan ülkelerin yeniden yapılanma ve inşasında aktif rol almışlardır. 2 Devlet inşası denilince sadece devletlerin kendi başlarına yaptıkları yeniden yapılanma ve kalkınma faaliyetleri anlaşılmamalıdır. Bu tanıma devletlerin kendi gayretleri ile sürdürdükleri faaliyetler kadar diğer devlet veya organizasyonun dışarıdan yapılan müdahalesiyle olan faaliyetleri de dâhil etmek gerekir. Birleşmiş Milletler kurulduğu dönemde, dünyadaki mevcut devletlerin üçte birinden fazlası, toplamda 750 milyon insan halen koloni olarak yaşamaktaydı. Birleşmiş Milletler bahsi geçen koloni ülkelerin kendi kaderlerini tayin etme (self determinasyon) haklarının olduğunu ve bu ülkelerin bağımsızlıklarını kazanmaları yolundaki sürecin takipçisi ve destekçisi olduğunu açıklayarak devlet inşa faaliyetlerin ilk adımlarını atmıştır (Birleşmiş Milletler, [BM] 2014: 283). Yine aynı dönemde oluşan Doğu bloğu, ülkelerin aynı çatı altında toplanmalarına vesile olmuştur. Bu durum göreceli de olsa yaşanılan iç karışıklıklarının üstesinden gelinmesi ve sıcak çatışmaların son bularak soğuk savaş dönemine geçişe sebep olmuştur. Doğu bloğunun karşısında oluşan Amerikan önderliğindeki Batı ittifakı (NATO) ile aralarında süren soğuk savaş 1945’den 1990 yıllarına kadar devam eden siyasi ve askeri bir gerilime sebep olmuştur (Oxford Dictionary, 2010). Oluşan güç blokları devlet inşa faaliyetlerinin belirli oranda yavaşlamasını da beraberinde getirmiştir. 1990’ların başı itibarı ile sona eren soğuk savaş ve dağılan Doğu Bloku, Balkan coğrafyası başta olmak üzere, Kafkaslardan Orta Doğu’ya, Orta Asya ve Güney Afrika’ya kadar uzanan bölgede pek çok başarısız ve zayıf devlet ortaya çıkmasına sebep olmuştur. Ekonomik anlamda yetersiz olan bu devletlerin yaşadığı iç karışıklar ile ekonomik ve siyasi çalkantılar başta bölgesel olmak üzere diğer tüm ülkeleri de etkilemeye başlamıştır. 90’lı yıllar boyunca, Somali, Haiti, Kamboçya, Bosna, Kosova ve Doğu Timor’da yaşanılan iç karışıklıklar, 11 Eylül saldırıları ile farklı bir boyuta taşınmıştır. Bu bölgelerdeki devletlerin ekonomik yetersizliği ve etnik ayrışmanın doğurduğu çatışma ortamı, illegal unsurları ve terörizmi besleyerek bütün dünyanın sorunu haline gelmesine yol açmıştır. Bölgesel ve uluslararası barışın sağlanması amaçlı müdahalelerde bulunan Birleşmiş Milletlerin kesin çözüme ulaşılmadan mevcut coğrafyaları terk etmesi sebebiyle sürekli olarak başarısız olması söz konusudur. Bu çalışmanın ele alacağı sorun, BM’nin misyonlarda 3 bu sorunu çözmek amacıyla yürüttüğü devlet inşası faaliyetlerindeki halkla ilişkiler uygulamalarının işe yarayıp yaramadığını incelemeye odaklanmıştır. Amaç ve Önem Bu tezde; BM’nin Doğu Timor’daki devlet inşası sürecinde kullandığı halkla ilişkiler incelenmiştir. Dünya üzerindeki çatışma ve karışıklıkları önleme adına yapılan pozitif manadaki müdahalelere rağmen ekonomik ve siyasal anlamda istikrarlı bir devlet yapısına sahip olamayan ülkeler devam eden süreçte tekrar aynı duruma düşmektedirler. Bu durum, çatışmayı önleme ve barışı sağlama adına yapılan operasyonlarda dünya çapında etkin rol oynayan Birleşmiş Milletlerin aynı bölge birden fazla açtığı misyonlara zaman, para harcaması ve personel kaybetmesi anlamına gelmektedir. Bu manada daha kalıcı çözümler bulma adına müdahale politikalarında revizyona giden Birleşmiş Milletler çözümü müdahale ettiği coğrafyalarda, ekonomik özgürlüğe sahip, modern ve demokratik bir devlet yapısı oluşturma kararı ile almıştır. Birleşmiş Milletlerin aldığı kararla devlet inşası sürecini yaşayan ve 20 Mayıs 2002’de Milenyumun ilk bağımsız devleti olan Doğu Timor’da uyguladığı halkla ilişkiler bu tezin ana konusudur. Günümüzde sadece kitle iletişim araçlarının kullanılmasıyla yürütülen strateji ve taktikler üzerinde duran araştırmalar sayıca bol olsa da BM gibi bir organizasyonun küresel anlamda sistemli, planlı ve uzun süreli yürüttüğü halkla ilişkiler faaliyetlerinin doğasını/yapısını anlayamaya yönelik çalışmalar eksik kalmaktadır. Bu tezde amaçlanan Birleşmiş Milletlerin görev yaptığı ülkeler ve coğrafyalarda mevcudiyetinin gerekliliğini ortaya koyan bir halkla ilişkiler modelinden bir ülkenin- milletin yeniden inşası sürecine yönelik bambaşka bir halkla ilişkiler anlayışına geçme zorunluluğu ile karşı karşıya kalmış olduğudur. Yine bununla birlikte yukarıda belirtilen tarihsel çerçevede temellenen “devlet inşası” nın halkla ilişkilerin nasıl yapıldığı ve yürütüldüğünü incelemek, tanımlamaktır. Çünkü bu tezin temel varsayımı BM’nin sadece devletin kurumlarını oluşturmaya odaklanmış inşasının yeterli olmadığı, asıl yapılması gereken ulus inşasının da gerçekleştirilmesi gerektiğidir. 4 Kuramsal Çerçeve Halkla ilişkilerin 19. yüzyıl ve sonrasındaki gelişimi, işlevleri ile bağlantılı bir ihtiyaca dayandırılabilir. Bu ihtiyaçsa; tarihin gördüğü en büyük katliam ve global anlamda yıkımlara sebep olan dünya savaşlarının ve bunun bir parçası olan milyonlarca insana yapılan her şeyin meşruiyetini ortaya koyacak bir yöntemin bulunması gereğidir. 1. Ve 2. dünya savaşları neticesinde yaşanan siyasi ve ekonomik buhranlar birçok imparatorluğun parçalanarak onlarca yeni ülkenin bağımsızlıklarını ilan etmelerine sebep olmuştur. Bu süreç boyunca toplumlar, kurulan devletlerin bekası ve diğer devletler tarafından tanınması adına halkla ilişkiler kampanyalarının en uzun soluklu, en masraflı ve kapsamlısına başvurmak durumunda kalmışlardır. Benzer durum, devam eden süreçte farklı ülkelere yapılan müdahalelerin meşruiyetini açıklama ve kamuoyu desteğini sağlama adına ulusal ve uluslararası düzeyde sürdürülen faaliyetlerde de görülmektedir. 2. Dünya savaşı sonrasında ortaya çıkan “Ulus İnşası” kavramı, 1990’lı yılların ikinci yarısından itibaren daha geniş bir cephede kabul görmüş; hem politik hem de bilimsel tartışmaların doğal bir parçası hâline gelmiştir. Uluslararası topluluk, Somali, Balkanlar, Afganistan ve Irak örneklerinde, devletin çökmesinin ve toplumun parçalanmasının şiddetli çatışmaları tetikleyebileceğini ve sorunları çözülmez bir hâle getireceğini tecrübe etmiştir. Bu bağlamda ulus inşası, devletin dağılmasını ve toplumsal parçalanmayı önleyici politik seçenek, askerî çatışma yönetimine karşı bir seçenek, askerî müdahalelerin bir parçası ya da çatışma sonrası politikaların bir unsuru olarak tartışılmaktadır (Hippler, 2007: 8). İster süper güç veya ekonomi olarak adlandıran ülkeler isterse de barışı sağlama amaçlı global teşkilatlar eliyle olsun, asıl amaç sürekli olarak ülkelerin geleceklerini tehdit eden çatışma bölgelerinde kalıcı bir çözüme ulaşma ihtiyacı olmuştur. Zayıf devletlerin yönetimlerini desteklemek, demokratik meşruiyetlerini geliştirmek ve kendini idare edebilen kurumsal yapıları inşa etmenin yollarını bulmak ise günümüz uluslararası politikalarının merkezi projesi haline gelmiştir (Fukuyama, 2012: 136). Bu çalışmada, Amerikan literatüründe “ulus inşası” şeklinde ifade edilen ve ülkelerin devlet olarak inşasında Birleşmiş Milletlerin kurum olarak yüklendiği rol, örnek bir barış gücü 5 misyonu ele alınarak ortaya konulacaktır. Teşkilatın, kuruluşundan beri yürüttüğü halkla ilişkiler ve tanıtım faaliyetlerinin kendisine yüklenen “devlet inşası” görevi ile birlikte herhangi bir değişikliğe uğrayıp uğramadığı ise ana değerlendirme konusu olacaktır. Varsayımlar ve Araştırma Soruları Tezin temel varsayımı, ülkelerin bağımsız devletler haline gelmesinde gösterilen çabalara halkla ilişkiler faaliyetlerinin katkısı olduğudur. Bu varsayımdan hareketle oluşturulan temel araştırma soruları ise şunlardır: S.1. Devlet İnşası nedir ve bu kavramın anlamı tarihi süreç boyunca değişime uğramış mıdır? S.2. Ulus inşası ne demektir ve devlet inşasındaki rolü hangi boyuttadır? S.3. Devlet inşasında ülkelerin ve örgütlerin faaliyet ve çabaları birbirinden farklılık göstermekte midir? S.4. Uluslararası bir örgüt olarak Birleşmiş Milletlerin üstlendiği misyon nedir? S.5. Birleşmiş Milletler teşkilat yapısı içerisinde halkla ilişkiler faaliyetleri nasıl yürütülmektedir? S.6. Devlet inşasında Birleşmiş Milletlerin rolü ve bu konuda etkin organları hangileridir? S.7. Devlet inşasında halkla ilişkilerin katkısı ve rolü, incelenen örnek Doğu Timor misyonu kapsamında var mıdır? Varsa hangi düzeydedir? Kapsam ve Sınırlılıklar Bu araştırmada, halkla ilişkiler çalışmalarının devlet inşasına katkıları, örnek ülkeler ile Birleşmiş Milletler teşkilatı kıyaslanarak ortaya konulacaktır. Birleşmiş Milletler teşkilatı bünyesindeki inceleme ise bu faaliyetin uygulandığı ve faaliyetin sona erdiği Doğu Timor Barış Gücü Misyonları üzerinden ele alınarak incelenmiştir. Bu incelemenin ardından, ülkelerin ferdi çabalar ve teşkilatlar aracılığıyla devlet olarak kurulmasında halkla ilişkilerin rolü ve sürece olan katkıları değerlendirilecektir. 6 Veri Toplama Tekniği Yapılacak araştırmada öncelikle devlet inşası ile ilgili yazılmış tüm kitap, tez ve makaleler incelenerek kavramsal çerçeve oluşturulacaktır. Veri toplama aşamasında ise Birleşmiş Milletler teşkilat yapısı ele alınarak sürdürdüğü halkla ilişkiler faaliyetlerinin kurum içerisindeki yapısı ortaya konulacaktır. Yine Birleşmiş Milletlerin kuruluşundan itibaren devlet inşasındaki rolü ile uygulanan halkla ilişkiler faaliyetleri tüm Güvenlik Konseyi kararları incelenerek ortaya konulacak ve Doğu Timor misyonu örneği üzerinden değerlendirilecektir. Konu ile alakalı ilgili kurum ve kuruluşlardan elde edilecek veriler de ikincil veri kaynaklar olarak çalışmada yerini alacaktır. Verilerin Analizi Birleşmiş Milletler resmi dokümanları ile barışın korunmasına yönelik çalışmalarda bulunan Sivil Toplum Kuruluşları aracılığıyla yapılan değerlendirmeler, tezin sonuç bölümünde ayrıntılı olarak ele alınacaktır. Uluslararası toplumun konuya bakışı ve uygulamadaki durum karşılaştırılarak, halkla ilişkilerin katkıları ortaya çıkarılacaktır. 7 2. DEVLET İNŞASINDA HALKLA İLİŞKİLER 2.1 Tanımlar Birleşmiş Milletlerin kuruluşundan itibaren dünya çapında barış ve güvenliğe yaptığı katkılar, zamanın gereklerine göre farklı düzeyde ve yöntemler takip edilerek uygulanmıştır. 2. Dünya savaşından sonra tamamen alt ve üst yapısı tahrip olmuş dünya coğrafyasında imarın önemi ön plandayken daha sonraları devletlerin kalkınması öncelikli hale gelmiştir. Yine soğuk savaş döneminde sömürge devletlerin bağımsızlığı yönünde çabalara ağırlık verilirken Doğu Bloğunun çöküşü ve Yugoslavya’nın dağılması ile müdahale öncelikleri, kapsam ve içerikleri de değişmiştir. Bu bağlamda, sürdürülen devlet inşası faaliyetlerinden bahsederken, kuruluşun ana hareket noktası olarak ele aldığı bazı terimlerin açıklanması gerekmektedir. 2.1.1 Ulus ve devlet inşası Uluslar, ortak ata ve ortak kültürel kimlik ile belirli bir anavatan bağı düşüncelerini paylaşan etnik bir gruptur (Smith, 1994). Devletler ise bireylerin sahip oldukları din, dil, kültür, ırk, sınıf, coğrafik bölge – memleket aidiyetlerini yeniden tanımlayan bir ideoloji ile ulus kimliği potasında altında birleştirerek bir toplum yapısına ulaşmayı hedefleyen yapılardır. Ulus düşüncesi ve mevcudiyeti her zaman beraberinde bir devleti oluşturulacağı ve kuracağı anlamına gelmez. Yaşanılan tarihi süreç içerisinde farklı ulusların tek çatı altında toplandığı veya baskın ulusların hâkimiyeti altında yüzyıllarca mevcudiyetlerini sürdürdükleri veya yok oldukları da vakidir. 2000 yıldan uzun bir sure Musevilerin oluşturduğu etnik grubun İsrail’in kuruluşuna kadar birçok devletin içerisinde azınlık durumunda hayatlarını sürdürmeleri ve kurdukları devlet sonrası vatansız bıraktıkları Filistinlileri aynı duruma düşürmeleri buna örnek verilebilir. Yine Basklıların halen bağımsız bir devlet yapısına sahip olamayıp İspanya içinde hayatlarına devam etmeleri en yakın tarihi örneklerdendir. Uluslar, farklı zaman ve motivasyonlarla bir araya gelip tarihteki büyük devlet ve imparatorlukları oluşturdukları gibi sahip oldukları güçle diğer ulusların yaşantıları ve gelecekleri üzerinde de söz sahibi olmuşlardır. Sanayi devrimi sonrası duyulan hammadde ihtiyacı sonucu zayıf devletler, kaynakları kullanmak amacıyla sömürgelere dönüştürülmüş, 8 burada yaşayan farklı etnik ve kültürel gruplara sahip toplumlarda ticari kaygılar gözetilerek oluşturulan sınırlara tabi şekilde yaşamaya zorlanmışlardır. Kolonileşme döneminde oluşturulan bu sun’i sınırlar 20. Yüzyılın ikinci yarısında bağımsızlıklarını kazanma savaşı veren koloni devletlerin tekrar bir araya gelerek ulus olma ve ulusal aidiyetlerini oluşturma süreçlerinde sıkıntı yaşamalarına sebep olmuştur. İç içe geçmiş bu birliktelikler, asli kök ve aidiyetlerine dönerek belirledikleri coğrafyada yaşamaya çalışan farklı topluklar arasında çıkan birçok iç çatışmanın da ana kaynağı olmuştur (Giddens,2005). Savaşlar, çıkar çatışmaları ve bozulan istikrar, siyasal yapının işleyişini bozduğu gibi ekonomik ve sosyal olarak gündelik hayatı bireyler için artık yaşanılamaz bir hale getirmiştir. Ülkelerin yaşadığı bu tip kırılma anları, ayrışmanın da yaşandığı zamanlar olmaktadır. Bir arada hayatlarını sürdüren farklı yapıdaki topluluklar bölgesel olarak mevcut idari yapıdan bağımsız hareket etme arzusu ve kararı aldıklarında bu süreci çok sancılı ve acılı bir süreç takip eder. Yaşanılan savaşlar - özellikle dünya savaşları – dünya üzerinde siyasi sınırların yeniden oluşturulduğu, imparatorlukların dağılıp yeni devletlerin doğuşuna tanıklık edilen dönemlerdir. Bu amaçla verilen çabaların bütünü olan devlet inşası da, ülkelerin milli birlik ve bütünlüğünü sağlayarak, demokratik bir devlet yapısına kavuşma sürecidir. Devlet inşası kavramını açıklarken devletlerin kendi başlarına verdikleri bir mücadeleden çok mevcut yapının dış kaynaklı bir müdahaleyle değiştirilmesi, iyileştirilmesi olarak ele almak gerekir. Özellikle savaşın galibi olan devletlerin kontrolünde ve gözetiminde yaşanılan bir süreç olarak tanımlamak daha doğru olacaktır (Almanya ve Japonya örneklerinde olduğu gibi). Bireysel anlamda 20. Yüzyılın dominant gücü olan Amerika Birleşik Devletleri ve kurumsal düzeyde ise Birleşmiş Milletler bu anlamda etkin rol oynamışlardır. Buna rağmen istisnai de olsa bu süreci kendi çabaları ile yaşayan ülkeler de bulunmaktadır (Litvanya ve İsrail örneği gibi). Ulus ve devlet inşası kavramları içerik olarak birbirinden farklı olsa da genel anlamda birbiri içerisine geçmiş safhalardan oluşurlar. Fukuyama’ya göre (2008) “Amerikalıların ulus inşası olarak ifade ettikleri şey aslında daha çok devlet inşasıdır – yani siyasal kurumlar oluşturma veya ekonomik kalkınmayı destekleme” faaliyetlerinin bütünüdür. Bu tarif, ulusların inşasının sadece planlanmamış bir tarihsel evrim sonucu doğacağına inanan Avrupalılar tarafından kabul görmemiştir. Aynı durum, benzer faaliyetleri çatışmayı önleme ve bölgesel istikrarı sağlama 9 önceliğiyle uygulayan Birleşmiş Milletler de ise Barışı Koruma ve Barışı İnşa olarak tanımlanmıştır. Birleşmiş Milletlerde ulus ve devlet inşa tanımları resmi metinlerde yer almamaktadır. Bir ulusun oluşumunun tarih içerisinde çok uzun bir zaman periyodunda var olduğu göz önüne alındığında aslında kastedilen faaliyetin mevcut bir ülkede kurumları ve organları ile yeni bir devlet oluşturmak (devlet inşası) olduğu görülecektir. Birleşmiş Milletler ve ABD ölçeğinde de uygulama bu yöndedir. Genel kabul gören tanım içerisinde, bu alandaki faaliyetler pozitif anlamda yapılan katkı ve destekleri ifade etse de, ülkedeki mevcut bir siyasi iradenin değiştirilmesi veya yıkılması için yapılan siyasi, askeri, ekonomik faaliyet ve girişimleri de ulus / devlet inşası olarak değerlendirmek gerekmektedir. Son dönemlerde Rusya’nın Kırım’ı ilhakı olayındaki yapmış olduğu faaliyetler de olduğu gibi. 2.1.2. Yeniden yapılanma ve kalkınma Ulus ve devlet inşasına konu olan ülkelerin düzgün çalışan bürokratik yapısı ve devlet kurumlarının tesisi yanında ekonomik olarak da yeterliliğin sağlanması gerekmektedir. Mevcut düzenin bozulmasına yol açan, savaş – çatışma gibi yıkıcı unsurların etkisi ile zarar görmüş toplumların eski haline döndürülmesi çalışmaları yeniden yapılanma olarak tanımlanmaktadır. Özellikle savaşın yıkıcı gücüne maruz kalan şehirlerdeki binalar, yollar ve alt yapının onarımı büyük önem taşımaktadır. Bunlar tamamlandıktan sonra yeni kurumların tesisi ve ekonomik büyümenin sağlanmasıyla daha öncekinden iyi duruma getirilmesi çalışmalarına da kalkınma adı verilmektedir. 