Selam, Hidayet`e Tabi Olanlardır

advertisement
Selam, Hidayet’e Tabi Olanlardır
Cuma, 14 Ocak 2011 01:07
(Bizans Kral’ı Hirakl’ın, Ebu Süfyan’a Peygamberimiz (sas) hakkında sorduğu hidayete götüren
sorular ve cevapları)
İbn-i Abbas (r.a.) anlatıyor: Mekkeli Müşriklerin ileri gelenlerinden Ebu Süfyan Şam diyarında
ticaret yaparken Bizans Kralı Hirakl, haber gönderip Ebu Süfyan ve yanındaki topluluğu
çağırmıştı. Hirakl ve rumların ileri gelenlerinin huzuruna kabul edilen Ebu Süfyan ve yanındaki
topluluğa, Bizans Kral’ı Hirakl sordu:
"Kendisinin Peygamber olduğunu söyleyen bu adama akrabalık yönünden hanginiz daha
yakındır?"
Ebu Süfyan: ‘Akrabalık yönünden en yakını benim.’ dedim." dedi. Bunun üzerine tercümanına:
"Onun arkadaşlarına söyle ben, şu kimse (Hz. Muhammed) hakkında buna soru soracağım.
Eğer yalan söylerse onun yalan söylediğini bildirsinler." dedi.
1 / 18
Selam, Hidayet’e Tabi Olanlardır
Cuma, 14 Ocak 2011 01:07
Ebu Süfyan şöyle devam eder: Vallahi, arkadaşlarımın benim yalanımı anlatmalarından
çekinmem olmasaydı, onun hakkında yalan söylerdim. Sonra bana Peygamber hakkında
sorduğu ilk soru:
"Sizin aranızda onun soyu nasıldır?" olmuştur. Ben: "O, içimizde soylu birisidir." dedim.
Hirakl: "Ondan önce sizden birisi onun söylediği bu şeyleri söylemiş miydi?" dedi. "Hayır" dedim.
"Atalarından kral olan var mıdır?" dedi. "Hayır" dedim.
2 / 18
Selam, Hidayet’e Tabi Olanlardır
Cuma, 14 Ocak 2011 01:07
"Halkın ileri gelenleri mi kendisine tabi oluyor? Yoksa zayıf kimseler mi tabi oluyor?" dedi. "Zayıf
kimseler" dedim.
"Çoğalıyorlar mi yoksa azalıyorlar mı?" dedi. "Hayır, çoğalıyorlar." dedim.
"Onlardan, dinine girdikten sonra memnun olmadığından dinden dönen biri var mıdır?" dedi.
"Hayır" dedim.
"Söylediği şeyleri söylemezden önce yalan töhmetinde bulunuyor muydunuz?" dedi. "Hayır"
dedim.
3 / 18
Selam, Hidayet’e Tabi Olanlardır
Cuma, 14 Ocak 2011 01:07
"Sözünden döner mi?" dedi. "Hayır. Ancak biz bir süredir ondan ayrıyız. Şu anda ne yaptığını
bilmiyoruz." dedim. -Ebu Sufyan: "Bu sözden başka içerisine bir şeyler katabileceğim başka bir
söz imkanım olmadı." dedi ve şöyle devam etti: "Onunla savaştınız mı?", "Evet" dedim.
"Onunla savaşınız nasıl olmuştu?" dedi. "Onunla aramızdaki savaş değişiyor, bir bize
meylediyor bir ona meylediyor." dedim.
"(O Peygamber sav.) Size ne emrediyor?" dedi. ''Tek olan Allah'a kul olun, Ona hiçbir şeyi ortak
koşmayın, atalarınızın söylediklerini bırakın" diyor ve bize namaz kılmayı, dürüst ve namuslu
olmayı, akraba ile ilişkiyi sürdürmeyi emrediyor dedim.
4 / 18
Selam, Hidayet’e Tabi Olanlardır
Cuma, 14 Ocak 2011 01:07
Hirakl tercümanına: Ona söyle de: Sana onun soyundan sordum, kendisinin içinizde soylu birisi
olduğunu söyledin. Zaten Peygamberler böyle olur, kavmin soylu olanlarından peygamber
gönderilir.
