K A L K I N M A D A VERİMLİLİK T. C . B İ L İ M , S A N A Y İ V E T E K N O L O J İ B A K A N L I Ğ I “2015 Verimlilik Haftası” Çeşitli Etkinliklerle Ülke Genelinde Kutlandı s. 4 Verimlilik Proje Ödülleri, Sahiplerini Buldu s. 7 “Verimlilik Temalı Fikir ve Kısa Film Yarışması” Sonuçlandı s. 9 2015 Verimlilik Haftası İl Etkinlikleri s. 20 M AY I S 2 01 5 , Y ı l 27 , S a y ı 317 EMEK - ANKARA - PP - 2 VERİMLİLİK HAFTASI 2015 “LONCA” Sanayi Web Portalı Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri ISIK Tarafından 13 Mayıs 2015 Tarihinde Hizmete Açıldı MAYIS 2015 K A L K I N M A D A VERİMLİLİK T.C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI VERİMLİLİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ’NÜN AYLIK YAYIN ORGANIDIR MAYIS 2015 YIL: 27 SAYI: 317 Bu dergi 6.500 adet basılmaktadır. ISSN: 1300-2414 Yayın Türü: Yerel Süreli Türkçe - İngilizce SAHİBİ T.C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI VERİMLİLİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ADINA GENEL MÜDÜR Anıl YILMAZ GENEL KOORDİNATÖR Dilek BİRBİL SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ Cangül TOSUN YAZI KURULU Dilek BİRBİL - Cangül TOSUN - Lütfiye BALKAYA İNGİLİZCE SAYFA SORUMLUSU Gülçin MANZAK AYDIN - Şirin Müge KAVUNCU WEB SİTESİ SORUMLUSU Aytunç AYHAN FOTOĞRAFLAR Hakan CANBAKIŞ - Özgür YURDAKADİM DAĞITIM SORUMLUSU Mehtap EMRE (312) 467 55 90 / 331 [email protected] Anahtar dergisinin PDF dosyalarını her ay düzenli olarak e-posta hesabınıza gönderilmesini istiyorsanız, konu alanına Anahtar yazıp [email protected] adresine boş bir e-posta atabilirsiniz. Dergide yayımlanan yazılardaki görüşler yazarlarına aittir. YÖNETİM YERİ T.C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI VERİMLİLİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Gelibolu Sokak No:5 Kavaklıdere 06690 ANKARA Tel: (312) 467 55 90 (10 Hat) Faks: (312) 427 30 22 Faks (Dergi): (312) 467 47 79 e-posta: [email protected] İnternet: http://vgm.sanayi.gov.tr http://anahtar.sanayi.gov.tr Verimlilik bilincinin toplumda geliştirilmesi amacıyla Bakanlığımız tarafından düzenlenen “Verimlilik Haftası” bu yıl 27 Nisan-3 Mayıs tarihleri arasında başta Ankara olmak üzere 70 ilde kutlandı. Bu çerçevede düzenlenen panel, söyleşi, konferans, yarışma, saha ziyareti ve çalıştay etkinlikleri, “verimlilik” platformları olarak toplumun çeşitli kesimlerini bir araya getirdi. Verimliliğin hayata geçirilmesinde önemli bir adım olarak gördüğümüz “Verimlilik Haftası” etkinliklerini bu yıl da başta iş dünyası kuruluşları olmak üzere kamu kurumları, üniversiteler, eğitim kurumları ve sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliğinde geniş bir paydaş katılımıyla gerçekleştirdik. Verimlilik arayışını sürekli kılma çabası olarak da nitelendirilebilecek bu haftada 150’den fazla etkinliğe imza attık. Geçen yıl başlattığımız “Verimlilik Proje Ödülleri” bu yıl da sahipleriyle buluştu. 2015 Verimlilik Proje Ödülleri’ne 131’i büyük ölçekli işletme olmak üzere, toplam 193 başvuru yapıldı. 12 büyük işletme, dört orta büyüklükteki işletme, dört küçük işletme, bir mikro işletme ve dört kamu kuruluşu olmak üzere toplam 25 kurum ve kuruluşumuz ödül almaya hak kazandı. Verimlilik Temalı Fikir ve Kısa Film Yarışmasına ise fikir kategorisinde 187, kısa film kategorisinde 49 başvuru yapıldı. Fikir kategorisinde yedi, kısa film kategorisinde ise üç eser ödüle layık görüldü. Ankara’da düzenlediğimiz törenle ödüllerini alan öğrencilerimizi bir kez daha tebrik ediyor, başarılı çalışmalarının devamını diliyoruz. Verimlilik yolundaki çabalarımızı destekleyen Bakanımız Sayın Fikri IŞIK başta olmak üzere Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının yönetici ve çalışanlarına, Verimlilik Haftası hazırlıkları süresince bizimle güç birliği yapan tüm kamu, üniversite ve sivil toplum temsilcilerine ve elbette geleceğimizin teminatı olan öğrencilerimize bir kez daha teşekkür ediyoruz. Anıl YILMAZ Genel Müdür GRAFİK TASARIM VE UYGULAMA www.chesscreative.com BASKI KORZA YAYINCILIK BASIM SAN. ve TİC. LTD. ŞTİ. Büyük Sanayi 1. Cad. 95/1 İskitler - ANKARA Tel: (312) 342 22 08 Faks: (312) 341 14 27 BASILDIĞI TARİH Anahtar dergisinin MAYIS 2015 sayısı 28.05.2015 tarihinde basılmıştır. 01 MAYIS 2015 İÇİNDEKİLER 04 04 “2015 Verimlilik Haftası” Çeşitli Etkinliklerle Ülke Genelinde Kutlandı 14 “Kalkınma ve Verimlilik; Durum ve Gelecek” Paneli TOBB ETÜ’de Gerçekleştirildi 16 “Yaşam İçin Sürdürülebilirlik” Paneli Hacettepe Üniversitesi’nde Gerçekleştirildi 18 “Sağlıkta Kalite ve Verimlilik” Sempozyumu Türk Japon Vakfı’nda Gerçekleştirildi 20 2015 Verimlilik Haftası İl Etkinlikleri... 24 Teknogirişim Sermaye Desteği Programı’nda Etkinlik ve Verimliliğin Artırılmasına Yönelik Bir Yapılanma Önerisi: TEGİM (Teknogirişim Merkezi) Yunus ÖZMODANLI Doç. Dr. Özlem Müge TESTİK 30 Temiz Üretim ve Sürdürülebilir Sanayi Politikası Ekrem Türker FİDAN 38 2015 Verimlilik Proje Ödülleri: Dikiş Prosesinde Makine İşletim Maliyeti Azaltma ve Hurdaların Düşürülmesi Projesi 39 2015 Verimlilik Proje Ödülleri: Kurşun Asit Akülerde Negatif Izgara Alaşım Optimizasyonu Projesi 05 07 02 MAYIS 2015 40 2015 Verimlilik Proje Ödülleri: Yeni Nesil Çamur Formülasyonlarının Geliştirilmesi Projesi 41 2015 Verimlilik Proje Ödülleri:TUSAŞ Sanal Fabrika Yönetim Sistemi Projesi 42 Buluşçular 46 Projeler 52 Temiz Üretim (Eko - Verimlilik) 58 Haber 60 2015 Productivity Week 62 Sanayi Göstergeleri Industry Indicators 63 Bilim ve Teknoloji Göstergeleri Science and Technology Indicators 64 Ulusal ve Uluslararası Verimlilik İstatistikleri / National and International Productivity Statistics 30 42 Ulusal Verimlilik İstatistikleri National Productivity Statistics 49 03 MAYIS 2015 2015 VERİMLİLİK HAFTASI “2015 VERİMLİLİK HAFTASI” ÇEŞİTLİ ETKİNLİKLERLE ÜLKE GENELİNDE KUTLANDI Verimlilik Haftası'nın açılış törenine yoğun ilgi gösterildi. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Verimlilik Genel Müdürlüğünce düzenlenen “2015 Verimlilik Haftası”, 27 Nisan – 3 Mayıs 2015 tarihleri arasında ülke genelinde çeşitli etkinliklerle kutlandı. Hafta’nın açılış töreni, 27 Nisan 2015 tarihinde Ankara ATO Congresium Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi. Açılış törenine; Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Davut Kavranoğlu, Müsteşar Prof. Dr. Ersan Aslan, üniversite rektörleri, kamu ve özel sektör kuruluşları, meslek kuruluşları ve sivil toplum kuruluşlarının yöneticileri ve temsilcilerinin yanında akademisyenler ve öğrenciler katıldı. 04 Verimlilik Vazgeçilmez Bir Kavram Törenin açılışında konuşan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Davut Kavranoğlu, verimliliğin insan hayatında, işletmelerde ve ülkenin bütününde temel ve vazgeçilmez bir kavram olduğunu söyledi. Verimliliğin hayatı her alanda etkileyen bir kavram olduğunu dile getiren Kavranoğlu, dünyanın gelişmiş ülkelerinin doğal kaynakları olmamasına karşın, doğru ekonomi politikalarıyla ve ülke kaynaklarının verimli kullanılmasıyla dünyanın örnek aldığı ülkeler haline geldiklerini ifade etti. Birçok ülkenin ise önemli petrol kaynakları bulunmasına rağmen kalkınamadığını anlatan Kavranoğlu, “Buradaki fark; ülkelerin verimlilik yaklaşımlarıdır” dedi. 2023 Hedeflerine Mutlaka Ulaşacağız AK Parti Hükümetleri döneminde eski Türkiye’nin var olan sistemini iyileştirdiklerini ifade eden Kavranoğlu, “Şimdi çok daha büyük hedeflerimiz var. 12 yılda büyük ilerleme kat eden Türkiye çok daha fazlasını yapabilir” ifadesini kullandı. Türkiye'nin verimlilik artışlarıyla birlikte yeni bir sistem kurularak MAYIS 2015 eğitimleri için model fabrika kurulması, Türkiye bölgesel ve sektörel verimlilik haritasının oluşturulması, Verimlilik Akademisi’nin kurulması gibi önemli eylemleri hayata geçirmek üzere çalışmalarımızı sürdüreceğiz” diye konuştu. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Davut KAVRANOĞLU 2023 hedeflerine varılacağını bildiren Kavranoğlu, “Bunun için 7 Haziran seçimlerini, Türkiye’nin sisteminin yeniden tanımlanacağı, paradigma değişikliği yapılacağı dönem olarak görüyoruz. Türkiye’nin artık yüksek teknolojiye dayalı bilgi ekonomisine geçmesi lazım. Bu geçişin kararlı adımlar atılarak yapılması gerekiyor” değerlendirmesinde bulundu. Verimlilik Stratejisi ve Eylem Planı Bakanlığın verimlilikle ilgili yaptığı ve yapacağı çalışmaları anlatan Kavranoğlu, “Vizyonu, sanayimizin verimlilik temelli yapısal dönüşümünü hızlandırmak olan 2015-2018 Verimlilik Stratejisi ve Eylem Planı’nı hazırladık. Bu belge kapsamında, ulusal eko-verimlilik programı ve temiz üretim merkezlerinin kurulması, endüstriyel simbiyoz (ortak yaşam) uygulamalarının çoğaltılması, yeşil OSB’lerin kurulması, KOBİ verimlilik Verimlilik Konusunda Kararlı Adımlar Atıyoruz Törende konuşma yapan Verimlilik Genel Müdürü Anıl Yılmaz, hafta boyunca yapılacak etkinliklerle verimliliği hayata geçirmek için önemli bir adım daha atılacağını söyledi. Bir hafta süresince verimliliğin ön plana çıkarılacağı etkinlikleri tüm Türkiye’de başta iş dünyası kuruluşları olmak üzere, üniversiteler, eğitim kurumları, sivil toplum kuruluşları ve kamu kurumları ile birlikte düzenlediklerini belirten Yılmaz, “Amacımız, hayatın her alanında verimlilik arayışını sürekli kılmak, verimliliğin önemini gündemde tutmaktır. Bunun için düzenleyeceğimiz 150’den fazla etkinlik olacak” diye konuştu. Seminerler, çalıştaylar, paneller ve konferanslar gibi etkinliklerin yanında, öğrenciler için kısa film yarışması, odak grup toplantıları, teknopark gezileri ve başarılı firmalara saha ziyaretleri gibi farklı uygulamalarla verimliliğin gündeme getirilmesini hedeflediklerini kaydeden Yılmaz, hafta boyunca “Sanayide Enerji Verimliliği”, “Kişisel Gelişim ve Verimlilik” “Kalkınma ve Verimlilik”, “Sağlık Sektöründe Verimlilik”, “Bilişim ve Verimlilik”, “Sürdürülebilirlik” ve “İsrafın Önlenmesi” gibi birçok konuda organizasyonlar düzenlendiğinin altını çizdi. Verimlilik Genel Müdürü Anıl YILMAZ 05 MAYIS 2015 2015 VERİMLİLİK HAFTASI Haftanın hazırlık çalışmaları boyunca firmalar, okullar, öğrenciler ve toplumun farklı kesimlerinden çok yoğun bir ilgi ve destek gördüklerine dikkat çeken Yılmaz, “Bakanlığımızın il müdürlükleri illerinde bu organizasyonları paydaşların desteğini alarak planladılar” dedi. Konuşmasında, Verimlilik Ödülleri’nin değerlendirme süreci hakkında da bilgi veren Yılmaz, sözlerine şöyle devam etti: “Öncelikle ve özellikle belirtmek isterim ki ödül sürecinde bağımsız değerlendiriciler, tamamen gönüllülük esasıyla, herhangi bir karşılık beklemeden bu görevi yaptılar. Değerlendiricilerimizin hepsi alanlarında son derece yetkin, verimliliğe gönül vermiş akademisyenler ve sektörlerden profesyonel isimler. Kendilerine çok teşekkür ediyoruz. Verimlilik Ödülleri değerlendirme sürecimiz gerçekten çok ayrıntılı ve titiz bir şekilde yürütülen üç aylık ve üç aşamalı bir süreçtir. Uluslararası ölçülerde örnek teşkil edebilecek niteliktedir (ki Avrupa Verimlilik Ağı tarafından da Avrupa ölçeğinde benzer bir yarışma düzenlenmesi için örnek alınmaktadır). Ön değerlendirme, yerinde inceleme ve nihai değerlendirme aşamaları olmak üzere beş ana ve 12 alt kriter üzerinden ciddi bir değerlendirme sonucu kazananlar belirlenmektedir. Nitekim ödül programımız özel sektör ve kamu tarafından büyük bir ilgi ve itibarla karşılanmıştır.” Konuşmasının sonunda Verimlilik Haftası etkinlikleri sürecinde birlikte hareket ettikleri tüm paydaşlara teşekkür eden Anıl Yılmaz, “İnanıyorum ki yapılacak etkinliklerle verimliliği hayata geçirmeye yönelik belki küçük ancak kararlı ve önemli bir adım daha atmış olacağız” dedi. 06 Erkunt Traktör A.Ş. Genel Müdürü Zeynep ERKUNT ARMAĞAN Danışmanlık Alarak Sorunlarımızı Çözdük Davetli konuşmacı olarak söz alan Erkunt Traktör Sanayii A.Ş. Genel Müdürü Zeynep Erkunt Armağan da verimliliğin kurumlar açısından oldukça önem taşıdığını ifade etti. İsrafın önüne geçmeye, verimliliği artırmaya çalıştıklarını dile getiren Armağan, bu çalışmaların yeni yatırımlar yapmaya teşvik edecek sonuçları olduğunu kaydetti. Son üç yıldır profesyonel verimlilik danışmanlığı hizmeti aldıklarını kaydeden Armağan, bu sayede israfın önüne geçtiklerini ve önemli ölçüde verimlilik artışı gerçekleştirdiklerini söyledi. İş hayatında karşılaştıkları zorluklara dair örnekler veren Armağan, bu zorlukları nasıl çözdüklerini ve başarıya nasıl ulaştıklarını katılımcılarla paylaştı. Armağan, "Babam, 'Doğru, dürüst ve adil ol ki, geceleri uyku sıkıntısı çekme. Çalışanlarına, paydaşlarına, devletine en ufak bir haksızlık yapma. Elindeki her ne ise, hepsini bir gün kaybedebilirsin. Öyle mütevazı yaşa ki, her zaman hayata sıfırdan başlayabilecek gücün olsun. Sakın elindekini israf etme, edene de engel ol, israf haramdır’ derdi. Bu üç altın kuralla büyüdüm. İş hayatına girince israfın aslında hayatın her alanında ve ne kadar acımasızca yapıldığını gördüm" diye konuştu. 32 yıldır sanayinin içinde olduğunu ve verimliliğin anlamının çok şirket tarafından anlaşılamadığını söyleyen Armağan, şunları kaydetti: "2010 ve 2011’deki yüzde 100 büyümenin, bizi ne büyük bir verimsizliğe ittiğini görene kadar biz de bu şirketlerden biriydik. Pazar ve müşterinin hızlı değişimi ile başetmeye çalışırken verimlilik konusunu geri plana atılıyor. Verimlilik konusunda yapılan çalışmalarda en büyük görev yöneticiye düşüyor." Konuşmaların ardından 2015 Verimlilik Proje Ödülleri törenine geçildi. MAYIS 2015 2015 Verimlilik Proje Ödülleri sahiplerine Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Davut KAVRANOĞLU tarafından verildi. 2015 Verimlilik Proje Ödülleri, Sahiplerini Buldu… 2015 Verimlilik Proje Ödülleri’ne 131’i büyük ölçekli işletme olmak üzere, toplam 193 başvuru yapıldı. Başvurusu kabul edilen projeler öncelikle, üniversite, özel sektör, kamu kurumları ve sivil toplum örgütü temsilcilerinden oluşan toplam 45 gönüllü bağımsız değerlendirici tarafından yerinde inceleme ziyaretleri yapılarak değerlendirildi. Bu ziyaretler sonrasında başarılı bulunan 41 proje, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Prof. Dr. Cevahir Uzkurt, TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Adem Şahin, MÜSİAD Genel Başkanı Nail Olpak, Gazi Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serpil Erol ve Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Verimlilik Genel Müdürü Anıl Yılmaz’dan oluşan ödül jürisi tarafından nihai olarak değerlendirildi. Yapılan değerlendirmelerin sonunda 12 büyük işletme (Ürün Geliştirme, Sürdürülebilir Üretim ve Süreç İyileştirme kategorilerinde), 4 orta büyüklükteki işletme, 4 küçük işletme, 1 mikro işletme ve 4 kamu kuruluşu olmak üzere toplam 25 kurum ve kuruluş “2015 Verimlilik Proje Ödülü”nü almaya hak kazandı.* Ödül almaya hak kazanan işletmeler ve kategorileri aşağıdaki gibidir. Büyük İşletme Ürün Geliştirme Kategorisi Birinci: AUTOLİV Cankor Oto. Emn. Sis. San. ve Tic. A.Ş. - “Dikiş Prosesinde Makine İşletim Maliyeti Azaltma ve Hurdaların Düşürülmesi Projesi” İkinci: İNCİ AKÜ San. ve Tic. A.Ş. - “Kurşun Asit Akülerde Negatif Izgara Alaşım Optimizasyonu Projesi” Üçüncü: KALESERAMİK Çanakkale Kalebodur Seramik San. A.Ş. - “Yeni Nesil Çamur Formulasyonlarının Geliştirilmesi Projesi” Teşvik: TUSAŞ-Türk Havacılık ve Uzay Sanayi Anonim Şirketi - “TUSAŞ Sanal Fabrika Yönetim Sistemi Projesi” Büyük İşletme Sürdürülebilir Üretim Kategorisi Birinci: ÇİMENTAŞ İzmir Çimento Fabrikası Türk A.Ş. - “Mineralize Klinker Üretimi Projesi” İkinci: EREĞLİ Demir ve Çelik Fabrikaları T.A.Ş. - “Çelikhane Gazı Üretim ve Kullanımının Artırılması Projesi” Üçüncü: KİPAŞ Mensucat İşletmeleri A.Ş. “Kumaş Boya İşletmeleri Makine Parkurlarında Su Geri Kazanımı Projesi” Teşvik: TÜRK DEMİR DÖKÜM Fabrikaları A.Ş. - “Kış Aylarında Dış Hava Ortam Sıcaklığından Yararlanılarak Proses Soğutması Yapılması Projesi” Büyük İşletme Süreç İyileştirme Kategorisi Birinci: ÇİLEK MOBİLYA A.Ş. - “Kanban Sistemi ile Üretim İşleyişinin Sağlanması Projesi” İkinci: KARDEMİR Karabük Demir Çelik Sanayii ve Ticaret A.Ş. - “Kontinü Haddehane İşletme Etkinliğinin Artırılması Projesi” Üçüncü: BORÇELİK Çelik San. ve Tic. A.Ş. - “CGL 1 Z Kalite Teknik Veriminin * Not: 2015 ödül süreci hakkında detaylı bilgilere, finale kalan 41 projenin özetine ve ödül almaya hak kazanan 25 projenin detaylarına http://www.verimlilikhaftasi.gov.tr ve http://vgm.sanayi.gov.tr adreslerinden erişilebilmektedir. 07 MAYIS 2015 2015 VERİMLİLİK HAFTASI Artırılması Projesi” Teşvik: ECZACIBAŞI Yapı Gereçleri San ve Tic A.Ş. - “Mikrodalga Kurutma Sistemlerinin SSG Üretiminde Kullanılması Projesi” Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Yunus Emre KARAOSMANOĞLU Orta Büyüklükteki İşletme Kategorisi Birinci: SEVİMLİ DERİ San.ve Tic. Ltd. Şti. - “Kromsuz Deri Üretimi Projesi” İkinci: MAHMUDİYE KAYNAK SUYU Ltd. Şti. - “Pet Şişe Şişirme Makinalarında Enerji Verimliliğinin Artırılması Projesi” Üçüncü: YILDIZ GAZ ARMATURLERI A.Ş. “Basınç Düşürücü Üretim Verimliliğinin Artırılarak Üretim Maliyetlerinin Düşürülmesi Projesi” Teşvik: Farplas Oto Yedek Parçaları İml. İth.ve İhrc. A.Ş. - “Enjeksiyon Bölümü Endirekt Kadro Organizasyon Değişikliği Projesi” Küçük İşletme Kategorisi Kamu Kategorisi Birinci: GOA Teknoloji Danışmanlık A.Ş. “STERICOOL 110-160 Model Düşük Isı Plazma Sterilizasyon Cihazlarının; Uluslararası Rekabetinin Sağlanması İçin Sterilizasyon Verimliliğinin Artırılması Projesi” İkinci: GREENBLOK Yeşil Ekoblok, Yapı İnş., Emlak, İml. İth. ve İhrc. San. ve Tic. Ltd. Şti. - “Yeni Nesil İzolasyonlu Duvar Sistemleri Projesi” Üçüncü: VAKSİS Ar-Ge ve Mühendislik Ltd. Şti. - “% 90 Yerli Katkı İle İnce Film Kaplama Sistemi Üretimi Projesi” Teşvik: NET PAK Ambalaj Sanayi Ticaret Ltd. Şti. - “Multi Fonksiyonlu, Tek Gövdeli, Baskı-Laminasyon Makinesi Geliştirilmesi Projesi” Mikro İşletme Kategorisi Birinci: DESİSTEK Robotik Ltd. Şti. - “Su Altı Gözlem Aracı (SAGA) Projesi” 08 Birinci: İzmir Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi - “Otomatik Sayaç Okuma Sistemi (OSOS) Projesi” İkinci: İTÜ Tarım ve Çevre Bilişimi Uygulama ve Araştırma Merkezi (TARBİL) - “Tarımsal İzleme ve Bilgi Sistemi (TARBİL) Projesi” Üçüncü: Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı (KUZKA) - “TR82 Bölgesi Yatırım Ortamı Tanıtım Platformu (invest in TR82) Projesi” Teşvik: İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı - “İBB Kütüphane ve Müzeler Müdürlüğü'nde Bulunan Osmanlı Dönemi Nadir Eserlerin Kataloglanması, Dijital Ortama Aktarılması ve Elektronik Ortamda Kullanıma Sunulması Projesi” 2015 Verimlilik Haftası açılış etkinlikleri çerçevesinde öğleden sonra “Bulut Bilişim Uygulamaları ve Verimlilik Paneli” gerçekleştirildi. Panele Türkiye Bilişim Derneği, Microsoft, IBM, Oracle, Vodafone ve HP firmalarının temsilcileri katıldı. Panelin ardından üç ayrı salonda Verimlilik Proje Ödülü kazanan firmaların proje sunumları eş zamanlı olarak gerçekleştirildi. Günün son programı olan “Verimlilik Söyleşi”nde, verimlilik projelerinde geçmiş tecrübeler paylaşıldı. Söyleşiye konuk olarak katılan Yalın Enstitü Yönetim Kurulu Başkanı Yalçın İpbüken, verimlik konusunda dünyada görülen başarılı uygulamaları anlattığı konuşmasında, yerinde inceleme gezilerinin önemine dikkati çekti. Daha sonra söz alan Dr. Meral Toprak, Dr. Mustafa Kemal Akgül, Rıdvan Bozkurt ve Nurettin Peşkircioğlu, katıldıkları projelerle ilgili anı ve izlenimlerini katılımcılarla paylaştılar. Söyleşinin kapanışında konuşan Prof. Dr. Ergün Yener, Verimlilik Genel MAYIS 2015 Müdürlüğünce yürütülen çalışmalardan övgüyle bahsederek, verimlilik kavramının toplumun tüm kesimlerinde bir kültür haline gelmesi için çalışılması gerektiğinin altını çizdi. Verimlilik Genel Müdürü Anıl YILMAZ 2015 Verimlilik Haftası Öğrenci Etkinlikleri… Verimlilik Temalı Fikir ve Kısa Film Yarışması 2015 Verimlilik Haftası etkinliklerinin ikinci günü olan 28 Nisan 2015 tarihinde düzenlenen törenle “Verimlilik Temalı Fikir ve Kısa Film Yarışması”nda dereceye giren öğrencilere ödülleri verildi. Tören, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Yunus Emre Karaosmanoğlu ile Verimlilik Genel Müdürü Anıl Yılmaz’ın açılış konuşmalarıyla başladı. Verimlilik Bilincinin 7’den 70’e Herkese Benimsetilmesi Gerekiyor Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Yunus Emre Karaosmanoğlu, dünya nüfusunun hızla artarken, kaynakların da aynı hızla tükendiğini, küresel ısınma, iklim değişikliği ve tüketim çılgınlığı gibi nedenlerle dünyanın her geçen gün daha sorunlu bir hal aldığını vurgulayarak, “Kaynakları etkin ve verimli kullanmanın önemi her geçen gün daha da artıyor” dedi. Verimlilik bilincinin 7’den 70’e herkese benimsetilmesi gerektiğinin altını çizen Karaosmanoğlu, “Daha az tüketerek, çevreyi daha az kirleterek daha çok üretmek ve daha rahat bir yaşam sürmek, insanlığın öncelikli hedefi haline geliyor. Artık her şey daha verimli bir hayat için… Bu bağlamda verimliliği ‘girdi/çıktı’ denklemine indirgemek onu sadece tasarrufla, daha çok çalışmakla, üretimi artırmakla ya da daha çok kâr etmekle bağlantılı görmek doğru değildir. Verimlilik tüm bunları da kapsayan ancak hayatımızın her anına nüfuz eden bir kavramdır. Bu bakış açısı milletimizin yaşam tarzı haline geldiği gün, sorunu büyük oranda çözmüşüz demektir” diye konuştu. Verimlilik bilincinin çocuklar ve gençler tarafından tam olarak benimsenmesi için okul-aile iş birliğinin şart olduğunu söyleyen Karaosmanoğlu konuşmasına şöyle devam etti: “Küçük yaşlardan itibaren çocuklarımıza verimliliğin önemi anlatılmalı, anaokulundan üniversiteye kadar her eğitim-öğretim kademesinde bu konu, yaş gruplarının idrakine uygun şekilde ele alınmalıdır. İlk eğitim alanı ve alışkanlık edinme ortamı ailedir. Küçük yaşlardan itibaren edinilen alışkanlıklar, bireylerin sonraki davranış biçimlerinde belirleyici olmaktadır. Bakanlık olarak kamu-üniversite-sanayi iş birliğine büyük önem vermemizin temel nedeni de budur. Verimliliğin bir hayat tarzı, yaşayan bir kültür haline gelebilmesi için örgün eğitim elbette yeterli değildir, bu noktada medyaya da önemli sorumluluklar düşmektedir.” Konuşmasında verimlilik kültüründen de bahseden Karaosmanoğlu, “Verimlilik kültürü, verimlilik ilkelerine göre düşünüp davranmak demektir. Bu kapsamda verimliliğin sadece işletmelere, üretime yönelik bir kavram olarak değil, hayatın tüm alanlarında geçerliliği olan bir kavram olarak algılanması gerekmektedir. Verimlilik kültürünün oluşturulabilmesi 09 MAYIS 2015 2015 VERİMLİLİK HAFTASI için öncelikle verimlilik bilincinin oluşturulması, yaygınlaştırılması ve bunun bir yaşam biçimine dönüştürülerek sürekliliğinin