E - HABER BÜLTENİ Karbon Saydamlık Projesi Haberleri İÇERİK S.2: Karbon Saydamlık Projesi 2011 için ilk adım atıldı CONTENT P.3: First Step Taken for Carbon Disclosure Project S.3: CDP Türkiye 2011 yılının ilk Çalıştayını 31 Mart'ta gerçekleştirecek P.3: CDP will actualize its’ first workshop the 31st of May S.4: CDP Türkiye projesi 2011 yılına Türkiye Bankalar Birliği üyelerine yaptığı sunumla başladı P.4: CDP Turkey project started the year 2011 with a presentation to the members of Banks Association of Turkey S.5: Türkiye karbon salımında 24. Sırada P.6: Turkey 24th in Carbon Emissions S.7: Mercer İklim Değişikliği ve Yatırım hakkında Rapor yayınladı P.7: Mercer Issues Report on Climate Change and Investment S.8: Çevreci Tedarik Zinciri: İşletmeler Gizli Kalmış Değerlerin Kapısını Aralıyor P.8: Greening the supply chain: businesses unlock hidden value S.9: Karbon Saydamlık Projesi Üçüncü Tedarik Zinciri Raporunu Yayınladı P.9: Carbon Disclosure Project Publishes Third Supply Chain Report S.10: Şirketlerde İklim Değişikliği Bilgilendirmesi Hakkında Yol Gösteren Rapor P.10: Report Offers Guidance to Companies on Climate Change Disclosure S.11: Hakkında P.11: About Sponsor Report Sponsor 1|P ag e www.cdpproject.net http://cdpturkey.sabanciuniv.edu Karbon Saydamlık Projesi 2011 için ilk adım atıldı Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu tarafından Akbank’ın desteği ile Türkiye’de hayata geçirilen “Karbon Saydamlık Projesi” (CDP) ikinci yılına girdi. Projenin ilk adımı, İMKB-100 endeksine dahil olan şirketlere karbon salımlarını ve iklim değişikliği ile ilgili politikalarını açıklamaları için davet mektuplarının gönderilmesi ile atıldı. Projenin ikinci yılında davet edilen şirket sayısı iki katına çıkarıldı. 1 Şubat itibariyle davet mektupları ve soru formları CDP tarafından şirketlerin Yönetim Kurulu Başkanlarına gönderildi. Geçtiğimiz hafta içinde bu mektupların kopyaları CEO ve Yatırımcı ilişkileri Bölüm başkanlarına e-mail ile ulaştırıldı. Bu yıl şirketlerin yanıtlaması gereken soru formu daha basit ve bütünleştirilmiş bir hale getirildi. Şirketlerden yanıtlarını 31 Mayıs tarihine kadar vermeleri bekleniyor. Bu sene CDP’nin geliştiridiği derecelendirme metodolojisi kullanılarak Türkiye’den yanıt veren şirketlerin de yanıtlarının derecelendirilmesi planlanıyor. Geçen sene olduğu gibi bu sene sonunda da sonuçlar ülke raporu halinde açıklanacak. Şirketler için workshoplar düzenlenecek Karbon Saydamlık Projesi’ne katılacak şirketlere, soru formunu yanıtlama konusunda destek olmak amacıyla Mart ayı içerisinde bir eğitim verilecek. İklim değişikliği ile ilgili ikinci bir çalıştayın da Nisan ayında gerçekleştirilmesi planlanıyor. 2|P ag e www.cdpproject.net http://cdpturkey.sabanciuniv.edu First step taken for Disclosure Project 2011 Carbon The “Carbon Disclosure Project” (CDP) that was brought to life by Sabancı University Corporate Governance Forum with the sponsorship of Akbank, entered its’ second year of activity. By sending out letter inviting ISE-100 index companies to disclose carbon emission and climate change policies, the first step of the project has been taken. of those letters have been sent to CEO’s and investor relations department chairs via e-mail. The questionnaire has been redesigned this year to facilitate its’ completion by companies. Responses are expected by the 31st of May. Responding Turkish companies will see their responses graded by a new grading methodology proposed by the CDP. As in the last year of the CDP, at the end of the current year results will be announced in the form of a country report. The number of invited companies has doubled in the second year of the project. As of first of February, invitation letters and questionnaires have been sent to companies’ chairmen. During last week, digital copies Workshops for companies will be organized In order to help attending companies fill the questionnaire, a workshop will take place in March. A second workshop about climate change is planned for the month of April. CDP Türkiye 2011 yılının ilk Çalıştayını 31 Mart'ta gerçekleştirecek CDP will actualize its’ first