Yıl: 4, Sayı: 12, Eylül 2017, s. 201-218 Tahsin KULA1

advertisement
Yıl: 4, Sayı: 12, Eylül 2017, s. 201-218
Tahsin KULA1
ÇOCUKLUK DÖNEMĠ CĠNSEL ĠSTĠSMARINDA MAĞDUR, ANNE-BABA
TUTUMU VE DĠN ĠLE ĠLĠġKĠLENDĠRĠLMESĠ
Özet
Bu çalışmada çocukluk döneminde yaşanmış cinsel istismarın yarattığı
psiko-sosyal etkiler araştırılmıştır. Geçmişte yaşanmış cinsel istismarın kişilerin
bireysel ve sosyal yaşantılarında yarattığı olumsuzluklara dikkat çekilmiştir. Ayrıca
cinsel istismarın ikinci ve ücüncü kişiler üzerindeki olumsuz etkileri de
araştırmanın sınırlılıkları içerisine alınmıştır. İkinci ve üçüncü kişiler olarak
mağdurun anne ve babası kastedilmektedir. Yaşanılan cinsel istismarın hem olayı
yaşayan mağdur hem de anne babası açısından ne anlam ifade ettiğim ortaya
konmaya çalışılmıştır. Ayrıca çocukların yaşadıkları cinsel istismar olayına karşı
anne-babanın tutumu ve bu olayların din ile ilişkilendirilmesine de
değerlendirilmiştir. Çünkü cinsel istismar olayının artmasının sebeplerinden birisi
dini bir takım kaygıları da dikkate alarak ört pas edilmesidir. Gerek anne baba ve
gerekse mağdur zaman zaman kader/alın yazgısı, gizliliklerin araştırılması dinen
doğru değil gibi dine dayalı inançlarını öne sürerek olayın üzerine gitmemelerinin
sonuçlarına da değinilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Çocuk, cinsel istismar,
tutumu, dini dayanma, kader, dua
ruh sağlığı, anne-baba
ATTRIBUTION OF VICTIM, PARENTAL ATTITUDE AND RELIGION IN
CHILDHOOD SEXUAL ABUSE
Abstract
In this study, the psychosocial effects of childhood sexual abuse were
investigated.
Attention has been drawn to the negativities created by past sexual abuse in
1
Yrd. Doç. Dr.,Dicle Üniversitesi, Psikoloji Bölümü., [email protected]
Çocukluk Dönemi Cinsel İstismarında Mağdur, Anne-Baba Tutumu ve Din İle
İlişkilendirilmesi
individual and social life. In addition, the limitations of investigating the negative
effects of sexual abuse on the second and third persons are included. The second
and third persons are the mother and father of the victim.It has been tried to show
what the meaning of sexual abuse is both in terms of both victim and parents. In
addition, the attitude of the parents against the sexual abuse of their children and
their relation to religion were also evaluated. One of the reasons for the increase in
sexual abuse is that it is covered by religious considerations. Both the parents and
the victim are sometimes referred to the consequences of going to the scene,
claiming their beliefs based on faith, such as fate / fear of destiny, investigation of
confidentiality, religion is not right.
Keywords: Child, sexual abuse, mental health, Parental attitude, Religious
endurance, destiny, prayer
GĠRĠġ
Cinsel taciz hem fail hem de mağdur açısından yüz kızartıcı ve onur kırıcı olduğu gibi
özellikle anne-baba açısından da kabullenilmesi oldukça zor bir durumdur. Hem mağdurun hem
de failin anne-babası durumdan haberdar olunca büyük bir şok yaşıyor. Ne çocuğuna ne de
ailesine olayı yakıştırabiliyor. Özellikle gelenek ve ataerkilliğin baskın olduğu ailelerde annebaba bu olayları duyduklarında hayatlarının en zor ve utanç durumunu yaşamaktadırlar. Bazı
bölgelerdeki öldürme olaylarının altında yatan temel sebeplerden birisi de “namusumu
temizledim” diye özetlenen çocuk istismarı, cinsel istismar veya cinsel taciz olayları
yatmaktadır. Peki o zaman çocuk istismarı ve cinsel istismar nedir? İstismar türleri ve şekilleri
nelerdir? Bunların anne-baba tutum ve davranışlarına etkilerini inceleyelim. Önce bunları
inceleyelim.
Çocuk istismarı, çocukların başta anne-babaları olmak üzere kendilerine bakmakla
yükümlü kimseler ve diğer yetişkinler tarafından fiziksel, duygusal, zihinsel veya cinsel
gelişimlerini engelleyen ya da beden veya ruh sağlığına zarar veren, kaza sonucu olmayan
durumlarla karşı karşıya bırakılmasıdır. Glaser‟a (1991) göre cinsel istismar; gelişimsel olarak
olgunlaşmamış çocuk ve erişkinin tam olarak anlayamadıkları, bilgilendirilerek rıza gösterme
yetisine sahip olmadıkları veya sosyal tabu ve aile rollerini çiğneyen cinsel aktivitelerde yer
almalarıdır (Çeçen, 2007;1; Taneli ve ark., 1999). Bir başka tanımda cinsel istismar; bir çocuk
ve erişkin arasında, erişkinin çocuğu cinsel uyarılma amacıyla kullanması ile gerçekleşen temas
ya da etkileşim olarak belirtilmiştir (Walker ve ark., 2004; Akt, Doğan, 2009). Bir başka
araştırma da cinsel istismar; „henüz cinsel gelişimini tamamlamamıș bir çocuğun ya da ergenin,
bir erişkin tarafından cinsel arzu ve gereksinimlerini karşılamak için güç kullanarak, tehdit ya da
kandırma yolu ile kullanılması‟ diye tanımlanmıştır. Eğer istismar çocuk ya da ergen ile kan
bağı olan ya da ona bakmakla yükümlü olan birisi tarafından yapılmışsa bu durum “ensest”
olarak adlandırılmıştır. (Alpalan, 2014; 2; Çetin FÇ, Pehlivantürk B, Ünal F, 2008; 4). Cinsel
istismarın mutlaka şiddet içermesi gerekmez, bu açıdan çocuğun rızasının olup olmadığına
bakılmaz (Aust N Z J, 2000; 85-91).
Bu tanımlarda dikkat çeken şey istismarın küçük çocuklara büyükler tarafından
istekleri dışında bazı şeylerin yapılması veya yaptırılmasıdır. Yapılan araştırmalara göre
çocuklara yönelik cinsel istismar ve taciz daha çok yakın akrabaları tarafından yapılmaktadır.
Bu tür istismar olayları ya tacizcinin evinde veya mağdurun evinde yaşanmaktadır (Kula,
TİDSAD
Türk & İslam Dünyası Sosyal Araştırmalar Dergisi /The Journal of Turk & Islam World Social Studies
Yıl: 4, Sayı: 12, Eylül 2017, s. 201-218
203
Tahsin Kula
2016;4). Genellikle aile içerisinde yaşanan bu tür cinsel istismara “ ensest2” ilişkileri denir ki
konumuzla yakından alakalıdır.