Sana, sizden birisi onun söylediği şeyleri söylemiş midir, diye sordum, hayır dedin. O halde
diyorum ki: Eğer kendisinden önce bu sözü söyleyen bir kimse olsaydı, kendisinden önce
söylenmiş bir sözün peşine takılmıştır derdim.
Sana, atalarından kral olan var mıdır? diye sordum, hayır dedin. O halde ben de diyorum ki,
“eğer atalarından kral olan birisi olsaydı, atalarının kraliyetini arzu eden bir kimsedir" derdim.
5 / 18
Selam, Hidayet’e Tabi Olanlardır
Cuma, 14 Ocak 2011 01:07
Sana, "Söylediği bu şeyleri söylemezden önce yalan töhmetinde bulunuyor muydunuz?"diye
sordum:
"Hayır" dedin. Bundan anlıyorum ki, “insanlara yalan söylemeyen, Allah'a karşı hiç yalan
söylemez.”
Sana: "Halkın ileri gelenleri mi kendisine tabi oluyor? Yoksa zayıf kimseler mi tabi oluyor?" diye
sordum. Zayıf kimselerin kendisine tabi olduğunu söyledin. Aslında peygamberlere (ilk
önce)uyanlar da onlardır.
Sana: "Çoğalıyorlar mi azalıyorlar mi?" diye sordum, kendilerinin çoğaldıklarını söyledin. Zaten
iman işi böyledir. Tamamlanana değin artar.
Sana: "Onlardan, dinine girdikten sonra memnun olmadığı için dinden dönen biri var midir?"
6 / 18
Selam, Hidayet’e Tabi Olanlardır
Cuma, 14 Ocak 2011 01:07
diye sordum, hayır dedin. Zaten iman da budur, iman nuru kalbe girdiğinde böyle olur.
Sana: "Sözünden döner mi?"diye sordum. Hayır dedin. Peygamberlerde sözlerinden dönmezler.
Sana: "Size neyi emrediyor?" diye sordum, Size putlara kulluğu yasakladığını, tek olan Allah'a
kul olmayı ve Ona ortak koşmamayı emrettiğini ve yine, namaz kılmayı, dürüst ve namuslu
olmayı emrettiğini söyledin.
“Eğer senin söylediklerin doğru ise yakında bu kimse (Hz. Muhammed sas) şu iki ayağımın
bastığı yerlere sahip olacaktır. Aslında ben onun zuhur ettiğini biliyordum ama sizden olacağını
tahmin edemiyordum. Eğer ona ulaşacağımı bilsem, tehlikeye rağmen, kendisiyle karşılaşma
zahmetine katlanırım, şayet yanında olsaydım ayaklarını bile yıkardım." dedi. Sonra da,
Rasulüllah (s.a.v.)'in Dihye (r.a.) ile Bizans 'in Busra emirine gönderdiği mektubunu istedi.
Mektubu getiren, onu Hirakl'a verdi, o da mektubu okudu.
7 / 18
Selam, Hidayet’e Tabi Olanlardır
Cuma, 14 Ocak 2011 01:07
Mektup şöyleydi:
“Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla,
Allah'ın Rasulü Muhammed'den Rumların büyüğü Hirakl'e. Selam, hidayete uyan kimseleredir.
Bundan sonra, ben seni İslam çağrısına davet ediyorum. Müslüman ol ki kurtulasın. Allah,
yaptığın işin karşılığını sana iki kat verir. Eğer kabul etmez, yüz çevirirsen çiftçi ve ziraatçi olan
halkının günahı da sana olur.