workshop the 31st of March CDP Türkiye 2011 yılında da geçen sene olduğu gibi davetli firmalara yönelik çalıştaylar düzenleyecek. The Marmara'da düzenlenecek ilk çalıştay'da katılımcılara CDP Londra'dan gelen teknik bir uzman yenilenen CDP soruları ve bunları online bir sistem üzerinden nasıl yanıtlamaları gerektiği hakkında bilgiler verecek. CDP will organize again this year workshops for the participating companies. At the workshop that will take place at The Marmara, a technical expert from CDP London, will inform participants about the redesigned CDP questionnaire and how companies will answer it through an online system. Çalıştayın ikinci kısmında ise ERM'den gelen uzmanlar CDP'yi yanıtlamada şirketlere yardımcı olabilecek ülke ve sektör örnekleri verecek ve çevre konusunda yapacakları çalışmalarının kendilerine nasıl fayda sağlayabileceği üzerine şirketleri bilgilendirecek. At the second part of the workshop, experts from ERM will provide examples of countries and sector that can help companies and explain how environmental activities will profit them. Çalıştay CDP tarafından davet alan şirketlere açık olmakla beraber, diledikleri taktirde Danışmanlık şirketleri ve CDP'ye gönüllü yanıt vermek isteyen diğer şirketler de katılabilecekler. The workshop is not only open to companies who received an invitation, but also to their companies and other companies that volunteer to participate to the CDP. 3|P ag e www.cdpproject.net http://cdpturkey.sabanciuniv.edu CDP Türkiye projesi 2011 yılına Türkiye Bankalar Birliği üyelerine yaptığı sunumla başladı Karbon Saydamlık Projesi’ne geçtiğimiz yıl bankacılık sektörü yoğun ilgi gösterdi. 2010’da projeye katılan şirketlerin yarısının bankalar olması nedeniyle, Türkiye Bankalar Birliği’ne CDP Türkiye 2010 raporunun lansmanı sırasında en sorumlu sektör ödülü verilmişti. Bu sene de bankaların projeye olan ilgisi doğrultusunda Türkiye Bankalar Birliği üyelerine Karbon Saydamlık Projesi ile ilgili özel bir sunum yapıldı. Sunuma Türkiye Bankalar Birliği Üyesi 12 bankadan 18 kişi katıldı. Bankaların yoğun ilgi gösterdiği sunumda CDP’nin işleyişi, geçen senenin sonuçları ve 2011 senesi için planlananlar ile ilgili ayrıntılar konuşuldu. Yatırımcı ilişkileri açısından iklim değişikliğinin önemi ve bu anlamda Türkiye’nin konumu üzerine tartışmalar gerçekleştirildi. Yapılan sunumda öncelikle Projenin global çalışmaları ile ilgili bilgi verilerek başlandı. Ardından projenin ilk yılında Türkiye'de neler yapıldığından bahsedildi. CDP Türkiye 2010 raporunun sonuçları detaylı bir sekilde aktarıldı. Daha sonra 2011 senesinde yapılması planlanan çalışmalar ve bunların Türkiye marketinde yaratacağı olası etkilerden bahsedildi. Son olarak geçtigimiz Ağustos ayında CDP'nin de katıldığı BM İklim değişikliği zirvesinin sonuçları ve bu sonuçların globalde ne gibi etkileri olacağı anlatıldı. Türkiye'nin bu resimde nerede yer aldığı konuşuldu. CDP'nin de danışman olarak çağrıldığı ve Cevre ve Orman Bakanlığın'da yapılan toplantının ardından alınan bilgiler doğrultusunda bakanlığın önümüzdeki dönemde ne gibi çalışmalar geröekleştireceği ile ilgili bilgiler verildi. Sunumun ardından katılımcılarla bankacılık sektörünün üzerinde iklim değişikliğinin sonuçlarının ne derece ele alındığı ve nasıl bir yöntem izlenmesi gerektiği üzerine tartışmalar gerçekleşti. Yatırımlar açısından iklim değişikliğini fırsat olarak kullanmanın önemi üzerinde duruldu. Dünyada bankacılık sektörünün bu konu ile ilgili duruşu ve Türkiye'nin burada nasıl konumlanması gerektiği üzerine tartışıldı. Son olarak uluslararası kalkınma bankalarının bu anlamda planladığı çalışmalar hakkında konuşuldu. Bankalardan gelen temsilcilerin proje ve iklim değişikliğine yönelik soruları cevaplandı. CDP Turkey project started the year 2011 with a presentation to the members of Banks Association of Turkey The banking sector has been very interested in the project in the last year. As the half of the companies participating to the project have been banks in 2010, the Banks Association of Turkey received a price for The Most Responsible Sector during the launch of the CDP report 2010. In accordance to banks interest in the project, a special presentation about the Carbon Disclosure Project took place for members of Banks Association of Turkey. 