2.1.3. Self determinasyon ve dekolonizasyon Halkların kendi kaderlerini – geleceklerini belirleme hakkı yani self determinasyon 20. yüzyıl ulus ve devlet inşa sürecinde başlangıç noktasıdır. İmparatorlukların parçalandığı, kolonilerin dağıldığı bu süreçte toplumlar, bağımsızlıklarını ilan ve yeni devletler kurma yolunda sağlanılan bu hak, halen uluslararası hukukunun en çok tartışılan konularından biridir. Tarihi süreç içerisinde insanların istedikleri mezhebe inanabilmeleri (Sikander, 2007) şekliyle 10 ifade edilen bu ilke günümüzdeki tanımına 1789 Fransız İhtilali ile her ulusal topluluğun bağımsız bir devlet kurma hakkı olduğunu savunan “Milliyetler Prensibi” ile uluslararası öğretide taraftar bularak kavuşmuştur (Pazarcı, 1989). 1918 Wilson İlkeleri ile Amerika Birleşik Devletleri cephesinde savunulan bu düşünce Rusya cephesinde ise Lenin – Stalin’in Marksist ideolojide halkların egemenlik hakkı ve istedikleri devletin egemenliğinde yaşamayı seçme hakkı şeklindeki tarifleriyle açıklanmıştır. Kapitalizme karşı özgür olmayı teşvik eden Rusya ile imparatorlukların parçalanmasından faydalanmak isteyen ABD farklı şekillerde bu görüşü savunmuşlardır. Self determinasyon ilkesi, Birleşmiş Milletler Şartı’nın 1/2, 55 ve 76. maddelerinde yer almış ve uluslararası hukukta kabul edilmiştir (Pazarcı, 1989). Birleşmiş Milletler Şartı’nın 1. Madde 2. Paragrafında “Uluslararasında eşit haklara ve halkların self determinasyonu ilkelerine saygıya dayanan dostane ilişkileri geliştirmek ve evrensel barışı güçlendirmek için gerekli tedbirleri almak” (BM, 1945: 3) şeklinde ifadesini bulmuştur. Terim, 55. maddede ise; “Uluslararasında halkların hak eşitliği ve halkların self determinasyon hakkı ilkesine saygı üzerine kurulmuş barışçı ve dostça ilişkiler sağlanması için gerekli istikrar ve refah koşullarını oluşturmak …” (Şahin, 1998) şeklinde yer almıştır. Anlaşmada self determinasyonun bir hak olarak değil de ilke olarak tanımlanması hukuki açıdan gücünü zayıflatmaktadır. Birleşmiş Milletler, self determinasyon ve dekolonizasyona verdiği destek ile sömürgelerde yaşayan insanların bağımsızlıklarını kazanmalarında çok önemli bir rol oynamıştır. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda 14 Aralık 1960 tarihinde Sömürge İdaresi Altındaki Ülkelere ve Halklara Bağımsızlık Verilmesine Dair Bildirgesi ilan edilerek halklarının kendi geleceklerini belirleme haklarının olduğundan bahisle sömürgeciliği bütün şekillerine son verilmesine karar verilmiştir (Uz, 2007). Dekolonizasyon süreci ile self determinasyon artık bir ilke olmaktan çıkıp hak olarak ifade edilmeye başlanmıştır. Devam eden dönemde yaşanılan tüm sıkıntılara rağmen Birleşmiş Milletlerin kuruluş tarihi itibarı ile (1945) önceden sömürge durumunda bulunan yüz kadar ülke, bağımsız ülkeler olarak örgüte katılmışlardır. Buna ilaveten birçok bölgesinde yaşayan toplumlar politik birlikler kurarak veya bağımsız bir ülke ile birleşerek özgür iradelerine kavuşmuşlardır. Kolonilerin bağımsızlığını kazanması ve Birleşmiş Milletlerin gözetimi ve denetimi (vesayet 11 rejimi) altında bağımsız bir ülke kurana kadar idare edilmesini öngören hukuki statüyü takip edilmesi teşkilatın 6 temel organından biri olan Vesayet Konseyi eliyle yürütülmüştür. Vesayet yönetimi altında yaşayan insanların siyasal, ekonomik ve toplumsal gelişimlerini takip ile din, dil, ırk ve cinsiyet ayrımı gözetmeksizin herkesin temel insan hakları ile özgürlüklerinden faydalanmasını sağlamak ve güvence altına almak ana amaç olarak belirlenmiştir (BM, 2008:19). Bu şekilde yönetilen en son ülke olan Palau’nun 1994 yılında kendi özerk yönetimini kurmasının ardından Vesayet Konseyi’nin de görevi sona ermiş ve bu tarihten beri de bir daha toplanmamıştır. (BM, 2011:261). Self determinasyonu talep eden halk ifadesine ait açık bir tanımın bulunmaması ve yoruma açık olması sebebiyle bu hakkın kullanımı ile ilgili başvurular uluslararası camiada sürekli bir tartışmaya yol açmıştır. BM Genel Kurulu'nun 1981 yılında yayınlanan Devletler Arasında Dostane İlişkiler ve İşbirliği Üzerine Uluslararası Hukuk İlkeleri Bildirgesi’nde halk kavramı; ayrı bir kültür, dil ya da din, ortak bir tarih duygusu, toplumsal kimliği sürdürmeye bir bağlılık ve tanımlanmış bir toprakta bütünleşme (Kurubaş, 2004) şeklinde tanımlamıştır. Günümüzde bu konudaki kavram karmaşası tamamen çözüme kavuşmasına rağmen üye ülkelerin kendi ekonomik ve siyasi çıkarları adına self determinasyon ilkesine dayanılarak Birleşmiş Milletlere yapılan başvurulara hakkıyla destek vermedikleri veya karşı çıktıkları gözlenmektedir. Self determinasyonun öncü devleti Rusya’nın bu hakkın kullanımıyla ilgili 5 bin nüfuslu Nauru için destek verip 50 milyon nüfuslu Ukrayna’ya karşı çıkması gibi (Uz, 2007). 2.2. Devlet İnşasında Halkla İlişkilerin Katkısı 2.2.1 Milli kimlik inşası “İnsanın “kendini nasıl gördüğü” (kendini kavrama, self concept) bireyin kendini algılamasından (self perception) geçerek oluşur. Kendini kavrama kişinin kendi kendini tanımlaması, kendini bilmesidir. (Erdoğan, 2011). İnsanın kendini bilmesi ve tanıması toplumun bir parçası olarak kendi aidiyetlerini belirlemesini kolaylaştırır. Kimlik tanımlaması tarih boyunca ailesel, bölgesel, sınıfsal, dini, etnik ve cinsiyet bazlı olarak farklı kategorilerde ele alınmıştır. Anthony D. Smith (1994), milli kimliğin unsurlarını tarihi bir toprak/ülke ya da yurt üzerinde ortak mitler ve tarihi bellek, ortak bir kitlesel kamu kültürü ile topluluğun bütün fertleri için geçerli ortak yasal hak ve 12 görevlerin olduğu ortak bir ekonomiye sahip olmak şeklinde sıralamıştır. Milli kimlik inşasında eğitim ve halkla ilişkiler faaliyetleri olmak üzere iki metot kullanılır. Devlet eliyle oluşturulan ders müfredatı ile içerik olarak resmi ideolojinin benimsetilmesi yoluyla bireyin milli kimlik inşası aileden başlayarak tüm eğitim öğretim hayatı boyunca devam eder. Özellikle ülkenin ortak geçmişine dair olaylar ortak düşmanlar, zaferler ve figürlerin işlendiği ortak tarihin öğretilmesi milli kimliğin benimsetilmesinde açıdan çok etkili olur (Taylor ve Kent, 2006:300301). 2.2.2 Milli birlik inşası Her ne kadar ulusal kimliğin oluşumu toplulukları bir araya getirse de özellikle çok uluslu – kültürlü devletlerde ortak gelecek hedeflerinin ve ortak düşmanların varlığı birlikteliğin sağlanması ve pekiştirilmesinde önemli rol oynamaktadır (Foltz,1966). Özellikle bu tanıma uyan Amerika Birleşik Devletleri gibi ülkelerde milli birliğin sağlanması adına Şükran Günü, Gaziler Günü ve anma günleri düzenlenir. 11 Eylül 2001 Dünya Ticaret Merkezi ve Pentagon’a yapılan saldırıda ölenleri anma günü gibi etkinlikler aslında devlet eliyle düzenlenen, ulusal birliği güçlendirici halkla ilişkiler faaliyetleridir. Özellikle devlet kontrolündeki radyo ve televizyonlar bu alanda birincil araçlar olarak kullanılan tek yönlü iletişim örnekleridir (Taylor ve Kent, 2006:300301). Milli günler ve seremoniler inşa edilen milli kimliğin devlet eliyle pekiştirilmesi amacıyla düzenlenmiş en iyi halkla ilişkiler araçlarıdır. İlk örnekleri tarihte Fransız İhtilalinin yıl dönümü kutlamaları ile görülür (Emiroğlu ve Aydın, 2003:129). Benzer duruma yine cumhuriyetin ilk dönemlerinde ülkemizde de rastlanılmaktadır. Parçalanan imparatorluğun yerine kurulan yeni cumhuriyet rejiminin halka benimsetilmesi için Türkiye Büyük Millet Meclisi, 27 Mayıs 1935 tarihinde Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanunu kabul etmiştir. Böylelikle kurulan yeni devlet, milli birliği sağlama adına törensel ve sembolik araçları rutin olarak kullanma şansına sahip olmuştur (Şahin, 2011). Yeni bir devletin kuruluşu süreci, çoğu zaman istenmeyen olayları, iç karışıklıkların ve savaşları da beraberinde getirmektedir. Ülkelerin bu olaylarda yaşadıkları zor zamanlar ve kayıpların hatırlatılması, tören, anma programları ve figürler (Resim 2.1) ile yaşanılan zorluklara karşı 13 gösterilen birlik daha sonraki dönemde ülkeyi benzer zorluklarda bir arada davranmalarına yardımcı olmaktadır. Özellikle dekolonizasyon sürecini yaşayan, hâkim güç – otoriteye karşı bağımsızlıklarını talep eden topluluklar ile aynı ülke sınırları içerisinde birden fazla grup, klan, ırk arasında iç çatışmalar ve savaşların yaşanılması kaçınılmaz olmaktadır. Yaşanılan bu olaylar daha sonra kurulan devletin sürekliliği için ders alınacak örnekler olarak öne çıkartılması, hatırlatılması gerekmektedir. Resim 2.1. Doğu Timor başkenti Dili’de Santa Cruz katliamı anısına dikilen heykel 2.2.3 Meşruiyet – Kamuoyu Desteği Bir devlet kurmanın hukuki meşruiyeti, halkların kendi geleceklerini ve kaderlerini belirleme hakkı olan self determinasyondan gelmektedir. Ancak hukuki meşruiyet durumunun iç ve dış siyasal meşruiyetle de tamamlanması gerekmektedir. Bunun için, ülkelerin tarihsel süreç içerisinde sarf ettikleri devlet inşası faaliyetlerinde gerekli olan örgütlenme ve önderliğin gösterilerek ait olunan toplumundaki halkın desteğinin de alınması gerekmektedir. Meşruiyet ve kamuoyu rızası toplum nazarında hukuksal zaruretin de ötesinde bir gerek şarttır. Zira iktidarı 14 elinde bulunduran güç sahiplerinin bu gücü nasıl kullandıkları, toplumun bundan ne fayda sağladığı ve sorumluluklarını yerine getirip getirmediği topluma anlatılmalıdır (Biber, 2003). Bu durum yine bölgesel aktörlerin ile uluslararası camianın da rızası gözetilerek dış siyasal meşruiyetle desteklenmelidir (Kurubaş, 2004). Gerekli olan iç ve dış kamuoyu desteği için halkla ilişkiler faaliyetlerinde bulunulması zaruridir. Ancak bu durum faaliyeti yapan ülkenin uluslararası camiadaki hâkim konumuna göre de değişiklik göstermektedir. Devam eden bölümde de açıklandığı üzere ABD, operasyon yaptığı ülkelerde müdahale öncesi ilgili ülkenin onayını alma gibi bir zorunluluk hissetmemiştir. Birkaç örnek dışında da yine uluslararası camianın rızası da gözetilmemiştir. Ancak ülkenin askeri ve sivil kaynaklarının harcanması ve kaybedilen hayatların sayısal artışı durumları yaşandığında gelen kamuoyu baskı nedeniyle Somali’den sonra yapılan tüm müdahalelerde artan bu baskıyı lehlerine çevirmek isteyen ABD başkanları televizyona çıkarak müdahalenin gerekçelerini açıklamak ve kamuoyunun onayını kazanmaya çalışmışlardır (Fukuyama, 2008: 143). 2.3. Devlet İnşasında Halkla İlişkilerin Tarihsel Boyutu Devlet inşası sürecinde uygulanan halkla ilişkiler yöntemleri; kullanan organizasyon, kuruluş veya devlet ile erişilmesi beklenilen amaç ve hedef kitleye bağlı olarak farklılıklar göstermektedir. Bir devletin, kendi iradesi ile bağımsızlığına kavuşmaya ve devlet olmaya çalışması ile başka bir hakim gücün önderliğinde bu süreci tamamlaması ana ayırımı oluşturmaktadır. Bu hakim güç; tek başına ulusal çıkarları doğrultusunda bir ülkede ulus ve devlet inşa faaliyetine girişen ABD olabileceği gibi uluslararası camianın tüm desteği ve müdahale edilen ülkenin de onayı ile bu faaliyete kalkışan Birleşmiş Milletler gibi bir kuruluş da olabilmektedir. Bir ülkenin bağımsızlık ilanı tek taraflı bir olgudur. Bunu, uluslararası camiada mutlak olarak bir tanınma sürecinin takip etmesi gerekir. Ancak self determinasyon bahsinde değinildiği üzere diğer devletlerin ulusal çıkarları ile çatışma durumu söz konusu olduğunda uluslararası camiada bu konuda her zaman fikir birliğine varılamadığı durumlar söz konusu olmaktadır. 15 Kosova, Birleşmiş Milletlerin 1999 tarih ve 1244 sayılı Güvenlik Konseyi kararı ile BM yönetimi altında geçirdiği süreci 17 Şubat 2008 tarihinde tamamlayarak bağımsızlığını ilan etmiştir. Ancak başta ABD, Birleşik Krallık, Almanya, Türkiye ve AB devletlerinin çoğunluğunun içinde bulunduğu yüzü aşkın ülke tarafından tanınmasına rağmen Rusya’nın karşı çıkması sebebiyle hala BM üyesi bir ülke olamamaktadır. Yine aynı Rusya’nın Gürcistan’dan ayrılan Abhazya ve Güney Osetya’yı self determinasyon ilkesi kapsamında tanımasına rağmen ABD, Almanya ve Fransa konunun Gürcistan’ın toprak bütünlüğünü ihlal ettikleri tanımamışlardır (Arsava, 2012). 2.3.1. Litvanya Litvanya, halkla ilişkilerin tarihsel gelişimi incelendiğinde bu alanın öncülerinden Bernays’ın Byoir ile birlikte yaptığı devlet inşa çalışmalarında halkla ilişkiler kullanımının ilk örneklerinden biridir. Bolşevik ihtilali sonrası Rusya’nın hegemonyasından kurtulan ülkede Litvanya Ulusal Konseyi 16 Şubat 1981 tarihinde bağımsızlık ilan eder. Ancak ülkenin tek taraflı bağımsızlık ilanı yanında uluslararası arenada diğer ülkelerce de tanınması gerekmektedir. Byoir’in Bernays’e “Litvanya’nın bağımsızlığını tanımada Amerikan halkının desteğini kazanmak isteyen Litvanya Ulusal Konseyinin adına serbest olarak tanıtım yapması” teklifi getirilir. Kamuoyunu harekete geçirmek ve Amerikan Senatosu üzerinde pozitif bir etki oluşturmayı amaçlayan kampanya boyunca I. Dünya Savaşı boyunca görev yapmış olan Creel Komite’de kullanılan tecrübe ve teknikler kullanılır. Ulaştırılmak istenilen mesaj, seçilen sözcüler vasıtasıyla büyük şehirlerde ve gazetelerde yer alır. Başarılı yazılar ve senato üyelerine çekilen destek telgrafları sonucunda Amerikan Senatosu’nda istenilen destek kazanılır. Senatoda Litvanya’nın bağımsızlığı usulüne uygun şekilde 1919 yılında tanınmasına rağmen resmi tanınma süreci Temmuz 1922 yılına kadar uzar. Bernays, 1965 yılında hatıralarında yapılan kampanyanın “modern günlerin halkla ilişkiler tekniklerinin bir prototipi” ve “ kamuoyunu harekete geçirmede öncü çabalar” olduğundan bahseder. Litvanya Ulusal Konseyi tarafından kampanya masrafları için Byoir’e ödenen 23.000 $ ve kampanya süresince Bernays’e ödenen haftalık 150 $ tutarındaki maaş ise 16 kampanyanın toplam maliyetini oluşturmaktadır (Cutlip, 1994). Ortaya konulan faaliyet ve gayretler ile harcanılan süre göz önüne alındığında devlet inşa sürecinde halkla ilişkiler kampanyalarına harcanan bütçeler içerisinde en tasarruflu olanı denilebilir. 