«Ey Kitap ehli! Aramızda ortak olan söze gelin. Allah'a kul olalım, Ona hiçbir şeyi ortak
koşmayalım. Birbirimizi, Allah'ın dışında bir takım rabler edinmeyelim. Eğer yüz çevirirlerse:
8 / 18
Selam, Hidayet’e Tabi Olanlardır
Cuma, 14 Ocak 2011 01:07
"şahit olun ki bizler Allah'a teslim olanlarız "deyiniz.» (Al-i İmran: 64) Sonra Ebu Süfyan şöyle
devam eder: Hirakl, söyleyeceğini söyleyip mektubu bitirdiğinde yanında sesler yükseldi,
gürültüler çoğaldı, bizde oradan çıkarıldık. Oradan çıkarılırken arkadaşlarıma: "Ebu Kebşe'nin
(Ebu Kebşe, Hz. Peygamber (s.a.v.)'in dedelerinden birisinin ismidir) oğlunun etkisi önem
kazandı, ondan Rumların kralı bile korkuyor olmalı." dedim. Onun galip geleceği kanaatini hep
taşıdım, sonunda Allah Teala, İslam'ı gönlüme koydu. (Buhari)
SELAMLAŞMA ADABI
“Es’selamü aleyküm”
-Selam; sevgi, saygı ve sıcaklığın ifadesidir. Selam verdiğimizde ve aldığımızda “selam, barış,
huzur, saadet ve esenlik seninle olsun” demiş oluyoruz. Selam, güzel ve özlü bir duadır. Selam, karşılıklı olarak “biz kardeşiz, bana güvenebilirsin” demektir, aynı zamanda.
9 / 18
Selam, Hidayet’e Tabi Olanlardır
Cuma, 14 Ocak 2011 01:07
- Kültürümüzde “günaydın, tünaydın, iyi sabahlar, iyi akşamlar” gibi güneşin hareketlerine bağlı
selamlaşma kelimeleri yerine ırkı, dili ve kültürü ne olursa olsun adeta tüm Müslümanlar için
ortak bir parola olan “esselamü aleyküm” ifadesi daha çok rağbet görmektedir. Çünkü bu selam,
bize Dinimizin sunduğu bir mutluluk reçetesi ve hayat iksiridir. Selam, silm (İslam, barış)
düzeninin sembolleşmiş halidir.
-Selamı yaygınlaştırmaya gayret edelim.. Tanımadıklarımıza da selam verelim.
-Selam verene daha fazlası ile karşılık verelim (ve aleyküm selam ve rahmetullahi ve
beraketühü gibi.) (Önemli bir not: Arapça dil kuralları açısından erbabınca malumdur ki
kelimenin başına elif ve lam gelirse tenvin düşer dolayısıyla “es’selamün aleyküm” ifadesi yanlış
bir kullanımdır, doğrusu selamlaşmaya ; “es’selamü aleyküm” veya “selamün aleyküm” diye
başlamaktır. Kısaca bunu da hatırlatalım istedik, sevgili okurlarımız.)
10 / 18
Selam, Hidayet’e Tabi Olanlardır
Cuma, 14 Ocak 2011 01:07
- Selamdan önce söze başlamayalım.
-Selam verirken sesimizi iyi ayarlayalım.. Ses tonumuzla sevgi ve saygımızı ifade edelim.
-Selamdan sonra “merhaba”, “hoş geldin” diyelim.
- Kapıyı çalarken direk kapıya bakmayıp yüzümüzü sağa veya sola çevirelim.
-Küçükler büyüklere, yürüyen oturana, az olan kişiler çok olanlara, dışardan gelen içerdekilere
önce selam verir. Buna dikkat edelim.
11 / 18
Selam, Hidayet’e Tabi Olanlardır
Cuma, 14 Ocak 2011 01:07
-Önemli bir mazeret sebebiyle şayet bir toplantı, ders, sohbet vs. başladıktan sonra biz oraya
ulaşmışsak selam vermeden uygun yere sessizce oturalım.
-Namaz kılana, yemek yiyene, Kur’an okuyana selam vermeyelim.
-Selamdan sonra büyüklerin ellerini öpelim, hürmet edelim.
-Hala, teyze, abla gibi öz akraba haricindeki nikah düşen hanımlarla tokalaşmayalım.
12 / 18
Selam, Hidayet’e Tabi Olanlardır
Cuma, 14 Ocak 2011 01:07
- Tokalaşma esnasında nazik ve ciddi olalım.
- Muhatabımızın gözünün içine samimiyetle bakalım.
