73 1. Balıkesir Ulusal Turizm Kongresi 15-16 Nisan 2004 Devalüasyonların Yurt Dışından Turizm Talebine Tesiri Çerçevesinde, Şubat 2001 Devalüasyonunun Rusya Federasyonundan Türkiye’ye Yönelik Turizm Talebine Etkisi Öğr. Gör. Ali BAŞARAN(*) Giriş Bu tebliğde önce, yurt içinde ve yurt dışında gerçekleşen devalüasyonların turizme tesiri incelenecektir. Sonra, Rusya Federasyonundan, Türkiye’ye yönelik turizm talebi ele alınacaktır. Son olarak, Rusya Federasyonunda gerçekleşen devalüasyonlar ile Türkiye’de Şubat 2001’de gerçekleşen devalüasyonun Rusya Federasyonundan Türkiye’ye yönelik turizm talebine etkisi ile teori karşılaştırılacaktır. 1. Devalüasyonlar ve Yurt Dışına Turizm Talebi Develüasyon sabit döviz kuru sistemlerinde, merkez bankası tarafından resmi döviz satış fiyatlarının (kurunun) genelde, piyasanın ummadığı zaman ve oranda yükseltilmesidir. Bir ülkede paranın dış değerinin değişmesi turizmi etkilemektedir. Milli paranın devalüasyonu, yabancı turist için turizm hizmetinin devalüasyon oranında ucuzlatılması demektir. Ancak, turiste sunulan hizmetler içinde ithal malların miktarı fazla ise o zaman pahalılaşan ithalat nedeniyle hizmetin girdileri, dolayısıyla maliyet ve fiyatı da bir süre sonra artacak ve para kıymetinin düşürülmesi işlemi turist yönünden çekiciliğini kaybedecektir (Sezgin, 1995:70). Turist çeken ülke yanında, turist gönderen ülkelerde yapılan para değişiklikleri de turizm talebini etkilemektedir. Örneğin; 1982-1983 yıllarında (*) Ankara Üniversitesi Beypazarı Meslek Yüksekokulu 1. Balıkesir Ulusal Turizm Kongresi 15-16 Nisan 2004 74 Fransa’da para değerinin düşürülmesi, dış turizm talebini geçici olarak azaltmış, buna karşılık Batı Alman Markının değerinin yükseltilmesi Almanları dış turizme yöneltmiştir(Sezgin, 1995:70). Turizm talebi terimiyle, turizm pazarına yönelmiş ve satınalma gücüyle desteklenmiş seyahat ve tatil istemi anlatılmak istenir. Seyahat ve tatil yapma isteğinde olup ta, bunun için zaman, fiziksel, yasal, tıbbi, vb. herhangi bir kısıtlılığı olmayan ve bu isteğini gerçekleştirecek kadar ekonomik güce sahip olan her insan turizm talebini ve bunların belli bir pazara yönelmiş olanlarının bütünü de, toplam turizm talebini oluşturur. Talep olayında ziyaretçilerin belli bir fiyat düzeyi veya döviz kurundan satın almak istedikleri bir dizi turizm ürünü söz konusudur. ... Toplam turizm talebini coğrafi bakımdan, ülke içi turizm talebi ve uluslararası turizm talebi olarak sınıflandırmak olasıdır. ... Talebin ülke içinden uluslararası piyasalara taşınması; başta döviz ve döviz temini olmak üzere pasaport, vize, lisan, mesafe, politik ve kültürel kaygılar gibi daha pek çok sorunu da beraberinde getirir(Erdoğan, 1996:326). 1.1 Turizm Talebinin Fiyat Esnekliği ve Gelir Esnekliği Turizm talebini etkileyen başlıca ekonomik unsurlar; turistik mal ve hizmetlerin fiyatları, kişilerin gelir düzeyi, turist kabul eden bölge ile turist gönderen bölge arasındaki uzaklık ve gidilecek bölgede turizm talebini karşılayacak olan konaklama arz kapasitesidir(Kozak vd., 1997:46). Turistler, yalnızca belirli bir destinasyonda (çekim bölgesi) yapılacak olan bir tatilin fiyatını kendi ülkelerindeki fiyat düzeyi ile karşılaştırmakla yetinmezler, aynı zamanda onlar, yabancı destinasyonların seyahat maliyetlerini diğer benzeri yabancı destinasyonlar ile karşılaştırırlar(Witt/Martin, 1987:24’den aktaran Kozak vd., 1997:46). Örneğin İspanya’nın güneş turizmi açısından Türkiye’nin bir ikamesi durumunda olduğu gibi. 1. Balıkesir Ulusal Turizm Kongresi 15-16 Nisan 2004 75 Turizm talebini, turistik mal ve hizmetlerin fiyatları ile bağlantılı olarak göstermek mümkündür. Turizm talebi ile fiyat ilişkisi açısında üzerinde durulması gereken bir nokta turizm talebinin fiyat esnekliğidir. Genel olarak, turizm talebinin fiyat esnekliği, turizm talebinde oluşan değişme miktarının, turistik mal ve hizmet fiyatlarında meydana gelen değişmeye oranlanması ile bulunur(Kozak vd., 1997:48-49). Turizm talebinin fiyat esnekliği konusunda yapılan çalışmalar, talebin fiyat karşısındaki esnekliğinin oldukça yüksek katsayılar verdiğini göstermiştir. Elde edilen bu sonuç da, turistik mal ve hizmet fiyatlarında oluşan değişmelerin talep miktarında daha fazla değişmelere neden olacağı anlamına gelir(İçöz, 1991:93’den aktaran Kozak vd., 1997:47). Uluslararası turizm talebi fonksiyonlarında döviz kuru değişkeninin kullanılmasının nedeni, tüketicilerin gittikleri ülkelerdeki zorunlu giderlerinin neler olabileceğinden çok döviz kurlarını bilmeleri ve bu nedenle kendilerine ölçü olarak döviz kurlarını almalarıdır. Turistlerin çok azı gidecekleri ülkedeki fiyatları tümüyle bilmektedir. Bu nedenle, o ülkedeki fiyat düzeylerini kendi paralarının döviz kuru üzerinden hesaplayarak tahmin etmek isterler(Witt/Martin, 1987:234’den aktaran Kozak vd., 1997:48). Nitekim yapılan araştırmalarda, seçilen değişkenler arasında Türkiye’ye yönelik turizm talebini belirleyen en güçlü değişkenin döviz kurları olduğu belirlenmiştir. Türk lirasının günlük kur ayarlaması ile sürekli olarak devalüe edilmesi ve konaklama işletmelerinin döviz bazında düşük fiyat uygulamaları yabancı turistler açısından Türkiye’yi çekici hale getirmektedir(Metin Kozak, 1993:113’den aktaran Kozak vd., 1997:48). Ülkemizde uygulanan politikalar sonucunda Türkiye’ye yönelik seyehatleri sırasında satınalma güçleri artan yabancı turistler, tatil için ayırdıkları bütçe ile daha uzun konaklama yapabildikleri gibi alışverişe de daha fazla pay ayırabilmektedirler(Kozak vd., 1997:48). 