2.3.2. İsrail İsrail ise bütün bu süreçleri başarı ile atlatmasına ve uluslararası arenada tanınmasına rağmen hala bulunduğu coğrafyada öncelikli olarak Arap ülkeleri tarafından işgalci olarak nitelendirildiği ve Filistin halkı ile paylaştığı coğrafyada tam bir çözüme kavuşamadığı için bu konudaki halkla ilişkiler çalışmalarını sürdürmektedir. Fikir babalığını bir Macar yahudisi olan Theodor Herzl’in 1896’da yazdığı “Yahudi Devleti”ne borçlu olan İsrail devleti bu yolda takip etmesi gereken yolu ise bu konunun savunucularından Asher Gingsberg’in Filistin topraklarındaki Yahudi ahlak ve değerleri çerçevesinde bir Yahudi kimliği oluşturması fikrine bağlamaktadır (SETA, 2012). Birleşmiş Milletler 24 Ekim 1945’te kurulduğunda, Filistin toprakları 1917 tarihinden beri süregelen İngiltere işgali ve manda yönetimi altındaydı. İşgalin hemen ardından Kasım 1917’de yapılan “Balfour Bildirisi”nde İngiliz Hükümeti Filistin’de Museviler için milli bir yurt kurulmasını uygun bulmuştur (Aymalı, 2013). 2. Dünya savaşı sırasında yaşanılan soykırım zaten var olan düşünceyi ve Filistin’e göçü arttırmıştır. Filistin’de yaşamakta olan 2 milyon nüfusa sahip olan Araplar çoğalan Yahudi göçüne sürekli karşı çıkmışlarsa da İngiliz Hükümeti, Şubat 1947’de Filistin Meselesini yeni Birleşmiş Milletler’e sunmaya karar vermiştir. Filistin Meselesi konusunda çözüme yönelik bir çabanın gerekliliğine dikkat çeken İngiltere bir ön çalışma hazırlamak için özel bir komite oluşturulmasını istemiştir. 28 Nisan 1947’de başlayan Genel Kurul ilk özel oturumunda alınan kararla 11 üyesi bulunan Birleşmiş Milletler Filistin Özel Komitesi (UNSCOP) kurulmuştur. 29 Kasım 1947’deki oturumunda, Filistin Özel Komitesi tarafından sunulan Ekonomik Birlik ile Bölünme Planı kabul edilerek mandanın kaldırılması, İngiliz ordusunun geri çekilmesi ve en geç 1 Ocak 1948’e kadar Arap ve Yahudi Devletlerinin kurulması planlanmıştır. Karar sonrası bölgede yaşanan çatışmalar sonucu İngiltere 14 Mayıs 1948’de Filistin üzerindeki mandasından vazgeçmiş ve güçlerini bölgeden çekmiştir. Aynı gün, Yahudi Temsilciliği bölünme planı ile tahsis edilen bölgede İsrail Devleti’ni kurduğunu ilan etmiştir (BM, 2014a). 17 İsrail, kurulduğu tarihten itibaren ülkede Birleşmiş Milletler misyonlarına sahiplik etmektedir. Birleşmiş Milletlerin ilk gözlem misyonu olan Ateşkes Gözlem Örgütü (UNTSO) 1948’de, yine Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Kuruluşu da (UNRWA) Genel Kurul tarafınca 1949’un sonunda kurularak günümüzde de faaliyetlerine devam etmektedirler (BM, 2011: 89-90). Ülkede bulunan Filistinlilerin yaşadığı bölgelerin (Gazze ve Batı Şeria) birbiriyle bağlantısını kesip istediği bölgelerde işgal ile insan hakları ihlallerine devam ettiği sürece de bölgede bir çözüme ulaşmaktan bahsetmek çok uzak bir ihtimal olarak görülmektedir. İsrail hükümeti çözüm yanlısı yapıcı politikalar izlemediği halde yaptığı hamlelerin haklılığını savunacak bir dizi halkla ilişkiler faaliyeti sürdürmektedir. İsrail hükümeti mevcut durumun zorluğunun bilinci içerisinde dışarıya karşı İsrail Devletinin pozitif imajını koruyan, içeride de ulusal birlik ve beraberliği tesis edecek güçlü bir iletişim politikası yürürlüğe koymuştur. İsrail yanlısı bu propaganda faaliyetlerinin tamamı için kullanılan ve İbranice bir kelime olan Hasbara; açıklama, propaganda, halkla ilişkiler anlamlarına gelmektedir (Toledano ve McKie, 2013:3). Shatz ve Ariel (1998:1209) devletinin takip ettiği Hasbara sistemini açıklarken ulusal birlik ve beraberliğe yaptığı katkıdan söz eder. Buna göre dışarıdan gelebilecek her türlü saldırılara karşı İsrail devletinin gücünün yeteceğinin bilinmesi ve göç yoluyla farklı coğrafya ve idari yapılardan gelen Yahudilerin ulusal kimlik ve hedefler çatısı altında birleşmesinin önemini vurgular. Farklı dillerde görsel ve dijital medyanın kullanılarak Orta Doğu coğrafyasında coğrafik anlamda küçük İsrail Devletinin kendinden daha büyük topraklara sahip Arap ülkeleri arasında verdiği yaşam mücadelesinin anlatıldığı kampanyalar yapan devlet aynı zamanda her vatandaşın İsrail’in haklılığını anlatacak birer elçi olduğu vurgusu sürekli olarak tekrarlar. Mevcudiyetinin başlangıcını aslen M.Ö. 2000 yıllarına ve Tevrat’taki dini temellerdeki Vadedilen Topraklar argümanına dayandıran İsrail devletinin Filistin topraklarındaki durumunu açıklamak için daha uygun bir güncel terminoloji kullanması gerekmektedir. Bunu da devlet eliyle bütün vatandaşlara İsrail’in haklılığını anlatacak yol ve yöntemlerin öğretilmesi yoluyla yapmaktadır. Hasbara kampanyası ülke içiyle sınırlı kalmayıp, İsrail 18 üniversitelerindeki yabancı öğrencilere veya yurtdışına değişim programlarına gidildiğinde buradaki akademik camiaya konunun nasıl anlatılacağına dair kitaplar (WUJS, 2002) temini yoluyla yurt dışına da taşınmış bir kapsama sahiptir. 2.3.3. A.B.D. Bir İngiliz kolonisi olan Amerika’nın ulus olarak başlangıcı hakkında bir tarih vermemiz gerekirse önümüze birçok dönüm noktası çıkar. Ancak başlangıç tarihi olarak koloni kuruluşu mu, Bağımsızlık savaşı mı yoksa Bağımsızlık Bildirgesi’nin imzalanışını mı referans kabul etmemiz gerektiği konusunda tereddüt yaşarız. Çünkü devlet inşası süreci toplumun ve eyaletlerin birbirleriyle olan ilişkilerinin de ötesinde diğer uluslarla olan etkileşimini kapsar. (Taylor ve Kent,2006:341-357) Birleşmiş Milletlerin 20. Yüzyıl devlet inşa faaliyetlerini de ele alırken 1900’lü yılların başından beri 200’ü aşan sayıda olayda güç kullanımına başvuran Amerika Birleşik Devletleri’nin diğer ülkeler üzerinde uyguladığı devlet inşa faaliyetlerine değinmek gerekir. Her ne kadar Birleşmiş Milletler çok uluslu bir kuruluş olarak bu faaliyetleri yürütse de Amerika Birleşik Devletleri’nin daha önce yapmış oldukları faaliyetlerin deneyimi ve bu konunun Birleşmiş Milletler çatısı altında başlaması noktasında çok değerli katkıları olmuştur. 20. Yüzyılda devlet inşası faaliyetlerinde en çok bulunan devlet Amerika Birleşik Devletleridir. Ancak bir ülkeye yapılan müdahalenin devlet inşası olarak sayılabilmesi için farklı unsurları bir arada bulundurması gerekmektedir. Amerikan hükümetinin bu alandaki faaliyetlerini inceleyen ve hükümete milli güvenlik konularında stratejiler üretmesi amacıyla yardımcı olmak adına faaliyet gösteren strateji ve düşünce kuruluşlarından Carnegie Uluslararası Barış Vakfı’nca bu güç kullanımları ele alınarak incelenmiştir. Vakfın araştırmalarına göre (Pei ve Kasper, 2003) bir müdahalenin ulus inşası sayılabilmesi için; rejim değişikliği veya çökmekte olan bir rejimin devamlılığının sağlanması, çok sayıda Amerikan askeri birliğinin görevlendirilmesi ile Amerikan sivil ve askeri personelinin ülkenin politik yapısı içerisinde kullanılması gerekmektedir. Bu ölçütlere göre yapılan değerlendirmede, müdahalelerden 17 tanesinin (Çizelge 2.1) devlet inşası faaliyeti olarak adlandırılabileceği belirtilmiştir. 19 Amerika özellikle 2. Dünya savaşı sonrası Almanya ve Japonya’da yürüttüğü başarılı faaliyetler sonrasında uluslararası camiada karşı bir dirençle de karşılaşmadıkları için sıkça kendi iradelerini başka toplumlar üzerinde kullanma eğilimde olmuşlardır. Yürüttükleri 17 devlet inşa çalışmasının sadece ikisinde uluslararası meşruiyeti kazanma adına Birleşmiş Milletler onayı alınmış, Almanya ve Japonya hariç kalan 13 tanesinde ülke kendi inisiyatiflerini kullanarak bu faaliyetlere başlamış ve yürütmüştür. Ancak başlangıcından bu güne farklı motivasyonlarla girişilen devlet inşası faaliyetlerinin hedeflenen amacı genel tanımlarda ifade edildiği kadar masum olmamıştır. Tek başına devlet inşasına kalkışabilecek bir süper güç konumunda olduğunu bilen Amerika Birleşik Devletleri, dönemsel olarak ekonomik çıkarlar, uluslararası güvenlik tehdidi, terör veya mevcut siyasi iradenin değiştirilmesi gibi farklı amaçlarla bu faaliyetlere girişmiştir. Amerika’nın ilk devlet inşası çabalarında sadece ulusal çıkarlar doğrultusunda rejim değişikliği yapma veya hükümetlerin desteklerini sağlama amaçlı müdahaleler görülürken özellikle 2. Dünya Savaşı sonrasındaki dönemde kalkınma argümanın öne çıkarıldığı görülmektedir. Özellikle Soğuk Savaş döneminde Rusya ve Çin olmak üzere komünizm tehlikesine karşı ülkelerin refah düzeylerini arttırarak iş birliği içerisinde olmak adına Marshall Planı devreye sokulmuştur. Savaşın zayıflattığı Avrupa’ya kalkınma adı altında verilen 120 milyar dolar yardım, ülkelerin kalkınmalarına kaynak olmanın yanı sıra Sovyet tehlikesine karşı koyabilecek modern bir ordu oluşturulmalarına da destek olmak anlamına gelmektedir. ABD’nin diğer bir beklentisi ise istikrar ve düzeni sağlamak olmuştur. Ekonomik anlamda güçlü olunmasına karşın gelecek öngörüsünde bulunamamak, istikrarı sürekli olarak tehdit eden bir durumdur. Nitekim 11 Eylül saldırılarının ana kaynağını oluşturan El Kaide böyle bir durumda olan Pakistan’da kendisine barınak bulmuştur. Terör tehdidine karşı girişilen devlet inşası faaliyetlerinde yurt içi ve uluslararası kamuoyu desteğini kazanmak adına “demokrasiyi getirme” , “demokratik yönetimleri kurma” argümanları devreye alınmıştır. 20 21 3. BİRLEŞMİŞ MİLLETLER Birleşmiş Milletler devlet inşası faaliyetleri ile bu anlamda sürdürdüğü halkla ilişkiler çalışmalarından bahsedebilmek için öncelikle uluslararası barış ve güvenliğin korunması amacı etrafında toplanan devletlerin oluşturduğu bu teşkilatın; kuruluş, teşkilat yapısı ve amaç-ilkelerinin bilinmesi gerekir. Böylelikle yapılacak halkla ilişkiler faaliyetlerine karar verilmesi, stratejilerin planlanması ve yerine getirilmesi sırasında takip edilen yol ile bu birimlerin işleyişlerine etki eden karar mekanizmaları hakkında bilgi sahibi olunabilir. 3.1. Kuruluş ve Teşkilat Yapısı “Birleşmiş Milletler” ifadesi ilk olarak Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Franklin D. Roosevelt tarafından olarak İkinci Dünya Savaşı sırasında kullanıldı. Bu ifade Almanya, Japonya ve İtalya başta olmak üzere oluşan mihver (Axis) devletlere karşı birlikte birleşen 26 ülkenin mücadele devam taahhüdünde bulundukları 1 Ocak 1942 tarihli Bildirge ‘de yer aldı (BM, 2011:3). Birleşmiş Milletler bir şekilde İkinci Dünya Savaşı’nda yaşanan kayıpların ortaya çıkarttığı bir örgüttür. Yine benzer kaygıların ve yıkımların yaşandığı Birinci Dünya Savaşı da Birleşmiş Milletlerin bir anlamda öncüsü sayılabilecek Milletler Cemiyeti’nin kuruluşuna yol açmıştır. 1919 yılında Versay Antlaşması ile uluslararası işbirliğini güçlendirmek ve “barış ve güvenliği” sağlamak amacıyla kurulan bu teşkilat İkinci Dünya Savaşı’nın çıkmasını engelleyemediği için son bulmuştur. Milletler Cemiyeti ile yaşanan olumsuz deneyime rağmen Birleşmiş Milletler Antlaşmasını hazırlamak üzere 1945 yılında, 51 ülke temsilcisi Birleşmiş Milletler Uluslararası Örgüt Konferansı kapsamında San Francisco’da bir araya gelmiştir. Yapılan çalışmalar sonrasında hazırlanan 110 maddelik Antlaşmasının onaylamasıyla Birleşmiş Milletler 24 Ekim 1945 yılında resmen kurulmuştur. Birleşmiş Milletlerin temel amacı; uluslararası barış ve güvenliği korumaktır. Bu amaç doğrultusunda; hak eşitliği ve halkların kendi geleceğini belirleme ilkelerine saygı göstererek milletlerarasında dostça ilişkiler geliştirmek ana prensibidir. Uluslararası 22 ekonomik, sosyal, kültürel, insani sorunların çözümünde işbirliği yapmak, temel insan hak ve özgürlüklerine karşı saygıyı teşvik etmek ve bu konularda milletlerarasında uyum sağlayıcı bir merkez olmak durumundadır. Tüm üyelerinin; eşit egemenliği sahip olması ve iyi niyet çerçevesinde antlaşmada belirtilen yükümlülüklerin gereklerini yerine getirmeleri esastır. Uluslararası anlaşmazlıklar; barış, güvenlik ve adaleti tehlikeye sokmadan barışçıl yollarla çözümlenmelidir. Üye ülkelerin başka bir devlete tehdit oluşturmaları ya da başka bir devlete karşı güç kullanmaları ile devletlerin iç işlerine karışmaları yasaktır (BM:2014b). Birleşmiş Milletler, 1945 yılında 51 ülke ile başladığı yolculuğuna uluslararası barış ve güvenliğe yaptığı katkı ve kolonilerin bağımsızlıklarını verdiği destekle yeni katılımlar sonucu günümüzde 193 ülkelik büyük bir dünya organizasyonuna dönüşmüştür (BM 2011:271-275). Birleşmiş Milletler, kuruluş antlaşması içerisinde yer alan altı temel organı vasıtasıyla görev yapar. Bunlar; Genel Kurul, Güvenlik Konseyi, Ekonomik ve Sosyal Konsey, Vesayet Konseyi, Uluslararası Adalet Divanı ve Genel Sekreterliktir. Ayrıca Birleşmiş Milletler bünyesinde yapılan faaliyetin özelliğine göre 15 ihtisas kuruluşu, çok sayıda fon, ajans ve program bulunmaktadır (Çizelge 4.1). Birleşmiş Milletlerin bünyesinde yer alan tüm birimler öncelikli amaç olan uluslararası barış ve güvenliğin korunması amacıyla ilgili faaliyetleri yerine getirirler. Bu amacın yerine getirilmesi için Birleşmiş Milletler tarafından iki ayrı yöntem kullanılır. Bunlardan birincisi; çatışmaların önlenmesi ve barışın sağlanması anlamında yerine getirilen diplomatik arabuluculuk faaliyetleridir. İkinci kategoride ise uluslararası diplomasi yollarının tüketilmesi sonucu başlatılan, sivil ve askeri unsurların görev yaptığı barış gücü misyonları yer alır. Birleşmiş Milletlerin devlet inşası faaliyetleri de günümüzde barış gücü misyonları kapsamında sürdürülmektedir. 