18 representatives of 12 Banks Association of Turkey member banks attended the presentation. CDP’s operations, last years results and details of the plans for the year of 2011 have been discussed during the presentation. Also, the importance of climate change relative to investor relations and in this matter Turkey’s position have been emphasized during discussions. The presentation began with information about the Project’s global operations. Then the Turkey projects’ achievements in their first year have been mentioned. CDP Turkey 2010 Reports’ detailed results have been communicated. Later, activities planned for the year 2011 and the effect they will create on the Turkish market has been touched. Lastly, results of the UN Climate Change Summit past August and global impact of those results have been interpreted. Turkey’s place in the bigger picture has been mentioned. Actions planned by the Ministry of Environment and Forestry have been shared, according to the past meeting with the Ministry, where CDP took the role of consultant. After the presentation, how far climate change results are considered by the banking sector and what methodologies should be followed were some titles discussed with participants. The importance of seing climate change as an investment opportunity has been emphasized. The global positioning of the banking sector and where Turkey should be positioned were other topics debated. Lastly, international development banks’ actions planned have been discussed. Representatives questions about the project and climate change have been answered. 4|P ag e www.cdpproject.net http://cdpturkey.sabanciuniv.edu Yatırımcılar CDP’sinde 71 trilyon dolarlık sermayeyi yöneten 551 imza ve Su Saydamlık CDP’sinde 43 trilyon dolarlık sermayeyi yöneten 354 imza, CDP 2011 bilgi taleplerinin arkasındaki otoriteyi temsil ediyor Türkiye karbon salımında 24. Sırada Amerikan Enerji Veri İdaresi'nin raporuna göre yaşadığımız büyük resesyon bile, küresel ölçekte karbon salımlarını azaltamadı Geçen seneye göre yatırımcı sayısında ve taşıdıkları sermayede anlamlı bir artış gözleniyor. Bu büyük başarıda çabası ve yardımı geçmiş tüm katılımcılara buradan teşekkür etmek iztiyoruz. Amerikan Enerji Veri İdaresi'nin karbon salımlarıyla ilgili yeni raporuna göre ekonomide 1930'lardan sonra görülen en büyük resesyon bile, küresel ölçekte karbon salımlarını azaltamadı. 2008 yılında başgösteren mali kriz etkisiyle Batı'daki sanayi üretiminin düşmesine rağmen, Çin ve bir dizi ülkedeki hızlı büyüme, 2009'da atmosfere karışan zehirli gaz miktarının bir önceki yıla göre hemen hemen aynı kalmasını sağladı. Çin, 2009'da en fazla karbon salımı yapan ülke olurken Türkiye, 24'üncü sırada yer aldı. İngiliz Guardian gazetesinde yer alan habere göre, Türkiye'de karbon salımları bir önceki yıla oranla yüzde 7,3 azaldı. Amerikan Enerji Veri İdaresi bu listeyi sadece enerji üretimini yani termik ve doğalgazla çalışan santrallerden ve otomobillerden kaynaklanan salımları inceleyerek hazırlıyor. Listede, 7 milyar 711 milyon ton'luk salımla birinci sırada olan Çin'i, 5 milyar 425 milyon ton'la ABD izliyor. 1 milyar 602 tonla Hindistan üçüncü, 1 milyar 572 tonla Rusya dördüncü ve 1 milyar 98 milyon tonla Japonya beşinci sırada. İlk onda Avrupa'dan sadece Almanya ve İngiltere yer alıyor. Almanya yüzde 7'lik düşüşle 6. sırada yer alırken, İngiltere yüzde 7,8'lik düşüşle 10. oldu. Türkiye'nin yıllık karbon salımı ise 253 milyon ton. 2009'da bir önceki yıla kıyasla karbon salımı sadece binde bir oranında azalırken, Kuzey Amerika ve Avrupa'da yüzde 6,9'luk bir düşüş, Asya ve Okyanusya'da ise yüzde 7,5'luk bir artış görüldü. Afrika ve Avrasya'da salımlar azaldı, Orta Doğu ve Güney Amerika'da ise arttı. 