ÖNSÖZ Çalışma konusunun belirlenmesinden tamamlanmasına kadar her aşamada değerli katkılarından dolayı tez danışmanım Doç. Dr. Hakan COŞKUNOL’a, olgu bulma aşamasındaki yardımlarından dolayı Dr. Levent ERMETE, Dr. İsmail BAĞDİKEN ve diğer Manisa RSHH AMATEM çalışanlarına uzmanlık eğitimim boyunca gelişmemde katkıları olan tüm öğretim üyelerine ve çalışma arkadaşlarıma teşekkürlerimi sunarım. Dr. Ahmet ÖZ İÇİNDEKİLER 1. GİRİŞ VE TARİHSEL GELİŞİM............................................. 1 2. TANISAL DEĞERLENDİRME............................................... 4 2.1. Tanı Sistemleri.................................................................... 4 2.1. Tanı Araçları........................................................................ 8 1. EPİDEMİYOLOJİ.................................................................. 9 3.1. Dünyada Madde Kullanımı.................................................. 9 3.2. Türkiye’de Madde Kullanımı............................................... 12 3.3. İzmir’de Madde kullanımı.................................................... 17 4. ETİYOLOJİ............................................................................ 21 5. MADDE KULLANIMI VE PSİKİYATRİK BOZUKLUKLAR... 24 6. AMAÇLAR............................................................................. 29 7. VARSAYIMLAR..................................................................... 30 8. YÖNTEM................................................................................ 31 8.1. Olguların Seçimi.................................................................. 31 8.2. Araçlar ve Uygulama........................................................... 31 8.3. Verilerin Değerlendirilmesi.................................................. 32 9. BULGULAR........................................................................... 33 9.1. Olguların Sosyo-demografik ve madde kullanım özellikleri. 33 9.2. Tanıların Dağılımı................................................................ 58 10. TARTIŞMA........................................................................... 68 11. ÖZET.................................................................................... 74 12. KAYNAKLAR....................................................................... 75 13. EKLER................................................................................. 80 1.GİRİŞ VE TARİHSEL GELİŞİM Tarih boyunca, belki de tarih öncesinde insanlar madde kullanmışlardır. İnsanlık tarihi boyunca yüce güç veya ruhlara yakın olabilmek için dini törenlerde, güç ve kahramanlık verdiği için savaşlarda, ilaç olarak hastalıklarda, keyif verici olarak veya bazen de yüksek dozlarda zehir olarak kullanılmışlardır. Kullanılan maddeler de sayılamayacak kadar çeşitlidir. İlkel toplumlarda maddeler daha çok dini törenlerde, farklı bir duygulanım ve algısal yaşantı oluşturmalarından dolayı yüce güç veya ruhlarla ilişki kurulmasını sağlamaları nedeniyle kullanılmışlardır. Sonrasında Şamanların uyguladığı tedavilerde yer bulmuş ve ilaç olarak kullanılmaları başlamıştır. Tarih boyunca bazı toplumlarda afyon kullanımı yaygınlaşmıştır. Ama ticaretin gelişmesi sonrasında toplumları tehdit edecek kullanımlar ortaya çıkmıştır. Ticaretini yapan ülkeler ise tehlike kendilerin ulaşıncaya kadar bu yıkıcılığı reddetmişlerdir. Çin’de 19.yüzyılda ortaya çıkan bağımlı endemisi ve Afyon Savaşları buna en acı örnektir. Sanayi devrimi ile birlikte ilaç sanayi de gelişmiştir. Afyon ucuzlamış, öncesinde zenginlerin ulaşabildiği birçok madde herkesin ulaşabileceği hale gelmiştir. Yaygın kullanımı bağımlılık gerçeğinin kabullenilmesini sağlamış, kullanımı önlemeye yönelik çalışmaların başlamasına neden olmuştur. Sonrasında bağımlılık yapmayan, daha etkili maddeler araştırılmıştır. Bulunan her madde bağımlılık yapmadığı, aksine bağımlılığı tedavi ettiği savıyla satılmıştır. Ama sonunda birçok kişi bağımlı olmuş, yeni madde kullanım kültürleri oluşmuştur. Yeni bulunan maddeler “ilaç” olarak sunulduğu için kullanımı daha kolay kabul edilmiştir. İlaç sanayi günümüzde bile benzer politikalar ile ilaçlarını sunmaktadır. Örneğin “Mutluluk hapı” kavramı öncesinde de bazı ilaçlar (mebrobomat) için kullanılmıştır. Yaşadığımız topraklarda afyon ve diğer maddeler tarih boyunca kullanılmıştır. Afyon üretimi ve ticareti fazlaca yapılmasına rağmen en fazla kullanılan esrar olmuştur. Osmanlı döneminin özellikle ikinci yarısında keyif verici maddeler yaygın şekilde kullanılmıştır. Divan edebiyatı şairleri esrar (beng) ve şaraba (mey) övgüler düzmüşler, bazen de esrarcı ve şarapçılar aralarında atışmışlardır. Evliya Çelebi Esrar Tekkelerinden ve esrar macunu imalathanelerinden bahseder. Cumhuriyetin kurulması sonrasında madde kullanımı büyük oranda gerilemiştir. 1960’lı yıllarda tüm dünyada genişleyen madde kültürü kısmen de olsa ülkemizi de etkilemiştir. Madde kullanımı batı kültürünü tehdit eder hale gelmiş, gelişmiş ülkelerin bu konudaki uluslararası yaptırımları artmıştır. 1970’lerde hedef ülke olmadan önce, afyon ve kenevirin ekimi ve ticaretine sıkı önlemler getirmiştir. Uygulanan yaptırımlar sonrasında afyon ekimi bir süre yasaklanmış, sonrasında kapsülden alkoloid üretimi ile tekrar başlamıştır. 1980 de dışa açılma sonrasında madde kullanımında artışlar görülmüştür. AIDS ile eşzamanlı olarak anılmış, konuya medyanın ve toplumun ilgisi de artmıştır. 1990 sonrasında tedavi başvurularında bildirim zorunluluğunun kalkması ile bu alanda çalışmalar artmıştır. Bağımlılık tedavi üniteleri kurulmuş, polisiye tedbirler artmıştır. Hükümetler ve uluslar arası organizasyonlar yasadışı madde üretimi, dağıtımı ve kullanımına ilişkin verileri sürekli olarak toplar ve değerlendirir. Yasadışı madde fenomeni varolan ekonomik, sosyal ve politik gelişmelerden ayrı tutulamaz. Son 30 yıl içinde dünyadaki ekonomik ve politik değişiklikler ile teknolojik gelişmeler yasadışı madde kullanımının özellikleri ve doğasına önemli etkilerde bulunmaktadır. Ticaret hacmi ve hizmetlerindeki hızlı gelişmelerin birbirine daha bağımlı bir dünya yarattığı giderek daha fazla fark edilmektedir. Bu olumlu bir gelişme gibi görülürken uluslar arası ticaretin artması yasadışı madde kullanımının kontrolüne yönelik çabalara sekte vurabilmektedir. Yasadışı madde kullanımı ile ilişkili suç örgütleri de oluşmuş olan global pazar ekonomisinden faydalanmaktadırlar. Politik olaylar, özellikle toplumda tutarsızlık ve çatışma yaratabilecek doğada olanlar, çok önemli faktör olabilmektedir. Yönetim yapılarının çöktüğü bir çok ülkede yasadışı madde trafiği ile ilişkili bir çok organizasyonunu çeken bir vakum oluşmaktadır. Daha da kötüsü buralarda ortaya çıkan madde kullanımının kontrolü otoritelerin bölünmüş ve hazırlıksız olması nedeniyle çok güç olmaktadır. Silahlı çatışmaların olduğu durumlarda yasadışı maddeler veya yasadışı maddelerden elde edilen gelir düzenli olarak silahlarla yer değiştirmektedir. Karmaşık yapısı giderek artan dünyamızda yasadışı maddeleri kazanç kapısı olarak görme görüşü giderek fazlalaşmaktadır (Babaoğlu, 1997; Booth, 1997; Köknel 1998). 2. TANISAL DEĞERLENDİRME 2.1. TANI SİSTEMLERİ İsimlendirmedeki bazı değişikliklere rağmen, DSM-III-R ve DSM-IV’ ün bağımlılıkla ilgili kavramları benzerdir. DSM-IV; klinisyenin, klinik durumları kolayca ayırdetmesi için tolerans ve fiziksel bağımlılık konusuna daha çok önem vermektedir. ICD-10 sınıflandırmasında bağımlılık “Bağımlılık Sendromu” olarak geçmektedir. DSM sistemine yakın kriterler kullanılır. DSM sistemi ve ICD arasında en önemli farklılık kötüye kullanım kriterlerindedir. ICD-10’da “zararlı kullanım” kavramı tercih edilmiştir ve maddeyi kullanan kişinin ruhsal ve bedensel sağlığı bu yüzden zarar gördüyse bu tanı konur. Zararlı madde kullanımı çeşitli sosyal sorunlara yol açar ve başkaları tarafından eleştirilir. Bir maddenin kullanımı başka bir kimse ya da toplum tarafından reddediliyorsa ya da tutuklanama, evlilik sorunları gibi olumsuz sosyal sonuçlara yol açıyorsa zararlı kullanım adı altında değerlendirilmez. DSM-IV Sınıflandırması DSM-IV sınıflandırmasında Madde Kullanımı ile İlişkili Bozukluluklar başlığı altında ele alınmaktadır (Köroğlu, 1994). DSM-IV Madde Bağımlılığı 12 aylık bir dönem içinde herhangi bir zaman ortaya çıkan, aşağıdakilerden üçü (ya da daha fazlası) ile kendini gösteren, klinik olarak belirgin bir bozulmaya ya da sıkıntıya yol açan uygunsuz bir madde kullanımı örüntüsü: 1) Aşağıdakilerden biri ile tanımlandığı üzere tolerans gelişmiş olması: a) entoksikasyon ya da istenen etkiyi sağlamak için belirgin olarak artmış miktarlarda madde kullanma gereksinmesi b) sürekli olarak aynı miktarda madde kullanılması ile belirgin olarak azalmış etki sağlanması 2) aşağıdakilerden biri ile tanımlandığı üzere yoksunluk gelişmiş olması a) söz konusu maddeye özgü yoksunluk sendromu b) yoksunluk semptomlarından kurtulmak ya da kaçınmak için aynı madde (ya da yakın benzeri) alınır 3) madde, çoğu kez tasarlandığından daha yüksek miktarlarda ya da daha uzun bir dönem süresince alınır 4) madde kullanımını bırakmak ya da denetim altına almak için sürekli bir istek ya da boşa çıkan çabalar vardır 5) maddeyi sağlamak, maddeyi kullanmak ya da maddenin etkilerinden kurtulmak için çok fazla zaman harcama 6) madde kullanımı yüzünden önemli toplumsal, mesleki etkinlikler ya da boş zamanları değerlendirme etkinlikleri bırakılır ya da azaltılır 7) maddenin neden olmuş ya da alevlendirmiş olabileceği, sürekli olarak var olan ya da yineleyici bir biçimde ortaya çıkan fizik ya da psikolojik bir sorunun olduğu bilinmesine karşın madde kullanımı sürdürülür. Şu belirleyiciler kullanılır: Fizyolojik bağımlılık gösteren: (Tolerans ya da yoksunluğun kanıtı var) Fizyolojik bağımlılık göstermeyen: (Tolerans ya da yoksunluğun kanıtı yok) Erken tam remisyon: (Bir aydan fazla, 12 aydan kısa süren bir dönemde bağımlılık ya da kötüyekullanım kriterlerinden birisinin bulunmaması durumunda) Erken kısmi remisyon: (Bir aydan fazla, 12 aydan kısa süren bir dönemde bağımlılık ya da kötüyekullanım kriterlerinden sadece bir ya da birkaçının bulunması durumunda) Kalıcı tam remisyon: (12 ay ya da daha uzun süren bir dönem içinde bağımlılık ya da kötüyekullanım kriterlerinden hiçbiri karşılanmamışsa) Kalıcı kısmi remisyon: (12 ay ya da daha uzun süren bir dönem içinde bağımlılık ya da kötüyekullanım kriterleri tam karşılanmamış, ancak ölçütlerden bir ya da daha fazlası karşılanmışsa) Agonist tedavide Denetimli bir çevrede DSM-IV Madde Kötüyekullanımı A. 12 aylık bir dönem içinde ortaya çıkan, aşağıdakilerden biri (ya da daha fazlası) ile kendini gösterdiği üzere, klinik açıdan belirgin bozulma ya da sıkıntıya yol açan uygunsuz bir madde kullanımı örüntüsü: 1) işte, okulda ya da evde alması beklenen başlıca sorumlulukları alamama ile sonuçlanan yineleyici bir biçimde madde kullanımı 2) fiziksel olarak tehlikeli durumlarda yineleyici bir biçimde madde kullanımı 3) madde ile ilişkili, yineleyici bir biçimde ortaya çıkan yasal sorunlar 4) maddenin etkilerinin neden olduğu ya da alevlendirdiği, sürekli ya da yineleyici toplumsal ya da kişilerarası sorunlara karşın sürekli madde kullanımı B. Bu semptomlar, bu gurup madde için Madde Bağımlılığı ölçütlerini hiçbir zaman karşılamamıştır. DSM-III-R Sınıflandırması DSM-III-R’ de Psikoaktif Madde Kullanım Bozuklukları başlığı altında ele alınmaktadır (Köroğlu, 1989). DSM-III-R Psikoaktif Madde Bağımlılığı A.Aşağıdakilerden en az üçü bulunmalıdır: 1) Madde, çoğu kez kişinin amaçladığından daha büyük miktarlarda ya da daha uzun süreli alınmaktadır 2) Madde kullanımına son vermek ya da bunu denetim altına almak için sürekli bir istek taşıma ya da bunlar için bir ya da daha çok başarısız girişimde bulunmuş olma 3) Maddeyi elde etmek, maddeyi almak, ya da bunun etkilerinden kurtulmak için gerekli etkinliklere çok büyük bir zaman harcama 4) İşte, okulda ya da evde, üzerine düşen temel yükümlülükleri yerine getirmesi beklendiği zamanlarda, ya da madde kullanımının fiziksel olarak tehlikeli olduğu zamanlarda, sıklıkla entoksikasyonda olma ya da yoksunluk semptomları yaşıyor olma 5) Önemli toplumsal, mesleki ya da boş zamanları değerlendirme ile ilgili etkinlikler, madde kullanımı yüzünden ya bırakılmış, ya da azaltılmıştır. 6) Madde kullanımının neden olduğu ya da bu yüzden alevlenen, sürekli ya da yineleyici toplumsal, psikolojik ya da fizik bir sorunu olduğunu bilmesine karşın madde kullanmayı sürdürüyor olma 7) Belirgin tolerans 8) Karakteristik yoksunluk semptomlarının olması 9) Yoksunluk semptomlarını gidermek ya da bunlardan kaçınmak için çoğu kez madde alıyor olma B. Bu bozukluğun birtakım semptomlarının en az bir ay sürmüş olması ya da daha uzun süreli olarak yineleyerek ortaya çıkmış olması koşulu. Bağımlılığın ağırlığı için ölçütler: Hafif Orta derecede Ağır Gidiş Belirleyicileri: Kısmi remisyon: Son altı ay süresince, belirli bir ölçüde madde kullanımı ve bağımlılığın bazı semptomları olmuştur. Tam remisyon: Son altı ay süresince, ya madde kullanılmamış ya da madde kullanılmış, ancak bağımlılık semptomları olmamıştır. DSM-III-R Psikoaktif Madde Kötüyekullanımı A. Aşağıdakilerden en az birinin olması ile belirli, psikoaktif maddenin uygun olmayan bir biçimde kullanılması 1) Psikoaktif madde kullanımının neden olduğu ya da bu yüzden alevlenen, sürekli ya da yineleyici toplumsal, mesleki, psikolojik ya da fizik bir sorunu olduğunu bilmesine karşın kullanmayı sürdürüyor olma 2) Kullanımın fiziksel olarak tehlikeli olduğu durumlarda tekrar tekrar kullanma B. Bu bozukluğun birtakım semptomlarının en az bir ay sürmüş olması ya da daha uzun süreli olarak yineleyerek ortaya çıkmış olması koşulu C. Hiçbir zaman elde edilen bulgular bu madde için psikoaktif madde bağımlılığı tanı ölçütlerini karşılamamıştır. 2.2. TANI ARAÇLARI SCID-I, DSM-III-R kriterlerini içerir. Esnek klinik görüşme özellikleri olan, görüşmeciye bulabildiği her bilgi kaynağını kullanma, gerekli olursa hastayı diğer bilgilerle yüzleştirme olanağı tanıyan bir görüşme aracıdır. İçinde psikoaktif madde kullanım bozukluklarını da içeren 7 major tanı gurubu ve 33 adet tanı kategorisi bulunmaktadır. Modüller, isteğe bağlı olmak üzere araştırmacılar tarafından tek tek de kullanılabilmektedir. SCID-II, biri geçici olmak üzere 12 DSM-III-R kişilik bozukluğunu sorgulamaktadır. Avoidant kişilik bozukluğu ile başlayıp, sırasıyla bağımlı, obsesif-kopulsif, pasif-agresif, self-defeating, paranoid, şizotipal, şizoid, histiryonik, narsistik, borderline ve antisosyal kişilik bozukluklarının her ölçütünü sorgular. Ölçütler yok ya da yanlış, eşik altı, eşik ya da doğru şeklinde kodlanır. Bir kişilik bozukluğunun bütün soruları sorulduktan sonra klinisyen eşik ya da doğru olarak kodladığı ölçütleri toplayarak o kişilik bozukluğu tanısının konup konmadığını saptar. SCID-II geçerlilik çalışmalarında en yüksek tanı koyma gücünün, antisosyal (%95) ve şizotipal (%90) kişilik bozukluklarında, en düşük tanı koyma gücünün ise narsistik (%45) ve avoidant (%60) kişilik bozukluklarında olduğu belirlenmiştir. 