0. Senatosu B : 26 saman bu fikirler dermeyan edilir, iddia edi­ lir; netice itibariyle Umumi Heyet kararım, verir. Bu kararın verilmesinde bâzı grupla rm veyahut bâzı partilerin o görüşü müda'aa etmemesi veya o görüşün karşısında olma­ sı tabiîdir. Şimdi, Anayasa Mehkemesinden bo­ zulan bir karar, iptal edilen bir karar, asıl bünyesi ve mahiyeti üzerinde durulmaz da ken­ di fikrimizi müdafaa ettiğimiz zaman, kendi­ mizi tatmin ettiği zaman onun daima müdafii ohîrsak,o müesseseyi organların ahenkle çalış­ ması yolundan çıkartmamız daima mümkündür. Arkadaşlar, biz hak mefhumu üzerinde durma­ ya mecburuz. İleri hukuk mefhumunun üzerin­ de durmaya mecburuz. Bugün Anayasa Mahke­ mesinden bir karar verilmiştir. Şu karar bün­ yesi itibariyle benim görüşümün aleyhindedir. Fakat tetkik ettiğim zaman onu ileri hukuk kurallarına uygun, Anayasamıza uygun, onun prensiplerine uygun gördüğüm zaman, onu mü­ dafaa etmekliğim; fakat benim menfaatime de olsa o sahada olmadığı zaman, onun karşısın­ da bulunmaklığım lâzım. Ancak bu sahada ş1.1. basireti gösteren heyetler haklarına sahiboiurlar, yoksa kendi söylediğimiz fikri teyidetti diye, inanmadığımız şekilde bir karar gör­ düğümüz zaman yine onun alkışlamasına de­ vem edersek, bir gün Anayasanın kabul ettiği milletin egemenliği, kendisine tevdi eylediği hc-ystin elinden salâhiyetlerinin geçmiş oldu­ ğunu parlömanter nisamın üstüne bir başka or­ ganın hükümdar olduğunu görürüz. Benim söz almaktaki, konuşmaktaki maksadım bu idi. Bu­ nu, çıkan ve bir başka tetkik mercii olımyan yüksek mahkemenin kararları geldiği zaman, bunu Anayasanın net hukuku bakımından, net Anayasa prensipleri bakımından incelemekliğimiz, kendi görüşümüze uyduğu veya uymadı­ ğı bakımından değil, Anayasa prensiplerinin hakikaten o kararda hükümdar olmadığını tet­ kik etmemiz ve ona göre bu kararı, kıymetlen­ dirmemiz lâzımgeldiği kanaatindeyim. Böyle değil de, bunun aksine bir tutum olursa, dedi­ ğim gibi, parlâmentonun üzerinde kendi eli­ mizle bir başka müesseseyi ikâme etmiş oluruz. Sayın Yıldız'm da söylediği gibi, bizim Anaya­ samız egemenliği millete kabul etmiştir. Mil­ let ki, bu egemenlik Anayasanın gösterdiği or­ ganlara verilmiştir. Organlardan birisi diğeri üzerinde değildir, yanyanadır. Kendisi aynen 29 . 1 . 1989 O :3 bir makinanm çarkları gibi ahenkli bir şekil­ de işler, birbirini rencide etmez, birisi diğerinin üzerinde olduğunu iddia eyliyemez. Binaen­ aleyh, Anayasa Mahkemesi bütçesi konuşulur­ un bu hakikati ifade etmek istiyorum, ve kaa;larmı Anayasa hukukunun prensiplerine uyjunluğu bakımından eleştirmeye mecbur oldu­ ğumuzu iddia etmek istiyorum. Muhterem arkadaşlar, bâzı arkadaşlardan duyuyoruz, Anayasa Mahkemesi kararlarını kim kontrol eder, bunun üzerinde bir organ yok mulur? Biraz evvel de ifade ettiğim gibi, Anaya­ sa Mahkemesi kararlarını murakabe edecek :zel bir organ yoktur. Anayasa Mahkemesinin kararlarını tarih murakabe eder. Hukuk ilmi murakabe eder, millet murakabe eder. Bir mü­ essesenin de itibarı bu süzgeçlerden geçtiği za­ man, bu nizamlara uygun kararlar verdiğinin tahassül etmesi ve mağşeri vicdanda bu kanaa­ tin yerleşmesi nisbetinde o müessese payidar olur; yaşar ve millet nazarmdaki mutena mev­ kiini alır. Bu mevzuları ifade etmek için söz almıştım, teşekkürler ederim. (Alkışlar) BAŞKAN — Sayın Tuna, teşekkür ederim. Anayasa Mahkemesi bütçesi tümü üzerindeki görüşmeler sonuçlanmıştır. Şimdi Sayın Bakan cevap için söz istemiştir. Kendilerine söz veriyo­ rum. ADALET BAKANI HASAN DÎNÇEE (Kon­ ya Milletvekili) — Sayın Başkan, muhterem se­ natörler; bir Anayasa müessesesi olan Anayasa Mahkemesinin bütçesi konuşulurken çeşitli siya­ si partilere mensup arkadaşlarımız partileri adına ve bir kısım arkadaşlarımız da kendi şa­ hısları adına bu bütçe münasebetiyle düşünce­ lerini ve mütalâalarını ifade ettiler. Anayasa Mahkemesinin bütçesinin hudut ve şümulü dı­ şına taşan mütalâalar olmuştur, maalesef, Yani başka bir deyimle her vesileyi fırsat bilmek su­ retiyle Hükümete ve iktidara çatmanın Anayasa bütçesi de maalesef vesile ittihaz edilmiştir. Bu mütalâaları dinlerken beni en çok müteessir eden taraf Anayasa Mahkemesi bütçesinin böyle bir istismara konu teşkil edil­ miş, bir konu olarak kullanılmış olmasıdır. Mü­ esseseye hürmet, müessesenin politik istismar­ dan kurtarılması ile mümkündür. Yoksa bu ve­ sile ile de Hükümete vuralım şeklinde bütçe ele alınarak Hükümete ve iktidara vurmanın, çat-