1 Şubat 2011 5|P ag e www.cdpproject.net http://cdpturkey.sabanciuniv.edu Turkey 24th in Carbon Emissions According to the reports of the American Energy Data Authority, even the great recession was not able to reduce carbon emissions in a global scale According to the new report of the American Energy Data Authority about carbon emissions, even the biggest recession since 1930 was not able to reduce carbon emissions in a global scale. Globally, 551 signatories with US$71 trillion in assets for Investor CDP and 354 signatories with US$43 trillion in assets for CDP Water Disclosure represent the authority behind the CDP 2011 information requests The investor numbers and assets have increased yet again compared to last year’s and we would like to thank all participants for all their efforts and contribution to this great achievement. Despite the drop of industrial production in the west with the crisis arising in 2008, the rapid growth in China and a couple of other countries, left the level of toxic gases mixed into the atmosphere in the year 2009 almost equal compared to the previous year. While China has the highest carbon emission for the year 2009, Turkey was ranked 24th. According to a report in the British journal Guardian, Turkey’s carbon emissions declined 7.3% relative to the previous year. American Energy Data Authority prepares this list examining only energy production, including thermal and natural gas stations and emissions caused by automobiles. While China leads the list with 7.711 billion tons of emission, USA occupies the second place with 5.425 billion tons. India comes third with 1.602 billion tons, Russia comes fourth with 1.572 billion tons and Japan comes fifth with 1.098 billion tons. Only Europian countries in the top ten are Germany and England. While Germany is sixth with a drop of 7%, England occupies the tenth place with a reduction of 7.8%. Turkey’s yearly carbon emission was as high as 253 million tons. While overall carbon emissions dropped only 0.1%, a reduction of 6.9% in North America and Europe, and an increase of 7.5% in Asia and Ocenian was observed. Emissions in Africa and Eurasia dimished, and increased in Middle East and South America. February 1st, 2011 6|P ag e www.cdpproject.net http://cdpturkey.sabanciuniv.edu Mercer İklim Değişikliği ve Yatırım Hakkında Rapor Yayınladı Mercer Issues Report on Climate Change and Investment by Robert Kropp Warning that portfolio risk could increase by 10% in the next 20 years, Mercer recommends that at least 40% of the portfolios of institutional investors include investments in climate change mitigation and adaptation. Portföy riskinin, gelecek 20 sene içerisinde %10 artabileceği uyarısında bulunan Mercer, kurumsal yatırımcı portföylerinin, en az %40 oranında, iklim değişikliği azaltım ve adaptasyon yatırımları içermesini önermektedir. SocialFunds.com -- Asserting that "investors cannot simply rely on a best guess as to how the future will unfold when planning their investments," Mercer has published a report that states, "Institutional investors must develop new tools to more effectively model systemic risks such as climate change." SocialFunds.com – Mercer yeni raporunda “Yatırımcılar, yatırımlarını planlarken, geleceğin nasıl olacağı hakkındaki en iyi tahmine itimat edemezler” ve “Kurumsal yatırımcılar, iklim değişikliği gibi sistemik riskleri daha efektif modelleyebilecek yeni araçlar geliştirmelidirler” diyor. Warning that the quantitative analysis of traditional asset allocation fails to account for the potential impacts of climate change, the report states, "Historic precedent is not an effective indicator of future performance." According to the report, the economic cost of climate policy could lead to as much as a 10% increase in portfolio risk in the next 20 years. Geleneksel mal varlığı dağıtımının sayısal analizinin, iklim değişikliğinin potansiyel etkilerini değerlendiremediğini belirten rapor, geçmişte kalan örneklerin, gelecekteki performansın efektif göstergeleri olmadığını belirtiyor. Rapora göre, iklim planının ekonomik maliyeti, 20 sene içinde, portföy riskini %10 kadar arttırabilir. "Climate-related policy changes could increase the cost of carbon emissions by as much as $8 trillion over the coming 20 years," Danyelle Guyatt, head of global research for the Responsible Investment team at