sağlanması gerekmektedir. Verimlilik ancak öğrenme yoluyla kültür haline gelebileceğine göre, bu konuda en önemli görev öğretim kurumlarına düşmektedir” diye konuştu. Konuşmasında spor ve sanatın verimliliğe olan etkisine de değinen Karaosmanoğlu, “Sanatsal etkinliklere izleyici ya da uygulayıcı olarak katılım, bireyleri entelektüel ve duygusal olarak daha gelişkin kılar, daha verimli olmalarını sağlar. Gelişkin ve yaratıcı insan daha üretken olur. Sağlıklı yaşamın ayrılmaz bir parçası olan spor, gerek üretim faaliyetlerimizi ve gerekse günlük yaşantımızı olumlu yönde etkiler” dedi. Verimlilik Temalı Fikir ve Kısa Film Yarışmasına katılan tüm öğrencileri tebrik eden Müsteşar Yardımcısı Karaosmanoğlu, “Ödül almış olsun ya da olmasın bu yarışmaya fikirleriyle ve eserleriyle katılan bütün gençlerimizi tebrik ediyorum. Ödül kazananların da ülkemizdeki tüm gençleri temsil ettiklerine inanıyorum. Aldığınız ödüllerin, verimlilik bilincinin yaygınlaşmasına önemli katkılar sağlayacağını inanıyorum” diye konuştu. Hayatın Her Alanında Verimlilik Arayışını Sürekli Kılmalıyız Verimlilik Genel Müdürü Anıl Yılmaz, verimlilik kelimesinin gündelik konuşmalarda sıklıkla kullanıldığını ancak verimlilik bilincinin henüz istenilen düzeyde olmadığını belirterek başladığı konuşmasında Verimlilik Haftasını, hayatın her alanında verimlilik arayışını sürekli ** 10 kılmak için düzenlediklerini söyledi. Hafta kapsamında verimliliğin ön plana çıkarılacağı birçok etkinliğin düzenlendiğini söyleyen Yılmaz, öğrencilere hitaben, “Geleceğin sanayicileri, geleceğin yöneticileri, bilim insanları, sanatçıları yani sizlerin verimlilik bilincine sahip çıkmanız, gelecekte daha güçlü bir ülke olmamız ve sizden sonraki nesillerin de daha iyi şartlarda yaşayacağı bir ülke bırakmamız için şarttır” dedi. Ortaokul ve lise öğrencilerine yönelik “Fikir ve Kısa Film Yarışması”nın verimlilik ve sürdürülebilirlik açısından önemli olduğunun altını çizen Yılmaz, söz konusu yarışmanın, “Eğitimde ve Öğretimde Verimlilik ve Yenilik”, “Zamanı Verimli Kullanmak”, “Bilişim Teknolojileri ve İnternetin Verimlilik Amaçlı Kullanımı”, “Enerjinin Verimli Kullanımı, Çevre Bilinci, Doğa Sevgisi”, “Günlük Yaşamda Engelli Ortamların İyileştirilmesi”, “Bilinçli Tüketici Olmak, İsrafın Önlenmesi ve Tüketici Hakları” konularında düzenlendiğini söyledi. Ortaokul ve lise öğrencilerine yönelik “Fikir ve Kısa Film Yarışması”nın verimlilik ve sürdürülebilirlik açısından önemli olduğunun altını çizen Yılmaz, tüm katılımcıları kutlayarak emeklerinden dolayı teşekkür etti. Verimlilik Temalı Fikir ve Kısa Film Yarışması’na, fikir kategorisinde 187, kısa film kategorisinde 49 başvuru yapıldı. Başvurular, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı sanayi ve teknoloji uzmanlarından oluşan seçici kurul tarafından değerlendirildi ve fikir kategorisinde yedi eser, kısa film kategorisinde ise üç eser ödüle layık görüldü. Verimlilik Temalı Fikir Yarışması 9, 10, 11, 12. Sınıflar (Lise) Kategorisinde iki adet ikincilik ödülü verilmiştir. Verimlilik Temalı Fikir Yarışması 5, 6, 7, 8. Sınıflar (Ortaokul) Kategorisi: Birinci Fikrin Adı: Arkadaş İstiyorum Fikri Geliştiren Öğrenci: Aliyar POLAT Kategorisi: Günlük Yaşamda Engelli Ortamlarının İyileştirilmesi Öğrencinin Okulu: İstanbul Türkan Sabancı Ortaokulu - 7. Sınıf İkinci Fikrin Adı: Çekirdek Kutusu Fikri Geliştiren Öğrenci: Süleyman Enes AKIN Kategorisi: Bilinçli Tüketici Olmak, İsrafın Önlenmesi ve Tüketici Hakları Öğrencinin Okulu: Nevşehir Özel Kardelen Koleji - 6. Sınıf Üçüncü Fikrin Adı: QR LAB (Akıllı Laboratuvarım) Fikri Geliştiren Öğrenci: Şehri Sude KAHRAMAN Kategorisi: Bilişim Teknolojileri ve İnternetin Verimlilik Amaçlı Kullanımı Öğrencinin Okulu: Niğde Akşemseddin Bilim ve Sanat Merkezi - 6. Sınıf Verimlilik Temalı Fikir Yarışması 9, 10, 11, 12. Sınıflar (Lise) Kategorisi: Birinci Fikrin Adı: Termik Santralden Doğa Dostu Enerjiye Fikri Geliştiren Öğrenci: Onur BAYRAM Kategorisi: Enerjinin Verimli Kullanımı, Çevre Bilinci ve Doğa Sevgisi Öğrencinin Okulu: İzmir Cengiz Aytmatov Sosyal Bilimler Lisesi - 11. Sınıf İkinci Fikrin Adı**: Kesintisiz Alternatif Enerji Fikri Geliştiren Öğrenci: Hogır AYKUT Kategorisi: Enerjinin Verimli Kullanımı, Çevre Bilinci ve Doğa Sevgisi Öğrencinin Okulu: Mersin Kazanlı APV Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi - 11. Sınıf İkinci Fikrin Adı: Çoklu Zekâ Kuramıyla Kulüp Seçimi MAYIS 2015 Dereceye giren öğrencilere ödülleri, Müsteşar Yardımcısı Yunus Emre KARAOSMANOĞLU tarafından verildi. Fikri Geliştiren Öğrenci: Haydar Emre KURTULUŞ Kategorisi: Bilişim Teknolojileri ve İnternetin Verimlilik Amaçlı Kullanımı Öğrencinin Okulu: Mersin Kazanlı APV Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 11. Sınıf Üçüncü Fikrin Adı: Görme Engelliler İçin Akıllı Kentlerde Kullanılacak Akıllı Cihaz Tasarımı ve Geliştirilmesi Fikri Geliştiren Öğrenci: Fatih UÇAR Kategorisi: Günlük Yaşamda Engelli Ortamlarının İyileştirilmesi Öğrencinin Okulu: İstanbul Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi - 9. Sınıf Öğrencinin Okulu: İstanbul Atilla Uras Anadolu Lisesi - 10. Sınıf İkinci Seçilen Filmin Adı: Zaman Kumsalı Filmi Çeken Öğrenci: Tuçe DÜDÜKÇÜ Kategorisi: Eğitimde, Öğretimde Verimlilik ve Yenilik Öğrencinin Okulu: Giresun-Piraziz Gökçeali Emir Yücel Ortaokulu - 7. Sınıf Üçüncü Seçilen Filmin Adı: Hayallerimizi Yıkmayın Filmi Çeken Öğrenci: Ahmet Kerem BAHÇECİ Kategorisi: Enerjinin Verimli Kullanımı, Çevre Bilinci ve Doğa Sevgisi Öğrencinin Okulu: İstanbul Özel Esenyurt Gökkuşağı Ortaokulu - 7. Sınıf Verimlilik Temalı Kısa Film Yarışması Birinci Seçilen Filmin Adı: Maksimum Akıl, Minimum Efor Filmi Çeken Öğrenci: Görkem EREM Kategorisi: Enerjinin Verimli Kullanımı, Çevre Bilinci ve Doğa Sevgisi “Verimlilik Temalı Fikir ve Kısa Film Yarışması” Hakkında*** 2015 Verimlilik Haftası Etkinlikleri kapsamında Vodafone ve TÜBİTAK'ın ödül sponsoru olduğu ve Milli Eğitim Bakanlığı ile birlikte yürütülen çalışmalar çerçevesinde Türkiye genelindeki resmi ve özel tüm ortaokul (5,6,7,8. sınıf) ile lise ve dengi okulların (9,10,11,12. sınıf) öğrencilerine yönelik olarak düzenlenen “Verimlilik Temalı Fikir ve Kısa Film Yarışması”nın; • Öğrencileri, günlük hayatta karşılaştıkları olaylar karşısında gözlem yapmaya, yaşadıkları çevreye duyarlı bireyler olmaya, toplumsal sorumlulukları doğrultusunda tüketici duyarlılığına sahip olmaya teşvik etmek, • Öğrencilerin, tüketim alışkanlıkları ve ihtiyaçların doğa üzerindeki yıkıcı etkisini azaltmak için küresel ısınma, iklim değişikliği ve benzeri çevre sorunları sarmalında yapacakları bilinçli tercihlerle çözümün parçası olmalarını sağlamak, • Öğrencilerin, engellilik konusunda bilinçlenmelerine katkıda bulunmak, *** “2015 Verimlilik Temalı Fikir ve Kısa Film Yarışması”nda ödül kazanan öğrencilerin eserlerine www.verimlilikhaftasi.gov.tr adresinden ulaşılabilir. 11 MAYIS 2015 2015 VERİMLİLİK HAFTASI Termikel fabrikası ziyareti. • Öğrencilerin, okuyan, araştıran, düşünen, sorgulayan, sorun çözen, zihinsel ve sosyal becerilere sahip bireyler olarak yetişmesini sağlamak, • Öğrencileri, okuldaki başarılarına etki edecek, farkındalık yaratacak öneriler geliştirmeleri konusunda teşvik etmek, günlük hayatta ve okulda “Neleri daha iyi yaparak okul başarımızı ve eğitim verimliliğini artırabiliriz?” sorusuna yanıtlar aramalarını, doğru ve uygulanabilir çözüm önerileri geliştirmelerini sağlamak, • Kişisel gelişmeyi özendirmek ve bu amaç doğrultusunda onlara yardımcı olmak şeklinde belirlendi. Yarışmada ele alınan konular aşağıdaki başlıklarda toplandı: Eğitimde, Öğretimde Verimlilik ve Yenilik: Eğitim sisteminin verimliliğini artırmaya yönelik öneriler, projeler, fikirler üretme, 12 sorunları teşhis edip eğitim ve öğretimde yenilikçi çözümler geliştirme. Zamanı Verimli Kullanmak, Birlikte Çalışabilirlik: Eğitimde ve günlük hayatta geçirilen zamanın verimli kullanılmasına ve bunun öğrencilerde bir alışkanlık ve tutuma dönüştürülmesine yönelik çözümler geliştirme. Bilişim Teknolojileri ve İnternetin Verimlilik Amaçlı Kullanımı: Bilişim teknolojileri ve interneti eğitim aracı olarak bilinçli ve verimli kullanma, ders çalışmanın verimliliğine etkilerini öğrenme, amacı bilgi toplumu yaratmak, eğitimde teknolojiyi yararlı kılmak olan FATİH Projesi kapsamında eğitim kurumlarında öğrenci ve öğretmenlerin kullanımına sunulan teknolojik donanım ve imkanların eğitimde verimlilik düzeyinin artırılması amacıyla kullanımı. Enerjinin Verimli Kullanımı, Çevre Bilinci, Doğa Sevgisi: Öğrenci gözüyle doğanın güzelliklerini ve doğa-insan ilişkisini sergileme, çevre bilinci yaratarak sağlıklı bir çevrede yaşama hakkını savunma, çevre koruma anlayışını harekete geçirme, enerjinin ve tüm kaynakların etkin ve verimli kullanımına katkıda bulunma. Günlük Yaşamda Engelli Ortamların İyileştirilmesi: Toplumun engellilik konusunda farkındalığını artırma, engellilere yönelik tutum ve davranışları geliştirme, yaşamlarını kolaylaştıracak ve toplumsal yaşama katılmalarını sağlayacak önlemler alma. Bilinçli Tüketici Olmak, İsrafın Önlenmesi, Tüketici Hakları: Bilinçli ve sürdürülebilir tüketicilik ile israftan kaçınma, tüketilenin çevre maliyetini düşünme, hak arama yollarını bilme. MAYIS 2015 Ankara Sanayi Odası 1. Organize Sanayi Bölgesi ziyareti. Verimlilik Haftası Etkinlikleri Kapsamında “Organize Sanayi Bölgeleri ve Teknopark Gezileri” Düzenlendi Verimlilik Haftası Öğrenci Etkinliklerinin ikinci günü olan 29 Nisan 2015 tarihinde, lise öğrencilerinin katılımıyla Organize Sanayi Bölgeleri ve Teknopark gezileri düzenlendi. Etkinliklere, Çankaya ve Altındağ ilçe sınırlarında eğitim veren 8 lisenin 9, 10, 11 ve 12. sınıf öğrencileri (her liseden 15 öğrenci toplam 120 öğrenci) ve rehber öğretmenleri katılım sağladı. Ankara Bilim, Sanayi ve Teknoloji İl Müdürlüğü ile iş birliğinde düzenlenen etkinlik çerçevesinde, Çankaya ilçesinden Balgat Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, Dikmen Nevzat Ayaz Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, Hacı Ömer Tarman Anadolu Lisesi ve Bahçelievler Deneme Lisesi öğrencileri ve öğretmenleri ile Ankara Sanayi Odası 1. Organize Sanayi Bölgesi ziyaret edildi, ASO Teknik Koleji ve Termikel Fabrikası gezildi. Daha sonra, program çerçevesinde, Bilkent Cyberpark gezisi düzenlendi. Teknokentler konusunda öğrencilere bilgi verildi, sunumlar yapıldı. Teknokentler konusunda öğrencilere bilgi aktarıldı, sunumlar yapıldı, ODTÜ Oyun Geliştirme Merkezi gezildi, öğrencilere gruplar halinde uygulamalı eğitim verildi. Bu etkinliklerde, okullarında başarılı olan öğrencilerin bireysel yeteneklerini etkin kullanabilmelerine, özgün, üretken, bilimsel düşünen bireyler olarak yetişmelerine ve yerinde inceleyerek, gözlemleyerek eğitim süreçlerini devam ettirmelerine katkı sağlamak amaçlandı. Aynı gün, Yıldırım Beyazıt Anadolu Lisesi, Yıldırım Beyazıt Lisesi, Altındağ Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ve Yıldırım Beyazıt Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencileri ve öğretmenleri ile OSTİM Organize Sanayi Bölgesi ziyaret edildi, Proted Protez Ortez Rehabilitasyon Merkezi ve Pimmaksan gezildi. Ardından, ODTÜ Teknokent gezisi düzenlendi. 13 MAYIS 2015 2015 VERİMLİLİK HAFTASI “KALKINMA VE VERİMLİLİK; DURUM VE GELECEK” PANELİ TOBB ETÜ’DE GERÇEKLEŞTİRİLDİ Soldan sağa; Prof. Dr. Muhteşem KAYNAK, Dr. Oktay KÜÇÜKKİREMİTÇİ, Ozan ACAR, Dr. Halit SUİÇMEZ, Hasan YURTOĞLU. 2015 Yılı Verimlilik Haftası etkinlikleri kapsamında düzenlenen “Kalkınma ve Verimlilik; Durum ve Gelecek” Paneli 29 Nisan 2015 tarihinde Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi’nde (TOBB ETÜ) gerçekleştirildi. Oturum başkanlığını Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) Program Yöneticisi Ozan Acar’ın yaptığı Panele; Gazi Üniversitesi İktisat Bölümü’nden Prof. Dr. Muhteşem Kaynak, Bilim Sanayi Teknoloji Bakanlığı Verimlilik Genel Müdürlüğü’nden Sanayi ve Teknoloji Uzmanı Dr. Halit Suiçmez, Kalkınma Bakanlığı’ndan Daire Başkanı Hasan Yurtoğlu, Kalkınma Bankası’ndan Daire Başkanı Dr. Oktay Küçükkiremitçi konuşmacı olarak katıldılar. Panelde “Kalkınma İktisadının Tarihsel ve 14 Toplumsal Temelleri” başlıklı sunum yapan Prof. Dr. Muhteşem Kaynak, konuşmasının ilk bölümünde; kalkınma iktisadının kökenlerinin çok gerilerde olmasına karşın, bir bilim dalı olarak İkinci Dünya Savaşı sonrasında ortaya çıktığını, siyasal bağımsızlık kazanmış ülkelerin ekonomik yönden de giderek kendi kaynaklarıyla gelişme arzusu içinde olduklarını anlattı. Prof. Dr. Muhteşem Kaynak bildirisinde; dünyanın bugün gelişmiş olarak bilinen ABD, Japonya, Almanya, İngiltere, Güney Kore, Fransa gibi ülkelerinin kalkınma tarihlerinde devletçi, korumacı politikaların belirleyici olduğunu, Sanayileşme Devrimi sürecinde ve sonrasında ülkelerin bu politikaları çok titizlikle uyguladıklarını, Türkiye’nin ise Sanayileşme Devrimi dışında kaldığı için bugünkü konumda olduğunu söyledi. Kaynak ayrıca, gelişme ve kalkınma açısından verimlilik ekonomisi olabilmenin çok temel bir unsur olarak alındığını da belirtti. Türkiye’nin temel kalkınma göstergeleri olan eğitim, sağlık, şehirleşme, verimlilik, gelir bölüşümü, refah gibi alanlardaki bugünkü durumu ile gelişmiş ve gelişmekte olan bir grup ülkenin konumunu karşılaştıran Muhteşem Kaynak, Türkiye’nin gerçek bir verimlilik ekonomisi olabilmesi için emeğin kalitesine ve nitelikli bir eğitimin gerçekleştirilmesine özellikle vurgu yaptı. Verimlilik Genel Müdürlüğü Sanayi ve Teknoloji Uzmanı Dr. Halit Suiçmez ise “Verimlilik Ekonomisi, Durum ve Gelecek” başlıklı bir sunum yaptı. Dr. Suiçmez bildirisinde; verimlilik ekonomisinde Türkiye’nin performansını, potansiyelini, problemlerini kapsamlı olarak anlattı, dünya ülkelerine göre düşük olan iş gücü ve toplam verimlilik performansının, potansiyel açısından ise yükselme olanaklarına sahip olduğunu öne sürdü. Suiçmez, Türkiye’nin verimlilik problemlerinin başında makroekonomik değişkenler ile verimlilik kavramı arasındaki ilişkilerin kopukluğunu, verimliliğin ekopolitiğinin bozuk oluşunu ve yönetimler düzeyinde yeterince destek ve ilgi görmediğini vurguladı. 2003-2007 yılları arasında verimlilikte önemli bir gelişme gösteren Türkiye’nin 2010 sonrasında ise ciddi bir ‘verimlilik durgunluğu’ içine girdiğini saptayan Dr. Suiçmez, bu durumdan çıkış için her düzeyde “verimlilik ilkelerine” yönelmenin zorunlu olduğunu ifade etti. Bildirisinin ikinci bölümünde ise MAYIS 2015 Panelin ardından toplu fotoğraf çekildi. Dr. Halit Suiçmez; Türkiye’nin bir verimlilik ekonomisi olabilmesinin bugünün en temel hedefi olduğunu, bunun için de verimliliğin kalkınma planları çerçevesinde planlanması gerektiğini, bu plana bağlı olarak bir “verimlilik politikası” oluşturulmasını, politikalara bağlı olarak da verimlilik programları ve projelerinin yapılıp uygulanması gerektiğini söyledi. Suiçmez, bunların; “kalkınmacı devlet” yaklaşımı içinde olması gerektiğini, diğer yandan ise, toplumsal düzeyde de verimlilik bilgi ve bilincinin her kesimde yaygın olarak tartışılması ve günlük yaşama içselleştirilmesinin oldukça önemli olacağını vurguladı. Uzman Dr. Suiçmez sunumunda ayrıca, ‘verimlilik ekonomisinin’ bir çatı proje olduğu ve Türkiye’de her düzeyde yapılacak olan verimlilik çalışmalarının bu projede yer almasının doğru olacağını öne sürdü. Panele Kalkınma Bakanlığından katılan ve Ekonomik Modeller ve Stratejik Araştırmalar Genel Müdürlüğü Ekonomik Modeller Daire Başkanı Hasan Yurtoğlu ise konuşmasında; Onuncu Kalkınma Planı’nda verimlilik olgusuna çok sayıda vurgu yapıldığını, ayrıca verimliliğin programlar olarak plana girdiğini, 25 adet program içinde üretim, enerji, teknoloji gibi alanlarda verimlilik değişkenine hem hedef hem de bir politika aracı olarak yer verildiğini açıkladı. Verimlilik Stratejisi Eylem Planı hazırlık ve oluşum çalışmalarında da yer alan Hasan Yurtoğlu, Türkiye’nin bu alanda daha etkin olduğunu, özellikle 2003-2007 döneminde büyümede toplam faktör verimliliği payının önemli derecede yüksek olduğunu da sözlerine ekledi. Bu durumun da başta iş gücü olmak üzere kaynakların daha etkin kullanıldığı anlamına da geldiğini belirten Yurtoğlu, ancak aynı ‘performansın’ 2012 sonrasında sürdürülemediğini vurguladı. Sunumda bu durumun ortaya çıkmasının hem 20072008 küresel finansal krizle hem de ülke içindeki üretim ve istihdam yapısıyla ilgili olabileceği üzerinde duruldu. Kalkınma Bankası Hazine Dairesi Başkanı Dr. Oktay Küçükkiremitçi sunduğu tebliğinde, daha çok “katma değer” kavramı üzerinde durarak, aslında bu kavramın ticari bir değeri olduğunu, önemli olan olgunun bütün bir üretim süreci ve zincirleme ilişkiler bağlamında katma değer yaratabilecek ortamların oluşturulmasında bulunduğunu belirtti. Güney Kore’nin kalkınmacı devlet kapsamında nasıl büyük üretken şirketler yarattığını örnekleriyle anlatan Dr. Küçükkiremitçi, Türkiye’nin de gelecek dönemlerde bir yüksek verimlilik seviyesi için öncelikle eğitim politikalarına, imalat sanayide dönüşümcü uygulamalara, teknolojik yetenekler ile beşeri sermaye konularına yoğun ve yüksek yatırımlar yapması gerektiğini anlattı. Türkiye imalat sanayi ile Güney Kore’yi kendi oluşturduğu “teknoloji skoru” göstergeleriyle kıyaslayan Dr. Oktay Küçükkiremitçi, “girdi-çıktı tablolarının” daha sık oluşturulması gibi kurumsal önerilerde de bulundu. İmalat sanayinin son 10 yıllık dönemdeki üretim, istihdam, verimlilik, ihracat, reel ücret gibi tüm temel boyutlarıyla Güney Kore sanayisindeki değişkenleri karşılaştırarak iki ülkenin tarihsel ve yapısal konumundan oldukça önemli verilere ulaşan Dr. Küçükkiremitçi, bunları katılımcılarla paylaştı. Sunumların ardından yapılan tartışma bölümünde bugün gelinen noktada Türkiye için “verimlilik odaklı büyüme modeli”nin gerekliliği konusuna vurgu yapıldı. Bunun gerçekleşmesi için ise, başta nitelikli eğitim olmak üzere beşeri sermaye, teknoloji yeteneği, kurumsal iyileşmeler ve makroekonomik istikrar ile verimlilik artışlarına ilişkin yüksek düzeyde bir siyasal irade olması gerektiği üzerinde duruldu. “Kalkınma ve Verimlilik; Durum ve Gelecek” Paneli genel olarak değerlendirildiğinde; Türkiye’de büyüme ve kalkınma politikalarını oluşturup uygulama sorumluluğunda bulunan kurumlar için dikkate alınabilecek çok sayıda bulgu, öneri, önlem ve yaklaşım ortaya konulduğu söylenebilir. Türkiye’de bugün yeni bir kalkınma modelinin konuşulduğu bir ortamda kalkınma ve verimliliğin geleceğinin bu kapsamda ele alınmasının yararlı olacağı düşünülmektedir. 15 MAYIS 2015 2015 VERİMLİLİK HAFTASI “YAŞAM İÇİN SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK” PANELİ HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ’NDE GERÇEKLEŞTİRİLDİ Verimlilik Haftası etkinlikleri çerçevesinde Verimlilik Genel Müdürlüğü ile Hacettepe Üniversitesi Tüketici - Pazar - Araştırma Danışma - Test ve Eğitim Merkezi (TÜPADEM) iş birliğinde düzenlenen “Yaşam İçin Sürdürülebilirlik” Paneli 30 Nisan 2015 tarihinde gerçekleştirildi. Üniversitenin Mehmet Akif Ersoy Salonu’nda düzenlenen panele; öğretim üyeleri, öğrenciler, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı uzmanları, Tüketici Hakları Derneği Merkez, Çankaya ve Yenimahalle şube yöneticilerinden oluşan kalabalık bir izleyici kitlesi katıldı. 16 Hacettepe Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Çağlar ile Verimlilik Genel Müdürlüğü Danışmanlık ve Eğitim Daire Başkanı Dr. Mustafa Kemal Akgül’ün açılış konuşmalarının ardından panele geçildi. Yönetimini TÜPADEM Müdürü Prof. Dr. Arzu Şener’in yaptığı ve akademisyenler ile konuyla ilgili STK’ların sunumlarıyla gerçekleştirilen panelde ilk sözü Hacettepe Üniversitesi İİBF öğretim üyelerinden Prof. Dr. Müberra Babaoğul aldı. Prof. Dr. Babaoğul, “Sürdürülebilir Tüketim ve Tüketici” başlıklı sunumunda, sürdürülebilir gelişme paradigmasının hem sürdürülebilir tüketimi hem de sürdürülebilir üretimi içerdiğini, çoğu kez sürdürülebilir üretim ve tüketim eylemlerinin sürdürülebilir tüketim kavramı altında birleştirildiğine dikkat çekti. Babaoğul özetle şunları vurguladı: “Sürdürülebilirlik, ekolojik denge ile ekonomik büyümeyi birlikte alan, hem doğal kaynakların etkin kullanımını sağlayan ve çevresel kaliteye önem veren hem de gelecek kuşakların kendi ihtiyaçlarını tehlikeye sokmaksızın bugünkü ihtiyaçlarını karşılayabilen bir modeldir. Sürdürülebilir gelişme ise, ekonomik gelişmenin sürdürülebilirlik sınırları içerisinde sağlanmasını öngören bir modeli ifade eder.” Sürdürülebilir gelişmenin ekonomik büyüme ile ekolojik dengeyi birlikte ele aldığını, gelecek kuşakların gereksinimlerini gidermelerini tehlikeye atmadan bugünkü gereksinimlerin karşılanmasına özen gösterdiğini vurgulayan Babaoğul, “Sürdürülebilir tüketim, dünya kaynaklarının sürdürülebilirlik sınırları içerisinde kullanılmasını temel alan ve doğal yaşama verilen zararı en aza indiren yolları arayan tüketim biçimi olarak karşımıza çıkar. Bu kapsamda sürdürülebilir yaşam ve gelişim süreci büyük ölçüde bilinçli tüketici davranışlarına odaklanır. Sürdürülebilir gelişmeyi sağlamak için ise hem sürdürülebilir tüketim hem de sürdürülebilir üretim birlikteliğine gereksinilmektedir. Ancak sürdürülebilir üretim alanında kaynakların etkin MAYIS 2015 kullanımı ve temiz üretim vb. gibi başarılı uygulamalara rastlansa da, sürdürülebilir tüketim alanında henüz çok az başarı sağlanmış görünmektedir. Bu da bizi tüketici davranışlarının ‘sürdürülebilir tüketim’ yönünde geliştirilmesi hedefine yönlendirmektedir. Bu bağlamda toplumun tamamını kapsayan geniş tüketici kesimlerine etik, sürdürülebilir, bilinçli tüketim davranışlarının kazandırılmasında önemli yeri olan ‘tüketici eğitimi’ kavramı günümüzde evrensel olduğu kadar yaşamsal bir konu olarak ortaya çıkmaktadır. Zira artık günümüzde iyice anlaşılmıştır ki; ‘İnsanlığın yarınları da yaşayabilmesinin olmazsa olmaz koşulu, sürdürülebilir kalkınmanın sağlanmasına, yani tüketimde ve üretimde sürdürülebilirliğe, özetle bu panelin de konusunu oluşturan ‘Yaşam İçin Sürdürülebilirliğe’ bağlıdır” diye konuştu. Panelde ikinci konuşmacı olarak söz alan Bölgesel Çevre Merkezi-REC Türkiye Proje Yöneticisi Onur Akpulat ise “Küresel İklim Değişikliği: Sürdürülebilirliğe Tehdit” başlıklı sunumunu gerçekleştirdi. Sunumunda önce REC Türkiye’nin çalışmalarına değinen Akpulat konuşmasında özetle, ssgari düzeyde karbon salımı ile büyüme anlamına gelen düşük karbon ekonomisini hayata geçirebilmek için tüm paydaşların temel kavramlara ve tartışmalara her yönüyle hakim olması gerektiğini belirtti. Akpulat sunumunda, paydaşların uluslararası süreçleri takip etmesi, ulusal yükümlülüklerin ve fırsatların farkında olması, temel kavramları benimsemesi ve içselleştirmesinin, sürdürülebilir bir Türkiye için son derece önem taşıdığına vurgu yaptı. WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) İklim ve Enerji Programı Yönetmeni Mustafa Özgür Berke ise “İklim Değişikliğiyle Mücadele ve Enerji Politikaları” başlıklı sunumda; “İklim değişikliği nedir? İklim değişikliğinin beklenen etkileri ne olacaktır? Karbon ayak izinin azaltılması ve iklim değişikliğiyle mücadelede enerji sektörünün yeri nedir? Türkiye’nin elektrik arzında karbon yoğunluğunun azaltılması için seçenekler ve alternatifler ne olabilir? Bunların maliyeti nedir?” başlıklı soruların yanıtlarını ele aldı. Berke, konuşmasında WWF-Türkiye’nin dünya çapında doğal yaşamın korunması için gerçekleştirdiği çalışmalara da değindi. Sürdürülebilirlik Akademisi Yönetim Kurulu Üyesi Semra Sevinç ise “Yeşil Tüketim Araştırmaları 2015 Projeksiyonu” konusunda katılımcıları bilgilendirdi. Sevinç, katılımcılara Türkiye’de firmaların etkin bir sürdürülebilir üretimi gerçekleştirebilmesi için büyük önem taşıyan bilgileri içeren yeşil tüketim araştırmalarının son verilerini sundu. Semra Sevinç sunumunun devamında, “Türkiye’de bir ilk olarak Sürdürülebilirlik Akademisi tarafından 2011 yılından bu yana gerçekleştirilmekte olan araştırma ile değişen tüketim anlayışının ölçülerek, bu çerçevede ülkemizdeki tüketim profillerinin ortaya konulduğunu ve çalışmanın birçok sektör için rehber görevi niteliğinde olduğunu” anlattı. Semra Sevinç, söz konusu araştırma ile “Türk tüketicisinin yeşil ve çevre dostu ürün satın alma oranlarına dair önemli bilgilerin” ortaya konulduğunu vurguladı. İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği Genel Sekreteri Konca Çalkıvik ise BRİSA Bridgestone Lastik San. ve Tic. A.