Ayşenur SEKBAN 21501195 Türkçe 101-34 Aslı Uçar 25.10.2015 Öğrenci Kurulum Kılavuzu Eğitim evde başlar okulda devam eder sözünü yıllardır duyar ve bu söze hemen hemen hepimiz hak veririz galiba. Yaklaşık 20 yıldır eğitim, hayatımın bir parçası olsa da bu sözcüğün gerçek anlamını ancak Biddy Youell’in aile ve öğretmen faktörlerinin eğitim sürecindeki rollerine ve eğitimin değişim üzerindeki etkisine odaklandığı “ Öğrenme İlişkileri” isimli kitabını okuduktan sonra anladım ve eğitim sistemimizin aslında genç beyinleri nasıl “eğitemediğini” görmüş oldum. Bence Türkiye’deki eğitim sistemi, her öğrencinin farklı bir birey olduğu gerçeğini göz ardı eden temeller üstüne kurulu, bünyesinde barındırdığı eksikler yüzünden her sene düzenli olarak değiştirilen bu yüzden hem öğrenciler hem de öğretmenlerde kafa karışıklığına sebep olan, bazen de siyasi emeller uğruna kullanılan yozlaşmış bir sistemdir. Bu yüzden eğitim sistemimizin öğrenciler üzerinde kurmaya çalıştığı baskıya bir türlü anlam veremeyen ve bu sistemin bir parçası olmakta zorluk çeken öğretmenlerimizin, “eğitim nasıl verilmez” isimli, öğrencileri bireyler değil de nesneler olarak gören eğitim sistemimize uyum sağlayabilmeleri adına yönergeler içeren bir öğrenci kurulum kılavuzu hazırladım. Yazıma ilk olarak “eğitim” sistemimizin temel amacını açıklayarak başlamam gerektiğini düşünüyorum çünkü öğretmenlerin yegane emeli bu amacı yerine getirmek olmalıdır. Eğitim sistemimizin temel amacı farklı karakterdeki insanları daha çocukken bir araya getirip biri diğerinden farklı olmayan, olamayan bireyler hâline getirmektir. Öğretmenlerin bu dönemde karşılaşacakları en büyük engel bambaşka beyin yapılarına sahip olan yüzlerce öğrenciyi aynılaştırmanın zorluğudur. Bu durumda sistemin öğretmenlerden beklentisi, öğrencilerine fikirlerinin “yanlış” olduğunu anlatıp sistemin Ayşenur SEKBAN 21501195 Türkçe 101-34 Aslı Uçar 25.10.2015 fikirlerini onlara kabul etmeye çalıştırmaktır. Güvenliğiniz için kılavuzdaki yönergeleri uygularken sakin ve dikkatli olmanızı öneririm çünkü eğer fikirlerini değiştirmeye çalıştığınız öğrenci 10 yaşının altındaysa şiddetli gözyaşı veya ısırma tehdidiyle karşı karşıyasınız demektir. Öğrencilerin beyin kurulumunu tamamladıktan sonra yapmanız gereken onlara öğrenmeyi amaçlamayı değil yüksek notlar almayı hedeflemeyi öğretmektir. Eğitim sistemimizde başarının tanımı okulda öğretilen kimya, matematik, fizik veya biyoloji gibi derslerde yüksek notlar alabilmektir. Bu derslerde başarısız olup müziğe, spora veya sanata yönelen öğrencilerin uğraşları bir hobi olarak görmeli ve bu alanlarda yeteneğe sahip öğrencileri, başarılı öğrenci olarak algılamamalısınız. Öğrencilerinize öğrenmeyi ya da soru sormayı öğretmeden onları, temelinin nereye dayandığını anlatmadan verdiğiniz bilgiyi ezberlemeye zorlamalısınız. Kısacası onlara balık tutmayı öğretmek yerine balığı kılçıklarından ayırıp ağızlarına koymalısınız. Bütün bunların yanı sıra, çoklu zekâ türlerinin var olduğu gerçeğini göz ardı ederek hazırlanmış sınavlarla, öğrencilerin bilgisini düzenli olarak test etmelisiniz. Sürekli yapılan sınavlarla öğrencileri bir yarışın içine sokup sınavın sonuçlarına göre öğrencilerinizi başarılı olan “zeki” çocuklar, “zeki” olup çalışmayanlar ve hayatta hiçbir zaman “başarılı” olamayacak olanlar diye gruplara ayırmalısınız. Öğrencilerin daha verimli ve nitelikli bir geleceğe sahip olmaları için sahip olmaları gereken yetenekleri ortaya çıkaracak ve kültür düzeylerini her yönden yükseltecek önlemleri alıp onlara her anlamda yardımcı olmak yerine, testler sonucunda başarısız olarak kabul edilen öğrencileri ömürleri boyunca başarısız olacaklarına inandırmalı böylelikle sistem tarafından verilen eğitimin gerekliliğini tüm öğrencilere kanıtlamalısınız. Eğitim hayatları boyunca öğrencilerinizi, hayata ve insanlığa hazırlamak yerine medya yoluyla da öğrencilerin Ayşenur SEKBAN 21501195 Türkçe 101-34 Aslı Uçar 25.10.2015 üzerindeki psikolojik baskının desteklendiği birkaç oturumdan oluşan ve öğrencilerin beş şık arasından seçim yaparak geleceklerini belirledikleri bir sınava hazırlamalısınız. Hazırlık süreci bittikten ve öğrenciler sınava girdikten sonra kurulumunuz tamamlanmış demektir. Bundan sonra hayata, yaşamaya, sevmeye ve paylaşmaya dair hiçbir şey öğretmediğiniz ve eğer bu güzellikleri ailelerinden de öğrenmedilerse muhtemelen bu saatten sonra öğrenmeleri pek de mümkün olmayan ama yine de bir tıp fakültesinde okuma hakkı kazanan öğrencileriniz için sevinir misiniz yoksa üzülür müsünüz bu tamamen sizin seçiminiz...