En yaygın görülen cinsel istismar türleri; sözel istismar, açık saçık telefon konuşmaları,
teşhircilik, röntgencilik, cinsel ilişkiye tanık edilme/olma, bedenine cinsel amaçla dokunma,
müstehcen yayınlara konu etme, fuhşa itme, ırza geçme, ensest- yasak sevi (aile içi cinsel
istismar) şeklinde sıralanabilir (Giray, 2007; 6; Çeçen, 2007, 1). Dünya da her yıl yaklaşık 1.6
milyon çocuğun fiziksel, cinsel, duygusal istismarın ya da ihmalin kurbanı olduğu; 1000‟den
fazla çocuğun bu nedenlerle öldüğü tahmin edilmektedir (Alparslan, 2014, 194).
Kimse cinsel istismarı hak etmez. Hiçbir davranış cinsel istismar için neden olarak
gösterilemez. Her tür cinsel istismar kanunlar ve toplum önünde suçtur. Bütün toplumlarda
nefretle karşılanır. Cinsel istismar farklı şekillerde olabilir
a. Temas içermeyen cinsel istismarlar: Cinsel içerikli konuşma, teşhircilik ve
röntgenciliktir.
b. Cinsel dokunma: İstismarcı kurbana dokunabilir ya da kurbanı kendisine dokunması
için zorlayabilir.
c.Oral-genital seks
d. İnterfemoral ilişki (Irza tasatti): Penetrasyonun olmadığı, sürtünmenin olduğu
istismar şeklidir.
e. Cinsel penetrasyon (Irza geçme): Genital ilişki, anal ilişki, oral ilişki, objelerle
penetrasyon ve parmakla penetrasyon şeklinde olabilir.
f. Cinsel sömürü: Çocuk pornografisi ve çocuk fuhuşunu kapsar (Polat, 2001; 207).
Cinsel taciz, çocuğun bir erişkinin cinsel gereksinim ya da isteklerinin doyumu için
cinsel nesne olarak kullanılması ya da kullanılmasına göz yumulması şeklinde
tanımlanmaktadır. Aslından çocuklara cinsel taciz; anne, baba, üvey anne, üvey baba, kardeş,
akraba, öğretmen, komşu veya herhangi bir yabancı kişi veya kişiler tarafından yapılabilir
(Wiener JM. 1997;699-709). Cinsel istismara uğrama riskini, çocuk ve gencin zihinsel ve
bedensel engelli olması ya da şizofreni, bipolar bozukluk, dürtü denetim bozukluğu, dikkat
eksikliği hiperaktivite bozukluğu gibi psikiyatrik bozukluklarının olması gibi faktörler artırır.
Bu gibi durumlarda, çocuklar maruz kaldıkları durumun kötülüğünü değerlendiremeyebilirler
(Zoroğlu SS, Tüzün Ü, Şar V, Öztürk M, Eröcal MK, Alyanak B. . 2001;2(2):69-78).
Yapılan araştırmalara göre çocuklukta cinsel istismara maruz kalma sıklığı % 10-40
olarak bildirilmektedir. (Aysev A, Taner YI 2007;721). Sonra ki dönemde yapılan
araştırmalarda bu oran daha da artmıştır. Hatta cinsel istismar kurbanlarının % 53‟ü 14 yaşın
altında olduğu saptamışlardır (Pereda N, Guilera G, Forns M, Gomez-Benito J. 2009;33(6):33142) . Oranlar arasındaki büyük fark, çalışma metotlarının farklılıklarından kaynaklanıyor
olabileceği belirtilirken, istismarın tanımı, yaş farkı, örneklem seçimi, veri toplama
tekniklerindeki farklılıklar gibi konularda da bir konsessüz sağlanamamıştır (Santos JC, Neves
2
Ensest (incest), yakın akrabalar arasında yasayla veya gelenekle yasaklanan ilişkidir (Budak, 2000;
263).
TİDSAD
Türk & İslam Dünyası Sosyal Araştırmalar Dergisi /The Journal of Turk & Islam World Social Studies
Yıl: 4, Sayı: 12, Eylül 2017, s.201-218
204
Çocukluk Dönemi Cinsel İstismarında Mağdur, Anne-Baba Tutumu ve Din İle
İlişkilendirilmesi
A, Rodrigues M. 2006;13(6):300-3). Öyle ki araştırmacıların bazısı istismardan bahsetmek için
mutlaka ten temasını gerekli görmekte, bazıları ise sözel imaların ya da bakışların bile istismar
olabileceğini düşünmektedir (Alpaslan, 2014, 198). Avrupa da yapılan araŞtırmalarda erkeklerin
% 4-9‟u, kadınların % 12-35‟i 18 yaşından önce istenmeyen cinsel deneyim yaşadığı
belirtilirken, Kuze Amerika da cinsel istismar sıklığı, kadınlar ve erkekler için sırasıyla % 16,8
ve % 7,9 olarak verilmiştir. Ayrıca 18 yaş ve altı çocuklarda cinsel istismarın yaygınlığı
1.3/1.000 olarak belirtilirken bu oran kız çocuklarında daha fazla olarak bildirilmiştir. Pereda ve
ark. cinsel istismar üzerine 21 ülkede yapılan 39 çalışmayı değerlendirmiştir. Kızlarda cinsel
istismar oranı % 10-20, erkeklerde ise % 10 olarak bulunmuştur. Kızlara göre erkeklerde
saptanan düşük oranlar şu şekilde açıklanmaya çalışılmıştır. Cinsel yönden istismara uğramış
erkek çocuklar bu konuda yardım aramanın erkekliğe yakışmayacak bir davranış olduğunu
düşündükleri ve homoseksüel olarak değerlendirilme düşünceleri nedeniyle yaşadıkları
deneyimleri anlatmakta daha isteksiz olabilirler ( Putnam, 2003; 269-78).
Samsun‟da 72 çocukla yapılan çocuk psikiyatrisine başvuran istismar olgularında
ortalama yaş 12.1 yıl iken, Çengel ve ark., Ankara‟da 2000-2004 yılları arasında 54 vakayla
yaptıkları çalışmada ortalama yaş 10.9‟a düştüğü bildirilmiştir (Akbaş S, Turla A,
Karabekiroğlu K, ve ark. 2009; 24-32; Çengel Kültür E, Çuhadaroğlu Çetin F, Gökler B., 2007;
256-62). Demir ve ark tarafından 30 çocuk ve ergenle yapılan uzmanlık tezi çalışmasında,
mağdurların yaş ortalamasının 13.9 olduğu saptanmıştır. Edirne‟de Koten ve ark. Trakya
Üniversitesinde yaptığı çalışmada, aile içi cinsel istismar oranının % 1,4 olarak bulunduğu
bildirilmiştir (Demir M. 2008; Koten Y, Tuğlu C, Abay E. 1996:154). Zoroğlu ve ark.
İstanbul‟daki 14-17.5 yaş arasındaki 839 lise öğrencisi (326 erkek, 513 kız) ile yaptıkları bir
araştırmada, yaşam boyunca gönüllülerin % 16,5‟i ihmal, % 15,8„i duygusal istismar, % 13,5„i
fiziksel istismar ve % 10,7„si cinsel istismar (ensest dahil) belirtmişlerdir (Zoroğlu SS, Tüzün
Ü, Şar V, Öztürk M, Eröcal MK, Alyanak B. 2001;:69-78). Alikaşifoğlu ve ark. İstanbul‟da
dokuz-on birinci sınıflarda okuyan 1871 kız öğrenciyle 2000 yılında yapılan bir çalışmada ise,
% 1,8 oranında ensest bildirilirken, öğrencilerin % 11,3‟ü çocukken özel bölgelerine
istemedikleri bir şekilde dokunulduğundan bahsetmişler, % 4,9‟u ise cinsel ilişkiye
zorlandıklarını belirtmişlerdir.