Ş. Üretim Geliştirme Yöneticisi Sacit Tekin ile birlikte gerçekleştirdikleri “İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği Sürdürülebilirlik Vizyonu ve Bir İyi Uygulama Örneği: BRİSA Bridgestone Lastik San. ve Tic. A.Ş.” başlıklı sunumlarının ilk kısmında derneğin çalışmalarını hakkında katılımcılara bilgi verdi. Çalkıvik sunumunda sürdürülebilirlik konusunda dünyadaki gelişmeleri, Türkiye’deki mevcut durumu, bu alanda yapılan çalışmaları ve sürdürülebilirlik vizyonunun iş dünyasına katkısını ele aldı. Çalkıvik’ten sonra söz alan Sacit Tekin ise katılımcılara iyi uygulama örneği olarak BRİSA MEC (Manufacturing Education Center) çalışmaları kapsamında, “sürdürülebilirliğin çalışanlar ve paydaşlar nezdinde iş süreçlerine entegre edilmesi ve geleceğin tasarlanması” konusunu anlattı. Panelin son konuşmacısı olan Mikado Sürdürülebilir Kalkınma Danışmanlığı Sürdürülebilirlik ve Kurumsal Sorumluluk Uzmanı Cansu Gedik ise katılımcıları “Su Kâşifi Programı” hakkında bilgilendirdi. Gedik, Su Kâşifi Programı’nın dünya genelinde binlerce öğrencinin, okullarında ve yaşadıkları toplumda su sorunları üzerine ortak eylemde bulunmalarına izin verecek eğlenceli, ilham verici, eğitici ve web tabanlı bir program olduğundan bahisle şunları söyledi: “Su Kâşifi Programı ile 8-14 yaş grubu öğrencilerin daha fazla su bilincine sahip bir dünya için öncü olmalarını destekliyoruz. Bunu gerçekleştirmek için 11 ülkede uygulanan programın Türkiye ayağında Ankara, İstanbul, İzmir ve Samsun’daki 100’e yakın okulda bu uygulama başlatılmıştır. İki yıl sürecek Su Kâşifi Programı ile Türkiye’de toplam 5 bin öğrenciye bire bir ulaşılması hedeflenmektedir” dedi. Panel, soru ve cevap bölümünden sonra panelistlere katılım sertifikalarının verilmesiyle sona erdi. 17 MAYIS 2015 2015 VERİMLİLİK HAFTASI “SAĞLIKTA KALİTE VE VERİMLİLİK” SEMPOZYUMU TÜRK JAPON VAKFI’NDA GERÇEKLEŞTİRİLDİ Verimlilik Haftası etkinlikleri çerçevesinde Verimlilik Genel Müdürlüğü ile Türkiye Kalite Derneği Ankara Şubesi iş birliğinde düzenlenen “Sağlıkta Kalite ve Verimlilik” Sempozyumu 30 Nisan 2015 tarihinde gerçekleştirildi. Türk Japon Vakfı Konferans Salonu’nda düzenlenen sempozyuma; çoğunluğu sağlık sektörü yönetici ve çalışanlarından oluşan kalabalık bir izleyici kitlesi katıldı. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Verimlilik Genel Müdürü Anıl Yılmaz ile Türkiye Kalite Derneği Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı M. Fahir Altan’ın açılış konuşmalarının ardından, EFCS-QUATE (Avrupa Sitoloji Dernekleri Federasyonu Kalite Güvence, Eğitim ve Değerlendirme Komisyonu) Üyesi Prof. Dr. Binnur Önal “Sağlıkta Kalite ve Verimlilik Temel Kavramlar ve Terimler” başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. Prof. Dr. Binnur Önal sunumunda, insanoğlunun yaşadığı sürece önemini yitirmeyecek tek sektörün “sağlık” olduğunu vurguladı. En fazla Ar-Ge yatırımı yapılan ve teknolojiye en hızlı adapte olan sektörün de yine “sağlık” olduğunun altını çizen Önal, "Bu hızlı değişimle, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde ortalama yaşam süreleri artmış, bebek ölüm hızları azalmış ve sağlığa daha fazla ihtiyaç duyan bir nüfus yapısı ortaya çıkmıştır" diye konuştu. Yeni teknolojilere yapılan yatırımlar ve sağlık sektöründeki hızlı talep artışı ile sağlık harcamalarının hızla yükseldiğine de dikkati çeken Prof. Dr. Önal, “Bu duruma, 18 Soldan sağa; Dr. Mahir ÜLGÜ, Hüseyin ÇELİK, Dr. Korhan AN kaynakların verimli kullanılamaması eklenince, sağlık sektörü birçok ülkede ‘finansal olarak sürdürülemez’ hale gelmiştir. Dünya Sağlık Örgütü, ‘World Health Report 2010’da, sağlık sektörünün kaynak harcamalarının yüzde 20 ila 40’ının boşa harcandığını ve önlenebileceğini öngörmektedir” ifadelerini kullandı. Yönetimini Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Hüseyin Çelik’in yaptığı ve Sağlık Bakanlığı Sağlık Bilgi Sistemleri Genel Müdürü Dr. Mahir Ülgü ile HİMSS (Sağlık Bilgi ve Yönetim Sistemleri Derneği) Türkiye Direktörü Dr. Korhan An’ın konuşmacı olarak katıldığı “Ülkemizde Sağlık Hizmet Kalitesi ve Verimlilik: Bilişim Teknolojileri Çözüm mü?” başlıklı oturumda konuşmacılar sağlıkta dijitalleşme denlince genel olarak; yürüyen sağlık sistemi süreçlerinin değişik yazılımlar sayesinde elektronik olarak yürütülmesi, her çalışana bilgisayar, tablet, vs. kullandırılması, sağlık kurumlarına güçlü donanım altyapıları kurulması, verilen sağlık hizmetlerini eksiksiz faturalayabilecek sistemler kurulması ve bütün tıbbi cihazlarda son teknolojiye yatırım yapılmasının akla geldiğini ancak bu düşüncenin eksik yönlerinin olduğunu belirtti. Sağlık sektöründe dijitalleşmenin asıl anlamının, mevcut işleyen sistemin aksak yönlerini de giderebilecek yeni süreç tasarımları geliştirerek bu süreçleri daha hızlı ve daha etkili yönetebilecek MAYIS 2015 Soldan sağa; Uzm. Dr. Pınar KOÇATAKAN, Op. Dr. Merve AKIN, Uzm. Dr. Hisam ALAHDAB sistemler kurarak, hastalarla olan iletişimde dijital ürün ve hizmetleri hasta memnuniyetini en fazla sağlayacak şekilde kullanmak, hekimler ve diğer sağlık çalışanlarının yapabileceği olası hataları minimize edebilecek kolay kullanılabilir dijital sistemler kullanmak, kliniklerde kullanılan kâğıt ve film gibi basılı materyalleri ortadan kaldırarak hastaya verilen bütün tetkik ve tedavi hizmetlerini doğru, düzenli ve her zaman kolayca ulaşılabilir bir şekilde saklayabilmek, organizasyon içerisindeki iletişim, iç süreç ve operasyonları dijital kanallar aracılığıyla en verimli şekilde yürütmek, saklanan veriler üzerinden klinik ve finansal analizler yapabilecek sistemler kurabilmek ve bütün bunların bir sonucu olarak da hizmet kalitesinde ve verimlilikte artışın sağlanmasının olduğu ifade edildi. Sempozyumun ikinci bölümüne, yönetimini Sağlık Bakanlığı Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu Başkan Yardımcısı Op. Dr. Merve Akın’ın yaptığı ve Sağlık Bakanlığı Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu Verimlilik ve Kalite Yönetim Daire Başkanı Uzm. Dr. Pınar Koçatakan ile Anadolu Sağlık Merkezi Tıbbi Direktör Yardımcısı Dr. Hisam Alahdab’ın konuşmacı olarak, Johns Hopkins Üniversitesi Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Yoğun Bakım Bölümünden Doç. Dr. Ayşe Gürses’in ise telekonferans yöntemi ile katıldığı “Verimlilikte En Büyük Paydaşlar: İnsan Kaynakları ve Süreç Yönetimi” başlıklı oturum ile devam edildi. Uzm. Dr. Pınar Koçatakan, “Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu, İzleme Ölçme ve Değerlendirme Başkan Yardımcılığı, Verimlilik ve Kalite Yönetimi Daire Başkanlığı” başlıklı sunumunda, Daire Başkanlıklarınca yürütülen “Verimlilik Karne Uygulaması” ve “Verimlilik Yerinde Değerlendirme” çalışmaları hakkında bilgi verdi. İkinci konuşmacı olarak söz alan Dr. Hisam Alahdab, ise “Süreç Verimliliğinde Araç ve Yöntemler” başlıklı sunumunu gerçekleştirdi. Sunumunda önce sağlıkta verimliliğin her düzeydeki önemine değinen Alahdab konuşmasında özetle, daha düşük maliyet ile daha yüksek kalite elde etmek için daha iyi hasta güvenliği, sistemde daha iyi hasta akışı ve güvenirliliğinin gerektiğini belirtti. Alahdab sunumunda, kaliteyi artırmanın ve atıklardan kurtulmanın kapasiteyi artırarak verimliliği artıracağını ve sağlıkta verimliliğin artırılabilmesi için teknoloji, insan faktörü ve süreçlerin tamamını içeren kapsamlı bir bakış açısının gerektiğini belirterek bu çerçevede organizasyon genelinde kültürel değişim şart olduğuna vurgu yaptı. Sempozyumun son konuşmacısı olan Johns Hopkins Üniversitesi Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Yoğun Bakım Bölümü’nden Doç. Dr. Ayşe Gürses ise “Sağlık Hizmetlerinde Kalite: İnterdisipliner Bir Yaklaşım” başlıklı sunumunda katılımcıları sağlıkta kalite ve verimlilik için interdisipliner çalışmanın önemi ve insan faktörleri mühendisliği hakkında bilgilendirdi. Gürses, insan faktörleri mühendisliğinin endüstri mühendisliğinin bir alt dalı olarak insanlar ve diğer sistem unsurları arasındaki etkileşimleri anlamak ve hem insanların hem de tüm sistemin performansını optimize etmeyi amaçladığını belirterek insan faktörleri mühendisliğinin hastanelerinde uygulama örnekleri hakkında katılımcıları bilgilendirdi. Sempozyum, soru ve cevap bölümünden sonra katılımcılara sertifikalarının verilmesiyle sona erdi. 19 MAYIS 2015 2015 VERİMLİLİK HAFTASI 2015 VERİMLİLİK HAFTASI İL ETKİNLİKLERİ ADANA • Şehit İdari Ataşe Bora Süelkan Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi (Motor Meslek Lisesi) Ziyareti – Verimlilik Konferansı – 29 Nisan 2015 • TOKİ Sarıçam Anadolu Lisesi Ziyareti – Verimlilik Konferansı – 28 Nisan 2015 • Sunar Mısır Entegre Tesisleri Sanayi ve Ticaret A.Ş. ve Elita Gıda Sanayi ve Ticaret A.Ş. – Firma Ziyareti – 30 Nisan 2015 ADIYAMAN • Adıyaman Üniversitesi – Verimlilik Konferansı – 28 Nisan 2015 • Adıyaman Üniversitesi Öğrencilerine Yönelik Teknik Gezi – Firma Ziyareti – 29 Nisan 2015 AFYONKARAHİSAR • Afyon Kocatepe Üniversitesi – Enerji Verimliliği Semineri – 27 Nisan 2015 AĞRI •Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi – İlköğretim Öğrencilerinde Çevre Bilincinin Oluşturulması Konferansı – 28 Nisan 2015 AKSARAY • Aksaray Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Konferans Salonu – Kamu ve Kamu Yönetiminde Verimlilik Konferansı – 29 Nisan 2015 • Aksaray Kültür Merkezi Konferans Salonu – Eğitimde Verimlilik - Ders Çalışırken Etkili Öğrenme ve Anlama Semineri – 7 Mayıs 2015 AMASYA • Amasya Mesleki ve Teknik Lise Öğrencilerine Yönelik Firma Gezisi – Teknik Gezi – 28 Nisan 2015 • Amasya Üniversitesi – Sistematik Tasarım ve İnovasyon Konferansı – 29 Nisan 2015 • Amasya Fen Lisesi – Sistematik Tasarım ve İnovasyon Semineri – 29 Nisan 2015 • Amasya Organize Sanayi Bölgesi – İşletmelerde Sistematik İnovasyon Yönetimi Nasıl Yapılır – Seminer – 29 Nisan 2015 20 AYDIN • İş Hayatında ve Günlük Yaşamda Verimlilik Paneli – 27 Nisan 2015 • Verimlilik Haftası Farkındalık Artırma Söyleşisi – TV Programı – 30 Nisan 2015 • Verimlilik Haftası Hatıra Ormanı Fidan Dikim Töreni – 28 Nisan 2015 • Aydın Verimlilik Haftası Kapanış Töreni – 2 Mayıs 2015 ARTVİN • Artvin Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi – Verimlilik Konferansı – 30 Nisan 2015 • Artvin İl Müftülüğü – Verimlilik Konferansı – 27 Nisan 2015 BALIKESİR • Balıkesir Üniversitesi Susurluk Meslek Yüksek Okulu – Öğrencilere Yönelik – Verimlilik Aşılama Semineri – 29 Nisan 2015 • Susurluk Ticaret Borsası – Sanayicilere Yönelik – Verimlilik Aşılama Semineri – 29 Nisan 2015 BARTIN • Bartın Fen Lisesi – Teknolojide Verimlilik ve Ar-Ge Semineri – 27 Nisan 2015 • Bartın Davut Fırıncıoğlu Anadolu Lisesi – Teknolojide Verimlilik ve Ar-Ge Semineri – 28 Nisan 2015 • Bartın Üniversitesi Mühendislik Fakültesi – Teknolojide Verimlilik Semineri – 29 Nisan 2015 • Bartın Üniversitesi Mühendislik Fakültesi – Teknolojide Ar-Ge Semineri – 29 Nisan 2015 • Bartın Fen Lisesi, Bartın Davut Fırıncıoğlu Anadolu Lisesi, Bartın Üniversitesi Mühendislik Fakültesi – Ülkemizin Verimlilikle İlgili Yol Haritası Ne Olmalıdır Anket Uygulaması – 27-29 Nisan 2015 • Anket Çalışma ve Sonuçlarıyla İlgili Basın Duyurusu ve Bülteni – 4 Mayıs 2015 BATMAN • Batman Üniversitesi – Verimlilik Konferansı – 27 Nisan 2015 • Batman Anadolu Lisesi ve Batman Fen Lisesi – Verimlilik Konulu Sunumlar – 28 Nisan 2015 • Batman’da Okullara, Belediye Otobüslere, Duraklara Verimlilik Konulu Afiş Asılması – 27 Nisan-3 Mayıs 2015 BAYBURT • Bayburt Endüstri Meslek Lisesi, Bayburt Rekabet Anadolu Lisesi ve Bayburt Fen Lisesi – Verimlilik Konferansı – 29-30 Nisan 2015 BİLECİK • Can Enerji Entegre Elektrik Üretim A.Ş. (Yenilenebilir Enerji Rüzgâr Santrali) ile Eczacıbaşı Yapı Gereçleri San. ve Tic. A.Ş. (İnovasyon Merkezi ) – Ortaöğretim 9. Sınıf Endüstri Meslek Lisesi Öğrencilerine Yönelik – Teknik Gezi – 28 Nisan 2015 • Bilecik Hayme Ana Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ve Bilecik Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Öğrencilerine Yönelik – Verimlilik Konferansı – 29 Nisan 2015 • Kamu Kurum ve Kuruluşlarına Bilgilendirme Ziyaretleri – Enerji Verimliliği – 30 Nisan 2015 BİNGÖL • Bingöl Merkez Cumhuriyet Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi – Verimlilik Konferansı – 28 Nisan 2015 • Sabiha Bahçıvan Anadolu Lisesi – Verimlilik Konferansı – 28 Nisan 2015 • Bingöl Organize Sanayi Bölgesi – İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansı – Teknik Gezi – 30 Nisan 2015 BOLU • Abant İzzet Baysal Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Öğrencilerine Yönelik – Verimlilik Konulu Teknik Gezi – 29 Nisan 2015 BURDUR • Burdur Sanayisinde Meslek Liseleri – Verimlilik Artırmaya Yönelik Farkındalık MAYIS 2015 Oluşturma ve Bilinçlendirme Etkinlikleri ve Eğitimi Teknik Gezisi – 29 Nisan 2015 BURSA • Enerji Verimliliği ve Mühendislik Paneli – 28 Nisan 2015 • Verimlilik Seminerleri – 4 Mayıs 2015 ÇANAKKALE • Farkındalıktan Bilince, Bilinçten Uygulamaya Verimlilik Artırma – Kaleseramik, Çanakkale Kalebodur Seramik Sanayi A.Ş. ve Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Mühendislik Fakültesi – Verimlilik Sunumu – Teknik Gezi – 29 Nisan 2015 ÇANKIRI • Sanayideki Verimsiz Elektrik Motorlarının Verimli Hale Dönüştürülmesi Konulu Sanayicilere Yönelik Bilgilendirme Toplantısı – 28 Nisan 2015 • Mesleki ve Teknik Eğitim Öğrencilerinin “Üretimde Verimlilik” Bilincinin Artırılmasına Yönelik – Teknik Gezi – 29 Nisan 2015 ÇORUM • Endüstri Meslek Lisesi Öğrenci Gurubu ile Teknik Gezi – Verimlilik Konusunda Farkındalık Oluşturma – 28 Nisan 2015 • Hitit Üniversitesi – Verimlilik Bilgilendirme Toplantısı – 29 Nisan 2015 • Atatürk Anadolu Lisesi Konferans Salonu ve Kız İmam Hatip Lisesi – Verimlilik Paneli – 30 Nisan 2015 • Bilim, Sanayi ve Teknoloji İl Müdürlüğü Personeline Yönelik – Verimlilik Bilgilendirme Toplantısı – 4 Mayıs 2015 DENİZLİ • Denizli OSB – Verimlilik Artırma Teknik ve Yaklaşımları Kapsamında Çözüm Önerilerinin Belirlenmesi – Sanayici Odak Grup Toplantısı – 14 Mayıs 2015 DİYARBAKIR • Su ve Kuraklık ve Enerji Verimliliği Konferansı – 27 Nisan 2015 • Ortaöğretim Kurumlarına Yönelik – Enerji Verimliliği ve Verimlilik Bilinci Konferansı – 28 Nisan 2015 • Sanayiciler, Sivil Toplum Kuruluşları, Kamu Kurum ve Kuruluşlarına Yönelik – Bilginin Verimli Kullanılması Konferansı – 29 Nisan 2015 EDİRNE • Edirne Sanayisinde Meslek Liseleri OSB İşbirliği Kapsamında Farkındalıktan Bilince, Bilinçten Uygulamaya Verimlilik Artırma Etkinlikleri ve Eğitimi Teknik Gezisi – 29 Nisan 2015 ELAZIĞ • Sanayide Enerji Verimliliği – 28 Nisan 2015 • Lise Öğrencilerine Yönelik Enerji Verimliliği Bilgilendirmesi Semineri – 29 Nisan 2015 • Verimlilikte İşletmelerden İyi Uygulama Örnekleri Paneli – 30 Nisan 2015 ERZURUM • Üniversite Öğrencilerine Yönelik Verimlilik Bilincinin Artırılması ve Farkındalığın Oluşturulması Konferansı – 27 Nisan 2015 • Ortaokul Düzeyindeki Öğrencilere Yönelik Verimlilik Bilincinin Artırılması ve Farkındalığın Oluşturulması Konferansı – 28 Nisan 2015 ESKİŞEHİR • Sürdürülebilir Üretim ve Eko-Verimlilik Paneli – 27 Nisan 2015 • Meslek Lisesi Öğrencilerine Yönelik – Enerji Verimliliği Konferansı – 28 Nisan 2015 • Meslek Lisesi Öğrencilerine Yönelik – Firma Teknik Gezisi – 29 Nisan 2015 GİRESUN • Lise Öğrencilerine Yönelik – “Verimlilik” Konulu Kompozisyon Yarışması – 30 Nisan 2015 • Verimlilik ve Girişimcilik Konferansı – 30 Nisan 2015 • Verimlilik ve Eğitimde Verimlilik Artırma Teknikleri Konferansı – 28 Nisan 2015 • Fındığın Ürüne Dönüştürülmesi – FİSKOBİRLİK EFİT – Teknik Gezi – 29 Nisan 2015 • Verimlilik ve Girişimcilik Konferansı – 30 Nisan 2015 GÜMÜŞHANE • Türk Telekom Fen Lisesi – Verimli Ol, Hedefine Ulaş Konferansı – 30 Nisan 2015 HAKKÂRİ • Fen, Anadolu ve Teknik Meslek Lisesi ve Hakkâri Üniversitesi Öğrencileri – “Verimli Çalış Başarılı Ol” Çalıştayı – 29 Nisan 2015 HATAY • Necmi Asfuroğlu Anadolu Lisesi, TOKİ Şehit Süleyman Yılmaz Anadolu Lisesi, Sahil Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, Süleyman Demirel Anadolu Lisesi – Verimlilik Bilincinin Oluşturulması ve Farkındalık Semineri – 27-30 Nisan 2015 IĞDIR • “İlimizde Verimlilik” Paneli – 30 Nisan 2015 ISPARTA • Merkez Nazmiye Demirel Ortaokulu – Enerji Verimliliği Eğitim Konferansı – 27 Nisan 2015 • Merkez Ülkü İlkokulu Konferans Salonu – Enerji Verimliliği Eğitim Konferansı – 28 Nisan 2015 İSTANBUL • İkitelli Organize Sanayi Bölgesi – Sanayide Kullanılan Verimsiz Elektrik Motorlarının Dönüşümü Paneli – 30 Nisan 2015 İZMİR • Kamu Hizmetlerinde Verimlilik ve Etkinliğin İzlenmesi Paneli – 28 Nisan 2015 KAHRAMANMARAŞ • Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Tekstil Mühendisliği ve Kahramanmaraş Meslek Yüksekokulu’na Yönelik – Kipaş Holding – Örnek Verimlilik Uygulamaları Teknik Gezisi – 8 Mayıs 2015 • Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi – Bir Başarı Öyküsü Konferansı – 7 Mayıs 2015 • Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi – Yenilikçi Projeler Konferansı – 7 Mayıs 2015 KARABÜK • Karabük Demir Çelik Anadolu Lisesi – Ortaöğretim Öğrencileri ve Öğretmenlere Yönelik – Konferans – 4 Mayıs 2015 KARAMAN • Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Mühendislik Fakültesi – Enerji Verimliliği Paneli – 29 Nisan 2015 • Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Mühendislik Fakültesi – Dünyamıza Bir İyilik Yap Enerji Verimliliğine Destek Ver Paneli – 29 Nisan 2015 21 MAYIS 2015 2015 VERİMLİLİK HAFTASI KARS • Lise ve Orta Okullarda "Temiz Üretim ve Verimlilik Bilincinin Yerleştirilmesi" Konferansı – 28 Nisan 2015 KASTAMONU • Kastamonu Üniversitesi – Verimlilik Konferansı – 30 Nisan 2015 KIRIKKALE • Kırıkkale Atatürk Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ( İletişim Meslek Lisesi) ve Kırıkkale Şeyh Edebali Anadolu İmam Hatip Lisesi – Okullarda Verimlilik Bilinci Oluşturma Konferansı – 27 Nisan 2015 • Kırıkkale Osman Gazi Anadolu Lisesi ve Kırıkkale Güzel Sanat Lisesi – Okullarda Verimlilik Bilinci Oluşturma Konferansı – 28 Nisan 2015 • Kırıkkale Üniversitesi – Verimlilik Bilinci Paneli – 30 Nisan 2015 KIRŞEHİR • OSB’lerin Genel Olarak Sorunlarının Belirlenmesi ve Verimlilik Artırma Teknik ve Yaklaşımları Kapsamında Çözüm Önerilerinin Belirlenebilmesi Amacıyla Sanayici Odak Grup Toplantıları – 27 Nisan 2015 KİLİS • Kilis 7 Aralık Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi – Verimlilik Paneli – 30 Nisan 2015 KONYA • Meram Fen Lisesi – Karatay Türk Telekom Sosyal Bilimler Lisesi – Verimlilik Haftası Bilgilendirme Toplantısı – 28-29 Nisan 2015 • Sürdürülebilir Üretim, Eko-Verimlilik Paneli – 4 Mayıs 2015 KOCAELİ • Edebali Ortaokulu – Enerji Verimliliği Konferansı – 6 Mayıs 2015 • Kocaeli Sanayi Odası – Enerji Verimliliği Konferansı – 11 Mayıs 2015 KÜTAHYA • Verimlilikte Yeni Paradigmalar – Seminer – 27 Nisan 2015 • Gazi Kemal Bilim ve Sanat Merkezi 22 Öğrencilerine Yönelik – Verimliliğin ve Temiz Üretimin Önemi Semineri – 28 Nisan 2015 MALATYA • Doğa Koleji – Verimlilik Paneli – 4 Mayıs 2015 • İMKB Kız Meslek Lisesi – Bilim Sanat Merkezi – Verimlilik Paneli – 5 Mayıs 2015 MARDİN • Verimlilik İçin Ne Yapabiliriz İstişare Toplantısı – 21 Nisan 2015 · Verimlilik İnsani ve Dini Gerekliliktir Cuma Hutbesi – 1 Mayıs 2015 • Mardin Hatuniye Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi – Verimli Olma Konferansı – 5 Mayıs 2015 • Mardin İMKB Sosyal Bilimler Anadolu Lisesi – Verimli Olma Konferansı – 6 Mayıs 2015 • Mardin Selahattin Eyyubi Ortaokulu – Verimli Olma Konferansı – 7 Mayıs 2015 MERSİN • Aydınlıkevler İlkokulu – Verimli Ders Çalışma Teknikleri ve Enerji Verimliliği Sunumu – 28 Nisan 2015 MUĞLA • Mermer Sektöründe Kümelenme ve Verimlilik Semineri – 28 Nisan 2015 • Muğla Yerkesik İMKB Çok Programlı Anadolu Lisesi ve Merkez İMKB Ortaokulu – Yatağan Termik Enerji Üretim A.Ş. – Verimlilik Bilinci Oluşturma Kapsamında Kardeş Okul Kardeş Kurum Teknik Gezi – 27 Nisan 2015 MUŞ • Rekabet Kurumu ve Teknik Anadolu Lisesi Öğrencilerine Yönelik – Verimlilik Haftası Konferansı – 28 Nisan 2015 NEVŞEHİR • Nevşehir Ticaret ve Sanayi Odası – Verimlilik Konferansı – 24 Nisan 2015 NİĞDE • Verimlilik ile İlgili Sanayide Yapılmış İyi Uygulamalar ve Etkin İletişim Teknikleri Konferansı – 28 Nisan 2015 • Niğde Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğrencilerine Yönelik – DİTAŞ Doğan Yedek Parça İmalat A.Ş. – Teknik Gezi – 29 Nisan 2015 • Niğde Fen Lisesi, Güzel Sanatlar Lisesi, Yunus Emre Anadolu Lisesi (AÖL), Mehmet Göker Anadolu Teknik Meslek Lisesi, Spor Lisesi Öğrencilerine Yönelik – Verimlilik ve Enerji Sunumu – 29 Nisan 2015 ORDU • Ordu Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Makine ve Elektrik Bölümü – Çamsan Poyraz A.