1. Balıkesir Ulusal Turizm Kongresi 15-16 Nisan 2004 76 Gidilen belli bir nokta için seyahat talebi, o hattın iki taraflı (çift yönlü) direncinin başlangıç noktasındaki katılma eğilimi ile çarpımına eşit olacaktır ki; o da, mesafe ve maliyetin bir fonksiyonudur(Erdoğan, 1996:330). Turizm talebi elastiktir; kolayca vazgeçebilen bir yapıya sahiptir(Erdoğan, 1996:328). Talebin “fiyat elastikliği“, bir alıcının veya alıcıların, söz konusu olan malın fiyatındaki değişmeler karşısındaki duyarlılıklarının bir ölçüsüdür. Bu mutlak bir ölçü değildir. Talebin fiyatı elastikliği bir sayı ile ifade edilebilir. Bu sayıya elastiklik katsayısı denir. Bu sayıyı E ile gösterirsek, Miktardaki yüzde değişme E= -------------------------------Fiyattaki yüzde değişme Şeklinde bir formül yazılabilir. Talep edilen miktardaki yüzde değişme fiyattaki yüzde değişmeden daha büyükse, talep eğrisinin “elastik” olduğu söylenir(Mumcu, 1988:41-42). Ekonomistler turizm gibi zorunlu olmayan ihtiyaçlar talebinin fazlaca elastik eğimli olduğu konusunda hemfikirdirler(Erdoğan, 1996:325). Turistlerin mal ve hizmetlere olan talepleri kişisel harcanabilir gelir düzeylerinden etkilenir. Kişisel harcanabilir gelir düzeyi artarken turizme olan talepte artmaktadır(Archer, 1976:4’den aktaran Kozak vd., 1997:48). Genelde turizm gelir esnekliğinin 1’den büyük olduğuna inanılır. ... Bununla birlikte, bazı kimseler turizm talebinin gelir esnekliğinin en azından zengin ülkelerde katı olduğunu (1>Ey) düşünürler(McIntosch/Goledner, 1990:295’den aktaran Kozak vd., 1997:48-49). Örneğin; Alman bir aile yıllık programına göre seyahate çıkabilir. Aile, gelirinin düşmesi ile birlikte seyahat harcamalarını güçlendirmek için diğer giderlerinden kesinti yapabilir. 77 1. Balıkesir Ulusal Turizm Kongresi 15-16 Nisan 2004 Turizm talebinin gelir esnekliğinin yüksekliği, seyahatin büyük ölçüde tüketim koşullarına ve ekonomik beklentilerine bağlı olmasının ana nedenidir(Smeral, 1988:77’den aktaran Kozak vd., 1997:49). 1.2 Şubat 2001 Devalüasyonunun Yurt Dışından Türkiye’ye Yönelik Turizm Talebine Tesiri Yukarıda görüldüğü üzere yazın (literatür), yurt dışına çıkışları devalüasyonun etkilediğini varsaymaktadır. Yazılı basında da Şubat 2001 devalüasyonun turizmi etkileyeceği yönünde değerlendirmeler yer almıştır. Şubat 2001 devalüasyonun hemen ardından biri Almanya’da, diğeri Türkiye’de, yapılan iki değerlendirme aşağıda verilmiştir. Bunlar, devalüasyon sonrasında yurt içinden ve yurt dışından Türkiye’ye yönelik turizm talebinde olası değişim beklentilerini yansıtmaktadırlar. Bu beklentilerin gerçekleşip gerçekleşmediği bu tebliğde rakamlarla tespit edilmiştir. İlk değerlendirme Almanya’dan, Şubat 2001 devalüasyonunun hemen sonrasında, 02 Mart 2001 tarihli Alman İstatistik Ofisinin basın bildirisi; Liranın Devalüasyonu Türkiye’yi daha az pahalı bir turist ülkesi yapıyor Federal İstatistik Ofisinin bildirdiğine göre Türkiye’ye seyahat edenlerin günlük giderleri 22 Şubat 2001 devalüasyonu nedeniyle düştü. Geçen haftanın başında 1 DM Türk banklarında 320 000 liranın hemen altına satılıyordu, 100 DM’yi TL’ye dönüştürdükten sonra geçen haftanın başında alışveriş yapıldığında, bugünkü karşılığına göre tam 90DM’ye tekabül eden mal alınabiliyordu. Devalüasyon yüzünden, 1 DM’nin 470 000 TL’ye tekabül ettiği yeni kur sayesinde DM’nin satın alma gücü oldukça yükseldi, daha evvel 130DM’lik mallar şimdi 100DM’ye alınabilir. Bunun anlamı Türkiye tekrar en ucuz turizm ülkelerinden birisi oldu. Yaklaşık 3 milyon Alman- bu her yıl Türkiye’yi ziyaret eden Almanların yaklaşık bir sayısı- bu durumdan memnun olacak. Bununla birlikte, bu ek satın alma gücünün ne kadar süreceği belli değil. Türk lirası kuru hala kayda değer dalgalanmalarla yüzyüze ve birçok devalüasyonun hemen ardından genel fiyatlar düzeyi yükselir(http://www.destatis.de/presse/englisch/pm2001/p0770051.htm erişim 10 12 2003 saat:17:00). 1. Balıkesir Ulusal Turizm Kongresi 15-16 Nisan 2004 78 İkinci değerlendirme Türkiye’den, 25 Nisan 2001’de Akşam Gazetesinde yayımlanan, Ertuğ Yaşar’ın “Peki Turizm Patlar mı?” başlıklı makalesi; Peki devalüasyon ülkemizi ziyarete gelen turist sayısını ya da turizmden sağladığımız gelirleri artırır mı? Bunu anlamak için öncelikle turistlerin harcamalarını nereye ve hangi para birimi ile yaptıklarına bakalım. Tatile giden bir kişinin üç büyük harcaması vardır. Ulaşım (uçak), konaklama (otel) ve cari harcamaları (yemeği de otel içinde alıyoruz; çünkü birçok tatil köyü kahvaltı ve akşam yemeğini otel fiyatı içinde düşünüyor). Uçak fiyatları her yerde dolar ya da markladır. Yani Türkiye'ye gelecek bir kişi devalüasyon oldu diye uçağa daha düşük bir ücret ödemeyecektir. Aslında Türk Hava Yolları'nın maliyetlerinin bir bölümü (örneğin personel maliyetleri) TL ile olduğu için uçak bilet fiyatlarında düşme beklenebilirdi. Ama bu etki Türkiye'ye yolcu taşıyan yabancı charter seferleri için geçerli değildir. Otel fiyatları da dolar ya da markla ilan edilmektedir. Anladığımız kadarı ile de Türk otel ve tatil köyü sahipleri odalarını sezon başlamadan önce tur operatörlerine satıyorlar. Bu satış sırasında ortada devalüasyon yoktu. O nedenle devalüasyon nedeni ile otel fiyatlarında da bir ucuzlama beklemek yanlış olur. Öte yandan eğer bu fiyatlar verilirken otel sahipleri maliyetlerini