3.2. Birleşmiş Milletlerde Devlet İnşası Birleşmiş Milletlerde devlet inşa kavramı, uluslararası barışın sağlanması kapsamında yapılan barış gücü operasyonları dâhilinde yer alır. Ancak bu doğrultuda yapılan tüm 23 faaliyetlerin kapsamı ve tanımı (askeri müdahale, sosyal ve ekonomik katkılar ve eğitimler) devlet inşası faaliyetleri çatısı altında tanımladığımız çalışmaların tümünü içerse de Birleşmiş Milletler resmi terminolojisi içerisinde yer almaz. Birleşmiş Milletler, barış gücü misyonlarını askeri düzeyde barışı inşa çabaları olarak tanımlamaktadır. Devletin ve beraberinde ulusun inşasını ise tarihi süreç ve ulusal bir kimliğin gelişimine dayandırmaktadır. Bu misyonlarda barışın inşası ile bir ülke savaşa son verip kendini yönetebilmesini desteklemek hedeflenmektedir (BM, 2008:31). Birleşmiş Milletlerde devlet inşasında 2. Dünya savaşı sonrası yeniden yapılanma ve kalkınmanın (Almanya ve Japonya örneği) içerik olarak daha öncelikli olarak ele alındığı dönemler olmuştur. Soğuk Savaş dönemi boyunca ise bu süreç iki süper güç (ABD ve Rusya) arasındaki çekişme ve kuvvetler dengesi arasında Birleşmiş Milletlerin tam manasıyla işlevini yerine getiremez hale gelmiştir. Bu dönemde devlet inşası faaliyetleri kolonilerin bağımsızlığı problemine destek verilmesi ile devam etmiştir. Soğuk Savaş dönemi boyunca 40 yıllık süreçte sadece 13 BM Barış Gücü oluşturulmuş ve genellikle devletlerarası çatışma ortamlarında, barışı sağlamaya yönelik gözlemci statüsünde görev yapılmıştır. Bu kapsamda; askerden arındırılmış belli sınır bölgelerini gözlemek, ateşkesin devamını sağlamak, tampon bölgeler oluşturmak, tarafların silahsızlandırılması ve sınırların denetimini görevleri yerine getirilmiştir. Soğuk Savaş sonrası dönemden günümüze kadar son 25 yılda Barış Gücü operasyonlarının sayısı 46’ya ulaşmıştır (Çizelge 3.1). Dünya üzerindeki değişen siyasi dengelerin sonucu olarak Birleşmiş Milletler müdahaleleri daha proaktif bir yaklaşımla barışı koruma konseptinden barışı inşa dönüşümüne evrilmiştir. Böylelikle Birleşmiş Milletler, 1999 yılında Doğu Timor ve Kosova’da geçiş yönetimleri kurarak tüm idareyi ele almış ve yeni baştan bu devletlerin inşasıyla yeni nesil barış gücü operasyonlarına başlamıştır (Williams, 2005). Bu süreç aynı zamanda Birleşmiş Milletlerin modern anlamda devlet inşası faaliyetlerinin başlangıcıdır. Birleşmiş Milletler, yaşanılan çatışma ve kargaşa ortamına sürekli olarak dışarıdan müdahale etmek yerine kendi içinde bunun üstesinden gelebilecek bir devlet otoritesi 24 kurmak çözümü ile karşımıza çıkmaktadır. Bu kapsamda müdahale edilen ülkelerdeki tarihi, kültürel, etnik ve coğrafik yapı ile yaşanılan çatışmanın kaynağının da birbirlerinden farklı yapılarda olduğu gözlemlenmektedir. Simon Chesterman (2004), Birleşmiş Milletlerin devlet inşası amacıyla yaptığı müdahaleler ile ilgili olarak yaptığı araştırmada; misyonlara ev sahipliği yapan ülkelerin yapısı ve durumlarına göre beş farklı kategori altında toplanabileceği tespitinde bulunmuştur. Bunlar; - Dekolonizasyon sürecinden kurtulup bağımsızlık için mücadele verilen ülkeler: Namibya (1989-1990) ve Doğu Timor (1999-2002) gibi. - Mevcut bir hükümete devredilecek geçiş hükümetlerine sahip ülkeler: Yeni Gine (19621963), Batı Sahra (1991-), Slovenya(1996-1998) gibi. - Seçimle demokratik bir hükümet kurma sıkıntısı yaşayan devletler: Kamboçya (1992-1993) gibi. - Geçici hükümetlerle yönetilip bağımsız bir devlet yapısı veya çözüme kavuşamayanlar: Bosna Hersek (1995-2002) ve Kosova (1999-) gibi. - Devlet otoritesinin yeterli olmadığı devletler: Kongo (1960-1964), Somali (1993-1995), ve Sierra Leone(1999-) gibi. Ülkelerin mevcut durumlarının çeşitliliği, yapılan müdahalelerin usulü ve büyüklüğünün de buna göre farklılık göstermesini gerektirmektedir. Yine bu sınıflandırmaya haricinde müdahale edilen zaman, coğrafik konum olarak ifade ettikleri önem ve etnik-kültürel yapılarına göre ülkelerin her birinin kendilerine has özelliklere sahip olmaları her bir misyonu içerik anlamında kendisine has hale getirmektedir. 3.3. BM Devlet İnşasında Etkin Organlar Birleşmiş Milletler, her ne kadar altı temel organı vasıtasıyla görevlerini yürütse dahi bunlardan sadece üç tanesi barış gücü misyonlarının oluşturulmasında etkin rol oynamaktadır. Bunlar; Genel Kurul, Güvenlik Konseyi ve Genel Sekreterliktir (BM, 2014b). 3.3.1. Genel kurul 25 Genel Kurul, Birleşmiş Milletlere üye olan tüm ülkelerin (193 ülke) toplanması ile oluşan ana istişare organıdır. Her ülkenin ayırım gözetmeksizin birer eşit oy hakkına sahip olduğu Genel Kurul, dünya barışı ve güvenliği, yeni üye alımı ve Birleşmiş Milletler ‘in bütçesi ile ilgili konulardaki kararlarını üçte ikilik çoğunlukla alır. Diğer konularda ise salt çoğunluk yeterlidir. Genel Kurul’un olağan toplantısı her yıl Eylül ayında yapılır ve yıl boyunca devam eder. Olağan toplantı başlangıcında, hükümet veya devlet başkanları ile diğer diğer katılımcılar, savaş, terörizm, hastalıklar, yoksulluk vb. gibi gündemi meşgul eden uluslararası düzeyde birçok konu ile ilgili olarak görüşlerini sunarlar. Genel Kurul, oturumları yönetmekle görevli başkanı seçimle ve bir yıllığına belirlenir. Acil veya özel durumlarda Güvenlik Konseyi’nin ya da Birleşmiş Milletler üyelerinin çoğunluğunun talebi üzerine Genel Sekreterin çağrısı aracılığıyla toplanabilir. Genel Kurul, uluslararası barış ve güvenliğin korunmasına yönelik konuları ele alır ve tavsiye kararları verir. Güvenlik Konseyi’nin ilgilendiği konular dışında Antlaşma kapsamına giren konularda görüşmelerde bulunarak öneriler getirir. Güvenlik Konseyi ve diğer Birleşmiş Milletler organlarının vereceği raporları değerlendirir. Güvenlik Konseyi’nin daimi olmayan üyelerini, Ekonomik ve Sosyal Konsey üyelerini ve Vesayet Konseyi’nin ek üyelerini (gerekli olması durumunda), Adalet Divanı Yargıçlarını seçer ve Güvenlik Konseyi’nin tavsiyesi doğrultusunda Genel Sekreteri atar. Birleşmiş Milletler ’in bir yıl süreli öncelikli çalışma konuları Genel Kurul tarafından üye ülkelerin çoğunluğunun aldığı kararlar sonucu belirlenir. Aynı zamanda üye ülkelerin BM’ye katkısının ne kadar olacağı ve bütçenin ne şekilde planlanacağı da Genel Kurulun görev ve yetkileri kapsamındadır (BM, 2011:5-6). 3.2.2. Güvenlik konseyi Birleşmiş Milletlerin uluslararası barış ve güvenliğin korunması konusunda görev yapan ana organıdır. ABD, Çin, Fransa, İngiltere ve Rusya’dan oluşan 5 daimi üye ve buna ek olarak Genel Kurul tarafından iki yıllık süre için seçilen 10 üye ile birlikte toplamda 15 ülkeden oluşur. 26 Her üyenin bir oyunun bulunduğu konseyde idari konularda alınan kararlarda 9 üyenin kabulü şartı aranır. Diğer konularda ise mutlak surette 5 daimi üyenin tamamının kabulü şartı ile yine asgari 9 ülkenin olumlu yöndeki kararı gözetilir. Öncelikli olarak tarafların sulh içerisinde anlaşmaya varması ve meselelerin barışçıl yollarla çözülmesi seçeneği değerlendirilir. Bu noktada askeri gözlemcilerin ve barış güçlerinin görevlendirilmesine karar verilebilir. Çözüm yollarının tüketildiği durumlarda güç kullanımı başvurulması ve askeri müdahale kararının alınması bu organ eliyle olmaktadır. Daimi üyelerin özellikle uluslararası barış ve güvenliğin korunması konusunda alınan kararların üzerindeki direkt etkisi sebebiyle fikir çatışmasına düşme durumu söz konusudur. Bu duruma önlem olarak 1950 yılında alınan kararla uluslararası barışın tehdit edilmesi, barışın ihlali ya da saldırı durumlarında üyelerin oybirliği sağlayamadığı durumlarda Genel Kurul harekete geçebilir. Bu gibi durumlarda Güvenlik Konseyi ile yerine getirilecek görevler Genel Kurul tarafından üstlenilir (BM, 2011:7-9). 3.2.3. Genel sekreterlik Genel Sekreter, Birleşmiş Milletler teşkilatının yöneticisi konumundadır. Uluslararası barış ve güvenliğin tehlikeye düştüğü konularda konuyu ferdi olarak Güvenlik Konseyine sunma yetkisine sahip olduğundan çok bir konum işgal etmektedir. Kurul ve komisyonlarda ele alınan konularda farklı görüşlerin öne çıkarak fikir çatışmalarının yaşanabileceği bir ortamda ferdi inisiyatif ile ilgili mekanizmaların hayata geçirilebilmesi, kuruluşun reaksiyon süresini kısaltması bakımından hayati önem taşımaktadır. Bu durum; acil müdahale gerektiren, insan hakları ihlalleri ve güç kullanımına karar verilmesi gereken konularda durumun daha kötüye gitmeden müdahale edilebilme şansını arttırmaktadır. Birleşmiş Milletlerin halen 193 üyeden oluşmakta olan teşkilat yapısı içerisinde alınan kararlar; oturumlar, toplantılar ve bir dizi görüşmeler silsilesi ile sonuca bağlanmaktadır. Genel Sekreter’in bu sürece tabi olmadan dünya liderleri, hükümet yetkilileri, sivil toplum örgütleri ve sair kişi ve kuruluşlarla uluslararası meselelerin yüz yüze görüşülerek çözülebilme şansına sahip olan bir yetkiye sahip olması, kuruluşu daha mobil ve erişilebilir kılmaktadır. 27 4. BİRLEŞMİŞ MİLLETLERDE HALKLA İLİŞKİLER Birleşmiş Milletler Halkla İlişkiler faaliyetleri, Birleşmiş Milletler Genel Merkezi New York’ta bulunan Kamusal İletişim Dairesi (DPI) koordinesinde yürütülür. Planlanan stratejilerin dünya çapında uygulamaya konulması ise bu birime bağlı enformasyon merkezleri aracılığıyla olur. Bunların dışında Birleşmiş Milletler Barışı Koruma misyonlarında bulunan İletişim Merkezleri de bu yapının son halkasını oluşturur. Oluşturulan bu yapının en üstünde ise Enformasyon Komitesi aracılığıyla halkla ilişkiler politikalarının yönünü tayin eden Birleşmiş Milletler Genel Kurulu bulunur. Birleşmiş Milletler, barış ve güvenliği sağlamanın yanında kendi alanlarında uzmanlaşmış çok sayıda alt kuruluşu da bünyesinde barındırır. Bağımsız idari yapıları ve kendi bütçeleri ile bu kuruluşlar (Çizelge 4.1) yine kendi bünyelerinde ayrıca bir halkla ilişkiler birimine sahiptirler. Birleşmiş Milletler Halkla İlişkiler faaliyetleri ve görev tanımlarına ait veriler kuruluşun basılı ve dijital kaynakları üzerinden temin edilmiştir. Birleşmiş Milletler Enformasyon Merkezleri faaliyetleri ise Birleşmiş Milletler Enformasyon Merkezi (UNIC Ankara) Türkiye Müdürü Ahmet Parla ile 12 Mayıs 2014 tarihinde BM Ankara ofisinde yapılan mülakat neticesinde kaleme alınmıştır. 4.1.Kamusal İletişim Dairesi (DPI) Birleşmiş Milletler Kamusal İletişim Dairesi, BM bünyesinde kuruluşun tüm dünya çapında yapılan çalışmaların anlaşılabilmesi için düzenlenen tüm halkla ilişkiler faaliyetlerini organize eden birimidir. 1946 yılında BM Genel Kurulu’nun 13 sayılı kararı ile Birleşmiş Milletler faaliyetleri hakkında dünya çapında farkındalık ve anlayışı geliştirmek amacıyla kurulmuştur. DPI, yapılan faaliyetlerde anlamda kamuoyu desteğini sağlamak adına toplumla doğrudan iletişim kurmaktan, bilgilendirici kampanyalar düzenlemeye, radyo ve televizyon programları yapmaya, dijital medyanın tüm alanlarında faaliyet göstermeye, basın bültenleri ve yayınlara çıkarmaya, hatta kütüphane hizmetleri vermeye kadar uzanan bir dizi faaliyette bulunur (BM, 2014). 28 Kamusal Bilgilendirme ve İletişimden sorumlu Genel Sekreter Yardımcısına bağlı olan görev yapan daire üç birimden oluşur (Şekil, 4.1). Daire Başkanı, Örgütün görev ve sorumlulukları hakkında medyaya, sivil topluma koordineli, doğru ve şeffaf bir bilgi akışını sağlamakla yükümlüdür. Yine Birleşmiş Milletler Genel Sekreterinin basın sözcüsü de bu birimin uhdesinde bulunur. Şekil 4.1. BM kamusal iletişim dairesi organizasyon şeması Birleşmiş Milletler Kamusal İletişim Dairesi Stratejik İletişim Birimi Haber ve Medya Birimi Halkla İlişkiler Birimi Enformasyon Merkezleri Birimi Basın Servisi Program Birimi İletişim Kampanyaları Birimi Operasyon Birimi Dag Hammarskjöld Kütüphanesi Genel Sekreterin Basın Sözcüsü Haber ve İçerik Birimi 4.1.1.Stratejik iletişim birimi Stratejik İletişim Birimi; Birleşmiş Milletler iletişim stratejilerinin geliştirildiği birimdir. Aynı zamanda bu stratejilerin diğer Birleşmiş Milletler birimleri ile koordineli olarak yürütülmesini planlar. BM Genel Merkezinden planlanan ve yürütülen faaliyetlerin dünya çapında uygulanabilmesi içinse dünyanın değişik bölgelerinde görev yapman toplam 63 tane Enformasyon Merkezi ile irtibat kurar. Bu birim aynı zamanda BM barış harekâtlarında görev yapan halkla ilişkiler birimlerinin takip edecekleri programların planlayıcısı 29 konumunda olduğundan Birleşmiş Milletler ulus ve devlet inşa faaliyetlerini de yönlendiren birim hüviyetini taşımaktadır. 4.1.2. Haber ve medya birimi Haber ve Medya Birimi; dünya çapında medyaya Birleşmiş Milletler hakkında haber ve bilgi hazırlamak ve dağıtmakla görevlidir. BM Haber Merkezi web sitesinde 6 dilde olmak üzere sürekli bir bilgi akışını sağlar. BM toplantı ve etkinlikleri hakkında basın bültenleri, radyo televizyon programları ve belgeseller ile fotoğrafları hazırlayarak dağıtımını temin eder. 4.1.3.Halkla ilişkiler birimi Halkla İlişkiler Birimi; BM’nin amaçları doğrultusunda özel sektör ve kamu sektörüyle ortaklıklar kurar. BM ile ilgili seri ve özel etkinlikler düzenler, gelişmekte olan ülkelerden gazetecilere eğitim programları hazırlar. Yine bünyesindeki BM ana kütüphanesi konumundaki Dag Hammarskjöld Kütüphanesi ile sivil toplum kuruluşları, eğitim kurumları ile irtibat kurarak hazırlanan bilgilendirme ürünleri ve hizmetleri pazarlayan kuruluşlarla birlikte çalışır. Ayrıca, Birleşmiş Milletler Yıllığı, UN Chronicle dergisi ve “İşte Birleşmiş Milletler” isimli kitabı çıkarır. 4.1.4.Genel sekreterlik basın sözcüsü Genel Sekreterlik Basın Sözcüsü; doğrudan Genel Sekretere bağlı olarak çalışmakta ve Birleşmiş Milletler politika ve çalışmalarının dünya medyasına aktarılmasında Genel Sekreter adına görev yapmaktadır. Bunun yanında Birleşmiş Milletler mahkemeler, teşkilatlar, fonları ve programları ile birlikte Güvenlik Konseyi ve diğer temel organlar da dâhil olmak üzere BM sistemindeki tüm kuruluşlar ile ilgili gelişmeler hakkında gazetecilere günlük brifing vermektedir. Kamusal İletişim Dairesi, yapılan tüm faaliyetler ile ilgili olarak Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun Enformasyon Komitesi’ne rapor vermek zorundadır. Yılda bir defa toplanan komite Kamusal İletişim Dairesinin faaliyetlerini gözden geçirerek uygulanacak politikalar, programlar ve faaliyetlere rehberlik eder. Bu faaliyetlerde kullanılacak olan maddi kaynak 30 ise Birleşmiş Milletler olağan bütçesinden karşılanır (BM, 2008: 5). Bu kapsamda 2014 – 2015 yılı için onaylanan bütçenin 5,53 milyar Dolarlık kısmından 186 017 200 Dolarlık bölümü belirtilen dönemde yapılacak faaliyetler için ayrılmıştır. İlk kuruluşunda Birleşmiş Milletler bütçesinden % 12,7’lik bir pay alan Kamusal İletişim Dairesine sonraki 40 yıl içerisinde bütçeden ancak %5,3 oranında kaynak aktarılmış ve her yıl da giderek bu oran azalmıştır. 1980’li yıllarda Birleşmiş Milletler Genel Sekreter Yardımcısı Therse Paquet Sevigny önderliğinde gelişen teknolojiler ve Birleşmiş Milletler iletişim politikalarına göre Kamusal İletişim Dairesi çalışma içerik ve teşkilatlanması yeniden revize edilmiştir (Lehmann, 1999:24). 4.2. Enformasyon Komitesi BM Genel Kurulu, Birleşmiş Milletlerin halkla ilişkiler politika ve faaliyetlerini düzenlemek adına 18 Aralık 1978 tarihindeki toplantısı ve 33/115 C sayılı kararıyla Enformasyon Komitesini hayata geçirdi. Uluslararası ilişkiler ve ekonomik düzende yaşanan değişim, halkla ilişkiler ile iletişim alanında yaşanan gelişmeler mevcut halkla ilişkiler politikalarının da yeniden gözden geçirilmesini zorunlu kılıyordu. Uluslararası barış ve anlayışın güçlendirilmesi ve bu doğrultuda sürdürülen bilgilendirme faaliyetlerinin daha geniş kitlelere ulaşabilmesi için daha etkin bir bilgi ve iletişim düzenini kurulması amacıyla Genel Kurul’a tavsiyelerde bulunmak bu komitenin görevleri arasında yer almaktadır. Her ne kadar Birleşmiş Milletler halkla ilişkiler faaliyetleri Kamusal İletişim Dairesi tarafından planlansa dahi Enformasyon Komitesinin daire üzerindeki denetleyici etkisi ile takip edilecek politikalar ve faaliyetler hakkında Genel Kurula tavsiye pozisyonundaki konumu dolayısıyla Birleşmiş Milletler halkla ilişkilerinin en kilit birimi durumundadır. Buna örnek her yıl Birleşmiş Milletler tarafından global manada süregelen sıkıntılara dikkat çekmek ve farkındalık oluşturmak adına oluşturulan çalışmalar kapsamında Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda yapılan oylamayla 2014 yılının Filistin Halkı ile Dayanışma Yılı olarak ilan edilmesi verilebilir (BM, 2014a). 