Ş. Parke ve Kaplama Üretim Tesisleri – Teknik Gezi – 28 Nisan 2015 • Altınordu Teknik ve Mesleki Anadolu Lisesi – Verimlilik Tanımı ve Uygulamaları Sunumu – 29 Nisan 2015 • Ordu Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu – Verimlilik Uygulamaları ve Yansımaları Semineri – 30 Nisan 2015 OSMANİYE • İlköğretim Okulu Öğrencilerine Yönelik – Verimlilik Bilgilendirme Semineri – 27-30 Nisan 2015 • Organize Sanayi Bölgesi – Verimlilik Bilgilendirme Semineri – 27-30 Nisan 2015 RİZE • Esnaf ve Sanatkârlar Odası – Verimlilik Temalı Konferans – 28 Nisan 2015 • Gülbahar Hatun Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi – Verimlilik Temalı Konferans – 29 Nisan 2015 SAKARYA • Sanayide Verimlilik, Ar-Ge ve Yenilikçilik Konferansı – 28 Nisan 2015 • Sakarya Üniversitesi Teknoloji Fakültesi Öğrencilerine Yönelik – Toyota Fabrikası Verimlilik Bilgilendirme Sunumu ve Teknik Gezi – 29 Nisan 2015 • Şen Piliç Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Öğrencilerine Yönelik – Sakarya Mahmudiye Kaynak Suyu (Damla) Fabrikası – Verimlilik Proje Ödülü Alan Proje Sunumu – 29 Nisan 2015 MAYIS 2015 SAMSUN • Organize Sanayi Bölgesi Yeşilyurt Meslek Yüksek Okulu ve Ondokuz Mayıs Üniversitesi Mühendislik Fakültesi – Sistematik Ürün Tasarımı ve İnovasyon Semineri ve Başarı Hikayeleri Söyleşisi – 28 Nisan 2015 SİİRT • Mehmet Akif Ersoy Ortaokulu, Mehmetçik İlkokulu – Okullarda Verimlilik Bilinci Oluşturma Konferansı – 28 Nisan 2015 • Siirt Üniversitesi – Verimlilik Bilinci Oluşturma Konferansı – 29 Nisan 2015 SİNOP • Sinop Seydi Ali Reis Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi – Verimlilik Konferansı – 14 Mayıs 2015 • Sinop Organize Sanayi Bölgesi – Sinop Merkez Seydi Ali Reis Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Öğrencilerine Yönelik – Teknik Gezi – 14 Mayıs 2015 SİVAS • Sivas Atatürk Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Öğrencilerine Yönelik – TÜDEMSAŞ – Teknik Gezi – 29-30 Nisan 2015 • Cumhuriyet Üniversitesi Teknoloji Fakültesi ve Mühendislik Fakültesi Öğrencilerine Yönelik – ESTAŞ – Teknik Gezi – 29-30 Nisan 2015 ŞIRNAK • Şırnak Çok Programlı Lise, Şırnak Meslek ve Teknik Anadolu Lisesi, Cumhuriyet Anadolu Lisesi, Nazmiye Demirel Meslek ve Teknik Anadolu Lisesi Öğrencilerine Yönelik – Verimlilik Bilgilendirme Semineri – 29-30 Nisan 2015 TEKİRDAĞ • Çerkezköy Meslek Yüksek Okulu – Verimlilik ve Girişimcilik Paneli – 27 Nisan 2015 • Doğa Koleji Anaokulu – Anaokulu Öğrencilerine Yönelik – Verimlilik Konulu Çizgi Filmler Sunumu – 27-30 Nisan 2015 • Marmara Ortaokulu ve Emlak Konut Ergene Vadisi İlkokulu – “Evlerde Enerji Verimliliği ve Tasarrufu” Sunumları – 27-30 Nisan 2015 • Yüksek Lisans ve Lisans Öğrencilerine Yönelik – “Verimlilik ve Girişimcilik” Konulu Kompozisyon Yarışması TOKAT • Başarı Hikayelerinin Anlatılması ve Özendirilmesi Konferansı – 29 Nisan 2015 • Tokat GOP Lisesi, Tokat Endüstri Meslek Lisesi – Verimlilik Bilincinin Artırılması ve Orta Eğitim Düzeyindeki Öğrencilere Verimlilik Konusunda Farkındalık Oluşturulması – Konferans – 27-28 Nisan 2015 • Tokat Küçük Sanayi Sitesi Kooperatifi – Düşük Verimli Elektrik Motorlarının Yüksek Verimli Elektrikli Motorlarla Değiştirilmesi Değiştirilen Elektrik Motorların Bertarafı – Konferans – 28 Nisan 2015 TRABZON • Arsin Organize Sanayi Bölgesi – “Kamu–Üniversite–Sanayi İşbirliğinde Verimliliğin Artırılması Amacıyla Sanayicilerin Sorunları, Beklentileri ve Çözüm Önerilerinin Tespiti” Odak Grup Toplantısı – 22 Nisan 2015 • Karadeniz Teknik Üniversitesi Turizm ve Otelcilik Meslek Yüksek Okulu – Hizmet Sektöründe Kalite ve Verimlilik Konferansı – 27 Nisan 2015 • Avrasya Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi – Verimliliğin Artırılmasında Ar-Ge ve Yenilikçiliğin Önemi: Teknogirişim Sermayesi Örneği Konferansı – 05 Mayıs 2015 • Trabzon İl Halk Kütüphanesi – Hizmet Sektöründe Kalite ve Verimlilik Konferansı – 08 Mayıs 2015 • Trabzon Cudibey Ortaokulu 5. Sınıf Öğrencilerine Yönelik – Enerji Verimliliği Konferansı – 11 Mayıs 2015 • Avrasya Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi – Hizmet Sektöründe Kalite ve Verimlilik Konferansı – 13 Mayıs 2015 • Karadeniz Teknik Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi – Verimliliğin Artırılmasında Ar-Ge ve Yenilikçiliğin Önemi: Teknogirişim Sermayesi Örneği Konferansı – 14 Mayıs 2015 • Avrasya Üniversitesi Endüstri Mühendisliği, Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Öğrencilerine Yönelik –Arsin Organize Sanayi Bölgesi – Çolakoğlu Mühendislik Mak. San. Tic. Ltd. Şti. – Teknik Gezi – 12 Mayıs 2015 TUNCELİ • Tunceli Milli Eğitim Müdürlüğü Anadolu Lisesi Konferans Salonu - Verimlilik Temiz Üretim ve Çevre Konferansı 30 Nisan 2015 UŞAK • Sanayide Verimlilik Bilincinin Oluşturulması ve Yaygınlaştırılması Toplantısı – 30 Nisan 2015 VAN • Hacı Ali İlköğretim Okulu 5. ve 6. Sınıf Öğrencilerine Yönelik – Verimlilik Konferansı – 28 Nisan 2015 • Van Organize Sanayi Bölgesi Sanayicileri – KOSGEB Destekleri Paneli – 30 Nisan 2015 • Van Organize Sanayi Bölgesi Sanayicileri – Elektrikli Motorlarda Verimlilik ve Dönüşüm Paneli – 30 Nisan 2015 YALOVA • Yalova TOKİ Ortaokulu, Yalova Zübeyde Hanım Ortaokulu Öğrencilerine Yönelik – Okullarda Verimlilik Bilinci Oluşturma Konferansı – 30 Nisan 2015 • Yalova Üniversitesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Öğrencilerine Yönelik – Enerji Verimliği Konferansı – 30 Nisan 2015 YOZGAT • Bozok Üniversitesi – Verimlilik Konferansı ZONGULDAK • Kilimli Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi - Okullarda Verimlilik Bilincinin Oluşturulması ve Yaygınlaştırılması Paneli – 28 Nisan 2015 • Alaplı İMKB Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi - Okullarda Verimlilik Bilincinin Oluşturulması ve Yaygınlaştırılması Paneli - 29 Nisan 2015 • Sanayide Verimsiz Elektrik Motorlarının Dönüşümü Programı ve Rekabetin Üstünlüğünü Sağlamak İçin Verimliliğin Önemi, ERDEMİR’de Verimlilik Uygulamaları Toplantısı – 13 Mayıs 2015 23 MAYIS 2015 MAKALE TEKNOGİRİŞİM SERMAYE DESTEĞİ PROGRAMI’NDA ETKİNLİK VE VERİMLİLİĞİN ARTIRILMASINA YÖNELİK BİR YAPILANMA ÖNERİSİ: TEGİM (TEKNOGİRİŞİM MERKEZİ) Yunus ÖZMODANLI / Sanayi ve Teknoloji Uzmanı (Bilim ve Teknoloji Genel Müdürlüğü) Doç. Dr. Özlem Müge TESTİK / Hacettepe Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölüm Başkanı temel faktöre bağlı olduğu ifade edilebilmektedir. Bu faktörler; kaynaklara erişim (girdi), yenilik ve büyüme için teşvikler (motivasyon), pazara erişim (çıktı), altyapı ve ekonomik istikrar (çerçeve) olarak belirlenmiştir. Yenilikçi ve yüksek büyüme potansiyeli olan şirketlerin başarılı olabilmeleri, uygun çalışma alanlarının ve kaynaklara etkin erişimin sağlanmasıyla mümkün olabilecektir (European Commission, 2011). Türkiye’de özellikle 1990’lı yıllardan itibaren başlayan inovasyon politikaları, oluşturulan plan ve belgeler, ulusal inovasyon sisteminin oluşturulmasını ve teorik çerçeveye uygunluk açısından 24 gelişmiş ülkelerdeki teorik yapıya yaklaşmamızı sağlamıştır (Sertkaya 2012). Yenilikçi ve yüksek büyüme potansiyelli şirketlerde yenilik ve büyümenin dört Geleneksel olarak doğrusal bir süreç olarak görülen ve Ar-Ge çalışmaları sonucunda ortaya çıkan ürün, patent gibi çıktılarla ilgilenen yapı, odağına süreci almaya başlamıştır (Sungur, 2006). Bu bakış açısıyla ulusal inovasyon sistemi açıklanırken tüm bilgi süreçlerinin desteklenmesi, yaygınlaşması, kullanılması ve ekonomik faydaya dönüştürülmesinde doğrudan ya da dolaylı olarak görev alan ve tüm bu süreçleri aktif olarak yöneten kurum/kuruluşların oluşturduğu ilişki-iş birliği-etkileşim ağı modeli ortaya konulmuştur. Bu model nitelikli bilginin katma değere dönüşebilmesi sürecinde üniversitesanayi ve kamu kurumlarını bir araya getirmiştir. Etkowitz, bu yakınlaşmayı üçlü sarmal (triple-helix) olarak tanımlamaktadır (Etzkowitz, 2002). Şekil 1’de şematize edilen bu modelde bu yakınlaşmanın pratiğe dönmesinde üçlü ağ yapılar ve organizasyonlar, ara yüzler ortaya çıkmaktadır. MAYIS 2015 Teknogirişim Sermayesi Desteği Programı ve Mevcut Sorunlar Devlet Üçlü Ağyapılar, Hibrid Organizasyon Sanayi Üniversite Şekil 1. Triple-Helix (Üçlü Sarmal) Modeli Kendi ekosistemimizde yer alan bu ara yapılanmalar incelendiğinde kamu kurum ve kuruluşlarının yanı sıra özel sektör Ar-Ge Merkezleri, Teknoparklar, Teknoloji Merkezleri (TEKMER), Teknoloji Transfer Ofisleri (TTO) ve kamu araştırma merkezleri ve üniversitelerdeki tematik araştırma merkezleri ve laboratuvarları ön plana çıkmaktadır (Tablo 1). Tablo 1. Ara Yüzler ve Yasal Düzenlemeler Düzenleme Ara Yüz Destek Tipi 4691 Sayılı Kanun Teknoparklar, Teknoloji Transfer Ofisleri Vergi İndirimi ve Hibe Desteği 5746 Sayılı Kanun Ar-Ge Merkezleri (Özel Sektör) Vergi İndirimi 5520 ve 193 Sayılı Kanunlar Üniversite ve Kamu Araştırma Merkezleri ve Laboratuvarları Altyapı, Üstyapı ve Ekipman Teknogirişim Sermayesi Desteği Programı 12 Mart 2008 tarih ve 26814 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 5746 Sayılı “Araştırma ve Geliştirme Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanun” kapsamındaki destek mekanizmalarından biridir. Teknogirişim Sermayesi Desteği Programı ile yeni ve yenilikçi iş fikirleri olan genç girişimcilerin, bu iş fikirlerini katma değer ve nitelikli istihdam yaratma potansiyeli yüksek teşebbüslere dönüştürebilmeleri için çekirdek sermaye sağlanarak desteklenmesi amaçlanmaktadır. Teknogirişim Sermayesi Desteğinde uygulayıcı 5746 Sayılı Kanun’da “Ar-Ge projelerinin desteklenmesi amacıyla ödeneği bulunan merkezi yönetim kapsamındaki kamu idareleri”¹ olarak tanımlanmıştır. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın yürüttüğü programlardan biri olan Teknogirişim Sermayesi Desteği programı 2009 yılından beri sürdürülmektedir. 2009 yılından 2014 yılına kadar 1304 iş fikri desteklenerek tüzel kişilik kazandırılmıştır. Bu iş fikirleri sonucunda kurulan işletmeler, 41 farklı ilde kurulmuş olup, şimdiye kadar 127.674.777 TL destek verilmiştir (Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, 2014). Teknogirişim Sermayesi Desteği Programı, 2009 yılında başlamış olup 2010, 2011, 2012, 2013 ve 2014 yıllarında toplam altı kez uygulanmıştır. 2013 yılında destek alan işletmelere ait verilerin ölçümü için erken olması ve 2014 yılında destek alan işletmelere ait süreçlerin başlangıç aşamasında olmasından dolayı bu çalışmada ilk dört yıla ait veriler incelenmiştir. Bu kapsamda 2009-2012 ¹5746 Sayılı Kanun Madde 3 5'inci bend 25 MAYIS 2015 MAKALE TEKNOGİRİŞİM SERMAYE DESTEĞİ PROGRAMI’NDA ETKİNLİK VE VERİMLİLİĞİN ARTIRILMASINA YÖNELİK BİR YAPILANMA ÖNERİSİ: TEGİM (TEKNOGİRİŞİM MERKEZİ) Tablo 2. Anket İstatistikleri DESTEK ALAN İŞLETME SAYISI ANKETE KATILAN İŞLETME SAYISI KATILIM ORANI 2009 78 24 0.30 2010 100 53 0.53 2011 278 116 0.41 2012 280 127 0.45 Toplam 736 320 0.43 YILLAR dönemleri arasında destek alan işletmelerle anket çalışması yapılmıştır. Bu anket çalışmasına ait veriler Tablo 2’de sunulmaktadır. Yapılan anket çalışmasıyla işletmelerin devamlılığı, çalışma sonucu ortaya çıkan ürün/prototip ile ilgili patent/faydalı model edinimleri ve ortaya konan bilimsel çalışmalar aranmıştır. Ayrıca işletmelerin destek sonucu ortaya koydukları ürün/ prototip ile ilgili ticari faaliyetlerinin gerçekleşip gerçekleşmediği ve bu faaliyetlerin sürdürülebilirliği incelenmiştir. Bu incelemeler, 2014 değerlendirmeleri sürecinde aktif olarak görev alan farklı alanlarda uzman 164 akademisyenin ve 2009-2012 dönemlerinde destek alan 320 girişimcinin katılımıyla gerçekleşmiştir. Bununla birlikte anket sonuçlarında ve değerlendirmelerinde çeşitli sıkıntılar tespit edilmiştir. Çalışma sonucunda ortaya çıkan ilk tespit Teknogirişim Sermayesi Desteği sonucunda kurulan işletmelerin yoğunluklu olarak Ankara, İstanbul ve İzmir’de yer almasıdır. Oran olarak bu şehirlerde kurulan işletmeler, tüm işletmeler içinde % 71 oranını oluşturmaktadır. İstanbul, Ankara ve İzmir önemli potansiyeli olan illerdir fakat son dönem istatistikleri dikkate alındığında Türkiye’de kurulan işletmelerin yaklaşık 0,57’sinin bu illerde kurulduğu 26 gözlemlenmiştir (TOBB, 2014). Oranın % 71 olması programın coğrafi yaygınlığı açısından olumsuz bir durumdur. Aynı durum programdan destek alan girişimcilerin son eğitim durumlarına göre eğitim gördükleri veya mezun oldukları üniversitelere göre tutulan istatistiklere de yansımaktadır. Başvuru sırasındaki durumuna göre bu üç ildeki üniversitelerde eğitim görmüş ya da eğitimine devam etmekte olan girişimci sayısı 864 olup tüm destekler içindeki oranı % 66’dır. Bu alanda ilk üç sırayı paylaşan ODTÜ, İTÜ ve Bilkent üniversitelerinden eğitim görmüş ya da eğitimine devam eden girişimcilerin sayısı sırasıyla 206, 101 ve 89 olup toplam destek sayısı 396’dır. Bu oran tüm desteklerin % 30’unu oluşturmaktadır. TGSD program desteklerinin nitelik ve etkinliklerinin artırılması için diğer üniversitelerin oranlarının artırılması gerekmektedir. Yapılan anket çalışmasındaki geri dönüşler ve program deneyimleri çok sayıda girişimcinin, yeni kurulan işletmelere önemli avantajlar sağlayan teknoparklarda işletme yeri bulamadığını ortaya koymaktadır. Son düzenlenen 12.03.2014 tarihli ve 2893 Sayılı Yeni Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Uygulama Yönetmeliği Teknoloji Geliştirme Bölgelerinin kuluçka merkezlerinin tahsisini yeniden düzenlemiştir. Yeni yönetmelik KOSGEB tarafından yönetilen teknoloji geliştirme merkezinin olmaması halinde bir yıl içinde kuluçka merkezi kurulmasını zorunlu kılmaktadır. İşletmelerin sürdürülebilirliğinin sağlanması amacıyla teknoparklardaki bu sorunun giderilmesini sağlayacak çalışmaların yapılması gerekmektedir. Teknogirişim Sermayesi Desteği ile ilgili bir diğer tespit, destek sonrasında destek süresinin önemli bir kısmının kavramsal çalışma ve Ar-Ge niteliği olmayan bazı diğer işlere harcandığıdır. Bu durum iş planı ile ilgili ciddi sapmaların ortaya çıkmasına sebep olmakta, ürünün ticarileşmesinin gecikmesine, işletmenin devamlılığını sağlayabilmesi için gerekli olan ticari faaliyetlerden uzaklaşmasına sebep olmaktadır. İnovasyon döngüsünde gerekli kavramsal çalışmanın ve doğrulamanın gerçekleşmesinden önce ve buna yönelik eğitim ve yönlendirmeler yapılmadan kaynakların kullandırılmaya başlanması, kamu desteklerinde verimliliğin düşüşüne sebep olacak unsurlar arasında yer almaktadır. Almanya, ABD ve Finlandiya gibi örneklerde bu döngünün belirlendiği ve desteklerin faz olarak ayrı ayrı verildiği gözlemlenmektedir. Bu sebeple eğitim ve iş birliklerine yönelik desteklerin düzenlenerek programa entegrasyonu önerilmektedir. Teknogirişim Sermayesi Desteği bütçeleri incelendiğinde tespit edilen bir diğer husus, tüm bütçeler içinde benzer cihazlara yapılan yatırımlar ile ilgilidir. Aynı teknopark veya laboratuvar içinde yer alan işletmelerde bile maddi anlamda önemli meblağlar taşıyan bazı cihazlar için farklı farklı desteklerin edinildiği gözlemlenmiştir. Bunun yanı sıra yapılan örnekleme sonucunda Teknogirişim Sermayesi Desteği Programı’nda destek alan işletmelerin bütçe kalemleri oranı Şekil 2'deki gibidir. MAYIS 2015 Teknogirişim Harcama Kalemi Ortalama Oranları % 11 Makine Donanım % 25 Sarf % 39 % 13 % 12 Hizmet Alımı Personel Gideri Genel İşletme Giderleri Şekil 2. Teknogirişim Sermayesi Desteğinde Bütçe Kalemleri Harcama Oranları Bu harcamaların 0.36 oranını makinedonanım yazılım yayın harcamaları ve genel işletme giderleri oluşturmaktadır. Ayrıca harcama tutarlarının 0.39’unu oluşturan personel giderlerinde, personelin ürünün geliştirilmesi dışındaki işler ile ilgili olarak istihdamı da söz konusudur. Hizmet alımı oranları da 0.12 gibi önemli bir tutarı oluşturmaktadır. Bu gerekçeler özetlendiğinde; • Kavramsal çalışmanın yapılmadan hibenin verilmesi, • Verilen hibenin önemli bir bölümünün mükerrer cihaz ve Ar-Ge çalışması haricindeki işlere ayrılıyor olması, • Verilen desteklerin iller ve üniversiteler arasında dengesiz dağılması, • Teknopark, TEKMER, Araştırma Merkezleri, Kuluçka Merkezleri gibi ilk bölümde sayılan ara yüzleri oluşturan, başlangıç sermayesi desteği alan işletmelere kolaylık sağlayan yapıların Teknogirişim Sermayesi Desteği alan işletmeler için yeterli etkinlikte kullanılamayışı, • Üniversite-Sanayi iş birliği içinde nitelikli bilginin ürüne dönüşme sürecinde üniversite bünyesinde yer alan, dış katılımcılara da açık yapılanmaların eksikliği, • Teknogirişim Sermayesi Desteği ile ilgili olarak sınırlı sayıda paydaşın dahil kamu kaynaklarının verimli kullanılması ve inovasyon çalışmalarının etkinliğini düşürmektedir. Bu durum beraberinde mükerrer cihazların ortak kullanıma olanak sağlayan işliklerin oluşturulmasını gerektirmektedir. Bu sayede önemli ölçüde yatırımların yapıldığı araştırma laboratuvarlarının da kullanım etkinliğinin artırılması amaçlanmaktadır. Bu işliklerin TEGİM (Teknogirişim Merkezleri) olarak üniversite bünyelerinde kurulması önerilmektedir. Teknogirişim Merkezi (TEGİM) Teknogirişim Merkezleri (TEGİM) üniversite bünyelerinde oluşturulan, yeni ve yenilikçi iş fikirlerinin katma değer ve nitelikli istihdam yaratma potansiyeli yüksek teşebbüslere dönüştürmeleri sürecinde girişimcilere gerekli olan temel işlik, makine, laboratuvar ekipmanı, donanım- yazılım ve sarf malzeme kullanımı imkânı sağlayan çalışma alanlarıdır. TEGİM ilgili üniversitelerin belirleyeceği multidisipliner kurullar tarafından yönetilir. Kuruluş: Teknogirişim Merkezlerinin kuruluşlarının yasal dayanağı 5746 Sayılı Kanun’da yapılacak düzenlemeyle gerçekleştirilir. Üniversitelerin yönetim birimlerinin kararıyla belirlenecek alanlarda başlangıç için gerekli asgari ekipmanların ve alanların üniversite bünyesinde yer alan temel araştırma laboratuvarları vb. gibi öz kaynaklarca karşılanması ve/veya Teknogirişim Sermayesi Desteği kapsamında sağlandıktan sonra Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın onayıyla kuruluş gerçekleştirilir. Destek Biçimi Teknogirişim Sermayesi Desteği Sağlayan Kurumca Sağlanacak Destekler 1. Teknogirişim Sermaye Desteği yürütücü kurumu destek alan girişimcilerin bütçe kalemleri içinde yer alan makine, donanım, yazılım, yayın ve sarf malzemesi vb. kullanımlarının girişimcinin tercih ettiği şehirde yönlendireceği TEGİM’de karşılanmasını sağlar. Eğer bu ekipman ve sarf malzemesi mevcut değilse yürütücü kurumun onayı dahilinde bu ekipmanların faaliyetlerin yürütüleceği TEGİM’e kazandırılması sağlanır. 2. Teknogirişim Sermaye Desteği yürütücü kurumu iş fikirlerinin kavramsal ve teknolojik doğrulanmasının sağlanabilmesi için girişimciyi ilgili TEGİM’e yönlendirerek belirlenen süre içinde personel gideri desteği sunabilir. 27 MAYIS 2015 MAKALE TEKNOGİRİŞİM SERMAYE DESTEĞİ PROGRAMI’NDA ETKİNLİK VE VERİMLİLİĞİN ARTIRILMASINA YÖNELİK BİR YAPILANMA ÖNERİSİ: TEGİM (TEKNOGİRİŞİM MERKEZİ) Finans TEKNOGİRİŞİM SERMAYESİ Sektör Talepler Çalışma Grubu Projeleri Ekipman Talepleri İşlik Talepler Beklentiler TEGİM • Çalışma Grupları • Teknolojik Odaklanma Başvuru YÜRÜTÜCÜ KURUM Destek Destek İşlik GİRİŞİMCİLER Başvuru İşlik Eğitim • Bireysel Girişimci • Bağımsız araştırmacı • Ticari İşletme Şekil 3. TEGİM Modeli 3. Teknogirişim Sermaye Desteği yürütücü kurumu bütçe imkânları dâhilinde TEGİM tarafından gerçekleştirilecek ekipman, sarf malzemesi vb. gibi talepleri değerlendirerek destek sağlayabilir. 28 4. Teknogirişim Sermaye Desteği yürütücü kurumu bütçe imkânları dâhilinde TEGİM bünyesindeki çalışma gruplarının başvuruları sonucunda iş fikirlerinin kavramsal ve teknolojik doğrulanma sürecinde personel giderlerini karşılayabilir. Bunun için ayrı bir çağrıya çıkabilir ve çalışma süresini tayin edebilir. MAYIS 2015 gibi ara yüzler kritik rol oynamaktadır. Teknogirişim Sermayesi Desteği’nde bu çalışma alanlarının kullanım etkinliğinin yeterli olmadığı düşünülmektedir. Başlangıç sermayeli yenilikçi şirketlerin devamlılığı ve üretkenliği için çalışma alanları ve kaynaklara ulaşım önem arz etmektedir. TEGİM, belirtilen sıkıntıların giderilmesine yönelik yeni bir ara yüz olarak önerilmektedir. TEGİM Tarafından Sağlanacak Destekler: 1. Akademisyen ve öğrencilerine ait tez, proje, bilimsel araştırma çalışmalarında TEGİM imkânlarının kullanılmasına olanak sağlar. 2. Oluşturulacak çalışma gruplarının proje süreçlerinde işlik, makine, sarf malzemesi vb. kullanımına olanak sağlar. 3. Üniversite dışında bireysel araştırmacıların, çalışma gruplarının ya da ticari işletmelerin teknolojik inovasyon ve Ar-Ge proje başvurularını değerlendirir, mevcut fiziksel ve diğer imkânlar dâhilinde işlik desteği sağlayabilir. 