iyi hesapladılarsa bu yıl iyi kazanç sağlarlar. Çünkü özellikle sayıca çok olan garson, komi, temizlik görevlisi gibi vasıfsız personellerin maaşları TL olduğu için bu masraflar döviz olarak azalacaktır. Uçak bileti ve otel ücreti konusunda devalüasyon ile bir avantaj sağlayamayan turist, bu yıl cari harcamalarda oldukça rahat edecektir. Devalüasyonun yaratacağı enflasyon etkisi gecikerek fiyatlara yansıyacağı için, özellikle Türkiye'de üretilen mallar turistlere 'ucuz' gelecektir. İngilizlerin Financial Times gazetesinin yayımladığı bir araştırma, turistlerin genelde satın aldıkları on malda Türkiye'nin diğer seçeneklere göre en ucuz ülke olduğu sonucuna varmış. İşte bu etki ve bu etkinin getireceği 'ucuz tatil olanağı' gazı, bu yıl umulandan daha çok turist ağırlamamıza olanak verebilir(Ertuğ Yaşar, Piyasaların İçinden, Peki turizm patlar mı?, Akşam Gazetesi, 25 Nisan 2001, Çarşamba). Yazına (literatüre) göre Şubat 2001 devalüasyonu sonrasında Türkiye’den yurt dışına çıkışlar azalmış olmalıdır. Gerçekten 2000 yılında 5 284 336 T.C. vatandaşı yurt dışına çıkmışken, 2001’de bu rakam %8,1 azalarak, 4 856 143’e düşmüştür(Turizm Bakanlığı: 2002:93). Bu düşüş yazındaki (literatürdeki) açıklamalara uygundur. Yazın’a (literatüre) göre turizm talebi fiyat elastikiyeti yüksektir(Bkz. Kozak vd. 1997:47), kolayca vaz geçilebilen bir yapıya sahiptir(bkz. Erdoğan, 1996:328). Şubat 2001 devalüasyonu sonrası yurt dışına çıkışların maliyeti artınca Türkiye’den yurt dışına çıkma eğilimi ve imkanı azalmıştır. Fakat 2000 yılına göre 2001 yılında TL’nin reel değer kaybı oranı ile, 2000 yılına göre 2001’de yurt dışına çıkanlar oranlandığında, TL’nin reel değer kaybı oranının yurt dışına çıkış oranından daha büyük olduğu görülür. Bu bulgu 1. Balıkesir Ulusal Turizm Kongresi 15-16 Nisan 2004 79 bizi, Türkiye’den yurt dışına çıkışların büyük kısmının zorunlu çıkışlar olduğu sonucuna yada turizm fiyat elastikiyetinin yazında (literatürde) öne sürüldüğü gibi yüksek olmadığı sonucuna götürür. 2002’de ise yurt dışına çıkan T.C. vatandaşı sayısı 5 131 071’dir1. 2002’de TL 2001’e göre değer kazandığından yurt dışına çıkışlar artmış, fakat 2000 yılında yurt dışına çıkanların sayısına 2002’de yurt dışına çıkanların sayısı ulaşmamıştır. Yine turizm yazınına (literatürüne) göre Şubat 2001 devalüasyonu sonrasında Türkiye’ye yabancı ziyaretçi girişi yada ziyaret sayısı artmış olmalıdır. 2001 devalüasyonunun ziyaret sayısına etkisi nedir ? Turizm Bakanlığı yayınlarında 2001 yılına ilişkin olarak şu değerlendirme yer almıştır; “Dünya turizminde 2000 yılına göre %-1.3 daralmanın yaşandığı 2001 yılı Türkiye turizmi açısından %11.42 artış yaşanan iyi bir yıl olarak değerlendirilmektedir(Turizm Bakanlığı, 2002:XII).” Şubat 2001 devalüasyonunun (reel kur ve fiyatlardaki değişimin) yurt dışından Türkiye’ye yönelik turizm talebine tesiri, yazının (literatürün) beklediği orandan daha küçüktür. Hakikaten Şubat 2001 devalüasyonu sonrasında, 2001 yılında yurt dışından Türkiye’ye yönelik ziyaret/ziyaretçi sayısı artmıştır. Ziyaret/ziyaretçi sayısındaki artış oranı ile devalüasyon oranı karşılaştırılırsa, ziyaret/ziyaretçi sayısı artış oranının daha düşük olduğu görülür. Bu bulgu yazında (literatürde) ileri sürülen turizm talep elastikiyetinin yüksek olduğu varsayımıyla çelişmektedir. Bulgular bizi 2001 yılında devalüasyonun Türkiye’ye yönelik ziyaret/ziyaretçi sayısına etkisinin yazında (literatürde) öne sürülenden daha zayıf olduğunu göstermektedir. 2002 ve 2003 Türkiye’ye yönelik ziyaret/ziyaretçi sayıları ise Şubat 2001 devalüasyonunun etkisinin takip eden yıllara sarktığını göstermektedir. 1 http://www.kulturturizm.gov.tr/portal/turizm/İstatistikler/Turizm%20Istatistikleri%20(Sinir%20Gi ris-Cikis)/2003/11-KASIM2003/Turkiye'den%20cikan%20vatandaslarin%20yillara%20ve%20aylara%20gore%20dagilimi% 202001-2003%20(Ocak-Kasim).xls erişim 10 12 2003 saat 16:07 80 1. Balıkesir Ulusal Turizm Kongresi 15-16 Nisan 2004 Şubat 2001 devalüasyonun yurt dışından turizm gelirlerine etkisi nedir ? Bu hususta Turizm Bakanlığı rakamları ile Merkez Bankası rakamları birbirini teyit etmemektedir. Tablo 1: Turizm Gelirleri, 1999-2002 Yıllar Turizm gelirleri (1000 USD) Merkez Bankası Turizm Gelirleri (1000USD) Turizm Bakanlığı Gelen Yabancı Sayısı Yabancı Başına Ortalama Harcama MB Rakamlarına göre (Turizm Gelirleri/Gelen Yabancı Sayısı) 1999 5203000 2000 7636000 2001 8090000 2002 8473000 5203000 7636000 8932012 9009600 7487285 695 10428153 732 11618969 696 13256028 639 Kaynak: Turizm gelirleri için http://www.kulturturizm.gov.tr/portal/turizm/İstatistikler/Turizm%20Istatistikleri%20(Sinir%20Gi ris-Cikis)/2003/11-KASIM-2003/Turizm%20Geliri-Gideri%20(1997-2003)(9%20AYLIK).xls erişim 10 12 2003 saat 16:05 ve Turizm istatistikleri 2001, T.C. Turizm Bakanlığı Yatırımlar Genel Müdürlüğü, Araştırma ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı, Mayıs 2002, s.116. Gelen Yabancı Sayısı 1999, 2000, 2001 için Turizm istatistikleri 2001, T.C. Turizm Bakanlığı Yatırımlar Genel Müdürlüğü, Araştırma ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı, Mayıs 2002, s.116, 2002 için, http://www.kultur.gov.tr/portal/turizm/İstatistikler/Turizm%20Istatistikleri%20(Sinir%20GirisCikis)/2002/Gelen%20Yabancilar/1Turkiye'ye%20gelen%20yabancilarin%20yillara%20ve%20aylara%20gore%20dagilimi%20.xls erişim 10 12 2003 saat 1332 Turizm Bakanlığı yayınlarında “2001 yılı turizm gelirleri %16,97 oranında artarak 8 932.0 milyon dolara ulaşmıştır. ... Yabancı başına ortalama turizm harcaması 792,2 dolar olmuştur(Turizm Bakanlığı, 2002:XIII)” ifadesi yer alırken, Merkez Bankası rakamlarıyla yapılan hesaplamalar Turizm Bakanlığı rakamlarını tekzip etmektedir. Yazın (literatür) ve diğer rakamlar MB rakamlarını teyit etmektedir. 