3. EPİDEMİYOLOJİ 3.1. DÜNYADA MADDE KULLANIMI Son yıllarda yasadışı madde kullanımının tüm dünyada arttığı görülmektedir. Acil servislere başvuran olguların sayısı, madde kullanımı ile ilişkili ölümler, yakalanan madde kullanıcıları, madde kullanımının giderek arttığını bildiren ülke sayısı gibi bir çok ipucu kullanımın tüm dünyada global bir sorun olduğu görüşüne açıklık getirmektedir. Bitki kökenli maddelerden kannabis ürünü olan marijuana ve haşhiş en sık kullanılan yasadışı maddelerdir. Eroin ve kokainin kullanımı daha az olmasına karşın daha ciddi sağlık sorunları oluşturmaktadırlar. Son yıllarda en hızlı artış sentetik maddelerde ve özellikle amfetamin benzeri maddelerde görülmektedir (UNDCP, 1997; Weinberg, 1998; EMCDDA, 1998). Bir çok ülkede ilgili otoritelerin lokal madde kullanımının boyutları konusunda belirsiz görüşleri vardır. Bir çok ülkede madde kullanımına ilişkin çalışmalar yapılsa da uzun süreden beri bu konu göz ardı edilmiştir. Uluslar arası verilerle kıyaslanacak geçerlilikte çalışmaların yapıldığı ülke sayısı oldukça azdır. Bir çok ülkede yapılan çalışmalarda göze çarpan bir bulgu yaşam boyu, yıllık ve günlük kullanım oranlarının ve aynı zamanda bir çok sosyo- ekonomik alt grubun kullanım oranları arasında farklılık olduğudur (UNDCP, 1997; EMCDDA, 1998). Çalışmalarda belirlenen değerlerin doğruluk dereceleri sınırlıdır ve açıkça belirtilmelidir ki dünyada madde kullanımının ne düzeyde olduğu kesin olarak bilinmemektedir. Yasal madde kullanımı için de benzer özellikler kendini göstermektedir. Ancak yasal kullanımı olan maddelerden sigaranın en az % 20, alkolün ise % 50 oranında kullanıldığı düşünülmektedir. Tüm nüfusun % 10’undan daha azının (yıllık prevalans) yasa dışı maddeleri kullandığı bilinmektedir. UNDCP’nin resmi olmayan verilerine göre yasadışı maddelerin yıllık global kullanımı % 3.3 ile 4.1 arasında değişmektedir. En sık kötüye kullanılan madde olan kannabis tüm dünya nüfusunun % 2.5’u tarafından kullanılmaktadır. Bu da yaklaşık 140 milyon insan demektir (UNDCP, 1997). Sağlık perspektifi açısından en ciddi madde kullanımının eroin kötüye kullanımı olduğu söylenebilir. Bir çok ülkede madde kullanımı ile ilişkili ölüm ve acil servis başvurularının temel sorumlusu eroindir. Eroin ve diğer opioidlerin kullanım prevalansı nispeten düşüktür. İstatistikler 8 milyon kişinin dünya nüfusunun yaklaşık % 0.14’ünün kullandığını göstermektedir. Asya, Avrupa ve Okyanusya’da eroin kötüye kullanımı dünya ortalamasının üstündedir. Kokain kötüye kullanımı 13 milyon kişiyi etkilemektedir ve kullanım Avrupa ve Kuzey Amerika’da yoğunlaşmaktadır. Son yıllarda en fazla artışın bildirildiği madde kötüye kullanımı amfetamin benzeri maddelerdir. Metamfetamin Avrupa ve Güney Amerika’da artan bir kullanım göstermektedir. (Tablo 3.1) Tablo 3.1 Dünya’da 1990’larda madde kötüye kullanımının yıllık prevalansı (UNDCP, 1997) Eroin ve diğer opioid tipi maddeler Kokain Kannabis Hallusinojenler Uyarıcı tipi maddeler Sedatif tipi maddeler Toplam (Milyon kişi) Toplam nüfusun % 8.0 0.14 13.3 141.2 25.5 30.2 227.4 0.23 2.45 0.44 0.52 3.92 Herhangi bir maddeyi deneyen genç erişkinlerin yüzdesin Yunanistan’da 6, Fransa’da 15, İspanya’da 20 ve İngiltere’de 30 dan fazla bulunduğu açıklanmaktadır. (UN 1995) Bu raporda esrar en yaygın olarak kullanılan maddedir ve kokainin de kullanımı “özellikle crack şekli” hızla artmaktadır. Ecstasy, LSD, amfetaminler ve diğer sentetik maddelerin kullanımı bazı yerlerde, özellikle İngiltere’de hızla tırmanmaktadır. Eroin kullanımında yeni eğilimlerin olduğu göze çarpmaktadır. Eroinin popülaritesi çok artmıştır ve aynı zamanda piyasada çok rahat bulunabilmektedir. Avrupa’da bir çok yerde, eskiden olduğundan çok daha saf, daha ucuz eroin kolaylıkla elde edilmektedir (UN, 1995). USA da genel popülasyonda 42862 erişkin ile görüşülerek yapılan National Longitudinal Alcohol Epidemiologic Survey (NLAES) 1992 araştırmadan elde edilen verilere göre, yaşam boyu alkol kullanım bozukluğu prevalansı %18.2, madde kötüye kullanımı%3.14, madde bağımlılığı %2.91 bulunmuştur. Alkol kullanım bozukluğu olanlarda herhangi bir madde kullanım bozukluğu %69.4 oranında bulunmuştur (Grant, 1996). 1960'larda USA’ da herhangi bir maddeyi deneme oranları %6 iken 1991 de bu oran %37.1 bulunmuştur (Johns, 1997). İngiltere'de (British Crime Survey 1994) madde kullanımı erkeklerde iki kat daha fazla bulunmuştur. En sık tanışılan madde esrardır, herhangi bir zamanda esrar kullanma oranları 30-59 yaş arasında %15 bulunmuştur ve 16-29 yaş arasında bu oran (%45) üç kat fazladır. Maddelerin 16-29 yaş arası popülasyonda en az bir kez kullanılmış olma oranları amfetamin %14, uçucular %13, mantar halüsünojenleri %10, LSD %9, ecstasy %6, kokain %3, eroin, crack-kokain veya metadon %1'dir (Johns, 1997; Gilvarry, 1998). Epidemiological Catchment Area (ECA) 1990'da hastane ve genel toplumdan 20 000 kişi ile Diagnostic Interview Schedule uygulanarak yapılmış bir çalışmadır. Bu çalışmanın verilerine göre Amerikan toplumunda yaşam boyu bir mental bozukluk, alkol veya madde kullanım bozukluğu görülme oranı %22.5 bulunmuştur. Major mental bozukluğa komorbit madde kullanım bozukluğu %6.1 olarak belirlenmiştir. Bir major mental bozukluk varsa madde kullanım bozukluğu görülme olasılığı dört kat artmaktadır (Thomas, 1999; Johns, 1997; Sonne, 1999; Mueser, 1992; Gilvarry, 1998). Londra'da 171 psikotik hasta ile yapılan çalışmada bir yıllık prevalans oranları madde kullanım (misuse) problemi için %36.3, alkol problemi için %31.6, ilaçla ilgili problem için %15.8 bulunmuştur. Genç erkeklerde risk artmaktadır (Johns, 1997). 3.2. TÜRKİYE’DE MADDE KULLANIMI Bir ülkedeki madde kullanım yaygınlığı ve özellikleri hakkında fikir edinebilmek için çeşitli yöntemlere başvurmak gereklidir. Bunlar arasında; Hastane kayıtları, Polis, mahkeme, cezaevi kayıtları, okullarda gençler ile yapılan anketler, toplumsal düzeyde belli bir örneklem çerçevesinde anket çalışmaları yakalanan madde miktarları, sanık ve olay sayıları, maddeye bağlı ölümler sayılabilir. Hastane Kayıtları Türkiye’de madde kullananların sosyo-demografik özellikleri ve madde kullanımlarına ait bilgilerin incelendiği sınırlı sayıda araştırma yapılmış olup bunların çoğu Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi AMATEM verilerine ilişkindir. AMATEM veri tabanını oluşturan kayıtlarda, hastaların %95’i erkek, %98’i T.C. uyruklu olup %91’i büyük şehirlerde yaşamaktadır. Medeni durumları açısından bakıldığında, %44’ü bekar, %36 sı evli ve %10’u boşanmış olduğu görülmektedir. Öğrenim durumlarına bakıldığında %53’ü ilkokul, %20’si ortaokul, %16’sı lise, %4’ü üniversite mezunudur. Meslekler açısından değerlendirildiğinde ise, %3’ü öğrenci, %3’ü memur, %7’si ticaretle uğraşan, %15’i işçi ve %33’ü işsiz olarak belirlenmiştir. Hastaların hastaneye yattıkları sırada %36’sının çalışmasını sürdürdüğü, %16’sının son altı aydır çalışmadığı, %26’sının işini tamamen bıraktığı, %7’sinin ise yaşamı boyunca hiç çalışmadığı görülmektedir. Çoğunluğun (%80) en azından 15 yaşına kadar kendi anne babasıyla yaşadığı ortaya çıkmaktadır. Hastaların %14’ünün babası her akşam veya devamlı alkol kullanırken, %4’ünün babası alkol dışı psikoaktif madde kullanmaktadır. Kardeşlerinde ise alkol kullanma oranı %15, alkol dışı psikoaktif madde kullanma oranı ise %4’dür. Hastaların %11’i ilkokul yıllarında, %8’i ortaokul yılarında disiplin cezası almıştır. %57’sinin cezaevi yaşantısı olup, işledikleri suçlara bakıldığında, madde bulundurma ve kullanma (%31) ve yaralama (%22) en sık görülmektedir. Hastaların %23’ünde intihar girişimi mevcuttur. İlk kullandıkları madde olarak %52 oranında esrarı, %19 oranında alkolü, %9 oranında opiumu bildirmişlerdir. Maddeyi ilk kullanma yaşı ortalaması 18.5’tur. İlk kullanılan madde olarak, tütün sorgulama dışı tutulduğunda, tüm yaş guruplarında, özellikle 15-19 yaşları arasında, esrar önemli yer tutmaktadır. Tedavi için başvuru nedeni olan madde uranları şu şekildedir: %68 opium, %8 uçucu, %7 alkol, %7 esrar, %3.5 uyku verici, %2 kokain, %1.5 antikolinerjik, %1 Benzodiazepin, %0.5 morfin, %0.5 amfetamin. Karışık madde kullananlar, ikinci madde olarak, %26 esrarı, %25 uyku vericileri, %8 alkolü, %7 opium’u, %4 kokaini tercih etmektedir. Bütün madde kullanan hastaların %40’ı kullandıkları maddeyi damar yolu ile alırken, opium kullananların %57’si damar yolunu tercih etmektedir.%55’i daha önce hastanede yatarak, %5’i ayaktan tedavi görmüşken, %40’ı daha önce tedavi görmemiştir ve ilk kez hastaneye yatmaktadır. Hastaların %83’ü ilk kez arkadaş gurubuyla madde kullanmaya başlamıştır. İlk kullanma yaşına bağlı olmaksızın, her yaşta arkadaş gurubuyla madde kullanımı en sık görülmektedir. Formların doldurulduğu 1991-1995 yılları arasında ilk kullanma yaşının düzenli biçimde düştüğü dikkati çekmektedir. Bu durum opioidler için daha belirgindir. Esrarda ise böyle bir bağlantı yoktur. Son yıllarda yatarak tedavi gören hastaların daha genç yaşlarda olduğu görülmektedir. Bu durum esrar ve opioid alt gurubu için geçerli olup özellikle esrar alt gurubu için belirgindir (Ögel, 1998; Türkcan, 1998; Beyazyürek, 1990; Doğan, 1998). Tablo 3.2’de 1983 yılından itibaren AMATEM’ e Madde nedeni ile yapılan başvuru sayıları yer almaktadır. Artış oranı dikkat çekicidir. 1991 yılında Madde bağımlılığı tedavisi için başvuranların bildirim zorunluluğu kalkmıştır. Özellikle 1991 yılından sonra gözlenen artışın bir nedeni bu olabilir. Tablo 3.2 Yıllara göre AMATEM'e başvuru sayıları (Ögel, 1998) Yıllar Başvuru sayları 1983 1984 1985 1986 1987 1988 1989 1990 1991 1992 1993 1994 1995 78 167 256 354 493 611 811 1346 1391 1382 1555 2591 2980 Tablo 3.2’deki veriler mükerrer başvuruları da içermektedir. Tablo 3.3’de ilk başvurular ve 20 yaş altı başvurular görülmektedir. Tablo 3.3 Yıllara göre AMATEM'e ilk ve 20 yaş altı başvuruların karşılaştırılması (Ögel, 1998) Yıllar İlk Başvuru 20 Yaş Altı 1993 1994 665 822 323 581 1995 984 834 Polis Kayıtları Polis kayıtları incelendiğinde olay sayılarında artış söz konusudur. Esrar olayları ve sanık sayısı 1991-1997 arasında yaklaşık 3 kat artmıştır. Yakalanan esrar miktarında ise 1993 yılına kadar artış, sonrasında azalma söz konusudur. Esrar olayları ve yakalanan miktar İstanbul, İzmir, Diyarbakır, Malatya ve Şanlıurfa’da yoğunlaşmaktadır. Benzer artışlar eroin olaylarında da gözlenmektedir. Eroin olayları İstanbul, Van, Diyarbakır, Adana, İçel, Edirne’de yoğunlaşmıştır. Tablo 3.4 Yıllara göre polis kayıtlarına geçen madde kullanıcı sayıları (EGM, 1998) Yıllar Sayı 1992 802 1993 1068 1994 2184 1995 1721 1996 2570 1997 2776 Tablo 3.5 Polis kayıtlarına geçen aşırı doz ölümlerinin yıllara dağılımı (EGM, 1998) Yıllar Sayı 1987 1988 1989 1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 2 9 4 5 8 11 27 23 24 36 22 1997 yılında polis kayıtlarına geçen 22 ölüm olayının 21’i İstanbul’da, 1’i İçel’de meydana gelmiş, 21’i eroin kullanımına, 1’i hap kullanımına bağlıdır. Kayıtlara geçen eroin kullanıcılarının %70’i, kokain kullanıcılarının %97’si İstanbul’dadır. Esrar kullanıcıları ise İzmir’de yoğunlaşmıştır. (EGM, 1998) Anket Çalışmaları İstanbul’da 1991 yılında 1500 lise öğrencisi ile yapılan çalışmada herhangi bir maddeyi en az bir kez kullanan gençlerin oranı %2.6 bulunmuştur. 1995 yılında 2800 öğrenci ile yapılan çalışmada bu oran %7 olarak saptanmıştır. En sık kullanılan madde olan esrar açısından en az bir kez kullananların oranları 1991 yılında %0.7, 1995 yılında %4, 1996 yılında %4.2 olarak bulunmuştur. 1997 yılında İstanbul’da üniversitelerde yapılan çalışmada yaşam boyu en az bir kez kullananların oranı sedatif ilaçlar için %15, uyarıcı ilaçlarlar için %2.6, esrar için %6, LSD için %1.3 bulunmuştur. 1990 yılında Ankara üniversitelerinde yapılan çalışmada alkol ve sigara dışında bağımlılık yapıcı maddelerin en az bir kez kullanım oranı %5 ila 9 arasında saptanmıştır. Sağlık Bakanlığı’nın 1995 yılında, 7 ilde 8453 lise öğrencisiyle yaptırdığı “Lise Öğrencilerinin Sigara, Alkol ve Uyuşturucu Maddeler Konusundaki Bilgi, Tutum ve Davranışlarının Belirlenmesi Projesi” (SAMAY) kapsamında elde edilen verilere göre yaşam boyu alkol dışı psikoaktif madde kullanım oranları özel okullarda %5.6 ve devlet okullarında %3.5 olarak bulunmuştur. Denenen ve kullanılan en yaygın madde esrardır (SAMAY, 1998). Diyarbakır’da polis kayıtlarına geçmiş 115 esrar ve eroin kullanıcısı ile görüşülmüş, maddeyi kullanma biçimleri ve sosyo-demografik özellikleri araştırılmıştır. Görüşülen kişilerin yaş ortalaması 36 tümü erkektir. %72’si evli, %27’si bekar, %1’i duldur. Öncelikli kullanım maddelerine göre %55.7 esrar, %44.3 eroin kullanmaktadır. Eroin kullananların %62’si madde kullanımına esrarla başladıklarını bildirmişlerdir. Öncelikli kullanım maddesi esrar olanlar için başlangıç yaşı 21 (90-40), eroin olanların ise başlangıç yaşı 22 (14-32) olarak bulunmuştur. Her iki gurupta da madde kullanımına başlama nedeni birinci sırada “arkadaş guruplarının etkisi” ikinci sırada “merak”, üçüncü sırada ise “sorunlar” olarak bildirmişlerdir. Eroin kullananlarda ilkokul üzeri eğitim oranı anlamlı biçimde farklı bulunmuştur (Sır, 1998). Türkiye’de Madde Kullanıcılarının Özellikleri Araştırması Araştırmanın amacı Türkiye’de yaşayan madde kullanıcılarının ve madde kullanımının özelliklerini saptamaktır. Bakırköy RSHH-AMATEM öncülüğünde planlanmıştır. Araştırmanın birinci aşaması daha çok niteliksel bir araştırma özelliklerini taşımaktadır. Madde kullanıcıları ve madde kullanıcıları ile karşılaşan kişilerle görüşülmüştür. Bunlar; narkotik polis, cezaevi yetkilileri, jandarma, sağlık çalışanları, madde kullanıcıları ve madde kullanıcılarının yakınlarıdır. “Anahtar kişi” olarak tanımlanmışlardır. “Anahtar kişi görüşme formu” çerçevesinde derinlemesine görüşmeler yapılmıştır. Toplam 186 kişi ile görüşülmüş, bunların 149’u erkek, 37’si kadındır. Görüşülen kişilerin 72’si madde kullanıcısı, 14’ü ise madde kullanan bir kişinin aile üyesidir. Çalışmanın birinci aşaması 10 ayrı ilde ve KKTC’de yürütülmüştür. Bu iller; Adana, Ankara, Denizli, Diyarbakır, Eskişehir, İstanbul, İzmir, Kocaeli, Trabzon Ve Van’dır. İller daha önce yapılan çalışmalarda ve ampirik gözlemlerde Madde kullanımının yaygın olduğu iller arasından seçilmiştir. Bu çalışmadan edinilen bilgileri özetleyecek olursak; kullanıcılarının en sık anne ve babanın biriyle ya da her ikisi ile birlikte yaşıyor görünmekte olduğu ve bu durumun en çok uçucu kullananlar için geçerli olduğu belirlenmiştir. Eroin kullananlar daha fazla oranda öğrenci iken madde kullanmaya başlamışlar, eroin nedeniyle eğitimlerine devam edememişlerdir. Ailelerde sorun yaratacak derecede alkol kullanımı olan kişilerin varlığı ve bu kişilerin babaları olması madde kullanımı açısından risk faktörü olarak değerlendirilebilir. Özellikle eroin olmak üzere, aile içinde esrar ya da eroin kullanımının bu aile içinde aynı maddelerin kullanım riskini arttırdığı söylenebilir. Alkol ve madde kullanımı tüm maddeler için birlikte olabilmekte ve en sık sağlık sorunları eroin kullanan kişilerde kendini göstermektedir. Her ne kadar IV madde kullanımı çok yaygın görülmese de % 37 civarında bildirilen enjektör paylaşma oranları dikkat çekicidir. Madde kullanımı ile ilgili suçlar esrar ve eroin kullananlarda yaşanırken, madde ile ilgisiz suçlar uçucu ve hap kullananlarda daha yaygınlık göstermektedir. Ancak her durumda suç işleme yaşı uçucu ve hap kullananlarda çok daha düşük yaşlardadır (Ögel, 1999). İkinci aşaması tamamlanmış, henüz yayınlanmamıştır. WHO Tarafından Yapılan Çalışmalar Son yıllarda UNDCP desteği ile çeşitli ülkelerde, Hızlı Değerlendirme Metodolojisi kullanılarak, madde bağımlılığının doğası, yaygınlığı ve nedenleri irdelenmektedir. Ülkemizde UNDCP desteği ile İstanbul’da 1996 yılında bir proje başlatılmış ve ön sonuçları bildirilmiştir. Daha önce de benzer çalışmalar Vietnam, Lübnan, Myanmar, Kamerun, Nepal, Kenya ve Çek Cumhuriyeti’nde uygulanmıştır (HHV ve AMATEM, 1997; Akşit, 1997). Niteliksel ve niceliksel yöntemlerin birlikte kullanıldığı bu çalışmaların amacı, uygulanan bölgelerdeki madde kullanım sorununu belirlemek ve o bölgeye uygun mücadele yöntemleri geliştirmektir. Bu araştırmalarda madde kullanıcısı, kullanıcı yakını, tedavi ekibi, sorunun yasal boyutu ile uğraşan kişiler ile derinlemesine görüşmeler ve odak gurup çalışmaları yapılmıştır. 