İstismar veya tacize uğrayan çocuk ve ergenlerin büyük bir kısmı suçluluk duyguları,
utanma, ailelerinin dağılması korkusu, kötüye kullananın tehdidi ve uzun adli süreçler gibi
nedenlerle durumlarını kimseyle paylaşamamaktadırlar. Bu da cinsel istismarın yayılmasına
sebep olmaktadır. İngiltere‟de 2019 kadın ve erkekle yapılan bir çalışmada cinsel istismara
uğrayan bir çocuğun, daha sonra bir başkası tarafından da istismara uğratılması olasılığı Baker
ve Duncan (20) tarafından % 14 olarak tespit edilmiştir (Zoroğlu SS, Tüzün Ü, Şar V, Öztürk
M, Eröcal MK, Alyanak B., 2001;2(2):69-78; Alikaşifoğlu M, Erginöz E, Ercan O, Albayrak
Kaymak D, Uysal O, İlter O. 2006;30(3):247-55; Baker A, Duncan S. 1985;9(4):457-67).
Araştırma, bireysel ve aile içi sorunlar yaşayan kişilerin kendi istekleriyle danışmanlık
yardımı almak için gelenler içerisinden seçilen üç grup ile bazen birebir bazen de birlikte
yaptığımız değerlendirmelere dayanmaktadır. Ayrıca konuyla ilgili daha önce 8 Mart Dünya
Kadınlar Günü etkinlikleri sebebiyle düzenlenen panel de tarafımızdan sunulan sunumun
istatistik sonuçlarından da yararlanılmıştır.
TİDSAD
Türk & İslam Dünyası Sosyal Araştırmalar Dergisi /The Journal of Turk & Islam World Social Studies
Yıl: 4, Sayı: 12, Eylül 2017, s. 201-218
205
Tahsin Kula
Olgu 1:
Kadın Y; (Çalışıyor) Sekiz kardeşli bir ailenin 6. Çocuğu olarak büyümüş, 3
yaşlarından itibaren 5 yaşına kadar defalarca abisinin cinsel tacizine uğramıştır. Sekiz kardeşin
3 tanesi erkek 5 tanesi kız. Abisinin ablasına da taciz ettiğine şahit olmuş ve ailesinin özellikle
annesinin bu olayı o zaman bildiğini iddia etmektedir. Evliliği baştan beri sorunlu olmuş ve
bunda sorunun kendisinden kaynaklandığını kabul ediyor. Olaylardan anne-babası ve abisini
sorumlu tutuyor.
Kız (mağdur); Evimiz küçüktü ve hepimiz (tüm kardeşlerim) genellikle bir odada
yatıyorduk. Özellikle kış günleri üşüyoruz diye birbirimize yakın yatıyorduk. Bazen annem
babam da birbirimize yakın yatarsak üşümeyeceğimizi söylerdi. Büyük abimin ellerini üzerimde
hissedince önceleri anlayamadım. Ama daha sonra anladım. Onun yanına yakın yatmamaya
başladım. Hatta o oda da tek ise odaya bile gitmedim. Abimin beni taciz ettiğini gördüğünü
ablam bana söyleyince ben de ablama her şeyi anlattım. Ben o abimin ablama da tacizde
bulunduğunu gördüm. Ablama söylediğim de ablam beni dinlemek istemedi. Abilerimin ikisi de
gece biz uyuyunca porno filmi seyrediyorlardı. Ben taciz yaşadığımı anladığımdan beri içimde
bir korku var. Cinsellikten iğreniyorum. Eşimle severek evlendim. Nişanlılık döneminde sorun
yoktu fakat evlilikle beraber sorunlar başladı. Kendi kendimize atlatırız diye uğraştık sorun daha
da büyüdü. Size danışmak zorunda kaldık. Bu konuları şimdiye kadar kimseyle paylaşamadım.
Beni asıl kahreden durum da anne babamın bu olayı duydukları zaman gözle görülür hiçbir şey
yapmayıp babamın bana karşı hep soğuk davranmasıdır. Bu konular açılınca annem hemen bu
“alın yazın” veya bu senin “ kaderinde varmış” diyerek beni susturmaya çalışırdı. Birkaç kez
hap içerek intihar etmeyi bile düşündüm.
Kadın Y’nin Annesi; Kızımın yaşadığı olayı kendisinden değil ablasından duydum.
Evimiz küçük olduğu için çocuklar özellikle kış günleri bir oda da yan yana serilmiş yataklar da
uyurlardı. Bu olayı duyduktan sonra yatakları ayırdık. Ancak çocukları yeteri kadar uyarmadık.
Ben babasına daha sonra söyledim babası da fazla ciddiye almadı. Bunlar küçük akılları o tür
şeylere ermez diye olayı kapattık. Ben olayın kızım üzerinde bu kadar derin iz bırakacağını
zannetmiyordum. Bu olaylardan sonra kızlarımın üç tanesinde içe kapanıklık ve ürkeklik
gözlemledim. Zaman zaman kızlarımı çağırır herhangi bir sorun var mı? diye sorardım.
Özellikle geceleri yatma odasına tek gitmekten çekindiklerine şahit oldum. Fakat ben oğlumla
yaptığının yanlış olduğunu konuştuğumda o da yanlışını kabul edip bir daha yapmayacağını
söylemişti. Bu konuşmadan sonra oğlumun artık yapmadığına inanıyordum. Ta ki bu kızım ve
diğer iki kızım da evlilik hayatın da sorun yaşıyor. Ben vicdan azabı çekiyorum. O zaman kimse
duymasın diye olayın üzerine gitmedik. Eşim, bu bir imtihan alın yazısı nasıl karşı geliriz diye
beni yatıştırırdı. Annesi olarak kendimden utanıyorum. Çocuğumun hayatını mahvettik.
Baba; Olaydan daha sonra haberim oldu. Eşim böyle bir olaydan bahsetti ben onların
küçük olduğunu bu olayların büyütülmemesi ve başkaları duymadan kapatılması gerektiğini
söyledim. Çocuklarım da büyük bir sorun görmedim sadece iki kızımın yalnız kalmaktan
korktuklarını ve içe kapanık olduklarını biliyorum. Fakat bunun çocukluk dönemindeki cinsel
istismarla ilişkili olduğunu zannetmiyorum. İnsanların başına gelen felaketler imtihan içindir.