2000 yılına göre 2001 yılında yabancı ziyaretçi/ziyaret %11.42 oranında artarken, turizm gelirleri 2000 yılına göre 2001 yılında %5,9 oranında artmıştır. 2001 yılında turizm gelirleri artış oranı da %11.42 olsaydı, 2001 yılında 2000 yılına göre turizm fiyatlarının değişmediği sonucuna ulaşacaktık. Halbuki bu oran bize 2001 yılında Türkiye’de turizm fiyatlarının düştüğünü gösteriyor. Yine, 2000 yılına göre, 2001 yılında yabancı başına ortalama harcama %5 azalmıştır. 1. Balıkesir Ulusal Turizm Kongresi 15-16 Nisan 2004 81 Bu da bize Türkiye’de turizm fiyatlarının 2000 yılına göre 2001 yılında düştüğünü göstermektedir. 2000 yılına göre 2002 yılında ise yabancı ziyaretçi/ziyaret sayısı %27 artmıştır. 2000 yılına göre, 2002 yılında yabancı başına ortalama harcama %10.9 artmıştır. Bu oranlar devalüasyonun etkisini 2002’ye sarkıttığının bir işaretidir. 2. Rusya Federasyonundan Yurt Dışına Yönelik Turizm Talebi Rusya Federasyonu topraklarının %95’inden fazlası 45’inci enlemin kuzeyindedir, bu toraklar az güneş almaktadır. Rusya Federasyonunda güneş ve deniz çok sınırlı olarak Karadeniz kıyısında bir araya gelir (Demirtaş/Başaran, 2001:280). Sovyetler Birliği devrinde ortalama bir Rus vatandaşı tatilini SSCB sınırları içinde yada Doğu Bloğu ülkelerinde geçirmekteydi. Blok dışında tatil nadirdi. SSCB yurttaşları iklim koşulları nedeniyle genellikle Karadeniz kıyılarını (Kırım2 ve Soçi3) tercih etmekteydiler. Diğer seçenekler ise Jurmala4 ve Palanga5’nın Baltık kıyı şeritleriydi. Yerel sanatoryumlar ve oteller ise hiçbir zaman soğuktan kaçıp güneş tatili isteyen milyonlarca aileye yeteri kadar oda sağlayamamıştır. Sovyetler Birliği devrinde aileler sıklıkla tatil yerlerindeki odaları başkalarıyla paylaşmak zorundaydılar ve en temel ihtiyaçlarının karşılanmasında bile sorunlar yaşıyorlardı. Sovyetler Birliği devrinde, bu tür seyahatleri gerçekleştirenler Doğu Bloğu ülkelerine yapılan seyahatlerde dahi sayısız problem ve tehditlerle karşılaştıkları açıklamasını yapmışlardır6. 2 SSCB sonrasında Ukrayna hakimiyetindedir, Soçi çevresi, özellikle Abazya günümüzde silahlı çatışma bölgesidir. 4 Günümüzde Letonya hakimiyetindedir. 5 Günümüzde Litvanya hakimiyetindedir. 6 http://www.avsam.org/gunlukbulten/arsiv/2003/rusya erişim 16 01 2004 saat 16:11 (Hasan Kanbolat, Rusya Ukrayna Araştırmaları Masası, Araştırmacı; Anıl Gürtuna, Stajyer) 3 82 1. Balıkesir Ulusal Turizm Kongresi 15-16 Nisan 2004 Dışa kapalı ekonomi ve siyaset politikası uygulayan Romanya, Sovyetler Birliği gibi Doğu Bloğu ülkelerinde siyasal rejimin değişmesi ile birlikte bu ülkelerin vatandaşları da uluslararası turizm hareketine katılmaya başlamışlardır. Söz konusu ülkelerden Türkiye’ye yönelik turizm talebinde yıllar itibariyle büyük gelişmeler kendini göstermektedir(Kozak vd., 1997:51-52). Nispeten Gorbaçov’a kadar ki SSCB devrinde merkezi idarenin tutum ve uygulamaları SSCB’den tüm dünyaya ve Türkiye’ye turist akımının önünde mani oluşturmuştur. SSCB vatandaşları serbestçe yurt dışına seyahat etme özgürlüğüne Gorbaçov yönetimin başındayken7, kademe kademe SSCB merkezi idaresi uygulamalarının kaldırılmasıyla kavuşmuşlardır. 31 Aralık 1991’de SSCB’nin uluslararası hukukta varlığını yitirmesinden sonra Rusya Federasyonundan/BDT’den8 Türkiye’ye gelen ziyaretçi sayısı hızla artmıştır. Rusya Federasyonın kurulması ve yeni merkezi idarenin evvelki manileri tamamen kaldırmasıyla Rusya Federasyonundan ülkemize ve tüm dünyaya turist akımının önü tamamen açılmıştır. Rusya’daki tüketici davranışlarının bilinmesi devalasyonun tesirini anlamak için gereklidir. Bireysel davranış dikkate alındığında, gelirine göre tasarruf eğilimi yüksek olmayıp, tüketim eğilimi yüksektir. Rusya için yeni olan, reklamların tüketici üzerindeki etkisinin yüksek olmasıdır. Tanıtım ve reklam tüketici tercihlerini değiştirebilmektedir. Promosyon, satışlar üzerinde etkili olabilmektedir. Rus tüketicisinin özellikle dikkate aldığı hususlar, fiyat ve kalitedir(Bayar, 2000: 53). Nuri Yıldırım Rus tüketicisinin harcama eğiliminin kökenini şöyle değerlendiriyor “Özellikle bireyciliğin az geliştiği doğu toplumlarında, insanların bir tüketici ya da bir müteşebbis olarak ekonomik davranış kalıpları mensubu oldukları toplumdan ya da ırktan derin izler taşır. ... Bunu Sovyetler Birliği yakından gözleme fırsatım olmuştu. Aynı gelir düzeyine sahip esmer (Orta Asyalı ya da Kafkas kökenli) bir arkadaşınızla şöyle bir 7 11 Mart 1985- 25 Aralık 1991 Turizm bakanlığı istatistiklerinde bir süre Rusya Federasyonu, BDT içinde gösterildiğinden bu süre zarfında Rusya Federasyonundan gelen ziyaretçi sayısına ulaşılamamıştır. 