3.3. İZMİR’DE MADDE KULLANIMI İzmir’de hastaneye başvurular (bağımlılık tedavi birim, psikiyatri klinikleri, poliklinikler), madde kullanıcılarına ilişkin suçlar ve yakalanan madde miktarı artış göstermektedir (Coşkunol, 1994; EGM, 1998). En sık kullanılan maddeler esrar, hap ve uçucu maddelerdir. Esrar yaygın olarak kullanılmaktadır. Tabaka biçiminde kullanılsa da (ot, sarma, gonca ) olarak adlandırılan kurutulmuş ot biçimi de kullanılır. Kullanım küçük yaşlarda da başlayabilmektedir. Bazı bölgelerde (tepecik, Kuruçay, bazı balıkçı barınakları, Örnekköy) kullanım bir yaşam biçim gibi algılanabiliyor. Hap kullanım (benzodiazepinler, Akineton, Aparkan, Korex, Perekon) gençler arasında daha yaygın. Leblebi ve papik olarak adlandırılıyor. Tepecik ve Kuruçay gibi bazı bölgelerde kolayca bulunabilmektedir. Uçucu madde kullanımı da yaygın olarak görülmektedir. Çocuklarda, sokakta yaşayanlarda ve arkadaş grubu içinde madde kullanımı olan çalışan çocuklarda uçucu madde kullanımı çok sıktır. Eroin, kokain ve LSD kullanımı İzmir’de sık olarak görülmemektedir. Madde kullanıcıları belli bölgelerde daha sıktır. Bunlar gençlerin takıldığı bar, kafe, gece kulüpleri (Alsancak, Güzelyalı çevresinde), Bostanlı ve Güzelbahçe’de balıkçılıkla uğraşanların bulunduğu yerlerde, Tepecik, İkiçeşmelik, Kuruçay, Örnekköy gibi kullanımın gençler arasında yaygın olduğu ve satıcıların bulunduğu kesimler olarak bilinmektedir. İzmir’de yeni kurulan yerleşim birimlerinde de (Evka, Ege-kent) madde (özellikle eroin) kullanımı yaygınlaşmaktadır (Ögel, 1999). Kliniğimiz Bağımlılık Tedavi Birimi’ne 1993-1994 yıllarında 44 madde bağımlısı başvurmuştur. Yaş ortalamaları 26.2, kadın/erkek oranı 11/33 dür. En fazla kullandıkları maddeler şunlardır: opioidler %57 (n=25), anksiyolitik ve hipnotikler %18 (n=8), esrar %9 (n=4), uçucular %7 (n=3), kokain %4 (n=2), diğer maddeler %4 (n=2). Opioid kullanımı nedeniyle başvuranlar genellikle yurt dışında çalışanlardır (Coşkunol, 1994). Esrar olayları polis kayıtlarına göre İstanbul, İzmir ve Diyarbakır ’da yoğunlaşmaktadır. Narkotik şube müdürlüğü kayıtlarına göre İzmir’de olay ve sanık sayısı, yakalanan madde miktarı olarak ilk sırayı esrar ikinci sırayı sentetik ecza almaktadır. Yıllara göre artışlar Tablo 3.6’da görülebilir (EGM, 1998). Tablo 3.6 İzmir’de polis kayıtlarına geçen olaylarının yıllara dağılımı (EGM, 1998) Kök (Hint Yıllar Olay Sayısı Sanık Sayısı Miktar Sentetik keneviri, (kg)* Ecza (adet) Haşhaş bitkisi) 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 134 216 281 253 258 293 319 296 402 545 407 490 550 565 274 382 295 377 211 947 2335 8762 51 192 2186 7582 *Esrar, eroin, baz morfin, afyon miktarı alınmıştır. Kokain az miktarlarda (1 kg’dan az) ele geçirildiği için alınmamıştır. İzmir'de Madde Kullanımının Doğası ve Boyutları Araştırması 1999 yılında yapılmıştır. Bağımlılık konusunda anahtar kişi olduğu düşünülen sağlık çalışanı, öğrenci, öğretmen, eczacı, muhtar, emniyet görevlisi, adliye çalışanı, sosyal çalışmacı, bağımlı yakını ve bağımlılardan oluşan 118 kişi ile derinlemesine görüşmeler ve sekiz hedef gurup görüşmesi yapılmıştır. Çalışmanın amacı İzmir metropolünde madde kullanım sorununu, kişilerin bilgi tutum ve davranışlarını belirlemek, sorunun yaygınlığını ve dağılımını belirlemektir. Görüşülen kişilerin genel olarak maddeler ve bağımlılıkla ilgili bilgili oldukları görülmüştür. İlk akla gelen madde esrardır, İzmir ve çevresinde kullanımı daha çok görülmektedir. Madde kullanma nedenleri arasında merak, arkadaş çevresi ve bir guruba ait olma önemli görülmektedir. (Akvardar ve Coskunol, 2000). Gençlerde sigara, alkol ve madde kullanımının yaygınlığını değerlendiren bir çalışmada (SAMAY), İzmir en sık alkol kullanılan il olarak belirlenmiştir. Gençler arasında yaşam boyu sarhoş olma oranları en yüksek yine İzmir’de (% 39.7) görülmüştür. Yine yaşam boyu esrar kullanımının en yüksek oranda görüldüğü il İzmir’dir. % 4. Uçucu madde kullanım oranları % 11.1, kokain kullanım oranları % 1.5, eroin kullanım oranları % 1.5, benzodiazepin kullanım oranları % 4.4 olarak belirlenmiştir (SAMAY, 1998). 4. ETİYOLOJİ Madde kullanım sürecinin her aşamasında faktörler değişik şiddette rol oynayabilir. Maddenin ulaşılabilirliği, sosyal kabul edilebilirliği ve akran etkileşimi madde kullanımının başlangıcında major belirleyici olabilir. Fakat kişilik ve bireysel biyolojik farklılıkların madde kullanımının başlamasından sonraki süreçte daha önemli olduğu anlaşılmıştır. Madde etkisinin özelliği, bağımlılığın gelişim sürecinde önemli belirleyici olabilir. Madde kullanımı genelde ani olarak gelişen, sosyal ve psikolojik belirleyicileri olan bir karardır. Maddenin kullanımı bir sonuçlar zincirine yol açar. Bu sonuçlar ödüllendirici veya caydırıcı olabilir, ayrıca bir öğrenme süreci ile madde kullanım davranışının tekrarına neden olabilir. Bazı maddeler biyolojik süreçler yardımıyla toleransa yol açabilir. Yan etkilere oluşan tolerans madde kullanımını motive edebilir. Sosyal ve kültürel faktörler Kültürel faktörler, sosyal durumlar, yasalar, maddenin bulunabilirliği ve maliyeti alkol ve tütün dahil olmak üzere bütün madde kullanımlarının başlamasını etkiler. Genel olarak sosyal onay bulan maddelerden sonra bağımlılık yapıcı etkisi daha ağır olan madde kullanımları başlar. Bu nedenle bu maddelere eşik madde ya da geçiş maddesi denir. Sosyal ve kültürel faktörler yasalardan daha çok etkilidir. Örneğin fiyat ve bulunabilirliği artmamasında rağmen kannabis kullanımı 1980’li yıllarda 1970’li yıllara göre daha az kullanılmıştır. Günümüzde yasadışı opiyat ve kokain şehir merkezlerinde daha kolay bulunur. Bu durum madde kullananların bu merkezlerde yaşamalarına neden olur. Madde kullanımının yoğunlaştığı bu yerler çoğunlukla yüksek işsizlik ve suç oranları ile beraberlik teşkil eder. Maddenin bulunabilirliğinin etkisi sağlık personelinde, stimulan, opiyat ve sedatif kullanımının fazla olmasıyla da görebiliriz. Biyolojik faktörler Bağımlılık ventral tegmental alandaki dopaminerjik nöronların nucleus accumbes’e verdiği projeksiyonlar sorumlu tutulmaktadır. Nucleus accumbens’in medial kısmı bağımlılık gelişiminde önemli bir bölgedir. Buradaki dopamin salınımı amfetamin ve kokain bağımlılığını pekiştirmektedir. Opiyatlar nucleus accumbes üzerindeki opiyat reseptörleri aracılığıyla bağımlılık oluştururlar. Bulgular maddelerin hepsinde aynı bölgedeki dopaminerjik nöronların etkili olduğunu göstermektedir. Öğrenme ve koşullanma Bazı maddeler madde kullanım davranışını pekiştirirler. Ayrıca daha önceden var olan bazı fiziksel durumları (örn. ağrı) geçirirler. Bazı sosyal durumlarda gurupta kabul görme de pekiştireç olabilir. Kısa etki süreli maddeler günde birkaç kez kullanıldığından günlük yaşantıdaki her durum maddeyi anımsatabilir ve pekiştireç olabilir. Sosyal kabul gören maddeler günlük hayata o kadar girer ki, kullanıcılar günlük işlerini yaparken bile maddeyi anımsatan durumlarla karşılaşabilirler. Pavlovian bir koşullanma da ortaya çıkabilir. Madde kullanımının kesilmesinin ardından uzun süre geçse de bağımlı kişi madde kullanımını çağrıştıran bir çevreye girdiğinde yoksunluk ortaya çıkabilir. Ancak bu madde açlığı durumuna fiziksel yoksunluk bulguları eşlik etmez. Genetik Bütün maddelere olan bağımlılığın ailesel geçişi olduğu görülmüştür. İkiz çalışmaları, çevresel faktörler kadar genetik faktörler de önemli olduğunu destekler niteliktedir. Psikodinamik faktörler Yapılan çalışmalar madde kullanıcılarında ego defektlerini göstermektedir. Bağımlı kişinin acı veren olaylarla başa çıkmada güçlüğü vardır. Maddeler sembolik olarak başetmede yardımcı olmaktadır. Örneğin opiyat kullanımı acı veren bir öfkeyle başetmeye yardım eder. Alkol kullanımı paniği, nikotin kullanımının depresyonu kontrol ettiği söylenmiştir (Jaffe, 2000). 5. MADDE KULLANIMI VE PSİKİYATRİK BOZUKLUKLAR Komorbidite (co-morbidity) terimi tanım olarak; tanımlanmış bir hastalığı olan hastanın o hastalığı devam ederken özellikleri farklı olan başka bir hastalığın ortaya çıkmış olma durumudur. Çoğu zaman ikili tanı (Dual-diagnosis) ile aynı anlamda kullanılmaktadır. Madde kullanımı sıklıkla diğer psikiyatrik bozukluklarla ilişkilidir. 1.eksen ve 2.eksen bozuklukları madde kullanımı için risk faktörleridir. Ancak mental bozukluklar için tanı kriterlerinin ayırdediciliği düşük olduğundan aynı hastada iki ayrı bozukluğu tanımlamak güç olabilmektedir. Komorbid bozukluğu olanlar daha komlike bir klinik tabloya ve daha kötü bir klinik gidişe sahiptirler. Daha fazla sağlık ve sosyal desteğe ihtiyaç duyarlar. Genellikle tedaviyi sürdürmesi güç olan kişilerdir. Daha sık relaps yaşarlar ve tedaviye dirençli kronik semptomlar çıkarmaya adaydırlar (Gilvarry, 1998). Ayrıca evsizlik oranı ve özkıyım riskini arttırmaktadır. Komorbid birlikte değerlendirilmesi ve tedavisi bu hastaların prognozlarını etkilemektedir (Roger, 1992). DSM-III ile birlikte uygulamaya giren çok eksenli değerlendirme, psikiyatrik belirti ve bozuklukların ortaya çıkmasında kolaylaştırıcı olan ve ilişkili olabilecek karakter hatlarının fark edilmesini sağlamıştır. Klinik uygulamada 2.eksende ele alınan kişilik bozukluklarının saptanması, psikiyatrik belirtileri, tedavi ve prognozu etkileyebilmektedir. Genel popülasyonda kişilik bozukluklarının yaşam boyu prevalansı %10-14 olarak tahmin edilmektedir. Madde kullanım bozukluğunda kişilik bozukluğunun birlikteliği %11-100 gibi oranlarda bulunmuştur. Bu sonuçlar seçilen örneklem, değerlendirme metodu, değerlendirmenin yapıldığı dönemden etkilenmektedir. Örneğin erken detoksifikasyon ve yoksunluk stresinin yoğun olduğu dönemde yapılan değerlendirmede ve ayrıca yapılandırılmamış görüşmelerde kişilik bozukluğu tanısı daha kolay konabilmektedir (Thomas, 1999). Kişilik bozuklukları ve madde kullanımı arasındaki bağlantıyı açıklayan en popüler hipotez self-medikasyon hipotezidir. Rahatsız edici semptomları ve emosyonel durumları gideren maddeler bireysel farklılıklar göstermektedir ve kişiler madde tercihlerini bu belirtilere göre yapmaktadır. Örneğin anksiyete ve korkunun eşlik ettiği durumlarda sedatif etkili maddeler tercih edilecektir. Kişilik bozuklukları ve tercih edilen madde arasındaki ilişkiyi destekleyen çalışmaların yanında desteklemeyen çalışmalar da vardır (Thomas, 1999). Madde kullanımına eşlik eden tanıları bildiren birçok çalışma yayınlanmıştır. Bu çalışmalarda eş tanıların sıklığı geniş değişkenlikler göstermektedir. Bunun nedeni; farklı tanı kriterleri kullanımı ve farklı bölgelerde çalışılmış olması yanında, kronik alkol ve/veya madde kullanımı sonrasında psikiyatrik bulguların ayırdediciliğinin azalmasıdır (Weiss & Collins, 1992; Miller, 1993). Epidemiological Catchment Area (ECA) verilerine göre Amerikan toplumunda yaşam boyu bir mental bozukluk, alkol veya madde kullanım bozukluğu görülme oranı %22.5 bulunmuştur. Major mental bozukluğa komorbit madde kullanım bozukluğu %6.1 olarak belirlenmiştir. Bir major mental bozukluk varsa madde kullanım bozukluğu görülme olasılığı dört kat artmaktadır. Alkol ve madde kullanım bozukluğu; antisosyal kişilik bozukluğu olanlarda %83.6, bipolar bozuklukta %56.0, affektif bozukluklarda %32, şizofrenide %47, anksiyete bozukluklarında %23.7 oranlarında bulunmuştur. Madde kullanım bozukluğu tanısı alanların %18’inde, alkol kullanım bozukluğu olanların %14’ünde Antisosyal kişilik bozukluğu saptanmıştır (Thomas, 1999; Johns, 1997; Sonne, 1999; Mueser, 1992). Bipolar Affektif Bozuklukta (BAB) madde kullanım bozukluğu unipolar depresyona göre daha sık bulunmuştur. BAB tanılı hastalarda ek olarak madde kullanım bozukluğu varsa; hastaneye yatışlar ve mani riski artmıştır. BAB özellikle alkol ve kokain kullanımıyla ilişkili bulunmuştur (Sonne, 1999). Madde kullanım bozukluğuna distimi eşlik eden olgularda tedavi maliyetleri 4.7 kat artmıştır (Westermayer, 1998). Depresyon ile özellikle kannabis, hallusinojen, amfetamin ve kokain kullanımı ilişkili bulunmuştur (Swendsen, 2000). Şizofreni tanılı hastalara %10-65 arasında madde kötüye kullanımı oranları bildirilmiştir. ECA sonuçlarında %47’dir. En çok alkol, sonra kannabis ve stimulanlar kullanılmaktadır. Kannabis hastalarda ortaya çıkan negatif belirtiler ve affektif belirtileri, ayrıca nöroleptiklerin oluşturduğu yan etkileri azaltmaktadır (McDonald 2000). Genç yaş, erken hastalık başlangıcı, düşük kültürel düzey, hastalık öncesi sosyal uyumun iyi olması madde kullanımı için risk faktörleridir. Sonuçta relaps oranı ve suicidalite artmaktadır (Gilvarry, 1998; Mueser, 1992; Arndt,1992). Anksiyete bozukluklarında ise, Yaygın anksiyetede %8-50, Agorofobi ve Sosyal fobide %2-40, Obsesif-kompulsif bozuklukta %3-10 ve panik bozuklukta %40’a varan oranlarda madde suiistimali olmaktadır (Gilvarry, 1998). Tablo 5.1 Diğer psikiyatrik bozukluklarda madde kötüye kullanımı prevalansları (Weiss & Collins, 1992) Yazar McLellan and Druley Drake and Wallach Örneklem 279 yatan hasta (%60 Bulgular %49 hastada madde şizofrenik, %30 depresif) 187 kronik mental kullanım sorunu %25 alkol, %18 drug bozukluklu hasta (çoğunluğu kötüye kullanımı Caton ve ark. şizofrenik) 100 yatan hasta (%37 %51 madde kötüye depresif, %21 şizofrenik) kullanımı; üçte birinde psikopatoloji başlamasından önce madde kötüye Miller ve ark. 110 yatan hasta (50 şizofrenik, 60 bipolar) kullanımı başlamış Şizofrenlerin %50'si, bipolar gurubun %21'i bir veya birden fazla madde kullanmışlar Tablo 5.2 Madde kullanımı nedeniyle yatarak tedavi görenlerde eşlik eden tanıların prevalansları (Weiss & Collins, 1992) Yazar Ross ve ark. Örneklem 501 hasta (%68 alkol, %32 madde) Rounsaville ve ark. 298 kokain bağımlısı Bulgular %76 yaşam boyu başka bir tanı, %65 şimdi başka bir tanı almış) %74 yaşam boyu madde kullanımı dışı başka bir tanı, %56 şimdi başka bir tanı Khantzian and Treece Mirin ve ark. 133 opioid bağımlısı almış %77 şimdiki 1.eksen 350 drug abusers tanısı, %65 2.eksen tanısı %37 başka bir 1.eksen tanısı Madde tedavi programına devam eden olgularda kişilik bozukluğu sıklıkla görülmektedir. Bu tanı %37-57 oranlarında bildirilmiştir. Opioid bağımlısı tanısı almış kişilerle yapılan bir çalışmada en sık antisosyal kişilik bozukluğu (%61) tanısı eşlik etmektedir. Bunu avoidant (%40), borderline (%23), paranoid (%20) kişilik bozuklukları izlemektedir (Johns, 1997). Opioid kullanımı olan ve metadon sürdürüm programına alınan 716 olgu, metadon dozları stabilize olduktan sonra değerlendirilmiştir. Ortalama yaş 34.8, % 47.2 si bayandır. İlk madde kullanma yaşı 14.1, ilk opioid kullanma yaşı 19.8 olarak bulunmuştur. Yaşam boyu 1.eksen bozukluğu %24.0, Major Depresyon %15.8, Basit Fobi 3.5, 2.eksen bozukluğu %34, Antisosyal K.B. %25, Avoidant K.B. %5.2, Borderline K.B. %5.2 bulunmuştur. Kadınlarda Major depresyon ve Basit Fobi, erkeklerde ise Antisosyal K.B. anlamlı olarak daha sık bulunmuştur. Sıklıkla kullanılan diğer madde (%40.2) kokaindir (Bronner, 1997). DSM-III-R’a göre Madde kullanım bozukluğu olan 252 (bunların 181’i erkek, 148’i alkol kullanım bozukluğu) olgu eşlik eden kişilik bozuklukları, tercih edilen madde ve ayrıca izlemi yapılan 104 olgu bir yıllık relapslar açısından değerlendirilmiştir. %50 oranda bir ya da daha fazla kişilik bozukluğu bulunmuştur. Antisosyal kişilik bozukluğu ve kokain kullanımı relaps için öngörücü bulunmuştur. Antisosyal kişilik bozukluğu olanlarda madde kullanım bozukluğu erken yaşlarda başlamakta ve bulgularda hızlı ilerleme görülmektedir. Antisosyal kişilik bozukluğunda suç işleme ve sosyal sorunlar, Borderline kişilik bozukluğunda opiyat kullanımı, alkolizm ve affektif bozukluklar, narsistik kişilik bozukluğunda tibbi sorunlarla karşılaşma daha sık görülmektedir. Bunun dışında kişilik bozukluğu ile tercih edilen madde arasında ilişki bulunamamıştır (Thomas, 1999). Borderline kişilik bozukluğu bulunan 379 olguda alkol bağımlılığı ve kötüye kullanımı %52, madde bağımlılığı ve kötüye kullanımı %46 oranında bulunmuştur (Zanarini, 1998). 