hayvan kesimi konusunda karar ve tavsiyeler islam fıkıh akademisi

advertisement
İs la m H u k u k u Araştı r m al ar ı D e rgi si , s y. 2 5 , 2 0 1 5 , s. 5 2 7 - 5 3 1 .
HAYVAN KESİMİ KONUSUNDA KARAR VE TAVSİYELER
İSLAM FIKIH AKADEMİSİ*
Tercüme: Dr. Yahya ŞENOL**
Bismillâhirrahmânirrahîm
Âlemlerin Rabbi Allah’a hamd, peygamberlerin sonuncusu Hz. Muhammed Efendimize,
onun âl ve ashâbına salât ve selâm olsun.
KARAR SAYISI: 95 (10/3)
KONU: Hayvan Kesimi
İslâm Konferansı Teşkilatı’na1 bağlı İslâm Fıkıh Akademisi Meclisinin 28 Haziran–3 Temmuz 1997 (23-28 Safer 1418) tarihleri arasında Cidde’de gerçekleştirdiği
Onuncu Dönem toplantısı.
Akademi, “Hayvan Kesimi” konusunda sunulan tebliğleri değerlendirmiş, fıkıhçılar, tıp doktorları ve gıda uzmanlarının katılımıyla yapılan tartışmaları dinlemiş ve İslam’ın sembolü/alameti olan, Müslümanı Müslüman olmayandan ayıran
hayvan kesiminin (tezkiye) Kitap ve Sünnet’le sabit olan hükümlere göre yapılması
gerektiğini tespit etmiştir. Çünkü Allah’ın Nebi’si şöyle buyurmuştur:
“Kim bizim kıldığımız namazı kılar, kıblemize yönelir ve kestiğimizi yerse Allah ve Resûlünün ahd ve emanını hak eden Müslüman işte odur.”2
Meclis, akabinde şu kararları almıştır:
*Mecmau’l-Fıkhi’l-İslâmî, Karârât ve tavsiyât, 2. Bs., Devrât: 1-14 Kararât: 1-134 (1985-2003/1406-1423), Tensîk ve
Ta’lîk: Abdussettâr Ebû Gudde, 4. Bs., Vizâratü’l-Evkâf ve’ş-Şuûni’l-İslâmiyye, Doha-Katar, 2003, s: 323-330. İslam
Fıkıh Akademisi Meclisinin 1985-1989/1406-1409 yılları arasında Suudi Arabistan, Ürdün ve Kuveyt’te düzenlediği 2-5. dönem toplantılarında alınan kararlar ve tavsiyeler Hasan Hacak ve Bilal Aybakan tarafından “Kararlar ve Tavsiyeler” adı ile tercüme edilmiş ve İslam Konferansı Teşkilatı tarafından bir kitap şeklinde 1995 yılında
İstanbul’da yayımlanmıştı. 28 Haziran-3 Temmuz 1997 tarihlerinde Cidde’de gerçekleştirilen Onuncu Dönem toplantısında ki karar sayısındaki 10 rakamı ile bu kast edilmiştir- “Tedavi Esnasında Orucu Bozan ve Bozmayan Haller”, “İnsan Kopyalama” ve “Hayvan Kesimi (Zebâih)” konuları ele alınmıştır. Hayvan kesiminin tartışıldığı üçüncü
oturumda ki karar sayısındaki 3 rakamı ile de bu kast edilmiştir. Muhammed Takî el-Osmânî, Ahmed b. Hamed
el-Halîlî, İbrahim Fâzıl ed-Debû, Muhammed Süleyman el-Eşkar, Muhammed el-Hevvârî ve Halîl Muhyiddîn elMeys birer tebliğ sunmuşlar, tebliğlerin ardından farklı bilim dallarındaki uzmanların da katılımıyla değerlendirmeler, münakaşalar yapılmış ve konuyla ilgili bir takım karar ve tavsiyeler alınmıştır. Bu tercüme o karar ve
tavsiyeleri içermektedir. Metinde tercüme sıkıntısından kaynaklanan bazı yerlerde kendi yorumumuz [...] şeklinde
köşeli parantez içinde verilmiştir.