8 1. Balıkesir Ulusal Turizm Kongresi 15-16 Nisan 2004 83 karşılaştırmanız, evlerindeki eşyalara, mal varlıklarına vs. göz atmanız anlamaya yetiyordu. Esmer arkadaşlar daha tutumculdu, para biriktirir, evini donatır, arabasını alırdı v.s. Rus arkadaşlar ise tam tersine, daha çok “o anı” yaşamayı severdi, yarını pek düşünmezler, ceplerindeki son kuruşa kadar harcar, o anın keyfini çıkarırlardı” (Yıldırım, 1999:43-44). Nuri Yıldırım’ın görüşlerini Hasan Kanbolat ve Anıl Gürtuna da doğrulamaktadır. SSCB sonrasından günümüze kadar Ruslar elde ettikleri gelirleri, Sovyet devriyle hiç kıyaslanamayacak ölçüde yurtdışına yaptıkları gezilere harcamaktadırlar. Rusya Federasyonu Ekonomik Gelişme ve Ticaret Bakanlığı’nın verilerine göre, Ruslar 2001’de 18 milyon olan yurtdışı gezilerini 2002’de 20,3 milyona çıkarmışlardır. Günümüzde Ruslar’ın en çok tercih ettikleri yabancı ülkeler başta Türkiye olmak üzere sırasıyla İspanya, Yunanistandır. Rus Seyahat Acenteleri Birliği tahminlerine göre BDT’de turizm sektörü bu yıl (2003) 46,6 milyar dolarla rekor seviyedeyken, 2013 yılında bu rakamın 110,6 milyar dolara ulaşması beklenmektedir. Seyahat acenteleri insanların yurtdışına seyahat amacıyla gitmeye alıştıklarını, orta sınıftan Moskovalı bir ailenin dahi yılda bir kez ailesiyle yurtdışına gitmeyi garantilemiş durumda olduğunu belirtmektedirler. Ortalamadan biraz yüksek gelire sahip kişiler yılda iki kez; nüfusun %5 - %10’u ise üç ayda bir kez çocuklarıyla yurtdışında tatil yapıp bir de kışın yeni yılı kutlayabiliyorlar. Moskova Seyahat Acenteleri Birliği Başkanı Paul Clark, tipik bir Rus turistin ayda 400-600 dolar kazanarak Türkiye’de iyi bir otelde üç kişilik ailesiyle tatil yapmak için 1800 dolar civarında para biriktirebildiğini belirtmiştir. İspanya ve Türkiye gibi ülkeler bu Rus turist akınına, Rusça restoran menüleri sunarak ve o dili konuşan personel çalıştırarak karşılık vermeye çalışmaktadırlar. Bu tatiller sonrasında birçok Rus vatandaşı Batı yaşam tarzı, sofistike restoran, kafe ve alışveriş merkezi talepleriyle ülkelerine dönmektedirler(http://www.avsam.org/gunlukbulten/arsiv/2003/0209.htm#rusya erişim 14 01 2004 saat 17:16). 3. Rusya Federasyonundan Türkiye’ye Yönelik Turizm Talebine Devalüasyonların Etkisi Türkiye’nin en çok ziyaretçi çektiği ilk on ülke grubu içinde 1991’den günümüze kadar aralıksız her yıl Rusya Federasyonu/BDT yer almıştır. 1992, 1993, 1994 yıllarında ise ülkemize en çok Rusya Federasyonu/BDT’den ziyaretçi gelmiştir(Demirtaş/Başaran, 2001:283, Tablo 6). 1. Balıkesir Ulusal Turizm Kongresi 15-16 Nisan 2004 84 Halen Moskova’da bir seyahat acentasında görevli Erol Albayrak’tan internet üzerinden 17 Aralık 2003’de elde edilen görüşler ve bilgiler aşağıda sunulmuştur. Özellikle 1990’lı yılların ilk yarısında Rusya’dan Türkiye'ye gelen turistler daha çok alış veriş amacıyla gelmekte iken bu yıllardan sonra giderek tatil geçirmek için gelen turistler daha ağır basmaya başlamıştır. Rus turistlerin tatil amacıyla Türkiye’yi tercih etme nedenlerinin başında bugün ucuzluk, coğrafi yakınlık, hizmet kalitesi ve vize kolaylığı gelmektedir. Diğer taraftan, yapılan çeşitli çalışmalar Rus halkının gelir durumundaki artışın başta turizm olmak üzere özellikle tüketim mallarına ve hizmetlere kaydığını ortaya koymaktadır. Nitekim, Rus turistler, Türkiye’deki kaliteli tesislerde Avrupa’dakilerle kıyaslandığında çok daha ucuza tatil yapabilmektedirler. Diğer taraftan vize almadaki kolaylık, Rus turistlerin Türkiye’yi tercih etmelerindeki en önemli faktörlerden birisidir. Son yıllarda özellikle Rusya’daki üst gelir grupları arasında 2 – 3 günlük yurtdışı alışveriş turları yaygınlaşmaktadır. Bu durum büyük ölçüde Rusya’daki kaliteli ve markalı ithal malların fiyatlarının hala yüksek olmasından kaynaklanmaktadır. Bu açıdan özellikle İstanbul ve Milano Rusların en fazla tercih ettikleri alış veriş merkezleri olarak ön plana çıkmaktadır. Alış veriş turları ile özellikle İstanbul’a gelen Ruslar, Avrupalı birçok markanın ürünlerini - ki bunların önemli bir bölümünün üretimi Türkiye’de yapılmaktadır- Rusya’daki fiyatlara göre çok daha ucuza temin edebilmektedirler. Diğer taraftan, son dönemde Türkiye kış turizmi açısından da Rus turistler tarafından artan oranda tercih edilen bir ülke konumuna gelmiştir. Bunda İstanbul aktarmalı olarak Uludağ’a ve direkt olarak Erzurum Palandöken’e yapılan uçuşlar etkili olmaktadır. Ucuzluk Rus turistlerin Türkiye’yi tercih etmelerinde en başta gelen faktör olmakla birlikte, bunda Moskova’da faaliyet gösteren Türk turizm acentaları arasında yaşanan yoğun rekabettin etkisi büyüktür. Yoğun bir rekabetin yaşandığı sektörde aynı ülkeye çok sayıda turist götürmek isteyen bir Türk turizm acentasının fiyatlarda indirime gitmesi kaçınılmaz olarak diğer Türk acentasını da etkilemektedir. Diğer taraftan, giderek bilinç düzeyi artan Rus tüketicisi tatile gitmeden önce pazar araştırması yapmakta ve doğal olarak turizm acentaları arasındaki bu rekabetten yararlanmaya çalışmaktadır. 1998 yılı Ağustos ayında Rusya Federasyonu’nda meydana gelen mali krizin ve bunu takip eden devalüasyonun, ortalama Rus halkının alım gücünde yarattığı olumsuz etki nedeniyle Rusya’dan Türkiye’ye gelen turist sayısında da bir gerileme yaşanmıştır. Ancak, son yıllarda krizin etkilerinin giderek aşılması ve özellikle Rus orta sınıfının alım gücünde ve tüketim talebinde meydana gelen artış neticesinde son yıllarda Rusya Federasyonu’ndan Türkiye’ye gelen turist sayısı da tekrar bir artış trendine girmiştir. Ayrıca, 2001 yılında Türkiye’de yaşanan devalüasyon sonrasında Türkiye’de tatil maliyetinin yabancılar için görece düşmesi ile birlikte Rus turistler için Türkiye daha cazip bir tatil ülkesi haline gelmiştir. 