Bu olayları yaşamak kaderlerinde varmış. Ben insanların özel durumlarının araştırılmasını dini
açıdan doğru bulmuyorum. Kızımın yaşadığı sorunlarında çocukluk döneminde yaşadığını iddia
ettiği olaylarla ilişkili olduğunu zannetmiyorum. Tv deki Film, dizilerden etkilenen gençlere
arkadaşlarının da etkisiyle böyle şeyler söylüyor. Biz namazında niyazın da dindar bir aileyiz
TİDSAD
Türk & İslam Dünyası Sosyal Araştırmalar Dergisi /The Journal of Turk & Islam World Social Studies
Yıl: 4, Sayı: 12, Eylül 2017, s.201-218
206
Çocukluk Dönemi Cinsel İstismarında Mağdur, Anne-Baba Tutumu ve Din İle
İlişkilendirilmesi
çocuklarımın o tür yanlışlar yaptıklarına inanmıyorum. Eğer gerçekten kız kardeşine taciz
yaptığına inansaydım kendi ellerimle oğlumu öldürürdüm. Kızımın eşiyle sorunları var, bizi de
işin içine katmaya çalışıyorlar. Ben onları aç bırakmadım, açık bırakmadım. Hep onlar için
çalıştım. Ama yine de vicdanım rahat değil. Biz örf ve adetlerimizde nasıl gördüysek
çocuklarımıza da öyle davrandık. Keşke o zaman biraz daha çok ilgi gösterseydim. Şimdi
gelecek diye yolunu gözlüyorum.(ağlıyor)
Olgu 2:
Bayan Z. (öğrencisi); Altı kardeşin 4 tanesi kız 2 tanesi erkektir. Aile‟nin 4.sıradan
çocuğudur. Ablasının eşinin (eniştesinin ) tacizine uğramış, durumu annesiyle paylaşmıştır. 8-9
yaşlarındayken.
Kız: Eniştem zaman zaman bana çok güzel olduğumu söylerdi. Bu da benim hoşuma
giderdi. Benimle şakalaşırdı. Sonra elleriyle şakalarını sürdürmeye başladı. Eniştem olduğu için
başlangıçta yanlışlıkla veya çok sevdiğinden yapıyor zannettim. Her geçen gün daha çok eve
davet ediyor ve istediklerimi alıyordu. Hatta bize misafirliğe geldiğinde ben odamda ders
çalışırken benim yanıma gelir şakalaşıyoruz diye elle taciz ederdi. Zamanla ellerini vucudumun
istemediğim yerlerine dokundurmaya çalıştığını fark ettikten sonra ondan uzaklaşmaya
başladım. Ama yaklaşık bir yıl daha istemediğim halde fırsat buldukça taciz ediyordu. Artık
ondanda yaptıklarından da iğrenmeye başladım. Hatta onun adını bile duymak istemiyordum.
Bize gelecekleri vakit arkadaşlara gidiyordum. Geceleri korkuyor, sabahları korku ile
uyanıyordum. Arkadaşlarım çok değiştiğimi ve psikolojik rahatsızlık geçirdiğimi söylemeye
başlayınca olayı anneme anlattım. Annem önce beni suçladı. Hatta bana iftira attığımı bile
söyledi. Beni yanından kovdu. Daha sonra bu meseleyi kimseye söylememem için bana yemin
ettirdi. O gelince hoş geldin deme ve onlara gitme dedi.
Olayı babama söylemede biraz terettüt ettik ama söylemek zorundaydık. Babam beni suçlamadı.
Eniştemi suçladı ve öldüreceğim diye yemin etti. Annemle tartıştılar. Olayı duyunca babamın
adeta yıkıldığını gördüm. Önce sanki konuşmakta zorlandı. Euzu-besmele çekti. Şeytana lanet
olsun dedi. Babamın tek derdi olayın kimseye duyurulmaması idi. Oysa benim psikolojim alt üst
olmuştu. Babam bir kez olsun beni teselli etmedi. Herkes olaya odaklandı. Sanki suçlu
benmişim gibi hissettim. Beni asıl yıkan taciz olayı değil, ailemin bana karşı tutum ve
davranışlarıydı. Ben sevgi ve ilgi bekliyordum ama maalesef kimse bunu fark edemedi. Eniştem
biraz akrabamız da sayılır. Ailenin ilk çocuğu olduğu için her istediğini alacağına güveni tamdı.
Anne; 3 yıllık damadım oğlum gibiydi. Her zaman anne diye hitap ederdi. Son bir
yılda bu kızımla daha fazla şakalaştığını hissettim. Fakat olayın o boyutlarda olabileceğini
tahmin edemedim. Kızım bana söyleyince adeta dünyam yıkıldı. Hiç kimseye söyleyemedim.
Kızımı da kimseye söylememesi için uyardım. Çünkü eşim duyarsa hem aileler arasında çok
büyük sorunlar çıkar hem de kızımın adı çıkar. Allah‟ından bulsun dedim. Kızıma bundan sonra
eniştesiyle konuşmasına dikkat etmesi ile ilgili uyarılarda bulundum. Ama o zamandan sonra
neredeyse kafayı yedim. Daha önceleri evli olan kızıma sık sık giderdim. Bu olayı duyduktan
sonra çok az gittim. Gitmek içinde özellikle damadımın evde olmadığı zamanları tercih
ederdim. İçimdeki sıkıntı her geçen gün biraz daha arttı. Hatta bir keresinde evli olan kızım beni
psikiyatriye götürdü.
TİDSAD
Türk & İslam Dünyası Sosyal Araştırmalar Dergisi /The Journal of Turk & Islam World Social Studies
Yıl: 4, Sayı: 12, Eylül 2017, s. 201-218
207
Tahsin Kula
Baba; Olayı bir hafta önce duydum. Önce gidip öldürmek istedim sonra ailemizin adı
çıkar diyerek vazgeçtim. Demek ki kader de bu da varmış diyerek kendimi teselli ettim. Ama
olayı duyduktan sonra artık ne o buraya gelecek ne de biz den kimse onlara gidecek. Kızım
hariç onlardan hiç kimseyi görmek istemiyorum. Dinimiz “yuva yıkanın yuvasında huzur
olmaz” diyor. Kızımın yuvasının yıkılmasını istemiyorum. Ama eğer Allah‟tan korkmasam
hepsini yakarım. Bazen üzerime bomba düzeneği kurup onların hepsini davet edip içlerinde iken
patlatmak istiyorum. Sonra büyük günah diye vazgeçiyorum. Keşke kızıma bu tür ahlaksız işleri
yapacağına beni anlımın ortasından vursaydı. Bu kızımın rahatsızlığının sebebinin, damadım
olan o ş. in ahlaksızlığından kaynaklandığını öğrenmem beni vicdanen adeta öldürdü. Elhamdü
lillah müslümanız ama bazen kendimi o kadar suçluyorum ki intihar etmeyi bile düşünüyorum.
Allah‟tan kimse bilmiyor, yoksa kimsenin yüzüne de bakamayız.
Olgu 3:
Bayan B: (Özel sektörde çalışıyor) Babası amcası ile birlikte köyde yaşıyor. 23 kişilik
bir aile de 9 kardeşler. Amcasının oğlunun tacizine uğruyor. (6 veya 7 yaşlarındayken)
Kız: Köyde amcamla aynı evde yaşıyorduk. Amcamın çocukları ile kardeş gibiydik.
Hatta büyük oğullarına abi derdik. M. Adındaki oğlu tarafından defalarca elle tacize uğradım.
Önceleri kimseye söyleyemedim. Sadece onu görünce kaçıyordum. Yaptıklarına daha fazla
dayanamayıp anneme söyledim. Annem de bana sen yanlış anlamışsındır. O senin abindir,
ondan sana zarar gelmez diye beni anlamadı. O Abim olan kişi tacizlerini daha da artırdı.