Mercer, said. "The longer the delay, and the poorer the coordination in implementing the changes, the more uncertainty there will be for investors. The cost of impacts to the physical environment could exceed $4 trillion." Mercer’da sorumlu yatırım ekibinin global araştırmasının başında olan Danyelle Guyatt, “İklimle ilgili politik değişiklikler karbon salım maaliyetlerini önümüzdeki 20 sene içerisinde 8 trilyon dolara kadar yükseltebilir” diyor. “Gecikme ne kadar uzun olursa, ve uygulamadaki koordinasyon ne kadar zayıf olursa, yatırımcılar için bir o kadar belirsizlik oluşacaktır. Fiziksel çevreye etkilerin maliyeti 4 trilyon doları geçebilir.” By "increasing investment in mitigation and adaptation efforts globally," the report finds, institutional investors can both serve the financial interests of beneficiaries and help address climate change. A typical portfolio seeking a seven percent return on investment, for instance, "could manage the risk of climate change by ensuring around 40% of assets are held in climate sensitive assets," according to the report. Rapora göre, “global anlamda azaltma ve adaptasyon eforlarına yapılan yatırımı artırarak, kurumsal yatırımcılar hem hak sahiplerinin finansal kazançlarını desteklerler, hem de iklim değişikliği konusuna yönelmiş olurlar. Bir yatırımdan yüzde yedilik bir getiri hedefleyen tipik bir portföy, “mal varlığının yaklaşık %40’ını iklim değişikliği konusunda hassas varlıklar çerçevesinde bulundurarak, iklim değişikliği riskini yönetebilir.” 7|P ag e www.cdpproject.net http://cdpturkey.sabanciuniv.edu GREENING THE SUPPLY CHAIN: BUSINESSES UNLOCK HIDDEN VALUE ÇEVRECİ TEDARİK ZİNCİRİ: İŞLETMELER GİZLİ KALMIŞ DEĞERLERİN KAPISINI ARALIYOR “Businesses now ‘walk the walk’- embedding sustainable practices into procurement yields better performance and return on investment” January 26, 2011 – London and New York: Businesses are now seeing a return on investment from embedding sustainable practices into the procurement function, indicating an emerging trend in supply chain engagement and collaboration. More than 50% of large businesses and 25% of their suppliers have seen cost savings as a result of carbon management activities. Ocak 26, 2011 – Londra ve New York: Tedarik süreçlerine sürdürülebilirliği destekleyen uygulamalar katmış işletmelerin yatırım getirilerinin pozitif olması, tedarik zincirlerinde doğa dostu yeni bir trende işaret ediyor. Karbon salınımlarının yönetimi sayesinde, büyük işletmelerin %50’si, tedarikçilerin ise %25’i masraflarında tasarruf yapabildi. That’s according to The Carbon Disclosure Project 2011 Supply Chain Report, produced by management consulting firm A.T. Kearney, which looks at climate change actions and performance of 57 of the leading global companies and 1,000 of their suppliers across a broad cross-section of industries. A.T. Kearney yönetim danışmanlığı şirketi tarafından hazırlanan, Karbon Saydamlık Projesi 2011 Tedarik Zinciri Raporu’nda bulunan bu bilgiler yanında, rapor, geniş bir sektör yelpazesi içerisinde yer alan, lider 57 global şirketin ve bu şirketlerin 1000 adet tedarikçisinin iklim değişikliği ile ilgili faaliyet ve performanslarını inceliyor. Eighty-six percent of companies saw commercial benefits from working closely with suppliers to improve performance and mutual return on investment, up from 46% in 2009. This jump is evidence of how sustainable procurement practices are addressing climate change and could have major impact on the supply chain, which for most companies accounts for at least 50% of carbon emissions. Performans ve karşılıklı yatırım getirisini artırmak amacıyla tedarikçileri ile yoğun işbirliği içerisinde olan ve kar elde etmiş olan şirketlerin sayısı 2009 yılındaki %46’lık seviyesinden, %85’e çıktı. Bu sıçrayış, sürdürülebilir tedarik aktivitelerinin iklim değişikliğine nasıl hitap ettiğinin ve tedarik zinciri şirketlerin karbon salınırlıklarının en az %50’sini oluştururken, bu zincir üzerinde nasıl bir etkisi olduğunun kanıtıdır. Daniel Mahler, A.T. Kearney partner and study coleader said, “Forward looking corporate executives are realizing