4. Bünyesinde eğitim birimleri oluşturarak, sektör katılımıyla teknoloji yönetimi pazarlama ve girişimcilik eğitimleri sağlayabilir. Model, Şekil 3’te özetlenmiştir. Sonuç Teknogirişim Sermayesi Desteği alan işletmeler ile yapılan anket çalışması ve mevcut süreç tecrübeleri sonucunda ortaya çıkan göstergeler, verilen hibe desteğinin önemli bir tutarının mükerrer cihazların edinimi ve Ar-Ge niteliği taşımayan işlere harcandığını göstermektedir. Teknogirişim Sermayesi Desteği’nde verilen desteklerin iller ve üniversiteler dikkate alındığında dengesiz bir dağılım ortaya koyduğu ve sınırlı sayıda paydaşın katılımının gerçekleştiği tespit edilmiştir. Bu durum kamu kaynağı olarak Teknogirişim Sermayesi Desteği’nin etkin ve verimli kullanımına engel teşkil etmektedir. İnovasyon sisteminin geliştirilebilmesi için gerekli olan üniversite-sanayi ve kamu yakınlaşmasında, Teknopark, TEKMER ve Araştırma Merkezleri ve laboratuvarları Kaynakça • Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, 2014 www.sanayi.gov.tr • European Commission. (2011). Policies in support of high-growth innovative SMEs. An INNO-Grips Policy Brief by empirica Communication and Technology Research. Ekim 2012. http://ec.europa.eu/enterprise/policies/in novation/files/proinno/inno-grips-policybrief-2_en.pdf • ETZKOWITZ Henry. “The Triple Helix of University-Industry–Government Implications for Policy and Evaluation”, Working paper 2002-11, ISSN 1650-3821, Stockholm, 2002 • Serkaya, A (2012): Türkiye’de ulusal inovasyon sistemi,17 Nisan 2014 ”https://anahtar.sanayi.gov.tr/Files/Pdfs/a nahtar_haziran_2012.pdf Anahtar Dergisi (Yıl 2012:Sayı 282) • Sungur, O. (2006): Bir başarı örneği olarak Finlandiya ulusal inovasyon sisteminin analizi: aktörler, roller, güçlü ve zayıf yönler, Süleyman Demirel Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi 2/4, 120-145. • TOBB.2014.Kurulan işletme istatistikleri,21 Ağustos 2014. http://www.tobb.org.tr/BilgiErisimMudurlu gu/Sayfalar/KurulanKapananSirketistatisti kleri.php 29 MAYIS 2015 MAKALE TEMİZ ÜRETİM VE SÜRDÜRÜLEBİLİR SANAYİ POLİTİKASI Ekrem Türker FİDAN / Sanayi ve Teknoloji Uzmanı (Bilim ve Teknoloji Genel Müdürlüğü) 1. Ekolojik Bunalımdan Ekolojik Topluma Geçiş İnsan ile içinde yaşadığı ortam ayrılmaz bir bütün oluşturur, yani ekoloji bir bütündür. Bu bütünlük içerisinde insanın doğayla etkileşimi kaçınılmazdır. İnsanın yaşamını devam ettirebilmesi için doğanın nimetlerini kullanması ve doğayı değiştirmesi olağandır. Ancak bu nimetlerin, doğaya yüklenen külfetler düşünülmeden kullanılması, diğer bir deyişle yalnızca insanın çıkarı açısından ve tek yönlü yararlanmanın söz konusu olması çözümü zor hatta olanaksız sonuçları beraberinde getirmektedir. İnsanlar ekoloji üzerindeki bu olumsuz etkilerini ancak 20. yüzyılın ikinci yarısıyla birlikte algılamaya başlamıştır. Bu tarihten sonra, sanayileşmenin ekolojiyi dikkate almadan kontrolsüz bir şekilde gelişmesi; hızlı nüfus artışı, aşırı kentleşme gibi olgularla birleşince gelişmişlik düzeyine bakılmaksızın tüm dünya ülkelerinde ekolojik sorunları, gündemlerin en önemli maddelerinden biri haline getirmiştir. Dünya genelinde “ekolojik bunalım” olgusunun varlığının kabulü ve “ekolojik toplum”a geçişin nasıl yapılması gerektiğinin ve sanayinin bu geçişte nasıl bir dönüşüme uğraması gerektiğinin konuşulduğu bir sürece girilmiştir (Keleş ve diğerleri, 2009). Bruntland Raporu’na göre, sanayinin çevreyi iyileştirme ve bozma gücü vardır. Önemli olan ekoloji-sanayi dengesini sağlayarak ekolojiye zarar vermeyen sanayileşmenin gelişmesini sağlamaktır. Bu yönde bir anlayış dünya genelinde 30 1950’lerden itibaren yaygınlaşmaktadır. Bu dönemden itibaren artan bilinçlenme, hükümetleri ve sanayi kesimini hem gelişmiş hem gelişmemiş ülkelerde somut adımlar atmaya yöneltmiştir (WCED, 1991). Bu durum 18. yüzyılın sonlarında başlayan Sanayi Devrimi’nin etkisiyle ekolojik bunalım sürecini yaşayan dünyanın ekolojik toplum sürecine doğru evrildiğinin göstergesidir. Zira ekolojik bunalım sürecindeki kontrolsüz ve ekolojiyi dikkate almayan sanayileşme anlayışı, yerini evrenin de bir hazmetme kapasitesinin olduğunun ve bu kapasitesinin bilinmediğinin farkında olan bir anlayışa bırakmaktadır. Bu farkındalık sayesinde dünya genelinde sanayi ve sınai süreçleri oluşturan zihniyet ekolojik dengeye zarar vermemeyi de gözetmeye başlamıştır. Esasen bu anlayış ve zihniyetteki bu değişimler sürdürülebilir sanayi politikalarını gündeme taşımıştır. 2. Temiz Üretim Yaklaşımı Sanayi Devrimi sonrasında ekolojinin tahrip edilmesinin önlenmesine yönelik olarak iki yaklaşım ortaya çıkmıştır. Bunlardan Kirlilik Kontrolü Yaklaşımı, kirliliği ortaya çıktıktan sonra önlemeye MAYIS 2015 yönelik olan ve kirliliği önlemeye yönelik yapılan faaliyetleri, ek bir maliyet olarak gören bir anlayışa sahipken, Temiz Üretim Yaklaşımı, kirliliği kaynağında ve kesin olarak önlemeye yönelik olan ve ekolojiyi korumaya yönelik faaliyetlere maliyet olarak değil, sonrasında getiri sağlayacak faaliyetler olarak bakan bir anlayışa sahiptir (Demirer, 2010). UNEP’in 1989’da Temiz Üretim Programı’nı hayata geçirmesi, bu konudaki çalışmaların yaygınlaşmasında ilk adım olmuştur. ABD, Japonya, Norveç gibi pek çok ülkede Kirlilik Kontrolü Yaklaşımı bırakılmış, temiz üretime yönelik uygulamalar yaygınlık kazanmıştır. Gelişmiş ve geri kalmış ayrımı olmaksızın birçok ülkede UNEP öncülüğünde temiz üretim merkezleri kurulmaktadır. AB’nin eko tasarım, eko inovasyon, eko etiketleme, kamuda yeşil satın alma gibi hususları kapsayan eylem planları açıklaması temiz üretim uygulamalarını yürürlüğe koymaya başladığı anlamına gelmektedir (TTGV, 2009). Türkiye’de ise temiz üretim konusunda bilinç yeteri kadar olgunlaşmamış, sanayide temiz üretim uygulamaları yeterince yaygınlaşmamıştır. Temiz Üretim Yaklaşımı ile Kirlilik Kontrolü Yaklaşımı arasındaki fark yeterince bilinmemektedir (TTGV, 2009). Buna karşın, 2010 yılında yayımlanan Enerji Etiketlemesine İlişkin Yönetmelik ile Eko-Tasarım Yönetmeliği, temiz üretime geçiş konusunda atılan önemli adımlardır. Ayrıca Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’na temiz üretim projelerini desteklemeye dönük ve bünyesindeki Verimlilik Genel Müdürlüğü’ne işletmelerin temiz üretim program ve projelerinin hazırlanmasına ve uygulanmasına yönelik doğrudan görevler verilmiştir. Temiz üretim projelerine de mali destek sağlayan teşvik mekanizmalarının oluşmaya başlaması ve TÜBİTAK bünyesinde Çevre ve Temiz Üretim Enstitüsü’nün kurulması da atılan diğer önemli adımlardır. 3. Sürdürülebilir Sanayi Politikasını Etkileyen Faktörler Sanayi ve sınai süreçleri oluşturan zihniyetteki bahsettiğimiz değişimler çevre kirliliği, atık yönetimi, yenilenebilir enerji ve iklim değişikliği temelinde gerçekleşmektedir. Ekoloji-sanayi ilişkisi de sürdürülebilir sanayi politikası temelinde bu dört başlıkta incelenebilir. Çevre kirliliği ve çevre kirliliğinin meydana getirdiği zararlar, uzun süre doğanın kendini yenileyebilme kapasitesi göz önünde bulundurularak dikkate alınmamıştır. Bu kapasitenin sınırsız olmadığının anlaşılması ise hava kirliliği başta olmak üzere çevre kirliliği kaynaklı kitlesel ölümlerin meydana gelmesi sonucunda olmuştur. Günümüzde çevre kirliliği çeşitleri sayılırken hava, su ve toprak kirliliğinin yanında gürültü kirliliği de sayılmaktadır. Zira gürültü kirliliği, diğer türler gibi ekolojik bir değerin bozulması sonucunu ortaya çıkarmasa da ekolojik değerlerin algılanmasını etkilemektedir (Keleş ve diğerleri, 2009). Son dönemde çevre kirliliğiyle ilgili olarak dünyada “kirleten öder” ilkesi başta olmak üzere “kaynağında önleme” ve “tedbirli olma” ilkelerinin artan bir şekilde kabul gördüğünü belirtmek gerekir. Atık yönetimi, sanayi faaliyetlerinin önemli konu ve sorun alanlarından birisidir. Çünkü sanayi faaliyetleri, başta tehlikeli ve zararlı atıklar olmak üzere, atıkların ortaya çıktığı temel kaynaklardandır. Kimya, ilaç ve demir-çelik sanayi başta olmak üzere sanayinin tüm kollarında tehlikeli ve zararlı atık üretimi mevcuttur ve sanayide ortaya çıkan atıkların yaklaşık dörtte biri tehlikeli ve zararlı atık kapsamındadır. Sınai kazalarda önemli rol oynayan ve imhası zor olan bu atıkların idaresi, katı ve sıvı atıkların idaresinden daha zordur. Katı ve sıvı atıklarda olduğu gibi tehlikeli ve zararlı atıklarda da geri kazanım ve geri kullanım yöntemlerine daha çok ağırlık verilmektedir (Tenikler, 2007). Bu çerçevede örneğin AB’de 2006 yılında ortaya çıkan toplam atığın yarısı geri kazanım yöntemiyle yeniden kullanılmıştır. Avrupa Parlamentosu da 2007 yılında geri kazanım uygulamalarına öncelik verilmesini içeren yeni bir strateji belirlemiştir (Martin ve Henrichs, 2010). Sürdürülebilir sanayi politikalarına paralel olarak sürdürülebilir bir enerji politikası izlemek büyük önem arz etmektedir. Sürdürülebilir enerji politikasının iki temel taşı vardır. Bunlardan birincisi enerji tasarrufu, diğeri ve daha etkili ve kalıcı olanı ise yenilenebilir enerjiye yönelmektir. Yenilenebilir enerjiye yönelmek, ekolojiye verilen zararın önüne geçmek açısından olduğu kadar kısa süre içinde tükenecek olan yenilenemeyen enerji kaynaklarını daha az tüketmek açısından da önemlidir. Sanayi Devrimi sonrasına bakıldığında ise bunun tam tersi bir durumun ortaya çıktığı göze çarpmaktadır. 1900’lerin başında yaklaşık % 50 olan yenilenebilir enerji kullanım oranı, 1900’lerin sonunda yaklaşık % 30’dur (Kışlalıoğlu ve Berkes, 2010). Yenilenebilir enerji kaynaklarının ilk yatırım ile işletme ve bakım maliyetleri, yenilenemeyen enerji kaynaklarından fazla olsa da yakıt maliyetleri sıfır düzeyindedir (Uluslararası Enerji Ajansı-IEA 2011 Key World Energy Statistics, www.iea.org). 31 MAYIS 2015 MAKALE TEMİZ ÜRETİM VE SÜRDÜRÜLEBİLİR SANAYİ POLİTİKASI Hindistan, Brezilya, Çin, İsveç, Danimarka, Avustralya, Japonya gibi ülkeler yenilenebilir enerji kaynaklarına önemli yatırımlar yapmaktadır. Yenilenebilir enerji kaynakları içinde güneş enerjisi, potansiyeli ve kullanım alanı en fazla olan enerji kaynağıdır. Elektrik amaçlı kullanımda önde gelen su enerjisi, yenilenebilir enerji kaynakları içinde en çok tercih edilen enerji kaynağıdır. 90’lı yıllarda en hızlı gelişen yenilenebilir enerji kaynağı olan rüzgâr enerjisi üretiminde Almanya ilk sırada yer almaktadır. Japonya, İzlanda ve Yeni Zelanda’da sanayinin birçok kolunda kullanılan jeotermal enerji, kısa süreli meteorolojik olaylardan etkilenmeyen ve ileri teknoloji gerektirmeyen yenilenebilir enerji 32 çeşididir (Erdener ve diğerleri, 2010). Ateşin bulunmasından beri kullanılan biyoenerji kullanımı özellikle az gelişmiş ülkelerde fazladır. Ancak bu ülkelerde çoğunlukla, geleneksel biyoenerji yöntemleri ile yani bitki parçaları, odun, hayvan gübresi yakarak biyoenerji elde edilmektedir. Dünya genelinde de modern biyoenerji üretimi tüm biyoenerji üretimi içinde % 10’luk bir paya sahiptir (Saraçoğlu, 2010). Petro kimya sanayi başta olmak üzere sanayinin bütün kolları arasında önemli bir yer tutmaya başlayan hidrojen enerjisi ise bilinen tüm enerji kaynakları ele alındığında en yüksek enerji potansiyeline sahip kaynaktır. Atmosferdeki sera gazı miktarının artması sonucunda yeryüzünün ısınmasıyla meydana gelen iklim değişikliği; meteorolojik, coğrafi, biyolojik ve sosyal değişikliklere yol açmaktadır. Sanayi ve iklim değişikliği birbirini karşılıklı olarak etkilemektedir. Sanayinin iklim değişikliğini etkilediğini ortaya koyan veri, karbondioksit oranının Sanayi Devrimi öncesine göre bugün % 30 oranında bir artış göstermesidir. Buna bağlı olarak küresel hava sıcaklığı da 2009 yılı itibariyle Sanayi Devrimi öncesine göre 0,4 C0 ile 0,8C0 düzeyinde yükselmiştir (Çınar, 2008). İklim değişikliği ise hammadde, enerji ve su kaynaklarını etkilemesi yönüyle sanayiyi etkilemektedir. MAYIS 2015 4. Türkiye’de Sürdürülebilir Sanayi Politikası 4.1. Türkiye’de Sürdürülebilir Sanayi Politikasını Etkileyen Faktörler Türkiye’de ekolojik sorunlara ilgi duyulması 1970’lere rastlamaktadır. 1973- 1977 dönemini kapsayan III. Beş Yıllık Kalkınma Planı’nda ilk kez çevre için ayrı bir bölüm oluşturulmuştur. 1982 Anayasası’nda da doğrudan çevreyi ilgilendiren 56. madde bulunmaktadır. 1983 yılında kabul edilen Çevre Yasası’na, 2006 yılında yapılan değişikliklerle sürdürülebilir kalkınma, atıkların geri kazanılması, çevreyle uyumlu teknolojiler gibi ifadeler dâhil olmuştur. 2007 yılı itibarıyla Türkiye’nin çevresel harcamalarının değeri GSYH içinde % 5,1’lik bir orana sahiptir (www.tuik.gov.tr). Uluslararası alanda iklim değişikliğiyle mücadelede önemli adımlar atılmıştır. Bu adımların ilki, 1992’deki Rio Çevre ve Kalkınma Konferansı’nda kabul edilen BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’dir. Bu sözleşmeyle OECD üyesi olan gelişmiş ülkelerden bazıları karbon emisyonunu azaltma yükümlülüğü altına girmiştir. Ülkelere karbon emisyonu azaltma yükümlülüğü getiren bir diğer uluslararası sözleşme de 2005 yılında yürürlüğe giren Kyoto Protokolü’dür. Bu protokolün ardından geçerli olmak üzere yeni bir yükümlülük dönemi ve yeni karbon emisyon azaltımları öngörecek yeni bir protokol hazırlama çalışmaları devam etmektedir. Türkiye’de sanayileşmeye paralel olarak çevre kirliliği artmaktadır. Sanayi kuruluşlarının en fazla neden olduğu kirlilik türü, su kirliliğidir. İstanbul-İzmit arası, Murgul, Karadeniz Ereğlisi, Karabük hava kirliliğinin; İzmir, İzmit, İskenderun, Samsun körfezleri su kirliliğinin yoğun olduğu yerlerdir (Kocataş, 2008). biyoenerji, en yüksek paya sahiptir. Ancak biyoenerji üretiminin yarısından fazlasının geleneksel yöntemlerle elde edildiğini belirtmek gerekir (Saraçoğlu, 2010). Biyoenerjiyi, su enerjisi ve jeotermal enerji izlerken rüzgâr ve güneş enerjisi çok düşük oranlarda kalmaktadır. Oysa ülkemiz dünyada en çok güneş enerjisi ve rüzgâr gücü potansiyeline sahip bölgeler içinde yer almaktadır. Türkiye, hidroelektrik potansiyeli bakımından Avrupa içerisinde % 15’lik paya sahipken jeotermal kaynak bakımından da Avrupa’da birinci, dünyada yedinci sırada yer almaktadır (Erdener ve diğerleri, 2010). 2009 yılı itibarıyla ülkemizin sera gazı emisyonunun % 74’ü enerji, % 9’u sanayi kaynaklıdır (www.tuik.gov.tr). Türkiye, 2004 yılında taraf olduğu İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin Ek-I listesinde yer almaktadır ancak bu listedeki diğer ülkelerden farklı özel şartları olduğunu kayda geçirmiştir. 2009 yılında taraf olduğu Kyoto Protokolü’nde ise sera gazı azaltım yükümlülükleri öngören Ek-B listesine dâhil edilmemiştir. Ülkemizde hem belediye atıkları hem de sanayi atıkları açısından geri dönüşüme yönelik politika ve uygulamalara giderek daha fazla önem verilmektedir ancak ulaşılan düzey gelişmiş ülkelerle kıyaslandığında yeterli değildir. Sanayi atıklarının 2008 yılındaki geri dönüşüm oranı yaklaşık olarak % 41‘dir (www.tuik.gov.tr). Ambalaj atıklarında ise aynı yıl sonu itibarıyla % 38 oranında geri kazanım sağlanmıştır (Görgün, 2009). 4.2. Türkiye’de Sürdürülebilir Sanayi Politikasının Uygulanması Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nda, Sanayi Genel Müdürlüğü’nün, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nda ise Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü ile Çevresel Etki Değerlendirmesi, İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü’nün temiz üretim, çevre kirliliği, iklim değişikliği, atık yönetimi konularında çeşitli görevleri vardır. 2011 yılında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı bünyesinde Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü kurulmuştur. Türkiye’nin birincil enerji üretiminde, yenilenebilir enerji kaynakları içinde 2007- 2013 dönemini kapsayan Dokuzuncu Kalkınma Planı’nda sanayi ve çevre 33 MAYIS 2015 MAKALE TEMİZ ÜRETİM VE SÜRDÜRÜLEBİLİR SANAYİ POLİTİKASI politikalarının uyumunun gözetilmesi hedeflerden biri olarak ortaya konmuş, sanayide çevre dostu tekniklerin uygulanması gerektiği belirtilmiştir (DPT, 2006). 2010 yılında yayımlanan ve özellikle iklim değişikliğiyle mücadele ve temiz üretim konularına önem veren, Türkiye Sanayi Stratejisi Belgesi’nin amaçlarından biri çevreye ve topluma duyarlı bir sanayi yapısına dönüşümü hızlandırmaktır. Belgede; otomotiv, makine, beyaz eşya, elektrik elektronik, tekstil, gıda ve demir-çelik sanayilerinde sanayi ve çevre politikalarının uyumu konusundaki durum ve yapılması gerekenler belirtilmektedir 34 (Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, 2010). Ulusal İklim Değişikliği Strateji Belgesi’nde iklim değişikliğiyle mücadelede sanayi alanında yapılması gerekenlerle ilgili olarak kısa, orta ve uzun vadeli hedefler belirlenmiştir. İklim Değişikliği Ulusal Eylem Planı’nda ise sanayi sektörü için sera gazı emisyonlarının azaltılması ve enerji verimliliği çerçevesinde hedefler ortaya konulmuştur (Çevre ve Orman Bakanlığı, 2010). Türkiye’deki hükümet programları değerlendirildiğinde, 1980’ler ve 1990’larda ekolojinin çevre kirliliği odaklı ele alındığı ancak, son dönemde bu anlayışın farklılaştığı görülmektedir (Fidan, 2010). Zira son (61.) Hükümet programında ilk kez iklim değişikliği kavramına yer verilmesinin yanı sıra yenilenebilir enerji ve geri dönüşüm konularına önem verileceği ifade edilmektedir (www.basbakanlik.gov.tr). Türkiye’de mevzuatta yapılan değişiklikler, ortaya konulan ilgili plan ve belgeler, bakanlıkların yeni faaliyet alanları, hükümet programları ve siyasi parti seçim beyannamelerinde verilen taahhütler, sürdürülebilir sanayi politikalarının hayata geçirilmesinde ülkemizin de önemli bir noktada olduğunun göstergesidir. Zira Türkiye’nin üyelik müzakereleri yürüttüğü MAYIS 2015 AB başta olmak üzere dünyadaki gelişmelerden etkilenmemesi mümkün değildir. Ayrıca toplumun ekoloji konusunda farkındalığı giderek artmaktadır. Bu çerçevede temiz ürünleri tercih etmeye başlayan, geri dönüşümü daha fazla önemseyen, çevre kirliliği konusunda daha hassas olan bir toplum oluşmaya başlamıştır. Bu nedenle temiz üretimin daha fazla tercih edilme ve sürdürülebilir sanayi politikalarının uygulanma süreci, henüz başlangıç aşamasında olsa da uluslararası etkiler ve toplumun değişen yapısına paralel beklentileri nedeniyle geri dönülmez bir süreç olacaktır. 5. Temiz Üretim ve Sürdürülebilir Sanayi Konusunda Geliştirilebilecek Öneriler Sanayi üretimini kaliteli ve daha az maliyetle yapmak, sanayide kirliliği azaltıcı uygulamaları hayata geçirmek, enerjiyi daha iyi ve daha verimli kullanmak, sürdürülebilir enerjiye yönelmek, suyu tasarruf bilinciyle harcamak, daha az atık üretmek, atıkları geri kazanmak ve yeniden kullanmak sanayide dikkat edilmesi gereken temel konular olarak gözükmektedir. UNEP çerçevesinde Türkiye’de kurulma hazırlıkları devam eden Temiz Üretim Merkezi’nin faaliyete geçmesi önem arz etmektedir. Bunun yanı sıra sanayi şirketlerinin kendi bünyesinde “Temiz Üretim Merkezleri” kurulabilir. Böylece bu merkezlerde bilimsel araştırmalar, laboratuvar çalışmaları vb. faaliyetler gerçekleştirilirken bu araştırma ve çalışmalara dayanan üretimler de aynı firma bünyesinde gerçekleştirilebilecektir. Temiz Üretim Merkezlerinin kurulması, temiz üretim konusunda görevli olması nedeniyle Verimlilik Genel Müdürlüğü tarafından mali açıdan desteklenebilir. Verimlilik Genel Müdürlüğü, doğrudan kurma yerine bu merkezleri kuran firmalara, merkezlerinde yürütecekleri projelerine yönelik mali destek sağlayabilir. Maliye Bakanlığı ve Sosyal Güvenlik Kurumu ile yapılacak protokoller çerçevesinde Temiz Üretim Merkezlerinde istihdam edilen personelden sosyal güvenlik destek primi kesintisi yapılmaması ve gelir vergisi muafiyetlerinin sağlanması bu konuda atılabilecek diğer adımlardır. Temiz üretim konusundaki destekler çoğunlukla kalkınma ajansları tarafından verilmektedir. Bu destekler; Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, KOSGEB veya TÜBİTAK tarafından da verilebilir. Bahsedildiği gibi bu kurumlar da temiz üretim konusundaki projelere destek vermektedir. Ancak doğrudan temiz üretime yönelik destek programları bulunmamaktadır. Temiz üretim projelerine gerek hibe gerekse kredi desteğinin sağlanması faydalı olacaktır. Belirtmek gerekir ki temiz üretim konusundaki proje ve iş fikirlerinden kastedilen, makalede ele alınan, atık yönetimi, geri dönüşüm, yenilenebilir enerji ve sera gazı azaltımına yönelik iş fikri ve projelerin tümüdür. Bu çerçevede Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı bünyesindeki Bilim ve Teknoloji Genel Müdürlüğü veya Verimlilik Genel Müdürlüğü’nün hem genç girişimcilere hem de küçük ve orta ölçekli işletmelere yönelik mali destek sağlayan mekanizmalar oluşturması faydalı olacaktır. Mevcut destek mekanizmalarından ayrı olarak temiz üretim konusundaki iş fikirleri ve yüksek lisans/doktora tezleri için hibe desteği, küçük ve orta işletmelerin bu konudaki projeleri için ise kredi destekleri sağlanabilir. Sürdürülebilir sanayi politikalarında aşağıda belirtilen iki husus dikkate alınmalıdır. •Kirliliği kaynağında önleyecek teknoloji ile üretim yapılması, •Kirliliğe engel olunması için temiz üretim teknolojilerine başvurulması. Sürdürülebilir sanayi politikaları bağlamında sanayiden çıkan katı atıkların geri dönüşümünün yaklaşık % 41 olan oranının, sanayide ortaya çıkan atıkların kanalizasyon şebekesine boşaltılma payı olan % 20 oranının, ambalaj atıklarının geri dönüşüm oranının ve tehlikeli ve zararlı atık bertaraf tesis sayısının arttırılması önemli olacaktır. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı koordinasyonunda hazırlanan ve 2013- 2017 dönemini kapsayan Ulusal Geri Dönüşüm Strateji Belgesi ve Eylem Planı bu alanda ortaya konulacak ilk eylem planı olması sebebiyle büyük önem taşımaktadır. Sürdürülebilir sanayi politikaları çerçevesinde yenilenebilir enerji kaynakları açısından yüksek potansiyele sahip Türkiye’de, yakıt maliyetleri ve ekolojiyle uyumlu olmaları açısından bu kaynakların sanayi faaliyetlerinde daha çok kullanılması olumlu katkılar sağlayacaktır. 35 MAYIS 2015 MAKALE TEMİZ ÜRETİM VE SÜRDÜRÜLEBİLİR SANAYİ POLİTİKASI Sanayide biyoenerjinin kullanılması önem taşımaktadır. Ayrıca sürdürülebilir sanayi politikaları uygulanırken sanayi faaliyetlerinde daha fazla biyoenerji kullanılması için geleneksel üretim yönteminden modern üretim yöntemine geçilmesi gerekmektedir. Diğer enerji kaynaklarına göre daha temiz ve güvenli ve daha yüksek enerji içeriğine sahip olan hidrojen enerjisinin sanayide kullanımının yaygınlaşması da hem sanayi hem çevre açısından olumlu olacaktır. İklim değişikliğine yol açan sera gazı salınımının büyük ölçüde sanayi tesislerinden ve kullandıkları enerji kaynaklarından kaynaklandığı düşünüldüğünde yenilenebilir enerji kaynaklarının da daha fazla teşvik edilmesi gerekliliği karşımıza çıkmaktadır. Bu konuda sanayi tesislerinin kendi enerjilerini kendilerinin üretmeleri sağlanmalıdır. Yenilenebilir enerji kaynaklarından enerji ihtiyacını karşılayan sanayi tesislerinden çok düşük oranlarda gelir vergisi alınabilir. Bu oranlar da yenilenebilir enerji kaynaklarının çeşitleri arasında öncelik sıralaması yapılarak belirlenebilir. Rüzgâr ve güneş enerjilerinin ülkemizdeki yüksek potansiyeli, hidrojen enerjisinin yüksek enerji kapasitesi ve birçok tesisin kendi atıklarını kullanarak elde edebilecekleri biyoenerji düşünüldüğünde sanayi tesislerinin sağlanacak teşvik, istisna ve muafiyetlerle kendi enerjilerini üretmeye yönelebilecekleri göz ardı edilmemelidir. Sürdürülebilir sanayi anlayışıyla uyumlu olarak Türkiye’nin, İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’ne taraf olması ve son dönemde Kyoto Protokolü’nü imzalaması önem arz etmektedir. Bu konuda hazırlanacak yeni protokolü de kendi şartlarını da göz önüne alarak imzalaması 36 iklim değişikliği politikaları açısından önemli olacaktır. Belirtildiği üzere, Türkiye İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin Ek-I listesine taraf olmasına rağmen özel şartları olduğuna dair hüküm ekletmiştir. Kyoto Protokolü’nde de yükümlülükler öngören Ek-B listesine dâhil değildir. Türkiye sanayisi gelişmekte olan bir ülke olması sebebiyle özel şartlara sahip olabilir ve sera gazı salınımında gelişmiş ülkelere göre daha az paya sahip olabilir. Ancak Türkiye’nin yeni oluşturulacak protokolde belli azaltım yükümlülükleri altına girmesi, sanayisi gelişirken ekolojiye duyarlı ve sürdürülebilir sanayi oluşturmasına katkı sağlayacaktır. Esas olarak Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve kısmen de diğer bakanlıkların sürdürülebilir sanayi politikaları ile ilgili olarak üstlerine düşen görevleri vardır. Bu süreçte, sürdürülebilir sanayi politikalarının uygulanması ve sanayinin bu yönde dönüştürülmesi için bakanlıkların birbirleriyle koordineli çalışmaları, gereken noktalarda ortak hareket etmeleri gerekmektedir. İlgili bakanların bir araya gelmesini ve bu konuda kararların alınmasını sağlayacak “Sürdürülebilir Sanayi Koordinasyon Kurulu”nun oluşturulması, bu koordinasyonun oluşmasına katkıda bulunabilecektir. Kurul; temiz üretim, atık yönetimi, yenilenebilir enerji, iklim değişikliği ve genel olarak çevre ve sanayi alanlarında yapılacak mevzuat değişikliklerinde ve alınacak kararlarda Bakanlar Kurulu’na görüş bildirme rolüne sahip olabilir ve bu alanlardaki konular ilk olarak Kurul’un gündemine getirilebilir. Sürdürülebilir Sanayi Koordinasyon Kurulu’nun yılda üç kez, dört ayda bir toplanması sağlanabilir. Kurul bu konuda görevlendirilecek Başbakan Yardımcısı’nın başkanlığında Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı, Çevre ve Şehircilik Bakanı, Orman ve Su İşleri Bakanı, Kalkınma Bakanı ve Maliye Bakanı’nın katılımıyla toplanmalıdır. Kurula bağlı olarak oluşturulacak alt birimlerde de bu bakanlıkların temsilcileri bulunmalı, bu birimler oluşturacakları önerileri Kurul’un gündemine sunmakla ve alınan kararlara yönelik çalışmaları yapmakla görevlendirilmelidir. Kaynakça • Çevre ve Orman Bakanlığı. (2010c). Türkiye Cumhuriyeti Ulusal İklim Değişikliği Strateji Belgesi. Ankara: Çevre ve Orman Bakanlığı Yayınları. • Çınar, Ö. (2008). Çevre Kirliliği ve Kontrolü. Ankara: Nobel Yayınevi. • Demirer, G.N. (2010). Temiz (Sürdürülebilir) Üretim: Kavramsal Çerçeve ve Uygulama Örnekleri. İklim Değişikliği, Uyum Politikaları ve Türkiye Sertifikalı Eğitim Programı. Düzenleyen ODTÜ-SEM. Ankara. 