31 4.3. BM Enformasyon Merkezleri (UNIC) Dünya genelinde 63 ülkede faaliyet gösteren Birleşmiş Milletler Enformasyon Merkezleri BM’nin yerelde halka ulaşmasında ve faaliyetlerinin halka anlatılmasında önemli bir rol oynar. Bir anlamda BM Genel Sekreterliğine bağlı Kamusal İletişim Dairesinin dış temsilcilikleri olarak görev yapar. Bu amaçla resmi ve sivil toplum kuruluşları ile özel sektörle birlikte ortak çalışmalar yürütür. Basın ve okul çağındaki gençlere yönelik bilgilendirme toplantıları ile kütüphane ve elektronik bilgi kaynakları hizmete sunarak ülke çapında halkın BM faaliyet ve teşkilatı hakkında daha iyi bilgilenmesi için faaliyetlerde bulunur (BM, 2014). BM Enformasyon Merkezleri BM’nin mesajlarını bulundukları ülkede halka aktarmada faaliyetleri şunlardır: 1-Görev yaptıkları ülkelerde medya ile ilişkileri yürütmek, mülakatlar, basın toplantıları ve brifingler düzenlemek, 2-İnternet sayfaları, konferanslar, sergiler düzenleyip fuar gibi etkinliklere katılarak BM hakkında kamuoyunu bilgilendirmek, 3-Her yıl belirli tarihlerde kutlanan BM günleri etkinlikleri kapsamında seminer, konferans ve diğer benzeri faaliyetler gerçekleştirmek, 4-Bünyesinde barındırdığı kütüphane ile yazılı ve görsel malzeme ile başta araştırmacılar ve öğrenciler olmak üzere kamuoyu ile paylaşarak Birleşmiş Milletler için önemli bir kaynak oluşturmak. 4.4. BM Basın - Halkla İlişkiler Büroları Birleşmiş Milletler, barışı koruma misyonlarında halkla İlişkiler faaliyetlerini BM Basın - Halkla İlişkiler Bürosu aracılığıyla yürütür. Birleşmiş Milletler devlet inşa faaliyetlerinde halkla ilişkiler faaliyetlerinin sahada uygulayıcısı konumunda olan bu birimler BM Kamusal İletişim Dairesince planlanan faaliyetler doğrultusunda birbirleriyle koordineli olarak bu faaliyetleri yürütürler. Yine bu misyonlarda görev yapan polis ve askeri güçlerinin kendi bünyelerinde bu birimlerle irtibat ve koordinasyonlarını sağlayan bağımsız birer halkla ilişkiler birimi bulunur. 32 BM Basın - Halkla İlişkiler Büroları, Birleşmiş Milletlerin 1980’li yıllarda iletişim ve halkla ilişkiler politikaları üzerine yapılan revizyon çalışmaları ertesinde Kamusal İletişim Dairesi’ne eklenen bir birimdir. Ana görevi ise barış gücü operasyonlarında, barışı koruma ve sağlama çalışmalarının duyurulmasıdır. Yine 1988 yılında barış gücü misyonlarında iletişim ve halkla İlişkiler faaliyetlerinde bulunulması gerekliliği ortaya konularak her misyona birer basın sözcüsü görevlendirilmiştir (Lehmann, 1999:24). Haftalık basın toplantıları düzenlemek, günlük basın bültenleri hazırlamak, misyonun büyüklüğüne göre aylık - yıllık dergiler hazırlamak, misyonun büyüklüğüne göre kurulan radyo ve televizyon program ve yayınları yapmak başlıca görevleri arasındadır. Misyonlarda BM günleri için toplantılar, anma ve kutlama programları düzenlemek bu birimin uhdesinde organize edilir. Misyonun büyüklüğüne göre radyo ve televizyon yayınları ile BM hakkında bilgiler vermek, ülkedeki demokratik toplum yapısını desteklemek için seçimlere katılımı teşvik amacıyla kampanyalar düzenlemek yine bu birimlerin görevidir. Bütün Birleşmiş Milletler barış gücü operasyonları bir görev tanımı ile başlar. Bu görev tanımının misyonun yerel ve uluslararası aktörleri tarafından çok iyi anlaşılması ve birbirleri ile uyumlu bir şekilde çalışmaları çok önemlidir. Bir çatışmanın önlenmesi için oluşturulan barış gücü eğer etkili ve sürekli halkla ilişkiler programları ile desteklenmezse tüm dünya çapında destek verilen bir faaliyetten yerel halkın da dâhil olduğu bir karşıtlığa dönüşebilir. Bu amaçla bütün BM barış gücü misyonlarında yerel ve uluslararası medya iyi ilişkiler sürdürmeye dayanan etkili bir iletişim stratejisi hem politik hem de operasyonel bir gerekliliktir. Barış gücü operasyonları aynı zamanda çok boyutlu operasyonlar olarak da adlandırıla bilinir. Yeniden yapılanma - ekonomik kalkınma ile siyasi ve idari yapının oluşturulmasında yerel halk ile birlikte çalışmak, Birleşmiş Milletler, yerel - uluslararası STK’larla birlikte birçok BM ihtisas fon, ajans ve kuruluşunun desteğini almak çok önemlidir. İyi kurgulanmış bir halkla ilişkiler programının, çatışmayı önleyip taraflar arasında güven ve dayanışmayı destekleyerek barış sürecine katkı veren en iyi araçlardan biri olduğu kanıtlanmıştır (BM, 2003:45-54). 33 Birleşmiş Milletler Barış Gücü operasyonlarındaki halkla ilişkiler programlarının temel amaçları şöyledir: 1-Barış gücü operasyonlarının görev tanımı ve sorumluluklarının tam anlamıyla geniş bir çevrede anlaşılması, 2-Barış gücü operasyonları çalışmalarının yerel ve uluslararası toplum nazarında her yönüyle tanıtılması, 3-Barış gücü operasyonlarının amaçlarını destekleyici etkin bir iletişim stratejisinin hayata geçirilmesi, 4-Zamanında ve amaca uygun iletişim araçları ile barış sürecine katkı sağlanması, 5-Barış gücü operasyonlarını haksız eleştiri ve yanlış bilgilendirmelere karşı korumak, 6-BM ve barış sürecinin hedeflerine zarar verecek yanlış bilgi, nefret söylemi ve propagandalara karşı koymak (BM, 2003:48). 34 35 5. BİRLEŞMİŞ MİLLETLER DOĞU TİMOR MİSYONU Birleşmiş Milletlerce Barış gücü operasyonları kapsamında yapılan müdahaleler kısmi olarak devletlerin ve ulusların geleceğini etkilemiş, değiştirmiş olsa dahi ABD örneğinde olduğu gibi topyekün bir yeniden inşa olarak karşımıza çıkmamıştır. Dar kapsamlı görev tanımları ile ortaya konulan bu faaliyetler, sınırlı bütçe ve insan kaynağını kullanarak çatışmayı önleme, barış ve güvenliği sağlama gayretinde olmuşlardır. Birleşmiş Milletlerin içerik anlamında ulus ve devlet inşası faaliyeti olarak değerlendirebileceğimiz ilk müdahaleleri Kosova ve Doğu Timor misyonları ile olmuştur. Yaşanılan çatışmayı önleme adına Kosova’da NATO destekli, Doğu Timor’da da çok uluslu barış gücü ile askeri müdahalede bulunulmuş ve gereği halinde ölümcül silahları kullanma yetkisi ile donatılmışlardır. Müdahalenin ciddiyeti, beraberinde her iki ülkeyi devam eden süreçte Birleşmiş Milletler gözetiminde birer devlet olarak inşa edilmesi ve bağımsızlıklarını kazanmalarını sağlama sonucuna götürmüştür. Yaşanılan süreçte, ilk başlangıç örnekleri olarak ele alınan Kosova ve Doğu Timor arasından sadece Doğu Timor öngörülen safhaları tamamlayarak bağımsızlığını kazanmış ve BM üyesi bir ülke haline gelmiştir. 2008 yılında tek taraflı bağımsızlığını ilan eden Kosova ise dünya devletlerince kısmi tanınma ile çözümsüzlük sürecine girmiş ve BM kontrolünden AB kontrolündeki Avrupa Birliği Hukukun Üstünlüğü Misyonu’na (EULEX) devredilmiştir. 5.1. Doğu Timor Doğu Timor ya da yaşayanların kendilerine verdikleri isimle Timor Leste; Birleşmiş Milletler tarihinin gelmiş geçmiş en başarılı misyonuna ev sahipliği yapmış ülke olarak bilinmektedir. Avustralya’nın kuzey kıyılarında yer alan küçük bir ada devleti olan ülke, aynı zamanda Endonezya takımadalarının en uç kısmında yer alır. Yüzyıllar boyu sömürge olarak idare edilen ülke, 1975 ve 2002 yıllarında olmak üzere iki kez bağımsızlık ilanında bulunmuş ve Birleşmiş Milletlerin 1999 – 2004 yılları arasında sürdürdüğü üç farklı barış gücü operasyonu ertesinde Milenyumun ilk bağımsız ülkesi olarak BM bünyesine katılmıştır. 36 Harita 5.1. Doğu Timor ve Okyanusya Timor adası 17. yüzyılda iki ayrı ülkenin sömürge amaçlı işgaline maruz kalmıştır. Batı tarafı Hollanda hâkimiyeti altına girerken doğu kısmında ise egemen güç Portekiz olmuştur. 2. Dünya Savaşındaki kısa süreli Japon işgali altında kalan Doğu Timor, 1975 yılına kadar Portekiz idaresi altında yönetilmeye devam edilmiştir. Birleşmiş Milletlerce ilan edilen 1960 tarihli Sömürge İdaresi Altındaki Ülkelere ve Halklara Bağımsızlık Verilmesine Dair Bildirgesi kapsamında Genel Kurul tarafından Portekiz sömürgesi olarak bu listeye dâhil edilmiş, ancak 1975 yılında Portekiz’de yaşanan iç karışıklık dolayısıyla bağımsızlığını ilan eden ülkede bu tarihe kadar bir Birleşmiş Milletler faaliyeti gerçekleşmemiştir. Doğu Timor bu tarihte tek taraflı olarak bağımsızlığını ilan etse de bölgede artan komünist Çin etkisi ve Soğuk savaş nedeniyle oluşan güçler dengesi dolayısıyla ABD adanın Endonezya tarafından işgalini teşvik etmiş ve desteklemiştir. Ülkedeki siyasi partiler arasında tek taraflı bağımsızlık ve Endonezya ile birleşme farklı gruplarca destek görmüştür. Daha sonraki yıllarda çıkan çatışmaların kaynağı da bu fikir ayrılığına dayanmaktadır (BM, 2011:265). 37 Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi 22 Aralık 1975 tarih ve 384 (1975) sayılı kararı ile Doğu Timor’un toprak bütünlüğüne saygı duyulması ve ülke halkının kendi kaderlerini belirleme haklarının bulunduğundan bahisle Endonezya’nın işgal ettiği topraklardan çekilmesini istemiştir. Yine aynı karar kapsamında tarafların bir araya gelerek Doğu Timor’un bağımsızlığı (dekolonizasyonu) kapsamında karşılıklı görüşmelerin başlatılarak konuya barışçıl bir çözüm getirilmesi talep edilmiştir (BM, 2014f).. Birleşmiş Milletlerin bu tarihte başlattığı ve sürdürdüğü çalışmaları tarafların bir araya gelmemesinden dolayı 1999 tarihindeki referanduma kadar beklenen sonucu vermemiştir. Endonezya tarafından işgal edilen ülke Haziran 1976 tarihinde 27. eyalet olarak ilan edilmiştir (Hainsworth ve McCloskey, 2000). İşgale karşı oluşan silahlı ve politik direnişe rağmen Endonezya,1999 yılına kadar bu ülkede hâkimiyetini korumuş ancak Soğuk Savaşın bitişi, 1997 Asya Ekonomik Krizi ve Endonezya Başbakanı Suharto iktidarının el değiştirmesi ile iktidara gelen Habibie yönetiminin ılımlı tavrı 1999 yılında Birleşmiş Milletler himayesinde yapılan referandurumun yolunu açmıştır (Huxley, 2002). 5.2. Birleşmiş Milletler Misyonları ve Halkla İlişkiler Uygulamaları Bir ülkede Birleşmiş Milletler misyonunun açılması için Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin bu yönde alınmış bir kararı olması gerekir. Bu karar dahilinde, misyonun açılacağı ülkede yerine getirilmesi istenen görevin tanımı (mandate), personelin niteliği ve sayısı ile görev süresi kesin olarak belirtilir. Barış gücü misyonlarında bu durum sorunları kendi aralarında çözemeyen tarafların karşılıklı rızası alınarak başlanıldığı gibi çatışmanın artık insan hakları ihlalleri boyutuna taşınması sonucu tarafların rızası gözetilmeden de müdahale kararı alınmasıyla olur. Dekolonizasyon kapsamında Doğu Timor açılan ilk misyon hakim güç olan Endonezya’nın rıza ile başlamış ise de sonrasında yaşanan çatışmalar dolayısıyla askeri müdahalenin de kapsama alındığı ve öncelikli amacın barış – güvenliğin sağlanması olduğu bir barış gücü misyonuna dönüşmüştür. Birleşmiş Milletler, Güvenlik Konseyinin 10 Haziran 1999 tarih ve 1244 sayılı kararı ile Kosova’nın, 25 Ekim 1999 tarih ve 1272 sayılı kararı ile de Doğu Timor’un yasama – yürütme ve yargı dâhil olmak tüm idari yönetimini geçici olarak üstlenmiştir (Stahn, 2001). Birleşmiş 38 Milletler Geçiş Yönetimi (United Nations Transitional Administration) olarak adlandırılan idare yapısı kapsamında her iki bölgede konuşlandırılacak karma bir uluslararası otorite eliyle; yeniden yapılanma ve kalkınmanın gerçekleştirilerek ekonomik ve gündelik hayatın sürdürülebilir asgari şartlara kavuşması hedeflenmiştir. Yine asker ve polis teşkilatlarının eğitilerek oluşturularak güvenlik ve asayişin yerel imkânlarla temini sağlanması, adli ve idari devlet kurumlarının teşkili ve yapılandırılması yoluna gidilecektir. Bu safhaların en sonunda ise meşru bir seçimle görev başına gelen yerel hükümete tüm yürütme yetkisinin devredilmesi planlanmıştır. Doğu Timor’da sırasıyla; 1- UNAMET, United Nations Mission in East Timor: Bağımsızlık referandumu, 2- UNTAET, United Nations Transitional Administration in East Timor: Askeri müdahale ve devlet organlarının teşkili ile bağımsızlık ilanı, 3- UNMISET, United Nations Mission of Support in East Timor: Kamu idare kapasitesinin geliştirilmesi ve otorite devri, 4- UNOTIL, United Nations Office in Timor Leste: İrtibat ve destekleme, 5- UNMIT, United Nations Integrated Mission in Timor Leste: Askeri müdahale ve kamu idare kapasitesinin geliştirilmesi misyonları görev yapmıştır. Bunlardan sadece üç tanesi barış gücü misyonu hüviyetini taşımaktadır. Sömürge Doğu Timor’u bağımsız bir devlete dönüştüren Birleşmiş Milletler, ülkenin barış ve güvenliğinin devamını takip amaçlı oluşturduğu irtibat misyonunu sonlandırıp ülkeden ayrılmak üzere olduğu Nisan – Mayıs 2006 tarihlerinde yaşanan iç karışıklık nedeniyle yeniden bir barış gücü misyonunu daha kapsamlı bir içerik ve kuvvet artımıyla açmak zorunda kalmıştır. Kurulan devletin kendi iç dinamiklerinin uyumsuzluğu sebebiyle mevcudiyetinin tehlikeye girmesi nedeniyle ilk dört misyonla yerine getirilen faaliyetler son misyonda tekrar edilmiş ve kurumlar yenilenmiştir. Ülkede barış ve güvenlik ortamına yönelik tehditler ortadan kalkıncaya kadar görev yapan BM Barış gücünün 31 Aralık 2012 tarihinde ülkeden ayrılmasıyla Birleşmiş Milletler dönemi sona ermiştir. 39 5.2.1. UNAMET - United Nations Mission in East Timor Birleşmiş Milletlerin sömürgelerin sona erdirilmesi amacıyla sürdürdüğü çalışmalar kapsamında Portekiz ve Endonezya ile birlikte yürüttüğü ikili görüşmeler Doğu Timor halkını kendi geleceği hakkında karar vereceği bir referandumun yolunu açmıştır. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 1246 sayılı kararı ile ülkede görevlendirilen 50 askeri ve 280 polis gözlemci nezaretinde 30 Ağustos 1999 tarihinde yapılan referandumun sonuçlarını Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kofi Annan’ın 4 Eylül 1999 tarihinde bizzat açıklamıştır. Buna göre kayıtlı 450 000 seçmenin yüzde 78,5’i Endonezya idaresine karşı bağımsızlık yönünde oy vermiştir. Birleşmiş Milletler bu dönemde halkın özgür iradesinin seçimlere yansıması adına referandum sonunda ülkeden ayrılmayacaklarını bildiren bir dizi halkla ilişkiler kampanyasına başlamıştır (Resim 5.1 ve 5.2). Olası bir kötü senaryonun ve çatışmanın yaşanması durumunda derhal müdahale edileceği konusunda da toplumun ileri gelen kanaat önderleri ile görüşülerek geniş bir halk kitlesine ulaşmanın yolları aranmıştır (Sheiner, 1999). Resim.5.1 “UN will not leave” Birleşmiş Milletlerin ayrılmayacağını beyan eden poster 40 Oylama sonrası çıkan çatışmalarda Endonezya yanlısı militanlar ve Endonezya ordusu (TNI) destekli çetelerce binden fazla insan ölmüş, çeyrek milyon insan evlerini terk etmek zorunda kalmıştır. Yaşanan olaylar sonucu Endonezya, Birleşmiş Milletlerce çok uluslu bir barış gücünün ülkeye müdahalesine rıza göstermiştir (Amnesty International, 2003). Resim.5.2 Birleşmiş Milletlerin ayrılmayacağını yerel dilde beyan eden poster Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin 15 Eylül 1999 tarih ve 1264 sayılı kararı ile barış ve güvenliği sağlama adına gerekli tüm önlemleri almak görev tanımıyla Uluslararası Barış Gücü (INTERFET) ülkede konuşlandırılmıştır. UNAMET misyonunun görevlerini yerine getirmek için destek ve güvenliği sağlamak ile insani yardım faaliyetlerine katkıda bulunmak yine görev tanımı içinde yer almaktadır. (Smith ve Dee, 2003: 45). Konsey, hemen akabinde Ekim 1999 tarihinde ise ülkeyi bağımsızlığa götürecek geçiş yönetimini ilan etmiştir. 