- Tokalaşma esnasında mümkünse salavat okuyalım. Mevlana hazretlerinin şu sözüyle yazımızı
sonlandıralım; “Gözünü aç da Allâh'ın Kelâmına baştan başa bir bak! Âyet âyet bütün Kur'ân
edep tâliminden ibârettir!” Edep ya Hu. Vesselam.
SELAM’I YAYINIZ
13 / 18
Selam, Hidayet’e Tabi Olanlardır
Cuma, 14 Ocak 2011 01:07
Ebû Hüreyre, Allah Rasûlü'nün şöyle dediğini nakletmiştir: "Müslümanın müslüman üzerindeki
hakkı altı’dır:
*Ona rastladığın zaman kendisine selâm ver,
*Seni yemeğe davet ederse icâbet et.
*Senden öğüt isterse öğüt ver.
*Aksırır da Allah'a hamd ederse "yerhamükellah" (Allah sana merhamet etsin) de.
*Hastalanırsa kendisini ziyaret et.
*Ölürse cenazesinde hazır bulun." (Buhârî, Cenâiz, 2; Müslim, Selâm, 4-6).
14 / 18
Selam, Hidayet’e Tabi Olanlardır
Cuma, 14 Ocak 2011 01:07
Abdullah b. Amr b. As (ra) anlatıyor:
Bir adam, Sevgili Peygamberimiz’e (sav) “İslam’ın hangi özelliği daha hayırlıdır?” diye sordu.
Rasulullah aleyhisselam:
“Yemek yedirmen, tanıdığın ve tanımadığın herkese selam vermendir” buyurdu. (Buhari)
“İMAN ETMEDİKÇE CENNET’E GİREMEZSİNİZ, BİRBİRİNİZİ SEVMEDİKÇE DE İMAN
ETMİŞ OLMAZSINIZ. YAPTIĞINIZ ZAMAN BİRBİRİNİZİ SEVECEĞİNİZ BİR İŞİ SİZE HABER
VEREYİM Mİ; ARANIZDA SELAM’I (ESSELAMÜ ALEYKÜM…) YAYINIZ.” (Müslim)
Güzel İsimleri’nden biri de “Selam” olan Allah Teala şöyle buyuruyor:
15 / 18
Selam, Hidayet’e Tabi Olanlardır
Cuma, 14 Ocak 2011 01:07
“Bir selam ile selamlandığınız zaman siz de ondan daha güzeli ile selamlayın; yahut aynı ile
karşılık verin. Şüphesiz Allah, her şeyin hesabını hakkıyla yapandır.” (Nisa,86)
Bir Kardeşimizi Karşılarken veya Bir Kardeşimizle Karşılaşınca;
- Selamını güzelce alalım veya selam (esselamü aleyküm) verelim.
- Musafaha edelim.
- Mütebessim (Güleryüzlü) ve Samimi olalım.
16 / 18
Selam, Hidayet’e Tabi Olanlardır
Cuma, 14 Ocak 2011 01:07
- “Hoş geldiniz, Sefalar getirdiniz, Bizi ne kadar mutlu ettiniz, Sizi çok özlemiştik, Bizi kavuşturan
Rabbimiz’e hamd olsun, Sizi görmek ne güzel …” gibi samimi iltifatlarda bulunalım.
- Hemen kısa da olsa bir dua edelim, çünkü sevinince dualar kabul oluyor, biiznillah.
- Kardeşimizle samimi bir şekilde ilgilenelim..
- “Bir kimsenin diğer Müslüman kardeşine sevgiyle, hayırla ve şefkatle bakması şu mescitte bir
sene itikaf etmesinden hayırlıdır.” buyuruyor. Sevgili Peygamberimiz (sav). O halde birbirimize
ziyarete gidelim, güleryüz gösterelim, selamlaşalım, kardeş olalım, dualaşalım, dertleşelim,
birlikte İslam davası için koşalım, yardımlaşalım.
17 / 18
Selam, Hidayet’e Tabi Olanlardır
Cuma, 14 Ocak 2011 01:07
“Cemaatle namaz kılmak, gece ibadet etmek ve sadık dostlarla bir araya gelmek olmasa, bu
dünyada yaşamaktan zevk almazdık." buyurur, hakikat ehli.
18 / 18
Download