20 Eylül-15 Ekim 2010. • DPT. (2006). Dokuzuncu Kalkınma Planı 2007-2013. Ankara: DPT Yayınları. • Erdener, H., Erkan, S., Eroğlu, E., Gür, N., Şengül, E. ve Baç, N. (2010). Sürdürülebilir Enerji ve Hidrojen. Ankara: ODTÜ Yayıncılık. • Fidan, H. (2010). 1920- 2010 Türk Siyasi Tarihi. Ankara: Nobel Yayınevi. Görgün, E. (2009). Ambalaj Atıkları Mevzuatının Sanayi Açısından Getirdikleri. Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliğinin Uygulama Sorunları ve Çözüm Önerileri Semineri (ss. 28-46), Düzenleyen Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu. Ankara. 7 Kasım 2008. • International Energy Agency Verileri MAYIS 2015 (2011- 2012). www.iea.org.tr. • Keleş, R., Hamamcı, C. ve Çoban, A. (2009). Çevre Politikası. Ankara: İmge Kitabevi.• Kışlalıoğlu, M. ve Berkes, F. (2010). Çevre ve Ekoloji. İstanbul: Remzi Kitabevi. • Kocataş, A. (2008). Ekoloji: Çevre Biyolojisi. İzmir: Ege Üniversitesi Basımevi. • Martin, J. ve Henrichs, T. (2010). Avrupa’da Çevre. Kopenhag: Avrupa Çevre Ajansı Yayınları. • Sanayi ve Ticaret Bakanlığı. (2010). Türkiye Sanayi Stratejisi Belgesi 20112014. Ankara: Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Yayınları. • Saraçoğlu, N. (2010). Küresel İklim Değişikliği, Biyoenerji ve Enerji Ormancılığı. Ankara: Efil Yayınevi. • TC. 61. Hükümet Programı (2012). www.basbakanlik.gov.tr. • Tenikler, G. (2007). Türkiye’de Tehlikeli Atık Yönetimi ve Avrupa Birliği Ülkeleri ile Karşılaştırmalı Bir Analiz. Doktora Tezi. İzmir: Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü. • TTGV. (2009). Türkiye’de Temiz Üretim Uygulamalarının Yaygınlaştırılması İçin Çerçeve Koşulların ve Ar-Ge İhtiyacının Belirlenmesi. Ankara: TTGV Yayınları. • Türkiye İstatistik Kurumu Verileri (20122013). www.tuik.gov.tr. • WCED (Dünya Çevre ve Kalkınma Komisyonu). (1991). Ortak Geleceğimiz (Bruntland Raporu). Ankara: Türkiye Çevre Sorunları Vakfı Yayınları. 37 MAYIS 2015 2015 VERİMLİLİK PROJE ÖDÜLLERİ DİKİŞ PROSESİNDE MAKİNE İŞLETİM MALİYETİ AZALTMA VE HURDALARIN DÜŞÜRÜLMESİ PROJESİ (AUTOLİV CANKOR OTO. EMN. SİS. SAN. VE TİC. A.Ş.) 2015 Verimlilik Proje Ödülleri “Büyük İşletme/Ürün Geliştirme Kategorisi” Birincilik Ödülü Bu proje Autoliv Türkiye kemer fabrikasında dikiş prosesini daha kaliteli, verimli ve düşük maliyetli çalıştırmak ve çalışan katılımının artırılması amacıyla yapılan faaliyetleri içermektedir. Bu faaliyetler ile birlikte emniyet kemer fabrikasında kullanılan 81 adet dikiş makinesi bulunan dikiş prosesimizde elde edilen başarılı sonuçlar şunlardır: Orijinal dikiş makine fiyatı yurt dışında 70.000 TL iken, fabrikamız bünyesinde eski makinelerde bulunan bazı parçaların kullanılması ve yurt dışından tedarik edilmesi gereken bazı ekipmanların yerli tedarikçilerden sağlanmasıyla kendi dikiş makinemizin montajı 5.600 TL’ye mal edilerek yapılmıştır. Hurda maliyetleri, günlük birebir hurda takibi ve analizi, hurda kriterlerinin görsel desteklerle belirlenmesi, hurda nedenlerinin anlık, hızlı, doğru müdahaleler ve önleyici bakım faaliyetleri ile minimize edilmesi gibi çalışmalarla yıllık 237.000 TL’den 25.000 TL’ye düşürülmüştür. Dikiş makinelerinde kullanılan yedek parçaların detaylı analizi yapılarak yerli tedarikçilerin imal edebileceği parçalar tespit edilmiştir. Özellikle dikiş prosesine direkt etkisi olan ve sadece üretici firma 38 Ödülü, Autoliv Emniyet Kemeri Fabrikası Müdürü Barış Murat KARAADAK Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Davut KAVRANOĞLU'ndan aldı. tarafından tedariki sağlanması gereken parçalar dışındaki birçok yedek parça, yerli tedarikçilerden sağlanarak yerli üretim ve sermayeye de katkı sağlanmıştır. Dikiş makinaları yedek parça maliyeti yıllık yüzde 43 azaltılarak, toplam fabrika bakım bütçesinden yüzde 19 kâr elde edilmiştir. bakım teknisyenlerini hem dikiş prosesi hem de makine müdahalesi anlamında eğiterek teknik anlamda daha bilinçli çalışanlar oluşturmayı hedeflemiştir. Fabrikamız bünyesinde 200 civarında çalışanımız bu akademi tarafından dikiş konusunda sertifikalandırılmıştır. Dikiş prosesinde çalışan ve etki eden kişilerin eğitimlerinin tamamlanmasıyla yetkinlikleri artırılmıştır. Fabrika bünyemizde bulunan 16 yıllık deneyimli dikiş makinesi uzmanımızın deneyimlerini hem operatör hem de teknisyen anlamında fabrika bünyesinde yayabilmek adına dikiş makinesi akademisi kurulmuştur. Bu akademi dikiş operatörleri ve makine Bütün bu süre zarfında fabrikamızda elde edilmiş kazanımlar Autoliv Avrupa yönetimi tarafından da karşılaştırmalı değerlendirme olarak kabul edilmiş ve yapılan çalışmaların Avrupa’daki diğer fabrikalara da yaygınlaştırılması adına teknik ekip yurt dışı eğitim ve bilgi paylaşımlarına başlamıştır. MAYIS 2015 KURŞUN ASİT AKÜLERDE NEGATİF IZGARA ALAŞIM OPTİMİZASYONU PROJESİ (İNCİ AKÜ SAN. VE TİC. A.Ş.) 2015 Verimlilik Proje Ödülleri “Büyük İşletme/Ürün Geliştirme Kategorisi” İkincilik Ödülü Proje kapsamında kimyasal enerji depolama sistemlerinde önemli bir yer tutan kurşun-asit akülerde kullanılan negatif ızgara alaşımlarının optimizasyon çalışmaları İnci Akü Ar-Ge Merkezi bünyesinde gerçekleştirilmiştir. Projede enerji ve üretim maliyetlerinin azaltılması ile ham madde verimliliklerinin artırılması hedeflenmiştir. Proje süreçlerinin doğru tanımlanması, ölçülmesi, analiz edilmesi ve kontrolünün sağlanması için Yalın 6 Sigma süreçleri kullanılmıştır. Proje ön araştırmalarında uluslararası yayın ve patentlerin incelemeleri gerçekleştirilerek, çalışmalarda yapılacak test yöntemleri geliştirilmiştir. Alaşım çalışmaları laboratuvar prototip ön denemeleri ile gerçekleştirilmiştir. Deneme ve gerçek üretim kontrollerinde alaşımın karakterizasyon çalışmaları yapılmıştır. Üretilen ürünün mukavemet, sertlik değerleri, korozyon ölçümleri ve metalografik analiz çalışmaları yapılarak ürün garanti altına alınmıştır. Proje çıktısı sonucunda ham madde kaynaklarının verimliliği artırılmış ve firma ürün gamının yüzde 98’ine etki ederek maliyetlerde azalma sağlanmıştır. Proje Ödülü, İnci Akü Proje ve Test Müdürü Dr. Sinan YILMAZ ve Ar-Ge Uzmanı Alper TURHAN, Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Davut KAVRANOĞLU'ndan aldılar. firmanın yerli ve yabancı pazarda rekabet gücünü artırmıştır. Proje sonucunda ızgara maliyetlerinde yüzde 3,5 maliyet azalması sağlanmıştır. Kullanılan kalay ham maddesinin azalmasına bağlı birincil kalay üretiminin azalması çevreye olumlu etkiler getirmektedir. Birincil üretimden kaynaklı yüzde 0,24 enerji tasarrufu ve buna bağlı karbondioksit salınımında azalma sağlanmıştır. yaygınlaştırılmıştır. Bilgi üreten ve ürettiği bilgiyi ticarileştirmeyi başaran bir Ar-Ge bilinci ile proje sürecince yapılan çalışmalar raporlanarak İnci Akü bünyesindeki e-kütüphaneye aktarılmış, oluşturulan bilgiler kurumsal hafızaya da dâhil edilmiştir. Çalışmaların sonucunda elde edilen yeni alaşım farklı bir üretim hattına da 39 MAYIS 2015 2015 VERİMLİLİK PROJE ÖDÜLLERİ YENİ NESİL ÇAMUR FORMÜLASYONLARININ GELİŞTİRİLMESİ PROJESİ (KALESERAMİK ÇANAKKALE KALEBODUR SERAMİK SAN. A.Ş.) 2015 Verimlilik Proje Ödülleri “Büyük İşletme/Ürün Geliştirme Kategorisi” Üçüncülük Ödülü Ham madde tüketimindeki artışa rağmen ithal ham madde kaynaklarının sınırlı olmasının fiyat artışı olarak yansıması, dünyadaki üretim rekabetinin artması ve özellikle çevre korunmasına yönelik getirilen mevzuatlar seramik sektörü de dâhil olmak üzere tüm sektörlerde ham madde tüketiminin daha bilinçli bir şekilde yapılmasını zorunlu hale getirmiştir. Mevcut SSG üretiminde FireClay (FC) ve Vitrifiye (VC) olmak üzere iki tip reçete formülasyonu vardır. FC reçeteleri yüksek sıcaklıklarda (1.200-1.250 °C) deformasyona ve şekilsel bozukluklara dirençli olduğu için büyük ebatlı ve karmaşık şekilli ürünlerde kullanılmaktadır. FC formülasyonlarının VC formülasyonlarına göre ürünlere daha düşük deformasyon ve küçülme sağlamasının nedeni şamottur ve dünyadaki SSG üretici firmalar FC ürünlerinde şamotu kullanmaktadır. Türkiye’de üretim yapan SSG firmaları, FC reçete formülasyonlarında kullanılan şamotun tamamını yurt dışından ithal etmektedir. Dünyada Kaolin (Bulgaristan) ve AGS (İngiltere) olmak üzere iki adet şamot üreten firma olduğu için SSG firmaları fiyat avantajı sağlama açısından alternatif üretememekte ve ham madde fiyat artışlarından sürekli olarak 40 Ödülü, Kaleseramik Ar-Ge Merkezi Müdürü Kağan KAYACI Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Davut KAVRANOĞLU'ndan aldı etkilenmektedir. Dolayısıyla bu projenin amacı Seramik Sağlık Gereçleri (SSG) üretiminde ham madde girdisi olarak kullanılan ithal şamotu çıkartarak üretim maliyetlerini azaltmak ve şamot üretimi esnasında harcanan enerji ve oluşan karbon ayakizinide dikkate alarak çevre dostu bir üretim gerçekleştirmektir. Yapılan çalışmada şamotun SSG ürünlerine sağladığı fiziksel özellikleri (düşük deformasyon, küçülme, kırılma mukavemeti) taşıyan yeni nesil çamur kompozisyonları geliştirilmiştir. Bu sayede Kaleseramik SSG üretiminde şamotun reçeteden çıkarılmasıyla ülkemizde yaklaşık olarak 1.300 ton/yıl şamot tüketimi azalmıştır. Şamot tüketimindeki azalmaya bağlı olarak üretim maliyetleri % 20 oranında azalmıştır. Bununla birlikte daha az şamot tüketimi daha az şamot üretimi gerektireceği için, şamot üretimi esnasında tüketilen fosil yakıt ve doğaya salınan karbon miktarlarının azalmasına olanak sağlanmıştır. MAYIS 2015 TUSAŞ SANAL FABRİKA YÖNETİM SİSTEMİ PROJESİ (TUSAŞ-TÜRK HAVACILIK VE UZAY SANAYİİ A.Ş.) 2015 Verimlilik Proje Ödülleri “Büyük İşletme/Ürün Geliştirme Kategorisi” Teşvik Ödülü Projenin Amacı TUSAŞ, bir yandan kendi büyümesini sürdürürken bir yandan da ülkemizde havacılık yardımcı sanayisinin/KOBİ’lerin büyümesi suretiyle havacılık sanayine derinlik kazandırmayı ve bu konuda ülkemizi dünya havacılığı ile rekabet edebilir düzeye getirmeyi bir strateji olarak benimsemiştir. Bu doğrultuda yardımcı sanayi şirketlerimiz ile ortak hedef ve değerlere sahip olmak ve tek merkezden yürütülen, hızlı, eşzamanlı, standart, kurumsal ve TUSAŞ sistemleri ile bütünleşik çalışabilen etkin bir yapı kurulması hedeflenmiştir. Kazanımlar: • TUSAŞ tedarik zinciri alt yapısını Sanal Fabrika Yönetim Sistemi ile tek bir çatı altında toplayarak yardımcı sanayi süreçlerinin doğru, standart veri ve raporlar üzerinden 7 gün 24 saat iletişim ile etkin yönetimi sağlamıştır. • 15 farklı şehirde yerleşik 100 firmada mevcut 600 tezgâhlık yardımcı sanayi makine parkının tek bir sanal fabrika şeklinde yönetilmesi suretiyle maliyet etkinlik sağlanmıştır. • Online barkod sistemi ile sevkiyatların takip edilebilirliği artırılmış, telefon / e-posta trafiği azaltılmış ve sevkiyat sırasında oluşan kayıplar ortadan kaldırılmıştır. • Temin tarihlerine uyumda önemli ölçüde iyileşme sağlanmıştır. Ödülü, TUSAŞ Genel Müdürü Muharrem DÖRTKAŞLI Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Davut KAVRANOĞLU'ndan aldı • Hedefler netleştirilmiş, istenilen miktar ve kalitede ürün alınması kolaylaştırılmıştır. • Firmalarda üretim sürecinde ortaya çıkan problemlere cevap verme hızında yüzde 30 oranında iyileşme sağlanmış ve sistem üzerinden online izlenebilir hale gelmiştir. • TUSAŞ parça kabul süresi son bir yılda yüzde 50’ye yakın oranda azaltılmıştır. • Öncelikli siparişlerin üretim süreleri yüzde 15’e yakın azalmış, TUSAŞ’ın yardımcı sanayi stok devir hızı bu paralelde artarak, şirketin karlılığının artışına katkı sağlanmıştır. • Yazılım tamamen özgün bir yazılım olup TUSAŞ ve yardımcı sanayilerinin isteklerine göre hazırlanmış ve Airbus / Boeing gibi ana müşterilerin gereksinimlerini de karşılayabilecek şekilde tasarlanmıştır. • Projenin ilk yatırım maliyetinden 6.056.000 dolar tasarruf sağlanmış olup süreç ve hizmet kalitesi iyileştirme faaliyetlerinden ise her yıl için 4.618.584 dolar tasarruf sağlanmaktadır. • Bu sistemin devreye alınmasıyla TUSAŞ ve yönettiği 100 civarındaki Türk şirketi dünya standartlarında uçak parçasını zamanında, kalitesinde, uluslararası sertifikasyona sahip olarak ve rekabetçi fiyatla üretebilir ve yönetebilir düzeye ulaşmıştır. 41 MAYIS 2015 BULUŞÇULAR BULUŞLARIMIZ, BULUŞÇULARIMIZ… İsviçre’nin Cenevre kentinde 15-19 Nisan 2015 tarihleri arasında düzenlenen 43. Cenevre Uluslararası Buluşlar Fuarı’nda Türkiye’yi temsil eden buluşçularımız, kendi kategorilerinde düzenlenen yarışmalarda iki altın, bir gümüş madalya kazandı. Uluslararası alanda yenilikleri takip etmenin yanı sıra yerli buluş ve yeni ürün sahiplerine uluslararası tanıtım ve pazarlama imkânı sağlamayı amaçlayan Türk Patent Enstitüsü (TPE), 45 ülkeden 700’den fazla buluş sahibinin ve 1000 kadar buluşun tanıtıldığı Fuar’a üç yerli buluşçumuz ve buluşlarıyla katılım sağladı. Fuar’da Türk Patent Enstitüsü standında tanıtılan buluşlarımızdan Doç. Dr. Devrim Pesen Okvur’un “Hücre Biyolojisinde Uzaklığa Bağlı Etkileşimlerin Araştırılması İçin Mikroakışkan Cihazı” ve Hüseyin Deniz Güngör’ün “Tank Davulu Akord Yapılanması” Altın Madalya, Abdullah Tuncel’in “Kilitli Mantolama Yöntemi” Gümüş Madalya ile ödüllendirildi. Ayrıca, üç buluşçumuz Çin Buluşçular Birliği Özel Ödülü’ne, Doç. Dr. Devrim Pesen Okvur’un buluşu ise İran Buluşçular ve Araştırmacılar Enstitüsü Özel Ödülü’ne layık görüldü. Buluş: Kilitli Mantolama Yöntemi Buluş Sahibi: Abdullah Tuncel Eski sistemlerden kaynaklanan, ısı kayıpları ve su geçişleri, sıva çatlakları, yoğuşma, rutubet gibi mantolamaya zarar 42 Abdullah TUNCEL MAYIS 2015 veren oluşumlardan binalarımızı kurtarmanın en kestirme, en ucuz yolu kilitli mantolama yöntemi olan KMYPlus’tır. Yaptığımız yatırımın yüzde 100 karşılığını, yüzde yüz ısı yalıtımı ve yüzde yüz enerji verimliliği ile alacağımız tek ve sorunsuz sistemdir. Binalarda oluşan aderans (gerilme) ve hareketliliklerden mantolamanızı korumanın yolu dübeldir. Başıboş kalan dübelin oluşturduğu aderans ve hareketliliklerden mantolamanızda oluşacak zararları yok etmenin yolu yine kilitli mantolama yöntemidir. Mantolamada sağlamlığın öznesi olan dübelin, mantolama üzerindeki dezavantajlarını ortadan kaldırmak için dünyada yapılan uygulamalara bakıldığında ortaya çıkan sonuç emsalsiz ekonomik ve sürdürülebilir, eskisinden daha kolay uygulanabilir, verimliliği yüzde 100’e çıkaran sistemin, kilitli mantolama yöntemi olduğu tartışmasız kabul edilen sonuç olarak karşımıza çıkmaktadır. Yalıtım levhalarını binlerce yerinden delerek, bunun sonucunda iyi bir yalıtım yapıldığını iddia etmek, yalıtım tekniklerine ve insanlığa, her şeyden önce çevreye karşı sorumluluğumuzu yeterince yerine getirmediğimizin, yalıtımdaki çaresizliğin en açık ifadesidir. Kilitli mantolama yöntemi KMYPlus, bu noktada yalıtımdan sağladığı avantajlarla, daha az enerji tüketerek, ısı yalıtımı noktasında yalıtım teknikleri açısından sorumluluğunu tam manası ile yerine getiren yüzde yüz yalıtım sağlayan bir yöntemdir. Hüseyin Deniz GÜNGÖR Hiç unutulmamalı ve göz ardı edilmemelidir ki kilitli mantolama yöntemi kullanılarak yapılan uygulamalarda EPS&XPS (strafolar) ile bina arasına yalıtım levhasından başka hiçbir nesne girmemektedir. Buluş: Tank Davulu Akord Yapılanması Buluş Sahibi: Hüseyin Deniz Güngör Aquadrum yekpare gövdesinin üstündeki kesilmiş dillerin titreşmesi sonucu tınılar veren bir melodic perküsyondur. İdiophone ailesine mensuptur. İdiophone: Sesi bir mebran veya tel olmadan tüm gövdesinin titreşimiyle üreten enstrümanlardır. Melodik perküsyonların (log drum,tam tam, steel drum, hand pan, steel tongue drum, hang drum vs.) yanı sıra vurmalı çalgıların çoğu idiophone sınıfına girer. 43 MAYIS 2015 BULUŞÇULAR Bahsi geçen melodic perküsyonların sabit dizileri vardır. Yani major veya minor bir diziyse sadece onu çalabilirsiniz, ekstra bir nota çıkartamazsınız. Steel Tank drum 2007 yılında Dennis Havlena’nın orjinal fikridir. Hiç doldurulmamış bir propan tankını keserek sabit bir dizi üstünde tınlayan bir enstrüman yaratmıştır. Bu enstrümanlara getirdiğim yenilik herhangi bir mekanizma kullanmadan, elimizi enstrümanın içine sokmadan, enstrümanı açmadan veya dakikalarca bir akord cihazı kullanmadan saniyeler içerisinde enstrümanı istediğimiz nota dizisine hatta gerekirse microtonal dizilere sokabiliyor olmamızdır. Yani bir enstrümandan yüzlercesini yapabilmemizdir. Enstrümanın ses çıkartan dillerinin üzerinde kanallar açtık. Bu kanalların altında ortasında delik olan mıknatıslar koyduk. Mıknatıs dillerin ucuna doğru hareket ettirildiğinde ağırlık merkezi değişiyor, uç ağırlaştıkça titreşim yavaşlıyor dolayısıyla frekans düşüyor ve daha bas bir nota elde ediyoruz. Geriye çektiğimizde de tam tersi hafifleyen dilin ucu daha hızlı titriyor nota tizleşiyor. Kullanılan mıknatısın ağırlığına göre 8 yarım sese kadar değiştirilebiliyor. Bu da yüzlerce enstrüman sahibi olmak anlamına geliyor. Mıknatısların Hareket Ettirilmesi (Patent Konusu): 1) Mıknatısın deliği kanallarının altından görülebilecek şekilde yerleştirilir. 2) Bir pin (ince metal uç) kanaldan ve mıknatısın deliğinden geçirilir. 3) Pin kullanılarak mıknatıs ileri geri işaretlenmiş nota yerlerine kadar hareket ettirilir. 4) Pin geri çekilir. 44 Doç. Dr. Devrim PESEN OKVUR MAYIS 2015 Buluş: Hücre Biyolojisinde Uzaklığa Bağlı Etkileşimlerin Araştırılması İçin Mikroakışkan Cihaz Buluş Sahibi: Doç. Dr. Devrim Pesen Okvur Enstrüman hâlâ yekparedir, hâlâ alettir, hiçbir mekanizma yoktur. Ağırlık merkezleri değiştiği için tüm nota dizisi değişmiştir. Çalarken elimizi rahatsız edecek hiçbir şey yüzeyde kalmamıştır. 10- 20 saniye içerisinde tamamen farklı makamda bir enstrümanımız olmuştur. Tıp ve yaşam bilimlerinde, fizyolojik mikro çevreyi taklit edebilen düzeneklere ciddi bir ihtiyaç duyulmaktadır. Milyarlarca dolar ve on yıllar harcanmasına rağmen klinik denemelerin yüzde 10’undan azı umut verici sonuçlar verebilmektedir. Mikro akışkan teknolojisi uzamsal ve zamansal kontrol sunarak fizyolojik mikro çevreyi taklit edebilmemizi sağlar. Bu teknoloji ile üretilen avuç içine sığan minyatür laboratuvarlar, hayvan deneylerinin azaltılmasının yanı sıra yüksek çıktılı inceleme ve düşük sarf maliyeti gibi avantajlar da sunarlar. İnsanların, aralarındaki uzaklığa bağlı olarak farklı iletişim şekillerini kullanması gibi hücreler de aralarındaki uzaklığa bağlı olarak farklı şekillerde etkileşirler. Hücreler arası iletişim hastalık durumlarında doğru şekilde gerçekleşmez. “Hücre Biyolojisinde Uzaklığa Bağlı Etkileşimlerin Araştırılması İçin Mikro akışkan Cihaz” başlıklı buluş ile sadece tek bir uzaklık değil, aynı anda pek çok farklı uzaklık çalışılabilir. Hem sağlık hem hastalık durumlarındaki etkileşimler incelenebilir. Çeşitli hastalıklara karşı etkili olması beklenen ilaçlar bu minyatür laboratuvarda test edilebilir. Ayrıca ilaçların sağlıklı hücrelere olası yan etkileri de belirlenebilir. 45 MAYIS 2015 PROJELER REKABETÇİ SEKTÖRLER KONFERANSI VE FOTOĞRAF SERGİSİ Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın Avrupa Birliği ile birlikte 2.8 milyar Liralık bütçeyle yürüttüğü "Rekabetçi Sektörler Programı" kapsamında Türkiye'deki tüm illerin ticaret ve sanayi odaları, kalkınma ajansları, üniversiteler, sivil toplum kuruluşları, kamu kurumları ve yabancı misyon 14 Nisan 2015 tarihinde Ankara'da düzenlenen Rekabetçi Sektörler Konferansı ve Fotoğraf Sergisi’nde bir araya geldi. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Rekabetçi Sektörler Konferansı ve Fotoğraf Sergisi'nin açılışında yaptığı konuşmada, Avrupa Birliği-Türkiye Mali İşbirliği çerçevesinde yürütülen Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında bugüne kadar edinilen uygulama tecrübelerinin ve 46 2014-2020 dönemindeki fırsatların değerlendirileceğini söyledi. Rekabetçi Sektörler Programı’nın çatı program olarak birçok alanda büyük ölçekli projelere mali destek sağladığını bildiren Işık, "Yaratıcı endüstrilere ayıracağımız kaynakla yeni fikirlere ve yenilikçi iş alanlarına destek olacağız. Programımız, büyük altyapı yatırımlarından Ar-Ge ve inovasyon çalışmalarına, KOBİ’lerin finansmana erişim desteklerinden, kümelenme ve kapasite geliştirmeye kadar çeşitli projeleri finanse ediyor" diye konuştu. Işık, programın üstlendiği misyonun başarıyla yürütüleceğine inancının tam olduğunu dile getirerek, Türkiye'nin, büyük üretim gücü ve hacmine ulaşarak bölgesinin ihtiyaçlarına cevap verebilecek düzeyde olduğunu ifade etti. Türkiye'nin bölgesel üs olmanın yanında AB'nin de en büyük ticari ve siyasi partnerlerinden birisi olduğunu vurgulayan Işık, Bakanlığın 4 müzakere faslına doğrudan katkı sağladığını anımsattı. Söz konusu fasıllar hakkında bilgi veren Işık, bu kapsamda sanayi stratejisi ve sektörel stratejileri hazırladıklarını ve uygulamaya başladıklarını söyledi. Sanayi Strateji Belgesi’nin 2015-2018 döneminin yakında YPK kararıyla uygulamaya geçeceğini bildiren Işık, "Orada da devrim niteliğinde pek çok eylemi inanıyorum ki sizler de göreceksiniz" dedi. MAYIS 2015 Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Ekonomik ve Sosyal Kalkınma Bölümü Başkanı François Begeot da Rekabetçi Sektörler Konferansı ve Fotoğraf Sergisi’nin kendilerine bu ülkede ne yaptıkları konusunda bir test olacağını ifade etti. AB'nin, Avro Bölgesi'nde ve bölge dışında kalanları kalkındırmak için iki fonksiyonu olduğunu belirten Begeot, “Türkiye’nin Avrupa Birliği aday ülkesi olduğu için ülkenin AB’ye yaklaşması ve tam üyeliğe hazırlanması için bölgesel farklılıkların dengelenmesine çalışıyoruz. Bölgesel kalkınma inovasyonsuz olamaz. İyi bir takım oyunuyla 48 proje üzerinde çalışıyoruz” diye konuştu. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri IŞIK Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı AB ve Dış İlişkiler Genel Müdürü Dr. Ünal Gündoğan da Avrupa Birliği’nin iş birliği ile Rekabetçi Sektörler Programı’nın başlangıcından itibaren ekonominin temeli olan KOBİ’lerin rekabet gücünü artırmaya yönelik projelere destek olduklarını kaydederek “Sektörlerin ve Türkiye ekonomisinin büyümesine ve gelişmesine ivme kazandırıyor, istihdam yaratacak girişimleri finanse ediyoruz” dedi. BÜYÜK BULUŞMA Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın Avrupa Birliği ile birlikte 2.8 milyar Liralık bütçeyle yürüttüğü "Rekabetçi Sektörler Programı" kapsamında Türkiye'deki tüm illerin ticaret ve sanayi odaları, kalkınma ajansları, üniversiteler, sivil toplum kuruluşları, kamu kurumları ve yabancı misyon 14 Nisan 2015 tarihinde Ankara'da düzenlenen Rekabetçi Sektörler Konferansı ve Fotoğraf Sergisinde bir araya geldi. Rekabetçi Sektörler Konferansı ve Fotoğraf Sergisi Bakan Fikri IŞIK tarafından açıldı. Rekabetçi Sektörler Konferansı’nda bugüne kadar 43 ilde yürütülen programın 47 MAYIS 2015 PROJELER illere kazandırdığı rekabetçilik gücü, projelerin insan hayatına, bölgesel gelişmeye ve ulusal kalkınmaya olan pozitif etkileri anlatıldı. Programda kat edilen mesafenin kamuoyuyla paylaşılması amacıyla düzenlenen konferans kapsamında, projelerin hedef bölgesinde yaşayan insanların hayatlarındaki olumlu etkileri anlatan ve fotoğraf sanatçısı Çağrı Öner'in objektifinden derlenen bir fotoğraf sergisi de katılımcıların beğenisine sunuldu. KONFERANS SUNUMLARI Moderatörlüğünü Ahu Özyurt’un yaptığı konferansın ilk bölümünde Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü AB Mali Programları Dairesi Başkanı Murat Altun Rekabetçi Sektörler Programı’nın bugününü ve geleceğini, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu’ndan Sektör Yöneticisi Özgür Altınoklar IPA perspektifinden rekabet edebilirliği ve bu kapsamda turizm sektörü ve KOBİ'lerin finansa erişimine ilişkin projeleri, TÜBİTAK Teknoloji ve Yenilik Destek Programları Başkanlığı Girişim Destek Grubu Başkanı Dr. Sinan Tandoğan ise yenilik ve girişimcilik alanlarında kapasite artırılmasına yönelik kamu desteklerini anlattı. Konferansın ikinci bölümünde ise, AB Komisyonu İç Pazar, Sanayi, Girişimcilik ve KOBİ'ler Genel Müdürlüğü Siyasi Danışmanı Astrid Bartels AB Finansal Araçları başlıklı sunumu yaparken, Avrupa İşletmeler Merkezi Vakfı Başkanı Dr. Jerzy Kwieciński Bölgesel Kalkınma için Ar-Ge ve Yenilikçilik konusunu AB ve Polonya bakış açısıyla aktardı. Avrupa Yaratıcı Endüstriler İttifakı Koordinatörü Dr. Johanna Van Antwerpen “Yarat, Yenilikçi Ol, Büyü” başlıklı sunumunda 48 Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü AB Mali Programları Dairesi Başkanı Murat ALTUN yaratıcı endüstrilerin önemine vurgu yaptı ve yaratıcı endüstrilerin içeriğine ilişkin bilgi verdi. Ayrıca Soliterm Group Genel Müdürü ve Alman Türk Enerji ve Çevre Enstitüsü (GTEI) Başkanı Dr. Ahmet Lokurlu “Büyük Ölçekli Fabrikalarda Güneş Soğutma ve Buhar Üretim Sistemlerinin Yenilikçi ve Ekonomik Yaklaşımla Uygulanması” başlıklı bir sunum yaptı. Lokurlu, geliştirdikleri güneş soğutma ve buhar üretim sistemleri çalışma prensibi ve enerji üretimindeki yeri ile ilgili bilgi verdi ve kullanım alanlarına ilişkin örnekler sundu. Konferansın kapanış konuşmasını yapan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı AB Mali Programları Dairesi Başkanı Murat Altun, konferans sayesinde çalışmalarda kat ettikleri mesafeyi gözden geçirip katılımcılarla birlikte değerlendirme olanağı bulduklarını belirterek, “Bu toplantı bize bugüne kadar yaptığımız çalışmalarda doğru yolda olduğumuzu gösterdi. Farklı sektörlerden farklı aktörlerin, farklı ülkelerden deneyimlerini ve perspektiflerini dinlemek bize önümüzdeki döneme ilişkin ilham verdi. Bence bu tür geniş katılımlı toplantılar farklı renkler ve bakış açılarıyla buluşmamızı sağlayarak Rekabetçi Sektörler Programımıza büyük katkılar sağlıyor” şeklinde konuştu. Rekabetçi Sektörler Konferansı izleyicilerden gelen soruların yanıtlanmasının ardından sona erdi. MAYIS 2015 MARDİN TURİZM FESTİVALİ Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Avrupa Birliği’nin mali desteğiyle yürütülen Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında finanse edilen Mardin Sürdürülebilir Turizm Projesi 16-19 Nisan 2015 tarihlerinde, Mardin’in dünya turizm haritasındaki yerini güçlendirecek önemli bir organizasyona ev sahipliği yaptı. 4 gün süren Mardin Turizm Festivali, sokak festivallerinden, konserlere, yöresel gastronomi örneklerinin icra edildiği etkinliklerden, karnaval geçidine birçok farklı ve renkli etkinliğe sahne oldu. Festival etkinlikleri kapsamında 16 Nisan tarihinde Mardin Uluslararası Turizm Buluşması gerçekleştirildi. Toplantıya Mardin Valisi Ömer Faruk Koçak, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Ekonomik ve Sosyal Kalkınma Bölümü Başkanı François Begeot, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı AB Mali Programları Daire Başkanı Murat Altun, Mardin Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Februniye Akyol Akay, Artuklu Belediyesi EşBaşkanları Emin Irmak ve Sevinç Bozan, IPA Fonları Program Yöneticisi Simona Pohlava, Mardin Sürdürülebilir Turizm Projesi’nin ekip lideri Michael Jay, STK temsilcileri ile tur operatörleri, turizm ve seyahat dergilerinin temsilcileri ve turizm portallarının yazarları katıldı. AB Mali Programları Daire Başkanı Murat Altun konferansta yaptığı konuşmada, Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında turizm sektöründe desteklenen projeler arasında ilk uygulamaya geçen Mardin Sürdürülebilir Turizm Projesi'nin önemli bir yeri bulunduğunu belirterek, 49 MAYIS 2015 PROJELER "Proje kapsamında Mardin Birinci Cadde’de bulunan dükkânların sağlıklaştırma çalışmaları kapsamında yaklaşık 9 milyon Avro mali yardım desteği sağlandı. AB üyelik öncesi yardım araçları ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilen ve 2007 yılından bu yana Bakanlığımız çatısı altında yürütülen Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında, çeşitli illerimizde kapasite geliştirmeye yönelik birçok projeye finansman sağlandı” şeklinde konuştu. 50 Mardin Festival İçin Caddede Festival etkinliklerinin bir parçası olarak, Sürdürülebilir Turizm Projesi kapsamında yenileme çalışmaları tamamlanan tarihi Birinci Cadde’nin açılışı gerçekleştirildi. Çok sayıda vatandaşın katıldığı açılış töreni, Mardin Valisi Ömer Faruk Koçak, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Maslahatgüzarı Bela Szombati, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Yunus Emre Karaosmanoğlu, Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Februniye Akyol Akay, Artuklu Belediye Başkanı M. Emin Irmak’ın Diyarbakır Kapı’da kurdele kesmeleriyle başladı. Tören, halkoyunları gösterisinden sonra Cumhuriyet Meydanı’na yapılan yürüyüşle devam etti. Yürüyüş sokak müzisyenleri, akrobatlar ile Artuklu Belediyesi’nin Barış Treni eşliğinde yapıldı. Yürüyüşün MAYIS 2015 ardından Cumhuriyet Meydanı’nda yapılan tören, Mardin tanıtım filminin gösterimi ve konukların yaptığı konuşmalarla devam etti. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Yunus Emre Karaosmanoğlu, Mardin Müzesi önünde düzenlenen açılış töreninde yaptığı konuşmada, proje ile Mardin'in hak ettiği yere ulaşacağına inandıklarını söyledi. Toplam bütçesi 9 milyon Avro’yu bulan projenin mali kaynağının yüzde 85'inin AB, yüzde 15'inin ise hükümet tarafından karşılandığını, proje kapsamında SİT alanının görüntü kirliliğinden arındırıldığını aktaran Karaosmanoğlu, "Bu projeyi tamamlayarak bölge insanının hizmetine sunmaktan büyük gurur duyuyoruz" dedi. AB Türkiye Delegasyonu Maslahatgüzarı Bela Szombati ise Türkiye'nin AB üyeliğinin yanı sıra çok önemli bir ortak olduğunu, Türkiye'yi daimi olarak desteklemek istediklerini belirtti. Bunu yapmanın yolunun da birçok proje uygulamaktan geçtiğini belirten Szombati,"Bu projelerin büyük çoğunluğu Güneydoğu illerini kapsamaktadır. Bizler Türkiye'de iş birliği kurarak buradaki yaşam kalitesini yükseltmek istiyoruz. Biz buna barış diyoruz. Barış ortamının sağlanabilmesi için diğerlerinin haklarına, özgürlüklerine, kültürlerine hoşgörüyle yaklaşarak saygı duymak gerekiyor" dedi. Konuşmaların ardından Mardin Hatuniye Teknik ve Kız Meslek Lisesi öğrencilerinin hazırlayıp sunduğu geleneksel kıyafet defilesi sergilendi. Açılış töreninde Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında desteklenen projeleri fotoğraf sanatçısı Çağrı Öner’in objektifinden görsel bir dille anlatan Rekabetçi Sektörler Fotoğraf Sergisi festival katılımcıları ile buluştu. İyileştirilen 664 Dükkân Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın Avrupa Birliği ile birlikte verdiği destekle Mardin Valiliği tarafından yürütülen ve toplam bütçesi 9 milyon Avro’yu bulan Mardin Sürdürülebilir Turizm Projesi, SİT alanı içerisinde kalan Birinci Cadde boyunca uzanan dükkânların dış cephelerinin yenilenmesini ve Mardin’in bir turizm markasına dönüştürülmesi için gerekli pazarlama ve altyapı çalışmalarının yürütülmesini içeriyor. Proje kapsamında kuzey ve güney cephede olmak üzere toplam 664 dükkânda kepenk, tente ve doğrama sistemleri değiştirilerek, cephe yüzeyleri ve yan yüzeyler mimari dokuya uygun olarak iyileştirildi ve görüntü kirliliğinden arındırıldı. Projeyle elde edilen sonuçların hem Türkiye hem de dünya kamuoyuyla paylaşılması ve sonuçların yerinde görülmesi için düzenlenen Mardin Turizm Festivali, aralarında tur operatörleri, turizm ve seyahat dergilerinin temsilcileri, turizm portallarının yazarları ve sahiplerinin de yer aldığı ABD, Almanya, Kanada, Rusya, İsveç, İspanya ve İtalya’dan katılımcıları bir araya getirirken Türkiye’de turizm sektörünün güçlendirilmesi ve ekonomide rekabetçi bir konuma erişmesi için yapılan çalışmaları yerinde görme ve tanıma fırsatı sundu. 51 MAYIS 2015 TEMİZ ÜRETİM (EKO-VERİMLİLİK) BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ (BST) İL MÜDÜRLÜKLERİ BÖLGE İSTİŞARE TOPLANTILARINDA “SANAYİDE VERİMSİZ ELEKTRİK MOTORLARININ DÖNÜŞÜMÜ” TARTIŞILDI Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından yılda iki kez düzenlenen İl Müdürlükleri Bölge İstişare Toplantıları Ardahan, Balıkesir, Çorum, Denizli, Kahramanmaraş, Karabük, Kayseri, Tunceli ve Yalova illerinde 9-10 Nisan 2015 tarihlerinde gerçekleştirildi. Toplantılara, söz konusu illerin Vali, Vali Yardımcısı, Belediye Başkanı gibi üst düzey yöneticilerinin yanı sıra, KOSGEB, TSE, Kalkınma Ajansları, Üniversiteler, Ticaret ve Sanayi Odalarından temsilciler ile bölge grubunda yer alan illerin BST İl Müdürleri katıldılar. Eş zamanlı olarak dokuz ilde gerçekleştirilen toplantılarda, “Sanayide Verimsiz Elektrik Motorlarının Dönüşümü”, “Mevzuatın Sadeleştirilmesi”, “İç Kontrol”, “Yerli Malı Üretimi” konularında, ilgili kuruluşların uzmanları tarafından sunumlar yapıldı ve görüş alışverişinde bulunuldu. İstişare toplantılarının gündem maddeleri arasında yer alan ve Verimlilik Genel Müdürlüğü (VGM) tarafından yürütülen “Sanayide Verimsiz Elektrik Motorlarının Dönüşümü” programı hakkında katılımcılara bilgilendirme yapıldı. VGM Sanayi ve Teknoloji Uzmanları tarafından yapılan bu sunumlarda ülkemiz sanayisinde elektrik tüketimi, elektrik motorlarının toplam elektrik tüketimi içindeki payı, elektrik motorları hakkında kısa bilgiler, bu program kapsamında yürütülen çalışmalar ve sanayide kullanılan elektrik motoru envanterinin oluşturulması ile ilgili bilgiler verilerek katılımcıların görüşleri alındı. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı merkez ve il teşkilatı ile bağlı, ilgili ve ilişkili kuruluşlar arasındaki koordinasyon ve iş birliğinin güçlendirilmesi, Bakanlıkça sunulan hizmetlerin daha etkin bir şekilde yürütülmesi ve kalitenin artırılması amaçları kapsamında gerçekleştirilen Bölge İstişare Toplantılarında “Sanayide Verimsiz Elektrik Motorlarının Dönüşümü” programı tüm yönleriyle tartışıldı. Dönüşüm programı kapsamındaki önemli çalışmalardan biri olan ve sanayide kullanılan elektrik motorlarının envanterinin çıkarılmasını amaçlayan projenin, BST İl Müdürlükleri işbirliğiyle 2015 yılı içerisinde tamamlanması öngörülmektedir. “SANAYİDE KULLANILAN VERİMSİZ ELEKTRİK MOTORLARININ DÖNÜŞÜMÜ” PANELİ İSTANBUL'DA GERÇEKLEŞTİRİLDİ Bilim, Sanayi ve Teknoloji İstanbul İl Müdürlüğü tarafından, “Verimlilik Haftası Etkinlikleri” kapsamında 30 Nisan 2015 tarihinde İkitelli Organize Sanayi Bölgesi Başkanlığı Toplantı Salonu’nda “Sanayide Kullanılan Verimsiz Elektrik Motorlarının Dönüşümü” konulu bir panel düzenlendi. Panelin ilk oturumunda Yıldız Teknik Üniversitesinden Prof. Dr. İbrahim Şenol, sanayide yüksek verimli motorların kullanımının önemine ilişkin bir sunuş gerçekleştirdi, sonrasında İstanbul Teknik Üniversitesi’nden Dr. Murat İmeryüz, verimli elektrik motorları ve sanayide kullanılan elektrik motorlarının verimli motorlara dönüştürülmesinde üniversitelerin rolü üzerine değerlendirmelerini aktardı. 52 Oturum EVD Yönetim Kurulu Başkanı Ergin Kayan'ın EVD çalışmalarında elektrik motorlarının rolü ve önemine değinen sunumu ve Türkiye Kalkınma Bankası Daire Başkanı Satı Balcı'nın enerji verimliliği projelerinin finansmanı konusundaki bilgilendirmeleri ile tamamlandı. Panelin ikinci oturumu, GAMAK Ar-Ge Müdürü Sinan Altındağ'ın “Tasarruf için Motor Değişimi; Nasıl ve Ne zaman?” başlıklı sunuşları ile devam etti. Sonrasında Verimlilik Genel Müdürlüğü Program Uygulama ve Destekler Daire Başkanlığı Sanayi ve Teknoloji Uzmanı Belçim Aytekin Keskin, sanayide verimsiz elektrik motorlarının dönüşümünü desteklemeye yönelik politika araçları konusunda bilgi verdi. Oturum ABANA A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı Sami Akdoğan'ın Türkiye ve dünyadaki elektrik motor pazarı, trendler ve gelişmeler konusundaki değerlendirmeleri ve Elektrik Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Enerji Komisyonu Başkanı Cemil Ünal'ın enerjinin etkin kullanımı için elektrik motorların değişimi hakkındaki sunumları ile tamamlandı. Panelde üniversite, kamu ve özel sektör temsilcileri bir araya getirilerek yapılan sunumları takiben öneri ve değerlendirmeler bölümünde toplantıya iştirak eden sanayici/işletmecilerin soruları ve sorunları, akademisyenler, üretici firma temsilcileri ve Bakanlık görevlileri tarafından yanıtlandı. MAYIS 2015 KÜRESEL ÇEVRE FONU’NA SUNULAN “ENERJİ VERİMLİ MOTORLARIN KULLANIMININ GELİŞTİRİLMESİ PROJESİ” GEF HAZİRAN PROGRAMINA ALINDI Verimlilik Genel Müdürü Anıl YILMAZ Onuncu Kalkınma Planı “Enerji geçtiğimiz ay GEF Konseyi’ne iletilmişti. Verimliliğinin Geliştirilmesi Öncelikli Sonrasında, GEF Konseyi’nden yapılan Dönüşüm Programı” kapsamında Bilim, açıklama ile projenin ilk aşamayı geçerek Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı (BSTB) Haziran Konseyi’ne alınmasının uygun koordinasyonunda yürütülen “Sanayide bulunduğu bildirildi. Bu açıklamanın Enerji Verimliliğinin Artırılması Bileşeni ardından, proje hazırlama sürecinin ikinci Eylem Planı” doğrultusunda düşük verimli aşamasına önümüzdeki aylarda Dr. Holger BERG - Wuppertal İklim ve Çevre Enstitüsü elektrik motorlarının dönüşümünü başlanacak. 2015 yılı sonunda nihai proje hedefleyen bir program başlatıldı. teklifinin GEF Sekretaryası’na sunulması Verimlilik Genel Müdürlüğü (VGM) hedeflenmektedir. tarafından yürütülen “Sanayide Düşük Verimli Motorların Dönüşümü Programı” 60 ay sürmesi planlanan projenin amacı; kapsamında Birleşmiş Milletler Kalkınma KOBİ’lerde enerji verimli motorların Programı (UNDP) ile işbirliği yapılarak kullanılması için pazarın dönüştürülmesi Küresel Çevre Fonu (GEF) 6. Dönemi’ne suretiyle, Türkiye’nin sanayide enerji sunulmak üzere, “Küçük ve Orta Ölçekli verimliliğinin sağlanması için ek İşletmelerde (KOBİ) Enerji Verimli Motorların yatırımların geliştirilmesidir. Bu amaca, Kullanımının Geliştirilmesi” (Promoting hem yeni üretilecek, hem de sanayide hâlihazırda kullanılmakta olan elektrik Energy-Efficient Motors in Small and motorlarına ilişkin mevzuatın Medium Sized Enterprises -SMEs- in güçlendirilmesi, uygun yönetişim ve bilgi Turkey) adlı proje teklifi hazırlandı. Bakanlığın yürütücüsü olacağı proje teklifi, altyapısının geliştirilmesi, Türk Standartları Enstitüsü’nün motor test fonlanmanın değerlendirilmesi için Türkiye’deki GEF odak noktası olan Orman laboratuvarlarının kapasitesinin geliştirilmesi, KOSGEB programları başta ve Su İşleri Bakanlığı aracılığıyla olmak üzere sürdürülebilir finansal mekanizmalarının oluşturulması ve kapsamlı bilinçlendirme ve eğitim programlarının hazırlanıp uygulanması planlandı. KOSGEB ve TSE, beş bileşenden oluşan projenin ortakları arasında yer alıyor. İlgili proje, GEF’in İklim Değişikliğinin Azaltılması başlığı altında sunulmuş olup projenin gerçekleştirilmesi ile birlikte, işletmeler ve ülke ekonomisinin elde edeceği faydanın yanı sıra, 450.000 ton CO2-e emisyonunun azaltılacağı hesaplanmaktadır. Proje, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın yürütücüsü olacağı ilk GEF Projesi olma özelliğini taşıyor. Bütçenin ise Küresel Çevre Fonu’ndan sağlanacak katkı ve BSTB ve ortak kurum ve kuruluşların sağlayacağı ayni ve nakdi katkılarla birlikte, yaklaşık 30 milyon dolar olması bekleniyor. 53 MAYIS 2015 TEMİZ ÜRETİM (EKO-VERİMLİLİK) “DEVLET DESTEKLERİ KAPSAMINDA ENERJİ VERİMLİLİĞİ PROJELERİNİN FİNANSMANI ÖNÜNDEKİ BARİYERLER” TOPLANTISI İSTANBUL'DA GERÇEKLEŞTİRİLDİ Dairesi Başkanı Ahmet Merih Özyılmaz ve VAT Enerji Hizmetleri San. ve Tic. A.Ş. Makine Mühendisi Altuğ Karataş sunum yaptı. Toplantının açılış konuşmasını yapan İSO Genel Sekreteri Melek Us, enerji verimliliğine yönelik yatırımların finansmanı için devlet desteğine ihtiyaç duyulduğunu söyledi. Yapılacak yatırımlarla sanayi ve konutlarda kullanılan elektriğin yüzde 15 ile 30 arasında azaltılabileceğini kaydeden Us, enerji verimliliğinin önemli bir rekabet unsuru olduğunu ve milli bir mesele olarak ele alınması gerektiğini belirtti. Toplantıya katılan konuşmacılar bir arada. İstanbul Sanayi Odası (İSO), enerjinin verimli kullanımına yönelik olarak verilen devlet teşvik ve destekleri ile sanayicilerin bu desteklerden yararlanma oranı konusunda bilgi alışverişinde bulunmak üzere kamu yetkilileri ile sanayicileri 5 Mayıs 2015 tarihinde İstanbul'da bir araya getirdi. Odakule’de gerçekleştirilen toplantıda enerji verimliliği konusunda verilen teşviklerin daha uygulanabilir ve yararlanılabilir hale gelmesi için neler yapılabileceği konuşuldu. Sanayicilerin bu teşvikleri kullanma konusunda yaşadıkları sıkıntılar ele alınarak karşılıklı çözüm önerileri ortaya kondu. Toplantıya 54 kamudan ve sanayi kesiminden önde gelen enerji uzmanları katılırken, toplantıya izleyici katılımının da yüksek olduğu görüldü. Toplantıda Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü Yenilenebilir Enerji Genel Müdür Yardımcısı Erdal Çalıkoğlu, Ekonomi Bakanlığı Teşvik Uygulama ve Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğü Dış Ticaret Uzmanı İsmet İnce, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Verimlilik Genel Müdürlüğü Program Uygulama ve Destekler Dairesi Sanayi ve Teknoloji Uzmanı İlknur Frolet, KOSGEB KOBİ Araştırmalar ve Proje Koordinasyon Enerji verimliliği konusunda ilgi ve bilgi eksikliğini gidermek için Yıldız Teknik Üniversitesi ortaklığında ve İstanbul Kalkınma Ajansı’nın destekleri ile İstanbul Enerji Verimliliği Merkezi'ni kurduklarını anlatan İSO Genel Sekreteri Us, enerji tasarrufu yatırımlarının 5. bölge teşvik kapsamına alınmasının önemli bir adım olduğunu ifade etti. Melek Us, 5. bölge teşvik kapsamına alınmak için gereken şartların değiştirilerek; tüm tesisin enerji yoğunluğunun azaltılması için konulan yüzde 20 oranının daha gerçekçi bir orana çekilmesi ve tüm tesis bazında bir oran vermek yerine, tesis bünyesinde proje bazlı yapılacak enerji verimliliği çalışmaları için bir oran verilmesi gerektiğini söyledi. İSO Genel Sekreteri Us, Verimlilik Artırıcı Projeler (VAP) ve Gönüllü Anlaşmalar'ın da MAYIS 2015 yönelik yatırımların 5. bölge teşviklerinden nasıl yararlanacağını anlattı. Toplantıda konuşan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Verimlilik Genel Müdürlüğü Sanayi ve Teknoloji Uzmanı İlknur Frolet, “Sanayide Verimsiz Elektrik Motorlarının Dönüşümü Programı” kapsamında yapılan çalışmalardan bahsetti. Frolet, pilot bölge olan Kayseri OSB ile işbirliği içinde ve KOSGEB'in üzerinde çalıştığı yeni bir destek ile gerçekleşecek dönüşüm çalışması hakkında katılımcıları bilgilendirdi. bütün sanayiciler arafından başvurulabilir noktaya getirilmesi gerektiğini belirterek “Son 6 yıldaki toplam VAP başvurusu sayısının 170, Gönüllü Anlaşma başvurusunun ise sadece 25 olması, bu desteklere başvuru şartlarının çekici olmadığının göstergesidir. Ayrıca, başvurulara bakıldığında, hep büyük sanayi kuruluşlarının bu desteklere başvuruyor olması, büyük çoğunluğu KOBİ olan üye sanayicilerimizi bu teşvik mekanizmalarının dışında bıraktığını gösteriyor. Bu nedenle, bu teşviklere başvurmak için gereken şartlardan biri olan yıllık toplam enerji tüketiminin 1.000 TEP olması şartının, 500 TEP olarak değiştirilmesi gerektiğini düşünüyoruz” diye konuştu. Melek Us, İSO'nun 20 yıldır verdiği Çevre ve Enerji ödüllerinin başlığının bu yıl "Enerji Verimliliği" olduğunu da kaydetti. Toplantıda “Verimlilik Artırıcı Proje Desteği & Gönüllü Anlaşmalar” başlığında bir sunum yapan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü, Yenilenebilir Enerji Genel Müdür Yardımcısı Erdal Çalıkoğlu, “Bugüne kadar hep kaç watt'lık yatırım yapıldığını konuştuk. Ama artık negatif watt kavramını geliştirdik yani önemli olan artık bir yatırımın ne kadar enerji tasarrufu sağladığıdır" dedi. Çalıkoğlu, küresel ölçekte tasarruf edilen enerji miktarının kullanılan enerjiye yaklaştığını söyleyerek Türkiye'de son dönemde konut ve hizmetlerin enerji kullanımının sanayiyi geride bıraktığına dikkat çekti. Ekonomi Bakanlığı, Teşvik Uygulama ve Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğü, Dış Ticaret Uzmanı İsmet İnce, Ekonomi Bakanlığı'nın uygulamakta olduğu teşvikler hakkında bilgi verdi. İnce, belirli standartları karşılayan enerji verimliliğine KOSGEB KOBİ Araştırmalar ve Proje Koordinasyon Dairesi Başkanı Ahmet Merih Özyılmaz da KOSGEB’in enerji tasarrufu hakkında yaptığı çalışmaları anlattı. Özyılmaz, enerji etüd, danışmanlık ve eğitim destekleri hizmetleri ile enerji verimliliği konusuna katkı sağladıklarını belirtti. VAT Enerji Hizmetleri San. ve Tic. A.