that the implementation of carbon emission reduction programs deliver significant economic and strategic benefits for their organizations. Close collaboration with suppliers on these efforts multiplies the benefits.” A.T. Kearney ortağı ve araştırma ortak lideri Daniel Mahler, “İleri görüşlü yöneticiler, karbon salınımını azaltıcı programlar uygulamanın, şirketleri için önemli ölçüde ekonomik ve stratejik getirilerinin olduğunun farkına varıyorlar. Tedarikçileri ile bu konuda yapacakları sıkı bir işbirliği getirilerin katlanmasını sağlıyor” dedi. 8|P ag e www.cdpproject.net http://cdpturkey.sabanciuniv.edu Karbon Saydamlık Projesi Üçüncü Tedarik Zinciri Raporunu Yayınladı Carbon Disclosure Project Publishes Third Supply Chain Report by Robert Kropp The 57 corporate members of the CDP Supply Chain program received responses on emissions reduction from over 1,000 supply chain companies, a 40% improvement over 2009. CDP Tedarik Zinciri programının 57 kurumsal üyesi, tedarik zincirleri dahilindeki 1000’i aşkın tedarikçiden, karbon emisyonlarını azaltmaları konusunda yanıt alarak, 2009’a göre yanıt oranında %40’lık bir artış gerçekleştirdi. SocialFunds.com -- According to the recently published Carbon Disclosure Project 2011 Supply Chain Report, "Over 50% of an average corporation's carbon emissions are typically from supply chain." A 2008 analysis published in the McKinsey Quarterly found that as much as 60% of corporate GHG emissions originate in supply chains. SocialFunds.com – Yakın bir zamanda yayınlanan Karbon Saydamlık Projesi 2011 Tedarik Zinciri raporuna göre, “Ortalama büyüklükte bir kurumun karbon emisyonunun %50’sinden fazlası, tipik olarak tedarik zincirinden geliyor.” 2008’de, McKinsey Quarterly’de yayınlanan bir analiz de, kurumsal sera gazı emisyonlarının %60’nın tedarik zincirinde köken bulduğunu açıklıyor. The report, the third since CDP Supply Chain was launched in 2007, details the results of engagement by 57 corporate members of the program with over 1,000 suppliers. In 2009, the program had 44 corporate members. 2007’de CDP Tedarik Zinciri programının başlatılmasından beri yayınlanan bu üçüncü rapor, 57 kurumsal şirketin 1000’I aşkın tedarikçi ile yaptıkları işbirliklerinin sonuçlarını ayrıntılarla anlatıyor. 2009 yılında, programa 44 kurumsal üye katılmıştı. "In 2010," the report states, "Supplier response to CDP grew by 40%." Furthermore, the report continues, "In the emerging markets… the response rate for the CDP Supply Chain questionnaire was twice as high as for the Investor CDP questionnaire," demonstrating the influence of CDP Supply Chain members. “2010 yılında, tedarikçilerin CDP’ye yanıt oranı %40 artış gösterdi.” Ayrıca, “gelişmekte olan piyasalarda… CDP Tedarik Zinciri soru formuna yanıt miktarının, CDP soru formuna verilen yanıtların iki katı” olması, CDP Tedarik Zinciri üyelerinin ikna gücünü gösteriyor. According to the report, scope 1 (direct) and scope 2 (purchased electricity) emissions have increased from 60% in 2009 to 80%, and 60% of suppliers are now engaged in reducing carbon emissions. Reporting on scope 3 emissions, which include such indirect sources as supply chains, "Remains” though “a challenge for most companies." "However, significantly more members now track and report their own supply chain emissions – this more than doubled in 2010 to 45%." Rapora göre, kapsam 1 (doğrudan) ve kapsam 2 (satın alınan elektrik) emisyonları 2009 yılında %60 iken, %80’e yükseldi ve tedarikçilerin %60’ı karbon salınımlarını azaltmaya başladı. Kapsam 3 emisyonları ise, tedarik zinciri gibi dolaylı kaynaklarda meydana geldikleri için, şirketler bu emisyonları raporlamakta güçlük çekiyor. Buna rağmen, daha çok üye artık kendi tedarik zinciri salınımlarını izliyor ve raporluyor – raporlama yapan üye sayısı 2010’da ikiye katlanarak %45’i buldu. Tcholak-Antitch said, "Businesses are starting to see a return on their investment from embedding sustainable procurement practices. More than 50% of large businesses and more than 25% of their suppliers are already seeing cost savings as a result of carbon management." Tcholak-Antitch’e