** Araştırmacı Yazar, [email protected]
1 Çevirenin notu: Teşkilatın ismi Haziran 2011’de Astana’da düzenlenen 38. Dışişleri Bakanları Konseyi’nde İslam
İşbirliği Teşkilatı (İ.İ.T.) olarak değiştirilmiştir. Erişim: http://www.mfa.gov.tr/islam-isbirligi-teskilati.tr.mfa (Mart
2015).
2
Buhârî, “Salât”, 28.
528 | Tercüme: Dr. Yahya Şenol
1. Şer’î kesim [ancak] aşağıdaki yollardan biri ile tamamlanmış sayılır:
A. Zebh (‫)الذبح‬: Zebh; yemek borusu, nefes borusu ve iki şah damarının kesilmesi ile gerçekleşir. Bu; davar, sığır, kuş ve benzerlerinin kesiminde en iyi yol
yoldur; fakat diğer hayvanların da bu şekilde kesilmesi caizdir.
B. Nahr (‫)النحر‬: Nahr; hayvanı, gerdanına [boyun ile göğüsün birleştiği yer] bıçak sokarak kesmektir ki gerdan boğazın en altında bulunan çukur kısımdır. Deve
ve benzerleri için şer’î açıdan en iyi kesim yöntemi bu olmakla birlikte sığır cinsinin de bu şekilde kesilmesi caizdir.
C. Akr (‫)العقر‬: Akr, avlanması mubah olan yabani hayvanlar ile aslen evcil olduğu halde sonradan yabanileşen ve yakalanması mümkün olmayan hayvanları
bedenlerinin herhangi bir yerinden yaralamak suretiyle gerçekleşir. Eğer avcı, vurduğu hayvanı canlı olarak ele geçirirse onu “zebh” veya “nahr” sureti ile kesmelidir.
2. Kesimin geçerli olabilmesinin şartları:
A. Kesimi yapacak kişi; ergenlik çağına girmiş veya mümeyyiz, Müslüman veya
ehl-i kitab (Yahudi veya Hristiyan) olmalıdır. Putperest, dinsiz, ateist, mecusi [ateşperest] ve mürtedlerin [dinden dönenler] kestiği yenmeyeceği gibi ehl-i kitab dışında kalan diğer kafirlerin kestiği de yenmez.
B. Kesimin [deriyi ve damarları] kesebilecek kadar keskin bir aletle yapılması
gerekir. Kan akıtabilecek bir özelliğe sahip olduğu sürece kesim aletinin demir veya
başka bir maddeden yapılmış olması arasında bir fark yoktur. Fakat diş veya tırnak
ile kesim yapılamaz.
Hayvanın kesilmesi şart olduğundan ister kendi kendine isterse de bir başkası
tarafından boğulmuş [el-münhanika: ‫]املنخقة‬, canı çıkana kadar [kanı akıtılmaksızın]
herhangi bir yerine vurulmak suretiyle öldürülmüş [el-mevkûze: ‫]املوقوذة‬, yüksekçe
bir yerden aşağı veya bir çukura düşerek ölmüş [el-müteraddiye: ‫]املتردية‬, başka bir
hayvan tarafından boynuzlanarak öldürülmüş [en-natîha: ‫ ]النطيحة‬ve yırtıcı kara hayvanları ile avda kullanılan; ama eğitilmemiş yırtıcı kuşların parçaladığı hayvanlar
[mâ ekele’s-sebu’: ‫ ]ما اكل السبع‬helal değildir. Fakat bu sayılanlardan herhangi birinin
yanına varıldığında hayvan hâlâ hayatta ise kesilmek suretiyle onun da yenilmesi
caiz olur.
C. Kesimi yapacak kişinin kesim esnasında Allah’ın adını anması gerekir. Besmele şartını yerine getirmek için bir kasetçalar/teyp kullanılması ile yetinilemez.
Fakat besmeleyi unuttuğu için terk etmiş olan kişinin kestiği helaldir.