Yaptıklarından fiziksel acı bile duyuyordum. Sonra tekrar anneme ağlayarak söyledim. Tamam
öyleyse ondan uzak dur ben babanla konuşurum dedi. Daha sonra biz köy‟den şehre taşındık.
Ama ben onları hiç unutamadım. Ailemden tek beklentim beni anlamaları ve bana destek
olmaları idi. Ama başta annem bile inanmadı. Babam hiçbir zaman beni anlamadı. Her ikisine
de kırgınım. Ben ailemden destek görmedim. Halen insanlara güvenim yok. Yalnız kalmaktan
korkuyorum. Bazı geceler korkulu rüya görüyorum. Sürekli sanki birilerinin elinin üzerimde
dolaştığını hisseder gibiyim.
Anne: Kızım 6 veya 7 yaşlarında idi. Amcasının büyük oğlunun kendisini elle rahatsız
ettiğini söyledi. Ben de o senin abin seni sevdiği için yapıyordur dedim. Sonra kendim takip
etmeye başladığım da olayın farklı olduğunu anladım. Ama kimseye söyleyemedim. Çocuğun
her gün biraz daha tedirginleştiğini ve içine kapandığını görünce babasına kızında bir değişim
fark edip etmediğini söyledim. O önce ne dediğimi anlayamadı. Sonra da bu tür şeyleri benim
çıkardığımı söyleyerek olayı geçiştirdi. Bu olay yaklaşık iki yıl böyle devam etti. Sonra
onlardan ayrıldık ama kızımın korkusu ve içe kapanıklığı gitmedi. Evde veya başka bir yerde
yalnız kalmaktan korkuyordu. Evlenmek istemiyor. Özellikle babasının akrabalarından nefret
ediyor. Demek ki kaderinde bu da varmış. Tek tesellim biz soramadık Allah hesabını sorsun.
Baba: Olayı annesinden duydum. Ama böyle bir şeyin olacağına inanmıyorum. Annesi
biraz abartıyor. Eğer gerçek olduğuna inansaydım yeğenimi öldürürdüm. Bu da çocuğumun alın
yazısı imiş. Kaderin önüne geçemeyiz ki. Kızımın hayatını bu kadar etkileyeceğini tahmin
etmemiştim. Şimdi kendimden utanıyorum.
TİDSAD
Türk & İslam Dünyası Sosyal Araştırmalar Dergisi /The Journal of Turk & Islam World Social Studies
Yıl: 4, Sayı: 12, Eylül 2017, s.201-218
208
Çocukluk Dönemi Cinsel İstismarında Mağdur, Anne-Baba Tutumu ve Din İle
İlişkilendirilmesi
Anne-baba tacizin çocukların psikolojik dünyalarında yaratacağı tahribatı tam tahmin
edemedikleri için genellikle olayı kapatmaya çalışıyorlar. Çocukluk döneminde cinsel taciz
yaşamış, bugün evli olan kadınlara şu soruyu sorduk.
Tacizden sonra en çok yaĢadığın üç olumsuz Ģeyden bahseder misin?
-20 yıl önce yaşadığım tacizi hiç unutamıyorum.
-Küçükken tacize uğradığım için evlenince çocuk yapmak istemedim.
-Seneler önce yaşadığım taciz hem psikolojimi bozdu hem de sosyal yaşantımı, hayattan zevk
alamıyorum.
-Yaşadığım taciz ben de aşırı güvensizlik yarattı.
-Taciz yaşadıktan sonra zaman zaman sebebini bilmediğim bir korku içime giriyor.
-O anı hatırlayınca kendimden iğreniyorum.
-İnsanlara karşı nefretim arttı.
Konuya daha açıklık getirmek için 8 Mart Dünya Kadınlar Günü için yapılan sunumun
istatistik verilerinden konumuzla ilgili yerleri paylaşalım (Kula, 2016; 2-9).
Kızlar yaĢ (17-23) arılığı
1-Hiç tacize uğradınız mı? (269)
a) evet (169)
b) hayır (57)
c) cevap/ sessiz/boşver (43)
Anneler yaĢ (46-65)
1-Hiç tazize uğradınız mı? (143)
a) Evet (29)
b) hayır (46)
c)boşver (68)
Kadınlara göre fırsat bulursa tüm erkekler taciz yapar (154)
a) evet (113)
b) hayır (41)
Taciz olayını hiç kimseyle paylaĢtın mı? (Kızlar)
a)Hayır 94
b) evet 16
c) yanıt yok 23
EniĢtenin seni taciz etmesinden kimlerin haberi vardır?(193)
TİDSAD
Türk & İslam Dünyası Sosyal Araştırmalar Dergisi /The Journal of Turk & Islam World Social Studies
Yıl: 4, Sayı: 12, Eylül 2017, s. 201-218
209
Tahsin Kula
Ablam (17)
Annem(79)
Kız kardeşim(51)
Arkadaşım (36)
Ablan Olayı Duyunca Ne Yaptı (389)
a) Beni suçladı 152
b) Eşini suçladı 107
c) Duymamış gibi yaptı 117
d) Eşinden ayrıldı 13 (Kula, 2006; 3-9)
Aynı araştırmanın ikinci bölümünde konumuzla ilgili sözel olarak sorulan sorular ve
verilen cevaplar aşağıda özetlenmiştir. Yapılan sıralamalar araştırmalardaki vurgu sayısı dikkate
alınarak yapılmıştır.
Sizce ençok cinsel taciz kimlerden gelir?( kızlara soruldu)
Amca veya dayı çocuğu
Enişte
Ağabey veya kardeş
Akraba çocukları
Komşunun oğlu
Mahalle bakkalı
Kapıcının çocuğu
Öğretmen (ilköğretim)
Üvey baba
Annemin temizliğe gittiği ev sahibi
Çocuğunu baktığımız aile reisi
Dayım/amcam
Babam
Sence ençok cinsel taciz kimlerden gelir? (Kadınlara soruldu)
Kayınım
Akrabalarım
Patronum
İş yerindekiler
Komşularım
Kapıcı
Mahallenin muhtarı
Kayınbabam
YaĢadığınız taciz olayını dinle nasıl iliĢkilendiriyorsunuz.(mağdur)
Kaderim
Allah‟ın beni cezalandırması
Dinle alakası yok
Taciz olayını kimlerle paylaĢtın
TİDSAD
Türk & İslam Dünyası Sosyal Araştırmalar Dergisi /The Journal of Turk & Islam World Social Studies
Yıl: 4, Sayı: 12, Eylül 2017, s.201-218
210
Çocukluk Dönemi Cinsel İstismarında Mağdur, Anne-Baba Tutumu ve Din İle
İlişkilendirilmesi
Annem
Ablam
Arkadaşlarım
Teyzem /halam
Erkek arkadaşım
Babam
Annen taciz olayını duyduktan sonra ne yaptı
Hiçbir şey
Beni uyard
babamla konuşmuş
Kız kardeĢinin akrabalarından biri tarafından tacize uğradığını duysan ne
yaparsın?
Onu öldürürüm çünkü namus meselesidir?
Her iki tarafı da uyarırım
İçe kapanma
Saldırganlaşma
Uyum problemi yaşama
Uyku sorunları yaşama
Korku içerikli rüyalar görme
Yakın akrabalarınızdan birisi kızınıza cinsel taciz de bulunsa ne yapardınız? (Anneye)
Sözüm dinlenmediği için kahrolurum.