130 olgulu yedi yıllık izlem çalışmasında madde suiistimali olan gurupta self destrüktif-davranışlar ve intihar girişimleri yüksek oranda bulunmuştur. Ayrıca bu gurupta izlem sonrası değerlendirmede kişilik bozukluğu belirtilerinin şiddetlendiği tespit edilmiştir (Links, 1995). Adli psikiyatri kliniğinde değerlendirilen 450 olgunun %83’ü madde ile ilişkili bozukluklar, %38’i iki tanı, %29’u üç tanı, %10’u da dört ya da daha fazla tanı almışlardır. Madde kullanım bozuklukları ile Antisosyal kişilik bozukluğu ve şizofreni birlikteliği dikkat çekicidir. Komorbid antisosyal kişilik bozukluğu olan kişiler suça daha meyilli ve tehlikeli, tedaviye daha dirençlidir. Madde kullanım bozukluğu olan kişiler suçu daha çok kendi hayatlarını finanse etmek için işlemektedir. Suçlar en çok ağır alkol alımının ardından işlenmektedir. Homicid suçu işleyenlerin tercih ettiği maddeler gurup kullanılanlardan ziyade bireysel-tek başına kullanılan maddelerdir (Dittmann, 1996; Gilvarry, 1998). 6. AMAÇLAR Bu araştırmanın temel amacı madde kullanımı nedeniyle başvuran kişilerin oluşturduğu bir gurubu tanımlamaktır. Madde kullanan kişilerin daha iyi tanınması madde temininin ve kullanımının önlenmesi, tedavi ve rehabilitasyon çalışmalarına ışık tutacaktır. Bu çalışmalar her madde ve kullanıcı kültürleri, gurupları için farklılıklar göstermektedir. Bölgemizde bu gurupların ve madde kullanım kültürlerinin belirlenmesi madde kullanımını önleme alanında çalışanlara yardımcı olacaktır. Kullanıcıların madde kullanımını bırakma girişimleri, motive eden nedenlerin ve başvurulan yerlerin belirlenmesi, tedavi hizmeti veren kurumların varlığının nerelerden öğrenildiğinin bilinmesi bu alanda yapılacak çalışmaların planlanmasında yararlı olacaktır. Risk guruplarının belirlenmesi önleme çalışmalarına yön verecektir. Madde kullanımını önleme çalışmalarında en önemli aşama kişilerin madde ile tanışmasını önlemektir. Çünkü madde kullanımı başladıktan sonra yapılacak önleme ve tedavi çalışmalarında başarı oranları düşüktür. Topluma doğrudan ve dolaylı yükleri ağırdır. Bu çalışmalara yol gösterici olacağı düşüncesiyle ilk madde kullanım özelliklerini ayrıntılı olarak sorguladık. İntravenöz (IV) madde kullanımı bildiğimiz kadarıyla ilimizde önemli bir sorun olmamakla birlikte, madde kullanımının ve madde kültürünün gelişmesi sonucunda yakın zamanlarda sorun olabilecek gibi görülmektedir. Ayrıca madde kullanımı IV madde kullanımı dışındaki riskli davranışlar nedeniyle bulaşıcı viral enfeksiyonlar için bir risk faktörüdür. Bu nedenle bu enfeksiyonlar için kişilerin bilgi, tutum ve davranışlarının belirlenmesi bu konuda yapılacak çalışmalara ışık tutacaktır. 7. VARSAYIMLAR Araştırmanın temel varsayımı madde kullanıcılarının homojen bir gurup olmadığıdır. Aksine kullanıcı kişilik özellikleri, kullanılan maddeler, kullanım biçimleri ve özellikleri, sosyoekonomik düzey, yaş, eğitim, yaşanılan çevre, ilgi alanları, madde kullanımına bakış açıları, tedavi konusundaki tutumları gibi birçok özellikler bakımından oldukça heterojen bir guruptur. Farklı bölgelerde alt kültürler oluşturma eğilimindedirler. Ayrıca esrar kullananlar kendi içinde hetorojenite göstermektedir. İlk kullanılan maddeler genellikle legal maddelerdir. Ailesinde alkol ve madde kullanımı olanlarda madde kullanmaya başlama daha erken yaşlarda olmaktadır. Kişilik bozukluğu olanlarda madde kullanmaya başlama daha erken yaşlarda olmaktadır. Kişilik bozukluklarında birden fazla maddenin kullanımı ve bu maddelerin birlikte kullanımı daha fazla görülmektedir ve bu kişilerde suç işleme oranları daha yüksektir. İlk madde kullanımı grup halinde, yakın arkadaşlarla ve yakın arkadaşlardan madde temini biçiminde olmaktadır. İlk madde kullanımı genellikle merak nedeniyle olmaktadır. Esrar beden ve ruh sağlığına zararı olmayan bir madde olarak bilinmektedir. IV madde kullanımı yoluyla bulaşan hastalıklardan en çok AIDS bilinmektedir. Ülkemizde hepatit taşıyıcılığı fazla görülmesine rağmen daha az oranda bilinmektedir. Mevcut tedavi merkezleri madde kullananlar tarafından bilinmemektedir. 8.YÖNTEM 8.1. DENEKLERİN SEÇİMİ Çalışmaya EÜTF Psikiyatri Kliniği’ne ve Manisa Ruh Sağlığı Hastanesi AMATEM’e başvuran 58 madde kullanım bozukluğu olan olgu alınmıştır. Olgular ile konuşularak çalışmaya katılmaları istenmiş ve gerekli açıklamalar yapılarak onayları alınmıştır. Olgu seçiminde şu özellikler aranmıştır: 1. DSM-III-R kriterlerine göre Alkol ve Nikotin dışında Psikoaktif Madde Kullanım bozukluğu tanısı alma, 2. En az 15 yaşında olma, 3. Çalışmaya gönüllü olarak katılma, 4. Görüşmeler için gerekli asgari işbirliğini yapabilme. 8.2. ARAÇLAR VE UYGULAMA Deneklere sırasıyla Madde Kullanım Özellikleri Görüşme Formu, DSM-III-R Yapılandırılmış Klinik Görüşme Formu Türkçe Versiyonu (SCID-I) (Spitzer, 1988) ve 18 yaşından büyük olgulara DSM-III-R Yapılandırılmış Klinik Görüşme Formu Türkçe Versiyonu Kişilik Bozuklukları Formu (SCID-II) uygulanmıştır (Spitzer, 1990). Madde Kullanım Özellikleri Görüşme Formu: Geliştirdiğimiz görüşme formu A ve B olmak üzere iki bölümden oluşmaktadır. A bölümü (Ek:1) 71 soru ve B bölümü (Ek:2) 15 sorudan oluşmaktadır. B bölümü katılımcının kullanmış olduğu her madde için ayrı ayrı doldurulmuş olup o maddenin kullanım özelliklerini içerir. 8.3. VERİLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ Veriler SPSS 8.0 istatistik paket programı ile değerlendirilmiştir. Kategorik değişkenler karşılaştırıldığında X2 analizi yapılmış, gerek görüldüğünde Fisher exact düzeltme sonuçları ele alınmıştır. Sayısal değişkenlerin karşılaştırılmasında tek yönlü varyans analizi uygulanmıştır. Birden çok gurubun karşılaştırmasına gerek olduğunda post-hoc analizler uygulanmıştır. 9. BULGULAR 9.1. Olguların Sosyo-demografik ve Madde Kullanım Özellikleri Çalışmamıza 2’si kadın (%3.4) toplam 58 madde kullanım bozukluğu olan olgu alındı. Yaş ortalaması 28.81±10.74 olup, yaşları 15-59 arasında değişmektedir. Ulaşılma yerlerine bakıldığında olguların %87.9’u (N:51) ile EUTF Psikiyatri Anabilim Dalı’nda, %12.1’i (N:7) ile Manisa Ruh Sağlığı Hastanesi AMATEM’de görüşülmüştür. Başvuru nedenleri; %56.9’u (N:33) madde kullanım sorunu nedeniyle, %17.2’si (N:10) alkol kullanım sorunu nedeniyle, %15.5’i (N:9) diğer ruhsal nedenlerle başvurmuş, %10.3’ü (N: 6) adli bilirkişilik için EUTF Psikiyatri Anabilim Dalı’na gönderilmiştir. Doğum illeri; %55.2’si (N:32) İzmir, %34.5’i (N:20) diğer iller ve %10.3’ü (N:6) yurt dışında doğmuşlardır. Olgularının %74.1’i (N:43) bir il merkezinde, %13.8’i (N:8) ilçe merkezinde, %12.1’i (N:7) bucak veya köyde doğduklarını belirtmişlerdir. İzmir metropolünde ikamet edenler Konak (N:11), Bornova (N:8), Karşıyaka (N:5) ve Buca (N:5) ilçelerinde yoğunlaşmaktadır. İkamet süresi ortalama 17.9 ±10.7 yıldır. Herhangi bir maddenin ilk kez kullanıldığı yer en sık Konak %31 (N:18), Bornova %8.6 (N:5), Yurt dışı %8.6 (N:5), Karşıyaka %6.9 (N:4)’dır. Eğitim durumları; %36.2’si (N:21) İlkokul, %29.3’ü (N:17) ortaokul, %20.7’si (N:12) lise, %12.1’i (N:7) yüksek okul mezunu ve %1.7’i (N:1) okuryazar değildir. Medeni durumları; %58.6’sı (N:34) hiç evlenmemiş, %32.8’i (N:19) evli, %6.9’i (N:4) boşanmış ve %1.7’si (N:1) ayrı yaşadığını söylemiştir. Olguların %41.4’ü (N:24) serbest ve %17.2’si (N:10) ücretli bir işte çalışmakta, %15.5’i (N:9) işsiz, %10.3’ü (N:6) öğrenci, %10.3’ü (N:6) sağlık sorunlarından dolayı halen çalışmamakta, %1.7’si (N:1) emekli ve %1.7’si (N:1) ev hanımı olduğunu belirtmiş, %1.7’si (N:1) söylemek istememiştir. Aylık gelirleri ortalama 365±602 milyon TL’dir. Olgulardan %32.8’i (N:19) Aylık gelirinin maddeyi temin etmeye yetmediğini belirtmişlerdir. Bu olgular madde temini için en sık aile ve yakın çevre desteği aldıklarını (%47.4, N:9) ve ikinci sıklıkta ise yasadışı yollara başvurduklarını (%42.1,N:8) belirtmişlerdir. Tablo 9.1’de Anne ve babalarda madde kullanma oranları verilmiştir. Tablo 9.1 Anne ve babalarda madde kullanımı Sigara Anne (N: 58) Baba (N: 58) Alkol Esrar Diğer maddeler N % N % N % N % 30 31.7 9 15.5 1 1.7 0 0 42 72.4 45 77.6 7 12.1 2 3.4 Olguların ilk alkol kullanma yası ortalama 14.2 ±5.1, ilk sarhoşluklarını ilk kullanımdan ortalama 15.6 ±4.7 ay sonra yaşamışlardır. İlk sigara kullanma yaşı ortalama 12.9 ±41’dir. Sigarayı her gün kullanmaya başlamaları ortalama 28 ±24 ay sonra olmuştur. Sigara kullanma oranı %93.1’dir (N:54). Kullanmayı birinci sırada tercih ettikleri madde %55.1 (N:32)’inde esrar, %17.2 (N: 10)’sinde uçucular, %6.9 (N:4)’unda eroin, %5.2 (N:3)’sinde ecstasy, %5.2 (N:3)’sinde diazepam, %3.4 (N:2)’ünde rivotril ve %3.4 (N:2)’ünde akinetondur. Tercihlerini yaparken en sık maddenin oluşturduğu etkiyi beğenmelerini (%46.5), bağımlılık yapmaması ve zararsız olmasını (%20.6), kolay ulaşılabilmesini (%18.9) göz önünde bulundurmaktadırlar. İlk kullanılan madde %68.9 olguda (N:40) esrar, %20.6 (N:12) olguda uçucudur. Ayrıca birer olgu da kokain, ecstasy, eroin, xanax, diazepam ve ismi bilmediği bir maddeyi kullanmıştır. Herhangi bir maddeyle ilk karşılaşma (İlk madde kullanımı) yaşı ortalama 18.3±6.4’tür. Maddelerin ilk kullanılma yaş ortalamaları Şekil 9.1’de verilmiştir. Şekil 9.1 Maddelerin ilk kullanılma yaş ortalamaları 30.0 26.0 24.0 23.8 23.5 22.1 22.0 22.5 18.8 18.7 20.3 21.2 21.7 21.0 19.8 16.8 15.0 12.9 14.2 7.5 n ka ar ap D LS Z BD in de ko rin ef ed ar uç uc ul r ra es sig ar a 0 İlk kullanım yaşı (ort.) * diğer maddeler Danitrin, kafein, Nembutal, Optalidon, Anti-em, Sudafed ve kullanıcının ismini bilmedikleridir. Olguların %31.0’inde (N:18) ilk madde kullanımı başlatıcı kişi ile olmuştur. Başlatıcı kişi çoğunlukla işyerinden (%33.3, N:6), eğlence-sosyal aktivite gurubundan (%22.2, N:4) ve oturduğu mekan ve mahalleden (%22.2, N:4), okuldan (%11.1, N:2), tanışılmış ve iki olguda (%11.1) aile bireyidir. Başlatıcı kişilerin %94.4’ü (N:17) öncesinde madde kullanmış olan kişilerdir. Olguların %51.7’sinde (N:30) ilk madde kullanımı 3-4 kişiden oluşan guruplar ile olmuştur. Olguların gurupla ilişkileri sıklıkla oturduğu mekan ve mahalleden (%56.6, N:17), eğlence-sosyal aktivitelerden (%23.3, N:7) ve okuldan (%10.0, N:3), işyerinden (%3.3, N: 1) ve diğer yerlerden (%6.7, N:2) başlamaktadır. Gurupta çoğunlukla öncesinde madde kullanmış olan kişiler (%90.0, N:27) vardır. Olguların %17.3’ü (N:10) ilk maddeyi yalnız kullanmıştır. İlk maddeyi %53.4’ü (N:31) merak nedeniyle, %20.7’si (N:12) sıkıntı gidermek için, %12.1’i (N:7) eğlenmek için, %6.9’u (N:4) ortamdan dışlanmamak için, %1.7’si (N:1) hekim önerisiyle ve %5.2’si diğer nedenlerle (N:3) kullanmışlardır. Yasal sorun yaşama oranları; %37.9’u (N:22) madde kullanma veya satışı, %31.0’i (N:18) gasp-darp, %13.7’si (N:8) alkollü araç kullanma nedenleriyle yasal sorun yaşadıklarını belirtmişlerdir. Gasp-darp suçları nedeniyle yasal sorun yaşayanların %77.7’si (N:14) bu suçu işlediklerinde alkol ve/veya madde etkisinde olduklarını bildirmişlerdir. Şekil 9.2 Maddelerin yaşam boyu kullanılma oranları 100.00 100.00 100.00 87.90 75.00 48.20 50.00 31.00 25.00 29.30 22.40 19.00 22.40 17.20 13.80 6.90 3.40 1.70 3.40 3.40 n ka ar ap D LS BD Z in de ko rin ef ed ar uç uc ul r ra es sig ar a 0 Kullanılma oranı (N:58) * diğer maddeler Danitrin, kafein, Nembutal, Optalidon, Anti-em, Sudafed ve kullanıcının ismini bilmedikleridir. Esrar Kullanıcıları 51 olgu (%87.9) yaşantısında en az bir kez esrar kullanmıştır. Ortalama yaş 28.8±10.3 olup yaşları 15-59 arasında değişmektedir. İkamet yerleri Bornova (N:8), Konak (N:8) ve Buca’da (N:8) yoğunlaşmaktadır. Olguların ilk madde kullanım yerleri sıklıkla Konak (N:16), Bornova (N:5) ve yurt dışı (N:5) dır. Eğitim durumları; %33.3’ü (N:17) ilkokul, %29.4’ü (N:15) ortaokul, %23.5’i (N:12) lise ve %11.8’i (N:6) yüksek okul mezunu, %2.0’ı (N:1) okuryazar değildir. Medeni durumları; %58.8’i (N:30) hiç evlenmemiş, %31.4’ü (N:16) evli, %7.8 (N:4) boşanmış ve %2.0’si (N:1) ayrı yaşamaktadır. Olguların %43.1’i (N:22) serbest olarak, %17.6’sı (N:9) ücretli bir işte çalıştıklarını, %9.8’i (N:5) sağlık nedenleri ile ve %13.7 (N:7) başka nedenlerle çalışmadıklarını, %11.8’i (N:6) öğrenci, %2.0’si (N:1) emekli, %2.0’si (N:1) ev hanımı olduğunu bildirmiştir. Anne eğitim durumları; %43.1’i (N:22) ilkokul, %13.7’si (N:7) ortaokul, %17.6’sı (N: 9) lise, %5.9’u (N:3) yüksek okul mezunu ve %5.9’u (N:3) okuryazar, %13.7’si (N:7) okuryazar değildir. Baba eğitim durumları; %43.1’i (N:22) ilkokul, %15.7’si (N:8) ortaokul, %13.7’si (N:7) lise, %19.6’sı (N:10) yüksekokul mezunu ve %2.0’ı (N:1) okuryazar, %5.9’u (N:3) okuryazar değildir. Olguların çoğunluğu (%56.9, N:29) ailenin birinci, bunlardan dördü (%7.8) ailenin tek çocuğudur. Anne, baba ve kardeşlerde madde kullanımı Tablo 9.2’de verilmiştir. Tablo 9.2 Esrar kullanıcılarının anne, baba ve kardeşlerinde madde kullanımı Sigara Anne (N: 51) Baba (N: 51) Kardeş (N:47) Alkol Esrar Diğer maddeler N % N % N % N % 27 52.9 9 17.6 1 2.0 0 0 38 74.5 42 82.4 7 13.7 2 3.9 8 17.0 2 3.9 Alkolü ilk kullanma yaşı ortalama 13.6±4.7, sarhoşluğu ilk yaşama yaşı ortalama 15.0±4.1’dir. Sigarayı ilk kullanma yaşı ortalama 13.1±4.5’dir. Sigarayı ilk kullanımdan ortalama 27±23 ay sonra her gün içmeye başlamışlardır. Şimdiki sigara kullanımları; %13.7’si (N:7) günde on adetten az, %58.8’i (N:30) günde 10-30 adet, %23.5’i (N:12) günde 30 adetten fazla sigara içmekte ve %3.9’u (N:2) sigara içmemektedir. Olguların %90.2’si (N:46) genellikle esrarı başka maddelerle birlikte kullanmadıklarını, %9.8 (N:5) başka maddeler ile birlikte kullandıklarını belirtmiştir. Birlikte kullandıkları maddeler uçucu, kodein ve rohipnoldür. Alkol ile kullananlar ise olguların %29.4’ünü (N:15) oluşturmaktadır. 100.0 100.0 75.0 50.0 21.6 25.0 27.5 25.5 23.5 31.4 19.6 3.9 31.4 19.6 21.6 17.6 5.9 2.0 r ğe di Z BD et on in ak ot ril riv in de ko rin ef ed u uc uç es ra r 0 Şekil 9.3 Esrar kullanıcılarında maddelerin yaşam boyu kullanılma oranları Olguların %51.0’i (N:26) esrarın insan sağlığı üzerine zararlı bir etkisi olduğunu, %41.2’si (N:21) zararlı olmadığını, %7.8’i (N:4) bilmediğini söylemiştir. * diğer maddeler Danitrin, kafein, Nembutal, Optalidon, Anti-em, Sudafed ve kullanıcının ismini bilmedikleridir. İlk kullandıkları madde %78.4 (N:40) esrar, %15.7’sinde (N:8) uçucular, %2.0 (N:1) eroin, %2.0 (N:1) kokain ve %2.0 (N:1) diazepamdır. Kullanılan ilk madde ortalama 18.7±6.5 yaşında ve kullanım %52.9 (N:27) gurup ile, %35.3 (N:18) bir kişi ile (başlatıcı kişi) ve %9.8 (N:5) yalnız olmaktadır.hepsinde sigara içinde inhalasyon biçimindedir. Başlatıcı kişilerin %94.4’ü madde kullanmıştır. Olguların %88.9’unda başlatıcı gurup içinde bireylerden herhangi biri öncesinde madde kullanmıştır. Esrarın ilk kullanımı bütün olgularda sigara içinde inhalasyon biçimindedir.