3. İslam şeriatının hayvanlara karşı merhamet ve şefkat gösterilmesi amacıyla
kesimden önce, kesim esnasında ve kesim sonrasında yerine getirilmesini tembihlediği âdâp tarzında bazı kurallar vardır. Bunlar şöyle sıralanabilir:
Hayvan Kesimi Konusunda Karar ve Tavsiyeler İslam Fıkıh Akademisi | 529
Kesilmesi düşünülen hayvanın gözü önünde bıçak bilenmemeli, bir hayvan diğer hayvanın görebileceği bir yerde kesilmemeli, keskin olmayan bir aletle kesim
yapılmamalı, hayvana eziyet çektirilmemeli, canının çıktığı kesin belli olmadan
hayvanın herhangi bir uzvu kesilmemeli, derisi yüzülmeye başlanmamalı, sıcak suyun içine atılmamalı ve tüyleri yolunmamalıdır.
4. Kesilmesi istenen hayvanın bulaşıcı hastalıklardan ve yiyen kişiye zararı dokunacak şekilde etini değiştirecek [zararlı] şeylerden hâlî olması gerekir. Bu şarta,
çarşıda-pazarda satılan veya ithal edilen etlerde de dikkat edilmelidir.
5.
A. Şer’î kesimde asıl olan, hayvanı sersemletmeden kesmektir. Çünkü hayvana
merhamet gösterilmesi, kesiminin güzelce yapılması ve acısının en aza indirilmesiyle ilgili kural ve tavsiyeleri dikkate alındığında en ideal hayvan kesim yöntemi
şer’î kesimdir. Kesimin en güzel surette gerçekleştirilebilmesi için hayvan kesimi
ile meşgul olanlardan özellikle büyükbaşların kesiminde bu prensibi en iyi şekilde
gerçekleştirecek yeni kesim yöntemleri geliştirmeleri talep edilmektedir.
B. Bir üstteki (A) maddesinde açıklanan şartlara riayet edilmesi kaydı ve kesimden önce ölmemelerini sağlayacak teknik şartların yerine getirilmesi koşuluyla sersemletildikten sonra şer’î olarak kesilen hayvanların yenilmesi de helaldir.
Uzmanlar [hayvanın ölmemesini sağlayacak] teknik şartları halihazırda şu şekilde
belirtmişlerdir:
a. Elektroşok aletinin kutupları hayvanların ya şakaklarına ya da alın bölgesine
[frontal bölge olarak tabir edilen kafatasının ön kısmına] uygulanmalıdır. b. Uygulanacak voltaj 100 ilâ 400 volt arasında olmalıdır. c. Elektrik akımı şiddeti koyun cinsinde 0,75–1 amper, sığır cinsinde ise 2–2,5
amper aralığında olmalıdır. d. Elektrik akımı 3 ilâ 6 saniye süresince verilmelidir.
C. Kesilmesi düşünülen hayvanların [kanını akıtmadan ölümüne sebep olan]
çivili tabanca, balta veya çekiç kullanılarak ya da İngiliz Metodu ile akciğerine hava
pompalanarak sersemletilmesi caiz değildir.
D. Kanatlı hayvanların elektroşok yöntemi ile sersemletilmesi caiz değildir.
Çünkü bu yöntemin azımsanmayacak derecede kanatlının kesimden önce ölmesine sebebiyet verdiği tecrübe ile sabit olmuştur.
E. Ölümlerine sebebiyet vermeyecek şekilde karbondioksit ve hava veya oksijen karışımı kullanılarak ya da ucu yuvarlak metalli tabanca ile [alın bölgesine
vurulup] sersemletildikten sonra kesilen hayvanlar haram değildir.
530 | Tercüme: Dr. Yahya Şenol
6. Gayrimüslim ülkelerde yaşayan Müslümanların, sersemletme yöntemlerini
kullanmadan İslâmî kesim yapma izni alabilmeleri için kanuni yollara başvurmaları gerekir.
7. Gayrimüslim ülkelere ziyarete giden veya oralarda yaşayan Müslümanların,
ehl-i kitabın kestiklerinden şer’an mubah olanları yemeleri caizdir. Bu durumda
yiyeceklere haram bir şey karıştırılmadığından emin olunmalıdır. Fakat hayvanların şer’î olarak kesilmediğine dair ellerinde bir delil bulunursa o takdirde onlardan
yemeleri caiz olmaz.