1. Balıkesir Ulusal Turizm Kongresi 15-16 Nisan 2004 85 1991’den günümüze değin ikisi Türkiye’de, Nisan 19949 ve Şubat 200110, ikisi Rusya Federasyonunda, Ekim 1994 ve Ağustos 1998, olmak üzere 4 büyük devalüasyon Rusya Federasyonundan Türkiye’ye yönelik ziyaret/ziyaretçi sayısına tesir etmiş olmalıdır. Rusya Federasyonunda yaşanan ilki daha hafif, ikincisi daha şiddetli iki devalüasyon yurt dışına çıkışları etkilemiştir. Rusya Federasyonunda 11 Ekim 1994’deki Kara Salı’da bir günde kur %28’den çok düştü(Ulyukaev, 1996:86’dan aktaran Başaran, 2001:123), 11 Ekim 1994 ve sonrasında doların ruble karşısında değer kazanması yabancı mal ve hizmetlere talebi geriletti. Rusya’da yaşanan bu devalüasyon 1994 sonları ve 1995’de ülkemize gelen Rus turist sayısını azaltmış olmalıdır. Ekim 1994 devalüasyonu, Ağustos 1998 devalüasyonuna göre hem oran hem de yol açtığı iktisadi tahribat açısından çok daha küçüktür. 15.08.1998’de resmi kur 1$=6.2900 Rub iken, 18.08.1998’de resmi kur çok az bir değişiklik gösterse de (18.08.1998’de 1$=6,4300) piyasa kuru katlanmıştı. Piyasa kuru ile resmi kur 09.09.1998’de (1$=20,8250) birbirine yaklaştı(http://www.cbr.ru/eng/currency_base/dynamics.asp erişim:13.11.2001’den aktaran Demirtaş/Başaran, 2001:290). Ağustos 1998’de Rusya Federasyonunda yaklaşık %300’lük bir devalüasyon yaşandı. Ağustos 1998 devalüasyonu Rusya Federasyonundan toplam yurt dışına çıkışları düşürmüştür. 1997’de Rusya dışına 11 373 000 kişi çıkarken, 1998’de bu rakam 10 701 000’e, 1999’da ise 8 499 000’e düştü(Demirtaş/Başaran, 2001:284, Tablo 7). Ağustos 1998 devalüasyonu Rusya Federasyonundan/BDT’den Türkiye’ye ziyaret/ziyaretçi sayısını da düşürmüştür. Rusya Federasyonundan/BDT’den Türkiye’ye toplam ziyaret sayısı 1997’de 1 513 566 iken 1999’da 1 051 895’e düşmüştür(Demirtaş/Başaran, 2001:294, Tablo 14). Rusya Federasyonundan/BDT’den Türkiye’ye yönelik ziyaret/ziyaretçi sayısındaki 9 05 Nisan 1994’de TCMB Döviz Satış 1USD=23078.0000 iken 06 Nisan 1994’de 1USD=32053.0000 oldu, http://tcmbf40.tcmb.gov.tr/cgi-bin/famecgi erişim 10 12 2003 saat 14:06 10 21 Şubat 2001’de TCMB Döviz satış 1USD=691319.0000 iken 26 Şubat 2001’de 1USD=1078163.0000 oldu, http://tcmbf40.tcmb.gov.tr/cgi-bin/famecgi erişim 10 12 2003 saat 14:12 1. Balıkesir Ulusal Turizm Kongresi 15-16 Nisan 2004 86 azalmanın en önemli sebebi devalüasyonun Rusya Federasyonu ziyaretçilerinin yurt dışına seyahat maliyetini yaklaşık 3 kat artırmış olmasıdır. Türkiye’de ise son on yılda iki büyük devalüasyon yaşanmıştır. Şubat 2001 devalüasyonunun Nisan 1994 devalüasyonuna göre etkisi çok daha büyüktür. 01 Şubat 2001’de 1USD döviz satış, 679 693TL iken, 28 Şubat 2001’de 910 535TL olmuştur(http://tcmbf40.tcmb.gov.tr/cgi-bin/famecgi erişim 10 12 2003 saat:16:30). Şubat 2001’in başından sonuna TL dolar karşısında 910 535/679 693=%34 nominal değer yitirmiştir. Aşağıdaki tabloda TUFE bazlı reel kurlardaki değişimle ziyaretçi sayısındaki değişim arasında bir ilişki olup olmadığı gösterilmektedir. MB reel kurları 1995’den beri hesapladığından Nisan 1994 devalüasyonunun yurt dışından ziyaretçi girişlerine tesiri tespit edilememiştir. Tablo reel kurların yüksek olduğu dönemlerde yurt dışından ziyaret/ziyaretçi sayısının ya mutlak olarak azaldığını yada artma eğiliminin azaldığını göstermektedir. Tablo 2: 1995=100’e göre 1995-2003 Ağustos Aylarında Reel Kurdaki Değişim ile Ağustos 1995=100’e Göre Toplam Ziyaretçi Yüzdesinde Değişim Ziyaretçi değişimi Ziyaretçi TP.DK.REER3: * 1995=100 sayısı Yıllar-Ağustos 1995 100,9 100 1070234 1996 100,4 107,804 1153755 1997 110 131,2681 1404876 1998 118,5 136,4258 1460075 1999 122,1 100,8423 1079249 2000 135,9 132,6106 1419244 2001 98,9 149,6244 1601331 2002 112,2 177,5425 1900120 2003 147,2 211,5222 2263783 Kaynak: TP.DK.REER3: için (http://tcmbf40.tcmb.gov.tr/cbt.html erişim 10 12 2003 saat 15:20), ziyaretçi değişimi 1995-2002 Ağustos için (http://www.kultur.gov.tr/portal/turizm/İstatistikler/Turizm%20Istatistikleri%20(Sinir%20Giri sCikis)/2002/Gelen%20Yabancilar/A)%20Turkiye'ye%20gelen%20yabancilarin%20%20yi llara%20ve%20aylara%20gore%20dagilimi%20%20(1984-2002).xls erişim 10122003 saat13:30) ziyaretçi değişimi 2003 Ağustos için http://www.kulturturizm.gov.tr/portal/turizm/İstatistikler/Turizm%20Istatistikleri%20(Sinir% 20Giris-Cikis)/2003/11-KASIM2003/Turkiye'ye%20gelen%20%20yabancilarin%20yillara%20ve%20aylara%20gore%20 dagilimi%202001-2003%20(Ocak-Kasim).xls erişim 10 12 2003 saat 16:02 *TUFE bazlı reel efektif kur endeks (1995=100) 1. Balıkesir Ulusal Turizm Kongresi 15-16 Nisan 2004 87 Tablo 2 cari (içinde bulunulan) yılda Türkiye’ye gelen ziyaretçi sayısının evvelki iki yılın reel kurundan etkilendiğini göstermektedir. Tablo 2 cari yıl 1997’de Türkiye’ye yönelik ziyaret/ziyaretçi sayısının evvelki iki yıl 1996 ve 1995’deki reel kurlardan etkilendiğini göstermektedir. Yine Tablo 2 2000’deki ziyaret/ziyaretçi sayısı 1999 ve 1998’deki reel kurlardan etkilendiğine işaret etmektedir. Yani son iki yılın reel kurları cari yıldaki ziyaret/ziyaretçi sayısını etkilemektedir. Buna göre 2004’deki ziyaret/ziyaretçi sayısı 2003 ve 2002’deki reel kurlardan etkilenecektir. 2002 yılında reel kurlar 1995 yılına göre %12,2 artmıştır. 