İlk kullanım mekanı çoğunlukla açık alanlar (%40.0), ev (%30.0) ve işyeri (%15.0)’dir. Yasal sorun yaşama oranları; %35.2’si (N:18) madde kullanma veya satışı, %15.6’sı (N:8) alkollü araç kullanma, %49.0’ı (N:25) gasp-darp nedenleriyle yasal sorun yaşadıklarını belirtmişlerdir. Gasp-darp suçları nedeniyle yasal sorun yaşayanların %41.1’i (N:21) bu suçu işlediklerinde alkol ve/veya madde etkisinde olduklarını bildirmiştir. Kullanıcıların %29.4’ünün (N:15) cezaevi yaşantısı olmuş, ortalama süre 17±22 aydır. Esrar kullanmaya bağlı sorun yaşadığını düşünen olgular (%35.3, N:18) ilk kullanımdan ortalama 83.7±68.1 ay sonra sorun yaşanmıştır. Kullanımı bırakma girişimi %45.0’ında (N:23) vardır ve girişim sayı ortalaması 2.5±2.1’dir. Bu kişilerin maddeden ayrı kaldıkları en uzun süre ortalama 14±25 aydır. Benzodiazepin kullanıcıları 27 olgu (%46.6) yaşantısında en az bir kez benzodiazepin (BDZ) kullanmıştır. Kullanılan madde sıklıkla Rivotril, Rohipnol, Nervium-Diazem ve Xanax’tır. Ortalama yaş 28.5±10.2 olup yaşları 15-51 arasında değişmektedir. İkamet yerleri Konak (N:6), Bornova (N:3) ve Buca (N:3) da yoğunlaşmaktadır. Olguların ilk maddeyi kullandıkları yerler en sık Konak (N:8), Karşıyaka (N:3) ve yurt dışı (N:3)’dır. Eğitim durumları; %29.6’ı (N:8) ilkokul, %33.3’ü (N:9) ortaokul, %33.3’ü (N:9) lise ve %3.7’si (N:1) yüksek okul mezunudur.Medeni durumları; %59.3’ü (N:16) hiç evlenmemiş, %33.3’ü (N:9) evli, %3.7’si (N:1) boşanmış ve %3.7’si (N:1) ayrı yaşamaktadır. Olguların %48.1’i (N:13) serbest olarak ve %18.5’i (N:5) ücretli bir işte çalıştıklarını, %11.1’i (N:3) sağlık nedenleri ile, %11.1 (N:3) başka nedenlerle çalışmadıklarını, %11.1’i (N:3) öğrenci olduğunu bildirmiştir. Anne eğitim durumu; %40.7’si (N:11) ilkokul, %7.4’ü (N:2) ortaokul, %22.2’si (N:6) lise, %11.1’i (N:3) yüksekokul mezunu ve %14.8’i (N:4) okuryazar değildir. Baba eğitim durumu; %37.0’ı (N:10) ilkokul, %14.8’i (N:2) ortaokul, %14.8’i (N:4) lise %29.6’sı (N:8) yüksekokul mezunu ve %3.7’si (N:1) okuryazar, %14.8’i (N:4) okuryazar değildir. Olguların %48.1’i (N:13) ailenin birinci, %11.1’i (N:3) ailenin tek çocuğudur. Anne, baba, kardeşlerinde madde kullanımı Tablo 9.3’de verilmiştir. Tablo 9.3 Benzoodiyazepin kullanıcılarının anne, baba ve kardeşlerinde madde kullanımı Sigara Anne (N: 27) Baba (N: 27) Kardeş (N:24) Alkol Esrar Diğer maddeler N % N % N % N % 12 43.4 7 25.9 1 3.7 0 0 22 81.5 21 77.8 3 11.1 2 7.4 5 18.5 2 7.4 Alkolü ilk kullanım yaşı ortalama 13.9±5.0, sarhoşluğu ilk yaşama yaşı ortalama 15.1±4.8’dir. Sigarayı ilk kullanma yaşı ortalama 13.3±4.7’dir. Sigarayı ilk kullanımdan ortalama 22±20 ay sonra her gün içmeye başlamışlardır. Şimdiki sigara kullanımları; %3.7’si (N:1) günde on adetten az, %59.3’ü (N:16) günde 10-30 adet, %29.6’sı (N:8) günde 30 adetten fazla sigara içmekte ve %7.4’ü (N:2) sigara içmemektedir. Şekil 1 Benzodiyazepin kullanıcılarında maddelerin yaşam boyu kullanılma oranları 90.00 88.90 66.70 67.50 48.10 40.70 37.00 45.00 7.40 3.70 r ğe di Z BD in ak in de ko ri n ef ed u uc uç r ra et on 0 0 es 29.60 ot ril 22.50 29.60 25.90 ri v 29.60 25.90 22.20 Kullanılma oranı (N:27) * diğer maddeler Danitrin, kafein, Nembutal, Optalidon, Anti-em, Sudafed ve kullanıcının ismini bilmedikleridir. Olguların %88.9’u (N:24) genellikle benzodiyazepinleri başka maddelerle birlikte kullanmadıklarını, %11.1’i (N:3) başka maddeler ile birlikte kullandıklarını belirtmiştir. Birlikte kullandıkları maddeler esrar ve uçucudur. Alkol ile kullananlar ise olguların %44.4’ünü (N:12) oluşturmaktadır. Olguların %55.6’sı (N:15) esrarın insan sağlığı üzerine zararlı etkisi olduğunu, %37.0’ı (N:10) zararlı etkisi olmadığını, %7.4’ü (N:2) bilmediğini söylemiştir. İlk kullandıkları madde %74.1 (N:20) esrar, %11.1 (N:3) uçucular, %7.4 (N:2) benzodiazepin, %3.7 (N:1) eroin ve %3.7 (N:1) ismi bilinmeyen bir maddedir. İlk madde kullanımı ortalama 18.2±7.1 yaşında ve kullanım %55.6 (N:15) gurup ile, %25.9 (N:7) bir kişi ile (başlatıcı kişi) ve %18.5 (N:5) yalnız olmuştur. Başlatıcı kişilerden %85.7’si (N:5) öncesinde madde kullanmıştır. İlk madde kullanımı gurup ile olan olgulardan %86.7’sinde (N:15) gurup içindeki bireylerden herhangi biri madde kullanmıştır. Benzodiazepinleri ilk kullanım yaşı ortalama 20.4±6.8’dır. Yasal sorun yaşama oranları; %44.4’ü (N:12) madde kullanma veya satışı, %14.8’i (N:4)alkollü araç kullanma, %63.0’ı (N:17) gasp-darp nedenleriyle yasal sorun yaşadıklarını belirtmişlerdir. Gasp-darp suçları nedeniyle yasal sorun yaşayanların tamamı bu suçu işlediklerinde alkol ve/veya madde etkisinde olduklarını bildirmişlerdir. Kullanıcıların %40.7’sinin (N:17) cezaevi yaşantısı olmuş, ortalama süre 8.7±18.5 aydır. Olguların %44.4’ü (N:12) benzodiyazepin kullanmaya bağlı sorun yaşadığını düşünmektedir. Sorunlar ilk kullanımdan ortalama 14.4±34.3 ay sonra başlamıştır. Kullanımı bırakma girişimi %74.1 (N:20) ve girişim sayı ortalaması 2.1±2.2’dir. Bu kişilerin maddeden ayrı kaldıkları en uzun süre ortalama 38±23 aydır. Uçucu Madde (İnhalan) Kullanıcıları 18 olgu (%31.0) yaşantısında en az bir kez uçucu kullanmıştır. Ortalama yaş 23.6±7.8 olup yaşları 15-42 arasında değişmektedir. İkamet yerleri Konak (N:4), Bornova (N:3), Karşıyaka (N:3) ve Gaziemir’de (N:2) yoğunlaşmaktadır. Olguların ilk madde kullanım yerleri sıklıkla Konak (N:7), Bornova (N:2) ve Karşıyaka (N:2) ve Gaziemir (N:2) dir. Eğitim durumları; %44.4’ü (N:8) ilkokul, %33.3’ü (N:6) ortaokul, %16.7’si (N:3) lise ve %5.6’sı (N:1) yüksek okul mezunudur. Medeni durumları; %72.2’si (N:13) hiç evlenmemiş ve %27.8’i (N:5) evlidir. Olguların %16.7’si (N:3) serbest olarak ve %22.2’si (N:4) ücretli bir işte çalıştıklarını, %33.3’ü (N:6) sağlık nedenleri ile, %11.1 (N:2) başka nedenlerle çalışmadıklarını, %11.1’i (N:2) öğrenci olduğunu bildirmiş, %5.6’sı (N:1) söylemek istememiştir. Anne eğitim durumu; %55.6’sı (N:10) ilkokul, %11.1’i (N:2) ortaokul, %5.6’sı (N:1) lise mezunu, %16.7’si (N:3) okuryazar değil, %5.6’sı (N:1) okuryazardır. Baba eğitim durumu; %66.7’si (N:12) ilkokul, %16.7’si (N:3) ortaokul, %11.1’i (N:2) yüksekokul mezunu ve %5.6’sı (N:1) okuryazar değildir. Olguların %44.4’ü (N:8) ailenin birinci, %11.4’ü (N:2) ailenin tek çocuğudur. Anne, baba, kardeşlerde madde kullanımı Tablo 9.4’de verilmiştir. Tablo 9.4 Uçucu kullanıcılarının anne, baba ve kardeşlerinde madde kullanımı Sigara Anne (N: 18) Baba (N: 88) Kardeş (N:16) Alkol Esrar Diğer maddeler N % N % N % N % 10 55.6 4 22.2 0 0 0 0 12 66.7 14 77.8 0 0 1 5.6 2 11.1 0 0 Alkolü ilk kullanım yaşı ortalama 12.7±4.2, sarhoşluğu ilk yaşama yaşı ortalama 13.4±4.1’dir. Sigarayı ilk kullanma yaşı ortalama 11.1±3.6’dır. Sigarayı ilk kullanımdan ortalama 25±24 ay sonra her gün içmeye başlamışlardır. Şimdiki sigara kullanımları ise; %11.1’i (N:2) günde on adetten az, %61.1’i (N:11) günde 10-30 adet, %16.7’si (N:3) günde 30 adetten fazla sigara içmekte ve %11.1’i (N:2) sigara içmemektedir. Şekil 2 Uçucu kullanıcılarında maddelerin yaşam boyu kullanılma oranları 100.0 100.0 77.8 75.0 50.0 33.3 r ğe di Z in n ei ko d rin ef ed uc u uç r ra 11.1 0 et on 0 0 es 16.7 ak 5.6 5.6 riv ot ril 5.6 11.1 22.2 16.7 BD 25.0 33.3 * diğer maddeler Danitrin, kafein, Nembutal, Optalidon, Anti-em, Sudafed ve kullanıcının ismini bilmedikleridir. Tüm olgular uçucu maddeleri başka maddeler ile birlikte kullanmadıklarını belirtmişlerdir. Alkol ile kullananlar ise olguların %16.7’ünü (N:3) oluşturmaktadır. Olguların %50.0’ı (N:9) esrarın insan sağlığı üzerine zararlı etkisi oluğunu, %27.8’i (N:5) zararlı etkisi olmadığını %22.2 (N:4) bilmediğini söylemiştir. İlk kullandıkları madde %66.7 (N:12) uçucu, %33.3 (N:6) esrardır. İlk madde kullanımı ortalama 15.2±3.4 yaşında olmuştur. Kullanım %61.1 (N:11) gurup ile, %27.8 (N: 5) bir kişi ile (başlatıcı kişi) olmuş ve %11.1 (N:2) yalnız gerçekleşmiştir. Başlatıcı kişilerin tamamı öncesinde madde kullanmıştır. İlk madde kullanımı gurup ile olan tüm olgularda gurup içindeki bireylerden herhangi biri öncesinde madde kullanmıştır. Uçucu maddeyi ilk kullanım yaşı ortalama 16.9±4.8’dir. Yasal sorun yaşama oranları; %27.8’i (N:5) madde kullanma veya satışı, %5.6’sı (N: 1) alkollü araç kullanma, %54.6’sı (N:10) gasp-darp nedenleriyle yasal sorun yaşadıklarını belirtmişlerdir. Gasp-darp suçları nedeniyle yasal sorun yaşayanların tamamı suçu işlediklerinde alkol ve/veya madde etkisinde olduklarını bildirmişlerdir. Kullanıcıların %33.3’ünün (N:6) cezaevi yaşantısı olmuş, ortalama süre 2.9±7.0 aydır. Olguların %66.7’si (N:12) uçucu kullanmaya bağlı sorun yaşadığını düşünmektedir. İlk kullanımdan ortalama 18.6±4.8 ay sonra sorunlar başlamıştır. Kullanımı bırakma girişimi %83.3’ünde (N:15) olmuş ve girişim sayı ortalaması 10.3±25.3’tür. Bu kişilerin maddeden ayrı kaldıkları en uzun süre ortalama 21±39 aydır. Akineton (biperiden) kullanıcıları 17 olgu (%29.3) yaşantısında en az bir kez Akineton kullanmıştır. Ortalama yaş 29.4±9.7 olup yaşları 19-51 arasında değişmektedir. İkamet yerleri Konak (N:4), Bornova (N:3) Karşıyaka (2) ve Buca (N:2) da yoğunlaşmaktadır. Olguların ilk madde kullanım yerleri sıklıkla Konak (N:8) ve Karşıyaka (N:2) dır. Eğitim durumları; %29.4’ü (N:5) ilkokul, %23.5’i (N:4) ortaokul, %35.3’ü (N:6) lise ve %11.8’i (N:2) yüksek okul mezunudur. Medeni durumları; %64.7’si (N:11) hiç evlenmemiş, %29.4’ü (N:5) evli ve %5.9’u (N:1) boşanmıştır. Olguların %29.4’ü (N:5) serbest olarak ve %23.5’i (N:4) ücretli bir işte çalıştıklarını, %17.6’sı (N:3) sağlık nedenleri ile, %11.8 (N:2) başka nedenlerle çalışmadıklarını, %17.6’sı (N:3) öğrenci olduğunu bildirmiştir. Anne eğitim durumu; %35.3’ü (N:6) ilkokul, %17.6’sı (N:3) ortaokul, %23.5’i (N:4) lise, %11.8’i (N:2) yüksekokul mezunu, %5.9’u (N:1) okuryazar ve %5.9’u (N:1) okuryazar değildir. Baba eğitim durumu ; %29.4’ü (N:5) ilkokul, %23.5’i (N:4) ortaokul, %5.9’u (N:1) lise, %29.4’ü (N:5) yüksekokul mezunu ve %5.9’u (N:1) okuryazar, %5.9’u (N:1) okuryazar değildir. Olguların %47.1’i (N:8) ailenin birinci, %17.6’sı (N:3) ailenin tek çocuğudur. Anne, baba ve kardeşlerde madde kullanımı Tablo 9.5’de verilmiştir. Tablo 9.5 Akineton kullanıcılarının anne, baba ve kardeşlerinde madde kullanımı Sigara Anne (N: 17) Baba (N: 17) Kardeş (N:14) Alkol Esrar Diğer maddeler N % N % N % N % 7 41.2 5 29.4 1 5.9 0 0 12 70.6 14 82.4 3 17.6 2 11.8 4 23.5 2 13.3 Alkolü ilk kullanım yaşı ortalama 14.2±5.6, sarhoşluğu ilk yaşama yaşı ortalama 15.3±4.7’dir. Sigarayı ilk kullanma yaşı ortalama 12.9±2.5’dir. Sigarayı ilk kullanımdan ortalama 21±20 ay sonra her gün içmeye başlamışlardır. Şimdiki sigara kullanımları ise; %11.8’i (N:2) günde on adetten az, %47.1’i (N:8) günde 10-30 adet, %35.3’ü (N:6) günde 30 adetten fazla sigara içmekte ve %5.9’u (N:1) sigara içmemektedir. Şekil 9.6 Akineton kullanıcılarında maddelerin yaşam boyu kullanılma oranları 100.00 100.00 94.10 75.00 52.90 50.00 29.40 r ğe di et on in tri l riv o in de ko rin ef ed uç uc u r 0 ra 5.90 0 BD Z 5.90 es 35.30 29.40 ak 35.30 29.40 23.50 25.00 47.10 41.20 * diğer maddeler Danitrin, kafein, Nembutal, Optalidon, Anti-em, Sudafed ve kullanıcının ismini bilmedikleridir. Olguların %88.2’si (N:15) genellikle Akineton’u başka maddelerle birlikte kullanmadıklarını, %11.8’i (N:2) başka maddeler ile birlikte kullandıklarını belirtmiştir. Birlikte kullandıkları maddeler esrar ve rivotrildir. Alkol ile kullananlar ise olguların %47.1’ini (N:8) oluşturmaktadır. Olguların %52.9’u (N:9) esrarın insan sağlığı üzerine zararlı bir etkisi olduğunu, %35.3’ü (N:6) zararlı etkisi olmadığını ve %11.8 (N:2) bilmediğini söylemiştir. İlk kullandıkları madde %76.5 (N:13) esrar, %11.8 (N:2) uçucular, %5.9 (N:1) benzodiazepin ve %5.9 (N:1) ismi bilinmeyen bir maddedir. İlk madde kullanımı ortalama 17.0 ±4.1 yaşında ve kullanım %52.9 (N:9) gurup ile, %29.4 (N:5) bir kişi ile (başlatıcı kişi) olmuş, %17.6 (N:3) yalnız kullanmıştır. Başlatıcı kişilerden %80.0’i (N:4) öncesinde madde kullanmıştır. İlk madde kullanımı gurup ile olan olguların %77.8’inde (N:7) gurup içindeki bireylerden herhangi biri öncesinde madde kullanmıştır. Akineton’u ilk kullanım yaşı ortalama 21.2±6.0’dır. Yasal sorun yaşama oranları; olguların %29.4’ü (N:12) madde kullanma veya satışı, %11.8’i (N:2) alkollü araç kullanma, %64.7’si (N:11) gasp-darp nedenleriyle yasal sorun yaşadıklarını belirtmişlerdir. Gasp-darp suçları nedeniyle yasal sorun yaşayanların %94.1’i (N:16) bu suçu işlediklerinde alkol ve/veya madde etkisinde olduklarını bildirmişlerdir. Kullanıcıların %35.3’ünün (N:6) cezaevi yaşantısı olmuş, ortalama süre 8.9±20.9 aydır. Olguların %58.8’i (N:10) akineton kullanmaya bağlı sorun yaşadığını düşünmektedir. Sorun ilk kullanımdan ortalama 4±8 ay sonra yaşanmaya başlamıştır. Kullanımı bırakma girişimi %82.4’ünde (N:14) olmuş ve girişim sayı ortalaması 2.2±2.3’dür. Bu kişilerin maddeden ayrı kaldıkları en uzun süre ortalama 41±53 aydır. Eroin kullanıcıları 13 olgu (%22.4) yaşantısında en az bir kez eroin kullanmıştır. Ortalama yaş 31.7±9.4 olup yaşları 16-42 arasında değişmektedir. Olguların ilk madde kullanım yerleri sıklıkla Konak (N:4) ve yurt dışı (N:4) ve İstanbul (N:2)dur. Eğitim durumları; %7.7 (N:1) ilkokul, %15.4 (N:2) ortaokul, %53.8 (N:7) lise ve %23.1 (N:3) yüksek okul mezunudur. Medeni durumlar; %53.8’i (N:7) hiç evlenmemiş, %30.8’i (N:4) evli, %7.7’si (N:1) ayrı yaşıyor ve %7.7’si (N:1) boşanmıştır. Olguların %53.8’i (N:7) serbest olarak ve %15.4’ü (N:2) ücretli bir işte çalıştıklarını, %15.4’ü (N:2) sağlık nedenleri ile, %7.7’si (N:1) başka nedenlerle çalışmadıklarını, %7.7’si (N:1) öğrenci olduğunu bildirmiştir. Anne eğitim durumu; %46.2 (N:6) ilkokul, %38.5 (N:5) ortaokul, %7.7 (N:1) lise, %7.7 (N:1) yüksekokul mezunudur. Baba eğitim durumu; %30.8 (N:4) ilkokul, %30.8 (N:4) ortaokul, %7.7 (N:1) lise, %30.8 (N:4) yüksekokul mezunudur. Anne, baba, kardeşlerde madde kullanımı Tablo 9.6’da verilmiştir. Tablo 9.1 Eroin kullanıcılarının anne, baba ve kardeşlerinde madde kullanımı Sigara Anne (N: 13) Baba (N: 13) Kardeş (N:11) Alkol Esrar Diğer maddeler N % N % N % N % 8 61.5 2 15.4 0 0 0 0 9 69.2 12 92.3 3 23.1 0 0 2 18.1 1 9.1 Alkolü ilk kullanım yaşı ortalama 15.5±5,. sarhoşluğu ilk yaşama yaşı ortalama 15.5±5’tir. Sigarayı ilk kullanma yaşı ortalama 14.3±4’dir. Sigarayı ilk kullanımdan ortalama 25±23 ay sonra her gün içmeye başlamışlardır. Şimdiki sigara kullanımları ise; %15.4’ü (N: 2) günde on adetten az, %61.5’i (N:8) günde 10-30 adet, %15.4’ü (N:2) günde 30 adetten fazla sigara içmekte ve %7.7’si (N:1) sigara içmemektedir. Şekil 9.6 Eroin kullanıcılarında maddelerin kullanılma oranları 100.0 100.0 69.2 50.0 30.8 38.5 38.5 23.1 15.4 r ğe et on in tri l riv o ko de rin ef ed u uc uç r ra es 15.4 0 in 0 0 30.8 di 25.0 30.8 BD Z 69.2 75.0 ak 100.0 * diğer maddeler Danitrin, kafein, Nembutal, Optalidon, Anti-em, Sudafed ve kullanıcının ismini bilmedikleridir. Olguların %92.3’ü (N:12) genellikle eroini başka maddelerle birlikte kullanmadıklarını, %7.7’si (N:1) başka madde ile birlikte kullandıklarını belirtmiştir. Birlikte kullanılan madde kokaindir. Alkol ile kullananlar ise olguların %7.7’sini (N:1) oluşturmaktadır. İlk kullandıkları madde %84.6 (N:11) esrar, %7.7 (N:1) kokain, %7.7 (N:1) eroindir. İlk madde kullanımı ortalama 17.2±5.7 yaşında olmaktadır. Kullanım %76.9 (N:10) gurup ile, %15.4 (N:2) bir kişi ile (başlatıcı kişi) ve %7.7 (N:1) yalnız olmuştur. Başlatıcı kişilerin tamamı öncesinde madde kullanmıştır. İlk madde kullanımı gurup ile olan olguların %90.0’ında gurup içindeki bireylerden herhangi biri öncesinde madde kullanmıştır. Eroini ilk kullanma yaşı ortalama 23.8±7.8’dir. Yasal sorun yaşama oranları; olguların %61.5’i (N:8) madde kullanma veya satışı, %15.4’ü (N:2) alkollü araç kullanma, %38.5’i (N:5) gasp-darp nedenleriyle yasal sorun yaşadıklarını belirtmişlerdir. Kullanıcıların %38.5’ünün (N:5) cezaevi yaşantısı olmuş, ortalama süre 7.6±23.1 aydır. Genellikle tercih etikleri kullanım şekli enjeksiyon (%46.1, N:6), nasal (%30.8, N:4), kaydırma (buharlaştırıp inhale etme) (%15.4, N:2) ve sigara içinde inhalasyon (%7.7, N:1) biçimindedir. Olguların %61.5’inde (N:8) intravenöz (IV) madde kullanımı, %30.8’inin (N:4) yaşantısında IV madde kullanmış partner ve %15.4’ünde (N:2) enjektör paylaşımı olmuştur. Olguların %38.5’i (N:5) eroin kullanmaya bağlı sorun yaşadığını düşünmektedir. Sorun ilk kullanımdan ortalama 6±7 ay sonra başlamıştır. Kullanımı bırakma girişimi %76.9’unda (N:10) olmuş ve girişim sayı ortalaması 2.7±3.9’dur. Bu kişilerin maddeden ayrı kaldıkları en uzun süre ortalama 43±62 aydır. Ecstasy kullanıcıları 13 olgu (%22.4) yaşantısında en az bir kez ecstasy kullanmıştır. Ortalama yaş 27.5±8 olup 16-41 arasında değişmektedir. İkamet yerleri Konak (N:3), Bornova (N:1), Narlıbahçe (1) ve Kuşadası’nda (N:2) yoğunlaşmaktadır. Olguların ilk madde kullanım yerleri sıklıkla Konak (N:5) ve yurt dışı (N:2) ve İstanbul (N:2) dır. Eğitim durumları; %7.7’si (N:1) ilkokul, %23.1’i (N:3) ortaokul, %53.8’i (N:7) lise ve %15.4’ü (N:2) yüksek okul mezunudur. Medeni durumları; %61.5’i (N:8) hiç evlenmemiş, %23.1’i (N:3) evli, %7.7’si (N:1) ayrı yaşıyor ve %7.7’si (N:1) boşanmıştır. Olguların %38.5’i (N:5) serbest olarak ve %23.1’i (N:3) ücretli bir işte çalıştıklarını, %15.4’ü (N:2) sağlık nedenleri ile, %7.7’si (N:1) başka nedenlerle çalışmadıklarını, %15.4’sı (N:2) öğrenci olduğunu bildirmiştir. Anne eğitim durumu; %30.8’i (N:4) ilkokul, %30.8’i (N:4) ortaokul, %23.1’i (N:3) lise, %7.7’si (N:1) yüksekokul mezunu, %7.7’i (N:1) okuryazar değildir. Baba eğitim durumu; %23.1’i (N:3) ilkokul, %23.1’i (N:3) ortaokul, %7.7’si (N:1) lise, %38.5’i (N:5) yüksekokul mezunu ve %7.7’si (N:1) okuryazardır. Anne, baba, kardeşlerde madde kullanımı Tablo 9.6’da verilmiştir. Tablo 9.6 Ecstasy kullanıcılarının anne, baba ve kardeşlerinde madde kullanımı Sigara Anne (N: 13) Baba (N: 13) Kardeş Alkol Esrar Diğer maddeler N % N % N % N % 10 76.9 2 14.4 1 7.7 0 0 9 69.2 12 92.3 3 23.1 0 0 2 18.1 1 9.1 (N:11) Alkolü ilk kullanım yaşı ortalama 17.0±5.2, sarhoşluğu ilk yaşama yaşı ortalama 17.0±6.0’dır. Sigarayı ilk kullanma yaşı ortalama 13.7±44.0’dır. Sigarayı ilk kullanımdan ortalama 28±21 ay sonra her gün içmeye başlamışlardır. Şimdiki sigara kullanımları ise; %7.7’i (N:1) günde on adetten az, %84.6’sı (N:11) günde 10-30 adet sigara içmekte ve %7.7’si (N:1) sigara içmemektedir. Olguların %92.3’ü (N:12) genellikle ecstasy’i başka maddelerle birlikte kullanmadıklarını, %7.7 (N:1) başka madde ile birlikte kullandıklarını belirtmiştir. Birlikte kullanılan madde eroindir. Alkol ile kullanma oranı ise %23.1 (N:3)’dir. Şekil 9.7 Ecstasy kullanıcılarında maddelerin kullanılma oranları 100.0 92.3 69.2 38.5 38.5 38.5 30.8 25.0 23.1 15.4 r et on ak in riv de ko ot ril 0 in 0 rin u uç uc es ra r 0 ef ed 7.7 38.5 ğe 38.5 di 50.0 Z 75.0 BD 100.0 * diğer maddeler Danitrin, kafein, Nembutal, Optalidon, Anti-em, Sudafed ve kullanıcının ismini bilmedikleridir. İlk kullandıkları madde %76.9 (N:10) esrar, %7.7 (N:1) kokain, %7.7 (N:1) ecstasy ve %7.7 (N:1) eroindir. İlk madde kullanımı ortalama 18.6±6.6 yaşında ve kullanım %61.5 (N:8) gurup ile, %23.1 (N:3) bir kişi ile (başlatıcı kişi), ve %15.4 (N:2) yalnız olmuştur. Başlatıcı kişilerden %66.7’si (N:2) öncesinde madde kullanmıştır. İlk madde kullanımının gurup ile olduğu olgulardan %75.0 (N:6)’inde gurup içindeki bireylerden herhangi biri öncesinde madde kullanmıştır. Ecstasy ilk kullanım yaşı ortalama 22.1±6.0’dır. Yasal sorun yaşama oranları; olguların %46.2’si (N:6) madde kullanma veya satışı, %15.4’ü (N:2) alkollü araç kullanma, %38.5’i (N:5)gasp-darp nedenleriyle yasal sorun yaşadıklarını belirtmişlerdir. Gasp-darp suçları nedeniyle yasal sorun yaşayanların tamamı bu suçu işlediklerinde alkol ve/veya madde etkisinde olduklarını bildirmişlerdir. Kullanıcıların %23.1’ünün (N:3) cezaevi yaşantısı olmuş, ortalama süre 1.0±2.3 aydır. Olguların %15.4’i (N2) ecstasy kullanmaya bağlı sorun yaşadığını düşünmektedir. Sorun ilk kullanımdan ortalama 12±16 ay sonra başlamıştır. Kullanımı bırakma girişimi %61.5’inde (N:8) olmuş ve girişim sayı ortalaması 1.2±0.5’dir. Bu kişilerin maddeden ayrı kaldıkları en uzun süre ortalama 37±31 aydır. Kokain kullanıcıları 11 olgu (%19.0) yaşantısında en az bir kez kokain kullanmıştır. Ortalama yaş 34.0±7.8 olup 25-42 arasında değişmektedir. Olguların ilk madde kullanım yerleri sıklıkla Yurt dışı (N:4) ve Konak (N:2) tır. Eğitim durumları; %9.1’i (N:1) ilkokul, %18.2’si (N:2) ortaokul, %54.5’i (N:6) lise ve %18.2’si (N:2) yüksek okul mezunudur. Medeni durumları; %45.5’i (N:5) hiç evlenmemiş, %36.4’ü (N:4) evli, %9.1’i (N:1) ayrı yaşıyor ve %9.1’i (N:1) boşanmıştır. Olguların %63.6’sı (N:7) serbest olarak ve %9.1’i (N:1) ücretli bir işte çalıştıklarını, %9.1’i (N:1) sağlık nedenleri ile, %9.1 (N:2) başka nedenlerle çalışmadıklarını, %9.1’i (N:3) öğrenci olduğunu bildirmiştir. Anne eğitim durumu; %54.5’i (N:6) ilkokul, %27.3’ü (N:3) ortaokul ve %18.2’si (N:2) lise mezunudur. Baba eğitim durumu; %36.4’ü (N:4) ilkokul, %18.2’si (N:2) ortaokul, %18.2’si (N:1) lise ve %27.3’ü (N:3) yüksekokul mezunudur. Anne, baba, kardeşlerde madde kullanımı Tablo 9.7’de verilmiştir. Tablo 9.7 Kokain kullanıcılarının anne, baba ve kardeşlerinde madde kullanımı Sigara Anne (N: 11) Baba (N: 11) Kardeş (N:10) Alkol Esrar N % N % N % 6 54.5 2 18.2 0 0 9 81.8 10 90.9 2 18.2 2 20.0 Diğer maddeler N % 0 0 1 10.0 Alkolü ilk kullanım yaşı ortalama 14.9±4.7, sarhoşluğu ilk yaşama yaşı ortalama 15.0±4.7’dir. Sigarayı ilk kullanma yaşı ortalama 15.1±3.2’dir. Sigarayı ilk kullanımdan ortalama 23±24 ay sonra her gün içmeye başlamışlardır. Şimdiki sigara kullanımları ise; %9.1’i (N:1) günde on adetten az, %63.6’sı (N:7) günde 10-30 adet, %18.2’si (N:2) günde 30 adetten fazla sigara içmekte ve %9.1’i (N:1) sigara içmemektedir. Şekil 9.8 Kokain kullanıcılarında maddelerin kullanılma oranları 100.0 100.0100.0 81.8 75.0 45.5 50.0 45.5 45.5 36.4 27.3 27.3 27.3 27.3 25.0 9.1 9.1 r ğe di Z BD et on in ak n ko d ei rin ef ed uc u uç r ra es riv ot ril 0 0 * diğer maddeler Danitrin, kafein, Nembutal, Optalidon, Anti-em, Sudafed ve kullanıcının ismini bilmedikleridir. Olguların %72.7’si (N:8) genellikle kokaini başka maddelerle birlikte kullanmadıklarını, %27.3’ü (N:3) başka madde ( hepsi eroin) ile birlikte kullandıklarını belirtmiştir. Alkol ile kullanan olgu yoktur. İlk kullandıkları madde %81.8 (N:9) esrar, %9.1 (N:1) kokain ve %9.1 (N:1) eroindir. İlk madde kullanımı ortalama 17.9±6.1 yaşında ve kullanım %63.6 (N:7) gurup ile, %9.1 (N:1) bir kişi ile (başlatıcı kişi) olmuş, %27.3’ü (N:3) yalnız kullanmıştır. İlk madde kullanımı gurup ile olanlardan %85.7’sinde (N:6) gurup içindeki bireylerden herhangi biri öncesinde madde kullanmıştır. Başlatıcı kişi (N:1) öncesinde madde kullanmıştır. Kokaini ilk kullanım yaşı ortalama 26.0±6.0’dır. Yasal sorun yaşama oranları; olguların %54.5’i (N:6) madde kullanma veya satışı, %18.2’si (N:2) alkollü araç kullanma, %36.4’ü (N:4) gasp-darp nedenleriyle yasal sorun yaşadıklarını belirtmişlerdir. Gasp-darp suçları nedeniyle yasal sorun yaşayanların tamamı bu suçu işlediklerinde alkol ve/veya madde etkisinde olduklarını bildirmişlerdir. Kullanıcıların %36.4’ünün (N:4) cezaevi yaşantısı olmuş, ortalama süre 8.9±25.0 aydır. Olguların %18.2’si (N:2) kokain kullanmaya bağlı sorun yaşadığını düşünmektedir. Sorun ilk kullanımdan ortalama 6±6 ay sonra başlamıştır. Kullanımı bırakma girişimi %45.5’inde (N:5) olmuş ve girişim sayı ortalaması 1.4±0.5’dir. Bu kişilerin maddeden ayrı kaldıkları en uzun süre ortalama 44±30 aydır. 9.2.TANILARIN DAĞILIMI Eksen-1 tanıları Olgular DSM-III-R’ ye göre ortalama 1.77±1.12 alkol dışı psikoaktif madde kötüye kullanımı ve psikoaktif madde bağımlılığı (yaşam boyu) tanısı almışlardır. Olguların % 41.4’ü (N:24) iki, %19.2’si (N:10) üç ve %3.4’ü (N:2) dört adet tanı almıştır. Tanıların dağılımı Tablo 9.8 ve Tablo 9.9’da verilmiştir. Tablo 9.8 Madde kullanım bozukluğu tanılarının (yaşam boyu) dağılımı Kötüye kullanım Bağımlılık Kanna bis Sedatif, hipnotik veya anksiyo litik İnh ala n 32 14 7 5 Kok ain Hal üsü noje n Çokmadde ve BTS. Psikoaktif maddeler 3 1 1 6 3 2 0 2 Opi yat Amf eta min 2 3 9 5 Tablo 9.9 Diğer Eksen-1 tanıların (yaşam boyu) dağılımı A l k o l A f f e k t i f A n k s i y e t e P s i k o t i k Diğer k u l l a n ı m bozukluklar bozuklukları bozukluklar bozukluğu 21 17 10 1 1 Affektif bozukluk tanılı olgular; Major Depresif bozukluk tek epizod (N:9), Major Depresif bozukluk yineleyici (N:2), Distimi (N:4) ve Bipolar bozukluk (N:2) tanılarını almıştır. Anksiyete bozukluğu tanılı olgular; Panik bozukluk agorafobi olmaksızın (N:1), Panik bozukluk agorafobi ile birlikte (N:1), Yaygın anksiyete bozukluğu (N:1), Sosyal fobi (N:5) ve Basit fobi (N:2) tanılarını almıştır. Psikotik bozuk tanılı olgu (N:1) Şizofreniform bozukluk tanısını almıştır. Tablo 9.10 Madde Kullanım bozukluğu tanılarının (şimdiki) dağılımı Kötüye kullanım Bağımlılık Kan nabi s Sedatif, hipnotik veya anksiyoliti k İnh ala n Opi yat Amfet amin Kok ain Hal üsü noje n 32 8 0 1 3 0 0 0 7 4 9 5 1 1 0 2 Tablo 9.11 Diğer 1. eksen tanıların (şimdiki) dağılımı A l k o lA f f e k t i fA n k s i y e t eP s i k o t i k k u l l a n ı m bozukluklar bozuklukları bozukluklar bozukluğu 18 13 8 1 Çokmadde ve BTS. Psikoaktif maddeler Eksen-2 tanıları SCID-II yapılan 52 olgunun %59.6’sı (N:31) kişilik bozukluğu tanısı almıştır. Bunlardan altı olgu iki ve bir olgu üç adet tanı almıştır. Tanıların dağılımı Şekil 9.9’da görülmektedir. Şekil 9.9 Kişilik bozukluğu tanılarının dağılımı 16 15 15 12 8 4 3 2 1 1 1 1 l os ya tis an bo rd e rli ne ik st iry on hi tik is rs na ra no id if m ob se si f- ko f-a ss i pa pa pu es gr da oi av ls if nt 0 Esrar kullanım bozukluğu olan olguların özellikleri Olgular yaşam boyu aldıkları madde kullanım bozukluğu tanılarına göre üç guruba ayrılarak karşılaştırıldı. Bu guruplar: 1. Sadece esrar kullanım bozukluğu tanısı alan olgular (N:17) 2. Esrar ve diğer madde kullanım bozukluğu tanısı alan olgular (N:22) 3. Sadece esrar dışı madde kullanım bozukluğu olan olgular (N:19) Tablo 9.12 Esrar kullanım bozukluğu olan olguların yaş, medeni durum ve eğitimleri Yaş (ort.) Med Evlenmemiş eni Evli duru Ayrı ya da m boşanmış Okuryazar Eğiti değil m İlkokul duru Ortaokul mu Lise Yüksek okul Sadece esrar Esrar+madde Sadece madde (N=17) 32.2±12.4 8 7 (N=22) 28.0±9.0 15 6 (N=19) 26.6±10.7 11 6 2 1 2 1 0 0 9 4 1 2 3 8 9 2 9 5 2 3 Esrar+madde kullanım bozukluğu gurubunda ortaokul ve lise mezunlarının sayısı fazladır (X2=15.58, df=8, p=0.05). Esrar ve esrar+madde guruplarının yakın çevresinde esrar kullanımı fazladır. Ancak bu fark istatistiksel olarak anlamlı bulunmamıştır. (Tablo 9.13) Tablo 9.13 Esrar kullanım bozukluğu olan olguların çevresinde sigara, alkol ve esrar kullanımı Sadece esrar (N=17) Anne Baba Kardeşler Esrar+madde (N=22) Sadece madde Toplam (N=19) Sigara 9 13 8 30 Alkol 3 5 1 9 Esrar 0 1 0 1 Diğer 0 0 0 0 Sigara 12 19 10 41 Alkol 13 19 13 45 Esrar 3 4 0 7 Diğer 0 0 2 2 Esrar 3 3 2 8 Diğer 0 2 0 2 Esrar kullanım bozukluğu tanısı alan olguların %51.3’ü, sadece madde kullanım bozukluğu olanların %5.2’si esrarın sağlığa zararlı etkisi olmadığını belirtmişlerdir. (X2=18.9, df=4, p=0.01). Esrar kullanım bozukluğu olan (yaşam boyu) 39 olgunun maddeleri kullanma oranları Şekil 9.10’da verilmiştir. Şekil 9.10 esrar kullanım bozukluğu olanlarda maddelerin kullanılma oranları 100.0 100.0 75.0 50.0 35.9 20.5 17.9 23.1 25.0 23.1 20.5 2.6 33.3 20.5 23.1 15.4 7.7 2.6 r ğe di Z in ak BD et on ot ril riv in de ko rin ef ed u uc uç es ra r 0 Sadece esrar tanı gurubunda olguların tamamının kullanmayı birinci sırada tercih ettiği madde (tercih maddesi) esrardır. Esrar+madde tanı gurubunda ise sıklıkla esrar (N: 15), ecstasy (N:2), eroin (N:2), rivotril (N:1), akineton (N:1) ve diazepamdır (N:1).Sadece madde tanı gurubunda tercih maddesi sıklıkla uçucular (N:10), kokain (N:2), eroin (N:2), diazepam (N:2), ecstasy (N:1), rivotril (N:1) ve akinetondur (N:1). Tablo 9.14 Esrar kullanım bozukluğu olan olgularda ilk kullanılan maddeler Sadece Esrar Esrar+madde Sadece madde Toplam Esrar 16 20 4 40 Uçucular 1 1 10 12 Diğer 1 1 4 6 Toplam 17 22 19 58 Suç oranları ve ortalama cezaevi yaşantı süresinde guruplar arasında anlamlı fark bulunmamıştır. Sadece Madde kullanım bozukluğu tanısı olan olgular sadece esrar kullanım bozukluğu tanısı olanlara göre daha geç yaşta alkol ile karşılaşmışlardır (df=2.55, f=2.82, p=0.03). Sadece madde gurubu sadece Esrar+madde gurubuna göre daha geç yaşta ilk sarhoşluklarını yaşamışlardır (df=2.55, f=2.75, p=0.03). Tablo 9.15 Esrar kullanım bozukluğu olan olgularda eksen-1 tanılarının (yaşam boyu) karşılaştırması Alkol kul. bozukluğu Affektif bozukluklar Anksiyete bozuklukları Esrar Esrar+madde Madde 4 13 4 3 9 5 2 4 3 Çalışmaya alınan olgularda esrar+madde kullanım bozukluğu olanlarda Alkol kullanım bozukluğu daha sıktır (X2=8.1, df=2, p=0.02). Diger eksen-1 tanıları için guruplar arasında farklılık saptanmamıştır. (Tablo9.15) Tablo 9.16 Esrar kullanım bozukluğu olan olgularda kişilik bozukluğu tanılarının dağılımı Obsesi Avoida f nt K.B Pasif Paran Histiryo Narsi Borderl Antiso tanı Kompu agresif oid nik stik ine syal sayısı lsif Sadece Esrar Esrar+madde Sadece Madde 0 0 0 0 0 2 0 0 0 1 0 2 2 10 4 7 (ort.) 0.41 0.95 1 1 0 1 0 1 3 4 0.85 Kişilik bozukluğu tanı sayısı ortalamaları karşılaştırıldığında Esrar ve esrar+madde gurupları arasındaki fark anlamlı bulunmuştur (df=2.49, f=2.95, p=0.02). Antisosyal Kişilik Bozukluğu (ASKB) Olan Olguların Özellikleri ASKB olan olgularda uçucu (X2=6.81, df=2, p=0.03), kodein (X2=5.85, df=1, p=0.02), rohipnol (X2=3.78, df=1, p=0.05), rivotril (X2=11.05, df=1, p=0.01) ve akineton (X2=4.08, df=1, p=0.04) kullanımı fazladır. Ayrıca esrarı alkol ile birlikte kullanma daha fazladır (X2=3.89, df=3, p=0.05). Cezaevi yaşantısının olması ASKB olanlarda daha sıktır (X2=4.08, df=1, p=0.04). ASKB olan olgular yaş, aylık gelir, sigarayı ilk kullanma yaşı ilk madde kullanma yaşı ve madde kullanım bozukluğu (yaşam boyu) sayısı ortalamaları ASKB olmayan olgulardan farklı bulunmuştur. (Tablo 9.17) Tablo 9.17 ASKB olan olguların farklı özellikleri Yaş Aylık gelir (milyon) ASKB yok ASKB var P değeri 32.59 24.53 0.01 Sigarayı ilk İlk madde Madde kullanma yaşı kullanma yaşı kullanım 506 135 0.05 14.02 11.40 0.04 20.13 15.60 0.02 boz.sayısı 1.62 2.46 0.01 Borderline Kişilik Bozukluğu Olan Olgular Borderline kişilik bozukluğu olan olgularda rohipnol (X2=3.78, p=0.05), rivotril (X2=4.08, p=0.04) ve akineton (X2=4.08, p=0.04) kullanımı anlamlı şekilde fazladır. Tablo 9.18 Borderline kişilik bozukluğu olan olguların farklı özellikleri Yaş ASKB yok ASKB var P değeri 32.91 23.73 0.01 Aylık gelir İlk madde İlk Esrar Madde (milyon) kullanma kullanma kullanım 473 216 0.02 yaşı 20.1 15.66 0.02 yaşı 20.57 15.64 0.04 boz.sayısı 1.59 2.53 0.02 Borderline kişilik bozukluğu olan olgular yaş, aylık gelir, esrarı ilk kullanma yaşı ilk madde kullanma yaşı ve madde kullanım bozukluğu (yaşam boyu) sayısı ortalamaları diğer olgulardan farklı bulunmuştur. (Tablo 9.18) Diğer Bulgular Ailesinde (anne, baba ve kardeşler) alkol dışı madde kullanımı olanlar ile olmayanlar arasında anlamlı farklılık bulunmamıştır. Sigara, alkol ve maddeyi ilk kullanma yaş ortalamaları Tablo 9.19’da verilmiştir. Alkol içinde aynı tablo???? Tablo 9.19 Ailede madde kullanımının ilk madde kullanım yaşlarına etkisi Ailede madde kullanımı Yok (11) Var (N:43) 11.5±2.8 13.2±4.6 12.2±4.6 14.5±5.3 17.2±3.5 18.8±7.1 Sigara Alkol Madde Olguların %15.5’i (N:9) intravenöz (IV) madde kullanmıştır.Bunlardan %55.5’i (N5) enjektörü başkaları ile paylaşmıştır. %66.6’sı (N:6) enjektörü bir kez kullanarak, %22.2’si (N:2) enjektörü temizleyerek önlem almış ve %11.1’i (N:1) önlem almamıştır. IV madde kullanımı ile bulaşan hastalıklardan %43.1’i (N:25) AIDS’i, %29.3Ü (N:17) AIDS ve hepatiti bilmektedir. %27.6’sı bilmediğini söylemiştir. Olguların %51.7’sinin (N:31) yaşantısında kısa bir zaman içinde birden fazla cinsel partner olmuştur. Bunlardan %73.3’ü genellikle ilişkilerinde kondom kullanmamış, %26.7’si kullanmıştır. Olguların %70.7’si (N:41) kliniğimizde madde kullanımına yönelik tedavi merkezi bulunduğunu ve %29.3’ü (N:17) bilmediğini söylemiştir. Bunu en çok yakın çevreden (N: 21), madde kullanan kişilerden (N:11) ve hekiminden (N:11) öğrendiklerini söylemişlerdir. 