8. Kanatlılarda ve diğer hayvanlarda asıl olan, kesimin bizzat elle yapılmasıdır.
(2) numaralı başlıkta şer’î kesim kuralları olarak belirtilen hususların yerine getirilmesi şartıyla kanatlıların kesiminde mekanik aletlerin kullanılmasında bir sakınca
yoktur. [Bu durumda] birbirinin peşi sıra kesime giren her bir grup hayvanın üzerine sadece bir kez besmele çekmek yeterli olacaktır. [İşlemde] herhangi bir aksama
yaşanması halinde tekrar besmele çekilmelidir.
9.
A. Halkının büyük çoğunluğu ehl-i kitaptan oluşan ve hayvanları modern kesimhanelerde (2) numaralı başlıkta belirtilen şer’î kesim kurallarına riayet edilerek
kesilmekte olan ülkelerden ithal edilen etler, helal olan etlerdendir. Çünkü Allah
Teâlâ “Kendilerine kitap verilmiş olanların yiyeceği size helaldir”3 buyurmuştur.
B. Halkının büyük çoğunluğu ehl-i kitap olmayan unsurlardan oluşan ülkelerden ithal edilen etler ise kestiği helal olmayan bir kişinin kesmiş olabileceği yönünde oluşan zann-ı gâlipten dolayı haramdır.
C. Bir üstteki (B) maddesinde belirtilen ithal etler, eğer Müslüman veya ehl-i
kitaptan bir kasap tarafından, güvenilir İslamî bir heyetin gözetiminde kesilirse helal olur.
Fıkıh Akademisi şunları tavsiye etmektedir:
1. Gayrimüslim ülkelerin, topraklarında yaşayan Müslümanlara sersemletme
olmaksızın şer’î kesim yapma fırsatı vermeleri için Müslüman hükümetler düzeyinde çalışmalar yapılmalıdır.
2. Gayrimüslim ülkelerden et ithal edilmesinden kaynaklanan sıkıntılardan tamamen kurtulmak için şunlara riayet edilmelidir:
A. Müslümanların kendi kendilerine yetebilmelerini sağlamak için Müslüman
ülkelerde hayvancılığın geliştirilmesi için [gerekli] çalışmalar yapılmalıdır.
3
Mâide, 5/5.
Hayvan Kesimi Konusunda Karar ve Tavsiyeler İslam Fıkıh Akademisi | 531
B. Et ithalatı mümkün olduğunca Müslüman ülkelerden yapılmalıdır.
C. Şer’î kesim için öne sürülen şartların tam olarak yerine getirilebilmesi için
hayvanların canlı olarak ithal edilip Müslüman ülkelerde kesilmesi sağlanmalıdır.
D. İslam Konferansı Teşkilatı’ndan et ithalatını denetleme işini üstlenecek birleştirici bir müessese kurarak İslami bir merci oluşturması beklenmektedir. Bu
müessese bütün mesaisini bu işe harcamalı, şer’î kesim şartlarını ve bunun yanı
sıra böylesine önemli bir görevi denetleme ve kontrol etme işini de içeren ayrıntılı
standartlar/projeler hazırlamalıdır. Bu işi [yaparken] hem şer’î ilim uzmanlarından
hem de teknik bilimlerde uzman olan kişilerden yardım alınmalıdır. Ayrıca ithal
edilmesi uygun görülen etlere, kanunlarla korunan ticari belgeler siciline kaydedilmiş uluslararası ticari bir logo konulmalıdır.
E. Bir üstteki (D) maddesinde belirtildiği şekilde etler konusundaki denetim ve
kontrol mekanizmasının tek elde bulunması ve Müslüman devletlerin tamamının
bunu kabul etmesi için gayret gösterilmelidir.
F. Yukarıdaki (D) maddesinde beyan edilen tavsiyeler gerçekleştirilinceye kadar et ihracatı ve ithalatı ile uğraşanlardan Müslüman ülkelere ihraç ettikleri etler
konusunda şer’î kesim şartlarını yerine getirdiklerine dair garanti vermeleri beklenmektedir. Böyle yapmalıdırlar ki Müslümanlar ithal edilen etlerin şer’i olarak
kesilip kesilmediği konusunu araştırmayı ihmal ederek harama düşmesinler.
Download