İçim kan ağlar.
Hergün ağlıyorum
Beddua ederim
Uyuyamam
Çocuklarıma bağırıp çağırırım
Umursamam.
Çocuğunuzun cinsel tacize uğradığını nereden öğrendiniz?(Anne’ye) (126)
Gördüm
Kardeşleri söyledi
Davranışlarından anladım
TİDSAD
Türk & İslam Dünyası Sosyal Araştırmalar Dergisi /The Journal of Turk & Islam World Social Studies
Yıl: 4, Sayı: 12, Eylül 2017, s. 201-218
211
Tahsin Kula
Değişmeye başladı
Okul başarısı düştü.
Kimseyle görüşmek istemiyor
Anne-babalarınızdan beklentileriniz nelerdir?(Mağdura)
İlgi
Sevgi
Dinlenilme
Ciddiye alınma
Değer verilme
Yol gösterme
Yine çocuklarının yaşadıkları cinsel istismar ve taciz olayları sonrası ne hissettikleri sorusuna
verdikleri cevaplar şöyledir.
A) Annenin tutum ve davranıĢları
Özeleştiri var
İnanamadım
Benim de babasının da hatası var
Örtbas etmek istedim
Kabullenemedim
Bunun imtihan olduğunu düşündüm
Bu musibet kader/alın yazısıdır.
Kendimi suçlu hissediyorum
Babasını suçlu buluyorum
İntikam
Mağdurun hatası yoktur.
Faili suçlama (Allah‟ından bulsun)
B) Baba’nın Tutum ve DavranıĢları
Öz eleştiri yoktur.
Kabullenememe
Benim hatam yok annesinin hatası var
Mağdura karşı
Mağduru Suçlamak
Ayıptır günahtır diyerek olayı başkalarına söylememi için dini telkin
Ölümle tehdit
Yalancılıkla suçlama
Ciddiye almama
Dışlama
Bir an önce evlendirmek
Bu senin kaderinde varmış diye dine dayalı kabullendirme
C) Mağdur
Utanç duyma
Kin ve nefret
TİDSAD
Türk & İslam Dünyası Sosyal Araştırmalar Dergisi /The Journal of Turk & Islam World Social Studies
Yıl: 4, Sayı: 12, Eylül 2017, s.201-218
212
Çocukluk Dönemi Cinsel İstismarında Mağdur, Anne-Baba Tutumu ve Din İle
İlişkilendirilmesi
Korku, endişe
Güvensizlik
Sevilmediğini ve değersiz olduğunu
İçe kapanma
Olayın duyulmasından endişe ediyorum
Anne-babasına karĢı hissettikleri
Anne-babama karşı sevgi-nefret karışık bir duygu içerisindeyim. Çünkü beni gereği gibi
sahiplenemediler.
Onlardan nefret ediyorum
Onlara karşı hiçbir yakınlık hissetmiyorum
D) Fail
Taciz niyeti ile gitmedim
Bir anda aklıma geldi
Daha önce planlamıştım
O anda yaptım
Pişmanım
O olayı yaptıktan sonra vicdan azabı çekiyorum
O Olaydan sonra ibadetlerimde eski samimiyeti bulamadım
O olaydan sonra sürekli içerimde bir boşluk var
Öldürme
İntikam alma için fırsat kollama
Yakın akrabaları kullanarak cezalandırma (dayak veya öldürme)
O aile ile ilişkileri kesme
(Babalara) Oğlunun cinsel taciz yaptığını duysan ne yapardın?
Dövdüm
Evden kovdum
Küfrettim
Nasihat ettim
Başka şehre akrabalarımızın yanına gönderdim.
Onunla hiç konuşmadım
Ona karşı içimde sevgi kalmadı
Öldürmek istedim
Ölmesi için beddua ettim(Kula, 2016;3-9).
Cinsel Ġstismara UğramıĢ KiĢilerle Ġlgili Tutum Ve DavranıĢları Ġle Ġlgili TartıĢma Ve
Yorum
Cinsel İstismar olayı gün geçtikçe daha da artan ve gizemliğini sürdüren kötü ve yüz
kızartıcı bir davranıştır. Hem dünya genelinde hem de ülkemiz de son zamanlarda medya ve
diğer ilişim araçları vasıtasıyla günlük hayatımız da daha fazla yer alan utanç verici ve onur
TİDSAD
Türk & İslam Dünyası Sosyal Araştırmalar Dergisi /The Journal of Turk & Islam World Social Studies
Yıl: 4, Sayı: 12, Eylül 2017, s. 201-218
213
Tahsin Kula
kırıcı bir davranış olarak yaygınlaşmaktadır. Bu yüz kızartıcı ve utanç verici olayda mağdur ve
mağdurun anne-babasının olayla ilgili duygu ve düşüncelerini değerlendirmeye çalıştık.
En dikkat çekici durumların başında bu yüz kızartıcı olayın anne tarafından biliniyor
olmasıdır. Gerek bizim yaptığımız araştırmalarda ve gerekse konuyla ilgili yapılan diğer
araştırmalarda çocuklara yapılan cinsel istismar olayından ilk önce anne haberdar oluyor.
Annelerin çoğu olayı bildiğini ifade ediyor. Çeşitli şekillerde durdurma girişiminde
bulunduğunu ifade ediyor. Bazıları da olayı bildiği halde hiçbir şey yapmadığını söylüyor. Yine
bazları olayı bildiğinden dolayı leşinden veya yakınlarından tehdit gördüğünü söylüyor. Ensest
ilişkilerindeki taciz olayına şahit olan annelerin % 79 aile içi kişi veya kişiler tarafından dayak
yediğini söylüyor. Bazıları olayı ben gündeme getirdiğim için suçlu ben oldum diyor. Eşi
tarafından tehdit ediliyor, hakaret ediliyor, dövülüyor. Cinsel yetersizlikle suçlanıyor. Olayı
kendisinin uydurması olarak görüyor(yalancılıkla itham ediliyor). Kadın ailesine olayı ispat
etmek için birçok yöntem denemiştir. Kızımın adının çıkmasından korktuğum için kimseye
söyleyemedim. Oğlumu babası döver diye söyleyemedim. Ailemizin adı kötüye çıkar diye
söyleyemedim. O zaman söylemediğim için pişmanım. O zaman olaydan haberim yoktu. Olay
olmuş kimse duymasın. Mutlaka hesap sorulmalı. (Çocukları için) evden kovarım. (Akrabaları
için) tüm ilişkileri keserim ve mutlaka yaptıklarının hesabını sorarım .(Sezgin, 1996;241)
Genellikle babalar olayları en son duyarlar. Olayların durumuna göre ya sessiz kalmak
zorunda kalırlar ya da kin ve intikama dönüştürerek daha da içerisinden çıkılmayacak bir
duruma getirirler. Babalar, genellikle taciz olayını kendi çocukları arasında ise dövmek, evden
kovmak veya öldürtmeye kadar bir takım yaptırımlar uygularlar. Akraba çocukları fail ise
akrabalık ilişkileri askıya alınır, intikam almak için fırsat beklenir.
Cinsel istismar ve taciz olaylarında ençok, mağdur olan çocuklar zorluk çeker. Bazıları
yaşadıklarını anlatma cesareti bile bulamaz. Peki, çocuklar istismar edildiklerini neden
söylemezler?
