1 Cumhuriyet Halk Partisi CHP Genel Başkan Yardımcısı Emrehan Halıcı , “Işığı bol, aydınlık, her alanda yepyeni Neşet Ertaş’ların yetiştiği, pırıl pırıl bir Türkiye diliyoruz” dedi. Tarih : 23.11.2012 -”Bilgi beynin, sevgi de kalbin anahtarıdır.Hem mutlu olmak hem de mutlu etmek için her iki anahtara da ihtiyacımız var.” Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile Rahşan Ecevit’in de hazır bulunduğu TBD-Halıcı Bilgisayarla Beste Yarışması ve ödül töreninde konuşan Halıcı şunları söyledi; “Değerli büyüğüm Sayın Rahşan Ecevit, Sayın Genel Başkanım, siyaset, bilişim ve müzik dünyasının çok değerli temsilcileri, sayın basın mensupları, sayın konuklar. Hepiniz hoşgeldiniz. Yarışmamız 19 yaşında. Bundan büyük bir mutluluk ve gurur duyuyoruz. Bu mutlu yolculukta başından beri birlikte olduğumuz Attila Özdemiroğlu başta olmak üzere tüm jüri üyelerimize, b,rb,r,nden güzel eserleriyle bizleri heyecanlandıran, yüreklendiren yarışmacılarımıza, sponsor kuruluşlarımıza, Türkiye Bilişim Derneği’ne ve teknoloji-sanat birlikteliğini özümsemiş siz değerli dostlarımıza en içten teşekkürlerimizi sunuyoruz. Bu sene Bilişim Kurultayımızı “Atılım İçin Bilişim” başlığıyla gerçekleştiriyoruz. Atılım demek, daha iyiyi aramak, daha iyiyi hedeflemek demektir. Arayışlarımız ve hedeflerimiz her alanda olabilir. Dünyamızı daha iyi bir hale getirmek olabilir. Ülkemizi, kurumumuzu, kendimizi daha iyi hale getirmek olabilir. Hangi alanda ve hangi ölçekte olursa olsun, hedeflerimize ulaşmak için bilişim, bizlere olağanüstü fırsatlar ve olanaklar sunmaktadır. Yeter ki bu hazinenin farkında olalım, bilelim. Hatırlamakta yarar var: Bilenle bilmeyen bir olmaz. Bilmek isteyen, üretmek isteyen, paylaşmak isteyen herkese, atılım yapmak isteyen Cumhuriyet Halk Partisi -1/2- 24.11.2012 2 herkese “Bilişim”i işaret ediyorum. Değerli konuklar, Bilenle bilmeyen bir olmadığı gibi, sevenle sevmeyen de bir olmaz Bilgi beynin, sevgi de kalbin anahtarıdır. Hem mutlu olmak hem de mutlu etmek için her iki anahtara da ihtiyacımız var. Bu sene yarışmamızın ana teması, bir sevgi mimarı olan büyük sanatçı Neşet Ertaş. Bu temayı onun sağlığında belirlemiştik ve bu akşam bizlerle birlikte olmasını hayal ediyorduk. Ne yazık ki, hayalimiz gerçekleşemedi. Ona büyük bir özlemle ve hayranlıkla, sevgilerimizi, saygılarımızı, dualarımızı yolluyoruz. Sevginin mimarı olmak kolay değil. Herkesi sevebilmek, hele hele herkes tarafından sevilebilmek hiç kolay değil. Neşet Ertaş’ın hayatı sıkıntılarla, zorluklarla geçti. Hasta oldu, yokluk çekti, gurbeti tattı. Bunlara rağmen onun dik ve mütevazı duruşu hiç değişmedi. Olumsuzluklar, onun ruh ve gönül zenginliğine yeni boyutlar kattı. Ne maddiyat, ne makam, ne de ünvan peşinde olmadı. Devlet sanatçılığını kabul etmedi, halkın sanatçısı olarak kalmaya devam etti. Halk da karşılıksız bırakmadı. Kadını erkeği, yaşlısı genci, okumuşu okumamışı, fakiri zengini, doğulusu batılısı herkes, bu büyük üstadı sevdi, saygı, bağrına bastı. Neşet Ertaş’ın anlatılacak, örnek alınacak pek çok özelliği var. Sözlerimin sonunda bunlardan sedece bir tanesinden, beni çok etkileyen bir özelliğinden bahsetmek istiyorum. Samimiyet. Neşet Ertaş samimiydi. Her zaman samimi kaldı. Çalarken, söylerken samimiydi. Felsefi derinliği olan sözlerinde samimiydi. Dinlerken, konuşurken, tavsiyede bulunurken, öğüt verirken samimiydi. Neşet Ertaş severken, hüzünlenirken, mutlu olurken samimiydi. Sahte dostlukların, menfaat odaklı ilişkilerin, kalıplaşmış sözlerin, yapay davranışların kararttığı bir dünyada samimiyet, çok sık rastlamadığımız ve karşılaştığımızda, bulduğumuzda yüreklerimizi aydınlatan bir ışık adeta. Işığı bol, aydınlık, her alanda yepyeni Neşet Erşat’ların yetiştiği, pırıl pırıl bir Türkiye dileği ile hepinizi sevgi ve saygılarımla selamlıyorum. Cumhuriyet Halk Partisi -2/2- 24.11.2012