5.2.2. UNTAET - United Nations Transitional Administration in East Timor Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 25 Ekim 1999 tarih ve 1272 sayılı kararı (BM, 2014c) gereğince belirtilen görev tanımı kapsamında kurulan Birleşmiş Milletler Doğu Timor Geçiş 41 Yönetimi Misyonu ile: Doğu Timor’da güvenliği sağlayarak kanun ve düzeni sağlamak, etkin bir yönetim kurmak, kamu ve sosyal hizmetlerin geliştirilmesine yardımcı olmak, insani yardım, rehabilitasyon ve kalkınmada koordinasyonu sağlamak ve bağımsız bir yönetim için kapasite gelişimini desteklemek amaçlanmıştır. Bu misyon boyunca Endonezya’ya bağlı bir eyalet iken bağımsızlık yönünde irade gösteren bir toplum Birleşmiş Milletler himayesinde üç yıl içerisinde bağımsız bir devlet haline dönüşmüştür. 450 yıllık Portekiz sömürgesi ve sonrasındaki Endonezya işgali iki farklı koloni deneyimi yaşayan Doğu Timor’da yerel halk bu süre zarfında devlet yönetiminde idareci sıfatıyla görev almamıştır. Sadece yönetilmeye alışmış bir toplum tüm kamu, askeri ve idari organlarını Birleşmiş Milletlerin gözetiminde oluşturmuştur. Bu kapsamda Ağustos 2001’de halkın yüzde 91’nin katılımıyla yapılan seçimle 88 üyeli kurucu meclis oluşturulmuş ve yine bu meclisin katkılarıyla oluşturulan ilk anayasa Mart 2002’de yürürlüğe girmiştir (Resim 5.3). Ülke, halkın yüzde 82,7 oyuyla Endonezya’ya karşı direnişin lideri Xanana Gusmao’nun devlet başkanı seçilmesi ile 20 Mayıs 2002’de bağımsızlığını ilan etmiştir. Aynı yıl Eylül ayında ise Birleşmiş Milletler’in 191. üyesi olmuştur (BM, 2011: 266). Resim.5.3 Birleşmiş Milletlerin yerel halkı oy kullanmaya teşvik için hazırladığı poster 42 Doğu Timor’da Ekim 1999 ile bağımsızlığın ilan edildiği 20 Mayıs 2002 arasında görev yapan Birleşmiş Milletler Geçiş Yönetimi tarafından üstlenilen ve başarıyla yerine getirilen görevler Basın Halkla İlişikler bürosunun yayınladığı basın bildirisi (BM, 2014d) ile aşağıdaki şekilde sıralanmıştır. 1- Doğu Timor’da barış ve güvenliğin sağlanması, 2- Referandum sonucu evlerini terk edenlerin geri dönüşü ve insani ihtiyaçlarının giderilmesi, 3- 30 Ağustos 2001 tarihinde barışçıl ve bağımsız seçim yapılarak 88 üyeli ilk Meclisin kurulması ve Anayasanın onaylanması, 4- Bakanlar Kurulu’nun kurulması, 5- Devlet Başkanlığı seçiminin gerçekleştirilmesi, 6- 5500 toplum lideri ve 100 000 kişiye ulusal yurttaşlık eğitimi verilmesi, 7- İlk Anayasayı oluşturmak için 38 000 kişinin katıldığı 200 halka açık toplantılar düzenlenmesi, 8- 742 461 kişilik nüfus sayımı (2001) 9- Endonezya ile ilişkilerin normalleştirilmesi çalışmaları. 12 ülke ve Avrupa Birliği temsilciliklerinin açılması, 10- 600 kişilik Doğu Timor Askeri Kuvvetlerinin oluşturulması, 11- 1697 kişilik Polis teşkilatının kurularak 13 ilde göreve başlaması, 12- Kamu hizmetine 11 000 memur alımı, 13- Yargı ve hukuk sisteminin oluşturularak 4 ilde mahkeme 3 ilde hapishane açılması, 14- İnsan Hakları Komisyonunun oluşturulması 15- Birleşmiş Milletler Barış Misyonunda ilk kez Cinsiyet Eşitliği Bürosunun kurulması. Barış gücü, BM polisi ve yerel polis de bu kapsama dâhil edilmiştir. 16- Eğitim sisteminin rehabilitasyonu. 700 ilkokul, 100 ortaokul, 40 anaokulu ve 10 teknik lisede 240 000 öğrenciye eğitim ve öğretim verilmesi, 17- 32 kamu hizmet binasının yenilenmesi, 18- Avustralya ile petrol ve gaz rezervlerinin kullanımına dair Timor Deniz Anlaşmasının imzalanması, 19- Radyo UNTAET ve TVTL televizyonunun kurulması, 20- Sağlık, eğitim ve altyapı gibi kamu hizmetlerinin yürürlüğe konulması, 43 21- Yol, liman ve hava alanı rehabilitasyonunun yapılması, 22- Maliye Bakanlığı bünyesinde Merkezi Mali Otoritenin tesisi, 23- Bankacılık ve Ödemeler İdaresinin (Merkez Bankası) kurulması, 24- Özel sektörde ekonomik hareketliği arttırmak için küçük ölçekli proje ve girişimcilerin desteklenmesi, 25- Ekilebilir arazilerin üçte ikisinin rehabilite edilmesi, hayvancılık alanında aşılama yapılması ile küçük balıkçılık işletmelerine ağ ve kayık temini ile su ürünlerinin teşvik edilmesi. Her ne kadar bağımsızlık ilanı ve Birleşmiş Milletler üyeliği gerçekleşse dahi devlet otoritesi askeri, polis ve idari kısımlar da dâhil olmak üzere hala Birleşmiş Milletler uhdesinde bulunmaktadır. UNTAET misyonu ile bağımsız bir meclis, anayasa ve devlet başkanına sahip olan ülkede sonraki safhada devletin her kademesinde görev yapan BM danışmanları nezaretinde Birleşmiş Milletlerce kullanılan idari otoritenin yerel unsurlara devri planlanmıştır. Bu dönemde temel insan hak ve hürriyetlerine sahip çıkılması ve öğretilmesi yönünde kampanyalar düzenlenmiştir. Temel amaç kazanılan bağımsızlığın halka benimsetilmesi yönünde olmuştur (Resim 5.4) 5.2.3. UNMISET - United Nations Mission of Support in East Timor Bağımsızlığın ilanı ile görevini tamamlayan UNTAET misyonunu müteakiben ülkedeki 13 idari bölgede görev yapan Birleşmiş Milletler güçlerinin kademeli olarak çekilmesi, bir yıl içerisinde yetki ve otoritenin yeni kurulan bağımsız Doğu Timor devleti yönetimine devredilmesi amacıyla UNMISET misyonu kurulmuştur. Birleşmiş Milletler Doğu Timor Destek Misyonu, Güvenlik Konseyinin 17 Mayıs 2002 gün ve 1410 sayılı kararı (BM, 2014e) ile hayata geçmiştir. Görev tanımı kapsamında Doğu Timor’daki siyasi istikrarını devamı için temel idari yapının desteklenmesi başta olmak üzere ülke çapında asayiş ve güvenliği temin edecek yerel polis teşkilatının hazır olana kadar Birleşmiş Milletlerce bu görevin sürdürülmesi geliyordu. Sivil ve resmi unsurların eğitilmesi ve kapasitesinin geliştirilmesi için düzenlenen programların duyurulması yoluyla bu 44 dönemde misyon ertesi dönemde iş sahibi olmak isteyen tüm genç nüfusun düzenlenen eğitimlere katılması yönünde kampanyalar düzenlenmiştir (Resim 5.5). İç güvenlik kadar dış güvenliğin üstlenilmesi de bu dönemde görev tanımı kapsamına alınmıştır. Aynı görev tanımı içeriği korunarak 19 Mayıs 2003 tarihinde alınan 1480 sayılı kararla (BM, 2014h) süresi bir yıl daha uzatılmıştır. 14 Mayıs 2004 tarih ve 1543 sayılı karar ile 6 ay uzatılan misyonla yerel yönetimler ve adalet sisteminin büyük suçlar kapsamında desteklenmesi görev tanımı içerisine dâhil edilmiştir. 16 Kasım 2004 tarihinde 1573 sayılı karar ile son kez 6 aylığına uzatılarak misyon görevini tamamlamıştır. Misyon kapsamında tüm yerel idarelerin, askeri, asayiş ve sivil otoriteye ait yönetim yetkisi devredilmiştir. Bu dönem boyunca yapılan tüm yetki devirleri boyunca düzenlenen devir teslim törenleri ile halka idarenin artık kendilerinde olduğu ortaya konulmaya çalışılmıştır. Düzenlenen törenlerle de milli birlik duygusunun geliştirilmesi hedeflenmiştir (Resim 5.6). Birleşmiş Milletler personelinin bu süre boyunca yerel idare ile birlikte ve ülke için hizmet ettiğine dair poster ve özel gün kutlamaları ile BM mevcudiyeti ülkede desteklenmeye devam edilmiştir (Resim 5.7). Birleşmiş Milletler tam manasıyla görevini yerine getirerek çok kısa sürede sömürgeden bağımsızlığa ve yeni bir devlet düzenine geçen bir ülke kurmayı başarmış olsa bile kurulan sistemin devamlılığının takibi için personel sayısı anlamında daha küçük bir politik gözlem misyonu (UNOTIL) oluşturulmasına karar verilmiştir. 5.2.4. UNOTIL - United Nations Office in Timor Leste Birleşmiş Milletler irtibat ofisini bünyesinde barındıran özel politik gözlem misyonu, Güvenlik Konseyinin 28 Nisan 2005 tarih ve 1599 sayılı kararı (BM, 2014g) ile hayata geçmiştir. 20 Mayıs 2006 tarihine kadar görev yapacak olan ve artık barışı koruma misyonu hüviyetini taşımayan yeni mevcudiyetin Doğu Timor’un uzun ömürlü bir istikrara kavuşması adına desteklenmesine karar verilmiştir. Bu amaçla; kritik öneme sahip devlet kurumlarının gelişiminin desteklenmesi (45 sivil danışman), polis teşkilatının gelişiminde destek olunması 45 (40 polis danışman), sınır polisinin gelişimine destek olunması (35 polis – 15 askeri danışman), demokratik yönetişim ve insan hakları eğitimi verilmesi (10 insan hakları eğitmeni) ve belirtilen sayıda personel görevlendirilmesine karar verilmiştir. UNOTIL görev süresi biterken toplanan BM Güvenlik Konseyi, 12 Mayıs 2006 tarih ve 1677 sayılı kararı (BM, 2014i) ile bu süreyi bir ay daha uzatmaya ve bu zaman zarfında Doğu Timor’da uzun ömürlü istikrarı sağlama adına Birleşmiş Milletlerin ülkedeki rolünün ne olması gerektiğinin belirlenmesine karar vermiştir. Birleşmiş Milletler, tüm devlet kurumlarını oluşturduğu bağımsız bir devleti kurduğuna inanarak ülkede görevinin sona erdiğini düşünse dahi yerel anlamda kabile kültüründen kopmamış olan, bir milyonu yaklaşan nüfuslu bu ülkede var olan çok sayıda farklı kabile ve kullanılan kırka yakın yerel dil, ülkenin devlet olarak idaresini çok zor kılmaktadır. Nitekim Birleşmiş Milletlerin Doğu Timor’da farklı görev tanımına sahip misyonlarının başlıca amacı devletin en temel görevi olan iç ve dış güvenliğin teminidir. Devlet inşasında ülkenin iç ve dış güvenliğini temin edecek askeri ve polis teşkilatların yeterli eğitimi almış ve bir arada sorunsuzca görevlerini yerine getirmeleri ana hedef olmuştur. Bu durum göz önünde bulundurularak yeni kurulan teşkilat yapısı içerisinde müdahale öncesi Doğu Timor’da görev yapan personelin görevlendirilmemesi genel bir prensip olmuştur. Ülkede sömürge dönemleri boyunca devlet idaresinde yönetici düzeyinde görev yapmayan, yerel halk içerisinden seçilmiş tecrübesiz idareciler uluslararası otoritenin yerel otoriteye devri ile kendi kaderleriyle baş başa bırakılmışlardır. Mevkidaşlarının 25-30 yılda sahip oldukları mesleki tecrübe ile idare ettikleri benzer teşkilatları birkaç yıl içerisinde ülke çapında yönetme zorunluluğuyla karşı karşıya kalan idarecilerin yönetimindeki askeri ve polis teşkilatları himayesindeki ülkenin iç ve dış güvenliğinde derin bir zafiyet meydana gelmiştir. 24-28 Nisan 2006 tarihleri arasında hükümet tarafından görevden el çektirilen ordu mensuplarının düzenlediği gösteriyi bastırmaya çalışan polis güçlerine rağmen olaylar şiddetlenmiştir. 25 Mayıs 2006 tarihinde askerlerin Emniyet Genel Müdürlüğüne 46 düzenlediği saldırı sonucu burada görev yapan yerel polis teşkilatı (PNTL) mensuplarını Birleşmiş Milletler danışmanları nezaretinde silahsız bir şekilde bulundukları sırada öldürülmüşlerdir. Hükümetin mevcut olayları bastırmada yetersiz kalması üzerine yaptığı uluslararası yardım çağrısı üzerine aynı gün Avustralya askeri birlikleri ülkedeki olaylara müdahale etmiş ve devam eden on günlük süreçte de Yeni Zelanda, Malezya ve Portekiz askeri birlikleri ülkeye gelmişlerdir (International Crisis Group, 2009). 20 Haziran 2006 tarihinde toplanan Güvenlik konseyi 1690(2006) sayılı kararı ile Doğu Timor’un bağımsızlığı, toprak bütünlüğü ve ulusal birliği noktasında verilen desteğin devam edeceğine dikkat çekerek krize müdahalede bulunan uluslararası güvenlik güçlerinin Doğu Timor hükümeti ve Birleşmiş Milletler ile koordineli çalışmalarının sürdürülmesini karara bağlamıştır. Yaşanılan olayların incelenmesi için görevlendirilen İnsan Hakları Yüksek Komiserliği tarafından bağımsız bir özel soruşturma komisyonu oluşturulmasına ile Genel Sekreterlik ve konseyin konu hakkında bilgilendirilmesi talep edilmiştir (BM, 2014j). 18 Ağustos 2006 tarihinde toplanan Güvenlik konseyi 1703(2006) sayılı kararı ile mevcut durumla ilgili kesin bir çözüme varamayarak UNOTIL misyonunun 25 Ağustos 2006 tarihine kadar bir hafta daha uzatılması yönünde karar almıştır (BM, 2014k). 5.2.5. UNMIT United Nations Integrated Mission in Timor Leste 25 Ağustos 2006 tarihinde toplanan Güvenlik konseyi mevcut durumu değerlendirerek 1704(2006) sayılı karar ile Doğu Timor’da yeni bir barış gücü misyonunun açılmasına (UNMIT) onay vermiştir. Bu kararın alınmasında Doğu Timor Devlet Başkanı, Başbakanı ve Parlamento Başkanı tarafından Birleşmiş Milletler Genel Sekreterine yazdıkları üç farklı mektupla ülkede görev yapan yerel polis güçlerinin yeniden yapılanması ve organize olmalarına kadar Birleşmiş Milletler Polis gücünün huzur ve asayişi sağlama yönünde çalışmalarını istemelerinin büyük etkisi olmuştur (BM, 2014l). Ayrıca ülkenin 2007 yılı içerisinde bağımsız olarak ilk seçimlerine hazırlanması yaşanan olaylar nedeniyle tehlikeye düşen istikrar ve huzur ortamının yeniden sağlanması için bir barış gücü misyonunun açılması en uygun çözüm olarak görülmüştür. O tarihe kadar çıkan olaylara müdahale eden uluslararası güçlerin yerine ise yeni görev tanımı gereği kurulan ve görevlendirilen barış 47 gücü personelinin en kısa zamanda göreve başlaması istenmiştir (BM, 2014l). 1608 polis ve 34 askeri gözlemci ile başlayan Birleşmiş Milletler Doğu Timor Entegrasyon Misyonu’nun görev tanımı dâhilindeki temel hedefi; ülkenin bağımsızlığı, ulusal birliği ve toprak bütünlüğünü koruyarak uzun vadeli bir düzenin tesis edilmesi olmuştur. Bu amaç doğrultusunda barış gücü personeli kamu güvenliği sağlanması, İçişleri Bakanlığının desteklenerek Doğu Timor askeri ve polis unsurlarının yeniden yapılandırılması görevlerini üstlenmişlerdir. Güvenlik Konseyinin 22 Şubat 2007 tarih ve 1745(2007) sayılı kararı ile misyon 26 Şubat 2008 tarihine kadar bir yıl süreliğine uzatılmıştır. Bu dönemde ayrıca ülkede Başkanlık ve parlamento seçimleri gerçekleştirilmiştir (2014m). Ülkede asayiş ve kamu güvenliği açısından yaşanan sıkıntılı süreç 11 Şubat 2008 tarihinde devlete karşı ayaklanmış eski bir ordu mensubu önderliğindeki askeri bir grup tarafından devlet başkanı ve başbakana yapılan silahlı suikast sonucu had safhaya tırmanmıştır. Bu olaylar sonrası 25 Şubat 2008 tarihinde toplanan Güvenlik Konseyi misyonun mevcut görev tanımını koruyarak bir yıl daha uzatmıştır (2014n). Ülkede UNMIT misyonu katkısı ile sağlanan düzen ve 2009 yılı içerisinde yapılacak seçimler dolayısıyla 26 Şubat 2009 tarihinde görev süresi sona eren misyon, toplanan Güvenlik Konseyi misyonu kararı ile yine mevcut görev kapsamı korunarak bir yıl daha uzatılmıştır (2014o). Ekim 2009 tarihinde sorunsuz bir şekilde yapılan yerel seçimler ülkede demokratik politik sürecin işlediğini ortaya koyarken bu durumun huzur ve güvenliğin sağlanarak desteklenmesi gerektiği yönündeki inancı kuvvetlendirmiştir. Ülkede devam eden misyon ile alakalı olumlu süreç devam ederken 26 Şubat 2010 tarihinde toplanan Güvenlik Konseyi, 1912(2010) sayılı kararı ile misyonu yine aynı görev tanımı ile bir yıl daha uzatmıştır (2014ö). Güvenlik Konseyinin 24 Şubat 2011 tarih ve 1969(2011) sayılı kararı (2014p) ile bir yıl daha uzatılan misyona 19 Eylül 2011 tarihinde hükümet ve Birleşmiş Milletler arasında imzalanan “Ortak Geçiş Planı” kapsamında 2012 yılı sonu itibarı ile tamamen sona ereceği yönünde 48 karar verilmiştir. Bu planı göz önünde bulunduran Güvenlik Konseyi 23 Şubat 2012 tarih ve 2037(2012) sayılı kararı ile misyonun görev süresini 31 Aralık 2012 tarihinde sona ermek son kez uzatmıştır (2014r). Alınan karar içerisinde 2012 yılı içerisinde ülkede yapılacak olan seçimlerin başarıyla tamamlanmasının misyonun sona ermesinin bir göstergesi olacağının altı çizilmiştir. 