göre “Tedarik süreçlerine sürdürülebilirliği destekleyen uygulamalar katmış olan şirketler, yatırım getirileri görmeye başladılar. Karbon salınımlarının yönetimi sayesinde, büyük işletmelerin %50’si, tedarikçilerin ise %25’i masraflarında tasarruf yapabildi.” "Climate change is not going to wait for a global agreement," Tcholak-Antitch said. "Corporations, and particularly our supply chain members, know that business can't wait and are going ahead. In the future, they will be better positioned competitively as a result." “İklim değişikliği global bir anlaşmayı beklemeyecek,” diyor Tcholak-Antitch. “Kurumlar ve özellikle tedarik zinciri üyelerimiz işin beklemeyeceğini biliyorlar ve ilerliyorlar. Bu tavır sayesinde gelecekte, rakiplerine göre daha iyi bir konumda olacaklar.” February 14, 2011 Şubat 14, 2011 9|P ag e www.cdpproject.net http://cdpturkey.sabanciuniv.edu Şirketlere İklim Değişikliği Bilgilendirmesi hakkında Yol Gösteren Rapor Report Offers Guidance to Companies on Climate Change Disclosure by Robert Kropp Ceres identifies areas that companies should address in their climate change reporting, and provides examples of what constitutes best practice at present. Ceres, şirketlerin iklim değişikliği raporlarında hangi alanlara değinmeleri gerektiğini tanımlıyor ve günümüzde uygulanan en iyi pratiklerden örnekler veriyor. SocialFunds.com -- Regulation of greenhouse gas (GHG) emissions in the United States may be "inching" toward implementation, according to a new report by Ceres, but the slow pace of progress has not stopped sustainable investors from holding companies to increasingly rigorous standards of climate change disclosure. SocialFunds.com – Ceres’in yeni bir raporuna göre, Amerika’daki sera gazı regülasyonları yavaş yavaş uygulamalara geçişi sağlıyor, ancak bu yavaş ilerleme çevreci yatırımcıları, şirketlerden iklim değişikliği açıklamalarını gittikçe daha özenli standartlar altında gerçekleştirmelerini istemelerine engel olmuyor. "Disclosures now being made voluntarily, such as in corporate sustainability reports or Carbon Disclosure Project (CDP) survey responses, may also need to be made as part of mandatory SEC filings," the report states. “Günümüzde, kurumsal sürdürülebilirlik raporları veya Karbon Saydamlık Projesi’nde (CDP) olduğu gibi, şirketlerin gönüllü olarak yaptıkları açıklamalar da, mecburi hale getirilmek zorunda kalınabilir,” diyor Ceres raporunda. Focusing on large capitalization companies, with an emphasis on electric companies, which, it states, "tend to report more information than other companies," the report states that while climate change-related disclosures by public companies have improved in recent years, "disclosures very often fail to satisfy investors' legitimate expectations." Özellikle elektrik firmaları olmak üzere, yüksek kapitalli şirketlerin “başka şirketlere göre daha fazla açıklama yaptıklarına” ilgi çeken rapor, geçtiğimiz senelerde devlet kurumlarının iklim değişikliği hakkındaki açıklamalarının arttığını, ancak genel olarak “bu açıklamaların çoğu zaman yatırımcıların beklentilerini tam olarak karşılayamadığını” da dile getiriyor. The report indentifies five areas that should be addressed in corporate disclosures, including regulatory risks and opportunities, physical impacts, business trends, emissions, and strategic analysis of emissions management. Regülasyonun getirdiği risk ve fırsatlar, fiziksel etkiler, trendler, emisyonlar ve emisyon yönetiminin stratejik analizi olmak üzere, rapor, kurumsal açıklamalarda üzerinde durulması gereken 5 ana alan belirliyor. "Now, with expanded investor awareness of the financial impacts of climate change, investors are looking for more, and this report gives companies critical information on what 'more' should look like", stated Julie Gorte, senior vice president for sustainable investing at Pax World Management. Pax World Management’tan sürdürülebilir yatırımın kıdemli başkan yardımcısı Julie Gorte, “Artık, yatırımcıların iklim değişikliğinin etkileri hakkındaki farkındalıklarının artması ile, yatırımcılar ‘daha fazlasını’ istiyorlar ve bu rapor şirketlere, ‘daha