10. TARTIŞMA Madde kullanımı ile ilgili bir çalışmaların en zor olan aşaması örneklem seçimidir. Çünkü evreni temsil edecek örneklere ulaşmak oldukça zordur. Madde kullanımın yasal olmaması, toplum tarafından onay görmemesi nedeniyle madde kullanan kişiler kendilerini gizleme eğilimindedir. Ayrıca bazı madde bağımlılarının sayısı genel toplum içinde düşük olduğu için, genel örneklem içinde küçük bir guruba ulaşmak zor olmaktadır. Bir alan içinde kullanım yaygınlığının homojen olmaması, yani kullanıcıların genellikle bazı bölgelerde toplanmış olması, küçük guruplar ve alt kültürler oluşturmaları nedeniyle, bu bölgeden örneklem alınmadığı takdirde bulunacak özellikler etkilenecektir. Madde kullanımı konusunda sorulanlara verilecek cevapların doğruluk oranları düşüktür. Çalışmamızda tedavi için başvuranlarda doğruluk oranının yüksek olduğunu varsaymaktayız. Çünkü bu kişiler yardım talebiyle başvurmuştur ve madde kullanımları başkaları tarafından da bilinmektedir. Tedavi için başvuran olgularda madde kullanımı daha ağırdır ve olasılıkla başka sosyal ya da psikiyatrik sorunlar da eklenmiştir. Bu nedenle evreni tam olarak yansıtmamaktadır. Bizim çalışmamıza 2’si kadın 58 madde kullanım bozukluğu olan olgu alınmış, bunların çoğunluğu (%56.9) madde kullanım sorunuyla başvurmuş kişilerden oluşmaktadır. Örneklerden altısı 15 yaşından büyük, 18 yaşından küçüktür. Örneklem gurubunda kadınların oranı %3.4’tür. (N:2) Bunun nedenleri kadınlarda madde kullanımının daha az olması olabileceği gibi (Gilvarry, 1998) kültürümüzde kadınlarda tedavi arayışlarının batı kültürlerine göre daha az olması da olabilir. Olguların %55.2’si İzmir ilinde ve %74.1’i herhangi bir il merkezinde doğmuştur. İkamet ve ilk madde kullanım yerleri Konak, Bornova ve Karşıyaka’da yoğunlaşmıştır. Bu bulgu önceki çalışmalara paraleldir (Ögel, 1999; Akvardar & Coskunol, 2000). Kullanıcıların özellikle Konak bölgesinde yoğunlaşmasında nüfusun yoğun olması, göç alması, eğlence yerlerinin bu bölgede yoğunlaşması ve madde satışının yapıldığı mahalleleri barındırması neden olabilir. Aylık gelir ortalaması 365±602 milyon TL’dir. Varyansın büyük olması çok farklı gelir düzeyinde olgunun tedavi için başvurduğunu göstermektedir. Yaklaşık üçte biri gelirinin madde teminine yetmediğini, bunlardan yarısı da madde temini için yasadışı yollara (kendi maddesini yetiştirme hariç) başvurduklarını belirtmiştir. Maddeler ile ilk karşılaşma yaşlarına bakıldığında (Tablo 9.3) önce sigara ve sonrasında alkol ile tanışılmaktadır. Sonrasında diğer maddeler kullanılmaktadır. İlk kullanılan madde %68.9 (N:40) olguda esrar, %20.6 (N:12) olguda uçucudur. Sigara ve alkolün legal olması, esrar ve uçucu maddelerin kolay elde edilebilir olması dikkat çekicidir. İlk kullanım olguların yarısında öncesinde madde kullanmış olan kişilerin bulunduğu 3-4 kişilik guruplar içinde olmaktadır. Üçte birinde ise tamama yakını öncesinde madde kullanmış bir kişi (başlatıcı kişi) ile olmaktadır. Bu kişiler ile genellikle ikamet edilen mahalleden, aktivitelerden ve işyerinden tanışılmaktadır. Madde kullanıcılarında yasal sorunlar sıktır (Dittmann, 1996). Bizim çalışmamızda da yasal sorunlarla karşılaşma sıktır. En sık karşılaşılan yasal sorun madde kullanımı veya satışı, ikinci sıklıkta ise gasp-darp suçlarıdır. Gasp-darp nedeniyle sorun yaşayanların %77.7’si bu suçu işlediklerinde alkol ve/veya madde etkisinde olduklarını belirtmiştir. Olguların tamama yakını yaşantısında birden fazla madde kullanmışlardır. Bu nedenle tek bir madde (örneğin esrar) kullanmış olgu bulmak güçtür. Bu nedenle değerlendirmemizi kullanılan maddeler üzerinden yaptık. Böylece daha fazla bulguya ulaşabildik. Sigara ve alkolden sonra ilk kullanılan madde genellikle esrar ya da uçucular olmaktadır. Esrarın başka maddeler ile kullanımı daha az olmakla birlikte alkol ile birlikte kullanılmaktadır. Kullanıcılar hapları özellikle akineton, rivotril ve diğer benzodiyazepinleri içtikten sonra bir miktar alkol (genellikle 1-2 bira) ya da çay, gazlı içecekler (gazoz, kola, maden suyu) içmektedir. Bu kullanımı “patlatma” diye isimlendirmektedir. Madde kullanımına bağlı sorunların ortaya çıkma süresine bakıldığında en erken akineton, uçucu ve eroin kullanımına bağlı sorunlar ortaya çıkmaktadır. Ailede alkol dışı madde kullanımı olanlar sigara, alkol ve diğer maddelerle daha erken yaşta karşılaşmaktadırlar. Ancak olgu sayısının azlığı nedeniyle bu durum anlamlı bulunmamıştır. Esrar ot biçiminde (marijuhana) çoğunlukla sigara içinde içilmektedir. Bazı olgularda ise basitçe yapılan (pet şişeden) nargileler ile kullanılmaktadır. Son yıllarda komorbidite, yani bir kişide birden fazla bozukluğun birlikte görülmesine, bunun belirtiler, tedaviye uyum ve prognoz üzerine olan etkilerinin araştırılmasına giderek artan bir ilgi vardır. Madde kullanım bozukluğu ile 1. ve 2. Eksen bozukluklarının birlikte görülmesi psikiyatri literatüründe önemli yer oluşturmaktadır. Farklı hasta gurupları ile yapılan çalışmalarda ve epidemiyolojik araştırmalarda Madde kullanım bozuklukları ve psikiyatrik bozuklukların sık olarak birlikte görüldükleri bildirilmiştir. Bipolar affektif bozukluk, depresyon, şizofreni, yaygın anksiyete ve panik bozukluğu sık olarak görülmektedir (Gilvarry, 1998; Johns, 1997). Bizim çalışmamızda 13 olgu alkol bağımlılığı, 8 olgu alkol kötüye kullanımı, 17 olgu affektif bozukluk, 10 olgu anksiyete bozukluğu ve 1 olgu da psikotik bozukluk tanısı (yaşam boyu) almıştır. Şimdiki 1. eksen tanıları ise; alkol bağımlılığı 13, alkol kötüye kullanımı 5, affektif bozukluklar 13, anksiyete bozuklukları 8 ve psikotik bozukluk 1 olgudur. Madde kullanım bozukluğu ile kişilik bozuklukları yüksek oranlarda birlikte görülmektedir. Çalışmalarda kişilik bozuklukları görülme oranı %11-100 arasında değişmektedir. Oranlardaki farklılık çalışılan hasta gurubu, görüşülen yer ve kullanılan tanı ölçütlerine bağlanmaktadır. En sık birlikte görülen 2.eksen tanısı antisosyal (ASKB) ve borderline kişilik bozukluğudur (Gilvarry, 1998). Bizim çalışmamızda 31 olgu (%53.4) kişilik bozukluğu tanısı almıştır. Bunlardan altı olgu iki ve bir olgu da üç adet tanı almıştır. ASKB olan olgularda madde kullanımı erken yaşta başlamakta, semptomlarda hızlı ilerleme görülmekte ve relapslar daha sık izlenmektedir. Ayrıca suç işleme ile de ilişkilidir. (Thomas, 1999; Gilvarry, 1998). Bizim çalışmamızda ASKB olan olgular sigarayla daha erken karşılaşmakta, ilk madde kullanımı daha erken yaşlarda olmaktadır. Ayrıca daha fazla sayıda madde kullanım bozukluğu tanısı almaktadırlar. Ayrıca maddelerin birlikte ve/ veya alkol ile kullanımı, hap kullanımı daha fazladır. Aylık gelirleri düşük ve yaş ortalamaları da küçük bulunmuştur. Ortalama cezaevi yaşantı süresinde anlamlı farklılık olmamakla birlikte, cezaevi yaşantısının olması anlamlı derecede fazla bulunmuştur. Bu durum yaş ortalamasının düşük olmasıyla ilişkili olabilir. Borderline kişilik bozukluğu da sıklıkla birlikte görülen tanıdır (Thomas, 1999). Çalışmamızda bu olgularda esrarı ilk kullanma yaşı, ilk madde kullanma yaşı ve madde kullanım bozukluğu (yaşam boyu) sayısı ortalamaları diğer olgulardan yüksek bulunmuştur. Ayrıca hap kullanımı sıktır. Aylık gelirleri düşük ve yaş ortalamaları da küçük bulunmuştur. Tanıları esrar, esrar+madde ve sadece madde kullanım bozukluğu olarak kategorize etmemizin nedeni esrar kullanımının diğer maddelerden farklı özellikleri olduğunu düşünmemizdir. Çünkü esrar birçok madde ile kıyaslandığında etkisi daha zayıf, bağımlılık yapıcı potansiyeli düşük, yoksunluk bulguları yok ya da hafif, kullanıma bağlı biyopsikososyal zararları daha az olan bir maddedir. Bu nedenle daha kolay onay alabilmektedir. Legalleştirme tartışmalarını bazen ülkemizde de görmekteyiz. İzmir ve çevresinde esrar kullanımı oldukça yaygındır. Bazı bölgelerde yaşam biçimi gibi algılanmakta ve kolaylıkla bulunabilmektedir (Ögel, 1999; EGM, 1998; SAMAY 1998). Ampirik gözlemlerimize göre özellikle çevre ilçelerde (Torbalı, Tire, Ödemiş, Kiraz) sıklaşan geleneksel kullanıcılar mevcuttur. Bu kişiler genellikle esrar dışında madde kullanmazlar, esrarı zararsız bir madde olarak bilir, rastlantısal olarak yaşadıkları yasal sorunlar dışında madde kullanımına bağlı sorun yaşamazlar. Bizim çalışmamızda bu olgulara fazla ulaşılamamıştır. Günlük uygulamamızda bu olgularla başka ruhsal yakınmalar ile başvurduklarında veya adli bilirkişilik nedeniyle gönderildiklerinde karşılaşmaktayız. Bu olguların toplumda oldukça fazla olduğunu bilmekteyiz. Bu olgulara ulaşmak için farklı yöntemler geliştirmek gerekmektedir. Çalışmamızda olgular esrar kullanım bozukluğu tanısına göre guruplara ayrıldı. 17 olgu sadece esrar kullanım bozukluğu, 22 olgu esrar yanında başka madde kullanım bozukluğu ve 19 olgu esrar dışı madde kullanım bozukluğu tanısı almaktadır. Esrar kullanım bozukluğu olanların anne, baba ve kardeşlerinde esrar kullanımı daha fazla görülmektedir. Ancak bu farklılık anlamlı bulunmamıştır. Bu olgular sadece madde kullanım bozukluğu olanlara göre alkol ile daha erken karşılaşmışlardır. Ayrıca daha az sayıda kişilik bozukluğu tanısı almışlardır. Esrar+başka madde kullanım bozukluğu tanısı olan olgularda ortaokul ve lise mezunları fazla olmakla birlikte olgu sayısının azlığı nedeniyle anlamlı olarak değerlendirilmedi. Bu olgular esrar gurubuna göre daha geç yaşta ilk sarhoşluklarını yaşamışlardır. Ayrıca sadece madde kullanım bozukluğu olanlara göre daha fazla alkol kullanım bozukluğu tanısı almışlardır. Esrar ve esrar+madde kullanım bozukluğu olanların tercih maddesi çoğunlukla esrardır. Sadece esrar dışı madde kullanım bozukluğu olanların tercih maddesi ise çoğunlukla uçuculardır. Esrar kullanım bozukluğu tanısı olanların yaklaşık yarısı bu maddenin sağlığa zararlı bir etkisi olmadığını söylemişlerdir. Diğer maddeleri kullananlarda bu oran düşüktür. Esrar kullanan bir gurup olguda madde kullanımının kronolojisi dikkat çekicidir. Bu kişiler erken yaşlarda yoğun alkol kullanmaya başlamakta, buna bazı olgularda hap kullanımı eklenmektedir. Bu dönemde dürtü denetiminin azalmasına bağlı sorunlar oluşmaktadır. Sonrasında bu kişiler kendi deneyimleri ve bazen de başka kişilerin önerisiyle esrar kullanımına yönelmektedir. Böylece kişilerin madde kullanımına bağlı sorunları azalmaktadır. Esrarı bırakma girişimleri olduğunda alkol kullanımı ve dürtü denetiminin azalmasına bağlı sorunlar tekrar başlayabilmektedir. Bu kullanım kültüründe esrar adeta bir ilaç gibi algılanmakta, zarardan çok yararı olduğu düşünülmektedir. Hap ve uçucu kullananlar ise aşağılanmaktadır. Çalışmamızda sadece esrar kullanan olgulara fazla ulaşılamamıştır. Farklı olgu alma yöntemleri ile bu guruba yönelik araştırmaların planlanması gerekmektedir. 11. ÖZET Bu çalışmada kliniğimize başvuran, adli bilirkişilik için gönderilen ve Manisa RSHH AMATEM’e başvuran, madde kullanım bozukluğu tanısı alan 58 olguya Madde kullanım özellikleri görüşme formu, SCID-I ve SCID-II uygulanmıştır. Esrar en sık kullanılan madde ve esrar kullanım bozukluğu en sık alınan tanıdır. Sigara ve alkolden sonra esrar kullanımı başlamaktadır. Sadece esrar kullanım bozukluğu tanısı alan olgular birden fazla madde kullanım bozukluğu tanısı alanlara göre daha az sorunla karşılaşmaktadır. Bu gurupta kişilik bozukluklarına daha az rastlanmaktadır. Madde kullanımı çoğunlukla (%75.9) öncesinde madde kullanmış kişiler ile başlamaktadır. Alkol kullanım bozukluğu, affektif bozukluklar, anksiyete bozuklukları sıklıkla eşlik eden tanılardır. Olguların %59.6’sında kişilik bozukluğu bulunmuştur. En sık borderline ve antisosyal (ASKB) kişilik bozuklukları görülmektedir. Bu kişilik bozukluklarının olduğu olgularda madde kullanımı daha erken yaşlarda başlamakta, hap kullanımı daha fazla görülmektedir. Ayrıca ASKB olanlarda cezaevi yaşantısı sık bulunmuştur. Çalışma sonuçları; madde kullanım bozukluğuna eksen-1 ve eksen-2 tanılarının sıklıkla eşlik ettiğini ayrıca sadece esrar kullanan olguların diğer maddelerle birlikte kullanan olgulardan madde kullanma biçimi ve eşlik eden psikopatolojiler bakımından farklı olduğunu düşündürmektedir. 12. KAYNAKLAR Akşit B.T: Türkiye'de Madde İstismarı ve Godot Beklentisi. 3P Dergisi; 5 (Ek.2): 46-50,1997 Akvardar Y. Coskunol H: İzmir’de Madde Kullanımının Doğası ve Boyutları. 36.Ulusal Psikiyatri Kongresi, Antalya 2000 Arndt S. Tyrrell G. Flaum M. Andreasen N.C: Comorbidity of Substance Abuse and Schizophrenia: the Rol of Pre-morbid Adjustment. Psychological Medicine, 22, 379-388, 1992 Babaoğlu A.N: Uyuşturucu ve Tarihi. Kaynak Yayınları, İstanbul,1997 Beyazyürek M. Alpkan L.R. Karamustafaoğlu O. Özer Ö.A. Anıl K: Uyuşturucu Madde Bağımlılarında Demografik Özellikler. Düşünen Adam, Cilt 3, Sayı 3:59-61, Ekim 1990 Booth M: Haşhaşdan Eroine Uyuşturucunun 6000 Yıllık Öyküsü. Arıkan Ö (çev). Sabah Kitapları, İstanbul, 1997 Bronner R.K: The Brown University Digest and Addiction Theory & Application. Vol. 16 Issue 10, Oct 1997 Coskunol H. "Türkiye'de Madde Kullanıcılarının Özellikleri" çalışması ikinci aşamasından İzmir'e ait veriler (henüz yayınlanmadı) Coşkunol H. Saygılı R: Characteristics of Drug Addicts Admitted to Ege University Between 1993-1994. 3rd European Symposium on Drug Addiction & AIDS, İstanbul 1995 Dittmann V: Substance Abuse, Mental Disorders and Crime: Comorbidity and MultiAxial Assesment in Forensic Psychiatry. Eur Addict Res, 2:3-10, 1996 Doğan Y.B. Arıkan Z: Madde Kullanımı ve Bağımlılığı ile Mücadele Eğitim Programı Ön Rapor. Sağlık Bakanlığı'na sunulan rapor. Ankara 1998 EGM (Emniyet Genel Müdürlüğü): Uyuşturucu Olayları Genel Değerlendirmesi. Ankara 1998 EMCDDA (European Monitoring Centre for Drugs and Drugs Addiction): Annual report on the state of the drugs problem in European Union 1998. Gilvarry E: Psychiatric Perspective. Ed: Robertson R:Management of Drug Users in the Community. London 1998 Grant F.B. Roger P.P: Comorbidity Between DSM-IV Alcohol and Drug Use Disorders. Alcohol Health & Research World, 1996, Vol.20 Issue 1, p67, 6p, 3 charts. HHV ve AMATEM: Niceliksel Araştırma İstanbul’da madde istismarı isimli proje kapsamında UNDCP’ ye sunulan rapor. 1997 Jaffe J.H: Subsatnce Ralated-Disorders. Ed: Sadock B.J. Sadock V.A. Comprehensive Textbook of Psychiatry, Seventh edition, Vol.1, 2000, 924-952, 2000 Johns A: Substance Misuse: A Primary Risk and a Major Problem of Comorbidity. International Review of Psychiatry, Vol.9 Issue 2/3, p233, 9p, Jun-Sep 1997 Köknel Ö: Bağımlılık, Altın Kitaplar Yayınevi, 1998 Köroğlu E. (çev.): Amerikan Psikiyatri Birliği: Mental Bozuklukların Tanısal ve Sayımsal Elkitabı, Dörduncü Baskı (DSM-IV). Hekimler Yayın Birliği, Ankara, 1994. Köroğlu E. (çev.): Amerikan Psikiyatri Birliği: Mental Bozuklukların Tanısal ve Sayımsal Elkitabı, Gözden Geçirilmiş Üçüncü Baskı (DSM-III-R). Hekimler Yayın Birliği, Ankara, 1989. Links P.S. Heslegrave R.J. Mitton J.E. Reekum R.V. Patrick J: Borderline Personality Disorder and Substance Abuse: Consequences of Comorbidity. Can J Psychiatry, Vol. 40, 1995 McDonald C. Murray R.M: Early and Late Environmental Risk Factors for Schizophrenia. Brain Research Reviews, 31;130-137, 2000 Miller N.S. Fine J: Current Epidemiology of Comorbidity of Psychiatric and Addictive Disorders. The Psychiatrıc Clinics of North America, Vol 16 No:1, 1993 Mueser K.T. Bellac A.S. Blanchard J.J: Comorbidity of Schizophrenia and Substance Abuse: Implications for Treatment. Journal of Consulting and Psychology, Vol.60, no:6, 845-856,1992 NLAES 1992 Comorbidity Between DSM-4 Alcohol and Drug Use Disorders. Alcohol Health & Research World, Vol.20 Issue 1, p67, 6p, 1996 Ögel K. Madde Kullanıcılarının Özellikleri: Türkiye'de Çok Merkezli Bir Araştırma. 