7 Temmuz 2012 tarihinde gerçekleştirilen ve ülkenin bağımsızlığını kazandığı 2002 yılından itibaren gerçekleştirdiği ikinci seçimlerin sorunsuz bir şekilde tamamlanması ile askeri ve polis tüm barış güçleri ülkeden kademeli olarak ayrılmaya başlamışlar ve Doğu Timor’daki Birleşmiş Milletler mevcudiyeti 2012 yılı sonu itibarı ile üye ülkeler irtibat bürosu düzeyine düşürülerek barış gücü misyonları dönemine son verilmiştir. Bu dönemde düzenlenen tüm faaliyetler Birleşmiş Milletlerin ülkede bulunmasının gerekliliğini destekler yönde olmuştur. 49 6. SONUÇ VE ÖNERİLER Dünyanın farklı bölgelerinde yaşayan toplumların, Birleşmiş Milletlerin desteğiyle din, dil, kültür birlikteliği ve mevcut sorunların üstesinden gelip bir devlet inşa etmeleri günümüz şartlarında bile hala çok iddialı bir yaklaşım olmaya devam etmektedir. Ulus hüviyetine kavuşmamış toplumlarda ortak geleceği paylaşmayan insanların birlikteliğini sağlamak gayreti; kum, su, tuğlası hazır bir binanın çimentosu olmadan ayakta durmasını beklemekten öteye gidememektedir. Demokratik ve yeni bir toplumun inşası yoluyla daha iyi bir hayata ve yaşantıya sahip olunacağı vaadiyle başlayan misyonların uzun yıllar boyu toplumların gündelik yaşantılarında fark edilebilir değişimlere ve iyileşmelere yol açmaması kamuoyu desteğinin yitirilmesine yol açmaktadır. Bu faaliyetleri Irak ve Afganistan ölçeğinde deneyen ABD, işgaller sırasında ve sonrasında sürdürdüğü çok yoğun halkla ilişkiler faaliyetlerine rağmen yerel manada yeterince kabul görememiştir. Askeri ve ekonomik güçler kullanılarak ele geçirilen ve şekillendirilmeye çalışılan toplumlar, ulus ve devlet olma süreçlerini kendi iç dinamikleri ve doğal seleksiyonu ile ortaya çıkmış liderler yerine atanmış – uygun görülmüş kişiler ve süreçler doğrultusunda yaşamaktadırlar. Çok kısa sürede oluşturulan devlet kurumları bünyesinde yine kısa sürelerde yetiştirilerek atananların idaresinde acemice yönetilen süreçler dolayısıyla başlangıç noktasındaki kaos ortamına geri dönülmesi kaçınılmaz olmaktadır. Ele alınan Doğu Timor örneğinde de görüldüğü üzere; Birleşmiş Milletlerin müdahale ettiği bölgelerde; görev yapma süresi ile ilgili bir öngörüsü bulunmamakta, açılan misyonlarda uygulanan tek tip, şablon faaliyetler silsilesi her coğrafya da, her zaman geçerli ve başarılı olacağı beklentisi ile uygulanmaktadır. Benzer durum bu misyonlarda uygulanan halkla ilişkiler uygulamalarında da görülmektedir. Buna yol açan faktörler arasında yeni açılan misyonlarda görev alan personelin önceki misyonlarda görev yapmış deneyimli personel arasından seçilmiş olması, önceki sonuç alınmış benzer uygulamaları daha sonraki bölgelerde de tekrar etmeleri sayılabilir. 50 Birleşmiş Milletler bahsinde de anlatıldığı üzere her misyon kendine özel görev tanımı ile birlikte kurulmaktadır. Genel kabul gören uygulamaların dışında barış gücü misyonlarının görev tanımı içerisinde halkla ilişkiler çalışmalarının içeriğine dair özel bir görev atanmadığı için sürdürülen halkla ilişkiler faaliyetleri rutinin dışına çıkamamaktadır. Böylesine önemli bir sorumluluk yüklenilen birim, misyona has bir iletişim ve halkla ilişkiler stratejisi saptanmadığından dar bir çerçevede görev yapabilmektedir. Görev tanımları içerisinde nadiren misyonların büyüklüğüne göre ihtiyaç duyulan ve kurulması düşünülen BM radyo ve televizyon yayınlarının frekansları ile ilgili yapılan kısmi düzenlemeler yer almaktadır (Lowenberg, 2006:4-5). Barış gücü misyonlarındaki halkla ilişkiler çalışmalarının ana hedefi, görev yapılan ülkede BM tarafından idare edilen silahlı bir otoritenin mevcudiyetinin gerekliliği ve meşruiyetini açıklamak olmuştur. Her ne kadar silahlı gücün taşıdığı unvanın uluslararası barış gücü olması ve ülkeyi bağımsızlığı taşıyacak bir dizi faaliyetin içerisinde bulunulsa dahi belirli bir süre sonunda beklenen sonucun alınamaması, Birleşmiş Milletler’e işgalci silahlı güç gözüyle bakılmasına yol açmıştır. Asayiş ve güvenlik hizmetlerinin farklı eğitim ve donanım düzeyinde, değişik din, dil ve ırka mensup BM mensupları tarafından verilmesi ayrıca yerel de kültür farklılıkları dolayısıyla çatışmaların da sebebi olmuştur. Doğu Timor’la yaklaşık aynı tarihlerde açılan, benzer bir süreci yaşayarak aynı metotların uygulandığı Kosova’da UNMIK misyonu yaklaşık üç katı daha fazla uzun bir sürede tamamlanamamış ve daha da fazla olgunlaştırılması adına Avrupa Birliği’ne devredilmiştir. Kosova’da bu zaman süreci boyunca toplumun farklı kesimlerinden yükselen aykırı sesler ve aktivist grupların (Vetvendosje) önderliğinde yaşanan çatışmalarda onlarca insan hayatını kaybetmiştir. Yaşanılan bu kayıplar BM devlet inşası misyonlarında sürdürülen halkla ilişkiler faaliyetlerinin gözden geçirilmesi ve geliştirilmesi için en önemli göstergelerden biridir. Misyonların açıldığı bölgelerde yaşanılan güvensiz ortam, bu bölgelere yatırım yapılmasını çok riskli kılması nedeniyle bu bölgelerdeki ekonomik gelişmeyi imkansız kılmaktadır. Bu durum özellikle dekolonizasyon süreci ile bağımsızlıklarını kazanan toplumlarda, bireylerin yeni kurulan devletin farklı kademelerinde görev alıp almamaları ile bağlantılı olarak 51 ekonomik eşitsizliklerini de beraberinde getirmektedir. Doğu Timor örneğinde olduğu gibi, halkın bir bölümünün 27 yıl boyunca dağlarda gerilla savaşı vererek özgürlüklerini kazanmaları neticesinde bazılarının devletin önemli mevkilerinde görev alması, (Devlet başkanı Kay Rala Xanana Gusmao) ülkede bir diğerinin herhangi bir iş ve mali güvenceye sahip olamaması yeni çatışmaların başlamasına yol açmıştır. Barış gücü kuvvetlerine mensup personelin görev yaptıkları sırada ülke ekonomisine getirdiği canlılık ve katkıları misyonun sona ermesiyle devam etmemesi bu ülkelerde ciddi mali sorunların yaşanmasına yol açmaktadır. Bağımsızlığın ilan edildiği yıllarda Dünya Bankası verilerine göre (2015) kişi başına düşen gelir bakımından ile dünyadaki en fakir ülkelerden biri olan Doğu Timor’da yaşanan benzer durum, ülkeyi dış yardımlara bağımlı bir halde günlük yaşantıların sürdürülebildiği bir toplum haline getirmiştir. Birleşmiş Milletlerin devlet inşası faaliyetlerinde karşılaştığı en önemli sorunsa kuruluşun temel prensiplerinden biri olan tarafsızlık ilkesinin uygulanması dolayısıyla yaşanmaktadır. Doğu Timor örneğinde olduğu gibi, yaşanılan çatışmalara bir çözüm getirmek amacıyla yapılan referandum neticesinde alınan bağımsızlık kararı neticesinde aynı zamanda karşıt görüşlerin de varlığını ortaya çıkarmıştır. Misyonlarda yaşanılan çatışmalarda çözüm arayan BM, tarafsızlık ilkesi gereği hiçbir zaman belirli bir grubun yanında yer almamış ve destek vermemiştir. Devlet inşası modelinde uygulanan halkla ilişkilerde ana amaç; toplumu belirli bir ulus veya grup etrafında birleştirmekten çok devlet kurumlarının işlevselliğini arttırmak ve demokratik topluma bireylerin daha fazla katılımını sağlamak yönünde olmuştur. Bu durum çatışmaların yaşandığı ülkelerdeki demokratik ortamlarda farklı görüşlerin sürekli olarak karşı karşıya gelmesine yol açmıştır. BM devlet inşasında; araştırılan ve ortaya konulan gerçeklerin ışığında tarafsızlık ilkesinin kuruluşa getirdiği hukuki ve operasyonel zorluklar dolayısıyla ulus inşası ve milli birlik olgularının halkla ilişkiler yoluyla desteklenme imkânı bulunmamaktadır. Bu durum kuruluşun devlet inşasında halkla ilişkileri etkin şekilde kullanılabileceği tezini geçersiz kılmaktadır. 52 53 KAYNAKLAR Amnesty International, (2003) Indonesia and Timor Leste: International Responsibility for Justice, New York. 1 Arsava, A. F. (2012) Kosova, Abhazya, Güney Osetya ve Uluslararası Ayrılma (Secession) Hakkı, Uluslararası Hukuk ve Politika, Cilt 8, Sayı: 29, 1-22 Aslan, A. (2011). Cumhuriyetin törensel meşruiyeti: ulus – devlet inşa sürecinde milli bayramlar (1923-1938), Yayımlanmamış Doktora Tezi, Ankara Üniversitesi Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü, Ankara Bernays, E. L. (1947) The Engineering of Consent, The ANNALS of the American Academy of Political and Social Science 250: 113-120 Biber, A. “Bir Meşrulaştırma Yöntemi Olarak Halkla İlişkilerin Meşruiyeti”, Amme İdaresi Dergisi Cilt 36, S, 4, 2003, s.43-53. Birleşmiş Milletler (2014) Basic Facts About United Nations, United Nations Department of Public Relations, New York, 283-284 Birleşmiş Milletler (2008) Birleşmiş Milletler Hakkında Her Şey, Kamusal İletişim Dairesi, New York. Birleşmiş Milletler (2011) Basic Facts About United Nations, United Nations Department of Public Relations, New York, Birleşmiş Milletler (2003) Handbook on United Nations Multidimensional Peacekkeping Operations, Peacekeeping Best Practices Unit Department of Peacekeeping Oparations, New York. (45-54) Chesterman, S. (2004) You, the people: the United Nations transitional administration and state building Oxford: Oxford University Press. 83, 97, 133 Cutlip, S. M. (1994). The unseen power: Public Relations, A History. Hillsdale, Lawrence Erlbaum, (LEA’s Communication Series), 166. Dobbins, J., Jones, S. G., Craine, K., Rathmell, A., Steele, B., Teltschik, R. Timilsina, A. (2005) The UN’s Role in Nation Building: From The Kongo to Iraq. RAND Initiated Research, RAND Corporation, Santa Monica (151-180) Erdoğan, İ. (2011) İletişimi Anlamak. Pozitif Matbaacılık, 258. Emerson, R. (1966) Nation Building in Africa. In K.W. Deutsch & W.J. Foltz, Nation building. Chicago Atherton.95-116 Emiroğlu, K., Aydın, S. Antropoloji Sözlüğü, Ankara, Bilim ve Sanat Yay., 2003, s. 129. Foltz, W. J. (1966) Building the newest nations: Short run strategies and long run problems. Nation Building, 117-131 54 Fukuyama, F. (2008) Ulus İnşası. Profil Yayıncılık Fukuyama, F. (2012) Devlet İnşası, Yirmi Birinci Yüzyılda Yönetişim ve Dünya Düzeni. Profil Yayıncılık, Giddens, A. (2005) Sosyoloji, Cemal Güzel (çev.), Ankara Ayraç Yayınevi, 438-444 Hainsworth, P., McCloskey, S., The East Timor Question: The Strugle for Independence from Indonesia, New York: I.B.Tauirus, 2000. 1-5 Huxley, T. Disintegrating Indonesia? Implications for Regional Security, Adelphi Paper 349, London: International Institute for Strategic Studies, 2002, 32-34 İnternet: Birleşmiş Milletler, (2014a): Filistin Halkı ile Dayanışma Yılı www.unicankara.org.tr/v2/pages/posts/2014-filistin-halki-ile-dayanisma-yili657.php?g=39#.U5wxqvl_vpd, adresinden 12 Haziran 2014 tarihinde alınmıştır. Web: İnternet: General Assembly Committee on Information, (2014) About the Committee, Web: http://www.un.org/en/ga/coi/about/bg.shtml, adresinden 12 Haziran 2014 tarihinde alınmıştır. İnternet: Department of Public Information, (2014) About DPI, Web: http://www.un.org/en/hq/dpi/about.shtml, adresinden 12 Haziran 2014 tarihinde alınmıştır. İnternet: United Nations and Decolonisations, History Web: http://www.un.org/en/decolonization/history.shtml adresinden 5 Haziran 2014 tarihinde alınmıştır. İnternet: Aymalı, Ö. Balfour Deklarasyonu Yahudi göçünü başlatmıştı, Web: http://www.dunyabulteni.net/haber/134486/balfour-deklarasyonu-yahudi-gocunubaslatmisti, adresinden 12 Haziran 2014 tarihinde alınmıştır. İnternet: Birleşmiş Milletler (2014b), Birleşmiş Milletler Teşkilatı, Web: http://www.unicankara.org.tr/today/1.html, adresinden 12 Haziran 2014 tarihinde alınmıştır. İnternet: Charter of United Nations and Statue of The International Court of Justice, Web: https://treaties.un.org/doc/publication/ctc/uncharter.pdf adresinden 12 Haziran 2014 tarihinde alınmıştır. İnternet: Birleşmiş Milletler (2014c), Security Council Resolution 1272 (1999) Web: http://www.un.org/en/ga/search/view_doc.asp?symbol=S/RES/1272(1999) adresinden 8 Temmuz 2014 tarihinde alınmıştır. İnternet: Birleşmiş Milletler (2014d), UNTAET’s 25 Major Achievements, UNTAET Press Office Web: http://www.un.org/en/peacekeeping/missions/past/etimor/fact/fs01.PDF, adresinden 8 Temmuz 2014 tarihinde alınmıştır. 55 İnternet: Birleşmiş Milletler (2014), Security Council Resolution 2037 (2012) Web: http://www.un.org/en/ga/search/view_doc.asp?symbol=S/RES/2037(2012) adresinden 8 Temmuz 2014 tarihinde alınmıştır. İnternet: Birleşmiş Milletler (2014e), Security Council Resolution 1410 (2002) Web: http://www.un.org/en/ga/search/view_doc.asp?symbol=S/RES/1410(2002) adresinden 8 Temmuz 2014 tarihinde alınmıştır. İnternet: Birleşmiş Milletler (2014h), Security Council Resolution 1480 (2003) Web: http://www.un.org/en/ga/search/view_doc.asp?symbol=S/RES/1480(2003) adresinden 8 Temmuz 2014 tarihinde alınmıştır. İnternet: Birleşmiş Milletler (2014f), Security Council Resolution 384 (1975) Web: http://www.un.org/en/ga/search/view_doc.asp?symbol=S/RES/384(1975) adresinden 17 Temmuz 2014 tarihinde alınmıştır. İnternet: International Crisis Group, (2009) Handing Back Responsibilty to Timor Leste’s Police, Asia Report No: 180, 2-4 Web: http://www.crisisgroup.org/~/media/Files/asia/south-east-asia/timorleste/180_handing_back_responsibility_to_timor_lestes_police.pdf adresinden 17 Temmuz 2014 tarihinde alınmıştır. İnternet: Birleşmiş Milletler (2014g), Security Council Resolution 1599 (2005) Web: http://www.un.org/en/ga/search/view_doc.asp?symbol=S/RES/1599(2005) adresinden 17 Temmuz 2014 tarihinde alınmıştır. İnternet: Birleşmiş Milletler (2014i), Security Council Resolution 1677 (2006) Web: http://www.un.org/en/ga/search/view_doc.asp?symbol=S/RES/1677(2006) adresinden 5 Eylül 2014 tarihinde alınmıştır. İnternet: Birleşmiş Milletler (2014j), Security Council Resolution 1690 (2006) Web: http://www.un.org/en/ga/search/view_doc.asp?symbol=S/RES/1690(2006) adresinden 5 Eylül 2014 tarihinde alınmıştır. İnternet: Birleşmiş Milletler (2014k), Security Council Resolution 1703 (2006) Web: http://www.un.org/en/ga/search/view_doc.asp?symbol=S/RES/1703(2006) adresinden 5 Eylül 2014 tarihinde alınmıştır. İnternet: Birleşmiş Milletler (2014l), Security Council Resolution 1704 (2006) Web: http://www.un.org/en/ga/search/view_doc.asp?symbol=S/RES/1704(2006) adresinden 5 Eylül 2014 tarihinde alınmıştır. İnternet: Birleşmiş Milletler (2014m), Security Council Resolution 1745 (2007) Web: http://www.un.org/en/ga/search/view_doc.asp?symbol=S/RES/1745(2007) adresinden 5 Eylül 2014 tarihinde alınmıştır. İnternet: Birleşmiş Milletler (2014n), Security Council Resolution 1802 (2008) Web: http://www.un.org/en/ga/search/view_doc.asp?symbol=S/RES/1802(2008) adresinden 5 Eylül 2014 tarihinde alınmıştır. 