-Ona kimsenin inanmayacağından korkarlar.
-Cinsel istismarın kendi hataları olduğundan ve bu yüzden başlarının belaya
girmesinden korkarlar.
-Çocuk, böyle bir şeyi nasıl anlatacağını bilmeyebilir.
-Bu davranışlardan hoşlanmadığı halde, istismar eden kişiyi sevebilir ve onun başının
belaya girmesinden korkabilir.
-İstismar eden kişi tarafından tehdit edilmiş; korkutulmuş olabilir.
-Bazı çocuklar bunun yanlış olduğunu bilmeyebilir.
-Daha büyük çocuklar bu konuda konuşmaktan utanç duyabilir. Çocuk konuşmak için
uygun zaman, zemin ve kişi olmadığını düşünebilir.
Yapılan araştırmalara göre çocukların sonunda söylemelerinin gerekçesi şöyle
sıralanabilir.
-İstismarın derecesi, sıklığı artar ve çocuğu korkutursa.
-Cinsel istismardan korunmayla ilgili bilgi alırsa ve kendisine yapılanın doğru
olmadığını fark ederse.
TİDSAD
Türk & İslam Dünyası Sosyal Araştırmalar Dergisi /The Journal of Turk & Islam World Social Studies
Yıl: 4, Sayı: 12, Eylül 2017, s.201-218
214
Çocukluk Dönemi Cinsel İstismarında Mağdur, Anne-Baba Tutumu ve Din İle
İlişkilendirilmesi
-Söylenmesi gerektiğini öğrenirse.
-Çocuklar sırlarını en yakın arkadaşları ile paylaşmak isteyebilirler.
-Kardeşleri kendisinin ilk istismar edildiği yaşa gelmişse onları korumak maksadıyla.
-Ergenliğe gelmişse hamilelikten korkar ya da istismarcının baskısından kurtulmak için.
-Çocuk güvenebileceği ve kendisi ile yakından ilgilenen bir yetişkinle karşılaştığı
zaman.
-Fiziksel bir yakınma sonrası doktora gittiğinde.
Yapılan araştırmalara göre çocukluk döneminde yaşanan cinsel istismar veya cinsel
tacizlerin insan psikolojisi üzerine etkileri sayılamayacak kadar çoktur. Fakat en sık görülenleri
şöyle sıralanabilir. Sürekli kaygı, cinsellikten korkma, giderek artan cinsel davranışlar, suçluluk
duygusu, güvensizlik, tiksinti, depresyon gelişme riski, kendi kendine konuşma, anksiyete,
travma sonrası stres, kendine zarar verme, intihar düşüncesi, kişilik bozuklukları, alkol ve
uyuşturucu kullanımında artış, uyku bozukluğu, hayattan zevk alamama, içine kapanma, eceleri
korkunç rüya görme, eğitim Öğretiminde başarısızlık, korku ile aniden uyanma, hep o iğrenç
sahneleri göz önüne getirme olarak sınıflandırılabilir.
Cinsel Ġstismar ve Din Olgusu
Araştırmada dikkate değer konulardan bir tanesi de özellikle anne babanın zaman
zaman dini kavramlara sığınması dikkat çekmektedir. Özellikle alın yazısı ve kader gibi
kavramları sıkça kullandıkları görülmektedir. Aslında zorlularla baş etmede dinin önemi daha
açık görülmektedir. Fakat bura da iki şey dikkate değerdir.
Birincisi dini kavramların yanlış amaç için kullanılmasıdır. Cinsel istismar ve taciz
olaylarında kader kavramı bu şekilde kullanılmaktadır. Anne-baba çocuklarını susturmak için
kader veya alın yazısı gibi kavramları kullanıyor. Bu amaç ile kullanılmasının sorunları
çözmede hiçbir katkısının olamayacağı psikoterapistler tarafından da sıkça vurgulanmaktadır.
İkincisi ise dinin insanların yaşadıkları sorunlarla baş etmede en gülcü destek ve kaynak
görevinin olduğu gerçeğidir ki bu varoluşçu psikoterapist Yalom tarafından da sıkça
vurgulanmaktadır (Yalom, 2009; 31).
KAYNAKLAR
Akbaş S, Turla A, Karabekiroğlu K, ve ark (2009). Cinsel istismara uğramıĢ çocuklar. Adli
Bilimler Dergisi 2009;8(1):24-32.
AKGİRAY, Aysegül (2007). Çocuk Ġstismarı: 8-10 YaĢ Çocuklarda Ġstismarı Önleme
Yöntemleri, Ankara Ünv. Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans tezi, Ankara
Aysev A, Taner YI (2007) (Editörler). Çocuk ve ergen ruh sağlığı ve hastalıkları. In: Avcı A,
Tahiroğlu AY. Cinsel İstismar. 1inci Baskı, Golden Print, s.721, İstanbul.
Alpaslan, Ahmet Hamdi(2014) Çocukluk Döneminde Cinsel Ġstismar, Kocatepe Tıp Dergisi
Kocatepe Medical Journal 2014;15(2):194-201
Aust N Z J Nurcombe B. (2000). Child sexual abuse I; psychopathology.Psychiatry, 34(1):8591.
TİDSAD
Türk & İslam Dünyası Sosyal Araştırmalar Dergisi /The Journal of Turk & Islam World Social Studies
Yıl: 4, Sayı: 12, Eylül 2017, s. 201-218
215
Tahsin Kula
Çeçen. A. Rezzan (2007). Çocuk Cinsel Ġstismarı :Sıklığı, Etkileri ve Okul Temelli Önleme
Yolları, Uluslararası İnsan Bilimleri Dergisi ISSN: 1303-5134, Cilt: 4 Sayı: 1
www.insanbilimleri.com
Çetin FÇ, Pehlivantürk B, Ünal F, (2008) (Editörler).Çocuk ve ergen psikiyatrisi temel kitabı.
In: İşeri E. Cinsel istismar. 1. Baskı, Ankara: Hekimler Yayın Birliği, 470-7.
Doğan Ö. (2009). Cinsel istismara uğrayan ergenlerde bireysel, ailesel ve istismara ait
özelliklerin tanımlanarak, istismara uğrama ve psikiyatrik bozukluk oluĢumu
üzerine etkilerinin araĢtırılması: Kontrollü bir çalışma. Uzmanlık tezi. Dokuz Eylül
Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, İzmir.
Kula, Tahsin (2016) Sosyal ġiddetin Kadın ve Aile Üzerindeki Psikolojik Etkileri, Kadın
Sorunları ve Uygulama ve Araştırma Merkezi(DÜKSAM),8 Mart Etkinlikleri,
çerçevesinde “Kadın-Aile ve Sosyal Şiddet” konulu panel, Diyarbakır.
-(2017), Irvın D.Yalom ve Din, Yayınlanacak makale
Polat, O (2001). Cinsel istismar, Çocuk ve Ģiddet, Der Yayınları, 207-314. İstanbul.
Taneli S, Albayrak C, Sivrioğlu Y.(1999) Ben hasta değilim: Çocuk Sağlığı ve Hastalıklarının
Psikososyal Yönü. İstanbul.