3P Dergisi Cilt:7 Ek sayı:1 Mart 1999 Ögel K. Tamar D. Çakmak D: Madde Kullanımı Sorununa Türkiye'nin Yerine Bir Bakış. Türk Psikiyatri Dergisi, 9(4):301-307, 1998 SAMAY (1998) Gençler arasında sigara, alkol ve madde kullanımının yaygınlığı ile özelliklerinin değerlendirilmesi. Sır A. Özkan M. Bayram Y. Kan A: Diyarbakır Bölgesinde Esrar ve Eroin Kullanıcılarının Sosyo-demografik Özellikleri. Türk Psikiyatri Dergisi, 9(4):291-295,1998 Sonne S.C. Brady K.T: Substance Abuse and Bipolar Comorbidity. The Psychiatrıc Clinics of North America; Vol 22 No:3, 1999 Spitzer R.L. Williams JBW. Gibbon M (1988): DSM-III-R Yapılandırılmış Klinik Görüşme Formu Türkçe Versiyonu (SCID-I). Çev. Ed: Sorias S. Ege Üniversitesi Bornova, 1990 Spitzer R.L. Williams JBW. (1990): DSM-III-R Yapılandırılmış Klinik Görüşme Formu Türkçe Versiyonu (SCID-II) Kişilik Bozuklukları Formu. Çev. Ed: Sorias S. Ege Üniversitesi Bornova, 1990 Swendsen J.D. Marikangas K.R: The Comorbidity of Depression and Substance Use Disorders. Clinical Psychology Review, Vol. 20, No.2, pp. 173-189, 2000 Türkcan A: Türkiye'de Madde Kullananların Profili: Hastane verilerinin incelenmesi. Düşünen Adam; 11(3):56-64, 1998 Ulug B: Madde Bağımlılığı Epidemiyolojisi. Ed: Dilbaz N. Alkol ve Alkol Dışı Madde Bağımlılığı, Ankara Numune Hastanesi, 1998 UNDCP: (United Nations International Drug Control Programme): World Drug Report. New York, Oxford University Press, 1997 UNDCP: Drug Abuse in Nepal: a rapid assessment study. UNDCP 1991 UNDCP: Rapid Assessment of the Drug Injecting Situation in Hanoi & Ho Chi Minh City Vietnam. UNDCP 1993 UNDCP: Rapid Assessment of the Drug Use Situation in the Czech Republic. UNDCP 1996 UNDCP: Rapid Assessment of Illıcıt Drug Abuse in Greater Beirut. UNDCP 1994 Thomas V.H. Melchert P.T. Banken J.A: Substance Dependence and Personality Disorders: Comorbidity and Treatment Outcome in an Inpatient Treatment Population. Journal of Studies on Alcohol,i2 p271, March 1999 Weinberg N.Z. Rahdert E. Colliver J.D. Glantz M.D: Adolescent Substance Abuse: A Review of the Past 10 Years. J. Am. Acad. Child Adolesc. Psychiatry, March 1998 Weiss Roger D, Collins Daniel A: Substance Abuse and Psychiatric Illness. The American Journal On Addictions, 2:93-99,1992 Westermayer J. Eames S.L. Nugent S: Comorbid Dysthimia and Substance Disorder: Treatment History and Cost. Am J Psychiatry, 155:11, November 1998 Zanarini M.C. Frankenburg F.R. Dubo E.D. Sickel A.E. Trikha A. Levin A. Reynolds V: Axis I Comorbidity of Borderline Personality Disorder. Am J Psychiatry, 155:1733-1739, 1998 Ek 1 Madde Kullanım Özellikleri Görüşme formu (A Bölümü) Form A (görüşmeye başlamadan önce madde denildiğinde kastedilenin "sigara, alkol ve kafein" dışındaki maddeler olduğunu anlatınız) GENEL BİLGİLER Kullanıcının adı ve/veya tanıtım no: ________________ Görüşmenin tarihi: ____/____/____ Görüşme yeri: _____________ Görüşme süresi:________ Örneğe ulaşılma biçimi Madde kullanımı nedeniyle başvurmuş Alkol kullanımı nedeniyle başvurmuş Diğer ruhsal nedenlerle başvurmuş Konsültasyon Adli bilirkişilik Diğer Cinsiyeti kaydedin 1 2 3 4 5 6 (belirtiniz)___________________________________ Kadın 1 Erkek 2 SOSYODEMOGRAFİK ÖZELLİKLER 1. Kaç yaşındasınız? (yıl olarak kaydedin) ______ 2. Doğduğunuz ilin adını söyler misiniz? İl adı: ______________ 3. Doğduğunuz yer, o zaman il merkezi mi, ilçe merkezi mi, bucak veya köy müydü? İl merkezi 1 İlçe merkezi 2 Bucak ve köy 3 4. Halen ikamet ettiğiniz il / ilçe / mahalle neresidir? İl: _______________ İlçe: _____________ Mahalle:__________ 5. Doğduğunuzdan beri bu ilde mi yaşıyorsunuz? Evet 1 Hayır 2 6. Taşındıysanız hangi ilden taşındınız? İl adı:____________ Yurt dışı: ___________ 7. Kaç yıldan beri burada ikamet ediyorsunuz? (yıl olarak kaydedin) ______ 8. Herhangi bir maddeyi ilk kez nerede kullandınız? İl adı:____________ İlçe adı: ___________ 9. Eğitim durumunuz nedir? Okuryazar değil 1 4 Ortaokul Okuryazar İlkokul 2 3 Lise Yüksek okul 10.Şu andaki medeni durumunuz nedir? Hiç evlenmemiş 1 Evli 2 Ayrı yaşıyor 3 11. Mesleğiniz nedir? 5 6 Boşanmış Dul (ölüm nedeniyle) Başkası ile birlikte yaşıyor 4 5 6 Meslek: _______________________ 12.Şu anda hangi işle meşgulsünüz? Ücretli iş Serbest Ücretsiz iş (gönüllü olarak, yardım amacıyla vb.) Öğrenci Ev işi Emekli İşsiz (sağlık nedenleriyle) İşsiz ( başka nedenlerle) Diğer 1 (belirtiniz)_____________ 2 (belirtiniz)_____________ 3 (belirtiniz)_____________ 4 5 6 7 8 9 (belirtiniz)________________ 13.(Öğrenciyse) niz halen devam ettiğiniz okulun adı nedir? 14.Bu okulun kaçıncı sınıfındasınız? Okul adı: ________________________ Sınıfı: _________________ 15.Okulda başarı durumunuzu nasıl tanımlarsınız? İyi 1 Orta 2 Kötü 3 Çok kötü 4 16.Aylık ortalama geliriniz ne kadar? (Maaş, ücret, yevmiye, kendi işinden ya da serbest meslekten elde ettiği kazanç ile menkul/gayri menkul kazançları ve harçlıklar dahil):_________________ 17.Aylık geliriniz maddeyi temin etmeye yetiyor mu? Yetiyor 1 Yetmiyor 2 18.Yetmiyorsa nasıl temin ediyorsunuz? (belirtiniz)______________________________________________ 19.Sağlık sigortanız var mı? Yok 1 Bağ-Kur 2 SSK 3 Emekli Sandığı 4 Özel sigorta 5 Yeşil kart 6 Diğer 7 (belirtiniz)____________ 20.Sağlık sigortanız kimin vasıtasıyla? Kendisi 1 Babası/annesi 3 Eşi 2 Diğer 4 (belirtiniz)_____________ AİLE ÖZELLİKLERİ Anne Baba 21.Sağlık durumları Sağ 1 Ölmüş 2 22.Eğitimleri Okuryazar değil 1 Okuryazar 2 İlkokul 3 Ortaokul 4 Lise 5 Yüksek okul 6 ______________ Okuryazar değil 1 Okuryazar 2 İlkokul 3 Ortaokul 4 Lise 5 Yüksek okul 6 ______________ 24.Sigara içer mi? (yaşam boyu) İçmez 1 Günde 10 adetten az 2 Günde 10 adetten çok 3 İçmez 1 Günde 10adetten az 2 Günde 10 adetten çok 3 25.Alkol kullanır mı? (yaşam boyu)Kullanmaz 1 Kullanır nadiren 2 Haftada 2-3 kez3 Her Akşam 4 Sürekli 5 Kullanmaz 1 Kullanır nadiren 2 Haftada 2-3 kez3 Her Akşam 4 Sürekli 5 23.Meslekleri (belirtiniz) yaşı____ kişi___yaşındayken 26.Madde kullanırlar mı? Kullanmaz 1 (yaşam boyu) Kullanır 2 (belirtiniz) ________________________ 27.Kaç kardeşsiniz? Sağ 1 yaşı____ Ölmüş 2 kişi__yaşındayken Kullanmaz 1 Kullanır 2 (belirtiniz) __________________________ Kardeş sayısı: _____ 28.Ailenizin kaçıncı çocuğusunuz? (belirtiniz) _____ 29.Kardeşlerinizden madde kullanan var mı? Hayır 1 Evet 2 (kimler hangi maddeleri kullanıyor?) _______________________________________________________ 30.Yakın çevrenizde bağımlılık yaratan herhangi bir madde kullandığını bildiğiniz kişiler var mı? Hayır 1 Evet 2 (kimler, hangi maddeleri kullanıyor?) __________________________________________________________________________________ ______________________________________________________________________ SİGARA VE ALKOL KULANIMI 31.İlk kez alkol kullandığınızda kaç yaşındaydınız? Hiç kullanmamış 0 32.İlk kez sarhoşluk yaşadığınızda kaç yaşındaydınız? Yaş: ____ Hiç sarhoş olmamış 0 33.İlk kez sigara içtiğinizde kaç yaşındaydınız? Hiç kullanmamış 0 Yaş: ____ Yaş: ____ 34.(Her gün içmişse) Sigarayı ilk kullanımdan ne kadar süre sonra her gün içmeye başladınız? (yıl ya da ay belirtiniz)__________________ 35.Halen sigara içiyor musunuz? İçmiyor 1 Günde 10-30 adet 3 Günde 10 adetten az 2 Günde 30 adetten fazla 4 KULLANILAN MADDELER VE GENEL BİLGİ 36.Bu güne kadar hangi maddeleri kullandınız? Esrar Kokain Uçucular Uyarıcılar Opioidler Benzodiazepinler Sedatif, hipnotikler Antikolinerjikler Diğerleri (isim belirtiniz) 1 2 3 (isim belirtiniz)______________________________________________________ 4 (isim belirtiniz)______________________________________________________ 5 (isim belirtiniz)____________________________________________________ 6 (isim belirtiniz)__________________________________________________ 7 (isim belirtiniz)_________________________________________________ 8 (isim belirtiniz)____________________________________________________ 9 __________________________________________________________ 37.En sık kullandığınız madde hangisidir? (isim belirtiniz) _______________________________ 38.Kullanmayı birinci sırada tercih edeceğiniz madde hangisidir? (isim belirtiniz) ______________________ 39.Bu maddeyi tercih etmenizin nedeni nedir? (belirtiniz)_____________________________________________________________________________ 40.Sizce esrarın insan sağlığına zararlı bir etkisi var mıdır? Yok 1 Var 2 Bilmiyorum 3 Diğer 4 (belirtiniz)_________________________________________ 41.İzmir'de madde kullanımına yönelik tedavi merkezleri var mı? (evet ise) Nerelerde? Bilmiyor 1 Bazı hastanelerde olabilir 2 EUTF Hastanesinde 3 Diğer 4 (belirtiniz) __________________________ 42.(biliyorsa) Bunu nereden öğrendiniz? Gazete 1 Radyo 2 Televizyon 3 Madde kullanan kişilerden 4 Yakın çevreden 5 Diğer 6 (belirtiniz) ____________________________ İLK KULLANILAN MADDE 43.İlk kez hangi maddeyi kullandınız? Esrar 1 Kokain 2 Opioid 3 (isim belirtiniz)____________ Uçucu 4 Hap 5 (İsim belirtiniz) ________________ Diğer 6 (belirtiniz) ______________ 44.Kullanım biçiminiz nasıldı? Sigara içinde inhalasyon Doğrudan inhalasyon Yutma Enjeksiyon Diğer 45.Kaç yaşındaydınız? 1 2 3 4 5 (belirtiniz) _______________________________________ Yaş: _________ 46.Hangi mekanda kullandınız? Ev 1 Okul 2 Taşıt 3 Eğlence Yeri Diğer (belirtiniz) _______________________________ 4 Açık alan 5 47.Madde kullanmanızın en önemli nedeni neydi? Merak 1 Sıkıntı gidermek için 2 Ortamdan dışlanmamak için 3 Tedavi için hekim önerisi ile 4 Eğlenmek için 5 Uyuyabilmek için 6 Diğer 7 (belirtiniz) _______________________________________ 48.Kimlerle kullandınız? Yalnız 1 Bir Kişi 2 Birden fazla kişi (gurup) 3 (Başlatıcı bir kişi ise) 49.Kişi o zaman yaklaşık kaç yaşında idi? Yaş: _______ 50.Kişiyi nereden, nasıl tanıyordunuz? Okul arkadaşı İşyerinden arkadaş İşyerinden amir Eğlence, sosyal aktivite gurubundan Oturduğu mekan, mahalleden Aile bireyi Diğer 1 2 3 4 5 6 7 (belirtiniz) ___________________________ 51.Kişi öncesinde madde kullanmış mıydı? Hayır 1 Evet 2 (kullandığı maddeleri belirtiniz) _________________________________________ (Gurup ile kullanmış ise) 52.Gurup ortalama kaç kişiydi? Kişi sayısı: _______ 53.Gurupla ilişkiniz nereden başlamıştı? Okuldan İşyerinden Eğlence, sosyal aktivitelerden Oturduğu mekan, mahalleden Diğer 1 2 3 4 5 (belirtiniz) ___________________________ 54.Guruptaki diğer kişilerden öncesinde madde kullanmış olanlar var mıydı? Hayır 1 Evet 2 (kullandığı maddeleri belirtiniz):_______________________________________ AIDS VE DİĞER VİRAL ENFEKSİYONLAR İÇİN RİSKLİ DAVRANIŞLAR 55.Damar içi madde kullanımı ile bulaşan hastalıklardan bildikleriniz nelerdir? AIDS 1 Hepatit 2 Diğer 3 (belirtiniz) ___________________________ 56.Hiç enjektörle damar içi (İV) madde kullandığınız mı? Olduysa enjektörünüzü başkaları ile paylaştığınız oldu mu? Kullanmadım 1 Kullandım ve paylaşmadım 2 Kullandım ve paylaştım 3 57.Kullandıysanız viral enfeksiyon bulaşmaması için önlem alıyor musunuz? Hayır 1 Evet, kullanım şeklini değiştirmiş 2 Evet, enjeksiyon gerecinde temizleme yapıyor 3 Evet, enjektörü bir kez kullanıyor 4 58.Kısa bir zaman içinde birden fazla cinsel partneriniz oldu mu? Olduysa bu ilişkilerinizde kondom kullandınız mı? Olmadı 1 Oldu kullandım 2 Oldu kullanmadım 3 59.İV Madde kullanan veya geçmişte kullanmış olan cinsel partneriniz oldu mu? Cinsel partnerle enjektör paylaştığınız oldu mu? Olmadı 1 Oldu, paylaşmadım 2 Oldu Paylaştım 3 60.Olduysa cinsel partneriniz başkalarıyla enjektör paylaşmış mıydı? Evet 1 Hayır 2 Bilmiyorum 3 61.Hiç yurt dışına çıktınız mı? Çıktıysanız yurt dışında madde kullandınız mı? Yurt dışına çıkmamış 1 Çıkmış, madde kullanmamış 2 Çıkmış, madde kullanmış 3 62.Bulaşıcı bir enfeksiyona maruz kaldığınızı düşünüyor musunuz? Hayır 1 Evet, AIDS 2 Evet, hepatit 3 Evet, diğer 4 (belirtiniz) _____________________________ 63.Bu enfeksiyonlar için tetkik yaptırdınız mı? Yaptırdıysanız sonuç ne oldu? Hayır, 1 Evet, AIDS için 2 (sonucu belirtiniz) _____________ Evet, Hepatit için 3 (sonucu belirtiniz) _____________ Evet, Diğer 4 (belirtiniz) _____________________ 64.Tetkik yaptırmayı düşünüyor musunuz? Evet 1 Hayır 2 65.Herhangi bir bedensel sağlık sorununuz var mı? Hayır 1 Evet 2 (belirtiniz)________ _________________________________ SUÇ İŞLEME 66.Hiç yasalarla başınızın derde girdiği oldu mu? Hayır Evet; madde kullanma veya satışı Evet, trafik suçu, alkollü araç kullanma Evet, trafik suçu, diğer Evet, gasp-darp Evet, diğer nedenler 1 2 3 4 (belirtiniz) ________________________ 5 6 (belirtiniz) ________________________ 67.Evet ise suç işlediğinizde alkol veya madde etkisi altında mıydınız? Hayır 1 Evet, alkol 2 Evet, madde 3 (maddeleri belirtiniz) ________________________ Evet, alkol ve madde 4 (maddeleri belirtiniz) ________________________ 68.Bu suçlardan dolayı cezaevinde kaldınız mı? Hayır 1 Evet 2 (toplam süreyi belirtiniz) ____________________ DİNSEL İNANIŞ VE TUTUMLAR 69.Dinsel inanışınız var mı? Yok 1 İslam 2 70.Namaz kılıyor musunuz? Hayır 1 Evet 2 71.Oruç tutuyor musunuz? Hayır 1 Evet 2 Diğer 3 (belirtiniz) _____________ Ek 2 Madde Kullanım Özellikleri Görüşme Formu (B Bölümü) Form B KULLANILAN MADDELER (bu form her madde için ayrıca doldurulacak) 1. Kullanılan madde: (belirtiniz) _________________ 2. Bu maddeyi başka maddeler veya alkol ile birlikte kullanır mısınız? Hayır 1 Alkol ile 2 Diğer maddeler 3 (maddeleri belirtiniz)_______________________________________ 3. Bu maddeyi ilk kez kullandığınızda kaç yaşındaydınız? 4. Bu maddeyi kullandığınızı aile bireylerinden birisi biliyor mu? (Biliyorsa) maddeyi ilk kullandığınızdan ne kadar zaman sonra öğrenmişti? Başlatıcı kişi aile bireyi 1 Bilmiyor 2 Biliyor 3 (geçen süreyi belirtiniz)__________ay 5. Başlangıçta ne kadar sıklık ve miktarda kullanırdınız? Bir kez kullanmış 1 Birden fazla kullanmış 2 (sıklık ve miktarı belirtiniz)____________________________ 6. (Bir kereden fazla kullandıysa) en yoğun kullandığınız dönemde ne kadar sıklık ve miktarda kullandınız? Kullanım sıklık ve miktarı artmamış 1 Kullanım sıklık ve miktarı artmış 2 ( belirtiniz) sıklık __________miktar_____________ 7. Genellikle kullanım biçiminiz nasıldı? Sigara içinde inhalasyon 1 Doğrudan inhalasyon 2 Yutma 3 Enjeksiyon 4 Diğer 5 (belirtiniz) _______________________________________ 8. Genellikle hangi mekanlarda kullandınız? Ev 1 Okul 2 Taşıt 3 Eğlence Yeri Diğer 6(belirtiniz) _______________________________ 9. Genellikle kimlerle kullandınız? Yalnız 1 Bir Kişi 2 Birden fazla kişi (gurup) 3 Yaş: (belirtiniz) ______ 4 Açık alan 5 10. Bu maddeyi kullanmanız nedeniyle sorun yaşadığınızı düşünüyor musunuz? (evet ise) Hangi alanlarda, ne gibi sorunlar yaşadınız? Hayır 1 Evet, iş 2 Evet, sağlık 3 Evet, aile yaşantısı 4 Evet, diğer 5 (belirtiniz) _______________________________________ 11. (sorun yaşadıysa) Maddeyi ilk kullanmanızdan ne kadar sonra sorun yaşadınız? (süre belirtiniz) ________ 12. Bu maddeyi kullanmayı azaltmak veya bırakmak için girişimleriniz oldu mu? Bir kez kullanmış 1 Azaltma girişimi olmuş 2 (sayısını belirtiniz)____kullanımı azalttığı en uzun süre _____(ay) Bırakma girişimi olmuş 3 (sayısını belirtiniz)____madde kullanmadığı en uzun süre_____(ay) Girişim olmamış 4 Yeni başvurmuş5 13. (Girişim olduysa) Madde kullanmayı azaltma ya da bırakmayı düşünmenizin en önemli nedeni neydi? Maddeyi temin etmede güçlükler 1 Madde kullanımına bağlı sorunlar oluşması 2 (yoksunluk, intoksikasyonalar dahil) Yakın çevrenin isteği 3 Diğer 4 (belirtiniz) __________________________ 14. (Girişim olduysa) madde kullanımını azaltmak veya bırakmak amacıyla tedavi başvurunuz oldu mu? Olmadı Oldu hastane Oldu, muayenehane Oldu, psikolog Oldu, sağlık ocağı Oldu, diğer 1 2 3 4 5 6 (belirtiniz)____________________ 15. (Tekrar başladıysa) Madde kullanımına tekrar başlamanızın en önemli nedeni neydi? Sıkıntı gidermek için 1 Ortamdan dışlanmamak için 2 Uyuyabilmek için 3 Diğer 4 (belirtiniz) _______________________________________