56 İnternet: Birleşmiş Milletler (2014o), Security Council Resolution 1867 (2009) Web: http://www.un.org/en/ga/search/view_doc.asp?symbol=S/RES/1867(2009) adresinden 5 Eylül 2014 tarihinde alınmıştır. İnternet: Birleşmiş Milletler (2014ö), Security Council Resolution 1912 (2010) Web: http://www.un.org/en/ga/search/view_doc.asp?symbol=S/RES/1912(2010)adresinden 5 Eylül 2014 tarihinde alınmıştır. İnternet: Birleşmiş Milletler (2014p), Security Council Resolution 1969 (2011) Web:http://www.un.org/en/ga/search/view_doc.asp?symbol=S/RES/1969(2011)adresind en 11 Kasım 2014 tarihinde alınmıştır. İnternet: Birleşmiş Milletler (2014r), Security Council Resolution 2037(2012) Web: http://www.un.org/en/ga/search/view_doc.asp?symbol=S/RES/2037(2012) adresinden 11 Kasım 2014 tarihinde alınmıştır. İnternet: Birleşmiş Milletler (2014s), Unmit Background Web: http://www.un.org/en/peacekeeping/missions/past/unmit/background.shtml adresinden 26 Aralık 2014 tarihinde alınmıştır. İnternet: Avrupa Birliği Seçim Gözlem Misyonu (2015) 2012 Doğu Timor Parlemento Seçimi Raporu Web: http://www.eueom.eu/files/pressreleases/english/east-timor-2012-finalreport_en.pdf adresinden 21 Ocak 2015 tarihinde alınmıştır. İnternet: Dünya Bankası, Doğu Timor Gayrı Safi Milli Hasıla Raporu (2015) Web: http://data.worldbank.org/indicator/NY.GNP.PCAP.CD/countries/TL-4E-XN?display=graph adresinden 18 Haziran 2015 tarihinde alınmıştır. Kurubaş, E. “Kuzey Irakta Olası Bir Ayrılmanın Meşruluğu ve Self Determinasyon Sorunu”, Ankara Üniversitesi S.B.F.D., C., 59, S, 3, 2004, s.159. Lehmann, I. A. (1999) Peace Keeping and Public Information: Caught in the crossfire. Frank Cass Publishers, London. Loewenberg, S. (2006) United Nations Media Strategy, Recommendations for improvement in peacekeeping operations, Case study: UN interim administration mision in Kosovo. Peacekeeping Best Practices Unit Department of Peacekeeping Oparations, External Study 57 Oxford Dictionary of English, 2010. Oxford University Press, 340 Pazarcı, H. (1989) Uluslararası Hukuk Dersleri II, AÜ. Siyasal Bilgiler Fakültesi Yayınları, Ankara, 8-9 Pei, M., Kasper, S. “Lessons from the Past:The American Record on Nation Building” Carnegie Endowment for International Peace, Policy Brief 24 (2003): 1-8 Scheiner, C. (1999) United Nations Takes Over East Timor, Belatedly and Reluctantly, The East Timor Estefeta, Vol. 5, No. 3, Autumn. SETA, (Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı) İsrail Siyasetini Anlama Kılavuzu, 2012, 15-24 Shah Sikander, “An In-Depth Analysis of the Evolution of Self-Determination Under International Law and the Ensuing Impact on the Kashmiri Freedom Struggle, Past and Present”, Northern Kentucky Law Review, Vol. 34, (2007), 29 Smith, A. D. (1994) Milli Kimlik, Bahadır Sina Şener (çev.), İstanbul İletişim Yayınları 1. Baskı, 31-32 Smith, M. G., Dee, M., (2003) Peace Keeping in East Timor, The Path to Independence, International Peace Academy Occasional Paper Series, Lyenne Reiner Publishers, Colorado Stahn, C. (2001) The United Nations Transational Administrations in Kosovo and East Timor: A First Analysis, Max Planck Yearbook of United Nations Law, 5, 106-107 Taylor, M., Kent ML (2006) Public Relations Theory II, Public Relations Theory NAD Practice in Nation Building. Hillsdale, Lawrence Erlbaum, (LEA’s Communication Series). The World Union of Jewish Students (WUJS) (2002) The Hasabara Handbook, Promoting Israel on Campus, Jerusalem Toledano, M. McKie D. (2013) Public Relations and Nation Building: Influencing Israel. Routledge New Directions in Public Relations and Communication Research. Uz, A. “Teori ve Uygulamada Self-Determinasyon Hakkı”, Uluslararası Hukuk ve Politika Dergisi, Cilt 3, Sayı:9(2007), s. 61. Williams, P. D. (2005) International peacekeeping: the challenges of state-building and regionalization. International Affairs,81,1. 163-174 58 59 EKLER 60 Çizelge 2.1 1900’den itibaren ABD önderliğinde yürütülen devlet inşa çalışmaları Hedef Ülke Nüfusu Dönem Süre Çok Uluslu Geçici Yönetim 10 Yıl sonra Tek Uluslu Biçimi Demokrasi 1.Irak 24 2003 Tek Uluslu 1 Yıl Amerikan ? milyon günümüz yönetimi ardından vekil yönetim 2.Afganistan 26.8 2001 2+ Çok Uluslu BM Yönetimi ? milyon günümüz 3.Haiti 7 milyon 1994-1996 2 Çok Uluslu Yerel Yönetim Yok 4.Panama 2.3 1989 <1 Tek Uluslu Yerel Yönetim Var milyon 5.Grenada 92,000 1983 <1 Tek Uluslu Yerel Yönetim Var 6.Kamboçya 7 milyon 1970-73 3 Tek Uluslu ABD Vekil Yok Yönetim 7.Güney 19 1964-73 9 Tek Uluslu ABD Vekil Yok Vietnam milyon Yönetim 8.Dominik 3.8 1965-66 1 Tek Uluslu ABD Vekil Yok Cumhuriyeti milyon Yönetim 9.Japonya 72 1945-52 7 Tek Uluslu Doğrudan ABD Var milyon Yönetimi 10.Batı 46 1945-49 4 Çok Uluslu Çok Uluslu Var Almanya milyon Yönetim 11.Dominik 895,000 1916-24 8 Tek Uluslu Doğrudan ABD Yok Cumhuriyeti Yönetimi 12.Küba 2.8 1917-22 5 Tek Uluslu ABD Vekil Yok milyon Yönetim 13.Haiti 2 milyon 1915-34 19 Tek Uluslu ABD Vekil Yok Yönetim 14.Nikaragua 620,000 1909-27 18 Tek Uluslu ABD Vekil Yok Yönetim 15.Küba 2 milyon 1906-09 3 Tek Uluslu Doğrudan ABD Yok Yönetimi 16.Panama 450,000 1903-36 33 Tek Uluslu ABD Vekil Yok Yönetim 17.Küba 1.6 1898-02 3 Tek Uluslu Doğrudan ABD Yok milyon Yönetimi 61 Çizelge 3.1 Birleşmiş Milletler Barışı Koruma Operasyonları (1948 – 2015) KISALTMA MİSYONUN ADI BAŞLANGIÇ TARİHİ BİTİŞ TARİHİ UNTSO United Nations Truce Supervision Organization Mayıs 1948 Günümüz UNMOGIP United Nations Military Observer Group in India and Pakistan Ocak 1949 Günümüz UNEF I First United Nations Emergency Force Kasım 1956 Haziran 1967 UNOGIL United Nations Observation Group in Lebanon Haziran 1958 Aralık 1958 ONUC United Nations Operation in the Congo Temmuz 1960 Haziran 1964 UNSF United Nations Security Force in West New Guinea Ekim 1962 UNYOM United Nations Yemen Observation Mission Temmuz 1963 Eylül 1964 UNFICYP United Nations Peacekeeping Force in Cyprus Mart 1964 Günümüz DOMREP Mission of the ReGünümüzative of the Secretary-General in the Dominican Republic United Nations India-Pakistan Observation Mission Second United Nations Emergency Force United Nations Disengagement Observer Force United Nations Interim Force in Lebanon United Nations Good Offices Mission in Afghanistan and Pakistan United Nations Iran-Iraq Military Observer Group United Nations Angola Verification Mission I United Nations Transition Assistance Group United Nations Observer Group in Central America United Nations Iraq-Kuwait Observation Mission United Nations Mission for the Referendum in Western Sahara United Nations Angola Verification Mission II United Nations Observer Mission in El Salvador United Nations Advance Mission in Cambodia United Nations Protection Force United Nations Transitional Authority in Cambodia United Nations Operation in Somalia I United Nations Operation in Mozambique United Nations Operation in Somalia II United Nations Observer Mission Uganda-Rwanda United Nations Observer Mission in Georgia United Nations Observer Mission in Liberia United Nations Mission in Haiti United Nations Assistance Mission for Rwanda United Nations Aouzou Strip Observer Group United Nations Mission of Observers in Tajikistan United Nations Angola Verification Mission III United Nations Confidence Restoration Operation in Croatia United Nations Preventive Deployment Force United Nations Mission in Bosnia and Herzegovina Mayıs 1965 Ekim 1966 Eylül 1965 Ekim 1973 Haziran 1974 Mart 1978 Mayıs 1988 Ağustos 1988 Ocak 1989 Nisan 1989 Kasım 1989 Nisan 1991 Nisan 1991 Haziran 1991 Temmuz 1991 Ekim 1991 Şubat 1992 Mart 1992 Nisan 1992 Aralık 1992 Mart 1993 Haziran 1993 Ağustos 1993 Eylül 1993 Eylül 1993 Ekim 1993 Mayıs 1994 Aralık 1994 Şubat 1995 Mayısıs 1995 Mart 1995 Aralık 1995 Mart 1966 Temmuz 1979 Günümüz Günümüz Mart 1990 Şubat 1991 Haziran 1991 Mart 1990 Ocak 1992 Ekim 2003 Günümüz Şubat 1995 Nisan 1995 Mart 1992 Mart 1995 Eylül 1993 Mart 1993 Aralık 1994 Mart 1995 Eylül 1994 Haziran 2009 Eylül 1997 Haziran 1996 Mart 1996 Haziran 1994 Mayıs 2000 Haziran 1997 Ocak 1996 Şubat 1999 Aralık 2002 UNIPOM UNEF II UNDOF UNIFIL UNGOMAP UNIIMOG UNAVEM I UNTAG ONUCA UNIKOM MINURSO UNAVEM II ONUSAL UNAMIC UNPROFOR UNTAC UNOSOM I ONUMOZ UNOSOM II UNOMUR UNOMIG UNOMIL UNMIH UNAMIR UNASOG UNMOT UNAVEM III UNCRO UNPREDEP UNMIBH Nisan 1963 62 Çizelge 3.1 (devam) Birleşmiş Milletler Barışı Koruma Operasyonları (1948 – 2015) Ocak 1996 Ocak 1998 Ocak 1996 Temmuz 1996 Ocak 1997 Haziran 1997 Ağustos 1997 Aralık 1997 Ocak 1998 Nisan 1998 Temmuz 1998 Haziran 1999 Ekim 1999 Ekim 1999 Aralık 2002 Temmuz 1997 Mayıs 1997 Şubat 1999 Aralık 1997 Mart 2000 Ekim 1998 Şubat 2000 Ekim 1999 Günümüz Aralık 2005 Mayısıs 2002 Kasım 1999 Haziran 2010 UNMEE United Nations Transitional Administration for Eastern Slavonia, Baranja and Western Sirmium United Nations Mission of Observers in Prevlaka United Nations Support Mission in Haiti United Nations Verification Mission in Guatemala United Nations Observer Mission in Angola United Nations Transition Mission in Haiti United Nations Civilian Police Mission in Haiti UN Civilian Police Support Group United Nations Mission in the Central African Republic United Nations Observer Mission in Sierra Leone United Nations Interim Administration Mission in Kosovo United Nations Mission in Sierra Leone United Nations Transitional Administration in East Timor United Nations Organization Mission in the Democratic Republic of the Congo United Nations Mission in Ethiopia and Eritrea UNMISET United Nations Mission of Support in East Timor Mayıs 2002 Mayıs 2005 UNMIL United Nations Mission in Liberia Eylül 2003 Günümüz UNOCI United Nations Operation in Cote d'Ivoire Nisan 2004 Günümüz MINUSTAH United Nations Stabilization Mission in Haiti Haziran 2004 Günümüz ONUB United Nations Operation in Burundi Haziran 2004 Aralık 2006 UNMIS United Nations Mission in the Sudan Mart 2005 Temmuz 2011 UNMIT United Nations Integrated Mission in Timor-Leste Ağustos 2006 Aralık 2012 UNAMID African Union-United Nations Hybrid Operation in Darfur Temmuz 2007 Günümüz MINURCAT United Nations Mission in the Central African Republic and Chad Eylül 2007 MONUSCO United Nations Organization Stabilization Mission in the Democratic Republic of the Congo United Nations Organization Interim Security Force for Abyei Congo United Nations Mission in the Republic of South Sudan United Nations Supervision Mission in Syria United Nations Multidimensional Integrated Stabilization Mission in Mali United Nations Multidimensional Stabilization Mission in the Central African Republic Temmuz 2010 Günümüz UNTAES UNMOP UNSMIH MINUGUA MONUA UNTMIH MIPONUH UNCPSG MINURCA UNOMSIL UNMIK UNAMSIL UNTAET MONUC UNISFA UNMISS UNSMIS MINUSMA MINUSCA Temmuz 2000 Temmuz 2008 Aralık 2010 Haziran 2011 Günümüz Temmuz 2011 Günümüz Nisan 2012 Ağustos 2012 Nisan 2013 Günümüz Nisan 2014 Günümüz 63 Çizelge 4.1. Birleşmiş Milletler fon ajans ve programları BİRLEŞMİŞ MİLLETLER FON - AJANS ve PROGRAMLARI Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı (UNCTAD) Uluslararası Ticaret Merkezi (ITC) Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Suç ile Mücadele Ofisi (UNODC) Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) BM Kadınlar Kalkınma Fonu (UNIFEM) Birleşmiş Milletler Gönüllüleri (UNV) Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) Dünya Gıda Programı (WFP) Birleşmiş Milletler Filistin Mültecilerine Yardım Kuruluşu (UNRWA) Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği (OHCHR) Birleşmiş Milletler Habitat Programı (UN-HABITAT) Birleşmiş Milletler Proje Organizasyonu Hizmetleri (UNOPS) Birleşmiş Milletler Üniversitesi (UNU) Birleşmiş Milletler Uluslararası Kadının İlerlemesi İçin Araştırma ve Eğitim Enstitüsü (INSTRAW) Birleşmiş Milletler Suç ve Adalet Araştırmaları Enstitüsü (UNICRI) Birleşmiş Milletler Eğitim ve Araştırma Enstitüsü (UNITAR) Birleşmiş Milletler Sosyal Kalkınma Araştırmaları Enstitüsü (UNRISD) Birleşmiş Milletler Silahsızlanma Araştırmaları Enstitüsü (UNIDIR) Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) Dünya Sağlık Örgütü (WHO) Uluslararası Para Fonu (IMF) Dünya Bankası Grubu (WB) Uluslararası Yeniden Yapılanma ve Kalkınma Bankası (IBRD) Uluslararası Kalkınma Birliği (IDA) Uluslararası Finans Kurumu (IFC) Çok Taraflı Yatırım Garanti Kurumu (MIGA) Uluslararası Yatırım Uyuşmazlıklarının Çözümü Merkezi (ICSID) Dünya Ticaret Örgütü (WTO) Uluslararası Sivil Havacılık Teşkilatı (ICAO) Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO) Uluslararası Telekomünikasyon Birliği (ITU) Uluslararası Posta Birliği (UPU) Dünya Meteoroloji Örgütü (WMO) Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü (WIPO) Uluslararası Tarımsal Kalkınma Fonu (IFAD) Birleşmiş Milletler Sınai Kalkınma Örgütü (UNIDO) Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (IAEA) Nükleer Denemelerin Kapsamlı Yasaklanması Anlaşması Örgütü (CTBTO) Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü (OPCW) Dünya Turizm Örgütü (WTO) (OMT) 64 Resim.5.4 BM Doğu Timor insan hakları kampanyalarına dair poster 65 Resim.5.5 BM Kapasite Geliştirme ve meslek edindirme programlarına dair Halkla İlişkiler bürosunun haber ve poster 66 Resim.5.6 BM Halkla İlişkiler bürosunun başkentteki devir teslim törenine ait düzenlediği haber ve poster 67 Resim.5.7 29 Mayıs BM Barış Gücü günü anma programına poster 68 ÖZGEÇMİŞ Kişisel Bilgiler Soyadı, adı : UĞURLU, Hakan Uyruğu : T.C. Doğum tarihi ve yeri : 13.08.1972, Kdz. Ereğli Medeni hali : Evli Telefon : 0 (505) 255 01 79 Faks :- e-mail : [email protected] Eğitim Derece Eğitim Birimi Mezuniyet tarihi Yüksek lisans Gazi Üniversitesi/Halkla İlişkiler Devam ediyor ve Tanıtım Yüksek lisans Lisans Gazi Üniversitesi/Sosyoloji Polis Akademisi Devam ediyor 1994 Lise İzmir Polis Koleji 1990 İş Deneyimi Yıl Yer Görev 1994-2002 Polis Akademisi Eğitmen / İdareci 2002-2004 BM Doğu Timor Misyonu (UNMISET) Halkla İlişkiler Daire Başkanı 2004-2006 Artvin Emniyet Müdürlüğü İlçe Emniyet Amiri 2007-2008 BM Kosova Misyonu (UNMIK) Fotoğrafçı / Dergi Editörü 2008-2010 Düzce Emniyet Müdürlüğü Bilgi İşlem Şube Müdürü 2011-2012 Filistin – İsrail (TIPH) İnsan Hakları Gözlemcisi 2012- Sermaye Piyasası Kurulu K. Başkanlık Danışmanı 69 Yabancı Dil İngilizce Yayınlar An Evaluation on the use of Social Media in Turkey, F. Özutku ile birlikte, 3rd International Conference on Integrated Information (IC-ININFO), Eylül, 2013. Hobiler Fotoğraf (Canon Professional Photographers Association Üyesi), Yüzme Antrenörü. GAZİ GELECEKTİR... HAKAN UĞURLU HALKLA İLİŞKİLER VE TANITIM ANABİLİM DALI HALKLA İLİŞKİLER VE TANITIM BİLİM DALI T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ DEVLET İNŞASINDA HALKLA İLİŞKİLER: BİRLEŞMİŞ MİLLETLER DOĞU TİMOR ÖRNEĞİ HAKAN UĞURLU TEMMUZ 2015 HALKLA İLİŞKİLER VE TANITIM ANABİLİM DALI HALKLA İLİŞKİLER VE TANITIM BİLİM DALI TEMMUZ 2015