Santos JC, Neves A, Rodrigues M, Ferrao P. (2006). Victims of sexual offences: medicolegal
examinations in emergency settings. J Clin Forensic Med 2006;13(6):300-3.
Pereda N, Guilera G, Forns M, Gomez-Benito J (2009). The international epidemiology of
child sexual abuse: a continuation of Finkelhor. Child Abuse Negl ,33(6):331-42.
Hedin LW (2000). Physical and sexual abuse against women and children. Curr Opin Obstet
Gynecol;12(5):349-55.
Putnam FW. Ten-year research update review. Child sexual abuse. J Am Acad Child Adolesc
Psychiatry 2003;42(3):269-78.
Çengel Kültür E, Çuhadaroğlu Çetin F, Gökler B. Demographic and clinical features of child
abuse and neglect cases. Turk J Pediatr 2007;49(3):256-62.
Demir M. Çocuk ve ergenlerin cinsel istismarı sonrasında akut stres bozukluğu ve travma
sonrası stres bozukluğu özelliklerinin incelenmesi. Yayınlanmamış Uzmanlık tezi.
Bursa: Uludağ Üniversitesi, 2008.
Koten Y, Tuğlu C, Abay E. Üniversite öğrencileri arasında ensest bildirimi. XXXII. Ulusal
Psikiyatri Kongresi Kongre Özet Kitabı, Ankara: 1996:154.Zoroğlu SS, Tüzün Ü, Şar
V, Öztürk M, Eröcal MK, Alyanak B. Çocukluk dönemi istismar ve ihmalinin olası
sonuçları. Anadolu Psikiyatri Dergisi 2001;2(2):69-78.
Alikaşifoğlu M, Erginöz E, Ercan O, Albayrak- Kaymak D, Uysal O, İlter O. Sexual abuse
among female high school students in Istanbul, Turkey. Child Abuse Negl 2006;30(3):24755.
Baker A, Duncan S. Child sexual abuse: a study of prevalence in Great Britain. Child Abuse
Negl 1985;9(4):457-67.
TİDSAD
Türk & İslam Dünyası Sosyal Araştırmalar Dergisi /The Journal of Turk & Islam World Social Studies
Yıl: 4, Sayı: 12, Eylül 2017, s.201-218
216
Çocukluk Dönemi Cinsel İstismarında Mağdur, Anne-Baba Tutumu ve Din İle
İlişkilendirilmesi
Wiener JM (Editor) (1997). Textbook of child adolescent psychiatry. In: Yates A. Sexual
abuse of children. 2nd Edition, Washington: American Psychiatric Press, ;699-709.
Sezgin, Ufuk (1996) Cinsel Tacizin Psikososyal Boyutu ve Ensestin Ġki Aile Örneği Üzerine
TartıĢmalar, IX. Ulusal Psikoloji Kongresi Bilimsel Çalışmalar Yay. İstanbul.
Yalom, D. Irvın(2009) Psikiyatri ve Din. Kabalcı Yayınları, İstanbul
Çocukluk Dönemi Cinsel Ġstismarında Mağdur, Anne-Baba Tutumu ve Din ile
ĠliĢkilendirilmesi
Özet
Araştırma da çocukluk döneminde cinsel istismara uğramış kişilerin yaşadıkları ve
hissettikleri olayların psikolojik etki boyutu araştırılmıştır. Ayrıca çocukların yaşadıkları cinsel
istismar olayına karşı anne-babanın tutumu ve bu olayların din ile ilişkilendirilmesi de
değerlendirilmiştir. Araştırma da, aile içi sorunları sebebiyle gelen ailelerden üç tanesinin
küçükken yaşadıkları cinsel istismar olaylarını merkeze alarak değerlendirilecektir.
Gelen çiftlerden bayanların yaşadıkları sorunların çocukluk dönemi istismarından
kaynaklandığına kanaat getirince, anne-babanın da araştırmaya katılmasına karar verildikten
sonra sözel olarak izin alındı. Onlara araştırma da kendilerini deşifre edecek hiçbir şey
yapılmayacağı sözünü verdikten sonra araştırmaya dahil edilmişlerdir. Çünkü araştırmanın
amacı çocukların yaşadıkları cinsel istismar olayından anne babanın tutum ve davranışları ayrı
ayrı değerlendirilmiştir.
Önce cinsel istismara uğramış kişilere yaşadıkları olaylar anlattırılmıştır. Kendilerine
göre yaşanan olaylar karşısında anne-baba tutum ve davranışları yeterli miydi? Beklentileri
neler ve bunlar ne kadar karşılandı. Anne-baba olayları duyunca ne tepki verdi? Yaşanan
olayları değerlendirmede din ve inanca ait kavram veya sembollere sarılma var mıdır?
İkinci aşama da istismara uğramış kişilerin anne babaları ile yaşanmış olaylar hakkında
yüzyüze konuşuldu. Konuşma belli bir süre spontane devam ettikten sonra daha önceden
hazırlanmış sorular yöneltilerek verilen cevaplar hem kayıt altına alındı hem de not edildi.
Daha önce aynı bölgede benzer konuyla ilgili yapılan istatistik verileri ile konuya dahil
edilmiştir. Böylelikle benzer ve farklı sonuçlar ortaya çıkmıştır. Bu da konun daha iyi
anlaşılmasına katkı sağlamıştır.
Elde edilen sonuçlar daha önce bu konuyla ilgili yapılan araştırmaların sonuçlarıyla
birlikte değerlendirilmiştir.
Attribution of Victim, Parental Attitude and Religion in Childhood Sexual Abuse
Summary
The research also investigated the psychological impact of the experiences of sexual
abuse in childhood. In addition, the attitude of the parents against the sexual abuse of their
children and the relation of these events with religion were also evaluated. The research will
also be based on the fact that three of the families coming from family problems are centered on
the sexual abuse cases that they experienced while they were young.
Incoming couples were verbally allowed after the decision to allow their parents to
participate in the investigation, considering that the problems faced by the ladies were caused by
childhood abuse. Research has also been included in the research after the research has shown
TİDSAD
Türk & İslam Dünyası Sosyal Araştırmalar Dergisi /The Journal of Turk & Islam World Social Studies
Yıl: 4, Sayı: 12, Eylül 2017, s. 201-218
217
Tahsin Kula
that nothing will be done to decipher them. Because the attitudes and behaviors of the parents
were evaluated separately from the sexual abuse cases in which the intended children of the
studylived.
Firstly, the people who have experienced sexual abuse have been told about the events
they have experienced. Was their parents' attitudes and behaviors adequate for the events that
were happening to them? What are the expectations and how satisfied they are. How did the
parents react when they heard about the events? Is there a hug in concepts or symbols of
religion and faith without considering the events that are happening?
In the second stage, there were hundreds of conversations about the incidents with the
parents of the abused people. After spending a certain period of time in the conversation,
previously prepared questions were directed and the answers were both recorded and noted.
It has been included in the subject with previous statistical data on the same subject in
the same region.Thus, similar and different results have emerged. This has contributed to a
better understanding of the subject.
The results obtained were evaluated together with the results of previous researches on
this topic.
218
TİDSAD
Türk & İslam Dünyası Sosyal Araştırmalar Dergisi /The Journal of Turk & Islam World Social Studies
Yıl: 4, Sayı: 12, Eylül 2017, s.201-218
Download