Maalouf “ölümsüz” oldu

advertisement
Maalouf “ölümsüz” oldu
1635 yılında kurulan ve Fransa’nın en köklü kültür kurumlarının başında gelen Fransız
Akademisi, yaşam boyu seçilen 40 üyeden oluşur. Ancak bir üye öldüğünde yerine yenisi
seçilebilir. Bu kuraldan dolayı Akademi üyeleri ‘‘ölümsüz’’ olarak adlandırılır.
Amin Maalouf 2011 yılında, Claude Lévi-Strauss’un (1908-2009) yerine Fransız
Akademisi’ne seçildi. Gelenek gereği Maalouf, koltuğunu devam ettirdiği Lévi-Strauss’a dair
bir anma konuşması yaptı. Bir başka üye Jean-Christophe Rufin de Amin Maalouf’dan
bahsetti. Böylelikle antropoloji, tarih, Doğu-Batı etkileşimi, Fransız kültürü gibi pek çok
konu Fransız Akademisi’nin ‘‘Kubbe’’sinde yankılandı. Maalouf da bu yankıyı “Fransız
Akademisi’ne Kabul Konuşması ve Jean-Christophe Rufin’in Yanıtı” adıyla kitaplaştırdı.
“Akademi Üyesi Saygıdeğer Hanımefendiler, Beyefendiler,
İnsan sizinki gibi bir aileye kabul edilme ayrıcalığına eriştiğinde, eli boş gelemez. Hele benim
gibi Levanten bir konuk olduğunda, eli kolu dolu gelir. Gerek Fransa’ya, gerek Lübnan’a
karşı duyduğum minnetle, iki yurdumun bana verdiği her şeyi de yanımda getireceğim:
Kökenlerimi, dillerimi, aksanımı, inançlarımı, kuşkularımı ve her şeyden çok uyum, ilerleme
ve bir arada yaşama düşlerimi.
Bu düşler bugün suya düşmüş görünüyor. Övünç duyduğum kültür evrenleri arasında bir
duvar yükseliyor Akdeniz’de. Benim isteğim bir yakadan ötekine geçmek için bu duvarı
aşmak değil. Bu –Avrupalılar ile Afrikalılar, Batı ile Müslüman âlemi, Yahudiler ile Araplar
arasındaki– tiksinti duvarını çökertmek, yerle bir etmeye katkı sağlamak istiyorum ben.
Yaşama nedenim, yazma nedenim her zaman bu oldu...”
Fransız Akademisi’ne Kabul Konuşması ve Jean-Christophe Rufin’in Yanıtı
Yazar: Amin Maalouf
Çeviren: Orçun Türkay
Sayfa: 72
YKY Edebiyat / Konuşmalar
Download