2003 yılında ise reel kurlar 1995 yılına göre yaklaşık %50 artmıştır. Bu durumda, 2003 ve 2004’de reel kurlar arttığından, eğer 2004 yılı içinde reel kurlarda büyük bir düşüş gerçekleşmez ise 2004’de Türkiye’ye yönelik ziyaret/ziyaretçi sayısında gerileme yaşanacaktır. Şekil 1: 1995=100’e göre 1995-2003 Ağustos Aylarında Reel Kurdaki Değişim ile Ağustos 1995=100’e Göre Ziyaretçi %’de Değişim 250 200 150 100 50 0 1994 1996 1998 2000 2002 2004 Kaynak: Tablo 2 verinden çizilmiştir. Şekil 2: 1995=100’e göre 1995-2003 Ağustos Aylarında Reel Kurdaki Değişim ile Ağustos 1995=100’e Göre Ziyaretçi %’de Değişim 200 150 100 50 0 1994 1996 1998 2000 2002 2004 Kaynak: Tablo 2 verilenden ziyaretçi yüzdesinde değişim sütunu bir ötelenerek çizilmiştir. 1. Balıkesir Ulusal Turizm Kongresi 15-16 Nisan 2004 88 Tablo 2’nin ziyaretçi yüzdesinde değişim sütunu bir yıl ötelenmek suretiyle Şekil 2 çizilmiştir. Bunun nedeni ziyaretçilerin bir sonraki yıla ilişkin reel kur beklentilerini, cari (içinde bulunulan) yıl reel kur verilerine göre oluşturdukları varsayımıdır11. Bir yıl ötlenerek çizilen grafik reel kurlarla ziyaret/ziyaretçi sayısı arasındaki bağlantıyı daha net göstermektedir. Turizm’de ülke ikamesi söz konusudur. Türkiye’de Şubat 2001’de reel kurlar düşerken, Rus turistlerin en çok rağbet ettiği diğer ülkelerdeki12 reel kurların durumu önem kazanmaktadır. Rusya turizm pazarında Türkiyenin ikame edebildiği iki ülke (özellikle yaz turizmi açısından) İspanya ve Yunanistan’da milli paralar kullanılmamaktadır. Dolayısıyla İspanya ve Yunanistan hükümetleri kurları değiştirememektedir. İspanya ve Yunanistana gitmeyi arzulayan Rus turistler için hem EURO’nun değer kazanması bu ülkeleri pahalılaştırmış, TL’nin değer yitirmesi ise Türkiye’yi ucuzlatmıştır. Bu durumda yaz turizmi açısından Rus turistlerin İspanya ve Yunanistan tercihini Türkiye ikame etmiş olmalıdır. 4. Şubat 2001 Devalüasyonunun Farklı Gelir Grubundan Gelen Ziyaretçi Sayısına Etkisi Şubat 2001 devalüasyonunun gelir düzeyleri farklı olan ülkelerden Türkiye’ye yönelik ziyaret/ziyaretçi sayısına tesiri de önemlidir. Rusya Federasyonu Dünya Bankası sınıflamasında düşük orta gelirli ülkeler arasında yer almaktadır. 11 İktisat teorisinde “beklentiler” (expectation), yani gelecekte bazı önemli ekonomik değişkenlerin sayısal değerinin ne olacağı ile ilgili tahminlere her zaman önem verilmiştir. 1970’li yıllara kadar, iktisatçılar; özelikle makro teoride beklentilerin “geçmiş dönemle uyumlu beklentiler teorisi” (adaptive expectation teory) adı verilen bir teoriye göre belirlendiğini kabul etmişler ve teorilerini bu şekilde belirlenen beklentilere göre oluşturmuşlardır. Bkz: Savaş, Vural Fuat; (1998), İktisadın tarihi, Avcıol Basım-Yayın, İstanbul, s.966. 12 13 Ağustos 2001 tarihli Milliyet Gazetesi haberine göre “Rusların görmek istedikleri ülkeler; 1. sırada %36.76 ile Türkiye, 2. sırada %22.89 ile İspanya, 3. Sırada Kendi ülkeleri Rusya, 4. sırada Kıbrıs Rum Kesimi, 5. sırada Hırvatistan”, http://www.avsam.org/gunlukbulten/arsiv/2003/0209.htm#rusya kaynağına göre 2003’de Türkiye, İspanya ve Yunanistan. 89 1. Balıkesir Ulusal Turizm Kongresi 15-16 Nisan 2004 Tablo 3’de reel kurlardaki değişimin BDT ülke grubu ile, yüksek gelirli ülke Almanya’dan, düşük orta gelirli iki ülke İran ve Rusya Federasyonundan gelen ziyaretçi/ziyaret sayısına tesiri gösterilmiştir. Tablo 3: 1995=100’e göre 1995-2003 Ağustos Aylarında Reel Kurdaki Değişim ile Ağustos 1995=100’e Göre yüksek gelirli* (Almanya), düşük-orta gelirli (BDT-Rusya) ve (İran) Ziyaretçi Yüzdesinde Değişim AğustosYıllar 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001 2002 2003 Almanya 228154 258240 317187 322826 196482 274970 336663 440616 530418 BDT 155625 200884 209982 205397 145490 189995 205669 265038 363284 İran 40136 52224 45512 38357 36382 40797 36780 49780 77031 Almanya Rusya F. %değişim 100 113,1867 139,0232 141,4948 86,11815 113026 120,5195 129277 147,5595 172575 193,1222 251975 282,4824 BDT % değişim 100 129,0821 134,9282 131,982 93,48755 122,0851 132,1568 170,3055 233,4355 İran % değişim 100 130,1176 113,3945 95,56757 90,6468 101,6469 91,63843 124,0283 191,925 Rusya F. % TP.DK.R değişim** EER3: * 100,9 100,4 110 118,5 122,1 100 135,9 114,3781 98,9 152,6861 112,2 222,9354 147,2 Kaynak: Turizm Bakanlığı Turizm İstatistikleri Bülteni, Yayın No:1996/1, Temmuz 1996, s.32-33., Turizm Bakanlığı Turizm İstatistikleri Bülteni, Yayın No:1197/4, Haziran 1997, 24-25., Turizm Bakanlığı Turizm İstatistikleri Bülteni, Yayın No:1998/1, Mayıs-1998, s.26-27, Turizm Bakanlığı Turizm İstatistikleri Bülteni, Yayın No:1999/4, Ağustos 1999, s.26-27., Turizm Bakanlığı Turizm İstatistikleri Bülteni, Yayın No:2000/1, Mayıs 2000, s.26-27, Turizm Bakanlığı Turizm İstatistikleri Bülteni, Yayın No:2001/1, Haziran 2001, s.26-27, Turizm Bakanlığı Turizm İstatistikleri Bülteni, Mayıs 2002, 30-31, http://www.kultur.gov.tr/portal/turizm/İstatistikler/Turizm%20Istatistikleri%20(Sinir%20GirisCikis)/2003/08-AĞUSTOS2003/Gelen%20yabancilarin%20milliyetlerine%20gore%20dagilimi%2020012003%20(Agustos).xls erişim 11 12 2003 saat 15 33, TP.DK.REER3: için (http://tcmbf40.tcmb.gov.tr/cbt.html erişim 10 12 2003 saat 15:20) * Ülke sınıflaması için bkz. http://www.worldbank.org/data/countryclass/classgroups.htm erişim 11 12 2003 saat 16:00 **Turizm Bakanlığı istatistiklerinde Rusya Federasyonu 2000 yılından beri yer aldığından, Rusya federasyonu için endeks 2000 yılı ziyaretçi/ziyaret sayısı =100 alınmıştır. Tablo 3 Alman ziyaretçilerin (yüksek gelirli ülke grubu ziyaretçileri) reel kura tepki verdiklerini göstermektedir, 1998’deki reel kurlardaki artış 1999’daki ziyaretçi/ziyaret sayısını düşürmüştür. 