fazlanın’ neye benzemesi gerektiği hakkında kritik bilgi veriyor” şeklinde yorumda bulunuyor. February 25, 2011 Şubat 25, 2011 10 | P a g e www.cdpproject.net http://cdpturkey.sabanciuniv.edu Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu hakkında About Sabancı Governance Forum Karbon Saydamlık Projesi'nin yerel ortağı olan Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu (CGFT) kurumsal yönetim ve sürdürülebilirlik konularına odaklanmış disiplinlerarası bir akademik araştırma ve düşünce merkezidir. Sabancı Üniversitesi Yönetim Bilimleri Fakültesi ev sahipliğinde çalışmalarını sürdüren Kurumsal Yönetim Forumu (CGFT), Dünya Bankası Grubu/IFC ile yakın ilşki içinde çalışmalarını sürdürmektedir. CGFT 2003 yılında yayınlanan Kurumsal Yönetim Rehberi'ni hazırlayan SPK komitesinde yer almıştır. CGFT gelişmekte olan piyasalarda kurumsal yönetim konusunda uluslararası bir uzmanlık merkez olarak bilinmekte ve uluslararası platformlarda ve çalışma gruplarında sıklıkla yer almaktadır. CDP’s local partner Sabancı University Corporate Governance Forum (CGFT) is an interdisciplinary academic research and reflection center focused on corporate governance and sustainability. Hosted by Sabancı University Faculty of Management, the Corporate Governance Forum (CGFT) carries on its activities in close relation with the World Bank Group / IFC. CGFT took place at the SPK committee that prepared the Corporate Governance Guide published in 2003. CGFT is known in emerging markets to be an international center of excellence for corporate governance and shows up frequently at international platforms and study groups. Ayrıntılı bilgi için: http://cgft.sabanciuniv.edu/tr/?Hakkimizda/Tarihce.html Karbon Saydamlık Projesi (Carbon Disclosure Project – CDP) hakkında Karbon Saydamlık Projesi, 2000 yılında, şirketlerin, yatırımcıların ve hükümetlerin iklim değişikliği tehdidine karşı önlem almalarını sağlayacak bilgileri toplamak ve paylaşmak amacıyla başlatıldı. CDP aracılığıyla sera gazı salımları ve iklim değişikliği stratejilerinin kamuoyuna ve yatırımcılara açıklanması sayesinde şirketler ve hükümetler karbon emisyonlarını azaltma hedefleri koyarak performans iyileştirmesi yapabiliyorlar. Bu veriler; kurumsal yatırımcılar, şirketler, kamu politikasını yönlendirenler, resmi kurumlar ve akademisyenler de dahil olmak üzere geniş bir kitle ile paylaşılıyor. CDP, iklim değişiklikleri risklerinin şirketler tarafından nasıl yönetildiğini küresel çapta raporlayan tek bağımsız uluslararası kuruluş olma özelliğini taşıyor. Örgüt, dünyada, 71 trilyon dolar değerindeki varlığı yöneten 551 kurumsal yatırımcı adına hareket ediyor. Ayrıntılı bilgi için https://www.cdproject.net http://cdpturkey.sabanciuniv.edu About Carbon Disclosure Project (CDP) The Carbon Dsclosure Project has started its activities in the year of 2000, aiming the collection and share of information helping companies, investors and governments take measures against the climate change threat. Through the disclosure of greenhouse gas (GHG) emission and climate change strategies to the public and investors, companies and administrations are able to set carbon emission reduction objectives and to improve their performance. Those data are shared with a large audience including corporate investors, companies, public policy makers, public organizations and academics. CDP, is the only independent international establishment reporting about climate change risks and how those risks are managed by companies in a global scale. CDP represents 551 institutional investors, with combined assets under management in excess of $71 trillion. For more information: https://www.cdproject.net http://cdpturkey.sabanciuniv.edu Contact Person: Mirhan Köroğlu Mirhan Köroğlu Proje Yöneticisi Project Manager Sabancı Üniversitesi Tel: +90 (216) 483 96 82 Corporate For more information: http://cgft.sabanciuniv.edu/tr/?Hakkimizda/Tarihce.html İletişim için: Karbon Saydamlık Projesi - Türkiye University Carbon Disclosure Project - Turkey Sabancı University Tel: +90 (216) 483 96 82 11 | P a g e www.cdpproject.net http://cdpturkey.sabanciuniv.edu