Ş.’den Makine Mühendisi Altuğ Karataş da yaptığı sunumda VAP ve gönüllü anlaşmaların uygulanmasında yaşanan zorluklardan bahsederek bu konuda alternatif finans sistemleri hakkında bilgi verdi. Sunumların ardından “Enerji verimliliğinde neden istediğimiz noktada değiliz? Devlet destekleri enerji verimliliği için çözüm olabilir mi? Alternatif finansman sistemleri ülkemizde nasıl uygulanmalıdır?” başlıklı bir tartışma oturumu yapıldı. Moderatörlüğünü İTÜ Enerji Enstitüsü Enerji Planlaması ve Yönetimi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sermin Onaygil’in yaptığı oturumda enerji verimliliği konusunda atılacak adımlar interaktif bir ortamda masaya yatırıldı. İSO'nun konu hakkındaki önerileri kamu yetkilileri ve sanayicilerce tartışıldı. 55 MAYIS 2015 TEMİZ ÜRETİM (EKO-VERİMLİLİK) POLONYA’DA GERÇEKLEŞTİRİLEN TAIEX KONFERANSI’NA KATILIM SAĞLANDI AB Komisyonu Technical Assistance Information Exchange Instrument (TAIEX) organizasyonu kapsamında, “AvrupaAkdeniz Bölgesinde Tekstil ve Hazır Giyim Değer Zincirinde Dijital Entegrasyon, Enerji ve Kaynak Verimliliği Konusunda Fırsatlar Konferansı”, 27-28 Nisan 2015 tarihlerinde Polonya’nın Krakov şehrinde gerçekleştirildi. Konferansa, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nı temsilen Verimlilik Genel Müdürlüğü’nden Sanayi ve Teknoloji Uzmanı Yücel Özkara ile Sanayi Genel Müdürlüğü’nden Mühendis Gökçe Çakar katılım sağladılar. Avrupa Birliği üyesi ülkelerden, Akdeniz ülkelerinden (Türkiye, Kosova, Ürdün, Cezayir, Lübnan, Fas, Tunus, Mısır ve Filistin) katılımcıların davet edildiği Konferans’ta, Avrupa-Akdeniz Bölgesi’nde tekstil ve hazır giyim sektörlerinde faaliyet gösteren firmaların daha rekabetçi hale gelebilmeleri için, dijital entegrasyon, enerji verimliliği ve tekstil materyallerinin sürdürülebilirliği konularında başarılı iş uygulamaları, programları ve politikaları konusunda deneyimler paylaşıldı. Tekstil sektöründe faaliyet gösteren firmaların, enerji verimliliği uygulamaları arasında özellikle ısı kayıpların azaltılması, atık ısının geri kazanımı ve süreç iyileştirme yoluyla enerji tasarrufu ile ilgili uygulama örnekleri sunuldu. Avrupa Giyim ve Tekstil Konfederasyonu EURATEX’in koordinatörlüğünde yapılan SESEC (Sustainable Energy Saving for the European Clothing Industry) projesi kapsamında gerçekleştirilen çalışmalarla ilgili bilgi verildi, örnek projeler ve sonuçları tanıtıldı. EURATEX, tekstil ve giyim sanayindeki 300’ün üzerinde KOBİ’yi 56 enerji verimliliği alanında güçlendirmek amacıyla 2016 yılına kadar Energy Made-to-Measure adı altında bir kampanya yürütmektedir. Bu kampanya kapsamında hazırlanan internet sitesi, (http://www.em2m.eu/) tekstil ve hazır giyim sektöründe faaliyet gösteren firmalar için eğitim modülleri, enerji yönetimi ve kıyaslama için önemli araçlar sunmaktadır. Konferans’ın bir diğer odak konusu olan dijital entegrasyon üzerinde, özellikle tasarım süreci ile üretim süreçlerini entegre eden yazılımları ve bilgi işlem süreçleri tanıtan sunumlar yapıldı. Konferans’ta tekstil sanayinde sürdürülebilirlik kavramı enerji verimliliği uygulamalarının yanında tekstilde geri dönüşüm uygulamalarını da içerecek şekilde ele alındı. Atık ya da hurda tekstil ürünleri üzerinden yapılan geri dönüşüm uygulamaları tanıtıldı. Konferans’ta, başarılı geri dönüşüm uygulamaları arasında Türkiye’den Bossa firmasının sunumu yer aldı. Farklı ülkelerden çeşitli katılımcıların deneyim paylaşımı ve bilgi aktarımı yaptıkları iki günlük Konferans, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın faaliyet alanları ile ilgili olarak kurumsal kapasitenin geliştirilmesine önemli katkılar sağladı. MAYIS 2015 HABER “TEKNOLOJİ GELİŞTİRME BÖLGELERİ BULUŞMASI” SAMSUN’DA GERÇEKLEŞTİRİLDİ Orta Karadeniz Bölgesel İnovasyon Stratejisi Eylem Planı faaliyetleri kapsamında Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı tarafından düzenlenen “Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Buluşması”, 12 Mayıs 2015 tarihinde Samsun’da gerçekleştirildi. Etkinliğe, Türkiye’de bulunan Teknoloji Geliştirme Bölgesi (veya Teknokent) yetkililerinin yanı sıra Bölge üniversitelerinden, kamu ve özel sektörden birçok temsilci katıldı. Samsun Valisi İbrahim ŞAHİN ile Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya YILMAZ'ın katıldığı toplantıya yoğun ilgi gösterildi. Etkinliğin açılış konuşmaları Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mevlüt Özen, Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz ve Samsun Valisi İbrahim Şahin tarafından yapıldı. Konuşmaların ardından Samsun Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Zennube Albayrak tarafından “Samsun Bilim Merkezi Projesi” sunumu gerçekleştirildi. Etkinlik, iki oturum halinde düzenlendi. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Verimlilik Genel Müdürlüğü Verimlilik Politikaları ve Araştırma Dairesi Başkanı Dilek Birbil’in başkanlığını yaptığı ilk oturumda, ULUTEK Genel Müdürü Rıdvan Arslan, Yıldız Teknopark Genel Müdür Yardımcısı Remzi Kozal, Teknopark İzmir İnovasyon ve Kuluçka Merkezi Yöneticisi Aykut Hocaoğlu, Bilkent Cyberpark Teknoloji Transfer Ofisi Yöneticisi Faruk İnaltekin, Gazi Teknopark İş Geliştirme Sorumlusu Furkan Özcan sunumlarını gerçekleştirdiler. TEPAV Biyoteknoloji Politikaları Merkezi Direktörü Selin Arslanhan Memiş’in başkanlığını yaptığı ikinci oturumda, Mersin Teknopark Genel Müdürü Özgür Durmaz, TÜBİTAK MARTEK Genel Müdürü Orhan Çömlek, TÜBİTAK MARTEK Danışmanları Azize Şahin ve Hakan Kitapçı, Erciyes Teknoloji Transfer Ofisi Üniversite-Sanayi İşbirliği Uzmanı Orbay Çağlayan Şimşek, Konya Teknokent Patent ve Ticarileştirme Yetkilisi Mehmet Tanyer, Selçuk Teknoloji Transfer Ofisi Girişimcilik ve Şirketleşme Uzmanı Ufuk Korkmaz ve Samsun Teknokent firması olan Pivot Bilgi Teknolojileri Kurucu Ortağı Onur Baran sunum yaptılar. Oturumların ardından katılımcıların Samsun Teknopark’ı ziyaret etmesiyle etkinlik sona erdi. Teknoloji Geliştirme Bölgeleri, gerek üretim kapasitesinin artırılması, gerekse yenilikçi ürünlerin pazarlanması ve ülke rekabet gücünün artırılması bakımından önemli bir potansiyele sahiptir. Bu potansiyelin kullanılması için öne çıkan araçlar arasında; bölgelerin ve bölgelerdeki firmaların markalaşmasının yanı sıra kuruluş amacında da ifade edilen üniversite sanayi işbirliğinin güçlendirilmesi sayılmaktadır. Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı tarafından düzenlenen bu buluşmada her iki konu pek çok yönüyle tartışılmış, bölgelere özgü uygulama örneklerinin paylaşımına olanak sunan bir ortam oluşturulmuştur. 57 MAYIS 2015 HABER PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ’NDE “ÇALIŞMA HAYATI İLE VERİMLİLİK İLİŞKİSİ” TARTIŞILDI Verimlilik Genel Müdürlüğü ile Pamukkale Üniversitesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü (ÇEEİ) iş birliğiyle, 13 Mayıs 2015 tarihinde, Pamukkale Üniversitesi’nde (PAÜ) “Çalışma Hayatı ve Verimlilik Sempozyumu” gerçekleştirildi. Açılış konuşmasını PAÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Bağcı’nın yaptığı sempozyumun ilk oturumunda çalışma hayatının dönüşümü ele alındı. ÇEEİ Bölüm Başkanı Prof. Dr. Oğuz Karadeniz, konuşmasında, aşırı çalıştırma uygulamalarının negatif verimlilik etkileri yarattığını ampirik bulgularıyla ortaya koydu. OECD ülkeleriyle karşılaştırıldığında Türkiye’de haftalık fiili çalışma saatlerinin çok yüksek olduğu ve çalışma saatlerinin sınırlandırılmasının ve zaman içinde düşürülmesinin verimlilik kazançları elde edileceği belirtildi. İstanbul Kültür Üniversitesi İktisat Bölüm Başkanı Doç. Dr. Sinan Alçın, göçmen işçilerin Türkiye ekonomisine ve verimliliğe olan etkilerini incelediği sunuşunda, tam olarak eşit çalışma şartları sağlanmasının Türkiye’nin yeni tanıştığı göçmen işçiler sorununun uzun vadede ekonomi ve toplumsal hayat açısından en sağlıklı ve kalıcı çözüm olacağını ortaya koydu. İlk 58 oturumun son konuşmasında çalışma hayatının dönüşümünü ekolojist yaklaşımlar açısından ele alan Verimlilik Genel Müdürlüğü Sanayi ve Teknoloji Uzmanı Ahmet Emre Çoban, tarihsel süreç ve etkileri açısından çalışma hayatında çevresel politikaların yansımalarından söz ederek en güncel yaklaşım olan “Yeşil İş” kavramı hakkında bilgi verdi. “Kadının İşgücüne Katılımının Önündeki Engeller ve Çözüm Arayışları” başlıklı ikinci oturumda PAÜ İktisat Bölümü’nden Prof. Dr. Ensar Yeşilyurt sektörler itibarıyla kadın istihdamı ve verimlilik düzeylerini, karşılaştırmalarının temelini katma değer/üretim kavramına dayandırarak açıkladı. Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi ÇEEİ Bölümünden Doç. Dr. Saniye Dedeoğlu, Hanehalkı İşgücü Anketi verileri kullanarak ortaya koyduğu hesaplamalarda, 2000'li yıllarda Türkiye’de kadın istihdamı ve kadın istihdamı politikalarını detaylı şekilde açıkladı. Kadınların erkeklerden daha düşük ücretlerle ve daha yüksek işsizlik oranlarıyla karşı karşıya olduğu temel bulgusu öne çıktı. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Ankara Ofisi’nden Melis Kılavuz, “Kadınlar için Daha Çok ve Daha İyi İşler” projesinin tanıtımını yaptı, projenin hangi ihtiyaçtan ortaya çıktığını ve beklenen çıktılarını açıkladı. Projenin kadın ile erkeği evde, işte, her yerde eşit kılmak olan temel amacını sağlamak için atılması gereken adımları açıkladı. Son konuşmacı olan Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırmaları Vakfı (TEPAV) Baş Ekonomisti Güneş Aşık, “Kadın Türkiye’yi Kadınlar Büyütebilir mi?” sorusuna yanıt aradığı sunuşunda Türkiye’de kadınların iş gücüne katılım oranının gerek OECD ülkelerinden gerek çoğu Müslüman ülkeden geride olduğunu gösterdi; kadınların iş gücüne katılım oranında ciddi bir artış sağlanmaması durumunda 2023 sayısal büyüme hedeflerine ulaşmanın zor olacağına farklı senaryolarla ortaya koydu. Bu kapsamda, son dönemde kadın istihdamını ve istihdama katılım oranını artırmaya yönelik politika girişimlerini ele alan Aşık, politikaların iş gücü arzını artırmaya odaklandığını, iş gücü talebini artırmaya dönük politika tasarımlarının eksikliğinin görüldüğünü ifade etti. Özellikle 2008 küresel krizinin ardından saf bir girdi-çıktı karşılaştırması olarak ele alınacak verimlilik hedeflerinin merkez ekonomilerden çevreye yayılan yapıda krizlere yol açmasının kaçınılmaz olduğu, verimliliğin ancak çalışma hayatı, sosyal koşullar, çevre gibi boyutlarıyla ele alınmasının gelecek dönemin temel yaklaşımı olacağının belirtildiği sempozyum, katılımcıların çalışma hayatı ve verimlilik konusundaki sorularını cevaplamakla birlikte birçok soruyu beraberinde getiren yorumlarıyla tamamlandı. MAYIS 2015 BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI FİKRİ IŞIK: “ÜRETİME VE YATIRIMA ÇOK CİDDİ AĞIRLIK VERDİK” Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Niğde Organize Bölgesi’ndeki Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) İl Müdürlüğü açılışı ve girişimcilik kursiyerleri için 24 Mayıs 2015 tarihinde düzenlenen sertifika törenine katıldı. Törende konuşma yapan Işık, dünyada 2008 yılında yaşanan krizin herkese üretimin kıymetini, değerini bir kez daha öğrettiğini dile getirdi. Başta ABD olmak üzere İspanya, Fransa gibi bazı ülkelerin yaşanan bu krizi çok önemsemediğini, finansla, turizmle ve değişik sektörlerle yollarına devam edebileceği anlayışında olduklarını belirten Işık, “Fakat 2008 krizi üretim olmadan, sanayi olmadan diğer sektörlerin beslenemeyeceğini, adeta başta hizmet sektörü ve tarım sektörü olmak üzere pek çok sektörün sanayideki büyümeye bağlı olduğunu çok acı bir tecrübeyle tekrar görmüş oldular” dedi. 2008 krizi teğet geçmeseydi, Türkiye'yi kalbinden vururdu Bakan Fikri Işık, Türkiye’de üretimin, yatırımın ve istihdamın artması için çok yoğun gayret gösterdiklerini, ülkedeki teşvik mekanizmasını yeniden ele aldıklarını ve değerlendirdiklerini ifade etti. 2008 yılında yapılan çalışmaların ne kadar değerli olduğunu bütün Türkiye'nin gördüğünü dile getiren Işık, “Türkiye eğer 2002-2008 yılı arasında üretime yatırıma ve istihdama gereken desteği ve gereken önemi vermeseydi 2008 krizi Türkiye'yi teğet geçmez, adeta kalbinden vururdu. Ülkenin 2002-2008 yılındaki bu kararlı destekleri 2008 krizinin Türkiye açısından bazı alanlarda fırsata dönüşmesine sebep oldu. O günden bugüne kadar da üretime hep destek veriyoruz, tam destek veriyoruz. Üretim Türkiye için olmazsa olmazdır. Üretimin değerini önemsemediğimiz gün Türkiye geriye gider. Bu açıdan da Hükümet olarak üretime desteğimizi bundan sonra da artırarak sürdüreceğiz” diye konuştu. KOBİ’ler üretimin kılcal damarları Bakan Işık, üretimin özellikle işletme ve girişim bazında yüzde 99.85'ini oluşturan KOBİ’lerin dünyada ve Türkiye’de üretimin kılcal damarları olduğunu kaydetti. Kılcal damarları çalışmayan bir vücudun organlarının hareket etmesinin mümkün olamayacağını belirten Işık, şunları ifade etti: “Türkiye'de istihdamın yüzde 76'sını KOBİ’ler sağlıyor, ihracatımızın da yüzde 56’sını KOBİ’ler yapıyor. Dolayısıyla KOBİ'ler sadece Türkiye için değil, dünya için en önemli üretim merkezleridir. KOBİ'lerin güçlenmesi Türkiye’nin güçlenmesi demektir. KOBİ’lerin büyümesi Türkiye'nin büyümesi demektir. Biz özellikle KOBİ'leri desteklemek için KOSGEB'i çok daha aktif hale getirdik. KOBİ'lerin gelişmesi için KOSGEB son derece etkin projeleri bir bir hayata geçiriyor. KOSGEB’de özellikle küçük ölçekli işletmelerimize Ar-Ge desteği, inovasyon desteği veriyoruz. Bunları 2015 için Sayın Başbakanımızın talimatıyla yüzde 50 oranında artırdık. KOBİ'lerimizin Ar-Ge'ye, Ür-Ge'ye ve inovasyona daha fazla yönelmeleri amacıyla bu desteklerimizi artırıyoruz” Üniversite mezunları kendi işini kursun Işık, her üniversite mezununun devletten atama beklediği bir ülke olamayacaklarını belirterek, “Asıl beklentimiz üniversiteyi bitiren gençlerimizin kendi işini kurmasıdır. Bunun için girişimciliğe çok önem veriyoruz. Japonya girişimciliğin kıymetini 17. yüzyılda fark etti. Bugün dünya ticaretinden en fazla pay alan ülkelerden biri ancak geldiği nokta 300 yıllık bir mücadelenin sonucu. Girişimci bir millet olarak biraz da bilinçli hareket ettiğimizde başarılı olmamak için bir sebebimiz yok” şeklinde konuştu. 59 MAYIS 2015 SUMMARY 2015 PRODUCTIVITY WEEK ‘2015 Productivity Week’ Celebrated Throughout the Country 2015 Productivity Week Student Activities: Productivity-themed Idea and Short Film Competition ‘2015 Productivity Week’, organized by ‘Ministry of Science, Industry and Technology’ and ‘Directorate General for Productivity’, was celebrated between April 27 and May 3, 2015 throughout the country with various ceremonies and activities. Opening ceremony of the week was carried out on April 27, 2015 in ATO Congresium Convention Centre. Executives and representatives from public and private institutions, academicians and students attended the opening ceremony. Within the context of 2015 Productivity Week, successful students ranked in Productivity-themed Idea and Short Film Competition were granted awards with a ceremony organized on April 28, 2015. The ceremony started with opening speeches of Yunus Emre Karaosmanoğlu, Deputy Undersecretary of Ministry of Science, Industry and Technology and Anıl Yılmaz, General Director of Productivity. 187 ideas and 49 short films competed in Productivity-themed Idea and Short Film Competition. Applications were evaluated by selection committee composed of Ministry of Science, Industry and Technology, Industry and Technology Experts and 7 project ideas and 3 shorts films were granted an award. 2015 Productivity Project Awards A Total of 193 projects including 131 large scale enterprises applied for the 2015 Productivity Project Awards. The projects that have passed preliminary screening were evaluated by 45 voluntary independent assessors on-site. As a result of general assessment, 12 large enterprises were granted an award in categories of Product Development, Sustainable Production and Process Improvement.In addition, 4 medium sized enterprises, 4 small enterprises, 1 microenterprise and 4 public institutions were granted an award. 60 General Director of Productivity, Anıl Yılmaz stated in his speech that although the term 'productivity' is frequently used in daily language, productivity awareness of the society is not at desired level. He indicated that Productivity Week has been organized with the purpose of perpetuating productivity perspective in every facet of life. He pointed to many activities within the framework of 2015 Productivity Week that would emphasize productivity and bring it into the forefront. Addressing students, he said that ‘It is essential for you to embrace sustainable productivity awareness as future industrialists, executives, scientists and artists of Turkey in order to make our country stronger and to leave a country with better conditions for the next generations’. Competitive Sectors Conference and Photography Exhibition Within the context of ‘Competitive Sectors Programme’ that has been carried out by the European Union and the Ministry of Science, Industry and Technology with a budget of 2.8 evros all chambers of commerce and industry in Turkey, development agencies, universities, nongovernmental organizations, public institutions and foreign mission came together in ‘Competitive Sectors Conference and Photograph Exhibition’ in April 14, 2015 in Ankara. Fikri Işık, Minister of Science, Industry and Technology stated in his opening speech that all implementation experiences that have been gained until today will be valuable within the framework of European Union-Turkey Financial Cooperation and opportunities in periods of 2014-2020 would be evaluated. ‘Sustainable Production and Eco-Efficiency Panel’ held in Konya ‘Sustainable Production and Eco-Efficiency Panel organized with cooperation of Konya Science, Industry and Technology Provincial Directorate, Konya Chamber of Commerce and Karatay University was carried out on May 4, 2015 in Congress Hall of Konya Chamber of Commerce as part of ‘2015 Productivity Week Activities’. Sustainable production, eco-efficiency and energy efficiency subjects set the agenda of the panel and relevant experts, academics, and industrialists participated in panel. MAYIS 2015 ‘Transformation of Inefficient Electric Motors in Industry’ discussed in Regional Consultation Meeting of Science, Industry and Technology Provincial Directorates Regional Consultation Meetings organized semi-annually were carried out in Ardahan, Balıkesir, Çorum, Denizli, Kahramanmaraş, Karabük, Kayseri, Tunceli and Yalova in April, 9-10, 2015. As well as senior staff -governor, deputy governor and mayor- representatives from Small and Medium Industry Development Organization, Turkish Standards Institution, Development Agencies, Universities, Chambers of Commerce and Industry and Provincial Directors of Science, Industry and Technology attended the meeting. Experts made presentations in subjects of ‘Transformation of Inefficient Engines in Industry’, ‘Legislation Simplification’, ‘Internal Control’ and ‘Domestic Production’ in regional consultation meetings in nine provinces simultaneously. Taiex Conference held in Poland ‘Digital integration, energy and resource efficiency in the textile and clothing industry in the Euro-Mediterranean area Conference’ within the framework of European Commission Technical Assistance Information Exchange Instrument (TAIEX) was held in Krakov, Poland in April 27-28, 2015. Participants from EU and Mediterranean countries (Turkey, Kosovo, Jordan, Algeria, Morocco, Tunisia, Egypt and Palestine) were invited to the conference and successful business practices, programs and policies concerning digital integration, energy efficiency and sustainability of textile materials were discussed for increasing competitiveness in textile and clothing industry enterprises. 61 MAYIS 2015 SANAYİ GÖSTERGELERİ / INDUSTRY INDICATORS Sanayi Üretim Endeksi (2010 Ort.=100) - İmalat Sanayi Üretim Endeksi (2010 Ort.=100) Industrial Production Index (2010 Avg.=100) - Manufacturing Industry Production Index (2010 Avg.=100) Kaynak: TÜİK - Source: TurkStat İmalat Sanayi Kapasite Kullanım Oranı (%) Capacity Utilization Rate of Manufacturing Industry (%) 62 Kaynak: Merkez Bankası - Source: Central Bank of The Republic of Turkey MAYIS 2015 BİLİM VE TEKNOLOJİ GÖSTERGELERİ / SCIENCE and TECHNOLOGY INDICATORS Türkiye ve Seçilmiş OECD Ülkelerinde 1000 Çalışan Başına Araştırmacı Sayısı (Tam zaman eşdeğeri) (2013) Total Researchers Per Thousand Total Employment in Turkey and Selected OECD Countries (Full time equivalent) (2013) Türkiye ve Seçilmiş OECD Ülkelerinde Toplam Araştırmacı Sayısı Yıllık Büyüme Oranı (Tam zaman eşdeğeri) (2013) Total Researchers Annual Growth Rate in Turkey and Selected OECD Countries (Full time equivalent) (2013) Kaynak: TÜİK, OECD MSTI - Source: TurkStat, OECD MSTI Türkiye'de ve Seçilmiş OECD Ülkelerinde Toplam Araştırmacı Sayısı (Tam zaman eşdeğeri) (2002 - 2013) Total Researchers in selected OECD Countries and Turkey (Full time equivalent) (2002 - 2013) Türkiye'de Toplam Araştırmacı Sayısı Yıllık Büyüme Oranı (Tam zaman eşdeğeri) (2013) Total Researchers Annual Growth Rate in Turkey (Full time equivalent) (2013) Kaynak: TÜİK, OECD MSTI - Source: TurkStat, OECD MSTI 63 MAYIS 2015 ULUSAL VE ULUSLARARASI VERİMLİLİK İSTATİSTİKLERİ NATIONAL and INTERNATIONAL PRODUCTIVITY STATISTICS İmalat Sanayi Verimlilik Değişimleri (Yıllık ve Üç Aylık) ve Üç Aylık için Eğilimler Productivity Changes in Manufacturing Industry (Annually and Quarterly) and Trends for Quarterly Data Kaynak: Türkiye Ulusal Verimlilik İsta s kleri ve EUROSTAT - Source: Na onal Produc vity Sta s cs of Turkey and EUROSTAT Seçilmiş Avrupa Ülkeleri 2014 Yılı Çalışan Kişi Başına Üretim Endeksi Ortalaması ve Yıllık Ortalama Değişim Oranları Index of Production Per Person Employed; Average of the Year 2014 and Annual Average Rate of Growth For Selected European Countries Kaynak: Türkiye Ulusal Verimlilik İsta s kleri ve EUROSTAT - Source: Na onal Produc vity Sta s cs of Turkey and EUROSTAT 64 ULUSAL VERİMLİLİK İSTATİSTİKLERİ / NATIONAL PRODUCTIVITY STATISTICS