2001’deki reel kurlardaki düşüş ise 2002’de ziyaretçi sayısını artırmıştır. Düşük orta gelirli ülke olan İran’dan gelen ziyaretçi sayısına devalüasyonun etkisi Tablo 3’ün üçüncü sütununda görülmektedir. Tablo’ya göre 1. Balıkesir Ulusal Turizm Kongresi 15-16 Nisan 2004 90 reel kurlarda 1998’deki yükseliş 1999’da İran’dan gelen ziyaretçi sayısını düşürmüştür. Şubat 2001 devalüasyonuyla reel kurların düşmesi etkisini 2002’de İran’dan gelen ziyaretçi/ziyaret sayısında artışla göstermiştir. 2000’e göre 2001’de Türkiye’ye gelen Almanya kaynaklı ziyaretçi/ziyaret oranı %22, 2002’de, %60 ve 2003’de %135 artmıştır. Rusya Federasyonu kaynaklı ziyaret/ziyaretçi oranı 2001’de %14, 2002’de %52, 2003’de ise %122 artmıştır. Sonuç Yazında (literatürde) yer alan devalüasyon (reel kurlarda düşme) sonrasında yurt dışından yurtiçine ziyaret/ziyaretçi girişleri sayısının artacağı varsayımı Şubat 2001 devalüasyonu sonrasındaki ziyaret/ziyaretçi sayısındaki artışla teyit edilmiştir. Ancak, Şubat 2001 devalüasyonu oranı (reel kurlardaki düşme oranı) ile devalüasyon sonrası ziyaret/ziyaretçi sayıları artış oranı karşılaştırıldığında yazındaki (literatürdeki) esnekliğin yüksek olduğu varsayımı teyit edilmemektedir. Yazında (literatürde) yer alan devalüasyon olan ülkeden yurt dışına ziyaretçi/ziyaret sayısını düşüreceği varsayımı Şubat 2001 devalüasyonu sonrası rakamlarıyla teyit edilmiştir. Ancak yine yazında (literatürde) yer alan esnekliğin yüksek olduğu yönündeki varsayımı yurt dışına çıkış sayısı oranındaki düşüş teyit etmemektedir. Reel kurlardaki değişim etkisini cari yıldan sonraki yıllara sarkıttığı görülmüştür. Şubat 2001 devalüasyonu sonrası ziyaretçi/ziyaret sayısında artış kaydedilse de, gelirlerde aynı oranda artış kaydedilmemiş, ziyaretçi başına harcanan tutar düşmüştür. Devalüasyona hangi ülke grubu ziyaretçilerinin daha fazla tepki verdiği araştırılmaya muhtaçtır. 1. Balıkesir Ulusal Turizm Kongresi 15-16 Nisan 2004 91 Kaynaklar ARCHER, Brian (1976), Demand Forecasting in Tourism, Bangor Occasional Papers in Economics, University of Wales Pres. BAŞARAN, Ali (2001), Rusya Federasyonunda Dış Ticaret Para ve Maliye Politikaları, (Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi), Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara. BAYAR, Sevilay (2000), Rusya Federasyonu Ülke Raporu, İGEME, Ankara. DEMİRTAŞ, Nihat/BAŞARAN, Ali (2001), “Rusya Federasyonu Türkiye Turizm İlişkileri, Ağustos 1998 İktisadi kriz Öncesi, Sonrası ve Beklentiler”, 2. Ulusal Türkiye Turizmi Sempozyumu Tebliğler Kitabı, İzmir, 278-299. ERDOĞAN, Harun (1996), Ekonomik Sosyal Kültürel Çevresel Yönleriyle Uluslararası Turizm, Uludağ Üniversitesi Basımevi, Bursa. İÇÖZ, Orhan (1991), “Turizm Talebinin Yapısal Analizi ve Türkiye’ye Yönelik Turizm Talebini Etkileyen Faktörler”, (Yayınlanmamış Doçentlik Çalışması), İzmir. KOZAK, Metin (1993), “Türkiye’nin Turistik Arz Kapasitesi ve Turistik Arz ile İlgili Ekonomik Değişkenlerin Dış Turizm Talebine Etkisi” (Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi), Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İzmir. KOZAK, Nazmi/AKOĞLAN, Meryem/KOZAK, Metin (1997), Genel Turizm İlkeler-Kavramlar, Turhan Kitapevi Yayınları, Ankara. SEZGİN, Orhan M., (1995), Genel Turizm, Turistik Kavramlar-Ekonomi-Pazarlama-Turizm Mevzuatı, Tutibay Ltd. Şti., Ankara. WITT, Stephen/ MARTIN, Christie A., (1987), “Tourism Demand Forecasting Models”, Tourism Management, September 1987. McINTOSH, Robert W./GOLEDNER, Charles (1990), Tourism, Principles, Practices and Philosophies, Jonh Wiley and Sons, Inc., Canada. MUMCU, Necati (1988), Mikroekonomik Analize Giriş, Filiz Kitapevi, İstanbul. SAVAŞ, Vural Fuat (1998), İktisadın Tarihi, Avcıol Basım-Yayın, İstanbul. SMERAL, Egon (1988), “Tourism Demand Economics Teory and Econometrics: An Integrated Approach:, Journal of Travel Research, Spring 1988. YAŞAR, Ertuğ (2001), “Piyasaların İçinden, Peki turizm Patlar mı ?”, Akşam Gazetesi, 25 Nisan 2001, Çarşamba. YILDIRIM, Nuri (1999) “Rusyadaki Gelişmeler ve Ekonomik Kriz Üzerine”, Dış Ticarette Durum Dergisi Turktrade, Temmuz, 1999. Turizm Bakanlığı (1996), Turizm İstatistikleri Bülteni, Yayın No:1996/1, Temmuz 1996. Turizm Bakanlığı (1997), Turizm İstatistikleri Bülteni, Yayın No:1197/4, Haziran 1997. Turizm Bakanlığı (1998), Turizm İstatistikleri Bülteni, Yayın No:1998/1, Mayıs-1998. Turizm Bakanlığı (1999), Turizm İstatistikleri Bülteni, Yayın No:1999/4, Ağustos 1999. Turizm Bakanlığı (2000), Turizm İstatistikleri Bülteni, Yayın No:2000/1, Mayıs 2000. 1. Balıkesir Ulusal Turizm Kongresi 15-16 Nisan 2004 Turizm Bakanlığı (2001), Turizm İstatistikleri Bülteni, Yayın No:2001/1, Haziran 2001. Turizm Bakanlığı (2002), Turizm İstatistikleri 2001, T.C. Turizm Bakanlığı Yatırımlar Genel Müdürlüğü, Araştırma ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı, Mayıs 2002. http://www.kultur.gov.tr/portal/turizm/İstatistikler/Turizm%20Istatistikleri%20(Sinir%20GirisCikis)/2003/08-AĞUSTOS2003/Gelen%20yabancilarin%20milliyetlerine%20gore%20dagilimi%2020012003%20(Agustos).xls erişim 11 12 2003 saat 15 33 http://www.avsam.org/gunlukbulten/arsiv/2003/0209.htm erişim 01 12 2003 http://tcmbf40.tcmb.gov.tr/cgi-bin/famecgi erişim 10 12 2003 saat 14:06 http://tcmbf40.tcmb.gov.tr/cbt.html erişim 10 12 2003 saat 15:20 http://www.destatis.de/presse/englisch/pm2001/p0770051.htm erişim 10 12 2003 saat:17:00 http://www.worldbank.org/data/countryclass/classgroups.htm erişim 11 12 2003 saat 16:00 92